Hirbemerdon Tepe Arkeoloji Projesi (2013) KST

8
253 HİRBEMERDON TEPE ARKEOLOJİ PROJESİ Nicola LANERI* Hirbemerdon Tepe’de geçmiş yıllarda saptanan bilimsel araştırma sonuçlarını genişletmeye yönelik çalışmalarımız 2 Haziran’da başlayıp - 23 Temmuz’da sona ermiştir. 1 Çalışmalarımız başta Kültür ve Turizm BakanlığıKültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü olmak üzere, Diyarbakır Arkeoloji Müzesi Müdürü Sayın Nevin Soyukaya’nın işbirliği ile gerçekleşebilmiştir. Bakanlık temsilciliğimizi yapan, Ankara Etnoğrafya Müzesi uzmanı Sayın Nejat Atar’a teşekkür ederim. Hirbemerdon Tepe (Harita 1) Dicle vadisi güneyinde konumlamıştır yukarı kent doğal kalker taş üzerine, aşağı kent ise Dicle nehri terası üzerine kurulmuştur. 2011 kazı sezonu çalışmalarında özellikle aşağıdaki konular üzerine yoğunlaşılmıştır: 1. Kazı çalışmaları: Akropolde 10x20 metrelik AA alanınında çalışmalara başlanmıştır, 2008 yılında başladığımız AC Basamaklı Açması’ndaki çalışmalarımıza devam ettik. Akropolün doğu kenarında bir sondaj kazısı yaptık.(F alanı) 2. Sit çevresi yüzey araştırması ve yüzey araştırmasında rastlanan bazı yapıların (örneğin sarnıçlar) kesin kronolojisini belirlemek için jeolojik numune topladık. 3. Diyarbakır Arkeoloji Müzesindeki ve kazı evindeki eserlerin restorasyonunu gerçekleştirdik. Kazı Çalışmaları AA Alanı: 2011 çalışmalarımızda akropol tepesindeki AC basamaklı açmasını genişletmeye karar verdik ve 20x20 metre boyutlarında bir açmayı akropolün merkezine doğru açtık. Kazının sonuçları, aşağıdaki kronolojik evreleri (en erkenlerden en geçe kadar) gösteren bir stratigrafiyi anlamamıza olanak sağlamıştır: 1) Osmanlı Dönemi seviyesi (XIX yüzyıl); 2) Ortaçağ seviyesi (XIII-XII yüzyıl); 3) Erken Demir Çağı çukurları (M.Ö. yaklaşık 1250-900); 4) Orta Tunç çukurları (M.Ö. yaklaşık 2000-1800); 5) Erken Tunç çağı (M.Ö. yaklaşık 2400-2000). En geç evre, kesinlikle en iyi korunmuş olandır. Söz konusu evreyi, akropolün en üst bölümünü tamamiyle kaplamış olan çok odalı büyük bir yapıda görmekteyiz.Yapının batı tarafında bir girişi vardır. Taban seviyeleri sıkılaştırılmış topraktan yapılmıştır ve duvarlarda harç izleri görülmektedir (Resim: 1). Seramiklerin yanısıra odaların içinde pişmiş topraktan bazı pipo ve olasılıkla 1861’e tarihlenen bronz bir sikke bulunmuştur (Resim: 2 ve 3). Ayrıca, * Prof. Nicola LANERI, Dipartimento di Scienze Umanistiche, Università di Catania -- Piazza Dante, 32 -- 95124 Catania/ITALY. email: [email protected] 1 Hirbemerdon Tepe’de arkeolojik araştırma izni veren Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve özellikle çalışmalarımıza olağanüstü destek veren Sayın Nilüfer Babacan’a ve Burcu Özdemir’e, İtalya Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı’na, Harvard Üniversitesine ve JasonUr’e, Grand RapidStateUniversity ve Mark Schwartz’a teşekkür etmek isterim. Lojistik, bilimsel ve malî destek veren Italyan Doğu ve Afrika Enstitüsine ve Catania Üniversitesi’ne teşekkür etmek isterim. Ayrıca, arkeolojik ekibinin bütün çalışanlarına, Merdani Köyü’nün ve Şahinli Köyünün işçilerine, ve Eğitim Bakanlığı’nın Bismil Şubesine teşekkür etmek isterim. Tercümler için Pınar Aydemir ve Francesca Gulli’ye teşekkür etmek isterim.

Transcript of Hirbemerdon Tepe Arkeoloji Projesi (2013) KST

253

HİRBEMERDON TEPE ARKEOLOJİ PROJESİ

Nicola LANERI*

Hirbemerdon Tepe’de geçmiş yıllarda saptanan bilimsel araştırma sonuçlarını genişletmeye yönelik çalışmalarımız 2 Haziran’da başlayıp - 23 Temmuz’da sona ermiştir.1 Çalışmalarımız başta Kültür ve Turizm BakanlığıKültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü olmak üzere, Diyarbakır Arkeoloji Müzesi Müdürü Sayın Nevin Soyukaya’nın işbirliği ile gerçekleşebilmiştir. Bakanlık temsilciliğimizi yapan, Ankara Etnoğrafya Müzesi uzmanı Sayın Nejat Atar’a teşekkür ederim.

Hirbemerdon Tepe (Harita 1) Dicle vadisi güneyinde konumlamıştır yukarı kent doğal kalker taş üzerine, aşağı kent ise Dicle nehri terası üzerine kurulmuştur.

2011 kazı sezonu çalışmalarında özellikle aşağıdaki konular üzerine yoğunlaşılmıştır:1. Kazı çalışmaları: Akropolde 10x20 metrelik AA alanınında çalışmalara

başlanmıştır, 2008 yılında başladığımız AC Basamaklı Açması’ndaki çalışmalarımıza devam ettik. Akropolün doğu kenarında bir sondaj kazısı yaptık.(F alanı)

2. Sit çevresi yüzey araştırması ve yüzey araştırmasında rastlanan bazı yapıların (örneğin sarnıçlar) kesin kronolojisini belirlemek için jeolojik numune topladık.

3. Diyarbakır Arkeoloji Müzesindeki ve kazı evindeki eserlerin restorasyonunu gerçekleştirdik.

Kazı ÇalışmalarıAA Alanı: 2011 çalışmalarımızda akropol tepesindeki AC basamaklı açmasını

genişletmeye karar verdik ve 20x20 metre boyutlarında bir açmayı akropolün merkezine doğru açtık. Kazının sonuçları, aşağıdaki kronolojik evreleri (en erkenlerden en geçe kadar) gösteren bir stratigrafiyi anlamamıza olanak sağlamıştır: 1) Osmanlı Dönemi seviyesi (XIX yüzyıl); 2) Ortaçağ seviyesi (XIII-XII yüzyıl); 3) Erken Demir Çağı çukurları (M.Ö. yaklaşık 1250-900); 4) Orta Tunç çukurları (M.Ö. yaklaşık 2000-1800); 5) Erken Tunç çağı (M.Ö. yaklaşık 2400-2000).

En geç evre, kesinlikle en iyi korunmuş olandır. Söz konusu evreyi, akropolün en üst bölümünü tamamiyle kaplamış olan çok odalı büyük bir yapıda görmekteyiz.Yapının batı tarafında bir girişi vardır.

Taban seviyeleri sıkılaştırılmış topraktan yapılmıştır ve duvarlarda harç izleri görülmektedir (Resim: 1). Seramiklerin yanısıra odaların içinde pişmiş topraktan bazı pipo ve olasılıkla 1861’e tarihlenen bronz bir sikke bulunmuştur (Resim: 2 ve 3). Ayrıca,

* Prof. Nicola LANERI, Dipartimento di Scienze Umanistiche, Università di Catania -- Piazza Dante, 32 -- 95124 Catania/ITALY. email: [email protected] Tepe’de arkeolojik araştırma izni veren Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve özellikle çalışmalarımıza olağanüstü destek veren Sayın Nilüfer Babacan’a ve Burcu Özdemir’e, İtalya Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı’na, Harvard Üniversitesine ve JasonUr’e, Grand RapidStateUniversity ve Mark Schwartz’a teşekkür etmek isterim. Lojistik, bilimsel ve malî destek veren Italyan Doğu ve Afrika Enstitüsine ve Catania Üniversitesi’ne teşekkür etmek isterim. Ayrıca, arkeolojik ekibinin bütün çalışanlarına, Merdani Köyü’nün ve Şahinli Köyünün işçilerine, ve Eğitim Bakanlığı’nın Bismil Şubesine teşekkür etmek isterim. Tercümler için Pınar Aydemir ve Francesca Gulli’ye teşekkür etmek isterim.

254

arkeolojik buluntuyu tamamen doğrulayan Osmanlı İmparatorluğu’nun 1855 yılının bir haritasında Hirbemerdon Tepe alanında bir yerleşmenin (Mirdon) varlığı da dikkate değer bir bilgidir (Kiepert 1855).

Osmanlı Dönemi yapıları daha erken (seramiklerin ilk bir incelemesine göre XII-XIII yüzyıllara ait) yapılar kullanılarak inşa edilmiştir. Bu yapıların altında Orta Tunç bina kompleksinindoğusunda Erken Demir Çağı tipik seramiklerini içeren bazı çukurlar bulunmuştur.

Hirbemerdon Tepe’de 2003’teki ilk kazı sezonu çalışmalarımız daha çok Orta Tunç evresine odaklanmıştı (Resim: 4). AC Basamaklı açmanın üst bölümünde, geçen yıllarda açığa çıkarılan güneybatı-kuzeydoğu doğrultusundaki yolun (67) devamı görülmektedir. Yolun güneydoğu kenarında, bina kompleksinin güney sınırını teşkil eden geniş bir duvar bulunur. Burada birkaç tane dikdörtgen oda görülmektedir. Bu odalardan en ilgi çekicisi, tabanı yanık topraktan dolgulu ve seramik yapımı artık maddelerininin varlığı nedeniyle ocak (74) olarak kullanıldığı düşünülendoğu uçtaki odadır. Daha erken seviyelere (Milâttan Önce üçüncü binyılın yarısı) yukarıda belirtilen odaların dışında rastlanmaktadır.

Bazı odaların içinde Orta Tunç Dönemine ait adak plâka parçaları açığa çıkarılmıştır. Bu parçaların arasında, Hirbemerdon Tepe’de ilk örnek olan, kuş motifli plâka en ilgi çekicisidir.

AC Basamaklı Açmasındaki 2011 kazılarında bina kompleksi meydanın güney kenarını belirlemiştir (Laneri 2012). Mimarî yapının güney kenarı, dış bölümlerinde yapılan tören etkinlikleri ile ilgili olan geniş niş süslemeli büyük taştan bir duvardır. Yeşil olarak görülen alan 2011 yılı kazılarını yaptığımız alandır (Laneri 2011 ve 2012).Bu kazılarda geçen yıl açığa çıkarılan bir oda ile bağlantılı meydanın doğusunda yer alan üç törensel oda ortaya çıkarılmıştır. Bu odalar meydanın doğu kısmını sınırlamaktadır. Bu odalar arasında oda 55 en önemli olanıdır. Zira bu oda su deposu niteliğindeydi. Oda 55a hem su kanalı hem de su biriktirme görevi yapmaktaydı. Büyük bir kül dolgudan oluşan meydanda seramik parçaları, hayvan artıkları, pişmiş topraktan törensel eşyalar ortaya çıkarılmıştır (Bunların arasında sanat açısından önem taşıyan bir adak plâka ve hayvan süslemeli bir ev maketi anılmaya değerdir).

Bu veriler, bu yerin törensel önemine işaret etmektedir ve törensel su kullanımı ile ilgili değerli bilgi sunmaktadır.

Adak plâka Hirbemerdontepe’de bulunanlardan plâkaların en büyük olanıdır (Resim : 6). Görsel olarak klâsik bir stil göstermektedir: Alt kısmında ayinsel dökmeler için küçük leğen ise üst kısmında asmak için bir delik bulunmaktadır; geometrik süslemeler – güller, daireler, eş merkezli daireler, oymalı zikzak ve kılçık şeklinde çizgiler – ortada bulunan ve önden görülen çıplak bir kadın figürünü çerçevelemektedir. Kadın kabartmasının elleri göbek deliği ve göğüsleri kapatma pozundadır, vücudu bileklerle ve kolyelerle süslü, göğüsleri çıkıntılı ve edep yerinin üçgeni açıkça görülmektedir. Yüzünde gözleri kahve tanesi şeklindedir, burnu çıkıntılı ve saçları oymalıdır. Olasılıkla bir donanım asmak için kullanılan iki delik ilgi çekicidir. Hirbemerdon Tepe’de bulunan diğer plakalarınn çoğundan farklı olarak, bu örnekte hiç boya izi bulunmamaktadır (Laneri 2012).

Ev maketi ise tek örnektir (Resim: 7). Üç tarafında kemer şeklinde açıklıkları olan bir paralel yüzdür; ön yüzde iki domuz ve iki keçi başı , üst yanda sanki başlarını pencereden uzatıyormuş izlenimi veren iki kuş bulunmaktadır. Maketin yanında ele geçirilen boğa figürini parçalarının maketle ilintili olduğunu ve belkide maketin üst kısmını kapatmak için kullanıldıkları izlenimini vermektedir. Maketin alt kısmı oymalı geometrik motifleri

255

ile süslenmiştir ve tüm maketin dışı koyu kırmızı boyalıdır.F Alanı: Orta Tunç bina kompleksi kuzey, güney ve batı kenarları ortaya çıkarıldıktan

sonra, 2011 yılında ekibimizkompleksin doğu kenarını (Dicle tarafı) araştırmayı planladı (Resim: 8). Bu amaçla nehre doğru inen yamaçta on çarpı on metrelik bir sondaj açıldı ve birkaç santimetrelik toprak dolgununhemen altında doğu-batı doğrultusundabir giriş bulundu (Çizim: 1).Giriş bir koridorla 8 No.lu odaya bağlanmaktadır. 8 No.lu odada çakıl taşı döşeme üzerine yerleştirilmiş olan ancak şimdi çökmüş durumda bulunan bir çömleğe rastlanmıştır. Yine aynı odada bir cooking ware ve bir plâka parçası ele geçirilmiştir.

Sit Çevresi Yüzey Araştırması2011 yılında da Hirbemerdon Tepe çevresi (toplam yaklaşık 48 kilometre kare ve 5

kilometre çapında, (Harita: 2) yüzey araştırmasına devam edilmiştir (Laneri ve Ur 2010). Arazi çalışmaları Harvard Üniversitesi’nden Dr. Jason Ur yönetiminde yürütülmüştür veuygulanan metodoloji yapay kesim sisteminde toplamadır. Özellikle, GPS cihazları ve avuç içi bilgisayar kullanılarak toplanan her antropik malzeme, araştırılan alanla ilişkilendirilmektedir. 2011 çalışma sezonunda geçmiş yıllarda açığa çıkarılan bazı yerleşimlerin kronolojisi ile ilgili kuşkularıngiderilmesive hiç maddî kültürleri olmayan yerleşimlerin tarihlendirilmesi için gerekli olan jeolojik numune toplanmıştır. Araştırmalarda Tur ‘Abdin’in yaylalarına ve dağlarına has, yağmur suyunu toplamak için kullanılan sarnıçlar saptanmıştır.

Eserlerin RestorasyonunuKazı süresince bir restoratör 2011 yılı çalışmalarında bulunan eserlerin restorasyon

vekonsolidasyonları için Diyarbakır Arkeoloji Müzesi’nin işbirliğinde çalışmıştır. Orta tunç plâkalar ve ev maketinin hem restorasyonu ve hem de konservasyonu için özel bir çaba sarfedilmiştir.

KaynaKçaKIEPER, H. 1855. General Karte des Türkischen Reiches in Europa und

AsiennebstUngarn, Südrussland, den kaukasischen Ländern und West-Persien. Berlin :Verlag von Dietrich Reimer.

LANERI, N. 2011. “Connecting fragments of a materialized belief: A small-sized ceremonial settlement in rural northern Mesopotamia at the beginning of the second millennium BC,”Cambridge Archaeological Journal 21.1: 77-94.

LANERI, N. 2012. “HirbemerdonTepeArkeolojiProjesi 2010,” KazıSonuçlarıToplantısı 33.3: 341-351.

LANERI, N., J. Ur, 2010. “The HirbemerdonTepe Archaeological Project 2008: A Preliminary Report,” Kazı Sonuçları Toplantısı, 31.3: 213-230.

256

Harita 1: Hirbemerdon Tepe topografik haritası.

257

Harita 2: Yüzey araştırmasının alanının haritası (Prof. Jason Ur).

258

Resim 1: AA Alanı’nda açığa çıkarılan Osmanlı yapılarının fotoğrafı (Güneyden).

Resim 2: Osmanlı Döneminden bir bronz sikke (AA Alanından).

Resim 3: Osmanlı Döneminden pipo

259

Resim 6: Orta Tunç mimarî yapının meydanında bulunan pişmiş topraktan adak plâka.

Resim 4: AA Alanı’nda açığa çıkarılan Orta Tunç yapıları (Kuzeydoğudan).

Resim 5: Süs nişlerini ve Doğu kenardaki odaları gösteren Orta Tunç mimarî yapının meydanının Kuzeydoğu köşesinin fotoğrafı (güneyden).

260

Resim 7: Orta Tunç mimarî yapının meydanından hayvan süslemeli pişmiş topraktan ev maketi.

Resim 8: F Alanında Orta Tunç yapılar (batıdan).

Çizim 1: F Alanı’nda kazıda Orta Tunç karmaşık mimarî yapının planı.