1787-1792 OSMANLI AVUSTURYA, RUS SAVAŞLARI’NDA BENDER KALESİ

24
1787-1792 OSMANLI AVUSTURYA, RUS SAVAŞLARI’NDA BENDER KALESİ C e n g i z F E D A K Â R 1 Osmanlı Devleti’nin son sınır kalesi olan Bender, Boğdan (Moldovya)’ın kuzeyinde Turla (Dinyestr) Nehri kıyısının batısında yer alır 2 . V. V. Radloff, şeh- rin eski adının Türkçe’de yer alan “Tegin-Teggin”den bozma “Tighina/Tiglina” olduğunu ifade eder 3 . Şehir Osmanlı idaresine geçtikten sonra Bender adını alır. Anlamı ise Farsça’da “nehir kıyısında liman”; Arapça’da ise “iskele, geçit veya boğazı koruyan istihkâm, kale” manasına gelir 4 . Bender, Boğdan Voyvodası Petro Rareş’in isyanı üzerine bizzat Sultan I. Süleyman’ın düzenlediği Boğdan Seferi sonrasında Osmanlı topraklarına katıl- mıştır (1538) 5 . Kasabanın ele geçirilmesiyle birlikte mevcut kale çok daha güç- bir şekilde yeniden inşa edilmiştir. Kalenin kitabesi 1538 yılına aittir 6 . Daha sonra idarî taksimatta Özi Eyaleti’ne bağlı sancak haline getirildi 7 . 1656 Yılında Bender Kalesi’ni ziyaret eden Evliya Çelebi, buranın çok iyi istihkâm edildi- ğinden, kalenin duvarlarının kalınlığından, surların önündeki derin hendeklerden ayrıntıları ile bahseder. Kalede dört Müslim yedi de Gayrimüslim Mahallesi olup 1500’ün üzerinde ev ve 200 civarında da dükkân vardı 8 . 1 Yrd. Doç. Dr., Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü. 2 Semavi Eyice, “Bender Kalesi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), İstanbul 1992, V, 431. 3 G. N. Astrvatsaturov, Benderskaya Krepost, Bender 1997, s. 24 (Söz konusu eseri teminde yar- dımlarını gördüğüm Prof. Dr. Mihai Maxim, Yüksek Lisans Tez talebem Hakan Engin ve Rusça eserlerin Türkçe’ye çevrilmesinde yardımlarını gördüğüm Yrd. Doç. Dr. Hasan Demiroğlu’na te- şekkürlerimi sunarım). 4 Şemseddîn Sami, Kamus-ı Türkî, İstanbul 2004, s. 304. 5 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Ankara 1994, II, 432. 6 Cevdet Çulpan, “Moldovya’da Bender Kalesi Kitabesi (H. 945-M. 1538)”, Türk Kültürü, sayı: 37-48, İstanbul 1965-1966, s. 882; Eyice, “Bender Kalesi”, V, 432. 7 Ahmet Rıfat, Lügat-i Tarihiyye ve Coğrafiyye, Ankara 2004, II, 142; Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme, haz. Yücel Dağlı-İbrahim Sezgin vd., İstanbul 2011, I, 83. 8 Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme, I, 5, 66.

Transcript of 1787-1792 OSMANLI AVUSTURYA, RUS SAVAŞLARI’NDA BENDER KALESİ

1787-1792 OSMANLI AVUSTURYA,RUS SAVAŞLARI’NDA BENDER KALESİ

C e n g i z F E D A K Â R 1

Osmanlı Devleti’nin son sınır kalesi olan Bender,Boğdan (Moldovya)’ın kuzeyinde Turla (Dinyestr) Nehrikıyısının batısında yer alır2. V. V. Radloff, şeh- rineski adının Türkçe’de yer alan “Tegin-Teggin”den bozma“Tighina/Tiglina” olduğunu ifade eder3. Şehir Osmanlıidaresine geçtikten sonra Bender adını alır. Anlamı iseFarsça’da “nehir kıyısında liman”; Arapça’da ise“iskele, geçit veya boğazı koruyan istihkâm, kale”manasına gelir4.

Bender, Boğdan Voyvodası Petro Rareş’in isyanıüzerine bizzat Sultan I. Süleyman’ın düzenlediği BoğdanSeferi sonrasında Osmanlı topraklarına katıl- mıştır(1538)5. Kasabanın ele geçirilmesiyle birlikte mevcutkale çok daha güç- lü bir şekilde yeniden inşaedilmiştir. Kalenin kitabesi 1538 yılına aittir6. Dahasonra idarî taksimatta Özi Eyaleti’ne bağlı sancak halinegetirildi7. 1656 Yılında Bender Kalesi’ni ziyaret edenEvliya Çelebi, buranın çok iyi istihkâm edildi- ğinden,kalenin duvarlarının kalınlığından, surların önündekiderin hendeklerden ayrıntıları ile bahseder. Kalede dörtMüslim yedi de Gayrimüslim Mahallesi olup1500’ün üzerinde ev ve 200 civarında da dükkân vardı8.

1 Yrd. Doç. Dr., Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü.2 Semavi Eyice, “Bender Kalesi”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

(DİA), İstanbul 1992, V, 431.3 G. N. Astrvatsaturov, Benderskaya Krepost, Bender 1997, s. 24 (Söz

konusu eseri teminde yar- dımlarını gördüğüm Prof. Dr. Mihai Maxim,Yüksek Lisans Tez talebem Hakan Engin ve Rusça eserlerin Türkçe’yeçevrilmesinde yardımlarını gördüğüm Yrd. Doç. Dr. Hasan Demiroğlu’nate- şekkürlerimi sunarım).

4 Şemseddîn Sami, Kamus-ı Türkî, İstanbul 2004, s. 304.5 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Ankara 1994, II, 432.6 Cevdet Çulpan, “Moldovya’da Bender Kalesi Kitabesi (H. 945-M. 1538)”, Türk Kültürü, sayı:

37-48, İstanbul 1965-1966, s. 882; Eyice, “Bender Kalesi”, V, 432.7 Ahmet Rıfat, Lügat-i Tarihiyye ve Coğrafiyye, Ankara 2004, II, 142; Evliyâ

Çelebi, Seyahatnâme, haz. Yücel Dağlı-İbrahim Sezgin vd., İstanbul2011, I, 83.

8 Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme, I, 5, 66.

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

383

İsveç’le Rusya arasında cereyan eden PoltovaSavaşı’ndan (1709) sonra İsveç Kralı XII. Şarl,sınıra en yakın Osmanlı Kalesi olan Bender’e sığınmış,kendisine kale dışında Varnitsa denilen yerde ev yapılarakburada 1711 yılına ka- dar yaşamıştı9. 1735-1739 yıllarıarasında Ukrayna Kazaklarının bölgeye akınları görülür.1739 yılında Rus generali Minih, Bender Kalesi’nialmak için planlar yapmış ancak Rus ordularınınBender’den önce Hotin Kalesi’ne saldırmaları ve buradabozguna uğramalarıyla plandan vazgeçilmişti10.

Bender Kalesi fethinden sonra ilk defa 1767-1774Osmanlı-Rus, Avusturya savaşları sırasında işgaleuğramıştır. 1769 yılında Turla Nehri kenarında bozgunauğrayan Osmanlı ordusundan sağ kalanlar Bender tarafınaçekilmiş, Hotin Ka- lesi ise savunulmadan geridebırakılmıştı. Bender önlerinde cereyan eden birkaçmuharebede kale üzerine gelen Ruslar, Bender Muhafızı KelAhmed Paşa-zade Ali Paşa’nın gayretleri ve Kırımkuvvetlerinin yardımıyla bozguna uğratılmıştı. Dahasonra cereyan eden 1770 Kartal (Larga) muharebesindeOsmanlı ordusu mağlup olmuş, General P. İ. Paninkomutasındaki Rus ordusu11 iki aydır kuşattığı kaleyiişgal etmiştir (27 Eylül 1770)12. Bu savaş sonundayapılan 1774 Küçük Kaynarca Antlaşması13 ile BenderKalesi, Osmanlı Devleti’ne iade edildi. Fakat buantlaşmanın en ağır hükmü Kırım Hanlığı’na sözdebağımsızlık verilerek bu- ranın Osmanlı Devleti’nden kopmasürecinin başlamasıdır.

1782 yılına gelindiğinde Kırım, iç karışıklıklarbahane edilerek Ruslar tara- fından işgal, 1783’te iseilhak edildi. Kırım’ın kaybını hazmedemeyen OsmanlıDevleti, Sadrazam Halil Hâmid Paşa’nın gayretleriyleburanın tekrar istirdadı için var gücüyle savaşhazırlıklarına başladı. Donanma güçlendirilirken Russınır bölgelerinde yer alan kale ve istihkâmlarkuvvetlendirildi14. 1787 yılına gelindi-ğinde İngiltere ve Prusya'nın yardım vaatlerine kananOsmanlı Devleti, Rusya’ya savaş ilan etmiş, savaşınbaşlamasıyla birlikte Avusturya da Rusya'nın yanında yeralmıştı.15

Osmanlı Devleti savaş boyunca da sınırdaki müstahkemmevkileri tahkime devam etmiştir. Bunlardan biri de Bender

Kalesi’dir. Bender’e muhafız ve serasker tayin olunanVarnalı-zade Selim Paşa’yı, İsmail Kalesi tarafındanasker ve zahi- re ile birlikte bölgeye götürmek üzereDivan-ı Hümayun Cebeciler Kâtibi Tevfik9 Eyice, “BenderKalesi”, V, 432.10 Astrvatsaturov,a.g.e., 84-86.11 İ.G. Smirnova, “İstoriya Benderi Krotkiy istoriçeskiy oçerk”,

İstoriçeskiy Vestnik, III, 2007, 90 (88-91).12 Uzunçarşılı, OsmanlıTarihi, IV/I, 384.13 Ayrıntılı bilgi için bkz. Roderic H. Davison, “Russian Skill and

Turkish Imbeccility: The Treaty of Kuckuk Kainardji Reconsidered”,Slavic Reviev, Vol. 35, No. 3, 1976; Kemal Beydilli, “Küçük KaynarcaAntlaşması” DİA, Ankara 2002, XXVI, 524-527.

14 Mustafa Nuri, Netayicü’l-Vukuat,İstanbul 1327, IV, 5.15 Uzunçarşılı, OsmanlıTarihi, IV/II, 186.

384 P R O F . D R . E R D O Ğ AN M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

Efendi görevlendirildi16. İsmail Seraskeri Hasan Paşa’yada Selim Paşa’nın yanına külliyetli asker tertip etmesiemredildi. Selim Paşa, beraberinde eski kasapbaşı- lardanVezir İsmail Paşa da olduğu halde Bender’e ulaşmıştı.İsmail Paşa, Selim Paşa’ya nazaran hem bölgeyi daha iyitanıyan hem de asker üzerinde nüfuz sahibi biri idi. Budurumu bilen Selim Paşa’nın vaziyeti İstanbul’a arzederek görevden affını istedi. Bunun üzerine uhdesineSivas eyaleti verilen İsmail Paşa, Bender se- raskeritayin edildi17. İsmail Paşa, diğer vezirler ve askerisınıfın kaleye gelmesiyle birlikte Bender savunması dahada güç kazandı18. Daha önce İsveç Kralı hizmetinde bulunanRozanbalat isimli kaptan, Bender Kalesi’ndegörevlendirildi19.

Bender Nüzül Eminliği hesabına 5000 kuruş yatırılarakFilibe Nazırı Ömer Ağa20; bina eminliğine ise Es-SeyidAhmed Ağa getirildi21. Silistre tarafında bu- lunan BattalMustafa Paşa’ya gönderilen emirde, Bender Kalesi içinçok sayıda asker ve zahireye ihtiyaç duyulduğubelirtilerek emrindeki 500 piyade ile birlik- te İsmail’eburadan da Bender’e geçmesi istendi. İsakçı ambarlarındabulunan zahirenin nakline de özen göstermesitembihlendi22. Bunun dışında Yenipazarlı Osman Haseki,Osmanpazarlı Hacı İbrahim ve Aydoslu Hasan Bey’leberaber beşer yüzden toplam 2000 mîrî piyade ve süvarî,1788 Aralık ayı sonunda Bender Kalesi’ne ulaştı. Sözkonusu asker sayısı yetmeyeceğinden daha sonra HacıoğluPazarı’nda sakin zahire mübaşiri Hacı İbiş vasıtasıyla1000 mîrî piyade daha böl- geye sevkedildi. İsakçıambarlarından araba kiralanarak 3000 askerin ihtiyaçlarıolan zahire temin edildi23.

Boğdan Başbuğu Miktad Ahmed Paşa da kendi ordusu ilebirlikte Bender muhafazasına memur edildi24. Ahmed Paşa,beş-altı bin kişilik ordusuyla Ben- der üzerinden ÖziKalesi’ne yardım için görevlendirildiğinde,gerçekleşmesi imkânsız şartlarla ayak sürüdü. Ahmed Paşaordusu ile birlikte Han Tepesi de- nilen mevkide ikenBender Kalesi’nin Ruslar tarafından muhasara edildiğiniöğ- rendi. Miktad Ahmed, ordu içinde tavırlarıyla askeride kendisinden soğutmuş onların nefretini uyandırmıştı25.

Serasker İsmail Paşa, Mustafa Paşa, Ahmed Paşa ve

Selim Paşa’yaİstanbul’dan gönderilen emirde, Bender Kalesi’ninönemine vurgu yapılarak16 BOA, C.AS, 1135 (2. C.1202/10 Mart 1788).17 BOA, C.AS, 46117 (Evahir-i B. 1203/16-26 Nisan 1789);HAT,1411/57368; HAT, 1380/5437518 BOA, C.AS, 7515 (9 R.1204/27 Aralık 1789).19 BOA, HAT, 183/8416-A (15 Ş.1203/11 Mayıs 1789).20 BOA, MAD, 10043, s. 261 (21 R. 1202/ 30 Ocak1788); HAT, 21/1607.21 BOA, C.AS, 5295 (4. M1202/16 Ekim 1787).22 BOA, C.AS, 51494.23 BOA, HAT, 1380/54383-A; C.AS, 46140 (17 CA 1203/13 Şubat1789); C.AS, 47606; C.AS,

51494.24 BOA, HAT, 1380/54376 (23 S.1203/23 Kasım 1788)25 BOA, HAT,1380/54377.

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

385

gerek asker sevkiyatı gerekse askerlerin iaşesi için tümimkânların kullanıldığı ifade edilmiş, kale muhafazasınaazamî ihtimam gösterilmesi istenmişti26. Bender Kalesi’ndegörünürde 300 topçu askeri varsa da bunların çoğu yaşlı yada çocuk yaşta idiler. Kalede ise 180 top, işe yararvaziyette sadece 60 topçu ve buna ilave- ten yiğit vasıfta45 de yerli yeniçeri vardı. Dolayısıyla en az 100 topçuaskerine daha ihtiyaç olduğu hükümete bildirildi27.İstanbul’dan kale için 100’er askerden ikişer adet cebecive topçu ve bir adet arabacı ortaları gönderildi. Bununlabirlik- te Dergâh-ı muallâ cebecibaşı, topçubaşı vearabacıbaşılar, kalede 904’ten fazla cebeci; 600’denfazla topçu ve yeteri miktarda arabacı bulunduğunu îlametmiş- lerdi. Dolayısıyla Bender Kalesi’nde görev yapanasker sayısında, İstanbul’da kayıtlı olanlarla, fiilenBender’de görev yapanların sayısında çelişki ortaya çık-mıştı. Tahkikat yapmak üzere İstanbul’dan bir mübaşirgörevlendirildi. Bender muhafızı Vezir Ahmed Paşa,Başbuğ Miktad Ahmed Paşa ve Bender Kadısı’na da emirgönderilerek konuyla ilgili durumu açıklığa kavuşturmalarıemredildi28.

Diğer yandan Seyyid Ahmed Ağa, kalede inşaat vetamirat faaliyetlerinin devam ettiği, hendek duvarları veambar yapımının tamamlandığı, tabya ve kale içindekibinalarının inşaatına devam edildiğini bildirdi29. Topkundak ve tekerlek- lerinin tamiri; lağım açmafaaliyetleri ve bunlar için gerekli mühimmatla ustalartemin edildi.30 Kili, Akkirman, Bender, Tombasar gibiyakın bölgelerden dokuz taşçı, 20 duvarcı, 15 marangozustası ile 25 öküz arabası ve bunların sürücüleri teminedildi31. Kale içinde bulunan Sultan Ahmet Camii minaresionarılmış, Turla Nehri üzerine köprü yapımı faaliyetindede bulunulmuştu32. Lazım olan kereste- nin temini içinBoğdan Voyvodası’na emir gönderildi33. Kalede mevcut 229ton baruta34 ilaveten 1692 kg barut daha gönderildi35.

Bender Muhafızı Ahmed Paşa’nın, Boğdan ve Bendercivarındaki köylerin za- hire kıtlığı yüzünden perişanolduklarını belirtmesiyle İstanbul’dan İsmail SeraskeriSeyyid Hasan Paşa’ya gönderilen emirde, kış şartlarıağırlaşmadan İsakçı ambarla- rından söz konusu bölgelere

bir an önce zahire nakliyatını sağlaması istendi36.İçlerin- de Bender Kalesi’nin de bulunduğu İsmail,Akkirman, Kili ve İsakçı ve bu havalide

26 BOA, C. AS, 46957 (Evahir-i Ş. 1203/6-15 Mayıs 1789).27 BOA, C.AS, 5292 (4. M, 1202/ 16 Ekim 1787); C.AS,53780; C.DH, 16476.28 BOA, C.AS, 26226 (21 S. 1202/ (2 Aralık1787); MAD, 10043, s. 123.29 BOA, C.AS, 5292 (4. M, 1202/ 16 Ekim 1787); C.AS, 5295; C.DH,16476; MAD, 10043, s.69.30 BOA, DBŞM, 6963/71 (Gurre-i S.1202/12 Kasım 1787)31 BOA, MAD, 10043 (9 S. 1203 /9Kasım 1788), s. 103.32 BOA, C.AS, 9129 (7 Ş. 1203/ 3 Mayıs1789); C.AS, 5832.33 BOA, C.NF, 484 (3. C.1202/11 Mart 1788)34 BOA, MAD, 10043, s. 26 (29 M. 1203/30 Ekim 1788).35 BOA, C.AS, 50218 (22 Ra.1202/1 Ocak 1788).36 BOA, C.AS, 50532 (14 S. 1203/14 Kasım 1788).

386 P R O F . D R . E R D O Ğ AN M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

olan askerlerin iaşesi için Bergos iskelesinden zahiresevkiyatı yapıldı37. Ayrıca Ben- der Kalesi için Boğdan,Bucak, Tombasar gibi bölgelerden de zahire takviyesindebulunuldu. Gönderilen 338 ton 550 kg.lık zahireden 195ton 113 kg.ı buğday; 143 ton 360 kg.ı arpa ve 77 ton 80kg.ı ise un idi38. Moskov Seraskeri Ali Paşa’ya gönde-rilen emirde de daha önceden Bender bina eminine 10 binkuruş gönderildiği, bunun dışında kendisine verilen 500kese akçeden Bender’deki askerin iaşesi için 10 bin ku- ruşvermesi istendi39. İsmail seraskeri maiyetine ve Özi,Hotin ve Bender kalelerinin muhafazalarına çeşitlisınıftan yüz binden fazla asker gönderildi40.

Ruslar, General Michelson komutasında 20 ila 60bin arasında değişen seçkin askeri birlikleriyle TunaNehri üzerinden hareket etmişti41. Akkirman Kalesi’niişgal ettikten sonra Süne Boğazı’nı zapt ve buradan askersevkiyle Tolcı Kalesi’ni de ele geçirerek İsmailKalesi’ni muhasara ettiler42. İsmail Kalesi, Ce- zayirliGazi Hasan Paşa tarafından savunulmakta idi. Ruslar ağırkayıplar vererek geri çekildiler. Sadrazam Cenaze HasanPaşa, Türk ordusunun kışlağı Şumnu’ya geldiğinde,başarısızlıkları sebebiyle azledilerek yerine CezayirliGazi Hasan Pa- şa sadarete getirildi43. Kendisine kürkve mücevher kılıç hediye edilen Hasan Paşa’nın orduüzerindeki nüfuzu daha da arttı44. Hotin cephesinde iseOsman- lı açısından işler yolunda gitmemekte idi.Nitekim Şahbaz Giray ve İsmail Se- raskeri ZihnevîHasan Paşa’nın mühürleriyle 20 Ekim 1788 tarihinde,bölgeden İstanbul’a gelen kaimede, Hotin ahalisi yardımyetişemediğinden, içinde bulun- dukları zor durumdan dolayıvire ile Ruslara teslim olduğu, ahalisinin ise tedarikettiği 2800 araba ile Bender ve İsmail taraflarına yolaçıktıları belirtilmekte idi45. İsmail’de ise hezimeteuğrayan Ruslar, 17 Aralık 1788’de savunma zafiyeti olanKalas’ı, General Kaminski komutasındaki ordu ile işgaletti46. Diğer yandan Özi Kalesi’nin düşmesi üzerinedurumdan çok etkilenen Sultan I. Abdülhamid, 9 Ni- san1789’da vefat etmiş, yerine III. Selim Osmanlı tahtınaoturmuştu47.37 BOA, ADVN. MHM. d188, s. 578.

38 BOA, MAD, 10043, s. 22 (8 M. 1202/ 20 Ekim 1787); C.AS, 53675;C.AS, 53240;C.AS, 1199; C.AS. 53240; C.AS, 49907; D.BŞM, 6959/17;9129.

39 BOA, C.AS, 51608 (22 Ş. 1202/28 Mayıs 1788).40 MustafaNuri, IV, 18.41 Johann Wilhelm Zinkeisen, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, çev. NilüferEpçeli, İstanbul 2011, VII,

291.42 Ahmed Âsım, Tarih, İstanbul1867, I, 24.43 Mustafa Nûri, Netayicü’lVukuat, IV, 25.44 Ahmed Cevdet Paşa, Tarih,Dersaadet 1309, V, 9.45 Ahmed Cavid Bey, Müntehabat, çev. Adnan Baycar,İstanbul 2004, s. 610.46 BOA, A.DVN. MHM. d,188, 82.47 Mustafa Nuri, IV, 21; Sultan I. Abdülhamid’le ilgili daha fazla

ayrıntı için bkz. Fikret Sarıcaoğ- lu, Kendi Kaleminden Bir PadişahınPortresi Sultan I. Abdülhamid (1774-1789), İstanbul 2001. Sultan’ınvefatından önce de rahatsız olduğu, Özi Kalesi’nin düştüğünü öğrenmesiile birlikte felç geçirdiği ifade edilmektedir, bkz. aynı eser, 34.

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

387

Burada bulunan 4000 Türk askerinden bir kısmı savaştahayatını kaybederken diğer kısmı da esir edildi. Buhadiseden sonra Yusuf Paşa’nın yerine sadrazam olanKethüda Hüseyin Paşa, Yaş taraflarında toplanmakta olanRus ordusunu dağıtmak üzere Kemankeş Mustafa Paşa’yıgörevlendirdi. 25 bin kişilik ordusuyla harekete geçenMustafa Paşa, Fokşan üzerine yürüdü. Fakat Rus GeneraliSuvarov ile Avus- turya Prensi Koburg anlaşarak ikicepheden saldırıyla Türk ordusunu bozguna uğrat- tı48. Sadeceatlı birliklerinden oluşan Türk ordusunun, topçubirlikleri ile donatılmış Avusturya ordusu ile destekiçin gelen ve yaklaşık 30 bin kişi olan Rus ordularıkarşısında yapabileceği fazla bir şey yoktu49. 24 Eylül1789’da cereyan eden muha- rebede, aralarında Zahneli HasanPaşa’nın da bulunduğu birçok asker esir düştü50. Fokşanbozgunundan sonra Kemankeş Mustafa Paşa ile Abdi Paşakomutasındaki ordular, mağlubiyetin öcünü almak üzereharekete geçtiler. Rus ordularının Rım- nik Suyucivarında olduğu tahmin edilmekte idi. Türk orduları sözkonusu nehir civarına yaklaştıkları halde aralarındasağlam irtibat bulunmuyordu. Buna mukabil Avusturya veRus orduları ise yine birlikte hareket ediyorlardı. PrensKoburg ile General Suvarof önce Kemankeş Mustafa Paşa’nınkuvvetlerine daha sonra Çarha- cı Abdi Paşa’nınkuvvetlerine saldırarak bozguna uğrattılar. Geri çekilişiesnasında Boze suyundan geçilirken arkadan düşmanordularının geldiği sanılarak panikleyen Osmanlıordusundan birçok asker boğularak öldü. Bunlar arasındaReisu’l-Küttâb Hayri Efendi de bulunmakta idi. Bubozgundan sonra Avusturyalılar Belgrad ve Semendre’yiişgal etti51. Buradan Bender’e yönelen Ruslar kaleyi 52gün muhasara ettiler52. Bender’de 16 bin kişi ile 300 topvardı53. Toplar için lazım olan gülleler İsakçıambarlarından getirilmişti54. Kalede 25 adet de humbarabulunmakta idi. Bun- ların mühimmatı ile birlikte 10humbaracı askeri İstanbul’dan gönderildi55.

Kaleye ilk ciddi saldırılar 18 Haziran 1789’da TurlaNehri’nin sağından 300

Rus kazağı tarafından yapılmış, 400 kişilik Türkkuvvetinin buna mukabele etme- siyle çatışmalar beş saatsürmüştür. Türkler çatışmalarda 100 kayıp 40 da yaralı

vermişti. 11 Temmuz 1789’da Rusların ana güçleri Bender’iTurla (Dinyestr) Nehri tarafından kuşattı. GeneralPotemkin, 20 bin kişiyle savunulduğunu zannettiği Ben- derKalesi’nin işgalinin uzun zaman alacağını düşünerek kışşartlarına göre ordu- suna takviyede bulunuyordu. 18Ağustos’ta Potemkin, Bender’in işgali için kesin emirvermişti. Fakat kale savunması güçlü olduğundan kuşatmasüresi uzamakta48 Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, TTKY,Ankara 1999, V, 15-16.49 MustafaNuri, IV, 24.50 BOA, HAT, 144/6070 (15 Ra. 1204/3 Aralık 1789);HAT, 145/6073; HAT, 6199.51 Karal, OsmanlıTarihi, V, 16.52 BOA, HAT, 144/6070 (15 Ra. 1204/3 Aralık 1789);HAT, 145/6073; HAT, 6199.53 A. B. Şirokorad, Osmanlı Rus Savaşları, çev. Ahsen Batur,İstanbul 2009, s. 238.54 BOA, D.BŞM, 6960/25 (28. M.1202/9 Kasım 1787)55 BOA, MAD,10043, s. 106.

388 P R O F . D R . E R D O Ğ AN M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

idi. Nitekim Ekim ayı başlarında bölgeye gelen GeneraliSamoylof, mevcut şart- larda kalenin alınmasının imkânsızolduğunu düşünerek Rus ordusu için yeni ateşli silahlar vetopların getirilmesinin elzem olduğunu düşünmekte idi56.

Öte yandan Rus generali Potemkin’in Akkirman’ıişgali sonrası Bender Kalesi’ndeki ulemâ ve kale halkıile tüm askerî sınıfın ağa ve zabitleri Serasker İsmailPaşa57 ve Zaralı-zade Abdullah Paşa ile görüşüp kaledeasker ve mühim- mat eksikliğinin yanı sıra kış mevsimiolması dolayısıyla savunmanın yapıla- mayacağını, kaleyiteslim edeceklerini, aksi durumda vezirlerin emirlerineitaat etmeyeceklerini bildirdiler. Bender ahalisi dahaönce (1767-1774 savaşları) de işgale maruz kaldıklarındankalenin teslimi hususunda kati davranış sergilediler.Paşalar, halkı savaşa teşvik etti ise de muvaffakolamadılar58. İsmail Kalesi’nden yardım gelmesibeklenmiyordu lakin onlar kendilerini bile zor müdafaaetmekte idiler59. Bender Muhafızı Ahmed Paşa ve Kalekadısının İstanbul’a gönderdikleri yazılarda, ulema vehalk daha da ileri giderek Bender’i teslim edeceklerini,buna kim karşı gelirse onu da helak edecekleri tehdidindebulunmuşlardı60.

Bender’deki iç huzursuzluk ve gerginliğin idarecilerarasında da olması zaten muhasara altında zor şartlaramaruz kalan kale savunmasını daha da zaafa uğrat- maktaidi. Miktad Ahmed Paşa, Nüzül Emini Ömer Ağa’ya gerekhazineden ge- rekse İsmail Ordusu defterdarından toplam 80bin kuruş gönderildiğini, fakat onun55 bin kuruşu makbuzlandırdığını belirterek açıkta kalan25 bin kuruşun hesabının sorulmasını istiyordu61. Diğeryandan Miktad Ahmed Paşa ise beraberinde 1200 askerlebirlikte kaleye geldiği halde nüzül emininden 2000kişilik tayinat istemişti. Nüzül Emini Ömer Ağa da budurumu merkeze şikâyet etmişti. Ayrıca konunun ÖziMuhafızı Ali Paşa tarafından hükümete aksettirilmesiylebirlikte, İstanbul’dan Ahmet Paşa’ya tehdit dolu hükümle,adaletten ayrıldığı takdirde cezalandırılacağı

56 Astrvatsaturov,a.g.e., s. 95.57 Ahmed Cevdet Paşa (Tarih, V, 8), Vasıf Efendi’ye dayandırarak,

İsmail Paşa’nın servet sahibi biri olduğu, Tersane ve matbaheminliklerinde bulunup bunları iyi idare ettiğini tüm bu vasıflarıylakendi- sine vezirlik verilerek Bender’e gönderildiğini ama kaleyigerektiği gibi savunamadığını ifade eder.

58 BOA, HAT, 144/6070 (15 Ra. 1204/3 Aralık 1789); HAT, 145/6073;HAT, 6199; Ahmed Cevded Paşa, Tarih, V, 8; Câbî Ömer Efendi, Tarih,çev. Mehmet Ali Beyhan, Ankara 2003, I 113; Ham- mer, Büyük OsmanlıTarihi, çev. Bekir Sıtkı Baykal, İstanbul t.y., Ek cilt IX, 985;Vakanüvis Edip Efendi (Tarih, çev. Ali Osman Çınar, İstanbul 1999,s.159) ise Bender Kalesi’nin top, mühimmat ve muhafaza bakımındanherhangi bir eksiğinin olmadığını, bununla birlikte kaledeki vezirlerve muhafızların gayretsizliğinden kalenin 15 Ocak 1790’da Ruslarateslim edildiğini yazar. Nicolae Jorga (Osmanlı İmparatorluğu Tarihi(1774-1912), çev. Nilüfer Epçeli, V, 84), eserinde BenderKalesi’nin 14 Kasım 1789’da direniş görmeden Rusların elinegeçtiğini yazar. Rus yazar Şiroko- rad (aynı eser, s. 238), iseBender Kalesi’nin daha muhasara bile edilmeden teslim olduğunu yazar.

59 Sadullah Enverî, Tarih, Millet Kütüphanesi Âli EmirîTasnifi, 67/1, III, vr. 279b.60 BOA, HAT, 145/6071 (24 Ra.1204/12 Aralık 1789).61 BOA, C.AS, 46750 (14 R.1203/12 Ocak 1789)

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

389

iletildi62. Konuyla ilgili Ahmed Paşa’ya gönderilendiğer bir emirde ise 500-600 kişiyle Bender’e gittiği,abartılı talebi ile nüzül emini ile olan münakaşasına sonvermesi istendi63. Aynı şekilde İstanbul’dan nüzüleminine gönderilen emirde, kendisine gönderilen parayıdikkatli kullanması, aksi takdirde cezalandırılacağıbildirildi64. Kalede, mevaciblerinin geciktirilmesidolayısıyla asker arasında da huzursuzluk had safhadaidi. Konuyla ilgili hassasiyet İstanbul’a arz edilmiş,so- runun giderilmediği takdirde Bender’de ihtilâlolacağı uyarısında bulunulmuştu. Sultan III. Selimkonunun hassasiyetini idrakle, darbhane eminini yanınaçağıra- rak durumun değerlendirmesini yapacağınısöylemiştir65.

Bender Kalesi’ndeki sorunlar bununla da sınırdeğildi. Nitekim kale savun- masında görevli toplam 404yerli cebeci kayıtlarda yer almakta idi. Bunlar dahisavaş durumu olmasına rağmen etrafa dağılmış, çoğuköylerine dönmüştü. Söz konusu cebecilere mevacibleriningönderilmesi için tekrar Bender Kalesi’nde toplanıpsavunmada yer almaları şartı ileri sürülmüştü66.

Rus muhasarasında dahi gerek kale yönetiminin kendiiçinde birbirlerine karşı husumette olmaları gerek kaledegörevli askerler ve burada yaşayan halkla yöne- timarasında ihtilafın olması; kale savunmasında görevliolduğu halde bir kısım askerin firarda olması ve gereksekalede yaşayan tüm kesimlere hükmedebilecek otoriter vegüçlü bir iradenin olmaması, Bender Kalesi’ninakıbetini belirleyen en önemli etmenler olmuştu. Kaledekidurumdan haberdar olan Gazi Hasan Paşa, Bender Kalesi’ndeihtilal vuku bulduğundan buradaki askerlerinyatıştırılması için İstanbul’dan acilen bunlarınmevaciblerinin gönderilmesini talep etti67.

Diğer yandan Potemkin, kuzeyden yapılacak hücumlakalenin düşürülebile- ceğine inanıyordu. General DeBalmen, 25 Türk askeri esir almıştı. 29 Ekim’de GeneralSamaylof kaleye hücum etti. Ruslar nehrin soltarafındaki araziye 40 top yerleştirmişti. 30-31 Ekimtarihlerinde hücumların şiddeti de arttı. Potem- kin,Bender Muhafızı İsmail Paşa’ya gönderdiği mektupta, kaleyiteslim etmesini aksi takdirde sonuçlarına katlanacağı

tehdidinde bulundu. Bender Kalesi’nden İstanbul’a yazılantahriratta, kalenin 20 günlük iaşesinin kaldığıbelirtilmekte idi. Bu bilgiyi Potemkin de öğrenmişti68.Zaten dönemin kaynaklarında da kale için- den bazıkişilerin gizliden Ruslarla irtibat halinde olduğu ifadeedilmektedir69.

62 BOA, MAD, 10043, s. 130 (2 S. 1202/13 Kasım 1787); HAT,21/1607; BOA, C. AS 52912 (2. S.

1202/13 Kasım 1787); C:AS, 5921; C.AS, 52912.63 BOA, C. AS, 10693 (14 C.1202/22 Mart 1788)64 BOA, C. AS, 51608 (22 S.1202/3 Aralık 1787).65 BOA, HAT,182/8348.66 BOA, C.AS, 47961 (10 Ş.1203/6 Mayıs 1789).67 BOA, HAT,182/8348.68 Astrvatsaturov,a.g.e., s. 95.69 Enverî,vr. 279b.

390 P R O F . D R . E R D O Ğ A N M ER Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

Kaledeki huzursuzluk ve askerlerin dahi kaleyi teslim etmek için baskıda bulunduğu göz önüne alındığında, Potemkin’in kale ahvalinden haberdar olması zor olmamıştır.

Karadan Potemkin’in ordusu; Turla Nehri’nden iseŞalapo adı verilen sa- vaş kayıkları ile kuşatılanBender Kalesi’nin Muhafızı İsmail Paşa ile GeneralPotemkin arasında yazışmalar devam ediyordu70. Potemkintarafından Bender Kalesi’nin muhafızı ve ilerigelenlerine gönderilen başka bir mektupta, şayet barışyoluyla kale teslim edilirse kale halkının can ve malgüvenliğinin temin edileceği taahhüt edilmekte, bununlabirlikte kalede bulunan savaş araç gereçleri vemühimmatının da Ruslara teslimi istenmekte idi. Kalenintahliyesi sırasında ahalinin ihtiyaç duyması halindeonlara araba da temin edilecekti71.

Nihayet müzakereler sonucunda kale Ruslara teslimedildi. Teslimatla birçok mühimmat, 12 ton barut ve 20ton zahire Rusların eline geçti. Teslim sonrasında kalede4000’i silahlı toplam 16 bin Türk bulunmakta idi72.Bender’de cereyan eden savaş ve sonrasında Rusların 10bin kayıp verdiği yetkililer tarafından ifade edilmiştir.Bu kayıpların büyük bir kısmı Rusların kaleyeyerleşmesinden sonra vuku bulmuştur. Kalede baş gösterenveba salgınının Türklerin bıraktığı zahi- reden,özellikle undan geçtiği düşünülmüştür. Nitekim 3-9 Nisan1790 tarihleri arasında kaleye giden General Samaylof,kaledeki kitlesel ölümlerin en büyük nedenininTürklerden kalma unun tüketilmesiyle ortaya çıktığınıifade etmiştir. Samaylof’un kalede bulunduğu sürede 80kişi ölmüş, 236 kişi ise ölümcül hasta- lıklapençeleşmekte idi. Toplam hasta sayısı ise 1020 idi73.

İşgalden sonra karargâhını Bender’de kuran General G.A. Potemkin, Ben- der valisi oldu. Kalenin en büyükcamisi olan Sultan Ahmed Camii kiliseye çev- rildi74.Potemkin’in birlikleri arasında bulunan Ermeni bölüğüTurla Nehri’nin sol tarafına gönderildi. Ayrıca işgaledilen Bender, Akkirman ve diğer şehirlere de Ermenileryerleştirildiler75. Bender karargâh yapıldıktan sonra

kalede toplam üç Rus generali bulunmakta idi. Askerîhazırlıklara da burada devam edildi. Ruslar, Bender’depiyade ve süvari askeri toplayıp bir takımını TurlaNehri kenarından Akkirman’a; bir takımını ise Prut Nehrikenarından İsmail’e gönderdiler. Gittik- leri her ikitarafta da karakollar kuruldu. İsmail’e iki koldansaldırılması da Rus planları arasında idi. İsmail nüzülemini, ellerinden üç günlük zahire kaldığını acilenkendilerine asker ve zahire gönderilmesini talep etti76.

70 BOA, HAT, 33/1588.71 BOA, HAT, 30/1411, (25 B. 1204/10 Nisan 1790); HAT, 30/1404; HAT,29/1395.72 Astrvatsaturov, a.g.e., s. 95.73 Astrvatsaturov, a.g.e., s. 95-96.74 Smirnova, a.g.e., s. 90; Astrvatsaturov, a.g.e., s. 96.75 Astrvatsaturov, a.g.e., s. 96.76 BOA, 214/11681.

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

391

İsmail Paşa, Bender’i Ruslara direnmeden teslimettiği gerekçesiyle malları müsadere edilerekTekfurdağı’nda nefyedildi77. Ayrıca bu ağır mesuliyettendola- yı yeniçeri ağası, Ahmed Paşa ve Zareli-zadeAbdullah Paşa, Tuna sahilinde birer ikişer idam edildi.İdam edilenler arasında kale ahalisinin ilerigelenlerinden bazı kimseler de vardı78. Bunun dışındakalenin teslimi için fetva veren Kırımî Halil Efendi veGiridî odabaşı olarak tanınan İsmail Bey’in yakalanmasıiçin bir mübaşir görevlendirildi. İbrail, İsmail veVarna gibi bölgenin önemli merkez kadılarına, söz konusumübaşirle gizliden gönderilen fermanda, Kırımî veGiridî’nin yakalanarak mübaşire teslim edilmesiemredildi79. Sadrazam Cezayirli Hasan Paşa bahar için yenisefer hazırlığında iken yaşı seksenin üzerinde olduğuhalde sıtma hastalığı yüzünden vefat etti (30 Mart 1790).Sadrazamın vefatıyla birlikte yerine böylesine önemli vezor bir görev için kimse talip olmamış kura yöntemiyleŞerif Hasan Paşa sadrazam olmuştu80. Kumandan Koburgkomutasındaki 40 bin kişilik Avusturya or- dusu YergöğüKalesi kuşatmıştı. Fakat yeni Sadrazam Şerif HasanPaşa’nın buraya yaptığı lojistik destek sonucu ağırbozguna uğrayan Avusturyalılar, arkalarında 50 kadar topve pek çok mühimmat bırakarak geri çekilmek zorundakalmıştır. Şerif Hasan Paşa’nın bu başarısı merkezdesevilmesini sağlamış, fakat Eflak Voyvodası MavroyaniBey81’i öldürtmesi gözden düşmesine sebep olmuştur82.

1790 yılının yaz ortalarında Sadrazam Şerif HasanPaşa, büyük orduyla Şumnu’dan hareket edip Rus ordusuüzerine yürümeye karar vermişti. Fakat Avus- turyaordusunun Yergöğü’de hezimete uğratılmasıyla bunlarınüzerine saldırmanın daha kolay olduğu düşünülerek plandeğişikliği ile Rusçuk’tan Yergöğü tarafına gidilmeyekarar verildi. Lakin Prusya’nın Avusturya’yı zorlayıpateşkes anlaşma- sını imzalattığı haberi gelmesiyleçıkılan sefer sonuçsuz kaldı. Böylece Türk ordu- suYergöğü ovasında yaklaşık 50 günlük bir süreyi boşunageçirmiş oldu. Bunun

77 Cevdet,V, 8.78 Sadullah Enverî, vr. 280a. Ahmet Paşa’nın vefatında eşi Abide Hatun,

İbrail’de idi. Paşa’nın mu- hallefatı da onun yanında bulunduğundan

kendisinin İstanbul’a güvenle gelebilmesi için harcırah ve korumasısağlandı (HAT, 1392/55587); Ahmed Paşa’nın hazine tarafındanmallarının müsa- deresi için Kapı kethüdası Memiş Efendi’densorgulamasının yapıldığında, Paşa’nın İstanbul’da emvalininbulunmadığı hatta Memiş Efendi’ye bile 100 bin kuruş borçlu olduğuortaya çıkar. İstanbul’daki evinin ise eşinin üzerine kayıtlı olduğusaptanır (HAT, 8161).

79 BOA, C.AS, 6782 (Evahir-i C. 1204/ 7-16 Mart 1790).80 Mustafa Nûri, IV, 25.81 Mavroyani Bey, uzun zaman tersane tercümanlığı yapmış, Cezayirli Gazi

Hasan Paşa’nın adamları arasına girmişti, devlete hizmetlerineticesinde Sultan I. Abdülhamid tarafından Eflak voyvodalığınaatanmıştı. Mustafa Nuri Paşa’nın ifadesiyle “gözü pek yiğit veçalışkan” biri idi. Avusturya cephe- sinde birçok başarılar eldeetmiş Boze bozgunu sonrası Eflâk’ta tutunamayarak birkaç binaskeriyle birlikte Ziştovi’ye geçmişti. Mavroyani’nin yanındabirçok mücevher bulunduğu söylentileri üzerine bunlara sahip olmakisteyen Şerif Hasan Paşa, mavroyani’yi hıyanet planları kurduğugerekçesiyle padişahtan onun ölüm fermanını alarak yakalatıpastırmıştır, bkz. Mustafa Nuri, IV, 26.

82 Mustafa Nuri, IV, 26; Karal, Osmanlı Tarihi, V, 16.

392 P R O F . D R . E R D O Ğ AN M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

üzerine Türkler, Rusçuk’a dönüp Rus ordusu üzerineyürümeyi planlarken kış mevsiminin gelmesi vebirliklerin bir kısmının dağılmasıyla bu harekâttan davazgeçilerek Şumnu kışlağına geri dönüldü. Diğer yandanTolcı ve İsakçı ka- sabalarını harap eden Ruslar, altıaydır karadan ve nehirden kuşattıkları İsmail Kalesi’ni23 Aralık 1790’da ele geçirdiler83. Rusların İsmail’egirmesi ile birlikte kalede sokak çatışmaları başlamışkadınlar dahi Ruslara karşı direnişe geçmiş üç günboyunca katliam ve yağma devam etmiş çatışmalarda SeraskerAydoslu Mehmed Paşa da hayatını kaybetmiştir. Rus GeneraliLangeron nehre atılanların dışında 22 bin 700 insanın dagömüldüğünü ifade etmiştir84. Rusların da 20 bin- den fazlaasker kaybı olmuştu. Savaşta İzlediği yanlış savaş planlarıve başarısız- lıklarından dolayı Sadrazam Şerif HasanPaşa idam edilmiş yerine Koca Yusuf Paşa ikinci kezsadrazamlığa getirilmiştir85.

Osmanlı-Rus savaşının başlamasıyla birlikte Avusturyayaptığı gizli anlaş- ma sonucu Rusya’nın yanında savaşagirmişti. Diğer yandan Rusya, İsveç ve Prusya ileLehistan’ın da Osmanlı Devleti’nin yanında savaşagirmesinden çeki- niyordu86. Rus savaşı öncesi OsmanlıDevleti ile İsveç savaşta ve barışta birlikte hareketetme kararı almış buna mukabil İsveç’e İstanbultarafından 20 bin kese savaş yardımında bulunulmasıkararlaştırılmıştı. Anlaşma gereği savaşa giren İsveç,Ruslara karşı denizde üstün gelmiş, fakat karasavaşlarında mağlubiyet yaşamıştı. Beklentilerinin aksinecereyan eden savaş sonucu İsveç, Osmanlı ile yaptığıittifak anlaşmasına aykırı olarak Ruslarla barışantlaşması imzaladı (1789-1790). Daha önce yapılan anlaşma gereğince OsmanlıDevleti’nin bir miktar para vermesi, İsveç’in RuslarıBaltık Denizi’nden çıkarak Akdeniz’e gelmelerini en-gellemiş oldu87. Rusya’nın İsveç’le barış yapması Rustarafında memnuniyetle karşılanmış hatta şenliklerdüzenlenmişti88. Diğer yandan Osmanlı Devleti’nin Rusyave Avusturya’ya karşı savaşa girmesiyle Fransa, İspanyave Prusya gibi diğer Avrupa devletleri savaşınbitirilmesi için aracılık yapmak istediler. Bun- lardanPrusya, Osmanlı ile yaptığı ittifak anlaşması ileisteğinde muvaffak oldu. Anlaşma hükmünce Prusya, OsmanlıDevleti’nin Tuna Nehri’ne kadar olan sı- nırlarını

garanti altına alacak, Avusturya ve Rusya’yı Osmanlı ilebarış yapma- ya zorlayacaktı. Prusya şayet bundabaşarılı olamazsa her iki devlete de savaş açmayıtaahhüt ediyordu. Buna mukabil Osmanlı Devleti isePrusya’dan başka bir devletin aracılığı ile barışyapmamayı vaat ediyordu89. Rusya ile mütarekegerçekleşmezse Prusya, 1790 baharında Rusya’yasavaş açacaktı90.83 MustafaNuri, IV, 27.84Jorga, V, 9585 MustafaNuri, IV, 27.86 BOA, HAT,33/1602.87 MustafaNûri, IV, 28.88 BOA, HAT,30/1408.89 MustafaNuri, IV, 28.90 BOA, HAT, 6065 (23 Ra. 1204/11Aralık 1789).

P R O F . D R . E R D O Ğ A N M E R Ç İ L ' E A R M A Ğ A N

393

Yapılan anlaşmadan sonra Prusya, sınıra büyükbir ordu sevkiyle Avusturya’yı Osmanlı Devleti ilebarış için tazyike başlamıştır. Avusturyalılar ise barışmüzakerelerini dokuz ay kadar sürüncemede bırakarakOsmanlı’nın Avus- turya sınırında bulunan askerleriniRusya üzerine kaydırmasına mani olmuştur91.

1791 baharında Rusların Dobruca bölgesine geçipbölgeyi tahrip etmeye baş- lamalarıyla birlikte 10 Haziran1791’de Osmanlı Ordusu Şumnu’dan bu bölgeye doğru hareketegeçti. Diğer yandan Rumeli valisi Mustafa Paşa kendisineseras- kerlik verilerek büyük bir ordu ile Maçin’negönderildi. Mustafa Paşa, Rusların Tuna Nehri yakasındangeleceği düşüncesiyle topları o yöne mevzilendirerek savaşplanını bu fikir üzerine yapılandırmıştı. Fakat Ruslar,Tuna yönünden az miktarda birlik sevk ederek asıl orduylaOsmanlı ordusunun arka tarafından yürüyüşe geçti- ler.İçlerinde Tepedelenli Ali Paşa’nın da bulunduğukomutanlar öncülüğünde Rus birliklerine akınlar yapılmışfakat istenilen sonuca ulaşılamamış, o esnada sadra- zamınordusu da yetişmişti. Osmanlı-Rus orduları arasındakimuharebe altı saat kadar sürmüş her iki tarafta da büyükkayıplar verilirken Türk ordusu geri çekilmiş, bölgedetutunamayan Rus ordusu da Tuna’nın karşı yakasınageçmiştir92.

Diğer yandan Türk-Rus muharebeleri sadece Rumeli’deolmayıp Karade- niz ve Kafkasya’da da devam etmekte idi.Denizlerde her iki güç bir birine tam üstünlüksağlayamazken93 Kafkasya’da oluşturulan savunma mevzileride birer birer Rus işgaline maruz kalmıştır. Bunlardan enönemlisi ise Anapa Kalesi’dir94.

Osmanlı Devleti’nin Kırım’ı geri almak için açtığısavaş pahalıya mal ol- muş Kırım’ı geri alamadığı gibiRumeli’de ve Kafkasya’da birçok kale ve şehri işgaleuğramıştı. Nihayet savaşa son vermek isteyen Türk ve Rustarafları çeşit- li yazışmalardan sonra barışmüzakerelerine başladılar. Müzakereleri yürütmek üzeretarihçi Vasıf Efendi, Rusya’ya yollandı. İki ülkeKalas şehrinde yaptıkları görüşmelerde Çerkesistan (KuzeyKafkasya) ve Anadolu sınırları savaştan öncebulundukları durumda kaldı. Rusya’nın işgal ettiğikalelerin Osmanlı Devleti’ne iadesi hususunda iki madde

daha ilave edilerek 13 Ağustos 1791’de sekiz ay sü- renmüzakereler sonucunda Kalas’da mütareke imzalandı95. 10Ocak 1792’de imzalanan Yaş Antlaşması ile BenderKalesi, Osmanlı Devleti’ne iade edildi96.

91 Mustafa Nûri, IV, 28-29.92 Mustafa Nûri, IV, 29-30.93 Mustafa Nûri, IV, 30.94 Anapa Kalesi, Soğucak Muhafızı olarak 1781’de bölgeye gönderilen Ferah

Ali Paşa’nın gayretleri sonucu inşâ edilmiş daha sonra kale, Ruslarakarşı Osmanlı Devleti’nin bölgedeki sosyal, askerî ve siyasîfaaliyetlerinin merkezi olmuştur. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgiiçin bkz. Cengiz Fedakâr, Karadeniz’in Kuzeyinde Son Osmanlı İstihkâmı: AnapaKalesi (1781-1801), Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi SosyalBilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Doktora Tezi, İstanbul 2010.

95 Mustafa Nûri, IV, 31-32.96 “Devlet-i âliye-Rusya”, Muahedat Mecmuası, sayı: 4, İstanbul 1298,s. 6; Âsım, I, 29.