Türkiye Basınında 1978-1980 yıllarında yaşanan “Alevi Katliamları”na dair Manşet...

30
TÜRKİYE BASININDA 1978-1980 YILLARINDA YAŞANAN ALEVİ KATLİAMLARINA DAİR MANŞET HABERLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI ÜZERİNE BİR İNCELEME 2014 Feza Erdendoğdu Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi 22.12.2014

Transcript of Türkiye Basınında 1978-1980 yıllarında yaşanan “Alevi Katliamları”na dair Manşet...

TÜRKİYE BASININDA 1978-1980

YILLARINDA YAŞANAN ALEVİ

KATLİAMLARINA DAİR MANŞET

HABERLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

ÜZERİNE BİR İNCELEME

2014

Feza Erdendoğdu Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

22.12.2014

2/30

Türkiye Basınında 1978-1980 yıllarında yaşanan “Alevi Katliamları”na dair

Manşet Haberlerinin Karşılaştırılması Üzerine Bir İnceleme

ÖZET

Bu araştırmanın amacı Türkiye’de 1978 ve 1980 yıllarında Sivas, Çorum ve Maraş’ta

gerçekleşen mezhep eksenli çatışmaların o dönem basınına yansıma biçimlerinin analiz

edilmesidir. Araştırmanın evreni 1978-1980 yılları arasında yayımlanan gazeteler olup,

bunlar arasından her vaka için seçilen altışar gazete örneklemi oluşturacaktır. Araştırma İçerik

analizi Yöntemi ile hazırlanmıştır. Hürriyet, Milliyet, Cumhuriyet, Tercüman, Milli Gazete,

Akşam, Günaydın, Son Havadis, Hergün, Ayrıntılı Haber, Sabah, Bizim Anadolu, Dünya,

Ekspres, Güneş, Türkiye, Yeni Asya, ve İstanbul Gazeteleri incelenmiş olup bunlar arasından

öncelik baskı sayısı ve mevcudiyet olmak üzere her bir olay için altı gazete seçilmiştir.

Çalışmanın bulguları kronolojik olarak Sivas, Maraş ve Çorum sırası ile her olayın tarihsel

olarak hangi gazetede nasıl ele alındığına dair haber metinleri ile sunulmuştur. Sonuç

bölümünde karşılaştırmanın sonuçlarını maddeler halinde gösterilmekte olup, tartışma

bölümünde konunun daha detaylı incelenebilmesi için neler yapılabilineceğine dair önerilere

yer verilmiştir. Olayların öncesinde ülkedeki siyasal durumun seyri, politikacı beyanatları ve

katliamlara sebep olabilecek siyasi cinayetler söz konusu olmasına rağmen bu çalışma

olayların öncesi ve sonrasına ait dönemleri kapsamamaktadır

ANAHTAR KELİMELER Alevi Katliamları, 1978, 1980, Çorum, Sivas, Kahramanmaraş,

Türkiye, Mezhep çatışmaları, Alevi olayları,

3/30

GİRİŞ

Türkiye’nin görece yakın tarihinde gerçekleşen kitlesel kıyımlar hakkında ne yazık ki

elimizde yeterli tarihsel ve sosyolojik bilgi bulunmamakta, bu konuya dair bilgiler dönemin

gazeteleri tarafından sağlanabilmektedir. 1978 Sivas ve Maraş, 1980 Çorum katliamları

Türkiye tarihinin utanç kaynaklarından olmaya devam etmektedir. Bu katliamlar her ne kadar

bazı çevrelerce sağ-sol çatışması, bazı çevrelerce dış mihrakların kışkırtması olarak

gösterilmekte ise de, olaylar, mezhep çatışması ile alakalı olup, Sünni kesimin, Alevi kesime

tahammül edememesinden kaynaklanan, milliyetçilik adı altında dini unsurların tahrik

kaynağı yapılarak gerçekleştirilen, güdümlü bir saldırının açık bir sonucudur. Ortalama 35 yılı

aşkın bir süredir, gerek hükümet politikaları gerekse toplumun büyük bir çoğunluğu

tarafından yok sayılan veya unutturulmaya çalışılan bu tür katliamların bir devamı da 1993

yılında yeniden Sivas’ta meydana gelmiştir. Milliyetçi-Sünni Türkiye Cumhuriyeti

ideolojisinin, söylemini değiştirmeden ve devletin gücünü kullanarak etkisini arttırarak

sürdürmesi, Türkiye coğrafyasında bulunan diğer dini ve etnik gurupların, ayrımına ve

ötekileştirilmesine yol açmaktadır. Uzun yıllardan sonra gündeme gelen Alevi açılımı bizi bu

makaleyi yazıp yakın tarihimizde gerçekleşmiş olayların anımsatılması için bir çalışma

yapmaya sevk etmiştir. Günümüz hükümeti Alevi halkın haklı istekleri olan Cemevleri’nin

ibadethane olarak tanımlanması, cami, kilise ve sinagoglara tanınan hakların tanınması,

Diyanet’in, dolayısıyla devletin ayrımcılık yapmaması gibi konuları görüşmek üzere son beş

yıldır çalıştaylar düzenlemektedir. Bu tür talepler karşılanması en kolay talepler olmasına

karşın yıllardır cevap verilememekte olması Türkiye toplumunda halen mezhep konusunda

hoşgörüsüzlük olduğunun açık ve somut bir kanıtıdır. Günümüz haberlerine baktığımızda

halen Orta ve uzun vadede Alevi açılımına ilişkin birçok adım atılmasına karar verilme

sürecinde olunduğu görülmektedir. Bu süreçte son zamanlarda bu konuda alınan en umut

verici haber Cem Vakfı'nın (Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı) camilere,

kiliselere, sinagoglara uygulanan elektrik faturasından muaf tutma talebinin Türk

mahkemeleri tarafından olumsuz karşılanması üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne

yaptığı başvuruyu mahkemenin karara bağlaması oldu. AİHM Türkiye'nin cem evlerine

"ayrımcılık" yaptığına hükmetti.

Tesadüftür ki bu makalenin giriş bölümünün yazımı Maraş Olayları’nın 36. Yıldönümüne

denk gelmektedir. 21 Aralık 2014 tarihindeki gazetelerde Türkiye Cumhuriyeti İçişleri

Bakanlığının Kahramanmaraş olaylarının 36. Yıldönümünde yapılacak her türlü basın

açıklaması eylem ve yürüyüşün yasaklandığı haberi yer almıştır. Bu da bu makalenin

kapsamında yer verdiğimiz kıyım olaylarının halen gerçekleşebilme riskinin bulunduğunu

göstermektedir.

4/30

EYLÜL 1978 SİVAS KATLİAMI

3-4 Eylül 1978 tarihlerinde Sivas’ın Alibaba

Mahallesinde meydana gelen 12 kişinin ölümü,

200 den fazla kişinin yaralandığı Alevilere

yönelik saldırılardır. Olaylar sırasında 100

üzerinde iş yeri ve konut tahrip edilmiş 75 kişi

tutuklanmıştır.

4 EYLÜL PAZARTESİ

CUMHURİYET GAZETESİ: Cumhuriyet

Gazetesinin 4 Eylül tarihli haberinde “Sivas’ın

bir semtinde çocuk kavgası olarak başlayan

olay sağ eğilimlilerin bir yaşlı ile bir çocuğu

dövmeleri yüzünden büyüdü 2 kişinin ölmesi

üzerine semtteki çatışma şehre yayıldı. Bazı

evler ateşe verildi 49 kişi ayakta tedavi edildi”

haberi verilmektedir. Haber, yüzleri mendille

bağlı sağcı kişilerin çarşıdaki ve ana caddedeki

çok sayıda işyerini tahrip ettiği ve polislerin

sağcıları kışkırttığı ifadesi ile devam

etmektedir. Sağ çevrelerin Aleviler Camiye

saldırıyor şeklinde söylenti çıkartarak halkı

galeyana getirdiği vurgulanmış,“Sivas

Milletvekili Azimet Köylüoğlu olayların tertip

olduğunu öne sürmüş, MHP’nin taban bulmak

için şehirde kışkırtma yaptığını söylemiştir”

ifadesine yer verilmiştir.

GÜNAYDIN GAZETESİ 4 Eylül tarihli

Günaydın Gazetesi, Sivas’ta dün bir çocuğun

dövülmesi üzerine çıkan sağ-sol çatışmasında

ikisi kadın 4 kişi öldü ve 96 kişi yaralandı

Sivas Valisi Fikret Koçak olayların büyümesi

üzerine şehirde sokağa çıkma yasağı koydu

şeklinde haber vermiştir. Yine aynı haberin

devamında Valinin yaptığı açıklamada dün

saat 14:00 sıralarında Alibaba Mahallesi’nde

sağ görüşe mensup bir grubun bir çocuk ile

ihtiyarı dövdüğünü belirterek bu olay üzerine

karşı grupta çocuğu ve ihtiyarı dövenlere

müdahale edildiği böylece başlayan kavganın

kısa sürede yayılarak kentin bir çok yerine

sıçradığı ifade edilmiştir. Olayların büyümesi

üzerine çevre illerden jandarma ve komando

birlikleri Sivas’a gelerek çatışmaları önlemeye

çalışmıştır. Vali olayların 19:30’da yatıştığını

ancak yaralananlardan onunun durumunun ağır

olduğunu söyledi şeklinde haber devam

etmektedir

MİLLİYET GAZETESİ: Milliyet Gazetesi 4

Eylül tarihinde Sivas’ta 1000’den fazla iş yeri

ve bina tahrip edildi 5 ölü 92 yaralı var başlığı

ile ilk haberi vermiştir. Haber, pazar yerinde

başlayan kavga sağ-sol daha sonra da mezhep

çatışmasına dönüştü, bazı sağcı militanların

Aleviler camilere saldırıyor diye halkı tahrik

ettiği, bu nedenle olayın tüm kente yayıldığı

öne sürülüyor şeklinde devam etmektedir.

Haberin ayrıntısında, olayların dün sabah

10:00 sıralarında Alevilerin çoğunlukta

bulunduğu Alibaba Mahallesindeki Pazar

yerinde komando oldukları öne sürülen bazı

kişilerin yaşlı bir adam ile küçük bir çocuğu

dövmeleri ile başlamıştır. Yaşlı adam ile küçük

çocuğun yakınlarının olaya müdahalesi sonucu

çıkan kargaşa sırasında olay yerinden kaçan

saldırganlar Pazar esnafına ait tezgâhları da

tahrip etmişlerdir. Tahrikler sonucu kentin

çeşitli yerlerinde başlayan olaylar sırasında

genellikle aleviler ile solcu ve CHP’li olarak

tanınan kişilerin ev ve işyerleri benzin

dökülerek yakılmış bazı yerler de otomatik

silahlarla taranmıştır. Olaylar sırasında bazı

işyerlerine ve binalara da patlayıcı madde

atılmıştır. Kentin çeşitli yerlerinde başlayan

5/30

olaylar karşısında güvenlik kuvvetleri etkisiz

kalmış çevre il ve ilçelerden yardım

istenmiştir. Saat 16:00 sıralarında valilikçe

sokağa çıkma yasağı konmuş 19:30 sularında

olayların kontrol alındığı bildirilmiştir

şeklindeki haberi gazete valinin aynı

doğrultudaki açıklamasıyla bitirmektedir.

SON HAVADİS GAZETESİ Son Havadis

Gazetesi de 4 Eylül tarihli haberinde Sivas’ta 5

kişi öldürüldü, kırk beş kişinin yaralanması ve

birçok işyerinin tahrip edilmesi üzerine

sıkıyönetim ilan edildi. Çatışan grupların

çeşitli işyerlerini ve evleri yaktıkları olaylarda

otomatik silahlar ve tüfekler kullanıldı. Polis

ekiplerinin yetersizliği üzerine askeri

birliklerden yardım alındı haberini vermiş,

küçük bir olaydan çıkan tartışmanın büyüyüp

şehrin tüm semtlerine yayıldığını bildirmiştir.

5 EYLÜL SALI

CUMHURİYET GAZETESİ Sivas’ta

gerginlik sürerken, adliyeye verilen ilk

guruptan 12 kişi tutuklandı. Yetkililer ev ve

işyerlerini yakıp yıkanların hemen tümünün

sağ eğilimli olduklarını belirttiler. Kentteki

tüm dernekler kapatıldı” başlıklı haberinin

ardından, iç sayfalarda, tam sayfa olarak, “can

ve mal kaybına yol açan Sivas olayları nasıl

başladı, nasıl gelişti başlıklı” yazıyla olayların

10 gün öncesinden bugüne kadarki seyri

anlatılmıştır. Gazetenin verdiği bilgiye göre

olaylardan 10 gün önce ülkücü komandolar,

eğitim enstitüsünden çıkıp Alibaba

Mahallesine giden 300 kadar öğrenciyi silahla

taradılar. Olayların başlangıç nedeni olarak

Alibaba Mahallesinde biri Alevi diğeri Sünni

iki çocuğun kavgası gösterilmektedir.

Mahalledeki çocuk kavgası büyür, büyüklere

sıçrar, mahalleyi basan Ülkücü Komandolar

mahalleyi ellerinde benzin bidonları ile yakıp

ateşe vermeye başlarlar. Gazete aynı gün

jandarma alay karargâhına sığınan Elif Bulut

isimli Alevi vatandaşın gazetecilerle

konuşmasına yer vermiştir. AP İl Başkanı “Biz

Alevi vatandaşlarımızla çok iyi geçinirdik,

onlar bizim seçmenlerimizdi, 1969 yılından

sonra bize oy vermez oldular, gençlerimizi de

MHP aldı. Öylece kaldık, olaylardan biz de

şikâyetçiyiz beyanına da değinen gazete ayrıca

Sivas’ta 9 kişinin ölümü 110 kişinin

yaralanması, 100 kadar da konut ve işyerinin

tahrip edilmesiyle ilgili olarak gözaltına

alınanlardan 11 kişinin tutuklandığı haberine

yer vermiştir.

GÜNAYDIN GAZETESİ, Ölü sayısının 12

‘ye çıktığını bildirmiştir. Sivas’ta arife günü

bir kışkırtma sonucu başlayan ve dün de

devam eden çatışmalarda toplam 12 kişi öldü,

109 kişinin yaralandı, bu arada bir çok işyeri

tahrip edildi gözaltına alınan 92 kişiden

16’sının tutuklandı haberine yer vermektedir.

Gazete ayrıca Alevi yurttaşların oturduğu

Alibaba semtinde bir çocuk kavgasından sonra

bazı kişilerin “Aleviler camilere saldırıyor”

şeklinde halkı tahrik etmesi çatışmaların

başlamasına sebep oldu. Arife günü başlayan

olaylar bayramın ikinci günü komando

birliklerince bastırılabildi.

MİLLİYET GAZETESİ “Körüklenen

mezhep ayrılığı arife günü patlak verdi. 9

kişinin öldüğü Sivas olayları ile ilgili gözaltına

alınanların sayısı 89’a yükseldi” haberini

“kentte tüm sağcı ve solcu dernekler kapatıldı

şeklinde sürdürmüş, iç kısımda tam sayfa

olayın ayrıntılara değinmiştir. CHP il başkanı

MHP’yi suçlarken MHP Alevilerin

kışkırtıldığını öne sürüyor gazetenin diğer bir

haberidir.

6/30

6 EYLÜL ÇARŞAMBA

MİLLİYET GAZETESİ Gazete olayları

detayları ile aktarmış, bazı sağcıların olaylar

öncesi halkı kışkırtmak için bir taksiye

yerleştirilmiş megafonla kentte dolaşarak

“solcular camiye bomba koydular,

kurşunladılar” biçiminde sözler sarf eden

gençlerin olduğu aynı zamanda gruplar halinde

kentte dolaşan gençlerin, “Müslüman Türkiye,

Milliyetçi Türkiye, Milli Devlet Güçlü İktidar”

ve” Komünistlere ölüm” biçiminde sloganlar

attığı, olayları yaşayan Sivaslılar tarafından

belirtildi haberine yer vermiştir. Arife günü

çıkan olaylar sonunda 9 kişinin öldüğünü, 5’i

polis olmak üzere 50 kişinin yaralandığını

bildirmiştir.

7 EYLÜL PERŞEMBE

AKŞAM GAZETESİ Sivas’ta bayramdan

önce olayların başlangıcının Alevilerin yoğun

olduğu bir mahalledeki kereste deposunun

ateşe verilmesi olduğunu, yangın çıkaranların

yakalanamadığını belirtmiş, Tokuş Köyü’nden

şehre inmek isteyen Alevilerin komşu köydeki

Sünniler tarafından engellenerek saldırıya

uğradıklarını bildirmiştir. Gazeteye göre

saldırılar sırasında bazı köylüler yaralanmıştır.

Diğer bazı köylerde de bu gibi olayların

meydana geldiği bildirilmektedir. Sivas’ta

Aleviler evlerinden çıkamamakta, bu nedenle

de Alevi esnaf dükkânlarını açamamaktadır.

MİLLİ GAZETE “Sivas’ta Bayram böyle

geçti” diyerek altına fotoğraflarla kanlı

bayramın bilançosunu 9 ölü 100 yaralı olarak

sunmuştur. Kentte alınan önlemlerden ve

komanda jandarma birliklerinin kentte

beklediğinden bahsetmektedir.

SON HAVADİS GAZETESİ 7 Eylül

tarihinde yayımlanan gazetede, “Sivas Bayram

yapmadı 9 kişinin öldüğü olaylardan sonra

şehirde sokağa çıkma yasağı kondu” şeklindeki

ana sayfa haberinden sonra, mezhep

çatışmasından çıktığı ileri sürülen hadiseler

meydana geldi diye devam etmektedir. Olayın

nedeni hakkında bir bilgi verilmemiştir

8 EYLÜL CUMA

AKŞAM GAZETESİ “Sünniler Sünni,

Aleviler de Alevi mahallelere göç etmeye

başladılar. Sokak çatışmalarının artması

üzerine askeri birliklerden yardım istendi.

Olaylara karışan 4 Filistinli gerilla yakalandı.

Kamu kuruluşlarına ait araçlar jandarma ve

polis emrine verildi” haberlerine yer vermiştir.

GÜNAYDIN GAZETESİ Sivas’ta yakalanan

221 kişiden 71’i tutuklandığını, olaylar

bitmesine rağmen Jandarma birliklerinin civar

kasaba ve köylerdeki evlerde didik didik silah

araması yaptığını bildirmektedir.

MİLLİ GAZETE, Filistinli gerillalardan ve

Sivas’ta kayıp 4 kişiden 4 gündür haber

alınamadığından bahsetmektedir. Aynı tarihli

gazetenin diğer bir haberi Sivas olaylarının

CHP’nin aczinin eseri olduğunu beyan eden

MSP genel Sekreter Yardımcısı Kazan’ın

sözleridir: Sivas’ta ramazan boyunca

Müslümanlara karşı yürütülen tecavüzkâr

hareketlerin bardağı taşıran son damlasının

arife günü sergilendi. Mezhep ayrılıklarını

körükleyen CHP’nin başkalarında kabahat

araması ibretle karşılandı

SON HAVADİS GAZETESİ 8 Eylül tarihli

gazete Sivas’ta 4 Filistinli 9 kişinin otomobil

dolusu bomba ve dinamit götürürken

yakalandığından söz etmektedir. Yine aynı

tarihli gazete Sivas yarasını sarıyor şeklindeki

haberi ile cenazelerin jandarma kordonu

altında törensiz defnedildiği haberini

vermektedir.

9 EYLÜL CUMARTESİ

AKŞAM GAZETESİ “Ölü sayısı 10’a çıktı.

Sivas’ta Aleviler evden çıkamıyorlar” başlıklı

haberinin detayında” Sivas’ta bayramdan önce

başlayan ve birkaç gün süren olaylarda

ölenlerin sayısı dün yaralı bir kadının da ölümü

ile 10’a yükselmiştir.” Sivas’ta olaylar şehrin

çeşitli semtlerinde bazı yerlerin ateşe verilmesi

şeklinde sürdürülmektedir.

7/30

CUMHURİYET Sivas’taki olaylarda

hayatlarını kaybedenlerin sayısının 10’a

yükseldiği ve valinin yaptığı açıklamaya göre

56 kişinin tutuklandığı ve 124 kişin gözaltında

olduğu bildirilmiş, gazete ayrıca MHP Başkanı

Türkeş Sivas olayları nedeniyle hükümeti ve

yerel yöneticileri suçladı haberini vermiştir.

MİLLİ GAZETE Sivas olaylarında ölü

sayısının 10’a yükseldiği belirtildiği gazetede,

Sivas’ta olaylar şehrin çeşitli semtlerinde bazı

yerlerin ateşe verilmesi şeklinde

sürdürülmektedir. Gece özellikle Alevilerin

yoğun bulunduğu bir mahalledeki kereste

deposu ateşe verilmiş yangını çıkaranlar

yakalanamamıştır haberi yer almıştır.

SON HAVADİS Sivas’ta ölü sayısı 10’a

yükselirken, buradan gelen haberlerde

olayların yer yer sürdüğü bildirilmektedir.

Ajansların Sivas olaylarıyla ilgili haberlerine

göre çeşitli semtlerde bazı işyerlerinin ateşe

verilmesine devam edilmektedir. Gece bir

kereste deposu ateşe verilmiş yangını

çıkaranlar yakalanamamıştır. Tokuş köyünden

şehre inmek isteyen Aleviler ile komşu köy

arasında çatışma çıkmış, çatışma sırasında

yaralananların olduğu bildirilmiş, diğer bazı

köylerde de benzeri olaylar çıktığı gelen

haberler arasındadır.

10 EYLÜL PAZAR

MİLLİ GAZETE Sivas’ta yakalanan Filistinli

gerillaların avukat ve arkadaşlarının

kimliklerinin belirlendiğinden söz etmektedir.

SON HAVADİS GAZETESİ Alevi ve

Sünniler silahlanmaya çalışıyor, Sivas’ta bazı

evler gece ateşe verildi.-Tutuklananların sayısı

75’e çıktı, 50 kişi de aranıyor. Gözaltına alınan

153 kişiden 75’i tutuklanmış, 73’ü serbest

bırakılmış geri kalan 5 kişinin de sorgulaması

devam ediyor haberinin ardından, sokağa

çıkma yasağı ve aralıksız operasyonlar sonucu

27 tabanca 13 av tüfeği, 15 kama, 3 mavzer ile

bol miktarda mermi bomba ve dinamit

yakalanmıştır. Eski milli güreşçilerden Ruşen

Tozkoparan’ın evinde 2 mavzer ile 1 tabanca

yakalanmış Tozkoparan ilk ifadesinden sonra

tutuklanmıştır haberi yer almaktadır.

12 EYLÜL SALI

MİLLİ GAZETE 12 Eylül gazetesi Akıncılar

Genel Merkezi’nin yaptığı bir bildiriye yer

vermiş ve Sivas olaylarını özel olarak

yetiştirilmiş 60 kişinin çıkardığına dair

söylemini yayımlamıştır. Bildiri şu şekildedir.

Sivas’ta meydana gelen üzücü hadiseleri gerek

TRT gerekse basın çarpıtarak kamuoyuna

intikal ettirdiği için bu milleti kandırmaktan

8/30

başka bir işe yaramamıştır. Böylelikle

kamuoyunu yanıltarak siyasi geleceklerini

garanti altına almak isteyen mevcut iktidar bu

fevkalade hadiselerin gerçek müsebbibidir.

Hadiselerin temelinde etnik yapısı münasebeti

ile müsait bölgelerde fiili hâkimiyet kurmak

yatmaktadır. Sivas dışından getirilen

mesuliyetsiz ve özel olarak insan öldürmek

için yetiştirilmiş 60 kişilik bir grubun

çalışmaları ile gerçekleştirilmek isteyen hamisi

hükümet olan kızıllardır. Günlerce yapılan

tahrikleri POL-DER li polisler de destekleyip

karakolları işkence haneler yapınca malum

üzücü hadiseler meydana gelmekte

gecikmemiştir. Hadise bir fikrin, bir muhite

zorla kabul ettirilmesi gayesi ile tahrik sonucu

meydana gelmiştir. Bu tahrikçiler hadisenin

çıktığı muhitte kendi militan gruplarını pür

silahlı hale getirmişlerdir

13 EYLÜL ÇARŞAMBA

AKŞAM GAZETESİ Sivas’ta bazı evler gece

ateşe verildi, Alevi ve Sünniler silahlanmaya

çalışıyorlar. Tutuklananların sayısı 75 kişiye

çıktı, 50 kişi de aranıyor. Sivas’ta devam eden

sokağa çıkma yasağı ve aralıksız operasyonlar

sonucu 27 tabanca, 13 av tüfeği,15 kama, 3

mavzer ile bol miktarda mermi bomba ve

dinamit yakalanmıştır. Eski Milli güreşçilerden

Ruşen Tozkoparan’ın evinde de 2 mavzer ile

bir tabanca yakalanmış, Tozkoparan ilk

ifadesinden sonra tutuklanmıştır. Bazı

semtlerde bulunan evler, önceki gece

kimlikleri belirlenemeyen kişilerce yağ

dökülmek suretiyle yakılmak istenmiştir. Çarşı

polis karakolu etrafında bir ev ateşe verilmiş,

yangın halkın çalışmaları sonucunda

büyümeden söndürülmüş olayla ilgili olarak

bir kişinin yakalandığı öğrenilmiştir. Sivas’ta

Sünni oldukları saptanan bazı kişilerin para

toplamaya başladıkları ileri sürülmüştür.

MİLLİ GAZETE 13 Eylül tarihli gazete

Sivas’ta bazı semtlerde bulunan evlerin önceki

gece yağ dökülerek kimlikleri tespit

edilemeyen kişilerce yakılmak istendiği

haberinin yanı sıra gözaltına alınan 155 kişiden

75 inin tutuklandığı 73’ünün ise serbest

bırakıldığı haberini vermektedir.

ARALIK 1978 MARAŞ KATLİAMI

19 Aralık ile 26 Aralık

1978'de Kahramanmaraş'ta meydana

gelen Alevilere yönelik katliam sırasında 150

Alevi öldürüldü. Alevilere ait 200'ün üzerinde

ev yakıldı, 100'e yakın işyeri tahrip edildi.

Yirmi üç yıl süren davalar sonunda 22 kişi

idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1–24

yıl arasında ceza almıştır.

23 ARALIK CUMARTESİ

AKŞAM GAZETESİ Akşam gazetesi 23

Aralık tarihinde Kahramanmaraş endüstri

meslek lisesi öğretmenlerinden ikisinin

okuldan çıktıktan sonra silahlı kişilerin

saldırısına uğrayarak öldürüldüklerini

Kahramanmaraşlı emniyet müdürünün her iki

öğretmenin sol görüşlü olduklarını ve

TÖBDER’ e üye olduklarını açıkladığını

bildirmiştir.

CUMHURİYET GAZETESİ Cumhuriyet

gazetesi 23 Aralık tarihli baskısında

9/30

Kahramanmaraşlı iki öğretmenin cenazesini

kaldırtmayan sağ grupların gösterilerinde 2 kişi

öldürüldü başlıklı haberin altında

komünistlerin ve Alevilerin cenaze namazı

kılınamaz diye protesto gösterilerine girişen

saldırganların 300e yakın iş yerini tahrip ettiği

bilgisi verildi.

HÜRRİYET GAZETESİ 23 Aralık 1978

tarihli Hürriyet gazetesinde yurdun birçok

yerinde kan döküldü başlıklı haberin altında

Kahramanmaraş’ta bir sinemaya patlayıcı

madde atıldı, 7 yaralı var bilgisi verilmiştir.

Aynı gazete Kahramanmaraş’ta eski CHP

senatörü Hilmi Soydan’ın öldürüldüğünü ifade

etmektedir

MİLLİYET GAZETESİ Milliyet gazetesi

Kahramanmaraş haberlerine 23 Aralık

tarihinde öldürülen 2 öğretmenin cenaze

töreninde olaylar çıktı 3 kişi öldü 39 kişi

yaralandı 100 işyeri tahrip edildi diyerek başlar

24 ARALIK PAZAR

AKŞAM GAZETESİ 24 Aralık gazetesi baş

sayfasında ‘’Kahramanmaraş Ateşe Verildi,

Ölü Sayısı 100’ü Aştı, CHP’lilere ve Alevilere

Ait Dükkânlar Yakıp Yıkılıyor’’ başlıklı

haberinin detayında SSK hastanesine yaralı

götüren cankurtaran şoförü öldürüldü. Yüzleri

maskeli kişiler kalabalık grupları yöneterek

CHP il binası ile TİKP il binasını tamamen

yaktılar. Yanan binaları söndürmeye gelen

itfaiye taşlanarak olay yerinden uzaklaştırıldı.

Olayların önüne geçilememesi üzerine dün

sabah saat 10’dan itibaren Kahramanmaraş’ta

sokağa çıkma yasağı kondu haberlerine yer

vermektedir. Gazetenin bildirdiğine göre

olayların gelişmesi şöyle: TÖB-DER üyesi

öğretmenlerin cenazesinde sağ görüşlü

kişilerin cenaze namazına müdahalesiyle çıkan

çatışmadaki ölü sayısı üçe yükselmiş, kentte

sokağa çıkma yasağı ilan edilmesine karşın

Yörükselim mahallesi yöresinde silahlı

çatışmalar sürmektedir. Olaylar sırasında

aralarında yıkılan CHP binasının da bulunduğu

300 kadar binanın hasara uğradığı

belirlenmiştir. Cenazede çıkan ‘burada

komünistlerin namazı kılınmaz’ lafının üzerine

çıkan çatışmada üçünün de sağ görüşlü olduğu

bilinen üç kişi hayatını kaybetmiştir. Bu

gelişme üzerine vali, Gaziantep merkez tanklı

birliklerinden yardım talebinde bulunmuştur.

Sabahın erken saatlerinde sağcılar tarafından

kuşatılan ve alevi yurttaşların yoğun olduğu

Yörükselim mahallesine jandarma birlikleri ve

polis gönderilmiştir. Burada kuşatanlarla, polis

ve jandarma arasında çatışma olduğu da

belirtilmiştir. Vilayet binasının hemen

arkasında bulunan ve CHP milletvekili

Hüseyin Doğan’ın yeğenlerine ait oldukları

söylenen dükkânlar ateşe verilmiştir. CHP il

binası ile TİKP Kahramanmaraş il binası

tamamen yakılmıştır.

CUMHURİYET GAZETESİ 24 Aralık

tarihli gazete ‘Kahramanmaraş’ta sağ terör

sürdü 31 kişi öldü 150 yaralının 65i ağır’

başlıklı haberin detayında üç gün önce

öldürülen iki öğretmenin cenaze töreninde

başlayan saldırılar dün tam bir katliama

dönüştü, Müslüman Türkiye diye bağıran

ellerinde uzun menzilli silah bulunduran

saldırganlar çocukları da öldürdü. Çevre

illerden gelen sağcı güçler CHP, TİP, TÖB-

DER, TİKP ve POL-DER binalarını ateşe

10/30

verdiler ifadesi yer almaktadır. Yöre il ve

ilçelerden geldikleri belirlenen saldırganların

Alevi yurttaşların bulunduğu mahallelerde

katliama giriştikleri ve ölü sayısının

artabileceği öne sürülmektedir

HERGÜN GAZETESİ Hergün gazetesinin 24

Aralık tarihli baskısında Kahramanmaraş’ta

önceki gün kimliği belirlenemeyen kişilerce

vurulan lise öğretmenlerinin cenazelerinin

kaldırılışı sırasında önce sol fraksiyonlar

arasında çıkan çatışmalar şehrin diğer yerlerine

de sıçrayarak birçok kişinin ölümüne ve

yaralanmasına, yüzlerce işyerinin de tahrip

edilmesine yol açtılar. Cenaze sırasında iki

öğretmenin cenazelerini Boğazkesen Camiine

getiren solcu militanlar bilinmeyen bir

sebepten kendi aralarında çatışmaya

başlamışlar, daha sonra büyüyen olaylar

sonucu üç ülkücü genç komünistler tarafından

sıkılan kurşunlarla şehit edilmiştir. Daha sonra

kent merkezine doğru hücuma geçen komünist

caniler etrafa kurşun yağdırmaya başlamışlar,

bu sırada binlerce kişinin yaralanmasına yol

açmışlardır.

HÜRRİYET GAZETESİ24 Aralık tarihli

gazete manşetten Kahramanmaraş Ateşler

İçinde cenaze töreninde çıkan olay bütün şehre

yayıldı ölü sayısı 33e yükseldi. 106’sı ağır,

300’ü aşkın yaralı var. Evler, dükkânlar yakıldı

haberini vermiştir. Haberin detayında yıl içinde

Malatya Sivas ve Elazığ’da silahlanan ve

kardeşi kardeşe kırdırtmayı amaçlayan kanlı

olayların bir eşi de dün Kahramanmaraş ‘ ta

hem de tüm dehşetiyle yaşandı. Sokağa çıkma

yasağına rağmen dün sabah yeniden başlayan

ve askeri birliklerin önleyemediği olaylar

sırasında 28 kişi can verdi. Böylece

Kahramanmaraş’ta meydana gelen olaylarda

ölü sayısı 33’e yükseldi. Kahramanmaraş’ı dün

tam bir iç savaş görünümüne sokan kanlı

olaylar sırasında bazı topluluklar şehirde

önlerine gelen yeri ateşe vererek kentte bir

dehşet ve terör havası estirdiler. Bazı

topluluklar kentte Alevilerin oturduğu

mahalleleri otomatik silahla yaylım ateşine

tuttular. Kardeşin kardeşi gözünü kırpmadan

öldürdüğü Kahramanmaraş adeta cehenneme

döndü. İlköğretim müfettişi Süleyman Metin,

çocuklarının gözleri önünde hunharca linç

edildi. Kızları canilerin ellerinden kaçarak

vilayete sığındılar ifadesine yer verilmiştir. İç

sayfalarda olayların başlangıcı ile ilgili bilgi

veren gazetenin haberine göre

Kahramanmaraş’ı bir savaş alanına çeviren

olaylar 2 TÖBDER üyesi öğretmenin cenaze

töreni ile başladı. İki öğretmenin namazı

kılınırken burada toplanan bazı kişilerin

‘burada komünistlerin namazı kılınmaz’

şeklindeki müdahalesi ortalığı ateşleyen ilk

kıvılcım oldu. Töreni düzenleyenlerle

engellemek isteyenler arasında çıkan çatışmada

önce CK ve MB daha sonra da HY

adlarındaki sağ görüşlü kişiler öldürüldü.

Bu üç kişinin ölümü üzerine Maraş birden

savaş alanına döndü. Sağ görüşlü olduğu

savunulan kişiler güvenlik çemberini de aşarak

önlerine gelen yerleri yakıp yıkmaya

başladılar. 300e yakın iş yeri tahrip edildi, 2

polis otosu yıkıldı. Olaylar sırasında karşıt

görüşler arasında çıkan çatışmada 40tan fazla

kişinin yaralandığı öğrenildi. Şehrin kenar

kesimlerinde toplanan ve yüzlerini atkı ile

örtmüş bazı kişilerce yönetildikleri öne sürülen

büyük bir topluluk ‘Müslüman Türkiye

Komünistlere Ölüm’ şeklinde bağırarak

yürüyüşe geçtiler. Önlerine gelen her yeri ateşe

vermeye başladılar. Olaylar sürerken jetler

11/30

kentte uyarı uçuşu yaptılar bu arada halk

arasında panik yaratmak için şehir içme suyuna

zehir atıldığı yolunda bazı söylentiler çıkarıldı.

Kimlerin çıkardığı bilinmeyen bu söylentiler

üzerine halk paniğe kapılırken belediye, şehir

içme suyuna tahlil yaptırdı, suyun temiz

olduğu saptandı. Kahramanmaraş’ta terör

topluluklarını yöneten maskeli kişilerin askeri

birliklerin kente hâkim olmasından sonra Ahır

Dağı’na çıktıkları söylendi

MİLLİ GAZETE Milli gazete 24 Aralık

tarihli baskısında Kahramanmaraş’ta ölü sayısı

12 ye çıktı, kentte sokağa çıkma yasağı kondu,

başlıklı haberinin detayında “ önceki gün

başlayan Kahramanmaraş’taki olaylar çevre il

ve ilçelerden getirtilen polis jandarma ve

komando birliklerine rağmen devam

etmektedir.” İfadesine yer vermiştir.

MİLLİYET GAZETESİ 24 Aralık tarihli

gazetenin Kahramanmaraş ‘ta 30 kişi öldü

yüzlerce yaralı var başlıklı haberin detayında

Müslüman Türkiye ordu millet el ele

sloganlarıyla göstericilerin solculara ait ev ve

iş yerleriyle CHP ve TİKP il merkezlerini de

tahrip ettikleri bildirilmiştir. Gazete

Fotoğraflarla olay yerinden görüntülere yer

vermiştir.

25 ARALIK PAZARTESİ

AKŞAM GAZETESİ 25 Aralık tarihli gazete

‘hükümet konağına saldıran 1000 kişi dağıtıldı,

Kahramanmaraş’ta kanlı olaylar bir oranda

yatıştı, gerginlik sürüyor’ başlığını

taşımaktadır. Resmi ölü rakamının dün 55’e

yükseldiği olaylarda yaralananlardan 128

yurttaşlardan 125’inin kurşun yarası olduğu

bildirilmektedir. Yaralı sayısının 1000in

üzerinde olduğu ifade edilmekte olup belediye

hoparlörlerinden sürekli yayın yapılarak halk

sükunete davet edilmektedir. CUMHURİYET

GAZETESİ 25 Aralık gazetesi katliam tüm

yurtta nefretle karşılandı ölü sayısı 77 olarak

bildirildi, 1000e yakın yaralı var haberini

vermektedir. Vilayete sığınan üç bin kişi

garnizona gönderildi evleri yakılanlar çadırlara

sevk ediliyor haberinin detayında sabah çeşitli

sağcı grupların sokağa çıkma yasağına karşın

kentin sokaklarında biriktikleri ve vilayete

doğru yürümeye başladığı bildirilmiştir.

Topluluğu durdurmak için jandarmalar

topluluğa ateş açmışlar ve toplulukla arasında

çatışma çıkmıştır. Bu çatışma arasında 5000

küsur mermi yakıldığı ve uçaksavar mermileri

ile bir takım iş yerlerinin tahrip olduğu

belirtilmiştir. Sağcı topluluktan bazı kişilerin

ellerinde M1 piyade tüfeklerinin bulunduğu

gözlenmiştir. Saldırganlar vilayete yakın bazı

binaları ateşe vermişler çıkardıkları yangınları

söndürmeye çalışan itfaiyecilerle de

çatışmışlardır. Öte yandan kentte sürekli olarak

Ecevit’in sesinden, halka sakin olmalarını

söyleyen anonslar yapılmaktadır. AP ve

CHP’li bazı milletvekili ve senatörlerin

hazırladıkları halkı sükûnete çağıran bildiri de

sürekli hoparlörde yayınlanmıştır. CHP’li ve

Alevi yurttaşlara ait yüzlerce işyerinin tahrip

edilerek yıkıldığı kentte yaralı taşıyan

ambulanslara da saldırılması üzerine yaralılar

hastanelere ve askeri revirlere panzerlerle ve

askeri GMC’lerle taşınmaktaydılar. Bu arada

kentte içme suyunun zehirlenmesi dışında alevi

aşiretlerin Sünni köylerini basarak katliamlara

başlandığı söylentisi de yayılmaya başlamıştır.

Bu söylentiler üzerine içişleri bakanı köyleri

havadan helikopter ile incelemiş, inceleme

12/30

sonucunda bu söylentilerin yalan olduğu,

köylerde durumun sakin olduğu saptanmıştır,

bilgileri mevcuttur.

HERGÜN GAZETESİ25 Aralık tarihli gazete

‘komünistler kardeş savaşını

Kahramanmaraş’ta başlattı, ölü sayısı 200’e

yaklaştı, olaylar dün de sürdü; sokaklardan

cesetler toplanıyor, hastanelerde yer yok,

doktor yardımı istendi, şehirde yiyecek, yakıt

ve ilaç sıkıntısı başladı, askeri birlikler

güvenliği sağlama çalışıyor’ şeklinde haber

vermektedir. Yine aynı tarihli gazetede

komünist ihanet çeteleri son üç gün içinde

Kahramanmaraş’ı harabe ederek 200’den fazla

yurttaşımızın ölümüne binlercesinin de ağır

yaralanmasına sebep olmuşlardır. Olaylar

sürerken şehrin diğer yerlerinden gelen çeteler

de çatışmalara katılmış, bir anda

Kahramanmaraş savaş alanına dönmüştür. Saat

10 sıralarında Vilayet binası arkasında duyulan

büyük bir patlamadan sonra bin kişilik bir halk

topluluğu hükümet binasına doğru ellerinde

sopalar ile yürüyüşe geçmişlerdir. Askeri

birliklerin dur ikazına aldırış etmemeleri

üzerine ancak ikaz ateşi ile kalabalık

durdurulabilmiştir. Bu arada bazı evlerden de

askeri birlikler üzerine ateş açıldığı da

görülmüştür ifadesine yer verilmiştir. Ardından

gazete, Bu olaylardan sonra vali Soylu, kentte

sokağa çıkma yasağı konulmasını istemiş

Sokağa çıkma yasağına rağmen özellikle

komünist militanların yoğun oldukları

mahallelerden şehrin merkezine doğru

kalabalık grupların hücum ettiği görülmüştür.

Komünist canilerin başını çektiği bu

kalabalıklar önüne gelen yerlere kurşun

yağdırmışlar birçok yeri de ateşe vermişlerdir

ifadesine yer vermiştir. Kahramanmaraş

cumhuriyet savcısının yaptığı açıklamaya da

değinen gazeteye göre savcı Dündar:

‘’olayların başlamasına sebep olan

öğretmenlerin öldürülmesi siyasi değildir. Her

iki öğretmen okuldan uzaklaştırılan üç

öğrenciye verilen kararda disiplin kurulu üyesi

oldukları için öldürülmüşlerdir. Ancak ondan

sonra gelişen olaylar bir mezhep çatışması

körükleyecek şekilde geliştirilmiş ve bunda da

muvaffak olunmuştur. Hadiselerinin

başlangıcında 14 ila 17 yaşları arasında

çocuklar başlarında 20 ila 25 şartlandırılmış

kişiler mezhep ayrılığını körükleyecek

mahiyette saldırıya başlamışlar işyerlerini

yıkmışlar halkı galeyana getirecek hareketlerde

bulunmuşlardır.’’

HÜRRİYET GAZETESİ 25 Aralık tarihli

gazetede baş sayfa tam sayfa olarak

Kahramanmaraş olaylarına ayrılmıştır.

‘Bebeleri bile vurdular’ başlığının altında ölü

sayısının 77ye yaralı sayısının 1052ye ulaştığı

haberi görülmektedir. 3. sayfada

Kahramanmaraş’tan İstanbul‘ a gelen dört

yolcunun anlattıklarına değinen gazete

şehirden pek çok fotoğraf ile olayın detaylarını

bildirmektedir. Yine gazete iç sayfalarında

partilerin tepkilerinin demeçlerine ve

toplantılarına yer vermiştir.

MİLLİ GAZETE 25 Aralık tarihinde100 ölü

1500 yaralı haberinin ardından büyük punto ile

Erbakan’ın “Kahramanmaraş olayları

milletimizin gerçekleri görmesi için son

fırsattır, bugünkü hükümet memleketi iç harbe

götürmeden çekilmelidir” sözlerini

aktarmaktadır. Haberin detayında CHP

iktidarının huy haline getirdiği partizan,

kışkırtıcı ve gerçekleri tahrif edici tutumu son

olarak Kahramanmaraş’ta sergilenmiştir, araç

bulabilen kişiler şehri terk etmeye başladılar,

yiyecek sıkıntısı başladı, şehirde silah sesleri

duyuluyor, gazeteci ve memurların bir bölümü

vilayet konağında mahsur kaldılar bilgileri

verilmektedir

MİLLİYET GAZETESİ 25 Aralık tarihli

baskısında ise yine tam sayfa Kahramanmaraş

olayının fotoğraflarına yer vermiş, ölü

sayısının 76’ya çıktığı haberini vurgulamıştır.

Parti liderlerinin beyanlarına değinilen

gazeteye göre AP lideri Demirel:

‘’Kahramanmaraş’ta kan gövdeyi götürüyor,

hükümet ne güne duruyor? Yapamıyoruz

dersiniz, bırakır gidersiniz. Bana sağcılar ve

milliyetçiler cinayet işliyor dedirtemezsiniz.

Böyle bir şey demiyorum, sadece cinayet

işleyenlerin yakasına yapışın, cezalarını verin

13/30

diyorum.’’ MHP lideri Türkeş: ‘’Hükümetin

acizliği ve beceriksizliği, bir kez daha

kanıtlandı. Daha fazla kardeşkanı akmaması

için hükümet istifa etmelidir’’ Erbakan ise:

‘’Olaylar halkın acı gerçekleri görmesi için son

fırsatıdır. Hükümetin memleketi iç harbe

götürdüğünü ve bir an önce çekilmesi

gerekiyor’’ demiştir. Gazetede yer alan habere

göre gözaltına alınan 100 kişiden 25i

tutuklanmış, devlet hastanesinin başhekimi

yaralıların hastaneye getirilmesinin

engellendiğini ve yaralılardan çoğunun uzun

menzilli silahlarla vurulduğunu belirtmiş.

Milliyet muhabirleri ve çeşitli ajansların

verdikleri haberlere göre, dün sabah saat 10

sıralarında sayıları 1000i bulan bir grup vilayet

binasına doğru yürüyüşe geçmişlerdir,

ellerinde sopa ve taşlar bulunan şiddet

eylemcileri tekbir getirerek ve Müslüman

Türkiye komünistlere ölüm diye sloganlar

atarak yürüyen grubu durdurmak için askeri

birlikler havaya ateş açmışlardır. Ancak bu

ikaz ateşine aldırmayan bazı gruplar ilerlemek

isteyince bu kez asker süngü takmış ve

askerleri dağıtmıştır. Bu çatışma sırasında altı

kişinin yaralandığı belirtilmiştir. Belediye

hoparlörlerinden AP ve CHP’lilerin sükûnet

çağırısı okunmaktadır.

26 ARALIK SALI

AKŞAM GAZETESİ 26 Aralık tarihli

gazetede ‘bir itfaiye eri 250 kadar ceset

gömüldüğünü ileri sürdü, ordu birlikleri

duruma hâkim oldu, Kahramanmaraş silahların

gölgesinde artık sakinleşti ve ordu birliklerinin

olaylara tamamen hâkim olmasından sonra

yaralıların tedavileri sürdürülüyor’ ifadeleri yer

almaktadır.

CUMHURİYET GAZETESİ 26 Aralık

gazetesinde ‘Maraş Kıyımı Durduruldu’ , ‘ölü

sayısının 90ı aştığı açıklandı, aramalarda uzun

namlulu otomatik silahlar ele geçti’ haberleri

verilmektedir. Ayrıca gazete iç sayfasında

Kahramanmaraş’tan görüntülere tam sayfa

olarak yer vermiştir. Güvenlik kuvvetleri

aldıkları sıkı önemlerin yanı sıra geniş bir

operasyona girip suçluları yakalamaya

başlamışlardır. Bazı yurttaşlar gece silahlı

kişilerin mahalle aralarında dolaştıklarını ve

silahlı baskın yapılmasından endişe ettiklerini

bildirmişlerdir. Aynı tarihli gazete

sıkıyönetimin hükümetçe benimsendiğini ve

kaçınılmaz hale geldiğinin bildirildiğini ifade

etmektedir. Yine gazetede verilen diğer bir

habere göre ise AP Genel Başkanı Demirel,

olayların tek sorumlusunun hükümet olduğunu

savunarak hükümete destek olmakla hıyanetin

aynı anlama geldiğini öne sürmüş, AP ortak

grubu daha sonra Ecevit hükümetine gensoru

önergesi verilmesini karşılaştırmıştır.

HERGÜN GAZETESİ 26 Aralıkta gazete

‘çatışmalar köylere sıçradı, yalnız bir köyden

15 kişi öldürülmüş’ manşeti atılmıştır.

Haberlerin detayları şu şekildedir: ‘’Kente

getirilen çok sayıdaki güvenlik kuvvetlerine

rağmen olaylar önlenememektedir. Güvenlik

14/30

kuvvetleri sadece vilayet binası ile çevresini

kontrol altına almış kentin diğer kesimlerde

çatışmalar sürmektedir. Silah sesleri ve

patlamalar sık aralıklarla duyulmaktadır.

Büyük çapta yangınlar çıktığı ve bunların

kontrol altına alınmadığı görünmektedir.

Yapılan ilk tespitlere göre yanan ve tahrip olan

işyerlerinin sayısı 500’ü aşmış bulunmaktadır.

Bu arada civar illerde itfaiye araçlarının

getirilmesine çalışıldığı bildirilmektedir. Dün

yapılan resmi açıklamada ölü sayısının 79,

yaralı sayısının ise 1000in üzerinde olduğu

gösterilmiştir.’’ Ülkücü şehit aileleri

genelkurmay ve cumhurbaşkanı ile görüşmüş,

evlatlarının katilinin bulunmasını talep

etmişlerdir.

HÜRRİYET GAZETESİ 26 Aralık tarihli

gazete yine tam sayfa manşet haberi olarak

Kahramanmaraş olayından bahsetmiş, deprem

gibi; ölüler artıyor başlığıyla ölü sayısı 98i

buldu, öğrenim durdu, ağaca çivilenip kurşuna

dizilen insanlar mevcut ifadeleriyle habere

devam etmiştir. Yine aynı gazete iç

sayfalarında ‘Yaralı şehir adında tam sayfa

olayın fotoğraflarına yer vermiştir. Bazı

maskeli kişilerin yönettiği toplulukların kentin

altını üstüne getirirken üzerinde üç hilal

amblemi bulunan ve ‘Allah için savaş’ yazan

dükkânlara dokunmadığı görüldü, haberi yer

almıştır.

MİLLİ GAZETE 26 Aralık tarihinde

Maraş’tan görüntülere yer veren gazetenin

manşet haberi ölü sayısı ‘ye çıktı şeklindedir.

Haberin detayında İçişleri Bakanı

Özaydınlı’nın “ölüm olaylarında kin ve

nefretin izleri var” şeklindeki beyanına yer

verilmiştir.

MİLLİYET GAZETESİ 26 Aralık tarihli

gazete ‘ölü sayısının 100’e çıkacağı

anlaşılıyor’ başlıklı haberinin ardından

kimsenin ölüsünü almak için bile sığındığı

yerden çıkamadığı hastanede bekleyen

cesetlerin kokuşmaması için soğutuculu iki

kamyonun Kahramanmaraş’a yollandığı ve

tutuklananların sayısının 69’a çıktığını

bildirmektedir.

27 ARALIK ÇARŞAMBA

AKŞAM GAZETESİ 27 Aralık tarihli

gazetede sıkıyönetim ilanı ile birlikte

Kahramanmaraş’ta durumun normale döndüğü,

tutuklu sayısının 75’e, ölü sayısının 97’ye ve

yaralı sayısının 170’e çıktığı açıklanmaktadır.

CUMHURİYET GAZETESİ 27 Aralık

gazetesi Maraş’ta olaylardan sanık 75 kişi

tutuklandığını, 30 kişinin daha sorgularının

yapıldığını bildirdi. Bu arada son belirlemelere

göre ölü sayısının 102’ye yükseldiği, yaralı

sayısının ise 170 olarak açıklandığı aynı

gazetede bildirilmiştir

HERGÜN GAZETESİ 27 Aralık tarihli

gazete, 13 ilde sıkıyönetim ilan edildiğini

bildirmiş, habere Maraş’ta halkın panik içinde

güvenliği askeri birliklerin gelişinde buluyor,

ölülerin arasında milli güreşçi de var şeklinde

devam etmektedir. Yine aynı gazetede olaylar

sırasında her kesimden kişinin hayatını

kaybettiği belirtilmiştir

HÜRRİYET GAZETESİ 27 Aralık tarihli

gazete 101 ölü ve bir harap şehir manşetiyle

şehirden virane görüntülere yer vermiş 4.

Günün bilançosuna göre yaralı sayısının 176

tutuklu sayısının ise 75 olduğu bildirilmiştir.

210 ev ve 70 dükkân yıkılmıştır. Aynı tarihli

gazete 13 ile 6 komutan atandığını ve partilerin

sıkıyönetim konusunda birleştiğini

bildirmektedir.

MİLLİ GAZETE 27 Aralık tarihli gazete,

olayla ilgili olarak “Kahramanmaraş’ta ölü

sayısı artıyor başlıklı haberinin altında olay

yerinden fotoğraflar sunmakta sıkıyönetim

uygulamasının 13 ilde başladığını

bildirmektedir. 28 Aralık tarihinde MSP gurup

toplantısı bildirisine yer verilmiş, partinin

“Kahramanmaraş yaraları bir an önce

15/30

sarılmalıdır, olayların çıkmasına sebep olan

Kızıl tahrikçiler bir an önce yakalanmalıdırlar

beyanı bildirilmiştir. Yine aynı gazete ana

sayfasında kentten fotoğraflarla desteklenen

“Kentin dışında da ceset bulunuyor başlıklı

haberinde ölülerin kimlik tespit işlemlerinin

sürdürüldüğü ve kentte hayatın yavaş yavaş

normale döndüğü bildirilmiştir. Bu tarihten

sonra gazetede Kahraman Maraş olaylarına

dair parti liderleri ve derneklerin beyanları

dışında herhangi bir haber yer almamıştır.

MİLLİYET GAZETESİ. 27 Aralık tarihli

gazetede TBMM’nin 13 ilde sıkıyönetim

ilanını onayladığını ve Kahramanmaraş’ta ölü

sayısının 102’ye çıktığı bildirilmektedir. Yarılı

sayısı 170, tutuklu sayısının 75’e çıktığı

olayların başlamasına neden olan öldürülen iki

öğretmenin katili olduğu öne sürülen iki kişi

yakalandı. Gazete iç sayfasında ‘Sıkıyönetime

Neden Olan Kahramanmaraş Olayları’ başlığı

altında kentten pek çok fotoğrafın yanı sıra

içişleri bakanı İrfan Özaydınlı’nın beyanatına

yer vermiştir

28 ARALIK PERŞEMBE

AKŞAM GAZETESİ Kahramanmaraş’ta

sokağa çıkma yasağının kısaltıldığını bildiren

28 Aralık tarihli gazete ayrıca resmi ölü

sayısının 104’e ulaştığı, yakılıp yıkılan işyeri

ve evlerdeki hasar tespitinin üç ayrı ekip

tarafından yürütüldüğünü beyan etmektedir.

CUMHURİYET GAZETESİ 28 Aralık

gazetesi baş sayfada Maraş’ta ölü sayısının 104

olarak açıklandığını bildirmiş, 5. Sayfada

Maraş’taki olaylara tepkilere yer vermiş, 4.

sayfada ise Selim Yalçıner’in Maraş’ın 4 günü

başlıklı yazıyı yayınlamıştır. İçişleri bakanı

Özaydınlı, olayların başlangıcında sinemadaki

patlamayla ilgili şimdilik açıklanması erken

buldukları bulguların ele geçirildiğini

bildirmiştir. Selim Yalçıner Maraş’ın 4 Günü

yazısında olayların detaylarını duygu dolu bir

dille anlatmış, tümüyle aleviler ya da

Sünnilerin oturduğu mahalleler kendi

güvenliklerini kendilerinin sağladıkları ve bazı

sivillerin yolda yatan cesetleri göstererek: ‘biz

öldürdük bunları, leşleri, hepsini

temizleyeceğiz’ dediklerini bildirmiştir. Aynı

gazete İzmir, Manisa, İstanbul, Gaziantep,

Antalya, Diyarbakır, Kayseri’de yapılan bazı

kınama gösterilerinde bir takım olaylar

çıktığını bildirmiştir

HERGÜN GAZETESİ 28 Aralık tarihli

baskıda ‘Kahramanmaraş olayları solun

tertibidir’ şeklinde MHP mensuplarının yaptığı

ortak bir açıklamaya değinilmiş, açıklamaya

göre olaylar bir Alevi-Sünni çatışması değil,

vaktiyle Nurhak dağlarında başlatılmış olan kır

gerillası hareketinin şehir gerillası hareketine

dönüştürülmesidir. Hareketin uygulayıcıları

Maocu Aydınlık grubudur. Bunları tutan basın

aylardan beri bu gelişmenin hazırlığını

yapmıştır. Aynı grubun buradaki militanları ise

milli hazırlığını ve silah teminini yapmıştır

ifadesine yer verilmiştir. Aynı tarihli gazete iç

sayfalarda tam sayfa fotoğraflara

‘Kahramanmaraş’ta kanlı olaylar sonrasında

objektifin gördükleri’ başlığıyla yer vermiştir.

Gazeteye göre MHP’nin açıklamasının

detayları şöyledir.”Güneş ne zaman doğacak

filminin oynadığı sinemaya söz konusu Maocu

guruptan biri tarafından bomba atımlı, 21

Aralıkta siyasi olmayan bir sebepten dolayı

öldürülen 2 öğretmenin cenazesi sırasında

kadın ve erkek militanlar “Muhammedin

piçlerine burayı mezar edeceğiz “diye

bağırmıştır. Camide bulunan cemaat bu tavır

yüzünden cenazeyi camiye sokmak

istememiştir. Bu arada aynı gün avukat ve

partimiz üyesi Hilmi Soydan bir suikast sonucu

öldürülmüştür. Cenaze sırasında POL-DER’li

16/30

polisler havaya ateş açmışlardır. Polislerin

ateşi askeri birlikler tarafından bir ara önlenmiş

ancak silah sesi üzerine halk cami önüne

yığılmıştır. Cenazeyi askerlere bırakan silahlı

militanlar Yörük Selim mahallesine doğru

çekilirken bazı dükkânları tahrip etmiş bu

arada MHP Kahramanmaraş milletvekili Yusuf

Özbaş’ınki dâhil olmak üzere bazı evlere

silahla ateş etmişlerdir. Bu hadiseleri yapan

silahlı militanlar bir yandan da hastaneyi

kontrol altına almışlar, guruptan 20-30 kişi

mağaralı mahallesine saldırarak Memili

Bakırcı ve Hamza isimli vatandaşlarımızı ağır

şekilde yaralamışlardır. Bu vatandaşlarımız

Maocuların kontrolü altındaki hastaneye

giremedikleri için sağlık ocağında

ölmüşlerdir.”

HÜRRİYET GAZETESİ 28 Aralık tarihli

baskı ölü sayısının 104e çıktığını evleri yakıp

yıkılanların bir kısmının çadırlara

yerleştirildiğini bir kısmının da kentten

ayrıldığını ve gece sokağa çıkma yasağı

olduğunu bildirmektedir

MİLLİ GAZETE 28 Aralık tarihinde MSP

gurup toplantısı bildirisine yer verilmiş,

partinin “Kahramanmaraş yaraları bir an önce

sarılmalıdır, olayların çıkmasına sebep olan

Kızıl tahrikçiler bir an önce yakalanmalıdırlar

beyanı bildirilmiştir. Yine aynı gazete ana

sayfasında kentten fotoğraflarla desteklenen

“Kentin dışında da ceset bulunuyor başlıklı

haberinde ölülerin kimlik tespit işlemlerinin

sürdürüldüğü ve kentte hayatın yavaş yavaş

normale döndüğü bildirilmiştir. Bu tarihten

sonra gazetede Kahraman Maraş olaylarına

dair parti liderleri ve derneklerin beyanları

dışında herhangi bir haber yer almamıştır.

MİLLİYET GAZETESİ 28 Aralık tarihli

gazete Kahramanmaraş’ta gündüz sokağa

çıkma yasağının kaldırıldığı ve ölü sayısının

104’e çıktığı haberini vermektedir. 29 Aralık

tarihli gazete Kahramanmaraş’la ilgili herhangi

bir haber vermezken, gazetede yalnızca bir

köşe yazarının Maraş’ta yaşananlar ile ilgili

yazısı yer almıştır

29 ARALIK CUMA

AKŞAM GAZETESİ 29 Aralık tarihli gazete

Maraş’a yardım yağıyor başlığının ardından,

İmar ve İskan Bakanlığından olaylar sırasında

zarar gören yurttaşların yedirilmesi ve geçici

iskanlarının sağlanması için 1,5 milyon lira

gönderildiğini ayrıca hasar gören konut ve

işyerlerinin onarımı için de olanaklar ve

yasalar ölçüsünde yardımlar yapılacağı

açıklanmıştır bilgisini vermiştir.

HERGÜN GAZETESİ 29 Aralık tarihli

gazete “Kahramanmaraş Katliamını sol bir

gazete yönlendirdi” başlığını atarak Maocu

Fraksiyona mensup bir gazetenin yayınları ile

tahrikleri hem yönlendirmiş hem de şiddetini

arttırmıştır.”haberini vermiştir.

HÜRRİYET GAZETESİ 29 Aralıkta

Kahramanmaraş yaralarını sarıyor başlığının

altında yaşantı normale dönerken halk

olayların evlerde ve iş yerlerinde yol açtığı

hasarları gidermek için çalışmaya başladı.

İlgililer 104 olarak belirlenen ölü sayısında bir

artış olmadığını belirttiler haberi yer

almaktadır

30 ARALIK CUMARTESİ

AKŞAM GAZETESİ 30 Aralık tarihli gazete

Kahramanmaraş’ta meydana gelen olayda

ölenlerin kimliklerinin saptanarak toprağa

17/30

verilme işlemleri sürdürülürken bu sırada 9

kişinin de kimlikleri saptanamadığı için kod

numaraları verilerek defnedildiğini

bildirmektir. Ayrıca Kahramanmaraş

cumhuriyet savcısı Dündar Saner’in olaylarda

ölenlerin 101’inin otopsisinin yapıldığını ve

bunlardan 87sinin erkek, 14’ünün de kadın

olduğunu ölü sayısının 107 olabileceğini ancak

kendilerini 101 ölüm haberinin ulaştığını

bildirdiği gazetede ifade edilmektedir.

CUMHURİYET GAZETESİ 30 Aralık

tarihli gazete ölen 104 kişiden kimliği

belirlenen 44’ünün toprağa verildiği, kentte

yaşamın normale dönmeye başladığı ve tüm

resmi kuruluşlar ile yakılıp yıkılmayan

işyerlerinin açıldığı bildirilmiştir.

HÜRRİYET GAZETESİ Son olarak 30

Aralıkta Kahramanmaraş olaylarında ölenlerin

cenazelerini sıkıyönetim komutanlığının sıkı

kontrolü altında törensiz olarak defnedildiği

belediyenin buzhanesinde yakınları tarafından

teşhisleri yapılan cesetlerin burada tabutlara

konulduktan sonra üçü dördü bir araca

konulmak suretiyle mezarlığa götürüldüğü,

ölenlerin çok yakınlarından başka kimsenin

alınmadığı defin sırasında bir olay çıkmadığı

bildirilmiştir

MİLLİYET GAZETESİ Gazete

Kahramanmaraş’ta kimliği saptanamayan

cesetlerin fotoğrafları çekilecek haberinin

altında, Kahramanmaraş’a olaylardan sonra

girip çıkan herkesi güvenlik kuvvetleri

tarafından sıkı bir kimlik kontrolü ve aramaya

tabi tutulmaktadır. Askerler araçlardaki tüm

yolcuları bagajları ve otobüsü aradıktan sonra

yola devam izni vermektedirler bilgilerine yer

vermiştir.

31 ARALIK PAZAR

HERGÜN GAZETESİ 31 Aralık tarihli

gazete olaylara Kahramanmaraş’ın tertipçileri

suçluluğun telaşı içinde başlığı ile yer vererek”

kanlı olayları MHP’nin üzerine yıkmayı

hedefleyen sol, gerçeklerin açığa çıkmasıyla bu

yoldaki iddialarından giderek caymaya

başlamış, Aydınlık gazetesi ise bu konuda

yalnız kalmanın tesiriyle iftira ve saldırılarını

sürdürmektedir” demiştir.

18/30

MAYIS -TEMMUZ 1980 ÇORUM

KATLİAMI

Mayıs ayının sonunda başlayıp hemen hemen

Temmuz ortalarına kadar devam eden Çorum

olayları iki dönem halinde incelenebilir.

Katliamların birinci dönemi MHP Genel

Başkan yardımcısı Gün Sazak’ın 27 Mayıs

1980 tarihinde öldürülmesi üzerine, cenazesi

sırasında tüm yurtta gerçekleşen protesto

gösterileri sırasında başlamıştır. İkinci dönem

ise 30 Haziran tarihinde Alevilerin yoğun

bulunduğu bir bölgede bir aracın içinden

silahla ateş açılması sonucu başlamıştır.

Elimizde bulunan resmi kayıtlara göre iki

dönemin toplam bilançosu 57 kişinin ölümü

200’e yakın kişinin de yaralanmasıdır.

Olaylarda 100’den fazla ev ve işyerinin de

yakıldığı veya tahrip edildiği bilinmektedir.

Yaklaşık 600 kişinin gözaltına alınıp

sorgulandığı bildirilen olaylarda 83 kişinin

tutuklandığı bildirilmiştir.

30 MAYIS CUMA

GÜNAYDIN GAZETESİ Günaydın gazetesi

30 Mayıs 1980 tarihli yayınında olaylar

bastırıldı başlığı ile Gün Sazak’ın

öldürülmesinin ardından 14 ayrı il ve ilçede

çıkan olaylarda yüzlerce kişinin gözaltına

alındığını bildirmektedir.

HÜRRİYET GAZETESİ Hürriyet Gazetesi

28 Mayıs tarihli Gün Sazak’ın öldürülmesi

haberinin ardından, 29 Mayıslı yayınında

Sazak’ın ölümü nedeniyle çeşitli olaylar

çıktığını bildirmiştir. 30 Mayıs’ta ise önceki

gün Çorum’daki protestolarda bir kişinin

ölümü, beş kişinin yaralanması ve yüze yakın

işyerinin tahrip edilmesi ile ilgili olayların

devam ettiği ve iki polisin şehit edildiği bir

polisinse ağır yaralandığı bildirilmektedir.

MİLLİYET GAZETESİ Milliyet Gazetesi 30

Mayıs tarihli baskısında Çorum’da

MHP’lilerin yürüyüşünde 1 kişinin öldüğünü,

10 kişinin yaralandığını, 100 iş yerinin de

tahrip edildiğini bildirmektedir

31 MAYIS CUMARTESİ

AKŞAM GAZETESİ Akşam Gazetesi 31

Mayıs tarihli yayınında Çorum’da kan ve ateş

vardı şeklindeki başlığı ile yer almaktadır.

Haber CHP’lilere ait 100 işyeri yakıldı 4 ölü ve

27 yaralı var, saat 11’den itibaren sokağa

çıkma yasağı kondu CHP Milli Hareket

Çorum’da başlatıldı dedi şeklinde devam

etmektedir. Haberde ayrıca, MHP Genel

Başkan Yardımcısı Gün Sazak’ın

öldürülmesinden sonra çıkan olaylar dün de

devam etmiş ve üç polis memuru bazı kişilerin

silahlı saldırısı sonucu öldürülmüşlerdir.

Çorum valisi Rafet Üçelli durumun

gerginleşmesi ve olayın alevi Sünni çatışması

şekline dönüşme eğilimi göstermesi üzerine

11’den itibaren sokağa çıkma yasağı

konulduğunu bildirmiştir. MHP yanlısı

oldukları bildirilen gruplar İnönü ve Gazi

caddelerinde başlattıkları yürüyüşten sonra

olaylar çıkartmışlar meydana gelen çatışmada

1 kişi öldürülmüş 10 kişi yaralanmış kentin

çeşitli yerlerinde 100’ün üstünde iş yeri tahrip

edilmiştir. Önceki gece de kentte 1 ilkokul

öğretmeni ile bir memur yaralanmış bazı

işyerlerinin camları kırılmıştır, bilgilerine de

yer verilmiştir.

19/30

GÜNAYDIN GAZETESİ 31 Mayıs tarihli

gazete Çorum’da 3 Ankara’da bir olmak üzere

4 polisin öldürüldüğü haber ile başlar, haberin

ayrıntısında Çorum’da polis memurlarının

öldürülmesi ve 50’den fazla işyerinin

yakılması üzerine sokağa çıkma yasağı ilan

edildiği bildirilir. Yine valinin sokağa çıkma

yasağının konulması ile ilgili açıklamasına

değinilmiştir.

İSTANBUL GAZETESİ 31 Mayıs’ta:

‘Ankara dün tekbir sesleri ile çınladı, Gün

Sazak’ın cenazesini on binlerce kişi kaldırdı’

başlıklı haberin detayında ‘olaylar dün de

devam etti, Çorum’da ve Merzifon’da sokağa

çıkma yasağı kondu’ ifadesine yer vermiştir

1 HAZİRAN PAZAR

AKŞAM GAZETESİ “Çorum Ölü Kent Oldu

diğer illerle irtibat kesildi”, Emniyet güçleri

Milönü mahallesine giremedi başlıklı haberin

devamında, Çorum emniyeti ve valilikten

edinilen bilgiye göre, sokağa çıkma yasağına

rağmen, bazı mahallelerde yer yer sağ görüşlü

kişilerin sokaklara çıkarak vatandaşların

evlerini tahrip ettikleri kentte terör ve korku

yaratmak istedikleri bilgisi yer almaktadır.

Olayların yoğunlaştığı Milönü Mahallesinde

sokaklara çıkılarak lastikler yakılmakta sağa

sola ateş edilmektedir. Amasya ve Yozgattan

gelen takviye komandoların Çorum ilini tam

hâkimiyete almalarına karşın Milönü

mahallesine giremedikleri giriş ile kurulan

barikatları kaldırmak için gösterici grupları

ikaz ettikleri görülmüştür, haberin diğer bir

ayrıntısıdır.

HÜRRİYET GAZETESİ 1 Haziran Pazar

günkü gazetede Çorum’da olaylar yatışmadı,

başlığının altında gece saat 23:00 sıralarında

Milönü, Karşıyaka, Terlemezevleri ve SSK

Evleri kesiminde sürekli silah sesleri duyuldu.

Balkonda oturan kız kardeşler yaralandı Sol

görüşlü kişilerin oturduğu Milönü semtinde

halkın gelebilecek saldırılara karşı kurduğu

barikatlar da askeri birlikler tarafından

kaldırılmaya başlandı. Bu arada olaylar nedeni

ile henüz gözaltına alınan kimse bulunmadığı

bildirildi, haberleri verilmiştir

MİLLİYET GAZETESİ 1 Haziran tarihli

Milliyet Gazetesi Çorum’a yeniden sokağa

çıkma yasağı konulduğunu, olayların çıktığı

Milönü mahallesinde lastik yakıldığı ve ateş

edildiği bildirilmiştir. CHP ve MHP İl

Başkanlarının da kenti terk ettikleri haberini

vermektedir.

2 HAZİRAN PAZARTESİ

GÜNAYDIN GAZETESİ 2 Haziran tarihli

gazetede Çorum olayları ile ilgili olarak,

olayları önleyemeyen Çorum Valisi Rafet

İçelli’nin görevden alındığına dair verilen

haberde Vali ve Emniyet müdürü Naim

Bozkurt’un görevden alınarak merkeze

atandıkları bildirilmiştir

HÜRRİYET GAZETESİ 2 Haziran tarihli

gazete olaylarla ilgili herhangi bir bilgi

vermezken Çorum valisi ve Emniyet

müdürünün görevden alındığı haberini

vermiştir

MİLLİYET GAZETESİ 2 Haziran tarihli

gazete, Çorum valisi ve emniyet müdürünün

görevlerinden alındığını, kentte sokağa çıkma

yasağı devam ederken altmış kişinin gözaltına

alındığını ve Çorum’a gelen milletvekillerinin

20/30

durum değerlendirmesi yaparken, sağ görüşlü

oldukları bilinen kişilerin saldırılarına

uğradıkları bildirmektedir. Haberin detayında;

kentte CHP’li ve sol görüşlü kişilere ait çok

sayıda işyerinin tahrip edilmesi, daha sonra da

ikisi polis 4 kişinin öldürülmesi ile devam eden

olaylar aralıklı çatışmalar halinde sürmüş,

çeşitli operasyonlarda da 60 kişi gözaltına

alınmıştır ifadesine yer verilmiştir.

TERCÜMAN GAZETESİ 2 Haziran

tarihinde Çorum valisi ve emniyet müdürünün

görevden alındığı bildirilmektedir. İç

sayfalardaki olayın detayında, Çorum’da üç

gün önce meydana gelen olaylar üzerine

konulan sokağa çıkma yasağının ikinci bir

emre kadar devam edeceği, yurttaşların

ihtiyaçlarını karşılamak için günün belli

saatlerinde yasağın geçici olarak kaldırıldığı ve

yetkililerin dün Çorum’da durumun normale

döndüğünü bildirdiği ifade edilmektedir

4 HAZİRAN ÇARŞAMBA

AKŞAM GAZETESİ CHP Genel Başkanı

Ecevit’in “bazı kentlerde iç savaş başladı,

Çorum ve Merzifon halkımız evlere

hapsedilmiştir” beyanına yer veren gazetede bu

tarihten sonra Temmuz ayına kadar Çorum ile

ilgili bir habere rastlanmaz.

HÜRRİYET GAZETESİ 4 Haziran tarihli

gazete Çorum’da olaylar durmadı: 1 ölü

başlıklı haberin altında kimlikleri

belirlenemeyen kişilerce açılan ateş sonucu bir

kişinin olay yerinde öldüğü, halkın

ihtiyaçlarını karşılaması için 12:00-19:00

saatleri arasında sokağa çıkma yasağının

kaldırıldığı bilgisi yer almaktadır.

İSTANBUL GAZETESİ 4 Haziran’a kadar

her hangi bir bilgi alınamayan gazetede, bu

tarihte yalnızca ‘Ecevit’e Göre Bazı Şehirlerde

İç Savaşlar Başladı’ haberi yer almaktadır.

5 HAZİRAN PERŞEMBE

GÜNAYDIN GAZETESİ 5 Haziran’da

“Çorum ikiye bölündü Sazak’ın

öldürülmesinden sonra başlayan gerginlik

giderilemedi şehir barut fıçısı gibi” başlıklı

haberinin detayında, Yeşil Hat adı takılan Gazi

Caddesinin Milönü Kesimi solcuların Çarşı

Mahallesi ise sağcıların kontrolünde bulunuyor

bilgisi bulunuyor. Gazete ayrıca Vali Yüksel

Çavuşoğlu’nun Çatışma sağ- sol arasındadır

ama Sünni- Alevi çatışması körükleniyor

şeklindeki açıklamasına yer vermiştir. Son bir

haftada 7 kişinin öldürüldüğü Çorumda dün de

bir inşaatta iki ceset bulunduğu, güvenlik

güçlerinin büyük bir çatışmayı önlemek için

çaba harcadığını bildiren gazete bunun yanı

sıra 1 haftadır uygulanan sokağa çıkma

yasağının kaldırılmasına rağmen caddelerin

yine çok tenha ve kepenklerin kapalı olduğunu

bildirmektedir. Çorum’dan muhabirlerin

ilettiklerine göre sokağa çıkma yasağının

kalkması ile birlikte asker ve polisler yeşil hat

üzerinde ve kritik noktalarda çatışmayı

önlemek için devriye gezmeye başlıyorlar. Bu

arada şehirdeki doktorların işlerini bırakıp

burada can güvenliğimiz yok gerekçesi ile terk

ettikleri öğrenildi. Muhabirler valinin odasında

otururken Savcı yardımcısının içeriye girerek 6

polisi tespit ettik bunlar vatandaşları

kışkırtıyorlar dediğini duyduklarını bunun

üzerine valinin savcı yardımcısını yan odaya

alarak görüşmeye devam ettiklerini

bildirmiştir. Yetkililere göre on günden beri

Çorum’da harcanan mermi ve bomba küçük bir

savaşta harcanan malzeme kadar. Bu arada

şehirde yasaklı saatlerden sonra dahi sokağa

21/30

çıkıp gıda maddesi alamayan ailelere askeri

birlikler ekmek dağıtımı yapmaktadır haberi de

aynı tarihli gazeteden.

HÜRRİYET GAZETESİ 5 Haziran gazetesi

Çorum’da 2 ceset daha bulundu ve ölü sayısı

7’ye çıktı. İnşaatta bulunan cesetler elleri, ağzı

ve gözleri bağlanmış alnı ve vücudunun çeşitli

yerlerine 18 mermi sıkılmış Yahya Baran ile

kimliği belirlenemeyen bir şahsa ait olduğu

bildirilmiştir. Yine tutuklananların sayısının

108 gözaltına alınanların sayısının ise 600’e

çıktığı aynı gazeteye ait verilerdir. Öte yandan

güvenlik kuvvetleri denetiminde il içi

taşınmaların gerçekleştiğine ait verilen haberde

sağ ve sol her iki kesim kendilerinin ağırlıkta

bulundukları mahallelere nakledildikleri

bildirilmektedir.

MİLLİYET GAZETESİ 5 Haziran tarihli

gazetede Çorum’a yapılan vali atamasının

yasadışı olduğunun öne sürüldüğü

belirtilmektedir. Vali yardımcılarından birinin

İçişleri Bakanlığı’na itirazda bulunduğu

öğrenilmiştir.

TERCÜMAN GAZETESİ 5 Haziran tarihli

baskısında 5 gündür ölü şehir gibiydi başlığı

altında tekrar Çorum’da hayat normale

dönüyor bildirimini yapmıştır. Yalnızca sokağa

çıkma yasağının bittiğine ve 68 kişinin

gözaltına alındığına değinen gazete ayrıca Vali

Yüksel Çavuşoğlu’nun , “halkın da yardımıyla

yükselen tansiyon düştü” beyanına yer

vermektedir. Yine aynı gazete MHP Çorum

milletvekili Mehmet Irmak’ın “ olayları

komünist çevrelerin tezgâhladıklarını mezhep

kışkırtıcılığının ve bölücülüğün planlandığını

belirterek Çorum’da devlete baş kaldırılmıştır”

dediğini iç sayfalarında bildirmektedir. Bu

tarihten sonra haziran ayında Çorum’da

olanlarla ilgili herhangi bir bilgi gazetede yer

almamıştır.

6 HAZİRAN CUMA

GÜNAYDIN GAZETESİ 6 Haziran tarihli

gazete “İşte Çorum’un hali” başlıklı haberinin

detayında bir çok aile can güvenliği kalmadığı

için Çorum’u terk etmeye başladı haberi ile

devam ediyor ve 7 ölü ve çok sayıda yaralı

olduğundan söz ediyor.

HÜRRİYET GAZETESİ 6 Haziran tarihli

gazetede yer alan Çorum’da kundaklama

hareketleri başladı başlıklı haber, Alevi

vatandaşa ait fabrikaya önceki gece atılan

yangın bombası ile fabrikanın bir bölümü

tamamen bir bölümü de kısmen yandı şeklinde

sürdürülmektedir. Kamplara bölünen halkın,

evlerini terk etmesi bilgisinin verilmesinin

ardından inşaatta bulunan diğer cesedin

kimliğinin belirlendiği ancak Çorumlu

olmadığından ne maksatla bulunduğuna dair

bilgi alınamadığı bildiriliyor. Yine inşaatta

bulunan diğer ceset Yahya Baran’ın ise adam

öldürme gasp ve çeşitli suçların faili 45 yıla

mahkûm kaçak sağ görüşlü Adnan Baran’ın

yakın akrabası olduğu saptandı haberi

verilmektedir. Tutuklanan sayısının 110’a

çıktığının belirtildiği gazete ayrıca fabrika

işçilerinin işe gidemediğinden ötürü üretimin

% 50 düştüğünü ve üç günlük zararın 100

milyon lirayı geçtiğinin yetkililerce açıklandığı

haberini vermiştir.

22/30

7 HAZİRAN CUMARTESİ

HÜRRİYET GAZETESİ 7 Haziran tarihli

gazetede Çorum’da 600 ailenin evlerini terk

ettiği, sokağa çıkma yasağı bitmesine rağmen

insanların evlerinden çıkmaya cesaret

edemediği, sağ görüşlü mahallelerin polis, sol

görüşlü mahallelerin jandarma tarafından

korunduğu bildirilmiştir. Gazete haberini,

Çorum’da görülmemiş boyutlarda

provokasyonlar yapılıyor Kent içine ve köylere

değişik haberler ulaşıyor. Çorum il merkezinde

Alevi ve Sünni mahallelerinde yurttaşların

konuşmalarına kulak kabarttığımızda

duyduğumuz “falan köyde Sünniler iki alevi

kızı kaçırıp iğfal ettikten sonra öldürüp

tarlaya atmışlar, falan köyde aleviler üç

kamyonla gelip köyü basacaklar, filan

köyde elli kişiyi kestiler, aşiretler bu gece

baskın düzenleyecek, herkes hazırlıklı olsun,

İstanbul’dan gelen 4 anarşist ağır silahlarla

tepeden mahallemize ateş edecek” oluyor. Bu

konuşmalar sürekli yayılırken halk tamamen

ikiye bölündü. Aşırı sağ ve sol grupların

profesyonel eylemcileri olayı tamamen mezhep

çatışmasına dönüştürmeye uğraşıyorlar

şeklinde devam ettirmektedir. Aynı gazete

Alevi Sünni kardeşliği bozuldu, kin

tohumlarının atıldığı Çorum’da sağ sol yerini

Alevi Sünni ayrımına bıraktı haberinin altında,

Çorum haritasını vererek ayrılmış Alevi Sünni

bölgelerini göstermektedir. Çorum parçalanmış

bir kent haline geldi, halkın büyük

çoğunluğunun silahlandığı söyleniyor.

Gazetede ayrıca kentten fotoğraflara yer

verilmiş olup bir fotoğrafın altında “Çorum’da

bir Türk olarak insanın içini sızlatan

manzaralara rastlanıyor insanların kısa bir süre

öncesine kadar ayrım gözetmeksizin kardeşçe

yaşadıkları koca kent bugün barikatlarla

ayrılmış ve bölünmüş. Alevi Sünni ayrımı

körüklenmiş ve bugünkü acı durum

yaratılmış…”yazısı yer almıştır. Bu tarihten

sonra temmuz ayına kadar Çorum ile ilgili

herhangi bir habere rastlanmaz.

3 TEMMUZ PERŞEMBE

AKŞAM GAZETESİ 3 Temmuz tarihli

gazete yine Çorum olaylar şehri oldu 3 ölü 12

yaralı başlıklı haberi ile dün akşam saat 19:00

sularında iki grup arasında çıkan çatışma

nedeni ile büyüyen olaylar kentin çeşitli

yerlerine yayılmış ve sabaha kadar devam

etmiştir bilgisi verilmektedir. Olayların

yoğunluk kazanması nedeni ile bugün saat

06:00 da sokağa çıkma yasağı konulmuştur.

Haber Çorum Ankara yolunda barikat kuran

bir grupla jandarma arasında çıkan çatışmada 1

kişi ölmüş 4 kişi yakalanmış üç tabanca ele

geçirilmiş 2 vatandaş taş demir sopa

darbeleriyle yaralanmıştır. Tedavi altına alınan

yaralıların durumlarının endişe verici olduğu

söylenmektedir. Haberin devamında ise Alaca

ilçesinde sağ görüşlü belediye işçisi Durak

Şahin’in kurşunlanmasından sonra ilçede

gerginlik artmış kaymakam Çorum’dan askeri

birlik istemiştir bilgisi verilmiştir.

HÜRRİYET GAZETESİ 3 Temmuz

tarihinde Orta Anadolu’da iki kent ölü şehir

oldu, Çorum ve Sivas’ta kimse sokağa

çıkamıyor haberi ile olayların tekrarının

başladığını bildiren gazete; Çorum’a dair Alevi

Sünni çatışmalarında 3 ölü 11 yaralı olduğunu

bildirmektedir. Yine aynı tarihte olaylardan

sonra henüz gözaltına alınan olmadığı bu arada

23/30

güvenlik önlemleri alan polislerin sayıca az

olması nedeniyle olayların patlak verdiği

mahallelerde operasyona girişemediği bilgisi

de verilmektedir.

İSTANBUL GAZETESİ 3 Temmuz tarihli

gazete ‘Çorum’da Yangın ve Cinayetler’

başlığı ile 3 kişinin öldürüldüğünü 12 kişinin

yaralandığını ve 10 evin yakıldığını

bildirmektedir. Haberin ayrıntısıyla ilgili

herhangi bir açıklama gazetede bulunmamıştır.

MİLLİYET GAZETESİ 3 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da önceki akşam başlayan

olaylarda gece 1 kişi, sabaha karşı da 3 kişi

ölmesi nedeniyle sabah saat 6’da başlamak

üzeriyle ikinci bir emre kadar sokağa çıkma

yasağı konmuştur, haberine yer verilmiştir.

Önceki gün sağ teröristlerin dağıttıkları

bildirilerle halkı cihada çağırdıkları ve bazı

mahallelerde CHP’li ve sol görüşlü kişilere ait

evleri yakmaya başladıkları bildirilmiştir. Aynı

gazetenin haberine göre kent merkezindeki çok

sayıda işyerini yağmalamışlar, tahrip etmişler,

sol görüşlü kişilerin oturdukları semtlerdeki

telefonların hatlarını da kesmişlerdir.

Saldırılarını sürdüren sağ teröristler SSK

hastanesi çevresindeki apartmanlara

yerleştirdikleri uzun menzilli tüfeklerle Eti

Evleri yöresine ateş etmeye başlamışlar ve

buradaki yurttaşlardan bazıları yaralanmıştır.

Olay yerine gelen jandarma ekipleri

saldırganları dağıtmış, sabaha karşı 04

sularında jandarmanın bir ara çekilmesinden

yararlanan sağ teröristler yeniden Milönü

semtine doğru saldırıya geçmişlerdir

TERCÜMAN GAZETESİ 3 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da 3 kişi öldürüldü 12 kişi

yaralandı 10 ev yakıldı başlığı ile yer alan

haberde önceki gece karşı gruplar arasında

başlayan ve mahalle mahalle yayılan olaylar

sırasında üç yurttaş hayatını kaybetti.

Çatışmaların büyüme potansiyeli göstermesi

üzerine sokağa çıkma yasağı ilan eden vali

vekili askeri birliklerden yardım istedi. Bu

arada güvenlik kuvvetleri olaylara karıştıkları

ileri sürülen 45 kişiyi gözaltına aldı, bilgisi

verilmektedir

4 TEMMUZ CUMA

GÜNAYDIN GAZETESİ 4 Temmuz tarihli

gazetede “Sivas ve Çorum’da sokağa çıkma

yasağı kaldırıldı” başlığının altında küçük bir

haber olarak; üç gün önce çıkan olaylar nedeni

ile sokağa çıkma yasağı konduğunu

bildirmekte ve “Çorum’da 3 kişi ölmüş 11 kişi

yaralanmıştı, olaylar Alevi - Sünni çatışmasına

dönüşme eğilimi göstermişti” şeklinde bir

hatırlatma yapmaktadır.

HÜRRİYET GAZETESİ 4 Temmuz

tarihinde gazete baş sayfasında Çorum’dan bir

görüntü vermekte gece silah seslerinin susmak

bilmediğini caddelere benzin bidonları

dizildiğini bir kısmını dolu olup ateşe

verileceğinin iddia edildiğini bildirmektedir

MİLLİYET GAZETESİ 4 Temmuz tarihli

gazetenin haberle ilgili başlığı Çorum’da bir

köyü basan sağcı teröristler bir işçiyi öldürdü

şeklindedir. Haberin detayında; önceki gece

olan sokağa çıkma yasağına rağmen kentte

bombalı ve silahlı saldırıların sürdüğü, sağ

eylemcilerin çok sayıda iş yerini yakarak tahrip

ettiği yer almaktadır.

5 TEMMUZ CUMARTESİ

AKŞAM GAZETESİ 5 Temmuz gazetesi,

Çorum’da sokağa çıkma yasağının

kaldırılmasından sonra olaylar sürüyor başlıklı

haberinin detayında alevi vatandaşların

azınlıkta olduğu belirli kesimlerde halkın hala

sokağa çıkamadığı ve yakma yıkma olaylarının

sürdüğü yer yer ortaya çıkan yangılara

itfaiyenin müdahale edemediği

gözlemlenmiştir. Vali vekili 103 kişinin

gözaltına alındığını sokağa çıkma yasağının

kaldırılmış olmasına karşın bazı kişilerin

sokağa çıkamadığını hatta kamu kuruluşlarında

bazı çalışanların işbaşı yapmadığını

bildirmiştir. THA Muhabiri ile konuşan iki

polis memuru ve iki şoför kentte meydana

gelen olaylardan sonra ilan edilen sokağa

çıkma yasağı kişilerin bu yasağa uymak

zorunda kaldıklarını sağ görüşlü kişilerin ise

yasa boyunca rahatlıkla gezip

24/30

dolaşabildiklerini söylemişlerdir, bilgilerini

vermektedir.

GÜNAYDIN GAZETESİ 5 Temmuz

Cumartesi gazetesi Çorum’u ateşe verdiler

başlığına, bir camiye bomba atıldığı sözleri

üzerine büyük olaylar çıktı 5 ölü 54 yaralı var

diyerek devam etmektedir 200’den fazla evin

yakıldığı birçok işyerinin tahrip edildiği

olayların bastırılamaması üzerine yeniden

sokağa çıkma yasağı kondu. Yasağa rağmen

kitle çatışmalarının önüne geçilememesi

üzerine çevre illerden Çorum’a askeri birlikler

sevk edildi. Haberin iç sayfalarda yer alan

detaylarında Alınan bilgiye göre Alaettin

Camii yakınlarında önce bir patlama sesi

ardından seri silah sesleri duyuldu. Caminin

bombalandığı cemaatin öldürüldüğü yolunda

söylentiler yayılması üzerine çıkan olaylarda 5

kişi öldü 30 ağır 64 yaralı var bilgisi

verilmektedir

HÜRRİYET GAZETESİ İlk büyük haber 5

Temmuz tarihinde yapılmış olup Çorum Ateşe

verildi başlığını taşımaktadır. 5 ölü 30

yaralının olduğunu bildiren haberin detayında,

silahlı ve sopalı grupların şehre yayıldığı,

işyerlerinin yağmalandığı, Çorum ile bir ara

bağlantının kesildiği Milönü semtinde bazı

gruplar üzerine ateş açıldığı ve sokağa çıkma

yasağının tekrar konulduğu bildirilmektedir.

Bir tam sayfayı Çorum’dan görüntülere ayıran

gazetenin aynı günkü haberine göre Cuma

namazının kılındığı Ulu Cami’de hoca vaaz

verirken bir genç Alaaddin Camii’ni yaktılar

deyince halk sokağa döküldü. Son olaylarla

birlikte tekrar göçün başladığını bildiren gazete

bu defaki göçlerin mahalleler arası göçler değil

başka kentlere göç olduğunu bildirmiştir.

Olaylarda 5 ölü 30 yaralı olduğu haberi de

verilmektedir

MİLLİYET GAZETESİ 5 Temmuz tarihli

baskıda Çorum’daki silahlı sokak

çatışmalarında 5 ölü, çok da yaralı var başlığı

altında yer alan haberde bildirilene göre:

Milönü semtinde dün Alaaddin camiinin

yanına bir patlayıcı atılmasının üzerine

yakında bulunan bazı gruplar arasında çatışma

başlamıştır. Uzun menzilli silahların da

kullanıldığı belirtilen olaylar, daha sonra diğer

mahallelere de sıçramış ve sokak çatışmalarına

dönüşmüştür. Valilik olayların gelişmesi

üzerine önceki gün kaldırdığı sokağa çıkma

yasağını yeniden koyarak çeşitli araçlarla halka

duyurmuş, ancak olaylar önlenememiştir. Bu

arada sağ teröristlerce kentin Üç Evler ve

Çiftlik Pınar yöresinde içme suyu şebekesi

kesilerek yollara barikatlar kurulmuştur.

Olayların başladığı saatlerde Ankara’ya

‘’ölüyoruz’’, ‘’yanıyoruz’’ şeklinde yardım

isteyen telefonlar gelmiş, ancak kısa süre sonra

Çorum’la tüm haberleşme kesilmiştir. Çatışma

sırasında çıkan yangınların devam ettiği 30’u

aşkın evin saldırganlarca yıkıldığı

öğrenilmiştir. Yangın bölgelerine güvenlik

kuvvetleri girememiş, itfaiye hortumları

kesilerek söndürme çalışmaları engellenmiştir.

Çevre birliklerden askeri birliklerin

gelmesinden sonra kent merkezinde denetim

sağlanmış ancak yer yer çatışmaların devam

ettiği görülmüştür.

TERCÜMAN GAZETESİ 5 Temmuz tarihli

gazete Alaattin Camii’ne saldırıldı haberleri

üzerine olaylar çıktı Çorum’da yeniden evler

yakıldı, sokağa çıkma yasağı kondu haberinin

detayında 5 kişinin öldüğü 22 kişinin

yaralandığı bilgisinin ardından, İçişleri Bakanı

Gülcigil’in açıklamasına yer verilmiştir. Bakan

açıklamasında, “halk tahrik edilmiş bazı

evlerde yangınlar çıkartılmış, güvenlik

kuvvetleri silah kullanmak zorunda

kalmışlardır. Çorum ilinde bir süredir muhtelif

zamanlarda devlet ve millet bütünlüğümüze

kasteden mihrakların yalan ve tahriklerinden

kaynaklanan fevkalade üzücü olaylar cereyan

etmektedir. Asırlardan beri bir arada yaşamış,

birbirlerine aile birliği ile bağlı ve iş

ortaklıkları kurmuş aynı dine mensup, aynı

ırkın evlatları planlı bir tuzağa düşürülmek

istenmektedir. Devletimiz tüm kanun dışı

eylemleri ve tahrikleri önlemeye muktedirdir.

Alınan tedbirler arttırılarak devam

ettirilecektir. Devletin birliğini bozmak

ülkemizin bütünlüğünü parçalamak ve

asırlardır kardeşçe bir arada yaşayan

25/30

Çorumluları birbirine düşürmek isteyenler asla

muvaffak olamayacaklardır” şeklinde

konuşmuştur. Gazete bunların yanı sıra CHP

yönetim kurulunun yayınladığı bir bildiri ile

hükümeti suçladığını ve AP iktidarının yandaşı

olan teröristlere yeşil ışık yaktı dediğini

bildirmektedir.

6 TEMMUZ PAZAR

AKŞAM GAZETESİ 6 Temmuz tarihli

gazete Çorum İstila edilmiş şehir

görünümünde başlıklı haberinde sağ ve sol

teröristlerin mezhep ayrılığını körükleyip halkı

birbirine düşürdüğünü, bunun yanı sıra

Çorum’da sokağa çıkma yasağının sürmekte ve

durumun sakin olduğu bildirildiğini

iletmektedir. Ayrıca, “İçişleri bakanlığı

Müsteşarı Çorum olaylarının başlangıcından

önce içişleri bakanı adına Çorum valisine gizli

bir telgraf göndererek kentin karıştırılmak

istendiğinin haber verildiğinin ve validen

provokasyonlara karşı önlem almasını

istemiştir” haberine de yer vermiştir. Gazetede

TİKP’nin “olaylardan uyarıldığı halde tedbir

almayan vali sorumludur; olayların çıkması ve

büyümesi bizzat vali Çavuşoğlu tarafından

teşvik edilmiş böylece MHP halka saldırılar

düzenleyebilmiştir. Ayrıca güvenlik

kuvvetlerinin halka açtığı ateş sonucu resmen

açıklandığı kadarı ile 5 yurttaş ölmüş onlarca

ev MHP’liler tarafından yağmalanmış ve tahrip

edilmiştir” şeklindeki açıklamasına da

değinilmiştir

GÜNAYDIN GAZETESİ 6 Temmuz tarihli

Günaydın gazetesi Çorum’da olaylar kontrol

altına alınamıyor, 40 gün önce Çorum mutlu

bir kentti başlıklarının altında verdiği bilgiye

göre ölü sayısı 15’e yükselmiş evler ateşe

verilmiş kent harabeye döndü şeklinde bilgi

verilmektedir. Gazetede Doktorların kenti terk

etmesi nedeni ile Çorum Devlet Hastanesi’nde

çok sayıda ağır yaralıya karşılık sadece bir

pratisyen hekim bulunduğuna değiniliyor.

Çorum Cumhuriyet Savcısı, olaylarla ilgili 135

kişinin gözaltına alındığını belirterek “Çorum

karmakarışık. Yaptığımız sadece yangın ve ölü

tespiti… Geceleri çatışma başlıyor ertesi sabah

ölü topluyoruz şu ana kadar bulunan ceset

sayısı 15” dedi, haberi aynı tarihli gazeteden

bir başka haber.

HÜRRİYET GAZETESİ 6 Temmuz tarihli

gazete Toplu katliam söylentileri artıyor, ölü

sayısı 15 e çıktı 80 bin kişi 4 gündür uykusuz

ve eli tetikte şeklindeki haberinin ardından bir

çukurda kurşunlanmış 7 kişinin cesedi

bulununca gerginlik daha da arttı, asılsız

söylenti ve ihbarlar işleri güçleştiriyor bilgisini

vermektedir. Olaylarda bugüne kadar 100’e

yakın evin yandığı zararların milyonlarla ifade

edilemeyeceği belirtilmiş. Yine verilen diğer

bir habere göre 50 bin Sünni 30 bin alevi olan

halkın taktik uygulamalarda askere yakın

polisten daha ileride olduğu söyleniyor

yaklaşık olarak 25 bin kişide silah olduğu

sanılıyor, halkın elinde normal tabanca dışında

uzun namlulu otomatik silahlar da bulunuyor.

Yine aynı gazetede ölenlerin cesetlerinin

yakını olan 4 kişiye teslim edilip belediye

vasıtası ile gömüldüklerini cenaze töreni

yapılamadığı ifade ediliyor. Gözaltına alınan

135 kişiden çoğunluğunu küçük çocukların

oluşturduğu 40 kişi ifadelerinden sonra serbest

bırakıldığı ve CHP’nin kitle terörü

niteliğindeki feci olayları ve alınan önlemleri

yerinde incelemek üzere Çorum’a bir heyet

gönderdiğine dair bilgi verilmektedir

MİLLİYET GAZETESİ 6 Temmuz tarihli

gazetenin manşetinde Çorum’da ölü sayısı

15’e çıktı haberi yer almaktadır. Konuyla ilgili

yarım sayfayı kaplayan bir haber yapılmış,

haberin detayında olayın silahlı sağ

teröristlerce çıkartılan, komünistlerin camileri

yakıp yıktığı söylentileri ile yurttaşları tahrik

ettiği bildirilmiştir. Yine aynı haberde ölenlerin

kimlikleri açıklanmış, CHP, TİKP ve MSP

sözcülerinin beyanlarına yer verilmiştir.

TERCÜMAN GAZETESİ 6 Temmuz tarihli

gazetede Çorum Savaş alanına döndü başlığı

ile verdiği haberin detayında, Savcının

açıklamasına yer verilmiş ölü ve yaralı sayıları

ile gözaltına alınanların sayısının belirtildiği,

MSP hükümete telgraf çekerek hükümetin

Çorum’daki olaylara derhal müdahale etmesini

26/30

istemiş, ölenlerden kimlikleri belirlenenlerin

isimleri bildirilmiştir.

7 TEMMUZ PAZARTESİ

AKŞAM GAZETESİ 7 Temmuz tarihli

gazetenin “Çorum Sakin Halk Tedirgin”

başlıklı haberinde sokağa çıkma yasağı

kaldırılmasına rağmen halk hala tedirgin bir

korkulu bekleyiş içerisinde nitekim bazı

vatandaşlar eşyalarını kamyonlara yükleyerek

şehirden göç etmeye başladılar bilgisi yer

almaktadır. Çorum Cumhuriyet Savcısının

ifadesine göre dün ölü sayısı 18’e yükseldiği 4

kişinin kimliğinin tespit edilemediği ayrıca

çıkan olaylarda 287 kişinin gözaltına alındığı

bildirilmiştir.. Öte yandan Alaca ilçesinde

sokağa çıkma yasağı sakıncalı görülerek

kaldırılmazken Alaca kaymakamı 15 kişinin

tutuklandığını ve 22 kişinin de gözaltına

alındığını haberi de verilmektedir

GÜNAYDIN GAZETESİ 7 Temmuz

tarihinde Çorum’da her sabah yeni cesetler

toplanıyor şeklinde verilen haberin altında

şehrin görüntüsünü içeren fotoğraflar yer

almaktadır. Cuma günün den beri devam eden

kanlı olaylarda ölü sayısı 20’ye yükseldi.

Evlerinin kapılarına aramızdan çıkın, bu birinci

ihtar yoksa öleceksiniz yazılı kâğıtlar asılan

birçok vatandaşın korkudan valiliğe

sığındığına değinen gazete Çorum olaylarını

yerinde incelemek üzere gönderilen CHP

heyetinin raporuna da değinmektedir. Raporun

ilk sonuçları genel sekreter Altan Öymen

tarafından açıklanmış, Öymen “Sokağa çıkma

yasağına rağmen şehirde silahları ile gezen

bazı militanların başlattıkları terör havasının

halen sürdüğünü, bunların gazetecileri bile

rehin alıp ölümle tehdit ettiklerini durumun

başlıca sorumlusunun da hükümet olduğunu

söylemiştir. Bir kısım polis amir ve memurlar

bu kışkırtıcılıkta aktif rol oynamışlardır diye

devam etmiş, cami yanıyor anonsunun polis

telsizi ile yapıldığını, caminin bahçesine

patlayıcı atan arabanın bilindiği halde halen

araştırılmadığını söyleyen Öymen’e göre polis

içerisinde militanlar olduğu daha önceden

bildirilmesine rağmen bunların tayininin

gecikmesi yüzünden yine aynı yanlı tutumların

son olaylar sırasında aktif olarak

sürdürülmüştür. Öte yandan gazete Türkiye

Birlik Partisi (TBP) ‘nin Çorum olaylarını

“Gerici, şeriatçı ve faşist güçlerin ilerici ve sol

görüşlü insanları toptan katletmek üzere bir

cihat hareketi olarak nitelemesi de gazetede yer

alan diğer bir haberdir.

HÜRRİYET GAZETESİ 7 Temmuz tarihli

gazete Hürriyet ekibinin Çorum’da

girilemeyen mahallelere girdiğini bildiren

haberinin başlığını “Halk endişeli Çorum’da

bu iş durmaz” olarak vermiş ve haber biri

kadın 5 ceset daha bulundu ölenlerin sayısı 20

oldu korkudan mahalle dışına çıkamayanlar

ölülerini de alamıyorlar öldürülenlerin işkence

gördüğü gözlerinin oyulduğu anlaşıldı diye

devam ediyor. Diğer haberler şu şekilde:

Çorum’da patlak veren kanlı olayların ölüm

bilançosu sürekli yükseliyor ve genellikle

Alevi yurttaşların öldürüldüğü gözleniyor.

Sünniler kendilerinden de adam kaçırıldığını

iddia ediyorlar Ancak Hıdırlık Bölgesinde

bulunan yan yana dizilmiş ayakları ve

boyunlarından birbirine bağlı olarak elleri

arkadan telle kıstırılmış vaziyette yere

yatırılarak kurşunlandıkları anlaşılan 7 kişinin

de Alevi olduğu tespit edildi. Bugüne kadar

bulunan ölülerin arasında Sünni olanların

sayısı Alevilerden az. Dere içinde kolları

kesilmiş ve yakılmış olarak bulunan iki cesedin

yanı sıra kimliği saptanamayan bir cesedin

gözlerinin oyulduğu ve derisinin yüzüldüğü

saptandı. Gözaltına alınan 287 kişiden 63 ü

27/30

serbest bırakıldı sanıkların sorgulamaları spor

salonunda yapılıyor. MSP dışındaki tüm

partiler Çorum’a akın ettiler. Gazete ayrıca

aleviler ne diyor Sünniler ne diyor şeklinde bir

bölüme de yer vermiş; Sünniler, “bizi bu

duruma getiren partilerdir özellikle CHP

solcuların oturduğu Milönü bölgesine ağırlık

verdi hatta bütün belediye hizmetleri o bölgeye

kaydırıldı. Çoğunlukta olmamıza rağmen işsiz

ve fakir kesim bizim taraftadır ve ihmal

edilmiştir. Alevilerle iç içe yaşıyorduk. Kendi

çarşılarımızda onlara dükkân da verdik onlar

da bize karşı önceden husumet beslemiyorlardı

ama bir kesim onların içine girerek bize karşı

onları kışkırttı. Bu işi devlet çözemez sonuna

kadar devam eder. Caminin bombalanması

gerçek olaydı güvenlik kuvvetleri bize ateş

açmasaydı şu anda tek bir alevi hayatta

kalmazdı.” Gazetenin ifadesine göre Alevilerin

açıklaması ise şöyle “Bu işin başlangıcı polisin

yanlı tutumundan kaynaklanmaktadır. Polis ve

jandarma bizim kesime hırçın davranmış, baskı

yapmış sağcıları himaye etmiştir. Aylardır

Kahramanmaraş olaylarının intikamının

Çorum’da alınacağı söylentileri yayıldı.

Komünist olduğumuz iddia edildi. Daha sonra

da katliam yapılacağı havası yaratıldı polisin

baskısı arttı. Bir ay önce olaylarda taraf tutan

polisin sürüleceği söyleniyor ama elebaşları

hala görevde biz kardeş kardeş yaşıyorduk

aramıza kin ve nefret tohumları yaydılar. Bu iş

durmaz olaylar önlenemez ne zamana kadar

kendimizi savunacağız? Caminin

bombalanması ve cemaatin kurşunlanması

provokasyondur. Bu söylenti gerçek dışıdır.

Makineli tüfekle camiye ateş açan kendileridir.

Eğer böyle bir olay olsaydı inşa halindeki

camiye değil yakınımızdaki camilere bomba

atılırdı. Biz aramızda bulunan Sünnilere tek

fiske vurmadık tek cam bile kırılmış değil ama

Sünni mahallelerindeki işyerlerimiz

yağmalandı. Yine aynı gazetede bir köşe yazısı

içerisinde katliamdan notlar kısmında Devlet

hastanesinin bir grubun üssü olduğu silahların

buraya sokulduğu bodrum katında işkencelerin

yapıldığı haberini müteakip güvenlik

kuvvetlerinin hastanede arama yaptığı ancak

yalnızca üç kişiyi ele geçirdiği hastane

personelinin yardımı ile diğerlerinin sakallarını

bıyıklarını kesip kılık değiştirdiği

bildirilmektedir.

İSTANBUL GAZETESİ 7 Temmuz tarihli

gazetede ‘Din Adamlarımız Halkı Uyarmalı’

‘Çorum’da Ölü Sayısı 18’e Çıktı’ başlıklı

haberin ayrıntısında Çorum’da meydana gelen

anarşik olayların, mezhep ayrılığını kışkırtan

çevrelerin eseri olduğu güvenlik kuvvetleri ve

adli bakan tarafından belirlendi. İlgililer

kışkırtmalara vesile edilen mezhep ayrılığı

konusunda din adamlarımızın açıklamalar

yapmasını, vatandaşları birleştirici telkinlerde

bulunması teklif edildi

MİLLİYET GAZETESİ 7 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da beş ceset daha

bulunduğunu ve bununla birlikte son bir ayda

ölenlerin sayısının 38’e yükseldiği

belirtilmektedir. Askeri birlikler tarafından

şehirde sıkı güvenlik önlemleri alındığı için

sakin olan kentten bazı kimseler eşyalarını

toplayıp başka kentlere göç etmektedir.

Sosyalist Devrim Partisi’nin yaptığı: ‘’Bu

olaylar AP’nin sırtında taşıdığı MHP

tarafından tezgâhlanmış korkunç bir oyundur.

Gözler önündeki gerçekler ne başbakanın ne de

TRT’nin çabaları ile örtülemeyecek kadar

açıktır’’ beyanına değinmiştir.

TERCÜMAN GAZETESİ 7 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da saat 04-20 arasında sokağa

çıkma yasağı kaldırıldı başlıklı haberin

detayında yeni bulunan beş cesetle, ölü sayısı

20’ye, gözaltına alınanların sayısı ise 22’ye

çıktı ifadesi yer almaktadır.

8 TEMMUZ SALI

AKŞAM GAZETESİ 8 Temmuz gazetesi

Çorum’da ölü sayısı 21’ e yükseldi hayat

normale dönüyor dükkânlar açılmaya başladı

haberinin ardından Ecevit’in “Çorum

olaylarında hükümet taraf tuttu devlet

kuvvetlerinin gözü önünde insanlar öldürüldü

evler yıkıldı devlet hastanesine kaldırılan

yaralılarda korkunç işkence izleri vardır”

şeklindeki beyanına yer vermiştir. Ecevit aynı

28/30

zamanda olayları ve kışkırtmaları sağcıların

başlattığına dair kanıt ve belirtilerin açık

olmasına karşın hükümet taraftır taraflardan

biridir ya da taraflardan birine göz

yummaktadır demiştir.

GÜNAYDIN GAZETESİ 8 Temmuz Tarihli

gazete Başbakan Demirel’in Çorum olaylarını

başlatan ajanı yakaladık başlığı ile başlayan

demecine yer vermiş Demirel, tahriklerin

hepsinin başında komünizm yatmaktadır

şeklinde açıklama yapmıştır. Uzun demecinin

sonunda Mesele göründüğü biçimde değildir,

Çorum’daki parti kavgası sağ- sol kavgası

değildir. Tamamen mezhep kavgasıdır.

Vatandaş masumdur. Camiye Molotof

kokteylini atan alevi vatandaş değildir başka

birisidir Olayların tahrikçisi bellidir devlet de

onu yakaladı şeklinde bir açıklama yapmıştır.

HÜRRİYET GAZETESİ 8 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da ölü sayısı artıyor başlığı

altında yağmalama ve öldürme olan bölgelerle

barikat kurulan mahallelere ait bir harita

verilmiş. Ölü sayısının 23 e çıktığı sokağa

çıkma yasağının kalktığı ama barikatların

durduğu bildiriliyor. Gazete yine olayın

detayına kısa bir şekilde değinerek, Alevilerin

yoğun bulunduğu mahallelerden Milönü’de

bulunan Alaaddin Cami’nin bombalandığı ve

makineli ile taranarak yakıldığı iddiası bir anda

kenti karıştırmış ve saldırılar sonucu özellikle

Sünni mahallelerde oturan Alevilerin evleri

yakılmış, insanlar öldürülmüş, işyerleri

yakılmış ve tahrip edilmiştir. Güvenlik

güçlerinin şu anda duruma hâkim olduğu

Çorum’da tedirginlik hala sürmektedir. Bu

korkunç acı Çorumluların yüreğinde yıllarca

yaşayacak ifadesinde bulunmuştur.

9 TEMMUZ ÇARŞAMBA

AKŞAM GAZETESİ 9 Temmuz gazetesi

Evren ve Kuvvet komutanlarının Çorum’a

gittiğini ve 22 yurttaşın öldüğü 36 sının da

yaralandığı Çorum’da durumun sakin olduğu

ve güvenlik görevlilerinin operasyonlarını

sürdürdüğü açıklanmıştır. Bu tarihten sonra

gazetede Çorum olayları ile ilgili olarak

hükümet ve muhalefet liderlerinin birbirlerini

sebep göstermelerine dair bayanları dışında

herhangi bir haber yer almamıştır.

GÜNAYDIN GAZETESİ 9 Temmuz tarihli

gazete Ecevit’in “Devlet Çorum Olayını

Önceden Bildiği Halde Önlem Almadı”

şeklindeki haberinin yanı sıra Genelkurmay

Başkanı Evren’in beraberindeki komutanlarla

inceleme yapmak için Çorum’a gittiğini

bildirmektedir.

HÜRRİYET GAZETESİ 9 Temmuz tarihli

gazetede Çorum’da iç göçün başladığını

bildirip ardından; Sünni mahallelerinde oturan

tüm Alevi aileler seferberlik ilan etmişçesine

eşyalarını alarak süratle Alevi mahallelerine

göç ediyorlar. Alevilerin oturdukları

mahallelerde sayı bakımından az olan Sünniler

de kendi mahallelerine taşınıyorlar iç göç asker

nezaretinde gerçekleşiyor. Ölü sayısının

şimdilik 23 olarak belirlenmesine rağmen

gerek savcılığa gerekse valiliğe yapılan

100’den fazla ihbarda aileler yakınlarından

haber alamadıklarını bildirdiler

İSTANBUL GAZETESİ 9 Temmuz tarihli

gazetede MHP Çorum Milet Vekili Irmak’ın

‘Çorum olayı solun tertibidir’ şeklindeki

beyanına yer verilmiştir.

MİLLİYET GAZETESİ 9 Temmuz tarihli

gazete Çorum olaylarını görüşen CHP

grubunda hükümetle ilgili gensoru ya da

meclis soruşturmasını açılıp açılamayacağı

konusunun karara bağlanacağını söyledi

bilgisine yer vermiştir. Bu tarihten sonraki

gazetelerde Çorum’daki olaylarla ilgili olarak

partilerin birbirlerine saldırıları dışında pek bir

bilgi yer almamaktadır.

10 TEMMUZ PERŞEMBE

HÜRRİYET GAZETESİ 10 Temmuz

gazetesi Çorum’da hayat normale dönüyor

başlıklı haberine, Alevilerin bir bölgede

toplanmasını ve işyerlerini terk etmesini

önlemek için önlem alınıyor şeklinde devam

ediyor. Gazete sıkı askeri önlemlerin devam

ettiği Çorum’da emniyet örgütünde belirli bir

29/30

gevşeme görülüyor, savcılık 9-10 sanığı ismen

tespit etmesine rağmen emniyette yetkili

bulunmadığından bu zanlıları celp edemiyor,

nitekim saat 10:00 olmasına rağmen vali vekili

ve müdür vekilinin göreve gelmeyip evde

istirahat ettikleri belirlendi. 50’ye yakın fabrika

halen işletmeye açılamadı Alevi işçiler

azınlıkta olmaları nedeniyle can güvenlikleri

bulunmadığından işbaşı yapamamaktadırlar

ifadeleri ile devam etmektedir

11 TEMMUZ CUMA

GÜNAYDIN GAZETESİ Son olarak 11

Temmuz tarihli gazetede küçük bir haber

olarak Çorum’da ölü sayısının 26’ya ulaştığı

bildirilmiştir.

HÜRRİYET GAZETESİ 11 Temmuz tarihli

gazete küçük bir haber ile iki ceset daha

bulunduğunu ve ölü sayısının 26’ya

yükseldiğini haber vermektedir. Duruşmaların

hâkimlerin gelmesi ile başladığı bilgisiyle

devam eden gazete 90 sanıktan 22’sinin

tutuklandığını ifade etmektedir. Sünnilerin

bulunduğu bölgede bulunan iki ceset ile

hastanede yaralı bir vatandaşın ölümüyle 26’ya

yükselen ölenlerin sayısının tarlalarda daha

çok ceset bulunduğu iddialarıyla yükseleceği

düşünülüyor haberi de detaylarda yer

almaktadır.

İSTANBUL GAZETESİ ‘Kızıl Cinnet

Devam Ediyor’ başlıklı 11 Temmuz tarihli

gazete Çorum’da dün öldürülen 7 kişi ile

birlikte ölü sayısının 25’e yükseldiğini

bildirmektedir. Başbakan Süleyman Demirel’in

‘’Türkiye’de kışkırtıcılığın hamisi CHP’dir.

Bölücülüğün hamisi CHP’dir. Kendisi

hükümetteyken canileri korumuştur. Bizim

hükümetimiz kim cinayet işlemişse onun

peşinde olur. Bunu başka türlü tartışmalara

dökmek, işi saptırmak ve olayı yanlış

istikametlere çekmektir.’’ beyanına yer

vermiştir.

13 TEMMUZ PAZAR

HÜRRİYET GAZETESİ Son olarak 13

Temmuz tarihli gazete Çorum’da tutuklu sayısı

artıyor başlığı altında 26 kişinin ölümü 35

kişinin yaralanması ile sonuçlanan olaylarla

ilgili olarak tutuklananların sayısının 72’ye 14

Temmuz tarihli gazetede 83’e çıktığı

bildirilmiştir

30/30

SONUÇ:

Basın haberleri sistematik bir biçimde

vermemiştir. Her bir gazetenin olayları veriş

tarihleri değişmektedir.

Her gazete genel olarak aynı haber kaynağını

kullanmış politik olarak taraf olan gazeteler

kendi açılarından haberi değiştirme veya

yayınlamama yolunu seçmiştir. Maraş olayı

hariç ölü ve yaralı sayıları her gazetede

farklıdır, kesin bir sonuca ulaşılamamaktadır.

Gerek olaylar sırasında gerekse sonrasında

yerel halk ve esnaf ile yapılmış herhangi bir

görüşme, röportaj ve benzeri bir çalışma söz

konusu olmamıştır.

Ölenlerin, yaralananların, ev ve işyerleri tahrip

olanların, tutukluların ve gözaltına alınanların

etnik kimlikleri hakkında hiçbir bilgi söz

konusu değildir. Milliyetçi fraksiyon dışındaki

gazeteler genel olarak mağdurlar için

“çoğunluğu alevi” olarak genel bir tabir

kullanmıştır.

Gazeteler mezhep kavgası- etnik ayrım

konusundaki şiddeti kınayan herhangi bir

söylemde bulunmamıştır.

Gazetelerde olaylarla birlikte yer alan parti

liderlerinin söz düelloları okuyucuyu yanlış

yönlendirip toplumsal bir hafıza oluşmasını

engel oluşturmaktadır.

Anadolu topraklarında yüzyıllardır devam eden

ve hep Alevilerin zararına sonuçlanmış bu

çatışmalar politik ortamla ilişkilendirilip asıl

sorunun görmezden gelinmesine neden

olmuştur. Basın bu konuda önemli bir

sorumluluk sahibidir.

TARTIŞMA

1- Bu çalışma yerel basın ve TRT arşivleri

ilave edilerek daha geniş bir perspektiften

incelenebilir.

2- Olayların üzerinden henüz 34-36 yıl

geçmiş olması nedeni ile ilgili bölgelerde

sözlü tarih çalışmaları eklenebilir.

3- Gazetelerin köşe yazıları çalışmaya dâhil

edilebilir.

4- Dönemin dergilerinde yer alan makaleler

çalışmaya dahil edilebilir.

5- Olayların yer aldığı köy ve mahallelerin o

günkü ve günümüzdeki politik yapısı

seçim sonuçları ile karşılaştırılarak analiz

edilebilir. Aynı zamanda 1973’ten itibaren

günümüze kadar seçim sonuçları da belirli

bilgilere ulaşmayı sağlayacaktır.

6- Çalışmanın başına analiz edilen gazetelerin

kısa bir tarihçesi verilebilir.