Ilısu Baraj Alanı, Garzan Vadisi Kültür Envanteri

39

Transcript of Ilısu Baraj Alanı, Garzan Vadisi Kültür Envanteri

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

93

* Doç. Dr. Aslı ERİM ÖZDOĞAN Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi - ÇANAKKALE

[email protected]

** Arş. Gör. Savaş SARUALTUN Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi - ÇANAKKALE

[email protected]

IlIsu BaraJ alanI, GARZAN VAdİSİ KÜLTÜR ENVANTERİ

ASLI ERİM öZdOĞAN*SAVAŞ SARUALTUN**

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

94

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

1988-1990 yılları arasında Dr. Guillermo Algaze ve ekibi tarafından gerçekleştirilen Birecik, Kargamış ve Ilısu Baraj alanları yüzey araştırmasında çok sayıda değişik nitelikte yerleşme saptanmış ancak özellikle Ilısu Barajı göl alanının, o yıllarda yeterli derecede güvenli olmamasından ötürü araştırma yetersiz kalmıştı. 2002 yılında kapsamlı bir araştırmaya olanak sağlayan koşulların oluşması üzerine ağırlık Garzan (Yanarsu) vadisi ve Batman çevresine verilmiştir. Proje TÜBA- TÜKSEK Projesi’ne dahil edildiği için “klasik“ arkeolojik yüzey araştırması niteliğinin yanısıra kültür envanteri çalışması boyutu da kazanmıştır. Belgelenen değişik nitelikteki buluntu yerinin sayısı 85’dir. Son yıllarda Türkiye’nin ziraat programı doğrultusunda bölgenin ağırlıklı olarak tütün yerine pamuk tarımına yönelmesi özellikle alçak rakımdaki alçak tek veya çok dönemli yerleşmelerin önemli ölçüde tahribine yol açmaktadır. Bölgedeki belirlenen yerleşmelerin daha yakın dönemlere tarihlenenleri gerek yüksek tepelerin üzerinde gerekse Garzan Çayı’nın taşkın seviyesinin yakınında küçük köy ya da mezralar şeklindedir. Genel-likle yerleşmeler ovaya hakim konglemera ya da doğal kayalığın üzerindedir. Bazen sırtını kayaya dayayarak teraslar halinde yükselen yerleşmeler de söz konusudur. Tepelerin üzerinde, 100 binlik haritalarda “hırbe/harabe“ olarak işaretlenen yerleşmelerin bazıları kısmen arkeolojik yerleşimlerin üzerinde konumlanmış 20 yy başı köyleri bazıları da 50-55 yıl önce terk edilen köylerdir. Bu köylerin terk edilmesinde en önemli etken doğal su kaynaklarının kurumasıdır. Bazı konar-göçerlerin yerleşik düzene geçmeleri, ovada hayvancılık yerine tarımın ekonomik olarak daha ağırlık kazanması, ulaşımın binek hayvanları yerine motorlu taşıtlarla yapılması da daha aşağı rakımlı yerleşmelerin artmasına yol açmıştır. Günümüz köylerinin bir kısmı, bir çok yörede olduğu gibi höyüklerin üzerindedir. Belirlenen yerleşme (sit) yerlerinden bugünkü ova seviyesinde bulunan en eskisi SKÇ-İTÇ I dönemine aittir. Ancak bir tarlada (Gore Yusuf) Üst Paleolitik olabilecek çakmaktaşlarının yanısıra ovanın değişik höyükler-inde ve alçak yerleşimlerinde Neolitik döneme tarihlenebilecek obsidien aletlerde bulunmaktadır, Garzan’ın yan kollarından Kani Huşur deresinin yanındaki Sumaki Neolitik yerleşmesi bölgede R.J.Braidwood-H. Çam-bel ekibi tarafından 1963 yılındaki yüzey araştırmasında saptanan Ayn Gern ve Adsız’dan sonraki üçüncü yerleşmedir. Gre Keleke, Gre Amer, Gre Şavo, Gre Mare, Silahar Tepe, Gre Şaga, Rıdvan Höyük Asmadere Höyük yüzey bulgularına göre Son Kalkolitik veya Ilk Tunç Çağı’ndan itibaren Orta Çağ’a kadar yerleşilmiş çok dönemli tepelerdir. Aluvyon altında kalmış daha eski dönemlerin varlığı da olasıdır. Değişik nedenlerle ortaya çıkan kesitlerden arkeolojik tabakaların ova seviyesinden derinlere indiğini görülmektedir. Garzan Bölgesi‘nin bir zamanlar Hasankeyf merkezli önemli bir kervan yolu güzergahında olduğunu gösteren iki köprü Memikhan ve Şeyhosel, iki han vardır. Memikhan Köprüsü’nün bağlandığı ovanın ortasındaki en yüksek, ovaya hakim konglemera tepe üzerindeki Şevlend Tepe ‘de teraslar üzerinde yapı kalıntıları görülmek-tedir. Yerleşmedeki çanak çömlek, İTÇ sonlarından itibaren bölgenin en önemli yerleşiminden biri olduğuna ve Mezopotamya-Kafkasya ilişkilerini verme potansiyeline işaret eder, Bölgedeki Roma su yollarına ait veri ovanın kuzey tarafında, hemen çayın yanındaki Gevri Kul’dur. Bölgede çok sayıda değişik dinsel topluluklara ait ziyaret yerleri ve mezarlıklar, tamamen veya kısmen bozulmuş dini yapılar vardır. Bunların bir bölümünün taşları değişik köylerde devşirme malzeme olarak kullanılmıştır. Köylerin arasında genellikle sırtlarını kuzeye dayamış, güneye dönük taş çevirmelerin bulunduğu konar-göçerlere ait kışlak alanları yer alır. Hanlı Köyü’ndeki 40-45 yıl kadar önce inşa edilmiş küçük köy camisinin dış merdivenlerinin en üst basamağında yassı kesme taşlardan ikisinin üzerinde “Hakkari Stelleri’ne“ ben-zeyen betimler görülmektedir. Olasılıkla 2. binlere tarihlenebilecek bu steller, bölgedeki binlerce yıllık göçer geleneğini ve bu geleneğin öngörülenden daha da geniş bir alana yayıldığına işaret eden en önemli veridir. Hasankeyf ve çevresinde oldukça geniş alanlara yayılan bazı köylerin eski yerleşimleri olan kaya evler bugün ya boştur ya da ahırdır. Ovanın özgün mimari ve dokusunu koruyan köyler özellikle Hanlı, Ortaalan ve Çakıllı’dır

I L I S U B A R A j A L A N I , G A R Z A N VA d İ S İ K Ü LT Ü R E N VA N T E R İ

ö Z E T

94

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

95

B atman, Güney doğu Anadolu Bölgesi’nde, 1990’de kısmen Mardin, kısmen de Siirt illerinden ayrılan bir ilimizdir. Eskiden Siirt İli’ne bağlı Beşiri İlçesi Batman İli’nin kuzeydoğusunda, Siirt - Kurtalan yolu üzerindeki ilçesidir.

Yıllardır Hasankeyf ile gündemimizden düşmeyen Ilısu Barajı, dicle Nehri üzerinde yapımı planlanan en büyük barajdır. Şu andaki projeye göre Mardin dargeçit’e yapılması planlanan baraj gövdesi tamamlandığında, dicle’nin ana kolunun yanı sıra en büyük yan kollarından Garzan (Yanarsu), Kezer ve Bothan Çayları’nın bir kısmı şişecektir. Garzan Çayı Batman İli, Kezer ve Bothan çayları ise Siirt ve Şırnak illeri içinde kalmaktadır. (Res.1)

Araştırma Tarihçesi

Yukarı dicle Havzası olarak adlandırılan bu kesimle ilgili ilk bilgileri İngiliz Hükümeti’nin talebi üzerine 1861-63 yılları arasında üç gezi yapan j. G. Taylor’dan öğrenmekteyiz (Taylor 1865). Taylor’un bu gezideki esas amacı, kendi ifadesine göre, ticari ve istatistiksel bilgi toplamak olmakla birlikte Taylor yolu üzerindeki görkemli tarihi kalıntıları da notlarına kaydetmiştir. En kapsamlı bilgi Memikhan Köprüsü’ne aittir. Taylor, bugün Siirt ili sınırları içinde kalan, M.S.298’de Partlar tarafından kurulan antik Erzen kentiyle ilgili bilgi vermekte ve çeşitli antik kaynaklardan derlediği değişik kavimler tarafından verilen adlarını sıralamaktadır. Romalılar tarafından Arzanene olarak isimlendirilen kent Ermeni kaynaklarında Artzan, Aghndsnik, Aghdsen ve Khordsen olarak söz edilmekte, Araplar tarafından Arzen, Kürt ve Türkler tarafından da Gharzan olarak adlandırılmaktadır (Taylor 1865:26). İsmini Arzen’den alan Garzan Çayı’nın değişik kesimlerindeki adlarından da söz etmektedir: Arzen Su, Khuzu, Huzu, Redhwan ve Yezid Khaneh Su (Taylor 1865:50). Makaledeki Garzan Çayı ve çevresinin haritası, bugünkü büyük köylerle terk edilmiş köy ve yerleşimlerin konumlarını ve 19. yüzyıldaki adlarını içermesi açısından önemli bir belge niteliğindedir.

En kapsamlı ilk bilimsel araştırma, 1963 yılında Güneydoğu Anadolu Tarihöncesi Araştırmaları, İstanbul-Chicago Üniversiteleri ortak projesi çerçevesinde, Prof. dr. Halet Çambel ve Prof. dr. Robert j. Braidwood başkanlığında bir ekip tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmanın ilgi alanı, 1947 yılından beri Zagroslar’da sürdürülen, Braidwood’un, besin üretimine geçiş aşamalarının tüm doğal verilerini içeren, Mezopotamya’yı çevreleyin dağ çeperinin eteklerinde olması gerektiği tezinin sınanması olduğundan, araştırmalar daha çok ovanın dağ eşiği bölgesinde, 650 m’den daha üst rakımda ve ovanın batı kesiminde sürdürülmüştür. Bugün Ilısu Baraj etkileme alanı içinde kalan, Garzan Ovası’nın daha aşağı rakımlardaki orta kesimi ve güneyindeki daha yüksek bölümleri de araştırılmış ve Rıdvan Höyük (S 63/19) ile Vahsik Höyük (S 63/18) gibi bir kaç yerleşme belirlenmiştir (Benedict 1980:108).

Resim1 Ilısu Baraj Alanı

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

96

İkinci araştırma 1990 yılında dr. Guillermo Algaze başkanlığındaki bir ekip tarafından yapılmıştır. Ancak Garzan kesimi, söz konusu yıllarda yeterli derecede güvenli olmadığından ötürü araştırma tamamlanamamıştır. Araştırmanın sonuçları kısa ön rapor şeklinde yayınlanmış ve yayındaki harita üzerinde saptanan yerleşmeler belirtilmiştir (Algaze et al 1991: 187-189, fig.10). Kapsamlı envanter çalışması, 2002 yılında, dr. jale Velibeyoğlu ile birlikte İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğrencilerinden bir ekiple yapılmıştır. Bu proje aynı zamanda TÜBA’nın TÜKSEK Projesi kapsamında bir kültür envanteri çalışması niteliğindedir.

Coğrafi Konumu ve Yerleşme Dağılımı

Adını bugün Siirt İli sınırları içindeki antik Erzen (Arzen) kentinden alan Garzan Çayı Gd Toroslar’ın Muş-Bitlis kesimi içinde kalan bölgeden doğarak dağ arası ovası niteliğindeki Garzan ovasına iner, Beşiri İlçesi içindeki kesiminde ise, bugün üzerinde petrol kuyularının dizili olduğu Raman ve Garzan dağları’nın arasındaki yer yer genişleyen yer yer daralan ovaya inerek dar bir vadiyle dicle’ye kavuşur. Garzan Çayı’nın, baraj alanı içinde kalan kesiminde oldukça geniş, çakıllarla kaplı bir yatağı vardır. Çayı besleyen büyük yan kolları yoktur. Cadalı (Kani Huşur) deresi gibi derin yatağı olan bir kaç kolu olmakla birlikte kuzeybatıdaki bir kaç derenin çoğu mevsimlik seller şeklindedir ve yatakları yazın kurudur. Bölgede, gerek köylülerin sözünü ettiği, gerekse 1/100 binlik haritalarda işaretli, birçok kaynak vardır. Bazı yerleşmeler, adlarını bu kaynaklardan almıştır (Kani Kervana, Kani Mara, Ave Şirini gibi). Ancak günümüzde kaynakların çoğu kurudur ve suların bol olduğu ilkbaharda bile kuru oldukları çevrede halkı tarafından ifade edilmiştir. Kaynakların kuruması ve ovanın su dengesindeki değişim, son 40-50 yıl içinde daha yüksek rakımdaki köylerin ovaya taşınmasına yol açmıştır. Ovadaki su kaynaklarının pamuk sulamaya yönlendirilmesi de yazın su sıkıntısına yol açmaktadır. Geçmiş dönemlerdeki su sıkıntısını Gevri Kul su yolu belgelemektedir. Ancak bu suyun nereye taşındığını suyolunun çok az bir bölümü kaldığından saptayamadık. Ova seviyesinde günümüz yerleşmelerinin artması, su kaynaklarına kolay ulaşmanın yanı sıra bazı konar-göçerlerin yerleşik düzene geçmeleri, ovada hayvancılık yerine tarımın ekonomik olarak ağırlık kazanması, ulaşımın binek hayvanları yerine motorlu taşıtlarla yapılması gibi etkenler de rol oynamaktadır.

Beşiri ilçesinin güneyinde, ovanın batısında, bir bazalt akıntısı mevcuttur. TPAO’dan edindiğimiz bilgiye göre, bu bazalt akıntısının hangi volkanizma ile bağlantılı olduğu belirlenememiştir. Bu bazalt akıntısının, özellikle prehistorik dönemlerde, yoğun kullanıldığını öngörmekteyiz. Bölgenin güneydoğusunda ise kireçtaşı oluşumları göze çarpar. Vadide değişik yüksekliklerde bir çok konglemera kayalık vardır. Gerek günümüz, gerekse eski yerleşimlerin çoğu bu kayalıkların üstündedir. Ovanın, özellikle güney kesiminde, 12-15 m. yükseklikteki çakıllı tepeler ve alüvyal dolgular dikkat çekicidir. Kireç kayalarının bulunduğu kesimlerde boş veya ağıl olarak kullanılan, Hasankeyf’in çevresinde de rastlanan, kayalara oyulmuş mekânların benzerleri görülür.

Türkiye’nin son yıllardaki ziraat programı doğrultusunda, bölgenin tütün yerine ağırlıklı olarak pamuk ekimine yönelmesi1, özellikle alçak rakımdaki alçak tek veya daha çok dönemli eski yerleşmelerin önemli ölçüde tahribine yol açmıştır. Nitekim 1990 yılı araştırmalarında belirlenen Kani Kervana, Kani Mara gibi yerleşmeler tamamen tesadüfen bulunabilmiştir. Kani Mara’daki çanak çömleğin M.ö. 4. bin sonlarından itibaren çok çeşitli dönemlere ait olması tahribatın boyutunu daha da çarpıcı ortaya koymaktadır. Eski yerleşimlerin tarlaya dönüştürülmesi taşlardan arındırılması sonucunu doğurmaktadır. Adsız, Kuvika Pınarı Mevkii, Zivink Hırbesi, Hopi Hırbe, Kani Şırık Mevkii ve Mırdesi Hırbesi gibi yerleşmeler bir kaç yıl içinde tamamen ortadan kalkacaktır. Nitekim, Rıdvan Höyük’ün yakınındaki bir Yezidi mezarlığı, Kuba Mezarlık2, tarla amacıyla 1992’lerde tamamen dağıtılarak kemikler çaya atılmıştır.

1 1990 yılı yüzey araştırmalarında, özellikle ovanın batı kesiminde, yoğun tütün tarlaları olduğu belirtilmektedir (Algaze et al 1991:187).2 Bu yer, 1990 araştırmalarında G.12 “Redwan Yanı #1 olarak belirtilmektedir (Algaze et al 1991: fig.10).

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

97

Garzan Ovası, yüzey bulgularına göre Çanak Çömleksiz Neolitik’ten itibaren sürekli iskân görmüştür. Paleolitik araştırmalar devam etmekle birlikte, ön toplamalar, Orta ve Üst Paleolitik dönemlerin bulunduğunu da göstermektedir. Çanak Çömleksiz Neolitik dönem yerleşmeleri, daha çok, ovanın araştırdığımız kesimin daha üst seviyesinde, bugünkü Beşiri-Kurtalan ilçelerini bağlayan ana yolun çevresindedir. Baraj alanının hemen kenarında Garzan’ın yan kollarından Kani Huşur (Cadalı) deresinin yanında, geniş bir alana yayılan Sumaki Höyük, Kurtalan yolunun güneyinde, bir su kaynağının yanındaki Ayngerm yerleşmesine (Benedict 1980: 115) benzemektedir. Bu yerleşmeler bugün Batman Barajı altında kalmış aynı döneme ait 1991-1994 yılları arasında kazılan Hallan Çemi ile aynı coğrafi kuşak üzerindedir. Ancak vadi içindeki alüvyal dolgularda ya da höyüklerin prehistorik tabakalarının çevresinde rastlanan bazı obsidyen ve çakmaktaşı aletler vadide Çanak Çömleksiz Neolitik dönem’in varlığına işaret eden önemli ipuçlarıdır. 1990 yılı yüzey araştırmalarındaki gözlemler de aynıdır (Algaze et al 1991:188).

Çambel - Braidwood’un araştırmalarında Garzan Ovası’nın kuzey kesimlerinde bulunan höyükler, büyük höyük olarak nitelendirilebilecek boyutlardadır ve yüzey toplamalarına göre bazıları M.ö. 6. bine kadar inen yerleşimleri barındırmaktadır (Benedict 1980). Bu höyüklerin bazılarında 3 Halaf, Halaf-Ubeid geçiş ve Ubeid dönemlerine rastlanmakla birlikte ovada Ubeid dönemine ait sadece bir kaç tane saman yüzlü parça vardır. 1990 yılı yüzey araştırmalarında ise, Halaf parçalarına rastlanmamakla birlikte bir kaç boyalı Ubeid parçası bulunduğu belirtilmektedir (Algaze et al 1991:188).

Vadideki arkeolojik yerleşmelerin, özellikle çok dönemli olanları, genellikle ovaya hakim konglomera ya da kireçtaşı kayalıkların üzerindedir. Sırtını kayaya dayayarak teraslar halinde yükselenler de vardır. Gre Keleke, Gre Amer, Gre Şavo, Silahar Tepe, Gre Şaga, Rıdvan Höyük, Asmadere Höyük ve üzerinde Beşiri Belediyesi’nin su dağıtım binası olan Gre Mare, yüzey toplamalarının değerlendirmesine göre M. ö. 4. binin ikinci yarısından itibaren (Son Kalkolitik Çağ /SKÇ veya İlk Tunç Çağ / İTÇ başları) Ortaçağlara kadar yerleşilmiş çok dönemli yüksek tepelerdir. Aluvyal dolgu altında daha eski dönemlerin varlığı da olasıdır. Gre Amer’in ortasından yol geçirilmesi sonucu ortaya çıkan kesitteki arkeolojik tabakaların arasında değişik sel /taşkın dolguları görülmektedir. Asmadere Höyük ve Gre Mare’de kerpiç toprağı çekimi ve yol açımı sırasında ortaya çıkan kesitlerdeki veriler arkeolojik tabakaların bugünkü ova seviyesinin altında kaldığını belgelemektedir. Silahar Tepe, Gre Agit, Kele Tepe ve Hırbe Oskiyan gibi eski yerleşmelerin üzerinde terk edilmiş 19.yy sonu – 20. yy başı köylerinin kalıntıları hala ayaktadır. Köyler, bir çok yörede olduğu gibi, höyüklerin üzerindedir. özellikle, güneyde ovanın kısmen genişlediği ve alçak yayvan tepelerin bulunduğu kesimdeki köyler oldukça eski ve kısmen geleneksel mimarinin korunduğu köylerdir. Bu nedenle, eski yerleşmeler, kerpiç toprağı çekimi ya da çöp için açılan çukurlar ve bahçe - avlu düzeltmeleri yüzünden tahrip olmaktadır.

Güneye doğru, ovanın genişlediği, alçak yayvan tepelerin bulunduğu, kesimdeki günümüz yerleşmelerinden üçü Başarı/Rıdvan, Kurukavak / Ortaalan (Vahsik) Mahallesi ve Hanlı (Hanik) bölgedeki önemli yapıların bulunduğu köy ve mahallelerdir. Ortaalan’da bugün ahır olarak kullanılan, yarısına yakını sağlam kalmış han, Rıdvan Höyük’te yakın zamanlarda son temel taşları sökülen kilise ve manastır gibi… Rıdvan Höyük’teki yapıya ait yazıtlı ve bezekli kesme taşlara ovanın değişik köylerinde rastlanmıştır. Hanlı Köyü’nde, Alikan Aşireti’nden önemli bir kişi bu taşlardan kendine konak yaptırmıştır. Taşların bir kısmı, Sulan Köyü’ndeki Hamidi ailesinin bugün terk edilmiş yarı yıkık konağında devşirme olarak kullanılmıştır. Hanlı Köyü’nde ise, kesme taş duvarlı, birbirinden geçmeli üç mekândan oluşan dörtgen planlı, kubbeli, çatısının bir bölümü çökmüş bir Süryani kilisesi bulunmaktadır.

3 Bu çalışma kapsamında 1963 yüzey araştırması malzemesine karşılaştırma amaçlı tekrar bakılmıştır. Bu malzemenin Garzan ovasındaki arkeolojik gelişim süreci kazılarla belirlendikten sonra tekrar değerlendirilmesi öngörülmektedir.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

98

Garzan Bölgesi‘nin bir zamanlar Hasankeyf merkezli önemli bir kervan yolu güzergahında olduğunu gösteren iki köprü Memikhan ile Şeyhosel ve iki han Vahsik Han ile Avetal Hırbesi’ndeki yapıdır. Ayrıca verilen bilgilere göre, kervan yolu güzergâhındaki Gre Çello (Kütüklü Köyü) içindeki, özgün yapısını büyük ölçüde yitirmiş, kesme taşlı ve tonuzlu yapı da, olasılıkla, eski bir handı. Memikhan Köprüsü’nün bağlandığı, ovanın ortasındaki en yüksek konglomera tepe üzerindeki, ovaya hakim Şevlend Tepe yerleşiminde, geniş ve yayvan teraslar üzerinde yapı kalıntıları görülmektedir. definecilerin sık uğrak yerlerinden biri olan yerleşmedeki çanak çömlek, ön tespitlere göre, İTÇ (M.ö. 3. bin) başlarından itibaren bölgenin en önemli yerleşiminden biri olduğuna işaret eder, ayrıca Mezopotamya-Kafkasya ilişkilerini verme potansiyeline de sahiptir. Şeyhosel Köprüsü, Hasankeyf’in arkasındaki vadide, yüzeyden görüldüğü kadarıyla nehre teraslar şeklinde inen, yüksek bir tepe üzerindeki yerleşmenin eteğinde inşa edilmiştir.

Köylerin arasındaki alanlarda, veya köylerin yakınlarında, genellikle sırtlarını kuzeye dayamış, güneye dönük, taş çevirmelerden oluşan göçerlere ait kışlaklar yer almaktadır. Kışlaklar içinde en çarpıcı olanları, Çemi Sitrin, Sulane Gırgiz, Holike Mevkii, Işıkveren I ve Işıkveren II’dir. Ayrışık düzenli mekânların toplama taşlarla örülü duvarlarının iç yüzeyinde bazen iri yassı taşların kullanıldığı, kapı girişlerinin kesme taş gibi düzgün dörtgen taşlar yerleştirilerek belirgin bir hale getirildiği göze çarpmaktadır. Üst yapıları basit ahşap iskeletin üzerinin sazlarla kapatılması şeklindedir. Bu yapıların üzerine eskiden kıl çadır kurulurken bugün naylon serilmektedir.

Gerek bugün kısmen ayakta veya harabeye dönmüş çeşitli dini yapılar, yatır ve mezarlıklar, gerekse bölgenin geçmişi ile ilgili değişik kaynaklardan edindiğimiz bilgiler, bölgede oldukça renkli bir kültürün varlığına işaret etmektedir.

Hanlı’daki kilisenin, yaklaşık 30 m güneyindeki, 40-45 yıl önce inşa edilmiş küçük köy camisinin dış merdivenlerinin en üst basamağında bu kiliseden sökülerek getirildiği söylenen, yassı kesme taşlardan ikisinin üzerinde “Hakkari Stelleri’ne“ (Sevin 2001) benzeyen betimlere rastladık. Her iki taş da, maalesef, özgün boyutlarında değildi (Erim-Velibeyoğlu 2002). Bu tür betimli taş stellerin benzerlerine M.ö.3. bin sonundan M.ö.1. bin ortalarına kadar Kuzey Irak, Kuzey İran, Nahçıvan, Ermenistan, Azerbeycan, dağıstan, Kafkasya ve Hakkâri’de rastlanmaktadır. Hakkâri’dekilerin dicle’nin bir kolu olan Zap Suyu yakınında olması, bu geleneğin Yukarı dicle Havzası’na taşınmış olmasını mantıklı kılmaktadır.

Garzan Ovası’ndaki çok sayıdaki günümüz göçer kışlakları ve olasılıkla M.ö. 2. Bine tarihlenebilecek bu iki stel parçası, bölgedeki binlerce yıllık göçer geleneğini yansıtan verilerdir. Bu stellerin şimdiye kadar saptananlardan daha batıdaki konumu, bu geleneğin öngörülenden daha da geniş bir alana yayıldığına işaret etmektedir.

özetlersek, su kaynakları açısından zengin olan bölge Orta Paleolitik’ten itibaren iskan edilmiştir. TPAO tarafından bölgenin ayrıntılı jeolojik haritası çıkartılmış olmakla birlikte, son 12-10 bin yıl içindeki olayların daha mikro ölçekte incelenmesi gerekmektedir. İleride yapılacak jeomorfolojik araştırmalar bölgedeki yerleşme dağılımı ile doğal çevre ilişkisini ortaya koyacaktır. Yüzey toplamalarına göre Neolitik (M.ö. 9. bin) yerleşmeleri ovanın daha çok 650 m üstündeki rakımları tercih etmiş gibi gözükürken, vadi içinde genellikle vadinin kenarındaki konglomera tepelerin üzerinde M.ö. 5. binde oldukça seyrek bir yerleşim ağı gözükmektedir. Bu yerleşme dağılımı M.ö. 2. bin ortalarına kadar değişmemesine karşın demir Çağ’da (M.ö. 1. bin) daha stratejik mevkilerdeki tepelerin üzerleri tercih edilmiştir. Roma dönemi’nde, Beşiri İlçesi yakınlarındaki (bugün Siirt ili içinde), Erzen’de önemli bir yerleşme olmasına karşılık vadi içinde fazla bir yerleşim yoğunluğu görülmez. Ancak, bölgenin yerel

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

99

Roma çanak çömleğinin çok bilinmemesinden ötürü, dönemini belirleyemediğimiz bazı parçalar bu döneme ait olabilir 4. Ortaçağ’da ise bugünkü yerleşme düzenine benzer bir düzen görülür. Halen mevcut Yezidi köyleri, mezarlıklar ile bazısı bozulmuş, bazıları sadece sözü edilen kutsal alanlar bölgenin geçen yüzyılın ortalarına kadar önemli bir Yezidi nüfusuna sahip olduğunun kanıtlarıdır. II. Abdülhamit dönemindeki ve 1990-91 yıllarında Yezidi toplulukları ile ilgili yaşananlar bu bölgenin nüfusunda önemli azalmalara yol açmıştır5. Gerek bu bölgede, gerekse Hasankeyf civarında, Midyat/Mor Gabriel Manastırı kayıtlarında adları geçen, önemli manastır ve kiliseler vardır. Bunların bazıları göreceli olarak ayakta olmakla birlikte bazıları define arama, taş çekme gibi nedenlerden ötürü çok kötü durumdadır. Bölgedeki Ermeni nüfusunun varlığı, gerek kilise kayıtları gerekse bazı yer isimleri ve anlatılanlara dayanarak, anlaşılmaktadır. Beşiri çevresinde zengin Ermenilerin oturduğu, bazılarının Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde önemli mevkilere geldikleri öğrenilmiştir. örneğin Beşiri Hısnıs köyünden Gevriş Müni 1914 yılına kadar diyarbakır vali yardımcısıymış. Rıdvan Höyük’ün üzerindeki manastır kalıntısının, yazıtlar ve çeşitli kayıtlara göre, bir dönem Ermenilere bir dönem de Süryanilere ait olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, Rıdvan’ın kısa bir süre nahiye olduğu, zengin ve nüfuzlu kişilerin oturduğu, söylenmektedir. Eskiden Siirt İli’ne bağlı Rıdvan’ın 5000 nüfuslu bir Keldani köyü olduğu da belirtilmektedir (Yonan 1999:294). Cumhuriyetin ilanından sonra bölgedeki boşalmış köylere Alikan Aşireti’nin çeşitli boyları yerleştirilmiştir.

Bölgenin geleneksel mimarisi kerpiç - taş karışımı olmakla birlikte, özellikle ova köylerinin daha çok kerpiç yapılardan oluştuğu görülmektedir. Kerpiç üstü beton hatıl ve tuğla örgü gibi bazı “post modern” örneklere de rastlanmaktadır.

Yerleşmelerin Belgelenmesinde Kullanılan Yöntem6

Yerleşme adları olarak, yöre halkının kullandığı ve 1/100 binlik haritalarda geçen adlar, kullanılmıştır. Bu adların bazıları, daha önceki araştırmalarda “saptanan adlarla” bazen uyumsuzluk gösterir. Eski haritalarla koordinasyonu sağlamak amacıyla, köylerin eski ismi, bugünkü isminin yanında parantez içinde verilmiştir.

Yerleşmelerin boyutları, malzemenin yayılım alanına göre, adımlanarak hesaplanmış, gerek GPS ile, gerekse 1/25 binlik haritalardan kontrol edilmiştir. Bu bağlamda, yanılma payının %10’u geçmeyeceği öngörülmekle birlikte, yüzeyden görülmeyen dolgular olabileceği göz önünde tutularak, ölçülerin yaklaşık verilmesi tercih edilmiştir. GPS ile yükseklik ölçümleri yerleşmenin en üst veya merkezi kabul edilen noktadan alınmıştır. Rakımlar, 1/25 binlik haritalardaki rakımlardır, ancak arazide topoğrafyanın, çeşitli faaliyetler sonucu değiştiği gözlendiği durumlarda hem bugünkü ve hem de haritadaki rakım verilmektedir. Bütün yerleşmeler ve çevresi yürüyerek taranmış ve yöre halkından bilgi alınmıştır.

Batman İli / Beşiri ilçesi / Merkez

Sumaki Höyük (S 62/49, Sumaki Mevkii) (Res.2)N4199385, E 0702617, rakım 700 mAlçak höyük / sırt / yak. 250 m x yak. 150 m / yük. yak. 3.50 - 4 m derin Cadalı (Kani Huşur) deresi vadisinin güneyinde, derenin Garzan vadisine açılan kesimdeki yük-sek bir kireçtaşı kayalığın üzerindeki tarlalarda uzanmaktadır. derenin, tepeyi kesmesinden ötürü vadiye doğru eğim oluşmuştur. Vadinin karşı kıyısındaki kesitte kalınlığı 3.50 - 4 m arasında değişen arkeolojik

4 Algaze et al 1991: 188’de, daha sonra Bismil ovası kazılarında M.ö. 2. bine ait olduğu belirlenen kızılkahverengi astarlı mallar (red-brown wash ware) Geç Roma-Bizans’a tarihlendirilmiştir. 5 Bu konu ile ilgili bkz.Yalkut 2002. 6 Yöntemle ilgili ayrıntılı bilgi için bakınız Erim-özdoğan ve Velibeyoğlu 2008 (baskıda)

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

100

dolgular gözükmektedir. Bugün tarla olarak kullanılan alandan bol obsidyen, seyrek çakmaktaşı, orta yoğunlukta bazalt yonga ve alet parçaları toplandı. Çanak az ve geç dönemlere aittir.

2007 kazılarında, yüzeyde hiç bulunmamasına karşılık, M.ö. 6300’lere tarihlenen Bismil/ Salat Camii Yanı malzemesine benzer çanak çömlek bulunmuştur.

Kani Şırık Mevkii (S 62/46, Kani Şırık Mevkii) N 4199093, E 0703192, rakım 636 mBelirsiz/ yamaç / yak.100 m çapında / yükseklik belirsizBeşiri-della Tarlası yolunun kuzeyindeki Kani Huşur deresi’ne doğru inen yamacın üzerinde düz az taşlı bir tarladır. Eskiden çok lüle (pipo) bulunurmuş. Ortaçağ’a tarihlenen çanak parçası az ve dağınıktır. Bir atipik Levaluva çakmaktaşı çekirdek olasılıkla taşınmadır. Sürekli tarla sürümü sonucu yoğun taş sökülmüştür. Olasılıkla yakın dönemlere ait birkaç haneli bir mezradır.

Gre Mare (S 62/54) (Res.3) N 4199300, E 0704941, rakım 537 mOrta höyük / akarsu taraçası / yak. 150 m (K-G) x yak. 200 m (d-B) / yük. yak. 6 m.Beşiri yolunun yanında, Garzan Çayı’nın yak. 100 m güneyinde bir kayalığın üzerindedir. Güneydoğu ve doğusu, çaya inen yol tarafından kısmen kesilmiş. Üzerindeki, Beşiri Belediyesi’ne ait bina ve su deposu 1995’lerde yapılmış.

Güneydoğu yamacın kesitindeki yer yer tek sıralı taş dizileri arasında ve yanmamış kerpiç dolguda obsidyen yoğun. Batı yamaçta, su deposunun tahribatından ötürü, arkeolojik malzemeye rastlanmadı. Kuzeydoğu kesiminin üstündeki bostanda çanak parçası çok. Tepenin üst kesimi su deposu ile ilişkin yapıları ve bahçe düzenlemesi nedeniyle epey tahrip olmuş ve olmaktadır. Kerpiç ve taş mimarili bir kaç dönemli höyüğün alt tabakaları alüvyonla örtülüdür.7

7 2004 yılında burada Beşiri Belediyesi tarafından beton kaldırım taşı döküm atölyesi kurulmuştur. Bu atölye halen faaliyettedir.

Resim2 Gevri Kul Suyolu ve çevresi

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

101

Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, İTÇ, Orta Tunç Çağ (OTÇ), demir Çağ (dÇ) ve Roma dönemi saptanmıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Samanlı Köyü [(H)aziki)]8

Kani Mara (S 62/58) (Res.4) N 4197277, E 0708357, rakım 527 mAlçak höyük / akarsu taraçası / yak.150 m x yak. 100 m / yük. 1.35-1.40 m.Garzan Çayı’nın güneyindeki konglomera bir düzlüğün üzerinde. Batıda sel yarması ve su kaynağı “Yılanlı Kaynak”, hemen önünde ise çayın kumluğu uzanmaktadır. Çok hafif yükseltisi olan bir yerleşme. Pamuk tarlası olarak kullanılan arazinin ortasında, yerleşmeden toplanmış iri bazaltların oluşturduğu bir öbek var. Kesme taş yok. Çanak seyrek ve dağınık. Pamuk tarımından ötürü arazi dü-zeltilerek taşlar sökülmüş, dolayısıyla dolgu çok incelmiş.

Çok dönemli bir yerleşme. Büyük bir olasılıkla pamuk tarlası için yapılan düzleme çalışması sırasında önemli bir bölümü tıraşlanmış. Çanak çömlek verilerine göre Kalkolitik’ten itibaren iskan edilmiş. Az çakmaktaşı ve bir obsidyen dilgi parçası var.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:131 “Kani Maran” olarak.

Gre Keleke (S 62/59) (Res.5) N 4196279, E 0709034, rakım 548 mHöyük / yamaç / yak.70 m (K-G) x yak.125 m. (d-B) / yük >8 mGarzan vadisini Beşiri İlçe merkezine bağlayan ana yolun hemen kuzeyinde, Garzan Çayı’nın geniş menderes yaptığı yerde, bazalt bir kayalığın üzerinde ve güney yamacındadır. Çaya bakan yüzündeki kayalık vadi tabanına kadar iniyor. Güney etekleri asfalt yolun altından diğer yakaya uzanmaktadır.

8 Taylor 1865 haritasında Lower & Upper Azik olarak gösterilmiş.

Resim 3 Gre Mare ve arkada Gre Şaga

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

102

Tepenin üstü düzlüktür. Tepenin tarla olarak kullanılan etek ve yamaçlarına eskiden tütün ekilirmiş, ancak arazi pamuk ekimine elverişli olmadığı için, 2002 yılında sadece sürülerek bırakılmış, eteklerine bostan yapılmış ve ağaç dikilmiştir. Hemen önünde yaşanılan bir bina var. Çanak eteklere doğru artar, sürülmüş kesimlerde daha çok, yolun diğer tarafındaki tarlalarda ise seyrek. Kuzey tarafı aşınmadığı için, bölgenin kronolojisinin saptanabileceği ovadaki bir kaç yerleşmeden biri. Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, İTÇ I-III, OTÇ, dÇ, Part dönemi ve Ortaçağ saptanmıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:131

Resim 5 Gre Keleke

Resim 4 Kani Mara (tahribat boyutu), arkada Asmadere Höyüğü üzerinde Asmadere Köyü

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

103

Tepecik Köyü (Ayin Kerem /Aynkermo)9

Hırbe Oskiyan (S 62/12) N 4195841, E 0710180, rakım 560 mdüz yerleşme / tepe üstü/ yak. 50 m (K-G) x yak. 50 m (d-B)Köyün kuş ucumu 1 km kuzeybatısında, Beşiri yolunun 50 m kuzeyinde, Garzan Çayı’na burun yapan yer yer iri kaya kütlelerinin görüldüğü doğal bir kayalığın üzerinde. doğuda Oskiyan deresi, batıda Garzan Çayı, kuzeyde tarla olarak kullanılan alüvyal ova uzanmaktadır Kayalığın üzerindeki düzlükte, özellikle doğu tarafında, ortalama 5 x 5 m boyutlarında 14 tane mekâna ait, 0.50 m genişliğinde yapı temelleri görülür. Yerleşmenin dolgusu çok ince, çanak az ve dağınık. Belirgin bir tahribat yok. 20.yy başı köylerinden.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:130’da “Oskiyen Hirbe” olarak.

Dolaki Hırbe (S 62/13) N4195628, E 0710659, rakım 558 mdüz yerleşme / sırt / yak. 50 m (K-G) x yak. 50 m (d-B)Köyün kuş ucumu 375 m kuzeybatısında, Kona Tepesi’nin tam karşısında, dolak dere’nin (dohlar) batısında, dereye doğru hafif burun yapan üstü düz bir sırttır. Batı kesimi, yoldan itibaren, Garzan Çayı’na doğru hafif eğimlidir. özellikle buruna doğru, yak. 120 m2 lik arazi, çok taşlıdır. Ekin tarlası olarak kullanılıyor. Belirgin bir tahribat yok. Çanak orta yoğunlukta ve dağınık. Roma ve Ortaçağ’a tarihlenmektedir.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:130’da “daloke Hirbe” olarak.

Gre Şavo (S 62/14) (Res.6)N 4195275, E 0711810, rakım 553 mOrta höyük / tepe üstü / yak.100 m (K-G) x 125 m (d-B) / yak. 6 mKöyün kuş uçumu 550 m güneydoğusunda, köyleri Beşiri İlçesi’ne bağlayan anayolun 175 m kuzeydoğusundaki Garzan Çayı’nın güneyindeki burun yapan bir kayalık üzerindedir. Tepe, çaya doğru dik, yola doğru tatlı bir eğimle iniyor, batısı dik, doğusu yayvan teraslar halindedir. Tepenin yola doğru kesimi tarla olarak kullanılıyor. Tepenin üstü ve tarla bol taşlı. Tepede iki bazalt sıra görülüyor. dereye bakan kesimde, ortalama 1.00 - 1.50 m çapında, 0.60 - 0.75 m derinliğinde 10 tane defineci çukuru var. Çukurlardan birinin içinde yüzeyden 0.50 - 0.55 m aşağıda yanıklı bir dolgu görülmekte, çukurların üst dolgusu kerpiç ve taş karışıktır.

Tepenin üstünde, 1/100 binlik haritada belirtildiği üzere, 20. yy başlarında bir köy varmış. Çanak çöm-lek verilerine göre, SKÇ, İTÇ, OTÇ, Son Tunç Çağı (STÇ), dÇ ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:131’de “Gre Şabo” olarak.

Gre Kona (S 62/44, Gre Kona Mevkii) N 4195557, E 0710893, rakım 566 mMezarlık / yamaç / yak. 75 m (K-G) x 50 m (d-B)/ dolgu kalınlığı belirsiz Tepecik Köyü’nün hemen batısında, bugünkü köyün mezarlığının bulunduğu alan, hemen batıdaki

9 Taylor 1865 haritasında Bakhumza olarak işaretlenmiş.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

104

dalok deresi’ne doğru dik yamaç şeklinde iniyor. Bugün tarla olarak kullanılan alan çok taşlı. Mezarlığın bulunduğu yer eskiden yerleşimmiş. Kuzeybatıda 50 yıl önce bir kom varmış. Tarlanın yanında, biçerdöver geçmesi için açılan yoldan, köylülerin ifadesine göre “ortaboy” küpler içinde iskel-etler çıkmış, iskeletlerin yanında hediye yokmuş. Yüzeyde ve tarla yolu kesitinde bir şey gözükmüyor. Bir kaç küp parçası dışında bir şey bulunmadı. Ortaçağ’a tarihlenmektedir. Mezarlık demir Çağ’a ait olabilir.

Kona Tepesi (S 62/45, Gre Kona Mevkii)

N 4195650, E 0710893, rakım 559 mdüz yerleşme /tepe / yak.40 m (K-G) x yak. 30 m (d-B) /yak. 1-1.50 m Tepecik Köyü’nün kuş ucumu 150 m kuzeybatısında, Gre Kona (S 62/44) mezarlığın batısındaki tepelik alandır. Yüzeyde arkeolojik nitelikli malzeme saptanamamıştır.

Yakacık Köyü

Dera Dir Hırbesi (S 62/18a-b, Mezareş Mahallesi / dera dir Mevkii) S 62/18a N 4193540, E 0712609, rakım 600 mdüz yerleşme / vadi yamacı / yak. 20 m x yak. 30m S 62/18b N 4193459, E 0712382, rakım 613 mMezarlık / sırt / yak. 40 m x yak. 30m

Köyün batısındaki sırtların üzerinde, batı-doğu yönlü akan Cehşane deresi’nin kuzey yakasında yer alan sırt, dereye doğru dik yamaç halinde iniyor. dere ile sırt arasında köy yolu/patika uzanmakta. İki ayrı alan, aralarında yak. 100 m.lik mesafe var. İki ayrı alandan daha doğuda, köye yakın olanı S 62/18a, bugün tarla olarak kullanılıyor. Yoğun tarla sürümü alanı tahrip etmiş, sürülme sırasında çıkan taşlar toplanarak öbeklenmiş.

Resim 6 Gre Şavo, Garzan (Yanarsu) Çayı ve çevresindeki arkeolojik yerleşmeler

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

105

S 62/18b Mezarlık alanı, yak. 20 x 30 m lik bir alana yayılmış. Yer yer taş öbekleri ve çevirme/mezar yeri (?) olmakla birlikte mezar taşı yok. Çanak parçası çok seyrek.

Olasılıkla köyün eski yerleşimi ve mezarlığı. Mor Gabriel Manastırı’ndan öğrenildiğine göre, köy Süry-ani Köyü, ancak kilise ile ilgili bilgi yok.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:130’da “der’a diyer” olarak.

Yazıhan Köyü (Mezrik)

Mezrik Mevkii (S 62/36, Mezrik Mevkii)N 4191736, E 0714049, rakım 610 mYamaç yerleşmesi / yak. 100 m (K-G) x yak. 75 m (d-B) / dolgu kalınlığı belirsiz Köyden Kıyımlı Mahallesi’ne giden yolun hemen kuzeyinde, köyün kuzey-kuzeybatısındaki doğal konglomera sırtlarda. Arazi kısmen tarla, kısmen bağ, kısmen de mera olarak kullanılmaktadır. Yoğun tarımsal faaliyetten ötürü çanak çok dağınıktır. Çanak parçalarının yaklaşık dağılım alanı 750 m2. Ortaçağ malları bulunmuştur. Olasılıkla bu bölgedeki dağınık konumlu evlerin kalıntıları.

Yolkonak Köyü (Hicri)

Gevri Kul (S 62/52) (bkz. Res.2) N 4200681 (hazne), 4200611(suyolu), 4200615 (Trafo) E 0705915 (hazne), 0705441(suyolu), 0705411 (Trafo)Rakım 540 mSuyolu /toplama haznesi /nehir yatağıSuyolu Garzan Çayı’nın hemen yanındaki kayalıklı alandadır. Hazne, daha kuzeydeki konglomera kayalığın içine açılmış. Hazneden elektrik trafosura kadarki bölümü, ana kaya üzerindeki izlerinden yak. 550 m izlenebiliyor. Çay seviyesinden yüksekliği yak. 1m. (yaz ayları için). İlkbaharda su altında kalabilir. Kireçtaşı kayanın içine oyulmuş iki taraflı suyolunun, yoğun erozyon ve taşların çökmesi yüzünden, sadece 3.60 m lik bir kesiminin bir tarafı sağlam kalmış. Bu kesim 1.85 m yüksekliğinde, düz tabanı 1.45 cm genişliğinde ve üzerinde küçük çukurluklar var. Üstü bozulmuş iç bükey kesimin taban genişliği ise 0.80 m.

Hazne 11.40 x 8.30 m boyutlarında, üstü 0.85 m, kenarları 0.50 m kalınlığında kireç harçlı hafif kubbem-si bir örtü ile kapatılmış. Konglomera kayanın içi düzeltilerek oluşturulmuş haznenin iç boyutları, de-fineciler tarafından tahrip edildiği için, belirlenemedi. Haznenin yakınında, yak. 200 m çapındaki bir yerleşmeye ait, duvar ve mekan kalıntıları görülmektedir.

Roma suyoluna ait toplama haznesi ve yolu, hangi yerleşime su götürdüğü saptanamadı. dellano Tepe civarından sonra toprak üzerinde herhangi belirgin bir iz saptanamamıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:130’da “Gola Kule”, anlamı da “delikli göl” olarak, res. 8.

Dellano Tepe (S 62/53) (bkz. Res.2) N 4200640, E 0705115, rakım 520 mAlçak höyük / akarsu taraçası / yak.150 (K-G) x yak.100 (d-B) / yük. 2.50-3.00 m Garzan Çayı’nın kuş ucumu 125 m başlayıp batıya doğru 1.250 kadar uzanan ve 1.600 m kadar yayılan hafif tepe-lik bir alandır. Yerleşme bu alanın güneydoğuda, Gevri Kul (S 62/52) suyolunun bulunduğu kayalığın

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

106

güneybatı yamacının önündeki akan küçük dere ile güneybatıdaki Gasinet dere’nin arasındaki alüvyal dolgu üzerindedir. Bugün tarla olarak kullanılıyor. Çok sayıda dağınık taş var. Çanak, tepede yoğun, çevrede seyrek. Roma dönemi’ne ve Ortaçağ’a tarihlenmektedir. Anca,k iki parça çakmaktaşı altta veya çevrede Paleolitik olduğuna işaret etmektedir.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Dellano Mezarlık (S 62/60, dellanopaşa) (bkz. Res.2)N 4200501, E 0704437, rakım 555 mMezarlık / akarsu taraçası/ yak.45 m x 50 m / yük 0.80 mGarzan Çayı’nın kuş ucumu 125 m de başlayıp batıya doğru 1.250 m uzanan ve kuzeye 1.600 m yayılan alçak yükselti üzerindeki milli tepelerden birinin üzerindedir. Baş taşları kayıp toplama taşlarla çevr-ili mezar yerleri var. Mezarların hemen hemen hepsi kazılmış. Zaman zaman küpler de çıkmış. Ka-çak kazılmış mezarlarda kemikler yok, yüzeyde de taşınabilir bir buluntuya rastlanmadı. Mezarlığın Yezidi’lere ait olduğu söylendi.

Beşiri / İkiköprü Beldesi

Avisk Tepe (S 62/02) S 3704241 4203744 Orta boy höyük / akarsu taraçası üzeri / çap: yak.100 m alt, yak.40-50 m üst / yük. 15 mBeşiri - İkiköprü kara yolunun hemen kuzeybatısında, Beşiri tren istasyonunun güneyinde. doğu eteğinde trafo ve mar-ket, yolun güneyinde kalan kesiminde de briket bir yapı var. Batısı ova, doğuda Körtik Çayı akmakta. doğal bir yükselti üzerindeki arkeolojik dolgu, bugünkü yol seviyesinden yak. 3. m’de başlıyor. Kesitte yer yer üç sıra şeklinde taş dizileri görülmektedir. 1990’larda Beşiri - Kurtalan yolu genişletilirken yak. dörtte üçü kesilmiş. 3.20 x 1.00 x 0.40 m boyutlarında bir kaçak kazı çukuru var. Oldukça tahrip olmuş höyük tarla için düzeltilmek isteniyormuş. Tepe sahipli.

Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, İTÇ, OTÇ, dÇ ve Roma dönemleri saptanmıştır.

Yay. Benedict, 1980: 114

Türbe (S 62/42, Türbe Mevkii) (bkz. Res.2) N 4201209, E 0707312, rakım 697 mZiyaret / dağ / yak.50 m (K-G) x yak.50 m (d-B) İkiköprü - Asmadere Köyü yolunun kuş ucumu 500 m batıdaki doğal kireçtaşı kayalığın üstünde. S 62/43’nin hemen kuzeybatısındaki biraz daha yüksekçe bir alanda 8.10/8.20 x 6 m boyutlarında, köşeleri yuvarlak dönüşlü dörtgen taş bir çevirme var. Yakınındaki doğal yassı kireç taşlarının herhangi bir işlevi olup olmadığı bilinmiyor. defineci çukurlarından biri kayalığın iyice derinine kadar kazılmış. 1/25 binlik haritada ‘Türbe’ olarak işaretlenen yer bizim ölçümümüzden 300 m daha kuzeybatıda.

Yezidi ziyareti. Bölgede bugün az kalan Yezidi topluluklar açısından daha ayrıntılı belgelenmesi ger-ekmektedir.

Türbe Yanı (S 62/43, Türbe Mevkii) (bkz. Res.2) N 4201209, E 0707312, rakım 697 mdüz yerleşme / dağ / yak.50 m (K-G) x yak.40 m (d-B) / yak. 1 mS 62/42’nin yak. 30 m batısında, Garzan Çayı’na dik burun yapan kireçtaşı kayalığın üstünde. Güney, doğu ve batısı oldukça sarp. Batıda Ziyaret dere’nin derin vadisi. Kuzey-güney ve doğu-batı yönünde taş duvarlı dörtgen mekanlar yer almakta. 0.50 - 0.70 m yüksekliğindeki duvarların genişliği 0.60 m.

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

107

doğal aşınmanın yanısıra kaçak kazılarla tahrip edilmekte. defineci çukurlarından biri oldukça derin. Arkeolojik malzeme yok.

Terkedilmiş küçük bir Yezidi köyü.

Asmadere Köyü (Hopi)

Asmadere Höyük (S 62/55, Köy içi) (bkz. Res.4) N 41988555 E 0708034 rakım 580 mOrta höyük / akarsu taraçası / yak. 200 m (K-G) x yak.120 (d-B) / yük >15 mİkiköprü’ye giden yolun hemen güneyinde, aynı isimli köyün altında ve güneyindeki Garzan Çayı’na burun yapan konglomera kayalığın üstünde. Güneybatı, kısmen batı ve güneyde yeryüzüne çıkan büyük kayalar bir anlamda höyüğü sınırlıyor: Esas yerleşme konglomera kayalığın güneydoğu ve doğu yamacında. Garzan Çayı ile köy arasında geniş pamuk tarlaları uzanıyor.

Tepe üç teras halinde kuzeye doğru yükseliyor: Asmadere Köyü en üstteki terasın üzerinde ve arkadaki sırtların eteğinde. Köyün güneydoğusundaki çöplük olarak kullanılan ve kerpiç çekilen kesimde, yüzey-den 1.10 m aşağıda, taş bir temel var. Temelin üzerinde ve çevresinde taşla karışık kerpiç (yanmamış) bir dolgu gözüküyor.

Olasılıkla eski yerleşme güneydoğuda ve sırtına doğal kayalığı dayamış. daha geç dönem yerleşmesi zamanla yükselmiş dolgunun üstünden kuzey ve batıya yayılmış. Güneydoğudaki kesitin, kilitlenmiş daha eski tabakalar olması nedeniyle, temizlenerek kazılmasında yarar var.

Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, İTÇ, OTÇ, dÇ ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Hopi Hırbe (S 62/56) N 4198014, E 0708399, rakım 535 mdüz yerleşme / ova / yak. 50 m (K-G) x yak. 150 m (d-B) / yük. yak. 0.60 mKöyün kuşuçumu 550 m güneybatısı, Garzan Çayı’nın yak. 200 m. kuzeyindeki alüvyal arazide. Tarla olarak kullanılıyor. Tarla sürümü sırasında sökülen taşlar toplanarak öbeklenmiş. Kesmetaş yok. Çanak parçası az ve dağınık.

Eski Ermeni Köyü. Pamuk ekimi nedeniyle yakın zamanda yok olacaktır. Tarlada daha eski dönemler de olabilir, ya da malzeme taşınarak gelmiş. Yüzeyde az Ortaçağ çanak çömleği bulunmuştur. Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:132’de “Eski Hopi Hirbesi” olarak.

Gre Şaga (S 62/41) (bkz. Res.3) N4197089, E 0709450, rakım 625 mBüyük höyük / tepe üstü / yak.275-300 m (K-G) x 125-150 m (d-B) / yak.>12 mAsmadere Köyü’nün kuşuçumu 2125 m doğusunda, Garzan Çayı’nın geniş meander yaptığı kesimde (Garzan Çayı’na uzaklığı kuşucumu 1100 m.), kuzeydeki sırtların önünde, çaya doğru hafif burun yapan tepenin üzerinde. doğuda yak. 550 m de Sorik deresi’nin kolu Palihabani deresi’nin vadisi, Kuzeybatıda 1 km uzaklıkta Çimenlik dere Pınarı var. Kani Kervana’nın (S 62/7) kuş uçumu 900-1000 m kuzeydoğusunda.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

108

Tepenin üstü düz. Buradaki dağınık taşlar bir köy yerine işaret ediyor. Tepenin batısı dik, güneye teras-lar şeklinde iniyor. Üç teras oldukça belirgin ve dağınık taşlarla kaplı. Tepenin önünde tarlalar uzanıyor. doğal aşınma dışında tahribat yok.

Ovanın en büyük ve çok dönemli yerleşmesidir. Görüş sahası çok geniş.

Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, İTÇ, OTÇ ve dÇ belirlenmiştir.

Kani Kervana (S 62/57, Kani Kervana Mevkii)N 4197089, E 0709450, rakım 526 mdüz yerleşme / ovaYeşiloba-Asmadere köy yolunun 600 m güneyinde, yak. 35 - 40 dönümlük alüvyal dolgulu bir alanın ismi. Pamuk tarlasında açılan, 0.40-0.60 m genişliğinde ve 0.30-0.35 m derinliğindeki sulama arığının içinde, kesme taşlar ve döşeme taşları görülmektedir. Yüzeyde bir şey yok. Yerleşmenin yayılım alanı ve dolgu kalınlığını yüzeyden saptamak imkansız.

Karataş’tan Kani Mara’ya giden eski kervan yolu aluvyal dolgu tarafından kilitlenmiş. Arık ve çevres-inden toplanan obsidyen, çakmaktaşı ve değişik dönemlere ait çanak parçaları, olasılıkla, Garzan Çayı tarafından taşınmış malzeme.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Yeşiloba Köyü (Holike/Derdevin)

Holike Mağaraları (S 62/38, Holike Mevkii) N 4197680, E 0712240, rakım 650 mKaya evleri / yamaç / 500 m (KB-Gd)Yeşiloba Köyü’nün, kuş uçumu 1 km kuzeydoğusundaki kayalığa oyulmuş kaya evleri. Mekanlar güneybatıya dönük. Köyün, 40-45 yıl öncesine kadar oturdukları, kuzeydeki yamaçlarda kayalıkların içine oydukları mekânların içleri kayalıkların yer yer çökmesi sonucu yarı yarıya dolmuş. Mekanların içinde bölme, ocak ve sekiler var. Mekânlar müstakil, aralarında geçitler yok. Mekanların dışında ve yakın çevrelerinde herhangi bir düzenleme yok, ya da yamaç eğiminden ötürü zamanla bozulmuş. Hasankeyf’in arkasındaki vadideki taşa oyulmuş mahalle kadar özenli, ayrıntılı bir mekân ve çevre düzenlemesi görülmemektedir. Sanki bir süre saklanma amaçlı kullanılmış gibi (?)

Köylülerden alınan bilgiye göre, köy eskiden Ermenilere aittmiş. Eski ismi der devin’i, bugünkü köyün kuşucumu 250 m kuzeydoğusundaki sırtın üzerindeki, bugün hiç iz kalmamış, kiliseden almıştır. 1/100 binlik haritalarda da der devin olarak gösterilmiş. Yöre halkı bu adı kullanmakla birlikte, köyün bugünkü sakinleri bu mevkii, “Holike Mevkii” olarak adlandırmaktadır. Bugünkü köy halkı bu yörede kışlayan göçerlermiş, Ermeniler köyü terk ettikten sonra köye yerleşmişler.

Holike Mevkii (S 62/39, Holike Mevkii) N 4197375, E 0712160, rakım 580 mKom / sırt / yak.150 m. (K-G) x yak.120 m. (d-B)Yeşiloba Köyü’nün kuşucumu 650 m kuzeydoğusunda, Holike Mağaraları’nın (S 62/38) önündeki sırtın üzerinde 17 x 11.70 m, 8 x 6.25 m, 11.60 x 7.25 m ve 12.80 x 9.40 m gibi değişik boyutta toplama taş ile kuru duvar tekniğinde yapılmış mekan ve ağıllar. Taş örgülerde anıtsal boyutta taşlar da kullanılmış. Kapı yanına daima kesme taş gibi düzgün dörtgen taşlar yerleştirilmiş. Kapı açıklıkları 0.80 m. doğa tahribatı dışında tahribat yok. Yeşiloba köylüleri, komun belirli bir göçer grubuna ait olmadığını, söylediler. Köyle ilişkisi ilginçtir. Ayrıntılı çizilip belgelenmesi gerek.

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

109

Palihabani Mevkii (S 62/40, Palihabani Mevkii) N 4198856, E 0711169, rakım 670 mMezar / yatır / tepe üstü / yak. 5 m çapındaBeşiri - İkiköprü anayolunun kuşucumu 350 m kuzeybatısında, kayalık Sülo Tepesi’nin güneybatı eteğinde. Batıda Palihabani deresi, kuzeyde Sorik deresi. Tepenin üstündeki kireçtaşı kayalık alandaki taşların bazıları, özellikle dikilmiş “dikilitaş” gibi duruyor. Bozulmuş 1 m yüksekliğinde duvarla çevrili 4.50 m çapında taşlık bir alan (türbe?) var. İki yanında birer yabani fıstık ağacı dikili. Türbenin çevres-indeki taş öbekleri, olasılıkla mezarlara ait (karş. Şeyh Cemalettin Türbesi S 63/44). Kaçak kazılar mezar ve çevresini çok tahrip etmiş.

Yeşiloba köyü sakinlerinin anlattıklarına göre: türbe bir hıristiyana aitmiş, esas mezarın dışında da kut-sal bir iş uğruna şehit düşmüş biri yatıyormuş.

Zivink Hırbesi (S 62/11, Zivink Mevkii) (bkz. Res.4)N 4196260, E 0711369, rakım 522 m Kom veya eski mezraa / akarsu taraçası / yak.80 m (K-G) x yak.100 m (d-B)Yeşiloba Köyü’nün kuşucumu 800 m güneybatısında, Garzan Çayı’na burun yapan alçak bir tepenin üstünde. Batıda Kutik deresi. Garzan Çayı’nın diğer yakasındaki Tepecik Köyü’nün tam karşısında yer almakta. Alan bugün tarla olarak kullanılıyor. Yoğun tarım ve taş sökümü nedeniyle çok bozulmuş, kesin sınırlarını saptamak çok zor. Çanak az ve dağınık. Olasılıkla, 20.yy başına ait bir mezradır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Işıkveren Köyü (Duşadek)10

Pederman Tepe (S 62/15, Pederman Sırtı) (bkz. Res.6)N 4195760, E 0713640, rakım 606 m Belirsiz / tepe üstü / yak. 35-40 m çapında / dolgu kalınlığı belirsizGre Amer (S 62/16)’in kuşucumu 650 m kuzeybatısında, anayolun kuzeyinde. doğusunda Pederman deresi, batısında Pederman sırtı. Tepenin üstünde bozulmuş duvarlar ve diziler ile dağınık taşlar var. doğanın tahribine açık.

Olasılıkla uzun bir süre önce terkedilmiş bir köy veya kom. dönemi belirsiz. Çakıl dolgusu içindeki üç tane çakmaktaşı yonga olasılıkla taşınmış. Çanak yok.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Gre Amer (S 62/16) (bkz. Res.6)N 4195032, E 0714001, rakım 551 mOrta höyük / yamaç üzeri / yak.600 m (Kd-GB) x yak.150 m (d-B) / yük. >5 mKöyün kuş ucumu 700 m batısında, kuzeydeki tepelik kesim ile doğudaki Garzan Çayı’nın geniş me-ander ovası arasında, üç yükseltisi olan konglomera bir sırtın üzerinde. Esas yerleşme, güneyde dik bir yamaçla sona eren nehire burun yapan sırtta. Bu sırt Işıkveren Köyü ile diğer köyleri birbirine bağlayan (Rıdvan - Beşiri) yol tarafından kesilmiş. Tepenin bu kesimi, eteği (teras?) yola doğru hafif eğimli. Batıdaki Sopi deresi/pınarı, sırtı diğer sırttan derin bir vadi ile ayırıyor. doğuda, hemen yanında, 17 haneli bir kom (S 62/47) var. Tepenin üzeri düz. Bu kesimde, özellikle doğu ve güneyde, hem yüzeyde hem de kesitlerde taş temel izleri görülmekte. Güney yamaçta çok sayıda yuvarlanmış taş var. Tepenin dolgusu kerpiçli, yer yer çakıllı ve taşlı.

10 Taylor 1865 haritada Du Sadek olarak işaretlenmiş.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

110

Yol tarafındaki akmış kesitte iki arkeolojik tabaka görülüyor, bu tabakaların altında da çakıllı bir dolgu uzanıyor: Üstteki iki taş dizisinin altında 1 m kalınlığında yanık bir dolgu var. Yanık dolgu taş duvar-larla kesilmesine rağmen yak.15 m uzanıyor ve kısmen akmış. Aynı dolgu batıdaki kesitte de var. Yanık dolgu ile taş teraslı alan arasında kerpiç veya milli bir dolgu var, olasılıkla yanık dolgu kısmen sel dol-gusu tarafından kilitlenmiş.

Çanak çömlek verilerine göre SKÇ, İTÇ, OTÇ, STÇ, dÇ ve Ortaçağ saptanmıştır.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Kele Tepe (S 62/19, demirdöven Mezrası) (bkz. Res.6) N 4193511, E 0716310, rakım 620 mKale? Yerleşme? / tepe üstü / yak.100 m (K-G) x yak.125 m (d-B) / yük. 3.00 - 3.50 m.Kütüklü - Işıkveren köy yolunun 150-170 m kuzeyinde, Gündik Tepe’nin yak. 650 m kuzeydoğusundaki doğal tepenin üstündeki yayvan tepe. Batı ve güney yamaçları dik, kuzeyi tatlı bir eğimli, doğu ya-maç yarı dik. Yak. 150 m doğuda bir tatlı su kaynağı var. Çevresinde tarlalar uzanmakta. Yamaçlarda yukarıdan yuvarlanmış çok sayıda taş var. Üzerinde, yola bakan kesimde yüksek duvarlı, taşları yıkılmış çok odalı bir yapı kalıntısı, arkasında da, kuzeybatı-güneydoğu aksında uzanan bir yolun iki yakasında, birbirine bitişik değişik boyutlarda dörtgen mekanlı taş temelli yapı kalıntıları görülmekte. Yamaçtaki iri taşlarla örülmüş duvarın kalınlığı yak. 1 m. diğer duvarlar ortalama 0.60-0.70 m genişliğinde büyük ve ortaboy toplama taşlardan örülmüş. Kesmetaş yok. İki yerde kuyu olabilecek yuvarlak yapı var. du-varlarda harç yok, yalnız yola bakan taraftaki taş temellerin arasında, Romalılar ve Sasanilerce askeri yapılarda kullanılan harçın benzeri, betonumsu harç kalıntılarına rastlandı. Burundaki yapı gözetleme kulesi olabilir.

Obsidyen yoğun (50 adet), ayrıca az sayıda çakmaktaşı var. Olasılıkla kilitlenmiş Neolitik döneme tarihlenebilecek bir yerleşmenin üzerinde geç dönem yapıları. Çanak çömlek bir kaç tane dÇ dışında Ortaçağ malzemesi.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Adsız (S 62/34, demirdöven Mezrası) N 4193550, E 0715750, rakım 590 mBelirsiz / sırt / yak.70 m x yak. 50 m. / dolgu kalınlığı belirsizKütüklü - Işıkveren köy yolunun kuzeyinde, Gündik Harabe’nin yak. 200 m kuzeydoğusunda, kayalık bir sırtın üzerinde. Kuzeyde sırtlara bağlanıyor. doğu ve batı yamacı dik. Üstü, olasılıkla su deposu yerleştirilirken düzlenmiş. Yerleşim izi yok, ancak dağınık çakmaktaşı ve bir obsidyen parça aşınmış prehistorik bir yerleşme olduğunu düşündürmektedir.

Gündik Harabesi (S 62/26, demirdöven Mezrası)N 4193400, E 0715600, rakım 570 mKayaüstü yerleşmesi / yak. 75 m (K-G) x yak. 75 m (d-B) Kütüklü - Işıkveren köy yolunun güneyindeki vadiye doğru burun yapan bir kayalığın üzerinde. 1986 yılında bahçeli ev yapılırken tepenin üstü kısmen düzlenmiş bu nedenle tepenin gerçek boyutlarını ve dolgu kalınlığını saptamak zor. Garzan Çayı tarafındaki dolgular killi ve içinde arkeolojik tabaka olduğunu gösteren bir veri yok. Tepenin sahibi Medeni Bavli, evi yaparken “harabeyi” sökmüş. Tepenin eteklerinde çok az çanak var. Olasılıkla 20.yy başı köyü.

Yay. Barın, Akın ve Şahin 2003:132’de “Gundik I - II” olarak. Gündik Tepe’nin 100 m karşısındaki tepe II olarak alınmış.

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

111

Işıkveren Kom I (S 62/47) N 4195 027, E 0714132, rakım 513 mKom / ova / yak.150 m (K-G) x yak.70 m (d-B) Işıkveren Köyü’nün kuşucumu 625 m batısı, Gre Amer’in doğusundaki alüvyal ovada, olasılıkla eski dere yatağı içinde. Gre Amer’e dayandığı için korunaklı bir konumda. doğu-batı yönünde konumlanmış 17 haneli bir kom: çevirmelerden altı tanesi ağıl. Çevirmelerin duvar yüksekliği 1.10 m. Yaşanan mekan-lardan birinde, üst yapıyı tutan ahşap iskeletin bir kısmı duruyor. Göçerler yaylada olduğu için sadece yalak gibi bazı eşyalar mevcut. Hala kullanılan komlardan olduğu için bölgenin göçer yerleşimleri için iyi örneklerden biridir.

Işıkveren Kom II (S 62/50) (Res. 7)N 4194572, E 0714774, rakım 513 mKom / ova / yak.200 m x yak.150 mIşıkveren Köyü’nün kuşucumu 300 m doğusunda, yolun kuzeyinde ovada. Geçitlerle ayrılan mekan ve ağılların karışık yerleştirildiği bir düzen. Taş çevirme mekan ve ağıllar, ortalama 1.20/1.30 m. yüksekliğinde ve 0.50 m genişliğinde kuru duvar tekniğinde yapılmış. Mekan olarak kullanılan söbe-msi planlı çadır yeri içten içe 4.40/4.65 x 9.15/9.45 m. boyutlarında. Bütün kenarlarda, iç kısımda, 4 dikme, ortada 4 dikme dizisi üst ve yan örtünün iskeletini oluşturuyor. Yükseklik ortada 2.38 m, ke-narlarda arkada 1.30 m, kapı tarafında 1.80 m, kısa kenardaki dikme yüksekliği 2.10 m. dikme çapları 9-11 cm arasında değişmekte. dikmelerin arası, saz demetlerinin kabaca hasır gibi örülmesi, şeklinde kapatılmış. Arada demetleri tutan yatay ince dallar var. Çatı, ortadaki dikme sırası ile birleşen sekiz merteğin üzerine sazlardan bir örtünün serilmesi şeklinde. Bu örtünün üzerine kıl çadır geriliyormuş. 0.90 - 0.95 m genişliğindeki kapılar güneye açık. İçerisi boş.

Yerleşmenin batısında açık alanda el yapımı bol saman katkılı kilden bir tandır, ağzı yukarıda, içten içe çapı 0.36 m. ve kalın bir ağız kenarı var. Karın çapı dıştan dışa 0.82 m. ve taşlarla çevrili ve içi taş dolu. Çevresi söğüt dallarından yuvarlak atkılı sepet gibi örülmüş, 0.47-0.50 cm genişliğinde 18.70 m uzunluğundaki yan yana yerleştirilmiş yemlikler yerleşmenin biraz dışında yer almaktadır.Hala kullanılan komlardan olduğu için bölgenin göçer yerleşimleri için iyi örneklerden biridir. Neolitik dö-nem yuvarlak ve söbe planlı yapılar için tam bir model.

Resim 7 Işıkveren I Komu

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

112

Kütüklü Köyü (Gre Çello)

Kani Derek Mezarlık (S 62/30, Kani derek Mevkii) N 4192381, E 0717894, rakım 570 mMezarlık / akarsu taraçası / 150 m x 45 m / yük. 1.00 - 1.50 mKütüklü Köyü ile, mezrası Kumaro arasındaki yolun yak. 300-350 m batısında, Kütüklü – Işıkveren köyü yolunun 530 m güneyinde, dereye doğru uzanan hafif meyilli sırtın ucunda yayvan söbe biçimli tepecik. 250 m batıda Şıh Henar (direk) Pınarı. S 62/31’in 125 -130 m güneyinde. Üzerinde çok sayıda dağılmış taş ve içten içe 1.50 x 0.70 m boyutlarında, yanyana mezar olabilecek iki çevrili alan var. Yapılı taş yok. Mezartaşına da rastlanmadı. Belirgin bir tahribat yok.

Kani Derek Tepe (S 62/31, Kani derek Mevkii)N 4192400, E 0717900, rakım 610 mKöy veya kom veya ayazma / tepe üstü / yak.100 m (K-G) x yak.60 m (d-B) / yük 2.00 -2.50 m.Kani derek Mezarlık (S 62/30) ın 125-130 m kuzeyindeki yayvan tepenin üzerinde taş dizileri, du-varlar ve düşük taşlar var. Yapılar, çobanların sürünün gecelediği dönemler için yaptıkları çevirmeler tarafından bozulmuş.

Olasılıkla, 20 yy başları veya daha eski (?) küçük bir yerleşme veya bir ayazma ile mezarlığı. Çakmaktaşı taşınma ya da daha alt dolgunun malzemesi. H. Taşkıran’a göre Orta Paleolitik sonu olabilir.

Adsız (S 62/32, Kani derek Mevkii) N 4192900, E 0718125, rakım 610 mdüz yerleşme ?/ ova / yak. 200 m (K-G) x yak. 250 m (d-B) / dolgu kalınlığı belirsizKani derek sırtı üzerinde S 62/31 ile Kütüklü-Işıkveren köyleri arasındaki anayol arasındaki tarlalardan batıda olanı. Şıh Henar (direk) Pınarı’na yak. 250 m uzaklıkta. Yoğun sürümden ötürü tarlada taşlar toplanmış. Herhangi belirgin bir mimari ize rastlanmadı. Gore Yusuf Mevkii (S 62/33) ile aynı nitelikte çakmaktaşı şekilsiz parçalar bulundu.

Gore Yusuf Mevkii (S 62/33, Gore Yusuf Mevkii) N 4193250, E 0718234, rakım 610-640 mdüz yerleşme ?/ yamaç / yak.400 m (K-G) x yak.350 m (d-B) / dolgu kalınlığı belirsizKütüklü Köyü’nün batısında, yolun kuzeyinde, Şıh Henar (direk) Pınarı ile Sülo deresi arasındaki, kuzeydeki sırtlara doğru hafif bir eğimli yükselen tepe. Üzeri yoğun dağınık taşla kaplı. Tahribat yok. Yol ile tepelik arasındaki kesimde ve kuzeydeki iki kademeli taşlı yükseltide çakmaktaşı orta yoğunlukta. Batıda, Sülo deresi’ne uzanan yamaçta ise, çakmaktaşı daha yoğun ve bir kaç parça obsidyen var.

Mevkinin adı “Yusuf’un Mezarlığı”, ancak, yüzeyde mezar ile ilişkilendirebilecek herhangi bir bulguya rastlanmadı (Kani derek Mezarlık gibi). Olasılıkla uzun süredir defin yapılmayan bir mezarlık. Ovadaki en yoğun çakmaktaşının bulunduğu mevkii.

Seregir Tepe (S 62/28) (bkz. Res.6) N 4192842, E 0718758, rakım 684 m (1/25.000 haritada rakım 684, biz 678 ölçtük, olasılıkla ilk rakım su deposu öncesi)Orta höyük/ tepe üstü / yak.120 m x yak.120 m / yak. 6 mKütüklü Köyü’nün11 güneyindeki bir kayalığın üzerindeki yuvarlak ve sivri tepe. doğuda Köy deresi’nin (Ça) derin yatağı var, derenin diğer yakasında Yezidi Tepe (S 62/29). Eskiden köy tepenin eteklerine kadar yayılıyormuş. En tepede 35-40 yıl önce yapılmış bir su deposu ve 2000 yılında dikilen baz istasyonu var.

11 Bugün 30 hane, eskiden 100 haneymiş.

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

113

Tepenin dolgusu kerpiçli ve yer yer taşlı. Yanık ve kül yok. Çanak yamaçlarda orta yoğunlukta, tepede yok denecek kadar az. Kaçak kazı yok.

Tepe her ne kadar bir Süryani’ye aitse de Mor Gabriel Manastırı kayıtlarında köyün adı bulunmadı. Tepenin üzerinde yakın dönem olup olmadığı belirsiz. Çanak parçaları Ortaçağ’a ait.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:132’de “Gre Çello” olarak. Yezidi Tepe (S 62/29) (bkz. Res.6, Seregir Tepe’nin hemen yanı) N 4192800, E 0719108, rakım 680 mKaya üstü yerleşmesi / vadi yamacı / yak.125 m (K-G) x 50-60 m (d-B), dolgu yak. 2m ?,Köyün güneydoğusunda, Köy deresi’nin (Ça) doğusunda, dereye doğru burun yapan bir kayalığın üz-erindeki uzun ve üstü düz tepe. Güneyindeki dik yamacın hemen bitiminde doğal geniş bir çukurluk (kurumuş bir göl?) var. doğusu daha yayvan iniyor, batı yamacı dikçe. Kuzeyde yayvan bir şekilde sırtlara bağlanıyor. Yaklaşık 500 m kuzeyde Köy deresi’ni (Ça) besleyen Kuvika Pınarı. Tepenin üstünde çok odalı taş temelli/duvarlı bir yapı kalıntısı var. Temel/duvar toplama taş, kesme taş ve harç kalıntısı yok. Temel/duvar yıkıntıları mekânların içini doldurmuş. Tepenin üstünde, özellikle kuzey tarafta, doğu yamaca koşut, bazıları oldukça yakın zamanlarda açılmış, 28 tane defineci çukuru görül-mekte. Çukurların, yamaca yakın olanları 2.00 x 1.00 m, ortadakileri yak. 1.00 m çapında. Çukurların içleri taş dolu. Tepenin üzeri çakıllı bir dolgu ile kaplı. Bu doğal çakıllı dolgu içinde doğal çakmaktaşı ve işlenmiş parçalara rastlandı ancak dönemi belirsiz.

1/25 binlik haritada, “harabe halinde yapı kalıntısı” işaretlenmiş, tek bir yapı ya da yapı kompleksi. İsmine istinaden eski bir Yezidi köyü olabilir. Çanak parçası az ve dağınık. Olasılıkla yakın dönemlere ait.

Kuvika Pınarı Mevkii (S 62/35) N 4193450, E 0719400, rakım 650 -700 mYamaç yerleşmesi? / yak.100 m (K-G) x yak. 70 m (d-B), dolgu kalınlığı belirsiz Goharasipi Sırtı’nın kuş uçumu 500 m. güneybatısı, Kütüklü Köyü’nün yak. 600 m kuzeydoğusu, Küt-üklü-Ortaalan (Vahsik) köy yolunun 400 m ve Yezidi Tepesi’nin kuş ucumu 550 m kuzeydoğusunda. Kuvika Pınarı’nın batı yamacındaki bir tarlada taş öbekleri, yuvarlak bir taşlı alan ve çanak yoğunluğu görüldü. Alanın diğer kesimlerinde malzeme çok dağınıktır. Gre Çello ve/veya Yezidi Tepe ile çağdaş olabilir. Az çakmaktaşının çoğunun doğal yumrular şeklinde olmasından ötürü taşınmış olduğu düşünülmektedir.

Şıh Rum Harabesi (S 62/22, Şıh Rum Harabesi Mevkii) N 4191876, E 0718579, rakım 560-600 mBelirsiz / sırt / 1 km (tepe) x 250 m (tepe) / dolgu kalınlığı belirsizYezidi Tepe’nin (S 62/29) önünde, Köy deresi yatağına doğru tatlı eğimle uzanan ve güneyde dikçe bir yamaçla sona eren yak. 1 km uzunluğundaki bir sırtın üstü. Alanın toprağı oldukça homojen, koyu kah-verengi, milli ve yumuşak12. Yezidi Tepe’ye bakan yüzü taşlı. Buruna doğru taş azalıyor. Tarla sürümü sırasında çıkan iri, işlenmemiş taşlar öbekler halinde yığılmış, birinin içinde iri bazalt bir öğütme alt taşı var. Sırtın üzerinde, yak. 800 x 100 m lik bir alanda, oldukça dağınık çakmaktaşı (işlenmiş yonga ve çekirdek parçası) var. Obsidyen bir parça.

Yamaçta herhangi bir arkeolojik dolgu izine rastlanmadı, çanak güneydeki buruna doğru artıyor. Ortaçağ’a ait az miktarda çanak parçası. Olasılıkla, kilitlenmiş bir prehistorik yerleşme üzerine kurulmuş

12 Sumaki Höyüğün (S 62/49) toprağına benziyor ancak buranın toprağı daha yumuşak ve ince taneli.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

114

20. yy. başı mezrası.Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Kumaro Kaya Kovukları (S 62/48, Gedikler (Kumaro) Mahallesi)N 4191139, E 0717665, rakım 490 mKaya evleriŞevlend Tepe’nin batısındaki konglomera kayalıkdaki doğal kovuklar. Kovukların bir bölümü ağıl olarak kullanılıyor. Kayalar üzerinde fazla düzeltme yapılmamış. doğal aşınma dışında tahribat yok. Köyün, zamanla bozulmuş eski yerleşimi olabilir.

Şevlend Tepe (S 62/37, Kumaro Mezrası / Memikhan Mevkii) (Res.8) N 4190050, E 0717650, rakım 610 mOrta höyük / tepe üstü / 425 m (Kd-GB) x175 m / yük. ova seviyesinden 130 m, dolgu kalınlığı yak. 12 m Kumaro Mezrası’nın kuş ucumu 500-550 m güneydoğusunda, Kütüklü -Kumaro yolunun kuş ucumu 700 m güneyinde, Garzan Çayı üzerindeki Memikan Köprüsü’ne kuş ucumu uzaklığı 500 m. Oldukça yüksek, doğal konglomera bir tepenin üzerinde yer alıyor. Şevlend Tepe, Memikhan Köprüsü’nün (S 62/24) bağlandığı konglomera tepenin en kuzey uzantısı, arada bir çöküntü ile köprünün arkasındaki Kale’ye bağlanıyor.

Tepe, definecilerin “gözde” yerlerinden biri. Çöküntü kesiminde, biri oldukça yeni diğeri daha eski iki kaçak kazı çukuru var. Yeni olandan iri duvar taşları çıkartılmış, doğu profilinde ise iki sıra taş (duvar) çevresinde az çanak, genellikle iri küp ve testi parçaları görülmekte. “Eski çukurda” daha küçük taşlar var. Yüzeyde yer yer görülen duvar ve taş dizileri, konglomera kaya içindeki doğal çukurlukları dol-durma amaçlı olabilir. Köprüye bakan kesimde ise 13 tane kaçak kazı çukuru var. Çukurlardan biri 5 x 5 m “açma“ boyutunda ve 3 m. derinliğinde. Çukurların çevresine, yer yer iri işlenmiş taşlar, iri kire-mit parçaları ve orta yoğunlukta çanak parçaları saçılmış. Güneybatı yamacında yak. 2 m çapında taş çevrili, ağza doğru daralan, içi sıvalı kuyu/depo da kaçak kazılarla ortaya çıkmış.

Resim 8 Memikan Köprüsü ve iki yakasındaki arkeolojik yerleşmeler

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

115

Konglomera tepenin, kendi içindeki seviye farklarından ötürü, dolgu kalınlığını tahmin etmek çok zor-dur. Ancak defineci çukurlarının bulunduğu alanda, asgari 4-6 m olarak öngörülebilir.

Şevlend Tepe ilgili ilk bilgi Taylor’da: 1865 tarihli haritada Showlen olarak işaretlenmiş. Metin içinde söz edilmediği için Memikan ile ilişkilendirilen tepe nedeniyle mi yoksa burada bulunan bir köy nedeni-yle mi işaretlendiği belirsiz.

Çanak çömlek verilerine göre, İTÇ I-II, OTÇ, STÇ, dÇ ve Ortaçağ saptanmıştır. Şevlend Tepe’yi önem-li kılan Transkafkasya etkili Son Tunç veya İlk demir Çağ boyalı çanak parçalarının bulunmasıdır.

Yay. Taylor 1865 haritaAlgaze et al 1991: fig.10

Memikhan Köprüsü (S 62/24, Kumaro Mezraa / Memikhan Mevkii) (bkz. Res.8)N 4190744, E 0717298/300, rakım 492 mKöprü / nehir yatağı Garzan Çayı’nın üzerinde, Gedikler Köyü’nün kuş ucumu 750 m güneydoğusunda, Garzan ovası ile dağlık kesimi bağlayan noktada. Kemerleri ve üstteki çift yönlü kemerli geçitleri bozulmakla birlikte, ana kemerleri sağlamdır. Taşlar yer yer sökülmüş. Bu köprü ile ilgili tek eski kaynak Taylor’un makale-sidir. Taylor’un makalesinde, Mamika Eski Köprü olarak geçen, dört kemerli köprünün yeri, “Mamika Kale’si ve Shollen Ziyareti kalıntılarının yakınında, Rıdvan’dan 2 saatlik mesafede” olarak tanımlanmış ve haritanın üzerine işaretlenmiştir. Haritasında “harabe” olarak belirtmesine karşın, Taylor mevcut kesimlerin oldukça iyi durumundan, üzerindeki çift geçişli yoldan ve her iki geçitteki yayalar için yükseltilmiş “kaldırımın” varlığından söz etmektedir. Taylor köprüden hayranlıkla söz ederek “…. In no part of the East have I ever seen a nobler relic or one of similar construction so suggessive of an ac-tive civilization and a teeming opulent population….” diye yazar. Köprünün 150 yıl önce kullanıldığı söylendi.

Yay. Taylor 1865:46 ve haritaAlgaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:132’de “Memikhan köprü ve Memikhan” köyü olarak. Ancak bu isimde bir köy yok!

Kumgeçit Köyü13

Çemialo Sırtı (S 62/27, Çemialo Mevkii) (bkz. Res.8) N 4190518, E 0717233, rakım 505 mAlçak höyük / akarsu taraçası / yak. 200 m (K-G) x yak. 350 m (d-B) / yük. yak. 6 m.Hemen Garzan Çayı’nın güneyinde, dereye burun yapan alçak bir sırtın ve batı yamacının üzeri, Mala-bini deresi’nin Garzan Çayı’na ulaştığı kesimin doğu yanı, Beşiri yolunun hemen kuzeyi, Memikhan Köprüsü’nün hemen güneydoğusundaki dağınık taşlı bir tarlada. Arka sırtta bol çakıllı toprağı olan pamuk tarlası var. Orta/iri taşların bulunduğu tarlanın kesitinde az taşlı kerpiç ve killi bir dolgu görül-mekte. Yerleşim Garzan Çayı’na ve yola doğru uzanıyor. Etek, yamaç ve sürülmüş tarla A alanı, pamuk tarlası B alanı olarak toplandı. B alanının batısında taş öbekleri aralarda bazalt yapı taşı, öğütme taşı parçası ve çanak parçası yoğun, tarlada orta, doğuya doğru seyrektir. A alanında ise çanak yoğun ve iri parçalar halinde. Çayın kısmen kestiği tepenin, pamuk tarlası yapılırken üstten bir bölümü tıraşlanmış olabilir. Uzun süre yerleşilmiş bir kaç dönemli yerleşme. H. Taşkıran, az sayıdaki çakmaktaşı malze-menin çok önemli ve ilginç olduğunu belirtmekte. Çanak çömlek verilerine göre, Orta Kalkolitik, İTÇ, OTÇ, dÇ, Roma ve Ortaçağ saptanmıştır.

13 Taylor 1865 haritada Baziwan olarak işaretlenmiş.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

116

Malabini Deresi Mevkii (S 62/51)N 4190353, E 0717212, rakım 517 mKom / ova / yak.100 m x yak.100 m Beşiri ilçe merkezine giden yolun hemen güneyindeki küçük köprünün karşısında, Memikhan Köprüsü’nün kuşucu 300 m güneyinde, doğal bir sırtın üzerinde. doğuda Malabini deresi, batıda tarla-lar uzanıyor. Çemialo Sırtı’nın güneydoğusunda, Sırt’tan karayolu ile ayrılıyor.

Yer yer duvar izlerinin görüldüğü ve çok miktarda düşük taşın bulunduğu alçak tepe, batıya, yayvan teraslarla iniyor. Tepenin üzerinde çanak az, kuzey yamacında orta/az miktarda. doğanın tahribatının yanısıra kaçak kazılar var. Çanak çömlek verilerine göre, Kalkolitik (az sayıda saman yüzlü parça) ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.

Uzun süredir kullanılmayan bu kom eski bir yerleşmenin üzerinde oturuyor olabilir. Malabini deresi, bu adını, aynı adlı aşiretin kışladığı alandan almış olabilir14.

Başarı Köyü (Rıdvan)

Rıdvan Höyük (S 63/19) (Res.9) N 4187178, E 0718784, rakım 510 m Büyük höyük / ova / 80 m x 200 m, yük.18 Garzan Ovası’nın genişlediği bir kesimde doğal konglomera düzlüğün üzerinde, Garzan Çayı’ın kuş ucumu 50 m doğusu, bugünkü yeni köprünün 600 m güneydoğusunda oldukça dik ve sivri bir tepedir. Eskiden tepenin üstünde bir Ermeni Kilisesi (Süryani?) ve duvarla çevrili bir yapı varmış (Benedict 1980:114). 1964’de Hamidi Ailesi tarafından satın alınarak bu yapılar kısmen sökülmüş ve aile için büyük bir ev yapılmış. Geniş giriş yolu, su deposu, çevre duvarı, yeni kanalizasyon sistemi ve ağaçlar höyüğü tahrip etmiş. dolayısıyla, tepe özgün boyutlarını ve biçimini yitirmiş.

14 Aşiret ile ilgili olarak bkz. Aşiretler Raporu 1998:63, 262, 269.

Resim 9 Başarı (Rıdvan) Köyü ve altındaki Rıdvan Höyük

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

117

Rıdvan Höyük Hamidi ailesinin mülkiyetine geçmeden çok önce, Hanlı (Hanik) Köyü’nden Faik Alikan’ın dedesi tepedeki yapıların kesme taşlarını söküp kendine, köyde yüksek taş duvarlı, ikinci katı kerpiç büyük bir konak yaptırmış. Hanlı Köyü’ndeki bu konağın taş duvarları halen ayaktadır. Konağın taş duvar örgüsündeki bazı taşlar yazıtlı ve bezeklidir. Yazıtlı taşlardan birinin benzeri Rıdvan Höyüğün üstündeki misafir evinin duvarındadır.

Höyüğün üstündeki çeşmenin yanında Ermenice bir yazıt var. Hamidi’lere ait evin yapımı ve çevresin-deki düzenlemeler sırasında kullanılan devşirme malzemenin höyüğün alt tarafından taşındığı söylendi.

Höyüğün güney yamacındaki eski su /kanalizasyon sistemi yarı yarıya ortaya çıkmıştır. Eski su /kanali-zasyon sisteminin durumu, höyüğün tepesindeki büyük yapılara ait alt yapı sistemlerinin, höyüğün eski tabakalarını tahrip ettiğini, açıkça göstermektedir.

Rıdvan, prehistorik dönemlerin de bulunduğu büyük bir höyüğün, 19. yy sonu - 20 yy başlarında üzer-ine konumlanmış önemli dini ve idare bir merkezdir. Rıdvan bir dönem nahiye olmuş. Taylor, Redh-wan olarak sözünü ettiği yerleşmedeki ve çevresindeki halkın Yezidi olduğunu yazmaktadır (Taylor 1865:32).

Çanak yoğun. Çanak çömlek verilerine göre, Kalkolitik, OTÇ, dÇ, Roma (M.S. 1. yy) ve Ortaçağ saptanmıştır.

Yay. Taylor 1865:32, 46 ve haritaBenedict 1980:114Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:130 –131, res.10-12.

Kuba Mezarlık (S 63/41, Kuba Mevkii) (bkz. Res.9)N 4187540, E 0723525, rakım 480 mMezarlık / ova / yak. 40 m x yak. 800 mRıdvan Höyüğün kuş ucumu 400 m kuzeyinde, Garzan Çay’ın kıyısındaki konglomera tepenin üzerin-dedir. Anlatılanlara göre, 1992’de sürülerek, kireçtaşı mezarlar tamamen sökülmüş ve Garzan Çayı’na atılmış. Bugün hiçbir şey kalmamış. Mezarlardan boncuklar 15 çıktığı verisine dayanarak, Yezidi mezarlığı olduğu öngörülmektedir. Alanda bulunan çakmaktaşı, olasılıkla, taşınma.

Mırdesi Hırbesi (S 63/47)16

N 4187017, E 0723000, rakım 487 mEski köy / ova / yak. 40 m x yak. 60 m / yak. 0.50 mGarzan Çayı’nın kuzeyinde, çaya yakın alüvyon dolgunun üzerinde karayolunun kenarındadır. Kuzey-inde tarlalar uzanır. Çay taşlarından duvarların çevrelediği mekânlar. Gerek yoğun tarla sürümü gerekse taş sökümünden ötürü yakın bir gelecekte yok olmaya aday eski köy.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

15 Yezidi mezarları ile ilgili bkz. Yalkut 2002: 53, dipnot 64 “... Taştan yapılan Yezidi mezarlarında yüksek bir oda bulunur ve lahit, ölüye ait bütün değerli eşyalarla birlikte bu odaya yerleştirilir.”16 Taylor 1865 haritada Dushu olarak işaretlenmiş yer Mirdesi Hırbesi ile aynı konumda. Terk edilmiş köyün o zamanki ismi olabilir.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

118

Kurukavak Köyü (Hamdunan)

Silahar Tepe (S 63/40, İncegedik Mahallesi)17 N 4190738, E 0720349, rakım 575 mOrta höyük / tepe / yak.150 m (K-G) x yak.100 m (d-B) / dolgu kal. Yak. 2.-2.50 m Kütüklü Köyü yolunun yak. 100 m doğusunda, Ardımazın dere ile Keklikçeşme deresi’nin (Kani Kevi) arasındaki doğal, olasılıkla kireçtaşı, bir kayalığın üzerinde Çevresinde düz tarlalar uzanıyor. Kayalar, tarlaların sonlandığı doğu ve batı kesimde, yer yer yüzeye çıkmış.

Tepenin üstündeki hafif çukur bir alanda, yak. kuzey-güney ve doğu-batı yönünde uzanan taş temel/duvarlar ve yer yer mekânlar, yer yer toplanmış ve yuvarlanmış taş öbekleri görülmekte. doğu yama-çtaki taş dizilerinin çevresi düşük taşlarla kaplı. Taşların üzerindeki kesif yosun tabakası, duvarların uzun süredir açıkta olduğunu gösteriyor. Çanak çömlek, yamaçlarda özellikle batı yamacında yoğun, çevresindeki tarlalarda seyrektir. Tahribat yok.

Bir höyüğün üzerinde konumlanmış, olasılıkla, uzun bir süre önce terk edilmiş bir köy.Çanak çömlek verilerine göre OTÇ ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.Yay. Taylor 1865 haritaAlgaze et al 1991: fig.10

Gre Agit (S 63/30, İncegedik Mahallesi) N 4191910, E 0721236, rakım 664 mOrta höyük? / tepe yamacı / yak.150 m x yak. 125 m / dolgu kalınlığı belirsizSilahar Tepe’nin (S 63/40) 1250 m kuzeydoğusunda, kayalık bir tepenin üstünde ve yamaçlarında. doğuda, terk edilmiş Gedikli Mahallesi ile arasında Meyro deresi. Batıda, Silahar Tepe’nin doğusundan geçen Keklikçeşme deresi (Kani Kevi), kuzeyde yayvan yamaç ve sırtlar, güneyde tarlalar uzanmakta. doğu ve batı yamacı dik. Tepenin üstü düzlük: çok sayıda duvar ve bu duvarlardan düşmüş taşlar var. Güney yamaç teraslar halinde iniyor, etek ve yamaç bol taşlı. Yerleşmenin çevresi duvarla çevrili (?). Çanak tepede seyrek, yamaçta orta miktarda ve dağınıktır. Tepede 6 tane küçük defineci çukuru var. Seregir (Gre Çello) ile aynı konumda, olasılıkla tepedeki en son yerleşme Gre Çello ile çağdaş. Çanak çömlek verilerine göre, SKÇ, dÇ ve Ortaçağ saptanmıştır.

Ortaalan Höyük (Vahsik) 18 (S 63/18, Ortaalan (Vahsik) Mahallesi) N 4191160, E 0722830, rakım 574 mOrta höyük / ova / yak. 150 x100 m, yük 20 m Aynı isimli mahallenin üzerinde oturduğu höyük. Höyüğün kerpiçli kalın bir dolgusu var. Çok dönemli bir yerleşme, ancak üzerindeki köyden ötürü yüzeyde çanak parçası çok az. Gerek bölgedeki taş ve kerpiç mimari örneklerinin korunduğu bir kaç köyden biri olması, gerekse 50 yıl öncelerine dek Yezidi ağırlıklı nüfusu barındırmasından ötürü ayrıntılı belgelenmesi gerekli. Habur ve Ortaçağ’a ait çanak parçaları saptanmıştır.

Yay. Taylor 1865 haritaBenedict, 1980:116Algaze et al 1991: fig.10

Vahsik Han (S 63/31, Ortaalan (Vahsik) Mahallesi köy içi)N 4191075 E 0723025 Kervansaray / ova

17 Taylor’un 1865 haritasında Aranz olarak işaretlenmiş.18 Taylor 1865 haritada Saudik olarak işaretlenmiş.

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

119

Han, köyün içindeki bir evin yanındadır, arka duvarı anayoldan görülür. Hanın bir bölümü yıkılmış ol-makla birlikte, birbirinden geçişli 3+1 tonozlu bölmesi sağlam. Hanın mülkiyeti Süleyman Uyanık’da. Halen ahır olarak kullanılıyor. Yapıda yoğun kullanımdan kaynaklı bozulmalar var.

Yay. Barın, Akın, Şahin 2003:131’de hanın yeri Hanik Köyü’nde gösterilmiş.

Ave Şirini Hırbesi (S 63/35, Ortaalan (Vahsik) Mahallesi)N 4191640, E 0723803, rakım 591 mdüz yerleşme / vadi içi / yak.100 m (K-G) x yak.75 m (d-B) Rıdvan yolunun doğusunda, Ortaalan Mahallesi’nin kuş ucumu 800 m kuzeydoğusunda, Gre Hanik yolunun yanında hafif bir yükselti üzerindeki tarla olarak kullanılan alanda. Tarlada taş öbeklerinden başka bir şey yok, çanak dağınık ve seyrek. Yerleşmenin kesin sınırlarını saptamak zor. Yerleşmeyi bize gösteren Alican Uyanık’a göre çanak parçaları eskiden yoğunmuş. Bulunan çanak parçaları Ortaçağ’a tarihlenmektedir.

Avetal Hırbesi (S 63/27, Ortaalan (Vahsik) Mahallesi) N 4192019, E 0724659, rakım 647 mBelirsiz, han ? / yamaç / yak. 50 m x yak. 50 m / yük. belirsizKayalık Gre Hanek Tepesi’nin arkasında, bugün tarla olarak kullanılan çok taşlı arazide iki mekânlı, büyük kireçtaşlarından, harçlı örülmüş temelli bir yapı. Kesme taş yok. Yapının sadece temel kısmı ayakta.

Ortaalan Köyü’nden Alican Uyanık’ın verdiği bilgiye göre, eskiden kervan yolu, Gri Hanek ile Hırbe Avetal arasında İncegedik Mahallesi üzerinden Kütüklü Köyü’ne (Gre Çello) kadar gidiyormuş. Çanak çömlek verilerine göre OTÇ ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.

Kervan yolu güzergâhları ile ilgili seyahatname ve eski kaynaklardan araştırma yapılması gerekli. Binanın niteliğinin anlaşılması için temizlik çalışması ve rölöve yapılmasında yarar var. Çanak çömlek verilerine göre, OTÇ ve Ortaçağ dönemleri saptanmıştır.

Gore Mizun Tepesi (S 63/32, Ortaalan (Vahsik) Mahallesi) N 4191214, E 0724660, rakım 656 mMezarlık / akarsu taraçasıOrtaalan (Vahsik) Mahallesi’nin doğusunda, Naval Hazo deresi’nin batısında, doğal bir tepenin üstündeki çakıllı - kumlu dolgunun içinde.

Kepçeyle çakıl alımı sırasında bugünkü yüzeyden 0.80 m aşağıda, tabanı çakıllı dolgu içine açılmış, blok/yassı taşlarla çevrili, üzeri kapak taşları ile kapatılmış mezarlar ortaya çıkmış. Mezarların, iki tane yanyana konmuş kenar taşlarının yük. 25 cm, üzerindeki kapak taşının genişliği 55 cm. Mezarların üst kesimine orta/iri taşlarla çevirme yapılmış, ortasında kireçli harç ile bağlanan taşlardan bir örtü var.

Mezarlığın Yezidiler’e ait olduğu söylendi. Eski Yezidi köyü olan Kurukavak Köyü’ne ait olabilir. Ayrıntılı belgelenmesi gerekmektedir.

Hanik Köyiçi (S 63/42, Hanlı köyü19 (Hanik) / köyiçi) (Res.10) N 4189316, E 0722675, rakım 560 mKilise / ovaHanlı Köyü’nün içindeki son iki yüzyıla ait yapılar. Köyün içindeki en önemli yapı, iki ana mekanlı,

19 Taylor 1865 haritada Darasol olarak işaretlenmiş.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

120

kesme taşla örülmüş iç yüzeyler kireç sıvalı Süryani kilisesi. Kilisenin ortadan birleşen dört kemerli bir üst örtüsü var, arka mekanının üzeri çökmüş. Şapel, iç taraftan duvarla kapatıldığı için görülemedi, dışarıya küçük bir penceresi var. Giriş kapısı güneyde, örülerek kapatılmış. du-varlarda bezeme yok.

Mor Gabriel Manastırı’ndaki kayıtlara göre, eskiden köyde 30 Süryani ailesi varmış, son papazın adı Yunan.

Köyde ayrıntılı rölöve çalışması yapılması gerek.

Hanik stel (S 63/48, Hanlı (Hanik) / köyiçi) (Res.11)N 4189375, E 0722375, rakım 560 mStel / köy içi / 74 ve 112 cm x 37 ve 40 cm Hanlı Köyü camisinin dış merdivenindeki iki tane “Hakkâri Stelleri’ne” benzeyen taşın, caminin hemen yakınındaki, terk edilmiş Süryani kilisesinden söküldüğü söylendi. İki taşın da aynı stele ait olma olasılığı yüksek, beton şapla kaplı üçüncü taş da, olasılıkla, bu stele ait. Taşların nereden geldiği henüz saptanamadı. devşirme olarak kilisede kullanıldıktan sonra camii merdi-venine taşınmış. Müzeye taşınması ve mulajının alınması gerekli.

Yay. Erim-özdoğan ve Velibeyoğlu 2002

Der Aveste (S 63/38, Sütlüce Mahallesi) N 4189501, E 0729142, rakım 690 m

Kilise ve manastır/plato Sütlüce Mahallesi’nin 1.5 km güneyinde, Güvercinlik Köyü’nün kuş ucumu 1 km güneydoğusundaki ovaya hakim bir tepeliğin üzerindeki düzlükte yer alır. 200 m doğuda Gendala deresi,batıda Kuştepe. Çok yakın zamana kadar duvarları ayakta olan yapı dozerle dağıtılmış. Yapının sadece toplama taştan harçlı örülmüş duvarlarının bir kısmı yerinde.

Ortalığı saçılmış çok sayıda iri kesme taş bloklar: 100 x 95x 65 cm, 210 x 95 x 70 cm, 127 x 75 x 55 cm, 150 x 80 x 50 cm.

önemli bir kilise/manastır olabilir. Mevcut durumunun ivedilikle ayrıntılı belgelenmesi gerek.

Çakıllı Köyü (Besnarin/Binarin)

Köyiçi (S 63/39, Çakıllı köyü (Besnarin / Binarin)) N 4188325, E 0726875, rakım 622 mKöy, Garzan Çayı’nın kuşucumu 2.5 km kuzeydoğusunda, güneyinde Navça Çayı, batıda Rıdvan Höyük’e bağlanan yol. Vadi içinde ve çevresindeki alçak tepelerde kurulmuş, kerpiç evlerin bulunduğu,

Resim 10 Hanlı (Hanik) Köyü’ndeki konağın duvarındaki yazıtlı devşirme kesme taşlar

Resim 11 Hanik Steller (Hanlı Köyü Camii Merdiveni)

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

121

19 haneli bir köy. Köyün bazı evlerinde eski yazıtlı veya bezekli taşlar var. Sütlüce/ der Avesti veya deroki eski Süryani kilisesinden getirilen iki tane bezemeli taş Şahin demirtaş’ın evinin önünde, Rıdvan Höyükten getirilen bir taş başka bir evin bahçe duvarında. Bazı evlerin duvarlarında, üzeri sıvalı olduğu için kısmen görülebilen, bezekli taşlar da var.

Köy, ovanın tipik kerpiç yapı geleneğinin sürdürüldüğü bir köy. Ayrıntılı belgelenmesi gerekmektedir.

İkiyaka Köyü (Sulan) (Res.12)

Mubareke Hırbesi (S 63/43) N 4184233, E 0724937, rakım 498 mdüz yerleşme / ova / yak.100 m x yak. 80 m / yük.1-1.50 mRıdvan - İkiyaka köy yolunun hemen güneyinde, Garzan Çayı’nın güney yakasındaki alüvyal ovada üzeri bol taşlı düz bir arazi. Ortalama 5 x 3 m boyutlarındaki mekânların yer yer 1.50 m yüksekliğe kadar ayakta olan duvarları toprak harçla örülmüş. Kesmetaş yok.

20.yy başı köylerinden, göçerler tekrar tarafından kullanılmış olabilir.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Mubareke Hırbesi Mezarlığı (S 63/28) N 4184300, E 0724812, rakım 476 mMezarlık / ovaRıdvan-İkiyaka köyü yolunun güneyinde. Güney ve batısında tarlalar uzanıyor. Ortada sandukalı mezar (üzeri yazılı), çevresinde taş dizileri, alçak baş ve ayakucu taşları ile çok sayıda çocuk ve yetişkin mezarı var. Bazı baş taşları daha yüksek. Sandukalı mezar dışında hiç bir taşta yazı veya bezeme yok.Şimdi kullanılmıyormuş. Kullanıldığını hatırlayan da yok. Olasılıkla, Mubareke Hırbesi’nin ve/veya çevre köylerin eski mezarlığı.

Resim 12 Sulan Köyü ve çevresi, arkada Rıdvan höyük

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

122

Şeyh Cemalettin Mezarlığı (S 63/44, Şeyh Cemalettin Sırtı) N 4183335, E 0725565, rakım 508 mMezarlık / ova / yak. 200 m (K-G) x yak. 30-35 m (d-B)Rıdvan-İkiyaka Köyü’nün güneyinde, yol kenarının yanındaki batıya doğru hafif yükselen bir arazi üzerinde. Şeyh Cemalettin’in türbesi, yak. 1 m yüksekliğinde, köşeleri yuvarlak dönüşlü dörtgen, kuru kireçtaşlarından duvarın çevrelediği bir alanın ortasında. Kapısı yok. Hala ziyaret edilip toprağından alınıyormuş. Türbenin çevresinde taş dizileri, alçak baş ve ayakucu taşları ile çok sayıda çocuk ve yetişkin mezarı var. Hiç birinde yazı veya bezeme yok. Mezarlığa yeni defin yapılmıyormuş. Olasılıkla, İkiyaka Köyü’nün eski mezarlığı.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Sulane Gırgiz20 (S 63/34) (bkz. Res.12) N 4184193, E 0725721, rakım 495 mKom / ova / yak.170 m x yak. 100 m, yük 495/486 mGarzan Çayı’nın doğu yakasında, İkiyaka Köyü’nün (Sulane) tam karşısında, Rıdvan-Yumrukaya köy yolunun her iki yanında yer almakta. Batıda Sinder deresi. Çemi Sitrin ile birbirini görecek şekilde konumlanmış.

Güney tarafındaki yedi mekândan ikisi büyük. Kuzey tarafında 3 mekân. Kapılar güney-güneydoğuya dönük. Yolun hemen altındaki büyük mekân: 18 x 9.60 m boyutlarında içinde, doğu tarafında 2.85 x 9.60 m boyutlarında çakıl taşlarından tek sıra taş döşeme var. Güneydeki uzun kenarda iki, batıdaki kısa kenarda bir kapı açıklığı, kapı açıklığının önünde yuvarlak bir tek sıra taşlı çevirme. Bir diğer mekânda 4.50 x 4.60 m boyutlarında, içinde 2.80 x 2.80 m boyutlarında taş döşeme. Ocak, tandır ve yalak yok. Küçük bir kom.

Sulane Mezarlık (S 63/36) N 4183681, E 0725275, rakım 496 mMezarlık / ovaİkiyaka (Sulan) Köyü’nün Batıda Rıdvan yolunun hemen doğusunda kapısı olan, taş duvarla çevrili bir alanda, üç tane taşlı mezar, ikisi yan yana, biri ayrı, yer almakta. Bu mezarların yanısıra 10 beton, 1 sandukalı mezar var. Biri Adnan Hamidi’nin dedesi Şeyh Fethullah’ın yattığı mezar. duvarın dışında daha basit mezarlar yer almakta.

Kayıtlara göre, Sulan’da eskiden 6 Süryani aile varmış. Kilisesi yok. Mezarlıkta, müslüman mezarları dışında mezara rastlanmadı. Süryani mezarları, olasılıkla bozulmuş ya da başka yerde.

Kaşüstü Köyü (Hendük)

Şeyhosel Höyük (S 63/37, Köy içi / Ulular mahallesi) (Res.13) N 4181625, E 0728700, rakım 480 mOrta höyük/ yamaç / yak. 200 m (K-G) x yak.150 m (d-B) / yük >1.50 mBoşaltılmış Ulular Mahallesi’nin (Şeyhosel) altında, Garzan Çayı’nın doğu yakasındaki kalker taşlığın üzerindedir. İzlerden çayın zaman zaman eteklere kadar yükseldiği görülüyor. Yamaçta kurulmuş ma-hallenin altında, evlerin arasından görüldüğü kadarıyla, yer yer >1.50 m kalınlığında yoğun gri küllü, yer yer yanmış kerpiç parçalı ve yoğun siyah kömürlü dolgular var. Küllü dolgu, yamaçtaki Kaya ev-lerin (S 63/33) alt kesimlerine uzanıyor.

20 Sulane Gırgiz dönme bir Ermeni’nin adı. Gırgiz olasılıkla Kirko, Kirkor isminin değişmiş hali olabilirmiş. Bu mevkiinin sahibi, araziyi sonradan Hamidi’lere satmış (Bilgi Yumrukaya Köyü’nden Osman Bayram’dan).

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

123

Mahallenin altındaki dolgu, ahşap ve/veya ahşap ve saz ağırlıklı bir yerleşmenin dolgusu, ya da kaya ev-lerin kullanımı sırasında sürekli dökülen külün birikmesi olabilir. Çanak Ortaçağ ağırlıklı, ancak M.ö. 1. bin ve Roma olabilecek 2 parça var.

Şeyhosel Kaya evleri (S 63/33, Köy içi ve arkası / Ulular mahallesi) (Res.14)N 4181442, E 0728760, rakım 498 mKaya evleri/ vadi yamacı / yak. 175 m

Resim 13 Ulular Mahallesi/Şeyhosel Köyü ve altındaki Şeyhosel Höyüğü

Resim 14 Garzan (Yanarsu) Çayı’nın Dicle Nehri’ne birleşeceği dar vadi ağzında kurulmuş Şeyhosel Köprüsü ve çevresi

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

124

Ulular Mahallesi’nin hemen arkasındaki kireç kayalığı sırtın içine oyulmuş. Kayalığın değişik seviyeler-inde, değişik boyutlarda yapılmış mekânların bazılarının önüne ve içine, bölme ve perdeleme amacıyla taş duvarlar örülmüş. Ocak, baca deliği, halka takma yerleri ve nişler var. Bazısı daha sonra ahır olarak kullanılmış. Köyün diğer yapıları kerpiç ve toplama taştan temelli, kısmen taş duvarlı, taşların arasında kil harç var. Kerpiç ve kil sıva arasına karışmış çanak kırıkları görülüyor. Az sayıda kesme taş da kullanılmış (Şeyhosel Köprüsü’nün taşları?). Köyün eski yerleşimi olabilir. Ayrıntılı bilgi edinilemedi.

Şeyhosel Köprü (T 63/03, Ulular Mahallesi (Şeyhosel)) (bkz. Res.14) N 4181200, E 0728577, rakım 456 mKöprü / vadi içi Ulular Mahallesi’nin kuzeydoğusunda dar bir boğaza giren Garzan Çayı’nın iki yakasındaki kireçtaşı kayalığın üzerine oturan ve iki yakadaki yüksek kayalığa bağlanan, biri büyük, diğeri küçük iki ke-merli bir köprü. Köprünün ayaklarına, suyun akış yönünde sivri, karşı yöndekilere silindirik duvar-lar eklenmiş. İçi sağlam harç ile birbirine bağlanmış taş blokajın üzerine kesme taşlar monte edilerek birbirine demir kenetlerle bağlanmış. Kesme taşlar Memikhan Köprüsü’ndeki taşların boyutları ile aynı. Köprü doğal tahribatın yanısıra taş sökümü nedeniyle de tahrip olmuş.

Köprünün doğusundaki tepenin üzerinde yer alan Şeyhosel Tepe (T 63/5) yerleşmesi olasılıkla köprünün korunmasından sorumluydu. Köprü, Memikhan Köprüsü ile aynı dönemde yapılmış ve olasılıkla aynı yol güzergâhına ait.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

Şeyhosel Tepe (T 63/05, Ulular Mahallesi (Şeyhosel) (bkz. Res.14) N 4181100, E 0728625, rakım 500 mAlçak höyük/ tepe yamaç/ yak. 60 m x yak. 100 m, dolgu kalınlığı belirsiz Yumrukaya (Müdevver) Köyü’nün kuş ucumu 1300 m güneydoğusunda, Ulular Mahallesi’nin kuş ucumu 400 m güneyinde, Şeyhosel Köprüsü’nün 125 m güneydoğusunda, Garzan Çayı’na burun ya-pan yüksek kayalık bir tepenin üzerinde. Kayalık, doğuda dik, batıda dalgalı bir şekilde çaya iniyor. Tepenin üzerindeki kayalar yer yer düzeltilmiş, taş duvar izleri var. Yerleşmenin yayılım alanı ve dolgu kalınlığını saptamak zor. Eteklere doğru taşlı alanlar görülüyor. Tepede üç tane defineci çukuru var. Çanak çömlek verilerine göre dÇ, Roma ve Ortaçağ saptanmıştır. Ancak dÇ çanakları çok az.

Yumrukaya Köyü (Müdevver)

Gündik Höyük (S 63/45, Gündik Mevkii) N 4181870, E 0727166, rakım 543 mHöyük / zirve / yak.75 m (K-G) x yak. 50 m (d-B) x yak.1 mGarzan’ın derin ve dik vadi içinde geniş bir meander yaparak döndüğü yerde kalker bir kayalığın üzeri-nde ve güney yamacında. Tepenin üstü kısmen düzeltilerek taş temelli mekanlar inşa edilmiş, mekanlar güney yamaçta da devam ediyor. Etekte de birçok duvar izi ve düşmüş taş var. Yaklaşık 40 yıl önce terk edilmiş bir köy. Köyün sakinleri Yumrukkaya (Müdevver)’e gelip yerleşmişler. 1/25 binlik haritada “harabe” olarak işaretli. 20.yy köylerinden.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10Barın, Akın ve Şahin 2003:132’de “Gundik I - II” olarak.

Çemi Sitrin (S 63/46, Çemi Sitrin Mevkii)N 4181920, E 0726363, rakım 480 mKom / yamaç / yak.100 m (K-G) x yak.500 m (d-B)

I . U L U S L A R A R A S I B A T M A N V E Ç E V R E S İ T A R İ H İ V E K Ü L T Ü R Ü S E M P O Z Y U M U

125

Garzan Çayı’nın boğaza girdiği yerde, Rıdvan - Yumrukaya köy yolunun hemen güneyinde kireçtaşı kayalığın üzerinde, mevsimlik iki derenin, doğuda Gelia Beneva 21, batıda Gelia Sahana arasında. Kuz-eye açık bir kom, ancak çayın kuzey yakasındaki yüksek tepe komu korunaklı bir hale getiriyor. 18 mekanlı, yaklaşık 9-10 ailelik bir kom. Ağıl ve mekân duvarlarının, ortalama yüksekliği 1.00 - 1.20 m. Mekânlar boş.

Kom eskiden Gelie Sahana deresi’nin batısında kurulurmuş. Bu kesim ovaya ve kuzeye açık olduğundan bugünkü yerine taşındı. Eski komun bulunduğu alanda dağınık taşlar, yer yer diziler, bir kaç tane kapılarda rastlanan büyük taşlar ile seyrek ve kaba çanak parçaları var.

Büyük, sürekli kullanılan bir kom. Algaze komu, olasılıkla “eski yerleşme”, zannetti.

Yay. Algaze et al 1991: fig.10

21 Benev kaşık ve baston yapılan çok sert yeşilimsi krem renkli kabuklu bir ağacın ismi. Eskiden derede çok varmış.

A S L I E R İ M ö Z d O Ğ A N - S A V A Ş S A R I A L T U N

126

KAYNAKÇA

Algaze, G., R. Breuninger, C. Lightfoot ve M. Rosenberg 1991“The Tigris-Euphrates Archaeological Reconnaissence Project: A Preliminary Report of the 1989-1990 Seasons”, Anatolica XVII:175-240.

Barın, G., E. Akın ve F. S. Şahin 2003“llısu Klasik Yüzey Araştırmaları 2002”, 21. Araştırma Sonuçları Toplantısı 1.cilt:127-138, res. 1-15.

Benedict, P. 1980“Güneydoğu Anadolu Yüzey Araştırması”, İstanbul ve Chicago Üniversiteleri Karma Projesi Güneydoğu Anadolu Tarihöncesi Araştırmaları, (yay Çambel, H. ve R.j.Braidwood) İstanbul Üniversitesi yay. 2589, İstanbul: 107-149.

Erim-özdoğan, A. ve j. Velibeyoğlu 2002“Hakkari Stelleri’nin Garzan Ovası’ndaki bir Benzeri”, Arkeoloji ve Sanat 09-110:27-28.

Bruinessen, M. van ve H. Boesschoten (der) 2003Evliya Çelebi diyarbekir’de, çev. T. Güney. İletişim yayınları.

Taylor, j.G. 1865“Travels in Kurdistan with Notices of the Eastern and Western Tigris and Ancient Ruins in their Neighboorhood”, journal of the Royal Asiatic Society 35: 21-58.

Sevin, V. 2001“Hakkari Stelleri: Zap Irmağı Kıyısında Bozkır Göçebeleri”, TÜBA-AR IV: 79-88.

Yalkut, S.B. 2002

Melek Tavus’un Halkı, Yezidiler. Metis yayınları, İstanbul.

Yonan, G. 1999Asur Soykırımı, Unutulan Bir Holocaust (çev. Erol Sever). Pencere Yayınları, İstanbul.

httpwww.tacdam.metu.edu.trindex.php@option=com_content&task=view&id=125 12.03.2008