Denemeler - Turuz

166

Transcript of Denemeler - Turuz

MicheldeMontaigne

Denemeler

(III.Kitap)

FransızcadanÇeviren:

EnginSunar

DenemelerMicheldeMontaigneÖzgünadı:Essais(II.Kitap,2.Cilt)FransızcadanÇeviren:EnginSunarDüzelti:SelahattinBağdatlıSayfaDüzeni:TülayMalkoçSayYayınlarıAnkaraCad.22/12•TR-34110Sirkeci-İstanbulTelefon:(0212)5122158•Faks:(0212)5125080www.sayyayincilik.come-posta:[email protected]ğıtım:SayDağıtımLtd.Şti.AnkaraCad.22/4•TR-34110Sirkeci-İstanbulTelefon:(0212)5281754•Faks:(0212)5125080e-posta:[email protected]ış:www.saykitap.comYayınHakları©SayYayınlarıBueserintümhaklarısaklıdır.Yayınevindenyazılıizinalınmaksızınkısmenveyatamamenalıntıyapılamaz,hiçbirşekildekopyalanamaz,çoğaltılamazveyayımlanamaz.

MicheldeMontaigne(d.28Şubat1533-ö.13Eylül1592)

Fransız yazar ve düşünür. Bordeaux'da doğdu. Genç Montaigne, İtalya Rönesansının yeni pedagojimetotlarınadayanansıkıbireğitimgördü.Altıyaşındayken,Bordeaux'daGuerente,Buchenan,Muretgibiçokünlü öğretmenlerin bulunduğuGuyenneKoleji'ne girdi.HukuköğreniminiTolouse'de yaptı (1546),ardından Périgueux Vergi Mahkemesi üyeliğine (1554), bu mahkemenin kaldırılmasından sonra daBordeaux Parlementosu üyeliğine getirildi (1557). Ona, dostluğun değerini gösteren siyasi ve ahlakifikirleriniaşılayan"canyoldaşı"EtiennedeLaBoètieileoradatanıştı.

1565'te Française de la Chassaigne ile evlendi. Babası, unvanını ve toprağını ona bırakarak ölünce(1568)göreviniFlorimonddeRaemond'adevretti.1569'daRaymonddeSebond'un,Hıristiyanlıkinancınıakla dayandıran Theologia Naturalis adlı eserinin tercümesini, 1571'de La Boètie'nin eserlerini LaMènageriedeXènophon(Ksenophones'inÇiftliği)yayımladı.AynıyılParis'ebiryolculukyaptı,Saint-Micheltarikatışövalyelikzincirinitaktıvemalikânesineçekildi.Kendisiniincelemevedüşünmeyeverdi;1572'deDenemeler'ini(Essais)yazmayabaşladı.1574'teçalışmalarınabirsürearaverdi.DördüncüDinsavaşında,MontpensierDükününçağrısıüzerine,parlementoilegörüşmekyapmakiçinBordeaux'yagitti.Dönüşte yeniden çalışmaya koyuldu. Denemeler'in ilk baskısı 1580'de yapıldı. 1581 yılını İtalya'dageçirdi. Roma'da burjuvalık beratını aldı. Özel notlarıyla, gözlemlerini, Journal de Voyage'ında(YolculukGünlüğü)birarayagetirdi.Lucca'daBordeauxBelediyeBaşkanlığı'naseçildiğiniöğrendi;üstüsteikidönembugöreviyerinegetirdi.

1584'teHenrideNavarre'ıkabuletti,amaaynızamanda,HenriIII'ebağlılığıylatanınanGuyenneValisiMatignonDükü'yledeyakınlıkkurdu.Budesteksayesinde,Birlik'inentrikalarınıbozdu(1585).Aynıyıl,Montaigne'in Bordeaux'da olmadığı bir sırada, veba ortalığı kırıp geçirdi. Görev süresi dolmak üzereolanMontaigne, bir dahaorayadönmegereğini duymadı.Denemeler'in ikinci baskısını hazırladı; eserbirçokekvebirüçüncüciltlebirlikteyenidenyayımlandı(1588)veP.CharronveMatmazeldeGournayileyakınlıkkurmasınısağladı.Aynıyıl,Paris'ekısabiryolculukyaptı.SonyıllarınıDenemelerüzerineçalışmaya devam ederek geçirdi; eser 1595'te P. de Brach ve Matmazel de Gournay tarafındanyayımlandı.

OnÜçüncüBölüm

BaşkalarınınÖlümünüYargılamaÜzerineKuşkusuz insan hayatında en ilgi çekici eylem olan ölüm karşısında başkalarının sarsılmazlığını

düşündüğümüz zaman, kişilerin buraya varmış oluşlarına güçlükle inandıkları olgusuna dikkat etmekgerekir.Sonsaatinegeldiğineinanmışolarakölenpekazkişivardır;umudunbizienfazlaaldattığıyerburasıdır. Bu hayal hiç durmadan kulağımıza, "Başkaları çok daha fazla hasta oldu, ölmedi; durumdüşünüldüğükadarumutsuzdeğil.Enkötüolasılıkla,Tanrınicemucizeleryarattı"diyefısıldar.Enbüyükdeğeri verdiğimiz şey budur. Bize tüm evren yok olmamızdan acı duyuyormuş, içinde bulunduğumuzdurumaüzülüyormuşgibigelir.Görüşümüzgitgidedeğiştikçe,olgularıdabizedeğişikgösterir;denizdeyolculuk yapan kişiler için dağların, kırların, kentlerin, göğün ve karanın aynı zamanda kendileriylebirliktebütünüyleharekethalindeolmasıgibi,görüşonlardaeksikolduğuölçüdeolgularındaeksildiğinidüşünürüz;

Provehimurportu,terræqueurbésquerecedunt.

"Limandanuzaklaşıyoruz;karalarvekentlergeriçekiliyorlar."

(Virgilius,Aeneas,III,72)

İhtiyarlığın, dünyayı ve insanların adetlerini kendi sefaleti ve acısıyla doldurarak geçmiş zamanıövmediğiveşimdikizamanıkınamadığıhiçgörülmüşmüdür?

Jamquecaputquassansgrandissuspirataratur,

Etcumtemporatemporibuspræsentiaconfert

Præteritis,laudatfortunassæpeparentis,

Etcrepatantiquumgenusutpietaterepletum.

"Yaşlıçiftçibaşınısallayarakiçiniçekti;

o,şimdiyigeçmişlekıyaslıyor,

durmadanbabasınınmutluluğunuövüp,

eskizamanlarındindarlığınıağzındaneksiketmiyor."

(Lucretius,II,1165)

Herşeyikendimizlebirliktealıpgötürüyoruz.Ölümümüzüyıldızlarınşaşaalıdanışmasıolmaksızınpekkolay geçip gitmeyen önemli bir şey gibi düşünmemiz bundan ileri geliyor; "tot circa unum caputtumultuantesdeus."["Buncatanrıbirtekinsanınçevresindedörtdönerken."(Seneca,Suasoriœ,I,IV)].Vebunanekadardeğerverirsek,kendimiziokadarönemlisayarız.Nasılmı?Kader içinözelbir tasaduymayanoncabilgioncazararlabirliktenasıldakaybolupgidiyor.Buncabulunmazveenderbircanınalınması, şuhalde, sıradanveyararsızbir canınkindendahagüçdeğilmidir?Buncabaşkacanınbağlıolduğubiralaybaşkacanıölümdenkoruyanvebukadarçokyerişgaledenbuyaşama,basitbirdüğümletutunuyorgibiyerdeğiştirilebilirmi?

Aramızdanhiçkimseoradadiğerlerininarasındasadecebirtekfertolduğunuyeterincedüşünmez.

Sezar’ınkendisinitehditedendenizdendahafazlaşişinenkaptanınaşusözleribundandolayıdır:

Italiamsi,cœloauthore,rucusas,

Mepete:solatibicausahæcestjustatimoris,

Vectoremnonnossetuum;perrumpeprocellas,

Tutelasecuremei.

"Eğergökİtalyasahilineulaşmanısendenesirgiyorsa

banabaşvur:korkularınıdoğrulayantekneden

taşıdığınyolcununadınıbilmemendir.

Fırtınalarınüzerineatıl,senikoruyacağımdaneminol."

(Lucain,V,579)

Vedahasışunlar:

CreditjamdignapericulaCæsar

Fatisessesuis:Tantúsqueevertere,dixit,

Mesuperislaborest,parvaquempuppesedentem

Tammagnopetieremari.

"Sezar,osıradatehlikelerinkaderineyakıştığıdüşüncesindedir.

‘Nasıl!’dero,‘Ölümlülerbeniyoketmekiçin

durduğumkırılgantekneyepekazgınbirdenizi

buncaçabaylasaldırtmakgereğiduyuyor."(Lucain,V,653)

Yagüneşinbiryılsüreyleparlakalnındabirmatemtülütaşıdığınadairhalkinancınanedemeli?

İlleetiam,extinctomiseratusCæsareRomam,

Cumcaputobscuranitidumferruginetexit.

"OdahiSezar’ınölümüüzerine,Romamerhametiyleduygulanmışolarakparlakalnınıbirmatemtülüyleörttü."

(Virgilius,Georgiques,I,466)

İnsanlarınçıkarlarımızıngöğüduygulandırdığınıveonunsonsuzluğununiştahınıneylemlerimizinyemeklistesiylekabardığınıdüşünerekkendilerininasılaldattığınıgösterenbenzerbirörnekdilegetirilebilirdi;"Nontantacœlascietasnobiscumest,utnostrofatomortalissitillequoiquesiderumfulgor."["Göklebizimaramızda,ölümümüzdeyıldızlarınışığınınsönmesinigerektirecekbiranlaşmayoktur."(Pline,Doğatarihi,II,VIII)].

Öyleyse,ölümtehlikesiiçindeolduğuhaldetehlikedeolduğunakesinlikleinanmayankişininkararlılığıve metaneti üzerinde bir kanıya varmak akıllıca değildir. Hatta, eğer o ölüme kesin biçimdehazırlanmamışsa, bu koşul içinde ölmesi bile yetmez. İnsanların çoğunluğu, henüz yaşarken keyfini

çıkarmayı umut ettikleri bir ünü bu yolla elde etmek için davranışlarını ve sözlerini sertleştiriyorlar.Ölümlerinigördüğümkişilerde,davranışlarınıniyetdeğil,rastlantıtayinetti.Dahasıeskiçağda,kendiniölümeteslimedenkişilerarasındaaniölümlezamanalanölümarasındabirfarkgözetmekgerekir.Zalimbir Roma imparatoru (Caligula) esirlerine ölümü tattırmak istediğini söyler, hapiste biri kendiniöldürürse,bunu"Buherifelimdenkaçıpkurtuldu!"diyeaçıklardı.Kısacasıo,ölümüsürdürmeyivebunuişkencelerlehissettirmeyiistiyordu;

Vidimusettotoquamrisincorporecæso

Nilanimæletaledatum,moremquenefandæ

Durumsævitiæparentisperceremorti.

"Gördükki,yaralarlakaplıbubeden

henüzölümcüldarbeyialmamış,vahşicebirzalimlikalışkanlığıu

yarıncasoluklananbirölümünhazırlığıyapılıyor."(Lucain,II,178)

Gerçektende,sağlıklıveesenkenkendiniöldürmeyekararvermekpekönemlibirşeydeğildir;kötülükolgusunavarmadanöncekötülükyapmakoldukçakolaydır.Bu şekildedünyanın enkadınsı erkeği olanHeliogabalus,hazlarınengevşettiğizamanlarında,koşullarkaçınılmazolduğuvakit,ölümüyaşamınıntamtersiolmasındiyekendiniincitmedenöldürmeyiamaçlıyordu.Sırfüzerindenatlayabilmekiçintabanıveyüzüaltınvemücevherkakmalıbasamaklarladonatılmışgörkemlibirkuleinşaettirdi.Kendiniboğmakiçindealtınvekoyukırmızıipektenipleryaptırıp,bedeninesaplamaküzeredemirciyealtındanbirkılıçdövdürttü;üstelik,kendinizehirlemekiçinde,zümrütvetopazvazolardazehirsaklıyordu,

Impigeretfortisvirtutecoacta.

"Zorlayanbirerdemleölümkarşısındakararlıvecesurdu."

(Lucain,IV,798)

Bununla birlikte, Heliogabalus söz konusu olduğunda, hazırlıklarının gösterişli çıtkırıldımlığı içindeburnu kanasa talı canının derdine düşüyordu. Ama daha kararlı, eyleme geçmeye ahdetmiş kişilerde,ölümünetkilerinihissetmeyezamanolmaksızınbir tekdarbedeolupolmadığını incelemekgerekirdiyedüşünüyorum.Çünkügeriye,bedeninetkilenimleriruhunkilerlekarışırken,yaşamınazarazarçekildiğinigörüpfikirdeğiştirmeolasılığınımuhafazaederek,buncaölümcülbir istençiçindesebatve inatörneğiveripvermediklerinibilmekkalıyor.

Sezar’ın iç savaşları sırasında, Prusse’de [Abruzzes, İtalya] yakalanan Lucius Domitius, kendinizehirlediyse de sonradan pişman oldu. Zamanımızda ölmeye karar vermiş birinin, acı kolunusaptırdığından ilk darbeyi yeterince güçlü indiremeyip, ölümcül darbe için kendini iki üç kez dahaderinden yaralaması gerektiği oluyor. Plantius Sylvanus, davası görülürken büyükannesi Urgulania’nıngöndermiş olduğu hançerle kendini öldürmeyi sonuçlandıramayınca, damarlarını adamlarına kestirtmekzorunda kaldı. Tibere’nin zamanında, Albucilla kendini öldürmek için çok cansız vurduğundan,hasımlarınaonuzehirleyip,kenditarzlarındaöldürmefırsatıverdi.AtinalıkomutanDemosthenesiçindeSicilya’dakibozgunundansonraaynısıoldu.C.Fibria’yagelince,odakendinipekhafifyaralamıştı,işitamamlamayı uşağına bıraktı. Ostorius ise aksine, hizmetçisinden hançeri düz ve sağlam tutmaktayararlandısadece;silahınüzerinekendisiatılıpgırtlağınıdeldi.Ölüm,zahmetedayanacakboğazsahibiolunmadığında,çiğnemeksizinyutulmasıgerekenbirbesindir.BunedenleimparatorAdrianus,hekiminekendisini özenle öldürmesi görevini verirken, öldürücü yeri nişan alması için hekiminden memesinin

ucunu daire içine alarak belirlemesini istedi. İşte Sezar da, bu yüzden hangi ölümü en arzu edilirbulduğunusoranlara,"Öncedenenaztasarlanmışveenkısaolanını"diyeyanıtverir.

YaSezar,buna"Benceinanılmazbirkorkaklık"demeyecesaretetseydi.

"Kısabir ölüm"derPlinius, "insanyaşamı için enyücemutluluktur." İnsanlar, ölümükabul etmektenhoşlanmazlar. Eğer düşünmekten korkuyor, ölüme gözü açık dayanamıyorsa, hiç kimse ölmeye kararlıdeğildir.İşkencealtındakişilerinsonlarınakoşmaktaaceleedip,infazlarınıçabuklaştırmalarıkararlılığınkanıtıdeğildir;onlarbunugözleriyleizlemeyezamankalmamasınıister.Ölmüşolmakdeğil,kendileriniölümdüşüncesindenkurtamakistiyorlar.

Emorinolo,sedmeessemortumnihiliæstimo.

"Ölmekistemiyorum;amaölmekdebanaçokmühimbirşeygibi

gelimiyor."(Ciceron,Tusculanes,

I,VIII,Epicharme’ınbirdizesindençeviri)

Denize atlarcasına gözleri kapalı tehlikeye atılanlar gibi, ulaşabileceğini sınadığını bir sarsılmazlıkderecesibu.

Banagöre,Sokrates’ınyaşamındaendikkatçekiciolanşey,kendisiniölümemahkûmedenkararnameyitamotuzgünlüksüreçtekafasındaeviripçevirmiş,tümbuzamaniçindebunugözdengeçirmiş,heyecansız,sıkıntısız, bir söylevle böyle bir derin düşünmenin ağırlığı altında gerginlikten ve çalkantıdan azade,dinginbirtutumgöstererekbeklemişolmasıdır.

Ünlü Pomponius Atticus, hastalanınca mektuplaşmaya koyulup, damadı Agrippa’yı ve üç dört ötekidostunudavetettirdi;onlaraiyileşmeyiistemeninonahiçbiryararsağlamadığınıveyaşamınıuzatmanınsadeceacısınıuzatmakolduğunusaptamışolarak,aralarındanbirininsonunugetirmesinekararverdiğinisöyledi. Onlardan kararını kabul etmelerini, en azından boş yere onu bu karardan caydırmayaçalışmamalarını rica ediyordu.Oysa ağzına lokma koymaksızın kendini öldürmeyi seçtiğinde, hastalığıapansız şifa buldu işte; yaşamını bitirmek için seçtiği çare ona sağlığını iade etmişti. Hekimleri vedostları bu pekmutlu olayı kutlayıp, iyileşmesini şimdiden sevinirken kursaklarında kaldı bu; aslındaonun fikrini değiştirmeyi başaramamışlardı.Çünkü o, her durumda günün birinde kesinkes ölüme adımatmak zorunda kalacağını, bu kadar yakınına gelmişken bir kez daha yeniden zahmete katlanmakistemediğini söylüyordu. Şu halde, işte ölüme sıkıntı duymaksızın yaklaşmış birinin onunla yüz yüzegeldiğinde sadece cesaretini yitirmemesi değil, aksine, kendinimücadeleye kışkırtmış olan şeyi hoşnutetmiş olarak ölümün peşinde koşmaya çabalaması; işte onun sonu küçümsemeyle tanımakta kendinigayretegetirişi.Ölümüntadınıalmayavetadınıçıkarmayaçalışıldığızamanbuondankorkmamaktandailerigitmektir.

FilozofCleanthes’in öyküsü, buna bir hayli benzerdir.Dişetleri şişmiş ve çürümüş bir durumdayken,hekimler ona perhiz yapmasını tavsiye etti. İki gün perhizden sonra öylesine iyileşir ki, hekimler şifabulduğunubildirip,tekrareskihayatınadönmesineizinverir.Amao,aksine,bugüçsüzlüktebelirlibirtatbularakbirdahageriadımatmamaya,öncedençokiyiatılmışbuadımıaşmayakararverir.

Tullius Marcellinus, artık kendisini dayanılmayacak derecede sıkıntıya sokan, hekimlerinin yakındeğilse bile kesin bir iyileşme sözü verdikleri bir hastalıktan kurtulmak için ölüm saatini öne almayıistiyordu;bunugörüşmeküzeredostlarınıçağırdı."Kimileri",derSeneca,alçaklıkla"onakendilerinindepeşinden gitmeyi öneriyordu"; kimileri de, dalkavuklukla ondan önce olmanın daha hoş olduğunu

düşünenlerdi. Ama bir Stoacı ona şöyle dedi: "Önemli bir şey söz konusu oluyor gibi canını sıkma,Marcellinus; uşakların ve hayvanların yaşadıklarına göre, yaşam büyük bir şey değil. Ama onurlubiçimde,bilgece,sarsılmazlıkörneğivererekölmekbüyükbirşeydir.Birdüşün:kaçyıldıraynışeyleriyapıyorum, yemek yiyor, içiyor ve uyuyorsun. Hiç ara vermeden dönüp duruyoruz; sadece kötü vedayanılmazolaylardeğil,bizzatdoymuşlukbileölmehevesiverir."Marcellinus’untavsiyedebulunacakbirkişiyedeğil,onukurtaracakbirkişiyegereksinimivardı.Hizmetçilerbunakarışmayakorkuyorlardı;ama bu filozof her durumda efendilerinin gönüllü ölümü hakkında kuşku olduğu takdirde kendilerininsuçlanacağına ya da kendisini öldürmekten alıkoymanın onu öldürmek kadar kötü olacağını onlarınkafasınasoktu;mademki,

Invitumquisevatidemfacitoccidenti.

"Kendinerağmenbirinsanıkurtarmak,onuöldürmektir."

(Horatius,Şiirsanatı,467)

Arkasından,yemeğinsonundayaşamınınsonundadakendisinehizmetetmişkişilerebirşeylerdağıtmakyakışıkalırdiyerekMarcellinus’uuyardı.CömertveyücegönüllüolanMarcellinus,hizmetçilerineparaverdirtip, onların gönüllerini aldı. Geriye kalan için, ne kılıca, ne de kana gereksinimi vardı; o, buyaşamdankaçmayadeğil,kurtulmayagirişti.Ölümdenkaçıpkurtulmayadeğil,onuelyordamıylabulmaya.Vebunudeğerlendirmeyezamankazanmakiçinhertürlübeslenmeyiterketti,üçüncügünkendiniılıksuylayıkattı ve dediğine göre haz alarak yavaş yavaş can verdi. Gerçekten de kalbi tekleyenler hiçbir ağrıhissetmediklerini,bununyerinesankiuykudavedinlenmedekendindengeçergibibirtürzevkaldıklarınısöylüyor.

İşteçalışılmışvetasarlanmışölümler.

AmayalnızCato’unbizekusursuzbirerdemörneğivermişolmalı;öylegörünüyorki,kadericesaretinitehlike önünde zayıflatacağı yerde güçlendirip, bu şekilde ölümle yüzleşmesi ve boğaz boğaza gelmesiiçin gerekli tüm zamanı kazandırarak, ölümcül darbeyi indiren ele güçlük çıkardı. Onu en muhteşemduruşuylatasviretmekdurumundaolsaydım,kendizamanınınheykelcilerigibieldekılıçdeğildekanlariçinde,kendielleriylebağırsaklarınıparçalarkentasvirederdim.Çünkübuikinciölümbirincisindençokdahakorkunçtu.

OnDördüncüBölüm

AklımızKendiKendiniNasılSıkıntıyaSokarBirbirine eşit iki arzu arasında kalan bir aklı kavramak eğlenceli bir şeydir; eğilim ve seçim, bir

değerlereşitsizliğiüzerinedayandığınagörehiçbirzamanbiryandaağırbasanbirkararavarmayacağıkesindir.Eğerbiziaynıandahemiçmehemdeyemearzusuiçindebulunduğumuzzamanbirşişeylebirjambon arasına koymuş olsalar, kuşkusuz mesele susuzluktan ve açlıktan ölmeyi çözümlemekten birbaşkasıolmayacaktı.Değişikolmayanikişeyhakkındakafamızdaişlemyapantercihinneredengeldiğiveçoksayıdaaltıneküiçindebizebirindenziyadediğeriniseçtireninneolduğusorulduğuzaman,osıradahiçbir tercih nedenimiz yoksa bu sorunun çaresini bulmak için, Stoacılar aklın bu hareketinin özel vealışkanlıklarımızındışındaolduğu,bizeyabancı,rastlantısalvebeklenmedikbiriçtepiylegeldiğiyanıtınıverir.Banaöyle geliyor ki, çokhafif olsa da, ötekilerdenne kadar bazı farklar gösterse de, görünüşü,dokunuşu belli belirsiz de olsa, her zaman hep bizi çeken fazladan bir şey vardır. Aynı şekilde, hernoktasındaeşitderecedegüçlübir sicimolduğuvarsayılırsa,ozamanbununkopması imkânsızdır; zirakopmasıneredebaşlayacaktı?Yadahertaraftanaynıandakopması;doğallıkla,bununmeydanagelmesimümkün değildir. Üstelik eğer buna kanıtlamalarının kesinliğiyle "içerilen içerenden daha büyüktür","merkezçemberkadarbüyüktür"ve"birbirlerineaslabirleşmedenyaklaşançizgilermevcuttur"tarzındageometrik önermeler eklenirse, en sonunda da, aklın ve olguların çok karşı olduğu felsefe taşı veçemberinkarelemesiişiniçinekatılırsaPlinius’unşucesursözünüdestekleyecekbirkanıtçıkarılabilirdi:"Kararsızlıkkadarkesinolan,insandandahaacizvedahamağrurolanhiçbirşeyyoktur."

OnBeşinciBölüm

ZorlukArzumuzuArtırır"Aksi olmayan hiçbir kanıt yoktur" der en bilge felsefe okulu (Pyrroncu). Eski bir yazarın yaşamı

küçümsemenedeniolarakilerisürdüğüşugüzelsözübirzamanlarkafamdaevirdimçevirdim;"Kaybınahazırlanmamışolduğumuzşeydendeğilse,hiçbirşeybizezevkveremez":"Inæquoestdoloramissærei,et timor amittendæ." ["Bir şeyi kaybetmenin acısıyla onu kaybetme korkusu eşittir. (Seneca, Ep.,LXXXVIII)]. O, şunu demek istiyordu, "kaybetmekten korkuyorsak yaşamın keyfini gerçek biçimdeçıkaramayız." Ama akasine yine de, daha az güvende olduğunu bildiğimiz ve bizden alınmasındankorktuğumuz bu varlığa çok daha sıkı ve çok daha sevgiyle sarılıp, onu kollarımızda sıkarız. Çünküsoğuğunateşinmeydanagetirdiğietkiyigüçlendirmesigibi,istencimizindekarşılaştığıdirençlebilendiğiaçıktır:

SinunquamDanaenhabuissetaheneaturris,

NonessetDanaedeJovefactaparens,

"EğerDanaetunçbirkuleyekapatılmasaydı,

Danae’ninhiçbirzamanJupiter’dençocuğuolmayacaktı"

(Ovidius,Amores,II,XIX,27)

Vekolaylığınmeydanagetirdiğidoymuşluğundoğallıklazevkimizebuncatersdüştüğühiçbirşeyolmaz."Omniumrerumvoluptesipsoquodebetfugarepericolocrescit."["Herşeydezevk,biziondankaçırtantehlikeoranındaartar."(Seneca,Debeneficiis,VII,IX)].

Galla,nega:satiaturamor,nisigaudiatorquent.

"Gala,yatmaktankaçın;hazlarazaplarakarışmadıkçaaşktadoyumçabukgelir."(Martial,IV,XXXVII)

Aşkı hep uyanık tutmak için, Licurgue, Lakedomonyalı evli çiftlerin sevişmeyi ancak gizliyapabileceklerini,onlarıbirlikteyatmışgörmeninbaşkalarıylayatargörmekkadarutançvericiolduğunuilanetti.Buluşmagüçlüğü,gafilavlanmakorkusu,ertesigünutancı,

etlanguor,etsilentium,

Etlaterepetitusimospritus;

"Vehalsizliklesessizlik,

taderinlenden."(Horatius,Epodes,XI,9)

salçayaacılığıverenbudur.Aşkla ilgilişeylerinamusluveedeplibiçimdedilegetirmekten,nedenlihaz verici ve eğlenceli oyunlar doğar! Şehvet kendi kendini acı çekişle coşturmaya çalışır.O en çok,yakıcı olduğu zaman ve deri sıyırdığı zaman güçlenir. Kibar fahişe Flora, Pompeius’la hiçbir zamanısırıklarınınizinibırakmadanyatmamışolduğunusöylerdi:

Quodpetierepremuntarctèfaciúntquedolorem

Corporis,etdentesinliduntsæpelabellis:

Etstimulisubsunt,quiinstigantlædereidipsum,

Quodcunqueest,rabiesundeillægerminasurgunt.

"Onlararzularınınnesnesinecanınıyakıncayakadarsıkıcasarılır

vesıkçanarindudaklaradişlerinigeçirir.

Nesneneolursaolsun,gizlidürtüleronuyaralamayazorlaronları;

şiddetleribundanilerigelir."(Lucretius,IV,1076)

Herşeydeböyledirbu;zorlukolgularadeğerkatar.AnconebölgesioturanlarıadaklarınıSaint-JacquesdeCompostelle’e,Galice’dekilerseNortre-DamedeLorette’e dahagönüldenyapar;Liege’deLucquesbanyolarına,Toscane’daysaSpabanyolarınaönemverilir.Fransızlar’ladoluRomaeskrimokullarındaartıkRomalılar görünmüyor. Şu yüceCato, karısı kendisiyle birlikteyken ondanbıktı, kadın başkasıylabirlikteoluncaonuarzuladı.

Kısrakların kokusunu aldığı zaman zaptedilemeyen yaşlı bir atı haraya göndererek başımdan savdım;oradakikısraklarlakolaycadoydusakinleşti,amabirtanesihücresininönündengeçtiğindekişnemelerivecoşkunateşliliğitekrarbaşlıyordu–eskidenolduğugibi.

Arzumuzelimizinaltındaolanınküçümservegörmezdengelir;elindeolmayanınpeşindenkoşar.

Transvolatinmedioposita,etfugientiacaptat.

"O, elinin altındaolanı horgörüp, kendindenkaçanı yakalamaya çalışıyor." (Horatius,Satirler, I, II,108)

Bizebirşeyiyasaklamak,onakarşıbiziheveslendirmektir.

Nisituservarepuellam

Incipis,incipietdesinereessemea.

"Eğerkızınasahipçıkmazsan

sonundabenimolacak."(Ovidius,Amores,II,XIX,47)

Vebizetamamıylaterkettirmek,bizionuhorgörmeyesevketmektir.Yoklukvebollukaynısakıncaylasonbulur;

Tibiquodseperest,mihiquoddefit,dolet.

"Senbolluktanyakınıyorsun,benseyokluktan."

(Terence,Phormion,I,III)

Arzu ve zevk alma bize aynı biçimde sıkıntı verir. Metreslerin zorluğu can sıkıcıdır; ama doğrusuyaltaklanmalarıvekolaylıklarıdaöyle.Dahası,hoşnutsuzlukveöfke,arzuedilen şey içinduyduğumuzsaygıdandoğduğuiçin,aşkıkeskinleştiripateşlendirir,amabıkkınlıktiksinmeyigetirir;belirsiz,bulanık,usanmışveuyuşukbirduygudurbu.

Siquavoletregnarediu,contemnatamantem.

"Eğerbirkadınaşığınıelindetutmakmıistiyor,onuhorgörsün."(Ovidius,Amores,II,XIX,33)

contemnite,amantes,

Sichodievenietsiquanegavitheri.

"Âşıklarönemsemezdavranın;buyolla

dünsizigeriçevireninbugünsizegeldiğinigöreceksiniz."

(Properce,II,XIV,10)

Poppæ,âşıklarınıngözündedeğeriniartırmakiçindeğilse,nedenyüzününgüzelliklerinisaklamayıakıletti? Herkesin göstermeyi, herkesin görmeyi arzuladığı bu güzellikler neden topukların altına kadarörtüyle gizlenir? Bizim ve başkalarının arzularının yerleştiği başlıca yerler neden üst üste bu kadarengelleörtülür?Vebizdekikadınlarıngöğüslerinikoruduklarışukocamanbalinalıkaleburçlarıiştahımızıkabartmaktan,uzaklaşırkenbizikendilerineçekmektenbaşkaneişeyarıyor?

Etfugitadsalices,etsecupitantevideri.

"Kadınsöğütağaçlarınadoğrukaçtı;amaöncegörülmekistedi."

(Virgilius,Bucoliques,III,65)

Interdumtunicaduxitopertamoram.

"Benimsaldırılarımakarşıbazenentarisiylebirduvarçekti."

(Propertius,II,XV,6)

Bu bakire utangaçlıkları, bu çekingen soğukluk, bu ciddi yüz, kadınların bizim onları eğittiğimizdendahaiyibildiklerişeylerinbuapaçıkbilinmezliği,bizimyenme,egemenolmaarzumuzuarttırmayavetümbu töreninve tümbuengellerin iştahıönündebaşeğdirmeyedeğildeneyehizmeteder?Çünküsadecezevkyok,buyumuşak tatlılığıveçocukçautancı şaşırtmanın,baştançıkarmanınveateşimizinyasasınasoyluveörnekbirağırbaşlılıklaboyuneğdirmeninşanıdavardır.Gerçektende,buşanınihtiyata,cinselarılığa, ılımlılığa üstün geldiği söylenir; bayanlara bu nitelikler salık verilmezse, hem onlara hem dekendine ihanet edilir. İnanın korkudan yürekleri titrer; sözlerimizden kulaklarının nafiyeti incinir; buyüzdenbizdennefretederlervesırnaşlarımızıbuyüzdenzoraki teslimalırlar.Güzellik,nekadargüçlüolursaolsun,buniteliklerdenolmadandeğerlenemez.Bakıngüzelliklerinçokdahafazlasatıldığıveenfazla zarif olduğu İtalya’da neler geçiyor; kadının kendini hoşa gider kılmak için yine de başka dışetkenler ve başka davranışlar araması gerekiyor. Aslında o, satılık ve herkesin olduğu zaman aciz veeriyip bitmiştir de. İki benzer etki arasında, erdemli için de aynı şey geçerlidir; en fazla engel vetehlikeylekarşılaştığımızkadınıengüzeliveensoylusuyerinekoyarız.

KutsalKilise’ninbuncakarmaşavefırtınaylaçalkalanması,Tanrı’nınbirinayetidir;butezatlainançlıruhlarıuyandırmayaveçokuzunbirsakinlikledalmışolduklarıaylaklıkileuykudanonlarıçekipalmayayönelik bir etkidir.Doğruyoldan ayrılanların sayısının çokluğuyla dikkatimizi olabildiğince çekmiş bumücadele vesilesiyle çaba ve güçlerimizi canlanmış görerek bir teraziye koyduğumuzda, yararın zararıaşıpaşmadığınıkendikendimesoruyorum.

Evliliklerimizin düğümünü onları dağıtmaya yol açabilecek her şeyi ortadan kaldırarak daha sıkıcabağladığımızı sandık;ama istençvesevgidüğümübaskıarttıkçabozulduvegevşedi.Aksine,Roma’daevlilikleri çok uzun zaman baş tacı edip, bunları güvenceye alanlar için, isteyene evliliği anlaşmaylabozma özgürlüğü oldu bu; Romalılar, kaybedebilecekleri karılarına çok daha fazla bağlanıyorlardı.

Kimseninboşanmaözgürlüğünükullanmasınagerekkalmadanbeşyüzyılgeçti.

Quodlicet,ingratumest;quodnonlicet,acriusurit.

"İzinverilenşeyinçekiciliğiyoktur;yasaklanmışolanisearzuları

kışkırtır."(Ovidius,Amores,II,XIX,3)

Bu konuda, cezaların günahları azaltacağına çoğalttığını, doğru davranma özeni doğurmadığını, amasadecekötülükyaparkenyakalanmamakaygısıverdiğinisöyleyenbireskikişiningörüşüdilegetirilebilir;çünküburadakiaklınveeğitiminçalışmasıdır.

Latiusexcisæpestiscontagiaserpunt.

"Kökükazındığısanılankötülükgiderekyayılır."

(Rutillius,Itinererium,I,397)

Bunun doğru olup olmadığını bilmiyorum; ama deneyimle bildiğim, toplumun hiçbir zaman bu yollakendinidüzelmişbulmadığıdır.Kişilerindavranışlarındakidüzenveiyikurallarbaşkaşeyebağlıdır.

Yunan tarihçileri, İskitler’in komşusuArgippeler’in vurma amacıyla sopa ve baston edinmediklerini,aralarındakimseninsaldırmayıdenemediğini,amaherhangibiribundankaçındığıtakdirdeerdemlerinvevaroluşlarınınkutsallığıilegüvendeolduğunu,kimseninonaelkaldırmayagözealmadığınıyazar.Zateninsanlarlabaşkaülkelerarasındayükselenuyuşmazlıklarıdüzenekoymakiçinbukişilerebaşvuruluyordu.Korunmasıistenenbahçevetarlalarınçitlerininbirpamukluipleyapıldığıbirhalktırbu;iptensınırbizimhendeklerimizleçitlerimizdendahagüvenliveciddiydi.

"Furemsignatasollicitant.Apertaeffractariuspræterit."["Kilithırsızlarıçeker,kapısıaçıkevihırsızönemsemez."(Seneca,Ep.,LXVIII)].Belkide içsavaşlarımızınşiddetisırasındaevimikoruyan,başkaçarelerinarasında, içeriyekolaygirilmesiydi.Savunmatecavüzü,güvensizlikhainliğiçeker.Askerlerinamaçlarını,geneldekendilerinebahaneveözüryerinegeçenkahramanlıklarındakiher tehlikedenonlarıkurtararak ve bundan şan çıkarmaya yönelik tüm nedenleri ortadan kaldırarak azalttım. Artık adaletinolmadığıbirsıradakahramancayapılanşeyherzamanonurvericidir.Onlaraeviminelegeçirilişinikolayve aldatıcı kıldım; evim kapıyı çalan herkese açıktır. Evim eski tarzda tek koruma olarak sadece birkapıcıyasahiptir;o,kapımıkorumakyerine,kibarlıkvezerafetleaçar.Buişteyalnızcayıldızlarınbanaverdikleri hizmete sahibim. Tam olarak güvende değilse, soylu bir kişinin savunmada olduğunugöstermesi iyideğildir; çünkübiryanı açıkolankişininheryanı açıktır.Babalarımız savunmadagüçlüyerlerinşaetmeyiakıllarındangeçirmedi;evlerimizisaldırıylavegafilavlamaylaelegeçirmeyolları–topsuzveordusuzdemekistiyorum–hergeçengünkorumayollarındandahafazlaçoğalıyor.Akıllarbubakımdankurnazlıklara çalışıyor; istila herkesin, savunmaysa sadece zenginlerin ilgisini çekiyor.Evimyapıldığı döneme göre sağlamdı; ama ben bugün evimin geçit vermeyişinin bana zorluk çıkarmasındankorkarak buna hiçbir şey eklemedim. Buna barış zamanı içinde evleri daha açık kılma eğilimini,başkalarının eline geçerse tekrar geriye alınamamaları korkusunuda ekleyin.Zaten evleri güvenli halesokmak da güçtür; çünkü iç savaşlar konusunda din bir bahane haline gelip de hukuk kisvesi altındaakrabalıkbağlarıartıkgüvenilmezoluncauşağınızdakorktuğunuztaraftanyanaolabilir.Kişiselparasalgelirler evlerimizin koruma garnizonuna bakmayı sürdüremez; bir süre sonra tükeneceklerdir. Vekendimiziiflasagötürmedenbunuyapamadığımızgibi,üstelikdahakötüvedahahaksızbirbiçimdehalkıdaiflasasürüklemedenyapamayız.Şuhaldekötü,çaresininyanındaçokdahaehvendir!Vezaten,eğerbirşey yitirirseniz, dostlarınız zamanlarını size acıma yerine uyanıklık ve önlem yoksunluğunuzu,görevlerinizingereğikonusundabilgisizliğiniziyada ihmalkarlığınızıayıplamaklageçirir.Bukadar iyi

korunmuş evin ele geçirilmiş olması, bende bunların korunmuş oldukları için alındıkları kuşkusunuyarattı; bu heves uyandırıyor ve saldırıda bulunanlara neden teşkil ediyor. Her korunmanın belirli birsavaşçıyanıvardır.Eğer tanrıbunu isterse,birisibenimevimikesinkes işgaledebilecektir; amakesinolanbirşeyvarsa,onuorayabenimdavetetmeyeceğimdir.Savaşlardandinlendiğimbirbarınakorası.Buküçükköşederesmiişlerinsıkıntısınıçıkarmayıdeniyorum;aynızamandaruhumunküçükbirköşesinideonlardan kaçırıyorum. Savaşımız boşuna şekil değiştiriyor, yeni taraflarla çeşitleniyor; bana gelincekımıldamıyorum.Buncasavunmasıgüçlendirilmişevolduğusırada,durumumdanbiliyorumki,Fransa’daeviminkorunmasınıTanrı’yabırakantekkişibenim.Negümüştabakçanağı,nedeğerlimülkiyetevrakını,nedehalılarıkaçırdım.Nekorkmaktan,nedekendimiyarımkurtarmaktanhoşlanıyorum.Eğertoptanbirgüven tanrısal iyiliği hak ediyorsa, o zamanbu sonunakadar bana eşlik edecek; aksi takdirde, dikkatedeğervekorunmayalayıkyaşamımıkesinkesgeriyevermekiçinyeterinceyaşadım.Nasılmıbu?İşteotuzyıldanberidevamediyor.[1]

OnAltıncıBölüm

ŞanÜzerineAdvenesnevardır; ad,nesneyibelirtenve ifadeedenbir sözcükolup,nenesneninbirkısmı,nede

somutbirşeydir.Bu,nesneylebirleşmişveonundışındayabancıöğedir.

Kendiliğinden eksiksiz olan ve kusursuzlukla bunu dolduran Tanrı, olduğundan daha fazlası olamaz,büyüklüğünce büyüyemez; ama adı artırılabilir, dış belirtilerine yönelttiğimiz kutsamalar ve övgülerledurmadanartabilir.VedemademkibuövgülerancakonunVarlığı’nakatılabiliyor–sadecevarolanbirİyilik’teyücelebilen-onlarışuhaldeO’naenyakındışöğeolanadınaatfediyoruz.İştebununiçindirki,onur ve şan sadece bir tek Tanrı’ya aittir; hiçbir şey bunları kendimiz için aramamız kadar akılsızcadeğildir. Çünkü biz içimizden yoksul ve zavallı olup, özümüz kusurludur ve sürekli bir iyileştirmegereksindirir;bunaçalışmalıyız.Anlamsızveboşuz,amaiçimizdoldurmakzorundaolduklarımızyelvesözcüklerdeğildir;kendimizidüzeltmekiçindahasağlambirözegereksiniyoruz.Karnıaçolanıniyibiryemek yerine, güzel bir giysi araması kesinlikle budalalıktır! Daha hızlı koşmak gerekiyor. Günlükdualarımızın bunu dile getirdiği gibi: "Gloria in exelsisDeo, et in terra pax hominibus ." ["GöktekiTanrı’ya şöhret, yeryüzündeki insanlara barış." (Aziz Luka, İncil, II, 14)]. Güzellik, sağlık, bilgelik,erdemvebutürdenbaşlıcaniteliklerdenyoksunuz;dışbezemeler,gerekliolgularladonanmamızdansonraaranmalıdır.Dinbilimi[Sebon’undoğaldinbilimi]bukonuyugenişvedoğrubirbiçimdeişliyor;amabenbunahemenhemenhiçkatılmadım.

ChrysippusveDiogenes,şanınilkvekesinolarakhorgörenkişileriydi.Onlartümzevklerinarasında,bize başkalarının beğenilerinden gelenden daha tehlikelisinin olmadığını, her şeyin ötesinde bundankaçmak gerektiğini söylüyordu. Deneyimin bize birçok zararlı hayırsızlıkları bunda duyumsattığıdoğrudur.Hükümdarlarıdalkavuklukkadarbozanhiçbirşeyyoktur;kötükişilerinbundandahakolaycaünkazandıkları,kadınlarıniffetinibozanbazenövgülerdendahakesinvedahagünlükhiçbirdavranışolmaz.Sirenalar’ınUlysses’ikandırmakiçinkullandıklarıilkbüyübudoğadaydı;

"Gelinbize,gelin,eyövgüyedeğerUlysses,

Grekülkesininengururlandığıyücekişisizsiniz."

(Homeros’tançevirilmişdize,Odysseia,XII,184)

Bütün bu filozoflar, dünyanın tüm şanının, onu elde etmek için sadece küçük parmağını kaldıran sağduyulubirkişiyedeğmediğiniönesürüyordu;

Gloriaquantalibetquiderit,sigloriatantumest?

"Nekadarbüyükhayaletsenizdeşöhretşöhrettenbaşkanedirki?"(Juvenal,VII,81)

İyi diyorum, ama sadece şan için; zira onun peşinden süreklediği yararlar arzu edilir hale geliyor.Başkalarınınhakaretvesaldırılarınaveaynıtürdenbaşkaşeylerekarşıbizidahaazkırılgankılıyor.

BuaynızamandaEpiküros’unöğretisininbaşlıcanoktalarındanbiriydi; insanlarıyükümlülüklerdenvekamuişleriylemeşgulolmaktanmeneden"yaşamınıgizle"ilkesişanıküçümsemeyidepeşinenvarsayar;çünkübu,insanlartarafındanbeğenilmişövündüğümüzeylemlerdirsadece.Epiküros’unbuöğretisibizesaklanmayı, sadece kendimizle kaygılanmayı buyurup, başkaları tarafından az tanınmamızı, onlartarafından çok daha az onurlandırılmamızı ve övülmemizi ister. Aynı zamanda Idomeneus’a, fırsatdüştüğündeinsanlarınonayönelteceklerihorgörüştenkaçınmanındışında,eylemleriniaslaünyadagenel

kanıüzerinedüzenlememesinitavsiyeeder.

Bu söylemler, kanımca, tamamen doğru ve akla uygundur. Ama biz, nedendir bilmem, inandığımıznoktada ikircimliyiz; bir şeye inanmayız artık ve yine demahkûm ettiğimiz şeyi kafamızdan silemeyiz.Epikuros’un son sözlerini, ölürken dile getirdiklerini inceleyelim; bunlar soylu ve böyle bir filozofayakışırsözlerolup,yinedeadınabağlışanlaveöğretisinde tarifetmişolduğuaksayanyanlabirparçaişaretlenmişlerdir.İşteonunsonnefesindeyazdırdığıbirmektup:

"EPİKUROS’TANHERMACHUS’ESELAM,

Bumutlu gün, aynı zamanda yaşamımın son günüdür; bunları yine demesanemdeve bağırsaklarımdadahabeterimümkünolmayan ağrıların pençesindeyazıyorum.Amabenimbuluşlarımınve kanıtlarımınanılmasınınruhumaverdiğizevk,buağrılarıdengeledi.Sanagelince,çocukluğundanberibanaduyduğunsevgininvefelsefeninistediğigibi,Metrodorus’unçocuklarınıkorumayaözengöster."

İşteonunmektubu.Benimyorumumagöre,ruhundahissettiğinisöylediğişuzevk,ölümündensonraeldeetmeyiistediğiünlebirazilgili;varisleriAminomochusileThimocrates’ınherocakayındayıldönümününkutlanmasıiçinHermachostarafındankaydedilmişgiderleri,kamerayınınyirmincigünündekendisininveTetrodorus’unhatırasınatoplanacakolanfilozofları,dostlarınıntedavimasraflarınıkarşılamasınıistiyor.

Aksi görüşten grubun başı Carneades ise, gelecek kuşaklarımıza bilmeksizin ve sevinmeksizinbağlandığımızgibi, şanınkendiliğindenarzulanırolduğunuönesürüyordu.Bukanı,eğilimlerimizedahaiyigelenkanılarınseveseveolduklarıgibi,daharahatçaizlenmişolmaktanyoksunkalmadı.Aristoteles,bunu dışsal iyiliklerin ilk sırasına koyar, "İki en ucu kötü sayarak şanı bütünüyle kaçılmalı gibisoruşturmaktansakın"der.İnanıyorumki,Cicero’nunbukonuüzerineyazdığıkitaplarımuhafazaetseydik,kimbilirbizeneleranlatırdı;çünkübuadambututkuyaöyledelicesinekapılmıştıkibaşkalarınınisteyerekdüştüğüaşırılığadüşerdisanıyorum,öyledeoldu;erdem,herzamanpeşindensürüklediğionurdandolayıarzulanırdı.

Paulumsepultœdistatinertiæ

Celatavirtus.

"Saklananerdem,gizlaylaklıktanpekazfarklıdır."

(Horatius,Odlar,IV,IX,29)

Vekızdığımbuşey,filozofadınıtaşımaonurunasahipbirinsanınaklındaaslaortayaçıkamayacakpekyanlışbirdüşüncedir.

Eğerbudoğruolsaydı,herkesiniçindeerdemekanıtgöstermesigerekmeyecekti.Vebizsadece,erdemingerçekmerkeziolanruhunhareketlerini,başkalarıncatanınmasızorunluolduğukadarıylakuralauygunvedüzenlitutmaklayükümlüolacaktık.

Şuhaldeustacavekurnazbiçimdehatalarişlemeksözkonusudeğilmi?"Sentasarlamaksızınbiryerdebiryılanınsaklandığınıbilseydin"derCarneades,"ölümündenyararsağlamayıumutettiğinbirkişigeliporayaoturduğundaonuuyarmazsan,kötüdavranırsın.Davranışındançokdahakötüsübunukendiliğinizdenbilmeyeceğinizdir." Eğer kendi kendimize iyilik yapma zorunluluğunu saptamıyorsak, eğercezalandırılmama bize doğru gibi geliyorsa, her gün kaç türlü alçaklığa kendimizi kaptırıyoruz? S.Plotius’unkendisineemanetettiğizenginliklerinidürüstlüklegeriverirkenS.Peduceusbunuyaptı;benimdesıkçayaptığımbirşeydirbu.Böyleyapmaktanyoksunolduğumuzzamantiksindiricibulabileceğimdendahafazlaövgüyedeğerbulmuyorumbunu.GünümüzdenP.SextiliusRufus’unörneğinihatırlatmayıuygun

görüyorum;Ciceroonuburadavicdanına rağmenbirmirasıedinmeklesuçlar.Bumirasyasalaraaykırıdeğildi; hatta, yasalar tarafından öngörülmekteydi. Bir yabancı, sahte bir vasiyete dayanan akrabalıkiçindebuşekildepayeldeetmeyiumduğundan,yetkeveetkinlikleridolayısıylabelirlibiryüzdeliğekarşıM.CrassusveQ.Hortensius’abaşvurdu.Bukişilersahtebelgeyekefilolmaklakalmayıp,bundançıkarsağlamayıreddetmedi;iddiacıların,tanıklarınveyasalarınyeterincekorumasıaltındaydılar."MeminerintDeum se habere testem, id est (ut ego arbitror) mentem suam." ["Onlar hatırlasın ki, tanık olarakTanrı’yasahipler;yani,benimonlarınözgürvicdanlarındanişittiğimgibi."(Cicero,Deofficiis,II,X)].

Erdem,değerinişandanalıyorsaçokboşveçokönemsizbirşeydir.Budurumdaonaayrıcalıklıbiryervermek, talihtenayırtetmekhiçbirşeyeyaramayacaktır;çünkübuündendaharastlantısalbirşeyolmazmı?"Profecto fortunainomniredominatur:earescunctasex libidinemagisquamexverocelebratobcuratque."["Kuşkusuzkaderegemenliğiniherşeyinüzerineyayar;o,şanıyadagölgeyigerçekliyakatyerinekendikeyfinegöredağıtır."(Salluste,Catilina,VIII)].Eylemlerimizinherkestarafındanbilinmesivegörülmesikayıtsızşartsıztalihinişidir.

Bize keyfine göre şöhret veren kaderdir. Pek sıkça liyakatin önünden yüründüğünü ve liyakatinkendisininötesineçokçageçildiğinigördüm.Gölgeyleşöhretinbirbirinebenzediğinigözlemleyenilkkişi,bukonudatasarladığındançokdahabaşarılıoldu.

Her ikiside sondereceboşunaşeylerdir;gölgedesıkçabedeninönünegeçer, sıkçaondançokdahabüyüktür.

Soylularaşanınsadeceyiğitliktearanmasıgerektiğini"quasinonsithonestumquodnobilitatumnonsit" ["Sankibir eylemancakünlüolduğuzamanerdemliolurmuşgibi." (Ciceron,Deofficiis, I, IV0)"]öğreten kişiler, fark edilemeyen binlerce fırsat çıktığı takdirde, kendilerini kimse görmüyorsa aslatehlikeyeatılmamalarınıveyüceeylemlerinihaberverecekkişilerinbulunduğundankesineminolmalarınıonlaraöğretmeninötesindenesonuçeldeediyor?Kaçkişiselyiğitlik,birsavaşınkarmaşasıiçindeyitipgitmiş kalıyor? Karmaşa sırasında başkalarını bu şekilde gözlemlemekle vakit geçiren kişinin kendisibunahemenhemenhiçkatılmazvearkadaşlarınıngösterdiğidavranışlarıkendininkılar."Veraetsapiensanimi mannitudo honestum illud quod maxime naturam sequitur, in factis positum, non in gloria,judicat." ["Bilgevegerçektenyücebir ruh,doğamızınyöneldiğibaşlıcanesneolanonuruşandadeğil,eylemlerdegörür." (Cicero,Deofficiis, I,XIX)].Yaşamımdanbeklediğimtümşan,onudinginbiçimdeyaşamış olmaktır.Dinginbiçimde, amaMetrodorus,Arcelias yadaAristippes tarzındadeğil, kendimegöre. Mademki felsefe dinginliğe doğru hepimiz için geçerli hiçbir yol bulamadı, herkes bunu kendipayınaarasın!

Sezar ileİskender,sonsuzbüyüklüktekiünlerini talihtenbaşkabirşeyemiborçluydu?Kendilerinihiçtanımadığımız çok sayıda insan ilerlemelerinin henüz başındayken yok olup gittiler. Eğer şansızlıkgirişimlerinin henüz başında önlerini kesmeseydi, onlar da benzer cesareti göstereceklerdi? BuncatehlikeniniçindeSezar’ınhiçbirzamanyaralandığınıhatırlamıyorum;onunkarşılaştıklarınınenönemsiz,en ufak tehlikelerde binlercesi öldü.Her zaman bir peykenin üstünde gibi bir gediğin tepesinde ya dakomutanıngözü altındabir ordununbaşındaolunmaz.Bir çitle bir çukurun arasındagafil avlanılır; birkümesedarbeindirmekgerekir,birsamanlıktandörtsefilarkebüzcüyüdışarıyauğratmakgerekir,birliktentek başına uzaklaşmak ve ansal gereklilikle tek başına hareket etmek gerekir. Ve eğer orada uyanıkolunursa,kanımca,deneyimenazcoşturucudurumlarıntamıtamınaentehlikelileriolduklarınıgösterir;çağımızıntanıdığısavaşlarda,bazıküçükkentlerdekiçatışmalargibi,saygınveşanlıyerlerdeönemsizvetehlikesizkoşullardadahafazlaiyikişilercanverdi.

Elverişli bir vesileyle vuku bulmazsa, ölümünü boşa gitmiş bir fırsat gibi gören kişi, ölümüne şan

katmak yerine, yaşamını karartır, yine de pekçok uygun fırsatı elinden kaçırır. Gerçek fırsatlarsa, herkişininvicdanıbunlarıyeterinceduyuruyorsayeterderecedeünvericidir."Glorianostraesttestimoniumconscientiænostræ."["Şanımız,vicdanımızıntanıklığıdır.(AzizPaul,Ep.,IIKorentliler’e,I,12)].

Sadeceyaptığıiyiliköğrenileceği,tanındığındadahafazlagüvensağlayacağızamaniyilikadamıolan,ancak erdemi insanlar tarafından bilinmesi koşuluyla iyilik yapmayı isteyen bir insan, çokça hizmetalınabilenbirkişideğildir.

Credoche’lrestodiquelvernocose

Facessedengedengeditenerneconto;

Mafursin’aqueltemposinascose,

Chenonècoplamias’hor’nonlecanto:

PercheOrlandoafaroprevirtuose,

Piuch’anarrarlepoi,sempreerapronto,

Nemaifualcun’delisuoifattiespresso,

Senonquandohebbeitestimoniiapresso.

"Sanırımbukışıngerikalanında

Ronsardanılmayadeğerşeyleryaptı;

eğerbunlarşimdiyekadargizlikaldıysa

veben,hiçanlatmadıysambenimhatamdeğilbu:

ÇünküRonsarddahasonrayayınlamaktansa

herzamangüzeleylemlerdebulunmayahazırdı

vetanıkolmadığıtakdirde

onunkahramanlıklarıaslaaçığavurulmadı."

(Arioste,OrlandoFuriosa,XI,LXXXI)

Görevimizgereğisavaşagitmeliyizvebundannekadargizliolurlarsaolsunlartümgüzeleylemlerdevehattaerdemlidüşüncelerdebulunanbirödülübeklemekgerekir; iyişekillenmişbirvicdaniçtenlikleiyihareketetmişolduğunuduyumsar.İnsankendisiiçin,sertvesağlambiryüreğesahipolmaktanoluşanbuüstünlükiçinkaderinsaldırılarınakarşıcesurdavranmalıdır:

Virtus,repulsænesciasordidæ,

Intaminatisfulgethonoribus,

Necsumitautponitsecures

Arbitriopopularisauræ.

"Erdemutandırıcıyenilgilerlebilmez;

o,katkısızbirparıldıylaışıldar,konsüllüksimgelerini

maymuniştahlıbirhalkınkeyfinegörealıpvermez"

(Horatius,Odlar,III,II,17)

Ruhun rolünü oynamak zorunda oluşu kendini göstermek için değil, sadece kendi gözlerimizin derinliğini görebildiği içimizdedir; orada ruh bizi ölüm korkusundan, acılardan ve hatta utançtan korur veçocuklarımızın, dostlarımızın ve servetimizin kaybına karşı güçlendirir.Ve bunda uygunluk zuhur ettiğizaman,bizialıpsavaşıntehlikelerinedegötürür."Nonemolumentoaliquo,sedipsiushonostatisdecore["Birçıkariçindeğil,amabizzaterdemebağlıonuriçin."(Cicero,Definibus,I,X)].Bukazanççokdahabüyükvehakkımızdataşınanelverişlibiryargıdançokdahaumutedilmeyedeğerdir.

Birdönümtopraküzerinebiryargıoluşturmakiçintümbirahalidenbirdüzineadamıseçmekgerekiyor;kesinlikle engüçve enönemli şeyolsa da eğilimlerimizi ve eylemlerimizi yargılamak için bukonudacahilliğin, haksızlığın ve sebatsızlığın anası kalabalığa ve ayak takımına teslim oluyoruz! Bir bilgeninyaşamınıçılgınlarınyargısınabağlamakaklauygunmudur?

"Anquidquamstultiusquamquossingloscontemnas,eosaliquidputareesseuniversos?"["Birarayageldiklerizamandanziyade,herbiribiryandaolduğuzamaninsanlarıküçüksemektendahaakılsızcanevardır?"(Cicero,Tusc.,V,XXXVI)].

Herkesi hoşnut etmeye çalışan bunu asla başaramaz; bu şekilsiz bir hedef olduğundan üzerine isabetettirmekmümkündeğildir.

"Nihil tam inæstimabile est quam animi multitudinis." ["Kalabalığın yargılarından dahaküçümsenmeyedeğerhiçbirşeyyoktur."(Titus-Livius,XXXI,XXXIV)].

Demetrius,halkoyundanalaycıbirşekildesözeder,onunyukarıdangelensese,aşağıdangelendendahafazlaönemvermediğinisöyler.Veiştebunusöyleyenbirbaşkası:"Egohocjudico,siquandoturpenonsit, tamennonessenon turpe,quumidamultitudine laudetur." ["Gerçekteçoğunluğunonayınasahipolanbirşey,utandırıcıdeğilsebile,benonuöylesayarım."(Cicero,Definibus,II,XV)].

Hiçbir ustalık, hiçbir kıvraklık adımlarımızı bu kadar tereddütlü ve bu kadar güvensiz bir rehberinpeşinden götüremezdi. Bu gürültü patırtı ve rüzgârdan ibaret olan, yine de bizi iten halk dedikodularıortasındahiçbirgeçerliyolçizilemez.Demekkibuncabulanıkvedeğişkenbirhedefiönermiyoruz;aklıizleyereksebatlayürüyelim.Vekamuonayıistersebuyoldabiziizlesin;o,tamamıylakadereboyuneğmişolduğunagörebaşkabirbiçimdebiryöntembulmayıumutetmek içinhiçbirnedenimizyoktur.Bununlabirlikte, yine de doğru yolu düz olduğu için değil, onu deneyimle bildiğim üzere, önünde sonundagenellikle en iyisi ve en yararlısı olduğu için izlerdim. "Dedit hoc providentia hominibus munus, uthonestamagisjuvarent."["Tanrı’nınenonurluşeyleriaynızamandaenyararlışeyleryapması;insanlariçinbirlütuftur."(Quintillien,Hitabetokulu,I,XII)].

Eski çağın denizcisi büyük bir fırtınanın ortasında Neptün’e şöyle sesleniyordu: "Ey Tanrı; istersenkurtarbeni,istersenortadankaldır;amabendümenimiherzamandoğrututacağım."Yaşamımda,kaypak,ikircikli,riyakârvedünyadabendençokdahakurnazolduklarındanhiçbirininkuşkuduymadığıbinlercekişininbenimkurtulduğumyerdeyokolupgittiklerinigördüm:

Risisucessupossecareredolos.

"Kurnazlarındabaşarısızlığauğrayabildiklerinigördüğümdengüldüm."(Ovidius,Menkıbeler,I,18)

Paul Emilie, Makedonya’daki şanlı seferine çıkarken, Roma halkına her şeyden önce yokluğundaeylemleri hakkında dillerini tutmalarını tavsiye etti. Büyük işler için yargılama özgürlüğünün ciddi birengeloluşundandırbu!Veiçimizdenherbirinde,Fabius’un(Cunctator)halkındüşmanca,hattahakaretlikanısıkarşısındakisarsılmazlığıyok.O,iyibironurvehalkonayıeldeetmeküzeregörevinidahaaziyiuygulayacağı yerde, ünlülüğünü insanların boş çılgınlıklarıyla karşı karşıya bıraktı. Kendini övgülerinkonusuhissetmeninnasıltatlıolduğunubilmem;amabunaçokaşırıönematfediyoruz.

Laudarihaudmetuam,nequeenimmihicorneafibraest;

Sedrectifinemqueextremumqueesserecuso

Eugetuumetbelle.

"Övgudennefretetmiyorum;

çünküboynuzgibiduyarsızdeğilim;

amaerdemebir‘aferin!Çokiyi!’ninamaçolarakgörülmesini

reddediyorum."(Perse,I,47)

Kendim için "neyim" diye kaygılandığım kadar başkaları için "neyim" diye tasalanmıyorum. Kendivarlığımla zengin olmak istiyorum, ödünç aldıklarımla değil. Başkaları olayları ve görüntüleri ancakdışardan görür; herkes bize dıştan güler yüz gösterse de, içi ateş ve yılgıyla doludur. Onlar yüreğimigöremez; sadece davranışlarımı görürler. Savaşın ikiyüzlülüğünün eleştirilmesi doğrudur; çünkü birkurnazınkalbi rehavetledoluolduğusırada tehlikedenyakayısıyırmasından,kötülükyapmasındandahakolayhiçbirşeyolurmu?Tehlikeleregirmektenkişiselolarakkaçınmabiralayşekliolup,çevremizibirtehlikeyeatılmadanöncebinkezyanıltmışolacağız;dahasıbukez,içimizinderinliğinderuhumuztitresebile sakin bir yüz takınarak ve güvenli bir sesle konuşarak oyunumuzu saklamayı iyice bileceğiz.Parmağına takanı görünmez kılan Platon’un yüzüğü ele alındığında, pek çok insanın kendini göstermekgerektiği yerde saklandığı, zorunluluk dolayısıyla iyi bir güven gösterisi yapıp, pek onurlu bir yerdebulunmaktanpişmanlıkduyduğunukesinolarakgörülecektir.

Falsushonorjuvat,etmendaxinfamiaterret

Quem,nisimendosumetmendacem?

"Namussuzveyalancıdanbaşka,kimsahteövgülerebukadar

duyarlıdırveiftiradanböyleçokkorkar?"(Horatius,Ep.,I,XVI,39)

İşte tümbudış görüntülere dayandırılmış yargıların neden sonderece güvensiz ve kuşkuluoldukları.Herkişininengüvenilirtanığıkendisidir.

Hak kazanılmış olduğu zaman, şanımıza kaç hizmetkâr ortak edilmez ki? Üstü açık bir siperdesarsılmadan duran kişi, günde beş kuruş karşılığında kendisine yol açan elli zavallı öncü er için neyapabilir?

Non,quicquidturbidaRoma

Elevet,accedas,examenqueimprobuminilla

Castigestrutina:nectequæsiverisextra.

"AzgınRoma’nınhermahkumiyetkararınıkabuletme;

onunadaletsizterazisinidüzeltmeyiüstlenme;

kendinikendinindışındaarama."(Perse,I,5)

Adımızı biraz dahayükseltmekdiye adlandırdığımız, onuyaymayave ağızlarda yaygın konuşturmayadayanır;onuniyikabulgörmesini,yükselişininonayararlıolmasınıisteriz.Buamaçtabulunabilecekenhoş görülebilir taraf budur. Ama bu hastalığın aşırısı, bazılarının kendilerinden hangi biçimde olursaolsun söz ettirmelerine kadar varır. Trogus Pompeius, Herostratus’dan, Titus Livius, ManliusCapitolinus’dan "iyi bir ündense büyük bir üne arzu duydular" diye söz eder. Buradaki sıradan birkusurdur. Bizden söz edilme şeklinden çok bizden söz edilip edilmediğinden kaygı duyarız; adımızıninsanların ağzında olduğunu öğrenmek bize yeter, hangi şekilde olduğu pek önemli değil. Tanınmak,yaşamını ve yaşam süresini başkalarının korumasına koyma biçimiymiş gibi geliyor. Bunun beniilgilendiren yanı, kendimi sadece evimde olduğum halimle ve dostlarımın bilgiye sahip oldukları,tamamen çıplak ve basitçe değerlendirmelerine açık yaşamımın bu diğer yüzüyle ölçüp biçiyorum;kesinliklebiliyorumki,bundanedindiğimdüşünceninkendinibeğenmişliğindenbaşkakazançvesevinçhissetmiyorum.Ölmüşolduğumzamanbudüşünceçokdahaazumurumdaolacakvebazenbundantüreyengerçek yararların iyi kullanımını yitireceğim; ne üne kavuşma, ne de nerede bana dokunabildiği ya dabana kadar ulaştığıyla ilgili tutkum olmayacak artık. Adımın günün birinde şanı tanımasını beklemelimiyim?Herşeydenönce,gerçektenbenimolanbiradımyok;sahipolduğumikiaddanbiritümsoyumlaortaktır;hattabaşkalarıylada.Paris’teveMontpellier’deadı"Montaigne"olanbirailevar,birtanedeBretagne’da;Xaintonge’da"de laMontiagne"lerbulunuyor.Bir tekheceninyerdeğiştirmesikaderimizikarmançormanedecek;şöyleki,onlarınşanındanpayçıkaracağım,onlarsabelkiutancımdan.Zaten,birzamanlar benimkiler İngiltere’de hâlâ tanınan bir soyun ‘Eyquem’ denen adındandır. Benim adımagelince, onu almaya heves eden herkesin olabilir.Böyle bir çengel atan kişi benimyerime onurlanmışolacak mı acaba? Kendime özgü bir seçkinliğe sahip olduğum zaman, artık sahip olmadığımda bukesinlikleneyigösterebilecekti?Yokluğubelirleyipdeğerliyapabilecekmiydi?

Nunclevíorcyppusnonimprimitossa?

Laudatposteritas:nuncnonèmanibusillis,

Nuncnonètumulofortunatáquefavilla

Nascunturviolæ?

"Mezartaşımkemiklerimidahaazmıezecek?

Kutsalruhlardan,mezarımdan,menekşelerlebezelikülümden

beniövengelecekkuşaklar

bununiçinmidünyayageliyor?"(Perse,I,37)

Oysaöncedendebaşkayerdebunudilegetirmiştim.

Sonuçta,onbinkişininöldüğüyadayaralandığıtümbirsavaşta,haklarındakonuşulacakolsaolsaonbeşkişiolur.Sadecebirarkebüzcünündeğil,amabirliderinkiiçin,taliholgusuylabirleşmişolankişiselbireylemindeğerlenmesiiçinözelüstünlüktebiryücelikyadaönemlibirsonuçgerekir.Çünkü,bir,ikiyada on kişiyi öldürmek ve cesaretle ölüme karşı durmak, kendimiz söz konusu olduğundan bizim içinönemsizdeğilsede,gerikalanherkesiçinsonderecesıradanolup,hergünçoksayıdagörülürbu;onda

kaydadeğerbiretkimeydanagetirmek içinhiçbirözelünlülükbekleyemediğimizbenzereylemdençoksayıdagerekir.

casusmultishiscognitusacjam

Tritus,etemediofortunæductusacerve.

"Bu,birçokinsanınbaşınagelen,

adi,kaderinbinşansındabirinedenkgelenbirkazadır."

(Juvenal,XIII,9)

Fransa’dabeşyüzyıldanberieldesilahbinlercekişiiçinde,bilgisahibiolduğumuzancakyüzkişivar.Sadecetoprağaverilmişkomutanlarındeğil,aynıölçüdesavaşlarınvezaferlerinhatırasıdırbu.

Dünyadaki insanlarınyarısındançoğununyazgısı,kaydageçirilmediği içinoracaktakaldıveunutulupgitti.

Eğer bilinmeyen olaylar elimde olsaydı, sanırım ki, her halde bilinenlerin pabucunu kolayca damaatarlardı.

Grekler’densözetmekbiryana,nasıloluyordabuncayazarvetanık,buncaendervesoylukahramanlıkarasındanpekazıbizeulaşmıştır?!

Adnosvixtenuisfamæperlabituraura.

"Zayıfbirününesintisibizezarzorulaştı."

(Virgilius,Aeneas,VII,646)

Günümüzdeiçsavaşlarolduğunuyüzyılsonraçokazinsanhatırlayacaktır!

Lakedemonyalılar bir savaşa atılmadan önce, kahramanlıkları iyi ve hak ettiği biçimde yazılsın diyeMusalar’a kurbanlar veriyorlardı; bunda tanrısal ve az bulunur bir iyilik olduğunu, güzel eylemlerkendilerineyaşamverirvesürekliliklerinigüvenceyealırdiyedüşünüyorlardı.

Heruğradığımızarkebüzateşinde, atıldığımızher tehlikedebunlarıkaydaalmak içinhemenbir zabıtkatibininolduğunuzannedebilirmiyiz?Bunlarıyüzzabıtkatibibilekaydetse,yorumlarıüçgündenfazlasürmez, kimsebunlardanhiçbir şeyöğrenmezdi.Eski insanların yazdıklarınınbindebirlik bölümübileelimizdedeğil;onlaratanıklıkedeniniyiliğinegörekısayadauzunbiryaşamverenrastlantıdır.Öbürünübilmediğimiz için, çok haklı olarak elimizdekinin en kötü taraf olup olmadığını sorguluyoruz. Tarihkitaplarıdeğersizşeylerleyapılmaz;herzamanastlıkdurumundabir imparatorluğunyadabirkrallığınkurucusuiçinsıralıelliikisavaşkazanmışolmakgerekir–Sezargibi.Onbiniyisilaharkadaşıvebirçokbüyükkomutanonunpeşindemertçe ve cesurca öldü; adları ise sadece eşleriyle çocuklarının yaşadığısürecedevametti,

Quosfamaobscurarecondit.

"Karanlıkbirşöhretegömüldüler."(Virgilius,Aeneas,V,302)

Kahramancadavranmışolanlardanüçayyadaüçyılsözediyoruz,dahasonrahiçyaşamamışlargibionlarıunutuyoruz.Şanınkitaplarınbelleğinegeçirdiğikişilerinveolaylarınhangileriolduğunutitizlikleve tambirdürüstlükle inceleyenbirisi,yüzyılımız için,öneçıkabilençokazeyleminveçokazkişinin

olduğunu görecektir. Kendi ününden öteye yaşayan ve gençlik yıllarında pek haklı alarak elde etmişolduğuonurveşanıngözlerininönündesönüşünedayanmakzorundaolankaçtanedeğerliadamgördük!Üçyıllıkbudüşselvehayaliyaşamiçin,gerçekyaşamımızı,başlıcayaşamımızıkaybedecekvekendimizisürekli bir ölüme mi atacağız? Bilgeler, pek önemli bir girişime daha güzel ve daha doğru bir amaçsaptıyor.

"Rectefacti,fecissemercesest."

"İyibireyleminödülü,onuyapmışolmaktır."(Seneca,Ep.,LXXXI)

"Officiifructusipsumofficiumest."

"Birhizmetinmeyvesi,bizzathizmetinkendisidir."

(Cicero,Definibus,II,XXII)

Bir ressamınyadabir sanatçınınyadadahası, birdilbilimcinineserleriylekendinebir adyapmayaçabalamasıbelkihoşgörülebilirdi.Oysaerdemlieylemler,özgündeğerleriyerinebirbaşkabedelaramakzorunda olmayacak kadar kendiliklerinden fazlasıyla soyludur – özellikle de, bu değeri insanların boşyargılarındaaramayacakkadar.

İnsanlarıgörevsınırlarıiçindezaptetmekiçinbuhatalıtutumyinedetoplumunyararınaolabilir;eğerbu tutum halkı erdeme yöneltmeye katkıda bulunuyorsa ve eğer hükümdarlar tüm dünyanın Trajan’ınhatırasınıkutsayıp,Neron’unkindentiksindiğinigörerekduygulanıyor,birzamanlarpekürkütücüvepekkorkulan bu büyük alçağın, onunla ilgilenen ilk okullu tarafından lanetlendiğini ve tahkir edildiğinigörmekten etkileniyorlarsa, o zaman cesaretle gelişsin ve aramızda olabildiğince en üst derecedebeslensin.

Cumhuriyet’ininyurttaşlarınıerdemlikılmakiçintümyollarıkullananPlaton,onlaraaynızamandaiyiünü ve halkın saygısını küaçümsemelerini tavsiye eder. Ve kötü kişilerin tanrısal bir esinle, sözlerdeolduğu kadar düşüncelerde de iyilerle kötüleri çoğu kez ayırt etmeyi bildiklerini söyler. Bu yazar veonunlaustası(Sokrates),insanyetisinineksikolduğuyerdetanrısalişlemleriveesinleribuyuretmekiçinharika ve yürekli işçilerdir; "ut tragici poetæ confugiunt ad deum, cum explicare argumenti nonpossunt." ["Trajedi şairlerinin temsilin düğümünü çözemedikleri zaman bir tanrıya başvurmaları."(Cicero,Denaturadeorum,I,XX)]

BelkideTimon,bununiçinPlaton’a"mucizelerinbüyükyapımcısı"diyehakaretediyordu.

Mademkiinsanlarkendilerinegerçekparaylaödemeyapmayetisindedeğiller,ohaldeoradakalpparada kullanılıyor. Bu çare tüm yasa koyucular tarafından uygulandı; insanları görevlerinde dizginlemeyeyarayanbirtörenselhiçlikyadayalancıkanıkarışımınınbulunmadığıtoplumolmaz.Bununiçin,doğaüstügizemlerle zenginleştirilmiş masalımsı kökenlere sahip kişilerin sayısı çok fazladır. Türeme dinleresaygınlıkverenveonlarınzekiinsanlarladesteklenmesinisağlayanbudur.NumaileSertoriusadamlarınınimanını güçlendirmek için onları şu saçmalığı yutturuyordu: aldıkları tüm kararları onlara su perisi,Egeriavebeyazdişigeyiktanrılarınyanındangetirmekteydi.

Numa, yasalarını bu tanrıçanın korumasına bıraktı: Baktriyalılar’ın ve Persler’in yasa koyucusuZerdüşt, kendi yasalarını tanrı Oromasis’in korumasına bıraktı. Mısırlılar’da Trismegiste Mercure’ü,İskitler’de Zamoxis Vesta’yı, Kalkidyalılar’da Charondas Saturne’ü, Giritliler’de Minos Jupiter’i,Lakedemonyalılar’daLicurgusApollon’u,Atinalılar’daDracon ile SolonMinerva’yı yardıma çağırdı.Her toplumun başında bir tanrısı vardır; Musa’nın Mısır’a çıkan Yahudi halkına bildirdiği gerçek

Tanrı’nındışındahepsisahtetanrıydı.

Bedeviler’in dini, Sire de Joinville’in dediğine göre, başta olguların arasında hükümdarı için ölenkişinin ruhunun birincisinden daha mutlu, daha güzel ve daha güçlü bir bedenle birleşeceğini önesürüyordu;buolgudolayısıyladaonlaryaşamlarınıçokdahasevesevetehlikeyeatarlardı.

Inferrummenspronaviris,animæquecapaces

Motris,etignavumestredituræparcerevitæ.

"Bugözüpeksavaşçılarkılıcameydanokuyor,cesaretleri

ölümü kucaklıyor, yeniden doğacak olan bir yaşamı esirgemek onlar için bir alçaklıktır." (Lucain, I,461)

Tamamen aptalca olsa da, işte kesinlikle kurtarıcı bir inanç!Hermillet kendisinde bunlardan birçokörneğebulunur;amabukonuyugenişletmeyedeğer.

İlk konum üzerinde bir söz daha söylemek gerekirse; hanımlara görevlerini "namus" diyeadlandırmalarınıartıktavsiyeetmiyorum;"utenimconsuetudoloquitur,idsolumdiciturhonestumquodestpopularifamagloriosum" ["Gündelikdilde,halkıngörüşünegöre,şanlıolanınşereflidesayılmasıgibi."(Cicero,Definibus,II,XV)],görevleriasal,namuslarıbirkabuktanibarettir.Onlarabubahaneyireddetiklerini doğrulamak için bize göstermelerini dahi tavsiye etmiyorum; zira bunlar dıştan hiçgörünmediğiiçinnamuslapekazilişkilişeylerolanarzularınınveistençlerinineylemlerindençokdahadüzenebağlanmışolduklarınıkesinvarsayıyorum:

Quæ,quianonliceat,nonfacit,illafacit.

"Şukadınboyuneğer;ancakboyuneğmesineizinverilmediğiiçinyançiziyor."(Ovidius,Amores, III,IV,4)

BunuarzuetmekkadaryapmakdahemTanrı’yahemvicdanakarşıgünahişlemektir.Bunlarisesaklıvegizemli eylemlerdir; eğerkadınlarıngörevlerinekarşı saygıve iffetinkendiliğinden sevgisi olmasaydı,namusundayandığıbaşkalarınınbilgisinebueylemlerinbirkaçınıgizliceaktarmakçokkolayolacaktı.

Hernamuslukişi,vicdanınıyitirmektenseonurunuyitirmeyiyeğler.

OnYedinciBölüm

KendiniBeğenmişlikÜzerineDeğerimiz üzerine fazla iyi görüş beslemek gibi bir başka övünme türü daha var. Bu, kendimize

duyduğumuzabartılıbirsevgiolup,bizikendimizegerçekteolduğumuzdanfarklıtanıtır.Tıpkıtutkulubiraşkın,kendisinibirbaşkasınaaşk,incelikvegüzellikolarakvermekyerine,kendisiniçoşturanlarınkendiyargısında belirsizliğe ve dağınıklığa götürmesi, kendi sevgilerini o kadından daha sevecen ve yetkinbulmasıgibi.

Birinsanınbuyolasapmakorkusuylakendiniyanlıştanımasınıistemediğimgibi,kendisineolduğundandaha az değer biçmesini de istemiyorum. Yargı her zaman ayrıcalıklarını korumalıdır; o halde, başkayerdeolduğugibi,bunoktadadaonungerçeğinkendisinetanıttığınıgörmesigerekir.KendinidünyadavarolanenbüyükkomutansaymayıyiğitçegözealanSezarsözkonusuymuşgibi!Uzlaşmalardanibaretizbiz;bunlar bizi peşlerinden sürüklüyor, olguların gerçek özünü unutup, gövdeyle ilgilenmeden dallaraasılıyoruz. Hiçbir şekilde yapmaktan korkmadıkları şeyleri duyar duymaz yüzlerinin kızarmasınıhanımlaraöğrettik;uzuvlarımızıadlarıyladilegetirmeyecesaretedemiyoruzveyinedebunlarıhertürlüahlaksızlıktakullanmaktançekinmiyoruz!Anlaşmalar,meşruvedoğalşeylerisözcüklerleifadeetmemiziyasaklıyor; bunlara uyuyoruz. Akıl, kötü ve yasal olmayan şeyleri yapmamızı yasaklıyor; ama herkesbununlaalayediyor.Mademkibunlarneiyi,nedekötükendinlerindensözedilmeyeizinvermiyor, işteuygunlukkurallarındakösteklendim.Ohalde,bukezbunlarbirkenarabırakılacak.

Talihin (bunu iyi ya da kötü diye adlandırmalı) yaşamlarını yüksek bir görevde geçirmeye yönelttiğikişiler, kamusal eylemlerinde hangi türden adamolduklarını kanıtlayabilir.Ama kaderin toplum içindetuttuğu, kendileri yapmazsa kimsenin onlardan söz etmeyeceği kişiler, onları tanımalarında yararı olankişilerekendilerindensözetmeyigözealırlarsahoşgörülebilirler;Lucilus’undurumununolduğugibi:

Illevelutfidisarcanasodalibusolim

Credebatlibris,neque,simalècesserat,usquam

Decurrensalio,nequesibenè:quofitutomnis

Votivapateatvelutidescriptatabela

Vitasenis.

"Osırlarınısadıkdostlarınaaçargibi,kitaplarınaaktarıyordu.

Mutluykendemutsuzkendehiçbirzamanbaşkasırdaşaramadı

tıpkıtanrılaraadanmışbirtablogibi

tümyaşamıoradagözlerönüneserildi."(Horatius,Sat.,II,I,30)

Lucilius,eylemlerinivedüşüncelerinikâğıtüzerindeaçığavurdu;oradaolmayıdüşündüğügibiresmettikendini.""Nec idRutilio et Scauro citra fidemaut obtrectationi fuit." ["VeRutilius ve Scaurus’e nedahaazinanıldı,nededahaazsaygıgösterildi."(Tacitius,Tarım,1)].

Öyle ki, en taze çocukluğumdan beri, bende bilmem hangi davranışın ve boş ve aptalca birböbürlenmenin fark edilmiş olduğunu hatırlarım.Öncelikle pek kişisel ve bizimle pek bütünleşmiş, neduyumsayabildiğimiz,nede teşhisedebildiğimizeğilimlereve tutumlarasahipolmanınkötüolmadığınısöyleyeceğim.Bedenbudoğaleğilimlerden,bilincimizdeverızamızlaolmaksızınbirkaçkıvrımmuhafaza

eder. Güzelliklerinin bilincinde, İskender belirli bir istençli yapmacıkla başını biraz yana eğiyordu;Alcibiadesisetatlıve"r"leriboğanbirsesibenimsemişti.JuliusSezar,parmağıylabaşınıkaşıyordu;bu,kesinliklesıkıntılıdüşüncelerinpençesindeolanbirkişinintavrıdır;Ciceron’unburnunuovuşturmaâdetide doğuştan alaycılığı gösterir. Böyle hareketler bizde istencimiz dışında ortaya çıkabilir. Bunların ensıkça alçakgönüllü ve kibarlık adına yanlış olarak selam vermeler ve baş eğmeler gibi sözünüetmeyeceğimyapayolanbaşkalarıdavardır;gerçektende,bundangörkemkazanmakiçinyapılabiliyor.Ben özellikle yazın şapka çıkarmakta oldukça cömertim; şapka çıkaranları, nitelikleri ne olursa olsun,hizmetimdeolanın dışındahiç karşılıksız bırakmam.Tanıdığımbazı hükümdarların bundadaha tutumluolmalarınıvesonderecebilinçlişapkaçıkararakselamdağıtmalarınıdilerdim;ziraböyledüşüncesizcedağıtıldığında bu selamlar değersiz oluyor. Abartılı davranışlar bölümünde, halkın arasında başınıçevirmeksizin,orayaburayaeğmeksizin,hattakendisineselamverenlerebakmaksızınherzamandiktutanİmparator Costantius’un kurumlanmasını unutmayalım; o, bedenini arabasının hareketine uymaya bilebırakmaksızın, insanların önünde tükürmekten, burnunu sümkürmekten, yüzünü silmekten kaçınarak sabittutardı.

Bendefarkedilenbuhareketlerinderindoğamdanortayaçıkıpçıkmadığınıvebukusuragerçektengizlibir eğilimim olup olmadığını bilmiyorum; öyle olabilir çünkü bedenimin hareketlerinin sorumluluğunuyüklenemiyorum.Amaruhumdaolanhareketleriçin,onlarıhissettiğimiburadasöylemekisterim.

Bukendinibeğenmişliktutumuiçindebilinmesigerekenikigörünüşvar;kendineaşırıdeğervermekvebaşkalarınayeterincedeğervermemek.Birisi için,banaönceliklebunu izleyenihesabakatmakgerekirgibigeliyor:Aklımınbanatersgelenbirkusurununetkisialtındayımdır;zirabunuhaksızgibi,dahaçokdayersiz gibi değerlendiririm. Bunu düzeltmeyi denerim, ama söküp atamam. O beni aidiyetimde olanşeyleri değerden düşürmeye, bana ait olmayan, bana yabancı ya da var olmayan şeylerin bir o kadardeğeriniyükseltmeyeyöneltir.Vebueğilimbirhayliöteyedoğrugelişir.Aynışekilde,kocalarüzerlerindeyetkeleri olduğu olgusundan dolayı karılarına haksız bir küçümsemeyle bakıyor ya da bazı babalarçocuklarına karşı bunun aynısı yapıyor. Benim de yaptığım budur; iki benzer uğraş arasında önemvereceğimherzamanbenimolanlardanbaşkasıolacaktır.İleriyegitmekteveegemenolunan,hizmetindebulunan kişiye karşı sahipliğin bizzat yol açtığı küçümseme olgusunda kendimi düzeltmekteki çabamaklımı karıştırıp, tatmin olmamı engellediği içindir ki o kadar olmaz bu. Uzak ülkelerdeki toplumlar,töreler ve diller hoşuma gidiyor;Latince’nın soyluluğuyla, küçük çocuklar ve sıradan halk için olduğugibihakedemeyeceğindenfazlabanaçekicigeldiğinisaptıyorum.Dostumuneşdeğerevyönetimi,eviveatıbanakendiminkilerdendahadeğerligeliyor;çünküonlarbenimkilerdeğil.Vebu,özgünsorunlarımdanpek az haberim olduğunca daha fazlalaşıyor. Herkesin kendisine gösterdiği güvenceye ve kesinliğehayranım; halbuki bu konularda bilmediğim, yapmayı bildiğimi öne sürmeyi göze alamadığım hemenhemen hiçbir şey yoktur. Olanaklarım açısından önceden hazırlanmış bir listeye sahip değilim; zararsonrasında bunlardan haberim olur. Tüm başka şeyler kadar kendimden kuşkulanırım. Eğer yönettiğimherhangibirişimiyisonuçlanırsa,bunueylemimdendahaçokşansa,birokadardatümtamamladıklarımıbiraz rastlantıyaveendişeyle tasarlamamaatfederim.Aynı şekilde, eski çağlarıngenelde insanüzerineoluşturulmuş, benim de yöneldiğim kanılarının arasında en gönülden benimsediklerim ve enbağlandıklarım bizi küçümseyen, bizi en fazla aşağılayan ve hiçe indirgeyenleridir. Felsefe, kendinibeğenmişliğimizlevekurumluluğumuzlasavaştığı, taminançlaçözümsüzlüğünü,zayıflığınıvecahilliğinikabul ettiği zamanki kadar bana hiç bunca güzel işleyişe sahip gibi gelmiyor. Bana öyle geliyor ki,herkeseaçıkveyaözelolsalardaenyanlışkanılarınsütanası,insanınkendisihakkındasahipolduğuaşırıiyimserkanıdır.Merkür’ünilmeğineatabinergibitüneyenvegöğünpekuzağındanbakanşukişilerbenimdişlerimi gıcırdatıyor! Kendi yürüttüğüm, konusu insan olan incelemede mademki böyle bir yargıçeşitliliğine, birbirlerinin üzerine yığılmış zorlukların pek derin bir labirentine, bizzat felsefede buncafarklılıkvekesinsizliğe rastlıyorum,kendilerini tanımayısonuçlandıramayan,yinedesürekligözlerinin

önündeolsadakoşulunutanımayıp,kendihareketegeçirdiklerininnasılkımıldadığınıbilmeyen,ellerindetuttuklarıvekendigüdümlediklerietkinliklerine tasviretmeyi,nedeaçıklamayıbilenbukişilerenasılinanabilecektim, Nil sularının gelgitlerinin nedeni konusunda nasıl güvenebilecektim? "Olgularıöğrenmeyeitenmerakinsanlaraverilmişolanbirbeladır"derKutsalKitap.

Amabundaözgünkonumadönmekiçin,banaöylegeliyorki,başkahiçkimsekendinebendendahaazdeğervermez,hattabenihiçbirbaşkasıbenimkendimideğerlendirdiğimdendahaazdeğerlendirmez.

Kendimisıradan,amaaynızamandadanehoşgördüğüm,nedekabulettiğimenaşağı,enbayağıbirisigibisayarım.Vedekendimebildiğimdeğerimdendahafazladeğerbiçmem.

Eğer kendimi beğenmişliğim varsa, bende yüzeyseldir bu ve bana ihanet eden mizacım dolayısıylaiçime işlemiştir. Yargı yetimi ele geçirebilen gerçek bir cisme sahip olmayan kendini beğenmişliklesulanır,amaboyanmam.

Çünkügerçekte,zihnietkinlikleilgilineolursaolsunhiçbirzamanbenitatminedenbirşeyüretmedim;başkalarınınonaylamasındanmemnunolmam.İncevegüçbeğenirbirzevkesahibim;özellikledekendiyönümden. Durmadan kendimi eleştiriyorum; yüzeyde gezindiğimi ve baş eğdiğimi hissederim.Kendimdengelenveaklımıtatminedebilenhiçbirşeyimyoktur.Birşeyioldukçaaçıkvedoğrugörürüm;amaondanyararlandığımzamanbulanıklaşırbu.Deneyiminiözellikleşiirdeyaptım;şiirisonsuzbiçimdeseverim, başkalarının çalışmalarını oldukça iyi biçimde yargılarım. Aslında, buna el atmayı isteğimzaman ancak çocuk kadar oluyor, yazdığıma tahammül edemiyorum. Başka yerlerde aptalca şeylersöylenebilir,amaşiirdeasla;

mediocribusessepoetis

Nondii,nonhomines,nonconcesserecolumnæ.

"Şairlerinsıradanolmasına,netanrılar,

neinsannedeyayınlarizinveriyor."(Horatius,Şiirsanatı,372)

Tanrı’ya şükür bu özdeyiş, bunca nazım sanatçısının içeriye girmesini yasaklamak için tümyayınevlerininvitrinlerindeyeralıyor!

verum

NilsecurisestmaloPoeta.

"Kötübirşairkadar

kendinegüveneniyoktur."(Martial,Yergiler,XII,LXIII,13)

Bugibikişilerdenneeldeediyoruz?!BabaDionysius,kendidizelerikadarhiçbirşeyedeğervermezdi.OlimpiyatOyunlarızamanında,tümdiğerlerinigörkemdegeridebırakansavaşarabalarıyla,altınyaldızlı,halılarlaşahanebiçimdedöşenmişçadırvebarakalardadizelerinisunmaküzereozanlarlaçalgıcılarıdagönderdi.Dizeleri tumturaklaokunmayabaşlandığızaman,öncedilegetirilişininniteliğiylekalabalığındikkatiniçekti.Amakalabalık sonradaneserin saçmalığını anlayıpburunkıvırdı; çokgeçmedende,buyargıbezginliğedönüşereksonundaöfkevekızgınlıkhalinialınca,kalabalıkbarakalarıkırıpdöktü…Ennihayetde,yarışmalardasavaşarabalarınınhiçbirbaşarıkazanmamalarıüzerinevegönderdiğikişilerinteknesi Sicilya’ya ulaşamayıp, fırtınayla sürüklendikleri Tarente kıyısında parçalanınca, kesinlikletanrılarınkötüdestanından rahatsızolarakonakızmalarınayorumlandıbu.Deniz faciasındankurtulmuş

olangemicilerdahihalklaaynıkanıdaydı.

Ölümünü önceden bildiren kehaneti destekler gibi göründü; bu kehanetDionysius’un kendinden üstündeğerlibirileriniyendiğisıradasonunahazırolacağınısöylemekteydi.Buda,güçlerionunkilerdenüstünolanKartacalılardiyeyorumlandı.Dionysius,onlarlaçatıştığızamanlarda,bukehanetingerçekleştiğinigörmemekiçinzaferkazanmamakişinegeliyoryadabunuılımlıgeçiştiriyordu.Amabukehanetiçarpıkyorumluyordu; tanrı ölümünü ona Atina’da kendinden üstün trajedya ozanlarına karşı oynattığı"Lenealılar"adlıeseriyle iltimasvehaksızlıklabaşarıkazandığındabildiriyordu.Buzaferikazandıktanpekazzamansonrayaşamavedaetti;zatenbunakısmenkeyiflenmekteölçüyükaçırışıdanedenoldu!

Kendi yaptımı hoşgörülebilir bulmamın sebebi, kendi başına gerçekliği değil, çok daha kötübaşkalarıylayaptığımkıyastır.Eğlenmesiniveyaptıklarışeydenbirkarşılıkbulmayıbilenkişileregıptaediyorum;kendiliğindençıkarılanbirzevkolduğunagöre,keyiflenmeninenrahatbiçimidirbu.Özelliklede kararlılıklarına sağlamlık katan kişilere gıpta ediyorum. Güçlülerin ve zayıfların, toplumun veyakınlarının, yerin ve göğünmeslekğindepek iyi olmadığını haykırdığı bir ozan tanıyorum.O, kendineverdiğiönemdenhiçdevazgeçecekgibideğildir;hepyenidenbaşlar,hepdüşünüp taşınırvehepayakdirer.Tutunduğuşeysadecekendikanısıolsada,bunaçokdahafazlademiratar.Benimçalışmalarımagelince,hoşumagitmeleriiçinbundançokdahafazlasıgerekiyor;onlarıtekrarincelediğimherseferindebenihayalkırıklığınauğratıp,benicanısıkılmışhaldebırakıyorlar:

Cumrelego,scripsissepudet,quiaplurimacerno,

Mequoquequifecijudice,dignalini.

"Onlarıtekrarokuduğumzamanutanıyorum;çünkübunlarda,

yazarlarınınhükmüylebilesilinmeyihakedenbirçokşeygörüyorum."(Ovidius,Pontiques,I,V,15)

Benimruhumdaherzaman,birazbulanıkimajıylaidealbirbiçimvar,tıpkıdüşlerdeolduğugibi;amaonu ne yakalamayı, ne de işletmeyi başarabiliyorum. Hayal gücümün ve dileklerimin sınırlarının pekötesindegeçmişzamanınşuzenginvegüzel ruhlarınınortayakoyduklarındankanıçıkarıyorum.Onlarınyazıları beni doyurup doldurmakla kalmıyor, şaşırtıyor ve hayranlıkla tutsak ediyor. Bu yazılarıngüzelliklerini yargılıyorum, bütünüyle olmasa da, en azından bana bulundukları çok uzaklardan bunusolumayı başarmanın imkânsız olduğunugörüyorum.Buna girişsembile, Plutarkhos’un iyiliklerini eldeetmekiçinbirininyaptığınısöylediğigibi,Venüs’ünüçtanrıçaarkadaşınabiradakborçlanıyorum;

siquidenimplacet,

Siquiddulcehominumsensibusinfinit,

Debenturlepidisomniagratiis.

"Ziratümhoşagiden,

ölümlülerinduyularınıtümüylebüyüleyen,

minnettarolduğumuzVenüs’ünüçsevimlitanrıçasınaaittir."

Ama onlar her an yanımdan yok olup, bendeki her şey kaba saba, ciladan ve güzellikten yoksunbulunuyor; olgulara taşıdıkları değerlerinden daha değerli göstermeyi bilmiyorum ve işlediğim konuyabenim müdahalem hiçbir şey katmıyor. İşte bunun içindir ki konunun okuyucunun üzerinde çok güçlübiçimde etkili olması ve kendiliğinden parlaması gerek. Herkes gibi gösterişli ve hüzünlü bilgeliği

sevmeyen ben, sevilen ve daha neşeli konuları kullandığım zaman, ciddi ve ağır şeyleri tercih edenüslubumusüslemekiçindeğil,özgüneğilimimiizlemek,kendimikeyiflendirmekiçindirbu–enazından,eğerşekillerebağlıolmayanvekuralsızbirkonuşmabiçimine,birhalkağzına,bölümsüz,sonuçsuzbirbelirsizlikyaratanbiçime,sonuçtaAmafaniusveRabiriustarzındabulandırmayaeğerüslupdiyebilirsem.Nehoşagitmeyi,neneşelendirmeyi,nedehoşbirbiçimdegıdıklamayıbilirim;dünyanınengüzelöyküsüellerim arasında kurur ve solar. Sadece ciddi biçimde konuşmayı bilirim; birçok arkadaşımdagözlemlediğim, bu karşısına ilk çıkana söz açma ve tüm bir topluluğu soluksuz bırakma ya da birhükümdarın kulağını her tür konuyla sürekli hoşça oyalama kolaylığından tamamen yoksunum. Buarkadaşlarımda asla konu eksik olmaz; zira onlarda karşısına ilk çıkan konudan yararlanma, onuerişebildikleriyerekoymaveilişkidebulunduğukişilerinzevkineuydurmayeteneğivardır.Hükümdarlarasıksuratlıkonularıhiçsevmez,benseöykülerinakletmeyi.Başlıcaveenkolayolankanıtlar,kibunlargeneldeenkolaykabuledilenlerdir,benimyararlanmayıbilmediklerimdir;toplumiçinkötübirvaizim.

Herkonuda,hakkındabildiğimenönemlişeylerisevesevesöylerim.Ciceron,felseferisalelerindeenzor bölümün konuya giriş olduğu düşüncesindedir; bu doğruysa, sonuç yerine bununla ilgilensem iyiyapacağım.

Hertürlüsestonunuçıkarmakiçintelevurmayıveentizolanınsıkçaenazkullanılanolduğunuiyicebilmekgerek.Hiçdeğilseağırolanıgeliştirmektense,boşbirkonuyusüslemektedahafazlaliyakatvar.Konuları bazen yüzeysel biçimde kullanmayı, bazen de derinleştirmeyi bilmek gerekir. Kesinliklebiliyorumki,insanlarınçoğuilkdüzeydekalmaklayetinir;çünkükonularıüstkabuklarınagörekavrarlar.Oysaenyüceustaların,özellikledeXenophonvePlaton’unherzamandesteklemekiçinzarifformüllerbularak, kendilerini sıkça konuları söylemekte bu halkça alışılmış ve sevilen biçimi izlemeyebıraktıklarınıbiliyorum.

Kısacası, konuşma dilim ne kolay, ne de iyi cilalıdır; hareketleri özgür ve kuralsız, daha doğrusupürtüklüvehorgörücüdür.Dilim,buşekildeyargılamayladeğil,amadoğalbireğilimlehoşumagidiyor.Bununla beraber, bazen kendimi buna aşırı terk ettiğimi ve ustalıkla duygusallıktan kaçınmayı istemezoruylabundayenidenbirbaşkayanadüştüğümühissediyorum:

brevisesselaboro,

Obscurusfio.

"Kısasözetmeyeçalışıyorum,

anlaşılmazhalalıyorum."(Horatius,Şiirsanatı,25)

Platon,"kısalıkveyauzunlukdilindeğeriniazaltanyadadiledeğerkazandıranözelliklerdeğildir"der.

Bununlabirliktehernekadardeğişmez,süssüzvedüzenlibirüsluparadıysamda,bunubaşaramazdım.HattaSaluste’ün ahengive süreçleri benimdoğamaen iyi uysalar bile, yinedeSezar’ı dahabüyükvetaklitedilmesidahaazkolaybulurum.VedeeğilimimbeniSeneca’nındilinitaklideyönlendirsebile,bukonuda Plutarkhos’un diline daha az değer vermem. Sözlerdeki gibi eylemlerde de, her zaman basitçekendi eğilimimdeyim. Belki de bu nedenle konuşurken yazdığımdan daha rahatım. Hareket ve el koloynatma, benim yaptığım gibi özellikle sert jestleri olanlarda ve konuşurken ateşlenenlerde sözlerecanlılık katar. Başın duruşu, yüz, ses, kıyafet, davranış, boş sözler gibi kendiliklerinden hiç değeriolmayan şeylere değer kazandırabilir. Messala, Tacitus’da dar rüküş giyimlerin ve hatip sıralarınınyapılışbiçimininonagörebunlarıngüzelkonuşmalarınıbozduğundanyakınır.

Fransızcamtelaffuzdavebaşkaalanlardayerelağzımıznedeniylebozulmuştur.Bizimgüneytaraflarda

vurgulamasınıaçıkçahissettirmeyenvearıFransızkulaklarınırahatsızetmeyenbirkişiyihiçgörmedim.BupekokadarPerigordinlehçesindeiyiceuzmanolduğumdandeğil;bunaAlmanca’dandahafazlahâkimdeğilim–vedebence fazlaönemiyok.Çevremikuşatanlarla–Poitevin,Xaintongeois,Angoumuasen,Lymosin,Auvergnat–aynıbasamaktanbir lehçedirbu;yumuşak, tekdüze,kalabalıkağızlıdır.Bizimaltyanımızda,dağlaradoğru,eşsizgüzel,yalın,kısaveanlatımlıbulduğumbirGaskonlehçesivar;aslındabu,anladığımbirbaşkasındandahaerkekçeveaskercekonuşmadili.Fransızca’nınzarif,duyarlıvegürolduğunca,Gaskoncadirivekudretlidir.

Bana ana dilim olarak sunulan Latince’ye gelince, bir zamanlar konuşmada, hatta yazmaktayararlanırkençabukluğumdolayısıylabana ‘Üstat Jean’adını taktıranbudildeki alışkanlığımıyitirdim.İştebubakımdanpekazdeğersahibioluşum.

Güzellik, insanlar arasındaki ilişkilerde büyük önemde bir ögedir; bu, onların arasındaki birinciuzlaşmanedeniolup,güzelliğintatlılığıylakendinietkilenmişhissetmeyenpekvahşivepekgeçimsizkişibile olmaz. Beden tüm oluşumuz içinde büyük bir rol oynayıp, orada önemli bir yer tutar. O halde,bedenin yapısı ve düzenlemesi dikkate alınmayı hak eder. Bu başlıca iki kurumsal öğemizi ayırmayıisteyenlervebirbirindenayrıyanlarda tutmak isteyenlerhatalıdır;aksinebunlarıbirarayagetirmekvebirleştirmek gerekir.Ruha kendi içine kapanmamasını, kendi başına yaşamamasını, bedeni küçümseyipterk etmemesini (ruh, zaten takınılmış olan birkaç maskaralığın ötesinde bunu ulaşmayı başaramazdı)buyurmak gerekiyor; ama aksine, ona bağlanmalı, onu kucaklamalı, baş tacı etmeli, yardım etmeli,denetlemeli, doğru yola koymalı ve içinden çıktığında birlikte götürmeli, bir bakıma, birliktekieylemlerininpekfarklıvepektersgibideğiliyiceuyumluvetektipgörünmesiiçin,kocahizmetigörmeküzereonunlaevlenmelidir.Hıristiyanlarbubağhakkındaözelbirbilgiyesahiptir;ziraonlarbilirkibuortaklığı, bedenle ruhun bilinen bu tür bir araya gelişini tanrısal hukuk, bedeni sonsuz ödülleri kabuletmeyeyatkınkılarakkendininyapar.HıristiyanlarTanrı’nıninsanatümüylebaktığınıveinsanınbütünüyleliyakatlerinegörebircezayıyadaödülüalmasınıistediğinidebilir.

Tüm felsefi okulların en insanca olanı Peripatetikçilik (gezimcilik) okulu, bilgeliğe bu iki birleşikbölümeortakbiçimdeiyiliklerinisunmavesağlamaödeviniyükler.Buokul,buşekilde,diğerokullarınbu birlikteliği hesaba katmaya yeterince bağlanmamış olduklarından, aynı hatayı yaparak birininbedenden, diğerinin ruhtan yana tavır aldıklarını, böylece insan olan gerçek konudan ve geneldeDoğadiyetanıdıklarırehberlerindenuzaklaşmışolduklarınıgösterir.

Güzellik tarafından sunulan üstünlüğün insanlar arasından oluşan seçkinlik olması ve bazılarınıdiğerlerininüzerineçıkmayısağlamasımümkündür:

agrosdivisereatquededere

Profaciecujusqueetviribusingenioque

Namfaciesmutlumvaluitviresquevigebant.

"Topraklarınbölünmesivedağıtılması

güzelliğe,gücevaaklaoranladüzenlendi;

ziragüzellikkandinisaydıranbirgüçvekudretti.(Lucretius,V,1109)

Oysabenimboyumortalamanınbirazaltında.Vebueksikliksadecegüzellikbakımındandeğilayrıcabuyrukvermevegörevyüklenmeaçısındandauygundüşmüyor,çünküyetkigüzelbirvarlığıvegörkemlibiryapıyıgerektiriyor.

CaiusMariusboyualtıkademibulmayanaskerlerigönüllüalmazdı."Sarayadamı"[2]neuzun,nedekısa,sıradanbirboyuolansoylukişiyleilgilenmetercihigöstermekteveparmaklaişaretedilentümözellikleresahipolanı reddetmekte tamamenhaklıdır.Amabiraskersözkonusuolduğundaortalamayagirmiyorsa,bununyukarısındansaaltındaolanbenonuseçmezdim.

Ufak tefek kişiler, oldukça güzeldir, der Aristoteles, ama yakışıklı değillerdir. Yüce ruhu tanıtanbüyüklüktür;güzelliğinuzunboydaolduğugibi.

"HabeşlerveHintliler,krallarınıveyüksekgörevlileriniseçtiklerizamanyakışıklıklarınıveboylarınıgözönündetutarlardı,"deryineAristoteles.Haklıydıonlar;ziragüzelendamlıveuzunboylubirönderinbirbirliğinbaşındayürüdüğünügörmekonuizleyenlerdesaygı,düşmandaisekorkuyaratır:

IpseinterprimospræstenticorporeTurnus

Vertitur,armatenens,ettotoverticesupraest.

"İlksıradagüzelbiralımlaeldekılıç

vekendisiniçevreleyentümbaşlaratepedenbakarakTurnusyürüyor."(Virgilius,Aeneas,VII,783)

Tüm özellikleri özenle, dindarca ve saygın biçimde ortaya konulmuş olan bizim tanrısal ve semavibüyük Kralımız bedensel seçkinliği yadsımadı; "speciosus forma præ filiis hominum." ["O, insan-oğlununengüzeliydi."(Mezamir,XLV,3)].

VePlaton,Devlet’inikoruyacakgençlerdekaraktervecesaretlebirliktegüzelliğidearzuluyor.

Adamlarınızın arasında, "Beyefendi nerede?" sorusunun yöneltilmesi, berberinize veya katibinizeçıkartılan şapkada selamın dışında kalmanız büyük bir inciniştir! Zavallı Philopœmen’i başına gelenbudur.O,davetedildiğibirevemaiyetindenöncegeldiğinde,kendisinitanımayanveyüzünüdeoldukçabiçimsizbulanevsahibesionuhizmetçikadınlarasuçekmektevePhilopœmeniçinateşyakmaktabirazyardımetmeyegönderdi.Çevresininsoylukişilerionubusaygınuğraşlariçinde(zirakendisineverilmişolan buyruklara boyun eğmekten geri kalmamıştı) bulup, orada ne yaptığını sordular. Philopœmen,"Çirkinliğimin bedelini ödüyorum" diye yanıt verdi onlara. Kadınların güzelliğini oluşturan öğelerarasında, beden ölçüsünün güzelliği erkeklerin tek güzelliğidir.Eğer ufak tefekse, ne alnın genişliği vekavisi,negözlerinparlaklığıveyumuşakbakışı,neburnunazbelirginliği,kulaklarınveağzınküçüklüğü,ne dişlerin düzgünlüğü ve beyazlığı, ne gür ve ahenkli kahverengi bir sakal, ne sık saçlar, ne başınyuvarlaklığındakioranlılık,necildin tazeliği,neçehreninhoşhavası,nekokuyokluğu,nedeuzuvlarındoğruoranı,tümbunlaryakışıklıbiradamyapamayacaktır.

Amabenimyinedesağlamvetıknazbirbedenimvaryüzümyağlıdeğilamadolgun;mizacımmelankoliileneşeliolmaarasındayüzümsıcakvekanlı.

Underigentsetismihicrura,etpectoravillis;

"Aynızamandasertkıllarlakaplıbacaklarımvegöğsümvar."(Martial,Yergiler,II,XXXVI,5)

Sağlığımiyivebedenimgüçlü,ileriyaşımakarşınhastalıklarbenipekrahatsızetmiyor.Dahadoğrusuböyleydim;uzunsüreöncekırklıyaşlarıgeçirmedenönce,yaşlılığınsokaklarınaşimdikigibidalmamışolduğumzamanlarda.

minutatimviresetroburadultum

Frangit,etinpartempejoremliquiturætas.

"Azarazaranalıkgüçlerivekudret

yaşlılıklakırılırveçöküşbaşlar."(Lucretius,II,1131)

Bundansonrabunuolacağım;ancakbuyarımbirvarlıkolacak,yaniartıkgerçektenbenolmayacağım.Hergünkendikendimdenkaçıp,kendikendimdençalıyorum;

Singuladenobisanniprædantureuntes.

"Tümvarlıklarımızgeçenyıllartarafındanbizdenbirbirçalındı."

(Horatius,Ep.,II,55)

Ne keskin zekâ, ne de tez kavrayış miras kaldı bana. Bununla birlikte, çok uyanık ve ihtiyarlığınınsonunakadarsürencanlılığasahipbirbabanınoğluyum.Onundurumundaolupdabedenselçalışmalardakendisineyetişenbirkişiyehiçrastlanmadı;aynızamandada,ortakarardaolduğumkoşunundışında,benigeride bırakmadığı hemen hiçbir şey yoktu. Müzik konusunda güzel bir sese sahip olmadığım gibi,çalgılardadakimsebanahiçbirzamanbirşeyöğretmeyibaşaramadı.Dansta,topoyununda,güreşteancakçoksınırlıbirbecerikazanabildim;yüzme,eskrim,parendeatma,atlayıştaysahiçbirşey.Pekbeceriksizelleresahipolup,kendikendimeyazıbileyazamam;öyleki,karaladığımşeylerikendimdahisökmektezahmetçekerim.Veokurkenhiçdedahaiyideğilimdir.Benidinleyenleregüçlükçıkardığımıhissederim.Bunundışındaiyiokumuşumdur.Birmektubugerektiğigibikatlayıpkapatmayıbeceremem;nebirkalemaçmayı,nemasadadüzgünbiçimdeetkesmeyi,nebiratakoşumvurmayı,nebiravcıkuşubilektetaşıyıpuçurmayı,nedeköpeklerle,kuşlarla,atlarlakonuşmayıöğrenebildim.

Bedenselyeteneklerimruhumunyetenekleriyleilişkilidir;çokdikkatçekicihiçbirşeyyok.Sadecegüzelvesarsılmazbirkudret.Zahmetekarşıdayanıklıyım;amabunukendibaşımataşıyorsamvecanımistersebunakatlanırım.

Molliterausterumstudiofallentelaborem.

"Zevk,sıkıçalışmanınçetinliğinibastırarak."(Horatius,Sat.,II,II,12)

Aksine,olasıbirzevkleiştahımkabartılmışsa,saltveözgüristencimbanarehberliketmiyorsa,bundapeş para etmem.Zira sağlık ve yaşambir tarafa, tırnaklarımı kemireceğimhiçbir şeyyoktur; keder vezorlanmapahasınabunusatınalmayahazırolurum,

tantimihinonsitopaci

OmnisarenaTagi,quodqueinmarevolvituraurum.

"Bubedelledenizinsürüklediğialtınlabirlikte

çamurluTage’ıntümkumunuverseleristemem."(Juvenal,III,54)

Hemdoğal olarak hemdemeziyetimle aylak ve özgürüm.Görünüşe dayanan kanılarıma kanımı seveseveveririm.

Sadece kendi kendine ait olan, keyfine göre davranmaya alışmış bir ruha sahibim.Şimdiye kadar neüstüm, ne de başıma konulmuş bir amirim olduğundan pek uzağa yol aldım ve hoşuma giden adımlarıattım.Bubenigevşetip,başkalarınahizmeteyeteneksizkıldı;benisadecekendimeyararyaptı.Buağır,tembel ve aylak yaratılışa karşı mücadele etme gereğini duymadım; doğduğumdan itibaren kendimiyetinebileceğim–kendiyapabileceğimdenyeterince iyiolduğunuduyumsadığım–bir servetinbaşında

buldum.Bununlabirlikte,çalkantıveendişeiçindekisayısıztanıdığımındahafazlasınaerişmekiçinbirtramplen gibi görebilecekleri bir durumdu bu. Bana gelince hiçbir şey araştırmadım ve daha fazlasınıedinmedim.

NonagimurtumidisvelisAquilonesecundo;

Nontamenadversisætatemducimusaustris:

Viribus,ingenio,specie,virtute,loco,re,

Extremiprimorum,extremisusquepriores.

"Kuzeyinelverişlirüzgârı(poyraz)yelkenlerimidoldurmuyor,

amagüneyintersrüzgârı(lodos)dayolumukesmiyor.

Güçte,yetenekte,erdemde,doğuşta,malmülktebirincisınıfın

sonlarındanım;amasonuncularınbirincisi."(Horatius,Ep.,II,II,201)

Benim sahip olduğum yetenekle yetinmekten daha fazlasına gereksinimim olmadı; bu yine de, iyibakılırsa her durumda izlenmesi güç bir yaşam kuralı olup, daha sıkça bolluktan ziyade yoksulluktauygulandığınıgörürüz.Belkibirokadarda,diğerbaşkatutkulariçinolduğugibi,zenginlikaçlığıbunlarınyokluğundansa kullanımından daha fazla bilenir ve ılımlılık erdemi, sabır eyleminden daha nadirdir.Dolayısıyla, ben sadece Tanrı’nın cömertlikle ellerimin arasına koymuş olduğu mülklerin sevincinidinginceyaşamayagereksindim.Hiçbircansıkıcıuğraşıdenemedim;ancakkendi işlerimleyadabanagüvenenvebenitanıyıpaceleyegetirmeyenkişilerinricalarıylakenditarzımcavekendiayarımıdikkatealarakilgilendim.Zirakurnazkişilerdikbaşlıvetıknefesatlardanhâlâhizmetalmayıbilir!

Çocukluğumsıkıitaatindışında,yumuşakveözgürbirbiçimdeyönetildi.Tümbunlarbanafazlacabirşeyler beklemeyen kırılgan bir mizaç verdi; şimdi o derecede ki, kayıplarımın ve beni etkileyendüzensizliklerin benden gizlenmesinden hoşlanıyorum. Harcamalarım bölümünde sürdürdüğümmüsrifliklerinveevimingıdamasraflarınıhesaplıyorum;

hæcnempesupersunt,

Quædominumfallant,quæprosintfuribus.

"İştehocanıngözündenkaçan

vehırsızlarınişinegelenşugereğindençokluk."

(Horatius,Ep.,I,VI,45)

Yitirdiklerimidahahafif duyumsamak için, sahipolduğumunhesabınıbilmektenhoşlanmam.Benimlebirlikte yaşayan kişilerden, bağlılıkları ve buna eşlik etmesi zorunluluğunu duydukları iyi hizmetlerigerekli olmadığı zaman beni aldatmalarını ve bana iyi görünümler sunmalarını rica ederim.Hepimizinmaruz kaldığımız nahoş olayların sakıncalarına dayanabilmek konusunda yeterince sağlamolmadığımızdan,özelişlerimidüzenekoyup,yönetmeyehazırdurmakeldengelmediğinden,tümolgularıen kötü tarafından almaya dayanan bu bakış, bu en kötüyü uysal bir boyun eğiş ve sabırlı katlanışlaçözümlemebiçimiylekendimitamamenkaderinrastlantılarınaterkederekbunlarıyapabildiğimceiçimdebeslerim.Uğraştığımtekiş,tümdüşüncelerimlekafamıyorarakyolaldığımamaçbudur.

Birtehlikevarolduğunda,ondankurtuluşumunnekadarönemsizolduğunudüşünürüm,kurtulmaçaresinideğil. Tehlikede kalacak olsam ne önem taşır? Olayları düzene koyamadığımdan, kendi kendimidüzenleyip, bana uymuyorlarsa ben onlara uyarım. Kaderin darbelerini savuşturmaya ve ondan kaçıpkurtulmaya ya da ona egemen olmaya yetenekli değilim, ne de olguları çıkarım için ustaca ayarlayıpyönetmeye. Buna harcanması gereken güç ve zahmetli özeni daha da az yüklenirim. Ve benim için ensıkıntılıdurum,yaniivediişlerinortasındaaskıdabırakan,korkuylaumutarasındabiroyanabirbuyanaçekiştirilmektir. En anlamsız şeylerde bile karar vermek zorunda kalmak beni rahatsız eder. Aklım,kaderiniçineattığıkaygıvesorularınyolaçtığıhareketvesarsıntıları,herhangibiryerinesıralamakveorada tutmaktanziyadebunlaradayanmaktazorlukçeker.Pekaz takıntıuykumubozar;amaalınacakenönemsizkararlarbunuyapar.Yollardakendimiençamurluveençoksaplanılanderinliğeatmakiçinsivrivekaygankenarlardankaçınırım;çünküoradadahaaşağıgitmetehlikesineuğramayıp,güvenliğiararım.Banatereddütetmeiznivermeyenvebeniartıkkaygılandırmayan,kesinkesyeğlediğimtalihsizliklerdededurumbununaynısıdır;çünküonlarabelkisizbirçözümbulmakiçinfazlageçtirvebenidoğrudanacınıniçineatarlar,

dubiaplustorquentmala.

"Belirsizkötülüklerbizienfazlarahatsızedenlerderdir."

(Seneca,Agamemnon,III,I,29)

Olaylarkarşısındabirerkekgibidavranıyorum,amasırayönlendirmeyegelinceçocukgibiyim.Düşmekorkusu,benidüşmeninkendisindenfazlarahatsızeder.Çekilenzahmetedeğmez.Cimrikişi,takıntısındandolayı yoksulun durumundan fazla acı çeker; kıskanç koca ise aldatılan kocadan. Bağını yitirmek, onukorumak içinyalvarmaktandahaazacıverir.Enaltbasamak,ensağlamıdır.Sağlamlığın temelibudur;onakendinizdegereksinirsiniz,oradadayanağınızıbulurvetamamıylakendikendinizedayanırsınız.Biralay insanın tanıdığıbirsoylukişiyiörnekalalım;onunbelirlibir felsefideğeriyokmu?O,gençliğinimeclisadamı,büyüköyküanlatıcısı,büyükeğlendiriciolarakgeçirmiş,ilerleyenyaşlarındaiseevlendi.Koca aldatmanın ona ne kadar anlatacak konu ve başkalarıyla alay etme imkânı sağlamış olduğunuhatırından çıkarmadan, herkesin parası için olduğunudüşündüğübir kadınla evlenerekkendini sağlamaaldığını düşündü ve onunla şu düzeni tesis etti: "Günaydın fahişe – Günaydın boynuzlu." Ve kendisiniziyaretegelenkişilerle,alaycılarıngizli fısıldaşmalarınıengelleyenvemaruzkalabileceği iğnelemelerihafifletenbuyargılardışındageneldehiçbirşeyiyoktu.

Kendinibeğenmeyeyakınkomşuyadadahaçokçocuğuolantutkuyagelince,benionurlaradoğruitmesiiçin rastlantının elimden tutmuş olması gerekirdi. Çünkü, kendimi belirsiz bir umuda bağlamaya yadailerlemenindahabaşlarındaitibarkazanmayaçalışanlarınkatlandıklarıgüçlüklerekatlanmayagelincebenbunubaşaramazdım;

Spempretiononemo.

"Umudupeşinparaylasatınalmam."(Ter.,Adelphes,II,III,11)

Gördüğümveyönettiğimşeyebağlanırımvehemenhemenhiçlimandanayrılmam;

Alterremusaquas,altertibiradatarenas.

"Küreklerindenbiridalgalarısıyırırken,ötekisikıyınınkumuyla

sürtüşür."(Propertius,III,23)

Dahası,eğerözgünvarlıklarınıpeşinenoyunakoymayoluyladeğilse,buözendirmelerdenbüyükbirşey

eldeedilmez.Doğuştanbizimolankoşuluniçindetutunmaklayetinmekmakuldur,onudahaiyiyegötürmekgibi belirsiz bir umut için elden kaçırmanın ise çılgınlık olduğu düşüncesindeyim. Kaderin bir yeretemelliyerleşmesini,kendinehuzurluvesakinbiryaşamkurmasını reddettiğikişi,herdurumdazaruretonuyaşamdazorlayacağınagöre,elindebulunanlarlamacerayaatılırsahoşgörülebilir.

Capiendarebusinmalispræcepsviaest.

"Mutsuzlukiçindetehlikeliyollarıtutmakgerekir."

(Seneca,Agamemnon,II,I,47)

Daha doğrusu, ailesinin onurunu korumakla yükümlü ve kendi hatasından dolayı zaruret içindeki birküçükoğlunmirastakipayınıtehlikeyeatmasınıhoşgörürüm.

Geçmişteiyidostlarımınyardımıylakendimibuarzudankurtarmakvedingintutmakiçinenkısaveenrahatyolubuldum;

Cuisitconditiodulcussinepulverepalmæ.

"Zaferintozuylayüzyüzegelmedentatlıbirkoşullasevinerek."

(Horatius,Ep.,I,I,51)

Zira gücümün büyük şeylere yeterli olmadığını sağlıklı bir biçimde düşünüyorum ve Adalet BakanıOlivier’nin şu ateşli sözünü hatırlıyorum: "Fransızlar, en tepeye çıkıncaya kadar ağaçlara tırmanan,daldandalaatlayanveorayavarıncadakıçlarınıgösterenmaymunlarabenzer";

Turpeest,quodnequeas,capiticommiterepondus,

Etpressuminflexomoxdaretergagenu.

"İnsanınomuzlarınasonradandizlerinibükecek

vepesettirecekbirağırlıkyüklemekutançvericidir."

(Propertius,III,IX,5)

Sahibi olduğum ve kınamalara maruz kalmayan niteliklerimi bile zamanımızda yararsız buluyordum.Doğamın sadeliği miskinliğe ve güçsüzlüğe bağlanacaktı; dürüstlüğüm ve vicdanım ince eleyip sıkdokumavebatılinançlılık,açıksözlülüğümveözgürlüğümyersiz,düşüncesizvecüretkârbulunacaktı.Herkötülüğünbir iyi yanıvar!Düzeni çokbozulmuşbir çağdadoğmak iyidir; zirabaşkalarınakıyaslapekucuzabilgesayılırsınız.Günümüzdeancakanababakatilivekutsalşeyleresaygısızolan,iyilikseverveonurlubiradamdır:

Nunc,sidepositumnoninficiaturamicus,

Sireddatveteremcumtotaæruginefollem,

ProdigiosafidesetTuscisdignalibellis,

Quæquecoronatalustraridebeatagna.

"Şimdilerde eğer dostun kendisine emanet ettiğin birikimlerini inkâr etmiyorsa, eski kasanı tüm pastutmuşparalarıylabirlikteiadeediyorsa,

Etrüskkitaplarınakaydedilmeyihakedeniyiniyetlibirharikadır;

bunugençbirkoyunkurbanedereködüllendirmekgerekir."

(Juvenal,XIII,60)

Hükümdarların iyiliktenveadalettendahakesinvedahabüyükkazanççıkarabildikleri çağvedeyerhiçbirzamanolmadı.Buyollasaygınlığınıveününüartırmayıaklınagetirecekilkkişininmevkidaşlarınıkolaycageridebırakmamasınaçokhayretederdim.Kabakuvvetveşiddetkesinliklebiretkiyapabilir;amaherzamanherşeyüzerindedeğil.

Tacirler,kasabayargıçları,zanaatkarlarcesaretveaskerlikbilimindesoylularlayarışır.Özelyaşamda(düellolarda) olduğu kadar herkesin huzurunda da onlar onurlu savaş verip, gerçek savaşlar içindemücadeleedervekentlerinisavunur.Ünlübirhükümdar,bukalabalığıniçindekendinisilinipkalmışgibibulur. O, insanlığıyla, namusluluğuyla, dürüstlüğüyle, ılımlılığıyla, özellikle de adilliğiyle ışıldamalı;bunlar nadir bulunan, bilinmeyen ve kenara atılmış özelliklerdir. Görevlerini ancak halkın onamasıylayönetebilir ve halkın kalbini fethedebilmek için bunlardan daha iyi nitelik yoktur; kendisine en yararlıolanbunlardır.

Nihilesttampopularequambonitas.

"İyilikkadarpeksevilgenhiçbirşeyyoktur."(Cicero,ProLigario,X)

Çağımızın koşullarında, o halde, geçmiş yüzyıllara oranla tamamen bir pigme ve sıradan adam gibihissetsemdekendimebüyükveolağanüstüdiyedeğerverebilecektim;oyüzyıllarda,başkadahaönemlinitelikler eklenmesede, öç almalarında ılımlı, saldırılara az duyarlı, verilen sözü tutmakta titiz, ne ikiyüzlü, ne de kaypak olan, düşündüğünü başkalarının iradesine ve koşullara göre ayarlamayan bir kişigörmeye alışılmıştı.Ticaretin çıkarları içinboynumueğmektense, koparılmayabırakırımdaha iyi.Zirabugününpekgüçlümodası, taklitetmekvegizlenmeyedayananbuyeni"erdem"sözkonusuolduğunda,ona karşı en büyük kini duyuyorum; tüm kusurların arasında hiçbirini bunun kadar ödlekçe ve alçakçabulmuyorum. Gizlenmeye, bir maske altına saklanmaya ve olduğu gibi görünmeye cesaret edememektabansızcavekölecebirdavranıştır.Çağdaşlarımızburadanhayırsızlığasürükleniyor.Sahtekonuşmayaalışmış olarak, gerçekten yoksun olduklarının bilincine sahip değiller Soylu bir kalp, düşündüğünügizlememeli.O,kendiniderinliğinevarıncayadekgöstermeyiister;yaoradakiheriyiyi,herazolanıyadatüminsancaolanı.

Aristoteles, yüce bir ruhun işlevinin açıkça nefret etmek ve sevmek, tüm içtenliğiyle yargılamak vekonuşmak, gerçeğin değerlendirilmesinde başkalarının onaylamasını ya da onaylamamasını fazla sorunyapmamakolduğudüşüncesindedir.

Apollonius,yalansöylemeninkölelere,doğruyusöylemeninözgürinsanlaraaitolduğunusöylerdi.

Erdemin ilkve temelbölümübudur.Onukendiliğindensevmekgerekir.Doğruyusöyleyenkişi,çünkübuna bir biçimde mecburdur, çünkü bu ona yararlıdır; bunun önemi olmadığı zaman, bu kişi yalansöylemekten korkmaz ve gerçekte dürüst değildir. Ruhum, yapısı itibariyle bunu reddedip, bunundüşüncesinden bile tiksinir. Koşullar kafamı karıştırıp hazırlıksız yakalandığımda, arada bir başımageldiğigibiağzımdanbiryalankaçarsaiçselbirutançvekavurucubirpişmanlıkduyumsarım.Herşeyiherzamansöylemekgerekmez;biraptallıkolurdubu.Amasöylenenin,akıldangeçenolmasıgerekir;aksitakdirde, ahlâk bozukluğudur bu. Eğer sonunda doğru söylense bile inanılmazsa, hiç durmadan sahtedavranmaktanvekılıkdeğiştirmektenhangiüstünlükbeklenirbilmem.İnsanlarbuşekildebiryadaikikezaldatılabilir. Ama gizliliğimeslek haline getirmek ve bunu bazı hükümdarlarımızın yaptıkları gibi öne

sürmek, eğer gerçek eğilimlerinin içindeyse onlara ve sahte davranmayı bilmeden krallık etmeyibilmeyeneateştengömlekgiydirebilir(eskiçağdaMetellusMacedonicus’aatfedilenformül);müzakereyegirilecek kişileri sadece yalan ve dolan söyleneceği konusunda uyarmaktır bu! "Quo quis versitior etcallidiorest,hocinvisoretsuspectior,detractaopinioneprobitatis."["Namuslulukşöhretinikybedincebirinsan,nekadarkurnazvebecerekliolursaolsun,okadariğrençveşüpheliolur."(Cicero,Deoficiis,II, IX)].Tibere’indeyaptığıgibi,dışındakini içindekindenherzaman farklıgöstermeyi ilkeedinenbirkişininyüzündenvesözlerindenetkilenmeyekendinibırakmakbüyükbirsaflıkolurdu.Böylekişilergeçerakça yerine konabilen hiçbir şey söylemediklerine göre, başka insanlarla ilişkilerinde ne çıkar eldeedebildiklerini kendi kendime sorarım. Doğruya karşı dürüst olmayan kişi, yalana karşı dahi dürüstdeğildir. Çağımızda bir hükümdarın görevini ele alıp yazan kişiler, hükümdarın sadece devletinçıkarlarınınkaygısınıgüttüğüdüşüncesindeolup,onunmeşruluğunuvevicdanınıyeğlediler, sözkonusuhükümdarınbirtekhatasını,sözünübirkeretutmamasınıtalihinyolunakoyacağınainandılar.Amahiçdebudeğildir;benzeralışverişleresıkçatekrardüşülüp,yaşamdabiruzlaşmadanvebirsözleşmedenfazlasıyapılır.Üstünlükonları ilkgayrımeşruluğu işlemeyekışkırtır; tümkötü eylemlergibi, aşağıyukarı herzamanortayaçıkarbu;dinistismarları,suikastlar,başkaldırılar, ihanetler…Tümbunlarabelirlikazançumuduyla girişilir. Oysa, bu ilk kazanç beraberinde sayısız zarar getirir; bu sözünde durmama örneğisonrasındahükümdarıtümilişkilerdenvetümpazarlıkyollarındanyoksunkılar.Çocukluğumda,sözlerineve antlaşmalarına uymakta pek az titiz Osmanlı soyundan gelen Süleyman (Kanuni), Mercurin deGratinare ile Castro sakinlerinin, kenti teslim ettiklerinde, aralarındaki anlaşmanın aksine, tutsakalındıklarını öğrenmiş olduğu içindir ki ordusunuOtranto kıyısına çıkardı ve onların salıverilmelerinibuyurdu. Bu bölgedeki öteki büyük girişimler göze alındığında, bu yasa dışı eylemin o anda belirginyararına rağmen, kendisi hakkında çok büyük bir önyargıya neden olarak gelecekte kötü bir ün vegüvensizlikgetireceğiniönesürdü.

Banagelince,yaltakçıvesinsiolmaktansa,bıktırıcıvenezaketsizolmayıçokdahaseverim.

Benim yaptığım gibi kim olduklarına bakmaksızın bu şekilde tamamıyla açık davranma olgusuna birnoktadagururunvekafatutuşunkarıştığınıkabulediyorum.Dahaazıolmasıgerekirken,buradabirazfazlaözgürolmaeğilimindeymişimgibigeliyorbana.Bu,aynızamandabeceriyoksunluğundanyadakendimidoğama uymaya bırakışım da olabilir. Dilde ve kendimde sahip bulunduğum davranışta bu kapıpkoyuverme alametini yüceltmeyle arz ederek, bunu aşırılığa ve kabalığa ne kadar götürebildiğimihissediyorum.Buşekildeyaratılmamındışında,gerçeğigizlemeküzeredeğilbeklenmeyenbirsorundankaçınmakvedebundanbirsapışlakurtulmakiçinyeterliderecedeişlekbiraklasahipdeğilim;zatenneböyle bir gizlenmişliği hatırlamak için yeterli belleğim, ne de bunu destekleme sebatım var. Şu halde,zayıflıkla yiğitlik taslıyorum. Bu nedenledir ki, yapım ve istencim itibariyle sonuçları rastlantıyayüklenmeyebırakarakkendimiherzamandüşündüğümüsöylemesaflığınabırakıyorum.

Aristippus, felsefeden elde ettiği başlıca meyvenin herkesle özgürce ve açıkça konuşmak olduğunusöylerdi.

Belleksondereceyararlıbiraraçtır;yargılamayetisi,onsuzgöreviniyerinegetirmektebirhayligüçlükçeker.Benbellektentamamenyoksunum.Eğerbanabirşeyaçıklamakistenirse,buküçükparçalarhalindeolmalı; çünkü birçok önemli noktayı içeren bir sunuma yanıt verme yeteneğinde değilim. Küçük kâğıtparçalarımanotetmeksizinyerinegetirilmesigerekligörevkabuletmem;verilecekönemlibirsöylevimolduğuzaman,eğerbuuzunsolukluolmakzorundaysa,belleğiminbanakötübiroyunoynamasıkorkusuiçinde,rahatlıkvegüvenyoksunluğundandolayısöylememgerekenikelimesikelimesineezberlemeninbuaşağılık ve yoksulca gereksinimine katlanırım. Ama bu şekilde iş görmek de benim için daha az güçdeğildir; üç dize öğrenmem için bana üç saat gerekir. Yazarı olduğum bir metinde, durmadan konuyu

çeşitlendirirkenbundakidüzenlemeyideğiştirmeözgürlüğüveolanağı,birsözcükdeğiştiriponubelleğeyerleştirmeyi daha güç hale sokar. Oysa, kendime güvendiğim oranda belleğim bulanır; hazırlıksızkonuşmadabanadahaiyihizmeteder.Onubellietmeksizinuyandırmamgerekir;çünküsarsarsamkarışırvebirkezsallanmayabaşladımı,dahafazlakurcalayıparaştırdıkçadahaçokkösteklenipsıkıntıyadüşer.Benimkinegöredeğil,kendivaktincebanahizmeteder.Belleklehissettiğimşeyi,birçokbaşkaalandadahissederim.Makama, yükümlülüğe ve zorunluluğa sıvışırım.Kesin ve öngörülmüş bir kararla kolay vedoğal biçimde yaptığımı, zorlandığım takdirde yapmayı başaramam artık. Bizzat bedenim söz konusuolduğunda,kendiliklerindenbirazözgürlüğeveözelbiryetkeyesahipolanuzuvlarım,onlarabiryervekesinbiranbelirlediğimzamanbazenbanaboyuneğmeyireddeder.Peşinenverilmişbukesinvezorbacabuyrukonlarısıkar;korkuveyaöfkeylekasılıp,bunlardandonmuşgibiolurlar.Birzamanlar,kendileriylebirlikte içmenizinuygundüştüğükişilerigeriçevirmeninnezaketsizlikveyabaniliksayılacağıbiryerdeotururken, ülkenin adetlerine göre topluluğa katılan hanımların önünde kendimi iyi bir eşlikçi olmayazorladım. Ama vay! Ne zevk! Alışkanlıklarımın ve doğal mizacımın ötesinde gelişen bir şeyehazırlandığımdüşüncesiöylesineboğazımı tıkadıkibir tekdamlayutamadım,yemeksırasındadahi tekdamla içemedim. Susamıştım ve hayalimde önceden içmişçesine sarhoş gibi olmuştum. Bu etki, hayalgücüdahacanlıvedahagüçlüolanlardagözlemlenir;amayinededoğaldırbuvekimseonubirazolsunhissetmez. İdamhükmügiymişkusursuzbirokçuyayaşamınıkurtarması içinbecerisindendikkatedeğerbirörnekvermefırsatıbağışlanmıştır;oiseiradesindekiaşırıgeriliminyaşamınıkurtarmakyerineelinisaptırmasından, dahası ona yay çekmedeki ününü kaybettirmesinden korkarak bunu reddetti. Kafasındabaşka bir düşünce bulunan bir adam gezintide dolaştığı yerde aynı mesafede hemen bir santimhassasiyetle aynı sayıdaadımatır; amaeğer, adımlarınıölçmekve saymakgibibirniyetivarsa,doğalolarak ve rastlantısal attığı adımlarla isteği dahilinde attıklarının pek de uyarlı olmadıklarınısaptayacaktır.

Kasabada bulunanların en güzellerinden biri olan kitaplığım evimin bir köşesinde yer almaktadır.Aklıma araştırmak ya da yazmak istediğim bir şey geldiği zaman, bu düşüncemin avluyu geçerkenkafamdanuçupgitmesikorkusuylabunubirbaşkasınabildirmemgerekir.Konuşurkendüşünceminakışınıpekazbilesaptırmayacesaretedersem,onuyitirmektenaslakurtulamam.Buyüzdensözlerimdekısaveöz olmaya çalışırım.Hizmetimde olan kişileri görevlerinin ya da ülkelerinin adıyla çağırmamgerekir;zira,adlarınıaklımdatutmaktabüyükgüçlükçekerim.Oysa,eğertınısısertolsavefilanyadafalanharflebaşlasayadabitseüçhecelibiradısöyleyebilecektim!Eğerçokuzunzamanyaşamakzorundaolsaydım,eminimkikendiadımıdaötekilerinbaşınageldiğigibiunutacaktım.MessalaCorvinus,belleğindenenufakbirizolmadanikiyılyaşadı;GeorgeTrapezonce(Trabzonlu)içindeaynısısöylenir.Bubakımdan,onlarınolmasıgerekenyaşamısıkçaderinderindüşünürüm,eğerböylebiryeteneğimolmasagerikalanömrümdekimliğimidahaiyikorurdum.Bunadahayakındanbakaıldığında,korkarımkibumevcutolmayıştamsaancakaklıntümişlevlerininkaybınayolaçar:"Memoriacertenonmodophilosophiam,sedomnisvitæusumomnesqueartes unamaxime continet." ["Belleğin sadece felsefenin değil, ama dahası tümyaşamınuygulamasıyla ilgiliolanşeylerinvetümsanatların tekçiçekliğiolduğukuşkusuzdur."(Cicero,Akademililer,IIVII)].

Plenusrimarumsum,hacatqueillaceffluo.

"Heryanımdelikdeşik;heryanımdansızdırıyorum."

(Terence,Hadım,I,II,25)

Üçsaatöncevermişyadaalmışolduğumbirparolayıunutmakyadaparakesemisaklamışolduğumyeriunutmakbirkaçkezbaşımageldi–Cicero’unbukonudadediğigibi;enözenlesıraladığımşeyleriçok daha kolayca kaybederim. Bellek, bilginin toplanma yeri ve kılıfıdır. Benimki oldukça güçsüz

olduğunagöre,eğerfazlabirşeybilmiyorsamşikâyetetmemehiçgerekyok.Dersleringeneldeadlarınıve ne işlediklerini bilirim; ama daha ötesine gitmem. Kitapların sayfalarını çevirir, onları öğrenmem;onlardanbanakalansankibirbaşkasındanbiliyorumuşumgibidirartık;kafamınbundansağladığıyarar,özümsediği uslamlamalar ve düşüncelerdir sadece. Yazarı, yeri, sözcükleri ve öteki ayrıntıları hemenunuturum.

Yazılarımda,bizzatçalışmalarımdaunutkanlıktaeşsizim;gerikalanherşeykadaronlarıdaunuturum.Karşımdaherzaman,benfarkınavarmaksızın"Denemeler"dilegetirilir.Buradaistiflediğimdizelerinveörneklerin nereden olduğunu kim öğrenmeyi isteyecek olsa, bunu söylemekte büyük zahmet çekerdim;bununla birlikte, bunları aynı zamanda değerli ve usta ellerden doğmamışçasına süslü yapanlayetinmeksizin ancak tanınmışveünkazanmışkapılardandilendim:Oradayetke akılla rekabet eder.Şuhalde, kitabım eğer başkalarıyla aynı kaderi paylaşıyorsa ve belleğim yazdığımı okuduğum gibi yitipgitmeyebırakıyorsa,aldığımgibiveriyorsampekhayretvericideğildirbu.

Belleğiminmustaripolduklarınınötesinde,çokçabilgisizliğebağlananbaşkakusurlarımdavar:Kafamağır ve battal çalışır, en ufak bir tehlike belirtisi onu yolda durdurur; şöyle ki, örneğin, açıklamayıbaşarmış olduğu bir bilmeceyi pek kolay olsa bile ona hiçbir zaman ben önermedim. Beni sıkıntıyasokmayan küçücük ince bir ayrıntı dahi yoktur.Aklın payının olduğu, satranç, iskambil, dama ve dahabaşkabenzerioyunlardaancakentemelkurallarıanlarım.Anlayışımyavaşvekarmaşıktır;amabirşeyibirkezkavradımıiyikavrarveonumuhafazaettiğiuzunsüreboyuncatümden,sıkıcavederinliğinetutar.Gözlerim sağlıklı ve iyi durumda olup, uzağı bile görüşüm iyidir; ama çalışırken çabuk yorulup,bulanırlar.Bundandolayıdırkibirbaşkasındanyardımalmaksızınkitaplardanuzunsüreliyararlanamam.Genç Pline’in bu konuda söyledikleri, bu eksikliği kendilerinde duyumsamayanların, onun okumayaadanmışkişileriçinnekadarönemliolduğunuanlatacaktır.

Pekgüçsüzvekabaolsada,içindebelirlibirözelnitelikgörülmeyenakılyoktur.Bunitelik,ondabirkenarındanuçvermezderecedesaklıdeğildir.Herşeyiçingörmezveuyuşukolanbiraklınnasıloluyordaözelbir eylem içincanlı, saydamolarakortayaçıktığınıveeşsizolduğunuöğrenmeyegelincebunuustalarasormakgerek.Amaevrensel,herşeyehazırveaçıkiyiakıllar,eğitilmişdeğillersede,enazındanöyleolmayayatkındırlar.Bunu,kendiaklımıgerekzayıflığından,gerekgevşekliğindenötürüayıplamakiçinsöylüyorum;o,birçokgündelikşeyiçinde,ancakutançsızyadsınabilenşeyleriçinbuncabeceriksiz,buncabilgisizdeğildir(vebununlabirlikte,gevşeklikleönümüzdeolanı,varoluşumuzuncereyanedişinidoğrudanilgilendiren,ellerimizdetuttuğumuzşeyibiryanabırakmak,benimgörüşlerimdenoldukçauzakbirdavranıştır).Buradabundanbirkaçörnekvermemgerekiyor.

Kırsal bölgede, tarım yapılan tarlaların ortasında doğdum ve yetiştim. Mülklerin benden öncekisahiplerinin bana yerlerini terk etmesinin tadına vardığımdan beri işlerimin ve evimin yükümlüğünütaşıyorum. Oysa, ne fişlerle, ne de kalemimle hesap yapmayı bilirim, paralarımın çoğundan haberdardeğilim;birtahıltanesininbirdiğerindenfarkını,eğerbufarkpekbüyükdeğilsenetohumambarında,nede tarladaanlayabilirim,bahçemdeki lahanalarla,marullarınarasındaki farkızorlukla tanırım.Hattaevaletlerinin adlarının ne anlama geldiğini bile bilmeyip, çocukların dahi bildiği en başlıca tarımkurallarından anlamam.El yapımı faaliyetleri, ticareti,malları,meyve türlerini, şarapları ve besinleri;sözkonusuolduğundakuşyetiştirmeyi,atveyaköpekbakmayıçokdahaazbilirim.Herşeyiitirafetmemgerekirse, bir aydan az bir zaman öncesine kadar mayanın ekmek yapmaya, şarabı dinlendirmeyeyaradığınıbilmediğiminfarkınavardılar.BirzamanlarAtina’dabiröbekçalıçırpıyıustacademethalinegetirdiği görülen kişilerin matematiğe yatkın olduğu varsayılırdı. Benden gerçekten de bunun tersi birsonuçeldeedilecektir;mutfaktanegerekliysebanaverilsin,işteaçlıktanöldümgitti.

Bu ayrıntılar sayesinde benim hesabıma bunlardan başkaları da hayal edilebilir. Ama kendimi nasıl

gösterdiğimin önemi yok, yeter ki olduğum gibi göstereyim; yapmak istediğim budur. Şu halde, bunlarkadarsıradanvehavaikonuyuyazıylaortayakoymayıgözealdığımdankendimimazurgöstermekzorundadeğilim;sırfbukonununbayalığıbilebenisıkar.Tasarımımistenirseayıplansın,amakonumdeğil.Konuneolursaolsun,banakimsesöylemedenonundeğerinivetasarımımınçılgınlığınıkesingörürüm.Burada"Denemeler"inkaynağıolanyargımbocalamasınyeter.

Nasutussisusquelicet,sisdeniquenasus,

QuantumnoluerritferrerogatusAthlas,

EtpossisipsumtuderidereLatinum,

Nonpotesinnugasdicereplurameas,

Ipseegoquamdixi:quiddentemdentejuvabit

Rodere?Carneopusest,sisaturessevelis.

Neperdasoperam:quisemirantur,inillos

Viroshabe;noshæcnovimusessenihil.

"Sıradanbirburunasahipsiniz,

tıpkıAtlas’ıntaşımayahiçrazıolmayacağıgibibirburun;

Latinus’ubizzatşakalarınızlautandırabilirmiydinizacaba;

benimkendikendimesöylediğimsaçmalıklarınbeterinisöylemeyibaşaramayacaksınız.

Nedenboşageveleyipdurmalı?Karındoyurmakiçinetgerek.

Boşunaemekharcamayın,zehirinizisizehayranolanlarasaklamakgerek;bentümbunlarınhiçolduğunubiliyorum."

(Martialis,Yergiler,XIII,II,1)

Aptalcaşeylersöylememeyemecburdeğilim;yeterkikendimiyanıltmayayımveonlarıbuşekildekabuletmeyeyim. Bile isteye yanılmama alışıldık şey, ama başka türlü hemen hiç yanıltmadığımdan bu aslakazaraolmaz.Aptalcaeylemlerimidoğamınuçarılığınayüklemempekmühimdeğil,geneldekusurlarımıbuyanımaveriyorum.

Günün birinde Bar-le-duc’de, Kral 2. François’ya, Sicilya Kralı Rene’nin hatırasını onurlandırmaküzerekendielindençıkmabirportresininhediyeedildiğinigördüm.Onunresimkalemiyleyaptığıgibi,neden herkesin yazı kalemiyle kendini tasvir etmesine izin verilmesindi ki?O halde, yine de herkesiniçinde gösterilmesi uygun olmasa da, bu ahlaksal yara izini bir yana bırakmayı istemiyorum; dünyaişlerinin yönetiminde kararsızlık çok rahatsızlık veren bir kusurdur. Çıkışı kuşkulu olan işlerde kararvermeyibilmiyorum;

Nesi,neno,nelcormisuonaintero.

"Kalbimbanatamamenneevet,nedehayırdiyor."

(Petrarca,Soneler,CXXXV)

Birkanıyıdesteklemekkonusundayetenekliyim;amaseçmektedeğil.

İnsanlailgilişeylerde,meylediilenbiryandabizirahatlatangörüntülerinbulunmasıönemlideğil,zatenpekçok şeygelip seçimimizionaylar.FilosozChrysippusda,hocalarıZenonveCleanthez’den sadecetemel gerçekleri öğrenmeyi istediğini, ıspatları ve kanıtları kendi başına bunlarda yeterince bulacağınısöylüyordu.Döndüğümherhangibir tarafta, tutunmam içinher zamanyeterincenedenvedoğruolasılıkbulurum;demekkikoşullarbenizorlayıncıyakadarkendimdekuşkuveseçmeözgürlüğünükoruyorum.Ozamanda doğruyu söylemek için, "çala kalem"denildiği gibi atılıp sıkça kendimi kaderin keyfine terkederim;pekhafifbireğilimveönemsizbirkoşulbenisürüklemeyeyeter;

Dumindubioestanimus,paulomomentohucatqueillucimpellitur.

"Akıl kuşku içindeyse, en ufak ağırlık onun bir yandan diğer yana eğilmesine sebep olur." (Terence,Andrienne,I,VI,32)

Yargılamayetimkararsızkalıncaöyledirki,bununüstesindenancakyakuraçekerekyadazaratarakkurtulurum. İnsanca güçsüzlüğümüzü incelerken, kutsal tarihin bize kesin olmayan şeylerde tutulmasıgerekentarafırastlantıyavetalihebırakmayadayananşuuygulamadanörneklerbıraktığıdikkatimiçekti:"sorsceciditsuperMathiam."["Kur’aMathias’adüştü."(Havariler’ineylemleri,I,26)].İnsanaklıikiyüzükeskintehlikelibirkılıçtır.OnuneniçtenveenyakındostuSokrates’inellerininarasındabile,hangiucundantutulmasıgerektiğibilinmeyenbirdeğnektirbu.Ohaldebenbaşkalarınıizlemekteiyiyimancak;topluluktarafındançekilipçevrilmeyekendimigönüllübırakırım.Komutaetmekteyadayolgöstermektetehlikeyigözealmamiçingücümeyeterincegüvenimyok.Başkalarınınadımlarınınbıraktığı izleri takipetmekbanaçokrahatgeliyor.Kuşkulubirseçimyapmatehlikesineatılmamgerekirse,bununkanılarınadahaçokgüvenenfilanyadafalancakişininsorumluluğundaolmasını,temelivedayanağınıpekgüvenlibulmadığımkendikanılarımdansabaşkalarınınkinetutunmayıyeğlerim.Bununlabirlikte,aksikanıdaaynıgüçsüzülüğügördüğümdenlidekolay fikirdeğiştirmem."Ipsa consuetudoassentiendi periculosa essevidetur et lubruca." ["Rızasını bildirme alışkanlığı bile tehlikeli ve kaygan gibi görünüyor." (Cicero,Akademililer,II,XXI)]Özelliklekamuişlerindetereddütlereveanlaşmazlığaaçıkgüzelbiralanvar:

Justaparipremiturveluticumponderelibra

Prona,nechacpluspartesedet,necsurgitabilla.

"Buşekildekefelerieşitağırlıklarlayüklenirse

terazihiçbiryananeiner,neyükselir."(Tibulle,IV,I,40)

Machiavelli’ninuslamlamaları,örnekolarak,konubakımındanoldukçasağlamdı;hernekadaronlarlamücadele etmek rahat olmuş olsa da; ama bunlara karşı çıkanlar kendilerinkilerde karşı çıkılacak peknoktabırakmadı.Şukonuüzerindeyanıtlar,kopyalamalar,hazırcevaplıklar,üçedördekatlamalarvebusonsuz tartışmalı kafa ütüleyişi, davaların lehine olduğu sürece yargılama usulü uzadığı kadarbulunabilecektir;

Cædimur,ettotidemplagisconsumimushostem.

"Düşmanbizevuruyorvebizdeonahervuruşuayneniade

ediyoruz."(Horatius,Ep.,II,II,97)

Burada ileri sürülen nedenlerin deneyimden başka hiçbir temeli yoktur; insanla ilgili olaylarınçeşitliliği bize her biçimden sayısız örnek sunar. Çağdaşlarımızdan pek bilgili olan biri,

almanaklarımızdahavasıcakolacakdendiğinde,"soğuk",kuruyerine"nemli"denebileceğini,neolacağıkonusunda bahse girmek gerekiyorsa, tahmin edilenin aksini tutmanın,Noel’de ve kışın en soğukAzizJeandönemindesondereceyükseksıcaklıklarvaatetmekgibikuşkugötürmeyenkonulardışındaherhangibir tehlike taşımayacağını söyler. Aynı şeyi siyasi kanıtlamalar konusunda da düşünüyorum; içinedüştüğünüz herhangi bir durumda rakiplerinizle kolayca başa çıkabilirsiniz, yeter ki fazlaca temel vefazlacaaçıkilkelerlefakabasmayalım.Bunedendendolayı,benimbakışaçımdan,ancakdeğişimdenvekarmançormanlıktandahafazladeğertaşıyan,eskivedeğişmezolmakoşullueylembiçimikadarbeteriyoktur. Törelerimiz son derece bozulmuş olup, daha da korkunç biçimde kötüleşme eğilimindedir.Yasalarımız ve uygulamalarımız arasında birçoğu barbarca ve canavarcadır. Ama yine de, bu durumuiyileştirme güçlüğü ve bu sarsıntıyla açığa çıkan tehlikeler beni elimden gelse bu tekerleğe bir çomaksokmayaveonubunoktadadurdurmayahazırlıyor;bunuseveseveyapardım,

NunquamadeofædisadesındabirçoğuUtimurexemplisutnonpejorasupersint.

"Öyleutançvericiverezilörneklerveriyoruzkidahabeteriolamaz."(Juvenal,VIII,183)

Günümüzdeenkötübulduğumşey,istikrarsızlıkveyasalarımızıngiysilerimizdendahakesinbirbiçimalamayışıdır. Mademki tüm ölümlü şeyler kusurlarla doludur, bir yöntemini kusurlardından dolayıkınamakpekkolaydır.Birhalktaeskigeleneklerekarşıküçümsemeyenedenolmakdapekkolaydır;bugirişimindenillabirsonuçalınır.Amayokedileninyerineeniyidüzenikurmayagelince,bunagirişmişolanlarınçoğugeçmiştekiniözlemiştir.

Davranışımiçinbilgeliğimihemenhiçgözönünealmam;kendimigönüllüolarakdünyanıngeneldüzenitarafındanyönetilmeyebırakırım.Kendiniyönettirenkişimutludur,hemdeyönetenlerdendahamutludur;ziranedenlerlekaygılanmakzorundaolmayıp,kendinisemavihareketiniçindesakinceilerlemeyebırakır!Uslamlayanvetartışankişideboyuneğişaslanesaf,nededingindir.

Kısacası,bukonudabanadönersek,birşeyolduğumusandığımteknokta,insanınhiçbirzamankendinigüçsüz diye değerlendirmediğidir. Övgüm basit, alışılmış, sıradandır; zira kim hayatında yargılamayetisinden yoksun olduğunu düşünmüştür ki? Kendisiyle çelişen bir önerme olurdu bu; hiçbir zamangözüktüğüyerdekarşılaşılmayanbirmarazdır.Dayanıklıvegüçlüdür;yinedehastadahailkbakıştaonudelipgeçervegüneşışınınınkalınbirsiseyaptığıgibidağıtır.Bukonudakendinisuçlamakbağışlanmak;kendinimahkûmetmekkendiniaffetmekolurdu.Özgünyönetimiiçinyeterliaklasahipolmadığınıdüşünenne işletme ne de bir falcı kadın olmuştur.Cesaret, fiziksel güç, deneyim, canlılık, güzellik söz konusuolduğundabaşkalarınınüzerimizdekiüstünlüğünükolaycakabul eder, amayargıyetisi konusundabaşkakimseninüstünlüğünükabuletmeyiz;başkalarındadoğalbasitsağduyudanilerigelenkanıtlarıbulmakiçinoyönebakmamızyeterliolacakmışgibigelir.Başkalarınınçalışmalarındagördüğümüzderinbilgi,üslupve diğer nitelikler bizimkileri geride bırakırsa can ve gönülden kabul ederiz bunu; oysa basit zekâürünlerine gelince, herkes bunları aynı biçimde elde etmeye yetkin olduğunu düşünüp, daha uçta vekıyaslanamaz bir mesafede olmaları dışında bunlardaki ağırlıkla zorluğu pek algılayamaz. Başkasınınyargılayışındakigörüşlerinyüksekliğiniçokaçıkbirbiçimdegörebilecekkişi,kendiyargıyetisiniorayayükseltmeyi başarabilecektir. Şu halde benim giriştiğim şey, bir tür talim, bana az ün getirecek bir türuğraştır;bundanbirazcıksalıkverişveövgübeklemeliyim.

İyide,kimiçinyazıyazılır?Kitaplarüzerindeuzmanlaşmışbilgilikişiler,sadecebilgiyedeğerverip,derin bilgi birikiminden ve sanattan başka düşünme yöntemi kabul etmez. Scipion’un bir yazısını birbaşkasının olarak aldıysanız, değer taşıyan daha ne söyleyebilirdiniz? Onlara göre, Aristoteles’tenhabersiz kişi, aynı zamanda kendi kendinden de habersizdir. Kaba ve basit zihinlerse incelikli birdüşünceyepekazduyarlıdır.Zirabu iki tür,halkınenönemlikısmını teşkileder.Sizinönesürdüğünüz

üçüncüsü,yanikendiliğindendüşünenakıllarınçoknadirduyarlılığı,aramızdaneüne,nedebilinenbiryeresahiptir;bunuhoşnutetmeyivebunaemekharcamayıistemekyarıyarıyayitirilmişzamandır.

Genelde doğanın bahşettikleri arasında bize en adil paylaştırdığı şey sağduyu olup herkes doğanınkendisine verdiğiyle yetinir; akıllıca olan bu değil mi? Daha uzağı görmek isteyecek kişi, görüşününulaşamadığı yeri görmeye çalışacaktır. Düşüncelerimin iyi ve sağlıklı olduğunu düşünürüm. Ama kimdüşünceleriiçinaynışeyidüşünmezki?Bundansahipolabildiğimeniyikanıtlamalardanbiri,kendimeazgüvenduymamdır.Zirakanılarımiyideniyiyesağlamolmağıtakdirde,kanıtlamamkendimeolanbeğenimyüzündenkolaycaqyoldançıkıpyanılacaktır;mademkibubeğeniyikendimeyöneltiyorumvedahaöteyehemenhiçyaymıyorum.Başkalarıbunuçoksayıdadostavebildikkişiye,yüceliklerinevebaşarılarınadağıtır;bensebunutamamenzihnimindinginliğinevekendimeadarım.Bendenkaçıpkurtulangerçektendegönülhoşluğuyladeğildir;

mihinempevalereetviveredoctus.

"Yaşamakvesağlıklıolmak,iştebenimbilimim."(Lucretius,V,959)

Oysa, yetersizliklerimin kınanması hususundaki kanılarımı son derece cesurca ve değişmez bulurum.Amabununaynızamandaüzerindebirbaşkasındandahafazlakafayorduğumbirkonuolduğudoğrudur.Kişiler her zaman önlerine bakarlar; bense bakışımı içeriye doğru çevirip gözlerimi oraya dikerim veoradaişgörürüm.Herbiriönünügözler,bensekendiiçimigözlerim.Sadecekendimleilgilenir,durmadankendimi incelerim, kendimi çözümlerim, kendimin tadına bakarım. Başkaları her zaman başka yerleregider;bunusadeceiyicedüşünselerhepönegiderler,

nemoinsesetentatdescendere,

"Kimsekendininiçineinmeyidenemez."(Perse,IV,23)

benseyerimdeyuvarlanırım.

Ne olursa olsun bendeki şu gerçeği ayırt etme yetisini, neden olursa olsun kendimin doğal olarakbağımlıolduğumusanmadığımbuyaradılışözgürlüğünüözelliklekendimeborçuluyumdur.Ziraensağlamveengeneldüşüncelerim,benimlebirliktedoğmuşolanlardır denilebilir; bunlardoğamdan ileri gelip,gerçektendekendimindir.Onlarıhamvebasit,yüreklicevegüçlü,amabirazkarışıkveeksikürettim;amaozamandanberi tesisedip,başkalarınınyetkesiyleveeskilerinsağlıklıörnekleriyle,onlarınyargısıylakendiminkinikarşılaştırarakgüçlendirdim;budüşünceler,üzerlerindeyoğunlaşmamladesteklenmişolup,banakeyifvedahaeksiksizbiraidiyetsağladı.

Herkescanlıveçabukbiraklınününüararkenbendüzenlibiraklınpeşinedüştüm;gözkamaştırıcıvedikkat çeken bir eylemden ya da özel bir yetiden bekleneni ben kanılardaki düzenden, ahenkten,ılımlılıktan ve tutumumdan beklerim. "Omnino, sid quid quam est decorum, nihil est profecto magisquamœquabilitasuniversœvitœ.,tumsingularumactionum:quamconservarenonpossis,si,aliorumnaturam imitans,omittas tuam." ["Övülecekbir şeyvarsa, kesinliklehiçbir özel eylemde tükenmeyendavranışbununtekörnekliğidir;eğerbaşkalarınınkiiçindoğalolanterkedilirsebutekörnekliğikorumakimkânsızdır."(Cicero,Deofficiis,I,XXXI)].

Şuhalde,görünüşedayalıkanıfaslındailkolmayısöylediğimşeykonusundaiştekendimibudenlisuçluhissediyorum. Başkasına güvenmemeye dayanan ikincisi konusunda kendimi temize çıkarıpçıkaramadığımıdakesinliklebilmiyorum;Çünkübananeyemalolursaolsunneolduğunusöylemeyekararverdim.

Belkideeskiçağınkavramlarıylasüreklialışverişimvegeçmişzamanınşugüzelakıllarıkonusundakidüşüncembenibaşkalarındanvekendimdentiksindiriyor.Yadabelkibizancaksondereceyetersizşeylerüreten bir yüzyılda yaşıyoruz. Burada büyük bir hayranlığa layık hiçbir şey görmüyor muyum? Amayargılayabilecek denli içli dışlı olduğum çok fazla insan tanımadığım gibi, konumum bana sıklıklaçoğunluğu ruh kültürüne ancak pek az ilgi gösteren, tüm mutluluğu sadece namus ve yiğitlikte görenkişilererastlattığıdadoğrudur.Başkalarındagüzelgördüğümşeyiövervegönüldendeğerveririm.Zatençoğukezonadüşündüğümdenfazladeğerverip,hattakendimebunoktadayalansöylemeyekadargiderim;herparçayıkafadanuydurmakelimdengelmez.Dostlarımdaövgüyedeğerbulduğumşeyesıkça tanıklıkedip, seve seve buna fazladan katkıda bulunurum.Ama onlara sahip olmadıkları nitelikleri yüklemeyegelince,bubenimiçinaçıkçasergilediklerikusurlarısavunmakkadarimkânsızdır.

Hatta düşmanlarımın bile içtenlikle onurları lehinde konuşurum. Duyguların değişibilir; ama yargımhayır.Vetartışmamabunatarafolmayanbirinikarıştırmam.Hangitutkuolursaolsunbununetkisialtındabile çok düşkün olduğum yargılama özgürlüğümden kesinlikle vazgeçemem.Yalan söylerken, hakkındayalan söylediğimkişiden çok kendime zarar veririm. Persler’in soylu ve övgüye değer töresine dikkatetmekgerekir;onlargırtlakgırtlağasavaştıklarıölümlüdüşmanlarındancesaretlerininhakettiğindençokdahaonurlandırıcıveinsaflısözederlerdi.

Çoksayıdaniteliğesahipbirhayliinsantanırım;kimininaklı,kimininyüreği,kimininustalığı,kimininvicdanı,kiminingüzelkonuşması,kimininbirbilimi,kimininbirbaşkabilimivardır.Amageneldetümbuniteliklerinbirleşimiyadabirtekinesahipolupda,ancakgeçmişyüzyıllardaonurlandığımızkişilerdekiböyle bir kusursuzluk derecesinde hayran olduğumuz ya da kıyasladığımız birini hiçgörme fırsatımolmadı.Sağlığındatanıdığım,ruhunundoğalniteliklerivedoğuştangelensoyluluğuylaenyüceolankişi,EstiennedelaBoitie’ydi;gerçektengüzelbirruhtubuvetümbakışaçılarınagüzelbirgörüntüveriyordu.Eskibiçimbir ruh,kaderi istemişolsaydıbüyükşeylermeydanagetirebilirdi; ziraöğrenimvebilgiylepekzengindoğalyeteneklerineçokdaha fazlakatkıdabulunmuştu.Amanasılolduğunubilmiyorum(veyinedeoluyorbu),ötekitürdenherhangibirkişidense,dahafazlabilimsahibiolmayımeslekedinenvekitaplara ilişkinedebiuğraşlarlagörevler icraedenkişilerdeçokdahafazlahiçlikvezihingüçsüzlüğübulunuyor.Bubelkide,onlardanbaşkalarındanolduğundandahafazlasıistendiği,diğerlerindenfazlasınınbeklendiği ve her zamanki hataların onlarda hoşgörülemediği ya da bilgileriyle oluşturdukları düşünceonlara kendilerini göstermekte daha fazla atılganlık verdiği, kendilerini aşırı içli dışlı görmeyebıraktıklarıveburadankendilerinieleveripkayıplarınanedenolduklarıiçindir.Birzanaatkarınelindekideğerli bir malzemeyi sanatının kurallarını küçümseyerek akılsızca işlediği durumda az değerli birmalzemeyle çalıştığına kıyasla yetersizliğini daha iyi kanıtlaması ve altın bir heykelde buluna kusurunalçıdan bir heykeldekine nazaran daha rahatsız edeici olması gibi, sözü edilen bu kişiler olgularınsunumunu kendiliklerinden ve yerlerinde iyi olacak biçimde yaparlar; zira zekâlârından ziyadebellekleriniyüceltipdüşüncesizcebunlardanyararlanarak,Cicero,Gallien,Ulpien’inyadaazizJerom’unyüzünüağartaır,kendikendilerinigülünçdurumadüşürürler.

Eğitimimizin aptallığı konusuna gönüllü olarak dönüyorum.Bu tarz eğitim bizi iyi ve bilgili kılmayıdeğil, bilgin yapmayı hedefliyor; hedefine ulaştı da. Aptalca eğitim bize erdemi ve bilgeliği araştırıpkucaklamayı öğretmedi; ama içimize sözcüklerin kökeninin ve saptırılmalarının tadını kazıdı. Sevmeyegücümüz yetmiyorsa da, "erdem"i berbat etmeyi biliyoruz. Bilgeliğin gerçekte ne olduğunu deneyimlebilmiyorsak da, sözel olarak ezbere biliyoruz. Komşularımızda onların ırkını, hısımlığını, bağlarınıtanımakla yetinmeyiz; onlara dost gibi sahip olmayı ve onlarla iyi bir zekâ düzeyinde diyalog kurmayıisteriz. Oysa eğitimimiz erdemle aramızda herhangi bir aşinalık, alışkanlık, mahrem ilişki kurmaklailgilenmeksizin erdemin çeşitli bölümlerinin tariflerini, bölünmelerini ve kesimlerini bize bir soyağacınındallarınaverilmişadlargibiöğretti.Eğitimimiziçinensağlıklıveendoğrudüşünceleresahip

kitaplarıdeğil, en iyiGrekçeveLatincekonuşankitapları seçip,kafalarımıza tümşugüzel sözcüklerlebirlikteeskiçağınenboşdüşüncelerinidamladamlaakıttı. İyibireğitim,şuPolemonolayındaolduğugibi, yargıyı ve davranışı değiştirmelidir: Sefil bir hayat yaşaşan bu genç Grek rastlantıylaKsenokrates’inbir dersini dinleyince, sadecehocanınbüyükbilgisinin etkisindekalıp, ondangüzel birkonu hakkında bazı bilgileri birlikte götürmedi, ama daha önemli ve daha sürekli bir yarar sağladı; ozamanakadarsürdürdüğühayatıterkederek,yaşamınıbirdendeğiştirdi.Eğitimimizdeböylebiretkiyihiçduyumsamışolanvarmı?

Faciasnequodolim

MutatusPolemon?Ponasinsigniamorbi,

Faciolas,cubital,focalia,potusutille

Duciturexcollofurtimcarpsissecoronas,

Postquamestimpransicorreptusvocemagistri?

"BirzamanlarPolemon’unyaptığıinançdeğişikliğiniyapacakmısınız?

Birhocanınaçkarnınaazarladığızaman,

içtiktensonraboynundançiçekçelenklerinigizlicekopardığının

anlatıldığıgibi,çılgınlığımızınuşakkılığını,şeritleri,köşeyastıklarını,

boyunbağlarınıterkedecekmisiniz?"(Horatius,Sat.,II,III,253)

En az küçümsenmesi gereken toplumsal koşul bana basitliğiyle son sırayı işgal edeni ve bize insanilişkilerini daha ahenkli göstereni gibi görünüyor. Köylülerimizin davranışının ve konularının, bizzatfilozoflarımızınkinegörefelsefeyledahaiyiuyumiçindeolduğukanısındayım."Plussapitvulgus,quiatantum quantum opus est, sapit." ["Basit olan en bilgedir; çünkü o, ancak kendine gerektiği kadarbilgedir."].

Dışgörünümlerinegöreyargılayabildiğimkadarıyla(zirabenimtarzımdayargılamakiçin,onlarıdahayakından tanımakgerekirdi), savaşveaskerliksanatıalanındaendikkatçekicikişiler,Orleans’daölenDük de Guise ile müteveffa Mareşal Strozzi’ydi. Yetenekleri ve pek nadir bulunan değerleri içinse,FransaAdaletbakanlarıOlivierilel’Hospital’di.Banaöylegeliyorki,şiirçağımızdabelirlibirrağbetgörüyor;zirabununlauğraşanbirçokiyisanatçımızvar:Aurat,Beze,Buchanan,l’Hospital,Mont-Dore,Turnebus. Fransızca yazanlara gelince, onların şiiri hiç olmadığı kadar üst bir düzeye getirdikleridüşünüyorum;Ronsard’ınveDuBellay’inkusursuzluğaulaştıklarıölçüdeonlarıeskiçağolgunluğundanhiç de uzakbulmuyorum.AdrianusTurnebus bunudaha fazla bilip, kendi çağında herhangi bir kişidendahaiyi,hattaileriseviyedebeceriyordu.

GeçenlerdeölenDükd’Albe ilebizimBaşkomutanMontmorency’ninyaşamları soyluyaşamlarolup,kaderlerihayretvericibenzerliklergösterir.AmasonuncusununParislilerinvekralınıngözleriönünde,onlarınhizmetindeenyakınakrabalarınakarşıkomutanlığısayesindemuzafferbirordununbaşındaşanlıölümünün güzelliği ve bir "baskın" ardından oluşu, en son ihtiyarlık döneminde olan bu ölüm, banaçağımınendikkatçekiciolaylarıarasınakonulmayadeğergibigeliyor.

Hiçkuşkuyokkifazlasıylababacasevdiğimvekendimineniyibirparçasıgibiemekliliğimdeinzivamaortak ettiğim manevi kızım Marie de Gournay le Jars hakkında beslediğim umutları birçok yerde

duyurmaktan zevk aldım. Dünyada ondan ziyade gözümde olan biri yoktur. Ergenlik eğer bir kehanetibelirlieyebiliyorsa, bu ruh günün birinde en güzel şeylere ve bunların arasında cinsiyetininyükselebildiğini henüz okumadığımız pek kutsal dosluk meziyetinde kusursuzluk düzeyine ulaşacaktır.Onundavranışındaiçtenlikvesağlamlıkburadaşimdidenkendiniaçıkçagösteriyor;banakarşısevgisioderecede taşkın ki, ona elli beş yaşımda rastlamış olduğumdan sonumunyaklaştığını hissetmesinin onudaha az acımasızca üzmesi dışında kendisi için dileyeceğim hiçbir şey yok. Benim ilkDenemeler’imüzerineonunçağımızdapekgençvebölgesindepeksoyutlanmışbirkadınolarakyargıdabulunmasıvebeni şaşırtıcı bir tutkuyla sevip, görmeden önce bile uzun süre yazılarımı eşsiz bir saygıyla okumayıarzulamışolmasıkuşkusuzörneğibulunmazveüzerindedurulmayadeğerbirşey.

Günüzmüdediğererdemlereyahiçdeğerbiçiliyoryadahiç.AmaİçSavaş’labirliktegözüpeklikçokyaygınlaştı.Çoksayıda insanın ruhusarsılmazgörünüyorvebusebeplearalarında seçimyapmakhayligüç.

İşteşimdiyekadarolağandışıbüyüklüktevenadirgördüğümşeylerbunlar.

Çağımızdageçerliolanbaşkaerdemler azyadahemenhiçyok.Amayiğitlikbu iç savaşzamanındayaygın bir hal aldı; bu alanda aramızda kusursuzluğa varan, tasnifi olanaksız çok sayıda sağlamkarakterlerbulunuyor.İşteolağanüstüyücelikkonusunda,genelindışındaşimdiyekadartümbildiklerim.

OnSekizinciBölüm

YalanlamaÜzerineEvet, kendini kitapkonusuolarakkullanma tasarısının, başarılarındandolayı tanınmaarzusuduyacak

olağanüstüveünlükişilerdeyinedehoşgörülebilirolduğusöylenecektirbana.Bukuşkugötürmezdirvebunu kabul ediyorum. İyice biliyorum ki, sıradan bir kişiyi görmek için bir zanaatkarın gözleriniuğraşından ayırması pek enderdir; oysa, tanınmış bir büyük kişinin kente gelmesi ona yeterli olup,atölyeler ve dükkânlar boşalır işte! Onun taklit edilmeye haklı gerekçeler sunması ve yaşamıyladüşüncelerininörnekteşkiletmesidışındakendinifarkettirmeyeuygunoluşundandeğildirbu.SezarveKsenophon, savaş başarılarının büyüklüğünün oluşturduğu doğru ve dayanıklı kaidenin sağlamlığınadayanarak kendi öykülerini anlatma hakkı görüyorlardı. Bu nedenle, büyük İskender’in günlüğünü,Auguste,Caton,Sylla,Brütüsveötekilerineylemlerindenbırakmışolduklarıtarihselanlarıtanımamaktanesefedilecektir.

İşteçokdoğru,amabenimleçokazilgiliolanbirbelirleme:

Nonrecito,nisiamicis;idquerogatus,

Nonubivis,corámvequibuslibet.Inmedioqui

Scriptafororecitent,suntmulti,quiquelavantes.

"Benbunutekdostlarıma,dahasıricalarıüzerineokuyorum;

neheryerde,nedeherhangibirdinleyicilertopluluğuönünde.

Oysabirçokyazareserlerinipazarınortasındavehalkhamamlarındaokur."(Horatius,Sat.,I,IV,73)

Buradabirkentinyolkavşağınayadabirkiliseyeveyabirkamumeydanınakonulmasıiçinbirheykelyükseltmiyorum:

Nonequidemhucstudeo,bullatisutmihinugi

Paginaturgescat.

Secretiloquimur.

"Busayfalarıtumturaklı

saçmasapanşeylerledoldurmayıhedeflemiyorum;

bubirbaşbaşagörüşmedir."(Perse,V,19)

Bu eser, onun aracılığıyla beni yeniden bulmaktan ve bana tekrar bağlanmaktan zevk alacak birkomşuyu, bir hısmı, bir dostu eğlendirmek için kütüphanenin bir köşesine konulabilir. Başkalarıkendilerinden söz etme cesaretine sahip oldular; çünkü bunda değerli ve zengin bir konu buluyorlardı.Bense, aksine, kimsenin gösteriş konusundakuşkulanmadığı, pekkısır ve pek cılız konubulmuşolarakgiriştimbuişe.

Başkalarının eylemlerini gönüllü olarak yargılıyorum.Oysa, benimkileri yargılanmayadeğecekkadarönemsemiyorum.Dolayısıylakendimdeyüzümkızarmadansöyleyebileceğimyeterinceiyilikbulmuyorum.

Birinin atalarımın yaşama biçimini, yüzünü, davranışını, en geçerli sözlerini ve kaderini bu şekilde

anıştırdığınıişitmekbenimiçinnezevkolurdu!Vedebuhusustanekadardikkatliolurdum!Dostlarımızınvegeçmişimizdekikişilerinportrelerine,giysilerininbiçimineve silahlarınakarşıküçümsemeduymak,gerçektenkötübirdoğanınkanıtıolurdu.Onlardankalanyazıyı,mührü,duakitabını,onlaraaitolanvekullandıkları bir kılıcı muhafaza ediyorum; babamın alışkanlıkla elinde tuttuğu uzun, ince, esnekdeğnekleriçalışmaodamdankaldırmadım.

"Paterna vestis et annulus tanto charior est posteris, quanto erga parentes major affectus."["Birbabanın giysisi, yüzüğü, ona karşı daha fazla sevgisi olan çocukları için çok daha değerlidir." (SaintAugustin,Tanrı’nınKenti,I,XIII)].

Bununla birlikte gelecek kuşaklarım başka zevklere sahip olsalar da, bunun karşılığını alacağım birhayli şeyim olacak; şu sırada onlara değer vereceğimden, bana çok daha az saygı göstermeyibileceklerdir.Herkesin önünde verdiğim tek taviz, bunları daha canlı ve daha hali vakti yerinde baskımakinesinden geçirmemdir; bunun ödülü olarak, pazarda her zaman bunları birkaç tereyağı topağısarmaktakullanabileceğim.

Netogacordyllis,nepenuladesitolivis.

"Tonbalıklarıylazeytinlerkesekâğıttanyoksunkalmasın."

(Martial,XIII,I)

Etlaxasscombrissæpedabotunicas.

"Veuskumrularıgiydirmekiçinsıkçabolgömleklersağlayacağım."(Catulle,XCIV,8)

Benikimseokumasa,bunca işsizsaatipekyararlıvepekhoşdüşüncelereayırmışolmaklazamanmıkaybetmişolacaktım?Kendimegörebugörüntüyüyoğurarak,peksıkçakendimebiçimvermemvebundagüçlenen, bir bakıma kendiliğinden biçimlenen örneği çıkarmam için kendimi düzene sokmam gerekti.Kendimibaşkalarıiçintasvirederek,başlangıçtabenimolanrenkleridahaaçıkseçikrenklerleresmettim.Kitabımın bana yaptığından daha fazlasını yapmadım.Yazarıyla aynı cevherden bir kitaptır bu; sadecebenimleilgilenir,yaşamımakatılır, tümötekikitaplargibibaşkadışsalbirhedefi,biramacıyoktur.Buşekildesürekliveözenlibiçimdekendimiincelemişolmamlazamanımımıyitirdim?Kendilerinesadecedüşüncedevesözlerdebirangeçerkenbakanlar,kendileriniçokderinliğineincelemeden,bundakendiniöğrenimiyapankişikadariçerlerine,çalışmasına,mesleğinenüfuzetmeyenlertüminançvetümgüçleriylesüreklisicillerinitutmayagirişir.

Onlar, en tatlı zevklerin tadını çıkarıp, kendilerinden bir iz bırakmaktan kaçınır; sadece topluluktarafındandeğil,birtekkişitarafındangörülmektenbilesakınırlar.

Bu çalışma kaç kez beni can sıkıcı düşüncelerden saptırdı? Ve bu hesaba uçarı olan can sıkıcıdüşüncelerinsayısınıdakatmakgerekir.Doğabizidüşüncelerimizindışınaçıkmakgibibüyükbiryetiyledonattı;o,kısmentoplumaborçluolduğumuzu,amaaynızamandaeniyiyanımızıkendikendimizeborçluolduğumuzu öğretmek için düşüncelere davet eder. Hayal gücümü yatıştırmak ve düzenli bir tasarımüzerinde düşündürmek için, onun kaybolmasından ve rüzgârda başıboş dolaşmasından kaçınmak içinortayaçıkanbuncaufaktefekdüşünceleringerçekliğinidoğrulamakvebunlarınkaydınıtutmakyeterlidir.Hayallerime kulak veririm; çünkü onları kaydetmeyemecburum.Nezaketin ve aklın açıkça eleştirmeyiyasakladığı bir eylemlekaçkez canım sıkıldı; halkı bununla eğitmeart düşünceme rağmen,burada sözkonusuyöntemlekendimirahatlattım!Vekuşkusuzşudeğnekdarbeleriyle;

Zondessusl’euil,zonsurlegroin,

ZonsurledosduSagoin!

"Şakgözünümüstüne,şakburnunüstüne,

şakSagoin’ınsırtıüstüne!"

(Marot,manzummektup"Fripelipes,Marot’nunuşağıSagon’a")

kâğıtüzerindecanlıbedendençokdahaiyiifadeediliyor.Kendidüşüncemibezemekyadadesteklemeküzere bir şeyi hıfzetmeye fırsat kollamamdan itibaren sadece kitaplara biraz daha dikkatlice kulakveriyorsamnedemeli?

Hiçbirzamanbirkitapyaratmakiçinincelemeyapmadım;enazındanincelemekbazenbiryazara,bazenbir diğerine başından sonundan üstünkörü bakmak ve karıştırmaksa, kitabı zaten yazmış olduğumdanbirazcıkinceledim.Hiçbirzamanda,uzunsüredenberiçoktanşekillenmişolankanılarımaşekilvermekiçindeğil;amatamamenonlarıdesteklemek,onlarayardımvehizmetetmekiçin.

Ama bu kadar bozulmuş bir çağda birinden söz edene kim inanabilir? Yine de yalandan az çıkarsağlananbirdurumda,başkalarındansözettiklerizamanbunlara inanabilmemizyaazmümkündüryadamümkün değildir. Törelerin bozulmasının ilk aşaması, gerçeğin sürgün edilmesidir; çünkü Pindare’ındediğigibi,doğrucuolmakyüceerdeminbaşlangıcıdır.Platon’unDevlet’teyöneticisineilksorduğudabuoldu. İçindebulunduğumuzgünleringerçeği, kişininneolduğu değil, başkalarını inandırmış olduğudur.Aynışekilde,sadeceyasalolana"para"demiyoruz,dolaşımdaolankalbınadadiyoruz.Milletimizuzunzamandan beri bu kusurla kınanıyor; İmparator Valentinien çağında yaşayan Salvianus Massiliensis(Marsilyalı),Fransızlar’dayalansöylemeninveyalanyereyeminetmeninbirkusurdeğil,birkonuşmabiçimiolduğunusöyler.Butanıklığaeklemedebulunmakisteyenbirisi,bundanböyle,bununonlariçinbirerdembileolduğunusöyleyecektir.Onurlubireğitimgibibunaçalışılıyor,bunaalışılıyor;ziraikiyüzlülükbuyüzyılınendikkatçekiciniteliklerindenbiridir.

Pektitizlikleizlediğimizbuâdetinneredendoğduğunu,birbaşkasıiçinolduğukadar,bizimiçindepekadice olan bu kusurdan dolayı kendimizi en şiddetli biçimde saldırıya uğramış hissetmemizi veyalancılıklakınanmamızkarşısındabuenağırhakaretinnasılolupdaağzaalınabildiğinikendikendimesıkça sordum. Ama aslında, sırtımıza en fazla yüklenen kusurlara karşı kendimizi savunmamızı doğalbuluyorum.Busuçlamadanetkilenmişolarak,konuüzerindeöfkelenmeklekabahatibirazcıküzerimizdenatıyoruzdenebilirdi.Bunagerçektendayanırsak,enazındangörünüşteonumahkûmedebilirmiyiz?

Oysabukınamayüreğinödlekliğinivealçaklığınıörtmüşolmuyormu?Vesözünüinkâretmekdahaaçıkbirödleklikvealçaklıkdeğilmidir?Dahadabeteri,bilineniinkâretmek?

Bukusur,yalandançokdahaçirkindir;eskilerdenbiri,insanlardankorkarakyalansöylemeyiTanrı’yakarşıbirküçümsemegöstergesiolaradeğerlendirerekayıplar.Büyükkorkuyu,alçaklığıvenamussuzluğubundan daha tamolarak sunmakmümkün değildir. Zira gerçekten de, insanlardan korkmak veTanrı’yameydan okumaktan daha çirkin bir şey tasavvur edilebilir mi? Toplumsal ilişkilerimiz söz üzerinekuruludur; sözü sahteleştiren kişi toplumun kendisine de ihanet eder. Bu, aracılığıyla istençlerimizi vedüşüncelerimizi ilettiğimiz tek yoldur; ruhumuzun yorumcusudur. Bizdeki yokluğu halinde, hep birliktekalamayız, birbirimizi tanıyamayız artık. Bizi yanıltırsa, tüm ilişkilerimiz kopar, toplumumuzun tümbağlarıaynıandaçözülür.

Yeni Hint topraklarından bazı halklar (adları önemli değil, zira mevcut değiller artık; bu fethinolağanüstü ve işitilmemiş türdeki yıkımı adların ve yerlerin eski topografisinin ortadan kaldırılmasınakadarvardı),tanrılarınainsankanısunuyorlardı;amaduyulanveyaağzaalınanyalanıngünahınınkefareti

içindildenvekulaklardanakıtılankandıbu.

Yunan ülkesinin şen davetlileri çocukların kemik parçalarıyla, insanların sözcüklerle eğlendiğinisöylüyorlardı.

Bizim yalanlamaya başvurmamızın çeşitli biçimlerine ve tüm bunun içinde gördükleri değişimlerlebirliktebizim içinnamuskurallarınagelince,bukonudabildiklerimi söylemeözeninibirbaşkadefayaerteliyorum. Zaman içinde elimden gelirse, sözcükleri bu pek doğru olarak tartıp ölçme ve bununamusumuza bağlama geleneğinin hangi anda doğduğunu öğreneceğim; zira eski Yunanlılar ileRomalılar’da bunun geçerli olmadığını görmek kolaydır. Onları gerçek bir kavgaya dönüşmedenyalanlamalar ve küfürleşmeler içinde görmek bana sıkça garip ve alışılmadık bir durum gibi geldi.Onlarınbizimkilerdenfarklıdavranışyollarıbenimsiyordu.Sezar’ınyüzünekarşıbazen"hırsız",bazende"ayyaş"denir.Demekistediğim,onlarınnasılbirözgürlüklebirbirlerinesövdükleridir;buikimilletinenyücesavaşönderleri,başkahiçbirsonuçeldeetmedensözekarşısözleöçlerinialıyorlardı.

OnDokuzuncuBölüm

VicdanÖzgürlüğüÜzerineİhtiyatsızlıklayönetildiği takdirde iyiniyetin insanlarıçokkınanılacakeylemlere ittiğinigörmek işten

biledeğildir.Fransa’yıiçsavaşlarınbukarışıklıkdurumunaitentartışmada,eniyi,enaklıbaşındatarafkuşkusuz dini ve ülkenin eski siyasi düzeninimuhafaza etmek isteyendir. Yine de bu tarafı izleyen iyikişilerarasında(zirakişiselbiröcebaşvurmakyadaaçgözlülüğünüdoyurmakyadahükümdarınlütfunukazanmak içinbundabirbahanearayanlardandeğil,gerçekbir telaşladinlerinin lehinevevatanlarınınbarışıyla devletini soylu bir kaygıyla korumak için bu şekilde hareket edenlerden söz ediyorum), yanibunların arasında diyorum, tutkunun aklın sınırlarını aşmaya yönelttiği ve bazen haksız, şiddetli, hattatehlikelirastlantılarabağlıkararlaralmayaittiğikişilergörülüyor.

Dinimizyasalarınsayesindeyetkeyielealmayabaşladığıilkzamanlarda,tümokumuşkişilerinuğradığızarara karşı, her türden putpereset kitap karşısında silahlandı. Bu düzensizliğin yazarlara barbarlartarafındançıkarılanyangınlardandahafazlazararverdiğinisanıyorum.CorneliusTacitus,bunun iyibirörneğidir; akrabası olan İmparator Tacitus’un eserlerinin dünyanın tüm kütüphanelerine konulmasınıresmenemrettiğihalde,şimdikiinancımızatersdüşenbeşyadaaltıtalihsizbölümnedeniyleonuortadankaldırmak isteyen kişilerin ısrarlı takibi yüzünden bir tek tamam örnek kurtulmayı başardı. Onlar aynızamanda tümbizHıristiyanlar için elverişli gelen imparatorlarakeyfiövgülerigönüllüolarak sunmayadayananbututumubenimseyip,"Dönek"lakabıtakılmışİmparatorJulianolayındakolaycagörüldüğügibi,tümeylemlerindeyaptıklarınıhasımlarımızfarkgözetmeksizinmahkûmettiler.

Bununlabirlikte,oaslındadikkatçekici,olağanüstübirkişiydi;ziraruhufelsefeninfikirlerinigüçlübirbiçimde özümsemişti ve tüm eylemlerini bunlar üzerine düzenlemeyi kendine görev ediniyordu. Vekuşkusuz, dikkat çekici örnekler bırakmadığı hiçbir tür erdem yoktu. Cinsel perhizle ilgili olarak (kiyaşamı buna çok açık bir tanıklık yapar), onun İskender’e ve Scipion’a layık bir tutuma sahip olduğubilinir; henüz ömrünün baharında (çünkü Parthelar tarafından sadece otuz yaşındayken öldürüldü), çokgüzelesirkadınlardanbirtekinibilegörmeyiistemedi.Adaletegelince,herikitarafıdinlemezahmetinekatlanırdı. Hatta merak dolayısıyla, önüne çıkanların hangi dinden olduklarından haberdar olursa,bizimkinden yana karşıtlığı terazide asla ağır basmazdı. Kendisi bizzat birçok iyi yasa yayımladı;kendisindenöncekilerinyükselttiğivergilerinveharçlarınbüyükbölümünüindirdi.

Onun bu eylemlerine görgü tanığı olan iki iyi tarihçiyi tanıyoruz; bunlardan biri olan Marcellinus(AmmienMarcellin) tarihkitabınınbirçokyerinde,onuntümHıristiyansözbilimcilerevedilbilgicilereokullarda ders vermeyi yasakladığı buyruğu acılı bir biçimde kaydeder ve bu söz konusu eyleminsessizlikle geçiştirilmiş kalmasını dilerdim, der. Julian, bize karşı pek vahim bir şey yapmış olsaydı,bizim davamıza gönül vermiş olduğuna göre,Marcellinus’un bunu unutmayacak olduğu akla uygundur.Gerçekten de, Julien saygı duyduğumuza kaba davransa da, acımasız bir düşman değildi;Hıristiyanlarbile onun hakkında şu öyküyü anlatır: O, Kalkedonya kenti civarında gezinirken, bu yerin piskoposuMaris’in kendisine "sefil, İsa’ya ihanet eden kişi" demeye kalkışması üzerine, başka hiçbir şeyyapmaksızın, sadece "Git sefil, gözlerinin kör oluşuna ağla," diye yanıt verir.Maris, karşılığında yine"Seninküstahyüzünügörmememiçinbenimgörüşyetimialanİsa’yaşükrediyorum,"deyince,tarihçilerinnaklettiğine göre Julian o sırada tamamen felsefi bir soğukkanlılık sergiledi. Onun sürekli bize karşızalimlikler yapmakla suçlanmasına bu kısa öykü hemen hemen hiçbir zaman uyuşmuyor değilmi? "O,Hıristiyanlığın düşmanıydı," der öteki tanığım Eutropius (Eutropel), ama kanlı cinayetlere kadarvarmaksızın.

Adalet konusuna dönmek için, imparatorluğunun başlangıcında kendisinden önceki hükümdar

Constantius tarafında yer almış olanlara karşı gösterdiği sertlik bir tarafa bırakılırsa, onun kusurbulunabilecekhiçbir şeyi yoktur. Sadeliğine gelince, onunher zamanbir asker tarzındayaşadığı, barışdönemininortasındasavaşzamanınınkıtlığınahazırlananvealışanbirkişigibibeslendiğisöylenebilir.Uyanıklığı öyleydi ki, geceyi üç ya da dört bölüme ayırıyor, payına düşen uykuyu en aza indiriyordu;kendisibundangerikalanzamanıordusununvemuhafızlarınındurumunudenetlemekteyadaöğrenmektekullanıyordu.Çünküonuneşsiznitelikleriarasındaedebiyatıntümalanlarınınkusursuzbiruzmanıolmasıvardı.Büyük İskenderyattığı sırada, uykunungelipderindüşüncelerini saptırması korkusuylayatağınınyanına bir leğen koydurup, bunun üzerinde bir avucu içinde bakır bir top tuttuğu anlatılır; eğer uykubastırıp da parmaklarını gevşettirirse, leğene düşen topun gürültüsü onu uyandırıyordu. Ama aklı arzuettiği şeyegidenveeşsizazlayetinirliğindendolayızihnipekazbulananJulien isebudüzenekolaycagerekduymuyordu.Askeri yeteneklerinegelince, onubüyükbir komutanyapan tümalanlardahayranlıkvericiydi.YaşamınıntümündeyadaaşağıyukarıtümzamanlarındaFransa’dabizimleberaberAlmanlar’aveFranklar’akarşı askeri seferler içindeoldu.En fazla tehlikeylekarşılaşmışyadakendini tehlikeyeatmış olan bir kişinin hatırasını hemen hiç muhafaza etmedik. Onun ölümü, Epaminondas’ın ölümüylebirazbenzerliktaşır;odavurulduğumızrağıyerindençıkarmayaçalıştı.Bunubelkidebaşaracaktı;amamızrakkeskinkenarlıolduğundanellerinidoğrayınca,buonugüçsüzbıraktı.Askerleriniyüreklendirmekiçinbudurumdakendisininçarpışmanınortasınagötürülmesiniısrarlaistedi;askerler,karanlıkçöküpdeiki orduyubirbirinden ayırıncayakadar savaşı onsuzda cesaretle sürdürdüler.O, yaşamınave insancaolgularadeğervermeyişinifelsefeyeborçludur;sarsılmazbirbiçimderuhlarınölümsüzlüğüneinanırdı.

Julien,dinkonusundatamamenhatayapmıştır;dinimiziterketmişolduğuiçinkendisine"Dönek"lakabıverildi.Oysa,banaöylegeliyorki,buyüreğinegerçektenyatmadı;amaİmparatorluğunyönetiminielinealıncaya kadar yasalara uymak için bu şekilde davrandı.Kendi yasaları konusunda o derece titizdi ki,zamanında onu izleyenler bile bununla alay ediyorlar, onun Partheler’ı yenmiş olmasının kurbanlaraduyduğugereksinimigidermek içindünyadaki sığır ırkınıyokettirebileceğini söylüyorlardı!O,kehanetmaskaralıklarına da kendini verir, her türlü kehanete yetke tanırdı.Ölürken diğer şeylerle birlikte, onubeklenmedik bir biçimde öldürtmeyi istememelerinden, kendisine ölüm saatini ve yerini çok dahaöncedenbildirdiklerindendolayı tanrılaraminnetduyduğunusöylüyorveonlara teşekkürediyordu.Onuaşağılıkbirbiçimde–çıtkırıldımvebaşıboşkişileriuygunbirölümle-,nedeateşiçindeacılarçektiktensonraöldürtmedikleri,onuzaferlerininortasındaveşanındoruğundaböylesoylubiçimdeölmeye layıkbuldukları için de tanrılara teşekkür ediyordu.Marcus Brutus’üninkiyle aynı ön sezgisel vahiye sahipolmuştu;birincikezGaule’de,sonradayenidenParthe’deölümüanında.

Vurulduğunu hissettiği sırada, ona yakıştırılan, "Sen kazandın, Nazareen," ya da başkalarına göre,"Memnun ol, Nazareen!" sözcükleri, bu naklettiklerim onların inanmış olduğunun göstergeleri gibiyseelbetteunutulmamıştır.Çünkübukişileronunordusundahazırbulunuyorlardı; sonuyla ilgili enufakbirhareketevesözekayıtdüştülersede,bundanbirbelirti,hattaonaatfedilenbazımucizeleridemuhafazaetmediler.

Başlangıçtaki konumadönmek için, o benliğinde uzun zamandan beri çoktanrıcılığı besliyordu, diyorMarcellinus; ama ordusunun tamamı Hıristiyanlar’dan kurulu olduğu için bunu göstermeye cesaretedemiyordu. Duygularını herkesin önünde açıklayacak kadar güçlendiği zaman, tanrıların tapınaklarınıaçtırttıveputatapıcılığatekrarsaygınlıkkazandırmakiçinheryoldançabagösterdi.

Amaçlarındabaşarıyaulaşmakiçin,Konstantinopol’deayrıinançlarasahipHıristiyandinadamlarıylabölünmüş bir halk bularak, bu papazları sarayına getirtip, onlara bu yurttaşlar arası uyuşmazlığı sonaerdirmelerini ve herkesin korkusuzca kendi dinine bağlanacağı şekilde davranmalarını buyurdu. Eğerbunu ısrarla istediyse, aslında bu özgürlüğün entrikaları ve uyuşmazlıkları güçlendirebileceği, halktaki

kişilerin birbirlerine bağlılık duyabileceği, bu durumda karşılıklı anlaşmave anlayışla kendisine karşıbirleşmeleri beklentisindendi. Bunun kanıtını da, bazı Hıristiyanlar’ın hatasıyla, dünyada insan için,insanınkendisindenbuncakorkanaptalolmadığındaneldeetti.

ŞuhaldetarihinaşağıyukarısöyleyebildiğivebundaİmparatorJulien’ınderindendüşünülmeyedeğerdavranışıiştebudur;medeniuzlaşmazlıklarıyatıştırmakiçinonunkullandığıreçete,krallarımızınbunlarısöndürmekte kullandıklarıyla aynıdır: Vicdan özgürlüğü. Denebilir ki, bu yöntem bir yandan dizginigevşetip, çeşitli fesatçı topluluklara bakış açılarını geliştirmelerine izin verme, uyuşmazlığı yayma vetohumunuatma,hattabelkideartırmabiçimidir;çünkühiçbiryasalengelvezorunlulukbununatılımınıdizginleyip frenlemeye gelmez. Ama öte yandan, bunun çeşitli eğilimlere kolaylık göstermektense birzayıflatmayolu, seyrekleşmeye,kolaylığa, rahatlığasivrilenüvendireyi iticigüceyumuşatmaolduğudasöylenebilir.Vebendahagönüllüolarak,krallarımızındindarlığınabuşekildesaygıgösterenistedikleriniyapabilmehatasındansa,yapabildikleriniistiyormuşgibigöründüklerineinanıyorum.

YirminciBölüm

TattığımızHiçbirŞeySafDeğilİnsani koşulumuzun yetersizliği, şeyleri basitçe ve doğal biçimde kullanmamızınmümkün olmadığını

gösteriyor.Yararlandığımızöğeleri,madenleribile,hattaaltınıkullanabilirkılmakiçinbaşkabirmetallekarıştırmakzorundayız.

NeAriston ilePyrrhon’nunyadaStoacılar’ınvaroluşunamacıyaptıkları tümüyle sadeerdem,nedeKireneokuluveAristippusokulumensuplarınınhazcılığıkatıksızdı.

Sahipolduğumuzzevklervevarlıklararasındahiçbiribirparçazahmetvesıkıntıdanmasundeğildir;

mediodefonteleporum

Surgitamarialiquid,quodinipsisfloribusangat.

"Güzelliklerinkaynağındanbile

bizibizzatgüllerinortasındahüzünlendirenbiracılıkyükselir."

(Lucretius.,IV,1130)

En üst düzey zevkimizin iniltiyle ve yakarışla bir parça benzerliği vardır. Kederden ölündüğüsöylenmiyormuydu?Vezaten,bunatambiresinlenmeylehayalettiğimizzaman,hastalığıveacıyı,kederi,gevşemeyi,zayıflığı,çöküşü,maraziliğianıştıransıfatlarvenitelemelerdolduruyoruz.

Buda,zevkleacınınnederecedeaynıkanıvetözüpaylaştığınıgösteriyor.Derinsevinçneşeliolmaktanziyadeciddidir.Enüstderecevetammemnunluk,şenşakraklıktandahasakindir."Ipsafælicitas,senisitemperat, premit." ["Azalmayan büyük mutluluk bunaltır." (Seneca, Ep., LXXIV)]. Mutluluk bize acıçektirir.

EskibirGrekdizesininkastettiğidebuydu:"tanrılarbizeverdikleritümvarlıkları,bizesatarlar";yanibu,"onlarbizehiçbirşeyikusursuzvesafvermez,sadecebirazacıkarşılığındasatınalırız"demektir.

Doğa itibariyle pek farklı zahmet ile zevk, yine de bilmem hangi doğal rastlantıyla bir araya gelir.Sokrates,tanrınınbirininacıylazevkibirleştiripbirlikteeritmeyeçalıştığını,amabunubaşaramayıncahiçdeğilsekuyruktanbağlamayıdüşündüğünüsöyler.

Metrodorus,"hüznüniçinezevktenbirparçagirer"diyordu.Başkabirşeydemekisteyipistemediğinibilmem,amabanakalırsa,karamsarlığıniçindeyuvarlanmakiçinniyet,onamavehoşnutlukbulunduğunutasavvur ediyorum; buna karışabilen tutkunun üzerine, karamsarlığın ortasında bize gülümseyen ve biziokşayanbirşekerlemevelezzetkuşkusuvarmışgibigeliyorbana.Belirliruhhallerininbunukendilerinebesinyaptıklarıkesindeğilmidir?

estquædamflerevoluptas.

"Ağlanacakbirbüyükhazvardır."(Ovidius,Hüzünler,IV,III,27)

Seneca’da Attalus diye birinin söylediği gibi, yitirilmiş dostlarımızın hatırası bize çok eskimiş birşarabınacılığıkadarhoşgelir;

Ministervetuli,puer,falerni,

Ingeremicalicesameriores;

"Falerne’nineskişarabınısunangençköle,

banaenacısınıdök."(Catulle,XXVII,1)

vehafifçeekşiolanelmalargibi.

Doğa, bize aynı tarz bir karışımortaya koyar; ressamlar, ağlarkenortaya çıkanyüz hareketlerinin vekırışıklarının,aynızamandagülüşüyorumlamayadayaradıklarınıbilir.Gerçektendeyapılmaktaolanbiresere bu iki yüz ifadesi tamamlanmadan bakarsanız, bunlardan hangisine doğru gidildiğini söylemektegüçlükçekersiniz!Hemzatenenaşırıgülme,gözyaşlarıylakarışıkdeğilmidir?

"Nullumsineauctoramentomalumest"

"Telafisizkötülükyoktur."(Seneca,Ep.,LXIX)

İnsanı en arzulu zevklerle, örneğin tüm organlarını en üst düzeyde cinsel eyleme benzer bir zevklekuşatılmışhayalettiğimzaman,onunmutluluğunyüküaltındaçökebileceğini,bupeksaf,peksüreklivepek evrensel hazzı taşıma gücünden tamamen yoksun olduğunu iyice hissederim.Gerçekten de o, bunaulaştığındasağlamduramadığıvebatmaktankorktuğukötübirgeçişteymişgibibundankaçar,doğalolarakondankurtulmayagayretgösterir.

Kendimi titiz bir biçimde incelediğim zaman, en iyi niteliğimin içinde kötü bir şey de buluyorum.Platon’un kanıtını verdiği erdeme karşı, zaten aynı düzeyden tüm başka erdemlere karşı olduğu gibi,samimivedürüstbirsaygıduyuyorum.Vebelkide,bunayakındanbakmayıbileno,bendeaykırıgidenbirşeyi, insana özgü biçimde bir "karışık" şeyi meydana çıkarırdı. Ama bu yine de kişinin kendindehissedebildiğikaranlıkbiryandır. İnsanbubakımdanher şeydeveheryerde sadeceyamamavealacabulacadır.Hukukyasalarıbile,birparçaadaletsizliklekarışmadanyürürlükteolamaz.Platon’undediğigibi,yasalardantümuyuşmazlıklarıvesakıncalarıkaldırdıklarınıönesürenler,Hydra’nınbaşınıkesmeyegirişir. "Omne magnum exemplum habet aliquid ex uniquo, quod contra singlos utilitate publicarependitur" ["Her örneklik cezalandırma, kamusal yararına olduğundan bireylere karşı bir parçaadaletsizlikkapsar."(Tacitus,Yıllıklar,XIV,XI,IV.)],derTacitus.

Aynı şekilde, günlükyaşamve insani ilişkileringereksinimleri içinde, aklımızdaki saflıkvekavrayışaşırıolabilir.Bunüfuzediciaçıklığınfazlazarifliğiveinceliğivardır;örneğeveuygulamayadahauygunkılmak için bunları ağırlaştırmak ve yumuşatmak, dünyevi ve anlaşılmaz varoluşa uyum sağlatmak içinköreltmekvekarartmakgerekir.Bunedenledirki,sıradanvedahaazkeskinakıllarişleriyönetmeyedahayatkındır ve bunda daha başarılıdır; felsefenin yüksek ve incelikli düşünceleriyse uygulamayauyarlanmamıştır.Aklınbukeskincanlılığı, buesnekve tedirgin süreklikonuşkanlıkgörüşmeleribozar;beşeri işlerde daha sert ve daha yüzeysel biçimde davranmak ve kaderin heveslerine büyük ve kaydadeğer bir pay bırakmak gerekir. Bu olguları çok derinden ve çok beceriyle aydınlatmak pek gereklideğildir;bunlarıniçindebuncatersgörüntüleriveçeşitlibiçimleriderinliğinedüşünmeklerotadançıkılır:"Volutantibus res inter se pugnantes obtorpuerantanimi." ["Çelişkili güdüleri dengelemeye çabalayaçabalayaakıllarıkendilerinifelceuğrattı."(Titus-Livius,XXXII,XX)]

EskilerinSimonideshakkındadedikleribuydu;KralHieron,onabiristekiletince,bununüzerindeinceeleyip sık dokuyarak günlerce düşünüp, aklından ince ve kurnazca çeşitli düşünceler geçirerek, kuşkuiçindeveendoğrusununhangisiolduğunubilmedenkalıyordu;sonundadoğruyubulmaumudunutamamenkaybetti.

Bir işin tüm olası koşullarını ve sonuçlarını araştıran kişi, aynı zamanda bir karar alma gücünü dekendineyasaklar.Ortadüzeybirakıl,yücebirakılkadariyiyaratırveküçükyadabüyükişlerinyerinegetirilmesineyeterlidir.Eniyiyöneticilerin,nasılböyleolduklarınıbizesöylemeyidahaazbilenlerdenolduklarına ve güzel konuşmacıların daha sıkça nasıl dişe dokunmaz şeyler yaptıklarına bakın. İyikonuşmacı ve her türlü ev işleri yönetiminde kusursuz bir yapımcı olan birini tanırım; elli bin altınlıkgeliri ellerinin arasından akıp gitti. Bunlardan nutuk çeken birini bilirim, danışmanlarının herhangibirindendaha iyi fikirler verdiğini ileri sürerdi; doğrusu, dünyada bulunmayan en iyi akıl ve uzmanlıkgörünümü. Oysa uygulamada hizmetçileri yine de onunla tamamen ayrı fikirdeydiler. Bunu onunuğrayabileceğikötütalihihesabakatmaksızınsöylüyorum.

YirmiBirinciBölüm

MiskinliğeKarşıİmparatorVespasien,ölümünenedenolanhastalığayakalandığızaman,imparatorluğundurumuhakkında

kendisine sürekli haber verilmesini istiyor, yatağından çok sayıda ve önemli işi düzenliyordu.Doktoruonabununsağlığınazararverdiğinisöyleyerekçıkıştığızaman,"Birimparatorunayaktaölmesigerekir,"diyekarşıçıkıyordu.Bencebugüzelveyücebirhükümdarayakışanbirsöz.İmparatorAdrianda,dahasonralarıaynıkoşullaraltındahizmetgördü.Buncaadamınbuyruğunaverilmesininsorumluluğununavarekişileregöreolmadığını,kralınyararsızveyavanişlerleuğraştığınıgörenuyruklarınonabağlılıkgösteripyaşamlarını tehlikeye atmayacağını ve uyruklarının cesaretini en çok kıran şeyin kendi yaşamı içinonlarınkindenfazlakaygıduyduğunuhissettirmesiolduğunuhatırlatır.

Birisi gelip dekrala savaşların idaresini başkasınabırakmasınındaha iyi olduğunu söylediği zaman,talih ona kralların ordulardaki varlığının yarardan daha fazla zararlı olduğunu, aynı zamandakumandanlarınınpekçokbüyükgirişimiyürüttüğünedairyeterinceörneksağlayacak.Amahiçbirdeğerlive cesur hükümdar, kendisine bu kadar utanç verici dersler verilmesine katlanamayacaktır. İyi kaderinkonumunabağlamışolduğunubaşınınüzerindebirazizheykelivarmışgibibahaneederse,tamamenaskerieylemin payına düşen rolü değer kaybeder ve kendisi gerçekte yeteneksiz sayılır. Kendi hesabınasavaşılacağı sırada uyumayı yenilmeye tercih eden, yokluğunda adamlarının büyük iş yapmasına aslakıskanmadanbakamayanbirini(HenriIV)bilirim.Banaöylegeliyorki,hükümdarbaştaolmadıkçaeldeedilmiş zaferlerin tam olmadığını söylemekte Birinci Selim çok haklıydı. O, dahası, kendi sözü vedüşüncesigeçmemişolduğundanbuhükümdarınadınınzaferlerdeyeralmasınınyüzünükızartacağınıdasöylüyordu.Veçokdoğrudurbu;ziradüşüncelervebuyruklaronlarısadecearaziüzerindeverenlerevebizzat savaşın özüne ün ve saygınlık sağlar. Hiçbir önder kendi sağlam toprağı üzerinden işleviniyapamaz! Savaş başarılarıyla dünyada başta gelenOsmanlı ırkından hükümdarlar sıkı sıkıya bu kanıyıbenimsedi;dahaziyadebilimlerlevebaşkaülkenin içmeseleleriyleuğraşarakbununla ilgilenmeyen2.Beyazıt ile oğlu İmparatorluklarına bir hayli haksızlık etti denebilir. Şu anda hüküm süren 3. Murat,ötekileriörnekalarakaynıyoluizliyor.KralımızV.Charleshakkında,"Elineazsilahalankralveyinedebanabuncayapacakşeybırakankral"diyenİngilterekralıII.Edouarddeğilmi?Onunbunugaripbulmayaveakıldanziyadebirkaderincilvesiolarakgörmeyehakkıvardı.Bunlarıtasdiketmekiçinbirbaşkası,CastillevePortekizkrallarını,avareoturduklarıülkelerindenbinikiyüzfersahötedesavaşçıvegörkemlifatihler,temsilcilerininözeniyleBatıHintveDoğuHinttopraklarınınefendilerikılınmışsayarsa,bundanyararlanmakiçinkendilerininsadeceoralaragitmecesaretinesahipolupolmayacaklarısorulur.

İmparatorJulien’ınçokdahaiyisi,birfilozofunvebirkibarkişininsolukalıpvermekleyetinmemesi,yanisadecereddedemediğişeylerigerçekleştirmemesi,amaruhlarınıvebedenleriniaralıksızyüce,güzelvesoyluşeylerlemeşguletmesigerektiğinisöylediğibilinmeli.Onuherkesiniçindetükürürkenyadaterdökerken (Lakedemonyagençliği için söylenenveXenophon’ungençPersler için söylediği)görürlerseutanırdı;çünkütalimetme,sürekliçalışmaveazlayetinmetümgereksizliğinsuyunuçektirmişvekurutmuşolmalıydı.VeSeneca’nınçocuklarınıayaktadikilitutaneskiRomalılariçin,"Onlarçocuklarınaotururkenöğretilebilenhiçbirşeyiöğretmiyor,"demesiburadabirhaylisağlamcayerinibuluyor.

Yararlıvecesurbirşekildeölmeyi istemeksoylubirarzudur;amabunaulaşmakkararlılıkkadar, iyitalihidebağlıdır.Binlercesisavaşarakyenmeyeyadaölmeyeniyetetti;kaderlerininonlarayaralarıveesirliği reva görmesi ve zahmetli yaşamı nasip etmesiyle ne birini, ne de diğerini başardılar. Biziarzularımıza kadar katleden ve bilincimizi kaybettiren hastalıklar vardır. – (1595 yayınına ek) Talih,Romalejyonlarınınimdadınagelmemelidir;bunlaryeminedipkendileriniyenmeyeyadaölmeyezorunlukılarlardı.Victor,MarceFabi,revertarexacie:sifallo,JovempatremGradivúmqueMartemolíosque

iratosinvocoDeos.["Zaferkazanmışolarakgeridönmeliyim;eğeryenikdüşersem,babamızJüpiter’in,MarsGradivus’unveötekitanrılarıngazabıüzerimeolsun."].Portekizliler,Hintdiyarlarınınfethindebazıbölgelerde askerlerin kendileri öldürtmek ya da muzaffer kılmak için korkunç tiksinti formüllerinebaşvurduklarını ve bu dileği göstermek üzere başlarını ve sakallarını kazıttıklarını anlatır. En iyisitehlikelerigözealmalıveinatetmeliyiz;vuruşlarkendilerinibunlarapekpervasızcasunanlardankaçarvebu şekilde hedeften saparak, tehlikeye pek gönüllü atılanlara kendiliğinden isabet etmez. Bazıları,hasımları sayesinde yaşamlarını kaybetmeye ulaşamayarak, her şeyi denedikten sonra, şan ve şerefleçarpışmayadönmeyadadönmemekararlarınauymakiçinsavaşıncoşkusuiçindekendicanlarınakıymayızorunlugördü.Birçokörneğivardır,amaiştebiri:GençDionysius’undenizkuvvetlerikomutanıPhilistus,Siraküzalılar’a karşı savaşta, bunlarla güçlerin eşit olduğu nihayeti son derece belirsiz bir çatışmayagirdi.Yiğitliği sayesinde zaferi kazanır gibi olduğu sırada,Siraküzalılar onu ele geçirmeküzere savaşgemisinikuşattıklarından,kendinikurtarmakiçintümsilahbecerilerinigösterdiktensonrakendisicanınakıydı;amaboşuna,yaşamıancakdüşmanlarınınelindetamamıylasonbuldu.–FaskralıMoleyMolluch(Mulay Abdülmelik), Portekiz kralı Sebastien’e karşı bir çarpışmayı kazandıktan sonra – üç kralınölümüne tanık olan ve bu büyük Portekiz tacının Castille’e geçtiği ünlü gün -, Portekizliler silah eldeülkesine girdikleri sırada ağır biçimde hasta bulunuyor, durumu sürekli kötüye gittiğinden ölümübekliyordu. Hiç kimse kişiliğinden bundan daha güçlü ve daha yiğitçe fedakârlık yapmazdı; kendisi,ülkesinin geleneği uyarınca ordugaha gidişte düzenlenen görkem dolu her türlü sevinç gösterisininşatafatınadayanmakiçinaşırıgüçsüzolduğundan,buonurukardeşinedevretti;amavazgeçtiğitekişlevioldubu.Yararlıvegerekliolantümötekigörevlerinipektitizliklevebüyükemekleyerinegetirdi.Yatağadüşmüştüamasonnefesinekadarzekâsınıvecesaretiniayaktatuttu–hattabirşekildebunundaötesinde.Topraklarıüzerindeepeyceilerlemişolandüşmanısöküpatabilecekti;amabirazdayaşamınkusuru,onuniçinbunugörmeksondereceacıvericiolduğundanvesavaşındevamıylaaltüstolmuşbirdevletinişleriniemanetedeceğihiçkimsesiolmadığından,kendisibirbaşkaaçıkveseçikbirmücadeleninelindeolduğusırada,kanlıvetehlikelibirzaferiaramakzorundakalacaktı.Böylece,düşmankuvvetleriniyıpratmakveonları kendi deniz kuvvetleriyle,Afrikakıyısı üzerindebulunandeniz tabyalarındanuzağa çekmek içinhastalığınıözenleuzattıracakgibihazırlandı;yaşamınınsongününekadarkendinibubüyükçarpışmayahazırlanmaamacınaadadı.BirlikleriniPortekizordusunukuşatan,daralarakbükülenbirçemberşeklindeemrindetuttu;heryandankarşıkoymayazorladığıdüşmanlarınısadeceçarpışmada(saldırangençkralınyiğitliğiyüzündensavaşzatençoksertti)engellemedi,onlarıbozgundansonrakaçarlarkendaönledi.Ozaman, tüm çıkış yollarını ele geçirerek ve kapatarak, düşman askerlerinin birbirlerini ezmelerine yolaçtı; "coarcervaturque non solum cæde, sed etiam fuga" ["Onlar sadece kıyrımdan dolayı değil,kaçarken de yığıldılar." (Titus-Livius, II, IV)] ve hepsini birbiri üzerine yığarak bu şekilde düşmanıüzerinde ezici ve tam bir zafer kazandı. Ölüm halindeki Moley, gereksinim hissedilen yerlere, saflarboyuncakendini taşıttırdı; komutanlarını ve askerlerini birbiri ardınayüreklendiriyordu.Ordusununbirköşesi yarılır gibi olduğunda, bu onun elde kılıç at binmesi engellenemedi ve göğüs göğüse çatışmayagitmeye çabalarken adamları, kimi dizginden, kimi giysisinden ya da üzengilerinden onu durdurmayaçalıştı. Bu çaba onun geriye kalmış bir parçacık canını da tüketti; tekrar yatırıldı. O ise, tüm gücütükenmişbirhaldebaygınlığındansıyrılıpölümününgizlenmesiniistedi;buhaberleaskerlerininarasındaumutsuzluğun yayılmaması için, o anda verilecek en önemli buyruktu bu. Sükut istemek için alışıldıkişaretle, böylece parmağını kapalı ağzının üstünde tutarak son nefesini verdi. Bu zamana kadar kimölümünüböylegeciktrmeyeçalıştıki?Buzamanakadarkimbudereceayaktakalaraköldü?

Ölüm karşısında cesaretle davranma biçiminde en son ve en doğal derece, ona sadece rahatsızlıkduymaksızındeğil,amakaygısızveyaşamınınakışınıölümekadarözgürceizleyerekbakmaktır.Kanlıbirölümkalbindehazırolduğuveonuelindetuttuğusırada,öğrenmeyeçalışarakveuyuyarakvakitgeçirenCato’nunyaptığıdabudur.

YirmiİkinciBölüm

PostaMenzilleriÜzerineBenimbedenyapımda,sağlamvetıknazkişilereuygungelenbuçalışmadapekkötüdeğildim;amauzun

süreliuygulanabilmesifazlacaşeyistediğiiçinbuuğraşıbırakıyorum.

Şu sıralarda, Kral Cyrus’un bir hayli geniş olan imparatorluğunun her yanından daha kolayca haberalmakiçin,birçıkıştabiratınbirgündenekadaryolalabileceğinitespitettirdiğiniveadamlarıonadoğruyolaçıkmaküzerebirbiriardınaatlarıhazıretmeklegörevlendirmişolduğunuokuyordum.Bazılarıeldeedilen hızın turna kuşlarının uçuşuna eşit olduğunu söylüyor. Sezar, Pompeius’a bir belgeyi acilenyetişirmesi gereken Lucius Vibulus Rufus’un ona doğru daha çabuk gitmek için gündüz ve gece atdeğiştirerekdörtnalgittiğinianlatır.YinekendisöylediğinegöreSutoneda,kiralıkbirarabaylagündeyüzmilyolaldı.Amaateşlibirulaktıbu;ziraçaylarınyolukestiğiyerlerdebunlarıyüzerekaşıyorduvebirköprü ya da bir geçit bulmak için asla yolundan sapmıyordu. TiberiusNero, hasta olan erkek kardeşiDrusus’ugörmekiçinAlmanya’yagiderkenüçarabakullanarakyirmidörtsaatteikiyüzmilyaptı.

Romalılar’ın Kralı Antiochus’a karşı yürüttükleri savaşta, T. Sempronius Gracchus, "per dispositosequos propre incredibili celeritate abAmphissa tertio die Pellam pervenit" ["Menzil atları üzerindeadetainanılmazbirhızlaüçgündeAmphisse’denPella’yaulaştı."]diyenaklederTitusLivius;mahallerebakıldığındabunlarındurumagörekurulmuştesislerdeğil,sabitmenzillerolduğugözlemlenir.

Cecinna’nınhaberleriniadamlarınailetmekiçinicatettiğişeyçokdahahızlıydı;birhabergöndermekistediğimdezamananlatmakistediğini ifadeedenrengeboyadıktansonrayanındagetirdiğikırlangıçlarıyuvalarına doğru salıveriyordu; böylece, adamlarıyla anlaşıyordu. Roma sahnesinde aile reisleri,evlerindeki kişilere buyruk vermeyi istediklerinde yanlarında bulundurdukları güvercinlere mektuplarbağlıyorlardı; bu güvercinler yanıtları da getirmeye eğitilmişlerdi.DecimusBrutusMutineModena’dakuşatıldığızamanaynıyöntemikullandı;dahadeğişikyerlerdekibaşkalarıda.

Peru’da haberciler, onları omuzlarında tezkere türleriyle koşarak taşıyan adamlar tarafındangötürülüyorlardı;butaşıyıcılarokadarhareketliydiki,ilktaşıyıcılaryüklerinikoşmalarınaaravermedensonrakilereaktarıyordu.

Sultan’aulakhizmetiverenValachiler’in(postatatarları)sonderecehızlıolduklarıanlatılır;bunlarınyollarınınüzerindebulduklarıilkkişiyikarşılığındaonakendiyorgunatlarınıbırakarakattanindirmeyehaklarıvardır.Yorgunluktankorunmak için,başkalarınındayaptığıgibibedenlerininortasınagenişbirkuşaksararlar.Banagelince,bununbanaherhangibirrahatlamahissiverdiğinihatırlamıyorum.

YirmiÜçüncüBölüm

İyiBirSonaUlaşmakİçinBaşvurulanKötüYollarÜzerineDoğanın eserlerinin düzenlenmesi arasında, onun bir rastlantının meyvesi ya da çeşitli birçok usta

tarafındanistenmişolmadığınıiyicegösterenşaşırtıcıbirilişkimevcuttur.Hastalıklarvebedenlerimiziniçindebulunduğudurumlar,devletlerveyönetimlerdedegörülür;krallıklarvecumhuriyetler,aynenbizimgibidoğar,gelişirveyaşlılıktansolar.Bizaşırısayıdabirruhsalhallerçokluğunatabiyiz;buysayararsız,hatta zararlıdır.Bunlar iyi ruhhalleri olabilir; amahekimlerbunlardanbile çekinir; bizdehiçbir şeyindurağanolmadığını, fazlacakusursuz, canlı vegüçlübir sağlığınyerindeduramayandoğamızyüzündenyükselme olanağı ya da daha iyileşme olanağı bulunmayacağından, bir şekilde ve aniden gerilemesikorkusuyla, alt düzeye indirmek ve azaltmak zorunda olduğumuzu bize söylerler. Onlar, bu nedenle,atletleresağlıktakiaşırılığıgidermekiçinmüshillervehacamattavsiyeederler.Oysakötüruhhallerideaşırıolabilir;buda,genelliklerahatsızlıklaranedenolur.Sıkçaaynıaşırılıklardanmustaripdevletlerdegörülüyor;bunlariçin,çeşitlitürlerdeiçseltemizliklerdenyararlanmakâdetoldu.Bazenülkeninyükünüazaltmak için çok sayıda ailenindışarı gitmesinemüsaade ediliyor; bukişiler varlıklarını başkalarınınhesabınasürdürüyorlar.BizimeskiFranklarımızınGaule’üelegeçiripilkoturanlarınıoradankovmakiçinAlmanya’nın dibine gelmiş olmaları, Brennus ve ötekilerin buyruklarıyla meydana gelen sonsuz insandalgalarının İtalya’ya akışı bu şekildedir. Sonra da, Gothlar veVandalelar’da oldu bu ve hatta bugünYunanülkesindeoturanhalklarda;bunlar, daha rahat edecekleri yerlereyerleşmeküzere asıl ülkeleriniterk etti. Dünyada bu dalga dalga akınların etkisini hissetmemiş ancak bir iki yer vardır. Romalılarkolonilerini bu şekilde tesis ediyordu; kentlerinin ölçünün ötesinde şişkinleştiğini hissederek nüfusuboşaltıyorlar,bu insanları fethedilmiş topraklardaoturup,ekipbiçmeyegönderiyorlardı.Bazendebazıdüşmanlarını bile bile savaşa kışkırtıyordu; bu, bozulmanın anası olan başıboşluğun daha vahimsakıncalarayolaçmasıkorkusundan,insanlarınıtetiktetutmakiçinolabilirdi,

Etpatimurlongepacismala;sæviorarmis,

Luxuriaincumbit;

"Uzunbirbarışınkötülükleriniçekiyoruz;

silahlardançokdahadeğerliolan,aşırıbollukbizieziyor."

(Juvenal,VI,291)

ama bu, aynı zamanda, Cumhuriyet’e hacamat yerine geçmesi ve gençliğin aşırı tutkulu coşkusunugidermek, aşırı keyiflenmeye boy veren bu sapın dallarını seyreltip aralamak için de olabilirdi. BuamaçlabirzamanlarKartacalılar’akarşısavaşıkullandılar.

İngiltere’den Edouard III, kralımızla yaptığı Bretigny antlaşmasında, genel barış anlaşmasına savaşadamlarındankurtulanbirülkeyesahipolsunvekarşıkıyıdakullandığısavaşçılarİngiltere’yedönmesindiye Britanya Düklüğü sorununu dahil etmeyi istemedi. Kralımız Philippe’in oğlu Jean’ı deniz aşırısavaşmaya göndermeye razı olmasının nedenlerinden biri de budur; onun birliklerini oluşturan büyüksayıdakiyerindeduramayangençkişiyiyanındagötürmesisözkonusuydu.

Zamanımızda aynı söylemleri tutan, şu anda bedenimize egemen olan kötü ruh hallerinin yayılmasıhalindeateşimizisüreklikılması,biziyıkımınsonunagötürmesikorkusuylabizdegörülenbukaynamanınyakın bir savaşa saptırabilir hale bürünmesini arzulayan kişi çoktur. Dışarıya karşı bir savaşın bir içsavaştançokdahahafifbirmarazolduğudoğrudur;amaTanrı’nınkendirahatlığımız içinbirbaşkasınasaldırmayavesavaşmayadayananbukadarhaksızbirgirişimidestekleyebileceğineinanmıyorum.

Nilmihitamvardeplaceat,Rhamnusiavirgo,

Quodtemereïnvitissuscipiaturheris.

"Ey Nemesis, ağırlığına karşı güç kazanmam için oldukça düşüncesiz olayım diye hiçbir şeyi pekşiddetlibirbiçimdearzulamamayıbağışlabana."(Catulle,LXVIII,77)

Bununlaberaberinsandoğamızınzayıflığı,bizisıkçasoylubiramaçiçinbuadigereksinimikullanmayaitiyor.YasakoyucularınşimdiyedekenerdemlisiveenkusursuzuolanLicurgus,halkınıılımlılığateşviketmekiçin,Spartalılarbukusurunnedenolduğutaşkınlıklarışaraptakendilerinikaybedipboğulduklarınıgörerekdehşetedüşsünlerdiye,köleleri İlotelar’ızorlasarhoşetmekgibiçokhaksızcabirdüşüncesiniuyguladı. Bir zamanlar hekimlere yöntemlerini bu şekilde geliştirsinler ve iç organlarımızı doğrudanincelesinlerdiye,herhangibirtürdeölümcezasınahükümgiymişmahkûmlarıcanlıcanlıparçalaraayırmahakkınıtanıyanlarçokdahafazlahatayapıyorlardı;çünküeğergerçektenkınanabilirişlemlerikullanmakgerekiyorsa, bunu bedenin sağlığından ziyade ruhun sağlığı için yapmak çok daha hoş görülebilirdir.Örneğin Romalılar, halka yiğitliği, tehlikeye ve ölüme meydan okumayı, önlerinde ölümüne dövüşen,birbirlerinidoğrayan,öldürençokşiddetligladyatörveeskrimcilerinmücadeleleriyleöğretiyorlardı;

Quidvesanialiudsibivultarsimpialudi,

Quidmortesjuvenum,quidsanguinepastavoluptas?

"Gençlerinkatliamında,kanlabeslenenbuzevkte,

buzındıkçaveanlamsızoyunlardanbaşkahangiamaçolabilir?"(Prudence,ContreSymmaque,II,672)

Vebuuygulama,İmparatorTheodosius’akadardevametti:

Arripedilatamtua,dux,intempora,famam,

Quodquepatrissuperest,successorlaudishabeto.

Nullusinurbecadatcujussitpænavoluptas.

Jmsoliscontentaferis,infamisarena

Nullacruentatishomicidialudatinarmis.

"Hükümranlığınızamahsusşanıanlayınız,yücehükümdar;

babanızdansonraşanınınvarisiolarakonasahipçıkınız.

HalkınzevkiylemahkûmolupRoma’dahiçkimseölmesinartık;

pisarenahayvanlarınkanıylayetinsin

vekatledicioyunlargözlerimizikirletmesinartık."

(Prudence,ContreSymmaque,II,643)

Doğrusu,gözlerininönündehergünyüz,ikiyüz,hattabinçiftekadarsilahlıadamınbirbirininüzerineacziniifşaedenyadamerhametdileyenbirteksözcükduyurmadan,aslayüzgerietmeden,nedehasmınınvuruşunu savuşturmaktan korkan en ufak hareket yapan, aksine hedef oldukları kılıca boynunu uzatarakatılışı, birbirini parçalara ayırması, halk için şaşırtıcı ve çok yarar sağlayan bir örnekti. Bunlarınaralarından birçoğunun ruhlarını teslim etmek üzere yere yığılmadan önce, görevlerini yerine

getirmelerindendolayımemnunolupolmadığınısormakiçinhalkayöneldiğideoldu.Ziraonlarasadecesarsılmazlıkladövüşmekveölmesiyetmiyordu;bunlarısevinçveneşeyleyapmalıydılar.

Onlarıbunabizzatkızlarkızıştırıyordu;

consurgitadictus;

Et,quotiesvictorferrumjuguloinserit,illa

Delitiasaitessesuas,pectúsquejecentis

Virgomodestajubetconversopollicerumpi.

"Basitkızhervuruştaayağakalkıp,

galipgelenhasmınıngırtlağınasilahınısapladığıherseferinde

sevinciniaçığavuruyorduvesavaşçılardanbiriyeredevrildiğizaman

ölümünübuyurmaküzerebaşparmağınıaşağıyaçeviriyordu."

(Prudence,ContreSymmaque,II,617.)

İlkRomalılar,bu"ibretgösterisi"dövüşlerdeağırsuçlularıkullanıyorlardı;amadahasonraları,bundamasumköleler,hatta,senatörlerlesoylusavaşçılarvekadınlarbilekullanıldı.

Nunccaputinmortemvendunt,etfunusarenæ,

Atquehostemsibiquisqueparat,cumbelaquiescunt.

"Onlarşimdiarenadaölmeküzerebaşlarınısatıyor

veherbiritambarışınortasındakendinebirdüşmanediniyor."

(Manilius,Usalmazlıklar,IV,225.)

Hosinterfremitusnovosquelusus,

Statsexusrudisinsciusqueferri,

Etpugnascapitimprobusviriles.

"Buihtilaçlarınvebuyenioyunlarınortasında,

silahayatkınolmayancinsiyettenkadınlararenadayeralıp,

çılgınerkeklerinçatışmalarınakatılıyor."(Stace,Ormanlar,I,VI,51)

Savaşlarımızda, hiçbir ilişkilerinin olmadığı kavgalar içinde para uğruna yaşamlarını ve kanlarınıtehlikeyeatanmilyonlarcayabancıkişiyihergüngörmeyealışkınolmasaydık,bunupekgarip,hattapekazinanılırbulurdum.

YirmiDördüncüBölüm

Roma’nınYüceliğiÜzerineBu geniş konu hakkında, zamanımızın orta karar görkemlerini aynı kefeye koyanların aptallığını

göstermekiçinsadecebirkaçsözedeceğim.Cicero’nunsamimimektuplarınınyedincikitabındaki(derinbilgisiolanlaristerlerseondanbu"samimi"nitelemesinikaldırsın;ziraaslındapekdoğrulanmışdeğilbu.‘Samimi’yerine"yakındostlarına"yıyeğleyenler,Suetone’un"yakındostlarına"başlığınıtaşıyanbirciltmektupların bulunduğu "Sezar’ın yaşamı"ndan kendi yararlarına bazı kanıtlar çıkarabilir) o sıradaGaule’deolanSezar’agönderilenbirmektupvardırveCicerobundaonunkendisineyollamışolduğubirbaşka mektubun sonunda bulunan şu sözleri tekrarlar: "Bana önerdiğin Marcus Furius’a gelince, onuGaulekralıyapacağım.Eğerdostlarındanseçmemiistediğinbaşkalarıvarsabanagönderonu."Sezar’ınosırada olduğu kadar sade bir Roma vatandaşı için krallıklar dağıtmak yeni değildi; gerçekten de o,Bergama’nın asıl kralıDejotarus’u yerinden almış, kentinMithriades adlı bir soylusunu kral yapmıştı.Yaşam öyküsünü yazan kişiler, onun tarafından satılan birçok krallığı anlatmıştır. Hatta Suetone, kendikrallığının satışında verilebilecek miktara hemen hemen eşit olan üç milyon altı yüz bin altınlık birmeblağıonunkralPtolomæus’daneldeettiğinisöyler;

TotGalatæ,totPontus,totLydianummis.

"ŞukadarıGalata’ya,şukadarıPontus’a,

şukadarıLidya’ya."(Claudien,InEutropium,I,203)

Marcus Antonius, "Roma halkının yüceliğinin aldığı kadar verdiğiyle kendini gösteremediğini"söylüyordu. Ve yine de, bir yüzyıl önce bu halk öyle güçlü bir imparatorluğu kazanmıştı ki, tüm tarihiçindeondandahaüstünbir şan sağlamışolanbildiğimhiçbirbaşkaörnekyok.Antiochus tümMısır’ıelindetutuyordu;Kıbrıs’ıvebuimparatorluğuntümgerikalanınıfethetmeyehazırlanıyordu.Kendisibuzaferlerikazanırken,SenatotarafındangönderilenC.Popiliusonugörmeyegeldi;kralgetirdiğimektubuokumadan evvel elini sıkmayı reddetti; mektubu okuduktan sonra da bunu uzun uzadıya düşüneceğinisöyledi.Popiliusbirdeğneklehükümdarınbulunduğuyerinçevresinebirçemberçizip, "BuçemberdençıkmadanöncebanaSenato’yagötürebileceğimbiryanıtver,"dedi.BupekbaskınbuyruğunkabalığıylasarsılanAntiochus,birazdüşündüktensonra,"Senato’nunbendenistediğiniyapacağım,"diyeyanıtverdi.O zaman, Popilius onuRoma halkının bir dostu gibi selamladı. Üç satır yazı yüzünden pek büyük birkrallıktanvepekvaatdolubirrefahtanvazgeçmişolmak!Dahasonrada,elçileriniSenato’yagönderip,buyruklarınıaynıölümsüztanrılardangeliyormuşgibikabulettiğinibildirmekleçokakıllıcadavrandı.

Augustus, tüm savaşlarda hakkıyla elde etmiş olduğu krallıkları ya bunları yitirmiş olanlara ya dayabancılaraarmağanetti.

Tacitus,İngilterekralıCogidunnus’dansözederken,buhusustadikkatçekicibirözelliktebuolağanüstügücübizeşöylehissettirir:"Romalılar,"der,"başındanberisahipleriniyenipsahipolduklarıkrallıklarıeski krallarına bırakmayı âdet edinmişlerdi; ama bu kralları kendilerine hizmet aracı olarak yetkelerialtınasokarlardı;yani"uthaberetinstrumentaservitutisetreges(Tacitius,Agricola,XIV).

Süleyman’ın(KanuniSultan),Macaristankrallığınıvebaşkadevletleriözgürlüklerinekavuşturduğunugördük,atalarındanmiraskalanbilgeliğiyleeldeettiğibuncakrallıktanvegüçtenbıkmışvezorlanmıştı

YirmiBeşinciBölüm

HastaTaklidiYapmamalıMartial’de benim en iyileri arasında saydığım (ki onda bunların her türü vardır) bir yergi vardır:

burada,törenlerdeRoma’nınbazıyücekişilerininyanlarındahazırbulunmakvehertaraftaonlarıizleyipyaltaklanmamak için damla hastalığına yakalanmış gibi davranan Cœlius’u alaycı bir biçimde anlatır.Kahramanımızmazeretinidahaaklauyarkılmakiçinbacaklarınamerhemsürdürüp,sargılariçindetutuyorvedamlahastalığınauğramışbirkişininhalvetavrınıkusursuzcataklitediyordu.Sonuçolarak,kaderonugerçektenhastaetti.

Tantumcurapotestetarsdoloris,

DesiitfingereCœliuspodagram.

"Eyağrıyıveacıyıtaklitetmesanatıylaeldeedilenharikaoldubitti!

Cœlius’undamlailletibirtaklitolmayasonverdi."

(Martial,VII,XXXIX,8)

Sanırım,Appien’inbiryanındadaaynıtürdenbiröykügörmüştüm;Roma’nınüçlüyönetimininsürgüncezasından yakayı sıyırmak üzere kendisini takip edenlerden kaçmak için adamın biri saklanıp kılıkdeğiştiriyor, üstelik de tek gözlü taklidi yapıyordu. Özgürlüğüne tekrar biraz kavuştuğu sırada, uzunsüredirgözününüzerindetaşımışolduğuyakıyıkaldırmayıisteyincegözününbumaskealtındagerçektendegörmeyetisiniyitirdiğini farketti.Onunuzunsüre işlevsizkalıpgörmeninzayıflamışolmasıve tümgörmegücününötekigözeaktarılmışolmasımümkündür.Aslında,örtülü tuttuğumuzgözünçabasınınbirbölümünü onun büyüyüp şişeceği şekilde yandaşına devrettiğini hissederiz. Martial’ın damlahastalıklısının sargılar ve ilaçlarla yarattığı işlevsizliğin de onun başına bu hastalığı açması kuvvetlemuhtemeldir.

Froissart’da bir İngiliz soylu genç topluluğununFransa’ya geçinceye ve bize karşı bir silahlı eylemitamamlayıncaya kadar sol gözlerini bağlamaya karar verdiklerini okumuştum. Başkalarının başınagelenlerinonlarındabaşınagelebileceğinivetamolarakuğrunakalkıştıklarıbugirişimde,metreslerininkarşısındakendilerinitekgözlübulduklarınıdüşünerekbirhaylieğlendim!

Annelertekgözlü,aksakyürüyüşlü,şaşıvebaşkafizikselkusurtaklidiyapançocuklarınasöylenmektehaklıdır;ziratazebirbedeninbuşekildekötübirkıvrımalışınınötesinde,bilmemnasıl,amadenebilirki,kader bizi ciddiye alarak eğlenir gibi görünüyor. Hasta gibi görünmek istemiş olduklarından dolayıhastalanançoksayıdakişiyleilgiliöykülerinanlatıldığınıduydum.

Atbinerkenyadayayahemenherzaman,hattabunuzarifbularakveyapmacıklıbirtavırladayanmaktakullanarakelimdebirdeğnekyadabirbastonbulundururum.Bazıkişiler,kaderinbuzüppeliğiileridebirgereksinime dönüştürebileceğini söyleyerek beni uyardı. Ama bu durumda soy sopumun içinde damlarahatsızlığınatutulmuşbirilkolabileceğimisöyleyerekkendimegüvenceverdim.

Körlükkonusundabirparçadahaekleyerekbubölümübirazdahauzatalım.Pline,rüyasındakendinikörolarak gören bir kişinin sabah uyandığında önceden öyle olmadığı halde kör uyandığından söz eder.Önceden de dediğim gibi, hayal gücünün bunu meydana getirmeye iyice yetisi vardır; Pline de aynıdüşüncedeymiş gibi görünüyor. Ama akla daha fazla yatanı, doktorların istedikleri takdirde nedeninimeydana çıkartabilecekleri bu körlüğün bedenin bazı içsel hareketlerinin onun rüyasının kaynağı

olmasıdır.

Bu öyküye Seneca’nın mektuplarında anlatmış olduğu yakın bir konuyu ekleyelim: "Biliyorsun," derSeneca , Licilius’a yazdığı mektubunda, "karımın maskaralığını yapan Harpaste kadın benim yanımdakalmıştı; buvasiyetgereğibir zorunluktur.Zirabenbuhilkatgaribelerindenkeyif almam;eğerkaçığınbirinegülmekistersem,uzaktaaramamagerekyoktur;kendimegülerim.Buçılgınkadın,buarada,anidengörmeyetisinikaybetti.Sanaanlattığımgarip,amadoğrudur:Körolduğununfarkınavarmaksızın,karanlıkolduğunu öne sürerek bakıcısından sırarla kendisini dışarıya çıkarmasını istiyor! Dolayısıyla ondagüldüğümüzbu şeyin, her birimizinbaşınagelebileceğine inanmanı rica ederim;kimse cimir olduğunu,kıskançolduğunudüşünmez.Eğerkörlermutlakabirrehberegereksiniyorsa,bizkendikendimizinyolunuşaşırtıyoruz.Tutkuludeğiliz,diyoruzkendimize,oysaRoma’dabaşkatürlüyaşanmaz.Benmüsrifdeğilim,amakentbeniçokçaharcamayazorluyor.Çabuköfkelenenbirkişiysem,yaşamımiçinhenüzbirdavranışçizgisibelirlememişsembubenimhatamdeğil,gençliğeaitbirhatadır.Kötülüğümüzükendimizindışındaaramayalım; bu bizim içimizdedir, ciğerimize işlemiştir.Hasta olduğumuzu hissetmeme olgusu da aynışekilde, iyileşmeyi hızlandırı ve güç verir. Kendimizi erkenden tedavi ettirmeye başlamazsak, buncayarayıvehastalığı iyileştirmeyinezamanbaşaracağız?Yinedeçoktatlıbir ilacımızvar:felsefe.Eğerşifabulmadanbaşkaşeylerinkeyfiniçıkaramıyorsak,bundankeyifalırveaynızamandadaiyileşiriz.

İşteSeneca’nındediği;benikonumdanbirazuzağagötürdü.Amadeğişimdeyararvardır.

YirmiAltıncıBölüm

BaşparmaklarınİşleviÜzerineTacitus, bazı barbar krallarının bir anlaşmayı sağlam bir biçimde pekiştirmesi için geleneğin sağ

ellerini sımsıkı kenetlemeye ve başparmakları birbirine sıkıca geçirmeye dayandığını anlatır; ellerinsıkılmasından dolayı kan başparmakların uçlarına toplandığı zaman bunları sivri bir nesneyle delip,karşılıklıemiyorlardı.

Hekimlerbaşparmaklarınelinparmaklarının(pouce)efendisiolduğunu,Latincesözcükkökeninin"eşsizgüçte"anlamınagelen‘pollere’olduğunu,Grekler’inbuna"ötekiel"dediklerinisöyler.BazenLatinler’inbusözcüğü"bütünel"anlamınaaldıklarıdagörülüyor;

Sednecvocibusexcitatablandis,

Mollipollicenecrogata,surgit.

"Nebüyüleyicibirsesinkışkırtması,

nenazikbirbaşparmağındavetionudikleştirebilir."

(Martial,XII,XCVIII,8)

Roma’damerhametişaretibaşparmaklarıyukarıkaldırıpdiktutmaktı,

Fautorutroquetuumlaudabitpolliceludum

"Yandaşlarınseninikibaşparmakoyununualkışlayacak."

(Horatius,Mektuplar,I,XVIII,66)

merhametsizlikkaldırıpdışarıyadoğruçevirmekti;

conversopollicevulgi

Quemlibetocciduntpopulariter.

"Halkbaşparmağınıyukarıyaçevirdiğiandanitibaren,

onukeyiflendirmekiçinkimolsaöldürülür."(Juvenal,III,36)

Romalılar, başparmağından yaralanmış kişileri, artık silahlarını sıkıca tutamadıklarını varsayaraksavaştan muaf tutarlardı. Augustus, hile ve sahtekârlık yaparak iki genç çocuğunu orduya alınmaktankurtarmakiçinbaşparmaklarınıkesensoylubiraskerinmülklerineelkoydu.OndanöncedeSenato,İtalyasavaşı sırasındabuaskeri seferdenmuafolmak içinsolelininbaşparmağınıbilerekkesmişolanCaiusVatienus’uömürboyuhapsemahkûmedip,tümmallarınaelkoymuştu.

Adınıunuttuğumbirisibirdenizsavaşınıkazanınca,savaşmavekürekçekmeyetileriniyoketmekiçinmağlupdüşmanlarınınbaşparmaklarınıkestirtti.

Atinalılarda,denizciliksanatındaüstünlüklerinikaldırmakiçinEgeliler’inbaşparmaklarınıkestirdiler.

Lakedemonya’daöğretmenlerçocuklarıbaşparmaklarınıısırarakcezalandırırdı.

YirmiYedinciBölüm

ZalimliğinAnasıKorkaklıkYüreksizliğinzalimliğinanasıolduğununsöylendiğinisıkçaduydum.Vebusertliğin,bukötüveinsanlık

dışıkabalığıngeneldetümüylekadıncabiraczeeşlikettğinideneyimlesaptadım.Bunlardanenacımasızolanların,pekkolaycaveincirçekirdeğinidoldurmayannedenlerdendolayıağladıklarınıgördüm.PherestiranıAlexandre,kendisihergünbuncakişiyimerhametetmedenacımasızcaöldürttüğühalde,HecubaileAndromache’ın mutsuzluğuna sızlandığını yurttaşları görür korkusuyla tiyatroda trajedya oyunlarınıizlemeye dayanamıyordu. Bu kişilerin bu şekilde tüm aşırılıklar karşısında bükülmeleri ruhlarınınzayıflığınıgöstermezmi?

Yiğitlik(kieylemsadecesizekarşıdirenenkişiyekendinigöstermeyedayanır),

Necnisibellantisgaudetcevricejuvenci

"Vedirenmediğitakdirdebirboğayıöldürmektenkimkeyifalır."

(Claudien,Epist.AdHadrian.,30)

düşmanın merhametine sığındığını gördüğü zaman durur. Oysa korkaklık şölene katılmayı daistediğinden ve ilk işlevi elde edemediğinden ikincisinde, yani katliam ve kan dökmede rol oynar.Zaferler sonrasındaki katliamlar genelde ayak takımına ve sefer eşyasını taşımakla görevli kişileredayandırılabilir.Bu nedenledir ki halk çatışmalarında bunca zor rastlanan zalimlikler görülür; bu rezilayak takımı başka bir yiğitlik hissedemediğinden, dirseklerine kadar kana bulanarak ve bir bedeniayaklarınındibindeparçalayaraksavaştapişmevecesaretrolüyapar,

Etlupusetturpesinstantmorientibusursi,

Etquæcunqueminormobilitateferaest

"Kurtlar,yüreksizayılarvedahaazsoyluhayvanlar

ölmekteolanlaradahaiştahlaçullanır."(Ovidius,Hüzünler,III,V,35)

korkakköpeklerinevdeherşeyiparalamasıvekırsalalanlardasaldırmayacesaretedemediklerivahşihayvanlarınderilerini ısırması gibidir bu.Akıpgeçen zamanlakavgalarımızınölümcülolmasına sebepolan kimdir? Babalarımızın öç almada bazı dereceleri gözettikleri yerde, biz bugün sonuncudanbaşlıyoruzveönceliklesadeceöldürmekkonuşuluyor.Buyüreksizlikdeğildenedir?Herkesdüşmanınıbitirmektenseyenmekte,öldürtmektenseaşağılamaktadahafazlayiğitlikveküçümsemeolduğunuhisseder.Bunda öç alma iştahı daha yatışmış ve daha doyuma ulaşmış olur; zira öç alma sadece kendinihissettirmeyi hedefler. İşte bu nedenledir ki bir hayvan ya da bir taş bizi yaraladığı zaman onasaldırmıyoruz;buonlarınbizimöçalmamızıduyumsamayetisiolmayışındandır.Bir insanıöldürmekse,onumisillemelerimizdenmasunkılmaktır.

Aynışekilde,Biaskötübirkişiye,"Senineryadageçcezalandırılmışolacağınıbiliyorum;amabunugörememekten çok korkuyorum diyordu.Ve de, Lyciscus’un ihanetine uğramış olanOrchomenienler öçalmak zamanı geldiğindebunugörecek ilgili hiç kimsenin oradaolmamasındanyakınıyordu;muhatabınacıçekmeolanağıkalmadığızamanöçalmaeksikkalsada,bucezalandırmadanzevkalabilecekti.Ziraöçalan kişinin zevk almak için öcünün alındığını görmeyi istemesi gibi, öç alınan kişinin de acı çekippişmanlıkduymasıiçinbunugörmelidir.

"Buna pişman olacak" diyoruz.Ya kafasına bir kurşun sıkmış olsaydık pişmanlık duyduğunu düşünürmüyüz?Aksine,dikkatedersek,onundüşerkenbizeyüzünüburuşturduğunugöreceğizdiyeçabucakveacıçekmeksizin öldürmekle ona tüm yaşamda en iyi hizmeti sunacağız. İşte şimdi biz tavşan gibi toprağasinmek, bizi kovalayan adalet görevlilerinden kaçmak için at sürmek zorundayız; o ise dinlencede.Öldürmek,öncedenyapılmışolanbirsaldırıiçindeğil,gelmekteolanbirsaldırıdankaçınmakiçiniyidir.

Bu,yiğitliktenziyadekorku,cesarettenziyadeönlem,saldırıdanziyadesavunmabelirtenbireylemdir.Bununlaöç almanıngerçek amacını ve şerefkaygımızı terk ettiğimiz açıktır.Öteki kişi hayattakalırsa,bizeaynışeyiyapmasındankorkarız.

Onakarşıdeğil,kendiniçinbundankurtuluyorsun.

Narsinguekrallığındabuçözümşekliyararsızkalacaktı;oradasadecesavaşçılardeğil,zanaatkarlardatartışmalarınıkılıçvuruşlarıylakesipbitirir.Kraldövüşmek isteyenkişilereyergöstermeyi reddetmez;bunlarniteliklikişilersekendisideoradahazırbulunurvegalipgelenibiraltınzincirleödüllendirir.Amaaltın bileziği elde etmek için, ilk heves eden bunu taşıyan biriyle silah silaha gelebilir; öyle ki, birçarpışmadanmuzafferçıktığındabunlardankolundaçoksayıdabulunur.

Cesaretimizle her zaman düşmana egemen olduğumuzu ve ona istediğimiz gibi üstün geldiğimizidüşünürsek,onunölmesihalindeelimizdenkaçıpkurtulduğundurumdakikadarhayalkırıklığınauğrardık.Yenmekistiyoruz,amaonurlubirbiçimden,dahaçokgüvenlibirbiçimdevekavgalarımızdaşandandahafazla başarı arıyoruz.AsiniusPollio aynı hatayı işledi; yinede saygıdeğer bir kişiydi.Plancus’a karşısövgülerkalemealmışolduğuhalde,bunlarıyayınlamakiçinonunölümünübekledi.Aynenbirköreyüzburuşturmak ve bir sağıra küfür etmek gibi! Bu, aynı zamanda, duyarsız bir kişiyi garazını üzerineçekmektense yaralamaktır. Onun hakkında, sadece cinlerin ölülerle savaşabildiği söyleniyordu.Yazılarıylamücadeleetmekistediğiyazarınölümünübekleyenkişi,acizliğinivekavgacıruhunudeğildeneyikanıtlar?

Aristoteles’inkendisialeyhindekonuşanbirkişiiçin,"Dahaiyisiniyapsın;yeterkibenordaolmayımda,benikamçılasın"dediğisöylenirdi.

Babalarımız bir hakarete bir yalanlamayla, bir yalanlamaya bir vuruşla ve böylece sürdürerek öçalmakla yetiniyordu. Onlar hakarete uğramış ama hayatta olan hasımlarından çekinmeyecek kadarcesurdular.Bizlerse,hasmımızıayaktagördüğümüzdekorkudantitriyoruz.Bununböyleolduğununkanıtıiçinşöyledenebilir;bugünküdavranışbiçimimizbizehakaretetmişolankişigibi,hakaretettiğimizkişiyideölümekadarkovalamayadayanmıyormu?

Düellolarımızdakendimizeikinci,üçüncüvedördüncüyandaşlarıeşlikettirmeuygulamasınısokandabir tür yüreksizliktir. Bunlar eskiden teke tek mücadelelerdi; şimdiyse çatışmalar, savaşlardır. Buuygulamayıilkicatedenlereyalnızlıkkorkuveriyordu:Cuminsecuiqueminimumfidutiœesset.["Çünküherkes kendinden son derece güvensizlik duyar."]. Çünkü pek doğal bir biçimde, nasıl olursa olsunberaberinde yandaş bulundurmak tehlike karşısında güçlenme ve rahatlama sağlar. Bir zamanlar,usülsüzlükler ve gayri meşru eylemler meydana gelmesin diye ve mücadelenin sonucuna tanıklık içinüçüncü kişiler kullanılıyordu. Bu alışkanlığın ele alınışından ve onların kendilerinin de taraftutmalarındanberi, oradahazırbulunmayadavet edilenbirisi davranışınınbir cesaretyokluğunayadamücadele eden kişiye sevgisine atfedilmesi korkusuyla tüm dürüstlüğüyle seyirci gibi görünemez.Şerefinizinsavunmasınabaşkabirdeğervekendinizinkindenbaşkabirgüçsokmayadayananböylebireylemdekihaksızlıkvealçaklığınötesinde,kendineeksiksizgüveniolaniyihallibirkişininkaderinebirbaşkasının kaderini katmasında sakınca buluyorum. Her kişi, bir başkasınınkine yetişmeden kendihesabınaoldukça tehlikeyekoşarveyaşamınısavunmak için,bupekönemliolguyubaşkaellere teslim

etmektensekendideğerinegüvenerekyapacakoldukçaşeyivardır.Zirakesinolarakaksibildirilmediyse,budörtkişiikişerliolaraktaraflaraayrılmıştır.Eğerikinciadamınızyerdeyse,isteristemezkolunuzaikikatyükbiner.Elindekırıkbirkılıçparçasıolanbirininüzerine iyicesilahlıbiradamınyadaöncedenağıryaralanmışbiradamınüzerinesağlambirdurumdaymışgibiatılmasıgerçektendürüstlüğeaykırıdır.Ama mücadele ederken eğer bu durumda üstünlükler kazandıysanız, kınamaya muhatap olmaksızınbunlardan yararlanabilirsiniz. Mücadelenin uyumsuzluğu ve eşitsizliği ancak çatışmanın başlangıcısırasındakendilerinigösterdikleridurumdaölçülürvedikkatealınır.Gerikalanınıkaderebırakırsınız.İkiyandaşınızınkendilerini ölümebırakmışolmalarıyla tekbaşınızaüçkişiyekarşı kaldığınız zaman, sizebenimkendiminsavaştayaptığımdandahakötüdavranılmayacaktır;aynıdurumda,bizimkilerdenbirininüzerine saldırırken gördüğüm düşmana bir kılıç darbesi indirdiğim zamanki gibi. Birlik birliğe karşıolduğuyerdeittifakındoğası(OrleansDükü’nünİngilterekralıHenri’yeyüzekarşıyüzlemeydanokuduğuzaman yaptığı ya da Argienler’in üç yüze karşı o kadar kişiyle Lakedemonyalılar’a karşı ya daHoracelar’ınCuriacelar’akarşıüçeüçsavaştıklarıgibi)hertaraftansavaşçısayısınınsadecebirtekkişisayılmasınıkapsar.Birliklerinsözkonusuolduğuherseferinde,tehlikehepsiiçinaynıdır.

Bukonuüzerinde durmamın ailevi bir nedeni var.KardeşimMatecolom senyörününRoma’ya hemenhemenhiçtanımadığıvebirbaşkasınındavetiüzerinekendinidüellodasavunmakzorundaolanbirsoylukişininikinciadamıolmaküzereistenmesindendirbu.Buçatışmada,talihonuyakınkomşularındanveiyitanıdığıolanbirkişiylekarşıkarşıyagetirdi(onuryasalarınınçoğukezvepeksarsıcıbirşekildeaklıntersineişlediğikonusundahaklıçıkamayıçokisterdim).O,hasmınıhakladıktansonra,çatışmanınbaşlıcaikioyuncusunuayaktavesapasağlamgörerek,arkadaşınınyardımınagitti.Bundanazınıyapabilirmiydi?Orayasavunması içingelmişolduğubirininkader isterseöldürülmesineseyircimikalmalıydı?Onunozamana kadar yapmış oldukları bu olayda hiçbir şeye yaramadı; çarpışma sonucu belirsiz kaldı. Zordurum karşısında elimizden gelen ve düşkün durumda olan düşmanınıza karşı borçlu olduğunuz kibardavranışı, bir başkasının çıkarına geldiği, sizin sadece bir yardımcı olduğunuz, anlaşmazlık kendinizinolmadığı zaman nasıl takınacaktınız kestiremiyorum. Bağlanmayı kabul etmiş olduğunuz bir kişiyitehlikeye atmaksızın ne dürüst, ne kibar olunabilirdi. O da, kralımızın acil ve ciddi bir başvurusuylaİtalyancezaevindenözgürbırakıldı.

Ölçüsüzmillet! Tüm dünyada kusurlarımızla ve çılgınlıklarımızla ün yapmakla yetinmiyoruz; bunlarıgöstermek üzere yabancı halklara da taşıyoruz. Üç Fransız’ı Libya çölüne koyun; kavga etmeden,birbirlerini yaralamadan bir ay beraber olamayacaklardır. Bu yolculuğun yabancılara, sıkça da kötüdurumlarımızla sevinç duyan ve alay eden kişilere acılı öykülerimizle keyif sunma havası olduğunusöyleyebilirdiniz.

Kılıç kullanmayı öğrenmek için İtalya’ya gidiyoruz ve ustalaşmadan önce yaşamlarımızı bunabağlıyoruz.Öğreniminsıradüzenininizlenmesiisteniyorsa,yinedekuramıuygulamadanönceyekoymakgerekirdi;tümçıraklıkdönemiilkelerineihanetediyoruz:

Primitiæjuvenummiseræ,bellíquefuturi

Durarudimenta.

"Gençliğinbahtsızdenemevuruşları!

Geleceksavaşınzorluöğrenimi."(Virgilius,Aeneas,XI,156)

Eğerustalıkkazanılırsa,bunun(İspanya’dakardeşçocuklarıikiyeğenindüellosunda,dahayaşlıolanıngenç olanının düşüncesizce gücünü silah bilgisi ve hileyle alt ettiğini Titius-Livius söylüyor) vedolayısıyla, saptayabildiğim kadarıyla bazı kişilerin yüreklerini aklın ötesinde kabartan bilginin, iyice

yararlıbir sanatolduğunubiliyorum.Amabu,mademkibeceriyiöneçıkarıyorvekaynağınıkendisinindışından alıyor, o zaman söz konusu olan gerçekten cesaret değildir. Çatışmalarda onur becerikliliğedeğil, cesaret tutkusuna dayanır. Tamamıyla bunun için, bu alanda büyük usta olarak tanınmış birdostumun, daha sonra zaferinin değerine değil de, kılıç becerisi niteliklerine atfetememesi için, tümolasılıklarıtalihevekendineolangüveninebırakarakkavgalarınıonubuüstünlüktenyoksunkılansilahtanazade tutmayı yeğlediğini gördüm. Ve de çocukluğumda, soylu toplum aşağılayıcıymış gibi iyi kılıçkullananünündenkaçıyordu;soylularbeceriyedayandığından,doğalvegerçekyiğitliktensaptığındanbumesleğiöğrenmeyesuratekşitiyordu;

Nonschivar,nonparar,nonritirarsi

Voglioncostor,nequidestrezzahaparte.

Nondannoicolpifinti,horpieni,horscarsi:

Togliel’iraeilfurorl’usodel’arte.

Odilespadehorribilmenteurtarsi

Amezzoilferro;ilpied’ormanonparte:

Sempreèilpiefermo,èlamansempreinmoto;

Nescendetaglioinvan,nepuntoàvoto.

"Onlarnekaçınmayı,nesavuşturmayı,nedekaçmayıister;

becerininmücadelelerinehiçkatılımıyoktur;

bedenlerikahdoğrudan,kahdolaylıyapmacıklıdeğildir;

öfke,gazapsanatın(dövüş)tümkullanımınıonlardanalır.

Bütünşiddetiyletokuşanbukılıçlarınkorkunççarpışınıdinleyin;

onlarküçükbiradımbilegerilemeyeceklerdir;

ayaklarıherzamansağlam,elleriherzamanharekethalindedir;

kılıcınağzıyadaucuylatümvuruşlarınıtaşır."

(TorquatoTasso,KurtarılmışKudüs,XII,LV)

Hedefeatışlar,ciritoyunları,engelliçarpışmalar,savaşoyunları,babalarımızınkendileriniverdikleriçalışmalarıteşkilediyordu.Bu,ötekikişiselamaçlıolanıkadarazsoyludur.Bizeherşekilde,herzamanfelaketli sonuçları olan birbirimizi yok etmeyi, yasaları ve hukuku küçümsemeyi öğretir. Devletimizizarara götürenlerdense, onu rahatlatan eylemlerle uğraşmak çok daha saygın ve iyi karşılanır; genelgüvenliğiveortakşanıilgilendirenişlerleuğraşmakdahadeğerlidir.

KonsülPubliusRutilius,askerleribeceriylesilahkullanmak,beceriyicesaretlebirleştirmekkonusundaeğiten ilk kişidir; ama kişisel kavgalarında değil, Roma halkının savaşlarında ve anlaşmazlıklarındayararlanmak üzere. Bu, halka ve yurttaşlara özgü kılıç kullanmaydı. Pharsale savaşında askerlerinePompeius’unaskerlerininyüzlerineözelliklevurmalarınıbuyuranSezar’ındışında,bu şekildebinlercesavaşçı komutan o anki çarpışma gereksinimlerine göre yeni silah şekillerini, yeni vuruş ve korunma

biçimlerini icat etmek için kafa yordu. Ama Philopœmen’in kendisi mükemmeliyete erişmiş olmasınarağmen, ona bu talimin hazırlıklarının askeri hazırlıktan oldukça farklı, sadece saygın kişilerinuğraşmaları gerekir gibi görünmesinden ötürü güreşi kınamasıyla aynı şekilde, gençliğe öğretilenuzuvlarına beceri kazandırma, savuşturma hareketleri bana göre sadece yararsız değil, dahası askerisavaşuygulamasınatersvezararvericigibigeliyor.

Zaten,eskrimcilergenelliklebuuygulamayayöneliközelsilahlarkullanıyor.Kılıçvehançerledüelloyadavet edilen soylu bir kişinin askeri teçhizatla ortaya çıkmasının pek iyi karşılanmadığını kendimgözlemledim.Oraya, hançerin yerine bir zırh başlığıyla gitmesi de hoş görülmez. Platon da,Lachez’inbizimkiyleaynı tarzda silahkullanmaöğretiminde,buokuldan,özellikledeustaolanlar arasındanaslabüyük bir savaş adamı çıktığını görmediğini söyler. Bizim eskrimciler konusunda da aynı şeyisöyleyebiliriz.Kesinbirşekilde,buikihünerarasındabenzerlik ilişkisiolmadığısonucunavarabiliriz.Platon, Amycos ile Epeius tarafından benimsenen yumrukla mücadeleyi, hatta Anteios ile Cercyontarafındanbenimsenengüreşiyasakladı;çünkübusanatlarıngençliğiaskerlikhizmetineyatkınkılmaktanbaşkabiramacıvardıvebunahiçbirşeykatmıyorlardı.

Amakonumdanbirparçaayrıldığımıgörüyorum.

İmparator Maurice rüyasında ve birçok kehanetlerde o zamana kadar tanımadığı Phocas adında biraskerintarafındanöldüreceğiuyarısınıalınca,damadıPhilippe’ebuPhocas’ınkimolduğunu,konumunu,mizacını, davranışını sordu. Philippe ise, ona birçok başka şeyin arasında korkak ve ürkek olduğunusöylediği içindir ki, imparator hemengaddar ve katletmeyeyatkın olması gerektiği sonucunavardı. Şuhaldetiranlarıpekkandökücükılanşeynedir?Güvenlikkaygısıdırbu;onlarınkorkaklıklarıkendilerinezararverebilecekkişilerin,basitbirtırmıkkorkusuylakadınlarakadarsoyunukurutmaktanbaşkabiryolsağlamaz;

Cunctaferit,dumcunctatimet.

"O,herşeydenkorkarakherşeyevurur."

(Claudien,InEutropium,I,182)

İlk gaddarlıklar adil bir öç alış korkusundan ileri gelip, kendiliklerinden uygulanır; ardından, yenigaddarlıklaröncekileri sonrakilerlegizlemek içinmeydanagelir.Romahalkıyla çokçapraşık ilişkileriolmuşMakedonyakralıPhilippe,buyruğuüzerine işlenenkatliamlarındehşetiyle rahatsızlıkhissederekveçeşitliçağlardakıyımauğramışbuncaaileninkarşısındabirçıkışyolubulamayarak,ortadanağırağırkaldırıp, bu şekilde dinginliğini güvenceye almak üzere öldürtmüş olduğu kişilerin tüm çocuklarınıyakalatma kararını aldı. İyi şeyler ekildikleri yerde, her zaman iyi saflar tutar. Konuların sırası vedüzenlenmesinden daha fazla ağırlığı ve yararıyla kaygılanan ben, biraz konuyu saptırarak buraya çokgüzel bir öyküyü sıkıştırmaktan çekinmemeliyim. (Bu küçük öyküler son derece zengin olduğu zaman,doğruluklarını kendileri kanıtlar; onları konuma bağlamaya bir saç teli yeterlidir). Philippe tarafındanönceliklemahkûmedilmişkişilerarasında,Thessalienler’inkralıHerodicusdiyebirivardı.Philippe,bukişiden sonra onun her biri küçük yaştaki birçok çocuğunu geride bırakarak, iki damadını da öldürttü.Theoxena ileArchobunların iki dul eşiydi.Çok isteklisi olmasına rağmenTheoxena tekrar evlenmeyerazıedilemedi.Archoise,Enos’unilksırasındanolanPoris’leevlendi;ondanpeşindeçoksayıdahepsiküçük yaşta çocuk bıraktı.Yeğenlerine karşı analık şefkati besleyenTheoxena, bunları sorumluluğu vekorumasıaltınaalmakiçinPoris’leevlendi.Amaosıradakralınbuyruğuilanedildiişte.Bucesurkadın,Phillipe’inzalimliğineveonunemrindekilerinbugüzelvelatifgençliğekarşıahlaksızdoğasınameydanokuyarak, çocukları teslim etmektense kendi elleriyle öldüreceğini söylemeyi göze aldı. Karısınıtepkisinden ürken Poris, ona çocukları kendisine sadık kalmış kişilerin korumasına teslim etmek için

saklama ve Atina’ya götürme sözü verdi. Ænie’de Æneas’ın şerefine kutlanan bir yıllık bayramdanyararlanıp oraya giderler. Gündüz törenlerde ve halk ziyafetinde hazır bulunduktan sonra, gece denizeaçılmak üzere hazırlanmş bir gemiye gizlice bindiler. Ama rüzgâr ters yönde esince kendileriniayrıldıklarıkaradangörülenbiryerdebulup,limanmuhafızlarınıntakibineuğradılar.Tamelegeçeceklerianda, Poris denizcileri kaçmaya zorlarken, aşk ve öç alma arzusuyla çılgına dönen Theoxena, ilkdüşüncesine dönerek silahlarla zehir hazırlayıp çocuklarına sundu: "Haydi, çocuklarım" der kadın,"bundanböyleölümözgürlüğünüzüsavunmanıntekyoludurvetanrılarakutsaladaletlerinigöstermelerinebirfırsatolacak;buyalınkılıçlarvebudolukupalarsizebununyolunuaçacak.Cesaret!Vesen,enbüyükoğlum,encesurölümütanımakiçinbukılıcısıkıcakavra."Biryandabuateşliöğütçüanne,ötekiyandatehditedendüşmanlarıyla,çocuklarçılgıncakorkuyakapılarakkendilerineönerileniyapıp,yarıölübirhaldedenizeatıldı.Theoxena,çocuklarınıngüvenliğinisağlamışolmaklagururlanarakkocasınasarıldıveona"Bizdebuoğlanları izleyelim,dostum;onlarlaaynımezarıpaylaşmanınzevkinevaralım!"dedi.Ozaman, birbirlerine sıkıca sarılmış olarak kendilerini denize attılar; öyle ki, gemi kıyıya boş döndü.Zorbalar, öldürmek ve aynı zamanda da öfkelerini ortaya koymak için ölümü uzatma yolunda tümbecerilerini kullanır. Öçlerini almanın tadını doyasıya çıkarmaya zaman kalsın diye düşmanları ötekidünyayagitsin,amabufazlaçabukolmasınisterler.Veburadaoldukçazorlukçekerler;çünküişkencelerşiddetliyse kısa sürer, uzarsa keyiflerine göre yeterince acı verici değildir.O halde işkence araçlarınıkullanırlar işte.Antik çağda bunların binlerce örneğini görüyoruz.Kendi kendimebubarbarlıktan bazıizlermuhafazaedipetmediğimizisoruyorum.

Basit bir ölümün ötesine uzanan her şey bana salt bir zalimlik gibi geliyor. Adaletimiz ancak başıkesilerek ya da asılarak ölüm korkusuyla suçu önlemeye bel bağlayabilir; ağır ateşte yanarak ya dacendere veya tekerleğe germe düşüncesi engellenmelidir. İşkenceye uğratılanları bu zaman içindeumutsuzluğunkollarınaatıpatmadığımızıbilmiyorum.Zirauzuvlarıbir tekerleküzerindekırılmışyadaantik tarzda bir çarmıha çakılmış olarak yirmi dört saat ölümü bekleyen bir insanın ruhu ne durumdaolabilir? Josephe, Juda’da Romalılar’ın savaşı sırasında üç gün önce çarmıha gerilmiş birkaçYahudigördüğünüanlatır;bunlarınarasındaüçdostunu tanıyıp,onlarıoradankaldırmayetkisialdığında,"ikisiölmüş,biriyaşamayısürdürüyordu"der.

Sözüne güvenilenChalcondyle, zamanının ve kendi yakınındaki olaylarından bıraktığı "hatıralar"ındasonderece şiddetli kabul ettiği, Padişah 2.Mehmet’in sıkça uyguladığı ve insanları ortadankarın zarıhizasındantekbiryatağandarbesiyleikiparçayaböldürmeyedayananbirişkenceyianlatır.Çoksıkçabukişilersankiikiölümeuğramışgibiölüyorlardı;o,"bunlarınikiyaşamdoluparçasınınacınınpençesindeuzun süre hâlâ çırpındığı görülüyordu" der. Kanımca bu hareketler kesinlikle büyük duyarlılıklar diyeyorumlanmazdı; görülmeye değer en korkunç işkenceler her zaman uzatılması en zor olanlar değildir.Bense tarihçilerin anlattıkları Epirli senyörlere derilerini ufak parçalar halinde yüzdererek uygulananişkenceleri en tüyler ürpertici buluyorum; öyle zalimce yöntemli biçimdeydi ki, bunların acılar içindeölmelerionbeşgünlerinialıyordu.

İşte ikibaşkaörnekdaha:Crœsus tutuklattırdığı soylukökenliveerkekkardeşiPantaleon’ungözdesibir kişiyi dabbağhaneye gönderip, oradamesleğin âletleriyle ölünceye kadar derisini kazıtıp tarattırdı.Haçlı seferi adı altında bir alay zulüm yapmış olan Polonya köylülerinin başı George Sechel,Transilvanya voyvodası tarafından yenilip esir edilince bir sehpaya çıplak bağlanmış olarak herkesingelipuygulayacağışekildeüçgünişkenceyeuğratıldı;buarada,ötekiesirlerehiçyiyecekverilmedi.Sonaerdirmek üzere, ona henüz yaşarken ve gözleri açıkken tüm kötülüklerin sorumluluğunu üzerine alarakaffını dilediği sevgili kardeşi Lucat’nın kanı içirildi. Sonra da, etini dişleriyle parçalayıp,midelerinelokmalarhalindeindirenenseçkinsubaylarınınyirmisineyedirildi.Bedeniningerikalanıveiçorganlarıdaölümündensonrahaşlanıp,beraberindekiötekikişilereyedirildi.

YirmiSekizinciBölüm

HerŞeyKendiMevsimindeYargıçCato’yu,yaşamınakendielleriylesonverenGençCatoilekıyaslayankişiler,yakınbenzerlikler

gösteren iki güzel doğayı karşılaştırır. Birincisi doğasının daha fazla sayıda yanını sunar, buna askeribaşarıları ve kamu yararına yönelik eylemleri de dahildir. Ama genç olanın erdeminin gücünü birbaşkasıylakıyaslamakonuaşağılamakolacaktır.ZirakendindençokdahayücevekendiçağındanbaşkabiryerdeduranScipion’unonurunasorumlulukyüklemeyigözealmışolan"Yargıç"tagerçektetümhasetve tutkusunun günahını kim bağışlayabilirdi? Birçok şeyin arasında, onun hakkında, yaşlılığının sonaşamasında,sankiuzunsürelibirsusuzluğugidermekistercesine,büyükbirhararetleGrekçeöğrenmeyegiriştiği söylenir. Bu bana onun lehine büyük bir kanıtlama gibi gelmiyor; zira özellikle "yenidençocukluğa dönmek dediğimiz bir şeydir bu. İyi şeyler de söz konusu olsa her şeyin bir zamanı vardır.Bensekendi"Pazarduamı"yinezaferkazandığıbirsavaşsırasındaTanrı’yaduaetmeklezamanharcadığıgörüldüğü için suçlanan ordu komutanı T.Quintinius Fmaminius’un durumundaki gibi sırasız gelen birandadilegetirebilirim.

Imponitfinemsapiensetrebushonestis.

"Bilgekişi,erdemebilesınırlarkoyar."(Juvenal,VI,444)

Eudomonidas, çok yaşlanmış olan Ksenokrates’in okulunda verdiği derslere gitmekte acele ettiğinigörerek,"Henüzkendininbirşeyleröğrendiğininezamanbilecek?"diyehaykırdı.Philopœmenise,kralPtolomæus’uhergünsilahtalimiyaparakkendinikatılaştırmasıdolayısıylaçokövenkişilereşöyleder:"Buyaşındabirkralınsilahkullanmayıöğrenmeyeçalışmasıövülecekbirdurumdeğil;şimdiyebunlarıgerçektenkullanmasıgerekirdi."

"Genç insan yaşama kendini hazırlamak zorundadır; ihtiyar adamsa yaşamdan yararlanmalıdır", derbilge kişiler; onların bizde tespit ettikleri en büyük kusur arzularımızın hiç durmadan gençleşmesidir.Beğenimiz ve arzularımız günün birinde kesinlikle yaşlılığı göz önüne almalı. Şimdiden bir ayağımızmezarda;iştahımızvegereksinimlerimizseyenidendoğmaktanbaşkasınıyapmıyor.

Tusecundamarmora

Locassubipsumfunus,etsepulchri

Immemor,struisdomos

"Ölümünarifesindemermeryontturuyorsunuz

vemezarınızıhayaletmekyerine

evlerinşaettiriyorsunuz."(Horatius,Odlar,II,XVIII,17)

Tasarımlarımınenuzunvadelisibiryılsonrasınabileuzanmaz;bundanböylesonumdanbaşkabirşeyidüşünmüyorum.Tümyeniumutlardanvegirişimlerdenkopuyor, terkettiğimheryerevedaediyorumvehergünsahipolduklarımdanbirparçaayrılıyorum.

"Olimjamnecperitquicquammihinecacquiritur.

Plussuperestviaticiquamviæ."

"Uzunsüredirnekaybediyorum,nedekazanıyorum;banaalacağımyolunerzaklarıkaldıartık."(Seneca

,Ep.,LXXVI

Vixi,etquemdederatcursumfortunaperegi.

"Yaşamımgeçtivetalihinbanatespitettiğimeslekgeridekaldı."

(Virgilus,Aeneas,IV,653)

Rahatlamayı sonundayaşlılığımdabuluyorum;bendeyaşamınharekete geçirmiş olduğu arzularımı vekaygılarımı,kendimdekidünyanıngidişi,zenginlikler,büyüklük,bilgiedinme,sağlıkkaygısınıyatıştıranburahatlamadır;onlarınsasonsuzakadarsusmazamanıgeleceğisıradakonuşmayıöğrendiğigörülüyor!

Heryaştaöğrenimsürdürülebilir,oysaokulagidilmez;birihtiyarınalfabeöğrenmesikadaraptalcabirşeyyoktur!

Diversosdiversajuvant,nonomnibusannis

Omniaconveniunt.

"Çeşitlikişilerçeşitlizevkleresahiptir;herşeyheryaşauygun

değildir."(Pseudo-Gallus,I,104)

Eğer öğrenmek gerekiyorsa, tükeniş halinde yaptığı öğrenimlerin neye yaradığı sorulduğunda "Ötekitarafaeniyivekolaybiçimdegitmeye,"diyeyanıtverenkişigibiyanıtverebileceğimizşekilde,içindebulunduğumuzdurumauygunolmalıdır bu.GençCato’nunyaptığı bu türdenbir öğrenimdir; o, sonunungeldiğiniduyumsayarak,Platon’unruhunölümsüzlüğüyleilgilidiyalogunarastladı.O,bununlabirliktebutür bir yola çıkış için tedarikle donanmıştı; Platon’un ancak yazılarında gösterdiği gibi daha fazlagüvenliğe,sağlamiradeyeveöğrenimesahipolup,bilgisivecesaretibubakımdanfelsefeninüstündeydi.Öğrenimesadeceölümünühazırlamakiçinkendiniverdi;öyleki,alacağıkararonuuykudanalıkoymayıp,buöğrenimetercihveözeldeğişmelerleetkilenmeksizinalışıldıkuğraşlarıylabağdaştırarakgirişti.

O, Roma mahkemesindeki başarısızlığını izleyen geceyi oyun oynayarak geçirdi. Ölmek zorundakalacağı günün gecesini de okumayla geçirdi. Yaşamı yitirmek ya da bir kamu görevi onun için aynışekildefarketmiyordu.

YirmiDokuzuncuBölüm

ErdemÜzerineDeneyim sayesinde ruhun atılımları ve taşkınlıklarıyla, kararlılık ve sebattan doğan bir davranış

arasında büyük bir fark saptıyorum. Yapamayacağımız hiçbir şeyin olmadığını, birinin dediğine göre,tanrısallığıbileaşabileceğimiziiyiceanlıyorum;zirakendinehâkimolmayıbaşarmakveinsanınaczinekararlılığıveTanrı’nınkesinliğiniortaketmekbasitçeonundoğasıbakımındanbuşekildeolmaktançokdaha öte bir şeydir. Ama sadece sarsıntılarla meydana gelir bu. Geçmiş zamanın kahramanlarınınyaşamlarında,bazenmucizevivedoğalyetilerimiziötedenaşargibigörünençizgilervardır;amagerçektebunlarancakkısabelirtilerdirveruhunbuncayücedavranışlarladoyurulupbeslenmesizoruylabunlarınsıradan ve doğal gibi görünmekle sonuçlanacağına inanmak güçtür. Gelişememiş insanlar olmamızlabirlikte,bazenruhumuzunalışıldıkdurumundançokdahauzağaatıldığıkendibaşımızadagelir.Amaonuitenveçalkalandıran,birşekildeonukendindendışarıyataşıyanbirtürtutkudur;zirabirkezbuburgaçlaraşıldımı,tamolmasadaenazındanartıkkendindenbaşkasıolmayıncayakadaronungevşediğinivedoğalbirbiçimdesakinliğinedöndüğünügörüyoruz.Ozamanöyleki,her fırsatta,kayıpbirkuşyadakırılanbardakkonusundakendimizisıradanbirtoplumdışıduygulanmayateslimederiz.

Sadecedüzenlilik,ılımlılık,sağlamlıksözkonusuolmasıdışında,herşeyinazyeteneklivekusurlarladolubirinsanınerimindeolduğudüşüncesindeyim.

Bu nedenledir ki bilgeler, bir insanı doğru bir biçimde yargılamak için onu başlıca sıradanhareketlerindeincelemek,günlükeylemlerindegafilyakalamakgerektiğinisöyler.

Cahilliğin üzerine pek ilginç bir bilim kuran Pyrrhon, tüm diğer gerçek filozoflar gibi yaşamıylaöğretisini bağdaştırmaya çalıştı.Ve insan yargısının çok zayıf bulup, ne bir yana ne diğer yana eğilimgösterebildiğini savunduğu,dolayısıylakendiyargısınıaskıdavedaimadengede tutmak istediği içindirki, her şeyi farksız saydığından onun her zaman aynı tavrı koruduğu, her durumda hep aynı çehreyitakındığısöylenir.O,biraçıklamayıçürütüyorsa,sözünüyönelttiğikişioradanayrılmışolsabilesonunakadar giderdi. Eğer yolculuk ediyorsa ne olursa olsun yolundan sapmazdı; dostları onu uçurumlaradüşmekten,arabalartarafındançiğnenmektenyadabaşkakazalardansakınmakzorundakalıyordu.Zirabirşeydenkorkmakyadasakınmakonuntümseçimvekesinlikolasılığınıdışlayankanılarınızedelerdi.Onunböylebirdayanıklılıklakesilipbaşınadağlanmageldiğinde,gözünükırptığıbilegörülmemiştir.Ruhubutürdendüşüncelerekadargötürmekşimdidenbirparçabirşeyolup,onueylemlerekatmakdahaiyidirveyinedeimkânsızdeğildir.Amabudüşünceleriböylebirtitizlikleveböylebirsebatlabirleştirmek,genelteamülden bunca uzak durumlara sıradan davranışını dayandırmak işte bana bir hayli akıl almaz gibigeliyor. Bu nedenle, onun evinde kız kardeşiyle acı bir şekilde tartıştığı görülüp de, o sırada farkaaldırmazlıkilkesininiflasetmesindendolayıkınandığındaşöyleyanıtverdi:"Nasılyani?Bukadıncağızındailkelerimetanıklıkiçinişeyaramasımıgerekir?"Birdefasında,kendinibirköpeğekarşısavunduğugörüldüğünde de, "İnsanı kendinde olandan tamamıyla soyutlamak çok güçtür; olgularla, öncelikleeylemlerle,amaaynızamandadaakılvekanıtlamalarlamücadeleetmekgerekir"der.

Sekiz ya da dokuz yıl var ki, buradan iki fersah ötede bir yerde halen hayatta olan ve karısının akılalmaz derecede kıskandığı bir köylü oturuyordu. Bir gün çalışmaktan dönüp, karısı onu alışıldıksızlanmalarıyla karşıladığında olduğu yerde öyle bir öfkeye kapıldı ki, hâlâ elinde tuttuğu budamabıçağıylakadınıbudurumakoyanorganlarıdoğrayıpbunlarıonunyüzünefırlattı.Yine,bizimçevredensevdalıvegüçlügençbirsoyluısraralarlagüzelmetresiningönlünüyapmışolduğusırada,

nonviriliter

Inerssenilepenisextuleratcaput

"Biradamınyakışıkalmayanşeyi,

uzvununancakyaşlıbirkafayladikilmişolması"

(Tibulle,Deinertiainguinis)

nedeniylekendiniyumuşakvebaşarısızbulmasındanumutsuzluğakapılıpevinedöndüğündekabahatininkefaretiolarakkopardığıbukanlıkurbanınıgeriyegönderdiğianlatılır.EğerbuCibelerahiplerindekigibiderindüşüncevedindolayısıylaolsaydı,peksoylubireylemdemeyecekmiydik?

EvimdenbeşfersahuzaktaDordogne’açıkarken,Bergerac’dasabahtanakşamakadarkocasınındövüpişkenceettiğibirkadınkederdenvedoğasınınbozulmasındanötürübukötümuameledenhayatıpahasınakurtulmayakararverdi.Bununüzerineyataktankalktığındaâdetiüzerekomşularıylagörüştüktenveonlarakendi işleriyle ilgili birkaç tembihte bulunduktan sonra, kız kardeşlerinden birini elinden tutarakkendisiyle birlikte köprüye götürdü; onunla vedalaşmasının ardından boğulmak üzere yukarıdan ırmağaatladı.Buolaydaendikkatçekicihususonunbütüngecetasarısınıolgunlaştırmışolmasıdır.

Hint diyarının kadınlarında çok daha başka bir şey vardır; bu ülkenin töresine göre erkekler birçokkadınasahipolup,engözdeeşkocasınınölümündensonrakendiniöldürmekzorundadır.Bukadınlarınherbiri için tüm yaşamın tek amacı ortak arkadaşlarına karşı bu üstünlüğü kazanmak olup, kocalarınaverdikleriiyihizmetleronaölümündeeşliketmeküzereseçilmektenbaşkabirödülühedeflemez.

Ubimortiferojactaestfaxultimalecto,

Uxorumfusisstatpiaturbacomis;

Etcertamenhabentlehti,quævivasequatur

Conjugium;pudorestnonlicuissemori,

Ardentvicrices,etflammæpectorapræbent,

Imponuntquesuisoraperustaviris.

"Meşalesonundacenazeyatağıüzerineatıldığızamandanitibaren,

sofueşkadınlarkalabalığısaçlardarmadağınık,

kocayı canlı olarak kimin izleyeceği konusunda ölümüne mücadeleye başlar: Ölme lütfunu eldeedememekbirayıptır.

Kadınlarınsavaştanmuzafferçıkanlarıalevleriniçineatılır

veateşlidudaklarınıoradakocalarınayapıştırır."

(Propertius,III,XIII,17)

Günümüzde birisi, doğulu halklarda kocalarından sonra sadece kadınların değil, sahiplerininteveccühünükazanmışkölelerindebirliktegömülmesininhâlâuygulamadaolduğunugördüğünüyazdı.Buşöylecereyanediyor:Kocaölünce,duleşiisterse(amapekazıbunuister)işleriniyolunakoymaküzereikiyadaüçaylıkbirsüretalepeder.Güngelincekadıngerdeğegidergibisüslenmiş,solelindebirayna,diğerinde bir ok tutarak ata binip, neşeyle kocasıyla birlikte uyumaya gittiğini söyler. Dostlarının,

akrabalarınınvebayramedenbirkalabalığınyanındabüyükşatafatlabuşekildedolaştırılankadın,çokgeçmedenböylegösterilereayrılmışolanresmimahalegelir.Burasıortasındaodundoluolanbirçukurla,dört basamakla çıkılan bir yerin yükseldiği bir alandır; bunun üzerine götürülen kadına muhteşem biryemeksunulur.Buyemektensonrakadınşarkısöyleyipdansetmeyekoyulurvecanıistediğizamanateşinyakılmasını buyurur.O sırada bulunduğu yerden inip, kocasının en yakın akrabalarından birini elindentutarakbirlikteyakındakiırmağagiderler.Kadınoradagünahlarındanarınmakistercesinesuyadalmadanönce tüm takılarını ve giysilerini dostlarına dağıtıp çırılçıplak soyunur. Sudan çıkınca on dört kulaçuzunluğundasarıbirbezesarınırveeliniyenidenkocasınınakrabasınavererekahalinindoldurduğualanadöner.Eğerçocuklarıvarsa,insanlarlakonuşuponlarıemaneteder.Çukurlaalanarasınabukızgınfırıngörüntüsünügizlemek içingeneldebirperdeçekilir;amabazılarıdahafazlacesaretgösterisi içinbunakarşıçıkar.Konuşmasınıbitirincebirkadınonabaşınıvebedeninibulaması,ardındanateşeatlamasıiçinbirkapdolusuyağuzatır;dulkadınçukurakendisiatılır.Ozamanahalifazlaağırbirölümdensakınmakiçinkadınınüzerinebirmiktar dahaodun atar veonunneşesimatemlehüznedönüşür.Daha azönemlikişilersözkonusuolduğunda,ölenkişininbedenigömülmekistenenyeregötürülüp,dulkarısıönündedizçökmüş,onasıkıcasarılmışolarakotururvaziyettekonulur.Busırada,kadınınomuzlarınınhizasınakadarbirduvarörülür;kadınınbaşınıarkadantutanakrabalardanbirionunboğazınısıkar.Kadınruhunuteslimettiğindeduvaryükseltilipüzeriörtülür;böyleceonlargömülmüşolarakkalır.

Aynıülkede,onların‘jimnosofistler’inde[3]bunubenzerbirşeyvardır;bubaşkalarınınbaskısıaltındayada ani bir mizaç dürtüsüyle değil, eskiden beri süregelen kurallarının tam bir gözetimiyle olup şöylecereyaneder:Bunlarbazıhastalıklarıntehditettiğibelirlibiryaşageldiklerizaman,kendilerineüzerineiyicesüslübiryatağınyerleştirildiğibirodunkümesikurdururlardı;dostlarıvetanıdıklarıylaneşelibirşölen yaptıktan sonra yatağa öyle bir kararlılıkla girerlerdi ki, ateş yakıldığında ne ellerini, ne debacaklarınıoynattıklarıgörülürdü.BunlardanbiriolanCalanus,Büyükİskender’intümordusuönündebuşekildecanverdi.

Bunlarınarasındabirliktesahipolduğutümfanivedünyevişeylerideyakarakkendiniöldürmüşolansadecebirtekininruhununarınmışvepaklanmışolaraksaygıyalayık,kutsalveermişolduğunuekleyelim.

Böylemucizelereyolaçan,yaşamsüresinceölümünöncedensebatkârlıklatasarlanmasıdır.

FATUM[4]ileilgilitartışmayarattığımızötekikonulararasında,gelecektekişeylerinbirleştirilmesiiçin,hatta istencimizin belirlenmiş ve kaçınılmazlığında hâlâ geçmiş zamanın kanıtlamasına başvuruluyor:"MademTanrı, kuşkusuz kendisi yaptığı üzere, her şeyin nasılmeydana geleceğini öngörüyor, o haldebunlarınkesinliklebuşekildemeydanagelmelerigerekir."Bizimyaptığımızgibi(veTanrı’nınkendiside;ziraşimdikizamandaherşeyonuniçinolduğunda,Oöngörmektenziyadegörüyor),dinbilimcilerimizinmeydanagelenbirşeyigörmeninonumeydanagelmeyezorlamakolmadığıyanıtınıveriyor.Görüyoruz,çünkü olgular geliyor; olgular gelmiyor, çünkü onları görüyoruz. Olay bilmeyi yaratır, bilme olayıyaratmaz.Meydana geldiğini gördüğümüz şey başa gelir; ama bu başka biçimde meydana gelebilirdi.Tanrı’nın ön bilisinin sahip olduğu olayların nedenler sicilinde "rastlantısal" denilen ve özgür tekbuyurucunun bize verdiği "istençsel" nedenler vardır. Ve o bizim başaramayacağımızı, çünkübaşarmamayıistemişolabileceğimizibilir.

Bensebirçokkişininbirliklerinibukaçınılmazkesinlikleyüreklendirdiğinigördüm.Gerçektende,eğer"ecelemiz"geleceğiantespitedildiysenedüşmanınarkebüzateşi,nekahramanlığımız,nedekaçışımızvekorku bunu erkene alabilir ya da geciktirebilir. Bunu söylemesi ne kolay; peki ama bunu kim hesabakatacak? Güçlü ve canlı bir inancın peşinden aynı doğadaki eylemleri sürüklediği doğruysa, o zamanağzımızdanböylesinedoludolueksiketmediğimizbuimanoldukçayüzeyselolmalı;yeterki"çalışmalar"[5]içinsergilediğiküçümseme,onueşliklerinihorgörmeyeyöneltmeli.

Yineaynıkonuüzerindedevamedersek, tümbaşkalarıkadar inanmayadeğerJoinvillederebeyişunuanlatır: Sarrasinler’e bağlı, kral Ermiş Louis’ninKutsal Topraklar’da işinin olduğuBedeviler, dinlerigereği tüm sonsuzluk öncesinden her bireyin günlerinin sayılı ve belirlenmiş olduğuna öyle sıkı sıkıyainanıyorlardıki,kaçınılmazbiröncedenadanmışlığagöresavaşasadeceTürktarzıbirkılıçlazırhsızvebeyaz bir beze sarılmış gidiyorlardı. Kendi insanlarına öfkelendikleri zaman en kötü ilenişleri içinağızlarından her zaman şu sözler dökülüyordu: "Ölüm korkusundan silah donanan kişi gibi sana lanetolsun!"İştekesinliklebizimkindenbaşkabirinançveimanörneği.

Atalarımızın zamanında Floransa’da yaşayan iki din adamından bu türden bir ispat daha.Onlar dinidüşümcelerinin belirli bir noktasında anlaşmazlığa düşmüş olarak, bakış açılarının doğruluğunukanıtlamak üzere ikisinin birlikte, halkın önünde ve kent meydanında ateşe girmesinde uzlaşmışlardı.Hazırlıklar önceden yapılmıştı; beklenmedik bir olay bunu engellemek için ortaya çıktığı zaman olayneredeysegerçekleşmenoktasındaydı.

Genç bir Türk beyi, hem savaşa hazır Amurath (Sultan 2. Murat) hem de Huniade (Transilvanyavoyvodası Jan Hunyad)’ın iki ordusu önünde dikkat çekici savaş olayını ortaya koymuştu. Murat,gençliğine ve deneyimsizliğine rağmen (zira bu onun gördüğü ilk savaştı) nasıl bu kadar çarpıcı bircesaretörneğisergilediğinisorduğunda,gençbeybaşlıcaeğitmenininbirkırtavşanıolduğunusöyleyip,"Birgünavdaykenyuvasındabir tavşangördüm"der. "Yanımdakusursuz iki tazıvarken, tavşanı eldenkaçırmamak için yayımı kullanmamdaha iyi olur gibi geldi bana; zira tavşan benim için iyi bir hedefoluşturuyordu. Tüm oklarımı atmaya başladım; bu şekilde sadağımın alabildiği kırk oku da onuöldüremeden,hattauyandıramadankullandım.Ozamananladımki, tavşankaderi tarafındankorunmuştuveoklarlakılıçlarancakbizebağlanmışalınyazısınınizniyleetkiliolup,bununetehiretme,nedeönealabilme gücümüz vardır." Bu öykünün sözünün geçmesi, aklımızın tüm görüntülerle ne derece esnekolduğunubizegöstermeyeyaramalıdır.

Yaşı,ünlülüğü,erdemliliğivebilgisiyleyücebirkişi,sonderecegaripvesondereceaz inandırıcı–zatenbendekendşaçımdanbununaksine inanmayıdahamakulbuldum-birdış teşvikle imanındapekönemlibirdeğişikliğineyönelmişolduğunubanaanlattı.O,bunu"mucize"diyeadlandırıyordu-bendeöyle,amatamamenfarklıbiranlamda.

Tarihçiler, Türkler arasında alın yazısına ve günlerinin önceden belirlendiğine inancın çok kuvvetliolduğunu,bunundatehlikekarşısındaonlaragözlegörülürbiçimdegüvencesağladığınıanlatırlar.Vebengerekbunu inanmış olarak, gerekse sonderece büyük tehlikeleri göze almakta kullanmaküzere bundanmutlulukla yararlanan büyük bir hükümdar tanıyorum. Yeter ki kaderi fazlaca erkenden omuzlarınayüklenmesin!

Hatırlanabildiği kadarıyla, Orange hükümdarına ölüm komplosu hazırlayan iki adamınkinden dahahayranlıkuyandırıcı kararlılık eylemihiçbir zamanolmadı.Tümözenini gösterdiği halde arkadaşı içinpek bahtsız biçimde ortaya konmuş olan bu girişimi yerine getirmek üzere ikincisinin nasılateşlenebildiğinigörmekhayretvericidir.Onuaynısilahlarlabirinciyiizlerken,azöncesindeveşuandaiyice tetikte, bir dost kalabalığı ve kendi fiziksel gücüyle korunan, büyük salonunda muhafızlarınınortasında, kendine tümüyle bağlı bir kentteki bir soylu kişiye saldırışını görmek hayret vericidir.Kuşkusuz, adam bunda kesin kararlı bir el ile büyük bir tutkunun harekete geçirdiği bir cesaretesığınmıştır.Birhançervurmakbakımındandahaemindir;amabirtabancadandahafazlahareketliliklekolgücügereksindirdiğindendolayıdırki,vuruşudahafazlaşaşmaveengellenmetehlikesiylekarşılaşır.Buadamın kesin bir ölüme koştuğundan hemen hiç kuşkum yok; zira onun beşiğini sallamış olabilecekumutlaruyanıkbirakıldayerbulamazdı.Vedavranışbiçimi,onunuyanıklıktanvedecesarettenyoksun

olmadığını gösteriyor. Böylesine güçlü bir inancın nedenleri pek çeşitli olabilir; zira hayal yetimiz yahoşunagittiğigibikendibaşınayadabizimlebirliktehareketegeçer.

Orleansyakınındayeralaninfazçokfarklıoldu[6];güçtenziyaderastlantıyabağlıbirolaydırbu.Kaderistememişolsaydı,vuruşölümügetirmeyecekti.Uzaktan,biratınüzerindekendihareketlerininkıpırdattığıbirisineateşetmek,kaçmaktansahedefini şaşırmayıyeğleyenbir adamıngirişimioldu.Ardındangelenbunugösterecektir.Ziraobuderecevahimbireylemitamamlayacağıiçinheyecanlandıvesinirlendi;oderecedekibu sebepleyönünü tümüyleyitirip,nekaçışını,nede sorgulandığındadiliniyönlendirmeyibildi.Irmağıgeçerekdostlarınakatılmasıonayeterliolacaktı.Bu,dahaazvahimkoşullardabizzatbenimyararlandığım ve az tehlikeli saydığım bir önlemdir; yeter ki atınız kolayca suya girebilsin ve ötekiyakadaakıntınınoranınauygunbirkıyıyıöngörebilin.Amaötekisikorkunçhükümyüzüneokunduğunda,"Bunahazırlanmıştım.Dayanıklılığımlasizihayretedüşüreceğim"diyebildirdi.

Fenikeliler’ebağlıbşrhalkolanAssasinler*[7]Müslümanlararasındaenüstdüzeydeinançlıvearıbşrtöreyesahipsayılır.Onlarcennetihaketmekiçinenkısayolunkendidinlerindenfarklıdinemensupbirkişiyiöldürmeyedayandığınıdüşünür.Onlarınsıkçatekbaşınayadaikiliolarakansızıngüçlühasımlarınıkesin bir ölüm pahasına ve koştukları tehlikeden hiçbir şekilde kaygılanmadan katletmeye - bu sözcükonların adından geliyor - kalkışmalarının nedeni budur. Bizim kont Raimond de Tripoli kentinin tamortasındabuşekildeöldürüldü.

OtuzuncuBölüm

HilkatGaribesiBirÇocukÜzerineBuöyküçokbasitolacak;çünküsorunüzerinesözüuzatmayıhekimlerebırakıyorum.Öncekigün,baba,

amcavehalaolduklarını söyleyenacayip iki adamlabir sütanneninbirkaçmetelik sızdırmaküzerebirçocuğusergileyerekgezdirdiğinigördüm.Çocukkendiyaşındakiçocuklargibisıradanbirbiçimesahipti,ayaklarınınüzerindeduruyor,yürüyorvevızıldanıyordu.Sütannesininmemesiniemmeninötesindebaşkabesinalmıyordu;buişbenimönümdedenendi;çocuklokmayıağzındabirazgevelediveyutmaksızıngeriçıkardı.Ağlayışlarındasankiözelbirşeyvardı.Tamondörtaylıkbirbebekti.Çocuk,memebaşlarınınaltındanbelkemiğininomurilikkanalı tıkalı,kollarındanbiridoğumkazasınedeniylekırıldığındandahakısaolmasaydı,gerikalanıylatamamıylabaşsızbirbaşkaçocuğabağlıveyapışıktı.Bunlar,küçükolandahabüyüğükucaklamak istercesineyüzyüzeyapışıktı.Birbirlerinebağlanmışolduklarıbölgeyaklaşıkdörtparmakkadardı;öyleki,tamolmayançocukçevrilirse,altındaötekiningöbekdeliğigörülebiliyordu.Bağlantı dikişi, meme başlarıyla göbek deliği arasında bulunuyordu. Bu göbek deliği tam olmayançocuktagörülemiyor,amakarnınıntümgerikalanıgörülebiliyordu.Buşekilde,tamolmayanbuçocuğunbağlı olmayankolları, kıçı, kalçaları, bacakları diğerinin üzerine sarkarak ve sallanarak duruyor, onunbacakyarısınakadariniyordu.Sütanne,onunçişiniikiyerdenettiğinisöyledibize;ikincinindeorganlarıgelişmişvehareketliydi,dahakısavedahaarıkoluşlarıdışındailkininkilerleaynıdurumdaydı.

Bu çift bedenve tekbaşabağlanandeğişik uzuvlar, kral için, yasaması altındaki devletimizin çeşitliparçavebölümlerinitutacağınıgösterenelverişlibirgelecekkehanetinikesinkesortayakoyabilirdi.Amaolayların bunu yalanlaması korkusuyla, önce meydana gelmeye bırakmak daha iyi olur; zira şimdidenolmuş şeyleri tahmin etmekten daha iyi hiçbir şey yoktur: "Ut quum facta sunt, tum ad conjecturamaliqua interpretatione revocantur." ["Bu şekilde, olaydan sonra, onlara kehanetlerde bulunulan bazıaçıklamalarverilir."(Cicero,Dedivinatione,II,XXXI)]Aynen,Epiminedes’in"geriçekilerekkehanettebulunduğunu"söylediğigibi.

Medoc’daotuzyaşlarıcivarında,hiçbircinselorganasahipolmayanbirsığırtmaçgördüm;sadecehiçdurmadansusızdıranüçdeliğibulunuyordu.Amasakalıvar;arzularduyuyorvekadınlarlailişkikurmayaçalışıyor.

Bizim"ucubeler"diyeadlandırdıklarımız,eserininbüyükgenişliğiiçindesonsuzsayıdaşeklinvarlığınıgören Tanrı için öyle değildir. Ve kesinlikle inanılabilir ki, bizi hayrete düşüren bu şeklin, insanınbilmediği aynı türün bir başka akrabasıyla ilgisi vardır. O’nun kusursuz bilgeliğinden iyi, normal vedüzgünşeylerdışındahiçbirşeygelemez.Amabunlardakiuygunluklarıveilişkileribizgörmüyoruz.

"Quod crebro videt, non miratur, etiam si cur fiat nescit. Quod anten on vidit, id, si evenerit,ostentumessecenset."[O,nedeninibilmesede,sıkçagördüğüşeydenhayretedüşmez.Amahiçbirzamangörmediği bir şeymeydana gelirse, bunun bir mucize olduğunu düşünür." (Cicero,De divinatione, II,XXVII)].

Alışkanlıklarımıza aykırı gelene "doğa karşıtı" diyoruz; bununla beraber, bu ne olursa olsun, doğayagöre olmayan hiçbir şey yoktur. Bu evrensel ve doğal neden bizden hatayı ve yeniliğin bize getirdiğişaşkınlığıkovalasın.

OtuzBirinciBölüm

ÖfkeÜzerinePlutarkhosherzamanhayranlıkuyandırıcıdır;amaözellikleinsanaözgüeylemlerkonusundayargılayıcı

olduğu zaman. Onun dile getirdiği Lycurgus ile Numa kıyaslamasında, çocukları anne babalarınınyükümlülüğünevesorumluluğunabırakarakörneğiniverdiğimizbüyükdüşüncesizliğedairsöylediklerindegüzelşeylergörülebilir.Aristoteles’in"devletlerimizinçoğunda,Cyclopelartarzındaherkesekarılarınınve çocuklarının yönetimini kendi düşüncelerine ve heveslerine göre bırakarak" dediği gibi.Lakedemonya’daveGirit’teçocuklarıneğitimineyasakonulmasıhemenhementektir.Yinede,çocuklarınyetiştirilmesine ve eğitimine tamamen bağlı bir devleti kim görmez? Ve buna rağmen, hiçbir ayrımyapmaksızınbuödevnicesersemvekötüolsalarbileannebabalarınkeyfinebırakılıyor.

Kaçkez,sokaktangeçerkenbazıöfkeliveöfkedenkendinikaybetmişbabayadaannetarafındanderisiyüzülenekadarveöldüresiyedövülenküçükoğlancıklarınöcünüalmak içinbiryöntembulmahevesinekapıldım!Onlarıngözlerindenateşvegazapfışkırdığıgörülüyor,

Rabiejecurincendente,feruntur

Præcipites,utsaxajugisabrupta,quibusmons

Subtrahitur,clivoquelatuspendentrecedit.

"Onlarçılgınöfkeyletutuşanbirkalple,

dayanaknoktasınıyitirerek

dağıntepesindenkopupdüşenkayagibiyuvarlanır."

(Juvenalis,VI,647)

(ve Hipokrat’a göre en tehlikeli hastalıklar kişilerin yüzlerini tanınmaz hale geteren hastalıklardır,keskin ve tiz bir ses, bebeğimemedenkeser.Üstelik yüksek adaletimiz dövedöve sakat bırakılmış vesersemlemişaksaklarsankitoplumumuzunbirparçasıdeğilmişgibibunlarıhesabakatmıyor.

Gratumestquodpatriæcivempopulloquededisti

Sifacisutpatriæsitidoneus,utilisagris,

Utilisetbellorumetpacisrebusagendis.

"Vatanvehalkonlarabiryurttaşverdiğiniçin

sanaminnettardır;yeterkionutarlalarınekimine

vesavaşlabarışınsanatlarınıuygulamayayatkınkıl."

(Juvenalis,XIV,70)

Yargılamalarıniçtenliğiniöfkekadarsarsanbirtutkuolmaz.Birsuçluyuöfkenöbetialtındayargılayanyargıcın idam cezasına atlayacağından kimse kuşku duymayacaktır. O zaman, anne ve babalarla okulöğretmenlerine öfkeli oldukları zaman çocukları kamçılamaya ve şiddetle cezalandırmaya neden izinveriliyor?Buartıkbirterbiyeetmedeğil,birhınçalmadır.Cezalandırmaçocuklariçinbirtürilaçtır;amahastasınakarşıkızmışveöfkelenmişbirhekimekatlanabilecekmiyiz?

Bizdeiyidavranmakiçin,öfkeliolduğumuzsüreceaslahizmetçilerimizeelkaldırmamalıyız.Nabzımızhızla atarken, coşkunun boğazımızı sıktığını hissettiğimiz uzun süre boyunca bunu daha ileriyebırakmalıyız; sakinleştiğimizve soğukkanlılığımızakavuştuğumuzzamanolgularbizeoldukça farklıbiraydınlıktagörünecektir.Ziraşuandakendimizesözgeçirenbizdeğil,tutkudur.

Tutkuüzerindenhatalar,sisinötesindekicisimlergibibizedahabüyükgörünür.Açolanbesinalır;amacezayıkullanmayıisteyenkişineaç,nedesusamışolmalıdır.

Zaten,dengelive titiz seçimleyapılancezalandırmalar,uygulananlar tarafındançokdaha iyivedahaetkilikabulgörür.Tersine,öfkeliveaşırıkızgınbirkişitarafındanyapıldıysa,cezalandırılankişiadilbirbiçimdemahkûmedilmediğini düşünür; kendini haklı çıkarmak için efendisinin taşkındavranışını, alevalevyananyüzünü,alışılmadıktehditlerini,denetimdençıkmışçalkantısınıveatılganlığınıtanıktutar:

Oratumentira,nigrescuntsanguinevenæ,

LuminaGorgoneosæviusignemicant.

"Yüzüöfkedenkabarır,damarlarıkararır,gözleri

Gorgone’unkilerdendahakızgınbirateşlekıvılcımlanır."

(Ovidius,Dearteamandi,III,503)

Suetone, Sezar tarafından mahkûm edilmiş olan Lucius Saturninus’un haklılığını kanıtlamak üzerehalktan yardım isterken, Sezar’ın bu suçlamayı yaparken öfke taşkınlığı ve kabalık içinde olduğunusöylediğinianlatır.

Bir şeyi söylemek, onu yapmaktan farklıdır; bir yanda vaazı, öte yanda vaizi ölçüp biçmek gerekir.Çağımızda, rahiplerin kusurlarını kullanarak kilisemizin doğruluğunu tartışmayı boşuna denediler; budoğruluğun kanıtları geliyor zaten ve buradaki ancak karmaşa eken değersiz bir kanıtlama tarzıdır. İyiahlaklıbirkişiyanlışkanılarasahipolabilir;azsalıkverilebilirbirkişi,hattabunainanmayanbirisibiledoğruluk öğütleyebilir. Bir şeyi yapmakla söylemenin bir arada gitmesi kuşku götürmeyen bir biçimdegüzelbirahenktir;eylemlerleizlendiğizamansözlerindahafazlageçerliliğivedahafazlaetkisiolduğunuinkâredemem.BirfilozofunsavaşüzerineverdiğisöylevidinlerkenEudamidas’ınşöyledediğigibi:"Bukonular güzelse de, bunları dile getirene inanmakmümkün değil; çünkü bu kulaklar boru sesine alışıkdeğiller."Cleomenesde, aynı şekilde,bir söz sanatçısınıncesaretiyüceltmek içinbıktırıcıbir söylevegiriştiğini duyarak gülmeye başladı. Adam bundan incinince ona şöyle dedi: "Eğer bir kırlangıçkonuşsaydıyineaynısınıyapardım;amakonuşanbirkartalolsaydıonusevesevedinlerdim."Eskilerinyazılarındadüşündüğünüsöyleyeninonuyapargibigözükendendahagüçlüyaptığınısöylediklerigözümeçarpıyor. Cicero’nun özgürlük sevdasından söz edişine kulak verin ve Brutus’u bundan söz ederkendinleyin;busonuncusu,bunuyaşamıpahasınaödeyenbiradamolduğunubizegösterenbirtınlamayasahipolduğunuyazdı.Güzel söz söylemenin babasıCicero, ölümüküçümsemeyi işler; Seneca da işler bunu:Birincisibitkinvecansızayaksürür;onunkendisinininanmadığışeyleresiziinandırmakistediğiniiyicehissedersiniz. Ötekisi sizi canlandırır ve ateşler. Bir yazarı, özellikle de erdemleri ve eylemleriişleyenleribelirlibirmeraklaonunkimolduğunuaraştırmadanaslaokumam.

Sparta’da Ephoreler (Sparta yüksek mahkeme görevleri) bozuk ahlaklı bir kişinin halka yararlı biröneridebulunduğunugörüncesusmasınıbuyurup,onunyerinenamuslubirkişidenbudüşünceyivekanıyıvermeyiüzerinealmasınıricaederler.

Plutarkhos,gerektiğigibi tadıçıkarılırsa,yazılarındakendini iyiceortayakoyar; şuhalde,bununonu

ruhunun derinliğine kadar tanımak olduğunu düşünüyorum.Bununla beraber, onun yaşamını içeren bazıizlere sahipolmayı isterdim; eğer şimdikonunundışınaçıkıyorsam,onunahlakideğerleriniGellius’unbizebırakmışolduğuyazılarıiçindekibuöyküdennekadaröğrendiğimivebununkonumolanöfkeyleaynıçizgideolduğunusöylemekiçindir.Onunkölelerindenkötüvekusurlu,amakulaklarıfelsefeyledoluolanbirhataişlemişti.Plutarkos,adamıngiysilerininsoyulmasınıvekamçılanmasınıbuyurmuştu;kölehiçbirşeyyapmadığınıvebunuhaksızlıkolduğunusöyleyerekitirazabaşladı.Amasonradan,önesürdüğügibibir filozof olmadığıyla, çünkü öfkelenmenin çok çirkin olduğunu söylediğini sıkça duyduğu, hatta bukonudabirkitapyazdığı,şimdiyseöfkeninpençesindekendisinidövdürmekle,bununyazılarınıtamamıylayalanlamaklakınadığıefendisinebağırmayavesövmeyegirişti.Bununüzerine,Plutarkos’unpeksakinvepeksoğukkanlıbirbiçimdeyanıtverdi:"Senhödüğünbiriolarakbeniöfkeyleçiledençıkmışdiyenasılyargılayabilirsin?Yüzüm, sesim, tenimin rengikendimdengeçtiğiminherhangibirkanıtını sanaveriyormu? Yuvalarımdan fırlamış gözlerim, kasılmış bir yüzüm olduğunu sanmıyorum. Ürkütücü bağırışlardabulunmuyorum.Yüzümkızardımı?Köpürüyormuyum?Sonradanpişmanolabileceğimşeyleriağzımdankaçırdımmı?Yerimden sıçrayıp, öfkeden titriyormuyum?Çünkü sana söylemeliyim ki, bunlar öfkeningerçek belirtileridir…" Ve kamçıyı kullanan kişiye yönelerek, "Onunla ben tartışırken siz göreviniziyerinegetirmeyisürdürün"dedi.İşteöykü.

Archias Tarentinus, başkomutan olarak hizmet verdiği bir savaştan döndüğünde, bakıcısının kötüyönetimi yüzünden evini bir hayli düzensiz, topraklarını ekilmemiş buldu. Adamı çağırtıp şöyle dedi:"Defol! Eğer şimdi öfkeli olmasaydım, seni bir güzel sopadan geçirdim!" Platon da aynı şekilde,kölelerindenbirinekızınca,öfkelioluşundandolayıbizzatkendininyapamadığıhususundaözürdileyerek,onucezalandırmagöreviniSpeusippus’averdi.LakedemonyalıCharillus,kendisinekarşı fazlasaygısızvefazlaküstahbiçimdedavrananbirSpartalıköleye,"Tanrılaradına!Öfkeliolmasaydım,senişuandaöldürtürdüm,"der.

Öfke, kendinden hoşlanan, kendini koltuklayan bir tutkudur. Kaç kez yanlış nedenlerle kızgınlığakapılmışolarak,bizekarşısağlambirsavunmayadaözürortayakonulduğundagerçeğinkendisindenvemasumiyet karşısında bile rahatsızlık duymuşuzdur! Bu konuda, antik çağdan alınmış harika bir örnekhatırımdadır.BiryandanerdemiyleünkazanmışolanPiso,gününbirindeaskerlerindenbirinesondereceöfkelenmişti. Bu asker hayvanları yemleme angaryasından yalnız başına dönmüştü; arkadaşının neredebulunduğunun hesabını kendisine veremediğinden dolayı, Piso arkadaşını öldürdürmüş olduğunu aşikârkabul ederek onu hemen idama mahkûm etti. Bu asker tam darağacının önündeyken kaybolmuş olanarkadaşıçıkageldi.Tümordubayrametti;bunlarbirbirlerinesarılıpsarmaştıktansonra,cellatherikisinideherkesinbundanbüyükzevkalmasındankuşkuduymadığıPiso’nunkarşısınagötürdü.Ama tamamentersi oldu!Ziraküskünlükveutanç altında, onunyatışmamışöfkesi ikiyekatlandı vekızgınlığı onabirmasumdan üç suçlu çıkarma gibi mahir bir yargılama sunup üçünü birden idam ettirdi: Birinci askermahkûm edilmiş olduğundan, ikincisi kaybolup arkadaşının ölümüne sebep olduğundan, cellat dakendisineverilmişemirlereitaatetmemişolduğundandolayı!

İnatçı kadınlarla başı dertte olan kişiler, huzursuzluklarına sessizlikle ve soğuklukla karşı gelindiğizaman onları nasıl bir öfkeye attıklarını ve öfkelerinin gereksiniminin sağlanmadığını duyumsamışolabilir. Konuşmacı Celius, son derece öfkeli bir doğaya sahipti. Birlikte yemek yediği bir kişiylearasında tatlı ve yumuşak bir konuşma olduğu, karşısındaki kendisinin her söylediğini onaylayıp, aynıyöndedüşüncetaşıdığızaman,ona"Tanrılaradına,benimletersbirdüşüncenisöyle!Busurette,ikiayrıkişiolalım!"derdi.Aynı şekilde, inatçıkadınlarancakkendilerinekarşı, aşkyasalarıkarşılığındaöfkeduyulduğu zaman öfkelenir. Birisi kendisine acı bir biçimde hakaret ederek konuşmasını kestiğinde,Phocion’unsusmaktanbaşkabirşeyyapmayıp,onaöfkesiniyatıştırmazamanıbırakmasıgibi.Buolunca,Phocion olaya hiçbir atıfta bulunmaksızın konusuna bırakmış olduğu yerden dönerdi. Böyle bir

küçümsemekadaryaralayıcıhiçbirkarşılıkolmaz.

Öfkelidoğadaolmakherzamanbirkusurdur,amabu,biraskerkişidedahamazurgörülebilirdir;zirabumeslektekuşkusuzbaşkatürlüolunamayacakanlarvardır.SıksıkFransa’nınenöfkelikişisinin,öfkesinidizginlemektetanıdığımensabırlıadamolduğunusöylerim;öfkeonuöylesineşiddetli,öylesineçılgıncaçalkandırırki,

magnoveluticumflammasonore

Virgeasuggeriturcostisundantisaheni,

Exultántqueæstulatices;furitintusaquai

Fumidusatquealtespumisxuberatamnis;

Necjamsecapitunda;volatvaporateradauras,

"Buşekilde,birodunateşibüyükgürültüyle

birtunçkabınaltındayandığıvakit,

susıcağınetkisiylekaynar;kapatıldığıyerdekudururveköpürerekkabınkenarlarındantaşarakkendinitutamazolurvehavalarakarabirdumanyükselir."(Virgilius,En.,462)

bunuyatıştırmasıiçinkendiniacımasızcazorlamasıgerekir.Banagelince,gizleyiponadirenmemiçinböyle bir çaba gösterebildiğim bir tutku bilmiyorum. Bilgeliği bu kadar yüksek bedele giymekistemezdim.Beteriniyaratmamanınkaçapatladığındaneolduğunapekokadarbakmam.

Birisi yanımda davranışındaki gerçekten de eşsiz olan ılımlılıkla ve yumuşaklıkla övünüyordu. Onabunun,özelliklede,önemliolanvetümbakışlarıüzerinetoplayankişileriçinbuşekildeherzamaniyicesakin gözükmenin güzel bir şey olduğunu söyledim; ama aynı zamanda ona "en önemlisi, kişinin kendiiçindede sakin olmasıdır, kanımca, yaptığındankorktuğumgibi iyi davranmakla bumaskeyi, budışsalgörünüşükorumakiçinkendiniiçindenkemirmekdeğildir"dedim.

Öfkegizlenerekkendininkılınır.Diogenes’inbirmeyhanedefarkedilmemekiçindiptebiryereçekilenDemosthenes’e,"geriyeçekildikçe, içeriyedaha fazlagiriyorsun"dediğigibi.Bilgebir tavırgörüntüsüvermekiçinderineğilimlerinegemvurmaktansa,birazvakitsizceuşağınabirşamaratmanındahageçerliolduğunu düşünüyorum. Bense kendi zararıma saklamaktansa tutkularımı daha çok ortaya çıkarmaktanhoşlanırdım;çünkübunlarhavaalarakvekendilerinigöstererekhafifler.Tutkuların sivriuçlarınınbizekıvrılmaktansa, dışarıya doğru dönmüş olması daha iyidir. "Omnia vitia in aperto leviora sunt; cumsimulata sanitate subsudunt." ["Belirgin kusurlar en hafif olanlardır; bir sağlık havası altındagizlendiklerivakitonlarçoktehlikelidirler."(Seneca,Ep.,LVI)].

Bu tavsiyeyi ailemden öfkelenme hakkı ve gücü olan kişilere yapıyorum:Birincisi, öfkeyi tasarruflakullansınlar ve sonuna kadar boş yere harcamasınlar; zira bu, içerik ve etkiye engel olur. Sıradan vedenetimsizyaygaracılıkbir alışkanlıkhalini alır;dolayısıylaherkesbununlaalayeder.Sizdenhırsızlıkyapanhizmetçiyekarşıgösterdiğinizöfkeetkisizdir;çünküobunusizdenbirbardağıkötüyıkamışolduğuyadabirtabureyiyerinekoymadığıiçinkendisinekarşıkullandığınızıyüzkezgördü.İkincisi,onlaryokyere istiflerini bozmazve azarladıklarının yakınmak zorundaolduklarına ulaşmasına bakarlar; zira peksıkçabukişihazırbulunmadığındabağırır,ogittiktensonrabiryüzyıldahabağırmayısürdürürler,

etsecumpetulansamentiacertat.

"Çılgınlık,taşkınlığıiçindekendinekarşıdöner."

(Claudien,InEutropium,I,237)

Sorumluluğu bir gölgeye yükleyip, bu fırtınayı orada cezalı durumda, hatta ilgili olana değil, sadeceseslerinin şamatasına maruz kalan kişiye estirirler. Kavgalarında yiğitlik taslayan ve kime sorumlulukyükleyeceğinibilmedenkızankişileridekınarım.Buyalancıpehlivanlıklarıbirdeğere sahipolduklarıfırsatlarasaklamakgerekir:

Mugitusveluticumprimainpræliataurus

Terrificoscietatqueirasciincornuatentat,

Arborisobnixustrunco,ventosquelacessit

Ictibus,etsparsaadpugnamproluditarena.

"Dövüşehazırlananböylebirboğakorkunçböğürmeleratar,

öfkesininiçindeboynuzlarınıbirağacıngövdesindedener,

vuruşlarıylahavayıdövervekumuetrafasaçaraksaldırıyabaşlar."(Virgilius,En.,XII,103)

Öfkelendiğimzamanbunuenşiddetli,amaaynızamandada,elimdengeldiğinceenkısaveengizlibirbiçimdeyaparım.Kendimi tez canlılığave şiddete terk ederim; amabundan çevremeher türlüve farkgözetmeyen hakaret dolu sözleri savuran noktaya varana kadar kendimi kaybetmem. Bu benim enyaralayıcı iğnelemelerimigerektiğigibiyerleştirmemiengellemez; ziragenelde sadecebunauygundilikullanırım.Uşaklarımbunudahavahimdurumlardaselimolanlardandahaazhisseder.Buselimdurumlarbenigafil yakalarve talihsizliğin sizi attığıbuuçurumadüşerdüşmez– sizdeki iç tepiyiverenönemlideğil–herzamansonunakadargidersiniz;düşüşipleriçözer,hızlanır,kendiliğindenaceleyegelir.Vahimdurumlarda,bunakarşın,beniavutanbunlarınherkesinhaklıbiröfkenindoğacağınıgörmeyibeklemesineo derece dayanmalarıdır; bu kişilerin beklentisini boşa çıkarmakla övünür, karşı çıkar ve direnmeyehazırlanırım;zirabuvahimdurumlarbeniderindenyaralamışolup,onlarıizlersembenioldukçaileriyegötürebileceklerdir. Bundan kendimi kolayca muhafaza ederim; orada beklersem, nedeninin şiddeti neolursaolsunbu tutkunun itişinigeriyeçevirmek içinoldukçagüçlüolurum.Amaaksi takdirde,bu tutkubeniyakalayıpelegeçirdiğiandanitibarenvebuhangiboşnedenleolursaolsunbenisürükler.Benimleanlaşmazlığagirebilenkişilerleşutürbirpazarlıkyaparım:"Benikızmışgördüğünüzzaman,haklıyadahaksızöncekendihalimebırakın;bendekendibakımımdanaynısınıyapacağım."Fırtınasadecebirbiriniseve sevebesleyenöfkelerin rekabetindendöllenirveaynı andadoğmazlar.Bunlarınherbirini akışınıizlemeyebırakalım;herzamanbarışiçindeolacağız.Yararlı,amauygulamasızorkural!Bazıkere,evimingüzel düzeni için gerçekten olmasa da öfkelenmiş gibi yaptığım olur.Yaşın doğama daha fazla aksilikverdiğiölçüde,bunakarşıdurmayaçabaharcıyorum;öyleyapacağımki,dahafazlaözrümveeğilimimolacağıgibi,elimdengelirse,bundanböyledahaaztedirginvehuysuzolacağım.Bununlabirlikte,şuanakadarşimdidenbunlaraenazsahipolmuşlararasındayım.

Bu bölümü bitirmek için bir söz daha. Aristoteles, öfkenin bazen erdeme ve yiğitliğe silah hizmetigördüğünüsöyler.Pekmümkündürbu.Yinede,aksinidüşünenler,hoşçabununyeniuygulamalıbirsilaholduğuyanıtınıveriyor;ziraötekisilahlarıbizsallıyorsakda,bubizisallıyor.Elimizonuyönlendirmiyor;o,elimiziyönlendiriyor.Bizonudeğil,obizitutuyor.

OtuzİkinciBölüm

SenecailePlutarkhos’unSavunmasıBuönemlikişilerleiçlidışlılığım,yaşlılığımavetamamenkendilerindenaldığımparçalarladuvarları

örülmüşolankitabımayaptıklarıyardımbenionlarınamacınısavunmayayöneltiyor.

Senecaiçinşunusöyleyeceğim:Din’insözdereformyapmışolduğu,bazeniyiellerdençıkanveeniyikonularakullanıldığınıgörmeninmemnunedebileceğibinlercerisaleamaçlarınısavunmakiçineldeneledolaştırılıyor.Birzamanlar,bunlardanzavallımüteveffakralımızCharlesIX’unyönetimiyleNeron’unkiarasında benzerlik bulmayı geliştirmek ve güçlendirmek isteyen, her ikisini de hükümdarlarınadanışmanlıkyapmayagötürmüşolankaderlerini,aynızamandadadavranışlarını,doğalarını,koşullarınıkarşılaştırarak müteveffa Bay Loraine Kardinali’yle Seneca’nın kıyaslayan bir tanesini gördüm. Burisalede,kanımca,şusoylubayKardinal’eiyiceonurmaledilmektedir.Ziraonunaklını,belagatini,dinvekralınahizmetyönündeçabasınıvekamuyararınaböylesoyluveliyakatli,uzmanvegörevindeetkilibirkiliseadamınınpekyeni,pekendervepekgerekliolduğubirçağdadoğmuşolmatalihinisonderecetakdir edenlerden biri bile olsam, gerçeği dile getirmek üzere, onun niteliğini, daha açıkçası erdeminiyinedeSeneca’nınkikadarbelirgin,tamvesağlamsaymıyorum.

Ve söylemeliyim ki, sözünü ettiğim bu kitap, amacına ulaşmak için, tanıklığını kesinlikle reddettiğimtarihçi Dion’un yapmış olduğu sitemlerden alıntılarla Seneca’nın çok elverişsiz bir portresini çiziyor.ZirabuyazarSeneca’yıbazen"pekbilge"ve"Neron’unkusurlarınıncandüşmanı"diyeniteleyip,sonraonupinti,tefeci,muhteris,gevşek,hazcıveniteliklerinesahipolmaksızınfilozofgeçinenbiridiyetasviretmesidışındahükümlerindedeğişkenlikgösterir-Seneca’nınyazılarındaysacesaretipekcanlıvegüçlü,sonderecebüyükzenginliğiveharcamalarını içerenkonudakigibibuyakıştırmalarakarşıtlığıpekaçıkgörünür; bunun hakkında aksi hiçbir tanıklığa inanamam.Ve zaten,Grek ve yabancı tarihçilerdense bukonulardaRomalıtarihçileriinanmakaklaçokdahauygundur.Oysa,Tacitiusvediğerleri,onunyaşamıylaölümünden çok saygın diye söz edip, bize dikkate değer ve erdemli bir kişiyi tasvir ederler. Dion’unhükmüne, şu yadsınması olanaksız olanıyla tek bir kınamada bulunmak bana yetecektir: Roma’nınsorunlarınayönelikçokkötübirtavıriçindedirkendisi;Pompeius’akarşıJuliusSezar’ın,Cicero’yakarşıAntonius’untarafınıtutmayıgözealır.

ŞimdiPlutarkhos’agelelim.

JeanBodin,çağdaşlarıolanniteliksizyazarlarkalabalığıiçindeyargıyeteneğiçokdahagelişkinolançağımızıniyibiryazarıdır;üzerindebirhükümverilmeyeveözenle incelenmeyelayıktır.Onu,Tarih’inyöntemi’ndeki ilgili bölümde Plutarkhos’u sadece cahillikle (onu konuşmaya bırakacağım; zira bunuhedefalmıyorum)değil,amainanılmazvetamamıylamasalımsı(bunlaronunsözleri)şeyleryazmakladasuçladığı zaman fazla atakbuluyorum.Eğero, "olaylarolduklarından farklılar"demekleyetinseydi, buağırbireleştiriolmazdı;zirabirşeyikendimizgörmediğimizzamanbunubaşkasıaracılığıylaveonuniyiniyeti üzerinden ele alırız. Zaten ben de Plutarkhos’un, örneğin hiçbir zaman sahip olmadığı üç en iyikomutanı hakkında hükmünden söz ettiği zamanki gibi aynı öyküyü çeşitli biçimlerde anlattığınıgörüyorum; bu hüküm bir biçimde Flaminius’un yaşamında, bir başka biçimde Pyrrhus’un yaşamındasunuldu.AmaPlutarkhos’uceptekeklik saydığı inanılmazveolanaksız şeyleri ele aldığı içinkınamak,dünyanın en nitelikli yazarlarından birini bir düşünüş hatası yüzünden suçlamaktır. Ve işte Jean Bodintarafındanverilmişörnek:"Plutarkhos’unLakedemonyalıbirçocuğunçalmışolduğubirtilkiyavrusununkarnınıdeşmesinesuçunuortayakoymaktansaölmeyitercihederekizinvermesinianlattığıgibi."İlköncebuörneğikötüseçilmişbuluyorum;çokdahakolaylıklatespitedebildiğimizfizikigücüsözkonusuederekyapmanın pek kolayca olduğu sırada ruhun özelliklerine sınırlar koymak pek güçtür. Bu nedenledir ki,

bana kalırsa en iyisi ikinci türden bir örnek seçerdim; bu örnek yine de ötekiler arasında daha azinanılabilirdir. Bu, Pyrrhus’un kendisi tamamen yaralı olsa da, tepeden tırnağa zırhlı düşmanlarındanbirine çok güçlü bir kılıç darbesi indirip, onu başının üstünden aşağıya kadar ikiye ayırdığını, öyle kibedenin ikiparçaolduğunuanlatır.Onunörneğindepekbüyükbirmucizehavasıbulmuyorum.Bununlakendisine göre, "söylendiği gibi"yi ekleyerek inancımızı kısıtlamaya çalışan Plutarkhos’u savunduğunusanmıyorum.Çünkü o, kesinliği ve eskiliklerine ya da dinsel doğalarına saygı dolayısıyla kabul görenşeylerdurumudışındakuşkusuzkendisideinanmayıistemeyip,nedeinanılmazşeylerebizeinandırmayıisteyecekti.Şuhalde,onunburada"söylendiğigibi"deyiminikullanmasıbunedenledeğildir.Onunkendiçağından alınmış örneklerle Lakedemonyalılar’ın dayanıklılığı konusunda zaten bizzat bize anlattığınagörebunuveCicero’nundaondanöncebulunduğuyerlerde (kendi dediği üzere) bunlara inandırmanınçokdaha zorolduğunugörmekkolaydır.Bundayineonunçağında, ağızlarındanenufak feryatve iniltiçıkmaksızın,bazılarınınölümegönüllügittiğiçocuklarınDianatapınağıönündekanlarıheryanasaçılarakakıncaya kadar kırbaçlanma sınavına tutulma dayanıklılığı söz konusuydu. Plutarkhos’un birçok başkaanlattığındansonrabirdeşuvar;birkurbantörenisırasındabuhurluksallayanbirçocuğunyenindeniçeriateşlibirkömüründüşmesiyle,çocukkızaranetkokusuhazırbulunanlarınburunlarınaulaşıncayakadarkendini yanmaya bıraktı. Lakedemonyalılar’ın ününün bağlı olduğu geleneklerinde hırsızlığa gafilavlanmışolmaktandaha fazla ayıpveutançduyumsadıkları hiçbir şeyyoktur.Bukişilerin (yazarların)yüceliklerine,sanmıyorumkisadeceBodin’denfarklıolarakbuncainanmaklakalmayıp, inanılmazolanbuöyküyünepekgarip,nedeolağanüstübuluyorum.

Sparta’nıntarihidahasertvedahaolağanüstübiryığınörnekledoludur;buhesaplatümüylebirmucizeyerinegeçecekti!

Hırsızlık konusunda Marcellinus, kendi çağında Mısırlılar’ı böyle bir kötülüğü yaptıkları sırada –onlardabupekyaygındı –basitçe adlarını söylemektenbaşkaonları zorlayabilenhiçbir cezanınhenüzbulunamamışolduğunuanlatır.

Tefeci Lucius’un katlinde suç ortaklarının adlarını vermesi için sorguya çekilmiş olan bir İspanyolköylüsü, işkencenin ortasında arkadaşlarına yerlerinden kımıldamamalarını, onun yanında güvendekalabileceklerini,acınınağzındanenufakbiritirafkoparamayacağınıbağırıyordu.İlkgünonunağzındanhiçbirşeyalınamadı;ertesigün, tekrar işkenceyapılmaküzeregötürülürkenadamkendinigardiyanlarınelindenzorlakurtarıpbaşınıduvaravurduveöldü.

Epicharis, Neron’un zaptiyelerine kafa tutmuş ve günler günü komplosuna dair hiçbir şeyiaçıklamaksızın ateşlerine, vurmalarına, işkence âletlerine dayanarak onların acımasızlığına sonundabezginlik getirmişti. Kolları ve bacakları kırılmış olan kadın ertesi gün hamalların taşıdığı bir koltuküzerindetekrarişkenceyegötürülürken,giysisininbirbağınıkoltuğunbirkolunatakıpbaşınıgeçirdiğibirilmikyaptıvebedenağırlığıylakendiniboğdu.Buşekildeölmecesaretinisahipolarakveişkencelerinintekrarındankendinikurtararakkadınbuzorbayladahaiyialayetmekiçinbirsonrakigününsınamalarınahayatını feda etmiş ve başka kişileri de ona karşı benzer girişimlerde bulunmaya kışkırtmış gibigörünmüyormu?

İç savaşlarımız sırasında edindikleri deneyimler üzerine atlı okçularımızı ya da arkebüzcülerimizisorgulayan kişi, sefil çağımızda ve eskiMısır toplumundan yumuşak ve daha kadınsı bu aşağılık halkiçinde,azöncedilegetirdiğimizSpartalıkişilerinerdemiylekıyaslanmayalayıkdayanıklılık,inatvedikbaşlılık örnekleri bulacaktır. Kendisini sadece haraca bağlattırmaktansa tabanlarını dağlattırmaya, birtabancanın horozuyla parmaklarının uçlarını ezdirmeye razı olan basit köylülerin bulunduğunu bilirim.Bunlardan tümgece öldürmek için değil, ama acı çektirilmek ve yıldırılmak üzere bir atın kuyruğundasürüklenmişolduğuyularınhâlâ sarktığı boynu tümüylemorarmışve şişmişolanbirinin çırılçıplakbir

çukuraatıldığınıgördüm.Söylediğinegörebirsözvermektenseacıçekmekonusunda,gerçektenbinkezölüme gitmeye kararlı bir halde, sözcüklerin anlamı kayboluncaya ve bayılıncaya kadar tüm bunlarakatlanmıştı.Veo,bununlabirlikte,tümbölgeninenzenginçiftçilerindenbiriydi.Bunlardankaçtanesininbaşkalarından edindikleri ve gerçekte kendilerine yabancı kanılar için yanmaya ve dağlanmaya razıolduklarıgörüldü?

Öfkeetkisialtında tasarlanmışbirkanıdanvazgeçmektensekızgındemirleağzınıdağlatabileceğiniz–Gaskonyakafalarıbundabirparçaimtiyazasahiptir-yüzlercekadıntanıdım.Zorlamavevuruşlarbunlarısadece öfkelendirir. Tehditleri, cezaları ve dayakları yüzünden kocasına "bitli" demeye ara vermeyen,suya atılmış halde ve boğulurken bitleri öldürme hareketi yapmak için ellerini başının üstüne kaldırankadınınöyküsünüuydurankişi, gerçektende içindekadınların inatçılığınıngörüldüğübir şeybuldu.Veinatçılık,enazındangüçlülükvesağlamlıkiçinsebatınkızkardeşidir.

Zaten öncedende söylediğimgibi,mümkünve imkânsız olanı bizce inanılır ya da inanılmazoluşunagöre yargılamamak gerekir. Bu, yine de çoğu kişinin kendilerinin yapmayı bilemeyecekleri ya daisteyemeyecekleri şeyiyapabilenbaşkalarına inanmak istememekledüştüklerivahimbirhatadır, – amabunuBodiniçinsöylemiyorum.Herkesonuninsandoğasınıneniyiörneğiolduğunudüşünüp,onunlatümdiğerlerini kıyaslıyor ve onunkilere benzemeyen davranışları sahte ve yapay sayıyor. Ne hayvancaaptallık! Beni ilgilendiren tarafıyla, bazı insanların, özellikle de eski insanların arasında bulunanlarınbenden çok uzak yükseklikte olduklarını düşünüyorum. Ve kendilerini izlemekteki güçsüzlüğümü kabuletmemerağmen,onlarıbinadımdanbileolsayinedeuzaktangözlemlemeye,onlarınbudüzeydeolmasınayolaçanetkinlikleri,bendetomurcukgibigördüğümetkinlikleridüşünmeyeuğraşıyorum.Amaaynışeyihayretetmediğimvedahasıinanmayıreddetmediğimdahaaltdüzeyakıllaradayapıyorum.Buadamlarınyükselmek için kullandıkları şekli iyice görüyor ve pek güzel bulduğum yüceliklerine hayranlıkduyuyorum;bunlarıbenimsiyor,gücümorayaulaşmayıbaşaramasada,aklımbunasevesevebağlanıyor.

Bodin’in Plutarkhos tarafından söylenmiş inanılmaz ve tümüyle masalımsı şeyler hakkında verdiğibaşkaörnek,yurttaşlarınınkalbiniveistencinikendiçıkarınakötüyoldanelegeçirmişolmaklaEphorelar(Sparta yüksek yargıçları) tarafından para cezasına hükmedilmiş Agesilaus’un öyküsüdür. Onun bundahangiyanlışlıkbelirtisinibulduğunuanlamıyorum;amakesinolan,Plutarkhos’unburadakendincebizdençokdahaiyibilmesigerekenşeylerdensözettiğidir.VeGrekülkesindeyurttaşlarıtarafındansadeceaşırıdeğerverilmişolduğu için sürgünehükümgiymişkişilergörmekbiryenilikdeğildi;Siraküza’dakigibiAtina’dadasürgüncezasıüzerineyasalarbunatanıklıkeder.

MetninbubölümündePlutarkhoshakkındaBodin’incanımısıkanbirbaşkaithamıbulunuyor;bu,onunPlutarkhos’un Romalılar’ı Romalılar’la, Grekler’i kendi arasında iyice ve dürüstçe kıyaslarkenRomalılar’ıGrekler’leböylekıyaslamadığını söylediğiyerdir.Bodin,Demostenes’leCicero’nun,Catoile Aristides’in, Sylla ile Lisander’in, Marcellus’la Pelopidas’ın, Pompeius’la Agesilaus’un arasındayapılmış ortaklık kanıtlaması için, bu çiftlerde Plutarkhos’un bunların yoldaşlarıyla uyumsuzluğuaracılığıylaGrekler’idesteklemesine içerliyor.Amaburada tamı tamınaPlutarkhos’unendikkatçekicive en övgüye değer yanına saldırmaktır bu; zira bu kıyaslamalarda (kanımca bunlar eserlerinin ustacabelgesinioluşturup,Plutarkhosözelliklebundatatlandı),onunhükümlerinindoğruluğununveiçtenliğininderinliğinin ve ağırlığının dengi yoktur. O, bize erdemi öğreten bir filozoftur. Onu bu yandaşlık vesahtecilikkınamasınakarşıgüvenceyealıpalamadığımızabakalım.

Bodin’iyargısındakışkırtabilenşeyin,kafamızdabulunanbuRomalıadlarınınparlaklığıveışıltısıdırdiyedüşünüyorum;aslında,Demosthenes’inşanıbizebuyüceCumhuriyet’inbirkonsülünün,birkonsülyetkili valinin ya da idare amirinin şanına eşit olur gibi gelmiyor.Ama olguların gerçekliği ve bizzatinsanların kendilerinin gerçekleri, Plutarkhos’un hedeflediği şekilde, kaderlerindense davranışları,

mizaçları, bilgileri teraziye koyarak gözden geçirilirse, o zaman Bodin’in aksine, Cicero ile YaşlıCato’nunPlutarkhos’unortakettiklerininniteliklerindenalttaolduğunudüşünüyorum.Bodin’inyerindevebakışaçısında,benGençCato’nuPhocion’lakıyaslamayıtercihederdim;buikisinarasındaüstünlükdahaziyade Romalı’ya verilirdi. Marcellus, Sylla ve Pompeius’a gelince, onların savaşçı başarılarınınPlutarkhos’unbirbiriyleeşleştirdiğiGrekler’inkilerdendahabüyük,dahaşatafatlıvedahaşanlıolduğunukesinlikle görüyorum; ama bundan başka savaş gibi daha erdemli eylemler, her zaman daha fazlabilinenlerdendeğildi.Enufakliyakatesahipbaşkaadlarıngörkemialtındakomutanlarınadlarınınsıkçaboğulduğunu da görüyorum. Labienus, Ventidius, Telesinus ve birçok başkası bu şekildedir. Ve eğerolgular bu açıdan ele alınırsa, eğer Grekler’i savunmalıysam, Camillus’un Themistocles’in,Gracchelar’ın Agis ile Cleomenes’in, Numa’nın Licurgus’un iyice altında olduğunu söyleyemeyecekmiydim?Amabuncaçeşitligörüntüsüolanolgularıtekbirçizgideyargılamayıistemekçılgınlıktır.

Plutarkhos bu kişileri kıyasladığı zaman, bunu o kadar eşdeğer kişilikler arasında yapmıyor. Ondandaha iyi ve daha vicdanlı bir biçimde kim bunların farklarının altını çizebilirdi;? O, zaferleri, silaholgularını, Pompeius tarafından yönetilmiş orduların gücünü ve onun başarılarını Agesilaus’unkilerlekarşılaştırdığı zaman şöylebildirir: "HâlâyaşıyorolsavekendisineAgesilaus lehine tüm istedikleriniyazma izni verilmiş olsa da, Ksenophon’un onu bu kişiyle karşılaştırmayı göze alabileceğineinanmıyorum."YaLisanderileSylla’dansözedişi?"Nezafersayısı,nedesavaştatehlikeyeatılmaiçin,hiçbirkıyaslamaolanağıyoktur;ziraLisandersadeceikidenizsavaşıkazandı…vb."Bu,Romalılar’danhiçbir şey götürmez; onları basitçe Grekler’in karşısına koymakla, aralarında saptanabilen bir takımtutarsızlıklarla ancak onlara hata yapmış olabilir. Ve öte yandan, Plutarkhos bunların tümünü birdenteraziye koymayıp, birliktelerinde hiçbir tercih belirlemiyor. O, sırasıyla olguları ve koşullarıkarşılaştırıp,bunlarıayrıayrıyargılıyor.Bunedenledirki,onuntaraftutmasıkanıtlamakisteniyorsa,özelbazıhükümlerininayrıntılarıyla incelenmesiyadabundabirbirinedahauygundüşenvedahabenzeyenbaşkalarıvarolduğu,dolayısıylabirkıyaslamayadahauygundüştüğü sırada,genelbiçimde,kesinlikleonunfilancaGrekvefalancaRomalı’yıbirbiriylekötüeşleştirdiğininbildirilmesigerekirdi.

OtuzÜçüncüBölüm

Spurina’nınÖyküsüFelsefe, aklı ruhumuzaegemenkılmayave iştahlarımızagemvurmak içingerekligüceulaştığı zaman

güçlerinikötükullanmadığıdüşüncesindeolur.Veaşkınyolaçtıklarındandahaşiddetlilerininolmadığınıdüşünen kişiler bunların beden ve ruhla hep birlikte ilgili olduğunu, insanın bütünüyle bunların tutkunuolduğunudeğerlendirir.Oderecedeki, sağlıkbunlarabağlıdırvehekimlikbazenbunlaraçöpçatananahizmetivermekzorundadır.

Amaaksine,bedeninorayakatılmasıolgusununbunlarıazalttığı,zayıflattığıdapekâlâsöylenebilirdi;ziraböylearzulardoymuşlukkonusudurvemaddiçarelerbulabilirler.Buiştahındalışageçtiğiruhlarınısüreklikaygılardankurtarmayaçalışançokkişibununla ilişkiliolupetkilenmişbölümlerinikesmeyivekoparıpatmayıyeğledi.Başkalarıbundagücünşiddetiniveateşliliğikaryadasirkegibisoğukşeylerinsıkça uygulamasıyla hafifletti. Atalarımızın "kıl gömlek"lerinin hedeflemiş olduğu budur: Bazılarınınkendilerinegömlek,bazılarınındagüçleriniizaleetmeyeyönelikkemerleryaptıklarıatyelesindenörülmebir kumaştır bu. Fazla uzun zamanönce değil, bir hükümdar bana gençliği sırasında kral François I’inhuzurunda bir bayram günü herkes süslü giysiler içindeyken babasının hâlâ kendisinde bulunan kılgömleğinigiymehevesinekapıldığını;amasofuluğuneolursaolsunbunusırtındançıkarmakiçingeceyibekleyemediğini ve bu yüzden uzun süre hasta olduğunu anlatmıştı. O, bu çarenin uygulanmasınınyatıştırabildiği gençlik ateşi olmadığını da ekledi. Belki de o, en kavurucu gençlik kızışmalarınıtanımamıştı;ziradeneyimgösteriyorki,sıkçaenkabaveensefilgiysileraltındabunlarkalıcıoluyorvekıl gömlekler ister istemez genç geyikleri taşıdıklarından yoksun kılmıyor. Ksenokrates, buna en sertbiçimde karşı çıkar.O, çömezleri beline sahipliğini denemek için yatağına güzel ve ünlü fettan Laïs’içırılçıplak,sadecegüzelliğininsilahlarıveaşkşerbeti lezzetli tuzakyemleriylekoydukları,uslamlarınave talimatlarınakarasızkalanbedeninin isyanabaşladığını iyicehissettiğizamanbubaşkaldırıyakulakvermişolanuzuvlarınıdağladı.Arzular, ihtiras, cimrilikveaynı türdenbaşkalarıgibi tamamıyla ruhuniçindeyerleşip,aklaçokdahafazlakötülükyapar;çünküakılancakbudurumdakendinegüvenemezvebuaçlıklardoyumubilmeyip,dahasıözgüntatminleriiçinkeskinleşirveartar.

BirtekJuliusSezarörneğiihtiraslarınbuikitürününuyumsuzluğunugöstermeyeyetebilir.Onunkendikişiliğinegösterdiğikılıkırkyaranözenbizebununkanıtınıveriyor;o,tümbedeninkıllarınıaldırmakveen nadide parfümleri sürünmek gibi o sırada uygulamada olan en şehvet uyandırıcı yöntemlerdenyararlanıyordu. Suetone’a inanmak gerekirse, iyi bir yapıya sahipti; açık renk ten, iri ve çevik beden,dolgunyüz,kahverengivecanlıgözler.ZiraRoma’dagörülenonaaitheykellerbuportreyletamıtamınauyumlu değildir. Dört kez değiştirdiği karılarının ve Bithynie kralı Nicomedes’le birlikte çocuklukaşklarını hesaba katmaksızın, bu birliktelikten doğan Cæsarion’un tanığı olduğu, şu pek ünlü MısırkraliçesiKleopatra’nınkızlığınıbozdu.O,MauritanyakraliçesiEunoe’yledeveRoma’da,Posthumia’daServius Sulpitius’un karısıyla, Lollia’da Gabinus’un karısıyla, Tertulla’da Crassus’un karısıyla,Murtia’dabizzatyücePompeius’unkarısıylaaşkyaşadı.Zatenbununiçindirki,Romalıtarihçilerbusonkadınıkocasınınboşadığınısöyler;Plutarkhosisebundanhaberiolmadıüınıitirafeder.VebabaveoğulCurionlar,Sezar’ınkızıylaevlendiğindePompeius’ukendisiniboynuzluyapanveonaÆgistus[8]demeyiâdetedinmişbiradamındamadıolmaklaherzamankınadı.Sezar,tümbukadınlarınüstüne,Cato’nunkızkardeşiveMarcusBrutus’unannesiServilia’yıdametresedindi.Herkes,Cæsar’ınBrutus’akarşıbüyüksevgi sinin onun pek büyük olasılıkla kendisinden olabileceği bir tarihte doğmasından ileri geldiğinidüşünür.Şuhalde,onunsonderecesefihveçokaşkadüşkünmizaçlıolduğunudüşünmekteiyicehaklıyım.Ama bir başka ihtirası, fazlaca tutkunu olduğu iktidar hırsı, öncekini karşısına dikilip çarçabuk onunyerinialdı.

Hatırıma, Konstantinopolos’u alan ve Grek adının kesinlikle kaybolmasına neden olan 2. Mehmetkonusugeldi;herikisindedehiçyorulmakbilmezmuhabbetdüşkünüveaskerolarakbuikiihtirasınbuncadengede olduğu bir başka durum bilmiyorum. Ama yaşamı boyunca ne zaman bu iki ihtiras rekabetegirişmişbulunsa,savaşçıateşiherzamanaşkateşindenbiradımöndeolmuştur;busonuncuysa,normalmevsiminin dışında da olsa, ancak ilerlemiş yaşı dolayısıyla savaş yükünü taşıma yetisinde olmadığızaman gerçekten baskın hararetini yeniden kazandı. Napoli kralı Ladislaus için aksine örnek gibianlatılanlarhiçkuşkuyokkidikkatedeğerdir.Onun iyikomutan,cesurvehırslıolduğu,başlıcaolarakkendinecinselhazzınındoyumunuvenadirgüzellerinkeyfinisürmeyitespitettiğisöylenir.Veölümüdebuhırsınauygunoldu.İyiyönetilmişbirkuşatmaylakentsakinlerininensonundaonunzaferipazarlığınıyapmak durumuna geldikleri Floransa’yı ele geçirdiğinde, kentten nadir güzelliğinden söz edildiğiniişitmişolduğubirkızınkendisineverilmesikarşılığındaonlara savaştabaşabaşolmasözüverdi.Zor,kızıonateslimettirip,özelbirzararlakamusalyıkımdankorudu.Bu,zamanınünlübirhekimininkızıydı;adam,kendiniiğrençbirgereksinimezorlanmışgörerekbüyükbireylemegirişmeyekararverdi.Herkeskızını bu yeni âşığa hoş görünür kılmak için süslemeler ve takılarla hazırladığı sırada, o da kendibakımındankızınailkyakınilişkilerindekullanacağı,oülkeninkadınlarınınbukoşuldahemenhiçihmaletmedikleri, kokusuyla olduğu kadar işlemesiyle de çok güzel birmendil verdi.Ve hekimin gösterdiğiözenle ustaca zehirlenmiş bu mendil, coşkulu bedenlere sürülünce zehrini olabildiğince açılmışgözeneklere çarçabuk sızdırıp sıcak terlerini soğuğa dönüştürdü; onlar birbirinin kollarında sonnefesleriniverdi.

AmatekrarSezar’adönüyorum.

O,zevklerininmesleğineelverişlifırsatlarıbirtekdakikaçalmasına,biradımbaşkayöneçevirmesineaslaizinvermedi.Bututkuondatümdiğerlerinetamamıylaağırbastıveruhunuonuistediğinieldeetmeyeyöneltenbiryetkeyleelegeçirdi.Kuşkusuz,bukişiliğinveonunilginçniteliklerininyüceliğini,üzerindehemen hemen yazmadığı konunun bulunmadığı her tür alandaki bilgilerini gözden geçirdiğim zaman bubenihayalkırıklığınauğratıyor.Öylebirhatiptiki,çoğukişionunbelagatiniCicero’nunkinetercihetti;kendide,kanımca,bualandaaltdüzeydeolduğunüdüşünmüyordu.HattadenebilirkibuikiCatokarşıtı,Cicero’nun özgün Cato’nunda kullanmış olduğu güzel konuşmalarını karşı çıkmak için yazmış oldu.Sonuçta, emekte onunkinden daha uyanık, daha etkin, daha dayanıklı zekâ hiç oldu mu? O, bu emeğiyapmacık değil, tomurcuk halindeki çok sayıda ve değerli, canlı ve doğal erdemlerle daha dagüzelleştirdi.Dikkatçekicibiçimdesadeolup,beslenmesindepekaztitizdir;Oppius,birgünmasadabirsalçaiçindesıradanzeytinyağıyerineilaçlıkzeytinyağısunulduğuzamanonunevsahibiniutandırmamakiçin bunu bol bulamaç tüketmiş olduğunu anlatır. Bir keresinde, kendisine herkesin yediği ekmektenbaşkasını sunduğu için fırıncısını kamçılattı. Bizzat Cato, Sezar’ın ülkesini yıkıma götürebilecek ilközentisiz kişi olduğunu söyleme alışkanlığındaydı. Ve aynı Cato ona "ayyaş" dediyse, işte koşulları:Sezar’ındakatıldığındankuşkulanıldığıCatilinakomplosu tartışıldığısıradaher ikisideSenato’daydı;dışarıdan birisi Sezar’a gizlice zarflı bir mektup getirince, Cato komploculardan bir bilgi geldiğinidüşünerek ondan bunu kendisine vermesini istedi. Sezar, kendisine karşı kuşkuların güçlenmesindenkaçınmakiçinbunuyapmayamecburoldu.Oysa,Cato’nunkızkardeşiSevilla’nınonayazmışolduğubiraşkmektubuydu bu. Cato,mektubu okuyunca "Al bakalım, ayyaş!" diyerek Sezar’a fırlattı. Bunda bizikızdırankişilere yönelttiklerimize tümüyle uymasabile sıkça ağzımıza ilk gelenküfürlerle sövdüğümüzgibi, daha çok bu kusur üzerine bir aşağılama belirtisi ve gerçek bir kınamadır diyorum. Yine de,Cato’nun onu kınadığı bu kusur Sezar’ı suçüstü ettiğiyle oldukça yakındır; zira Venüs ile Bacchusatasözünündilegetirdiğigibiharikaanlaşır.

Amabende,perhizdeolduğumzamanlardaVenüsçokdahaşiddetlidir.

Sezar’ınkendisinekarşıhatayapmışkişilere,hattaiçsavaşsırasındaverdikleridışındabile,yumuşakdavranışının ve merhametinin örnekleri sayısızdır; dolayısıyla da, bunları yazılarında düşmanlarınıtavlamakvedüşmanlarınızaferiylegelecektekiegemenliğindendahaazkuşkuyadüşürmektekullandığınıiyicegösterir.Buörneklerin,onunçokyumuşakbirdoğayasahipolduğunukanıtlamayayetmesebileenazındanbizeondakidikkatçekicibirözgüveniveeşsizbircesaretigösterdiğinisöylemekgerekir.Onunçoğu kez, yendikten sonra girişimlerini desteklemek için olmasa da, en azından kendisiyle savaşmayadiretmemeleriiçinantiçmeyezorlamadanbileordularıbütünüyledüşmanagönderdiğioldu.Pompeius’unkomutanlarınıüçyadadörtkezesiredip,herseferindeözgürbıraktıPompeiuskendisinesavaştaeşliketmeyenherkesindüşmanıolduğunuönesürüyordu;oise,aksine,kendisinekarşıhareketetmeyenvesilahdoğrultmayanherkesidostbildiğiniilanettirdi.Başkabirtarafageçmekiçinonuterkedenkomutanlarına,silahlarını,atlarınıvedonanımlarınıdayolluyordu.Zorkullanarakalmışolduğukentlerikeyflerincefilanyadafalancatarafıtakipetmekte,sadeceyumuşakdavranışınınvemerhametininanısıbirbirlikbırakaraközgür kılıyordu. Büyük Pharsale savaşı günü, en son kerteye dayanıncaya kadar Roma yurttaşlarına elsürülmesiniyasakladı.

İşte, kanımca, iyice tehlikeli eylemler. Ve eğer uğradığımız iç savaşlarda onun gibi ülkesinin eskidevletiyle çarpışanlar onun örneğini izlemediyse hayret verici değildir; bunlar kesinlikle Sezartarafından, onun kaderi ve dikkate değer öngörüsüyle yönetilmesi gereken olağanüstü yöntemlerdir. Buruhun kıyaslanması olanaksız yüceliğini gözden geçirdiğim zaman, her noktada haksız ve tiksindiricihareketettiğizamanbileonuterketmemişolmazaferinimazurgörüyorum

Bunda onunmerhametine dönmek üzere, tüm güçleri elinde bulundurup üstünlüğünü uyguladığı ve neolursaolsunhiçbirşekildebaşka türlügözükmemecburiyetiolmadığısıradabunlardanelimizdebirçokörnek bulunuyor. Caius Memmius ona karşı, onun da şiddetle yanıt verdiği çok yaralayıcı söylevleryazmıştı.Bu,pekazbirsüresonraonunkonsüllükadaylığınıdesteklemesinihiçbirşekildeengellemedi.OnunaleyhinebirçokhakaretdoluyergiyazmışolanCaiusCalvus,sonradanonunlaarasınıbulmalarıiçinbazıdostlarınaçağrıdabulundu;Sezariseozamanonunilköncekendisineyazmasınıönerdi.VeMamuraadıaltındaonaçokkötüdavranmışolanbizimsevgiliCatullekendisindenözürdilemeyegelmişti;Sezar,aynıakşamonamasasındayemekikrametti.Bazıkişilerinonunhakkındakötükonuştuklarınauyarılmışolarak;bukonudanhaberiolduğunadairbirkamuaçıklamasıilanettirmektenbaşkabirşeyyapmadı.O,düşmanlarındanonlardannefretettiğindençokdahaazkorkardı.Yaşamınakastetmeamaçlıdüzenlenmişbaşkakomplolarvetoplantılaronaaçıklandığında,bunlarınyapımcılarınıkovuşturmaksızınbilgisahibiolduğunubelirleyenbirbuyrultuyayınlamaklayetindi.İştedostlarınakarşıgösterdiğisaygıyıkanıtlayanbir örnek: Sezar kendisiyle yolculuk edenCaiusOppius hastalanınca, sahip olduğu tek barınağını onaverip,tümgeceyizorkoşullaraltındaveaçıktageçirdi.Adaletinegelince,şusöylenebilir:O,yinedeçoksevdiğihizmetkârlarındanbirini,Romalıbirşövalyeninkarısıylayattığıiçinolaydanhiçkimseşikâyetçiolmamasınarağmenöldürttü.Vezaferlerindeonunkadar ılımlılık,hasımlıkkarşısındakararlılık taşıyaninsanhiçbirzamanvarolmadı.

Amatümbugüzeleğilimler,kendini içinepekkaptırdığı, tümeylemlerindedümencivedümenyerinegeçtiğininkolaycasavunulabildiğihırsınçılgıntutkusuylayoldansaptırıldıveboğuldu.Bututkucömertbir kişiden el açıklıklarının müsrifliğini beslemek için bir kamu hırsızı yaptı; ona bu pek adi ve pekhaksız, en kötü ve en bozuk insanlar siyasi tırmanışında sadık olmuşlarsa, onları iktidarı sayesindenamuslu insanlar kadar sevebileceği ve ödüllendirebileceği sözünü söyletti. Bu hırs, onun RomaCumhuriyeti’nibasitbirad, şekilsizve içeriksizyapmışolmasını,düşüncelerininbundanböyleyasalaryerine geçmesi gerektiğini yurttaşlarının huzurunda söyleyerek övünmeye cüret etmesiyle de böyle birkendinibeğenmişliğigöklereçıkardı.OnugörmeyegelenSenatoheyetinioturduğuyerdekarşılamayıgözealıyor, tapınılmayı ve kendisine huzurunda tanrısal onurlar verilmesini kabul ediyordu. Sonuçta bu tek

kusur,kanımca,ondakidünyadaeşigörülmemişengüzelveenzengindoğayıziyanedip,ülkesininyıkımıpahasına, dünyanın bir daha asla görmeyeceği en güçlü ve en sağlıklı devletinin yok edilmesiyle şansahibiolmayaçalışmışolmasındandolayıanısınıtümiyilikyanlısıkişilereiğrençkıldı.

Aksine, aşırı zevk düşkünlüğünün işlerinin yönetimini unutturduğu yüce kişilerden çok sayıda örnekbulmakpekâlâmümkünolacaktır;buşekilde,MarcusAntoine’danvebirçokbaşkasından.Amaoradaaşkvehırseşitterazideeşitbiçimdeolup,birbirleriylebenzergüçlerleçarpışır;benimiçinhiçdeşukazanırkuşkusuolmaz.

Konuma dönecek olursam; uslamlama yoluyla iştahlarımızı dizginlemeye ya da cebirle uzuvlarımızıgörevlerinde kalmaya zorlamaya öncelikle çok gücümüz olur. Ama herkesin sevdiği ve aradığı biziokşayan bu tatlı tutkudan, başkalarına hoş gelerek hissedebildiğimiz zevkten saptırmanın fazlasınıyapmaktan komşularımızın çıkarı dahilinde ayıplamamız söz konusu olduğu zaman, buna neden olangüzelliklerimizekarşınefretveiticilikduymamızsözkonusuolduğuzaman,birisigölgesindekalıyordiyegüzelliğimizikınamamızsözkonusuolduğuzamanhemenhemenhiçörnekbilmiyorum.BundaToscanelıgençadamSpurinaörnektir:

Qualisgemmamicat,fulvumquædividitaurum,

Autcollodecusautcapiti,velquale,perartem

InclusumbuxoautOriciatrebintho,

Lucetebur.

"Kimisarıaltıniçineçerçevelenmiş

birgerdanlığınyadabirtacınsüsü

birincigibiparlar,kimişimşir

yadasakızağacısanatıylakakılmışfildişiparlar."

(Virgilius,Aeneas,X,134)

eşsiz ve en masum gözlerin arzular duymadan parlaklığına dayanamadığı olağanüstü bir güzellikledonanmış olarak, gittiği her yerde onu tutuşturan bunca ateş ve aleve kendini doymamış bırakmaklayetinmeyip,kendinevedoğanınonavermişolduğubudeğerliarmağanlarakarşıçılgıncabiröfke içinegirdi–sankibaşkalarınınhatasındanbunlarakızmasıgerikiyormuşgibi-;gönlüllüolarakçoksayıdayarave kesikle doğanın yüzünde özene bezene yaratmış olduğu kusursuz orantıyı ve güzel düzenlemeyidoğrayıpdeğiştirdi.

Benim fikrim sorulursa, bu tür eylemlere değer vermekten ziyade hayretle bakarım. Amaç soylu vedürüsttü; ama kanımca bir parça bilgelikten yoksun bulunuyordu. Bu aşırı tutumlar, benim davranışkurallarımatersdüşer.Aslında,eğeronunçirkinliğidahasonrabaşkainsanlarınhorgörmegünahına,kineyadabuncaolağanüstübireylemineözenmeye–yadakaraçalmaya;çünkübudavranışbirçılgınöfkeninkendinden geçmişliği diye de yorumlanabilirdi - atılmalarına hizmet ederse ne demeli? Eğer istersekusurunbirbiçimdeyararsağlamayaulaşmadığıbirşeyvarmı?Tanrı’nınbubağışlarınıörnekbirerdemveiyicedüzenlibirdavranışfırsatıyapmakdahadoğruvedahadaşanlıolurdu.Sıradangörevlerdenvetoplum yaşamında kusursuz namuslu insan yapan bin bir çeşitli şu sonsuz dikenli kurallardan sıyrılankişiler,öteyandankendinikabulettirenmecburiyetlerneolursaolsun,kanımcaacayipdüzenkuruyor;iyiyaşamazahmetindenkaçınmak içinbubir türölmektir.Banaöylegeliyorki,onlarkesinliklebirbaşka

ödül elde edebilirlerdi; ama zorluktakini değil ve tedirginlik olgusunda, dürüstçe sorumluluğunun tümzorunluluklarınıyanıtlayıpyerinegetirerekkalabalığındalgasıortasındadikdurmaktanbeteriyoktur.Heryönden karısına borçlu olduğu gibi davranmaktansa, tamamıyla kadından vazgeçmek belki de dahakolaydır.Ölçülü bir bolluktansa, yoksulluk içinde günler daha az kaygılı akışına bırakılabilir.Olaylarıaklauygunbiçimdekullanmak,onlarıhiçkullanmamaktandahazordur.Ölçülülük,acınınolduğundançokdahazahmetlibirerdemdir.GençScipion’un"iyiyaşamı"nınbinbiryüzü,Diyojen’inkindeysesadecebirtekyüzvar;onunyaşambiçimisadeliktesıradanyaşamlarıgeridebıraktığıkadar,iyicedolgunvebaşarılıolanlarıdayararlılıktavegüçteaşar.

OtuzDördüncüBölüm

JuliusSezar’ınSavaşmaYöntemleriÜzerineGözlemlerBüyük İskender’in Homeros’u, Afrikalı Scipion’un Ksenophon’u, Marcus Brutus’un Polybius’u,

Charles-Quint’inPhilippedeCommines’iolduğugibi,birçoksavaşliderininbazıkitaplarıdiğerlerindenüstün tuttuklarıanlatılır.GaünümüzdeMachiavelli’ninbirbaşkayerdehâlâgözdeolduğusöylenir.Amakendi bakımından Sezar’ı beğenen müteveffa mareşal Strossy kuşkusuz çok iyi bir seçim yaptı; ziragerçekten de bu, Sezar’ın askeri sanatın egemen patronu olması dolayısıyla her savaş adamının eldendüşürülmeyen kitabı olmalıdır. Benim zevkime göre, o bu alanda hiçbir metnin onunkilerlekıyaslanamayacağı bu değerli konuyu,Tanrı bilir hangi inceliklerden ve hangi güzellikten pek arı, pekustacavepekkusursuzbirüsluplabezedi.

Onunsavaşlarıkonusundahatırımdakalmışolanbazıözelveolağanüstügörüntüleriburayakaydetmekistiyorum.

Kral Juba’nın[9], önemli güçlerinin kendilerine saldırmaya hazırlandığı konusunda dolaşansöylentilerdenkorkuyakapılanordusunu,askerlerininoluşturduklarıdüşünceyihafifletmekvedüşmanınsahipolduğuolanaklarıküçültmekyerine,askerleriniteskinedipyüreklendirmeküzerebirarayatoplattıvegeneldebudurumdaalınanınaksibirtavıraldı.Onlaraçokgüvenilirbirbiçimdebilgisahibiolduğudüşmangüçlerihakkındabilgiyegereksinmemelerini söyleyip,ordunun içindedolaşansöylentilerdekinive gerçeği aşan bir sayıdan söz etti. Bunu Ksenophon’da Cyrus’un tavsiyesini izleyerek yaptı; zirayanıltmaca,sanılmışolandandahazayıfbirdüşmanbulunduğunda,zayıfolduğusanıldıktansonragerçekteçokgüçlübirdüşmanbulunduğundaaslaaynıetkiyesahipdeğildir.

O, tüm askerlerini liderlerinin tasarımlarını denetlemeye karışmadan ya da bunların üzerindekonuşmadan bile basitçe itaate alıştırıyordu. Onları tam uygulamaya geçtikleri anda bilgilendiriyorduzaten; bunda, alan üzerinde fikir değiştirecek herhangi bir şey keşfetmişse askerleri oyalamaktan zevkalıyorduvebuamaçlasıkçakampıbiryanakurmuşolarakkendisidahauzağagidip,özellikle,havakötüveyağmurluysaalınmasıgerekenmerhaleyiuzatıyordu.

İsviçreliler, Gaule’deki savaşlarının başlangıcında, ona Roma toprakları üzerinden bir geçiş hakkıisteği yöneltmişlerdi. Onları zor kullanarak engellemeya karar veren Sezar, bununla birlikte güleryüzgösterip,yanıtvermedenöncekendinetanıdığıbirkaçgünlüksüredenordusunutoplamaktayararlandı.Buzavallıadamlar,onunzamanınıdüzenlemektenekadarkusursuzluğaulaştığınıbilmiyorlardı;oise,aslındabir ordu liderinin ilk niteliğinin belirli bir noktada fırsatı yakalamayı, aynı zamanda da gerçekten hiçgörülmemişvepekakılalmazolanaskeribaşarılarınınuygulamaçabukluğunubilmesiolduğunutekrarlar.

Eğerdüşmanınabiruzlaşmaanlaşmasıylaüstünlüksağlamakaygısındadeğilse,askerlerininkarşısındahemen hiç güç beğenir olmaz, onlardan yiğitlikten başka bir şey istemeyip, başkaldırı ve itaatsizliktenbaşkahatalarıpekazcezalandırırdı.Zaferlerindensonrasıkçabelirlibirzamaniçinaskeridisiplindenmuaftutarak,askerlerinitümtaşkınlıklarındatamözgürbırakıp,bunaçokiyidisiplinli,hattagüzelkokuluve misk kokan askerlere sahip olduğunu, onların yine kudurmuşcasına çarpışmaya gitmekten gerikalmayacaklarını eklerdi.Aslındao, askerlerinideğerli silahlarladonatmayıvekendilerini savunmadadahaçetinkılansilahlarınınbakımınaözengöstereceklerişekildeonlaraaltınvegümüşkakmalızırhlargiydirmeyi seviyordu. Onlarla konuştuğu zaman hâlâ kullandığımız adlarıyla hitap edip, onları"arkadaşlarım"diyeçağırırdı.HalefiAuguste,kendiçıkarıiçinyaptığınıdüşünerekveonugönüllütakipedenkişileringönlünüokşamakiçinbunudüzeltti:

RhenimihiSezarinundis

Duxerat,hicsocius:facinusquosinquinat,æquat;

"Ren’igeçişteSezarkomutanımdı;burada(Roma’da)arkadaşımdır:

Suçortakları,suçtaeşittir."(Lucain,V,289)

amabubiçimdedavranmakbirimparatorveordukomutanınınonuruiçinfazlacaaltdüzeyeinmekolup,odasadelikle"askerler"hitabınıtekraruygulamayakoydu.

Sezar,bununlabirliktebukibarlığacezalarındakibüyüksertliğikatıyordu.DokuzunculejyonPlaisanceyakınındabaşkaldırınca,Pompeius’unhâlâayaktaolmasınarağmenonlarıyüzkızartıcıölçülerdekırdı;lejyonancakbirçokyalvarıştansonraaffauğradı.Onlarıtatlılıktansa,yetkesiveyürekliliğiylebastırdı.

Orada,Almanya’ya doğruRhin’i geçişinden söz ettigi yerde, ordusunu gemilerle karşıya geçirmeninRomahalkınayakışıksızolduğunahükmedereknehriayağınııslatmadanaşmakiçinbirköprüyaptırdığınısöyler.Ohalde,yapımınıözellikleayrıntılarıylaanlattığıhayretvericiköprüyüinşaettirişibuydu;zirao,eylemlerininöyküsündebu türsanatçalışmalarındahayalettiğiustalığıbizegötürmeninötesindehiçbirzamanpekgönüllüdurmaz.

Onunsavaştanönceaskerlereyüreklendirmelerinibüyükolayyaptığınıdaveoradagafilavlandığınıyada hazırlıksız yakalandığını göstermek istediği yerde ordusuna uzun uzadıya söylev vermeye bile boşvakti olmadığını da her zaman öne sürdüğünü fark ettim. Tournai halkına karşı büyük savaştan önce,"Sezar," der o, "geriye kalanlar için emirlerini verip, en hızlı biçimde talihin onu birliklerine söylevvermeyeyönelttiğiyeregittiveonunculejyonarastlayıp,onlaraancakalışıldıkcesaretlerinihatırladığını,endişeye kapılamamalarını ve saldırıya karşı sağlam durmalarını söylemeye vakit buldu. Ve düşmanşimdidenbirmızrakatımımesafedeolduğundansavaşişaretiverdi.Sonradabundabaşkalarınacesaretvermeküzerebirdiğeryeregeçtiğindeonlarıçoktansavaşaatılmışbuldu."İştekitabınınbubölümündeonun söylediği. Kuşkusuz, güzel konuşma yetisi ona nice yerde eşsiz hizmetlerde bulundu; hatta kendizamanında bile, askeri söylevleri o derece ün kazanmıştı ki, ordusunda bulunan birçok kişi bu uzunsöylevleriderledi.Buşekilde,bunlardanondanuzunzamansonrayakadarkalanciltleryapıldı.Konuşmabiçimi özgün niteliklere sahipti; öyle ki yakınları, diğerlerinin arasındaAuguste ondan derlenmiş olanşeyleridinlediklerindeoradaonunolmayantümcelerevesözcüklerekadartanırlardı.

Roma’danresmibirgörevleilkçıktığızaman,önündearabasınıniçindebirkatibiyadayazıyazanikikişisi, ardında kılıcını taşıyan kişi olduğu halde Rhone yakınına sekiz günde vardı. Ve kuşkusuz, hiçdurmadanyolalarakbuhızlılığaherzamanmuzafferolarakerişmekçokyorardı;Gaule’üyardımsızkendibaşına bırakmış olarak ve Pompeius’u Brindes’e kadar kovalayarak, İtalya’yı on sekiz gündeegemenliğinealdı.Brindes’denRoma’yadönüp,Roma’danMarsilya’yıuzunkuşatmadansonra,Afraniusile Petrius’a karşı savaşta çok büyük güçlüklerle buluştuğu İspanya’nın en dibine gitti. Oradan daMakedonya’yahareketedip,RomaordusunuyendivehepPompeius’ukovalayarakonaboyuneğdirdiğiMısır’a geçti. Mısır’dan Suriye’ye ile Pont ülkesine gelip, orada Pharnacelar’la savaştı; oradan daAfrika’yadoğruhareketegeçip,ScipionileJuba’yımağlupetti.Sonra,İtalyaüzerindentekrarİspanya’yagelerekPompeius’unçocuklarınıbozgunauğrattı.

Ocioretcœliflammisettigridefœta.

"Şimşektenvesavunulacakyavrularıolandişikaplandandahahızlı."(Lucain,V,405)

Acvelutimontissaxumdeverticepræceps

Cumruitavulsumvento,seuturbidusimber

Proluit,autannissolvitsublapsavetustas,

Ferturinabruptummagnomonsimprobusactu,

Exultatquesolo,silvas,armentavirusactInvolvenssecum.

"Rüzgârınsöktüğüyadayağmurburgaçlarınınköklediği

yadayıllarınetkisiyleaşınmışbirkayabenzeri:

kocamankitle,kendisiylebirlikteormanları,sürüleri

veçobanlarısürükleyerekboşluğadoğru

korkunçbirdüşüşesıçrayıp,toprağıtitrettir."

(Virgilius,Aeneas,XII,684)

O, Avaricum kuşatması konusundan söz ederken, kullandığı işçilerin gece gündüz yanında kalmaalışkanlığınınolduğunusöyler.Tümönemligirişimlerinde,herzamanaraziyibizzatkendisiincelerdivekendinin önceden tanımadığı bir yerden ordusunu asla geçirtmedi. O, Suetone inanırsak, İngiltere’yegitmeküzeredeniziaşmayagiriştiğizamanilköncesuyunaltınıiskandilettirdi.

Zorkullanmaktansabeceriylezaferkazanmayıyeğlediğini söylemeâdetivardı;Petrius ileAfranius’akarşısavaşındatalihonaaçıkbirüstünlüksağlamafırsatısunduğuhaldeobunu"düşmanlarınınişinibirparçadahauzunzamanda,amadahaaztehlikeyegirmeylebitirmeyiumduğunu"söyleyerekreddetti.

İşteşaşırtıcıbireylemdaha:O,tümordusunahiçgereğiyokkenbirırmağıyüzerekgeçmeyibuyurur;

Rapiutqueruensinpræliamiles,

Quodfugienstimuisset,iter;moxudareceptis

Membrafoventarmis,gelisdosqueagurgite,cursu

Restituuntartus.

"Asker,çarpışmayakoşmakiçinkaçmayıgözealamayacağıbu

yolututar.Sırılsıklam,silahlarınasarınırvekoşarken

donmuşuzuvlarınıselsuyuylaısıtır."(Lucain,IV,151)

Onugirişimlerindeİskender’denbirparçadahaihtiyatlıveölçülübulurum;İskender,rastladığıherşeyiölçüsüzveayrımyapmaksızınçarpıpyıkancoşkunbirselgibitümgüçleriyletehlikelerinpeşindekoşargibigörünüyordu:

Sictauri-formisvolviturAufidus,

QuiRegnaDauniperfluitAppuli,

Dumsævit,horrendámquecultis

Diluviemmeditaturagris.

"DaunusApulienkrallığınısulayanAufide,

buşekildesularıazdığıveekilitarlaları

korkunçbirsubaskınıylatehditettiğizaman

birboğagibigürüldeyerekakar."(Horatius,Odlar,IV,XIV,25)

İskender,zatengençliğininbaharındaveyaşamınilkateşliliklerininiçindeydi;oysaSezarancakolgunveiyiceilerlemişçağındabunagirişti.Üstelik,İskenderdahakandökücü,ateşliveöfkelibirmizaçtaydıveşarapkullanmasıbunugüçlendiriyordu;halbukiSezarşaraptankaçınıyordu.Amaortayabirmecburiyetçıktığızaman,bunazorunluolduğundabizzatondandahaiyisiyoktu.

Banagelince,onunbaşarılarındayenilmişolmanınutancındankaçınmakiçinkendinikaybetmeyebelirlibir azimleokudumgibi geliyor.Tournailletere kenti askerlerinekarşı büyük savaş sırasındaordusununbaşında yerinden söküldüğünü gördüğü zaman olduğu gibi kalkansız olarak düşmanın önüne kendinigöstermeye koştu – bu başına birkaç kez geldi. Adamlarının kuşatıldığını duyunca, onları varlığıylayüreklendirmek üzere kılık değiştirerek düşman hatlarını geçti. Dirrachium denizini oldukça küçükkuvvetlerleaşmışolarakveAntonius’unyönetiminebırakmışolduğu,ordusunungerikalanınınkendisineulaşmaktageciktiğinigörerekgidipbizzattoparlamakiçinbüyükbirfırtınadadenizisonradanvazgeçtiğitekrargeçmekararınavardı;zirakıyıdakilimanlarvetümdenizPompeius’unelindeydi.

Elde silah mücadeleye gelince, tehlikeleri askeri açıdan akla uygun olanı aşan birçoğunu yönetti;örneğin,pekzayıfyollardanMısırkrallığınaboyuneğdirmeyegiriştiği,sonradakendigüçlerindenonkezdaha üstün Scipion ile Juba’nın kuvvetlerine saldırmaya gittiği zaman. Onun gibi adamların talihyıldızlarına insanüstü bir güveni vardır; o, üzerlerinde düşünmektense büyük girişimlere atılmakgerektiğinisöylerdi.

Pharsale savaşından sonra, kendinden önce ordusunu Asya’ya göndermiş olarak ve HellespontboğazındanbirtekgemiylegeçerkendenizdeLuciusCassiusveonunonbüyüksavaşgemisiylekarşılaştı.Sadece onu beklemek değil, dosdoğru üzerine yol verme ve ona teslim olmayı emredecek cesaretinigösterdi; bunu başardı da! Seksen bin kişi tarafından savunulan korkunçAlexia (Alesia, bugünAlise)kuşatmasınagiriştiği zaman, tümGauleülkesi onuyüzdokuzbin süvari vedört yüzkırkbinpiyadeylesaldırıp kuşatmayı kaldırmaya kalkışınca bu girişimden vazgeçmeyerek, aynı anda bunca büyük ikitehlikeyigöğüslemeyigözealmasıhangigözüpekliğinvekendinegüveninkanıtıolmadı!Bununlabirliktedışarıdakilerekarşıbüyükbirzaferkazandıktansonra,çokgeçmedeniçeridekapalıtuttuklarınadaamandiletti.Budurum,TigranelarkralınakarşıTigranocertakuşatmasındaLucullus’unkarşısınadaçıktı;amaLucullus’unuğraştığıdüşmanlarınazateşliolmasındandolayıkoşullaroldukçafarklıydı.

Burada Alexia kuşatmasıyla ilgili iki eşi görülmedik ve olağanüstü olayı kaydetmek istiyorum:Bunlardanbiri,Sezar’akarşı topladıkları tümkuvvetlerinin sayımınıyapmışolanGaullelüler’inbüyükbirkarmaşayayeraçmasıkorkusuylameclistoplantısındabuçokluğunönemlibirbölümünüayırmakararıalmalarıdır. Aşırı fazla sayıda olmaktan bu korkmak duyulmamış bir şeydir! Ama buna iyice dikkatlibakılırsa,oldukçadoğruolabilirdir;gerekbeslemezorluğundan,gerekseyönetmeve iyidüzende tutmagüçlüğüiçinolsunbirordununortalamakalabalıktaolmalı,belirlisınırlardatutulmalıdır.Zaten,örneğin,beden itibariyle bu dev yapılı orduların hiçbir zaman dişe değer pek büyük şeyler yapmadıklarınıgöstermekoldukçakolayolacaktır.

Ksenophon’unCyrus’a dedirttiği gibi, adamların sayısı değil, cesur adamların sayısı üstünlük sağlar;gerikalanıyardımdanziyaderahatsızlıkverir.Bayezitise,tümkomutanlarınındüşüncelerinekarşı,savaşagirmekararını başlıca düşmanın çok sayıdaki adamının kendisine onların karışıklığa düşeceğini görmeumudunuvermesinedayandırırdı.Konuüzerindeuzmanveiyihükümverenbiriolarakonyadaonikibin

sadıksavaşçınınhangiaskeridurumdaolursaolsunbirsavaşliderininşanınıgüvenceyealmayayetmesigerektiğinisöylemeyiâdetedinmişti.

Savaş uygulamasına ve öğretisine ters gibi gelen diğer husus, tüm başkaldırmış Gaule gruplarınınbaşkanı ve komutanı atanmış Vecingentorix’in gidip kendini Alexia’ya kapatma kararına varmasıdır.Oysa,birülkeyiyönetenkişi,elindetekkalanyersözkonusuolupda,burayısavunmaktanbaşkahiçbirşeyiumutedemiyorsa,ensonkertenindışındaaslabuşekildekendinibağlamamalı.Aksineo,ülkesininherbölümününisteğiniyanıtlamayamuktedirolabilmekiçinhareketlerindeözgürkalmalıdır.

BundaSezar’atekrargelmekiçin,o,yakınkişisiOppius’untanıkolduğugibi,zamanlabirparçadahasakin ve düşünceli bir hal aldı; bunca zaferlerle elde edilmiş şanını yitirtebilecek bir tek bozgunlatehlikeye atmamalıyım düşüncesindeydi. İtalyanlar genç kişilerde gözlemlenen bu gözükara atılganlığıeleştirmek istedikleri zaman onlara "bisogni d’honore", yani şana büyük gereksinim duyanlar derler;bunlar bu büyük şan gereksinimi açlığı ve yoksunluğu nedeniyle bunu hangi bedele olursa olsunaraştırmaktahaklıdır,–amaşanıöncedenyeterinceeldeedenkişilerinyapmasıgerekenbudeğilir.Buşanarzusunda, diğer arzularda olduğu gibi doğru bir ılımlılık, bu iştahta bir parça doymuşluk olabilir; birhaylikişibuşekildedavranıyor.

O, savaşlarında basit ve doğal cesaretten başkasından yararlanmak istemeyen eski Romalılarla aynıtitizliğe sahip olmaktan iyice uzaktı.Ama yine de buna şimdi bizim yapacağımızca daha fazla vicdanıkatıyor ve zaferi kazanmak için hangi yol olursa olsun bunun için kabul etmiyordu.Ariovistus’a karşısürdürdüğü savaşta, onunla görüşmelerde bulunduğu sırada Ariovistus’un bazı süvarilerinin hatasıyüzündenikiorduarasındabirkaçsürtüşmeçıktı.Buçalkantıarasında,Sezarkendinidüşmanlarınaoranladaha güçlü bir durumda buldu; ama bu koşullarda kötü niyete başvurmakla kınanabileceği korkusuylabundanüstünlüksağlamayıistemedi.

Onunçarpışmadakendinibellietmekiçinparlakrenklikıyafetgiyinmealışkanlığıvardı.

Düşmanla temasta oldukları zaman askerlerinin dizginini biraz daha sıkar, onları "daha yakınında"tutardı.

EskiGrekler,birkişiyihiçbirişeyaramazlıklasuçlamakistediklerizamanalışıldıkbirdeyimikullanıp,onun"neokuma,nedeyüzme"bildiğinisöylerdi.Sezardayüzmebilmeninsavaştaçokyararlıolduğunu,bir hayli üstünlük sağladığını düşünürdü; eğer acele etmesi gerekirse, önüne çıkan ırmakları yüzerekgeçiyordu. Zira o da büyük İskender’in yaptığı gibi yayan yol almayı seviyordu. Mısır’da canınıkurtarmak için küçük bir tekneye binmek zorunda kalmıştı; ama çok sayıda kişi de bunu onunla aynızamanda yapıp, tekne batma durumuna gelince kendini suya atmayı ve bu arada, sol eliyle özel kayıtlevhalarınısuüstünde tutup,düşmanakalmaması içinsilahlarınıdişleriyleyanındasürükleyerek ikiyüzadımötedekifilosunayüzerekulaşmayıyeğledi.Kalbukiosıraçoktaniyiceilerlemişbiryaştaydı.

Hiçbir savaş lideri onun kadar askerlerine bunca güven esinmemiştir. Onun "iç savaşlar"ınınbaşlangıcındatakımkomutanlarıkendikeselerindenbirsilahşörlepiyadelerinücretleriniödedi;enfazlagereksinimiolanlarıüzerinealarakyardımdabulunmakonlaraçokdahakolaydı.MüteveffabayAmiraldeChatillon, yakın geçmişteki özgün iç savaşlarımızda, ordusundaki Fransızlar’ın kendilerine katılanyabancıların ücretlerini keselerinden ödemesiyle bize benzer bir durumu gösterdi. Eski yasalarınkayırmasıaltındaeskigelenekleriizleyenkişilerarasındabuncasıcakvebuncacanlıbirsevgininörneğihemenhemenhiçbulanamayacaktır.

Tutku,bizimüzerimizdeakıldançokdahacanlıbirbiçimdeetkiyapar.BununlaberaberAnibal’ekarşısavaş sırasında, kentteki Romalılar’ın yüce gönüllülüğüyle verilmiş örneği izleyerek, askerler ve

komutanları kendilerine ücret verilmesini reddettiler; Marcellus’un yanında ücret alan askerlereyse"mersener"(paralıasker)deniliyordu.

DirrachiumyakınındabozgunauğratılmışolanSezar’ınaskerlerikendileriniazarlamayerinedahafazlaavutmayaçalışsada,kendiliklerindenonacezalandırılıpezaetmesiniönerdiler.BubirliklerdenbirtekiPompeius’un dört lejyonunun saldırısına tamamı oklar altında yok edilinceye kadar dört saat boyuncadayandı;bunlardanyüzotuzbinkadarısiperdeölübulundu.SiperingirişyerlerindenbirindekomutaedenScæva adındaki bir asker bir gözü oyulmuş, omuzu ve kalçası delinmiş ve boy kalkanı iki yüz otuzyerindenyamruyumruolmuşhaldeyenilmedenkaldı.Onunaskerlerindençoğu, tarafdeğiştirmekyadaesirlikyerineölmeyiyeğledi.GraniusPetroniusAfrika’daScipion tarafındanesiredildi;Scipiononunsilah arkadaşlarını öldürttükten sonra, üst düzey görevli ve dolayısıyla belirli bir mertebede oluşudolayısıyla onun hayatını bağışladığını bildirdi. Petronius, Sezar’ın askerlerinin yaşamı kabul etmekdeğil,başkalarınayaşambağışlamaalışkanlığınasahipolduklarınısöyleyip,hemenkendiniöldürdü.

Onların sadakatlerinin sonsuz sayıda örneği vardır; meydana gelen olağanüstü bir olay nedeniylePompeius’a karşı Sezar’ın yanında yer almış olan kentin, Salone’nin kuşatma altındaki sakinlerinineyleminiunutmamakgerekir.KuşatmayıMarcusOctaviusyönetiyordu;kenttekilerçoğununyaralanmışyada ölmüş olması yüzünden takviye insan gücü yokluğuyla birlikte son derece zaruret içinde olup, tümkölelerini azat etmişler ve savaş aletlerinde kullanılan ipleri yapmak üzere tüm kadınların saçlarınıkesmek zorunda kalmışlardı – zorunlu yaşammaddelerinin kıtlığından söz etmeye gerek yok. Ve bunarağmen,yinedeaslateslimolmamayakararlıydılar.BukuşatmasürüpuzadıkçaOctaviusdahapervasız,girişimindedahaazdikkatlibirhalalmıştı;diğerleribiröğlevaktideğişimhavasıvermekiçinsurlarınüzerinekadınlarıveçocuklarısıraladıktansonrakuşatmacılarınınüzerineöylebirşiddetleüşüştülerki,çokgeçmedenöncebirinci, ikinci kademedelindi, sonradaüçüncüvedördüncümuhafız birlikleri; ensonundadatümgerikalanlarsiperleriniterkedip,gemilerinekadarpüskürtüldü.Octavius’unkendisibile,Pompeius’unbulunduğuDirrachium’akaçmakzorundakaldı.Kuşatmaaltındakilerinkuşatanlarıyendiği,savaş alanının hâkimi haline geldiği, bir huruç hareketinin bir savaş sonunda tam ve bütün bir zafereçıktığıgördüğümbugününanısındanbaşkabirörneğesahipdeğilim.

OtuzBeşinçiBölüm

ÜçİyiEşÜzerineHerkesin bildiği gibi ve özellikle de evliliğin görevleriyle ilgili şeylerde nicelikler yoktur. Çünkü

buradaki,gerçektende,birkadınınistencininiçindeuzunzamansafkalabilmektesıkıntılıolduğubuncadikenli koşullarla dolu bir sözleşmedir.Burada erkeklerin durumubir parça daha iyi olsa da, peşinenyapacaklarıçokfazlaşeyvardır.

İyi bir evliliğin mihenk taşı, gerçek kanıtı, sürekli olarak tatlı, dürüst ve hoş olmak koşuluyla bubirlikteliğin süresidir.Çağımızda kadın eşler kocalarına iyi hizmetlerinin sergilemesini ve sevgilerinintutkusunudahagönüldenyapıyor–kocaortadankalktığızaman.Onlarosıradaenazındaniyiniyetlerininbirgöstergesinivermeyeçalışıyor.Geçkalmış,hattayersizbirgösteriş.Busurettedahadoğrusuancakölülerisevdikleriniispatlıyorlar.Yaşamçalkantıyladoludur;ölüm,aşkveincelik…Babalarınsevgileriniçocuklarından sakladıkları gibi, kadınlar da haysiyetli ve saygı değer bir tutumumuhafaza etmek içinkocalarına karşı sevgilerinimemnunlukla saklıyor. Bu gizlemeden hoşlanmıyorum.Kadınlar istediklerikadar saçlarını yolup, yüzlerini tırmalısın, daha sonra ben bir oda hizmetçisinin ya da bir yazmanınkulağına fısıldayıp sorarım: "Nasıldı bunlar, birlikte nasıl yaşadılar?" Şu güzel söz her zamanhatırımdadır: "jactantius mœrent, quæ minus dolent." ["Az kederi olanlar, en fazla gösterişli ağlar."(Tacitius,Annales, II, LXXVII)].Onların yaşayanlar için somurtma biçimi tiksinti verici, ölüler içinseönemsizdir.Sonradangülmelereseveseveizinverilebilecektir;yeterkiyaşamsırasındabunlardanolsun.Yaşadığımsıradayüzümetükürecekkişinin,artıkyaşamdaolmadığımdaayaklarımıyalamayagelmesindeöfkeuyandıranbir şeyler yokmu?Eğer bir kocaya ağlamakta bir parça onur varsa, sadecekocalarınagülen, içeride olduğu gibi dışarıda da, yaşamı süresince gözyaşı döken, öldükten sonra gülümseyenkadınlaraaittirbu.Ohalde,bubuğulanmışgözlere,acındıranbusesegüvenmeyin;dahaiyisi,büyüktülpeçelerinaltındaşubaşduruşuna, şu tene, şu tombulyanaklarabakın.Çünkükadınbuayrıntılarlaaçıkseçik konuşur. Bunda sadece gittikçe düzelen yalan söylemeyi bilemeyecek sağlığın payı azdır. Buprotokol düşkünü tavır geçmişi gelecek kadar ilgilendirmez; bir bakiye ödemesinden daha fazla birkazançtırbu.Çocukluğumdabirhükümdarınhâlâhayattaolanduleşi,çokgüzelveçoknamuslubirhanım,dulluğunkurallarınınizinverdiklerindenbilmemhangisinindahafazlasıgiyimkuşamdabulunmuyordu.Vebundandolayıkendisinikınayanlara,"Artıkyenidostluklararamadığımdanvetekrarevlenmeyeniyetimolmadığındandırbu"yanıtınıveriyordu.

Alışkanlıklarla tamamen uyumsuz olmamak için, burada kocalarının ölümünü çevrelemek içiniyiliklerini ve sevgilerini bunca gösteren üç kadından söz etmeyi seçtim. Ama buradakiler tutkununyaşamasonvermeyevardığıbirparçadeğişikörneklerdir.

GençPline’inİtalya’dakievininpekuzağındaolmayanbiryerdeedepyerlerindekendinigöstermişolanyaralarınkorkunçacıverdiğibirkomşusuvardı.Onunuzunzamandıracıçektiğinigörenkarısı,herhangibirinden beklediğinden daha içtenlikle hastalığının durumunu söyleyebilmek için kendisini yakından veözgürce incelemeyeizinvermesinidiledi.Kadın,bu iznialdıktanvedikkatlice incelediktensonraonuniyileşebilmesininimkânsızolduğunu,bundantümbekleyebileceğininpekuzunzamanacılıvesıkıntılıbiryaşam sürdürmek olduğunu anladı. Böylece adama kökten ve en güvenilir bir ilaç olarak kendiniöldürmesini tavsiye etti. Ve onu bu sert eylem için biraz zayıf bulduğundan dolayı da, "Sürüp gidenağrılarınınbenidahaazetkilediğinisanma,sevgilim;bundankurtulmaniçinsanaönerdiğimilacıkendimdekullanacağım.Hastalığındayaptığımgibi iyileşmendedeyanındaolmayı istiyorum.Korkularınıunutve bizi sıkıntılardan kurtaracak bu geçişte sadece zevk duyacağımızı düşün; birlikte giderken mutluolacağız" dedi.Kadınbunudeyip, kocasının cesaretini pekiştirdikten sonra evlerinindenizin tam içineaçılanbirpenceresindenkendileriniatmalarınakararverdi.Vetümyaşamıboyuncakocasınısardığıbu

yücevedürüstsevgiyisonunakadarkorumakiçin,üstelikdeonunkollarınınarasındaölmeyiistedi.Amakararlarının bozulmasından, sıkıca sarılışlarının düşmeyle korku yüzünden gevşemesinden çekinerekkendinikocasınabedenlerininortasındanbağlattıvebuşekildekocasınındirliğiiçinyaşamıterketti.

Sözkonusubueşbasitbirdüzeydendi.Vebutürdenkişilerinarasında,olağanüstüniteliktebireylemerastlamakpekenderdeğildir;

extremaperillos

Justitiaexcedensterrisvestigiafecit.

"Adalet,yeryüzünüterketmedenönce

sonadımlarınıonlarınyanındaattı."(Virgilius,Georgiques,II,473)

Sözünü edeceğim diğer ikisi soylu ve zengin düzeydendir – erdem örneklerinin daha nadir olduğuyerden.

EskikonsülCecinnaPætus’unkarısıArria,NeronzamanındaerdemiyleçokünlüolanThraseaPætus’unkarısı bir başka Arria’nın annesi olup, bu damatlık yüzünden Fannia’nın da anneannesiydi (adamlarlakadınlarınadlarınınvekaderlerininbenzerliğibirçokkişiyiyanılgıyadüşürür).CecinnePætus,yanındayer aldığı Scribonianus’un yenilgisinden sonra İmparator Claudius’un adamlarına esir düşünce, karısıArria onu Roma’ya götürenlerden kendisinin daha az masrafa neden olacağını, kocasının hizmetindegereksinim duyacağı çok sayıda kişi yerine oda,mutfak ve tüm öteki türden hizmetlerlemeşgul olarakkendilerinedahaazkaygıyaratacağınısöyleyipgemiyealınmakiçinyalvardı.Amaadamlarbunureddetti.Ozaman,kadınhemenoracıktakiraladığıbirbalıkçıteknesiyleSlovanya’danitibarenkocasınıtakipetti.Roma’yavardıklarızaman,birgünimparatorunhuzurunda,Scribonianus’undulkarısıJuniakaderlerininbenzemesi dolayısıyla yanına içtenlikle yaklaşınca Aria onu kabaca iterek, "Scribonianus yanındaöldürüldüğü, sen hâlâ yaşadığın halde ben seninle konuşayım, seni dinleyeyim ha?" Bu sözler, başkabelirtilerle birlikte, akrabalarına onun kocasının elim kaderine dayanamadığı için intihar etmeyitasarladığınıanlattı.VedamadıThraseaona,"Neyani?EğerbenimkaderimdeCecinna’nınkinebenzerolsaydı,kızınızolankarımındaaynısınıyapmasınıistermiydiniz?"diyerekyaşamınasonvermemesiiçinyalvardı. "Nasıl istermiydim yani?" diye yanıtladı Arria, "Evet, evet isterdim bunu; eğer bunca uzunzamanvebenimkocamlaolduğumkadarseninlegüzelbiruyumiçindeyaşamışsa."Busözleronuniçinduyulan endişeyi artırıyor, davranışını daha yakından gözetim altında tutturuyordu. Arria, bir günkendisinigözetimaltındatutanlara,"Neyaparsanızyapın,benidahakötüöldürtebilirsiniz;amaölmektenalıkoyamayacaksınız."Veüzerindebulunduğusandalyedensertçeileriyeatılıp,enyakındakiduvarabaşıöndekendiniattı;darbeninetkisiyleyerebaygınveağıryaralanmışbirhaldeboyluboyuncadüştü.Onubirhayligüçlüklekendinegetirmelerindensonrakadınşöylekonuştu:"Sizekesinliklesöylemiştim,rahatbirbiçimdekendimiöldürmemireddedersenizpeksıkıntılıolsadabaşkabiryolunubulacağım."Veiştebuncahayranlıkuyandırıcı cesaretinnasıl sonuçlandığı.KocasıPætus, imparatorunacımasızlığıylaonuzorlamasınarağmenölümegitmekteyeterlicesaretesahipolamadığından,kadınöncebuyöndekendineverilenakıllardanveyüreklendirmelerdenyararlanıp,gününbirindeüzerindebulundurduğuhançerielinealıp cesaretinin sonucunu, "Böyle yap, Pætus!" diye dile getirdi ve aynı anda da göğsüne ölümcül birdarbeindirdi.Yarasındançekipçıkardığıhançeriölürkenonaşusoylu,yücegönüllüveölümsüzsözlerlegösterdi: "Pœte, non dolet." ["Pætus, hiç acıtmıyor bu." (Genç Pline,Mektuplar, III, XVI)]. Kadınınancakpekderinanlamasahipşuüçsözcüğüsöylemeyevaktioldu:"Bak,Pætus,buacıtmıyor",

CastesuogladiumcumtraderetArriaPæto,

Quemdevisceribustraxeratipsasuis:

Siquafides,vulnusquodfeci,nondolet,inquit;

Sedquodtufacies,idmihi,Pæte,dolet.

"İffetliAria,karnındançekipçıkardığıhançerisevgiliPætus’una

göstererirken,"İnanbana"dedi,"kendime indirdiğimdarbebenimcanımıhiçacıtmadı;seninkendinevuracağındarbeysecanımıacıtıyor,Paetus."(Martial,I,XIV)

Arria’nınsözleriözgünbiçimiyleçokdahacanlı,hattadahazenginbiranlamdadır.Ziraaslındayaralar,kocasının ve kendi ölümü, bunda öneren ve esinleten kendisi olduğuna göre hemen hemen ona hiç acıvericiolamazdı;amabusoyluvecesurcagirişimisadecekocasınınçıkarıuğrunayerinegetirdiktensonra,dahası ondan kendisini ölümde takip etme korkusunu kaldırmaya çalışarak yaşamının son eylemiylekaygılanan da kendisidir. Paetus, kanımca bu pek pahalı ve pek değerli öğrenime gereksinim duymuşolmaktanutançduyarakhemenaynıhançerlekendinivurdu.

Genç ve çok soylu bir Romalı hanım olan Pompeia Paulina, çok ileri yaşında bulunan Seneca’ylaevlenmişti. Sevgili öğrencisi Neron, ölüme mahkûm edilişini bildirmek için zaptiyelerini Seneca’yagönderdi.Bu,şuşekildemeydanageldi:Romaimparatorlarıbuçağdaniteliklibirkişiyiölümemahkûmettikleri zaman, ona filan ya da falan sürede kendine uygun gelen ölüm şeklini seçmesi için, öncedenişlerinidüzenekoymaküzere,aradasıradakızgınlıklarınagöremühletinkısalığıdolayısıylabuolasılığıkaldırarakbazençokkısa,bazendahauzunbirvade tespit ederek resmigörevlileri aracılığıylahükmüiletirlerdi. Eğer mahkûm buyruklarına direnirse, gerek kollarının ve bacaklarının damarlarını keserekolsun,gerekzehiriçmeyezorlayarakolsuninfazayeteneklikişilerigönderirlerdi.Amaonurlukişilerişibu raddeye vardırmaz, bunun için kendi hekimlerinden ve cerrahlarından yararlanırlardı. Seneca,Neron’unzaptiyelerini sakinveciddibiryüzledinleyip,vasiyetiniyazmaküzerekâğıt istedi.Bu isteğizaptiyelerinbaşıtarafındanreddedilince,dostlarınadönerekşöylededi:"Mademkisizeborçluolduğumşükrandan başka bir şey bırakamıyorum, en azından bende bilinecek en güzel olanı bırakıyorum; bubiçimdesamimivegerçekdostlarşanınıkazanmanıziçinsizdenhafızanızdamuhafazaetmeniziistediğimkarakteriminveyaşamımınanısıdırbu."Aynızamandada,kahonlarınüzerindekatlandıklarınıgördüğüacıları tatlı sözcüklerle yatıştırıyor, kah sesini onları azarlamak için yükseltiyordu: "Felsefenin güzelilkeleri nerede? Bunca yıldır kaderin darbelerine karşı edindiğimiz yedeklerimiz ne oldu? Neron’unacımasızlığıbizcebilinmiyormuydu?Annesiniveerkekkardeşiniöldürenbirisindenkendisiniyetiştirmişveeğitmişmürebbisinideöldürtmesindenbaşkanebekleyebilirdik?"O,herkesebuşekildehitapettiktensonrakarısınadönüp,onusıkıcaveacısınınağırlığıylayitirdiğitümgücüylekalbininüzerinebastırarak,ondankendinekarşıolanaşkıylabuolayıdahacesurcakarşılamasınıdiledi.Ona,artıkuslamlamalarvesöylemlerledeğil,amaeylemlerleçalışmalarınınedindiğimeyvesinigöstermeninzamanıgeldiğini,ölümüsadeceacısızdeğil,gönülferahlığıylabilekabulettiğindenkuşkuduymamasınısöyledi."Bunedenledirki, sevgilim"diyordu,"gözyaşlarınlaonurunuyitirme,benişanımdandahafazlasevdinhavasınagirme;bendenöğrendiklerinveeylemlerimleacınıhafifletvekendiniavutup,kendiniadadığınonurluuğraşlarıyaşamınıngerikalanındadasürdür."Paulinaaklıbirparçabaşınageldiktenvecesaretininniteliğiniyücebir sevgiatılımıylagüçlendirdiktensonrayanıtverdi: "Hayır,Seneca ,buncaağırkoşullardasizieşliketmeksizinbırakmayacağım;yaşamınızınerdemliörneklerininbanaiyiölmeyiöğretmediğinidüşünmeniziistemiyorum.Vedebunueniyiveensoyluca,engüçlüisteğimlesizinlebirliktenezamanyapabilirdim?Şundaneminolun;sizinlebirlikteyolaçıkacağım."Seneca,ozaman,karısınınpekgüzelvepekgururlukararına ne kadar minnet borçlu olduğunu değerlendirip, aynı zamanda da ölümünden sonra onudüşmanlarınınmerhametine ve gaddarlığına bırakma kaygısından kurtulmuş olmasıyla eşine, "Yaşamını

mutluluklaeniyisürmenehizmetedebilecekşeyüzerinesanatavsiyedebulunmuştum,Paulina.Şuhalde,onur içinde ölmeyi yeğliyorsun!Buna karşı gelmeyeceğim.Ortak sonumuz için sağlamlık ve kararlılıkaynıolsun;amagüzellikveşerefseniniçinenyüceleridir"dedi.Bundansonra,onlarınkoldamarlarıaynıandakesildi.AmaSeneca’nınpeksadeyaşamıkadarçokileriyaşıyladasertleşmişolandamarlarıkanıçok fazla zayıf ve ağır akıtıyordu; uyluklarındaki damarların da kesilmesini buyurdu ve neden olduğukarmaşanın karısının yüreğini burkması korkusuyla olduğu kadar, onu bu pek acıklı halde görmektendolayıhissedeceğikederdenkurtulmakiçinde,kendisindenpeksevgidolubirbiçimdeizinalıp,ondanyandakibirodayataşınmasınaizinvermesiniricaetti.Budayapıldı.Amatümbukesikleronuöldürmektehâlâ yetersizdi; Seneca, hekimi Statius Anneus’dan kenisine bir zehir verilmesini istedi. Oysa, bu dahemen hemen hiç etkili olmadı; zira uzuvlarının güçsüzlüğü ve katılığı yüzünden zehir yüreğine kadarulaşamadı.Böylece,onailavetençoksıcakbirbanyohazırlatıldı.Ozamanhenüzsoluğuvarkensonunuyakın hissederek, içinde bulunduğu durumda çok güzel konulara değinmeyi sürdürdü; yazmanları sesiniduyabildikleri kadar bunları derledi. Onun bu son sözleri insanların belleğinde uzun süre ününükorumuştur(bunlarınbizekadarulaşmamışolmalarıkorkunçcansıkıcıbirkayıptır).Seneca,sonanınıngeldiğini hissederek kanlar içindeki banyo suyunu aldı ve "Bu suyu Jüpiter’e, kurtarıcıya adıyorum"diyerekbaşındanaşağıyadöktü.TümbunlardanhaberdaredilenNeron,Roma’nınyükseksosyetesineaitPaulina’nın ölümüyle kınanmaktan çekinerek ve ona karşı özel bir hıncı bulunmadığından yaralarınısardırmak üzere acele adamlar gönderdi. Bu, kadın yarı ölü ve bilinçsiz olduğundan kendisi farketmeksizinyapıldı.Ozamandanberiyaşıyorsada,yüzününsolgunluğuylayaralarındanyaşamınnasılakıpgittiğinigöstererek,karakterininniteliğineçokonurluveuygunbirbiçimdeoldubu.

İşte, halkın hoşuna gitmesi için en az kendimizin uydurduğumuz öyküler kadar pek güzel ve trajikbulduğum üç gerçek öykü. Bense buna gönül veren kişilerin kitaplarda bulunan on binlerce çok güzelöyküyü aramayı akıllarına getirmemelerine hayret ediyorum; bundan daha az zahmet çekip, daha fazlakeyifveyararalabileceklerdir.Vetümkısımlarıbirbirleriylearalarındauyarlıolanbunlardanbütünbireseryapmakisteyebilecekkişi,madenlerinaralarındalehimlenmesiiçinyapıldığıgibibirbağkurmaktanbaşka bir şeye gerek duymayacaktır. O, eserin başarısının gerektirdiğine göre bunları düzenleyipçeşitlendirerekbutarzdahertürdençoksayıdaolayı,aşağıyukarıOvidius’unDönüşümler’iniçeşitlibiralaymasaldanbirbirineiliştiripkurguladığıgibiçoğaltabilecektir.

Sözünü ettiğim son çiftte, Paulina kocasının aşkı uğruna yaşamını terk etmeyi seve seve sunuyorsa,kocasının bir zamanlar onun aşkı uğruna ölümden kendini sakınmış olmasını saptamak daha da ilgiçekicidir.Bualışveriştebüyükdengegörmüyoruz.AmaStoacılarınkanılarınagöre,onunyinedekarısınınlehine yaşamını uzatarak, onun için ölmesi kadar erdemli bir şey yapmış olduğunu düşündüğünüsanıyorum.O,Lucilius’ayazdığımektuplarındanbirinde,öncekendisiniRoma’dabirateşlibirtutkununsarmış olduğunu, onu engellemeye çalışan karısının düşüncesine rağmen kırsalda sahip olduğu bir evegitmekiçinarabayabindiğini,karısınaonusaranateşinbedenseldeğilyerselolduğunusöylediğinianlatır.Sonradaşöyledevameder:"Karımsağlığımiçintavsiyelerinzoruylagitmemeizinverdi.Zirabenonunyaşamının tümüyle bana ait olduğunu biliyor, onunla meşgul olmam için, öncelikle kendimleilgileniyorum: Beni daha sağlam ve daha kararlı kılan yaşlılığın ayrıcalığı, bu ihtiyarın içinde banagereksinimi olan genç bir kadının bulunduğunu hatırladığım zaman siliniyor. Onu beni daha cesurcasevmeye sevk edemiyorsam da, o beni kendimi daha özenle sevmeye sevk ediyor. Gerçek sevgilerekesinliklebir şeylerbağışlamakgerektiğidirbu;bazendekoşullarbiziaksiyöne itsebile,zahmetlideolsayaşamıhatırlamakgerek,mademki, yaşamınkuralı iyiliktenyanaolankişiler içinhoşlarınagittiğikadar uzun yaşamak değil, ona borçlu oldukları kadar uzun yaşamaktır, uçmaya hazır ruhu dişlerledurdurmakgerek.Karısınayadabirdostunayaşamınıuzatmayı istemekteyeterincedeğervermeyenveölmeye can atan kişi fazla güçsüz ve aşırı kırılgandır; bizim olanların çıkarı gereksindirdiğinde ruhunbuna karşı gelmeyi bilmesi gerekir. Dostlarımız için bazen kendimizi feda etmeliyiz ve ölmeyi

isteyecekken onlar için vazgeçmeliyiz. Birçok yüce kişinin gösterdiği gibi, başkalarını hesaba katarakyaşamadoğru dönmek kalp soyluluğunun bir kanıtlamasıdır.Ve de, çok sevilen bir kişiye tatlı, hoş veyararlı olabildiği hissediliyorsa yaşlılığın muhafaza edilmesi (ki bunda, daha büyük bir yüreklilik vehayata karşı büyük bir küçümsemeyle birlikte yaşam süresine karşı belirli bir boşvermişlikmevcuttur)dikkatçekicibirbilgelikçizgisidir.Zaten,çokkeyifvericibirödülalınırbundan;gerçektendekarısınasaygısındandolayıpeksevgiliolmaktan,bundankendincedahadeğerlihalalmaktançokdahatatlıhiçbirşeyolurmu?Buşekilde,Paulinasadecekendikorkusunubanailetirken,benimkorkumudaortayaçıkardı.Nekadarsağlamlıktaolabileceğimigözdengeçirmembanayetmedi;aynızamandaonunbunadayanmaktane kadar acı çekebileceğini de ölçüp biçtim. O zaman, yaşamak zorunda kaldım; bu, bazı kereleryaşamaktansa gönlü yüceliğin kanıtlamasını yapmaktır." İşte onun mükemmel sözcükleri, aynendavranışındaolduğugibi.

OtuzAltıncıBölüm

EnEşsizİnsanlarÜzerineTanımış olduğum tüm insanlar arasında bir seçim yapmam istenseydi, sanırım bunlardan üçünü

diğerlerininüzerinekoyardım.

BiriHomeros’tur.ÖrneğinancakonunkadarbilgiliolanAristotelesyadaVarrondeğil;sanatındaaynıVirgilius’un bile kıyaslanması olanaksız olduğundan. Bunun yargısını her ikisini de tanıyanlarabırakıyorum. Bense sadece birini tanığıdığım kadarıyla, ancak bakış açımı söyleyebilip, bizzatMusalar’ındahiRomalı’danöteyegeçebileceğinisanmıyorum:

Talefacitcarmendoctatesdudine,quale

Cynthiusimpositistemperatarticulis.

"Bilgiçlirininüzerindemısralarterennümeder.

TıpkıCythiantanrısıgibi."(Propertius,II,XXXIV,79)

Bununla birlikte, bu hükümde,Virgilius’un başlıcaHomeros’tan becerisini elde ettiğini,Homeros’unonunrehberiveöğretmeniolduğunuunutmamakgerekirdi.Vedeİlyada’nıntekbiröğesi,şuyücevekutsalEneidas’ebedenvetözvermekiçinyetti.Amahepsibudeğil;onunmeziyetlerinebukişiyibanahayranlıkverici kılıp, adeta insan koşulu üzerine yerleştiren birçok başka özelliği de ekliyorum. Gerçekten de,yetkesinindışındahiçbirşeyedayanmadanbirçoktanrısalkişilikyaratanveonlarıdünyayakabulettirenonun, kendini tanrılar arasına yerleştirmemiş olmasına sıkça hayret ettim. Kör ve yoksul olup, tümbilimlergüvenligözlemleredayanarakvekurallarladonatılmışolarakkurulmadanönceyaşadığıhaldebunlarıokadar iyi tanımıştıki, toplumlarınkuruluşunda,savaşlarınyönetilişinde,gerekdinvegereksefelsefeolsunyazmaktagöreveatılankişilerondanevrenselbilgininmutlakbiröğretmenigibiyararlanıp,kitaplarınıhertürlübilgininbiranakaynağıgibiişlediler.

Quiquidsitpulchrum,quidturpe,quidutile,quidnon,

PleniusacmeliusChrysippoacCrantoredicit.

"O,ChrysippeileCrantor’dankiminnamusluveyautançlıolduğunu,

kiminyararlıolupyadaolmadığınıbizedahaiyivebolbolsöyler."(Horatius.,Ep.,I,II,3)

yadabirbaşkasınındediğigibi,

Aquo,ceufontepereni,

VatumPyeriislabrariganturaquis.

"Onuneserleriiçinde,tükenmezbirkaynakgibi

şairlerindudaklarıPermesse’insularındaniçtiler."

(Ovidius,Amor.,III,IX,25)

vebirbaşkasıdaha,

AddeHeliconiadumcomites,quorumunusHomerus

Astrapotitus.

"OrayaMusalar’ınarkadaşlarınıekleyin;

bunlarınarasındakıyaslanamayanHomerosyıldızlarakadar

yükseldi."(Lucretius,III,1050)

vebirbaşkasıdaha,

Cujúsqueexoreporfuso

Omnisposteritaslaticesincarminaduxit,

Amnémqueintenuesausaestdeducererivos,

Uniusfœcundabonis.

"Ondansonragelentümşairlerinşarkılarında

bolluklaakanbereketlikaynak,

sonralığınınküçükderelerebölünmekorkusuolmayannehir,

tekbirkişininmülklerininzenginliği."(Manilius,II,8)

OlabilenengüzeleseriüretenDoğa’nındüzeninekarşıdırbu;çünkügeneldeeşyanındoğumueksikolup,bunlar büyürken gelişir ve güçlenirler. O, şiiri ve öteki birçok sanatı doğumlarından itibaren olgun,kusursuzvetamamlanmışkıldı.Bunedenledirki,eskilçağınkendisindenbizebıraktığıgüzeltanıklıklaruyarınca, o, ozanların birincisi ve sonuncusu diye adlandırılabilir; onu taklit eden kimse olmadığı,kimseninonuasla taklitedemediğiüzere.Sözleri,Aristoteles’egörehareketveeylemiaynıandasahipolmakta tektir; bir tek onlar gerçek biçimde öze sahiptir. Büyük İskender, Darius’a ait eşya arasındadeğerliküçükbir sandıkbulunca,Homeros’unkendisineaskeri işlerindeen iyidanışmanveendeğerliinanç olduğunu söyleyerek bunun kişisel Homeros kitabını koymaya ayrılmasını buyurdu. Bu aynınedendendolayı,Anaxandridas’ın oğluCleomenes, savaş sanatında çok iyi öğretmenolduğu içindir kionun Lakedemonyalılar’ın ozanı olduğunu söyler. Bu eşsiz ve yegâne ün, onun hiçbir zaman asladoyulmayan ve bıktırmayan, okuyucuların gözlerinde her zaman farklı olan ve durmaksızın kendiniyenileyerek yeni çekicilikler yaratan dünyanın tek yazarı olduğunu dile getiren Plutarkhos’un yargısınakadarkaldı.ŞudelidoluAlcibiades,Homeros’unbirkitabınıistediğikültürlübirinibukitaptanelindehiçbulunmadığı için tokatladı – herhangi bir kişinin bunu en gözde kitapları arasında bulundurmadığınıkeşfettiğirahiplerimizdenbirineyapabileceğigibi.Ksenophanes,gününbirindeSiraküzatiranıHieron’aöylesineyoksulolup,ikihizmetçisinibesleyebilecekhiçbirşeyibulunmadığındanyakınıyordu."Neyani!"diye yanıtladı onu Hieron, "Senden çok daha yoksul olan Homeros’un ölüsü bile bunların on bindenfazlasını besliyor!" Panætius’un Platon’a "FilozoflarınHomeros’un" deyişiyle de söylemek istediği budeğilmidir?Bunun ötesinde, onun şanıyla hangi şan kıyaslanabilir? İnsanların ağızlarında bunca canlıkalmışolanonunadıylaeserleri,buncatanınmışolanvekonuşulanTruva,Helenvesavaşları–belkidehiçbir zaman vuku bulmamış! – gibisi hiç yoktur. Onun ortaya koyduğu adları üç bin yıldan fazla birsüredirhâlâçocuklarımızaveriyoruz.HectorileAchilles’igerçektenkimtanımaz?Özelliklebazıailelerdeğil, amahalkınbüyükçoğunluğuonunhayal ettiğinin içindekökenlerini arıyor.Mehmet adının ikincisahibi (Fatih), Türkler’in imparatoru, bizim Papa İkinci Pie’ye şöyle yazıyordu: "İtalyanlar’ın bizimTruvalılar’laortakbirkökenimizolduğu,benimdeonlargibiGrekler’denHector’unöcünüalmaniyetimbulunduğubeklentisiylebanakarşıdikildiklerini,buaradaonlarıbanakarşıdesteklediklerinigörmekten

hayretedüşüyorum."Kralların,devletlerinveimparatorlarınevrenintiyatrosahnesigöreviyaptığıbuncayüzyıllardanberionlarlahepaynırollerioynamasısoylubirgüldürüdeğilmidir?Onunkaranlıktakalışıbilekendisineitibarkazandırandoğumyeri,yediGrekkentinetartışmakonusuverdi:

Smyrna,Rhodes,Colophon,Salamis,Chios,Argos,Athenæ.

"İzmir,Rodos,Kolofon,Salamis,Chios,Argos,Atina"

(AttikaGeceleri,II,XI.)

BenimiçinikinciyücekişilikBüyükİskender’dir.Gerçektende,onunfetihlerinebaşladığıyaş,kısıtlıolanaklarlaonunkigibipekhırslıbirtasarımıgerçekleştirmesi,kendisiniizleyendünyadakienbüyükveen savaşçı liderler nezdinde çocukluğundan beri sağladığı yetke, kaderin onu ödüllendirdiği ve çoktehlikeli,hattagözükaradiyebileceğimtasarımlarınıdesteklediğiolağanüstütalih,

Impellensquicquidsibisummapetenti

obstaret,gaudensqueviamfecisseruina.

"Ölçüsüztutkusunaengelolannevarsatümünüyıkarak

vekendineharabelerdenbiryolyapmaktanzevkalarak."

(Lucain,I,149)

aynı zamanda, tüm meskun topraklardan otuz üç yaşında muzaffer geçmiş ve insan doğasının tümyapabildiğineyarımömüriçindeulaşmışolmanınbuyüceliği, tümbunlarsadecekarşılaşılabilenmeşrusüreç vemutlu bir kader gibi erdeminin de büyümesinin gerçekte insan üzeri bir şey hayal etmeksizindevamı yaşamının normal çağına kadar oldu. O, ölümünden sonra ordusundan ardılları uzun süremülklerini ellerinde tutmuş olan sade komutanlarından dünyayı bölüşmeye dört varis bırakarakaskerlerindenbuncakraliyetsoyumeydanagetirdi.Kişiliğindeçoksayıdamükemmelerdemvardı;adalet,ılımlılık, cömertlik, verilmiş söze sadakat, adamlarına karşı sevgi, mağluplara karşı insanlıkla doğasıgerçekten de hiçbir kınamayı hak etmez gibiydi, – fakat eylemlerinden bazıları özellikle ender veolağanüstüydü.Amaadaletkurallarınısayarakpekbüyükgirişimleriyönetmekmümkündeğildir;onungibikişilerbütünüyleveeylemlerininensonhedefiyleyargılanmalı.Thebes’inyıkılışı,Menander ilehekimEphestion’un,birseferdeçoksayıdaPersaskerinin,birHintbirliğiaskerlerinin(verilmişsözerağmen),Cosseïenler’inküçükçocuklarakadarkatliişteaffedilmesigüçeylemler.Clytus’agelince,bundakihataönemininötesineödendi;bueylem,diğerlerindekikadaronundoğasınıniyiliğine,doğasınınkendiliğindeniyiliğe dönmüş olduğuna tanıklık eder. Onun hakkında çok yerinde olarak erdemlerini Doğa’dan,kusurlarını alın yazgısından aldığı söylendi. Biraz övüngen olduğuna gelince, kendisinden kötü sözedildiğinehemenhiçdayanamıyordu;Hindistan’daykenyemliklerini,silahlarınıvegemlerinisüslettirdi;tümbunlarbanayaşınavekaderininşaşartıcıbaşarısınaverilebilirgibigeliyor.Ondakipekçoksayıdakiaskeri erdem, ciddiyeti, ön görüsü, dayanıklılığı, disiplini, becerikliliği, gönlü yüceliği, kararlılığı,başarısıölçüpbiçilsin;tümbunlarıniçinde,Annibal’inyetkesibizeöğretmemişbileolsaydı,oinsanlararasındabirincioldu.Vedeonunmucizeyevarankişiselendergüzellikleriveniteliklerinedemeli; şubaşınıtutuşu,buncagenç,ışıldayanveparlakyüzdekişusaygıdeğerifade,

Qualis,ubiOceaniperfususluciferunda,

QuemVenusantealiosastrorumdiligitignes,

Extulitossacrumcœlo,tenebrásqueresolvit;

"BöylepırıldarLucifer;Venüs’üntümsemaviateşlerarasında

sevdiği yıldız, Okyanus’un sularında yıkanmış, gecenin karanlıklarını dağıtmak için gökyüzünde uluyüzünükaldırmakta."

(Virgilius,Aeneas,VIII589)

Bunabirdebilgisininveyeteneklerininkusursuzluğunu,salt,açık,kusurlardanvekindenazadeşanınınsüresiyle yüceliğini, ölümünün çok sonrasına kadar resmini taşıyan madalyaların takanlara mutlulukgetirdiğinin dinsel bir inanç halini alışı olgusunu ekleyelim; hangisi olursa olsun bir başka kral ya dahükümdarınkahramanlıklarınıanlatantarihçilerdençokdahafazlaonunkahramanlıklarınıanlatankrallarvehükümdarlarvardır.Şimdibile, tümbaşkaöyküleriküçümseyenMuhammedmüritlerionunöyküsünükabuledip,özelbirayrıcalıklaonurlandırır.Tümbunlarbirarayagetirilirse,benitercihimdetekdefabiran tereddütedüşürenonuSezar’ayeğlememdehaklı olduğumukesinliklekabul etmekgerekir.Sezar’ınkahramanlıklarındakişiselbüyükbirpayınveİskender’inkilerdekaderindahabüyükkarışmasınınolduğuyadsınamazdır.Onlardeğerkazanançokşeyyaptı;belkide,bazılarıSezariçindahabüyüktür.

Bunlardünyayıçeşitliyerlerindentahripedenikiseloldu;

Etvelutimmissidiversispartibusignes

Arenteminsilvametvirgultasonantialauro;

Autubidecursurapidodemontibusaltis

Dantsonitumspumosiamnesetinæquoracurrunt,

Quisquesuumpopulatusiter.

"Sankibirçıtırdayançalılılarlavedefneağaçlarıylakaplı

kurumuş bir ormanın çeşitli yerlerinden zincirlerinden boşanmış iki yangın ya da sanki patırtılarladağlarınyükeklerindendüşüp,

ovadageçtiğiyerdekiherşeyiyıkıpyokettiktensonra

akanköpüklüseller."(Virgilius,Aeneas,XII,521)

AmaSezardahahırslıolmaklabirlikte,hırsıyüzündenülkesinimahvasürükledivedünyadaçoksayıdafelaketeyolaçtı;herşeyiyiceölçülünce,İskender’denyanaolmaktanbaşkatürlüyapamazdım.

Üçüncükişi,kanımcahepsindenenüstünolanıEpaminondas’dır.

O, ötekiler kadar şana kavuşmuş olmaktan uzaktır; ama burada şan, belirleyici bir öğe değildir.Kararlılıkveyiğitlikiçinse,amatutkunundeğil,iyiyapılıbirruhuniçineköksaldıranbilgelikveaklınbilediklerinden hayal edilebilenden fazlasına sahipti.Kanımca, değerinin kanıtlarını İskender’in bizzatkendisi, hatta Sezar kadar verdi. Onun savaş kahramanlıkları ne çok sayıda, ne de pek dikkat çekiciolduysada,tümkoşullarıiçindeyinedepekönemlivekesinolmakladeğerlendirilmelidir;bunlarbirokadar da cesaret ve askerlik sanatı gösterir. Grekler, ona "aralarında birinci" ve "Grekler’in başı"olmaklaşu tartışılmazonuruverdi;bu,aynızamanda"dünyanınbaştageleni"değilmidir?Bilgisineveyeteneklerinegelince,bugünhâlâşu"hiçkimsebukadarbilip,kendindenpekazsözetti"diyeneskiyargıdilegetirilebilir.O,aslındaPisagorcuokuldandı;hiçkimsekalabalıkönündeaslaondaniyikonuşmadı;mükemmelveçokinandırıcıbirhatipti.

Doğasına ve ahlâkına gelince, kamu işlerine o zamana kadar katılmış tüm kişilerin çok uzağına aştı.Çünkü o, her şeyden önce ölçüye vurulan kişinin olması gerektiği, ne olduğumuzu gerçek şekildebelirleyen,benimdebütünüylealınmışkadarönemverdiğimbualandahiçbirfilozofun,hattaSokrates’inbilegerisindekalmaz.

Sözünü ettiğim bu kişide namusluluk kişisel, baskın, tek tip ve bozulmaz bir niteliktir; buna oranla,İskender’dekialtdüzeyde,belirsiz,değişken,zayıfverastalantısalgibigörünür.

Antikçağdatümötekibüyükkomutanlarküçükayrıntılarlainceleyerek,herbirindeonuünlükılanbelirlibirniteliğedeğerbiçildi.Amasadecebukişidetamvebütün,sabitolan,kamusalyadaözel,barışyadasavaşzamanındakigibiinsanyaşamınıntümdurumlarıiçindehiçbirarzulanacakşeybırakmayan,şanlıbirbiçimde yaşamanın ya da ölmenin söz konusu olduğu bir erdem bulunur. Bu kadar saygı ve sevgiylebaktığım ne bir insan doğası, ne de kaderi biliyorum. Direncinde zayıf kaldığı iyice doğrudur; en iyidostlarının tasvir ettiği şekliyle bunu bir bakıma aşırı buluyorum. Ve yine de soylu ve tamamıylahayranlığa layık bu tarzda davranışı kendime göre, hatta basitçe onda aldığı şekliyle biraz güç izlenirbuluyorum.Ona eğer buncagururluvehayranlıkverici bir amaç, buncaderinve evrensel bir bilimlerbilgisi atfediliyorsa bir tek Scipion Æmylian onunla başa baş gidebilirdi diye kuşkulanıyorum. Ah!Plutarkhos’un eserinde en soylulardan olan bu iki yaşamı, herkesin kanısına göre biriGrekler’in başı,ötekiRomalılar’ınbuikikişininyaşamlarınıbizdenalarakzamannekadarhayalkırıklığımanedenoldu!Nekonu,neemekçi(Plutarkhos)!Azizolmayan,amadenildiğigibiuygarlaşmışvenormaleuygunyaşambiçimli, orta sınıf düzeyinde "zarif adam" söz konusu edildiğinde, bildiğim kadarıyla, hayatta olanlararasındasürdürülebilen,niteliklilertarafındanyükseltilmiş,herşeyiiyiceölçülüpbiçilmişyaşambenimiçinAlcibiades’dir.AmaEpaminondaskonusundaveenüstdüzeybirnitelikörneğigibionundüşünüşbiçimlerindenbazılarınıburadaeklemeyiisterim.

O,yaşamındasahipolduğuentatlımutluluğun,babasınaveannesineLeuctreszaferiylevermişolduğukeyifolduğunubelirtir.Bukadarşanlıbireylemdensonraannevebabasınınhoşnutluğunupekhaklıveeksiksizolankendisininkineyeğlemesionlaraçokdahaonurvermesidir.

Ülkesine yeniden özgürlük sağlamak için bile, bu işte herhangi bir sorumluluğu olup olmadığınıbilmeksizin bir kişiyi öldürmenin mümkün olmadığı düşüncesindiydi. Bunun içindir ki, Thebes’inkurtarılması içinyoldaşıPelopidas’ıngirişimikonusundapekçekimseroldu.Bir savaştakarşı taraftanolanbirdostasaldırmadankaçınılması,aksineonunsakınılmasıgerektiğinidüşünüyordu.

Düşmanlar konusunda insanlığı, örneğin Baeotienler’e, onu şüpheli kıldı; Mora girişini Corintheyakınında savunmaya kalkışmış olan Lakedemonyalar’ı geçidi açmaya hayranlık verici biçimdezorladıktan sonra ezmek üzere çok fazla kovalamaya çalışmadan onları aşmakla yetindi ve bunun içinbaşkomutan işlevlerinden azledildi. Bu, sonradan onun onuru, kendisini işlevlerine tekrar kaynaştıran,kendişanlarınınveselametlerininnederecedeonabağlıolduğunukabuledenBæotienler’inutancıoldu.Zaferonuheryerdegölgesigibi takipederdi;ülkesinin refahıylagelişmesiondandoğduğugibionunlabirlikteöldü.

OtuzYedinciBölüm

ÇocuklarınBabalarıylaBenzerliğiÜzerineBuncaçeşitlidenemeninbirleştirilişişuşekildeoluyor:Aşırıtatlıbirbaşıboşlukbeniyönelttiğizaman

veaslaevimindışındaolmadanancakbunaelatıyorum.Şuhalde,koşullarbeniaylarcabaşkayerlerdetuttuğunagörebirarayagetirmeçeşitlibekleyişvearalarlakalemealındı.Bununlabirlikte,çıkarmakiçindeğil de sadece çeşitlendirmek için birkaç sözcüğün dışında olabilmesi koşuluyla ilk fikirlerimiikincilerle düzeltmiyorum. Doğamın evrimini sunmayı, her parçanın başlangıçtan gelen haliylegörülebilmesini istiyorum. Daha erken başlamış olsaydım, değişimlerimin gerçekleşme tarzınıgözlemlemektenzevkalmışolurdum.Diktemaltındabanabunlarıyazmahizmetiverenbiruşakkeyfincebirçok seçilmiş parçayı benden çalarak güzel bir ganimet biriktirdiğini sandı. Onun bundan benimkaybettiğimdendahafazlayararsağlayamayacağınıdüşünerektesellioluyorum.

Denemeler’iyazmayabaşladığımdanberiyediyada sekizyaş ihtiyarladım.Buaradayeni şeylerdekazandım.Yıllarlabirliktetürlüsancılarlatanıştım;ticaretvebununlauzunsüreiçlidışlıolmabutarzdabirkaç meyve üretmeden hemen hemen hiç geçmez. Kafasına uzun süre musallat olanların edinmeyemecburolduklarıçoksayıdakiarmağan,aralarındanbanakabulüdahakolayolanbiriniseçebilirdi;ziraçocukluğumdanberienfazladehşetedüştüğümbirinibanaarmağanetmeyebilirlerdi.İhtiyarlığıntümcansıkıcı olayları arasında, kesinlikle en fazla korktuğumdubu.Benimkatımda fazlaca ileri gittiğimi, pekuzunbiryolsonundakarşılaşmaktangerikalamadığımkötübirrastlantıyıpeksıkçadüşünmüştüm.İyicehissediyorveyolaçıkmazamanınıngeldiğini,biruzvukesmekzorundaolduklarındacerrahlarınkuralınagöre"sağvesalim"kenyaşamıkesmeningerektiğini,doğanınyaşamızamanındageriyevermeyenkişiyetefeci faizleri ödettirdiğini gönüllü olarak bildiriyorum. Ama bunlar beyhude itiraflardır. Bu durumdaoluşumonsekizayyadayaklaşıkbukadarolduğunaveşimdidenbunauyumsağlamayıöğrendiğimegöreo derece yola çıkmaya hazır olmam gerekiyordu. Şimdiden bu sancılı duruma kendimi hazırlamayabaşlıyorum; bunun için kendimi avutmak ve umut etmek için bazı şeyler buluyorum. İnsanlar bir şeyyapacak durumda olmayan yoksul varlıklarına, pek zahmetli de olsa o kadar bağlıdır ki, bunu ancakmuhafazaetmekiçinkabuleder.

Mæcenas’akulakverin:

Debilemfacitomanu,

Debilempede,coxa,

Lubricosquatedentes:

Vitadumsuperestbeneest.

"Çolak,damlamarazlı,kesikbacaklıolayım,

sallanandişlerimsökülsün,

yeterkiyaşambendekalsın,

hoşnutum."

(SenecatarafındanmuhafazaetilenMecene’indizesi,Ep.,CI)

Timurlenk, bildiği tüm cüzzamlılara karşı, kendilerine pek acılı gelen bir yaşamdan kurtarmak içinonları ölüme gönderterek – o, böyle diyordu – aptalca bir insanlık gereği gizlediği korkunç bir

acımasızlık yapıyordu. Bunların arasında tümden yok olmaktansa yine de üç kez cüzamlı olmayıyeğlemeyecekyoktu.

StoacıAnthistenesçokhastaolduğunda,"Buağrılardanbenikimkurtaracak?"diyehaykırıyordu.OnugörmeyegelmişolanDiogenes,birbıçakuzatıp,"İstersen,buhemenyapar"dedi.Ötekiyanıtladı:"Benyaşamdandeğil,ağrılardansözediyorum!"

Sadece ruhumuza ulaşan ağrılar beni çoğu kişiye olduğundan çok daha az etkiler. Kısmen onlarınhakkındaki yargıma bağlıdır bu; zira insanlar birçok şeyi korkunç sayar ve hatta yaşamı pahasınakaçınılmasızorunluolanbunlarbanaaşağıyukarı ilgisizgelir.Amabu,benidoğrudan ilgilendirmeyenkötülüklere karşı biraz ilgisiz ve duygusuz olma tarzıma bağlıdır – doğamın en iyi öğelerinden birisaydığımvaroluştarzıdırbu.Amadoğrudangerçekvebedenselacılarışiddetlibirşekildehissederim.Vebununla birlikte, Tanrı’nın bana ömrümün büyük kısmında bağışladığı şu uzun ve iyi sağlık, dinginliksayesindeyumuşamışzayıfvenazikgörüşlebirzamanlaröncedengördüğümgibi,bunlarıhayalimdepekdayanılmaz tasarlamıştım; aslında, onlardan bana neden oldukları ağrıdan daha fazla korkuyordum.Buise, ruhumuzun yetileri içinde sadece inancımı pekiştirdi; onları kullanma biçimimizden dolayıyaşamımızahizmetetmektençokyaşamımızınhuzurunubozuyorlar.

Tüm hastalıkların en beterinin, en anisinin, en ağrılısının ve en onulmazının kıskacındayım. Dahaşimdidenhayliuzunvezahmetlibeşyadaaltıkrizgeçirdim;amayinede,yaböbürleniyorumyadaruhunölümkorkusundanboşalmışolduğu,tıbbınkulaklarımızaindirdiğitetikteoluş,peşinteşhisvesonuçlardanboşalmış olduğu bu orta halli direnme hâlâ mevcut. Ağrı gerçeği bizzat pek keskin, pek korkunç vedayanılmasıgüçdeğil,kiduygularıtemkinlibiradambüyüköfkeveumutsuzlukiçindeonukesinlikleyokedebilsin.Kendiliğimdenyapamamışolduğumukusursuzcayapacaksancılarımdanenazındanbukazancısağladım. Zir, ağrı bana saldırıp, beni bezdirdikçe ölüm benim için daha az korkulur olacak. Bunuşimdiden kazandım; yaşamda olduğum için sadece yaşamda kalmayı.Hatta ağrılar bu güzel antlaşmayıbozupdasonundaTanrı’nınisteğiyleşiddetlerigücümemuzaffergelirsebeniancakölümüsevmeninvearzulamanındahaazkötüolmadığışuötekiucaiter!

Summumnecmetuasdiem,necoptes.[10]

"Songününüzdenekorku,nedearzuduyun."(Martial,X,XLVII,13)

Korkulmasıgerekenikitutkudur;amabiriçaresiniötekindençokdahaiyihazırtutuyor.

Sonuçta,hastalıkkarşısındapek titizliklevesıkıca itidalinibozmamayı,onaküçümseyenvesakinbirtutumla katlanmayı dayatan bu kuralı her zaman hayli iddialı buldum. Sadece olguların gerçek özüyleuğraşan felsefe neden zamanını dış görüntülerle kaybetsin ki? Bu özeni hareketlerimizi büyük meseleyapan oyunculara ve güzel söz söyleme (retorik) uzmanlarına bıraksın! Eğer ne yürekten, ne de içtengeliyorsafelsefeağrıyaseslenmekorkaklığınaizinvermeyigözealsınvebuistemliyakarışlarıdoğanınbizimerimimizindışındatuttuğuinleme,hıçkırık,çarpıntıvesolgunluktarzınadayandırsın.Yeterkiyürekkorkusuz, sözlerumutsuzluktanazade, felsefehoşnutolsun!Kolumuzuburkmanınneönemivar,yeterkidüşüncelerimizi burkmayalım! Felsefe bizi başkaları için değil, kendimiz için yetiştirir; olmak için vegörüntüvermekiçindeğil.O,zekâmızıyönetmeklesınırlıkalsın,eğitmekgörevinekoyulsun.Krizlerde,felsefeöyleyapsınkiruhbununlabirliktekendinitanıyabilsin,alçakçaayaklarınakapanmakdeğilacıylasavaşarakveacınınsaldırılarınagöğüsgererekalışıldıkyürüyüşünüsürdürebilsin;yenikvedevrikdeğil,savaşla coşmuş ve kızışmış, biriyle konuşabilme ve başka uğraşlarla – belirli bir ölçüde - meşgulolabilmeyetisindebulunsun.Bukadarzorkoşullarda,bizdenbuncayapmacıklıbirtavıralmayıistemekmerhametsizliktir. Eğer oyunun hâkimiysek, yüzümüzün asık olması pek önemli değildir. Eğer beden

yakararak rahatlıyorsa, varsın yapsın! Eğer çırpınma ona uygun geliyorsa, dönsün ve yeniden dönsün,hoşuna gittiğince didinsin; eğer en şiddetli çığlıklar atarak ağrı ona buharlaşır gibi geliyorsa (bazıhekimlerinhamilekadınlardabunundoğurmayayardımettiğinisöylemelerigibi)yadabuağrısınıbirazyatıştırıyorsa,bağırsınozaman!Busesekendiniduyurmasınıtavsiyeetmeyelim,amaonabunuyapmayaizin verelim. Epikuros, acılar içindeki bilgesine sadece bağırma izni vermez, bunu ona tavsiye eder."Pugilasetiam,quumferiuntinjactandiscœstibus,ingemiscunt,quiaprofundendavoceomnecorpusintenditur, venitque plaga vehementior." ["Güreşçiler de rakiplerine vurarak ve zırhlı eldivenisallayarakinler;çünküsesinçabasıaltındatümbedenkatılaşıp,darbedahabirgüçlüindirilir."(Cicero,Tusculanes, II, XXIII)]. Kendimize bu yersiz kurallarla işkence etmeden, ağrıyla yeterince işkencegörüyoruz. Bunu bu hastalığın şokları ve saldırıları altında çılgınca debelendiği görülen kişileri hoşgörmek için söylüyorum; zira ben bu hastalığa buraya kadar en iyi bir tavırla dayanıp, avaz avazbağırmaksızıninlemekleyetindim.Bu,edeplibirgörüntüyükorumakiçinzahmetegirmemdendeğil;zirabunun benim için pek önemi yok. Hastalığın benden tüm beklediğine uyuyorum; ama ya ağrılarım pekdayanılmazolmadığındanyadaölümlüleringenelinenazaranağrılarımıdahasarsılmazlıklataşıdığımdan.Keskin ağrılar bedenimi baştan başa geçtiği zaman sızlanıyorum, perişan oluyorum; ama şu kişi gibiumutsuzluğadüşmüyorum;

Ejulatu,questu,gemitu,fremitibus

Resonandomutlumflebilesvocesrefert.

"Bunlar,onunağlamaklısızlanışlarıylaçınlayaniççekmeler,

feryatlar,iniltiler,yakarışlardır."(Atticus’unPhiloctete’indenCicerontarafındandilegetirilmişdizeler,Definibus,II,XXIX;Tuscalanes,II,XIV)

Hastalığımınengüçlü anında acıyı çekip,hepdiğer zamanlaragöre aynı sağlıklakonuşma,düşünme,yanıt verme yetisinde olduğumu gördüm; ama ağrı beni rahatsız ve tedirgin ettiğinden aynı metanetigösteremiyorum.İyiceyenikdüştüğümsanılıpdaçevremdetoplananlarbenimleuğraşırken,sıkçagücümütopluyor,bunukendiliğimdendurumumdanenuzakkonularüzerineyöneltiyorum.Herşeyeanibirçabaylaulaşıyorum;amabunundevametmemesikoşuluyla.

Ah!Niyerüyasındabirkızlayattığınıgörürken"taşlar"ındançarşaflarınarasındakurtulduğununfarkınavaran şu hayalciCicero gibi yapmayetisine sahip değilim!Benimkiler aksine beni özellikle kızlardanuzaklaştırıyor!

Bu çok şiddetli ağrıların aralarında idrar kanallarım sakinleşip beni kemirmeye ara verdiklerindebirden alışılmış halime yeniden dönüyorum; kuşkusuz benzer olaylara hazırlanma kaygısına bağlı olan,duygusalvebedendengelenuyarılarlaruhumuncoşkululuğudışında,

laborum

Nullamihinovanuncfaciesinopináquesurgit;

Omniapræcepiatqueanımomecumanteperegi.

"Bundanböylebenimiçinsadeceyeni

vebeklenmedikağrılarvar;hepsinitahminettim

vehayalimdehepsiniöncedenadımadımgeçtim."

(Virgilius,Aeneas,VI,103)

Birçırakiçinbirparçaaşırısertlikteetkilendimyinede;değişiklikoldukçaaniveiyicezahmetlioldu;çok dingin ve çokmutlu bir yaşamdan, birdenbire hayal edilebilecek en acılı ve en zahmetli yaşamadüştüm.Zirabu,kendiliğindençoktanağırbirhastalıkoluşununötesinde,bendealışılmıştandahaşiddetlivedahagüçbirbiçimdebaşladı.Krizlerbeniokadar sıkça tutuyorki, artıkhemenhemenhiç sağlıklıdeğilim.Bununlaberaber,şimdiyekadaraklımısebatımıeklemeküzeredengelibirdurumdatuttum;dahadoğrusu,kafalarındahastalığınhamhayallerinekendileriniadayanneateşi,nedehastalığıbulunanbinbirkişininyaşamındandahaiyikoşullardabuluyorum.

Görünüşedayanankanıdankaynağınıalanbirtürincealçakgönüllülükvardırki,odaşudur:Birçokşeyüzerinde cahilliğimizi kabul edip, bilgimizin yollarını ve nedenlerini bulmaya ulaşamadığı doğanıneserleri içinde nitelikler ve varoluş biçimleri olduğunu itiraf etmek için yeterince dürüst olduğumuzzaman,budoğruveakıllıcabildirimdeaynızamandaanladığımızıönesürdüğümüzşeylerkonusundabizeinanılmasınıeldeetmeumuduvardır.Bizeyabancıolanmucizelervezorluklarıaraştırmaktapekuzağagitmek neye yarar? Bana öyle geliyor ki, her gün gördüğümüz olaylar arasında pek garip ve pekanlaşılmazşeylerbulunup,bunlarmucizelerin tümkaranlığınıuzağındanaşıyor.Hasılolduğumuzşubirdamla döl sadece bedensel biçimde değil, ama düşünme ve eğilimler biçimlerinde de babalarımızlabenzerlikleriçermesineharika!Bubirdamlasuda,buncasonsuzsayıdabiçiminereyeyerleştiriliyor?

Vebubiçimlerbenzerliklerinasılpekgelişigüzelvepekkuralsıziletebiliyorda,torununtorunudedeninbabasınaanasına,yeğenamcayabenzeyecektir?Roma’daLepidusailesifertleriaynıgözkıkırdaklakaplı,ama birbirlerinin peşi sıra değil de aralıklarla doğdu. Thebes’de fertlerinin annelerinin karnındankaynaklananbirmızrakucu işaretini taşıdığıbirailevardı;bu işaretibelirginolmayankişigayrimeşruaddedilirdi. Aristoteles, kadınların ortaklaşa olduğu bir ahalide, çocukların babalarının benzerlikoranıylasaptandığınısöyler.

Bu "taş hastalığı"na yatkınlığımı babama borçlu olduğuma inanmak lazım; zira o da idrar kesesindebulunankocabirböbrektaşıyüzündenöldü.Babamaltmışaltıyaşınakadarhastalığınınfarkınavarmadıvebundanöncedeneböbreklerinde,neböğründe,nedebaşkataraflarındabaştangelenhiçbirrahatsızlıkya da belirti hissetmişti; o zamana kadar, hastalıklara pek az yakalanarakmutlu, sağlıklı yaşamıştı vehastalığatutuluncada,ömrünüyediyıldahaçokağrılıbirbiçimdesürdürdü.Benonunhastalığındanyirmibeş yıl önce, yaşamının en iyi bölümü sürecinde üçüncü çocuğu olarak doğdum. Şu halde bu zamansüresincebumarazınyatkınlığıgizliceneredeyuvalanabilirdi?Veosıradakendinibekleyenhastalıktanpekuzakken,tözününbenihasıledenpekküçükbirparçasıbuncagüçlübirbelirtiyinasıltaşıyabiliyordu?Bubelirtiozamannasılpekiyisaklanmıştıki,ancakkırkbeşyılsonravetekbugündehepsibiranadanbunca erkek ve kız kardeş arasında ben etkisini duymaya başladım? Beni bu vasiyetin iletiliş biçimikonusundaaydınlatacakkişininbaşkaherhangibirmucizeüzerinehersöyleyeceğineinanacağım…yeterki, her zamanyapıldığı gibi, bana çok daha akıl almaz ve olayın kendisi kadar kabul edilmesi zor biraçıklamasunulmasın!

Hekimler,pervasızlığımıbirparçaaffetsin;kısmetebağlıdamladamlaakıtmayaduyduğumtiksintivebilimleri hakkında beslediğim küçümsemedendir bu. Sanatlarına karşı soğukluğum soya çekimimebağlıdır.Babamyetmişdört,büyükbabamaltmışdokuz,büyükbabamınbabasıyaklaşıkseksenyılyaşadıvehiçbiri ilacaaslaelsürmemişti.Onlar için,sıradankullanımdançıkanherşeybiruyuşturucumaddeyerine geçerdi. Tıp, örneklerden ve deneyimlerden oluşuyor; benim kanaatimde bu şekildedir. Veburadaki iyice açık ve inandırıcı bir deneyimdeğilmidir?Hekimlerin nüfus kayıtlarında aynı yuvada,aynıçatıaltındadoğmuş,büyümüşveonlarınkurallarınatamamenuyarakpekuzunsüreyaşayıpdaölmüşüçkişibulupbulamayacaklarınıbilmiyorum.Onlarınbukonudakesinliklebanakatılmalarıgerekir;akıl

değilsebile,enazındantalihbendenyanadır.Oysa,hekimlerdetalihakıldandahafazlaönemesahiptir.Veonlar, şimdi içinde olduğum noktada beni kendi lehlerine bir örnek olarak almasın; bu durumu kötüyekullanmakolacaktır.Aslında,bendekesilipdursalarbileaileviörneklerimleonlardanyeterinceileriyolaldım.İnsanigerçeklerpekuzunsürmezsede,ilkferdimizbindörtyüzikidedoğduğunagöreikiyüzyıloluyorki–bunasadeceonsekizyıldahagerek–buşekildeyaşamayaçalışıyoruz.Şuhaldebudeneyiminsonuna yaklaşmaya başlaması oldukça normaldir. Hekimler böylece şu an için gırtlağıma sarılanacılardan dolayı beni kınamaya kalkışmasınlar; kırk yedi yıl boyunca sağlıklı yaşamış olmak benimbakımımdanyeterlideğilmidir?Veyolunsonunageldiğimde,yeterinceuzunoldubu.

Atalarımın bazı gizli ve doğal hükümlerle tıbba tiksintileri vardı; ilaçların sadece görüntüsü bilebabamıdehşetedüşürüyordu.Babatarafındanamcam,kiliseadamı,Gaviacsenyörüdoğuştanhastayapılıolarak,herşeyerağmenbudermansızyaşamıaltmışyediyaşınakadarsürdürüp,gününbirindeçokvahimve şiddetli bir sürekli hummaya yakalandı; hekimler ona kendine yardım edilmesini istemezse (onlarmüdahaleyepeksıkça"yardım"adıtakar)kesinlikleöleceğinisöylenmesindekararkıldı.Buyiğitadam,bukorkunçhükümdenkorkmuşolmasınarağmen,yinede"Şuhaldebenöldüm!"dedi.AmaçokgeçmedenTanrıbukerametiboşaçıkardı.

Dörtkardeşten sonuncusu,hemdeyaşçaoldukçauzaksonuncusuBussaguetbeyi, sanırımbudaonunParlamentosarayıdanışmanıoluşundandolayıötekisanatlarla ilişkisiyüzündendir, tıpsanatınakendiniteslimedentekkişioldu.Buondaokadarkötübirbaşarıgösterdiki,görünüştedahagüçlüyapıyasahipolmasınarağmenSaint-Michelbeyidışındaötekilerdeniyiceuzunbirzamanönceöldü.

Tıpiçinbudoğaltiksintiyiatalarımdanalmışolmammümkündür;amabuolmasaydıda,tıbbıaltetmeyeçabagösterirdim.Zirabizdenedensizzuhuredentümeğilimlerkötüdür;bu,mücadeleedilmesigerekenbirtürhastalıktır.Eğerbueğilimdeolmammümkünse,bundabanaşimdisahipolduğumkanıyıyerleştirenuslamlamalarla daha az desteklenmiş ve güçlendirilmiş değilim.Zira aynı zamanda bazılarının ilaçlarıacılığındandolayıbugeriçevirmeşeklindendenefretediyorum;dahadoğrusu, sağlığınyapılabilenenacıverentümdağlamalarvecerrahimüdahalelerletekrarkazanılmayıhakettiğieğilimindeolurdum.

Epikuros’a göreyse, bana öyle geliyor ki, eğer peşlerinden en büyük acıları getiriyorsa zevklerdenkaçınılmalıdır;eğerardındanenbüyükzevklerisürüklüyorsaağrılararanmayadeğerdir.

Sağlıköyledeğerlive tekbir şeydirki,onsuzyaşamınzahmetlive taşınmazhalaldığıkadarıylaonaulaşmayaçalışmakiçinuğrunasadecezamanını, terini,zahmetini,mülklerinideğil,bizzatyaşamınıbilekullanmayadeğer.Aracılığıylafelsefeninbiziaksine inandırmayaçalıştığıhaz,bilgelik,bilgiveerdemonsuzdonuklaşır;sarayadabeyinkanamasınauğramışolanPlaton’ungörüntüsünüveonunbudurumdaruhunun değerli yetilerini imdadına çağırarak buna meydan okumasını karşı çıkarmalıyız sadece. Bizisağlığagötürenheryolbenimiçinnesarp,nedemasraflıdır.Bunusadecebundanbirşeylereldeedilsindiye söylemiyorum; doğanın sayısız eserinin içinde sağlığımızın korunmasına elverişli şeyler olduğukuşkusuzdur,bunaşüpheyok.

Bazı nemlendiren bitkilerin, kurutan bazı başkalarının olduğunu kesin olarak işittim. Karaturpunbağırsakgazlarınanedenolduğunu,sinamekiyapraklarınınmüshiletkisiyaptığınıdeneyimimlebiliyorum.Aynı biçimde birçok başka şeyi daha biliyorum; örneğin, koyun beni besler, şarapsa ısıtır. Solon da,besinlerin öteki uyuşturucular gibi açlık marazına karşı bir ilaç olduğunu söylüyordu. Doğadan eldeettiğimizşeylerdenyapabileceğimizkullanımıinkâretmiyorum;onungücündenveverimliliğinden,nedegereksinimlerimizeuygunolabildiğindenkuşkuduyuyorum.Örneğin, turnabalıklarınınvekırlangıçlarındoğadan yarar sağladıklarını kesinlikle görüyorum. Ama aklımızın, bilimimizin ve becerikliliğimizinicatlarınıküçümsüyorum;tümbunlarınsayesindedoğayıvekurallarınıterkettik;bundaneılımlılıkla,ne

debelirlisınırlariçindedurmayıbiliyoruz.

Elimize geçen ilk yasalardan yarattığımız üstünkörü onarıma "dürüstlük" diyoruz; bunun uygulamayakonmasısıkçaaptalca,hattainsafsızcadır.Bununlaalayedenvebunuayıplayankişilerbusoyluerdemehakaret edildiğinin pek farkında olmayıp, sadece bu kutsal sözcüğün kötüye kullanımını, değerininbilinmemesini kınıyor.Ben de hekimlik hakkında aynını yapıyorum; insan türüne pek yararlı bu şereflisözcüğe öne sürdüğüyle, vaat ettiğiyle saygı gösteriyorum; ama tüm bunlardan gerçek biçimde bizegösterdiğinenesaygıduyuyor,nededeğerveriyorum.

Öncelikle deneyimim bana ürküntü veriyor; zira öğrenebildiğim kadarıyla, tıbbın yargılama alanınaboyun eğmiş olup da pek erken hasta olan ve pek geç iyileşen kimseyi görmüyorum. Onun sağlığıperhizlerin dayattığı zorlama olgusuyla bozulur ve çürükleşir. Hekimler, yetkelerinden mutlak kaçıpkurtulunmasındiyehastalıküzerindeegemenolmaklayetinmiyor,sağlığınbizzatkendisinimarazlıkılıyor.Onlargelişenvesüreklibirsağlıkiçindegelecektekibüyükbirhastalığınbelirtisinigörmezlermi?Benoldukçasıkhastaoldum;onlarınyardımıolmaksızın,hastalıklarımı(bunlardanhemenhemenhertürlüsünüçektim)dayanılmasıdahaılımlı,birbaşkasınınkindendahakısabuldum.Hiçdeğilseonlarıniksirlerininacılığını eklemedim bunlara! Sağlık bende alışkanlıklarımın ve keyfimin disiplininden başkasıolmaksızın,kuralsız,özgürvebütündür.Heryerdurmamiçiniyidirbana;zira,hastaolduğumdaherşeyinyolundagittiğizamanbanagerekendenbaşkarahatlığagereksinimduymam.Kendimidoktorsuz,eczacısızve yardımsız bulmaktan kaygılı değilim; çoğu başka kişinin hastalıklarından çok bundan etkilendiğinigörüyorum.Neyani!Bilimlerindenbizebazıaçıkkanıtlargösterebilenhekimler,kendiyaşamlarındabizemutlulukveömüruzunluğugösteriyorlarmı?

Yüzyıllardırtıpolmaksızınyaşamışolanhiçbirhalkyoktur;demekki, ilkyüzyıllareniyiveenmutluolanlarıydı.Bugündahidünyanınondabiri tıpuygulamasındabulunuyor.Birçokhalk tıbbıbilmiyorveonlardaburadaolduğundandahasağlıklıvedahauzunyaşanıyor.Bizimaramızdahalktankişilerbunapekönemvermiyor.Romalılar,tıbbıkabuletmedenöncealtıyüzyılgeçirmişti;amadenediktensonra,bunaönemvermemeninnekadarkolayolduğunubizzatseksenbeşyılyaşayıp,karısınıçokileribiryaşakadarilaçsız değil de, doktorsuz yaşatarak gösterenYargıçCato’nun girişimiyle tıbbı kentlerinden kovdular;zira varoluşumuz için sağlığa yararlı görünen her şeye ‘ilaç’ denebilir. Plutarkhos’un, "o, ailesininsağlığına tavşan eti tüketerek bakıyordu" der sanırım. "Arcadie’nin insanlarının tüm hastalıkları ineksütüyleiyileştirdiklerigibi"derPline.Herodoteda,Libyalılar’ınortaklaşaenderbirsağlığınkeyfiniişteşu âdet olgusuyla sürdürdüğünü söyler: "Onlar çocukları dört yaşına bastığı zaman, baş ve şakakdamarlarını dağlayıp yakarak, tüm yaşamları boyunca nezlenin yolunu keser." Bu ülkenin köylüleriherhangibirrahatsızlıkdurumundasadeceellerindebulunabilenenkeskinşarabasafranvebaharatkatıphepaynıbaşarıylakullanır.

Gerçeği söylemek gerekirse, reçetelerin çeşitliliğinde ve karmaşasında karnı boşaltmaktan değil debaşkahangiamaç,başkahangietkibekleniyor?Bizdeyetişenbinbirşifalıotdahibunuyapabilir.

Hatta ben, şarabın kendini muhafaza etmek için tortusuna gereksinim duyuşu gibi, bedenimizin deatıklarını belki de belirli bir dereceye kadar saklamak gereğinde olmadığını söylemekte onların haklıolupolmadıklarınıbilebilmiyorum.Sağlıklıkişilerinrastlantısalvebilinmeyenbirnedenlekusmalarayadaishaletutulduklarıveosıradagereksiz,nedeardındanpekyararsızbüyükmiktardaatıkboşalttıkları,hattaaksine,durumlarındaolasıbirbozulmaveağırlaşmaylasıkçagörülür.GeçenlerdeyücePlaton’danorganizmamızın merkezi olduğu üç tür hareketten sonuncusunun ve en beterinin ilaçla iç söktürmeolduğunu öğrendim; aklı başında olan hiç kimse son derece gerekli olmadıkça buna kalkışmamalı.Hastalık,onakarşıkoymaklauyandırılırvekışkırtılır.Bununyavaşçauyuklatanvesonunavardıranbiryaşamabiçimiolmasıgerekir.Uyuşturucu ilaçlahastalığınşiddetliçatışmaları,kavga içimizdecereyan

ettiğiiçindirkiherzamanzararımızaolurveuyuşturucuilaçhesabakatılabilenbirkurtarıcıdeğildir;o,kendi doğası gereği sağlığımızın düşmanı olup, içimize rahatsızlıklarımızın aracılığıyla girer. Şu haldeolgularıbirparçakendiliklerindenoluşmayabırakalım;pirelereveköstebeklerigözetendüzen,pirelerleköstebeklerlekendileriniyönettirmekiçinaynısabrınkanıtınıvereninsanlarıdagözetir.İstediğimizkadar‘deh!’ diye bağıralım, bu bizi ilerletmez sesimizi kısar. Bizi yöneten düzen kibirli ve acımasızdır.Korkumuz,umutsuzluğumuzonudavet etmeyerineyolundançevirirvebizeyardımetmeyecaydırır.O,sağlıkiçinyaptığıgibi,hastalığıseyriniizlemeyebırakmalıdır.Kendinibirininlehine,diğerininzararınabozmayakaptırmayacaktır;zira,artıkondadüzendeğil,düzensizlikolurdu.Bunuizleyelim;Tanrıadına,bunu izleyelim! O, kendisini izleyenleri ve izlemeyenleri yönetir, kızgın öfkeleriyle ve hekimleriylebirlikte onları zorla sürükler! Beyninize bir müshil yazdırın; bu, orada midenizden çok daha iyikullanılmışolacaktır!

BukadaruzunsüresağlıklıyaşamışolmasınıneyinyolaçtığısorulanbirLakedemonyalı,"Tıpcahilliği"diye yanıt verir. İmparator Adrian ise, ölürken hiç durmaksızın onu doktor kalabalığının öldürmüşolduğunuhaykırıyordu.

Kötübirgüreşçihekimolunca,Diogenesona,"Cesurol,haklısın;şimdiartıkbirzamanlarsırtınıyeregetirmişolanlarıyeresereceksin"dedi.

AmaNicocles’e göre, hekimler güneşin şu başarılarını aydınlatması ve toprağın hatalarını saklamasıtalihinesahipler.Üstelikde,onlarınhertürlüolayıiyiceüstünlüklekullanmatarzlarıvar;zirakader,doğaya da garip nedenler (bunların sayısı sonsuzdur) bizde iyiliği ve selametimeydana getiriyor ki, tıbbaliyakat atfedilmesinin ayrıcalığıdır bu. Tıp, perhizine teslim olmuş hastaya gelen tümmutlu başarılarıüstlenenoluyor.Beniiyileştirenvehekimiimdadaçağırmadanbundanşifabulanbinbirkişibunuonlarınitibarına taşıyarak ele geçiriyor. Ve can sıkıcı olaylar söz konusu olduğu zaman, onlar hatayı hastayabulmaktanyoksunolmadıklarıpekazinandırıcınedenlerle,şöylekolunusıvadı,birarabanıngürültüsünekulakkabarttı,

rhedarumtransitusarctoVicoruminflexu,

"Sokaklarındardönemeçlerinden

arabalarıngeçişinde."(Juvenal,III,236)

penceresiaralandı,solyanınayattı,aklındansıkıcıbirdüşüncegeçtigibikusuryükleyerekbunlarıyatamamen inkârediyor…Sonuçtabir söz,bir rüya,birgözkırpma,bununkendihatalarıolmadığınıönesürmekiçinonlarayeterlibirözürgibigeliyor.Yadahoşlarınagiderse,hiçbirzamanboşaçıkmayanşuyoldan yararlanarak bu kötüleşmeyi kendi yararlarına çevirip, hastalık kendi tedavileri altındaykenilaçları olmazsa çok daha beter bir hal alacağına bize teminat veriyorlar. Sanki ağır bir soğukalgınlığından günlük humma krizlerine geçirttikleri kişi, onlarsız sürekli bir hummaya yakalanacaktı.Neden oldukları zararlardan çıkar sağlamaya eriştiklerine göre, işlerini kötü yapmaktan kaygılanmakzorunda değiller. Onlar, hastadan tam bir güven dilemekte haklılardır; inanılması pek güç buluşlarınuygulanmasıiçinbugüveningerçektendekısıtlamasızveiyiceesnekolmasıgerekir!

Platon,selametimizvaatlerininboşluğunavesahteliğinebağlıolduğunagöre,tamözgürbiçimdeyalansöylemenin sadece hekimlere ait olduğunu demekte iyice haklıydı. Ender bulunan kusursuzlukta, tümgüzelliklerinipekazkişininkeşfettiğiyazarÆsope,hastalıkvekorkununezdiğivezayıflattığışuyoksulruhlar üzerinde kendini gösteren bu zorbaca yetkeyi güzel bir biçimde tasvir eder. O, vermiş olduğuilaçlarınüzerindegösterdiğietkiyisoranhekimehastanın,"Çokterledim"diyeyanıtverdiğinianlatır."Buiyi"derhekim.Birbaşkadefahekiminozamandanberinasılolduğunusorduğuhasta,"Sondereceüşüme

hissettimveçoktitredim"der."Buiyi"diyeyinelerhekim.Veüçüncükez,durumununnasılgittiğisorulanhasta yanıt verir: "Bedenimde su birikmiş gibi kendimi şişip kabarmış hissediyorum."Hekim yeniden,"İştebudaiyi!"der.Hizmetçilerdenbiridahasonragelipdedurumunusorduğundahastaadamyanıtlar:"Aslında,dostum,iyileşmeyegitmesayesindeölüyorum."

Mısır’daenadilbiryasavardı;bunagörehekimilküçgüntümsorumlulukhastanınüzerineolmaküzeregörevalıyordu;amaüçgüngeçincetümsorumlulukhekiminüzerindeoluyordu.Zira,onlarınkoruyucusuÆsculapius’un Heleine (doğrusu Hippolyte)’i ölümden yaşama döndürmüş olduğu için şimşeklevurulmasınınhanginedeniolacaktı,

Nampateromnipotens,aliquemindignatusabumbris

Mortaleminfernisadluminasurgerevitæ,

Ipserepertoremmedicinætalisetartis

FulminePhœbigenamstygiasdetrusitadundas,

"Ziratanrılarınherşeyemuktedirbabası,birölümlünün

cehennemgecesineyaşamınışığınıçağırmasınakızmışolarak,

buküstahçasanatınmucidi,Apollan’unoğlunu

şimşeklevurduveonuStyx’inkıyısınafırlatıpattı."

(Virgilius,Aeneas,VII,770)

vedeonunardındanbuncaruhuyaşamdanölümegönderensonrakilerinaffedilmişolmalarının?

HekiminbirikendiniNicocles’inyanındaçokbüyüketkililiğiolmaklaövüyordu."Gerçektendedoğrubu;mademki,cezagörmeksizinbuncakişiyiöldürebiliyor!"dediNicocles.

Zatenbendeonlarınçarkınadahilolduysam,kendibilimimidahakutsalvedahagizemlikılmışoldum.Onlaryinede iyibaşlamışlardı; amakötübitirdiler.Tanrılarıvecinlerikendibilimlerininyapımcılarıyapmış olmaları, özel bir dil, özel bir yazım kullanmış olmaları iyi bir başlangıçtı. Felsefe birisininyararınaanlaşılmazbirbiçimdetavsiyelerdebulunmanınbirçılgınlıkolduğunudüşünsebile,

"Utsiquismedicusimperetutsumat:"

Terrigenam,herbigradam,domiportam,sanguinecassam.

"‘Sankibirhekiminhastasınareçeteyazmasıgibi:’

Kansızçocuğuyerdenalın,çimendeyürütüp,sırttaevetaşıyın"

(Cicero,Dedivinatione,II,LXIV.)

Buonlarınsanatındabirtemelkuralolup,zatentümdüşsel,aldatıcı,doğaüstüsanatlardamevcutturvehastanın inancı onların işlemlerinin etkisine umut ve kesinlikle bakmak zorundadır.Ve onlar bu kuralahekimlerinencahilveenyontulmamışolanınınkendinegüvenduyanhastaiçintanımadığıendeneyimlihekimdendahaetkiliolduğunainanmanoktasınakadardikkateder.Hattauyuşturucuilaçlarındayaptıklarıseçimdegizemlivetanrısalbirşeylervardır.Birkaplumbağanınsolayağı,birkertenkeleninsidiği,birfilinpisliği,birköstebeğinkaraciğeri,birbeyazgüvercininsağkanadınınaltındançekilenkan…Vebiz

diğerkarınağrısıhastalarıiçin(zavallılığımızınekadarkötüyekullanıyorlar),tozhalinegetirilmişfarepisliklerini ve sağlam bir bilimden daha fazla sihirbaz büyüsünü düşündüren aynı türden başkamaskaralıklar.Onlarınilaçlarınınsaçmasapançokluğunu,yılınbazıgünlerindevebelirlibayramlarındakötülükgetirendeğeri,bileşimleriiçintoplananotlardadikkatedileceksaatleri,Pline’inbilebizzatalayettiğişuabusyüzifadesiniveşucidditutumubirkenarabırakıyorum.Amabugüzelbaşlangıçtakanımca,hata edip gizemi ve dindarlığı topluluklarına ve danışmalarına katmamakla hata ettiler. Hiçbir dineyabancı bunda buhrana düşmemeliydi; üstelik de Æsculape’ın gizemli törenlerinde. Bu hata onlarınkararsızlığını, kanıtlarının, tahminlerinin ve ilkelerinin zayıflığını, kin, kıskançlık, kişisel kavga dolutartışmalarınınyapmacıklığınıyarattı–tümbunlarherkesingözüönündeolup,onlarınelindebulunulduğuzaman kendini tehlikede hissetmemek için akıl almaz biçimde kör olmak gerekir. Hiçbir zaman birhekiminbirşeylerçıkarmadanyadaeklemedenmeslektaşınınilacınıkullandığınıkimgördü?Bundadaonlarkendilerinieleverip,hastalarınınçıkarındansakendiünleriyle,dolayısıylakazançlarıyladahafazlameşgulolduklarınıiyicegösterir.Birzamanlarhastaylabirtekhekiminmeşgulolmasıgerektiğinionlaraöğretenbüyükhocalarındanbiribirbilgeydi.Çünkübudişedokunurbirşeyyapmasada,tekbirkişininhatasıolacağıiçindirki,bundandolayıtıbbabüyükkınamadabulunulamayacaktı;aksine,başarırsabuonabüyük şan olacaktı. Kalabalık oldukları zaman, başlarına iyilikten fazla kötülük gelerek her adımdamesleğinitibarınıdüşürüyorlar.Onlar,başlıcaüstatlarınvebubilimüzerineyazmışyazarlararasındakisürüpgidenfikiruyuşmazlığına-kibuuyuşmazlıkonlarınarasındagörüşülensüreklifikirçelişkilerindenve değişmelerinden halkın haberi olmaksızın sadece kitaplara gömülmüş kişiler tarafından bilinir - ensonundarazıolmakzorundakalır.

Antik çağdan beri tıbbın tanıdığı tartışmalardan bir örnek mi vermek gerekiyor? Hierophilushastalıkların başlangıçtan gelen nedenini mizaçlara, Erasistratus atardamarlardaki kana, Asclepiadesgözeneklerimizden akan görünmez atomlara, Alcmæon bedensel güçlerin aşırılığına ya da yokluğuna,Dioclesbedenöğelerinineşitsizliğiylesoluduğumuzhavanınniteliğine,Stratonbesinlerimizinbolluğuna,çiğliğinevebozulmasına,Hippocrates ruhlarayerleştirir.Bendendaha iyi tanıdıklarıdostlarındanbiri,bukonudasağlığımızıkorumaylagörevlikullanımınasahipolduğumuzenönemlibiliminneyazıkkiengüvenilmez,enkaranlıkvedeğişikliklerleenfazlaçalkalananıolduğunuhaykırdı.Güneşinyüksekliğiyadabelirlibiryıldızbilimhesabıüzerindeyanılmaktabüyükbir tehlikeyoktur;amatümvarlığımızınsözkonusuolduğuburada,kendinigelişigüzelesenrüzgârlaraterketmekciddiyetdeğildir.

Peloponezsavaşlarındanöncebubilimdenhemenhemenhiç sözedildiğiduyulmuyordu.Hippocratesbuna itibar kazandırdı. Onun tüm kurumsallaştırdıklarını Chrysippus yıktı. Sonra, Aristoteles’in torunuErasistratus,Chrysippus’unbununhakkındayazmışolduklarınaaynısıyaptı.Onlarınardındanampirikler(deneyedayananlar)geldi;onlardabusanattanyararlanmadaeskilerletamamenfarklıbiryolizledi.Busonuncuların yıldızı da sönmeye başlayınca Herophilus (Hierophile) başka türlü bir hekimliği yaydı;sırasıyla Asclepedias mücadele edip bunu ortadan kaldırdı. İtibar, bunun ardından Themison’unfikirlerine,sonraMusa’ninkilere,ensonundadaMessalina’ylailişkileriyleünlühekimVexiusValens’infikirlerinegeçti.Tıpimparatorluğu,kendisinekadardoğrukabuledilmişolannevarsaTessalus’daiptalve mahkûm eden Neron’un zamanında başarısızlığa uğradı. Bunun öğretisi, tüm tıbbi işlemleri yıldıztakvimlerineveyıldızlarınhareketlerinegöredüzenlemeye,Ay’aveMerkür’euygungelensaatteyemeye,uyumayaveiçmeyedayananyöntemiyenidenkoyanMarsilyalıCrinastarafındanyıkıldı.Bununlaberaberonun yetkesinin yerini de çok geçmeden aynı Marsilya kentinden, yalnızca eski tıpla kalmayıp, aynışekildegenelkullanımdavesondereceeskisıcakbanyolarlamücadeleedenCharinus’unkialdı.O,kışınbileinsanlarısoğuksudabanyoettiriyor,hastalarıderelerindoğalsularınadaldırıyordu.

Pline’in zamanına kadar hiçbir Romalı henüz tıbbı uygulama lütfunda bulunmamıştı; hekimlik, bizFransızlar’dayalnızLatincekonuşankişilertarafındanuygulandığıgibiyabancılarveGreklertarafından

yapıldı.Zira,büyükbirhekimindediğigibi,bizaklımızınerdiğihekimliği, topladığımızşifalıotlardanfazla kolaylıkla kabul etmeyiz. Eğer peygamberağacı, saparna ve Çin saparnası kökü odunu aramayayurtlarınagittiğimizhalklarınkendilerinindehekimlerivarsa,enderlik,tuhaflıkvepahalılıkolgusundandolayı bizim lahanalarımıza ve maydanozlarımıza hangi önemi verdikleri düşünülebilir? Zira, buncauzaktan aranmaya, pek uzun ve pek netameli bir yolculuğun tehlikeleriyle birlikte gelinen şeyleri kimküçümsemeye cesaret edebilirdi? Daha yukarıda sözünü ettiğim eski kılık değiştirmelerinden berihekimlik zamanımıza kadar bunlardan sonsuz sayıda, pek sıkça da kökten ve genel, zamanımızdaParacelse, Fioravanti ve Argentterius’a bağlı olanlarını tanıdı. Zira, onlar sadece bir ilacın terkibinideğil, bana söylendiğine göre, kendilerine kadar mesleği icra edenleri cahillik ve düzenbazlıklasuçlayaraktıbbadeğgintümtopluluğundüzeninideğiştiriyor.Tümbunlarıniçindezavallıhastanınneredeolduğunudüşünmeyisizebırakıyorum!

Eğer aldandıkları zamanhâlâkuşkusuzsak,bubizezararvermiyor,yarar sağlamıyorsahangisiolursaolsuntehlikeyeatılmaksızınbiriyileşmeriskinigözealmakdahaiyisiolurdu.

Æsope,birkoyuesmerrenklikölesatınalmışolanbirkişinin,derisininrengininbirkazanınardındanveilksahibininkötütedavisisonucuhasılolduğunudüşünerekonailaçterkiplerivebanyolarlaçoksıkıbirtedaviuygulayışınınöyküsünüanlatıyor.Olansakaraderiliadamınmeşingibiderisinindüzelmeyeceğivesağlığınıtamamenkaybettiğidir.

Hekimlerin hastalarının ölümlerinin sorumluluğunu birbirlerinin üzerine atışlarını görmek kaç kezbaşımıza geliyor? Birkaç yıl önce, civar kentlerde çok tehlikeli, hatta ölümcül bir hastalık salgınınınortalığıkırıpgeçirdiğinihatırlıyorum.Bu fırtınasayısıbilinmeyen insanıdabirliktegötürerekgeçince,bölgenin en ünlü hekimlerinden biri sorun üzerine küçük bir kitap yayınladı; kitapta olaydan sonrakendisinin vemeslektaşlarının uygulamış oldukları belli başlı tedaviyi gözden geçirip,meydana gelenzararınbaşlıcanedenlerindenbirininbuolduğunuitirafediyordu.Zatentıpyazarlarıdazararlıbiryanıolmayanhiçbir ilaçbulunmadığınıdoğrulamaktadır; ilaçlarınbizeyararlı olanları bile zararveriyorsa,kesinliklebizekonudışıuygulananlarınzararınanedemeli?

Bana gelince, söz konusu olacak sadece buysa, ilaçların tadından tiksinenler için bunlardan kötüzamandavesondereceistemiyeistemiyealmanıntehlikelivezararvericibirçabadabulunmakolacağınıdüşünüyorum.Bu,hastayıfazlasıyla,özelliklededinlenmeyebuncagereksinimininbulunduğuzamaniyicebitkin düşürür sanırım. Bunun ötesinde, hekimlerin hastalıklarımızın nedenlerini genelde dayadıklarıkoşullar incelendiği zaman, bunların pek kıldan ince ve pek hassas oldukları görülür; bundan da ilaçreçetelerininyazılışındaenufacıkbirhatanınbizimiçinçokzararlıolabildiğisonucunavarıyorum.

Öyleki,hekiminhatası tehlikeliyse, iştebizimiçinkötüolan;zira,onunbuhatayasıkçadüşmesindenkaçınmak oldukça zordur; onun hareket tarzını ayarlaması için çok fazla öğeye, görüşlere ve koşullaragereksinimi bulunur. Hastanın beden yapısını, ateşini, huylarını, eğilimlerini, eylemlerini, hattadüşüncelerini,fikirlerinibilmekzorundadır.Dışkoşulları,yerindoğasını,havanınveiklimindurumunu,gezegenlerinveetkilerinindurumunuöğrenmesi,hastalığınnedenlerini,belirtilerini,gösterilerini,kritikgünlerini, ilaç için ağırlığını, gücünü, kökenini, eskiliğini, dozunu ayarlamayı tanıması gerekir. O,kusursuz bir bakışım elde etmek için tüm bu öğeleri doğru oranları içinde birbirlerine bağdaştırmayetisindeolmalıdır.Veazolsadaonunbirparçayanılmasıyeterlidir;kaybımızanedenolmakiçinbuncailişkiliöğedenbirtekininazıcıkdoğruyöndensapmasıyeter.Tümbuşeylerinçoğunutanımanınnasılzorolduğunu Tanrı bilir! Zira, örneğin, herkes sonsuz sayıda kapsayabildiğine göre bir hastalığın türselbelirtisininasılmeydanaçıkarmalı?İdrarlarınyorumlanmasıhakkındahekimleraralarındaçelişkilerevekuşkulara düşmüyorlarmı?Zira başka türlü, bu durumda hastalığın belirlenmesi üzerine bu tartışmalarnereden çıkacaktı?Onların pek sıkça işledikleri "şeşi beş görme" hatasını nasıl affedebilecektik? Pek

azındabazıgüçlüklerçektiğimhastalanmalarımda,onlarınaralarındaüçününaynıfikirdeolduğunuhiçbirzaman görmedim. Beni yakından ekliyen örnekleri çok daha gönüllü kaydediyorum. Son olarak,hekimlerin taş teşhisiyle Paris’de soylu bir kişi ameliyat edildi; idrar kesesinde elle tutulur hiç taşbulunmadı. Yine Paris’de, yakın dostu olduğum bir piskopos, danışma için çağırılmış olan hekimlerinçoğutarafındananındaameliyatolmayarazıedilmişti;başkalarınınisteğiüzerine,bendeonubunaiknaetmeye katılmıştım. O ölüp de karnı açıldığı zaman, sadece böbreklerinden hasta olduğu görüldü. Bunedenledir ki, bana cerrahlık hekimlikten çok daha güvenli gibi geliyor; cerrahlıkmüdahale ettiği şeyigörüp ona eliyle dokunabiliyor ve bilmeceyle tahmin bunda daha az yer tutuyor. Hekimlerse, onlarbeynimizi, akciğerlerimizi, karaciğerimizi görmelerine izin veren "speculummatricis (kavite aralayıcıaygıt)"esahipdeğiller.

Tıbbınbizebulunduğuvaatler,zatenazgüvenilirdir.Zira,tıpbizisıkçabirlikteyakalayanvearalarındahemen hemen gerekli bir ilişki olan, örneğin karaciğerin sıcaklığı, midenin soğukluğu gibi, çeşitli zıtetkenlere karşı çıkmak zorundadır. Hekimler terkiplerinin katkı maddeleri içinde filanın mideyiısıtacağını, falanın karaciğeri serinleteceğini, birinin idrar torbasına kadar, gizemli niteliğinin tahsisedildiği yere uzanan dönemeçlerle dolu yolda hassasını ve gücünü koruyarak doğrudan böbrekleregitmekle yükümlü olduğuna, bir başkasının beynin suyunu alacağına, bir başkasının da akciğerinemlendireceğine bizi inandırır. İçilebilir bir karışımyaptıkları tümbu gelişigüzel birikimin içinde buerdemlerinsonradanayrılacakları,bölüneceklerivepekçeşitligörevleriyüklenmeküzeretekrarhareketegeçecekleriniummakiçinbelirlibiryanılsamayokmudur?Benolsambunlarınyoluyitirmelerindenyadaetiketlerinin değişmesinden ve hedeflerini karııştırmalarından son derece korkardım. Ve de bu sıvıkarmaşanın niteliklerinin bozulmadığını, birbirine karışmadığını, birbirini değiştirmediğini kim hayaledebilirdi?Reçeteninhazırlanışınınbaşkabirinedahabağlıolduğundansözetmesekde,yaşamızıbirkezdahaonuniyiniyetinevemerhametinebağlıyoruz!

Giyinmemiziçinhırkavetozluk,poturyapımcılarınasahibiz;herbirindenözgünişleriyleuğraşması,birterzininhepsinibirdenbilmekzorundaolduğubirbilgiyenazarandahakısıtlıvedahasınırsızbirbilgiyesahipolmasısayesindeçokdahaiyihizmetalıyoruz.Aynışekilde,daharahatçabeslenmemiziçinbüyükkişiler ayrı kızartma yerleri ve çorba ustası kullanıyor; çünkü ödevi daha genel olan bir aşçı hepsinibirdenbukadarkusursuzbiçimdeyapamaz.Yineaynışekilde,Mısırlılarkendilerinebaktırmakiçingenelhekimlikmesleğini reddetmekte ve bumesleği her hastalıkla bedenin her bölümünü uzmanına vererekayırmakta haklıydı; çünkü özellikle ilgilenilmesi olgusuyla bedenin bu bölümübu türlü çok daha özgülolarak ve daha az karmaşık bir biçimde tedavi ediliyordu. Bizde hekimler her şeyle uğraşanın, hiçbirşeyle layıkıyla uğraşmadığını ve bu küçük evrenin toptan yönetimin kendilerine imkânsız olduğunuanlamıyor. Ateşlenmesini önlemek için bir dizanterinin seyrini durdurmayı göze alamayan hekimler,değeri tümünün sahip olduğu değeri aşan bir dostumu öldürdü.Onlar tahminlerinimevcut hastalıklarladengeliyor ve beyni midenin zararına iyileştirmemek için mideye kötülük yapıp, beyne uyaran vekarıştıranuyuşturucuilaçlarıylazararveriyor.

Busanatınkanıtlarınınçeşitlemelerivezayıflığı,birbaşkasanatınkindendahagörünürdür.Böbrekkumuhastalığına yakalanmış bir kişiye kanal genişletici karışımlar yararlıdır; zira, bunlar kanalları açıpgenişleterek"kumlar"ınve"taşlar"ınoluştuğuşuyapışkanmaddeninyolalışınıkolaylaştırıp,böbreklerdesertleşmeye ve birikmeye başladığı aşağıya doğru yöneltir. Ama bunlar böbrek kumu hastalarınatehlikelidirde;kanallarıaçıpgenişleterek‘taş’yapmayaözgümaddeninböbrekleregidişinikolaylaştırır.Böbreklerimaletmeyedoğaleğilimlerinedeniylebumaddeyikazanırlar;onlarınbununenbüyükkısmınıtutmasıengellenemeyecektir.Üstelikde,eğer tesadüfenosıradakanalgenişleticiler tarafındanhareketegeçirilmiş, tümbu sıkışık kanalları aşması gereken biraz daha büyük bir kitle dışarıya atılmadan önceoradabulunursavebudarkanallariçindeitilirsebunlarıtıkamatehlikesidoğurur;kesinvepekağrılıbir

ölümegötürecektirbu.

Hekimler,yaşamdüzenimizüzerindebizeverdikleritavsiyelerdenemindir.Sıkça"sudökmek"(işemekanlamına)iyidir;zira,deneyimletespitettiğimizegöreidrarıdurgunbırakmaklaonaidrarkesesinde"taş"oluşturmayayarayanmaddeleriçinçökeltilerinivetortusunuboşaltmafırsatıveririz."Sudökme"ninsıkçaolmaması da iyidir; zira idrarın sürüklediği ağır çöküntüler şiddetli bir akıntı olmadıkça dışarıyaatılamayacaktır;aynenağırvecılızbirdereakıntısınınyapamadığınıgüçlüakıp,geçtiğiyeriçokdahaiyisüpürenbirselinyaptığıgibi.Aynışekilde,bununsıkçakadınlarladailgisiolmalıdır;zira,kanallarıaçıp,"kum" ve "taş"a yol verir. Ama aynı zamanda da kötüdür bu; zira, böbrekleri kızıştırır, onları yorupzayıflatır.Sıcaksudabanyoyapmakiyidir;zirabu,"taş"ve"kum"unçökeldiğiyerlerigevşetipyumuşatır.Amakötüdürdeaynızamanda,zirabudışarıdansıcakuygulamasıböbreklereiçlerindebulunanmaddeyisertleştirmeyevetaşlaştırmayayardımeder.Bubanyolarıyapanlarınakşamlarıazyemeleri,ertesisabahiçecekleri suyun boş ve tıkalı olmayan bir mideden geçerken daha etkin olması dolayısıyla sağlığayararlıdır.Oysa,tamtersine,suyunhenüztamamlanmamışeyleminiengellememekiçin,busoğurmaişlemiçalışmasından sonra mideyi pek çabuk doldurmamak, bedenin ve aklın sürekli hareket, sürekli eylemhalinde olduğu gün boyunca daha iyi olduğundan sindirim görevini geceye bırakmak için öğlende azyemekeniyisidir.

İşte,hekimlerinnasılşarlatanlıkyaptıklarıveyararımızaanlattıklarıherhangibirkonudanasılsaçmasapansözlerettikleri.

Onlaraksisavıylaveaynıgüçlekarşıçıkamadığımbirsavıönesürmeyetisindedeğillerdir.

Ohalde, bukarmaşa içindeortak alınyazısına teslimolarakkeyfincevedoğanın tasarımı tarafındanyönetilmeyekendinibırakanlarabağırıpçağırmakesilsin.

Gezilerim sayesindeHıristiyan âleminin enünlübanyolarını gördümvebirkaçyıldanberi bunlardanyararlanmayabaşladım.Zira,genelliklebanyokullanımınınsağlığayararlıolduğunudüşünüyorum;eskiinsanların zamanında hemen hemen tüm halklar, bugün de hâlâ bunları çoğu tarafından pek yaygın birbiçimdegözetilenbedeninihergünyıkamaalışkanlığınıunutmuşolduğumuziçinciddisağlıksorunlarıylakarşılaşmatehlikesindeolduğumuzusanıyorum.Uzuvlarımızıbirkirtabakasıvegözeneklerimizipislikletıkalıbırakmaktansağlıkdurumumuzunciddibirbiçimdeetkilenmemesinihayaletmekelimdengelmiyor.Öteyandan, ‘banyolar’da içilensubenimşansımazevkime tersdüşmeyip,üstelikdedoğalvesadedir;dolayısıyla,busupeketkiliolmasadatehlikelideğildir.Kanıtınıhertürdenveherkurumdançoksayıdakişininoralardatoplanmasındanbiliyorum.Oralardanhenüzhiçbirolağanüstüyadamucizevietkiyihenüzortaya kaymadım; aksine, alışılandan biraz daha ayrıntılı bilgi almak suretiyle, bu türden etkilerkonusundaocivarlardakitümyaygınsöylentileritemelsizveyanlışbuldum.Amabununlabirliktebunlarainanılıyor;zira,insanlarduymayıarzuladıklarınıduyarakkendilerinikolaycaaldatılmayabırakır.Veyinede,busulardandolayıdurumukötüyegitmişkimseyihemenhemenhiçgörmediğimdedoğrudur;bunlarıniştahı açmak, sindirimi kolaylaştırmak ve canlılık kazandırmak gibi bazı etkilerini inkâr etmek dedürüstlük olamaz – yapmayı önermediğim, aşırı büyük bitkinlik halinde gelmemek koşuluyla. Bu sulartamamençökmüşbirsağlığıkalkındıramaz;amadüzelmeyehafifbiryatkınlıkveriryadabirparçadahadüşkünlük tehlikesine karşı çıkar. Bu kuruluşların genelde yer aldığı o yerlerin güzelliğinin bizi davetettiğioradabulanantoplumun,gezintilerinvebedenselegzersizlerinkeyfiniçıkarabilmekiçinyeterinceşenşakrakgelmeyenkişi,kuşkusuzbunlarıneniyiveengüvenlietkileriniyitirir.Bunedenledirki,benşimdiye kadar yerleşimin en hoş olduğu, en iyi ikamet, beslenme ve refakat koşullarının bulunduğuyerlerdekalmayıyeğledim;sıkçaveyılınçeşitlizamanlarındakaldığımFransa’daAlmanyaveLorrainesınırındakiBaniers(sonradanBagnères),İsviçre’dePlombiereskaplıcalarındaki,Toscane’daLucquesveözelliklede‘dellaVilla’kaplıcalarındakidurumbudur.

Her milletin "kaplıca suları"nın kullanımını içeren özel fikirleri olup, tüzükleri ve bunları kullanışbiçimleriçokfarklıdır;amabenimdeneyimimegöre,busularınetkileriaşağıyukarıaynıdır.Almanya’dabunların içilmesi anlaşılabilir değildir. Tüm hastalıklar için, hemen hemen tüm gün boyunca bunlardabanyoyapılır;onlarsuyuniçindekurbağagibiçimmeyeoradadır.İtalya’dainsanlarbusularıdokuzgüniçerlerse,enazındanotuzgüniçindebanyoyapar;etkisiniartırmaküzereiçinesıksıkuyuşturucumaddekatarlar. Burada, suyu sindirmeniz için gezinmeniz tavsiye edilir; orada, içirtildiğiniz yatakta, sürekliayaklarınızıvekarnınızıısıtaraksuyubedeninizdenatıncayakadartutulursunuz.Almanlar’ınbundaözelbir dirimi vardır; onların hepsi genellikle banyolarına hacamat vantuzları koydurtur. İtalyanlar’ınkendilerine özgü, borulurla taşınan sıcak suyu damlalar halinde getiren "doccie (duş)"leri vardır; buşekilde,sabahbirsaat,yemeklerdensonradabirokadarbaşıyadakarnıyadabedenintedaviedilenbirbaşkatarafınıbirayboyuncasuserpintisinetutarlar.Bölgeleregöresonsuzbaşkafarklılıklarbulunuryada doğrusu söylenirse, bunların birbirleriyle hiçbir benzerlikleri yoktur. İşte, daha az yapay olsa da,tıbbınkendimibirtekolurunabıraktığımbölumününheryandabusanattagörülenkarmaşavebelirsizliktenasılpayıolduğu.

Ozanlar,şuikiyerginingösterdiğigibidahaazözentilivedahazarifçetümistediklerinisöylüyor:

AlconhesternasignimJovisattigit.Ille,

Quamvismarmoreus,vimpatiturmedici.

Eccehodie,jussustransferiexædevetusta,

Effertur,quamvissitDeusatquelapis.

"Alcon,dünJüpiter’inheykelinevemermerdehekime

erdeminihissettirenneiseonadokundu.İştebugüno,

eskitapınağındançakartılıp,tanrıvetaştanoluşuyla

toprağagömülüyor."(Ausone,Yergiler,I,XXIV)

Vebirbaşkası:

Lotusnobiscumesthilaris,cœnavitetidem,

InventusmaneestmortuusAndragoras.

Tamsubitæmotriscausam,Faustine,requiris?

InsomnismedicumvideratHermocratem.

"Dün,Andragorasbizimlebirlikteneşeyleyıkanıp

akşamyemeğiyedivebusabahölübulundu.

Onunbupekaniölümününnedeninibilmekistermisiniz,Fautinus?

RüyasındahekimHermocrates’igördü."(Martial,VI,LIII)

Vebununüzerineikiöyküanlatacağım.

Chalosse’da Caupene baronu ile ben, dağlarımızın eteğinde ve Lahontan adında büyük bir arazininkazancını ortaklaşa koruma hakkına sahibiz. Bu yöre, Angrougne vadisi halkı denilen insanlarla

meskundu; bunların varoluş biçimleri, giysileri ve âdetleriyle apayrı bir yaşamı vardı. En ufak baskıgörmeksizinsadeceuygulamayabağlıolansaygıylahareketederekuydukları,babadanoğulageçmişözelkural ve geleneklerle yönetiliyorlardı. Bu küçük topluluk en eski çağdan beri hep o derece mutlu birdurumdakalmıştıki,yakındakihiçbiryargıçonlarınişleriyleilgilenmekzorundaolmamış,hiçbiravukatfikir vermesi için istenmediği gibi, hiçbir yabancı tartışmalarını halletmeye çağırılmamıştı. Ve bubölgenin hiçbir sakininin asla sadaka istemek zorunda kaldığı görülmemişti. Onlar toplumlarınıntemizliğini bozmamak için dünyanın geri kalanıyla evliliklerden ve ilişkilerden kaçınıyorlardı; kendianlattıklarınagöre,takibabalarınınzamanındaaralarındanbiriadınaışıltıveşanvermekiçinsoyluluktutkusuyladürtülmüşolarak çocuklarındanbirini "üstat Jean"yada "üstatPierre"diye çağırtma fikrinesahip olup da, komşu kasabalardan birinde okuma yazmayı öğrettirerek onu kasabanın yakşıklı noteriyapmayı aklından geçirdiği güne kadar. Bu çocuk büyüyünce eski gelenekleri hor görmeye başlayıp,bunları bölgelerimizdeki biçimlere sokmayı kafaya koydu. Keçisinin boynuzlarının kırıldığıarkadaşlarındanbirine,civardakikraliyetyargıçlarınezdinde tazminat istemesini tavsiyeetti; sonrabirbaşkasına da aynını yaptı – ve birbiri ardından her şey yozlaşıncaya kadar böyle devam etti.Geleneklerininbozulmasınınardından,envahimbirdurumundabirbaşkasının,birhekiminkızlarındanbiriyle evlenip aralarına yerleşmeye heves etmesiyle meydana geldiği anlatılıyor. Hekim onlarahummaların, soğuk algınlıklarının ve çıbanların adlarını, kalbin ve bağırsakların nerede olduğunu, ozamanakadarbilgilerininçokuzağındanevarsaöğretmekleişegirişti.Nekadarağırveüstdüzeyolursaolsunhertürlühastalıklamücadeleetmeyiöğrenmişolduklarısarımsakyerine,onlarıbiröksürükyadabirnezleiçinacayipkarışımlaralmayaalıştırdıveyalnızsağlıklarınındeğil,aynızamandaölümlerininde ticaretini yapmaya başladı. Bu kişiler o zamandan beri akşam olunca başlarına ağırlık çöktüğünü,ateşlenince içmenin sağlığa zararlı olduğunu ve sonbaharın rüzgârlarının ilkbaharınkilerden daha kötüolduğunu fark ettiklerini öne sürüyor. Ve bu ilacın kullanımından beri, işte onlar bir alay alışılmadıkhastalıklardan bunalmış olarak, eski güçlerinde genel bir azalma tespit edip, ömürlerinin yarı yarıyakısaldığınıgörüyor.İşteöyküleriminbirincisi.

İkincisi,"taş"marazıylarahatsızlanmadanönce,birçokkişinintekekanınınınbusonyüzyıllardainsanyaşamının desteklenişi ve muhafazası için gönderilmiş semavi bir nimet gibi ballandırarak anlattığınıişitmiştim;akıllıkişilerdebundanhayretvericibirilaçvebirebirbireylemdiyesözedince,herhangibirine çıkagelebilecek tümkazalarauğramayıhiçkafamdançıkarmayanben, sağlıklı olduğumhaldebumucizeyi edinmektenkeyifduyarak, evimde tavsiye edilenyöntemlebir tekeyetiştirilmesinibuyurdum;zira, tekenin yazın en sıcak günlerinde tek başına ayrılması ve ona yemeye sadece kanal açıcı otlar,içmeyeyalnızbeyazşarapverilmesigerekir.Tekeninöldürülmesigerekengündeevedönmüşbulundum;hayvanın işkembesinin içindeki yeminde aşçımın yan yana iki, üç büyük yuvarlak kitle bulduğu banasöylendi.Merakedip tümbu içorganlarınıgetirttimveobüyükvegenişderikeseyi açtırttım; içindensünger gibi hafif ve içi boş denebilecek, ama üzerinde alacalı birçok soluk rengin bulunduğu bununlabirlikte sert ve sağlamüç iri kitle çıktı.Biri düzgün yuvarlaklak olup, küçük bir top büyüklüğündeydi;diğer ikisi daha az irice, az kusursuz, sanki tamamlanmamış gibiydi. Bu hayvanların içini boşaltmaalışkanlığında olan kişilerden soruşturup, bunun ender ve alışılmadık bir olay olduğunu öğrendim. Butaşlarınbizimkilerleyakınakrabaolduklarıaklıuygunolduğundan,kendisiaynıhastalıktanölmeküzereolan bir hayvanın kanından taş hastalarının şifa beklemesi boşunadır! Zira, kanın bu temastanetkilenmediğivealışıldıkniteliğinindeğişmediği söylensede;birbedende tümbölümlerin iletişimivebunlarınortakeylemlerinindışındahiçbirşeykendiliğindenhasılolmaz;filanyadafalanöğesürmekteolaneylemlerinçeşitliliğiolgusundandolayıbirbaşkasonucadahafazlakatkıdabulunsabilehepsitambütünüyle hareket eder. Bu şekilde, bu tekenin tüm kısımlarında belirli bir ‘taşlaştırıcı hassa’nınbulunmasımümkündür.Budeneyikendimiçinvegelecektenkorkumdandolayıdeğilsede,birçokbaşkaevdehalktankişilerinyardımınagitmek içinbaşkaevlerdekigibibenimevimdedekadınlarınbir alay

küçükilaçlar topladıklarıgibiyapmayameraklıydım;bukadınlarellifarklıhastalıkiçinaynırecetedenyararlanıp–bureçeteyikendileriiçinkullanmasalarbile-,iyisonuçlaralmaklaövünür.

Sonuçta,hekimliğeKilise’ninbuyruğugereğideğil–zira,bukısımkralAsa’yıhekimebaşvurduğundankınayanbirbaşkapeygamberekarşıçıkar-,gerekliolduğuiçin,aralarındagüvenilirvesevilmeyelayıkbirçok hekim bulduğumdan saygı duyuyorum. Onlara değil, sanatlarına kızıyorum; çoğu kişi aynısınıyaptığınagöreaptallığımızdanfaydalanmalarınıhemenhemenhiçayıplamıyorum.Onlarınkindendahaazsaygın ya da aksine daha soylu birçokmesleğin başka temeli olmayıp, bunlar ancak halkın aptallığınıdayanakbuluyor.Hastaolduğumzamanhekimleri tamolarakcivardabulunuyorlarsabaşucumagetirtip,onlardanbenimlegörüşmeleriniisterimveücretlerinibaşkalarıgibiöderim.Eğertercihimbuysa,onlarınbana sıcakça örtünmeyi tavsiye etmelerine izin veririm; haşlama yemeğimin keyiflerince pırasadan velahanadanolmasınıtercihedebilirlervebanayabeyazyarapyadarozeşarapönerebilirler;buşekildesürüpgiden,iştahımlavealışkanlıklarımlailgisizolanbirçokşeyi.

Onlariçinbununhiçönemiolmadığınıpekiyianlıyorum;zira,acılıkveacayiplikilacınözgüntözüneait olan özelliklerdendir. Licurgus, hasta Spartalılar’a şarap tavsiye ediyordu. Neden? Çünkü onlar,sağlıklı olduklarında şaraptan tiksinirlerdi. Tamolarak aynı şekilde komşumbir soylu kişi bunu ateşlihastalıklarında ilaç olarak kullanır; çünkü normal halinde olduğu zaman şarabın tadından kesinlikletiksinir.

Doktorlararasında,benimgibiolupda,özgünkullanışları için tıbbıbeğermeyen,başkalarına tavsiyeettiklerinin aksine özgür bir yaşam tarzı benimseyen nicelerini görüyoruz? Bu saflığımızı kötüyekullanmak değil midir? Zira, onlar yaşamlarına ve sağlıklarına bizden daha az önem vermezler;sahteliğinibilmemişolsalardıeylemlerinisanatlarıylauyumlukılarlardı.

Bizi bu şekilde kör kılan, ölüm ve ağrı korkusu, hastalığa dayanma yetersizliğimiz, korkunç vebastırılamazbirgereksinimdir.Kişilerinçoğu,başınabuyrukbıraksalarveonatahammületselerdetıbbahemenhemenhiçinanmıyor;onların–bizimgibi–bundanyakınıpsözettikleriniişitiyorum.Amabunda"Elimizdenbaşkanegelirki?"yisonuçtaçözümlemelerigerekiyor.Sankisabırsızlığınkendindesabırdandahaiyiçarebulunurmuşgibi.

Busefilcebağımlılığakendilerinikaptırmışolanlarınarasındaaynızamandahertürlüsahteciliğeteslimolmayanvarmıdır?Kimyeterincecüretleonaiyileşmesözüverenbirininmerhametinesığınmıyor?

Babillilerhastalarınıkentmeydanınataşırlardı;hekimhalktı.Oradangeçenherkes,insanlıkvenezaketgereğihastalarahallerinisormakveonlarakendideneyimlerindeneldeettikleribazışifasağlayanfikirlervermek zorundaydı. Biz de hemen hemen bundan başka türlüsünü hiç yapmıyoruz; bir tek otacı kadınyoktur ki, dişlerinin arasındanmırıldandığı sihirli formüllerden yararlanmayalım. Eğer bir ilacı kabuletmek zorunda olsaydım, bunu anında kabul ederdim; zira, hiç değilse bunun korkulacak hiçbir zararıbulunmuyor.

Homeros ile Platon,Mısırlılar’ın hepsinin birden hekim olduklarını söylüyordu.Bu tüm halklar içinsöylenebilir; zira, tehlikelerinin ve kötü sonuçlarının iyice farkında olsa bile bir ilaç bildiğiyleövünmeyenve bunu komşusununüzerinde denemeye hazır olmayan hiç kimse yoktur.Geçen gün içindebulunduğumbirtopluluktabenimgibiağrıçekenbirkişi,enazındanyüzkatkımaddesininsayıldığıbirtürilacın haberini verdi. Bu büyük bir sevinç ve teselli verici oldu; böyle bir yaylım atışa hangi kayadayanabilirdi. Bununla birlikte ilacı denemiş olanlardan, en ufacık taşın bile yerinden oynamadığınıöğrendim.

Onların uyuşturucu ilaçlarının etkisinin bir kanıtı gibi yaptıkları şu deneyden bize sundukları olgu

üzerine bir söz daha söylemeden bu kâğıdı terk edemem. Çoğunlukla, hatta sağaltıcı hassaların üçteikisindenfazlasının"beşincihülasa"dan[11]yadabitkileringizemliözelliğinebağlıolduğunavebundanancakdeneyimlebilgisahibiolabildiğimizeiyiceinanıyorum;zira,bu"beşincihülasa"sadeceaklımızınnedenini bulmamaza izin verdiği bir nitelikten başka bir şey değildir. Ve bunları kanıtları arasında,onların bazı tanrısal esinle elde edilmiş olduğunu öne sürdüklerini (mucizelerin söz konusu olduklarıbenim için pek azdır) ya da başka nedenlerle, her gün kullandıklarımızdan çıkartılmış kanıtları kabuletmekten hoşnutum. Bu, giysilerimiz için kullanma alışkanlığında olduğumuz ve içinde ayak topuğuçatlaklarını iyileştirmeyetisindebelirlibirgizliözelliğirasgelebulunanyünolgusuyadadahasıbesinolarakyediğimizveiçindemüshilhassasıbulunankaraturptur.Galieniçtiğişarapsayesindeiyileşenbircüzamlıyıanlatır;zira,kabın içine tesadüfenbirengerekyılanıgirmiştir.Buörnekbizeolaylarınhangivesilelerle ve hangi şekilde meydana geldiklerini gösteriyor; hekimlerin bazı hayvan örnekleriyleyöneltilmiş olduklarını söyledikleri sonuçlar için de aynen böyledir. Ama başka durumlarınçoğunluğunda, talih tarafından yönlendirilmiş ve rastlantıdan başka kılavuzları olmadığınısöylediklerinde,buluşuncereyanetmişolduğubiçimiazgüvenilirbuluyorum.İnsanıçevresindekisonsuzsayıda olguya, bitkilere, hayvanlara, madenlere bakarken hayal ediyorum. Ona gözlemini neredenbaşlatacağımıbilmiyorum.Bağlandığıpekrahatsızveazgüvenlibirinançlailkaklınagelenfikirkendinibir geyiğin boynuzu üzerine atmaksa, ardından bunda bunda pek ileriye gitmiş olmayacaktır; bir alayhastalıkvebiralaydurumonunönüneçıkar!Deneyiminonagetirmesigerekenkesinliğeulaşmadanönce,insanaklınınbundaiflahıkesilir.Vedeolaylarınbusonsuzluğuarasındabuboynuzunneolduğunu,buncahastalıklarsonsuzluğuarasındasaranınonauyduğunu,buncamizaçarasındakarasevdayı,buncamilletteFransızlar’ı, bunca yaşlar arasında ihtiyarlığı, bunca semavi hareket arasında Venüs’ün ve Satürn’ünkavuşumunu,buncabedenparçasıarasındaparmağıbulmadanönce…Vetümbunlardahiçbiruslamlamave hiçbir tahmin, hiçbir örnek, hiçbir tanrısal esin değil, ama sadece raslantıyla yol gösterilmiş oluş!Bunun tamamen sanattan ortaya çıkan, düzenli ve yöntemli bir rastlantıyla olması gerekirdi.Vedahası;iyileşme elde edilince, bu hastalığın kendiliğinden son bulup bulmadığını ya da bir raslantı etkisininhareketedipetmediğininasılbilmeli?Yadaogünyediği,içtiğiveyadokunduğugibitamamenbaşkabirşeyin işi mi? Ya da büyükannesinin dualarının sonucu mu? Ve bunun ötesinde, bu kanıt kusursuz birbiçimde ortaya konulduğu zaman kaç kez tekrarlanmıştır; bu uzun mutlu rastlantılar ve elverişlikarşılaşmalardizisibundanbirkuralçıkarılabilmesiiçinkaçkezgözdengeçirilmiştir?

Ve bu bir kez ortaya konuldu mu, kimin tarafından olacak? Bunca milyonlar arasında, belki dedeneyimlerini kaydetmek zahmetine katlanan üç kişi yoktur. Kader, sırası gelince bunlardan birine mirastlamışolacak?Yabirbaşkasına,aksideneyleryapmışyüzbaşkakişiyegeçmeyiisterse?İnsanlarıntümyargılamalarıveuslamlamalarıbizcebilinseydi,belkideburadabirazdahaberrakgörecektik.Oysa,üçtanıkveüçhekiminsantarzınıtemsilettiğinegöre,oradakiaklauygunbirşeydeğildir;insandoğasınınonlarıtercihetmiş,seçmişolmasıveonlarınaçıkbirvekillikbelgesiylebizimtemsilcilerimizolarakilanedilmişolmasıgerekirdi.

MadamDeDuras’a

Hanımefendi,

BenisonolarakgörmeyegeldiğinizdeDenemeler’iminburasındaydım.Busaçmalıklarbirgünelinizegeçebiliceğine göre, aynı zamanda yazarının onlara bağışlayacağınız teveccühten dolayı kendisini çokonurlanmışhissettiğinede tanıklıketmelerini istiyorum.Oradaonukonuşması içindebildiğiniz tavırvedavranışlatanıyacaksınız.Sıradanzamanlardabenimolandanbirbaşkagörüntüyü,dahasaygınveeniyibir yürüyüş tarzını alabilecek olsaydım bile, bunu yapmazdım; bu, benim bu yazılardan size kendimibelleğinizdedoğalbiçimdeolduğumgibianımsatmaktanbaşkabirşeybeklemediğimdendir.Bildiğinizve

layık olduklarından çok daha değer vererek nezaketle kabul ettiğiniz bu varoluş biçimleri ve bu akıldüzeni, bozulmadan ve de değişmeden benden sonra sağlam bir şekilde birkaç yıl ya da birkaç gündayanabilen,belleğinizitazelemekhoşunuzagideceğizamanzahmetsizcetekrarbulabileceğiniz–zira,buzahmetedeğmezler–burayayerleştirmek istediklerimdir.Arzum,dostluğunuzuonuortayaçıkartanaynıniteliklerinsayesindebenimlehimekoruduğunuzugörmektir.

Ölmüşken hayatta olduğumdan daha fazla sevilmeye ve saygı görmeyi hiçbir şekilde arzulamıyorum.Tibere’in davranışı gülünç, buna rağmen her zamankidir; o, kendi zamanında insanlara saygın ve hoşagiderkılamamışolduğuününügeleceğeyaymakiçindahafazlakaygılıydı.Eğerbendünyanınövgüborçluolduğukişilerdensem,bunuyarıyarıya,yeterkiöncedenödensinbununancakyarısınıelegeçireceğim;buövgüler, uzunluktansa daha yoğun, sürekliliktense daha dolgun, çevremde sıkışsınlar ve biriksinler. Vebilincimiyitirdiğimvetatlısesleriartıkkulaklarımaulaşmayacağızamangerçektenyokolsunlar.

İnsanların toplumunu terk etme noktasında olduğum sırada, onlara kendimi belirli bir yeni liyakatbahanesi altında göstermeye gitmek oldukça aptalca bir fikir olurdu. Yaşamımda kullanamadığımdeğerlerinhesabınıyapmıyorum.Neisem,başkayerlerdedekâğıtüzerindeonuolmakisterim.Sanatımve becerim kendimi değerlendirmeme kullanıldı. Çalışmalarım yazmaya değil, bir şey yapmayıöğrenmemedir. Tüm çabamı yaşamıma şekil vermeye koydum; işte benimmesleğim ve eserlerim.Tümbaşkaşeydendahaazbirkitapyapımcısıyım.Varislerimebirbirikimolsundiyedepolamak içindeğil,şimdikivebaşlıcagereksinimlerimiçinbazıyeteneklerimolsunistedim.

Bir parça değeri olan kişi, bunu varoluş biçimiyle ve günlük konularında, aşkı veya kavgalarını elealma şekliyle, oyunda, yatakta,masada, işlerininyönetiminde eviylemeşgul olarak tanıttırsın. İyi kitapyaptığınıgördüğümkişiler,benidinlemişlerse,kötügiyinmişolarakdahaiyisiöncekıyafetleriylemeşgulolacaklardır.Bir Spartalı’ya sorun, iyi bir asker olmaktansa iyi bir konuşmacı olmayı daha fazla istermiydi?Benkendimbununlauğraşmakiçinkimsemolmasaydıiyibiraşçıolmayıdahafazlaisterdim.

Tanrım!Hanımefendi, yazdıklarımda zeki birisi olup da, başka yerlerde hiç olan bir adam, bir aptaldiye bilinmekten ne kadar nefret ederdim! Değerimi kullanacağım yeri pek kötü seçmiş olmaktansa,şurada burada bir aptal olmayı tercih ederim.Bunun içindir ki, bu aptallıklarla kendimeyeni bir onuryapmayaçalışmayaçokfazlagereksinimduyuyorum;eldeettiklerimdenbirparçayitirmezsemşimdideniyiolacakbu.Zira, buölüvedilsizportreningerçekvarlığımdan sakladığı, en iyi zamanımahiç ilgiliolmadığı gibi, başlangıçta sahip olduğum zamanın gücünü ve canlılığını iyice yitirdiğim, solma vekekreleşmeçektiğimzamanladailgiliolmaz.Sonvetortukokanfıçınındibindeyim.

Sonuçta,Hanımefendi, tarafınızdanvebirçokbaşkası tarafındanverilmişgüvenikazanmışolan tıbbıngizemlerini mecbur kalmasaydım, bizzat yapımcıları tarafından mecbur edilmeseydim pek cesurcatartışmayı göze almayacaktım. Latinler’de bunlardan sadece ikisinin olduğuna kesin inanıyorum:YaşlıPline ve Celsus. Bir gün onları okursanız, kendi sanatlarına benim yaptığımdan çok daha sertçeyöneldiklerinigöreceksiniz;benonuçimdikliyorum,onlarsaboğazlıyor.Pline,başka şeylerinarasında,onlarınsıfırıtükettiklerizamansıvışmayabulduklarıgüzelyollaalayediyor;onlarbirhiçiçinuyuşturucuilaçlarıyla ve perhizleriyle sarsmış ve eziyet etmiş oldukları hastalardan bazılarını adaklardan vemucizelerden medet ummaya, bazılarını kaplıca sularına yolluyorlar (Kaygılanmayın, Hanımefendi, oburadakilerden sizin ve tüm Gramontlular’ın koruması altında olanlardan söz etmiyor). Onların bizikendilerinden uzaklaştırmalarının ve üzerinde uzun zaman egemen olup da bizi umut vererekkandırmalarınınartıkhiçyolununkalmadığıhastalıklarımızdapekaziyileşmektenonlarayapabileceğimizsitemlerden kurtulmalarının bir üçüncü şekli daha var:Bir başka bölgenin iyi ikliminde hava değişimiyapmayagöndermektirbu.Amabukonudaçokşeysöyledim,Hanımefendi;sizinlesöyleşmekiçinsapmışolduğumkonumadönmemeizinvereceksinizkuşkusuz.

Ona sağlığının nasıl olduğu sorulduğunda boynunda ve kolunda taşıdığımuskaları göstererek, "Nasılolduğumabununlahükümverebilirsiniz…"diyeyanıt verenPericles’dir sanırım.O,buncaboş şeylerebaşvurmadurumunagelmişvebuşekildegülünçkılığabürünmeyerazıolduğunagöre,bununlaiyicehastaolduğunu söylemeyi istiyordu.Yaşamımı ve sağlığımı bir gün hekimlerinmerhametine ve buyurularınasunma gibi gülünç bir fikre yöneltilemez olduğumu söylemiyorum; bu aptallığa düşmem mümkünolabilecektir, gelecekteki sağlamlığımdan yanıt veremem. Bununla birlikte biri bana sağlığımın nasılolduğunusorarsa,onaPericlesgibialtıdirhemafyonlumerhemyüklüelimigöstererek,"Nasılolduğumabununlahükümverebilirsiniz…"diyebileceğim.Mademkibundayargılamamıntümüylebozulmuşolduğugörülecek,açıkçaşiddetlibirhastalığınbelirtisiolacakbu.Yılgıvehastalığadayanmayetisizliğibendenbunueldeediyorsa,bundanruhumungerçektenkorkunçbirhummanınpençesinedüştüğüsonucukolaycaçıkarılabilecektir.

Uyuşturucu ilaçlara ve tıbbımızın uygulamalarına güvenmemekte doğal eğilimimi, bana atalarımdangelen eğilimi bir parça desteklemek ve rahatlatmak için fazlaca uzmanı olmadığım bu davanınsavunuculuğunuyapmazahmetinegirdim.Vebunusadecesersemcevedenetimsizbireğilimolmaması,amabirazdahaçekidüzensahibiolmasıiçinyaptım.Aynızamandada,hastalıklarımelegeçirdiğisıradaöğüt vermelere ve tehditlere karşı beni pek sağlam gören kişiler bunda basit bir kafa tutma ya da birböbürlenmekaygısıdüşüncesininsözkonusuolduğubirhaylikötübirkişidüşünmesinlerdiye.Böylesi,gerçekten de, benim bahçıvanımla ve katırcımla ortak sahip olduğum bir davranıştan onur duymamakesinliklebağlanmışbirarzuolurdu!Kuşkusuz,sağlıkkadarbuncasağlam,buncadolgunveönemlibirzevki,hayali,özdeksizveboşbir zevkledeğişmek için rüzgârlayeterince şişkin,pupayelkenbirkalbesahipdeğilim.Aymon’undörtoğlununkiyle aynı şan, sadeceüç taşhastalığıkrizinemalolsadabenimgibibiradamiçinfazlacapahalıyaödenmiştir.Sağlık,Tanrıaşkına!

Tıbbımızı sevenler debununhakkındageçerli, yüceve sağlamolanbakış açılarına sahipolabilirler.Kendiminkilerin aksi kanılardan nefret etmiyorum. Yargılarımla başkalarının arasındaki uyumsuzluğugörmektenhiçkorkmuyorum;başkagörüşaçısınasahipolanvebenimkindenbaşkayandaolaninsanlarıntopluluğuylabirokadarda ilişkimikesmiyorum.Aksine(çeşitlilik,doğanın izlediğiengenelveruhlardeğişik şekilleri almaya daha esnek ve daha yatkın olduklarından, özellikle bedenlerden daha fazlaruhlarla ilgili yöntem olduğu üzere), karakterlerin ve niyetlerin anlaştığını görmenin çok daha enderolduğunuanlıyorum.Dünyada iki saç telininyada iki tohum tanesininolduğugibi ikikanınınbirbirinebenzerliğihiçbirzamanolmadı.Bunlarınengenelvaroluşbiçimleriçeşitliliktir.

[1]İçsavaş1560’tabaşlamasınakarşıMontaignebunları1592’deyazıyor.

[2]İtalyanyazarCastiglione’nin(1478-1529)ünlüyapıtıIlCorteggiano.

[3]Jimnosofistler,çokçilekeşbiröğretiyesahipHindufilozoflardır.

[4]Kader

[5][XVI.Yüzyıl’dakeskinliğibilinençalışmalaryadaimantarafındanselametsorusunadokundurma]

[6]FrançoisdeGuise’in,Şubat1563’dePoltrotdeMérétarafındankatledilişi.

[7]Assasiner:katletmek.

[8]Egisthe,Clytemnestre’ninâşığıveAgamemnon’unkatili.

[9]İçsavaştaPompeius’unyanındayaralanNumidyakralı.

[10]Montaignebudeyişikütüphanesininkenarınayazdırttı,sonrabaşkabirdeyişleörttürdü.

[11]Simyauğraşındabeşincidamıtmadasaftözeulaşıldığınainanılırdı.