Romen-Osmanli münasebetlerine dair bazi mülahazalar

10
TURK TARtH KURUMU BASIMEvt-ANKARA 198 1 VITI. Tiirk Tarih Kongre8i II. Cilt'den ayrlbasllD ROMEN - OSMANLI MUNASEBETLERiNE DAiR BAZI MUL.AHAZALAR TAHSiN GEMiL

Transcript of Romen-Osmanli münasebetlerine dair bazi mülahazalar

TURK TARtH KURUMU BASIMEvt-ANKARA

198 1

VITI. Tiirk Tarih Kongre8i II. Cilt'den ayrlbasllD

ROMEN - OSMANLI MUNASEBETLERiNE DAiRBAZI MUL.AHAZALAR

TAHSiN GEMiL

I Bk. Mihail Cuhoglu, Le tribut paye par les Principautes Roumaines a la Porte,"Revue des Etudes Islamique", nr. I, 1969; Stefan Stefanescu, Tara Romiineasca de laBasarab I "Intemeietorul" pina la Mihai Viteazul ("Temelkuran" I Basarab'dan Mi­hai Viteazul'a kadar Eflak), Editura Academiei, Bucuresti, 1970 (III bdliim : "Ca­pitulatiile" CIt Poarta olomana si situatia politicii a Tiirii Ronuinesti Osmanhlarla "Kapi­tulasiyonIar" meselesi ve Efliik'm siyasi durumu, s. 103 - 144); Mihai Berza, TurcsEmpire Ottoman et relations rouman - turques clans Phistoriographie moldtuie des XV'­XVIII" siecle, "Revue des Etudes Sud - Est Europennes", X (1972), nr. 3; TahsinGemiI, Din relatiile moldo - otomane in primui sfert al secolului al XVI - lea (XVI nCI

asmn ilk Iteyreginde Bogdan - Osmanh munasebetleri), "Anuarul Institutului de is-

. Homen prenslikleri, yani Eflak, 'I'ransilvanya (Erdel) ve Moldova(Bogdan) daima biiyiik devletler tarafmdan cevrelenmis bir durumdabulunmalarma ragmen, oz deviet tesekkiillerini miitemadiyen muhafazaetmislerdir. Bundan dolayi, romen - osmanh miinasebetleri hususibir cerceve ieinde hulunmalari yamsrra, iki tarafh iliskiler prensibine dedayanmislardir .

Homen-osmanh miinasebetlerinin cereyam bir cok sebep ve amil­lerin etkisi altmda bulunmus ise de, esasmda bu miinasebetler bir ta­raftan osmanh kuvvetinin durumuna ve osmanh siyasetinin hedefine,ote taraftan da romen direnmesinin kudretine bagh kalnnslardir.

Bu iki tarafh esas amilleri gerek romen, gerek tiirk tariheilerininc;oguberaberinde incelememislerdir; aym zamanda, diger etkilere degerektigi derecede onem verilmemistir. Boyle bir durumun bas sebebinidiger tarafm tarihini ve kaynaklarmi yeterince tammamakta bulabiliriz.

Rdmen - osmanh miinasebetlerinin olusunu aciklamak, romentarihciliginin en onemli sorunlarmdan birini t.eskil etmesine ragmenve bu konu iizerinde bir cok degerli eserler ~lkml§ise de, maalesef, builmi problemin yeterince aydmlatrldigi herriiz siiylenilmez. Fakat, sunuda belirtmek gerektir ki, bilhassa son bes - on yil zarfmda bu konuiizerindeki ~ah§malar ~ogaldlve bir kac krymetli ve entercsan sonuclaraulasildi ', Yani, islfnn ve tiirk kaynaklarma vasrtasrz dayanmak, romen

TAHstN GEMtL

ROMEN - OSMANLI MUNASEBETLERiNE DAiRBAZI MULAHAZALAR

torie §i arheologie "A. D. Xenopol" -Ia~i, IX (1972); Mihai Maxim, Rechercltes surles circonstances de la majoration. du kharadj de la Moldavie entre les annees 1538 - 1574,"AIESEE. Bulletin", X (1972), nr. 2; Mustafa A. Mehmed Despre dreptul de propri­elate al supu§ilor otoman; in Moldova si Tara Romaneasca in secolele XV - XVIII (XV­XVIII yuzyillarda Bogdan ve Efliik'ta osmanh ricalin miilkiyet hakkina dair) "Cer­cetari Istorice". Iasi , 1972; Matei Cazacu, L'Tmpact ottoman sur les pays roumains et sesincidences monetaires (1452 - 150tJ.j, "Revue Roumaine d'Histoire", nr. 1,1973; Tuh­sin Gemil, La Moldavie dans les traites de paix ottom(lno - polonais du XVI" siecle (1621-1672), "Revue Roumaine d'Histoire", nr. 4,1973; Ion Matei, Quelques problemes concer­nant le regime de la domination oUomane dans les pays rOt£mains, "Revue des EtudesSud - Est Europeennes", JU'. 1, 1972, nr. 1, 1973; Serban Papacostea, La Moldavieetat tributaire de l'Empire Ottoman au XV" siecle : le cadre international des rapportsetablis en 1455-1456, "Revue Roumaine d'Histoire", nr. 3, 1974.; Stefan Andreescu,Limiiele cronologice ale dominatiei otomanc in tiirile romane (Roman prenslikleri uze­rinde osmanlt hakimiyetinin kronolojik hudutlari), "Revista de istorie nr.", 3, 1974;Mustafa A. Mehmed, La Politique ottomane ii l'egard de la Moldavie et du. Khanatde Crimee vers "la fin clu regne du su.ltan Mehmed I I "Le Conquerant, "Revue Roumained'Histoire", nr, 3, 1974; Mihai Maxim, Considerations, sur la circulation monetairedans les Pays Roumains et l'Empire Ottoman dans la seconde moitie elu XVI" siecle

tarihc;iliginde bilinmeyen bir cok unsurlar meydana erkarnnstrr. Haki­katen, rom en tarihcileri islam - turk tarihini, diisuncesini, t.eskilatmi vehilhassa tiirk kaynaklarmi ancak son vakrtlarda iyi tammaya basla­mislardrr. Boylece, cok zamanlar rom en t.arihciligindc hakimiyet siirenyanhs yahut mubalagali fikirlerclen de vazgecilmeye haslanrmstrr.Nitekim, bu miihim eksiklik rornen t.arihcileri tarafmca - basta NicolaeIorga ve saym. profesor Acad. Constantin C. Giurescu olmak iizere­daima Itiraf edilmistir. Amma yalmz romcn turkolcjisinin geli§mesiyleve tiirk arsivlerini ve kutuphanelcrini arastirmakla bu problem yenive temelli yonlerdcn incelenrneye haslanrmstrr. Yani, bu konu yalmzromen ve Avrupa aernmdan degil, aym zamanda turk acrsmdan da go­riilmcye baslanmistrr. Boyle bir tcmel uzerine oturtularak ve yalmzgerQegi meydana cikarmak prensibine dayanan Qagda~ romen tarih­c;iligi muhakkak ki hu muhim problemi de derece derece tamamiylecozecektir. Tabii, boyle turk tarihinin de h eniiz karanhkta kalan birkosesi de aydmlatrlmrs olacaktrr.

Kongremizin bu son anlarmda sizi daha fazla yorultmaya isteme­digimden dolayr, bu tebligde yalmz hir kac noktaya temas cdecegim.Daha dogrusu, hu mevzu iizerinde zikr olunan eserlerde mevcut fikir­lerden. ve hilhassa kendi yeni cahsmalarrmla ula§tlglm neticelerdenhir kacirn huzurunuzda , sunmaya miisadenizi rica ediyorum. Nitekim,

TAllSiN GF.MiL1504

F. 95

"Revue de Etudes Sud - Est Europeennes"; nr. 3, 1975; Tahsin Gemil, Les PaysRoumains dans la politiques europiietine de la Porte ottomane au XVII" siecle, "Re­vue des Etudes Sud - Est Europeennes", nr. 3, 1975; Florin Constantiniu, De laMihai Viteazul la Fanarioti : absercatii asupra poloticii externe romanesti (Mihai Vi­teazul'dau Feuerli Beylerine : rornen dl~ siyaseti iizerine giiz]emlel-), "Stud ii ~ima­tcriale de istorie medie", VIII (1975) v. s.

2 t;e~itli romen dergilerine su etiidleri teslim ettim : Considsraiions sur les rapportspolltique roumano - ottomane au XVII" siecle; Date noi privind haraciul tiirilor romanein seeolul al XVII - lea (Yeni belgeler 1§lglaltmda XVIl'tlCi yuzyild a romen prensliklerinharacr); Relatiile Moldovei cu Poarta otomana in vremea primei domnii a lui Petru Rares(1527 -1537) (Petru Rarcs'In ilk voyvodahginda (1527 -1538) Bogdan'rn osmanh devletiile miinasebetleri); Euolutia suzeraniuitii otomane in tiiriie romane (pina la [umiitateasecolului al XVI - lea) (Romen prenslikleri iizerinde osmanh himayesinin cereyam(XVI'ncI ytizyihu ortasma kadar).

3 Tiirile romane in contextul politic international din estul §i slid - estill Europeiin seeolul al XVII - lea (XVII'nci yuzyrlda dogu ve giiney - dogu Avrupa'mn genelsiyasi durumunda rornen prcnsliklcrin yeri ve rolu) ba~hgml ta51YUl1ve doktora tezimolarak hazn lanan bu eser Romanya IIimler Akademisi Basnnevi'rie teslim edil­mistir,

* Kongre'den bu yana konu iizerindc basilan eserlcrim ~unlardll': ConsiderationsSUr les rapports politiques r01l1l1UnO- ouomans au XVII" siecle, "Revue Roumained'Histoirc", XV (1976), Hr. 4; Date roi prioirui hur aciul uirilor romiine in secolul alXVII-Iell, "Revistu de istoric", 1If. 8,1977; Les relations de la Moldaoie uvec la PorteDuoniane pendant le premiere regne de Petru. Rares, (1527 - 1538), "Revue Roumainecl'Histoire", XVII (:i978), ill". 2; Tarile Romtine in. contextul politic iuernationol 1621-1672, Editura Academiei, Bucuresti, 1979, 231 sayfa.

Tabii, romen prenslikleri osmanh himayesini ve soma osmanh haki­miyetini kolay kabul etrnemislerdir. Bir cok zaman romenlcr ellerindensilahlari hrrakmryarak ve cesitli siyasal yonlerde kullanarak osmanhilerlemesini once Tuna'dan uzak vc sonra Tuna'da durdurmaya cabaharcamislardir. Neticede, turklerlc barisi saglamaya mecbur 1aldilar.Fakat sunu da helirtmek gerektir 1 i, romcn prenslik lcri osmanhlarlakunluklari miinaschctleri kencli cikarlari iyin kullanmaya hie hir an

bu konu iizerinde hazirlarhgnn dort etud 2 ve hir kitap 3, insallah,yakmda basmdan ~:Ikacaktll' ve orada simdi sunmaya imkan bulama­dlglm delil ve teferruati bulabileceksiniz *.

Onceden isarct ettigim gibi, romen - osmanh miinasebetleriniromen ve turk acilarmdan inceledim; ileri surdugum mtilahazalarzcngin ve degerli kaynaklara dayanmak tadrrlar , hilhassa arsiv malze­mesine.

1505HOMF.N - OSMANU MVNASEDE'I'LERi

vasgecmemislerdir. Nitekim, osmanhlarla saglanan hans romen prens­liklerini yalmz turk istilasmdan degil, aym zamanda macar ve polonsaldmlarmdan da kurtarmak gayesini tasryordu. Bu hususta, romenprenslikleri osmanh himayesini ve sonra hakimiyctini de kabul ettikteeski macar ve polon hakimiyetlerini de beraber stirdiirmeye dikkatetmislerdir. Yani, romen prenslikleri bu ue; hiiyuk devletler arasmdabir rekabet meydana eikarrp, aslmda kendi baglmslzhklanm ve hit;olmazsa siyasi ozelliklerini saglamaya gayret etmislerdir ve neticedebunu btiytik bir derecede basarnnslardrr. Asked ve bilhassa siyasaldirenmeyi romen prenslikleri gere;ekten e;ok ustahkla kullanrmslardrr.Esasmda, romen prenslikleri osmanli devletine baglantuanm yalmzbir kacnnlmaz seviyeye ula§tlgmda kabul etmislerdir ve bu miinaeehetteitaatm kar§lhglnda osmanh kudretinin himayesinden istifade etmeyidu§unmu§lerdir. Bilhassa XIV -XV. asirlarmda, polon ve macar krral­hklarmm, Tuna ve Balkan bolgelerine el atma gayesini t.asryan, kato­liklestirme haskilarma karsi romen prenslikleri osmanhlarm katolikaleyhine guttukleri siyaseti hos gorerek, onda kendi cikarlarrm aranns­lardir, Bu hususta, sunu da belirtmek icap eder ki romen prensliklerihie;bir anda lnristiyan dini namma OZ temel cikarlamu kurban etmeyeyauasmanuslardir.

Hulasa, romen prenslikleri osmanh devletine karsi itaatlarmimecburi kabul etrnis iseler de, aylll zamanda bu §arth ve smirh itaatimacar yahut polon hakimiyerine nisbeten henimsemislerdir ve komsuIurist.iyan devletlerinin istilaci siyasetlerine karst osmanh himayesiniileri stirmtislerdir.

Ote yandan, Kanuni devririe kadar osmanli devletinin romen prens­likleri ile ilgili davramsmi ozellikle 'I'una'nm turk siyasetinde oneminebaghyarak izah edebiliriz. Bilindigi gibi, osmanh hiikiimeti Tuna'yibir tabii hudut oIarak kabul etmisti. Bilhassa Tstanbul'un fethindensonra siyasi, asked ve cografi nedenlerden dolayi Tuna tizerinde iskanedilmisti. Bu biiytik nehir katolik istilasmr durdurarak, yalmz Balkanyarimadasmdaki osmanh eikarlarrm saglamak degil, Istanbul'u korumakve Fatih'in takip ettigi Karadeniz polirikasrm da saglamak oneminitasryordu. Bu hususta, osmanh devleti romen prensliklerini kendi et­kisi altma getirerek, katolik kuvvetlerini Tuna'dan uzak tutmaYl iste­mistir. Yani, romen prenslikleri islam alemiyle katolik alemi arasmdagercekten "tampon devletler" roliinii oynannslardir.

TAHSiN GElIdL1506

Bu sebeplerden tam Fatih devrinde, 1456 senesinde Bogdan (Mol­dova) prensligi haraca baglandl ve 1462'de Eflilk'ta daha kati bir sekildeosmanhetkisi altma almdr, Boylece romen prenslikleri dar-ill ahd rejiminegetirildiler. Tabii, bu rejim iki taraf icin de ge9icibir devir olarak kabuledilmisti, Yani, romenler baglmslzhklanm yine kazanmak icin miisaitbir firsat beklemektedirler, diger taraftan da osmanh hukumeti romenmemleketlerini icap ederse dar-ill islam'a getirecekti. Fakat, bilhassaMoldovaprensi Stefan eel Mare'nin Fatih'in kuvvetlerine karsi miithisbir sekilde direnmesi, Fatih'in devrinde onem ta§lyan dogu meselelerinnedeniyle ve sonra II. Bayezid zamamnda Cern sultan sorunu ve i9 kar­gasahklar ve en nihayet I. Selim'in sark siyaseti dolayisiyle Kanunidevrine dek Bogdan ve Eflilk dar-ill ahd rejiminde kalarak, osmanhdevletine esasmda seklen itaatta bulunmuslardrr,

II. Bayezid'in Kili ve Akkerman seferi (1484) Moldova aleyhinecereyan etmesine ragmen, Fatih'in Karadeniz polit.ikasmm bir devamiolmustu, lktisadi ve strateji bakimdan gayet onemli olan bu iki kaleninkayip edilmesi fldeta Moldova direnmesinin zaytflanmasma yol acmistrr.Bundan baska aym zamanda polonlarm Tuna ve Karadeniz'e inmek ieinyeniden harekata gecmeleri, Moldova'yi osmanh tarafma sevk ett.i,Hakikaten, 1497 de Codrii Cosrninului savasmda polonlarm Stefaneel Mare tarafmdan bozguna ugratllmalarmda osmanh kuvvetleriyalmz sembolikbir rol oynamislar ise de, ertesi sene Silistre beyi Malkoc­oglu Bali Bey ve Kmm kuvvetleri Polonya'nm genis bir hdlgesini talanve tahrip etmislerdi. Osmanh ve Krrnn kuvvetlerinin Moldova lehineicra ettikleri bu harekat, Moldova - osmanh munasebetlerinin 0 devir­deki temel prensibini meydana crkarrmstrr. Yani, Stefan eel Mare'ninosmanh padisahiyle bir kac sene evvel akdett.igi sulh, itaat - haki­miyet manasmdan daha 90k ittifak - himaye anlammda kabul edilmisti.

Kanuni devriyle bu prensip bozularak, romen - osmanh miinase­betleri yeni sartlar altma girmi§lerdir.

Stefan eel Mare'nin oltimtinden sonra (1504), gerek Moldova, gerekEflak, i9 ve dl§ degisiklikler dolayisryle direnme gU9lerini gitgidekaybettiler. Bilhassa, Macaristan kiralhgmm yikilmasi ve Polonya'nmosmanh tarafma ge9mesi, romen prensliklerini turk kuvvetleri karst­smda ildeta yalmz lnraknnslardrr,

Ote yandan, Kanuni babasmm sagladlgl maddi ve manevi amilleredayanarak bir cihan politikasi takip etmesi, osmanh siyasetinde Eflilk

1507ROMEN - OSMANLI MUNASEBETLERi

ve Moldova'ya yeni bir rol hazrrladr. Yani, bu iki devIet artrk "tampondevietler" vasfmi kaybederek, osmanh diinya politikasmm miihimunsurlarr olarak goriilmeye baslannslardir. Kanuni'nin esas siyasetiHabsburglar'a karst yonetildigi nedenden, Eflak ve Moldova jeopolitikhakrmdan biiyiik derecede onem kazandilar. Homen memleketleri Kanu­ni siyasetinin ana istikametinin tam yanmda bulunmalarmdan dolayr,onlarm askeri, iktisadi ve siyasi durumlarr da miihim etkiler yarata­bilirlerdi. Bu hususta, osmanh devleti icin bilhassa Moldova'nm vaziyetigayet onemli idi. Bu memleketi osmanh etkisi altmda tutmak Polonyaile Istanbul arasmdaki iliskileri saglamak degerini tasryordu, Bundanbaska, tatar kuvvetleri Habsburglar'a karsr, ozellikle Erdel meselesinde,akmci rollerini derhal icra etmeleri icin Moldova topraklarmdan geli­meleri gerekiyordu. Aym zamanda Moldova ve Eflak'm askeri kudret­leri ve siyasi faaliyetleri de osmanhlarm Avrupadaki siyasetleri icinbiiyiik sorunlar yahut kansikhklar yaratabilirlerdi. Hakikaten Moldovaprensi Petru Hares, 1535 senesinde Ferdinand, Habsburg ile ittifakakdedip, biiyiik bir hach seferi tesehhiisiirrii ileri siirmesiyle Kanuni'yiendiseye daldirdr .. Moldova'nm Habsburg etkisi altma girmesi onceErdel sorununun osmanh lehine c;oziilmesinde biiyiik engeller yarata­bilirdi. Bundan dolayr, Habsburg yonet.iminde hazrrlanan hiristiyanit.tifakrm yikmak amaciyle, 1538 sene~inde Kanuni bizzat Moldovaseferine gitmist i, Neticede, Moldova osmanh devletine kati sartlaraltmda baglandl; voyvodamn tayini ve azli yalmz osmanh padi­§ahmm iradesine sevk edildi, Moldova tahu 500 -yeriiceriyle sarrldr;memleketin etrafmdaki osmanh ve tatar giivenlik kuvvetleri artmlarak,Moldova gercekten osmanh hakimiyeti altma girdi. <;ok gecmeden,Eflak ve Moldova'yi osmanh mali ve ticari sisteminin cercevesi icinealma prosesi de basladr,

Mamafih, gerek Eflak, gerek Moldova bu yeni agu sartlari bertaraf'etmek iein caba harcamadan vazgecmediler, Fakat, XVI nCIyiizyIlm~onuna dek onlarm iC;ve dl!}durumlan bu hususta miisait olmayip,usmanh hakimiyetinin unsurlarr devamh geli!}tirildi. Bilhassa, romenprensliklerinin oz askeri giiclerinin zayrflamasr ve boyarlarm iC;kar­ga!}ahgaatrlmalarr, bir taraftan ve digertaraftan da Macar kiralhgmm'ytkrlmasr, Erdel'in osmanh etkisi altma girmesi, Buda beylerbeyiligininteskil edilmesi ve Polonya'nm osmanh taraftan olmasi bu vaziyetin bassebepleri sayilabilir. XVI nCI yiizyrlm ikinci yansllida, romen yoneti­cileri baguneizhga kavusma hedefini de goz oniinde tutmus iseler de,

TAHsiN GEMiL1508

esasmda takip ettikleri amae siyasi ozelliklerini miidafaa etmekteniharetti. Bu hususta, silahlr miieadeleden daha eok diplomatik ve ik­tisadi yonleri tcreih ettiler. Hakikaten, disarrdan giie;lii hir lnristiyandestegi zuhur etmeyince, osmanh kuvvetine aciktan karst koyma onukiskrrtmaktan baska hir §ey degildi. Boyle hir durumda, romen prens­likleri kendi aralarmdaki hagiantilan kuvvetlendirmeye gayret ettiler.Cercekten, Erdel'in osmanh etkisi altma girmesi ve Buda beylerbeyi­liginin hir kale seklinde Habsburglar'm sark siyasetlerine karsi teskiledilmesi, romen prensliklerini daha fazla hirhirine hagladl. Zaten,osmanh dtisiincesinde de hu iie; romen prenslikleri hirhirine dest~kolarak, osmanh serhad heylerinin ve tatar kuvvetlerinin yardimlarrylede Hahshurg yahut polon saldmlarmr reddetme gayesini tasryorlardr,Neticede, osmanh hiikiimeti Tuna hududunun emniyetini sagla~ak icinve Hahshurglar'a karsi yonelt;tigi siyasetine gerekli hir destek teskil'etmek amacryle romen memleketlerini gayet onemli hir strateji b9lgesiolarak gormekte idi. . ".

Bu bakimdan Erdel'in ehemmiyeti daha . fazla oldugu icin, buprenslik, diger romen prensliklerine, nisbet en, farkh sart.lar altmdahulunuyordu. Yani, Erdel'in kendi askeri giicii ve siyasi ozelligi dahagenis bir safhada .muhafaza edilmisti; mali bakimdan da sembolik birvergi odemekle Yetinmi§ti. Nitekim unutrnamak gerekrir ki, Eflak ve~oldova ortodoks dinine mensup olduklan gibi, Transilvanya'da protes­t'anth~ kabul etmisti, Osmanh devletinin romen presliklerine karsrXVIII inci yiizyilm haslarma kadar giittiigii politikada bu dini amiljnonemi heniiz incelenmemistir, Fikrimizce, XVIII inei yiizyrhn bas­Iarmda Eflak ve Moldova'ya Fenerli beylerin getirilmesinde, diger amillerI "yamsrra, buidini amil de miihim bir rol oynarmstrr, Yani ortodoks'Husya'nm Tuna bolgesinde islam aleyhine yiiriitiilen miicadele sahasmdakatolik Polonya'mn ve katolik Avusturya'nm onlerine gecmesi, osman­hlar icin daha biiyiik bir tehlike yaratmistr. Zira, gerek ortodoks Eflakve Moldova,gcrek ortodoks Balkan halklarr Rusya'mn yaydlgl panor­todoksism ve ozgiirliik propagandasmm etkisi altma kolayhkla diise­hilirdiler.

Amma, rus tehdidi meydana cikmcaya kadar, romen - osmanhmiinasehetleri osmanh devleti'nin Polonya ve bilhassa Avusturya Hemiinasehetlerinin eereyam altmda kaldilar,

Bilindigi gihi, Kanuni devrinde Avusturya'ya karst saglandlglosmanh kuvvct iistiinliigii, XVI ncr yiizyrhn sonundan itibaren kaybe-

1509ROMEN • OSMANLI MUNASEBETLERi

dilmeye basladi. Homen prenslikleri hu durumu da derhal anlayarak,ozgiirliiklerini kazanmak amaeiyle yeniden osmanh aleyhine silahlarasarildilar. Gen;ekten, meshur Eflilk voyvodasi Mihai Viteazul'un hare­kat; Tuna serhadmm emniyetini tehlikeye dii§iirmi::§lii.

Osmanh Imparatorlugunun huhran devrine girmesi ve aym zamandaPolonya'mn Tuna bolgesine inme eski plam yeniden yiiriirliige girmesidolayisiyle, osmanh devleti romen prensliklerini kendi etkisi altmda tut­mak icin onlarm iizerindeki hakimiyetini onemli dereeede yumusatmayameehur olmustur, XVII nei asirm biiyiik hir kismmda romen prens­liklerinin osmanh hiikiimetine itaatlan daha cok gosteriste olmustur,Fakat aym yiizyrlda, romen yonetici simfmm hususiyeti hozulmasmdandolayi, Eflak ve Moldova'nm direnme giieii de miihim dereeede zayrf­Iamistr, Yani, osmanh huhranmm hir nevi yaratiklarr olan rum zen­ginleri kitle halinde Eflilk ve Moldova'mn hiinyesine girerek, onemlimevkileri ellerine gecirmislerdi. 'I'abir, hoyarlar hu tehlikeyi hertarafetmek icin silahh miieadeleye hile girismis iseler de, netieede rumzenginleriyle bansmaya meehur kaldilar. En nihayet, yeni genel ko­§ullardan da istifade ederek, rumlar Eflilk ve Moldova'nm voyvodatahtlarma gecmeyi de basardilar,

Fenerli heyleriyle romen tarihinde yeni ve agn hir safha acrlmistrr.Bu devirde romen prensliklerinin istikhali hiiyiik devletlerin ((marIanarasmdaki tezatlarm etkisi altmda daha fazla hir dereeede kalmistrr.Fakat, aglr fedakarhklar icap etmesine ragmen, romen prenslikleriyine devlet olarak kendiliklerini muhafaza etmislerdir,

En nihayet, XVIII inei ytizyrlda ve hilhassa XIX uneu yiizyihnbasinda romen yoneticileri tiirklere karsr miieadele ederek degil,hilakis tiirk himayesinde siyasi ozelliklerini miidafaa edehileeeklerikanaatma kesinlikle ulasmislardir.

TAHSiN CEMiL1510

LEVHALAR