“Yükseköğretimde Bologna Süreci”nin eleştirel bir analizi: Yükseköğretimde bütün...

25
YÜKSEKÖĞRETİMDE POSTBOLONYAL AURA Bologna Sonrası Türkiye Yükseköğretimi Üzerine Eleştirel Bir Analiz Dr. Seçkin Özsoy Ankara Üniversitesi

Transcript of “Yükseköğretimde Bologna Süreci”nin eleştirel bir analizi: Yükseköğretimde bütün...

YÜKSEKÖĞRETİMDE POSTBOLONYAL AURA

Bologna Sonrası TürkiyeYükseköğretimi Üzerine Eleştirel Bir Analiz

Dr. Seçkin ÖzsoyAnkara Üniversitesi

"Şu Avrupa, kocaman bir mezattan başka bir şey değil..."

"That Europe's nothing on earth but a great big auction, that's all it is…”

Tennessee Williams

Bologna Süreci: Sorbonne’dan Londra’ya: Bir Yükseköğretim “İç Piyasası” Yaratılmasına Doğru…

Küreselleşen dünyadabirleşerek ve

genişleyerektek bir pazar ve tek bir

blokhalinde “dünyanın enrekabetçi bilgi tabanlıekonomik gücü” olmayıhedefleyen Avrupa, tümyükseköğretim

sistemlerinibu hedef etrafındaörgütlemektedir.

ABD ile yarışabilir ve onu geçebilecek bilgi temelli bir Avrupa ekonomisi için:  – öğrenci, öğretim elemanı ve

yönetsel kadro hareketliliği yüksek,

– ulusal eğitim alanları birbiri ile karşılaştırılabilir,

– ulusötesi eğitim boyutlarını dikkate alan,

– eğitim ve araştırma etkinliklerini birbiri ile sıkı ilişkilendirmiş ve

– tüm süreci “iç ve dış paydaş” katılımı ile sürekli denetleyen ve izleyen bir

“Avrupa Yüksek Öğrenim Alanı”nı 2010 yılına kadar oluşturmak

Bologna Süreci ve Aşamaları Sorbonne Ortak Bildirgesi (25 Mayıs 1998) “Avrupa

Yükseköğrenim Sistemi Yapısının Uyumlulaştırılması İçin Ortak Bildirge”. (4 üye)

Bologna Bildirgesi (19 Haziran 1999) “Avrupa Yüksek Öğretim Alanı”.

Lizbon Bildirgesi (17-18 Mart 2000) Prag Bildirgesi (19 Mayıs 2001) “Avrupa Yüksek Öğretim

Alanına Doğru” (33 üye) Berlin Bildirgesi (19 Eylül 2003) " Avrupa Yüksek Öğretim

Alanını Gerçekleştirmek”. (40 üye) Graz Bildirgesi (28-30 Mayıs 2003) Berlin’den İleri: 2010

ve Ötesinde Üniversitelerin Rolü Bergen Bildirgesi (19-20 Mayıs 2005) Avrupa Yükseköğretim

Alanı ‘Hedeflere ulaşmak’. (45 üye) Londra Bildirgesi (18 Mayıs 2007) “Avrupa Yükseköğretim

Alanı’na Doğru: Küresel dünyanın getirdiği zorluklarla mücadele” (46 üye)

Bologna Sürecinin Gelişmesi

Sorbonne Bildirgesinde (1998) önerilen eylem başlıkları:

1. İki aşamalı bir yapı oluşturulması (lisans-lisanüstü),

2. Avrupa Kredi Transfer Sistemi (ECTS)’nin benimsenmesi ve sömestre sistemine geçilmesi,

3. Akademik hareketliliğin artırılması ve bunun önündeki engellerin azaltılması

Sorbonne Önerilerine Bologna’da (1999) Eklenen Eylem Başlıkları

4. Akademik derecelerin “okunabilir” ve karşılaştırılabilir olması için alınan eğitimin içeriğini özetleyen “diploma eki” verilmesi,

5. Yükseköğretimde kalite güvencesini sağlamak için Avrupa ülkeleri arasında işbirliği yapılması,

6. Yükseköğretim kurumlarının eğitim ve araştırmalarında Avrupa’ya özgü konulara gerekli ağırlığı vermesi.

(Bu bildirge, AB ve DB,DTÖ vb. uluslararası örgütlerin etkisi dışında ele alındı ve onaylandı)

Prag’da (2001) Eklenen Eylem Başlıkları

7. Yaşam boyu eğitimin geliştirilmesi8. Öğrencilerin AYA’nın oluşturulmasında etkin katılımlarının sağlanması ve

9. AYA’nın diğer ülke öğrencileri açısından çekiciliğinin arttırılması ve Avrupa da sınırlar ötesi eğitimin geliştirilmesi için işbirliğine gidilmesi

Berlin Bildirgesinde (2003) Eklenen Eylem Başlığı

10. Eğitim programlarının 2 yerine 3 aşamalıolarak düzenlenmesi (lisans, yükseklisans vedoktora), bu amaçla “Doktora” programlarınında ülkeler arasında uyum sağlayacak birşekilde yapılandırılması ve böylece doktoraöğrencilerinin hareketliliğinin arttırılması vearaştırma alanında kurumlar arası işbirliğineivme kazandırılması

Bologna Yollarında Türkiye…

Ülkemizin AYA ile bütünleşme çalışmaları,2001 yılında Bologna Süreci’ne resmî olarak

katılımı ile başlamıştır.Bologna Süreci’nin öngördüğü 10 eylem başlığı

kapsamında şimdiye kadar beş başlıktaçalışmalar gerçekleştirilmiştir:

… mi yoksa YÖK mü?1. YÖK kararı ile, Diploma Eki ve Avrupa Kredi Transfer Sistemi uygulaması, 2005-2006 eğitim-öğretim yılı sonundan itibaren, tüm yükseköğretim kurumlarımız için zorunlu bir uygulama haline getirilmiştir. 2. “Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Konseyleri ve Yükseköğretim Kurumları Ulusal Öğrenci Konseyi Yönetmeliği” (20 Eylül 2005 tarih ve 25942 sayılı Resmî Gazete).3. “Yükseköğretim Kurumlarında Akademik Değerlendirme ve Kalite Geliştirme Yönetmeliği” (20 Eylül 2005 tarih ve 25942 sayılı Resmî Gazete)4. Yükseköğretim yeterlilikleri çerçevesi ile ilgili Bologna Süreci eylem maddesi konusundaki çalışmalar yine YÖK tarafından yürütülmektedir. 5. Ülkemizce 1 Aralık 2004 tarihinde imzalanan “Avrupa BölgesindeYükseköğretim ile ilgili Belgelerin Tanınması” Lizbon Sözleşmesi uyarınca, denklik başvurusu değerlendirmelerinde esas alınmak üzere, Yurtdışı“Yükseköğretim Diplomaları Denklik Yönetmeliği”nde gerekli düzenlemeleryapılmıştır.

Türkiye’nin Bologna Sürecindeki Performansı: “Kraldan Çok Kralcı”

* Türkiye’nin, 2005 yılında “3.44” (İyi performans) olan ortalaması, 2007’de “4.17”ye (Çok iyi performans) yükselmiştir.

* Türkiye, 2005’te “2”(Gelişme var) olan Kalite Güvencesi notunu, 2007’de, “4.17” ye (Çok iyi performans) yükseltmiştir.

* Türkiye, 5 temel öncelik alanından dördünde (Derece Sistemi, Kalite Güvencesi, Tanınma, Ortak Derece), Bologna Ülkeleri ortalamasının üzerinde performans göstermiştir; yalnız bir alanda (Yaşam Boyu Öğrenme) Bologna ülkeleri ortalaması 3,7 iken Türkiye’nin notu 3’tür.

* Türkiye, 2005’te 43 ülke arasında “3.44” ortalama ile 33. sırada iken; 2007’de, “4.16” ortalama ile, aralarında Almanya’nın da bulunduğu 9.sırada yer alan ülkeler arasındadır.

YÖK’ün “Bologna Karnesi”nden Bazı Notlar

* Bologna sürecinin kurucu dört ülkesinden

sadece İngiltere’nin “karnesi” Türkiye’ninkinden

daha parlak. * Türkiye’nin bulunduğu dokuzuncu sırada 7

ülke daha var*YÖK’ün “Toplumsal boyut”a dair herhangi bir çalışması yok!

Bologna Sürecinin Paralel İnşaları ya da Üçlü Sacayağı

Uluslararasılaş(tır)ma

Küreselleş(tir)me

Avrupalılaş(tır)ma

İçerden Eleştiriler: “Bolonez Sosu”ndaki Kum Taneleri

“Avrupa Üniversiteler Birliği” (EUA) ’nin gözüyle…

Bologna Süreci hükümetlerce “yukarıdan” başlatılan ve sürdürülmeyeÇalışılan bir süreçtir. Bu sürecin baş aktörleri olan yükseköğretimkurumları bile süreçte yeterli rol alamamışlardır. Avrupa Yükseköğretim Kurumları değerlendirmelerinde,“sürecin,yükseköğretim’de bir kültürel dönüşüm amaçladığını, bunun içinzamana ve desteğe ihtiyaç olduğunu, hükümetlerin, amaçlananhedeflere sadece yasal düzenlemelerle erişilemeyeceğinin bilincindeolmaları, gerçek bir reform için üniversitelerin daha fazla özerkliğeve kaynağa sahip olmaları gerektiğini ve son olarak da Avrupa’nıngerçek gücünün yükseköğretimi bugüne kadar toplumsal sorunlaraçözüm arayan bir kamu hizmet olarak algılamasından ve sürekli kamukaynakları ile beslemesinden kaynaklandığını” vurgulayarak,eleştirelbir tavır sergilemişlerdir.

Eleştiriler: ESIB Gözüyle…

“Avrupa Ulusal Öğrenci Birlikleri” (ESIB), Avrupa’daki öğrencilerin eğitim, ekonomik,kültürel, sosyal ve politik çıkarlarını korumak

için 1982 yılında kurulmuştur. ESIB 37ülkeden 50 üyesiyle şu an Avrupa’da 10milyondan fazla öğrenciyi temsil etmektedir.

İçerden Eleştiriler: ESIB Gözüyle…

ESIB’e göre, “Sosyal boyutta iki ana gözlem yapılabilir.

Nerdeyse hiçbir ülkede sosyal boyut Bologna Sürecininbir parçası olarak algılanmamıştır. Nerdeyse hiçbirülkede de, diğer alanlarda reform yapılana kadar sosyal

yönü düşünülmemiştir. “

Kaynak: ESIB Bologna Analizi 2005- Öğrenci gözüyle Bologna

İçerden Eleştiriler: ESIB Gözüyle…

Bologna sürecinde sosyal boyutla birlikte öğrenci katılımı da en ihmal edilen unsurlardır.

Berlin bildirisinde cinsler arasındaki eşitsizliği azaltmak için çaba harcanması gerektiğinin altı çizilmesine karşın bu bağlamda hiçbir şey yapılmadığı ve Bologna yapısının da cinsiyet eşitsizliği başlattığı görülmektedir. Yeni derece yapısı kız öğrenciler için görünmez engel etkisi yaratmıştır.

Bologna Sürecinin “Toplumsal Boyutu”

“Toplumsal boyut” Bologna sürecine 2001 yılında,ESIB’in uyarıları sonucunda dahil edilmiştir. * Öğrenciler için düzgün ve karşılanabilir konaklamaeksikliği* Yüksek öğretimde demokratik imkan * Yaşama koşullarına bağlı burs/bağış imkanı ve

miktarı* Öğrenci sosyal destek başvurusunda bürokratik

prosedürler * Yetersiz sağlık sistemi * Veri eksikliği* Yaş sınırı

Bologna Sürecinin “Demokrasi Açığı” mı, yoksa “Demokrasi Yokluğu” mu?

Bologna sürecinin antidemokratik yapısı ve işleyişi,sadece halkın karar süreçlerinden dışlanması noktasında ortaya çıkmıyor. Avrupa bürokratları AB kurucu belgelerinin bile tanımadığı yetkileri kullanarak yükseköğretime ilişkin kararlar alabilmektedirler. Bologna reformları yerel kamuoyunda tartışılmadan ve ulusal meclislerden onaylamadan yürürlüğe konmaktadır.

Sadece halk değil, üniversite bileşenleri de karar süreçlerinden dışlanmaktadırlar.

Ayrıca, bilginin anlam ve değerinin piyasadaki mübadele değerince belirlendiği; öğrenilmeye değer olan tek şeyin, ekonominin gereksinimleri doğrultusunda emek piyasasında kullanılabilir bilgi ve becerilerin olduğu bir ortamda demokrasi nasıl cisimleşebilir?

Bologna Sürecine Paradigma Dışı Eleştiriler…

1. Bologna süreci, küreselleşen kapitalizmin yükseköğretimdeki meydan okumalarına Avrupa ölçeğinde verilen bir yanıt olarak görülebilir. Bu yanıt, kaçınılmaz ve tersine çevrilmez bir süreç olarak baştan kabul edilen kapitalist küreselleşmeye uyarlanma, eklemlenme biçiminde olmuştur.

2. Modern üniversite, “ulus-devlet yönelimli ve refah devleti destekli” bir kurumdur. Bologna süreci, üniversite-devlet ilişkisinin farklı bir düzleme taşınması sürecidir. Ulus-devlet üniversite üzerindeki egemenlik haklarını resmen (de jure) olmasa bile fiiliyatta (de facto) ulus-üstü bir oluşuma devretmektedir.

Bologna Sürecine Paradigma Dışı Eleştiriler…

3. Ülkelerin yükseköğretim sistemlerini küresel piyasaya açarak o ülkelerin küreselleşen kapitalist sisteme eklemlenme sürecine ivme kazandıran Bologna süreci, ülkeler arasındaki asimetrik/ eşitsiz ilişkiler nedeniyle, kimi ülkelerin içinde bulundukları tahakküm ve sömürü ilişkilerini derinleştiren bir sonuç yaratmaktadır.

4. Bologna süreci, yükseköğretimde ulusal ölçekte politika oluşturmanın ve izlemenin önünde bir engel oluşturmaktadır.

Bologna Sürecine Paradigma Dışı Eleştiriler

5. Bologna sürecinde, yükseköğretim sistemlerinin gelişmemişliğinin sanki yükseköğretim dışında bir nedeni yokmuş gibi ya da bunun nedeni sadece yükseköğretim sistemlerinin içinde bulundukları toplumun kendi iç dinamikleriymiş gibi sunulmaktadır.

6. Bologna süreci, yükseköğretim alanındaki toplumsal ilişkilerin ve güç kullanımının mekansal örgütlenişindeki bir dönüşümü yansıtmaktadır. AYA, toplumlar arası asimetrik güç ilişkilerinin şekillendirdiği bir alandır. Türkiye gibi güçsüz ülkeler, kurallarını kendi koymadıkları bir oyunda pasif katılımcı konumdadır.

“Üniversite İdesi”nin Çöküşü

Tarihin garip cilvesine bakın, ilk üniversitenin öğrenci birliği olarak kurulduğu şehrin adı olan “Bologna”, aynı zamanda üniversite idesini tarihe gömen bir sürecin adı oldu.

Üniversite bir yol ayrımındadır: Ya kendi kaderinin efendisi olacaktır ya da efendilerin kaderine suç ortaklığı yapacaktır.

Sonuç Niyetine… Yükseköğretime dair politikalarını özgür iradesiyle kendi oluşturamayan bir toplum, kendi gücüne olan inancını ve kendine ait bir gelecek kurma iradesini yitirmiş bir yığına dönüşür. Yükseköğretim sistemini halkının özlem ve beklentileri doğrultusunda planlayamayan bir ülke, başka ülkelerin planlarının parçası olur.

Sorun Bologna sürecine katılıp katılmamak ya da bu sürece yandaş olup olmamak değil, yükseköğretimin “küresel bir yurttaşlık hakkı” olarak mı, yoksa küresel bir rekabet unsuru olarak mı görüldüğüdür. Piyasacı mantık, “Küresel Boyutta AYA”nın, yükseköğretimde küresel ölçekte bir apartheit rejimi oluşturulmasına hizmet etmektedir.

Teşekkür ederim…