ALTIN – PARA -FAİZ İLİŞKİSİ VE ALTININ VADELİ SATIŞI 0 0 0 0 Correlation among Gold, Money...

25
ALTIN – PARA - FAİZ İLİŞKİSİ VE ALTININ VADELİ SATIŞI Yrd. Doç. Dr. İbrahim PAÇACI ÖZET Günümüzde altın ve gümüş para veya bunların karşılığı olan banknotlar tedavülden kalkıp yerini kâğıt paralar almıştır. Ancak, devlet veya belirli kurumlarca basılan altın para ve külçe altınlar borçlanma ve tasarruf aracı olarak kullanılmaya devam etmektedir. Ayrıca merkez bankaları, genellikle ulusal paranın değerini desteklemek ve dış ödemelerde kullanmak için ihtiyat amacıyla kasalarında altın stoku bulundurmaktadır. Bu sebeple söz konusu altınların para olma özelliği devam etmektedir ve kâğıt para ile alışverişinde sarf kuralları geçerlidir. Bunların dışında kalan altın eşyanın para olma vasfı kalmamıştır. Bu sebeple söz konusu altın eşyanın kâğıt parayla alışverişi, sarf değildir; dolayısıyla vadeli olarak alınıp satılmasında sakınca yoktur. Anahtar kelimeler: Altın, Para, Faiz. Correlation among Gold, Money and Interest; and Forward Sale of Gold Today gold coin and silver coin or trade bill of Exchange which is equivalent to previous two are taken out of circulation and banknote (paper money) has come into circulation, instead. However gold coin and gold bullion that are issued by state or special agencies have been still used as saving tools. In addition, central banks are stocking gold as a reserve in order to Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve İSAV tarafından 27-29 Nisan 2012 tarihlerinde Konya’da gerçekleştirilen “Fıkhî Açıdan Finans ve Altın İşlemleri Sempozyumu” konulu sempozyumda tebliğ olarak sunulmuştur. Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi İslâm Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, [email protected] - 1 -

Transcript of ALTIN – PARA -FAİZ İLİŞKİSİ VE ALTININ VADELİ SATIŞI 0 0 0 0 Correlation among Gold, Money...

ALTIN – PARA - FAİZ İLİŞKİSİVE ALTININ VADELİ SATIŞI

Yrd. Doç. Dr. İbrahimPAÇACI

ÖZET

Günümüzde altın ve gümüş para veya bunların karşılığı olanbanknotlar tedavülden kalkıp yerini kâğıt paralar almıştır. Ancak,devlet veya belirli kurumlarca basılan altın para ve külçe altınlar borçlanma vetasarruf aracı olarak kullanılmaya devam etmektedir. Ayrıca merkezbankaları, genellikle ulusal paranın değerini desteklemek ve dışödemelerde kullanmak için ihtiyat amacıyla kasalarında altın stokubulundurmaktadır. Bu sebeple söz konusu altınların para olmaözelliği devam etmektedir ve kâğıt para ile alışverişinde sarfkuralları geçerlidir. Bunların dışında kalan altın eşyanın paraolma vasfı kalmamıştır. Bu sebeple söz konusu altın eşyanın kâğıtparayla alışverişi, sarf değildir; dolayısıyla vadeli olarakalınıp satılmasında sakınca yoktur.

Anahtar kelimeler: Altın, Para, Faiz.

Correlation among Gold, Money and Interest; and Forward Saleof Gold

Today gold coin and silver coin or trade bill of Exchangewhich is equivalent to previous two are taken out of circulationand banknote (paper money) has come into circulation, instead.However gold coin and gold bullion that are issued by state orspecial agencies have been still used as saving tools. Inaddition, central banks are stocking gold as a reserve in order to

Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve İSAVtarafından 27-29 Nisan 2012 tarihlerinde Konya’da gerçekleştirilen“Fıkhî Açıdan Finans ve Altın İşlemleri Sempozyumu” konulusempozyumda tebliğ olarak sunulmuştur.

Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi İslâm Hukuku Anabilim DalıÖğretim Üyesi, [email protected]

- 1 -

support their national currencies and to make foreign payment.That is why; these items have still the feature of being money andthe rules of exchange (sarf in fiqh) are operative on its purchaseand sale. On the other hand the gold items other than coin andbullion lost their qualification of being money. For this reasonpurchase and sale of such items with banknote is not sarf and it isnot inconvenient to buy and sell them with terminal payments.

Keywords: Gold, Money, Interest.

GİRİŞ

Değerli bir maden olan altın, klasik fıkıh kaynaklarındagümüş ile birlikte, zekât, faiz ve sarf, şirket ve kerâhiyebölümlerinde mal ve para olması bakımından ele alınmıştır.Altın ve gümüş dışındaki madenî paralar olan felsler de, bunlarakıyaslanarak hükme bağlanmıştır. Günümüz İslâm hukukçuları ise,klasik fıkıh bilginlerinin felslerle ilgili görüşlerindenhareketle kâğıt paranın durumunu değerlendirmişlerdir. Fakataltının durumunu değerlendirerek paralık vasfının devam edipetmediğini inceleyen çalışmalar çok azdır.

Bu çalışmada, altının günümüzdeki konumu değerlendirilmeyeçalışılacaktır.

I. PARA

Para, sözlükte devletçe bastırılan, üzerinde saymaca değeriyazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı anlamına gelmektedir1.Terim olarak ise farklı şekillerde tanımlanmıştır. Bunlarınortak noktaları dikkate alındığında parayı şöyletanımlayabiliriz: “Devlet tarafından çıkarılan, mal ve hizmetsatın alma gücüne sahip, tasarrufların gerçekleştirildiği,borçların ödenip alacakların tahsil edildiği, değer ve fiyathesaplamalarında yararlanılan herkes tarafından kabul gören birdeğişim aracıdır.”2

1 Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, “Para”, 2/1158. 2 bk. Sabri Orman, “Modern İktisat Literatüründe Para, Kredi ve Faiz”, Para,

Faiz ve İslâm, İstanbul 1987, 7; Osman Eskicioğlu, “Faiz”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâmAnsiklopedisi, İstanbul, 1989, 2/536; O. Oğuz, İktisada Giriş, Temel Kavramlar vePrensipler, İstanbul 1992, 156; Genel İktisat Teorisi, s. 157; M. Akdiş, Para Teorisi vePolitikası, İstanbul 2001, 1; Abdil Karakuş, İslâm Hukuk Kaynaklarındaki Faiz KavramınınModern Ekonomi Bağlamında Yeniden Değerlendirilmesi, (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi),Kahramanmaraş 2006, 41; Mükerrem Hiç, Para Teorisi, İstanbul 1973, 1; TevfikÇavdar, İktisat Kılavuzu, y.y. 1972, 201; Ersoy Akıncı, Ulusal Gelir (İktisada Giriş),

- 2 -

Paranın tanımında ortak olan ve ilk olarak göze çarpanhusus değişim aracı olmasıdır. Parayı fiziksel bir değişimaracı olarak görenler, muhasebe sistemi içinde kaydedilenunsurları değil, yalnız fiilen kullanılan parayı kabuletmektedirler. Buna göre bankaların meydana getirdiği kaydîparalar, para değildir.3

Kullanılış amacı bakamından para ile diğer mallararasındaki en önemli fark, diğer malların aksine para, doğrudandoğruya bir ihtiyacı karşılamak için değil; ihtiyacıkarşılayacak mal ve hizmetleri elde etmek içindir.

A. Paranın Özellikleri

Kabul görmesi: Paranın en önemli özelliği genel kabulgörmesidir; para yurtiçi ve yurtdışında resmen tanınmalı vekullanılmalıdır. Bu da insanların dolaşımdaki parayagüvenmeleri durumunda sürer; güven ortadan kalktığında iseortadan kalkar.

Değer istikrarına sahip olması: Para, değer istikrarına sahipdeğilse, güven kazanamaz, dolayısıyla para olma fonksiyonlarınıyerine getiremez. Bu sebeple enflasyonist ortamlarda ticariişlemlerin döviz üzerinden yapılması yaygınlaşmaktadır.

Dayanıklı olması: Para, maddesi itibariyle ısı, nem, aşınma,yıpranma, çarpma, bozulma gibi dış etkilere karşı dayanıklıolmalıdır.

Kolay taşınabilmesi: Ticari işlemlerin kolayca yapılabilmesiiçin paranın, ağırlık ve hacim bakımından kolay taşınabilmesigerekir.

Tekbiçimli olması: Ödemelerde tartışmaya yol açmamak ve kötüparanın iyi parayı piyasadan kovmasını önlemek amacıyla parayeknesak, tekbiçimli olmalı; ayrıca taklide karşı güvenilirolmalıdır.

Ankara ty., 99; Orhan Hançerlioğlu, Ticaret Terimleri Sözlüğü, İstanbul 1982, 333;Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye fi’l-İktisâdi’l-İslâmî Kıymetühâ ve Ahkâmühâ, Dimeşk 2002,158; Abbâs Bâz, Ahkâmü Sarfi’n-Nukûd, Amman 1999, 143; Milli Eğitim BakanlığıYayınları, Muhasebe ve Finansman Alanı Piyasaları İzlemek, 20; İ. Şıklar, Para Teorisi vePolitikası, Eskişehir 2004, 3; Abdullah Durmuş, Fıkhî Açıdan Günümüz Para Mübadelesiİşlemleri, Basılmamış Doktora Tezi, İstanbul 2008, 13;http://muhasebedersleri.com/ekonomi/para.html.

3 M. Akdiş, Para Teorisi ve Politikası, 1.

- 3 -

Bölünebilir olması: Değişik miktarlardaki ödemelerinyapılabilmesi için paranın kolayca bölünebilir ve birbirinedönüşebilir olması gerekir. 4

B. Paranın Fonksiyonları

Bilginler para için farklı tanımlar yapmış olsalar da,paranın fonksiyonları konusunda genelde görüş birliğiiçindedirler. Paranın fonksiyonları kısaca şunlardır5:

1. Değişim Aracı Olması Paranın en önemli işlevi değişim aracı olmasıdır. İki malın

değişiminde para, üçüncü mal olarak devreye girer; mal verilipkarşılığında para alınır, başka bir yer ve zamanda para verilipbaşka bir mal alınır. Günümüzde artık değişimler tamamı paraylayapılmaktadır. Buna paranın dolaşım gücü denmektedir.

2. Ortak Değer Ölçüsü OlmasıBu fonksiyon, paranın değişim aracı olmasından

kaynaklanmaktadır. Para, mal veya hizmetlerin değer ölçüsüdür.Paranın bu fonksiyonu sayesinde iktisadi değerler, tek bir ölçübirimiyle ifade edilir. Bunun yanında paranın, likiditebelirleme işlevi de bulunmaktadır.

Herkesçe kabul edilen değer ölçüsünün istikrarlı olmasıgerekir. Koyunla ilgili İbn Kayyım el-Cevziyye şöyle demiştir:“Altın ve gümüş satılan/alınan malın semenidir. Semen ise malların kıymetlerini

4 bk. Sabri Orman, “Modern İktisat Literatüründe Para, Kredi ve Faiz”, Para,Faiz ve İslâm, İstanbul 1987, 8-9; Abdülaziz Bayındır, Ticaret ve Faiz, İstanbul2007, 171-172; Yasemin Yalta, Para Teorisi ve Politikası, y.y. 2011, 1; MehmetSaraç, "Para Ekonomisinin Temelleri";http://web.sakarya.edu.tr/~msarac/tr/icerik/dersler/dn5/ParaEkonomisininTemelleri.pdf; Ş. Yigitbaşı, N. A. Atabey,http://www.ekodialog.com/Konular/ para_ces_islev.html; Feyat Yeşiltepe,"Para", http://www.feyonomi.com/iktisatders/para.pdf; http://www.muhasebedersleri.com/ekonomi/para.html;http://www.turkcebilgi.com/para/ansiklopedi; http://www.ekodialog.com/uluslararasi_ekonomi/para-ve-banka-kpss-para-nedir.html.

5 bk. Ahmed el-Hasenî, İslâm’da Para, 24-30; Muhammed Zekî Şâfiî, Mukaddimefi’n-Nukûd ve’l-Bünûk, Dâru’n-Nahdati’l-Arabiyye, 9. Baskı, 1981, 22; AbdilKarakuş, İslâm Hukuk Kaynaklarındaki Faiz Kavramının Modern Ekonomi Bağlamında YenidenDeğerlendirilmesi, 43; Abdullah Durmuş, Fıkhî Açıdan Günümüz Para Mübadelesi İşlemleri,19-21; http://tr.wikipedia.org/wiki/Para; Ş. Yigitbaşı, N. A. Atabey,http://www. ekodialog.com/Konular/para_ces_islev.html; Yasemin Yalta, ParaTeorisi ve Politikası, 1-2; http://www. muhasebedersleri.com/ekonomi/para.html;http://www.turkcebilgi.com/para/ansiklopedi.

- 4 -

belirleyen ölçüdür. Bunun için semenin değerinin yükselip düşmemesi, sağlam vebelirli olması gerekir. Zira semenin değeri sabit kalmayıp değişirse, ticaret eşyasınındeğerini ölçemeyiz.”6

3. Tasarruf ve Yatırım Aracı OlmasıParanın bir diğer işlevi, tasarruf etme, servet biriktirme

ve yatırım aracı olmasıdır. Tasarruf, ihtiyaç fazlası nakdinharcanmayıp elde tutulması olup, kişi ve kuruluşlar, hattaülkeler açısından arzulanan bir durumdur.

Günümüzde bazı mali yatırım araçları, daha yüksek getirilersağladığı için, paradan daha çok kullanılmaktadır. Ancak bu türyatırım araçlarının paraya göre likiditeleri azdır; satılmasıveya değiştirilmesi halinde sahipleri zarar görebilmektedir.Buna karşılık paranın geçerliliği tam ve likiditesi eşittir;mevduat sahibi, vadesiz hesabından, dilediği zaman, istediğikadar para çekebilir.

4. Borçlanma/Borç Ödeme Aracı OlmasıParanın fonksiyonlarından biri de, borç ödeme aracı

olmasıdır. Para bu gücünü, toplum tarafından genel kabul görmüşolmasından alır.

5. Ekonomi Politikası Aracı OlmasıParanın ekonomik olaylar üzerinde direkt etkisi yoktur.

Ancak dolaylı şekillerde etkili olmaktadır. Ekonomide dengelibir büyüme sağlayabilmek için para ile ilgili alınan karar veyapılan uygulamalara para politikası denir. Bu amaçladevletler, faiz oranlarını ve para arzını kontrol, vergi koyma,vergi indirimi gibi kararlar alabilmektedirler.

6 İbn Kayyım, İ’lâmu’l-Muvakkiîn an Rabbi’l-Âlemîn, Beyrut 1977, Dâru’l-Fikr, 2/137.

- 5 -

C. Para Çeşitleri7

1. Mal Paralar ve Madeni Para SistemiHem mal olarak bir değere sahip olan, hem de değişim aracı

olarak kullanılabilen nesnelere mal para denir. Bu sistemdeherhangi bir mal, paranın işlevlerinden bir kısmını yerinegetirerek para gibi kullanılmaktadır. Mal paranın en önemliözelliği, nominal değeri ile reel değerinin eşit olmasıdır.

Trampa döneminde öncelikle deri, kumaş gibi eşyalar paraolarak kullanılmışlardır. Madenlerin kullanıldığı dönemlerdebunlar, tartılarak kullanılmasının yanında, çoğunlukla değeriüzerine yazılarak kullanılmıştır. Bunun en iyi örneği altınparalardır. Altın ve gümüş paralar, paranın tüm fonksiyonlarınıyerine getiren ve takasta karşılaşılan zorlukların çoğunukaldıran ilk araçtır8.

Madenî para sistemi ikiye ayrılır:

a) Tek maden sistemi

Bu sistemde madeni para birimi olarak, tek maden kabuledilmiştir ve bu maden normalde altındır. Üç farklı sistemolarak uygulanmıştır:

Altın sikke sistemi: Ödeme aracı olarak altın madeni paralarkullanılmış, bunun yanında her zaman altınla değiştirilebilenbanknotlar da tedavülde bulunmuştur.

7 Ahmed Câmi’, en-Nazariyyetü’l-İktisâdiyye -et-Tahlîlü’l-İktisâdi’l-Küllî-, Kahire, 1976, 3.Baskı, 2/32; Sabri Orman, “Modern İktisat Literatüründe Para, Kredi veFaiz”, Para, Faiz ve İslâm, 17-27; Abdülaziz Bayındır, Ticaret ve Faiz, 155-171;Abdullah Durmuş, Fıkhî Açıdan Günümüz Para Mübadelesi İşlemleri, Basılmamış DoktoraTezi, İstanbul 2008 14-19; Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, Muhasebe veFinansman Alanı Piyasaları İzlemek, 22-24; Ernur Demir Abaan, Para: Para Hukuku veKaynakları, Nisan 2004; Merkez Bankası Yayınları; Lerzan İskenderoğlu, UluslarArası Para Sisteminin Sorunları ve İyileştirme Çalışmaları, APE Tartışma Tebliği, TC MerkezBankası, Haziran 2008, II. Bölüm; Yasemin Yalta, Para Teorisi ve Politikası, 2-6;Hiç, Para Teorisi, s. 13; Neumark, Umûmî İktisat Teorisi, s. 329; Gonnard, Para Ekonomisi,s. 37; http://tr.wikipedia.org/wiki/Para,http://www.muhasebedersleri.com/ekonomi/para.html;http://www.sobiadacademy.net/sobem/e-ekonomi/merkez-bankacilik/dogusu.htm;Ş. Yigitbaşı, N. A. Atabey,http://www.ekodialog.com/Konular/para_ces_islev.html;http://www.turkcebilgi.com/para/ansiklopedi.

8 Ahmed Câmi’, en-Nazariyyetü’l-İktisâdiyye –et-Tahlîlü’l-İktisâdi’l-Küllî-, Kahire, 1976, 3.Baskı, 2/29.

- 6 -

Altın külçe sistemi: Bu sistemde, hazinede rezerv olaraktutulan külçe altını temsil eden banknotlar tedavülde olmuştur.Bu banknotlar hazine veya merkez bankasına götürüldüğündekarşılıkları altın olarak banknot sahibine verilmiştir.

Altın kambiyo sistemi (Bretton-Woods Sistemi): Bu sistemde banknotunaltınla doğrudan irtibatı kesilmiştir. Merkez bankasırezervleri altın ve parası altına endeksli diğer ülkelerindövizlerinden oluşmuştur. Bu sistem 1971’de ABD’nin dolarkarşılığında altın vermeyeceğini açıklamasıyla son bulmuştur.

b) Çift maden sistemi

Çift maden para sisteminde, para standardı olarak hemgümüş, hem de altın kabul edilmiştir; iki maden standardınagöre belirlenmiş iki ayrı para vardır. Bu iki para, birbiri ileirtibatlı olmadan tedavülde ise, paralel çift maden standardı;arasında sabit bir döviz kuru ilişkisi varsa bağlı çift madensistemi söz konusudur.

Bağlı çift maden sisteminde, madenlerdeki kıtlık durumunagöre nominal değerindeki farklılaşma bu sistemin problemidir.Altın ve gümüşün piyasa fiyatları değişirse, insanlar piyasaişlemlerinde değeri düşük sikkeyi kullanırlar ve bununsonucunda değeri yüksek sikkeler tedavülden kalkar.

2. Temsili ParalarKıymetli madenlere çevrilebilen paralara temsili para

denir. İster tek maden, ister çift maden esasına göre olsun,madeni para sistemleri, 1914 yılına kadar devam etmiştir.Birinci Dünya Savaşının da getirdiği sorunlarla birlikte madenipara sistemlerini işletmek çok zor bir hale gelmiştir. Böyleceyeni bir sistem olarak önce tam karşılığı olan ve tamkonvertibl para sistemlerine; daha sonra da karşılığısınırlandırılan ve nihayet tamamen ortadan kaldırılan kâğıtpara sistemlerine geçilmiştir.

Altın ve gümüş sertifikaları: Altın ve gümüşün taşıma ve saklamazorluğu ve riskini ortadan kaldırmak için altın ve gümüşsikkeler bankerlere emanet edilerek karşılığında sertifikalaralınmış ve bunlar mübadele aracı olarak kullanılmayabaşlanmıştır. Böylece ilk temsili para ortaya çıkmıştır.Sertifikaların en önemli özelliği, karşılığının tam olarak bubelgeleri veren kurumun kasasında bulunmasıdır.

- 7 -

Banknot: Altın ve gümüş sertifikaları veren bankalar,kendilerine emanet edilen altın ve gümüşlerin büyük birkısmının geri istenmediğini görünce, kendilerinden borçisteyenlere, borç para yerine sertifika vermeye başlamışlardır.Böylece tam olarak karşılığı olmayan, ancak istenildiği zamanaltın veya gümüşe çevrilebilme garantisi olan sertifikalartedavüle çıkmıştır. Bu sertifikalara, “banknot” denilir. İlkdönemlerde her banka banknot çıkarabiliyorken, bankerlertarafından istismar edilmesi üzerine, banknot çıkartma yetkisisadece Merkez Bankalarına verilmiştir.

3. Kâğıt ParalarGünümüz modern ekonomilerinde egemen olan para sistemi

budur. Kâğıt para, karşılığı olmayan para olup, her ülkededevlet tarafından basılır ve ülke içerisinde kabulü zorunludur.Kâğıt paranın altın konvertibilitesi yoktur; değeri ve miktarıyasayla belirlenen itibarî paradır. Bunların satın alma gücüreel değerine göre çok yüksektir. Ülke dışındaki değeri iseparayı çıkaran ülkenin uluslar arası düzeyde ekonomikbaşarısına bağlıdır.

Her ülke siyasal bağımsızlığını simgeleyen ulusal parabirimini seçme ve basma yetkisine sahiptir. Çıkarılacak paramiktarı, Merkez Bankasının veya onun üstünde yer alan iktisadîkarar mekanizmasının kararına bağlıdır.

Kâğıt para mütecânis olma, taşınma, bölünebilme ve üretimkolaylığı bakımından iyi bir parada bulunması gerekennitelikleri taşımaktadır. Ancak temsil ettiği para değerinegöre reel değeri çok az olduğu için devletler, çok zaman fazlapara basmaya meyletmişlerdir. Hâlbuki para miktarı ekonomininihtiyaçlarına cevap verebilecek ölçüde olmalıdır; gereğindenfazla artırılması durumunda enflasyon olur, ihtiyacın altındaolması halinde ise ekonomi daralır.

Kâğıt para sistemi de kendi arasında ikiye ayrılır:Serbest kâğıt para sistemi: Bu sistemde devletin müdahalesi

olmaksızın kağıt para piyasanın işleyişiyle değerini bulur.Güçlü ekonomiye sahip ülkelerin çoğunun para sistemi böyledir.

Kontrollü kâğıt para sistemi: Bu sistemde ise devlet, parapiyasasına doğrudan doğruya müdahale eder; para hacmi, paragiriş çıkışı, döviz kurlarını… tespit eder.

- 8 -

4. Kaydî Para Kaydî para, bankalar aracılığıyla efektif kullanmaksızın

tedavül eden satın alma gücünü ifade etmektedir. Bu güç,hesaptan hesaba nakil yapmak, keşide etmek ve takas usulündenfaydalanmak suretiyle gerçekleştirilen ödemelerdenoluşmaktadır. Buna banka parası, mevduat parası veya krediparası da denilir.

Kaydî paranın kaynağı, vadesiz mevduat ile bankalarınmüşteriler hesabına açtıkları kredilerdir. Bu sebeple maddi birgörünüşü yoktur; banka defterlerinde kayıtlar halinde görünür.Kaydî para, mahiyeti icabı, daha çok ticari faaliyetlerdekullanılan bir para nevidir. Fakat batıda şahıslar da, buparayı günlük alışverişler dışında kalan ödemelerindekullanmaktadırlar.

D. Paranın Tarihçesi

İnsanlık tarihinin başlangıcından beri insanlarbaşkalarında bulunan mallara ihtiyaç duymuşlar ve bu ihtiyacıgidermek için çeşitli yöntemler ve araçlar kullanmışlardır.İktisat tarihçileri, ilk devirlerde insanların trampa usulü ilealışveriş yaptıkları, belirli evrelerden sonra paranınkeşfedildiği hususunda görüş birliği içindedirler.9

Trampa yönteminin sebep olduğu olumsuz sonuçlar, insanlarıbu konuda bir çare aramaya sevk etmiştir. İlk olarak mallarındeğerini belirlemek için bazı mallar kullanılmıştır. Değerölçütü olarak kullanılan bu mal, alış verişlerde mübadeleedilen ya da değer olarak saklanan bir para değildir. Bir dönemkahve, canlı hayvan, kuru balık, hububat, midye ve istiridyekabuğu, pirinç gibi birçok mal para olarak kullanılmıştır.10 Buçerçeveden olarak, Roma’da öküz, Amerika yerlilerinde hayvanderisi ve tütün değer ölçütü olarak kullanılmıştır.11

Söz konusu malların standart olmaması, aralarında değer vekalite farkının bulunması, taşıma ve saklamada güçlüklerlekarşılaşılması, bölünme kabiliyetinin sınırlı olması sebebiyle

9 Vildan Serin, Para Politikası, İstanbul 1982, 25; Feridun Ergin, Para Siyaseti,İstanbul 1966, s. 22; http://www.malihaber. com/modules.php?name=Encyclopedia&op=content&tid=1471.

10 R. Gonnard, (Trc. Refii Şükrü Suvla), Para Ekonomisi, İstanbul 1939, 46;Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye, 102; Orhan Oğuz, Genel İktisat Teorisi, y.y. 1979160-161.

11 Feridun Ergin, Para Siyaseti, 22.

- 9 -

bazı madenler para olarak kullanılmaya başlamıştır12. Bunda,madeni paranın dayanıklı, mütecânis, kolaylıkla taşınma vebölünebilme özelliğine sahip olması etkili olmuştur13.

Önceleri bronz, sonra demir ve bakır madenleri para olarakkullanılmıştır. Daha sonra diğer madenlere göre daha üstünözelliklere sahip olması sebebiyle altın ve gümüş para olarakbenimsenmiştir. Ancak bundan sonra da, bakır ve bronz gibi bazımadenler “yardımcı para” olarak tedavül etmiştir. Önceleritartılarak kullanılan madeni paralar, bunda karşılaşılan güçlükve aldanma riski gibi birtakım sebeplerle sikke olarakbasılmaya başlanmıştır.14 Paranın ilk defa nerede ve ne zamanbasıldığı tartışmalıdır15. Hindistan’da yapılan kazılarda M.Ö.2900 yıllarına ait sikkeler bulunmuştur16. Ayrıca Lidya KralıGynes’in M.Ö. VII. y.y.da para bastırdığı bilinmektedir17.

İslâm’ın geldiği dönemde madeni para sistemi geçerliydi;Arap Yarımadası’nda Bizans dinarları ile üç ayrı ağırlığıbulunan dirhemler kullanılıyordu. Hz. Peygamber ve Hz. EbuBekir döneminde herhangi bir çalışma yapılmamış, bu paralarkullanılmıştır. Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali, Muaviye veAbdullah b. Zübeyr dönemlerinde, paraların şekil venakışlarında bazı küçük değişiklikler yapılmakla birlikte, ilkpara Abdülmelik b. Mervan tarafından bastırılmıştır.18

Çalınma ve kaybolma riskini ortadan kaldırmak için altın vegümüş paralar bankerlere emanet edilerek, karşılığında ilkbaşlarda isme yazılı, daha sonra da hamiline yazılısertifikalar alınmıştır. Bu sertifikaların, temsil ettikleripara yerine geçmek üzere kullanılmaya başlanmasıyla, ilktemsili paralar ortaya çıkmıştır. Söz konusu sertifikalarıveren bankalar, emanet edilen altın ve gümüşlerin büyük birkısmının geri istenmediğini görünce, borç isteyenlere, para

12 Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye, 104-106.13 Mükerrem Hiç, Para, Kredi ve Fiyatlar, 5.14 Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye, 107, 114; Mükerrem Hiç, Para, Kredi ve Fiyatlar,

5.15 Vildan Serin, Para Politikası, 27.16 Feridun Ergin, Para Siyaseti, 24.17 Vildan Serin, Para Politikası, 27.18 Mehmet Erkal, “İslam’ın İlk Devirlerinde Para ve Zekat Nisabının

Hesaplanması”, M.Ü. İlâhiyat Fakültesi Dergisi, İstanbul 1985, sy. 3, 79-88; BilalAybakan, “Nakit”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, 32/324; Ali Keleş, İslâm'aGöre Para Kavramı (Tarihi, Tanımı ve Fonksiyonları), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Bursa1998, 40; Abdullah Durmuş, Fıkhî Açıdan Günümüz Para Mübadelesi İşlemleri, 17.

- 10 -

yerine sertifika vermişlerdir. Böylece karşılığı olmayan, ancakistenildiği zaman altın veya gümüşe çevrilebilme garantisi olansertifikalar kullanılmaya başlanmıştır.

Temsili paranın ilk örneği tam olarak karşılığı bulunan(tam konvertibilite) altın sertifikalarıdır. 17. yy’dan itibaren, tamolarak karşılığı bulunmayan banknotlar kullanılmıştır.Bankerlerin bu güveni sarsacak uygulamalarda bulunması üzerine,güvenilen birkaç bankanın çıkardığı banknotlar tedavüldekalabilmiştir. Bunda da önemli problemler ortaya çıkıncadevlet, banknot ihracını denetlemek, sonra da üstlenmek zorundakalmıştır.19

Kâğıt paranın çok eski devirlerde kullanıldığına dair20

görüşler bulunmakla birlikte bugünkü anlamda kâğıt para 20.y.y.’da ortaya çıkmıştır: I. Dünya savaşı sırasında altınrezervleri yetersiz olduğu için para ihtiyacı piyasaya sürülenbanknotlarla karşılanmıştır. Buna karşılık halk elindekibanknotları altın sikkeye çevirmeye yönelmiştir. Merkezbankalarının talepleri karşılayamamaları üzerine geçici birsüre için banknotların altına çevrilebilme özelliğikaldırılarak kâğıt para sistemi uygulanmıştır. Savaştan sonratekrar altın para sistemine dönülmüş; fakat 1929 BüyükKrizinden sonra devamlı olarak kâğıt para sisteminegeçilmiştir. Böylece ABD dışındaki birçok ülkede kâğıtparaların altına dönüşebilme özelliği kalkmıştır. Bu dönemdegümüş üretimi çok olduğundan kıymetinde büyük bir düşüş meydanagelmiştir. Bunun sonucu olarak kullanımdan kalkmış; fakatyardımcı para olarak kullanılmaya devam etmiştir. ABD’de iseBretton Woods anlaşmasına kadar doların altınla ilgisi devametmiştir. 1968 yılında dolar krizi ile Doların altına dönüşmesikayda bağlanmış, 1971 yılında da altınla ilişkisi tamamenkesilmiştir.21

Artık kâğıt paranın altın ile bir ilişkisi kalmamıştır. Buda, para arzına geniş bir esneklik kazandırmış ve para arzının,ekonomi politikası aracı olarak kullanılmasını sağlamıştır.

19 Mükerrem Hiç, Para, Kredi ve Fiyatlar, 9. Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye, 117-119.

20 İlker Parasız, Para Banka ve Finansal Piyasalar, Bursa 2000, 38.21 Muhammed Zekî Şâfiî, Mukaddime fi’n-Nükûd ve’l-Bünûk, 41, 53; Mustafa Rüşdî,

en-Nazariyyetü’n-Nakdiyye, İskenderiyye 1982, 131; Ahmed el-Hasenî, İslâm’da Para,49; Ahmed Hasen, el-Evrâku'n-Nakdiyye, 119; Mükerrem Hiç, Para, Kredi ve Fiyatlar, 11-12.

- 11 -

Günümüzde kâğıt para sistemine geçilip paranın altınla ilişkisikalmamasına rağmen, altının ödeme aracı fonksiyonu tamamenortadan kalkmamıştır; özellikle uluslararası ödemelerde bufonksiyon önemini muhafaza etmektedir.22

II. ALTIN VE ALTIN İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

A. Altın, Kullanım Alanları ve Tarihçesi23

Altın yumuşak, parlak sarı renkte bir metal olup, tabiattaserbest halde bulunmaktadır. Yer küresinin tahminen milyondabirini oluşturmaktadır. Altının kimyadaki saflığı “yüzde” ilemücevhercilikteki saflığı ise “karat” veya “ayar” terimleriyleifade edilmektedir. Buna göre 24 ayar/karat altın % 100 safaltını, 22 ayar ise % 91, 6 oranında altını ifade etmektedir.Altının uluslar arası alım-satımında troys ons ve kg. ölçübirimleri kullanılmaktadır.

Altın asitlere karşı dayanıklı bir metal olup kolaycakimyasal tepkimeye girmez. Parlak sarı renge sahip olduğu,kolayca işlenip şekil verilebildiği için ilk çağlardan beriinsanların ilgisini çekmiştir. Çağlar boyunca ziynet eşyası

22 Erdoğan Alkin, İktisat, İstanbul 1992, 224;http://www.halkbank.com.tr/channels/1. asp?id=673; http://www.nuveforum.net/1225-elementler/235213-altin/;http://www.malihaber.com/modules.php?name=Encyclope dia&op=content&tid=1471.

23 M. Göknil Vural, Altın Piyasası ve Altın Fiyatlarını Etkileyen Faktörler, Uzmanlık Tezi,TC Merkez Bankası, Ankara 2003, 5-27; Sinan Aslan, Altın ve Altına Dayalı İşlemlerMuhasebesi, İstanbul 1999, 3-11; Evşen Özyörük, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'ndaAltın ve Yabancı Para Değerlemesi ve Oluşan Kur Farklarının Muhasebeleştirilmesi, UzmannlıkTezi, TC Merkez Bankası, Ankara 2005, 3-4; Doğan Aydal, Altın ve Jeolojisi, Mart2000, 1, 9; Sinem Turgut, Kuyumculuk Sektöründe Safha Maliyet Sistemi ve Bir Uygulama,Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2006, 3-19; Kerem Kıldıoğlu,Kıymetli Madenlerin Fiyatlarındaki Değişmelerin Bazı Makroekonomik Göstergelerle İlişkisi ÜzerineEkonometrik Bir Deneme, Yayınlanmamış Doktora Tezi, İstanbul 2008; EmirÇetinkaya, "VOB Altın" Vadeli İşlem Sözleşmesi, http://www.vob.org.tr/vobportaltur/EduDocs/VOB_Alt%C4%B1n_sunum. 13.10.pdf; "DünyayıParmağında Oynatan Maden Altın",http://www.focusdergisi.com.tr/kultur/00364/; "Madde ve Antimadde: Altın",http://www.yaklasansaat. com/dunyamiz/dunya/madde_antimadde_altin.asp;"Altın Hakkında", http://www.goldtrader24.com/p/altin-hakkinda.html;http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/altın;http://tr.wikipedia.org/wiki/Alt%C4%B1n; http://www.troypreciousmetals.com/content.aspx?id=1572fcbc-a3b5-415a-b8d2-dbe53da02935; http://www.nkfu.com/ altin-madeni-ve-ozellikleri/;http://www.nuveforum.net/1225-elementler/235213-altin/

- 12 -

olarak kullanılan altın, zanaatkarların gözünde değerini halâkorumaktadır. 2002 yılı itibariyle üretilen toplam altının %90’ı, kuyumculuk başta olmak üzere kaplama, süsleme ve madalyonbasımı gibi işlerde kullanılmaktadır. Kimyasal maddelere karşıdayanıklı, korozyona uğramayan, ısı ve elektrik iletkenliğiyüksek ve yansıtıcı olma özelliğine sahip olduğu için,endüstriyel alanda da sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır.

Altın, önceleri değişim aracı, daha sonra ise yatırım vesaklama aracı olarak iktisadî hayatta önemli rol oynamıştır.Bilinen kayıtlara göre M.Ö. 3200'de Mısır hükümdarlarızamanında, eşit boyda çubuklar halinde çekilip para olarakkullanılmıştır. M.Ö. VII. yüzyılda, altın sikke olarakbastırılmıştır. Altının para olarak basılması ticaretingelişmesinde, şehirlerin zenginleşmesinde ve refahınyaygınlaşmasında etkili olmuştur. Altın, kâğıt para emisyonunungüvencesi ve milletlerarası ödeme aracı olarak hala öneminikorumaktadır. Her koşulda satın alma gücünü koruyabilmesi,değer saklama aracı olarak tüm dünya tarafından kabul edilmesi,siyasi ve ekonomik belirsizlik ortamında güvenilir olması,hemen tüm yatırım araçlarının getirileriyle negatif korelasyonasahip tek yatırım aracı olması nedeniyle altın, stratejik önemtaşımaktadır. Altın, merkez bankaları açısından dabaşvurulabilecek son kaynak olarak değerlendirilmektedir.Nitekim bugüne kadar çıkarılan altının üçte birinden fazlasının hükümetlerinve merkez bankalarının elinde rezerv olarak bulunduğu tahminedilmektedir. Diğer taraftan son dönem dünya ekonomisindeyaşanan krizler, finans piyasalarındaki istikrarsızlık veülkeler arasında yaşanan politik gerginliklerin piyasalardakirisk faktörünü artırması nedeniyle altın, yatırımcılarındikkatini daha çok çekmeye başlamıştır.

B. Klasik Fıkıh Kaynaklarında Altın ile İlgili Hükümler

Altın Kur’ân-ı Kerîm ve hadîs-i şeriflerde muhtelif ve-silelerle geçmektedir. Kur’ân’da insanlara altın ve gümüşünsevdirildiği24, altın ve gümüşü biriktirip onu Allah yolundaharcamayanların can yakıcı bir azaba uğrayacakları25, kâfirlerinahirette, kurtulmak için dünya dolusu altını fidye olarakvermek isteseler kabul edilmeyeceği26, iyi kimselerin cennette

24 Bk. Al-i İmrân 3/14.25 Bk. Tevbe 9/34.26 Bk. Al-i İmrân 3/91.

- 13 -

altın bileziklerle süslenecekleri27 ve bu kimselere cennettealtın tepsi ve kadeh dolaştırılacağı28 haber verilmektedir.Hadîs-i şeriflerde ise altınla yapılan faizli ve faizsiz ticarîmuamelelerden, ev ve süs eşyası olarak veya başka maksatlarlakullanılmasının hükmünden ve zekâtından söz edilmektedir.29

Hadislerdeki ele alınış şekline paralel olarak altın, klasikfıkıh kaynaklarında zekât, bey', sarf ve riba, şerike vekerâhiye bölümlerine konu olmuş; çeşitli maksatlarlakullanılmasının hükmü değerlendirilmiştir.

1. Altının Kullanımıİslâm hukukunda, genelde israfı önlemek, kadın ve erkek

kıyafetinde farklılığı sağlamak ve altın paranın maksadıdışında kullanılmasını ve böylece tedavüldeki para hacminindaralmasını engellemek gibi ahlâkî ve iktisadî gerekçelerlealtın kullanımına sınırlandırmalar getirilmiştir.

a) Altın Ziynet Eşyasının Kullanımı

Altın ziynet eşyasının kullanılmasında hüküm, kadın veerkeğe göre değişmektedir. Kadınların her türlü altın süseşyası kullanmaları helâldir. Erkeklerin yüzük, kolye, saat,kalem gibi altın eşyalar kullanmaları ise haramdır. Nitekim Hz.Peygamber (s.a.s.), “Altın ve ipek ümmetimin erkeklerine haram, kadınlarınahelâldir” buyurmuştur.30 Hz. Ali, “Rasûlullâh (s.a.s.) altın yüzük takmayıyasakladı.” demiştir31. Abdullah b. Abbâs da şöyle anlatmıştır:“Rasûlullâh (s.a.s.) bir adamın elinde altın yüzük gördü. Onu çıkarıp attı ve ‘Birinizcehennemden bir ateş istiyorsa, bunu eline taksın.’ buyurdu.”32. Bu konuda İslâmbilginleri görüş birliği içindedir.33 Ancak bir kısım İslâmbilgini, ziynet mahiyetinde olmadığı ve değerinin de az olduğuiçin altının nişan olarak kullanılmasının caiz olduğunusöylemiştir34.

27 Bk. Kehf 18/31.28 Bk. Zuhruf 43/71.29 Bk. Wensinck, “Zeheb”, el-Mu'cemü'l-Müfehres li-Elfâzi'l-Ehâdîsi'n-Nebevî.30 Tirmizi, “Libâs”, 1; Ebû Dâvûd, “Libas”, 14; İbn Mâce, “Libâs”, 19.31 Tirmizî, “Edeb”, 45; Nesâî, “Ziynet”, 43; İbn Mâce, “Libâs”, 46.32 Müslim, “Libâs ve Ziynet”, 52 (11).33 Serahsî, Mebsût, 30/106; Kâsânî, Bedâi'u's-Sanâi', 5/132; Zeylaî, Tebyînü'l-

Hakâik, 6/14; Kâdîzâde, Tekmiletü Fethi’l-Kadîr, 10/21-23; Mevsılî, İhtiyâr, 4/159;Meydânî, Lübâb, 4/158; Karâfî, Zehîra, 13/260; Desûkî, el-Hâşiyetü alâ'ş-Şerhi'l-Kebîr,1/62; Nevevî, Mecmû', 4/440 vd.; İbn Kudâme, Muğnî, 1/661; İbn Hazm, Muhallâ,2/355-356.

34 Bk. Kâmil Miras, Sahih-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarih Tercemesi ve Şerhi, 4/288-289.

- 14 -

b) Altın Eşyanın Kullanımı

Altın çatal, kaşık, tabak gibi eşyanın kullanımı, cinsiyetayrımı yapılmaksızın haram kılınmıştır. Hz. Peygamber, altın vegümüş kaplardan yiyip içmeyi yasaklamış35, “Altın veya gümüş kaptaniçen kişi, ancak karnına cehennem ateşini doldurmuş olur”36 buyurmuştur. Altınkaplardan yemenin ve içmenin haram olduğu konusunda İslâmbilginleri görüş biriliği içindedir37. Ancak Zahirîler, altınkapları kullanmanın haram olduğunu kabul etmekle birlikte,bunlardan yiyip içmenin haram olmadığı görüşündedir38.

Bilginlerin çoğunluğu, altının yeme içme dışında başka biramaçla kullanılmasını, yeme içmeye kıyas ederek haram olduğunusöylemiştir. Fakat son dönem bilginlerinden Şevkânî, söz konusuyasağın sadece altın ve gümüş kaplardan yeme içmeye ait olduğu,diğer kullanımların buna kıyas edilemeyeceği görüşündedir39.

Altın ev eşyası bulundurulması ile harp aletlerinin veMushaf'ın altın ile süslenmesi konusunda görüş ayrılığıbulunmaktadır.40

Zaruret halinde ise altın kullanılması caiz görülmüştür41

Nitekim Hz. Peygamber, Arfece'ye, harpte kesilen burunun yerinealtın burun takılmasına izin vermiştir42.

2. Altının Zekâtıİslâm'ın ilk dönemlerinde, altın ve gümüş paralar

tedavüldeydi. Ayrıca külçe halindeki altın ve gümüş deödemelerde kullanılıyordu. Diğer taraftan altın, süs eşyasıolarak da kullanılmaktaydı. Bu itibarla fıkıh kaynaklarında

35 Buhârî, “Et’ıme”, 28, “Eşribe”, 26, 27, “Libâs”, 26; Müslim, “Libâs veZiynet”, 4, 5, (2); Ebû Dâvûd, “Eşribe”, 17; İbn-i Mâce, “Eşribe”, 17.

36 Müslim, “Libâs ve Ziynet”, 2 (1); İmam Malik, Muvatta, 662.37 Kâsânî, Bedâi’u’s-Sanâi’, 5/132; Kâdîzâde, Tekmiletü Fethi’l-Kadîr, 10/6-8; İbn

Nüceym, Bahru'r-Râik, 8/210; Nevevî, Mecmû’, 1/302-303; Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc,1/29; Desûkî, el-Haşiyetü ala'ş-Şerhi'l-Kebîr, 1/64-65; İbn Kudâme, Muğnî, 2/608; İbnTeymiyye, el-Fetâvâ’l-Kübrâ, 5/299.

38 İbn Hazm, Muhallâ, 1/208-209.39 Şevkânî, el-Fethu'r-Rabbânî, 8/4241.40 Serahsî, Mebsût, 30/283; Kâsânî, Bedâ’i’u’s-Sanâi’, 5/132; İbn Teymiyye, el-

Fetâvâ’l-Kübrâ, 5/299; Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc, 1/29-30; İbn Kudâme, Muğnî, 2/608;Desûkî, el-Hâşiyetü alâ Şerhi'l-Kebîr, 1/63;

41 Kâsânî, Bedâi'u's-Sanâi', 5/132; Zeylaî, Tebyinü'l-Hakâik, Nevevî, Mecmû',4/440; Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc, 1/391; İbn Kudâme, Muğnî, 2/607-608.

42 Bk. Ebû Dâvûd, “Hâtem”, 7; Tirmizî, “Libâs”, 31; Nesâî, “Zînet”, 4.

- 15 -

altının zekâtı, mübadele aracı olması ve ziynet eşyası olmasıbakımından ele alınmıştır.

a) Mübadele Aracı Olan Altının Zekâtı

Ayet ve hadislerde, altın ve gümüşü olup da zekâtınıvermeyenlerin kıyamet günü azaba uğrayacakları belirtilmek-tedir43. Altının nisabı konusunda ise, hadis kaynaklarında 20dinar altının zekâta tabi olduğunu bildirilmektedir44.

İslâm bilginleri hadislerde geçen ölçüleri esas alarak,temel ihtiyaçlarından fazla olarak 20 dinar/miskal (80,18 gr.)veya daha fazla altına sahip olan kişinin, üzerinden bir yılgeçmesi durumunda 1/40 oranında zekâtını vermesi gerektiğikonusunda ittifak etmişlerdir45. Kişinin hem altını, hem degümüşü varsa; Hanefilere göre nisabın belirlenmesinde bunlarbirbirine eklenir46, Şâfıî ve Hanbelîleri göre ise eklenmez47.

b) Altın Ziynet Eşyasının Zekâtı

Altın ziynet eşyasının zekâta tâbi olup olmadığıtartışmalıdır; Hanefilere göre nakit, külçe veya ziynet eşyasıolmasına bakılmaksızın nisaba ulaşan altın, üzerinden bir yılgeçmesi halinde 1/40 oranında zekâta tâbidir48. Şâfiî, Mâlikî veHanbelîlere göre ise mubah olan ziynet eşyası zekâta tâbideğildir. Ancak Şâfiîler, ziynet eşyasının çok fazla olması,yaklaşık 800 gr.dan fazla olması durumunda zekâtının verilmesigerektiği görüşündedirler.49

43 Bk. Tevbe 9/34; Buhârî, “Zekât”, 3; Müslim, “Zekât”, 24; Ebû Dâvûd,“Zekât”, 4.

44 bk. Ebû Dâvûd, “Zekât”, 5; İbn Mâce, “Zekât”, 4; Sahihu İbn Huzeyme,4/28, (H.No: 2284); Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ, 4/137; İbn Ebî Şeybe,Musannef, 3/119.

45 Kâsânî, Bedâi'u's-Sanâi', 2/18; İbn Hümâm, Fethü'l-Kadîr, 2/214; Zeylaî, Tebyinü'l-Hakâik, 1/276-277; Mâlik, Müdevvene, 1/302; Derdîr, eş-Şerhu'l-Kebîr, 1/455; İbnRüşd, Bidâyetü'l-Müctehid, 1/234; Şâfiî, Ümm, 2/40; Nevevî, Mecmû', 6/2;Şirbînî, Muğni'l-Muhtâc, 1/389; İbn Kudâme, Muğnî, 2/596; İbn Hazm, Muhallâ,4/172 vd.

46 Kâsânî, Bedâi'u's-Sanâi', 2/19; Zeylaî, Tebyinü'l-Hakâik, 1/279; İbn Rüşd,Bidâyetü'l-Müctehid, 1/235.

47 Şâfiî, Ümm, 2/40; Nevevî, Mecmû', 6/17-18; İbn Kudâme, Muğnî, 2/596.48 Serahsi, Mebsût, 3/297; Kâsânî, Bedâ’i‘, 2/18; Merğinânî, Hidaye, 1/104;

İbn Hümâm, Fethü'l-Kadîr, 2/215.49 Mâlik, Müdevvene, 1/305; Derdîr, eş-Şerhu’l-Kebîr (Desûkî ile birlikte),

1/460; Şerhu Muhtasarı Halîl¸2/182-183; Şafiî, Ümm, 2/40-42; Nevevî, Mecmû‘,6/32-37; İbn Kudâme, Şerhu’l-Kebîr¸2/605-619; İbn Kudâme, Muğnî¸2/603-606.

- 16 -

Buna karşılık erkekler için olan altın yüzük gibikullanılması haram olan altın ziynet eşyası ile altın tabak,kaşık, çatal gibi ev eşyasının zekâta tâbi olduğu konusundaİslâm bilginleri görüş birliği içindedir50.

3. SarfAltın, gümüş veya nakit paraların kendi cinsleriyle veya

diğer para cinsleriyle değişimine sarf akdi denir. Faiz amaçlıkullanılmasını engellemek amacıyla altının altın iledeğişiminde iki bedelin de eşit ve peşin olması; gümüş iledeğişiminde ise sadece peşin olarak ödenmesi şart koşulmuştur.Bu konuda İslâm bilginleri ittifak halindedir51.

Nitekim Hz. Peygamber, altının altınla eşit olarakdeğiştirilmesi gerektiğini belirtmiş52; ayrıca altın veyagümüşle değişiminin peşin olması gerektiğini belirtmiş,veresiye olmasını yasaklamıştır53. Bir hadiste Rasûlullâh, “Altınıaltınla, gümüşü gümüşle, buğdayı buğdayla, arpayı arpayla, hurmayı hurmayla, tuzutuzla eşit ve peşin olarak alıp satın. Eğer cinsleri farklıysa peşin olmak kaydıyladilediğiniz gibi satabilirsiniz.” buyurmuştur54.

Altının fels veya kağıt parayla değişiminin sarf akdikapsamına girip girmediği ileride değerlendirilecektir.

4. FaizFaiz, malın mal ile değişiminde akitte şart koşulan ve

karşılığı olmayan fazlalıktır. Ayet ve hadislerde faiz kesinolarak yasaklanmıştır. Kur’ân’da, “Faiz alanlar, ancak şeytanın aklını çelippeşine taktığı kişiler gibi davranırlar. Çünkü onlar, "alışveriş ile faiz birbirinin aynıdır"derler. Halbuki Allâh, alışverişi helal, faizi ise haram kılmıştır. Rabbin faiz hükmünüaçıkladıktan sonra hemen bundan vaz geçen kişinin daha önce aldıklarından dolayıbir sorumluluğu yoktur; Allâh onu affedecektir. Bundan sonra tekrar faiz alan kişiCehenneme girecek ve orada temelli kalacaktır.”55, “Ey iman edenler! Allâh'a karşıkulluk bilinci içinde olun, gerçekten inanıyorsanız faiz alacaklarınızdan vazgeçin. Böyle

50 a.y.51 Serahsî, Mebsût, 14/2 vd.; İbn Nüceym, el-Bahru'r-Râik, 6/208 vd.;

Merginânî, Hidâye, 3/81 vd.; Malik, Müdevvene, 3/3 vd.; İbn Rüşd, Bidâyetü'l-Müctehid, 2/162 vd.; Şâfiî, Ümm, 3/36 vd.; İbn Kudâme, Muğnî, 4/133 vd.; İbnHazm, Muhallâ, 7/436.

52 Buhârî, “Büyû”, 77; Müslim, “Müsakât”, 75-78 (14), 81-85 (15), 88 (16);Ebû Dâvûd, “Büyû”, 12; Nesâî, “Büyû”, 47; Tirmizî, “Büyû”, 24.

53 Buhârî, “Büyû”, 79, 80, 8; Müslim, “Müsakât”, 79-83 (15), 86-88 (16);Ebû Dâvûd, “Büyû”, 12; Nesâî, “Büyû”, 49, 50; Tirmizî, “Büyû”, 24.

54 Müslim, “Müsâkât”, 81 (15).55 Bakara, 2/275.

- 17 -

yapmazsanız, Allâh'a ve Rasûlüne savaş açmış olursunuz. Ama faizi almaktanvazgeçerseniz, ana paranız sizindir. Böylece ne haksızlık etmiş, ne de haksızlığauğramış olursunuz.”56 buyrulmuştur. Rasûlullâh (s.a.s.) ise, fâizalanın, verenin, fâiz akdini yazanın ve buna şahitlikyapanların Allâh'ın rahmetinden uzak olduğunu bildirmiştir57.

Diğer taraftan Hz. Peygamber, faizin kapsamına, faizlialışverişlere işaret ettiği hadislerinde, “Altın altınla, gümüşgümüşle, buğday buğdayla, arpa arpayla, hurma hurmayla, tuz tuzla eşit ve peşinolarak alınıp satılır. Artıran veya artırılmasını isteyen faiz işlemi yapmış olur. Buhususta alan da veren de birdir.”58; “Altın altınla peşin olarak satılmazsa fâizdir.Buğday buğdayla peşin olarak satılmazsa fâizdir. Arpa arpayla peşin olaraksatılmazsa fâizdir. Hurma hurmayla peşin olarak satılmazsa fâizdir.”59

buyurmuştur. İslâm bilginleri, bu anlamdaki hadislerden hareketle fâizin

illetini belirlemeye çalışmışlardır. Hanefî ve Hanbelîlere görefâiz yasağının illeti, mübadele edilecek mallar arasında cinsve ölçü/tartı birliğinin bulunmasıdır.60 Şâfiîlere göre fâizinilleti, gıda maddesi veya para olmasıdır. Burada paradankastedilen altın ve gümüştür.61 Mâlikîlere göre ise saklanıpdepolanabilen gıda maddesi veya para olmasıdır. Para konusunda,altın-gümüş olması ve her ne şekilde olursa olsun sadece paraolması şeklinde iki farklı görüş bulunmaktadır.62 Zahirîler ise,fâizin yalnız hadiste geçen altı şeyde geçerli olduğunusöylemişlerdir63.

Buna göre İslâm bilginlerinin tamamı, altının altınladeğişiminde fazlalık bulunması veya vadeli olması durumunda,gümüşle değişiminde ise vadeli olması durumunda faiz olacağıkonusunda ittifak etmişlerdir.

Altının felslerle veya günümüzde geçerli olan kâğıtparalarla değişiminde faizin söz konusu olup olmadığı ileridedeğerlendirilecektir.

56 Bakara 2/278-279.57 Ebû Dâvud, “Büyû’” 4; Tirmizî, “Büyû’” 2; İbn Mâce, “Ticârât”, 58;

Nesâî, “Ziynet” 25.58 Müslim, Müsâkât, 82 (15).59 Buhârî, Büyû 54, 74, 76; Ebu Dâvud, Büyû 12 (3348) 60 Serahsî, Mebsût,12/113; Merginânî, Hidâye, 3-61-62; İbn Hümâm, Fethu’l-Kadîr,

7/4-5; Zeyla’î, Tebyînü’l-Hakâik, 4/85; İbn Kudâme, Muğnî, 4/133-135; Merdâvî,İnsâf, 5/13-14.

61 Şâfiî, Ümm, 3/24; Nevevî, Mecmû’, 9/392; Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc¸2/25.62 İbn Rüşd, Bidâyetü’l-Müctehid, 2/106-108.63 İbn Hazm, Muhallâ, 8/467-468.

- 18 -

III. ALTININ VADELİ SATIŞI

A. Altın ve Gümüş Dışındaki Paraların İslâm HukukuAçısından Geçerliği

Klasik fıkıh kaynaklarında para ile kastedilen altın, gümüşve bunlardan yapılan paralardır. Altın ve gümüş dışındakimadenlerden yapılan felsler ise bunlara kıyaslanarak para kabuledilmiştir.

Mezhep imamları döneminde kâğıt para olmadığı için, bukonuda kaynaklarda bir açıklama bulunmamaktadır. Ancak kâğıtpara ile o dönemde tedavülde bulunan felsler birbirinebenzediği için, zekât ve ribâ bahislerinde felslerin durumuincelendiğinde İslâm bilginlerinin kâğıt paralar hakkındakigörüşleri ortaya çıkacaktır:

Hanefîler, tedavülde bulunan felslerin, mübadele aracıolması sebebiyle zekâta tabi olduğunu söylemiştir64. Şâfiî veHanbelîler ise, felsler para olmadığı için ticarete sunulmasıhalinde zekâta tabi olduğunu, aksi halde olmadığınısöylemiştir65. Mâlikîlerde tercih edilen görüş de, bunabenzemektedir66.

Diğer taraftan Şâfiî ve Zâhirîler ile Mâlikî mezhebininmeşhur görüşüne ve Hanbelîlerden gelen bir görüşe göre, altınve gümüşte faizin illeti para olmalarıdır ve bu illet sadecealtın ve gümüşe hastır, başkasına geçmez67. Bunlara göre, paradin tarafından belirlenmiştir, insanların uygulamaları etkietmez. Dolayısıyla insanların altın ve gümüş dışındakullandıkları paraların hükmü bunlara kıyaslanamaz.

Bu açıklamalardan, kâğıt paraların, Hanefîlere göre veMâlikîlerden bir görüşe göre para, diğerlerine göre ise paraolmadığı anlaşılmaktadır.

64 İbn Abidîn, Reddü’l-Muhtâr, 2/300; Molla Hüsrev, Dürer, 1/182. 65İmam Şâfiî, Ümm, 3/98, 8/173; Muğni’l-Muhtâc, 1/398; Merdâvî, İnsâf, 3/95;

İbn Kudâme, Kâfî, 1/404; Buhûtî, Münteha’l-İrâdât, 1/427; Keşşâfu’l-Kınâ’,2/229, 235;

66 İmam Mâlik, Müdevvene, 1/341; Huraşî, Şerhu Muhtasari Halîl, 2/177, 179;Haşiyetü’d-Desûkî ale’ş-Şerhi’l-Kebîr, 1/455; Muhammed b. Muhammed el-Hattâb, Mevâhibü’l-Celîl, 2/292; Adevî, Haşiyetü’l-Adevî ale’l-Huraşî,1/481.

67 Şâfiî, Ümm, 3/98; Ebû Hasen Ali b. Muhammed Bağdâdî Mâverdî, Hâvî,5/82; Süyûtî, el-Hâvî li'l-Fetâvâ, 1/102; Nevevî, Mecmû’, 9/490; Merdâvî, İnsâf,5/14; İbn Rüşd, Bidâyetü’l-Müctehid, 2/106-108; İbn Hazm, Muhallâ, 8/467-468.

- 19 -

Hâlbuki paranın altın veya gümüş olması gerekmez; aksinebakır, bronz gibi diğer madenlerden olabileceği gibi, kâğıttanda olabilir. Zira paranın belirli bir maddeden olmasınıgerektiren dinî veya tabii bir sınırlama yoktur. Ayet vehadislerde dinar ve dirhemin geçmesi, o dönemde para olarakbunların kullanılması; başka para olmamasıdır. Nasslarda altınve gümüş paranın geçmesi, bunların dinen para olarakbelirlendiği anlamına gelmez. Çünkü nasslarda sebebin özelolmasına değil, lafzın genel ifadesine itibar edilir.68

Nitekim Hz. Ömer'den nakledilen şu haber de bunudesteklemektedir: Hz. Ömer, altın ve gümüş paralarda hile çoğalıncatedavüldeki madeni paraları piyasadan çekip yerine deve derisinden yapılmış paralarsürmeyi düşünmüş ve bu konuyu ashapla istişare etmiştir. Ashabın bir kısmı “O zamandeve kalmaz!” diye itiraz edince, bundan vazgeçmiştir.69 Hz. Ömer'in buönerisine ashap, dini bir gerekçeyle değil, insanların istismaretme ihtimali ile karşı çıkmıştır. Altın ve gümüş dışında parabasılması caiz olmasaydı, Hz. Ömer bunu yapmak istemeyeceğigibi, Ashabın da dini gerekçelerle reddetmeleri gerekirdi.

Benzer bir ifade de Müdevvene’de geçmektedir. İmam Mâlikfülûs hakkında, “İnsanlar aralarında deriden paralar kullanacak olsalar; benderinin altın ve gümüş parayla vadeli olarak alışverişini hoş karşılamazdım.”demiştir.70

Mecma'u'l-Fıkhi'l-İslâmî de, 10-15 Aralık 1988 tarihlerindeKuveyt’te yapılan 5. dönem toplantısında şu kararı almıştır:“Kâğıt para, kendinde para olma özelliği tam olarak bulunan itibarî paradır. Altın vegümüş için konmuş olan faiz, zekât, selem ve diğer hükümler bunun için degeçerlidir.”71

B. Altının Para Olma Vasfı

Bir şeyin, para olma vasfını, ya dinin belirlemesiyle ya dainsanların kabulü ve uygulamalarıyla kazandığı kabuledilmiştir. İslâm bilginlerinin çoğunluğu altın ve gümüşün paraolarak yaratıldığı, insanların kendi anlaşma ve uygulamalarıyla

68 Abbas Ahmed el-Bâz, Ahkâmu Sarfi’n-Nukûd, 150-151.69 Belâzurî, Fütuhu’l-Buldân, 470; Abbas Ahmed el-Bâz, Ahkâmu Sarfi’n-Nukûd, 149.70 Mâlik, Müdevvene, 3/5.71 Mecelletü Mecma'i'l-Fıkhi'l-İslâmî, 5/1845.

- 20 -

bunların para olmaktan çıkmayacağı görüşündedir72. Felslerinpara olması konusunda ise farklı görüşler ortaya koymuşlardır.

Altın ve gümüş paralar, paranın bütün fonksiyonlarınıyerine getiren değişim araçlarıdır.73 Şah Veliyyullah Dihlevî,madenler arasında değişim aracı olmaya en uygununun, küçükhacimli ve birimleri birbirine benzediği için altın ve gümüşolduğunu; altın ve gümüşün doğal, bunların dışındakilerin iseıstılahî para olduğunu söylemiştir74. Bu görüşe göre altın vegümüş, din tarafından para olarak belirlenmiştir ve insanlarınuygulamaları bunda etkili olmaz. Altın ve gümüş dışındakiparalar ise, insanların uygulamalarıyla para özelliğinikazanmıştır ve bu durum geçicidir. Dolayısıyla insanların altınve gümüş dışında kullandıkları paralar bunlarakıyaslanamayacağı gibi, altın ve gümüş para kullanmamaları dabunları para olmaktan çıkarmaz.75.

Buna karşılık İbn Teymiye şöyle demiştir: “Altın ve gümüş parakonusunda ne doğal ne de dinî bir tanım bulunmaktadır; bunların para olmasıinsanların uygulamaları ve kabullerine dayanmaktadır. Çünkü bunların bizzatkendileri amaçlanmaz; aksine bunlar işlemlerde ölçü olarak kullanılmak için istenir.Başka bir ifadeyle altın ve gümüş paralar amaç değil, hukukî işlemlerde araçtırlar. Busebeple bunlar değer ölçüsüdür. Diğer mallar ise, bizzat kendilerinden yararlanmakiçin istenir.”76 Buna göre, “eşya olarak işlenen altın, altın para karşılığında vadeliveya fazla olarak satılabilir”77. Talebesi İbn Kayyım el-Cevziyye deşöyle demiştir: “Altın, mubah olan ziynet eşyası yapılmakla para olma vasfınıkaybeder ve elbise veya diğer süs eşyaları gibi ticaret eşyası haline gelir. Bunun içinziynet eşyasına zekât gerekmemektedir. Dolayısıyla diğer eşyaların alışverişinde faizsöz konusu olmadığı gibi, aynı cinsten olmamak kaydıyla para ile bunlarınalışverişlerinde faiz cereyan etmez. Çünkü ziynet eşyası yapıldıktan sonra, artık ticaretiçin hazırlanmıştır; para amacıyla kullanılmaz. Bu sebeple kendi cinsiyle satıldığında,vadeli değilse faiz cereyan etmez.”78. İbn Teymiyye ve İbn Kayyım'ın bu

72 Serahsî, Mebsût, 12/115, 137, 183, 200, 14/14; Kâsânî, Bedâi’, 2/11, 19,5/185; İbn Hümâm, Fethu'l-Kadîr, 6/170-171; Zeylaî, Tebyînü'l-Hakâik, 1/277, 3/317;İbn Nüceym, Bahru’r-Râik, 6/140-143; İbn Âbidîn, Haşiyetü Reddi’l-Muhtâr, 5/268;Bâcî, Müntekâ Şerhi’l-Muvatta’, 2/256; İnsâf, 3/132; Bahâuddin el-Makdisî, el-UddeŞerhu'l-Umde, 1/211; Nevevî, Mecmû’, 9/489; Merdâvî, İnsâf, 5/14; İbn Rüşd,Bidâyetü’l-Müctehid, 2/97; İbn Hazm, Muhallâ, 8/467-468.

73 Ahmed Câmi’, en-Nazariyyetü’l-İktisâdiyye –et-Tahlîlü’l-İktisâdi’l-Küllî-, Kahire, 1976, 3.Baskı, 2/29.

74 Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullahi’l-Bâliğa, Beyrut 2005 1/90.75 Nevevî, Mecmû’, 9/489; Merdâvî, İnsâf, 5/14.76 İbn Teymiyye, Mecmû’ul-Fetâvâ, Dâru'l-Vefâ, y.y. 2005, 19/251-252.77 İbn Teymiyye, Müstedrek alâ Mecmû'i'l-Fetâvâ, y.y. 1418, 4/17.78 İbn Kayyım el-Cevziyye, İ'lâmu'l-Muvakkiîn, 2/140-141.

- 21 -

görüşlerinden hareketle, işlenmiş altının para olmaktançıktığını ve vadeli satışının caiz olduğunu söyleyen bilginlerbulunmaktadır79. Bu yaklaşıma göre, insanların para olarak kabulettiği dirhem, dinar, fels, banknot, kağıt para İslâm hukukunagöre de paradır; buna karşılık ziynet eşyası ise para değildir.

İbn Teymiyye ve İbn Kayyım el-Cevziyye'nin görüş vedelilleri, Mecma'u'l-Fıkhi'l-İslâmî'nin 1-6 Nisan 1995tarihlerinde Abudabi'de düzenlenen 9. Toplantısında elealınarak eleştirilmiş ve aykırı karar çıkmıştır80.

Bu tartışmalar paranın altın ve gümüş olduğu çağlarda veyaaltın standardı döneminde geçerli ve makuldür. Günümüzde artıkaltın ve gümüş para değildir. Paranın tanımı, özellikleri vefonksiyonları göz önünde bulundurulduğunda altının paraolmadığı ortaya çıkar:

Paranın genel kabul görmesi, yurtiçi ve yurtdışında resmentanınıp kullanılması, yeknesak, tekbiçimli, değişikmiktarlardaki ödemelerin yapılabilmesi için kolayca bölünebilirve birbirine dönüşebilir olması gerekir. Para, mal veyahizmetlerin değer ölçüsüdür.

Altın hem insanların örfünde, hem de kanun nazarında paradeğildir; günümüzde geçerli olan kâğıt paradır. Modernekonomilerde egemen olan para sistemi budur. Kâğıt paranınaltın ile bir ilişkisi kalmamıştır. Diğer taraftan altın,değişik birimlerde basılı olmadığı gibi, eski dönemlerde olduğugibi tartılarak bölünüp alışverişlerde kullanılmamaktadır.Altın, mal ve hizmetlerin değer ölçüsü olmaktan çıkmıştır;hatta aksine kendinin değeri kâğıt para ile belirlenmektedir.Dolayısıyla altın artık para değildir.

Ancak çağlar boyunca bir değer saklama birimi olarak kabuledilen altın, değerini her şartta koruyabilmesi nedeniyle halâgüvenli bir yatırım ve tasarruf aracı olma özelliğinisürdürmektedir. Diğer taraftan altın uluslar arası düzeydeödeme aracı ve merkez bankalarında rezerv olarak kullanılmayadevam etmektedir. Nitekim dünyada üretilen altınların büyük bir

79 Bk. Ebu'l-Hasen Ali b. Süleymân el-Merdâvî, İnsâf, 5/14; Hamid b.Abdullah, Şerhu Zâdi'l-Müstekni', 13/140;http://www.islamlight.net/index.php?option=com_ftawa&task=view&Itemid=0&catid=783&id=11903

80 Mecelletü Mecma'i'l-Fıkhi'l-İslâmî, 9/35-256.

- 22 -

kısmı merkez bankalarınca kullanılmaktadır81. Bunun yanındaülkemizde, devlet veya belirli kurumlarca basılan altın para vekülçe altınlar borçlanma ve tasarruf aracı olarak kullanılmayadevam etmektedir. Çok nadir de olsa bunların alışverişlerdekullanıldığı da görülmektedir; hepimiz, alıcının yanındagetirdiği çeyrek, yarım vb. altını satıcıya vermek istediğine,satıcının da telefonla kuyumcudan altının fiyatını öğrenipalacağından mahsup ettiğine şahit olmuşuzdur.

Bu itibarla altının paralık vasfını koruyup korumadığıhususunda devlet veya belirli kurumlarca basılan altın para vekülçe altın ile ziynet ve altın eşyanın birbirinden ayrılmasıuygun olur; bunlardan birincisi para olma vasfını devamettirmektedir, diğeri ise para olmayıp ticaret eşyasıdır. Böylebir ayrımın yapılamayacağı, bunun dayanaksız olduğu isesöylenemez. Zira zekâtta ziynet eşyası ayrımının yapılmasıbunun mümkün olduğunu göstermektedir.

C. Altının, Altın ve Gümüş Dışındaki Paralarla Alışverişi

İslâm bilginlerinin çoğunluğu farklı gerekçelerle, felslealtının vadeli olarak alımını caiz görmüşlerdir: Hanefîleregöre altın ile fels arasında faiz cereyan etmez; peşin veyavadeli olarak satılabilir. Çünkü bunların cinslerinin farklıolması yanında, altın tartıyla, felsler ise sayıyla işlemgörmektedir. Buna göre, fels karşılığında dirhem aldıktansonra, biri teslim alıp diğeri almadan ayrılsalar akit caizolur. Zira bu sarf değil, bedellerden biri peşin, diğeriveresiye olmak üzere yapılan mal alışverişidir.82 Hanbelîmezhebinde tercih edilen görüş de böyledir83.

81 M. Göknil Vural, Altın Piyasası ve Altın Fiyatlarını Etkileyen Faktörler, 23-25; ÖzgeMahlebiciler, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın Rezerv Yönetim Politikaları ve KrediMektuplu Döviz Tevdiat Hesaplarının Analizi, Uzmanlık Yeterlik Tezi, TC Merkez Bankası,Ankara 2006, 5-9; Erdoğan Alkin, İktisat, İstanbul 1992, 224; Türkiye CumhuriyetiMerkez Bankası'nda Döviz Rezervi Yönetimi, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası,Ağustos 2005, 23; http://www.halkbank.com.tr/channels/1. asp?id=673; http://www.nuveforum.net/1225-elementler/235213-altin/;http://www.malihaber.com/modules.php?name=Encyclope dia&op=content&tid=1471; http://www.troypreciousmetals.com/content.aspx?id=1572fcbc-a3b5-415a-b8d2-dbe53da02935;http://www.hurriyet.com.tr/ekonet/14149397.asp.

82 Kâsânî, Bedâi'u's-Sanâi', 5/237; İbn Nüceym, Bahru'r-Râik, 6/143; İbn Hümâm,Fethu’l-Kadîr, 7/157; İbn Abidin, Reddü’l-Muhtâr, 5/180.

83 Şerefüddin Mûsâ, el-İknâ' fî Fıkh-ı Ahmed b. Hanbel, 2/120; Ruhaybânî, Metâlibü Üli'n-Nühâ, 3/171.

- 23 -

Şâfiî ve Zâhirîler ile Mâlikî mezhebinin meşhur görüşüne veHanbelîlerden gelen bir görüşe göre, altın ve gümüşte faizinilleti para olmalarıdır ve bu illet sadece altın ve gümüşehastır, başkasına geçmez84. İnsanların altın ve gümüş dışındakullandıkları paraların hükmü bunlara kıyaslanamayacağı gibi,altın ve gümüş para kullanmamaları da bunları para olmaktançıkarmaz. Dolayısıyla, altın ve gümüş dışındaki paralarınvadeli veya fazla olarak satışında faiz söz konusu değildir85.

Sadece Mâlikî mezhebinden gelen bir görüşte, bir şeyin paraolarak dolaşımda bulunması faiz illeti olarak yeterlidir.86

Buna göre Hanefilere, Şâfiîlere, Hanbelîlere göre veMâlikîlerde tercih edilen görüşe göre altın, günümüzdetedavülde bulunan paralar karşılığında peşin veya vadeli olarakalınıp satılabilir. Malikîlerden gelen diğer görüşe göre ise,kâğıt paralar tedavülde olduğu için, bunlarla altının peşinolarak alınıp satılması gerekir.

Klasik kaynaklardaki bu ifadelerden hareket ederek altınınkâğıt parayla vadeli olarak satılmasının faiz olmadığısöylenebilir. Ancak bu kolaycı bir yaklaşımdır. Çünkü kâğıtparanın İslâm hukukuna göre para olmadığını kabul etmek veyabunlarda faiz illetinin bulunmadığını söylemek pek çok dini vesosyal problemlere yol açacaktır. Fakat hiçbir kayıtgetirmeksizin altının günümüzde para olma vasfını devamettirdiğini ve kağıt para ile alışverişinde sarf-faizhükümlerinin cari olduğunu söylemek de problemlidir.

Bu itibarla, insanlar ve kanun nazarında para olarak kabuledilen kağıt paraların artık altın ve gümüş paraların yerinialdığı; altının ise para olma vasfının kalmadığı, ancak Devletve bazı kurumlar tarafından bastırılan altın paralar ile külçealtınlarda bir takım para vasfının devam ettiği kabul edilerekbuna göre hüküm verilmelidir.

SONUÇBu açıklamalar doğrultusunda paranın ve altının günümüzdeki

konumları değerlendirildiğinde şu sonucu çıkarabiliriz:

84 Şâfiî, Ümm, 3/98; Ebû Hasen Ali b. Muhammed Bağdâdî Mâverdî, Hâvî,5/82; Süyûtî, el-Hâvî li'l-Fetâvâ, 1/102; Nevevî, Mecmû’, 9/490; Merdâvî, İnsâf,5/14; İbn Rüşd, Bidâyetü’l-Müctehid, 2/106-108; İbn Hazm, Muhallâ, 7/401 vd.

85 Nevevî, Mecmû’, 9/489; Merdâvî, İnsâf, 5/14; Haşiyetü Adevî, 2/183; .86 Mâlik, Müdevvene, 3/5.

- 24 -

1. Altın Para ve Külçe Altının AlışverişiGünümüzde altın ve gümüş para veya bunların karşılığı olan

banknotlar tedavülden kalkıp yerini kâğıt paralar almıştır.Buna rağmen, devlet veya belirli kurumlarca basılan altın para ve külçealtınlar borçlanma ve tasarruf aracı olarak kullanılmaya devametmektedir. Ayrıca az da olsa bunların alışverişlerdekullanıldığı da görülmektedir. Diğer taraftan merkez bankaları,genellikle ulusal paranın değerini desteklemek ve dışödemelerde kullanmak için ihtiyat amacıyla kasalarında altınstoku bulundurmaktadırlar. Bu sebeple söz konusu altınlarınpara olma özelliği devam etmektedir ve kâğıt para ilealışverişinde sarf kuralları geçerlidir; dolayısıyla peşinolarak alınıp satılması gerekir. Ancak kâğıt para ile altınarasında bir ilişki kalmadığından cinsleri farklı olduğu içineşitlik söz konusu değildir.

2. Altın Eşyanın AlışverişiDevlet veya belirli kurumlarca basılan altın para ve külçe

altınlar dışındaki altın eşyanın para olma vasfı kalmamıştır.Bunlar insanlar tarafından ne para olarak görülmekte, ne depara olarak hukukî işlemlerde kullanılmaktadır. Aksine insanlarbunları ticaret malı olarak kabul etmekte ve işlemler de bunagöre yapılmaktadır. Bu itibarla zikredilen altın paralar vekülçeler dışında kalan altın eşyanın kâğıt parayla alışverişisarf akdi değildir, dolayısıyla vadeli olarak alışverişindesakınca yoktur.

- 25 -