ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ

32
T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ HAZIRLAYAN Ezgi KÖSE ÖĞRETİM GÖREVLİSİ Doç. Dr. Mustafa Nail ALKAN

Transcript of ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ

T.C.

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ

HAZIRLAYAN

Ezgi KÖSE

ÖĞRETİM GÖREVLİSİ

Doç. Dr. Mustafa Nail ALKAN

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

ANKARA - 2012

Özet

Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından özerklikten

bağımsızlığa geçen ülkelerin hemen hepsi zorlu bir dönemden geçmiştir.

Soğuk savaşın teorik olarak bitmiş olması tüm dünyayı rahatlatmış olsa

da bazılarının aleyhine işleyecek bir sürecin başlangıcı olmuştur. Soğuk

savaş rüzgarının dindiğini sandığımız anlarda bu rüzgar Çeçenistan’da

bir fırtınaya dönüşmüş ve ülkeyi harabetmiştir. Çeçen halkı yüzyıllardır

Ruslara karşı direncini yitirmemiş, dini motiflerle beslenip güçlenerek

yenilgiyi asla kabullenmemiştir. Kabullenmeyişin bedelini ise ağır

ödemişlerdir. Çeçenistan’ın kuvvetli dağlarla çevrili olması kendisine

avantaj sağlasa da yer altı zenginlikleri, enerji kaynakları ve konumu bu

ülke için dezavantaj olmuştur. Makalemizde Çeçenistan’tın Sovyet öncesi

tarihinden kısaca bahsettikten sonra 1917 Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler

Birliği’nin kuruluşundan günümüze kadar Çeçenlerin durumunu

inceleyeceğiz. SSCB’nin bir azınlık grubu olan Çeçenistan’ın zorlu

bağımsızlık mücadelesinin nasıl bir özgürlük mücadelesine dönüştüğünü

göreceğiz.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Anahtar Kelimeler; Çeçenistan, azınlık, Sovyetler, Rusya Federasyonu,

Çeçenler

Abstract

After the diversion of USSR, the states which were getting in to

independent states from sovereignty, went through tough circumstances.

Even though, the end of the cold war made a relaxable sense on the

world, it started a proces which will have been militating against some

other states. While we were thinking that the cold war wind has stopped,

it turned into a storm in Chechenya and made the country up-side-down.

Chechenians have never lost their power against Russians and their

religion strengthened them, they have never accepted the defeat. But

Chechenians paid the price of not accepting the lose of their country.

Though, Chechenya has huge and hard mountains around her region as

an advantage on defending, she has significant amount of underground

sources, energy sources and useful area for translation which makes

disadvantage for her. In this Paper, we will inspect Chechenya starting

from the found of USSR (1917) till the present. We will see how the

minority group of Chechenains’ tough independence struggle turned

into a liberty fight.

Key Words; Chechenya, minority, Soviet, Russia Federation, Chechenians

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ

GİRİŞ

Tarih boyunca çok ilginç ayrıntılara sahne olmuş

dünya, üzerinde yaşanan kanlı savaşlara tanıklık

ettiği gibi, aynı zamanda milletlerin birbiri üzerinde

uyguladığı yok etme-ortadan kaldırma fiiliyatının da

gayriihtiyarî tanıklığına zalim ve hak tanımaz

yöneticiler tarafından maruz bırakılmıştır.

Haksızlığın ya da adaletsizliğin en belirgin tezahürü

olan sindirme ve yok sayma politikaları, -güçlünün

güçsüzün hakkını gözetmek yerine, sahip olduğu gücü

yapmış olduğu haksız eylemleri meşrulaştırma çabası

olarak görmesi, istisnasız ilk insandan bu güne aynı

ayıba katkıda bulunan her insan ve yönetici

zümresiyle- gerçekleştiği andan itibaren insanlık

tarihinin unutulmaz ayıpları listesine kolaylıkla

geçmiş bulunmaktadır. Fakat ilginçtir ki; biz sıradan

insanların “insanlık ayıbı” olarak nitelendirdiği bu

‘yok etme’ politikaları, yukarıdaki cümlede

belirttiğimiz ‘güçlünün yaptıklarını meşru kılma’

anlayışı içerisinde ‘sözde dünya tarihçileri’

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

tarafından bizlere farklı şekillerde aksettirilmiştir

ve bu bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir.

II. Dünya Savaşı sırasında Hitler Almanya’sının saf

Alman ırkından olmadığını iddia ettiği kendi sınarları

içerisindeki dünya vatandaşlarına yaptıkları,

Fransa’nın eyaleti durumuna dönüştürdüğü topraklar

olan Cezayir’de yaptığı insanlık ayıbı, yine arkasında

Almanların olduğu Sırpların Yugoslavya’da Hırvatlar ve

Boşnaklar üzerinde yaptığı katliam insanlık tarihi

zulümlerinin önemli örneklerindendir. Bu örnekler aynı

zamanda büyük bir siyasi otorite eksikliğinden de

kaynaklanmıştır. İşte otoritesini adalet ile

sağlayamamış ve dağılma sürecinden sonra, azınlığı

konumunda bulunan “Çeçenlerin” bağımsızlık isteklerini

yıllarca kanla bastırmış ülkelerden birisi de

Sovyetler Birliği’dir.

Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla beraber,

siyasal otorite boşluğunun belirdiği bölgelerden

birisi de Kafkasya’dır.1 1991 yılından önceki adıyla

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, o güne kadar

1 Anıl Çeçen, Çeçenistan Dosyası, Yeni Avrasya Yayınları, Ankara, 2002, s. 10.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

eşine az rastlanır bir kararla, kendisine bağlı

bulunan 14 azınlığa bağımsızlık hakkı tanımıştı.

Şüphesiz Moskova’nın bu kararı vermesinde, SSCB’nin

içinde esas halkı temsil eden Rusların, toplam nüfus

içerisinde oranlarının yüzde 50’lere düşmesinin de

etkisi oldu.2 Rusya imparatorluğu küçültme kararı ile

azınlık problemlerinden de kolayca kurtulacağını

zannetmiştir. Kendisine bağlı birçok azınlığın

bağımsızlığını ilan etmesiyle de bir nebze rahatladığı

söylenebilir fakat Stalin Konsepsiyonuna3 göre;

yabancı ülkelerle sınırı veya uluslar arası bir denize

kıyısı olmayan cumhuriyetler “birlik” cumhuriyeti olma

hakkına sahip değildi. İşte Çeçenler de bu statüye

sahip bir millet olma özelliğini teşkil ediyordu. Buna

bağlı olarak Çeçenistan dışındaki tüm azınlıklar yeni

statülerine kavuştular. Çeçen Cumhuriyeti, kurulduktan

ve bağımsızlığını ilan ettikten sonra, Rusya

Federasyonu’na katılmamış ve bağımsızlığını tüm

dünyaya ilan etmiş olmasına rağmen, diğer ülkelerce

tanınmayıp, Rusya Federasyonu tarafından da yıllarca

2 Argun Terek, Çeçen Sorunu, Sam Yayınları, Ankara, 1995, s. 93 Terek, a.g.e., s.15

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

şiddete maruz bırakılmıştır. Çeçenler, bu şiddet ve

bastırmanın sonuçları olarak 90’lı yıllar boyunca

verdiği 100.000’den fazla can kaybıyla hiç

bitmeyecekmiş gibi görünen bir savaşla

damgalanmışlardır.4 Zulüm görmüş bir halkın

yaşadıklarını ve kısaca bağımsızlığa giden sürecini

anlatacağımız bu makalemizin, haksızlığa uğramış tüm

insanlara ve milletlere atfedildiğini de belirtmek

isterim.

1) ÇEÇENİSTAN’IN JEOPOLİTİK VE STRATEJİK KONUMU

A) YeriÇeçenlerin yeri Rusya’nın güneybatı kesiminde yer

alan Kuzey Kafkasya olarak bilinen yerdir. Bugünkü

Çeçenistan kuzeyde Terek nehrine, doğuda Dağıstan,

batıda da Asetin bölgelerine kadar uzanır.5 Çeçenler

Dağıstan’ın batı ve kuzeybatısına yayılmışlardır.

Kafkasya’nın çok dağlık ve ormanlarla kaplı bir bölge

olmasından dolayı, Çeçenistan’ın geçit vermeyen bir

4 Osman Akınhay, İstisnalar Kaideyi Bozmaz, Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, Everest Yayınları, İstanbul, 2002, s.vii.5 Çeçen, a.g.e., s.17

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

bölge olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Hazar Denizi

ve Karadeniz arasında bulunması ve Türkiye’nin olduğu

gibi, Asya ve Avrupa arasında geçit görevi görmesi,

ülkeye normalin üzerinde bir önem kazandırmaktadır. Bu

bölgeye aynı zamanda Çeçenya adı da verilmektedir ve

Başkenti Grozni’dir. Kuzeybatısında, Rusya

Federasyonu’na bağlı Stavropol Kray, doğusunda ve

güneyinde Dağıstan ve Gürcistan, batısında İnguşya ve

Kuzey Osetya yer alır. Ayrıca Çeçenlere komşu olarak,

batıda da Çerkezler yaşamaktadır. Bilindiği üzere

Çerkezler ve Çeçenler bizler tarafından sıkça

karıştırılan iki millet olmasına karşın ikisi de

birbirinden farklı milletlerdir.

Çeçenistan deyince akla ilk gelen şey asırlık

ormanlarıdır.6 Ormanların var olmasına bağlı olarak,

Çeçenistan ovalarının suları bol ve arazileri de ürün

yetişmesi için gayet verimlidir. Ayrıca Çeçenistan’da

bulunan bu sık ve gür ormanların konumuz açısından en

önemli yanı, bu ormanların Çeçenleri, düşman

saldırılarına karşın asırlar boyunca siper görevi

6 A.g.e., s.18

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

görerek korumasındandır. İşte bu bölgenin ormanları ve

Çeçenlerin bağımsızlığa olan inançları dolayısıyla

Rusların Çeçenlerle olan savaşı bir girdaba dönüşmüş

ve bir türlü başarı sağlayamamışlardır.

B ) Yer altı ve Yerüstü Zenginlikleri

Çeçenistan’ın başkenti Grozni oldukça büyük

petrol yataklarına sahiptir ve bu bölgenin kaderi

diğer petrol çıkan bütün yerlerde olduğu gibi petrolle

birlikte değişime uğramıştır. Bu değişim kendisini

yabancı sermaye saldırısı şeklinde göstermiş, birçok

devletin şirketleri burada çıkan petrolü kullanabilmek

için birbirleriyle yarışmışlardır. Tabi bu devletlerin

içinde en etkilisi, Çeçenlerin daha önceki hamisi ve

otoritesi olan Rusya’dır, aynı zamanda petrolün büyük

oranda kontrolü de bu devlettedir. Bölgede ayrıca

doğalgaz da çıkarılır ve bu yakıtların işlenme merkezi

de doğal olarak başkent Grozni’dir.

2) ÇEÇENİSTAN’IN TARİHİ VE SSCB’DEKİ YERİ

A) Müslümanlık ve Çeçenler

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Bugün tamamına yakını Müslüman olan Çeçenlerin

yüzyıllardır verdikleri mücadeleyi iyi anlayabilmek ve

mücadelenin özüne odaklanabilmek için, Çeçenlerin

nasıl ve ne zaman Müslüman olduklarına bakmakta fayda

vardır. Çeçenler 10.yüzyıldan sonra uzun bir dönem

boyunca Ortodoks rahiplerin yönetiminde

yaşamışlardır.7 17. yüzyıl dolaylarında bölgede

yayılmaya başlayan Müslümanlık, 19.yüzyıla

gelindiğinde bölgede başlıca din durumuna gelmiştir.

Yine bu dinin Çeçenler arasında yayılmasında

Müslümanlığın ve Çeçen adet ve ahlaki yapılarının

birbirine çok benzemesi başrolü oynamıştır. Genel

olarak Nakşibendîlik ve Kadirilik Çeçenistan’da yaygın

bulunmaktadır. Çeçenlerin Müslüman olmasıyla beraber,

Ruslara karşı giriştikleri mücadele dinsel bir boyut

kazanarak daha da anlamlı bir hale gelmiş ve günümüze

dek sürecek olan bağımsızlık mücadelesinin temelinde

Müslümanlığın kabulü çok önemli bir rol oynamıştır.

B) Sosyolojik Yapıları8

7 A.g.e., s.39.8 Valery Tishkov, Chechenya: Life In A War-Torn Society, University of Columbia Press, London, 2004, s.151-153’ten özetlenmiştir.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Genellikle aile yapıları kalabalıktır ve Sovyetlere

nazaran en önemli farkları yüksek doğum oranlarıdır.

Tüm ailelerin yüzde 46’sı beş ve ya daha fazla çocuk

sahibidir. Dzhabrail Gakayev, nüfuslarının yenilenmesi

ve milletinin yeniden yapılanması için yapabilecekleri

kadar çocuk yapmaları gerektiğini söylüyor. Halkının

yarısından fazlasını kaybettiklerini ve bir çoğunun da

Sovyetler içerisinde dağınık halde yaşadıklarını ifade

eden sözlerine altı tane çocuğu olduğunu ve orada

insanların ne kadar erkek çocuğu varsa o kadar fazla

gururlandıklarını ekliyor. Herkesin çocuklarına iyi

bir eğitim vermek için çabaladıklarını ve böylece

yeniden bir millet yaratmak istediklerini söylüyor.

Gakayev, kendisi gibi ülkesindeki herkesin de çok

çocuk yaparak milli sorunlarını çözeceklerine

inandıklarını belirtiyor.

Sovyetler’de, özellikle 1989 nüfus sayımına göre

etnik evlilikler azalmış ve etnik gruplar arası

evlilikler artmaya başlamıştır. Her yedi aileden biri

köken olarak karışık bir aile olmuştur ve bu oran

büyük şehirlerde daha da artmaktadır.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Çeçenler Rusya Federasyonu içindeki en az

kentleşmiş azınlık grubudur ve Çeçen-İnguşya’nın

yalnızca yüzde 39’u kentleşmiştir. Çeçenlerin yalnızca

yüzde 24’ü şehirlerde yaşamaktadır, buna karşın

Grozni’nin çoğunluğunu oluşturan Ruslar ve İnguşlar

daha fazla kentleşmişlerdir. Zulai Khasbulatova

diyorki, “Etnik gruplar arası evlilik oranlarının

önemsiz bulunmasının nedenlerinden biri de ailelerin

olumsuz tavır/yaklaşımlarıdır.”

Geleneksel olarak, Çeçen ailelerin en önemli iki

değeri, büyüklere saygı ve anne-babayı

onurlandırmaktır. Babaların baskın otoritesinin

yanında annelere ve büyükannelere karşı büyük saygı

vardır. Büyüklere saygı birçok küçük ama önemli

noktalarda etki alanı bulmaktadır. Örneğin,

Dzhabrail’in Moskova’da bir apartmanda yaşayan oğlunun

yanına gittiğinde babasının ceketini alması ve

ayakkabılarının bağcıklarını çözmesi anne ve babaya

gösterilen saygının yansımalarıdır.

Evlilikler genellikle görücü usülü yapılmaktadır.

Ne evli kadınlar ne de genç kızlar, yüzlerini

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

kapatmazlar ya da eşlerinin huzuruna sığınmazlar,

erkekleri ise eşlerine karşı saygı çerçevesinde

idareyi sağlayacak şekilde yetiştirilmiştir. Çeçen

kadını evi içerisinde baskın bir role sahiptir, sosyal

ve politikada aktiftir ve ahlaki standartları taşıyan

bilgilerle donatılmıştır.

C) Şeyh Mansur ve Şeyh Şamil

Rusların Kuzey Kafkasya halklarıyla

karşılaşmaları 16.yüzyılın ortalarına rastlamaktadır.

Bu tarihlerden önce bir karşılaşma söz konusu değil

iken bu durum, Korkunç İvan’ın Volga Nehri ağzındaki

Astrahan Hanlığı’nı fethetmesi ile değişti.9 Rusya’nın

bu bölgede bir güç haline gelmesi ve Kafkasyalılar

üzerinde baskısının artmasıyla, Kafkasyalılar da

kendilerini savunmaya başladılar. Rus saldırılarının

başlangıcında Mansur isminde bir şeyh ortaya

çıkmıştır.10 Şeyh Mansur, tüm Kafkasya müslümanlarının

imamı ünvanını kazanmıştır. Mansur, müritlerine bu

mücadelenin kutsal bir mücadele olduğunu vurgulamış ve

9 Bülent Gökay, Şeyh Şamil Anti-Emperyalist Bir Kahraman mı, Yoksa Karşı-Devrimci Bir Yobaz mıydı?, Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, Everest Yayınları, İstanbul, 2002, s.5.10 Çeçen, a.g.e., s.58.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

yıllar boyu devam edegelen geleneksel yönetimi bir

kenara bırakıp şeriat yönetimine geçmiştir. Şeyh

Mansur, doğuda en yaygın olan Nakşibendi tarikatının

ilk liderlerindendir ve Rus ordusuna karşı beş ay

boyunca direniş gösterdikten sonra yakalanmıştır.

Şeyh Mansur’dan sonra gelen, daha bir çok

önderlerle, Gazi Muhammed ile Mücahit Hamza’nın

kumandanlığını yaptığı savaşlara devam edilir.11 Mürit

hareketlerinin devamında üçüncü büyük öncü olan Şeyh

Şamil ortaya çıkmıştır. Şamil’in imam olduğunun

açıklanmasından kısa bir süre sonra bağımsız bir

devlet olarak Şamil İmamatlığı12 ilan edilmiştir. Bu

İmamatlık, Rusların 1856’da kararlı bir şekilde

bölgeye girip Şeyh Şamil’i ele geçirene kadar devam

etmiştir.

D) SSCB’nin Parçalanma Sürecinde Çeçenlerin Durumu

Ülkenin demografik yapısı 1991 sonbaharından

itibaren önemli değişikliklere uğradı. Bu dönemde

Yahudi, Ermeni, Rus, İnguş ve Çeçenlerin de bir kısmı

kitleler halinde ülkeden göç etti. Bunun en önemli

11 A.g.e., s.5812 Gökay, a.g.e., s.7.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

nedenleri, artan suç işleme oranı, siyasal

istikrarsızlıklardır. Böylece Çeçenistan, tek milletli

ülkeye dönüştü.13 Egemenlik, Çeçen-İnguş toprakları

üzerinde tüm hak ve yetkinin Çeçen-İnguç

Cumhuriyeti’nde olduğu, bu hak ve yetkilerin

istenildiği biçimde kullanılabileceği anlamına

geliyordu.

1990 yılında Rusya Federasyonu’nun kendisi de

dahil olmak üzere hemen her özerk ve birlik

cumhuriyetinin egemenliklerini ilan etmesiyle birlikte

Çeçenistan’da da toplumsal muhalefet Çeçen ulusal

kongresi altında örgütlendi. 23-25 Kasım 1990’da

toplanan Çenen Ulusal Kongresi, başkanlığa, erken

emekli edilmiş General Cohar Dudayev’i seçti.

Kongrenin baskıları sonucu Çeçen-İnguş Sovyet

Sosyalist Cumhuriyeti Yüksek Meclisi 27 Kasım 1990’da

egemenliğini ilan etti.14 Bu karar Çeçen halkı Tüm

Ulusal Kongresi’nin ilk kez toplandığı Kasım 1991

tarihinde benimsemiş olduğu kararların mantığı

13 Tuba Tombuloğlu, Kafkasya’nın Etnik ve Kültürel Yapısının Oluşumunda Türklerin Rolü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 200314 Çeçen, a.g.e., s.133.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

doğrultusunda bir sonuç olarak görülebilir; fakat

Moskova’ya nispet olarak atılmış bir adım olarak da

nitelendirilebilirdi.15 Sonuçta, bu deklarasyonun

arkaplanı ne olursa olsun, kısa süre önce ulusal

azınlıkların Rusya Federasyonu’ndan ayrılmalarını

engelleyen yeni bir anayasa teklifinde bulunmuş olan

Yeltsin’i acil bir cevap vermeye yöneltti. 8 Kasım

günü Rusya Başkanı, 9 Kasım ile 9 Aralık tarihleri

arasında geçerli olmak üzere Çeçen-İnguş

Cumhuriyeti’nde olağanüstü hal ilan etti.

Rusya televizyonunda yayınlanan kararda Yeltsin,

bağımsızlık adımı atmanın Çeçen Yürütme Komitesi’nin

ve liderlerinin kitlesel kargaşalar tertiplemek ve güç

kullanmak yoluyla, hukuksal işleyişlerinin sürdüren

devlet organlarını iktidardan indirmeye çalışarak,

vatandaşların ve anayasal sistemin güvenliğine

yönelik ciddi bir tehdit yaratmaları dolayısıyla bu

olağanüstü halin zorunluluğunu açıkladı. Yani,

özetlemek gerekirse, Çeçenistan’ın bağımsızlık

bildirgesi SSCB’den ayrılan diğer devletlerin

15 Flemming Splitboel-Hansen, “1991 Çeçen Devrimi: Moskova’nın Cevabı”, Özen, Akınhay (der.), Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, İstanbul, 2002, s.98.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

bağımsızlık bildirgeleri gibi algılanmayıp, bir tehdit

olarak görülmüş ve müdahale isteği doğmuştur. Bu

şartlar altında yasadışı, şiddet içeren eylemlere son

vermek için olağanüstü önlemlere başvurmaktan başka

çare kalmamıştır.

E) 1990 Sonrası Çeçen Azınlınlığın Genel Durumu

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin

dağılmasının ardından ortaya bağımsız birimler

çıkmıştır ancak bu birimlerden Çeçenistan’ın

bağımsızlığı Rusya ve ABD gibi güçlerden kabul

görmemiştir. Daha önce belirttiğimiz gibi bu

reddedişin enerji kaynakları, stratejik konum gibi

etkenlerle büyük oranda ilgisi vardır. Tüm bu

karşıtlıklara ve güçlere karşı mücadele eden Çeçenler,

bugün hala devam eden bir bağımsızlık mücadelesi

vermektedir.

Her şeyden önce, Çeçenler en büyük azınlık gruplarından biri

olmasına karşın, aynı zamanda en az seviyede Rus kültürüne ve tarihi

bağlarına asimile olmuş gruptur. Bunu ne Rus Devleti ne de Rus toplumu

anlayabilmiş değildir.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

İkinci olarak, Çeçenistan bir çok sosyal sorunla savaşmıştır, ileri

düzeyde işsizlik, düşük yaşam seviyesi ve genel olarak moderniteden

yoksunluk gibi problemlerle karşı karşıya kalmıştır. Bu durumda da suç

oranlarında ve silahlı militan sayısında artış olmuştur.

Aynı zamanda 1960’larla 1980’ler arasında Çeçenler, özellikle

şehirde yaşayan kesim, hızlı bir modernleşme sürecine girmiştir. Daha iyi

eğitimler almaya başlayan Çeçenler, bu dönemde birçok politikacı, bilim

adamı, asker ve işletmeci ortaya çıkartmıştır. Sovyet sisteminin

kıskacında ve zayıflayan Komunist Parti yönetiminin altında, oluşmuş bu

seçkin sınıfın, adil bir güç dağılımı ve kaynaklara ulaşımda öncelik gibi

talepleri olmuştur.16

F) Çeçenlerin Bağımsızlık Mücadeleleri

Rusya’dan tek taraflı bağımsızlık ilan eden

Çeçenistan; 1957’den 1991’e kadar bir bütün olan

Çeçen-İnguş Özerk Cumhuriyei’nin 1991’de İnguşya ve

Çeçenistan olarak ikiye ayrılmasıyla, başlı başına

siyasi bir bölge haline gelmiştir.17 Rusya’nın

uluslararası alandaki etkileri ile bu bağımsızlığını

16 Valery Tishkov, Chechenya: Life In A War-Torn Society, University of California Press, London, 2004, s.7317 Tahir Sünbül, Rusya’nın Çeçenistan’a Müdahalesi, (Ed. Argun Terek), Çeçen Sorunu, Sam Yayınları, Ankara, 1995, s.124.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

ilan eden devlet, KKTC örneğindeki gibi, tanınmamıştır

ve tanıttırılmamıştır.

Bu dönemin önemli gelişmesi, Yeltsin yönetiminin,

Rusya Federasyou ile Rusya’ya bağlı özerk cumhuriyet

ve bölgeler arasındaki ilişkileri düzenleyen

“Federasyon Anlaşması” olmuştur. Bu anlaşma, 31 Mart

1992 tarihinde Tataristan, Başkırtistan ve Çeçenistan

dışındaki özerk cumhuriyetler tarafından

imzalanmıştır. Anlaşmayı imzalamayan Çeçenistan,

“kendisinin bağımsız bir devlet olduğunu ve hiçbir

zaman da Rusya Federasyonuna katılmayacağını”18

çıklamıştır. Tüm bunlar yaşanırken bağımsızlığını

derinleştiren Çeçenistan’da 1991 seçimleri

yapılmıştır. Yapılan ilk bağımsız seçimlerde Rusya

karşıtı olan Cahar Dudayev ezici bir çoğunlukla

cumhurbaşkanı seçilmiştir.  Başkan Dudayev’in ilk

icraatı, Çeçenistan’ın 1 Kasım’da SSCB’den ayrıldığını

ve artık egemen bir devlet olduğunu ilan etmek

olmuştur.19 Dudayev daha sonra Rusya’nın ekonomik ve

18 Sünbül, a.g.e., s.128.19 Zeynep Özbek, 90’larda Çeçen Bağımsızlık Mücadelesi, http://cecenistan.ihh.org.tr/varolus/bagimsizlik/index.html, 30 Nisan 2012.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

fiziksel baskılarını hafifletebilmek için Kuzey

Kafkasya Dağlı Halklar Konfederasyonu’nu kurdurmuştur.

Kuruluşundan itibaren bölgede Müslüman-Hristiyan

karşıtlığında doğmuş bir konfederasyon gibi

algılanmış, Abaza-Gürcü, Azeri-Ermeni,20 ve buna

benzer dini ihtilaflar doğmuştur.

Bağımsızlığın ilanının ardından Yeltsin, 8

Kasım’da Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti’nde olağanüstü hal

ilan etmiş ve başkent Grozni’ye askeri birlikler

göndermiştir. Fakat halkın yoğun direnişi neticesinde

bu birlikler 1999’da başlayacak Birinci Çeçen

Savaşı’na kadar geri çekilmek zorunda kalmışlardır.21

Dudayev’in üç yıllık bağımsız cumhuriyeti, ulusal

devlet fikrini canlandırmada pek başarılı olamamıştır.

Ancak iki yıl süren savaş ve işgal hali her şeyi

değiştirmiştir. General Dudayev’in Çeçen Devrimi,

Moskova’nın bilgisi dahilinde gerçekleştirilmiş

başarılı bir darbeden öte bir şey değildir. Fakat,

1994-1996 savaşı kelimenin tam anlamıyla bir ulusal

savaştı. Bağımsız olarak örgütlenip silahlanmış bir

20 Sünbül, a.g.e., s.128.21 Özbek, a.g.e.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

halk, Dudayev otoritesinin yerini almıştır. Bu

direnişte, Zavgayev rejimine karşı bir mücadelenin

yanı sıra, barışçıl bir halkı bombalayıp, köylerini ve

kasabaarını yakıp yıkan bir orduya karşı başkaldırı

vardı.22

Rusya, Çeçenistan içindeki muhalifleri Dudayev’e

karşı destekliyordu. Muhalefet grupları 2 Ağustos 1994

tarihinde Geçiş Konseyi adı altında bir blok

oluşturarak, Dudayev’e karşı birlikte hareket etmeye

başlamışlardır. Bu tarih, aynı zamanda yönetime karşı

silahlı mücadelenin başlangıcı23 olarak kabul eden

Geçiş Konseyi, Rus askerlerinin Çeçenistan’a

girmesinden sonra ise sahneden silinmiştir.26 Kasım

1994’te ilk saldırı yapılmış ve 26 Rus askeri Çeçenler

tarafından yakalanıp esir alınmıştır. Durum Rusya’nın

istediği gibi kompleks hale gelmişti bile. Rusya bunun

üzerine barışçı ve uzlaşmacı bir imaj yaratmak ve

gelecekte uygulayacağı politikalara zemin hazırlamak

için komisyon kurmuştur. Komisyon başkanı Mikailov,

22 Boris I. Kagarlitski, Çeçenistan-İlk Sonuçlar, (Ed. Özcan Özen-Osman Akınhay), Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, Çev: Kemal Sarısözen, İstanbul: Everest Yayınları, 2002, s.114.23 Sünbül, a.g.e., s.132.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

sorunun çözümü için ilk önce, Çeçenistan’ın Federasyon

Anlaşması’nı imzalaması gerektiğini24 söyleyerek

Rusya’nın emelini açıkça ortaya koymuştur.

Yeltsin 11 Aralık 1994 tarihli kararnamesiyle,

Rusya Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’na bağlı

askeri birlikler, Çeçenistan’a girmişlerdir.

Çeçenistan’ın büyük direnişiyle karşılaşan Rusya bu

durumdan olumsuz etkilenmiş ve Moskova’da kargaşa

çıkmıştır. Öyle ki, Rusya Savunma Bakanı Yeltsin’in

uyguladığı askeri müdahaleyi kınamıştır. Federasyon

toplantısında ise kan dökülmesinin durdurulması

istenmiştir. Diğer taraftan, Kafkasya Dağlı Halklar

Konfederasyonu 5 Ocak 1994’te yaptığı açıklama ile

Çeçenlerin yanında savaşa katılacaklarını

açıklamıştır.25 11 Aralık 199426’te Rus birlikleri üç

koldan Çeçenistan’a girerek “Birinci Çeçen-Rus

Savaşı”nı başlatmışlardır.. Ocak 1995’te ise Rus

tankları Grozni’nin merkezine doğru ilerlemeye,

Rusya’da ise iç savaş karşıtı sesler yükselmeye

başlamıştır. Tüm bunlar yaşanırken AGİT, Rus ve Çeçen24 Sünbül, a.g.e., s.13425 Sünbül, a.g.e., s.139.26 Çeçen, a.g.e., s.27.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

tarafları arasında arabulucuk yapmak üzere Çeçenistan

Heyeti oluşturmuştur. Avrupa Birliği’nin Çeçenistan

sorunu konusunda nerede durduğu 23 Ocak 1995’te

yaptığı bir açıklamayla27 netleşmiştir. Birlik

sorunun çözümünün AGİT kuralları ve Rusya’nın toprak

bütünlüğü çerçevesinde olmasını belirtmiştir. Mart

1995’te AGİT, Rus ve Çeçen tarafları arasında

arabuluculuk yapmak üzere Çeçenistan Heyeti

oluşturmuştur. Rus ve Çeçen yetkililer, AGİT

Çeçenistan Komitesi’nin gözetimi altında Rusya ve

Çeçenistan arasında askeri bir anlaşmaya vardılar.

Anlaşma, ateşkesin sağlanarak bir hafta içinde tüm

esirlerin değişimini, Çeçen kuvvetlerinin

silahsızlandırılmasını ve Rus birliklerinin büyük

çoğunluğunun aşamalı olarak Çeçenistan’dan geri

çekilmesini ve kalıcı bir barış için Çeçenistan’da

görüşmelerin başlatılmasını şart koşuyordu28. 24 Nisan

1996’da, Dudayev’in başkanlığı sırasında başkan

yardımcılığı görevinde bulunan Zelimhan Yandarbiyev,

bu gibi durumlar için anayasanın öngördüğü yöntem27 Hakan Taşdemir ve Murat Saraçlı, Uluslararası Hukuk ve Politika, Cilt 2, No: 8, 2007, s.25-35.28 http://cecenistan.ihh.org.tr/000000984710014d7.html, (1 Mayıs 2012).

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

doğrultusunda Çeçenistan başkanı oldu.  Çeçenistan’a

ait güçler Grozni’yi Rus ordusundan geri aldı. 31

Ağustos 1996’da Çeçenistan adına Aslan Mashadov ile

Rusya adına Aleksandr Lebed arasında Hasavyurt

Anlaşması imzalanmıştır. 29 Bu anlasmaya göre Rusya en

geç 2001 yılının sonuna kadar Çeçenistan’dan

çıkacaktı, nitekim 5 Ocak 1997’de ise Rus birlikleri

Çeçenistan topraklarından çekilmiştir.

Eylül 1999’da Dağıstan’da meydana gelen olayları,

Çeçen militanların kışkırttığını iddia eden Rusya,

yeniden bölgeye askeri birliklerini yollamıştır. Şubat

2000’de Grozni denetim altına alınmış, Rusya

Mashadov’u tanımadığını açıklayarak Ahmet Kadirov’u

Çeçenistan’ın meşru cumhurbaşkanı olarak ilan

etmiştir. Bu yeni dönemde Rusya’nın dört bir yanında

Çeçen teröristlere atfedilen eylemler gerçekleşmiş,

Rusya ise uluslararası kamuoyu tarafından

Çeçenistan’daki insan hakları ihlalleri ve orantısız

güç kullanmı gerekçeleriyle eleştirilmiştir. Mart

2003’te düzenlenen bir referandum sonucu Çeçenlerin

29 http://cecenistan.ihh.org.tr/000000984710014d7.html, 1 Mayıs 2012.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Rusya’nın bir parçası olarak kalma yönünde oy

kullandığı açıklanmıştır. Ekim 2003’te cumhurbaşkanı

seçilen Kadirov, 9 Mayıs 2004’te düzenlenen bir

suikast sonucu öldürülmüş, yerine Ali Alhanov

geçmiştir. Mart 2005’te ayrılıkçı lider Mashadov da

Rus birlikleri tarafından öldürülmüştür.30

Ağustos 2009'da tamamen sona eren savaştaki can

kaybı rakamları net değildir. Ancak resmi olmayan

tahminler çoğunluğu sivil olmak üzere 25 bin ile 50

bin Çeçen'in öldüğüne ya da kaybolduğuna işaret

etmektedir. Öte yandan Rusların resmi rakamlara göre

kaybı 5 bin 200'ken, Asker Anneleri Komitesi bu

sayının 11 bin olduğu görüşündedir.31

SONUÇ

Batı ülkelerinden istediği yardımı alamayan

Rusya’nın intikamını Çeçenlerden alma girişimi, büyük

bir insanlık suçudur. AGİT ve Avrupa Birliği

zirvelerinde ana konusu düzeyine çıkan Çeçenistan

30 Faruk Sönmezoğlu (Der.), Uluslararası İlişkiler Sözlüğü, İstanbul: Der Yayınları, 2005, s.198.31 1999’lardan Günümüze Çeçenistan Sorunu, Hürriyet, 30 Mart 2010.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

sorunu üzerinde duruldukça Rusya bu ülke için terörist

suçlaması getirmektedir. Rusya Federasyonu Kuzey

Kafkasya’da yeniden egemenlik yetkilerine sahip olmak

için savaş vermiştir ve çeşitli anlaşmalarla

bağımsızlığını tanıdığı Çeçenistan’ın elinden

bağımsızlık statüsünü almak istemektedir. Bunu

başarmak için ise Çeçenleri terörist olmakla

suçlamaktadır.

Uluslararası insan hakları savunucuları,

Rusya’nın Çeçenistan’daki katliamlarını ve soykırım

girişimini önleyebilmek için her türlü girişimi

gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Rusya, AGİT Helsinki

Şartı gereği, bir başka devletin içişlerine karışma

hakkına sahip değildir. Tüm bunlara rağmen Rusya

yalnızca kendi bildiğini okumaktadır.

Çeçenistan’ın bir sorun haline dönüşmesinin ilk

yıllarında ABD, Avrupa Birliği ve diğer batılı

devletler Çeçenistan’a destek vermişlerdir ve Rusya

Federasyonu’nun azınlıklara uyguladığı şiddetin insan

haklarına aykırı olduğunu vurgulamışlardır. Ancak bu

tepkileri çok uzun sürmemiştir; çünkü Çeçenistan’ın

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Kafkasya’daki önemi Türkiye’nin jeopolitik konumunun

önemi gibi büyüktür. Çeçenistan’ın geçiş yolları

üzerinde olması, petrol hatlarının bu ülke üzerinden

geçmesi, doğalgaz boru hattının üzerinde olması ve

sülfür madeninin çok miktarda olması Batıyı da

etkilemiş ve Rusya’ya ses çıkartmamışlardır. Sadece

ses çıkarmamakla kalmamış Çeçenistan’ı Birleşmiş

Milletler dahil hiçbir örgüt ve ya batılı devlet

resmen tanımamıştır.

Çeçenistan sorunu tüm bölgeyi etkileyen bir istikrarsızlığa neden

olmaktadır. Dağıstan’da 9 kişinin öldüğü son saldırılar ve İnguşetya’daki

durum genel istikrarsızlığın bir göstergesidir. Rus dış politikasının yönü

ve iç politikada yapılan düzenlemeler Kafkasya’nın geleceğini de

etkileyecektir. Rusya’nın giderek iç politikada demokratikleşmesi, dış

politikada ise çıkarlarını korurken diğer ülkelerin de güvenliğini dikkate

alan bir çizgi izlemesi Kafkasya’da barış ve istikrar açısından umut verici

gelişmelere neden olabileceği gibi, Rusya’nın mücadelede özellikle

Batıdan destek görmesine de yol açacaktır. Ancak Rusya bu yolu

seçmediği ve içeride otoriter yapı ile dış politika bloklaşmaya dayalı bir

çizgi izlediğinde Batı’dan destek bulması çok zor olacaktır. Bunun yanı

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

sıra Sovyetler Birliği örneğinde olduğu gibi yine Moskova’yı uzun vadede

yıpratacak bir kutuplaşmanın önünü açacaktır.32

32 Kamer Kasım, Çeçenistan: Kafkasya’da Bitmeyen Mücadele, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu, http://www.usak.org.tr/haber.asp?id=354, 1 Nisan 2010.

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

KAYNAKÇA

KİTAPLAR

ÇEÇEN, Anıl (2002). Çeçenistan Dosyası, Ankara: Yeni

Avrasya.

ÖZEN, Özcan ve AKINHAY, Osman (Der.) (2002).

Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, İstanbul: Everest.

SÖNMEZOĞLU, Faruk. (2005). Uluslararası İlişkiler

Sözlüğü, 4. Basım, İstanbul: Der

TEREK, Argun. (1995). Çeçen Sorunu, Ankara: Sam.

TISHKOV, Valery. (2004). Chechenya: Life In A War-Torn

Society, London: University of Columbia.

MAKALELER

AKINHAY, Osman. (2002). İstisnalar Kaideyi Bozmaz,

Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, İstanbul: Everest

GÖKAY, Bülent. (2002). Şeyh Şamil Anti-Emperyalist Bir

Kahraman mı, Yoksa Karşı-Devrimci bir Yobaz mıydı?,

Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, İstanbul: Everest, s.3-56.

KAGARLITSKI, Boris. (2002). Çeçenistan-İlk Sonuçlar,

(Çev: Gülseren Dikilitaş), (Der: Özcan Özen ve Osman

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

Akınhay), Çeçenistan: Yok Sayılan Ülke, İstanbul: Everest

Yayınları, s.109-130.

SPLITBOEL-HANSEN, Flemming. (2002). 1991 Çeçen

Devrimi: Moskova’nın Cevabı, (Çev: Kemal Sarısözen),

(Der: Özcan Özen ve Osman Akınhay), Çeçenistan: Yok Sayılan

Ülke, İstanbul: Everest, s.85-109.

SÜNBÜL, Tahir. (1995). Rusya’nın Çeçenistan’a

Müdahalesi, (Der: Argun Terek), Çeçen Sorunu, Ankara:

Sam, s.124-148.

TAŞDEMİR Hakan ve SARAÇLI Murat. (2007). Uluslararası

Hukuk ve Politika, Cilt 2, No: 8, s.25-35.

TEZLER

TOMBULOĞLU, Tuba. (2003). Kafkasya’nın Etnik ve

Kültürel Yapısının Oluşumunda Türklerin Rolü, Ankara

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış

Yüksek Lisans Tezi, Ankara.

İNTERNET KAYNAKLARI

Çeçenistan: Yasak Ülke Kayıp İnsan. İnsan Hakları ve

Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı,

http://cecenistan.ihh.org.tr, (ET: 02.05.2012)

ÇEÇENİSTAN: BİR VAR OLMA MÜCADELESİ – EZGİ KÖSEANKARA 2012

KASIM, Kamer. (2010). Çeçenistan: Kafkasya’da Bitmeyen

Mücadele, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu,

http://www.usak.org.tr/haber.asp?id=354, (ET: 29 Nisan

2012).

GAZETELER

1999’lardan Günümüze Çeçenistan Sorunu, Hürriyet, 30

Mart 2010.