Arakan Raporu/Arakan Report

36
ARAKAN RAPORU Şubat 2015

Transcript of Arakan Raporu/Arakan Report

ARAKANR A P O R U Şu

bat

201

5

Projeler ve Dış Hizmetler KoordinatörlüğüHazırlayan: Zeliha Sağlam

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

Giriş 4

Krallıktan işgale bir halk: Arakanlılar 6

Arakanlılara uygulanan insan hakları ihlalleri 8

Sürgündeki Arakanlılar 12

Röportaj: Muhammed Yunus 16

Vakfımızın bölgedeki yardımları 25

“Şimdi Arakan’a yardım zamanı” kampanyası 26

Sosyal yardımlar 27

Eğitim yardımları 28

Türkiye Diyanet Vakfı’nın 2011-2014 yılları arasında

Arakanlılar için gerçekleştirdiği yardımlar 29

Sonuç 30

TÜRKİYE DİYANET VAKFI2MYANMAR

MYANMARBangladeş

Hindisdan

Tayland

Laos

AndamanAdası

ARAKAN

BangladeşKörfezi Güney

Çin Denizi

Kamboçya

Vietnam

Çin

Hindisdan

Nepal Bhutan

Yağ/Gaz Boru Hattı

MYANMAR

2014 ARAKAN RAPORU 3MYANMAR

Bangladeş

Hindisdan

Tayland

Laos

AndamanAdası

ARAKAN

BangladeşKörfezi Güney

Çin Denizi

Kamboçya

Vietnam

Çin

Hindisdan

Nepal Bhutan

Yağ/Gaz Boru Hattı

MYANMAR

Myanmar kuzeyinde Çin, batısında Hindistan ve Bangladeş,

doğusunda Laos, güneydoğusunda Tayland ile komşudur.

Bengal Körfezi ve Andaman denizine kıyısı vardır. 676.578

km² yüzölçümüne sahiptir. 55 milyonun üzerindeki

nüfusun %89’u Budist, %4’ü Hristiyan, %4’ü Müslüman,

%1’i Animist ve %2’si diğer dinlere mensuptur.1 Arakan

ise Myanmar’ın batısında bulunan bir bölgedir. Arakan’da

nüfusun önemli çoğunluğunu “Rohingya” Müslümanları ile

Budist “Rakhine”ler oluşturmaktadır. 1700’lü yıllara kadar

kendi sultanlığı olan Arakan 1784’te Myanmar’ın işgaline

uğramıştır. Sırasıyla İngiltere ve Japonya’nın işgalinde kalan

bölge 1948’de tekrar Myanmar hâkimiyetine girmiştir.

İngiliz kolonisi olarak Burma olarak adlandırılan ülke askeri

rejimin 1989’da değişimiyle Myanmar olarak adlandırılmaya

başlandı. Birleşmiş Milletler’in Myanmar ismini

tanımasına rağmen ülkedeki askeri rejimi tanımadıklarını

göstermek için birçok ülke “Burma”yı kullanmaktadır.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI4

Giriş

55 milyonun üzerinde nüfusu olduğu tahmin edilen Myanmar Birliği Gü-

neydoğu Asya’da bulunmaktadır. Bağımsızlığını 1948 yılında İngiltere’den

aldı. Kurulduğu günden bu yana istikrarsız siyasi yapısı ve politik gergin-

likleriyle adından söz ettirdi. 1962 yılından bu yana ülke yönetiminde söz

sahibi olan askeri yönetim ülke içindeki azınlıklara ve hak isteyen vatandaş-

larına nefes aldırmadı. 1988 yılında kanlı bir darbe ile yönetimi ele geçiren

“Devlet Yasa ve Düzeni Restorasyon Konseyi” (State Law and Order Resto-

ration Council) adlı cunta, 1997 yılında “Devlet Barış ve Kalkınma Konseyi”

(State Peace and Development Council) adını alarak biçim değişikliğine

uğradı.2 Özellikle 2012 yılında ülkedeki Budistlerin Müslümanlara saldır-

masıyla tüm dünyanın dikkatini üzerine çekti.

Askeri rejim farklı etnik gruplardan gelen her türlü hak mücadelesini örtbas

etti. İfade ve basın özgürlüğü isteyen, demokratik seçimden yana birçok

kişinin isimleri ve eylemleri daha duyulmadan bastırıldı. Tüm bunlara rağ-

men ülkede sesini duyurabilen şanslı aktivistlerden biri olarak öne çıkan

2014 ARAKAN RAPORU 5

biri vardı, Aung San Suu Kyi. Babası askeri rejime karşı çıkmış Myanmarlıla-

rın tanıdığı eski bir politikacı. Aung San Suu Kyi rejimin uygulamalarına kar-

şı mücadele etti, insan haklarını savundu. Bu nedenle rejim tarafından 21

yıl boyunca ev hapsinde tutuldu. 13 Kasım 2010 tarihinde serbest bırakılan

Kyi en son 1990’da yapılan seçimleri kazanan Demokrasi İçin Ulusal İttifak/

National League For Democracy partisinin de lideridir. Partinin birçok ofisi

ordu tarafından kapatılmış, önde gelen isimleri tutuklanmış veya sürgüne

gönderilmiştir.

Myanmar, dünya uyuşturucu trafiğinin Afganistan’dan sonraki merkezi ola-

rak kabul edilmektedir. Etnik çatışmalar ve anlaşmazlıklar, insan hakları ih-

lalleri ve azınlıklara uygulanan baskılar ülkede istikrarı olumsuz etkileyen

unsurlar arasındadır.3 Ülkede kendi tarihi, dili ve kültürüne sahip 135 etnik

unsurun olduğu bilinmektedir. Fakat hükümet Müslüman olan Arakanlıları

dışarıda tutmak istemekte ve Myanmar’ın etnik ulusu olarak tanımamakta-

dır. Bu sebeple belki de en kötü ayrımcılık örneklerinden birine şahit olan

Müslüman Arakanlılar insan hakları ihlalleri sebebiyle ülkelerini terk etmek

zorunda kalmaktadır. Tahmini olarak 2 milyon Müslüman Rakhine bölge-

sinde, birçoğu da Myanmar’ın baskılarından kaçarak geldikleri Bangladeş

gibi komşu ülkelerde yaşam mücadelesi vermektedir.4 Birçok Arakanlı ise

kaçış yolunda hayatını kaybetmektedir.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI6

Krallıktan işgale bir halk: Arakanlılar

Bengal Körfezi’ne kıyısı olan Myanmar’ın batısındaki Rakhin bölgesinde

yaşayan Arakanlılar ülkedeki en büyük etnik grubu oluşturmaktadır. Ara-

kanlılar 788 yılında bölgeye gelen Müslüman Arap tüccarlardan sonra İs-

lam diniyle tanışmış5 ve bölge 1430’dan sonra Müslüman olan Arakanlılar

tarafından sultanlıkla yönetilmiştir. 2010 yılında Richard Overy tarafından

edit edilen Tam Dünya Tarihi/Complete History of the World kitabındaki ha-

ritada Arakan, 1500’lü yıllarda Güneydoğu Asya’daki kültürel farklılıkları ve

başlıca dinleri göstermek için İslam Devleti olarak tanımlanmıştır.6 1784’te

Myanmar kralı Budapaya büyük bir ordu göndererek Arakan’da soykırım

yapmış ve bölgeyi işgal etmiştir. O dönemde Arakan’daki krallık medeni bir

krallık olarak tanınmaktaydı. Yönetenler Moghs, Rakhine Mogh diğer bir

adlandırmayla Kula (Hindu ve Müslümanlar) şimdilerde ise Rohingya olarak

adlandırılmaktadır.7

Rakhine bölgesi 1784’ten sonra tamamen Myanmar idaresi altına girmiş-

tir. 19. yüzyılda bölgede İngiliz işgallerine karşı birçok ayaklanma olduğu

2014 ARAKAN RAPORU 7

bilinmektedir. 1826’daki Anglo-Burma Savaşı’yla İngilizlerin eline geçen ilk toprak parçası da burasıdır. II. Dünya Savaşı’nda Japonların işgali altında-ki Rakhine bölgesine otonomi ve kendi ordusu Arakan Savunma Kuvveti (Arakan Defence Force)’ni kurma izni verilmiştir. 1945’lerin başında Arakan Savunma Kuvveti itilaf devletinin safına geçerek Japonlara karşı savaşmıştır. 1948’de Panglong Konferansı sonrasında 3 bölge de yeni kurulan Myanmar Birliği’ne dâhil edilmiş, 1950’lerde birlikten ayrılmak için çalışmalar başlatıl-mış ise de başarısız olmuştur.

Rakhine bölgesindeki Arakanlıların kaderi işgalle birlikte tamamen değiş-miştir. Tarihi veriler ışığında Myanmar’ın bağımsızlığından sonra ülkeyi yö-neten parlamenter hükümet 1948’den 1950’ye ve 1960’tan 1962’ye kadar Arakanlıları, Kachin, Kayah, Karen, Mon, Rakhin ve Shan etnik gruplarında olduğu gibi etnik grup olarak kabul etmiştir. Fakat 1962’den sonra askeri yönetim Müslümanların bölgedeki varlığını tehlikeye atmış, yerli olmadık-larını iddia etmiştir. Tarihin çeşitli zamanlarında bağımsızlık mücadelesi ve-ren Rohingya Müslümanlarının yerli olduğunu ve binlerce yıldır o bölgede olduklarını açıklayan birçok eser yazılmasına rağmen Myanmar hükümeti tüm bunları reddetmek için yayınlar bastırmış ve ABD, Japonya ve Bangla-deş gibi ülkelerde de bu iddiaları içeren kitaplar yayınlamıştır.8

TÜRKİYE DİYANET VAKFI8

Arakanlılara uygulanan insan hakları ihlalleri

Myanmar hükümeti tarafından uygulanan politikalar sonucu Arakanlılar

için kendi topraklarında yaşamak tam bir çileye dönüşmüştür. Günümüz-

de Myanmar’daki Arakanlıların %60’ı gıda yetersizliği sebebiyle zor şartlar

altında yaşamakta ve alt yapıdan yoksun olarak hayatlarını sürdürmektedir.

Myanmar hükümeti, Rakhine bölgesini ele geçirdikleri dönemden bugüne,

Arakanlıların kendi ülkeleri üzerinde hak talep etmesini engellemeye, Müs-

lümanları güç kullanarak topraklarından çıkarmaya çalışmakta ya da ölüme

terk etmektedir.

Tayland’da Rohingyalı bir avukat grubunun yaptığı Arakan Projesi kapsa-

mında çalışan Chris Lewa, bölgede etnik temizlik olarak adlandırılan bilinçli

bir eylem planı uygulandığını kaydetmektedir. Arakanlılara uygulanan çe-

şitli haklarda engelleme, baskı ve zorla topraklarından göç ettirmenin bu

planın bir parçası olduğunu belirtmektedir. Myanmar Devlet Başkanı Thein

Sein’in sözde sivil bir hükümet olma söylemlerini, 2011’den bu yana siyasi

2014 ARAKAN RAPORU 9

mahkûmların serbest bırakılma-

ları ve basına uygulanan sansü-

rün rahatlatılacağı konularındaki

reform çabaları olduğunu Batılı

liderler hoş karşılasa da Arakanlı-

lar hakkında bir değişimin yaşan-

madığını aktarmaktadır.

1.3 milyona yakın Rohingyalı

Myanmar’da tecrit edilmiş bir ya-

şam sürdürmektedir. İnsan hak-

ları gruplarının açıklamalarına

göre ülkede uygulanan hükümet

politikaları etnik temizlik olarak

görülmektedir. Hayatta olanlar

ise mutlak yoksulluk içinde ya-

şam mücadelesi vermektedir.9

11 Eylül saldırılarından sonra tüm

dünyada başlatılan Müslüman

karşıtlığı Myanmar’daki Müslü-

manlara ağır bedeller ödetmiştir.

2012’nin ortalarında Myanmar

Sitwe’de yaşanan münferit bir

olaydan sonra bölgede anti-

Müslüman hareketi başlamış ve

Müslümanlar katledilmiştir. Müs-

lümanların yaşadığı köyler yakıl-

mış, kadınlara tecavüz edilmiş,

yüzlerce insan öldürülmüştür.

Olaylar sırasında insan hakları

örgütlerinin bölgeye girmelerine

ve gözlem yapmalarına da izin

verilmemiştir.

1.3 milyona yakın Rohingyalı

Myanmar’da tecrit edilmiş bir

yaşam sürdürmektedir. İnsan

hakları gruplarının açıklamalarına

göre ülkede uygulanan hükümet

politikaları etnik temizlik olarak

görülmekte, hayatta olanlar ise

mutlak yoksulluk içinde yaşam

mücadelesi vermektedir.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI10

1. Köylerin ve Müslümanların ibadet mekânlarının yakılması,

2. Sivil halkın işkence görmesi ve öldürülmesi,

3. Siyasi tutuklamalar,

4. Kadınların her konuda zarar görmesi,

5. Seyahat yasağı uygulanması,

6. Sağlık hizmetlerinden yoksunluk,

7. Devlet dairelerinde çalışma yasağı,

8. Eğitim hakkının engellenmesi,

9. Özel mülkiyet hakkının engellenmesi,

10. Şahsi arazilere el konulması,

11. Evlenmeleri halinde mali kısıtlama uygulanması, evliliklerin engellenmesi,

12. Askeri kamplarda ve yol yapımlarında zorunlu işçi olarak çalıştırılmalar,10

13. Nüfus sayımına dâhil edilmeme,

14. Ağır vergi, haraçlar ve taşınır taşınmaz mallara el konulması,

15. İnanç özgürlüğünün ihlali gibi birçok hak ihlali uygulanmaktadır.

2014 ARAKAN RAPORU 11

TÜRKİYE DİYANET VAKFI12

Sürgündeki Arakanlılar

Arakanlılar ülkelerinden zorla çıkarılmakta ve saldırılardan kaçarak başta

Bangladeş olmak üzere Tayland, Malezya, Avustralya, Suudi Arabistan, ABD

ve daha birçok ülkeye sığınmaktadır. Mülteci statüsü bile alamayan binler-

ce kişinin durumu ise çözüm bekleyen konular arasındadır. İllegal olarak

Bangladeş’e giriş yapan Rohingyaların vatandaş olmasına izin verilmemek-

tedir. BM’ye göre 2012 ortalarında birçoğu tıklım tıklım doldurdukları da-

yanıksız botlarla Arakan’dan kaçmak zorunda kalmıştır. Her yıl yüzlercesi

umutla kendilerini kabul edecek ülke aramak için çıktıkları yolculuklarda

hayatlarını kaybetmektedir.11 Bengal körfezinde yüzün üzerinde botun

kaybolduğu da kayıtlar arasındadır.12

BM tarafından “eziyet gören dini azınlık” olarak kabul edilen Rohingya Müs-

lümanları, ülkenin batısındaki Rakhine eyaletinde derme çatma kamplarda

yaşamla ölüm arasında gün geçirmektedir. Myanmar hükümeti tarafından

yerli kabul edilmedikleri için “Bengalli” olarak tanımlanmaktadır.

2014 ARAKAN RAPORU 13

Eğitim haklarından mahrum, se-yahat özgürlüğü olmayan Rohing-ya Müslümanları 2014 Ağustos ayında başlayan nüfus sayımında hiçe sayılmıştır. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UN Population Fund/UNFPA)’nun da destek verdiği nü-fus sayımı, insanlara etnik kimliği sorulduktan sonra, alınan cevaba göre kayıt düşülmüştür. İnsanların verdiği cevap Rohingya ise görev-lilerin kayıt almadığı belirtilmiş-tir.13 En son 1983’te yapılan nüfus sayımının 2014 verileri de ülkenin genel yapısını yansıtmamaktadır. Müslümanların sayılmadığı bir ül-kede verilen rakamların doğruluğu da tartışmalıdır. Bu nedenle BM, Müslümanların Myanmar’da sayıl-mamasına sessiz kalışıyla eleştirile-rin odağı olmaktadır.

1951 Birleşmiş Milletler

Mültecilerin Hukuki Statüsüne

Dair Uluslararası Sözleşmesi’ne

ve uluslararası hukuka göre; ırkı,

dini, milliyeti, cinsiyeti, sosyal grup

aidiyeti ve siyasi görüşü ne olursa

olsun haklı bir zulüm korkusu

yaşayarak ülkesinden ayrılmak

zorunda kalan ve bu korku

nedeniyle ülkesine dönemeyen

veya dönmek istemeyen kişiler

mülteci olarak tanımlanmaktadır.

Sığınılan ülke yasal olarak

tanımasa da, tüm bu

sebeplerden dolayı Bangladeş’e

göç etmiş Arakanlılar mülteci

konumundadır.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI14

Myanmar’daki yetkililerin bölgedeki Müslüman çoğunluğun yaşadığı köy-

leri mühürlediği, Rohingyaları komşuları Bangladeş’ten gelen illegal göç-

menler olarak gösterme çabasına girdiği söylenmektedir. Bazı durumlarda

göçmen yetkililerine kayıt yaptırmak istemeyen Arakanlılara kaba kuvvet

kullanılmakta ve “İslamcı militanlar” iddiasıyla tutuklanmaktadır.

Ülkede Rohingyaların varlığı reddedilmekte ve etnik kökenlerinin Bengalli

olduğu iddia edilmektedir. Bengalli olarak kayıt yaptırmak istemeyen nere-

deyse bütün Rohingyalar nüfus sayımı dışında bırakılmıştır. Mart 2011’den

bu yana Myanmar Başkanı olan Thein Sein’in Arakan Eylem Planı (Rakhine

Action Plan) kapsamında kendilerini Rohingyalı gösteren kişilerin sadece

2014 ARAKAN RAPORU 15

vatandaşlığı geçersiz sayılmamakta, rejim güçlerince ülkede alıkonulmakta

veya sınırdışı edilmektedir.14

BM’ye göre sadece 2014 yılında Bangladeş ve Myanmar’dan 53.000 kişi Tay-

land ve Malezya’ya kaçmak için botlarla tehlikeli bir yola çıkmıştır. Bunların

540’ının yolculuk sırasında hayatını kaybettiği kayıtlara geçmiştir. 2012 yı-

lından bu yana toplamda 120.000 kişinin sınırlardan ülkeyi terkettiği bilin-

mektedir. Tayland ve Malezya’ya varabilenler ise yetkililer tarafından tutuk-

lanmaktadır. Bazıları mülteci statüsü alırken diğerleri sınır dışı edilmekte,

bir kısmı da Endonezya ve Avustralya’ya gitmeye çalışmaktadır.15

1992 yılında BM ile Bangladeş arasında, Arakanlı mültecilerin güvenli bir

biçimde ülkelerine dönebilmeleri için bir anlaşma yapılmış fakat bu anlaşma

sonrası ülkelerine dönen mülteciler için gereken tedbirler alınmamıştır.

Arakan’a dönen mültecilerin kendilerine ait evler ve topraklar Myanmar

askerleri tarafından müsadere edilmiştir. Mülteciler için ülkeden kaçma

nedenleri devam ettiği için Bangladeş dışında yeniden sığınılacak bir

ülke aramaya koyulmuşlardır. Mülteci statüsünde bulunan kişilerin zorla

sınır dışı edilmesi, uluslararası mülteci hukukunun temel ilkelerinden

olan “geri göndermeme” ilkesini açıkça ihlal etmekte ve mültecilerin can

güvenliklerini de riske ederek akıbetlerini belirsiz hâle getirmektedir.16

TÜRKİYE DİYANET VAKFI16

RÖPORTAJ

Muhammed Yunus, Arakanlı. Arakan’daki toprakları ve Rohingya Müslü-

manlarının hakları için yıllardır mücadele ediyor. Kendi topraklarında ya-

şanan haksızlıklara ve katliamlara rağmen umudunu hiç kaybetmemiş.

Rohingya Dayanışma Teşkilatı’nın başkanı olarak Myanmar’da yaşananları

girdiği her platformda duyurmaya çalışıyor.

Kendinizden ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Ben Dr. Muhammed Yunus, Rohingya Dayanışma Teşkilatı (Rohingya Soli-

darity Organisation/RSO) başkanıyım. Bu teşkilat 1982’de kuruldu. Ben de

teşkilatın kurucu genel başkan yardımcısıyım ve 1986’dan beri başkanlığını

yürütmekteyim.

Rohingyaların daha geniş tabanlı siyasi şemsiye organizasyonu niteliğinde

olan bir kuruluşu daha var. Bu yapı İslam Konferansı Teşkilatı (Organization

of the Islamic Conference/OIC) tarafından kurulup desteklenen Arakan Ro-

2014 ARAKAN RAPORU 17

hingya Birliği (Arakan Rohingya Union). Ayrıca bu organizasyonun da kuru-

cu üyelerinden biri ve halen Güneydoğu Asya yöneticisiyim. Organizasyo-

nun kuruluş amacı şiddet dışı siyasi mücadele.

Rohingya Dayanışma Teşkilatı (RSO) olarak kuruluş hedefleriniz nelerdir ve ne tür programlarınız bulunmaktadır?

RSO’nun 3 ana programı bulunmaktadır. İlki tebliğ ve irşat programıdır. İrşat

programı insanları Yüce Allah’ın dinine çağrıdır. Bu programın hedefi İslam

dinini öğretmek ve doğru yolun seçilmesini sağlamaktır. İkincisi, Arakanlı

Müslümanların refah düzeyini yükseltmek ve insani durumlarının iyileşti-

rilmesi. Bu topluluk insani olarak birçok sorunla karşı karşıya kalmaktadır.

Bu programın hedefi bu insanların acılarını hafifletecek insani çalışmalarda

bulunmaktır. Sonuncusu siyasi programdır. Hedeflerimize ulaşmak için ihti-

yaç duyulan siyasi adımları atmaktır.

Doğru adımlar, doğru bir strateji ve doğru kararlar ile başarıya ulaşabiliriz.

Muhammed Yunus

Röportaj: Faruk Tekşen

TÜRKİYE DİYANET VAKFI18

Arakan halkı on sekizinci yüzyıldan bu yana hakları için mücadele ediyor. Yakın zamanda bölge halkı için bir çözüm süreci ön görüyor musunuz?

Evet, çok uzun zamandır mücadele ediyoruz. Biz 1874 yılından bu yana

Myanmar tarafından köleleştirildik. Bu zamandan beri topraklarımız yaban-

cıların işgali altında. Devam eden zulümden kurtulmak ve özgürleşmek için

bu zamana kadar mücadele verdik. Fakat durum hep daha kötüye gitti. Ge-

lecek belirsiz, hatta karanlık ve zor görünüyor. Fakat Allah’a inananlar olarak

ümitsiz değiliz. İnanıyoruz ki eğer biz bu zamana kadar doğru bir şekilde

mücadele vermiş olsaydık özgürlüğümüze çoktan ulaşırdık. Halkımıza karşı

sürdürülen işgal ve sistematik soykırım kampanyalarından dolayı çok şey

kaybettik. Halkımız mücadele kabiliyetini kaybetti.

İslam Ümmetinin genelinin mevcut durumunu da düşündüğümüzde, biz-

ler yetimler gibi yapayalnız kaldık. Acılarımızı paylaşan, bize destek veren,

yaslanabileceğimiz, problemlerimizin üstesinden gelmemize yardım eden

kimse yok. Yine de ben iyimserim, umutluyum, problemlerimiz çözülecek.

Bizler doğru bir liderle, doğru adımlar atarsak Allah’ın izniyle halkımızın

haklarını kazanabiliriz.

Bangladeş Myanmar’dan gelen göçleri illegal olarak kabul ediyor, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bangladeş Müslüman komşu bir ülke olarak bazı olumlu adımlar atmalıydı.

Özellikle 2012 katliamından bu yana olumlu bir tavır görmedik. Rohingya-

lar ülkeye davetsiz misafir olarak girmekle ve burada birçok soruna neden

olmakla suçlanıyor. Bunlar doğru iddialar değil. İnsanların Arakan’da ne tür

zulümlere maruz kaldığı herkesçe biliniyor. Uluslararası toplum çekilen acı-

lara şahit. İnsanlar zulümden kaçmak için, deniz yolu veya başka yollarla

Bangladeş gibi güvenilir bir yere sığınmak için mücadele ediyor fakat Bang-

ladeş bu insanlara sığınma hakkı tanımıyor, onları geri çeviriyor.

2014 ARAKAN RAPORU 19

Bangladeş Birleşmiş Milletler’in mültecilerle ilgili protokolüne taraf olma-

dığını bu nedenle başka bir ülkeden gelen mültecileri kabul etme zorun-

luluğu olmadığını söylüyor. Uluslararası insan hakları hukuku ve mülteci

hukukuna göre tehlikede olan bir insanın hayatını kurtarma zorunluluğu

var. Uluslararası toplumun, İKT’nin ve özellikle Bangladeş ile ilişkileri bulu-

nan Türkiye ve diğer devletler Bangladeş’in bu tutumunu değiştirmesi için

baskı kurmalı.

Bangladeş’i bu şekilde davranmaya iten sebepler nelerdir?

Şunu söylemem lazım, hali hazırda iktidarda olan ve bundan önceki hü-

kümet, Müslüman ülkeler gibi, sorumlu olduklarını düşünmüyorlar. Ayrıca

bunun siyasi nedenleri de var. Bizim halkımız, yüzyıllardır süren baskılara ve

asimilasyona rağmen dindar, geleneklerine ve medeniyetine bağlı. Bangla-

deş hükümeti insanlarımızın muhalefet partilerini desteklediklerini düşü-

nüyor. Davranışlarının bir sebebinin de bu olduğunu düşünüyorum.

Myanmar askeri yönetiminin insan hakları geçmişinin iyi olmadığını biliyoruz. Myanmar Arakan’da tam olarak ne yapmaya çalışıyor?

İnsanlar Müslümanların maruz kaldığı bu acıların sebebinin 1962’de

Myanmar’da başlayan askeri rejim olduğunu düşünüyor. Hâlbuki aske-

ri yönetimden önce demokratik idare vardı, bizim sorunumuz o zaman

da aynıydı. Hatta Myanmar’ın 1942’deki bağımsızlığından önce de vardı.

Uzun bir tarihi süreç var. Sağ, sol, merkez, asker veya sosyalist olsun, bütün

Myanmar rejimlerinin temel hedefi Arakanda Müslümanların yok edilmesi.

Arakan, tarihi olarak Myanmar’a değil, Müslüman Rohingyalara ve Budist

Rakhinelere ait. Müslümanlar Arakan’ı 350 yıl en az 49 Müslüman sultanla

yönetti. Bunun birçok delili var. Myanmar, bu toprakları sonsuza kadar elin-

de tutmak, işgali sürdürmek istiyor. Bu yüzden Müslümanlardan korkuyor.

Müslümanların bir gün ayrı bağımsız bir Arakan kurmasından ve hakları

için harekete geçmesinden korkuyorlar. Bu ihtimali ve Müslümanları yok

TÜRKİYE DİYANET VAKFI20

etmek için, her türlü yolu denemekte ve adımlar atmaktalar. 1942’den bu

yana ne zaman ellerine bir fırsat geçse niyetleri Müslümanları bitirmek için

komplolar kurmak.

Arakan Müslüman çoğunluğun olduğu bir bölge, burası bağımsızlık ka-

zandığında Müslümanların sorun olacağını düşünerek o gün bugündür

ellerine her fırsat geçtiğinde Müslüman nüfusu yok etmek için çalışıyorlar.

1942’deki katliamda 100 bin kişiden fazla insan, 1948’de 10 bin kişi öldürül-

dü, 50 bin kişi Pakistan’a göç etti. Birçok harekatla yüzbinler ülkelerinden

çıkarıldı.

Hedefleri Müslümanları yok etmek ya da Arakan’da gözden çıkarılabilir kü-

çük bir azınlığa dönüştürmek ve bölgede Budistlerin çoğunluğunu sağla-

mak.

2012’de binlerce Müslüman öldürüldü. Hükümet şiddeti önlemek için olağanüstü hal ilan etti. Tüm bunların sonucunda Müslümanların şimdiki durumu nasıl?

2012 yılındaki gibi olmasa da rastgele öldürmeler ve münferit katliamlar

sürüyor. Arakan’da bu olayların yaşanmadığı bir gün veya yer yok. Bir gün

şu köyde 2-3 kişi, diğer gün farklı köyde bir kişi öldürüldü şeklinde. Budist

Rakhineler hükümetle tam bir işbirliği ile çeşitli bahaneler sunarak tam bir

dokunulmazlık içinde insanları öldürüyorlar. Açık açık da söylüyorlar. “Bu-

rada size bir gelecek yok, burası sizin ülkeniz değil, ülkenize geri dönün,

neden hala burada duruyorsunuz?” Dolayısıyla durum hiç değişmedi.

200 bin kişi ülkesinde yerinden edilenler (IDP) için kurulan kamplarda top-

landı. Arakan’da 14 sığınma kampı bulunuyor. Bu kamplarda evleri yakılan,

malları yağmalanan insanlar bulunuyor. Buralar açık ceza evleri. Özgürlük-

leri yok. Dışarı çıkamıyorlar. İş yok, gıda yok, kıyafet yok, sağlık hizmeti yok.

Yardım etmek isteyenlere izin vermiyorlar. Çok ciddi sağlık sorunları var.

Hastaneye gidemiyorlar. Yardım etmeye çalışan tüm STK’lar hükümet tara-

fından dışarı çıkarıldı.

2014 ARAKAN RAPORU 21

TÜRKİYE DİYANET VAKFI22

Sınır Tanımayan Doktorlar (Médecins Sans Frontières/MSF) da kovuldu.

MSF bir miktar sağlık yardımı yapıyordu. Şimdi yine bir anlaşmaya varıldı,

kısmi olarak varlıkları sürüyor fakat çalışma yürütemiyorlar.

Diğer bir önemli konu, hem Müslümanlardan hem Budistlerden oluşan in-

san kaçakçılarının varlığı. Kamplarda yaşayanları kaçmaya teşvik ediyorlar.

“Kaçın, durmayın, yakında bir soykırım, katliam olacak” diyorlar. Tayland

ve Malezya’ya götürme vaadiyle küçük botlara yüzlerce insan doldurarak

götürüyorlar. 100 kişilik bota 600 kişi bindiriyorlar. Su ve yiyecek isteyen

insanları denize atıyorlar. 700 insan bu şekilde öldü. İnsan kaçakçıları pa-

rası olmayan ya da az olanları da alıyor. Bota binince esir hayatı başlıyor.

Tayland sahilinde ormanlık arazilerin bulunduğu adalarda kurulan kamp-

larda hapsedip akrabalarını arayarak para istiyorlar. İşkence yaparken akra-

balarına dinletiyorlar. Parayı ödeyemezlerse onları, balıkçı veya çiftçilik ya-

panlara işçi olarak köle gibi satıyorlar. Bu şekilde aklınızın almayacağı acılar

çekiliyor. Köylerde de neredeyse her gün, güvenlik güçleri veya çevredeki

insanlar Müslümanların evlerine giriyor, yağmalıyor ve kadınlara tecavüz

ediyorlar, tutukluyor, bahanelerle para almaya çalışıyorlar. Rohingyaları

kendilerini Bangladeşli olarak tanıtmalarına zorluyorlar. “Burası ülkeniz de-

ğil, siz Bangladeş’ten geldiniz” diyorlar. Aksi halde onları toplama kamp-

larına götürmekle tehdit ediyorlar. Hala tutuklamalar, öldürmeler devam

ediyor. İnsanlar da diğer ülkelere kaçmaya devam ediyor.

Myanmar’daki son nüfus sayımından bahseder misiniz?

Myanmar hükümeti Birleşmiş Milletler’e Myanmar’da yaşayan herkesin

kendini (etnik kökenini) tanımlamasına izin verileceğine dair söz verdi.

Hangi ismi veya kimliği isterlerse kullanacaklardı. Sayım başlayınca Bengal-

li olduklarını iddia ettikleri Arakanlı Müslümanların kendilerini Rohingyalı

olarak tanımlamalarına izin vermedi. Bizden kendimizi Bengalli olarak ta-

nıtmamızı istiyorlar. İnsanlar direndi, kimse kendini Bengalli olarak tanım-

lamadı ama bu sebeple de nüfus sayımına dahil edilmedi.

Myanmar’ın iki hedefi var; eğer Arakanlı Müslümanlar Rohingya olarak sayı-

lırsa siyasi statü kazanacaklardı. Şu anda bir statüleri yok. Bizi illegal göçmen

2014 ARAKAN RAPORU 23

olarak tanımlıyorlar. Myanmar’ın yerlisi olarak tanınmamızdan korkuyorlar.

Arakan Rakhine Budistleri bizim Arakandaki varlığımıza bile karşı. Bugün

çıkarabilseler bunu yaparlar. Hükümet Rakhinelerin (Budistlerin) direnme-

sinden memnun. Bu iki toplumun birbiri ile çatışmasından memnunlar. Ve

Budistleri destekliyorlar.

Son olarak Türkiye hükümetinin bu zamana kadar yaptığı her şeyden dolayı

şükranlarımızı sunuyoruz. Çünkü 2012’deki katliamdan sonra Arakan’a ilk

gelenler onlar oldu. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi bizzat geldi, acıla-

rımızı paylaştı. Diyanet İşleri Başkanlığı ile sevgi bağımızdan dolayı onlara

kalbimizi açtık, onlar bize kucak açtılar, sabırla dinlediler, çünkü durumdan

endişe ediyorlar. Türkiye’de bu soruna bir çözüm bulabilirler. Dediğim gibi

doğru adımlar, doğru strateji ve doğru kararlar ile başarıya ulaşabiliriz.17

TÜRKİYE DİYANET VAKFI24

Müslümanlara uygulanan baskı ve zulüm sebebiyle başta dönemin

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dönemin Başbakanı Recep Tayyip

Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye Diyanet Vakfı’nı temsilen Genel Müdür

Yardımcısı Mustafa Tutkun, gazeteci, düşünür ve kanaat önderlerinden oluşan bir heyet Ağustos 2012’de

Arakan’daki Banduba Kampı’nda kalan Rohingya Müslümanlarını ziyaret

etmiş ve dertlerini dinlemişti.

2014 ARAKAN RAPORU 25

Vakfımızın bölgedeki yardımları

Türkiye Diyanet Vakfı 2012 yılında Myanmar’da vuku bulan olayların ar-dından Arakanlı Müslümanlara yardım elini uzatmıştır. Arakan’dan kaçan ve Bangladeş’e sığınan Rohingya Müslümanlarına insani yardım ulaştırmış, Ramazan ve Kurban dönemlerinde onları yalnız bırakmamıştır.

Mülteci statüsü alamayan yüzlerce insana iftar sofraları kurmuş, kurban paylarını dağıtmış ve Arakanlılar için projeler üretmek için çalışmalar baş-latmıştır. Arakanlıların ayakları üzerinde durabilmelerine olanak sağlaya-cak projeler için TDV Projeler ve Dış Hizmetler Koordinatörlüğünde görevli Veysi Kaya, Sitwe, Chittagong bölgelerinde bulunmuştur. Kaya, kamplarda hayat mücadelesi veren Müslümanların durumunun başka bir bölgeyle kı-yaslanamayacak derecede acı olduğunu ve yardımların devam etmesi ge-rektiğini söylemektedir. Rohingya Müslümanlarının insani haklardan mah-rum yaşadıkları, yiyecek ve su sıkıntısı çektikleri, sağlık ve eğitim gibi temel hizmetlere ihtiyaç duydukları ve bir an önce yardım edilmezse Arakanlıların dünyanın gözü önünde açlıktan öleceklerini vurgulamaktadır.

Tüm bunların yanında Bangladeş hükümeti kendi ülkelerindeki nüfus yo-ğunluğundan kaynaklı fakirliği sebep göstererek Rohingya Müslümanları-nın bölgeye gelmesini sınırlandırmaktadır.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI26

“Şimdi Arakan’a yardım zamanı” kampanyası

Türkiye Diyanet Vakfı dünyanın herhangi bir yerinde dili, dini ve ırkı sebe-biyle baskı ve zulüm gören mazlumlar için kampanyalar düzenlemekte ve toplanan yardımları görevlilerce ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır. TDV 2012 yılında Myanmar’da yaşanan katliamlardan kaçan ve mülteci olarak yaşam sürmek zorunda kalan Arakanlılar için “Şimdi Arakan’a yardım zama-nı” kampanyası başlatmış 2012 yılında ailelere her ay düzenli bir şekilde 60 $ karşılığı günlük temel ihtiyaçlarını karşılayacak gıda, temizlik maddeleri ve mutfak eşyası yardımı yapmıştır.

2012 Ramazan döneminde başlayan kampanyaya aynı dönemde yaşan-makta olan insani krizden dolayı Mali ülkesi de eklenmiş ve toplamda 31.573.069,09 TL tutarında bağış toplanmıştır. Toplanan yardımlar hem Bangladeş’teki Arakanlı mültecilere hem de Mali’deki ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmaktadır. Myanmar’ın uyguladığı politikalar sebebiyle Arakan’a gir-mek neredeyse mümkün değildir.

“Şimdi Arakan’a yardım zamanı”

kampanyasına Türkiye halkı

tarafından

31 milyon 500 TL bağış yapıldı.

Bağışlar Bangladeş’teki Arakanlı

mülteciler için sosyal ve eğitim

yardımlarında kullanılmaktadır.

Kampanya ve yardım

çalışmalarımızda TDV’ye

bağış yapan ve destekleriyle

yanımızda olan tüm hayırsever

Türkiye halkına teşekkür ederiz.

2014 ARAKAN RAPORU 27

Sosyal yardımlar

Baskı ve zulüm sebebiyle Myanmar’daki Arakan toprak-larından kaçarak Bangladeş’e sığınan Rohingyalar derme çatma kamplarda veya saklan-dıkları boş arazilerde yaşam mücadelesi vermektedir. Her yıl Ramazan ve Kurban dönem-lerinde ihtiyaç sahibi ülkelere yardım ulaştıran TDV Ramazan ayında, Kurban Bayramı’nda ve kriz durumlarında gıdadan barınmaya temel ihtiyaç mal-zemelerini Arakanlı ihtiyaç sa-hiplerine ulaştırmaktadır. Aynı zamanda Bangladeş’teki mül-teci kamplarındaki yetimha-nelere gıda ve kıyafet yardımı yapmaktadır.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI28

Eğitim yardımları

TDV Arakanlıların eğitim hakkından yoksun kalmaması için çalışmalar başlatmış eğitim ve kültür hizmetleri bünyesinde 109 Arakanlı öğrenciyi destek kapsamına almıştır. Uluslararası Malezya İslam Üniversitesi’nde 10, Bangladeş Uluslararası Chittagong İslam Üniversitesi’nde 68 ve Türkiye’de İstanbul, Konya ve Kayseri’de bulunan Uluslararası İmam Hatip liselerinde 31 öğrenci desteklenmektedir.

Myanmar’daki resmi merciler çoğunluğu koyu ten rengine sahip Rohing-yalının üniversitelere dönmesini istememektedir. Bölgede öncesinde de var olan fakat daha keskin biçimiyle kendini gösteren ırkçılık ve ayrımcılık dalgası yayılmış, öğrenciden çiftçiye bütün Müslümanların yaşam alanını yok etmiştir. Myanmar hükümeti Sitwe’nin merkezinde kalan ve evlerini terk etmek zorunda kalan köylülerin ve okullarını bırakmak zorunda kalan öğrencilerin geri dönüşüne izin vermemektedir.

2014 ARAKAN RAPORU 29

Türkiye Diyanet Vakfı’nın 2011-2014 yılları arasında Arakanlılar için gerçekleştirdiği yardımlar

Sıra Tarih Bölge Yardım Türü Yardım Muhteviyatı Tutar $

1 10.05.2011 Bangladeş (Arakanlılar)

Kurban Programı

İhtiyaç sahipleri için 100 hisse Kurban kesimi yapılmıştır.

9.000 $

2 02.05.2012 Bangladeş (Arakanlılar)

Kurban Programı

İhtiyaç sahipleri için 4.090 hisse Kurban kesimi yapılmıştır.

3 24.07.2012 Bangladeş (Arakanlılar)

Ramazan Programı

5.700 aileye 85 ton gıda kolisi dağıtılmış, 200 kişiye iftar verilmiştir.

93.885 $

4 28.05.2013 Bangladeş (Arakanlılar)

Ramazan Programı

700 gıda kolisi dağıtılmış, 2.150 kişiye iftar verilmiştir.

30.235 $

5 29.09.2013 Bangladeş (Arakanlılar)

Kurban Programı

İhtiyaç sahipleri için 5.516 hisse Kurban kesimi yapılmıştır.

6 22.06.2014 Bangladeş (Arakanlılar)

Ramazan Yardımları

1.000 gıda kolisi dağıtılmış, 2.500 kişiye iftar verilmiştir.

75.500 $

7 16.07.2014 Bangladeş (Arakanlılar)

Ramazan Yardımları

Uluslararası İslam Üniversitesi öğrencilerine iftar verilmiştir.

17.723 $

8 2011/2014Malezya, Bangladeş, Türkiye

Eğitim Yardımları

Uluslararası Malezya İslam Üniversitesi’nde 10 öğrenciyi desteklemektedir

52.000 $(Yıllık)

Bangladeş Uluslararası Chittagong İslam Üniversitesi’nde 68 öğrenciyi desteklemektedir

64.000 $(Yıllık)

Türkiye’de İstanbul, Konya ve Kayseri’de bulunan Uluslararası İmam Hatip liselerinde 31 Arakanlı öğrenciyi desteklemektedir.

189.255 TL (Yıllık)

9 4/8.10.2014 Bangladeş (Arakanlılar)

Kurban Programı

İhtiyaç sahipleri için 2.702 hisse Kurban kesimi yapılmıştır.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI30

Sonuç

Myanmar hükümeti yerli halk olan Arakanlılara etnik temizlik uygulamak-

ta, kendilerine ait topraklardan zorla çıkarmakta, yok sayarak ölüme terk

etmektedir. İşkence, tecavüz, zorla haksız yere alıkoyma, yurtlarından çıkar-

ma gibi insan hakları ihlallerine karşı seslerini duyurma çabasına giren Ara-

kanlılar için hayat çekilmez hale gelmiştir. Myanmar hükümeti Arakan’daki

Müslümanları yerli kabul etmeyerek yasal vatandaşlık haklarını ellerinden

almaktadır.

Arakanlılar kendi topraklarında sistematik bir şekilde insan hakları ihlalle-

rine uğramaktadır. Tüm bu ihlaller insanlığa karşı işlenmiş suçlar arasına

girmektedir. Myanmar hükümeti ülkede işlenen herhangi bir suçun günah

keçisi olarak da Arakanlıları hedef göstermektedir. 2012 yılında Arakanlılara

karşı başlatılan linç eylemlerinde ise yüzlerce insan hayatını kaybetmiş, bin-

lercesi topraklarını terk etmiştir. Yalnızlaştırılmış ve dünya ile bağı kesilmiş

Arakanlılar kendilerine uzanacak bir kardeş eli beklemektedir.

2014 ARAKAN RAPORU 31

İnsani yardım ve eğitim alanında faaliyet gösteren TDV 2012’den bu yana faaliyetlerini Arakan’da da yoğunlaştırmış ve Bangladeş’e göçmek zorunda kalan Müslümanlara el uzatmıştır. Ramazan ayı, Kurban Bayramı dönemle-rinde bölgeya yardım götüren TDV Müslümanların ihtiyaçlarını belirleyerek gelecek nesillerin inşası için 109 Arakanlı gence Türkiye, Malezya ve Bang-ladeş’teki lise ve üniversitelerde eğitim desteği vermektedir. Arakanlıların temel eğitimden dahi yoksun olmaları daha fazla öğrencinin lise ve üstü eğitim kurumlarına başvurusunu engellemektedir.

TÜRKİYE DİYANET VAKFI32

SON NOTLAR1 https://www.cia.gov/library/publications/the-world-factbook/geos/bm.html

2 http://www.mfa.gov.tr/myanmar-siyasi-gorunumu.tr.mfa

3 Özkan Gökcan, Myanmar (Burma): Karanlıkta Yazılan Tarih, Dünya Çatışmaları Çatışma Bölgeleri ve Konuları, 2. Cilt, Nobel, Ankara, Ekim 2010

4 http://www.oxfordburmaalliance.org/ethnic-groups.html

5 http://www.rohingya.org/portal/index.php/scholars/65-nurul-islam-uk/295-muslim-influence-in-the-kingdom-of-arakan.html

6 Mohammad Idris, Repression on Rohingya Muslims in Myanmar: Ummatic Responsibilities

7 http://www.kaladanpress.org/index.php/report/35-rohingya/3526-a-brief-history-of-arakan-from-kingdom-to-a-colony.html

8 SOAS Bulletin of Burma Research, Vol. 3, No. 2, Autumn 2005 https://www.soas.ac.uk/sbbr/editions/file64388.pdf

9 http://www.aljazeera.com/news/asia-pacific/2014/12/rohingya-risk-lives-escape-myanmar-2014126114218460545.html

10 http://www.amnesty.org/ar/library/asset/ASA16/005/2004/en/9e8bb8db-d5d5-11dd-bb24-1fb85fe8fa05/asa160052004en.pdf

11 http://www.aljazeera.com/indepth/features/2014/08/myanmar-rohingya-deprived-education-201484105134827695.html

12 http://www.economist.com/news/leaders/21565624-rohingyas-need-help-burmese-government-aung-san-suu-kyi-and-outside-world-no

13 http://www.theguardian.com/world/2014/apr/02/burma-census-rohingya-muslims-un-agency

14 http://www.irrawaddy.org/burma/burma-blockades-rohingya-tries-erase-name.html

15 http://www.dailymail.co.uk/wires/afp/article-2863061/53-000-fled-Myanmar-Bangladesh-sea-2014-UN.html

16 Av. Nesip Yıldırım, Mültecilik: Sorunlar, Tanıklıklar ve Çözüm Yolları, Bangladeş Topraklarında Arakanlı Mültecilerin Yaşam Mücadelesi, İHH İlmi Toplantılar Serisi, Mavi Ofset, Haziran 2009, s.163-164

17 Dr. Muhammed Yunus ile yapılan pöportaj 26 Aralık 2014 tarihinde Faruk Tekşen tarafından İstanbul’da yapılmıştır.

2014 ARAKAN RAPORU 33