Kafkasyanın Savaş Beyleri:Çeçen İnguşların kültürel öğeleri

10
KAFKASYA’NIN SAVAŞ BEYLERİ: ÇEÇEN-İNGUŞLAR Hazırlayan.SERHAT DOĞAN 1.ÖZET a.Kaynak değerlendirmesi 2.ÇEÇEN-İNGUŞ HALKININ KÖKENLERİ 3.ÇEÇENİSTAN SİYASİ TARİHİ VE RUS ÇEÇEN HARPLERİ a.Muridizm hareketi 4.21. Yy da Çeçenistan 5.Çeçen-İnguş halkının sosyal ve kültürel öğeleri (Önemli Şahıslar,Folkloru,Dini,Sosyal Yaşantıları) 9.Sonuç ÖZET Yüksek Kafkas dağlarının doruk noktalarını tutmuş ve tarihe adını altın harflerle yazdırmış, bütün tarihi boyunca özgürlüğü için savaşmayı kendine ilke edinmiş bir millet olan Çeçen-İnguşların tarihine ve kültürüne yönelik tespitlerde bulunmak maksadı ile bu yazıyı kaleme alıyorum. Çeçenlerin ve İnguşlar’ın Kafkasya da ki yeri ve bölge için önemleri, tarihsel süreçte bölgede ki egemen güçler ile ne şekillerde mücadele verdiklerini bu yazımızda incelemeye çalışacağız.Ama öncelikli hedefimiz Bu halkın kültürüne yönelik tespitler yapmaktır. Tabi ki her bilimsel makalenin bir iddia taşıması gerekmektedir.Bizde bu ödevimizi hazırlarken bilimsellik kriterleri dışına çıkmadan konu ile ilgili yazılmış detaylı bir kaynak taraması yaparak hem yazılı hem sözlü kaynaklardan yararlandık ve bölge halkından Türkiye’ye gelmiş olan kişilerle mülakatlar yaparak elimizdeki kaynakların doğruluğunu tespit etme fırsatı bulduk. Böylece objektif bir yazı ortaya koymaya çalışacağız. Buradan çalışmam sırasında bana yardımları dokunan özellikle KAFKASSAM genel başkanı Hasan Oktay hocam ile bana kaynak noktasında yardımlarını esirgemeyen Hazar üniversitesi hocalarından Araz Aslanlı hocama bunun dışında milli kütüphanede yaptığım taramada bana yardımı dokunan sayın Hatice Şentürk hanımefendiye, hem kaynak hem de eksik noktalarımı giderme noktasında bana destek veren Kırım Milli meclisi Türkiye temsilcisi Zafer Karatay ağabeyime bunun dışında Waynah vakfına,İstanbul Kafkas-Çeçen Kültür derneği yetkililerine teşekkürü bir borç bilirim. Anahtar kelimeler: Çeçenistan, Rusya,Çeçen-Rus Savaşı,Cevher Dudayev, Kafkasya.Gılnış,İmam şamil,Müridzm A.KAYNAK DEĞERLENDİRMESİ. Elbette bu süreç içerisinde bir başlangıç noktası seçmek gerekliydi. İslam Araştırmaları vakfı tarafından yayınlanan Diyanet İslam Ansiklopedisi bizim için çıkış noktasıydı.Buradan Çeçenistan ile ilgili maddelerin

Transcript of Kafkasyanın Savaş Beyleri:Çeçen İnguşların kültürel öğeleri

KAFKASYA’NIN SAVAŞ BEYLERİ:

ÇEÇEN-İNGUŞLAR

Hazırlayan.SERHAT DOĞAN

1.ÖZET

a.Kaynak değerlendirmesi

2.ÇEÇEN-İNGUŞ HALKININ KÖKENLERİ

3.ÇEÇENİSTAN SİYASİ TARİHİ VE RUS ÇEÇEN HARPLERİ

a.Muridizm hareketi

4.21. Yy da Çeçenistan

5.Çeçen-İnguş halkının sosyal ve kültürel öğeleri

(Önemli Şahıslar,Folkloru,Dini,Sosyal Yaşantıları)

9.Sonuç

ÖZET

Yüksek Kafkas dağlarının doruk noktalarını tutmuş ve tarihe adını altın harflerle yazdırmış, bütün tarihi

boyunca özgürlüğü için savaşmayı kendine ilke edinmiş bir millet olan Çeçen-İnguşların tarihine ve kültürüne

yönelik tespitlerde bulunmak maksadı ile bu yazıyı kaleme alıyorum. Çeçenlerin ve İnguşlar’ın Kafkasya da ki yeri

ve bölge için önemleri, tarihsel süreçte bölgede ki egemen güçler ile ne şekillerde mücadele verdiklerini bu

yazımızda incelemeye çalışacağız.Ama öncelikli hedefimiz Bu halkın kültürüne yönelik tespitler yapmaktır. Tabi

ki her bilimsel makalenin bir iddia taşıması gerekmektedir.Bizde bu ödevimizi hazırlarken bilimsellik kriterleri

dışına çıkmadan konu ile ilgili yazılmış detaylı bir kaynak taraması yaparak hem yazılı hem sözlü kaynaklardan

yararlandık ve bölge halkından Türkiye’ye gelmiş olan kişilerle mülakatlar yaparak elimizdeki kaynakların

doğruluğunu tespit etme fırsatı bulduk. Böylece objektif bir yazı ortaya koymaya çalışacağız. Buradan çalışmam

sırasında bana yardımları dokunan özellikle KAFKASSAM genel başkanı Hasan Oktay hocam ile bana kaynak

noktasında yardımlarını esirgemeyen Hazar üniversitesi hocalarından Araz Aslanlı hocama bunun dışında milli

kütüphanede yaptığım taramada bana yardımı dokunan sayın Hatice Şentürk hanımefendiye, hem kaynak hem

de eksik noktalarımı giderme noktasında bana destek veren Kırım Milli meclisi Türkiye temsilcisi Zafer Karatay

ağabeyime bunun dışında Waynah vakfına,İstanbul Kafkas-Çeçen Kültür derneği yetkililerine teşekkürü bir borç

bilirim.

Anahtar kelimeler: Çeçenistan, Rusya,Çeçen-Rus Savaşı,Cevher Dudayev, Kafkasya.Gılnış,İmam şamil,Müridzm

A.KAYNAK DEĞERLENDİRMESİ.

Elbette bu süreç içerisinde bir başlangıç noktası seçmek gerekliydi. İslam Araştırmaları vakfı tarafından

yayınlanan Diyanet İslam Ansiklopedisi bizim için çıkış noktasıydı.Buradan Çeçenistan ile ilgili maddelerin

ayrıntılı olarak dökümünü hazırladım. Ancak benim için asıl bilgi kaynağı Tarık cemal Kutlu’nun kaleme aldığı

Çeçen direniş tarihi adlı eserdi. Burada hem Çeçenistan’ın tarihini ele alarak bir ön bilgi vermeyi amaçlayan

yazar akabinde Ruslarla ve komşularıyla olan mücadelelerine ayrıntılı olarak yer vermiştir. Siyasi tarih

bağlamında bana yardımcı olan bir diğer eserde Murat Bi’nin kaleme aldığı Kafkas tarihi ve İnguş Kökenli

Wassan Giray Cabağı tarafından kaleme alınan Kafkas-Rus çatışması adlı eserdir.Bunun dışında Çeçenistan ile

alakalı pek çok kitap ve kaynaktan yararlandım. Cevher Dudayev’in eşi Alla Dudaeva tarafından kaleme alınan

milyon birinci, Şamil Basayev’in notlarından oluşan savaş ve ahlak, Kıyamoğlu sancaktar’ın Moskof

mezarlığı,Sovyetlerin Çeçenistan’da yaptığı fişlemeleri gün yüzüne çıkaran Kırmızı kitap Çeçenistan,Kafkasya

seyahatnameleri,kültür tarihi açısından Tarık cemal Kutlunun çevirisini yaptığı Çeçen masalları çalışmamda bana

yardımcı oldu.

2.ÇEÇEN HALKININ KÖKENLERİ

Çeçen Toprakları batıda küçük Kabartay, kuzeyde onları Kalmuk göçebelerinden ayıran Terek nehri,

doğusunda Dağıstan Bölgesindeki Avarlar ve Hazar yakınlarındaki Kumukların, güneyinde ise Kafkas

sıradağlarının ayırdığı Osetya da bitiyordu.Rus kaynakları ise Çeçen tabirini Karadağlar ile Terek Nehrinin

bugünkü Grozni’den geçen Sunja kolunun arasında bulunan yaylalarda yaşayanlar için kullanıyordu.Rusça yazılı

kaynaklarda ilk olarak 1708 yılında Kalmuk hanı Ayuki ile Kazan vali yardımcısı Pierre Apraxine arasında

imzalanan anlaşmada görülmektedir.Çeçenlerin kökeni hakkında pek çok rivayet vardır.Üzerinde çalışılması

gereken ve henüz tam olarak aydınlatılamamış bu mesele olmakla beraber bu konuda ele alınmış görüşleri

burada sizlerle paylaşacağım.Bunlardan ilki Çeçenlerin Çerkezler ile aynı kökten gelmiş olabileceği iddiasıdır ki

bu dil bilimciler ve tarihçiler arasında en az inanılan görüştür. Diğeri ise Çeçenlerin Azak denizi doğusunda ve

Don nehri kıyısında yaşadıkları dönemlerde Adige,lak, Lezgi gibi diğer Kafkas kabileleri ile birlikte Sarmatlar’ın

bir boyu oldukları yönündedir. Çeçenlerin Türk kökeninden geldiği ise bir başka görüştür.Onların İskitlerin bir alt

kolu olduğu görüşü hakimdir.

Çeçenler kendi içerisinde 3 önemli ve büyük kola ayrılırlar. Bunlar; nohçı, İnguş ve Tus kabileleridir.Bunlardan

en büyükleri ise Nohçılar’dır. Zaten kendilerine çeçen ismi Ruslar ve diğer milletler tarafından verilmiştir.

Bölgede yaşayanlar kendilerine Nohçı olarak adlandırmaktadırlar. Bu üç kabilede kendi altlarında 20 kadar

kabileye ayrılmaktadır. Nohçı bugünkü Çeçenistan bayrağında da yerini almış ve bayrak üstünde oturan kurt

olarak simgeleştirilmiştir. Dinlenmekte olan kurt manasına gelmektedir.

3.ÇEÇENİSTAN SİYASİ TARİHİ

Bugün Rusya Federasyonu içerisinde bulunan Çeçenistan Rusya’nın Kuzey Kafkasya bölgesinde ki yayılma

siyasetinde her daim öncü rol oynamış ve bölgeyi elinde tutması bakımından mühim bir vazife

üstlenmiştir.Çeçen halkı tarih içerisinde hep mücadeleci ruhuyla anılmıştır. Ruslara her daim karşı savaşmış bir

millet olması onu Kafkasya Gazavatın’da öncü durumuna getirmiştir. Rusların klasik savaş mantığı burada da

zaman içerisinde işlemiş ve bölgenin ilgası 3 dönemde gerçekleşmiştir1Kuzey Kafkasya stratejik ve jeopolitik

olarak mühim bir noktayı teşkil etmekle beraber Çeçenistan bu bölgenin tam göbek noktasını

oluşturmaktaydı.Burası Avrupa, Afrika ve Asya kıtalarının orta noktasında bulunan Akdeniz Karadeniz ve

boğazların doğu ucunda bulunduğu gibi kuzey-güney ve doğu-batı güzergahının da önemli noktalarından

birisini oluşturmaktadır. Kavimler göçü sırasında batıya hareket eden kavimler istisnasız olarak bu bölgeye

uğramış ve arkalarında kültürel öğelerini ve etnik izlerini bırakmışlardır21595 yılında Ruslar bölgeye inmeye

başlamış ancak şiddetli bir mukavemetle karşılaşmıştır.Bundan sonra Ruslar sınırlara kaleler yaparak ve bölgeye

Rus kozaklarını yerleştirmek suretiyle kültürel bir asimilasyon politikasına girişti. Bölgede ki çeçen beylerinden

1.Rusya’da çar I.Petro’dan sonra sistemli bir genişleme başlamış ve çevresindeki bölgeleri önce tanıma sonra ise işgal etme yoluna

gitmiştir.İşte bu durum Çeçenistan için de geçerli olmuş ve bu sistem Çeçenistan bölgesinde de uygulanmıştır./ bkn:Çeçenya, Mehmet Karaçay, Birleşik Kafkas dergisi,sayı 3,1995 2 .Antik Çağlardan Türklerin Yayılmasına orta Asya Mirası,/ Richard N.Frye, s.168

bir kısmi ile anlaşarak egemenlik kurmak istedi. Rusların Kafkasya’da ki etkisi Çeçen ve dağlı halkları arasında bir

mücadele hareketi başlatmış ve bu hareket müridizm olarak ortaya çıkmıştır.

A.MURİDİZM HAREKETİ

İslam tasavvuf geleneğinde mürid öncelikle kendisini İslam hukukuna yani şeriata adamış kişi olarak

geçmektedir.3Kafkasya içerisinde ise mürid ve Müridzm bambaşka bir hal almış ve bir siyasal yapılanmaya ismini

vermiştir.Ruslara karşı direnişe katılanlar ve yürütenler Halidi sufiler olsa da bu gruba katılan herkes bu tarikatın

müridi değildi.Tarikatın temel düsturu herkesin şeriata uygun yaşaması ve Hz. Peygamberin sünnetine uygun bir

yaşam sürmesini temin etmekti4. Müridzm hareketine katılanların çoğunluğu hür köylülerdi.Elbette bu harekete

katılmayı reddedenler karşı koyanlarda oluyordu. Bunlar genellikle toplumun zanaatkar ve Ruslar ile işbirliğine

yanaşan kesimini oluşturuyor olsa da görülmektedir ki İmam şamil zamanında bunlarında tamamı itaat altına

alınmıştı. Bölgede ki feodal düzene karşı olarak İslam’ın eşitlikçi söylemi ile çevre buluyor ve bu akım bölgede

hızla yayılıyordu. Rus istilasına karşı Kafkas bölgesinde ateşli ve etkileyici vaazlar veren imam Mansur Cihadın

önemini bölge insanına anlatıyor ve sürekli vatan müdafaasının önemini dile getiriyordu.Kısa zamanda Çeçen-

İnguş kabileleri onun etrafında toplandı. Etkisi Dağıstan Halklarına ve Adigelere kadar uzandı.1783 de ağırlığını

Çeçen-İnguşların oluşturduğu 15.000 kişiden oluşturduğu ve Avarlarında katıldığı kuvvetlerle Ruslara karşı

taarruza geçti5Ruslara karşı çetin savaşlar veren İmam Mansur 1974’te Anapa Kalesinde şehit olmuştur.Onun

Ölümünden sonra Kafkasya genel valiliğine general Yermelov atanmış muridizm hareketinin liderliğine ise Gazi

Muhammet Gelmiştir.Kısa süren İmamlığında çetin harpler vermiş Ruslar tarafından şehit edilmiştir.Ondan

sonra Başa İmam Hamza bey gelmiş ise de çok kısa süre İmamlılık makamında bulunmuş ondan sonra gelen

İmam Şamil ise bu hareketin asıl önderliğini yürütmüştür.Kültür medeniyet bölümünde İmam şamilden

bahsedeceğim için burada bu konuyu işlemeyeceğim.

4.21.yy da ÇEÇENİSTAN

1917 ihtilalı Rus egemenliğinde yaşayan milletler için bağımsızlık meşalesini yakmıştır.Bu hareketlilik

kendisini kuzey Kafkasya’da da göstermiş 11 Mayıs 1918'de6 Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti ilan edilmiştir. Fakat

Kuzey-batı Kafkasya'da güçlü olan çarlık rejimi tekrar kurmayı hedefleyen ve "bir bölünmez Rusya" sloganı ile

hareket eden General Denikin komutasındaki ordular saldırıya geçti. Şubat 1919'da çarlık yanlısı ordular

Çeçenistan'ı işgal etti. Beyaz ordularına karşı Eylül 1919'da Şeyh Uzun Hacı'nın liderliğinde başlayan ayaklanma

Şubat 1920'de başarıyla sonuçlandır. Fakat bu kez de Mart 1920'de Bolşevikler Çeçenistan'da yönetime geldi.

İkinci Dünya Savaşı Çeçen-İnguş halkı için yeni bir acı döneminin başlangıcıdır. 1941-42 yıllarında Alman birlikleri

Grozni petrol bölgesini ele geçirmek için askeri harekâta başladı7.Almanların bölgeden çekilmesinin ardından iş

birliğiyle suçlanan çeçenler Kazakistan ve Sibirya’ya Stalin’in emriyle göç ettirilmiş ve büyük acılar yaşamışlardır.

1991 de Sovyetler birliği dağılmaya başlayınca 16 özerk cumhuriyet’in tamamı statülerini “egemen

cumhuriyet’e” dönüştürdüler.Bunun gibi beş özerk bölgede aynı dönemde özerk cumhuriyet haline geldi.İşte bu

cumhuriyetlerden biri olan Çeçenistan da tabandan gelen bir bağımsızlık hareketi başladı.1991 başında

toplanan Çeçen halkı Milli kurultayı Moskova yanlısı mevcut hükümetin istifasını istemişti.Çeçenistan da

bulunan komünist hükümeti Yeltsin de istemiyor ve el altından çeçen hükümetini yıkmak için faaliyet

yürütüyordu.Çeçenlerin karşıt darbe girişimi netice vermiş yerel yönetici Zagayev istifa etmiş parlamento da

kendini feshetmişti.Ocak 1991 de Çeçen ulusal kongresi İcra heyeti başkanlığına seçilen Cevher Dudayev genel

seçimlere gidilmesini istemiş ve Rusları baskı ve engelleme girişimlerine rağmen27 ekim 1991 de seçime gidildi.

İnguşlar seçime katılmayarak Moskova yanlısı bir tavır izlemiş iseler de Vaynaklı Demokrat Parti ile İslam yolu

Partisinin müşterek adayı Cevher Dudayev cumhurbaşkanı seçildi.30 Ekimdeki parlamento seçimlerini de

3 Abdullah Temizkan.”Kuzey Kafkasyada muridizmin kurumsallaşması ve gazavat” , Karadeniz araştırmaları, bahar2010,sayı:25

4 DİA, Müridzm maddesi

5 Abdullah Temizkan.”Kuzey kafkasyada müridzmin kurumsallaşması ve gazavat”,Karadeniz araştırmaları,bahar 2010,sayı,25

6 Sefer E.Berzeg,/ Kuzey Kafkasya Cumhuriyetinin oluşumu,Kafkasyanın Bugünü konferansı, mayıs 2007

7 “Bu dönemde Sovyetlerin en önemli petrol bölgesi Azerbaycan petrol bölgesi ve Grozni petrol bölgesiydi”

bağımsızlık taraftarları kazandı. Rusya bu duruma savaşla karşılık vermiş ve 3Aralık 1994’de8 Grozni’yi

bombalamaya başladı.Ancak Çeçenler bu savaşta başarılı olmuşlar ve Hasavyurt Anlaşması9 ile 1996 da Rusya

ile barışmışlardır.Ancak Rusya Çeçenistan gibi stratejik önemi olan bir bölgeden vazgeçmek istemiyordu. Bu

yüzden şamil Basayev’in10

faaliyetlerini bahane gösterip ikinci defa Çeçenistan’a girdi.Çeçen üst düzey

yetkililerin bir çoğu suikast sonucu öldürülmüş ve Çeçenistan ile Rusya arasında Ahmet Kadirov zamanında bir

birliktelik sağlanmıştır.

5.ÇEÇEN-İNGUŞ HALKININ KÜLTÜREL ÖĞELERİ

Burada ele alacağımız konu ve makalemizin asıl ilgili bölümü olan bu kısımda Çeçen halkının önemli

şahısları,Folkloru, İklimi, Coğrafi yapısı,Dini,Dili ve önemli coğrafi özellikleri,Düğünleri,yemekleri ve onları

ilgilendiren daha pek çok özellikten bahsetmeye çalışacağız.Burada öncelikle Çeçenistan’ın coğrafi yapısından

başlamak kanımca en doğrusu olacaktır.

Kuzey Kafkasya bölgesinde bulunan Çeçenistan temel itibariyle coğrafyasına bakıldığında 3 temel bölgeden

oluşmaktadır. Güneyin yüksek tepeleriyle çevrili dağlık kısım, Orta Çeçenistan ve verimli arazisi ile Terek havzası

dediğimiz ovalık kesim. Kafkas dağlarının eteklerinde bulunan bu ülkede ki en yüksek tepeler 4493 metre ile

Tubulosynta, 4381 metre ile Şhan ve 4285 metre ile Diklosmta zirveleri ülkenin en yüksek kesimleri olup en

büyük akarsu yatakları ise Sunja ve Terek nehridir.Terek nehrinin suladığı ovalar oldukça bereketli olup batıdan

doğuya bütün Çeçenistan’ı sulamaktadır.Doğusunda Dağıstan batısında İnguş Cumhuriyeti, Güneyinde

Gürcistan ile çevrili olan Çeçenistan Dağıstan bölgesi ve hazar havzasında da etkinliği olup bu bölgelerde tarihsel

süreçlerde bulunmuş ülkede yaşayan Çeçen halkının bir kısmı bu bölgelere dağılmıştır.Karların hiç eksik

olmadığı çeçen dağlarında ormanlık alanlar da bulunmaktadır. I. Rus çeçen harbinde bu dağlık ve ormanlık alan

Rusların dağlık alanlarda ki hakimiyetine darbe vurmuş ve Çeçenlerin bu bölgede üstünlük kurmasını

sağlamıştır.11

Çeçenistan da ki bu dağlık yapı onun zaman içerisinde pek çok tarihçi, seyyah ve generaller

tarafından destanlaşmasına ve çeşitli şekillerde isimlendirilmesine sebep olmuştur. karasal iklimin sahip olduğu

bu coğrafyada özellikle güneydeki dağlık kesimlerde çok fazla soğuk yaşanırken bu durum orta kesimde yerini

ılıman bir havaya bırakır.

Bölge Rusya için önemli bir petrol doğalgaz üretim alanıdır.Özellikle terek havzasında bulunan petrol

rezervleri Rusya için hayati önem taşımak ta olup ikinci dünya savaşında Almanların bölgeye inmesindeki temel

sebepte bölge petrolünü kontrol altına almaktı. Bununla beraber Nogay bozkırı dediğimiz kuzey kesimlerde

oldukça büyük doğalgaz rezervleri bulunmaktadır.Kuzey Kafkasya’nın en büyük gölü olan Kezenoy gölü de bu

ülke içerisinde bulunmakta ve turistlik faaliyetler ile yüksek getiri sağlamaktadır.12

Çeçenlerin kendi aralarında konuştukları dil Çeçencedir.İnguşlar ise aynı kökten gelen İnguşça’yı

konuşmaktadırlar.Nah-Dağıstan dil grubu içerisinde yer alan bu diller Batcaça dili ile akraba olup en yaygın

konuşulanı ise Nohçı(çeçen)lisanıdır13

Arap Latin ve Kiril alfabesini kullanan çeçenler 1992 yılında Latin

alfabesinde yola çıkarak çeçen alfabesini geliştirmiş iseler de Rusya’nın yeniden bölgede baskın güç haline

gelmesiyle bu durum da son bulmuştur.1.300.000 kişi tarafında konuşulmaktadır. Çeçen dilinin yazılı eserleri

pek fazla olmasa da bu lisanda bizlere ulaşmış pek çok Nart14

Destanı vardır.kahramanlık hikayelerini içeren bu

destanlar Kuzey Kafkasya ahalisi içerisinde geniş bir yer bulmuş olan bu destanlar Çeçen-İnguşlarda farklı bir

8 Savaş başladı,Milliyet,3 Aralık 1994

9 Kafkasya’da bitmeyen cihat,/ http://www.kavkazcenter.com

10 Mithat Bereket,/Pusula belgeseli

11 Ahmet sapmaz, /Rusya federasyonunun terörle mücadele stratejisinin kuzey Kafkasya’nın istikrarı üzerine etkileri, Savunma Bilimleri

dergisi,2013 12

http://www.cecenajans.com, Çeçenistan’da Kuzenoy gölü büyük bir projeye sahip oldu 13

Mehmet arslan, Kuzey kafkasya’da yaşanan Etno-politik sorunların çözümünde Kumukça’nın önemi 14

“Kuzey Kafkasya da özellikle Adige halkı arasında yaygınlık kazanan bu destan türü aslında bütün Kafkas halkları arasında sözlü

edebiyatın en önemli türü olup kahramanlıkların anlatıldığı bir destan türüdür”.

boyut kazanmıştır. Çeçenleri en iyi tanıyan Ruslar da onlara olan ilgisini gizleyememiş ve Rus edebiyatının en

tanınmış yazarı Tolstoy “Hacı Murat” adlı eseriyle bu milletin şecaatini ve kahramanlıklarını bir karakter

üzerinde tanımlamıştır.

Rus edebiyatçılar Çeçenleri her ne kadar işlemiş olsa da çeçenler içerisinden yetişmiş pek çok aydın

edebiyatçı,yazar ,tarihçi bulunmaktadır. Bunlardan ilk olarak ele alacağım kişi Tarık Cemal Kutlu15

, osmanlı

zamanında Çeçenistan’daki büyük sürgün sonrası Türkiye’ye gelen bir ailenin çocuğu olarak 1944 yılında

Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi.Çeçen kültürü ve siyasi tarihi üzerine bir çok yazısı bulunmaktadır.Ana dili

olan Çeçenceyi çok iyi konuşabilmektedir.Eserlerinin bir çoğunu Türkçe yayınlamış olsa da Çeçen dilinde

yazılmış makaleleri de bulunmaktadır.25 Kasım 2004 yılında İstanbul da vefat etmiştir.

Bir diğer tanınmış Şair ve yazarı ise Mohmad Mamakayevdir16

.Çeçen edebiyatının tanınmış şairi Mohmad

Çeçen-İnguş Cumhuriyetinde 1910 yılında dünyaya geldi. Moskova’da eğitim gören Mohmad 1930 yılında

Çeçenistan’a döndü ve burada “Lenin’in yolu” adlı gazetenin redaktörlüğünü yaptı.Çeçen edebiyatının

kurucularından olan Mohmad Mamakayev Sovyetler birliğinde en tanınmış çeçen yazardı.1954 yılında

edebiyatçılar topluluğu oluşturarak burada bütün çeçen edebiyatçıları toplamaya çalıştı. Hikaye alanında eserler

ortaya koymuş neredeyse bütün edebi türlerde eserler vererek kendinden sonra gelecek olanlara yol

göstermiştir.

Bunun dışında Wassan Giray Cabagi ise İnguş kökenli en tanınmış yazarlardandı.Tam bir İnguş terbiyesi ile

büyüyen Cabağı 1884 yılında İnguşetya da Nazran kasabasında dünyaya geldi.Rus eğitim kurumlarında yetişen

Wassan Giray da tam bir Rus karşıtlığı görmek mümkündür.Üniversite yıllarında sürekli karıştığı öğrenci olayları

sebebiyle 3 kez okul değiştirmiş ve en son Almanya’ya giderek burada eğitimini tamamlamış 1912 yılında

Polonya asıllı bir Türk’le evlenmiştir.1917 yılında kurulan Kuzey Kafkasya Hükümetinin maliye bakanlığını

üstlendi.Ünlü Şair Yahya Kemal Beyatlı ile olan arkadaşlığı sayesinde İstanbul’a gelmiş ve Tanin gazetesinde

yazılar kaleme almıştır.Daha sonra döndüğü Varşova da “Przeglad İslamski” 17

gazeteyi çıkarmaya başlayarak

halkı İslam konusunda bilgilendirmeyi amaçlamıştır.

Berk Sultan Batırhan, Abdi Bisultanov, Arbi Mamakayev, Abuzar Aydemirov, İlman Yusupov en tanınmış

çeçen edebiyatçı şairlerdir.Tarihi boyunca savaşmak zorunda kalan çeçenler hiç şüphesiz en büyük eserlerini

büyük kumandanlar ve devlet adamları yetiştirerek ortaya koymuştur.Şeyh şamil ve Cevher Dudayev bunlardan

başlıcalarıdır.Şeyh Şamil Rusların Kafkasya’da ki ileri harekatı karşısında birleşik Kafkasya iradesiyle ortaya

çıkmış ve 1834-1859 yılları arasında Kafkas gazavatını yöneten ve Ruslara büyük kayıplar verdiren kumandan

olarak ismini duyurmuştur.Kafkasya’da oluşturduğu askeri ve idari sistem ile Ruslara karşı pek çok başarılı

seferler üstlenmiş 1854 Yılında Osmanlı devleti tarafından Dağıstan serdar-ı Ekremliği unvanı verilmiştir.18

1859

yılında Ruslar tarafından kuşatılan Dargi’de teslim alınan İmam Şamil Önce Çarla görüşmüş daha sonra ise

İstanbul üzerinden Medine’ye giderek burada 1871 yılında vefat etmiştir.Şeyh Şamil Aslen Çeçen olmasa da

yürütmüş olduğu Kafkas Gazavatın’da onun etrafında toplananların çoğunluğunu Çeçenler olduğu için onu

burada anlatmak gerekliliği hissetmiş bulunmaktayım.

Bir diğer devlet adamı ve siyasetçisi ise Çeçenistan’ın bağımsızlığını kazanmasında öncü rol oynayan ve

Çeçenistan’ın ilk Cumhurbaşkanı olan Cevher Dudayevdir. 1944 yılında dünyaya gelen Dudayev Sovyetlerde

Eğitim almış ilk Müslüman general unvanıyla ön plana çıkmış 1990 yılında Çeçen Halk kurultayına katılmış ve

ulusalcı kimliğiyle ön plana çıkmıştır.1991 yılında toplanan Büyük Çeçen kurultayında Çeçenistan’ın

bağımsızlığını açıklamış ve ilk cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir.Rusya ile giriştiği mücadele sonrasında 1996

yılında suikast sonucu şehit edilmiştir. Çeçenler Arasında milli bir kahraman olan Dudayev çeçen halkı arasında

ki özgürlük ateşini başlatanların başında geliyordu. Bunun dışında Çeçenistan’da savaş sırasında ortaya çıkan

15

Tarık Cemal Kutlu, Çeçen Direniş tarihi,s.3 16

http://www.waynakh.com,/ Mohmad Mamakayev 17

Wassan Giray Cabağı,” Kafkas Rus Çatışması” Rebel Basım,İstanbul 18

DİA.Şeyh Şamil

pek çok tanınmış sima da bulunmaktadır.Şamil Basayev19

bunların başında gelenlerdendir.Çeçen savaşı sırasında

Ruslara karşı yürütmüş olduğu harekatlar ve eylemlerle adından sıkça söz ettirmiş ve Kafkasya da ikinci bir şeyh

şamil havası estirmiştir. Bir diğer önemli devlet adamı ise Aslan Maşadovdur.Kızıl orduda topçu albay olarak

görev yapmakta olan Maşahadov Cevher Dudayevi’in Çeçenistan da giriştiği mücadele de onun yanında olmuş

ve 1992 yılında Çeçenistan genelkurmay başkanlığı görevine getirilmiştir. 1996 yılında Cevher Dudayev’in

öldürülmesinin ardından başbakan olmuş 1997 yılında ise Şamil Basayev ile giriştiği Cumhurbaşkanlı

seçimlerinde Çeçenistan Cumhurbaşkanı olmuştur.Rusya ya karşı ılımlı olan Maşhadov içerdeki radikal İslam

hareketlerine karşı mücadele etmiş 8 Mart 2005 tarihinde Rus gizli servis elemanları ile girdiği çatışmada

hayatını kaybetmiştir.20

Çeçenler ve İnguşlar eski dönemlerde çok tanrılı diyebileceğimiz bir din algısına sahiptiler.Doğadaki çeşitli

varlıklara Güneş ay gibi nesnelere inanıyor ve bunlar için adaklar adayarak bereket getirmesini temenni

ediyorlardı.Gürcistan vasıtasıyla Hıristiyanlık bölgeye girmiş ancak çok büyük bir inanç sistemi olarak bölgede

tutunamamıştır.Arkeolojik kazılar göstermektedir ki Hıristiyanlığın bölgeye gelişinden sonra bile Çeçenlerde

tabiat kuvvetlerine inanma kültürü devam etmiştir. Bölgede en yaygın olan din İse İslam dinidir. Hz. Ömer

zamanında İran topraklarının Müslüman Araplar tarafından ele geçirilmesi ile birlikte Kafkasya akınları başlamış

ve İslamiyet bölgeye bu şekilde gelmişti.Ancak İslamiyet’in bölgede hakim konuma gelmesi 17.yy sonları ve

18.ortalarında başlamıştı. Bölge insanının başına buyruk özgür hareketleri ve sert mizacı bu durum üzerinde

etkili olmuştur.Ancak 17 yy da etkisini artıran Rus yayılmacılığı karşısında İslam dininin etrafında toplanmışlar ve

bütünleşmişlerdir.Özellikle Bölgeye gelen Nakşi ve Halidi sufiler başlangıçta İslam’ın temel esas ve usullerini

topluma anlatmakla uğraşmışlar akabinde ortaya çıkan Kafkas gazavatında ise İslam bölgede ki tek hakim güç

olmuştu.21

Tarikat kültürünün yaygın olduğu Çeçenistan’da insanlar ağırlık itibariyle kadiri tarikatına bağlılık

gösterirler.Zaten bölgede hakim konumda bulunan Kadirilik ve Nakşilik kuzey Kafkasya’nın en geniş iki

tarikatıdır. Nakşilik daha ziyade ağırlık noktasını Dağıstan bölgesindeki dağlı kabilelerden bulmakla birlikte

Çeçenistan bölgesinde de vardır.İnguşların tamamına yakını ise kadiri tarikat’ı içerisinde yer alırlar.Zikirler sesli

olarak def eşliğinde yapılır.Kadın ve erkekler ayrı ayrı zikir yapabilirler.Erkekler namaz sonrasında bir halka

oluşturup her namazın ardından belli bir süre zikir ile meşgul olurlardı.22

Dinlerine sıkı bağlı bir toplum olan

çeçenler her ne şart altında olursa olsun İslam’ın hükmünün dışına çıkmandan kendilerini uzak tutmuşlardır.Şafi

mezhebi düsturlarını ilke edinen Çeçen-İnguşlar’da kısmi olsa da Sünnilik görülmektedir.ancak 1991 yılı

sonrasında yaşanan Rus-Çeçen savaşları sırasında bölgede Vahabilik akımı ortaya çıkmış ve bu durum bütün

Kafkas halklarını rahatsız eden bir durum haline gelmiştir.

Vahabilik bölgeye girmek isteyen Suudi Arabistan sermayesi tarafından destek buluyor ve İslam kültürünün

etkin olduğu bu coğrafya’da kendisine yayılmak için bir zemin buluyordu. Savaş sırasında ülkeye Cihat

maksadıyla pek çok ülkeden gelen bu kişiler savaş sonrası bölgede kalmışlar ve özellikle Dağıstan bölgesinde

önemli bir problem haline gelmişlerdir. Bölgede bu hareketlere yönelik tedbirlerden ilki İnguşetya

Cumhuriyetinden geldi.1998 yılında İnguşetya milli güvenlik şurası faal ülke gençleri toplantısı

Dağıstan.Çeçenistan, Kabardey-Balkar Cumhuriyeti,Karaçay-Çerkez Cumhuriyeti Kuzey Osetya -Alan müttefikleri

toplantısında Vahabili’ğe karşı müşterek çalışma için işbirliği imzalamışlardır23

.Devlet bunlarla sistemli mücadele

için diyanet işlerine gerekli yardımı artırmış ve halk bu konuda bilgilendirilmeye çalışılmıştır.Ancak bugün hala

bu konu bölgede önemli bir konu olarak gündemdeki yerini korumaktadır.

Çeçenlerde ki yerleşim kültürüne bakacak olursak göze ilk çarpan durum yüksek yerlere inşa edilen

korunaklı yapılardır.Düz ovadan ziyade dağlık yerlerde ve korunaklı bölgeleri kendilerine yerleşme yeri olarak

seçmişlerdir. Özellikle içinde bulundukları savaş durumu sebebi ile böyle bir yaşam tarzı sürdüklerini söylemek

19

Savaş ve ahlak,/Şamil Basayev,Çev:İlker Bakıroğlu, Misyon Yayınları,2009,İstanbul,s.9-10 20

Milliyet,10.03.2005,Öldürülen 4. başkan 21

Yılmaz Nevruz,/Çeçen Kurtuluş savaşı ve kuzey Kafkasya Gazavatı, Birleşik Kafkasya dergisi,1995,sayı:2,s.19 22

Mithat bereket,Pusula belgeseli 23

V.A. Tişkov- E.İ. Filippova, “Eski Sovyet ülkelerinde Etnik ilişkiler ve sorunlar”,s.28

doğru olacaktır. Aul adını verdikleri köy yerleşmelerinde tek katlı yada avlusu bulanan evlerde yaşayan çeçenl-

İnguşlar dağların yüksek kesimlerinde her daim gözcülük yada korunmak için kuleler inşa etmişlerdir.Rusların

bölgeye gelişinden sonra bölgede Rus mimari yapısına benzer yapıların yapıldığını da görmekteyiz.Öyle ki

özellikle kale mimarisinin fazla gelişmiş şehir mimarisinin biraz daha geri planda kaldığı bölgede Rusların gelişi

ile birlikte Şehir mimarisinin de geliştiğini söylemek doğru olacaktır. Bu gün Çeçenistan’ın başkenti olarak

kullanılan Grozni başlangıçta bir Rus garnizon kalesi iken zaman içerisinde büyütülerek bölgede ki şehirciliğin

örnek noktalarından biri haline getirilmiştir. Özellikle üzerinde durulması gereken bir diğer mesele de

Çeçenistan ile bütünleşmiş olan Vaynah24

kuleleridir

Savunma, Gözetleme,haberleşme ve yerleşme amacı ile yapılan kuleler dışında mezar kuleleri ve aile kuleleri

olmak üzere çeşitli amaçlarla yapılan Vaynah kuleleri Kuzey Kafkasya bölgesinde sıklıkla görülse de değerli

örneklerini İnguş ve Çeçen arazisinde görme imkanına sahibiz.Kale yapısının kule yapısına dönüştüğü bu

bölgelerde sık sık baskın hayatının yaşanması sebebi ile bu tarz kulelerin ehemmiyeti büyüktür.Savunma amaçlı

yapılan kuleler genellikle stratejik öneme sahip tepelere inşa edilirdi.Bu kuleler doğal çevre ile birleştiği vakit

doğal bir kale konumuna gelmekteydiler.Bu noktalarda inşa edilen kuleler aynı zamanda doğal bir gözetleme ve

haberleşme merkezi özelliği de taşımaktaydı.M.Ö 5000 ‘li yılın ortalarında yerleşmenin başladığı Kafkaslarda

evlerde tek katlı yada avlulu çift katlı şekilde inşa edilmekteydi.Bu tip evlere “Kulevari ev”25

denilmekteydi.Kule

şeklini andıran bu evleri bugün dahi Çeçenistan’ın güneyinde Şatili bölgesinde görmek mümkündür.Çok katlı

olan Vaynah kulelerinde en alt kat genellikle mutfak olarak kullanılırdı.Giriş katın altında bulunan bölge bazen

depo ya da kiler savaş durumunda ise sığınak olarak kullanılmaktaydı. Bu bölgenin kapısı eğer binanın temel

katından ise genellikle ahır olarak kullanılırdı.Üst katlar ise ailenin yaşadığı ve misafirlerin ağırlandığı

katlardı.Kulenin en üst katı ise genellikle silah deposu olarak kullanılırdı.Kulelerin yapımı oldukça masraflı idi.

Aile yardımlaşması ile inşa edilen bu kulelere genellikle o ailelinin adı verilmekteydi.Dinsel amaçlı olarak

yapılabilen kuleler de vardır.Çok tanrılı dinlere inandıkları dönemlerde adak adamak için kullanılan bu kuleler

daha sonra İslam dininin bölgede ki etkisi ile türbe yada mezar olarak ta kullanılmaya başlanmıştır.

Çeçen-İnguşlar’da üzerinde en fazla durulan mesele aile kavramı ve aile ocağıdır.Çok büyük bir değer

verdikleri aile müessesinde Çeçenler ve İnguşlar genellikle tek eşliliği savunmuşlar ve bu kuralın dışına nadiren

çıkmışlardır.26

Evlenirken genellikle dışarıya kız vermek gibi bir adetleri bulunmayan Çeçenlerin aile içi

evliliklerde de çok sert kuralları vardı. En az 7 göbekten öte olanlar için evliliğe izin verilir bunun dışında evlilik

olmazdı. Çevre Aullardaki kızlardan gelin alınır ve bu durum düğün ile kutlanırdı. Geniş omuzlu ve sağlam

bedenli çeçen-İnguş erkekleri ve kadınları giydikleri bütün elbiselerini kendileri üretmekteydi. Başlarına

taktıkları geniş ve bol yünle kalpak ,dik yakalı içlikli gömlekleri, üzerinde uzun etekli yün kumaş ile bunun

üzerindeki mermiler ile süslenmiş bir ceket giyerlerdi. Bacak kısmını ise ince yün ya da deriden imal edilen

pantolon tarzı bir elbise ile örterlerdi. Deri çizmeler ile birleşen bu görüntü onlara Kafkaslarda ayrı bir hava

katmaktaydı. Kadınlar kapalı bir giyim tarzı ile birlikte onlarında kalpak taktıklarına rastlamak

mümkündür.Topuklarına kadar gümüş kemerli bir bellikle süslenmiş bir elbise giyen kadınlar elbisenin üzerine

ise parlatılmış ve taşlarla süslenmiş çuhadan bir yelek giyerlerdi.Başlarını örtü ile kapatırlardı ve diğer İslam

ülkelerinde olduğu gibi yüzlerini peçe ile kapatmazlardı. Gelin ve damadın bu evlilik merasimi çeşitli oyunlar ile

de süslenirdi. Bunların başında At yarışı, güreşler ve beceri gösterileri vardı.27

Lovzar28

ise onların en meşhur

oyunlarıydı.Bir kadın ve bir erkeğin karşılıklı olarak oynadığı bu oyunda bir hikaye anlatılır ve dans figürleriyle

yeniden bu olay canlandırılırdı.

Çeçen ve İnguşların müzik anlayışında ise ayrı bir ahenk ve farklılık vardır.Çeçen ve İnguşlar da Dor

makamları ağırlıktadır. Gelenekse halk müziğinin ağırlıkta olduğu ve kulaktan kulağa aktarıldığı gibi metne

24

Erol Yıldır, “ Vaynah Kuleleri”,s.28 25

Erol yıldır, “vaynah kuleleri” s.36 26

Şamil Mansur,/Çeçenler,s.124 27

Ali Özcan,/ Çeçenler.Marmara üniversitesi Türkiyat Araştırmaları enstitüsü ,İstanbul ,2014 28

“ Kafkaslara yönelik bir halk oyunu.Kuzey Kafkasya’da yoğunlukla dünlerde ve törenlerde gösteri amaçlı oynanmaktadır”

geçirilen parçalarda vardır.Bu parçalar şölenlerde kadın ya da erkek bireyler tarafından söylenirdi.Erkekler

genellikle telli çalgılarla eşlik eder kadınlar ise akordiyon kullanırlardı.Çeçen çalgısal müziği çok seslilik içeren

danslara,şenliklere ve at yarışlarına eşlik eden bir müzikal hava içerir.Çeçen çobanlarının kullandığı ahşap

kamıştan yapılan “dutra” adını verdikleri flütleri, çocuklara özgü tüyden yapılan “Tsuzam” ve düğünlerde

çalınan “Pondar” başlıca üflemeli çalgılardı. Telli çalgılardan ise en bilineni 3 telli “pandur” dur. Kuzey Kafkasya

müziğine sonradan girmiş olan ve Kafkasya müzik kültürü ile bütünleşmiş olan akordeon ise bir diğer müzik

aletidir.29

Yemek kültüründe ise beklide Kafkasya da et kültürünün en fazla olduğu toplum Çeçen-İnguşlardır. Kuzey

Kafkasya’nın zor hava şartları ve mücadeleci koşullarına karşılık hayatta kalabilmek için bol miktarda etli besin

tüketen Çeçenlerin en meşhur yemeği “Gılnış” adını verdikleri bol yağlı ve sarımsaklı soslar ile süslenen tavuk

yemeğidir.Tarifini vermek istediğim bu yemek bütün Çeçen-İnguş kabileleri arasında bilinir ve severek yenilir.

Bol miktarda tavuk butu haşlanır.Aldığı kadar una 2 bardak su ve 1 çay kaşığı tuz eklenerek hamur

yoğrulur.Kıvamına gelen hamur dinlendikten sonra dilimlenir.Daha sonra bu dilimler ince şeritler haline

getirilir.Bu şeritler ezilerek açılır. 2 baş sarımsak kıyılır.Haşlanan tavuk butları bir kasede beklemeye

alınır.çekilen sarımsak ise 3 kaseye bölünür.hamurlar ise tavuk suyunda haşlanır.ayrılan sarımsak kaselerinden

birine yoğurt eklenir ve üzerine pul biber ile tereyağı eklenir.İinci kaseye ise tavuk suyu dökülür ve üzerine

tereyağı ve biber dökülür.3 kase de yine yoğurt ve tereyağı karıştırır.Bunlar bir tepsinin ortasına

yerleştirilir.Haşlanan hamurlar tepsinin içine kaseleri ortalayacak şekilde yayılır.tavuk butları ise tepsinin

üzerindeki hamurun üzerine atılır ve böylece servis edilir.

Bunun dışında Grozni tatlısı, Gırdıngış, Sebzeli Gerziniş, Sulu Genliş, Etli Kuzunuş, Dolmalı Tavuk, Çeçen

Mantısı,Çeçen pilavı başlıca yemekleridir. Et ve sarımsak ile 20 ye yakın yemek yapılabilen zengin bir mutfak

kültürünün olduğu Çeçenlerde sebze yemekleri et yemekleri kadar ileri boyutta değildir.30

Yazımı Çeçenleri tanımlayan güzel bir ifade ile bitirmek istiyorum. “Kafkasya’nın yüksek dağları ve sert

soğukları öylesine etkilidir ki donmamak için kat kat giyer insanlar ama yinede yüzleri sıcaktır.Ne

kadar soğuktan çatlasa da derileri dokunuşları yumuşaktır. Ne kadar kızsak dahi uysal kalmasını bilir

küffar ehline karşı dik Mümin kardeşime karşı nezaket sahibidir bu bölgenin adamı. Kadını ayrı erkeği

ayrı çalışır eğmez başına hiçbir zaman ve her şeyden öte istiklalsiz yaşayamaz bu millet ve dahi ölüme

seve seve göçerler”31

9.SONUÇ

Kafkas sıradağlarının eteklerine yayılmış olan Çeçen ve İnguş halkları tarih boyunca pek çok milletle savaş

durumunda olmuşlar ve bu da onlarda yaşam tarzı haline gelmiştir. Hayatlarını, yerleşimlerini ve müzik algılarını

dahi bu eksende ortaya çıkaran Çeçen ve İnguşlar kendine has folklor öğeleri ile Kafkasya’da yerini

almışlardır.Ruslara güney sınırlarını koruma altına alabilmek için Kafkasya’nın anahtarı konumundaki çeçen

topraklarını her daim ellerinde tutmak istemişler ve bu yüzden uzun süren savaşlar vermişlerdir.Sovyetler birliği

zamanında göç ve katliamlara maruz kalan çeçen-İnguş ahalisi kültürünü korumasını bilmiş gittikleri her yerde

Ruslara karşı verdikleri destansı mücadelenin onurunu görmüş ve başları dik bir şekilde durmuşlardır.Görünen o

dur ki gittikleri yerlere uyum sağlamakta zorlanmayan Çeçenler tarihleri ve vermiş oldukları mücadeleci yapıları

ile hem Kafkasya da diğer milletlere öncülük etmişler hem de Kafkasya da kendilerine yakışan yeri bulmakta

sıkıntı çekmemişlerdir. Yemek kültürlerinden giyimlerine danslarından destanlarına kadar pek çok kültürel öğesi

ile dünya edebiyatına ilham olmuş ve bu öğelerini başarılı bir şekle korumuşlardır.

29

http://www.6kesek.com 30

http://cecen-yb.tr.gg 31

Hüseyin Rahmanov, Göç röportajı, Gümüşkaya gazetesi,22.08.1196

KAYNAKÇA

1.Allahın dağları Çeçenistan’da savaş, Sebastian Simith ; Çev.Hadige Nugay,2002,İstanbul

2.Askeri açıdan Çeçenistan olayından alınacak dersler, Mehmet Uysal, Harp Akademileri komutanlığı

3.Avrusya: Bir gazetecinin Çeçenistan ve Azerbaycan notları, Çetin Ağaşe, İyidost yayınları, İstanbul

4.Çeçenistan: Yok sayılan ülke,/ der. Özcan özen, Osman Akınhay, Everest yayınları.2002, İstanbul

5.Çeçenistan,/ed. Fatma Tunç Yaşar.İlke yayıncılık, İstanbul,2005

6.Çeçenistan: Yasak ülke kayıp vicdan,/ed. Fatma Tunç Yaşar. İ.H.H yayınları,2005. 296s

7.Çeçenistan Dosyası./Anıl Çeçen, Ankara Yeni Avrasya yayınları,2002.416s

8.Çeçenistan gerçeği,Çeçenistan ve Dağıstan olayları: gerçekler ve yalanlar,/İslam Saidaev,Çev: Zaza

Tsurtsumia,Tiflis Kafkas enformasyon bürosu

9.Ele geçirilemeyen toprak Kuzey Kafkasya ,/Alev Erkilet başer,Fecr yayınevi, Ankara,2002

10.Şeyh şamil ve Çeçenistan,/ M.Halistin Kukul, Ankara kültür Bakanlığı,2002

11.Çeçenistan Günlüğü: Bir savaş muhabirinin izlenimleri,/ Thomas Goltz, çev: Murak Başdinkçi, İstanbul Bilgi

üniversitesi,2005, İstanbul

12.Kırmızı kitap Çeçenistan,/ hzr: Ahmedov said,İbragim megomedoviç,

13.Alman arşiv belgelerine göre Alman İmparatorluğunun doğu politikası çerçevesinde Kafkasya politikası(1914-

1918),/Mustafa çolak,1999, Ondokuz mayıs üniversitesi Tarih anabilim dalı tez.

14.Bir Rus Subayının Kafkasya Anıları,/ Feodor Fedoroviç Tourneu, çev: keriman Vurdem, Ankara Kafkas

dernedi,1999

15.Çeçenler:Kuzey Kafkasya’nın şanlı tarihinden altın sayfalar:Çağımızın gerçek kahramanları,/ Cemal Anadol,

İstanbul kamer Yayınları,1996

16.Dünden bugüne Kafkasya,Muharrem Yıldız, İstanbul Yitik hazine yayınları,2006

17.İmam şamil, Kafkasyanın büyük harp ve ihtilal kahramanı,/ Tarık Mümtaz Göztepe, İstanbul,inkılap

yayınevi,1991

18.Kafkasya Halkları Tarihi: Tarihi ve Etnografik bir sentez,/ Alexandre Grigoriantz, Çev:Doğan Yurdakul, yeni

Binyıl yayınları,İstanbul,2002

19.Moskof Mezarlığı,/ Kıyamoğlu Sancaktar,Dila yayıncılık,2011, İstanbul

20.Bir direnişçinin cephe Notları, /Asım Güleryüz. Bengisu yayınları

21.Çeçen Direniş Tarihi,/ Tarık Cemal Kutlu, Anka Basım yayın,2009,İstanbul

22.Çeçen masalları,/ Tarık Cemal Kutlu,Anka yayınları, 2004,İstanbul

23.Savaş ve ahlak, / şamil Basayev,çev: İlker Bakıroğlu,Misyon yayınları,2009, İstanbul

24.Çeçen Savaşı,/ Cevher Sunçkale, Sam yayınları, İstanbul,2013

25.Kafkasya: Dağlı Halkların göçü ve kısa Tarihi,/ Adolf Berje,Chiviyazıları yayınevi,2010,İstanbul

26.Milyon Birinci,/ Alla Dudaeve, şule yayıncılık, 2004, İstanbul

27.Kafkas Tarihi,/ Mahmut Bi, berikan yayınları,Ankara, 2000

28.Kafkas Tarihi: Evrikalarım bulduklarım,/ İzzet met Çunatiko Yusuf, Kafdav yay,2009

29.kuzey Kafkasya’da Mürüdizmin kurumsallaşması ve Kafkas Gazavatı,/ Abdullah Temizkan, Karadeniz

Araştırmaları, Bahar 2005

30.Birleşik Kafkasya 3 aylık dergisi(Mart-Nisan-mayıs),1995, sayı 2

31.http://www.6kesek.com

32. http://cecen-yb.tr.gg

33. Ali Özcan,/ Çeçenler.Marmara üniversitesi Türkiyat Araştırmaları enstitüsü ,İstanbul ,2014

34.Şamil Mansur,/Çeçenler,sam yayınları,Temmuz 1995

35.Erol Yıldır, “Vaynah kuleleri” Flaş ajans, İstanbul,1997

36.Wassan Giray Cabağı, “Kafkas-Rus Çatışması”, Flaş Ajans

37.Hasan Al Kadarî, “Asâr-ı Dağıstan”, şamil Eğitim ve Kültür vakfı,İstanbul,2003

38.V.A. Tişkov- E.İ. Filippova, “Eski Sovyet ülkelerinde Etnik ilişkiler ve sorunlar”, Avrasya Stratejik

araştırmalar merkezi Yayınları,2000