ELEŞTİREL OKUMAYA GÖRE DÜZENLENMİŞ SOSYAL BİLGİLER DERSİYLE İLGİLİ ÖĞRENCİLERİN GÖRÜŞLER
"Eleştirel Teori, Hegemonya ve Güvenlik", (Critical Theory, Hegemony and Security), p. 171-208.
Transcript of "Eleştirel Teori, Hegemonya ve Güvenlik", (Critical Theory, Hegemony and Security), p. 171-208.
......c..... TEORi, HEGEMONYA VE GUVENLiKVolkon YARAMl$ ve Klevis KOLASi'
Eski iildii, yeni doiJamlyor. Bir kriz, eskinin iilUmii ve yeninindoiJamamasl siirecidir.
Antonio Gramsci
Giri~
Ele~tirel teorisyenler her ~eyden once Marx'm Feuerbach UzeriTezlefde ortaya koydugu "filozoflar sadece belirli yollarla diinyorumlaml~lardlr; oysa asI! mesele, onu deiJi$tirmektir." 361de
ciddiye alanlardlr diyebiliriz. Burada sadece diinyayl degi~
/tilrmek degil, aym zamanda diinyayl degi~tirmek i<;in onu anlamakonerilmektedir. Bu apdan lmaca ifade edecek olursak, Ele~tirel
var olan sosyo-ekonomik ve siyasal diizenin degi~mesini ved.blnw?tu.rulmeSlnI saglayacak bir dii~iinsel <;er<;eve olu~turma ama
giitmektedir.362 Bu <;er<;evede Ele~tirel Teori sadece ne oldudegil, mevcut durumun nasI! olu~tugu, kimin i<;in oldugu, na-
YARAM1~, Enerji Bakanhgl'nda Uzman, Doktora Adayl, Ankara OniversiSBF Uluslararasl jli~kiler BolOmil.
KOLAS!, Doktora AdaYl, Ankara Universitesi SBF Uluslararasl ili~kiler 8610-
yOzden Marx kendi <;all~maslnl hem bir toplum teorisi hem de sosyalist siyaslproje olarak gordO. Ba~ka bir deyi~le Marksizmde teori ve pratlk van yanadlr.
Andrew Heywood, Political Ideologies, NewYork, Palgrave Macmillan,s. 125-126.Uzgel, Ulusal ~Ikar ve Ol~ Politika, Ankara, imge Kitabevi, 2004, s. 37.
172 I ULUSlARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi M. !?AHiN - O. !?EN I 173
Cambridge University Press, 1996, s. 12; Aynca bkz: Steve Smith, "The SelfImages of a Discipline: A Genealogy of International Relations Theory", Ken Booth ve Steve Smith (der.) ic;inde, International Relations Th~ory Today,
Pennsylvania, Pennsylvania State University Press, 1995, s. 24-26.367Chris Brown, "Turtles All The Way Down: Anti-foundationalism, critical theory
and international relations", Andrew Linklater (der.) ic;inde, International Relations:Critical Concepts in political Science,Vol. IV, New York, Routledge, 2000,
s.1656.368Andrew Linklater, "The achievements of critical theory", Steve Smith, Ken Bo
oth ve Marysia Zalewski (der.) h;lnde, International theory:' positivism and beyond, Cambridge, Cambridge University Press, 1996, s. 279-296; Aydmlanmadegerlerin tartl~lldlgl kapsamh bir c;all~ma ic;in bkz. Stephen Eric Bronner, Rec~
laiming the Enl'ightenment: Towards a Politics of Radical Engagement, New
Columbia University Press, 2004."K2.,""rrv Anderson, Considerations on Western Marxism, London, Verso,
1989.370Stephen Hobden and Richard Wyn Jones, "Marxist theories of international re~
lations", John Baylis and Steve Smith (der.) ic;inde, The Globalization Of WorldPolitics, An Introduction to International Relations, New York, Oxford Univer~
sity Press, 2001, s. 214.
"E" ve "T" (veya "K" Kuram i9in) harfleri kuUamlmaktadlr.367
clp,<tirel Teori yerle~ik uluslararasl ili~kHer kavramlan ve 6zelliklejprlli7mi sorgulamasl baglammda pozitivizme y6nelttigi ele~ti· \baklmmdan diger ele~tirel yakla~lmlarla kesi~irken, onlardan i
onemn noktalarda aynlmaktadlr. Mesela Marksizm He ili~kilendiri"/"6zgiirle~me" projesine olduk9a ~iiphe ile yakla~an Postyapl-yakla~lmm tersine Ele~tirel Teori aydmlanma projesine olan
immclmkorumakta ve moderniteyi iyile~tirmek istemektedir.368
Ele~tirel Teori ve Gram~iyan Okulu'nun k6keni 1920-1930'lannAvrupa'smda meydana gelen geli~melerde veya daha dogru
ifade ile Batl Marksizmi'nin bu d6nemde kar~1 kar~lya kaldlgl<m'unllal:da yatmaktadlr.369 Bu zaman diliminde Avrupa'da Mark·
iki temel sorun He me~guldu: bir dizi devrimci ayaklanma giri~imlerinin ba~anslzhga ugramasl ve bununla baglantlh olarak fa·
yiikseli~i,37o Ashnda hem Ele~tirel Teori hem de Gram~iyan
Okul, 6zgiirle~me (emancipation) d6nii~iimiiniin ka91mlmazhgma
3630rijinal ismi; Frankfurter Schule, veya lnstitut fOr Sozialforschung (lfS),Sosyal Ara~tlrmalar EnstitQsu,
364 Bkz. Stephen Gil/, American Hegemony and Trilateral Commission, Carnbrlrl,pCambridge University Press, 1990.; Stephen Gill der., Gramsci Historicalrialism and International Relations, Cambridge, Cambridge University1993.; Kees van der Pijl, Transnational Classes and International Rel,tic,"s,New York,. Routle~geJ 1998.; Mark Rupert, Producing Hegemony: The PoliticsMass Production and American Global Power, Cambridge, Cambridgesity Press, 1995.
36sMark Hoffmann, "Critical Theory and Inter-Paradigm Debate", Millennium,16, No.2, 1987, s. 231·249; Richard Ashley, "The Poverty of Neorealism",national Organization, Vol. 38, No.2, 1984, s. 225-286; AndrewLinklater,Question of the Next Stage in International Relations", Millennium, Vol.No.1, 1992, s. 77·98.
366Yukanda sayllan post-pozitivist veya Robert Koehane'nin deyimiyle reflek!:!fls!yakla~lmlan Steve Smith "ele~tirel" yakla~lmlar olarak degerlendirmektedlr.Steve Smith, "Positivism and beyond",Steve Smith, Ken Booth ve Marysialewski (der.) ic;inde, International theory: positivism and beyond, Ca'TIb,'ld"e
sll degi~ebilecegi ve nasll oimasl gerektigi gibi normatif s(lI'III"r1"
da ilgilenmektedir.Ele~tirel Teorinin merkezinde yerle~ik/geleneksel
sorguianmasl yatmaktadlr. Frankfurt Okulu'nun363 9alI~lnalarm(jan
geli~en Ele~tirel Teori estetik ve psikanalizden, sosyoloji ve etikbi disiplinlere kadar geni~ bir alana uzanan etkili bir dii~iince
negidir. Uluslararasl ili~kiler disiplinine ta~mmasl iseitibaren 6zellikle Marksist dii~iiniir Antonio Gramsci'den etldlEme'llRobert W. Cox'un araclhglyla miimkiin olmu~tur. Cox'un >all~nlal'a.
n Neo·Gram~iyan Okul adl altmda amlmaktadlr. Bu Okul, O'~PU<"1
Gill, Mark Rupert, Kees van der Pijl gibi uluslararasl ili~kilerde
gemonya ve ulusa~m/ulus6tesi slmf (transnational class) b'vr"m.Ian iizerinde duran yazarlan da kapsamaktadlr.364
ili~kiler disiplininde Ele~tirel Teori'nin ilk yanslmalan Robertdl~mda Mark Hoffman, Andrew Linklater ve Richard Ashleyyazarlann eserlerinde ortaya konmu~tur.365
Genelde, Uluslararasl ili~kiler disiplininde Ele~tirel
PostyaplsaIClhk/Postmodernizm, Postkolonyalizm, Feminizmdiger ele~tireJ366 yakla~lmlarmdan/teorilerinden aylrmak i9in
'/
~74BU· ~ekil sadece gorse! amal;;h olup, yakla~tm!arJn ve teorisyenlerin entelektOelaldiyetleri tam o!arak yansltmayl amal;;lamamaktadlr. Bu gene! basit!e~tirme
Richard Wyn Jones'in Ele~tirel Teori'nin Uluslararasl jli~kilerTeorilerlne yanslmaIanni tartl~ttgl metnlnden esinlenerek l;;lkarJlmt~ttr. Bkz. Wyn Jones, Critical The~ory,op. cit., s. 7-9.
Neo·Gram~iyan
Okul{Robert Cox;Stephen Gill;Mark RUPC11
Esas adak noktaSl:Ulusiararasl EkonomiPolitik; Hcgemonya:
Ulus61csi Slmf
M. !;iAHiN - O. !;iEN I 175
Ele~til'd Teori
BAT! MARKSiZMl
Esas adak nakIM;I:Politik ve Nomlatif
l.::ori
bZGORLE~ME!
IJerkmecidegi:?im!
Frankfurt OkUltL/Habcrmas;Andrew Linklatcr
~ekill: Uiusiararasl Ele,tlrel Teari37'
Ele§tirel Kuram uluslararasl ili§kiler disiplininin ontolojisine,epistemolojisine ve normatLfl]j{jddialariffayoneTikCf3iJie[e$tirilergetirmi$tir.-N·sfpiiri·i;:;k~ridi iizerine dii§iinmemesinin ve alamndaki konulara indirgemeci yakla§masmm bir amaca hizmet ettiginiHeri siirmek suretiyle bu amacl de§ifre etmenin yollanm araml§tlr,llu baglamda Ele§tirel)}uramm temel karakteristigi dort noktadagendini g6stermi§tir,(i!kl, epistemolojinin siyasi karakterini kabuletmesi ve 6zne-nesne ikiligini reddetmesidir. QSi, uluslararaslsistemin tarlhsel ve uzamsal olarak olu§turulmu§ oldugunu kabuletmek ve ger,ekligi ontolojik olarak verili bir biitiinsellik i,inde anl~maYI reddetmektir. ~JnCiisii, ozne ve nesnenin 6zneler-arasl bir$ekilde olu§turuldugu;;Uk~bul etmek ve nesnelci tarihsellik anla)'1§lm benimsememektir, o:.0rC!.uncii ise kuramm ger,ege kar§lhk
174 I ULUSlARARASI iLi!;iKiLER TEORiLERi
inanml§ 6nceki nesillerin iyimserliginin neden bu kadar yanh§ ,1tlgml anlamaya ,ah§an Batl Marksizmi (Karl Korsch, Georg LUKa,csErnst Bloch) geleneginde geli§mi§tir.371 Ancak Ele§tirel TeorininGram§iyan Okulu'nun Uluslararasl ili§kiler disiplinine yallslimal"dyukanda deginildigi gibi farkh entelektiiel ,evrelerden gelendii§iiniirler araClhgIYla olmu§tur. Mesela Gramsci'den etldlEmenlel
/' (Cox, Rupert, Gill) daha ,ok uluslararasl ekonomi politik konulalileilgilenmi§ler, Frankfurt Okulu'ndanve-ozeUlIae'"]urgenmas'm ,ah§malanndan esinlenenler ise daha ,ok uluslararasllumun sorunlanyla me§gul 0Imu§lardlr.372 Dbiir taraftanFrankfurt Okulu hem de Robert Cox'un ,ah§malanndan e"Hleuen
Ken Booth ve Richard Wyn Jones gibi yazarlar Ele§tirel GiivenliB(:ah§malan (veya Galler Okulu) olarak bilinen yakla§lmlanglyla geleneksel giivenlik ,ah§malanna bir alternatif sunmayanelmi§lerdir.373 KIsaca, Ele§tirel Teori birden fazla yakla§lmlbarmdlrmaktadlr. Basitle§tirme riskini g6ze alarak Ele§tirelri'nin Uluslararasl ili§kiler teorilerine yanslma §ekliyle ilgilidaki gibi bir §ekil ,izmek miimkiindiir.
371Stephen Hobden and Richard Wyn Jones, a.g.m., 5.214.372EJe~tirel Tear] j~erisindeki teorisyenJeri kesin (,:lzgilerJe aytrma zorluklan
da bkz. Richard Wyn Jones (der.) Critical Theory and World Politics,Lynne Rlenner Publishers, 2001, s. 7~9.
373Ken Booth, Theory of World Security, Cambridge, Cambridge University2007; Richard Wyn Jones, Security, Strategy, and Critical Theory,Lynne Rienner Publishers, 1999.
176 I ULUSLARARASI iLi$KiLER TEORiLERi
geldigini varsayan ve bnndan dolaYI onu tarafslZ bir ara9goren anlaYl~1 reddetmektir.375
Frankfurt Okulu ve Habermasl;1 Ele§tirel Kuram
Ele~tirel Teori'nin kokeni, 1920 ve 1930'larda Frankfurt'taval Ara~tlrmalar Enstittisti etrafll1da toplanan TheodorMax Horkheimer, Herbert Marcuse, Walter Benjamin, Eric fllJJllm
gibi orta sll11ftan gelen ve sol egilimli Alman Yahudisi yazarlarll1h~malanna dayanmaktadlr. Gtintimtizde bu dti~tintirlerin miiraSII1:stirdtiren en onemli isim ise Alman dti~tintir Jtirgen Habermas'tlr.
Toplumu analizde ekonomik altyapIYa odaklananMarksistlerden farkh olarak FrankfurtOkulu dii~tiniiileri,
toplumu, ideoloji, medya, estetik, psikanaliz vb. konular halkklnd;aki soru(n)lara odaklanml~lardlr.Diger bir ifadeyle bu yazarlarlumun analizinde siyasi ve ktilttirel tistyaplyl merkeze au'u;"m
dlr.376 Bu dti~tintirlerin bir diger ozelligi ise, Marx'll1 inandlgllinde proleteryal1ln gtintimtiz toplumunda ozgtirle~me ~vuu,u.u"
i9in potansiyelinin kalmadlgl kal1lsll1a varmalan 0Imu~tur.377
baglamda tiiketim toplumunun yiikselmesiyle i~9i sll1lfll1ll1tarafll1dan emildigini ileri stirmti~lerdir. Marcuse'ye gore,boyutlu" bir toplumda 90gunluk bu toplumun alternatifininemez hale getirilmi~tir.378 Frankfurt Okulu'nun yazarlan gerlel<leyeile~ik teorik analizlerde dl~lanan bilgi ve toplum arasll1dakikiye dikkat gekerek bilgi iddialann politik dogasl oldugunumi~lerdir. i~te tam da bu kabule dayanarak Horkheimer g,,,el,eK-
375 E. Fuat Keyman, KUreselle§me,Oevlet, KimlikjFarkllllk: Uiuslararasl ili~kiler
KUramln1 Yeniden Di.i~unmek, (gev. Simten Co§ar), istanbul, Alfa YaylnJan,, s.17.
376Stephen Eric Bronner, Critical Theory: A Short Introduction, NewUniversity Press, 2011, s. 2.
377Hobden ve Wyn Jones, "Marxist theories of international relations", s.378Hobden ve Wyn Jones, a.g.e.} s. 215.
M. $AHiN - O. $EN I 177
ve "ele~tirel" olaraktal1lmladlgl iki teori kavraYl~1 arasll1da biryapml~tlr.379
"Ele~tirel" teori kavraml ilk olarak 1937 yIlll1da Max Horkhei-tarafll1dan "Geleneksel ve Ele~tirel Teori" adh makalesinde oratllml~tlr. Horkheimer, toplumun degi~imiyle ilgil~nmi~, an
buna l~lk tutacak teorilerin geli~iminin doga bilimlerindeki gibiolama:yac'agl gorti~tine varml~tlr. Haliyle sosyal bilimcilerin, ilgilel'U"~'O" konudan/alandan baglmslz olma anlamll1da, doga bilimler'deki bilim adamlan gibi olamayacagl, 9tinkti sosyal bilimcilerin
toplumun bir par9as1 oldugu belirtilmi~tir,380 Horkhegore, bilgi ve gti9/iktidar arasll1da yakll1 bir ili~ki vardlr. Bude~ifre etmek isteyen Horkheimer "geleneksel" ve "ele~ti"
teori aynmll1l dile getirdi: geleneksel teori dtinyayl, bilim ara-l{e~fedilmesi beklenen bir dizi olgular/gergekler olarak
gOI~mlektedlr Boylece geleneksel teori, teorisyeni inceledigi nesnedl~ll1da goriir. Doga bilimleriyle benzer bir bi9imde, inceleyen
ve incelenen (obje/nesne) arasll1da katl bir aynm OlmaSll1l<",mrllir, Diger bir deyi~le, geleneksel teori inceleyenin (teorisye-
deger yargllarll11, ideolojisini ve inan91anl1l dl~anda blrakarakobjektif bir ~ekilde incelenebilecegini kabul etmektedir.
gore, gergek bir teori deger yargIlardan baglmslz 0Iandlr.38!
bakl~ apSI pozitivizmi yansltmaktadlr. Horkheimer'e gore buanlaYl~ zararhdlr, zira insan hayatl tizerinde artan maniptilasyonu
etmektedir. Bu anlaYl~ sosyal dtinyayl, doga gibi, bir kontrolhakimiyet alal1l olarak algIlamakta ve bu ytizden insanll1 ozgtir-
olanaklanl1l gormezlikten gelmektedir. Ustelik yapllan analizlerdle tarafslzhk ve objektiflik iddia edilerek var olan sosyal dti-
'''rUch,ard Devetak, "Critical Theory", Schott Burchill et al., ic;:indeJ Theories of InRternational Relations, New York, Palgrave Macmillan, 2005, s. 139.
Smith, "Reflectivist and constructivist Approaches to International The~
,John Baylis ve Steve Smith (der.) ic;inde, The Globalization Of World Poli~
tics, An Introduction to International Relations, New York, Oxford UniversityPress, 2001, s. 240.
oo'[)ev,etalk, IICritical Theory", 5.·139.
178 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
zenin me§rula§tmlmasma ve peki§tirilmesine nedendlr.382
Bunun yerine Horkheimer Ele§tirel teorinin beninnsEmn1es;iniiinermektedir. Ele$tirel teori bilgiyi geleneksel teorinin O"()rn"'m;
gibi giirmez. Ele§tirel teorisyenler i9in bilgi belirli sosyal vesel baglamlarmhartlarm (context) bir iiriiniidiir. Teodlerinbir baglamda geli§tigini kabul eden ele§tirel teorisyenler, belirliorilerin hizmet ettigi pkarlar iizerinde durmaktadlrlar.383 ""'~LJller
teorinin a9lk amaCI adaletsizligi kaldlrarak insanm iizgiilrleJimesinigeli§tirmektir/ilerletmektir. Biiylece teori hem normatiftir hempolitiktir. Ele§tirel teori insanlara kendi tarihlerini kelndilerininyapabilme imkamm sunmaktadlr.384 Bunun bir ileri a§amasr isesan iizgiirle§mesine dogru adlm atmaktlr.
ilk nesil Frankfurt Okulu i9in iizgiirle§me kavraml, iU>,d1'1'~lll
doga iizerindeki hakimiyetiyle e§ giiriilenMarksizmden farkh olarak, dogayla ban§ma (reconciliationnature) anlammda ele almmaktadlr.385 Bu dii§iiniirlere giire,yl dize getirmeyi saglayan aym akll insanlan da benzer ~c>"",e
egemenlik altmda almaYI miimkiin kllmaktadlr.Bu durum Aydmlanmanm giilgede kalan yiiniidiir. Bu mantlk
apk §ekilde Holokost olaymda kendini giistermi§tir. Eger nHHm'yd
gibi medeni bir iilke - Kant'm, Beethoven'm, Goethe'nin iilkesi sanlarl gazla bogmak i9in fabrikalar kurabiliyorsa tarihte ilelrlelne'nin nasll bir anlaml oiabilirdi? Bu nedenle Adorno vegiire "Aydmlanma totaliter"dir. Auschwitz gibi Nazi toplamaIan da insamn yabanclla§masl (alienation) ve cis:imlejlffilesi/§eyle§mesi (reification) konusunda en u9 iirnegi temsil e1'H'i"'"
ilki insan iizerine siimriiniin psikolojik etkisi ve emegin UUIUI,1'1'e'
siyle belirlenirken, ikincisi insanlann nasll "§eyler"mi§ gibi ar,.cs:alolarak kullamldlglyla ilgilidir. Bu olaylar ve onlan takip eden
382Smith, "Reflectivist and Constructivist Approachesll, 5.241.
383Devetak, flCritical Theory", s. 139.384Smith, IIReflectivist and Constructivist Approaches", 5.242.385Hobden ve Wyn Jones, uMarxist theories of international relations", s. 215.
M. !?AHiN - O. !?EN I 179
li§lneJer ilerleme umutlarml tahrip etmi§tir. Biiylece Hiroshima vel'dl;ao."", Sovyet Gulag kamplan, ABD'de McCarthyciligin yiiksel
gibi olaylar Batl medeniyetinin insanm iizgiirle§mesi §iiyledm·sun. e§siz bir barbarhk yarattlgl dii§iiniilmii§ti.ir.386
ilk defa 1947 ylhnda yaymlanan Aydmlanmamn Diyalektigi387eserinde Horkheimer ve Adorno temel bir soruya yamt aradlNeden insanhk gergek insani bir diineme girmek (Aydmlanmavaat ettigi gibi) yerine yeni bir barbarhk diizeyine girdi?388 Ya
bunun nedeninin "ara9sal akll" (instrumental reason) oldubelirttiler. Dogayl ve toplumu denetim altma alma siireci es
na~;rn(ja insanhk sadece ara9lann (means) kendisiyle ilgilenirkenara9lann neden olabilecegi sonu9lara (ends) kaYltslz kalml§lar
Ba§ka bir deyi§le, teknik rasyonaliteye odaklamlml§ ve aklltor:,Jmns;aJ siireci kontrol ve yiinetim aracma indirgenmi§tir. Kisaca,moder'n ya§am teknik akhn hakimiyetini (domination) kurarak in-
kendisini gergekle§tirmesinin iiniinde bir engel haline gelBu gergeveden baklldlgmda, bir teori var alan diizeni
eIE'$tlnrlez:se, onu destekliyor ve me§rUla$tlrma i§levine yardlmdemektir.391 Ele$tirel Teori i9in iinemli alan bilgimizin top
lum iizerinde iizgiirle§tirici bir amaClmn olmasldlr. Giiriildiigii gibi,ElE,stiireJ Teori rasyonelligin ve pozitivizmin erken bir ele$tirisini
getirmi§tir. Keza, Frankfurt Okulu dii§iiniirleri, 1930'lardad"'e>dl aklm hakimiyetini kapitalist sosyal ili§kilerin bir ifadesi
kabul etmi§ ve ba§ta komiinizme sempatiyle bakml$lardlr.komiinizmin totaliter bir rejime diinii$mesiyle beraber hayal
klrlkl.Igu1a ugrayan Frankfurt Okulu cisimle$me/§eyle$me siireciele§tirisini §iddetlendirmi$tir. Hitler ve Stalin arasmda 1939 yl-
Bronner, Critical Theory: A Short Introduction, s. 4w S.Max Horkheimer and Theodor W. Adorno, Dialectic of Enlightenment: Philo
sophical Fragments, EdmundJephcott (\:ev.)5tanford, Stanford UniversityPress, 2002.
388Max Horkheimer and Theodor W. Adorno, a.g.e., s. xiv.---,Iob,den and Wyn Jones, /lMarxist theories", s. 215.
Ulusal ~Ikar., s. 39.391UzgeC a.g.e.) s. 39.
180 I ULUSLARARASI iLi!;jKiLER TEORiLERi
lmda yapllan Saldlrmazhk Paktl, pratigin teoriyi ihanete ugrattlglan olarak degerlendirilmi$ ve tarihsel materyalizmin teleolojik iddialan idealizmin etik zorunluluklan gihi anlamslz gelmi$tir.392 KIsaca fa$izmin yiikseli$i ve komiinizmin yozla$masl ilerleme ve modernite ile ili$kilendirilen umutlan bO$a 'Ikarml$tlr.
Aydmlanmanm Diyalektifji kitabJYla aym ytl yaymlanan bironemli kitap ise Horkheimer tarafmdan kaleme alman Akilmasidlr. Horkheimer bu kitapta rasyonel aklm dogasma, poziti"vizme, insan-doga ili$kisine ve tarihsel ilerleme iddialanna yo:nelikdort onemli konuda ciddi ele$tiriler getirmi$tir. ilki, akhn oznelle$mesinin aym zamanda bi,imselle$mesini de heraberinde getirdigidir. Oyle ki, oznel aktl ara,sal olmasmdan otiirii her durumaayak uydurabilmektedir. Bu tarz ara,salla$tmlml$ akll insanigerlerin hem savunuculan hem de kar$ltlan tarafmdan kullamlabilmektedir. ilerleme ve devrime yonelik bir ideoloji kazandlrabilecegi gibi somiirii ve gericiligi de yaratabilmektedir.393 ikincisi,pozitivizmin fakir bir bilim felsefesi olmasl ve kendi iizerine$iinmeyi$iyle ilgilidir. Pozitivizm bilme edimini bilimle ozde$le$tirmek vasltasJYla, zekayl, tieari kiiltiir tarafmdan bi,imlendirilmi$olan malzemenin orgiitlendirilmesi i,in gerekli olan i$lemlerlemrlandlrml$tlr. Boyle hir slmrlandlrma ise zekayl iiretim aygltmmefendisi yapmak verine hizmetkan haline getirmi$tir.394 u~uu.cu,u,
insanm doga iizerinde kurdugu egemenligin toplumsaldakimalanyla ilgilidir. Doga iizerinde kuruIan egemenlik insan UZ'=nJl
deki egemenligi de beraberinde getirmi$tir. Her ozne sadeeedoganm kolele$tirilmesine kattlmakla kalmaml$, aymbunu yapabilmek i,in kendi dogasml da boyunduruk altmatlr. Diger bir deyi$le egemenlik i,in egemenlik i,sell,e$tirilmi$tiJr.'"Son olarak da tarihsel ilerlemeye yonelik iddialardlr.
392 ErJc Bronner, Critical Theory, s. 28.393Max Horkheimer, Akll Tutulmasl, (Cev. Orhan Ko~ak), istanbul, Metis Yaymla
",2010. s,70,394Max Horkheimer, a.g.e., 5.112.
395Max Horkhelmer, a.g.e., 5.120.
M. !;jAHiN - 0, !;jEN I 181
hlZh bir $ekilde geli$mesi her ne kadar ilerlemenin onemli bir yiiziiolarak goziikse de, bu geli$menin somiirii ve toplumsal baskIYIgii,lendirmek i,in kullamlmasl onu her an kendi kar$ltma yaniharbarhga donii$tiirme ihtimalini ta$lml$tlr.
Frankfurt Okulu'nun ikinci kU$ak dii$iiniirii olan Habermas ise,rasyonelligin bilginin tek kaynagl oldugu iddiasma kar$1 91kmaktadlr. Ona gore ii, bilgi olu$turucu ,Ikar vardlr. 1) Teknik 91karlar;,evremizdeki nesneler iizerinde kontrolii saglamamlza yarayanbilgidir. 2) Pratik 91karlar; etkile$im ile ilgilidir. 3) Ozgiirle$tiricipkarlar; gii,/iktidar ile ilgili olup sabit toplumsal kO$ullardan ve,arplttlml$ ileti$imden ozgiirle$mek anlamma gelmektedir.396 Habermas buradan hareketle Aydmlanmanm ozgiirle$me projesineyeniden donmektedir. Habermas'a gore ozgiirle$me siireei i,in ileti$im ve diyalog esastlr. Ozgiirle$me potansiyelini toplumun ekonomik altyaplsmda (iiretim ili$kileri alanmda) goren klasik Marksistlerden farkh olarak, Habermas i,in daha iyi hir toplumun vaadiileti$im alamnda yatmaktadlr.397 Habermas i,in insanlann, idealkonu$ma durumunda ve politik tartl$mada rasyonel uzla$maya gotiirecek ileti$im becerisi gostermeleri gerekir. Boyle bir durum ozgiirle$me politikalarnm geli$mesine vol a,acaktlr.
Habermas'm ileti$imsel eylem kuraml da ele$tirel teorininonemli madenlerinden biridir. Ama,-rasyonel eylem ya da ara,salakIl ampirik bilgiye dayanan kurallara uymakla birlikte fiziksel veya sosyal olaylar hakkmda kesin ongoriiler i,erirken, ileti$imseleylem kar$lhkh davram$ beklentilerini tammlayan ve ozneler araSIkabul edilen toplumsal normlara uyarak kesin ongoriiler i,ermez.Etkile$imle saglanan rasyonelle$tirme, ozgiirle$me, bireyselle$tirme ve tahakkiimsiiz ileti$imin yaygmla$tmlmasma olanak tamrken, ara,sal ve stratejik eylemle saglanan rasyonelle$tirme ise teknik kullamm giiciiniin ve egemenligin yaygmla$tmlmasml sagla-
Bronner, Critical Theory, s. 41.397Hobden and Wyn Jones, "Marxist theories", s. 215.
182 I ULUSLARARASI iLi!;jKiLER TEORiLERi
maktadlr.398 Ama, rasyonel eylem bilimsellik iddiaSI ta$lyaraknetim mekanizrnasl kurrnaktadlr. Zira .bilirni feti.$le$tiren lQ'w!,oieski tipteki ideolojilerden daha kar$l konulamaz ve daha etkilid6yle ki, pratik sorunlann uzerini ortmekle sadeee belli bir slmftkismi iktidar "karlanm rne$rula$tlrml$ ve ba$ka bir slmfm eephesindeki ozgurle$im gereksinimlerini bastlrml$ olmaz, aym zaman(da insan ttirunun ozgurle$imci ilgisine de ket vurmu$ olur.399 Bilimsellik iddiasmm politik dogasl dikkate ahndlgmda uluslararas.1ili$kiler teorilerinde de benzer durum soz konusudur. Gelenekse.luluslararasl ili$kiler teorilerinde bilim olarak sunulan yakla$lmlaesasmda bilimselle$tirilmi$ politikalardlr. Ele$tirel Kuramm rol4de bilimsel ger,eklik olarak sunulan bu yakla$lmlarm politik doga(
sml a,lga 'lkarmaktlr.Habermas'tan etkilenen Andrew Linklater'e gore ise uluslarara.
Sl ili$kilerde ozgurle$me politik toplulugun etikjahlaki slmrlanm~.geni$lemesi baglammda anla$llmahdlr. Ba$ka bir deyi$le Linklaterozgurle$meyi egemen devletlerin slmrlannm etik ve ahlaki onemini kaybedeeegi sureeine baglamaktadlr. Linklater i,in ula$ilmasgereken durum vatanda$larm kendi vatanda$lanjyanda$lan i,i~
hissetikleri gorev ve yukumlulUkleri vatanda$1 olmayanlara kar$1da yerine getirmeleridir. Bu a$amaya gelinebilmesi ise, var olayonetim kurumlarm d6nu$ttirUlmesini gerektirmektedir.400 Ba,ldan, Linkiater i,in Avrupa Birligi'nin (AB) geli$imi bu yond$ilerlemeei bir ornek temsil etmektedir. Habermas'm bilolu$turueu "karlar yakla$lmmdan etkilenen bir diger yazarRichard K. Ashley'dir.401 1980'lerin ba$mda Habermas'meserler veren Ashley zamanla Postyapisalci yakla$lma kavrnllstlr
398Jurgen Habermas, uideoloji tJ olarak teknik ve bilim, (<;ev: Mustafa Tuze!),
tanbul, YKY, 2010,5.48.399Jurgen Habermas, a.g.e., 5.65.4000evetak, "Critical Theory", s. 145~146; Aynca bkz. Hobden and Wyn
"Marxist theories/, $. 215~216.
401R1chard Ashley, "political Realism and Human lnterests",lnternationalQuarterly, VoL 25, No.2, Symposium in Honor of Hans J. Morgenthau.
1981), s. 204-236.
M. !;jAHiN - O. !;jEN I 183
Bununla beraber, 1984 yllmda "Neo-realizmin Sefaleti" adh makalesi Uluslararasl ili$kiler disiplininde "ele$tirel donUfU i,eriden(yani disiplinin i,inden) ba$latan oneU makalelerden sayilmaktadlr.402 Bunun nedeni ise hakim "geleneksel teori" ornegini olu$turan Neo-realizmin iizerine kuruidugu ternel varsaylmlara a,lk,aialdlrmasldlr.
K!saea, Ele$tirel Teori, teorilerinjyakla$lmlarm ve anlamlarmiJir degerler ve "karlar ,er,evesinejbaglamma yerle$tirilmi$ oldugunu vurgulayarak bilgi iktidar ili$kisinin altm! ,izmektedir. Ele$tireI Teoriye gore bilgi oznenin d!$mda degildir, toplumsal ili$kilerel~seldir ve toplumsal bir i$leve silhiptir. Bilgi her zaman tarihsel vemaddi kO$ullar i,inde 0Iu$maktadlr.403 Bu argiimanlan uluslarara51 ili$kilere ta$!yaeak olan Cox, Neo-Gram$iyan Okul olarak adlandmlaeak olan yeni bir perspektif geli$tirmi$tir.
Neo-Gram§iyan Okul
Neo-Grarn$iyan (Neo-Gramsciei) Okul'un oneiilerinden sayilanRobert W. Cox'un ,ah$maSI buyiik ol,ude Gramsei'nin dU$iineelerine dayandlgl i,in onee Gramsei'nin temel dU$uneelerine klsaeabakmakta fayda vardlr. italyan Komunist Partisi'nin kurueulanndan olan Antonio Gramsci Frankfurt Okulu uzerinde dogrudan bu:Viik bir etki yaratmam!$ olsa da ,ah$malanyla Batl Marksizminiderinden etkilemi$tir. Gramsci ,ah$malanm Avrupa'daki i$,ilerincephelerde birbirlerine kar$! SaVa$tlgl ve fa$izmin yiikseldigi birortam ve donemde verdi. Bu ortamda milliyet,iligin smlfsal aidiyetlerin uzerine pktlgl gozukuyordu. Anla$lldlgl gibi Bat! Marksizmi bu donemde birka, onemli soru ile kar$1 kar$lya kalml$tl. Eubaglamda Gralllsci'nin teorik ,ah$masma 1$lk tutan temel soru
"11~~y!_tp.a:.~i1_1ev~!.miilerl~till~k_h1J.l<..i!!i'!u.QI2.!!:l!!l.2tur?"iizerineydi. Marx sonu,ta devrimin geli$mi$ kapitalist toplumlarda
402Mark Hoffman, "Critical Theory and the Inter-Paradigm Debate"l Steven C. Roach (der.) ic;:inde, Critical Theory and International Relations: A Reader, NewYork, Routledge, 2008, s. 230.
~03Uzgel, a.g.e.,s. 38.
184 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
meydana gelecegini varsayml~tl. Oysa devrimi ilk ger~e~le~tiren
geri kalml~ Rusya'daki Bol~evikler 01du.404
!, Gramsci'nin cevabl hegemonya kavrammda yatmaktadlr.Gramsci'ninliegemonyaanlaYlil~b'enrmsedjgi gii~ anlaYl~lyla baglantlhdlr. Bu noktada Nicholo Machiavelli'den etkilenen Gramscigiicii klsmen insan (ideolojik giiciinii ve nzayl temsil eder)ve lnsmen hayvan (fizik giiciinii, basklyl temsil eder) olarak tasvir edilmi~ mitolojik bir figiir olan centaur gibi goriir, yani Gramsci'ye go"re gii~ zorlamajbaskl ve nza kan~lmldlr. Geleneksel Marksistlerdiizenin nasll siirdiiriildiigii dii~iiniirken devletin zorjbasln uygulamalan ve ara~larma odaklanml~lardl. Mesela Lenin zamanmdadevleti "bir slmfm digerini ezmek i~in bir mekanizmadan ibaret 01dugu" ileri siirmii~tii. Bu apdan somiiriilenleri sistemil..f!tvirmekten ahkoyan (devletin uyguladlgl) baskl ve korkuYdU,~YGramScibu anlaYl~m devrim oncesi Rusya gibi toplumlannda g~erli olabilecegini kabul ederken, bunun geli~mi~ batl toplumlannda ge~erli
olamayacaglm ileri siirdu. Bunun nedeni ise batl toplumlannda sistemin basklyadegil nzaya dayanarak siirdiiriilmesinden kaynaklanmaktaydl.,40;;/
\~,./
Gramsci'ye gore nza, toplumda yoneten slmf tarafmdan•hr ve sonra yeniden iiretilir. Yonetici grubununjsmlfm politik, ah. laki ve kiiltiirel degerlerini topluma yaydlktan sonra bu'alt slmflar tarafmdan kendi degerleriymi~ gibi kabul edillmesini
\: I\ miimkiin kllan ~ey hegemonyadlr. Ashnda Gramsci'ye gore\.!deolojiler, sorgulanmayan bir sag duyu (common sense)~eldikleri oranda toplumda kok salarlar.407 Tiim bunlar sj1{!l!C2pl'um~urumlan araclhglyla ger~ekle~ir. Sivil toplum helli gruplar ve, ~-"-
404Hobden and Wyn Jones, "Marxist theories'l, 5. 210; Kees Van der Pijl, A
on Global Political Economy, (Centre For Global Political Economy: University
Osussex, October 2009), s. 233.i r.'~Kees Van der Pijl, a.g.e., s. 233.
/4°1Robert Cox, "Gramsci, hegemony and international relations: an essay in
\./ hod", Stephen Gill (def.) i~indeJ Gramsci Historical Materialism and 'n,o,",.';,n.nal Relations, Cambridge, Cambridge University Press, 1993, s. 52~53.
407Hobden and Wyn Jones, uMarxisttheories", s. 210.
M. !?AHiN - O. !?EN I 185
reylerin~~e-,,~i,511{'lr:l<lrJ}21,~jl'CJi~tirmek iizere orgiitlendigi ve devletten bir dereceye~a~ariizerkIigesahip ola~I:Qplllilldaki kurum-lar ve uyguIamai"ar ag.dlr. Bunlar medyayi, egitim sistemini, kilise-leri, goniillii orgiitleri vs. kapsamaktad.r. Bu a~.dan ustyapmm analizini yapmak 6nemlidir, ~iinkii toplumun yap.s. son ta.hlilde eko~
nomik altyap.daki iiretimden kaynaklanan sosyal ili~kilerin biryanslmaslYken, iistyap.daki ili~kilerin dogasl bir toplumun degi~i-
me duyarh olup oimadlgllli belil'leyendir. Gramsci, belirli bir diize-ni destekleyen sosyo-ekonomik ili~kiler (altyap.) ve politik ve kiiltiirel uygulamalar (iistyapl) arasmdaki kar~lhkh ili~kiyi ifademek i~in tarihsel blok (bloceo storico) ifadesini kullanml~tlr.408 Tarihsel bloklar hegemQJ:!.l@lll12Jlir araCld.r, yani hakim smlfm pkar- !( (
lanna hizmet eden sosyal in~alardlr. Bunun onemli bir sonucu ise•..._""._-'"--~~" ...~... ,
eger yonetici slmfm hegemonyas. egemenliginin siirdiiriilmesindeanahtar bir role sahipse, 0 zaman bir toplum sadece varolanjmevcut hegemonyaya etkili bir ~ekilde meydan okudugundadonii~ebilir. Bu durum, sivil toplumda, Hakim hegemonyay. baltalayacak ve yerine alternatif bir tarihsel blok in~a edecek bir kar~l
hegemonya miicadelesinin (mevzi sava~.) roliine i~aret eder.409
Robert W. Cox: Sosyal Kuvvetier, Devletler ve DiinyaDiizenleriKanadah yazar Robert W. CoxUluslararas. ili~kiler disiplinin dl
~mdan gelen bir isim olmasma ragmen (yerle~ik disiplinde Realizmin ve ABD'li teorisyenlerin hakimiyetini dikkate aldlg.mlzda ashnda bu bir rastlant. degildir)1981 y.lmda kaleme ald.g. Sosyalkuvvetler, devletler ve diinya diizenleri adh makalesiyle, bu alanayeni bir perspektif getirmi~tir. Cox Ele~tirel Teori'yi uluslararaslili~kiler teorileri alamna ta~lyarak disipline ilk ve en buyiik katklYl )( tyapma roliine sahiptir. Makalesinde en ~ok atlf alan boliimler aym
."jfjohrlpn and Wyn Jones, a.g.e., s. 211.
and Wyn Jones, a.g.e., s. 211., s. 211; Aynca bkz. Cox, "Gramsci", s. 55-57.
186 I ULUSLARARASI iLi;;KiLER TEORiLERi
zamanda Cox'un teorik katklsml ortaya koydugu biiltimler v"'u"ui~in l<lSaca ozetlemekte fayda vardlr.
Cox'a gore:"Teari her zaman bir!si i~in ve bir ama~ i~indir. Tum cprWI/,p"
rin bir perspektift vard/r. Perspektifter ise zamanda ve m"ko'nd'abir kanumdan pkarlar, daha daiJrusu sasyal ve palitik zamanmekandan. Ba,ka bir deyi,le, teari pratik ve deneyimden Wrerdeneyim zaman ve mekanla baiJlanttltdIr. Teari tarihin bir~asldlr. BaiJlt alduiJu zaman ve mekanm problematiiJineetmektedir. Vunya, ulus veya sasyal smif, ustunWk veyayukselen veya azalan gu~ vb. ile tanzmlanabilecek bir apdanruWr. TabU 1(/, safistike teari hi~bir zaman sadece bir nPI',<nekt'"
fin /fadesi deiJildir. Bununla beraber, zamanda ve m"/<anaankibir goru,ten baiJlmslz kendi i~inde tear! diye bir ,ey yaktur.teari kendini bOyle temsil ettiiJinde, anu bir idealaji alaraklemek ve gizlenmi, perspektiftni apiJa vurmak dahadir. "410
Cox teorileri/bilgiyi ama~lanna gore ikiye aylrmaktadlr.noktada Habermas'm ti~e"aYiraigl bilgi-olu$turucu pkarlanHorkheimer gibi ikiye indirgemektedir. Birincisi problemtearidir. Bu teor!, varolan sosyal ve gti~ ili$kileriyle've bunlarmzenlendigi kurumlarla dtinyaYI buldugu gibi ele ahr. Var olanzeni hareket noktasl olarak benimsemektedir. Problem-~ozticti
orilerin genel amaCl, belli sorun klynaklanyla etkili bir $ekildelenerek, bu ili$kilerin ve kurumlann ptirtizstizce i$lemesinimaktlr. Bu nedenle problem-~ozticti teori(ler)Problem-~ozticti teorinin gti~lti yam, ceteris paribus varS'lvrmllrr<dayanarak, yani diger $eyleri/durumlan sabit varsayarak,digi dar alanlarda az degi$kenlerin yardlmlyla genel "el;erllll'"1dugu iddia edilen dtizenlilikler ve kurallar ~lkarabilmektir.411
s 6(, 410COX, "Social Forces", s, 1539.Vurgu orijinalinde gibjdir.'-' 411
Cox, a.g.e., s. 1540.
M. ;;AHiN - O. ;;EN I 187
Neo-realizm zarif ve cimri (parsimanius) bir teori modeliihl,rel<, "problem-~ozticti" teorinin en iyi ornegidir.
Ele,tirel teari ise tersine var olan dtizenin dl$mda durarak bu)(.atizenln'nasiJortaya~lki:iginlsorgular.Ele$t:i;:~j t~~ri, p;:;;b'i~m~ozucti teoridEmfarkllolarak,kurumlaruosyal ve gti~ ,ili$kileriniierill olarak kabul etmez, tersine onlarm temelieriYle- ilgtlenir veclegi$mestireci;;d~Olup almadlklanmve oyl'eyse bununnasil oldugl1nu sorgular. Problem:~iiziici; 'teori;;;;;'parametreleri/ol~titleriolarak kabul ettigi, hareketin ya da problematigin ~er~evesini (tafihsel yaplyl) inceleme konusu yapar. Ele$tirelteorisosyal ve politik komplekse ayn par~alar olarak bakmaktan9~k,bi; btittin olarak yo~lmi$tir. Saaecege~mi$le degil, devam eden !iIfinserdegi~im sureciyle ilgilenmesCatiiammda, ele$tirel teor! bir tarih teor!~idir. Probiem-~ozi\cti'-te-;;ri $imdiki kurumlai'il1.vegii~iii$kilerin
surekliligiriivarsaydlgl i~in tarihsel degil veya tarih dl$ldlr. Ancak~irinin gticti otekinin zaYlfllgrCfrr.$6Yle kf,'cttizenIs-abl't-olarak elealan problem-~ozticuteori goreli olarak kesinlik elde edebilirken,bu goreli gticti, yanh$ bir onermeye dayanmaktadlr, ~tinkti sosyalVepolitik dtizen sabit degildir. Ustelik sabitlik fikri sadece bir yontern uygunlugu degil, aym zamanda ideolojik bir onyargldlr.412
Ele$tirel teorinin g.,ni$]Jerspektifi i~inde, problem ~ozticti teor!\rerill (fUze;;ile-;;Y~~J~-belli~tii;;s~I;j)6igg~~IY~~~lmfsal ~lkarlara .J(, i
hizmet etmekle tarif edilebilir. Ashnda problem-~ozticti teorininhizmet ettigi ama~ muhafazakardlr, ~tinkti kompleks btittintin belliq6ltimlerde ortaya pkan sorunlan ~ozerek btittintin i$leyi$ini pi)"zstizle$tirme amaCI ta$lr. Bu ama~ problem qozticti teorinin de-
g~r baglmslz oldugu iddiasml yalanl~'Orttik bir bi~imde var olan .'< 'ofdtizeni kendi qer~evesi olarak kabul ettigi iqin deger baglmhdlr. KI-~~ca problem ~ozticti teor! var olan dtizenin stirdtirtilmesine / omr~ntin uzatilmasma hizmet ederken, ele$tirel teori alternatif birgtizene rehberlik etmektedir,Aynca, bu alternatif araYI$ tarihsel1ureqler baglammda incelenerek titopya unsurundan uzakla$mak-tadlr. Farkh tarihsel donemlerin perspektifleri farldl teorilerden
12Cox, a.g.•., s. 1540-1541.
IBB I ULUSLARARASI iLi;;KiLER TEORiLERi
yanadlr. Burada Cox'un temel argiimam, gelecekte olasl alternatifdiizenler dii~iinmek i~in once sosyal kuvvetlerin ve devlet bi~imle
rin geli~iminde ve kiiresel ekonomi politigin yaplsmda i~leyen siire~leri i~ererek yerle~ik uluslararasl ili~kilerin otesine ge~mek gerektigidir.
ikinci Diinya Sava~mdan itibaren Morgenthau ve Waltz realizmibir ~e~it problem-~oziicii teoriye donii~tiirdiiler. Analizlerinde ta.rih dl~l bir gorii~ benimsenen bu yazarlarm yakla~lmlarmm SogukSava~ doneminde ortaya pkmasl bir rastlantl degildir. ABO apsm·
¥dan diizenin korunmasl boyle teorilerin geli~mesine olanak tam'ml~tlr.413
Cox'a gore Amerikan Realizmi (Neo-realizm) ii~ diizeyde nite'lendirilebilir: insan, devlet ve sistem diizeyinde. Neorealizmin esasozelligi bu ii~ diizeyi de ozcii bir anlaYl~la ele almasldlr. Ba~ka bitdeyi~le, insanm, devletin ve devletler sisteminin belli ve degi~mez
bir dogasl oldugunun kabul edilmesidir. Neo-realistler i~in tarih,siirekli tekrarlanan temalar iizerine a~lklamalar yapmaya yarayaItmateryalleri saglayan bir maden haline gelir. Ozcii anlaYl~lan yii'ziinden de gelecegin hep ge~mi~ gibi olacagl fikrini zorla kabul ettl<rir.414
Neorealizm devletlerarasl gii~ eylemlerini apklamaya ~ah~lf
ken, bu giicii iireten sosyal ili~kileri sorgulamaz. Ostelik bu ili~kiled
rin bir tarihi, bir iiretim siireci vardlr ve ~u anda gordiigiimiiz ~e
liyle (degi~meden) kalmalanmn bir nedeni yoktur. Bu apdan deletin gucu kendinde apklaylcl olmaktan pkar ve kendisinin a~l
lanmasl gereken bir hal ahr. Cox'un ortaya koydugu perspektif a~l
'i smdan Realizm gu~lUnun, gii~luden ve gu~1U i~in bir teoridir.,X Cox, kendi yakla~lmma tarihsel yapl kavramlm ele alarak b~?;
, \gr. Tarihsel yapl, araiaritidabclliEir tutarhlii{ bulunan dU~iin~
kahplarmm, maddi ko~ullann ve insan kurumlanmn ozel bir kdbinasyonudur. Bu yapilar insanlarm davram~lanm mekaniklamda belirlemezler, ancak ah~kanhklann, baskllann, belklentileti
413COX, a.g.e., s, 1542.414COX, a.g.e., s. 1543.
M. ;;AHiN - O. ;;EN I IB9
ve klsltlan:_a!".nn geneljUrLlmUnU olu~tururlar.41s Bu tarihsel yapl-lar maddi kapasit"l.e!,-'.!.~_ii_nce!.".r ve ~llrumlar tarafmdanolli$maktadlr. Bir sonraki a~amada Cox tarihselyap;fariii~'farkji-'a-uzeyde ~' <tammlar: s.osyal kuvvetler, devlet bi~imleri ve diinya duzenleri.
Klasik Marksizm'de "uretiinbi~i~;T (mode (;jp-;'~d~ction) temelkavramken, Gramsci'den etkilenen Cox'ta ise bu g5revi'1arTli:selblo,~:_.!<av~aml almaktadlr. Burada tarihsel blok kavramlpolitik,Ideolojik ve ekonomik alanlann karma~lk ili~kisfneT~aretet'mektedir. Cox1iiikavram araclhglyla ekonomik ingirgemecilige du~me
den ve her ~~Yi du~uncelere blrakmadan indirgemeci olmayan birUluslararasl lli~kiler teorisi ortaya koyar.416
Cox bundan SO]]r.9.-geYl~t:Yii§iyiLtQPJ!1m!1[ljU~ki~Ineodaklamr.Ona gore uluslararasl ili~kileri yeniden dii~unmek i~i~"~a;; olan,devletin farkh~~!~:e!_~?_~emlerde_§r~ler aldlgml kabuletmekt,,~veAe_\lI.".t;siyiHQP)).llnjJj§kisini incelemekten ge~er. Devlet var olan duzeni ~ekillendiren sadecekuvvetlerden biridir. Cox'agore yerle~ik duzenin ve yapmm oz~iliki~~inidahalyi anlayabilmek i~in, urefimden_~I~imlendirilen sosyal kuvvetler, goreli olarakozerk bir rol oynayan d~~tler, ve devreflersistemi ile dunya ekonomisi tarafmdan belirlenen belirli bir-ga~k;~fig;:;rasyonu ta~lyan
diinya duzenleri -ara.siil(filkl:<iII<:iTe~itl1LEfliiima;:;:;lz-gerekir. Coxdiinya duzenlerini 'heg.".!JlOnik ve he~mQn!l<..2lma>:..~ ol~rak ikiye~YlrmaktadlrA!egemonik sosyal duzen, diinya diizenleriiiTn ozel- <-liklerini ~ekillendiren Hakim maddi gii~, ideoloji ve kuramlann birKonfigiirasyonu olarak anla~llmahdlr.A·iegemonya ulusal diizeydeKurulduktan soma uluslararasl alan~ ta~mmakta ve nasil toplumi~inde istikran saglamak i~in.2n..".mli.hiLJ:QLQyPuyo~;1ulusla~araSi'-'
N~nda da ben.zer ~ir i~!::.v yerine getirmektedir. Cox'un inceledigiIkl hegemon ulke olan lngiliz lmparatorlugu'nun (Pax Britannica)ye giinumiizde ABD'nin (Pax Americana) hegemonik fikri "serbest :K.,I(;ic~t!1r. Bu fikrinin benimsenmesigii~te;;~ok;:;zaya da- k
. -----._-,-._---_._"'~.."
415Cox, a.g.e., s. 1548.
416 J h M: 0 n . Hobson, The State and International Relations, Cambridge, Cambrid-
ge University Press, 2003, s. 129.
190 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
yal1ai"ak~~ekle$mi$tir.4l>S~rbest ticaret veya l'..":~"nn geni$lenm'esiyle herkesin daha fazla faydalanacagi-cfiii<frncesi, ba$ka bir deyi$le pastanm biiyiimesiyle beraber herkese dii$en l?aym artacagrdii$iincesi, bu hegemonikfikrin i~inde yer almr$tn:':Oysa ger~ekte
(serbest ticaretten aSll faydalanan hep hegemon v'eya daha dogru, bir ifade ile hegemon devletin burjuvasl olmu$tur. Bu durumda he
r(' ': gemonya hegemon devletin giiciinii maksimize etmesini saglayani , ideolojik bir iirtii olarak giirev yapmr$trr. Bu noktada hegemonun
kurdugu ve destekledigi uluslararasl iirgiitler, rejimler ve normlariinemli bir ro!oy.namaktadrrlar. Biiylece,lJir devle'tInkendi hege_monyasml ba$anlr bir $ekilde iiretmesi ve yeniden iiretebilmesisahip oldugu giiciiniin de bir giistergesidir. y
Cox, aynca yaprsal diinii$iimlerin nasll ger~e~i~$ebilecegineodakl"tllnaktadrr. Ona giire bu donii$iimiin- temeunde devletinuluslal"ar~l,l<l$~asr]er almaktadlr. ~oyle ki, T980'le7de·sermayenin uluslararahla$maslyla beraber giindeme gelen neo-liberal kureselle$me, kar$l hegemonya gii~lerinin dogmasma neden olur. Bukaql gii~ler kiireselle$me yuziinden dezavantaj durumuna dii$enO~iincii Diinya iilkeleri ve ~e$itli ulus-a$rn/otesi gu~ler tarafmdallolu$maktadrr, Gramsci'de oldugu gibi kar$l-hegemonya ilk onceulusal duzeyde olu$acak sonra>!anAa uluslararasl alana ta$macagrgorii$ii benimsenmektedir../ y,
Neo-Gram$iyan Okul uluslararasr ili$kiler disiplinindeki Realist'! iparadigmamn egemenligini iki onemli kavramsalla$trrma aracrli"" !glyla sarsmr$tlr. Bunlardan ilki uiuslararasr ili$kilerdeki -maddi ye,-
'terliliklere indirgenmi$ ve ABD'nin diinya diizeninde iistiinliigii@kurmaya ve siirdiirmeye ~alr$an - hegemonya soyleminin yeniderikavramsalla$trnlmasrdlr. ikincisi ise uluslararasl ili$kilerdeki!Hgiivenligin referans nesnesi olarak ulus-devleti goren ve bireyi dr~9
salla$trran- giivenlik kavrammr ele$tirel bir ~er~evede yenidegiindeme getirmesidir.
417COX, a.g.e., 5.1554-1557.
M, !?AHiN - O. !?EN I 191
Realist Hegemonyaya kar:?l Neo-Gram:?iyanHegemonya Kavramsalla:?tIrmaslHegemonya kavramr, kokeni antik Yunan'a kadar dayansa da,
modern ekonomi-politik yazmda ilk defa Rus Marksistlerden Georgy Plehanov tarafmdan kullamlml$trr. Plehanov bu kavraml RusJia'daki slmflar arasr ili$kiyi apklamak i~in kodlaml$tlr.418 Hegel110nya kavramr uluslararasr ili$kiler disiplininde ise ikinci DiinyaSaVa$1 somasI ve ozellikle ABD'nin diinya siyasetinde etkinliginiartrrmaslyla paralel olarak artan bir $ekilde kullamlml$trr. Bu minyalde George Modelski, Paul Kennedy, Robert Keohane, Joseph Nyeye Robert Gilpin gibi ABD'li akademisyenler, 1970'lerden beri hegemonya kavraml iizerine referanslarda ve a~lklamalarda bulunrnu$lardlr. B~ akademisyen!,~~..l1_~monY",.k?vr<lr.m-"lla$tlrmasrrealrst ,p_a:2'drgma ~er~evesinde geli$mi$tir. Bu plr$malann temelindeki motivasyon ABD'nin kiiresel iistiinliigundeki dfuii$iin olasletldlekrinli anlamai<.ye ii~~~~bir $ekilde bu _~~t~~Q.gti·ye~iden in$a r <c.etme 0 mU$tur.
Hegemonyayl Realizm baglarnmda analiz eden bu akademis- \<:.K"~enler aralanndaki niianslara ragmen devletleri diinya politikasr- .nm tem:~~<.tiirii ola1"3l{gorme, devlet davranr$lanm rasyonel bir$ekilde apklalTI?y~de"letlerigii£~avraml i~indet';-n;;;;-i~ll~l$ ~l
~~r1an pe$mde]{oEt1a~tiirleroJ?r"l<_geg,erlendirme egilimindeolmu$lardlr. R~alist perspektifte hegemonya, diizenin devamrmsaglamak i~in e~emend~;'urnda~jan1J.ir. devletin gli{Kapasitesin-?eki yogunla$manm bir sonucu OIi'ri'kgnl~§IIirt:;$t;;':Hegemonya
rnaddl kaynakl?rcl"I,i"Ji$t,i)J11i)k, oli'fi'kli'111illleIU1U$.J(e,.hegemonik~iiciin, dogal k~Ytlaklar, sermay,:, "e pazarl~r iiz,:ritlde, [email protected]' Qft?y? ~tlS?~i'gi 1<i'blllgiirmii$tiir.419 Keza,hegemon-~a sistemdeki daha zayrf devletler lizerinde baskmlrk ve kontrol
418P.~ry And~rson, Gramsci: Hegemonya Dogu-Batl Sorunu ve Strateji, <;ev. Tarrk~~unsereJ, Istanbul, SalyangozYaYlnlarr, 2007, 5.31-32.,R.obert Keohane, After Hegemony: Cooperation and Discord in the World Po
htlcal Economy, N'ew Jersey, Princeton University Press, 1984, 5.32.
192 I ULUSLARARASI iLi;;KiLER TEORiLERi
kuran ve boylece diger devletleri tek bir uluslararasl sistem i~eri
sinde bir araya getiren mekanizma olarak algIlanml$tlr.42o
Realist paradigma i~erisinde dUzen Ve istikrarm ne $ekilde ohi;$abilecegini ve sUrdUrillebilecegini hegemonya kavramsalla$tIrllla
:c' Sl iizerinden a~lklamaya ~ah$an iki yakla$lm ortaya atllml$tlr. BUlllardan ilki "HegemonikJstikrar Teoris!", ikincisi ise "Uluslarara
<.•-~ -_.
Rejim Teorisi"dir. Uluslararasl rejim teorisi daha ~ok hegemon'istlkrarteorisinin revize edilmesini onermekte ve hegemonya sorasl kurulaeak yeni diizenin dinamiklerini olu$turmaya ~ah$ma
tadlr. Bu anlamda Realist gelenege dayanan Hegemonik istikrTeorisinden farkh olarak Uluslararasl Rejim teorisi, Realist ve Krumsalcl (institutionalist) yakla$lmlarm bir sentezi durumundadll'
Hegemonik istikrar teorisi Charles Kindleberger'm The World}Depression 1929-1939 adh ekonomi alanma yonelik ~ah$maslyl
ortaya atllml$tlr. Bu ~ah$mada dogrudan hegemonya kavrammdabahsedilmemesine kar$m, dUnyada ya$anan krizlerin bir onder IfcUn eksikliginden kaynaklandlgl iddia edilmi$tir. Aynca tek IIdominant gU~ oldugu zaman uluslararasl istikrann ve ekononlia~lkhgm ortaya pkabilecegi iddia edilmi$tir. Oiger bir deyi"diinya ekonomisinin istikrarh olabilmesi i~in istikrar ve bir israr vericinin olmasl gerekmektedir."421
Hegemonik istikrar teorisinin ild temel varsaYlml soz konuduro Bunlardan illd, dUnya ekonomi-politik dUzeninin tek birminant gU~ tarafmdan saglanmasl; ikincisi, devletlerarasl i$birlinin ve dUzenin korunmasmm bu dominant gUcUn devamhhgbagh olmasldlr.422 Tarihsel anlamda bu durum iki defa gorillrri'tar. Bunlar Pax Britannica ve Pax Americana donemleridir. Bunemlerde uluslararasl sistemde goreee ban$ ve giivenlik saglml$tlr. BUylik Britanya ve ABO liberal uluslararasl ekonomik d""
420 Robert Gilpin, War and Change in World Politics, Cambridge, CambridgeQ
versity Press, 1981, 5. 28.4Z! Charles Kindleberger, The World in Depression 1929w 1939, London,
ne, 1973, 5.305.422 Robert Keohane, a.g.e., 5.34.
M. ;;AHiN - O. ;;EN I 193
hin kurallanm yaratml$ ve gli~lendirmi$tir.423 OUnya dlizeni devtlerarasl ili$kileri organize eueoi!ffiek i~in gli~ kapasitesini kullaabilen bir hegemon gU~ tarafmdan yaratllml$ ve sUrdUrillebilmi$+. Hatta Hegemonik jstikrar teorisinin oncUsli olarak sayllabile
tek A.F.K. Organski'ye gore tarihte en ban$pl ve istikrarh donemkl' gU~ dengesinin Hakim oldugu durumlarda degil, baslnn tek birevletin oldugu donemlerde ortaya ~lkml$tlr.424 Kindleberger derizer $ekilde, uluslararasl ekonomik alam dlizenleyen bir hegenun yoklugunda (1929 buhram gibi) krizlerin ve istikrarslzhgm
~aya ~Ikacagml vurgulamaktadlr. Kisaea, anar$ik bir yapl tarafmall tammlanan bir uluslararasl ortamda dlizenin tesisi ve devamlil1hegemonya gereklidir.425
Hegemonik istikrar teorisiyle hegemon bir gUciin varhgmmIMslararas, sistemdeki tUm devletler tarafmdan istenileeegi ve buUcUn varolmasmm uluslararasl siyasette ve ekonomide daha fazlabfrlIgine yol a~acagl ongorillmektedir. Bu ongorU zlmni olarak
emon bir gUeUn olmadlgl donemlerde uluslararasl ortamda isl'arm olamayacagml ve i$birliginin zaYlflayacagml ima etmekte-
r.i$birliginin hegemon gUeUn varhgma endekslenmesi Keohane,asner ve Nye ba$ta olmak Uzere kimi ABO'1i akademisyenlerinteoriyi revize etmelerini zorunlu kllml$tlr. Bli minvalde hege:
611ya sonraSI uluslararasl dUzen ve i$birligi imkanlanm apklaajla ~ah$an uluslararasl rejim teorisi ortaya atIlml$tlr.Uluslararasl rejim teorisi tarihsel anlamda ABO hegemonyasldU$li$e ge~tigi donemde (1970'lerde) gUndeme getirilmi$ ve
gemonyadan sonra da i$birliginin mUmklin olacagma referanslareket etmi$tir. Rejim kavramlyla belirli bir uzay zamanda hare-
eX/eden aktorlerin apk veya ortak bir $ekilde benimsedigi ilkeler,EITllar, kurallar ve bunlann pratigini yansltan kurumlar imlen-
bert Gilpin, a.g.e., 5.144.Hegemony in International Society, (Oxford: Oxford University Press,
5.16.()zen, "Neogram~iyan Hegemonya Yakla~lml (.:en;evesinde GOC; ve Global
Pax Britannica'dakj Buyuk D6nu§um", Uiuslararasl iJj~kiler, CUt 2, Sayl 8200'5-200E;). 5. 7.
194 I ULU5LARARASI iLi;;KiLER TEORiLERi
mi$tir. Bu anlamda uluslararasl rejimler, uluslararasl ili$kilerdelirli sorunlar hakkmda karar vermenin ve onlar dogrultusundareket etmenin kurallanm olu$turan "oyunun kurallanm"mektedir. UluslararaSI rejimlerin baZI ornekleri anla$malan, sole$meleri, uluslararaSI orf ve adetlerijyapilageli$ ve uluslararorgiitleri kapsamaktadlr. John Ruggie, Stephen Krasner ve ozelliRobert Keohane'nin tammladlgl $ekilde uluslararasl rejimler ka.rami, uluslararasl orgiitler ile slmrh olan 1945 sonraSI doneminibirligi ve biitiinle$me konulanna odaklanan liberal gorii$ii gelirerek 1980'lerden sonra Neoliberal Kurumsalcillk (Neolibera/ltitutionalism) olarak adlandmlacak yakla$lmm dogmasma nedolmu$tur. 1970'lerde devletlerarasl ve devletlerotesi c!iizeyde~
tan i$birligi ve biitiinle$meyi (bireysel) pkara dayah (self-in teresi$levselci a9ldan a9lklayan yeni liberaller, uluslararasl politikadadiizenin i9 politikada oldugu gibi yukandan a$aglya kurulabilecgini savunmu$lardlr. Uluslararasl ticaret, insan haklan, gevre, u$lm, ileti$im, giivenlik gibi alanlarda kendini gosteren uluslararrejimlerin artan onemi, aktorler arasmda artan kar$lhkh baglmlgm ve i$birliginin taraflara mutlak kazan91ar saglayabilecegi finin bir yanslmasl olmu$tur. Diger bir deyi$le, uluslararasJ rejirin ortak 9lkarlar ile ilgili konularda aktorler arasmda i$birligkolayla$tlracagl ileri siiriilmii$tiir.426 Uluslararasl rejimler ya$lmm temel yeniligi diizen ve hegemon kavramlan arasmda kdugu ili$kide yatmaktadlr. Buna gore, belirli bir diizeni kuri9in ba$ta hegemon bir giice ihtiya9 duyulsa da,.boyle birrulduktan sonra bu diizenin varhgml hegemon giice baghda siirdiirebilecegi vurgulanmaktadlr. Bu yoniiyle hegemonikrar teorisinden aynlan rejim teorisinin temel yeniligi,uluslararasl ekonomik diizenin devaml i9in esas olan "k.am.usalrar"m (public goods) hegemonik olmayan diizenlerde de saitlarla.
426 Andrew Heywood, Global Politics, (New York: Palgrave Macmillan,67.
M. ;;AHiN - O. ;;EN I 195
e'¢eginin ileri siiriilmesidir.427Anla$llacagl gibi diizenin siirmesine'iuluslararasl rejimler onemli bir role sahiptir. Bu yakla$lmmirnarlanndan Robert Keohane'e gore devletler uluslararasl rejimLl$birligi oniinde duran engelleri (uluslararasl anar$i, giivensiz'bilgi eksikligi vs.) kaldlrmak i9in in$a ederler.428 Uluslararasljimler kavraml refahl ve i$birligini geli$tiren bir kavram olaraknulmasma ragmen, Susan Strange'e gore bu kavram goriinii$te
p$ii$e gegen ABD hegemonyasmm harekete ge9irdigi endi$eler~iftiireyen ve dikkatimizi dagltmak isteyen verimsiz bir kavramtr.429Hatta Strange, ABD hegemonyasmm dii$ii$e ge9tigi tezleri
en (premature) ve yamltlcl bulmaktadlr, 9iinkii bu tezler genel1970'lerdeki ABD i9i ekonomik verilerden yola pkarak hege
()nya dii$ii$iinii savunurlar. Oysa Strange'e gore hegemonyanm$ii$te olup olmadlgml anlamak i9in yaplsal verilere, yani hege-nyamn "yapisal giicii"ne(structura/ power) odaklanmamlz gernektedir. Strange'e gore "yapisal gii9" devletlerin hareket ettigiF~sel siyasi ekonominin yapIslm belirleyen gergevedir. Bu gergegiivenlik, mal ve hizmet iiretimi, finans ve bilgi iiretimi gibi unrIarmdan olu$maktadlr. Bu yaplsal verileri dikkate aldlglmlzdaR'nin hegemonik giiciinde kapsamh bir dii$ii$iin olmadlgml goz-lemek miimkiindiir.430 Uluslararasl ili$kilerde hegemonya tar'·,alanm bir a$ama daha ileri gotiiren Neo-Gram$iyan hegemon-< ¥-l: h
yakla$lml hegemonya ile ili$kin yaplsalcl determinizme dii$me::)yaplsal ve tarihsel hir analiz geli$tirmeyi olanakh kllmaktadlr.
L Richardson, "The Etchics of Neoliberal Institutionalism", Christianabd Duncan Snidal h;inde, The Oxford Handbool< of International Re~
(Oxford: Oxford University Press, 2008), s. 226.Keohane, a'.g.e., 5,107,
Ravenhill, "International Political Economy", Christian Reus-Smlt abd Dun~
i~lnde, The Oxford Handbook of International Relations, (Oxford:University Press, 2008), s. 546.Jackson and Georg Sorensen, Introduction to International Relations:
and Approaches, (Oxford: Oxford University Press, 2007), 5.199-200;Strange, "The Persistent Myth of Lost Hegemony", International OrganiVol. 41, No.4 (Autumn 1987), s. 565.
M. !jiAHiN - O. !jiEN I 197
M. Hobson, The State and International Relations, (Cambridge; CambridUniversity Press, 2003), s. 130;Stephen Gill, American Hegemony and the
Commission, (Cam~bridge: Cambridge University Press, 1990).
gti~lii devlet hegemonik dtizeni kendi gtictiniij~lkanm (yani kendip~rjuvaZinin ekonomik pkanm) maksimize etmek i~in kurmaktadlr. Zaten uluslararasl diizeydeki hegemonya once ulusal diizeydelltulan hegemonyamn dl$a yayIlmaslyla ger~ekle$mektedir. Bu~nlamda hegemonya, hegemon devletin gticiinii ba$anh bir $ekildetiiaksimize etmeye yarayan bir ara~ olarak tezahiir etmektedir.(iylece uluslararasl rejimlerden tiim devletlerin faydalandlglml~ri siiren uluslararasl rejim teorisinden farkh olarak, Neoram$iyan yakla$lm bunlan hegemon devletin burjuvazisinin pilrlanna hizmet eden ara~lar olarak gormektedir. Diger bir deyi$le¢rbest ticaret fikrinden herkes faydalanmaz, sadece gii~lti
~rjmerkezi devletler ve onlann burjuvalan faydalamr. Ancak ser~st ticaret fikrine hegemonik niteligi veren esas_$~J!,J;JlljIkrTntiIm
.~vletier i~in yararh ve adil bir norfilordu~t.;-;'goriintiisiinii"ver~.esidir. Burada beHrtilmesi gereken onemli bir husus ise hegemo-,ik diinya diizeninden faydalanan sadece hegemonun olmadlgldlr.j )? \egemonya diinya ~apmda diger ulusal burjuvalar tarafmdan da \ . (esteklenmektedir, ~iinkii kendi i$~i smlflanna kar$l kendi gii~le~ini artlrmalanm saglamaktadlr. Bu noktadan hareket eden Keesiln der Pijl hegemonya sayesinde bud.t!~~.!karlann~"~.oldugu
luslar otesi bir ittifak 110gdugunu belirtmektedir. Bu argiimandanilreketle Pijl, "Atlantik-otesi yonetici slmf' (transatlantic ruling
.glass) kavramml geli$tirmektedir. Haliyle, bunun sonucunda ulus- -'C. l!FCarasl bir tarihsel blok (international historic lJlocfsoz-'konusuPlmaktadlr.433B~·k;;-;:-ulan uluslararas7tarilisel blogu me$rula$tlran
yeniden iiretimini saglayan temel aktor~r_ise uluslararasl or- .!(,-cler olmu$tur. Zira uluslararasl orgiitler, uluslararasl tarihsellogun olu$turulmasl noktasmda kurallarm benimsenmesine,tinya diizeninin normlannm olu$turulmasma ve bu normlanne$rula$tmlma~maJs.atklsaglamaktadlr. Bu yolla sadece merkezlkelerin degil, aym zamanda ~evre iilkelerdeki muktedirlerin de
196 I ULUSLARARASI iLi!jiKiLER TEORiLERi
. Cox'un geli$tirdigi Neo-Gram$iyan hegemonya kavraml{1diizeninin iiretimini ve yeniden iiretimini a~lklamada ve ozelli
-j. diinya diizeninin degi$tirilmesi olaslhklan iizerinde durmaslYI~<'i sadece diizeninjistikrann devaml iizerine odaklanan onceki Re~
{list (hegemonik istikrar teorisi) ve Neo-liberal (uluslararasl rejilli.Ller) hegemonya kavramsalla$tlrmalanndan onemli ol~iide ayr
maktadlr.Belirli bir Hakim devlette toplanan maddi giice dayah Rea
uluslararasl hegemonya anlayl$mdan farkh olarak Neo-Gram$iyakla$lm, liberal uluslararasl hegemonyalann belirli devlet-toplbile$kelerine veya tarihsel bloklarm evrenselle$tirilmelerine?~'
yandlgml ileri siirmektedir. Burada hegemonya, sadece kaba (politikasma dayanmak yerine, hegemon devlet ve hegemon 01yan devletlerarasmda oncelikle nzanm olu$umuyla siirdiirlilmtedir.431Hegemonyanm ideolojik boyutunu vurgulayan N.Gram$iyan hegemonya kavraml, istikrarh bir hegemonik diizehakim devletin egemen slmfmm dii$iincelerinden tiireyen biridegerler ve anlaYl$lann ortak~a payla$llmasma dayandlgmllirtmektedir. Diger bir deyi$le ABD'ye hegemon statiisiinii vefsadece sahip oldugu maddi gii~ ve kapasiteleri degil, aym zamandiger devletler tarafmdan da ~ekici bulunan ve taklit edilmek i
rnen degerler ve sundugu toplum modelidir. Daha apk ifadeyletelektiiel ve ahlaki liderliktir. Hatta hegemonyamn bu ideojikjnza yonii ne kadar one ~lkarsa, hegemonyanm da 0 derecba$anh olacagl dii$iinlilebilir.432
Neo-Gram$iyan hegemonya kavrammn RealistjNeoliberal(' gemonya kavrammdan aynldlgl bir diger husus ise hegemonya
Ii kurulma amacmda yatmaktadlr. Diizen i~in hegemonya anlayl$lbir ornegi olan RealistjNeoliberal hegemonya yakla$lmmdanf"olarak Neo-Gram$iyan hegemonya kavramla$tlrmasma gore
431 Benna Teschke, "Marxism'), Christian Reus-Smit abd Duncan Snidal ic;:ihdeOxford Handbook of International Relations, (Oxford: Oxford Universi!v
2008), s. 174.432 Orner Kurtbag, Amerikan Veni Sagl ve DI~ PolitikasJ, Ankara, USAK,
198 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
---r:-dsistemden p'!y almalannm onti a~llmakta ve kar~l-hegemonik gu~
lerin alam dar~ltilinaktadlr:- .._-~.-~._-
Uluslararasl ili~kiler kuramlan baglammda dti~tintildtigtinde isGram~iyan hegemonya kavraml ti~ temel sorunu ~ozmektedi
BU~~ ilki, altyapl-tistyapl metaforundan kaynaklat'n ekono,mik'lndirgemecilik sorununun tistesinden gelinmesidir~Gram~iyahegemonya -tarihsel blok araclhglyla- yapl ve tistyapi arasmdaili~kinin herhangi birine digeri nazannda oncelik verilmeden kar#hkh olarak nasil kurulabilecegini gostermektedir. pdnCiS'i, benz~ekilde, siyasal indirgemecilik sorununun ortada'n~(alkmaslmsaglanmasldlr. Yani, devlet sivil toplumdan ve uluslararasl sistede ekonomi-politikten aynlmamaktadlr. Bu yolla uluslarara;il s'ternin ozgtilltigtintin kabul edilmesine izin verilmektedir. (son 0
rak ise Realist paradigmamn aksine, Gram~iyan hegemo!J:ya krami, yapilarm tarihsel dogasml ve btittinsellik kavramml ~eyl
tirmeden onlann slmrlaYlcl ve klsltlaYlcl boyutlanmn oneminibul etmektedir.434
Ozetlemek gerekirse, Realizm baglammda hegemonya kavrasalla~tlrmasl ozelde ABD'nin dtinya politikasmdaki tisttinltigtintigenelde ise kapitalist dtinya dtizeninin stirekliligini saglamak i(ara~salla~tIrllml~tlr.Hegemonik istikrar teorisiyle mutlak bir ifctin uluslararasl dtizeni saglamadaki rolti savlanml~, ane1970'lerle birlikte ktiresel anlamda ya~anan geli~meler ve don'~timler hegemonun olmadlgl bir dtinyada d" dtizenin saglanabicegi gorU~tinti gUndeme getirmi~tir. Bu noktadan hareketle ulusraraSI rejim teorisi ortaya atllml~tlr. Uluslararasl rejim teoris!de i~birliginin onemi vurgulanml~ ve bu i~birliginin ilkelerinormlanm ve kurallanm belirleyecek uluslararasl orgtitlerinrekliligi ifade edilmi~tir. Her iki teorinin de ABD'nin tisttinltigtisaglamla~tIran ve devam ettiren bir proje olarak okunmasl yanolmayacaktlr. Zira, hegemonik istikrar teorisiyle dogrudanAhegemonyasmm stirdtirtilmesi ama~lamrken, uluslararasl rej"teorisiyle de ABD hegemonyasl uluslararasl orgtitler ve "u, w,u
434 Fuat Keyman, a.g.e., 5.160-161
M. !?AHiN - O. !?EN I 199
f"Clhglyla stirdtirtilmek istenmi~tir. Bu noktada Gram~iyan he~emonya kavramsalla~tlrmasmm onemi ortaya qkmaktadl:.Gram~iyan hegemonya, Realizm baglammda hegemonyaya atfedll#llanlamm gizli gtindemini de~ifre etmekte ve kar~l-hegemonik
ir dUnya olaslhgml gUndeme getirmektedir.
Ele~tirel Teori ve Giivenlik KavramlKonu gtivenlik olunca herkes realist, yani ger~ek~i olmak ister,
8ak Wight ve Patomaki'nin belirttigi gibi asil mesele realist oluplltlamakta degil, ne ttir bir realist olunduguyla ilgilidir.435 Gtiven-k kavraml Uluslararasl ili~kiler disiplinin kurljlu~undan beri
rkezi iinemde olmu~tur. Bu nedenle gtivenlik btiyUk iil~tide
llislararasl ili~kiler disiplinine damgaslm vuran Realizm ve NeoQalizmin varsaylmlannm etkisinde ~ekillendirilmi~tir. Oysa, klasik~alizm ve Neorealizm ortaya koyduklan varsaylmlarla gtintimtiziinyasmm gUvenlik haritaslm dogru bir ~ekilde yansltmaktan:z.ak ve dtinyanm ~ogu i~in "realist/ger~ek~i" degildir. Klasik Rea'il1lin ve Neorealizmin kavramlan ve varsaylmlan btiyUk ve gti~lti~vletlerin uluslararasl sistern hakkmdaki endi~elerinden ttiremi~
'f.Oysa, bir problem-~ozticti teori olarak Neorealizm, dtinya politikasmda odaklanmamlz gereken belirli aktorler ve konulann veriI;F?ldugunu varsaymaktadlr. Geleneksel gtivenlik ~ah~malarmda bu1(~:saYlm, devletlerin dUnya politikasmm temel aktorti oldugu ve¥~ya politikasmda ~oztilmesi gereken temel sorunun devletleraaSI sava~ oldugu fikrinde kendini gostermektedir.436 Boylece ge
eksel gtivenlik ~ah~malan askeri gUctin kullammml, kontroltinti"uuauu,a tehdidini inceleyen bir alan olarak tammlanmakta-
Heikki Patomakive Colin Wight, "After Postpositivism? The Promises of Critical~alism", International Studies Quarterly, 44, 2000, s. 218.Columba Peoples and Nick Vaughan~Wllllams, Critical Security Studies: An Int..
raduction, New York, Routledge, 2010, s. 19.Stephen Walt, "The Renaissance of Security Studies", International Studies
Cluarterly, Vol. 35, NO.2. Jun., 1991, s. 211-239.
200 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
1980'lel'de "Dol'diincii Tal'tl$ma" slrasmda Neo-realizminboyutlanyla ele$til'iye ugramasl ve hatta bazl yazarlar tal'afmdaskeri mantlgm bil' yanslmasl olarak goriilen RealistjNeol'ealigiivenlik anlayl$lmn giivensizligin bizatihi oldugunun belirtilmegiivenligi yeniden degerlendiren yeni yakla$lmlann ortaya ,lkmasml kolayla$tlrml$tlr. Boylece, Dordiincii tartl$ma slrasmda UJusIraraSl ili$kilere giren yeni yakla$lmlann Neo-realizmin son kalesayllan giivenlik ,ah$malanna yanslmaslyla, 1990'lann ba$mctyeni giivenlik ,ah$malan veya ele$tirel giivenlik ,ah$malan domU$tur. Bu yakla$lmlar devlet ve giivenlik kavramlanm ve aralnndaki ili$kiyi verili almak yerine bunlan sorgulaml$tlr. Yeni yala$lmlar, farkh diinya gorii$lerinin veya teorik yakla$lmlarm fargiivenlik kavl'aYl$lanna yol a,tlgl dii$iincesine aglrhk vermi$lerdiSmlrlann belli oldugu, i, ve dl$m kesin ,izgilerle aynldlgl, khIldost kimin dii$man oldugunun a,lk,a tammlandlgl Realist diin:vdan farkh olarak tUm bu unsurlarm belirsiz oldugu bir diinya talosu ,izen ele$tirel yakla$lmlar, anla$lldlgl iizere giivenlik kosunda farkh sorulara, cevaplara ve beklentilere sahiptirlel'.43B
venlik kavramml yeniden ele almaya kalkan bu ele$til'el yakla$ljar RealizminjNeorealizmin val'saylmlanyla ,ah$an gelenekselvenlik ,ah$malanmn temel kavramlanm sorgulayarak i$e ba$lml$lardlr. Sorgulanan kavramlann ba$mda geleneksel giivenlik,h$malan tarafmdan verili olarak kabul edilen devlet ve giivenlkavramlan gelmi$tir. Bu tartl$malann bir iiriinii olarak 1996 Ylllda Keith Krause ve Michael Williams'm derlemesini yaptlgl Ele~
rei Giivenlik (7all~malankitabmm yaymlanmasl onemli bil' geli$olmu$tur. Bu ,ah$mada yer alan ele$tirel giivenlik ,ah$malan,gleneksel giivenlik ,ah$malan yerine alternatif bir yakla$lm kbmaktan ka,mml$ ve ,ogulcu bil' perspektif benimseyerek geienesel giivenlik ,ah$malannm dayandlgl temel kavramlan ve val'ylmlan ele$tirmek ile yetinmi$lerdir. Giivenligi yeniden degel'ledirmeye ,ah$an bu yakla$lmlar i,el'isinde biiyiik harflerie ifa
438 Bkz. Keith Krause ve Michael Williams, Critical Security Studies: ConceptsCases, (london: UCl Press, 1997).
M. !?AHiN - O. !?EN I 201
dHen Ele$til'el Giivenlik <;:ah$malan (Critical Security Studies,qSS)jGaller Ekolii (WeUsh School) veya Otopik Realizm adlyla da&nllan kuramsal yakla$lm, giivenlik kavrayl$lm Ele$irel Teori'nin~~lenegine baglayarak, geleneksel giivenlik ,ah$malanna bir alterjlatif sunmaYl ama,laml$tlr.
Ele$tirel Giivenlik <;:ah$maIan'nm (EG<;:) kokenleri "pozitif barl$"a, veya daha geni$ bir ifadeyle (,atl$malann kaynagl olaraksosyal ve ekonomik adaletsizligi kaldlrmaya odaklanan) Ban$ <;:all$malarma dayanmaktadlr. EG<;: aym zamanda 1980'lerdeki "ele$Hrel donii(ten etkilendi.439 EG<;: yakla$lmlmn onciilerinden olank~n Booth, EG<;: i,erisindeki "ele$tirel" ifadesinin ne anlama geldigi$1.1 $ekilde tammlamaktadlr: kozmopolitan, ilerici, ozgiirle$tirici(emancipatory), post-pozitivist, post-Marksist, insan olanaklarmai,lk, Aydmlanmadan esinlenmi$ ve epistemolojik a,ldan bilin,1i birYakla$lmdlr.440 "Ele$tirel" ifadesine yiiklenen anlamdan anla$Ilaca~rgibi, EG<;: apk,a Frankfurt Okulukaynakh Ele$tirel Teori'yi giivenlik ,ah$malanna yansltmaya ,ah$maktadlr. Bunun yamnda,BOoth EG<;: i,in bir diger kaynak olarak Robert Cox'un "problem~oziicii" ve "ele$til'el" teori aynmmdan yararlanmaktadlr.441
Teorinin her zaman birisi i,in ve bir ama, i,in oldugunu kabuledersek, dunya politikasmda belirli bir konuyu bir giivenlik meselesi olarak ileri siirmenin "tarafslz" bir eylem olmadlgl anla$llmaktadir. Bu perspektifi guvenlik ,ah$malanna uyguladlglmlzda6nemli sonu,lar ortaya pkmaktadlr. Mesela "orada" bulunan dun:va hakkmda bilgi urettiklerini soyleyen geleneksel giivenlik ,ah$malan; devletleri, uluslararasl sistemin anar$ik dogasmi ve devletler arasmdaki sava$larm uluslararasl sistemin dogal bir ozelligi 01-
.43?Peoples and VaughanRWilliams, 5. 18.4nKen Booth, "Security and Self: Reflections of a Fallen Realist", Keith Krause,
and Michael C. Williams eds.,Critical Security Studies: Concepts and Cases,london, UCl Press, 1997, s. 106.
n~ Bkz. Ken Booth, Theory of World Security, Cambridge, Cambridge UniversityPress, 2007.
202 I ULUSLARARASI iLi!;jKiLER TEORiLERi
dugu dii$iincesini verili almaktadlr.442 Oysa EG<:'m yazarlannare SaVa$1 uluslararasl hayatm degi$mez bir ger~egi olarak kabuetmek sorunun ve giivensizligin bir par~asldlr. Eger SaVa$1 ka,tmlmaz olarak goriirsek 0 zaman tilm ~abalanmlz SaVa$1 slmrlaflidlrmak veya onlemek gibi dar bir ~er~eve i~erisinde harcanacaktllYOysa SaVa$1 ka~mllmaz olarak goren devlet-merkezli (state-centric)geleneksel giivenlik ~ah$malan giiniimiiz dilnya politikasmm dogasml anlamak i~in yetersizdir. Mesela giiniimiiz sava$ olgtlSUflbaktlglmlzda, geleneksel devletlerarasl sava$larm (inter-state warbir istisna oldugu ve devlet i~i sava$larm (intra-state war) yeflnorm oldugu goriilmektedir. Mary Kaldor tarafmdan "yeni sava~
lar" (Yugoslavya'mn par~alanmaslyla ilgili sava$lar, Somali, Ruanda, Sudan vb. ornekleri gibi) terimiyle de amlan giiniimiiz sava$lan, genelde devlet otoritesinin ~oktiigii zaylf devletlerde, ve O~iinc
Diinya'da yaygmhk kaZanml$tlr. Bu durumlarda, devlet blraklkendi vatanda$lannm koruyucusu olmasl, onlarm giivensizliginitemel kaynagl konumundadlr. Ostelik (Kiiresel) Kuzey'e gore dzavantaj durumunda bulunan/blrakllan az geli$mi$ Giiney'de gvenlik kaygllan devletlerarasl sava$tan degil, devlet i~i baskldanva$lrl yoksulluktan kaynaklanmaktadlr. Booth'un vurguladlgl gibdiinyada insanlann ~ogu i~in temel giivensizlik kaynagl dl$and"Dii$man" degil, kendi devletleridir.443 Geleneksel gilvenlikmalarm temel kavramlanna ve varsaYlmlanna yoneltilen buriler giivenlik kavramml muglakla$tlrmaktadlr.
EGl;'ye gore giivenlik kavrammm muglak olmasl, torh<,n,
(contested) dogasmdan degil, tiiretilmi$ bir kavramconcept) olmasmdan kaynaklanmaktadlr.444 Giivenlik ne deme,ksorusunun tiim zamanlar ve mekanlar i~in ge~erli bir cevabttur, ~iinkil ki$ilerin ve toplumlann gilvenlik anlaYI$lan oo,"rm
442 Columba Peoples and Nick Vaughan-Williams, Critical Security St'udies:roduction, New York, Routledge, 2011, s. 21.
443 Ken Booth, a.g.e., 19911 5. 318.444 Pmar Bilgin, "Guvenlik <;all§malannda Yen! A~rhmlar: Yeni GUvenlik
nU, SAREM Stratejik Ara~tlrmalar Dergisi, VI18 Sayr 14, Ocak 2010, s. 76.
M. !;jAHiN - O. !;jEN I 203
)'asi bakl$lan ve felsefi diinya goril$iilerinden tiiremektedir.44S
6biir taraftan kavramm bu muglakhgl bizi giivenligi tammlamakian ahkoymamahdlr. Bu noktada Booth'un giivenligi "tehditlerin§oklugu" olarak tammlamaSI onemli bir referans olarak kar$lmlZdadllrmaktadlr.
Geleneksel giivenlik ~ah$malannda devletin gilvenligi' temel ilgi~Iam olarak gormesi nedeniyle, bizi tehdit eden ne? Tehditlerdenk()runacak nesneyi yani "biz"i nasll tammlanz? Birey mi, ulus mu,devlet mi yoksa hepsinin iistiinde bir $ey mil Giivenligi nasll saglarlz? gibi sorulann haZlr bir cevabl bulunmaktadlr. Boylece "ulusalgiivenligin" evrensel bir deger oldugunu verili alan geleneksel giilienlik anlaYI$I, aslmda anlamlm uluslararasl sistemin anar$ik dogasml esas alan Neorealizmden almaktadlr. Oysa EGl; perspekti(lnden bu bakl$ a~lsmm kendisi geli§mi§ Batl/Kuzey devletlerindef gibi belirli bir baglamda ~ah$an ve genelde erkek olan akade
rnisyenlerin goril§lerini yansltmaktadlr. Anla$llacagl gibi Orta Dogu'da veya Afrika'da ya$ayan birisi i~in veya bir go~menin bakl§a<;lsmdan giivenlik farkh §eyler ~agn$tlrmaktadlr.
EGl;'e gore askeri gii~ kullamml veya kullanma tehdidi giivenli1M onemli bir yoniinii olu§tururken, insaniann kar$l kar$lya kaldlklan tehditlerden sadece bir tanesidir. Yoksulluk, a~hk, politikpaskl, ~evre kirliligi de insanlan (genelde geleneksel giivenlik ~a
l$malarmdan ihmal edilen O~iincii Diinya'da ya$ayan insanlar kasdilmekte) tehdit eden diger konulardlr. Dbilr taraftan giivenligin
eni$letilmesi genelde giivenlik dl§mda kalan konularm "giivenlik$tirilmesi"ni (yani giivenlik konusu yapllmasl) beraberinde geti-
ecegi i~in otomatik olarak devlet tarafmdan askeri bir mantlklaeialmacagmdan endi$e duyan Kopenhagen Okulu, giivenligin gei$letilmesine kar$l ~lkar ve bunun yerine konulann giivenlik kollsU olmaktanpkanlmasml onermektedir (desecuritization). EGl;
i~eibu sorunu farkh bir $ekilde ~ozmeyi ama~lamaktadlr. Giivenligil1.geni$letilmesi (broadening) esas olan gilvenlik anlaYI$mm deinle$tirilmesinden (deepening) sonra meydana gelmelidir. Giiven-
Booth, a.g.e., 1997, 104-119.
204 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
ligin derinle$tirilmesi ile EGC'nin anladlgl ise akademik ke1Jre",
ve politik giindemler arasmdaki ili$kiyi apga ~Ikarmaktlr. Babir ifadeyle, giivenlik kavrammm dayandlgl varsaylmlan anIad C
mlzda ve ortaya ~Ikardlglmlzda giivenligin onceliklerini de belilemi$ oluruz.446 Giivenlik tiiretilmi$ bir kavram oldugundan devlyerine bireyi aldlglmlzdajkoydugumuzda giivenlik onceliklerini(giivenlik giindeminin] ve giivenligi sagiama ara~lannm da degi$cegini soyleyebiliriz. Bundan sonra yapllacak giivenligin geni$ltilmesi ise sorunlan giivenlikle$tirmek olarak degil, gUvenliginyasiligini (politicising security] ortaya pkarmak olarak anla$llmaldlr.44? EGC, insanlann yiizle$tigi giivensizlikleri oldugu yerde brakmanm (yani giivenlik dl$mda] onlann giivenlik ihtiya~lanm
ihmal edilmesine neden olacaglm vurgulamaktadlr. Mesela kadllann geleneksel toplumlarda yiizle$tigi sorunlan dile getirmemebu durumun devletin tekeline blrakIlmasma neden olmaktadlr.448
Anla$lldlgl iizere, devlet giivendeyken otomatik olarak toplulrtve bireyin de giivende olacagml varsayan geleneksel giivenlik arttlaYI$mdan farkh olarak, EGC giivenlIgin temel nesnesi (referent 01:1}ject] olarak insam (bireyi] gormektedir. Bu noktada EGC, insanlai~in daha giivenli ve ozgiir bir toplumun yaratllmasl ve bunun i~I~toplumun donii$iimiiniin desteklenmesi gerektigini vurgulamakt<i2dlr.
EGC, temelde giivenlik odagmm insanlann var olu$u olmasl grektigini soyleyerek, giivenlik ~ah$malarmda insan hayatml zorlatlran ve oniine engeller koyan geni$ klsltlamalara 1$lk tutmaynlbu klsltlamalan dogalla$tlran ve siirdiiriilmesine neden olan g"venlik anlayl$lanna meydan okumayl ama~lamaktadlr. Ba$ka bideyi$le, EGC diger giivenlik yakla$lmlarmdan farkh olarak ozgiile$tirmeyi (emancipation] temel ahyor. Booth'a gore ozgiirle$time, birey ve gruplan normal kO$ullar altmda yapabileceklerindeahkoyan sosyal, fiziki, ekonomik, siyasi ve diger klsltlamalarda
446 Booth, Theory of World Security, 5.149.447 Pmar Bilgin, Critical Theory, 98.,448 Plnar Bilgin, a.g.e., 98.
M. !?AHiN - O. !?EN I 205
'kurtarmak olarak tammlanmaktadlr. Bu durumda giivenlik ve oz(irle$me bir madalyonun iki yiizii gibidir. Hatta Booth'a gore ger
Pgk giivenligi saglayan gii~ veya diizen degil ozgiirle$medir. BoyleS> ozgiirle$me teorik olarak giivenliktir.449 Goriildiigli gibi, EGC'dece, b' kigori ile pratik i~ i~edir. EGC i~in ozgiirle$me sonu clan . lr no ta
egil siirekli takip edilmesi gereken bir siire~ olarak kaliul edlhr,~ni vanlacak bir yer degil bir istikamettir. Booth'un ozgiirle$me
kavraml ilhamml Marx'tan alsa da, Kantian bir siizge~ araclhglylaUmu$atilmakta ve boylece ozgiirle$menin a$amah reformlar ara
~IIIg1Yla elde edilebilecegi ongoriilmektedir.450
Toparlamak gerekirse, eger her teori bir ama~ ve biriler i~in ise,()/zaman EGC diinya politikasmda seslerini duyuramayan, temslledilemeyen ve gii~siizler i~indir. Onun amaCI ise bu insaniann oz~iirle$mesidir. Burada belirtilmelidir ki, EGC, ozg~rl~$meye yaptlglvurgu ve ozgiirle$me ve giivenlik arasmda kurdugu Ih$kl nedemyleiizellikle post-yaplsalcl yazarlar tarafmdan e1e$tirilmi$tir. ModermIe ile ili$kilendirilen tiim kavramlara kar$1 ~Iktlklan i~in Postl'apisaici yazarlar ozgiirle$me fikrinin de ~ok tartl$mah ve $iiph~1ibldugunu vurgularlar. Hatta tarih boyunca ozgiirle$me adma blr~ok cinayetlerin i$lendigine de dikkat ~ekerler. Bunlann yamnda,O~iincii Diinya ii1kelerinde giivenlik konusu ile ilgilenen Mohammed Ayoob ozgiirle$me kavrammm kendi kaderini tayin hakkl olarak yorumlanabilecegi i~in daha fazla karga$aya neden olabilece
gini vurgulamaktadlr.
Sonw;Cah$mada belirtildigi iizere, ulusiararasl ili$kiler teorileri bag
lammda Ele$tjrel Kuram iki damardan beslenmektedir. Bunlardanilki Habermasp yakla$lm, ikincisi ise Neo-Gram$iyan yakla$lmdlr.Her iki yakla$lm da insan tiiriiniin ozgiirle$mesinin oniindeki engelleri kaldlrmayl ama~laml$tlr. 1930'larda Frankfurt Okulu ~evre-
'449 Ken Booth, "Secur.ity and Emancipation", 1991, s. 319,~so Peoples and vaughan-Williams, s. 28.
206 I ULUSLARARASI iLi!?KiLER TEORiLERi
sindeki dii$iiniir ve yazarlar tarafmdan one siiriilen ve daha SontHabermas izlegini takip eden yakla$lm, Aydmlanma ve modertoplumun ele$tirisi iizerinde geli$irken, 1980'lerle birlikte Cox t~i
rafmdan ileri siiriilen Neo-Gram$iyan yakla$lm, iiretimle baglantll(olarak diinya diizeninde olu$turulan uluslararasl tahakkiim ele$t1risi iizerinde geli$mi$tir.
Ele$tirel Kuram, geleneksel uluslararasl ili$kiler teorilerihdegemen olan yakla$lmlann epistemolojisine ve ontolojisine yoneliciddi meydan okumaiarda bulunmu$tur. Nesnel bilgiye ula$madma bilginin oznesi ve nesnesini birbirinden aylran ve deger bglmslz bilimsellik iddiasmda bulunan pozitivist epistemoloji11igizli giindemi de$ifre edilebilmi$tir. Bu gizli gundemin de$ifre eellebilmesi sayesinde ise hem ozne-nesne ikiligi hem de bilginin I¢risinde geli$tigi baglamdan kopanlml$ bir $ekilde algllanmasl dllrumu a$llabilmi$tir. Diger bir deyi$le, bilgi-91kar ili$kisi gozl~
onune serilebilmi$tir. Ele$tirel Kuram, geleneksel uluslararasl ili#kiler teorilerinde soz konusu olan devlete apriori anlam yukleve gucii maddi boyutlanyla $eyle$tirme gibi ontolojik kabullenleri de reddetmi$tir. Dolaylslyla uluslararasl ili$kilerde verili 0
rak kabul goren temel kavramlann ve uygulamalarm ontolojideanndmlmasl (de-onto!ogize) soz konusu olabilmi$tir. Bu gergeveeldevlet, gU9, hegemonya, guvenlik vb. kavramlar ele$tirel bir gozlyeniden yorumlanabilmi$ ve tlkanma surecine girmi$ olan uluslraraSl ili$kiler teorilerinde yeni bir ufuk a91labilmi$tir.
Ele$tirel Kuram, dunya duzenleri, devlet $ekilleri ve toplumg~gU9ler arasmdaki kompleks ili$kilerde meydana gelen yaplsal de~\
$iklikleri gozler oniine sererek mevcut uluslararasl diizenin tariselligini ortaya koymu$tur. Uluslararasl duzenin tarihselliginin6taya konulmasl ise daha e$itlik9i (egalitarian) ve ozgurle$!(emancipatory)bir duzenin yaratllabilme potansiyelini gundegetirmi$tir. Bu noktada boyle bir gundemin hegemonya ve giiv~
lik 9ah$malan noktasmda literatiire girmeye ba$ladlgl soylenebiJiEle$tirel hegemonya kavraml diinyada kapitalist Batmm
oldugu giiciin gergek dogaslm anlamamlza yardlmcl olrnll<t"r
M. !?AHiN - O. !?EN I 207
gU9 sadece bir devlet olarak ABD'nin ustiinlUgune dayanm"makta(Jani basklunsuru), aym zamanda ozellilde yoneten slmfm ve muttefiklerinin sivil toplum diizeyinde kurdugu tarihsel blogun Ula$t1g1llegemonyaya dayanmaktadlr. i$te bu hegemonya ve u!usotesile,mi, nza (transnationalized consent) sayesinde Batmm yoneten Slhlflan kiiresel hegemonik duzene Ula$ml$lardlr. Hegemonya kavramml uluslararasl diizenin devamhhgml saglama ve onu me$rul~$t1rmada bir ara9 olarak goren hegemonik istikrar teorisi velliuslararasl rejim teorisiriden farkh olarak, Neo-Gram$iyan yakla$lm, hegemonyayl merkezin.~e ma unsuru olan bir yonetim bi9imiolarak degerlendirmektedir.451Diinya diizeninin hegemonik bir ya1'1 olarak tammlanmasl ve diizenin yeniden iiretiminde nza unsurunun oneminin vurgulanmasl da degi$im sorunsalma yonelik bakl$ apmlZl geli$tirmektedir.
Geleneksel uluslararasl ili$kiler teorilerinde devlet temel amilolarak goriilmii$ ve bununla baglantlh olarak devletin giivende 01ltlasllim toplum ve bireyi de guvenli kllacagl onciilii benimsenmi$ken, ele$tirel uluslararaSl ili$kiler teorileriyle giivenligi devlet aygl1:111a endeksleyen ontolojik kabullenme ylkllml$ ve devlet ile giivenlik arasmdaki ili$ki verili ahnmaktan ziyade bu ili$ki sorunSalla$tlrdml$tlr. Haliyle, giivenligin referans nesnesi devletten bireye ge¢ebilmi$tir. Boylece geleneksel uluslararasl ili$kiler teorilerindeddia edilen sava$larm -uluslararaSl sistemin dogal bir ozelligi olaak- kapmlmaz oldugu tezi yadsmml$ ve pozitif ban$ p6tansiyelie alan aplml$tlr.
thetle, Ele$tirel Kuram, mevcut uluslararasl duzenin sadece neIduguyla degil, aynl zamanda ne olmasl gerektigiyle de ilgilen
rilektedir. Aynca, sadece mevcut diizenin ele$tirisine dayanmarilakta, aym zamanda birincil diizeyde kuramla$ma pratigine deahiptir. Soguk Sava$ sonras! ya$anan geli$meler ve gelenekselluslararasl ili$kiler teorilerinin bu geli$meleri apklamadaki ye-
orijinaldeki gibidir. Bkz: KeesVan der Pijl, A Survey of Global PoliticalEcolno,my, Economy University of Sussex, Centre For Global Political, 2009, s.