AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ THE AŞIKLI HÖYÜK OBSIDIAN TECHNOLOGY

21
TÜBA-AR 14 / 2011 AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ THE AŞIKLI HÖYÜK OBSIDIAN TECHNOLOGY Semra YILDIRIM-BALCI Keywords: Central Anatolia, Aşıklı Höyük, Pre-Pottery Neolithic period, obsidian, technological and typological analysis Anahtar Sözcükler: Orta Anadolu, Aşıklı Höyük, Çanak Çömleksiz Neolitik dönem, obsidiyen, teknolojik ve tipolojik analiz ABSTRACT Aşıklı Höyük (Central Anatolia- Province of Aksaray), being located in the close vicinity of obsidian sources, evidently used obsidian extensively for the chipped stone industry. The present study covers technological and typological assessment of the obsidian assemblage of the Aşıklı Höyük. The obsidian technology of Aşıklı mainly displays blades produced (unidirectional and bidirectional system) by direct percussion. It is thus anticipated that through the analysis of the Pre Pottery Neolithic obsidian industries in Aşıklı Höyük, it twill be possible to develop a more extensive knowledge of this community. ÖZET İç Anadolu Bölgesi Aksaray İli’nde, obsidiyen yataklarına yakın bir konumda bulunan Aşıklı Höyük’ün yontmataş buluntu topluluğunda obsidiyen yoğun olarak kullanılmıştır. Bu yazı kapsamında obsidiyen buluntular teknolojik ve tipolojik olarak incelenmiştir. Bu bağlamda Aşıklı obsidiyen teknolojisi doğrudan vurma yöntemi ile başlıca dilgi çıkarımını (tek yönlü çıkarımlı, iki yönlü çıkarımlı) göstermektedir. Bu yazının amacı Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ’da Aşıklı obsidiyen buluntu topluluğunun teknoloji ve tipolojisini tartışmak, bununla birlikte Aşıklı topluluğunu daha iyi anlamaya çalışmaktır.

Transcript of AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ THE AŞIKLI HÖYÜK OBSIDIAN TECHNOLOGY

TÜBA-AR 14 / 2011

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİTHE AŞIKLI HÖYÜK OBSIDIAN TECHNOLOGY

Semra YILDIRIM-BALCI

Keywords: Central Anatolia, Aşıklı Höyük, Pre-Pottery Neolithic period, obsidian, technologicaland typological analysisAnahtar Sözcükler: Orta Anadolu, Aşıklı Höyük, Çanak Çömleksiz Neolitik dönem, obsidiyen,teknolojik ve tipolojik analiz

ABSTRACTAşıklı Höyük (Central Anatolia- Province of Aksaray), being located in the close vicinity of obsidiansources, evidently used obsidian extensively for the chipped stone industry. The present study coverstechnological and typological assessment of the obsidian assemblage of the Aşıklı Höyük. The obsidiantechnology of Aşıklı mainly displays blades produced (unidirectional and bidirectional system) by directpercussion. It is thus anticipated that through the analysis of the Pre Pottery Neolithic obsidian industriesin Aşıklı Höyük, it twill be possible to develop a more extensive knowledge of this community.

ÖZETİç Anadolu Bölgesi Aksaray İli’nde, obsidiyen yataklarına yakın bir konumda bulunan AşıklıHöyük’ün yontmataş buluntu topluluğunda obsidiyen yoğun olarak kullanılmıştır. Bu yazıkapsamında obsidiyen buluntular teknolojik ve tipolojik olarak incelenmiştir. Bu bağlamda Aşıklıobsidiyen teknolojisi doğrudan vurma yöntemi ile başlıca dilgi çıkarımını (tek yönlü çıkarımlı, ikiyönlü çıkarımlı) göstermektedir. Bu yazının amacı Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ’da Aşıklıobsidiyen buluntu topluluğunun teknoloji ve tipolojisini tartışmak, bununla birlikte Aşıklıtopluluğunu daha iyi anlamaya çalışmaktır.

GİRİŞ

Orta Anadolu (Batı Kapadokya) Bölgesi’nde, Aksa-ray il sınırları içerinde yer alan ve yerleşmeden alı-nan örneklerde yapılan radyokarbon analizlerinegöre, 9. binin ikinci yarısı ve 8. binin ilk yarısına (kal.MÖ 8300-7500) tarihlenen Aşıklı Höyük (Res. 1),bölgenin Çanak Çömleksiz Neolitik kültürünün eniyi izlenebildiği yerleşme olması bakımından önem-li bir konuma sahiptir.

Yerleşmedeki kazı çalışmaları 1989-2000 yıllarıarasında Prof. Dr. Ufuk Esin, 2002-2003 yıllarındaProf. Dr. Nur Balkan-Atlı başkanlığında yürü-tülmüştür. Aşıklı Höyük’teki yeni dönem çalışma-ları 2006 yılında Prof. Dr. Mihriban Özbaşaranbaşkanlığında koruma ve sergileme projesine yöne-lik olarak başladıktan sonra, projenin tamamlan-masının ardından 2010 yılında ikinci dönem kazıçalışmalarına geçilmiştir. Bu yeni dönemde kazıve belgeleme yönteminde yapılan kimi değişiklik-ler ile yerleşme hakkında daha ayrıntılı bilgilere ula-şılacağı öngörülmektedir.

Aşıklı Höyük’te şimdiye kadar toplam 4 tabaka sap-tanmıştır. Bu tabakalardan yalnızca 2. tabaka genişbir alanda açılmış, bu tabakaya ait 10 yapı evresi veyerleşme düzeniyle ilgili ayrıntılı bilgi edinilmiştir. 2.tabakanın mimari düzenine bakıldığında, yerleşi-min ortadan geçen bir yol ile iki ana bölüme ayrıl-dığı anlaşılmaktadır. Höyüğün kuzey bölümündeyapı gruplarının yer aldığı konut alanı, güney bölü-münde ise ortak kullanım amaçlı özel yapılarınbulunduğu alan yer almaktadır. Kerpiç duvarlı, dik-dörtgen ya da trapez planlı ve damdan girişli olanyapılar, aralarındaki küçük boşluklar ya da sokaklarlabirbirlerinden ayrılmaktadır. Damların yapılara giri-şi sağlamanın yanı sıra gündelik uğraşılar için de kul-lanıldığı, yapı aralarındaki boşluklardaki obsidiyen,kemik gibi atıklardan anlaşılmaktadır (Esin ve Har-mankaya 2007: 264). Aşıklı Höyük’te çok sayıdakiobsidiyen buluntunun yanı sıra, kemik ve boynuzaletler dikkati çekmektedir. Ayrıca göreli olarak azsayıda yassı balta ve boncuk gibi taş ve kil bulgularda bulunmaktadır (Esin ve Harmankaya 1999). Aşık-lı yerleşimindeki beslenmeye baktığımızda özelliklekoyun ve keçi avcılığı (Buitenhuis 1997: 661) ve top-layıcılığın ağırlıkta olduğu, bunun yanı sıra tarımında yapıldığı (van Zeist ve de Roller 1995: 181-184)karma bir beslenme alışkanlığı söz konusudur.

Obsidiyen yataklarına yakın konumda bulunanAşıklı Höyük’ün yontmataş buluntu topluluğu, bir-kaç adet ile sınırlı olan çakmaktaşı dışında, tümüy-le obsidiyenden oluşur. Zengin bir çeşitlilik göste-ren obsidiyen buluntular, yerleşmenin tüm bulun-tu topluluğu içerisinde büyük bir grubu oluşturur.Obsidiyen buluntuların sayısının 100.000’den fazlaoluşu, bu hammade türünün günlük yaşam içinbüyük bir önem taşıdığını gösterir.

Aşıklı Höyük obsidiyen buluntuları ilk olarak N.Balkan-Atlı tarafından tipoloji ağırlıklı olarak çalı-şılmıştır (Balkan-Atlı 1993, 1994). Daha sonra F.Abbés, D. Binder ve N. Balkan-Atlı tarafından birgrup obsidiyen buluntunun teknolojisi üzerine birön çalışma yapılmış ve raporu yayımlanmıştır(Abbés vd. 1999). Ayrıca P. Anderson 30 taneylesınırlı bir obsidiyen grup üzerinde mikroskop ana-lizi yapmıştır (Anderson 1996a). Daha sonra tara-fımdan, yerleşme genelinden seçilen obsidiyenörneklemeler üzerinde doktora tez konusu kapsa-mında teknoloji ve tipolojiye yönelik bir çalışmayapılmıştır (Yıldırım-Balcı 2007).

Aşıklı Höyük obsidiyenlerinin teknolojik ve tipo-lojik gelişimi, höyükte tabakalanmanın kesintisizizlenebildiği 4 G-H “derinlik” açmasından bilin-mektedir. 4 G-H açmalarında şimdiye kadar toplam4 tabaka saptanmıştır ve bu alanda 4. tabakayayönelik kazı çalışmaları halen devam etmektedir.Taban ve duvar parçalarının bulunduğu 1. tabakaise, gerek tarımsal etkinlikler, gerekse doğal aşın-malar nedeniyle tahrip olduğu için yeterince anla-şılamamıştır. Buna karşılık 2. tabaka 4 G-H derin-lik açmasının yanı sıra, höyük yüzeyinde geniş biralanda açılmış ve yapı evreleriyle birlikte yerleşmeile ilgili ayrıntılı bilgi edinilmiştir; 10 yapı evresininsaptandığı 2. tabaka bu nedenle, çalışmamız açı-sından önem taşımaktadır. Bu makale çerçevesin-de, 4 G-H açmaları 2. tabaka obsidiyen buluntula-rından yola çıkılarak Aşıklı Höyük obsidiyen bulun-tularının teknolojisi belirlenmeye çalışılmıştır.

YÖNTEM

Yerleşmedeki obsidiyen buluntular sayısal açıdanönemli bir yoğunluk gösterdiği için, örneklemeseçilmiş ve bu malzeme üzerinde çalışılmıştır. 2.

Semra YILDIRIMI-BALCI

20

tabakada 2B (Res. 2) ve 2G evrelerine (Res. 3) aityapılarda bulunan buluntuların tümü, açık alanlardaise bulguların yoğunluğu nedeniyle örnekleme seçi-lerek toplam 5147 adet obsidiyen incelenmiştir;incelenen obsidiyenlerin 2140 tanesi 2B evresine,3007 tanesi ise 2G evresine aittir. Obsidiyen bulun-tuların incelenmesinde önce hammadde ayrımı,ardından teknolojik ve tipolojik ayrım yapılmıştır.

İncelemenin ilk aşaması olan hammadde ayrımı,makroskopik olarak (çıplak gözle) renk ve dokufarklılıklarına göre yapılmıştır. Hammadde ayrımıfarklı yataklardan gelen malzemenin tanımlanma-sını sağlamış ve sonradan yapılan kimyasal analizsonuçları yaptığımız ayrımı doğrulanmıştır.

İncelemenin ikinci aşaması, teknoloji ve tipolojiyedayalı ayrımdır. Teknolojik ayrımda öncelikle çekir-dek, yonga ve dilgilerin genel ayrımı ve sınıflama-sı yapılmış, daha sonra ise yapım sürecinin anlaşıl-ması amacıyla daha ayrıntılı bir teknolojik incele-me gerçekleştirilmiştir. 1994 yılında bir ön çalışmaolarak yapılan değerlendirmede belirlenen tekno-lojik ölçütler, bu sınıflandırmada temel olarak alın-mıştır (Abbés vd. 1999). Yapılan teknolojik ince-lemelerin sonucunda, yerleşmede kullanılan yon-galama sistemleri belirlenmeye çalışılmıştır. Kul-lanılan aletlerin tipolojik sınıflandırmaları yapılır-ken, özellikle taşımalık-alet ilişkisine dikkat edile-rek alet yapımında belirleyici olan yapım geleneği-nin belirlenmesine çalışılmıştır. Öncelikle yerleş-mede evreler arasında gerek teknik, gerekse detipolojik açıdan bir farklılığın olup olmadığınabakıldıktan sonra, Aşıklı Höyük’ün çağdaşı olan yer-leşmeler ile karşılaştırmalar yapılmıştır.

OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

HAMMADDE SEÇİMİ

Makroskopik olarak yapılan renk ayrımına göretoplam 11 çeşit obsidiyen saptanmıştır: 1. Saydam,2. Çizgili saydam, 3. Dumanlı saydam, 4. Çizgili-dumanlı saydam, 5. Kırçıllı saydam, 6. Grimsi yeşil,7. Grimsi yeşil çizgili, 8. Çizgili-kırçıllı gri, 9. KırçıllıSiyah, 10. Kahverengi, 11. Saydam Perlitli. Obsidi-yen çeşitlerinden birer örneğin kimyasal analizegönderilmesi sonucunda, bunların Aşıklı Höyükyerleşmesinin yakınında yer alan Kayırlı-Bitlike-ler, Kömürcü-Kaletepe ve Nenezi yataklarından

getirilmiş olduğu anlaşılmıştır (Res. 1). Analizsonuçlarına göre çizgili-dumanlı saydam olan obsi-diyenler Kömürcü-Kaletepe yatağına, grimsi yeşilolarak ayrılan obsidiyenler Nenezi kaynağına, bun-ların dışında kalan ve kendi içinde çeşitlemeleriolan çizgili, dumanlı ve kırçıllı gibi saydam obsidi-yenler Kayırlı-Bitlikeler yatağına aittir (Gratuzeve Boucetta 2006). Dolayısıyla Aşıklı yerleşmesin-de, önceden kimyasal analiz sonuçlarından bildiği-miz Kayırlı ve Nenezi Dağ obsidiyenlerinin varlığı(Gratuze vd. 1994), yeni analiz sonuçları ile dedesteklenmiş, buna ek olarak da Kömürcü-Kale-tepe yatağına ait obsidiyenlerin varlığı belirlen-miştir. Yeni analiz sonuçlarının bir diğer katkısı da,Kayırlı’nın iki yatağından biri olan Bitlikeler’in kul-lanılmış olduğunu göstermesidir.

Çizelge 1’de de görüldüğü üzere, 4 G-H derinlikaçmasında en fazla Kayırlı-Bitlikeler (% 94), azolarak da Nenezi (% 3) ve Kömürcü-Kaletepe (%3) yatakları kullanılmıştır. Aşıklı Höyük’ten, sözkonusu obsidiyen yataklarına olan uzaklık kuşuçumu, Nenezi 20 km, Kayırlı 27 km, Kömürcü 30km’dir. Kayırlı obsidiyen yatağının Nenezi’ye göredaha uzak olmasına rağmen yoğun olarak kulla-nılmış olmasını iki şekilde yorumlayabiliriz: Bun-lardan ilki, Kayırlı obsidiyeninin Nenezi obsidiye-nine oranla daha iyi kalitede olmasından yeğlenmişolabileceği, diğeri ise Kayırlı yatağına ulaşımınNenezi yatağına oranla daha kolay olmasındankaynaklanmış olabileceği şeklindedir.

Aşıklı Höyük obsidiyen buluntularının evreleregöre hammadde dağılımına bakıldığında, Kayırlı-Bitlikeler obsidiyeninin çoğunluğu oluşturduğuanlaşılmaktadır (2G evresi % 99,63, 2B evresi %94,35). Nenezi ve Kömürcü-Kaletepe obsidiyenle-ri ise her iki evrede de az oranda görülmektedir(Nenezi obsidiyeni 2G evresi % 0,17, 2B evresi %3,13, Kömürcü-Kaletepe obsidiyeni 2G evresi %0,2, 2B evresi % 2,52) (Çizelge 2). Dolayısıyla Aşık-lı insanlarının aynı obsidiyen yatağını kullanmayadevam ettirdikleri söylenebilir.

TEKNOLOJİ VE YONGALAMA SİSTEMLERİ

4 G-H açmaları obsidiyen teknolojisinde dilgi çıka-rımına yönelik yongalama sistemlerinin (iki yönlüçıkarımlı, tek yönlü çıkarımlı) hakim olduğunugörüyoruz.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

21

Dilgi çıkarımına yönelik iki adet yapım süreci (chai-ne operatoire) saptanmıştır1:

1. İki yönlü çıkarımlı çekirdekten birbirini takipeden seriler ile dilgi/dilgicik (düz, bazen çarpıkprofilli, merkez dışı ayırtlı) çıkarımı (Res. 7:1, 5-6.;8:4-6).2. Tek yönlü çıkarımlı çekirdekten dilgi/dilgicik(Düz ya da çarpık profilli, merkez dışı ayırtlı) çıka-rımı (Res. 7:2, 4; 8:3).

Her iki işlem zincirinin de çekirdek, çekirdeği hazır-lama, soyma parçaları, amaçlanan merkezi dilgiler gibitüm aşamaları yerleşmede izlenmektedir (yerleşme-de yongalama). Yongalama, yumuşak taş vurgaçla2

doğrudan vurma yöntemi ile yapılmıştır. Yerleşmeninyakın çevresinde yongalamada yeğlendiği düşünülenyumuşak taş örnekleri3 halen bulunmaktadır.

Çekirdekler obsidiyen buluntuların %0,93’ünü oluş-turmaktadır (Çizelge 3). Kendi içersinde dilgi veyonga çekirdekleri olarak iki grupta ele alınançekirdekler, daha sonra üzerinden çıkarılan dilgi-lerin çıkarım yönleri ve biçimsel özelliklerine görealt gruplara ayrılmaktadır; yoğun kullanım nede-niyle formu anlaşılamayacak duruma gelen çekir-dekler ise biçim dışı olarak adlandırılmıştır.

İki yönlü çıkarımlı yongalama sisteminde, Aşıklı tipiiki yönlü çıkarımlı çekirdek (Res. 4:2-3) ve iki yönlüçıkarımlı çekirdek (Res. 4:1) olmak üzere iki tipçekirdek tanımlanmıştır. Aşıklı tipi iki yönlü çıkarımlıçekirdeklerin, bir vurma düzlemi asıl dilgi çıkarımıiçin, ikinci vurma düzlemi ise yongalama yüzününeğimini düzeltmek için kullanılmıştır. İki yönlü çıka-rımlı çekirdeklerde ise her iki vurma düzlemi dedilgi çıkarımı için kullanılmaktadır. Çekirdeklerinarka tarafının bazen doğal olarak bırakıldığı, bazende arka-yanda omurgalı olduğu görülmektedir.Omurgalar genellikle tek taraflı olarak şekillendi-rilmiş ve diğer taraf doğal olarak bırakılmıştır.

Tek yönlü çıkarımlı çekirdeklerde de, çekirdeğinarkası bazen doğal bırakılırken (Res. 6:1), bazen dearka-yanda yer alan, tek taraflı omurgalı olarakhazırlanmıştır. Yonga çekirdekler ise çok vurmadüzlemlidir.

Az sayıda çekirdeğe karşılık (48 adet), çok sayıdaomurgalı yonga/vurma düzlemi açma yongası (89

adet) bulunmuştur (Çizelge 3). Dolayısıyla çekirdek-lerin tümünün bulunmadığını düşünmek mümkündür.

Omurgalı yongaların boyutları 2B evresinde 23 x42 x 8 mm ile 74 x 43 x 16 mm, 2G evresinde 25 x 15x 10 mm ile 105 x 46 x 12 mm arasında değişmekte-dir. Dolayısıyla omurgalı yongalarda standart birboyutun olmadığı, ayrıca omurgalı yongaların boyut-larından yola çıkarak kullanılan obsidiyen kütlesininboyutlarının da standart olmadığı söylenebilir.

Yan dilgiler toplam 591 adet olup, buluntu toplu-luğu içinde % 11,48’lik bir orana sahiptir. Bunlarkendi içinde doğal yüzlü (Res. 6:3, 6:7), ön omur-ga izli (Res. 6:6) ve arka omurga izli (Res. 6:5)olarak ayrılmaktadır. Yan dilgiler ön formun hazır-lık aşamalarını göstermeleri açısından önemlidir.Örneğin ön ve arka omurga izli dilgilerin varlığın-dan ön formun ön omurgalı ya da arka omurgalıolarak hazırlandığı, doğal yüzlü dilgilerin varlığın-dan ise ön formun her iki yüzeyinin tamamen yon-galanmadan yani doğal yüzlü olarak bırakıldığıanlaşılmaktadır.

Merkezi dilgiler Aşıklı Höyük obsidiyen endüstri-sinin amaçlanan parçalarıdır (1083 adet, % 21,04)ve çoğu kırık olarak bulunmuştur. Ortalama boyut-ları üst evrelerde 52 x 17 mm, alt evrelerde 47 x 12mm’dir. İki (2G evresi Res. 4:8; 7:1, 5-6, 2B evresiRes. 8:4-6) ve tek yönlü çıkarımlı (2G evresi Res.7:2, 4, 2B evresi Res. 8:3) olarak ayrılan merkezi dil-gilerin üzerlerinde merkezdışı ayırtlar vardır. Mer-kezi dilgiler içinde, iki yönlü çıkarımlı merkezi dil-giler her iki evrede de yaklaşık olarak aynıdır (2Gevresinde % 52,93, 2B evresinde ise % 49,78).

Yongalar 4 G-H açmaları obsidiyen teknolojisinin% 59,26’sını oluşturmaktadır. Öncelikle kalınlık-larına, daha sonra da doğal yüz taşıyıp taşımama-larına göre ayrılmışlardır. Doğal yüzlü yongalarınvarlığı, bloğun soyulma aşamasının yerleşmedeyapıldığının göstergesidir. Aşıklı’da bloğu soymaaşamasını gösteren doğal yüzlü yongalar çok sayı-da bulunmuştur (% 24,17). Daha sonraki aşamaolan ön formun şekillendirilmesi sırasında çıkarı-lan doğal yüzü olmayan yongalar ise nisbeten dahaaz sayıdadır (% 13,06). Bunu ön formun çok fazlaşekillendirilmediği şeklinde yorumlayabiliriz.Doğal yüzlü yongaların % 73’ünü ince yongalar, %27’sini kalın yongalar oluşturmaktadır. Şekillen-

Semra YILDIRIMI-BALCI

22

dirme yongaları olan doğal yüzü olmayan inceyongaların da çoğunlukla iki, bazen tek ve daha azda çok yönlü çıkarımlı negatiflere sahip olduklarıgörülmektedir. Bu veriler bize bloğun, çoğunluk-la karşılıklı olarak yongalanarak şekillendirildiği-ni, bazen ise bloğu çevirmeden hep aynı yöndenyongalandığını gösterir.

Yerleşmede evrelere göre obsidiyen teknolojisindebir farklılık olup olmadığına bakıldığında, iki yönlüçıkarımlı yongalama sistemin tüm evrelerde ağırlıklıolarak kullanıldığı, bunun yanı sıra tek yönlü çıka-rımlı sistemin de süregeldiği söylenebilir.

İki Yönlü Çıkarımlı Yongalama Sistemi

İki yönlü çıkarımlı yongalama sisteminde, iki yönlüçekirdeklerden birbirini takip eden seriler şeklindedilgi çıkarımı söz konusudur. Bu dilgiler, Aşıklıtipi iki yönlü çıkarımlı çekirdeklerden elde edil-mektedir. Aşıklı tipi iki yönlü çıkarımlı yongalamasistemine ait yapım aşamalarının aşağıdaki gibiolduğu düşünülmektedir.

Blok Seçimi ve Bloğun Biçimlendirilmesi (Res. 11:a-b)

Obsidiyen yerleşmeye blok ya da büyük yongalarhalinde getirilmiştir; genelde dilgisel yongalama-ya uygun doğal bir geometriye sahip bloklar seçil-miştir (Res. 11:a) ve bu da bu blokların bazençok az biçimlendirilerek hemen yongalanmayabaşlanmasına yardımcı olur. Bu tür blokların ben-zerleri Kayırlı işliğinde gözlemlenmiştir (Abbés vd.1999: 121).

4 G-H açmasında bulunan bir örnekte, tablasalbloğun sırtının sadece tek taraftan omurgalı olarakbiçimlendirilmiş olduğu, diğer taraflarının herhan-gi bir işlem yapılmadan bırakıldığı gözlenmiştir(Res. 10). Dolayısıyla bloğun çok fazla biçimlendi-rilmeden, yongalamaya yön verecek bir omurgaelde edildikten sonra dilgi çıkarımına hazır halegetirildiği anlaşılmaktadır.

Seçilen obsidiyen bloğu ya da yongaların formunabağlı olarak yapılan biçimlendirme ile ön formoluşturulmaktadır. Ön formun biçimlendirilmesinebağlı olarak iki yol izlenmektedir. Birincisi blo-ğun/yonganın biri ön tarafta, diğeri ise arka-yantarafta olmak üzere iki omurgalı olarak biçimlen-

dirilmesidir. İkinci yol, bloğun arka tarafının doğalolarak bırakılıp sadece ön ya da yan tarafına omur-ganın yapılmasıdır. Bu omurgalar genellikle tektaraflı olarak biçimlendirilmiş ve diğer taraf doğalolarak bırakılmıştır.

Bloğu soymak amacıyla ilk çıkarılan yongalar genel-likle kalındır ve üzerlerinde obsidiyenin doğal yüzü-nü taşımaktadır (Res. 11:b). Daha sonra ince yon-galar çıkarılarak bloğun biçimlendirilmesi tamam-lanır. Doğrudan vurma yönteminin kullanıldığı ilkaşamada, özellikle kalın ilk soyma yongaları, sertahşap ya da sert taş vurgaçla4, diğer ince şekillen-dirme yongaları ise, yumuşak taş vurgaç ile yonga-lanmış olmalıdır.

Vurma Düzlemi Açma (Res. 11:c)

İki yönlü çıkarımlı sistemde bloğun üst ve alt yüze-yinde çoğunlukla tek taraflı ya da iki taraflı olarakhazırlanmış, vurma düzlemi açma yongaları/omur-galı yongalar çıkarılmak suretiyle iki adet vurmadüzlemi elde edilmiş olmalıdır. Tek taraflı omurgalıolanların diğer kenarları çoğunlukla doğal olarakbırakılmıştır.

Omurgalı yongalar/vurma düzlemi açma yongala-rı, çekirdeğin dilgi çıkarımına başlamadan öncekivurma düzleminin ilk boyutunu vermesi açısındanönemlidir.

Yongalama Yüzeyi Açma (Res. 11:d)

Bloğun şekillendirilmesi sırasında hazırlanan omur-ga ilk olarak çıkartılarak yongalama yüzü açılır.Bu omurgalı dilgiler (Res. 11:d), daha sonraki dil-gisel çıkarımlar için altlık oluşturur. Doğal yüzlü ilkçıkarım dilgisi, yalnızca birkaç tane ve kırık parça-lar halinde bulunmuştur. Bu nedenle omurga hazır-lanmaksızın yongalamaya başlandığının söylenme-si doğru olmaz. Omurga çoğunlukla (yaklaşık % 80)tek taraflı olarak hazırlanmış (Res. 6:2), diğer tara-fı doğal olarak bırakılmıştır. Az sayıda da olsa,omurgalı dilgilerin yanı sıra çok sayıda ön ve arkaomurga izli dilginin bulunmuş olması, ön formlarınön ve arka omurgaya sahip olduklarını düşündür-mektedir. Çıkarılan dilgilerin uzunluğu ve omurgalıyongaların kalınlığı göz önüne alındığında ön form-ların boyutlarının yaklaşık 120 mm civarı olduğudüşünülmektedir.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

2�

Vurma düzlemi (Res. 8:2) ve yongalama yüzü yeni-leme yongaları (Res. 8:1) adlarından da anlaşıla-bileceği gibi bozulan yüzeylerin yenilenmesi içinçıkarılmış yongalardır. Bunlar dilgisel yongalamasürerken çıkarılan parçalardır.

Yongalama (Res. 11:e-h)

Yongalama yüzeyi, omurgalı dilgiler çıkartılarakaçıldıktan sonra, sırayla ön omurga izli ve doğalyüz taşıyan yan dilgiler (Res. 11:e), daha sonra damerkezi dilgiler (Res. 11:f, h) çıkarılmaya başla-nır. Yan dilgiler, merkezi dilgilerin çıkarımı devamettiği sürece yanlardan çıkmaya devam eder. Mer-kezi dilgiler iki ya da tek yönlü çıkarımlı olarakelde edilir (Res. 11:f, h). 1 ve 2B tabakalarında birmerkezi dilgiye bir yan dilgi karşılık gelirken, 2Gevresinde bir merkezi dilgiye iki yan dilgi karşılıkgelmektedir.

Yongalamada her iki düzlemden de dilgiler çıkar-tılırken, kimi zaman düzlemlerden bir tanesinindilgi çıkarmada, diğerinin ise yongalama yüzünüdüzeltmede kullanıldığı görülmektedir (Res. 11:g).Genellikle birbirini takip eden seriler şeklinde çıkaniki yönlü çıkarımlı merkezi dilgiler, çoğunlukla düz-gün ya da çarpık profilli olup, üst yüzeylerindemerkezdışı ayırtlar taşımaktadır (Res. 11:h). Eldeedilen dilgi/dilgiciklerin uç bitimleri çoğunluklasivri ya da verevdir.

Yongalama sırasındaki hatalardan menteşe hatalar(% 2,04), dalmalı hatalara oranla (% 0,66) çok sayı-dadır. Hataların fazla olması obsidiyenin kalitesinebağlı olabileceği gibi (perlit içermesi, çatlaklarınınolması gibi), yongalamada vuruşlara çok hakimolmadıklarını düşündürmektedir. Dolayısıyla çokuzman olmayan bir üretimden söz edilebilir.

Tek Yönlü Çıkarımlı Yongalama Sistemi

Tek yönlü çıkarımlı sistem, tek yönlü çıkarımlıçekirdekler ve tek yönlü çıkarımlı dilgiler ile tanım-lanmaktadır. Fakat tek yönlü çıkarımlı dilgilerin ikiyönlü çıkarımlı çekirdeklerden de çıkmış oldukla-rını bildiğimizden, ayrıca gerek boyut gerekse detopuk özellikleri açısından bir farklılık gösterme-diklerinden, bu dilgilerin hangi sisteme ait olduk-larını belirlemek mümkün olmamıştır. Bu dilgi-

ler/dilgicikler çoğunlukla düz, ya da çarpık profil-lidir (2G evresinde yaklaşık % 16-23 oranlarında,2B evresinde % 33). Tek yönlü dilgi/dilgiciklerçoğunlukla merkezdışı ayırtlıdır. Tek yönlü çıkarımlıişlem zinciri aşamalarının, iki yönlü çıkarımlı sis-temden farklı olmadığı, tek değişikliğin vurma düz-leminin tek taraftan açılıp, kullanılmış olduğu düşü-nülmektedir.

ALETLER, TAŞIMALIK-ALET İLİŞKİLERİ

Yerleşmenin genelinde bilinen zengin obsidiyenalet çeşitliliği (Balkan-Atlı 1993) 4 G-H derinlikaçmasında da aynı şekilde izlenmektedir. Yapılantipolojik incelemeler sonucunda toplam 5147 adetobsidiyenin 657 adeti (% 12,76) düzeltili, 308 adeti(% 5,98) ise kullanılmış olarak tanımlanmıştır.

Düzeltili parçalar arasında kazıyıcıları, çeşitli düzel-tilileri, çentikli parçaları, uçlu dilgileri, ok uçlarını,delicileri, kalemleri ve ara parçaları görmekteyiz.Ok uçları üzerinde yapılan önceki çalışmalardanyerleşmenin genelinde çok az sayıda olduğu bilin-mekteydi (Yıldırım 1999). Bu çalışmada incelenenparçalar içerisinde ok ucu tanımlanmamıştır. Hay-van tüketiminin bol olduğu Aşıklı yerleşmesinde okuçlarının sayıca az olması, Aşıklı insanlarının sürüavı, tuzaklar gibi farklı teknikleri kullanmış olduk-ları şeklinde yorumlanabilir. Diğer taraftan, az sayı-da ele geçen üçgen ve yarımay şeklindeki geomet-riklerin (Res. 5:1-4) kompozit ya da kesici olarak,bir sapa geçirilerek avcılıkta kullanılmış olabile-cekleri de düşünülmektedir (Yıldırım 1999; Yıldı-rım-Balcı baskıda).

Evrelerdeki alet çeşitliliğine baktığımızda 2G evre-sinde en yoğun olarak düzeltili dilgi/dilgiciklerin(Res. 4:6-7; 5:5; 7:7-8) olduğunu görmekteyiz(Çizelge 4). Bunları düzeltili yongalar, budanmışdilgiler (Res. 4:9; 7:10-11), yonga üstü kazıyıcılar(Res. 4:4-5; 6:4), çentikli dilgiler, dilgi üstü kazıyı-cılar (Res. 7:9) izlemektedir. Bu evrede Epi-Paleo-litik Çağ’ın tipik aletlerinden olan geometrik mik-rolitler (Res. 5:1-4), Çanak Çömleksiz NeolitikÇağ için hiç de az olmayacak bir oranda (% 3,34)görülmektedir. Ayrıca az sayıda uçlu dilgiler, kalem-ler (Res. 6:8-9), deliciler (Res. 4:10; 7:12), çentikliyongalar, ara parçalar bulunmuştur. 2B evresindede alet çeşitliliği aynı şekilde devam ederken,yoğunlukların farklılaştığı dikkati çekmektedir. Bu

Semra YILDIRIMI-BALCI

24

evrede ilk sırayı yonga üstü kazıyıcılar alırken (Res.9:3), düzeltili dilgiler (Res. 8:4-5, 7-8; 9:5-6) ikincisıraya, dilgi üstü kazıyıcılar (Res. 9:1-2, 4) üçüncüsıraya geçmiştir (Çizelge 4).

Evreler arasındaki bu farklılık, Aşıklı’daki yaşa-mın değişimini düşündürmektedir. Ancak Aşık-lı’daki buluntularda gözlenen değişimin yaşamayansıyıp yansımadığı anlamak için bitki ve hayvankalıntılarına bakıldığında, yerleşmede tarım, top-layıcılık ve seçici avcılık üzerine kurulmuş olan bes-lenme düzeninin5 hiçbir değişim olmadan süregel-diği, dolayısıyla buluntu topluluğundaki değişimiyansıtmadığı görülür. Bu bağlamda buluntu toplu-luğundaki değişimin nedenleri şu an için bir soruolarak durmaktadır.

P. Anderson’un 2. tabakadan 30 adet obsidiyenüzerinde yapmış olduğu iz analizi sonucunda, alet-lerin çoğunun kesme ve kazıma işlerinde, az sayı-da örneğin ise avcılıkta kullanıldığı anlaşılmıştır.Sarp düzeltili, omuzlu dilgilerin orak içine yerleş-tirilerek tahıl ve sazların kesiminde, kazıyıcıların isederi, ahşap ve kemik üzerinde kullanılmış oldukla-rı belirlenmiştir. Dilgilerin düzeltili kısımları birsapın içerisine yerleştirilmiş ya da doğrudan elin içe-risine oturtularak kullanılmıştır. Ayrıca düzeltisizdüzgün kenarlı bazı dilgilerin de bitki kesimindekullanıldığı anlaşılmıştır. Kazıyıcılar bir sapın için-de ya da doğrudan elin içinde kullanılmıştır (Ander-son 1996a). Bir dilginin ucundaki kırılma avcılık ileilgili olduğunu düşündürmekle birlikte, tek örnekolduğu için genelleme yapmak doğru değildir(Anderson 1996b). Bu bilgiler doğrultusunda 2Bevresinde deri, ahşap ve kemik işçiliğinde dahayoğun olarak çalışıldığı söylenebilir.

Belirli bir obsidiyen türünün, belirli bir alet yapı-mında bilinçli seçilerek kullanılıp kullanılmadığına(hammadde-tipoloji ilişkisi) baktığımızda bir fark-lılık olmadığı görülmektedir.

Alet-taşımalık ilişkisine baktığımızda ise tüm evre-ler boyunca kazıyıcıların, çoğunlukla bloğu soymaparçaları olan kalın yongaların üzerine olmaklabirlikte (2G evresi % 4,62, 2B evresi % 10,70),bunun yanı sıra yapım aşamalarındaki tüm parça-ların üzerine (ince yongalar, çekirdeği hazırlama,yenileme parçaları, yan ve merkezi dilgiler) yapıl-dığı da anlaşılmaktadır (Çizelge 5 ve 6). Dilgi üzeri

aletlerde ise (budanmışlar, deliciler, çentikliler,kalemler, uçlar) öncül parça/taşımalık olarak dahaçok merkezi dilgiler kullanılmıştır (2G evresi %50,80, 2B evresi % 31,27).

OBSİDİYENLERİN MEKANSAL DAĞILIMI

Obsidiyenlerin mekansal dağılımlarına bakıldığın-da, yoğunluğun çöp/işlik alanı olduğu düşünülenaçık alanlarda (2G evresi MN, NG, 2B evresi S, O)olduğu görülmektedir (Çizelge 7). Açık alanlar-dan toplanan obsidiyen buluntular içerisinde yon-galamanın tüm aşamaları izlenebilmektedir. Diğertaraftan yapı olarak tanımlanan MS, G (2G evre-si), C, G (2B evresi) alanlarında ise az sayıda obsi-diyen bulunmuştur ki, bu obsidiyenler de yapılarıniçindeki dolgu toprağından gelmektedir. Yapılarıntabanları üzerinde in situ olarak obsidiyen bulun-maması, her yenilenen yapı evresinde yapı içlerinintemizlenip, toprakla doldurulduktan sonra yeniyapının yapıldığını düşündürmektedir. Diğer taraf-tan yapı içi aydınlatmanın, damlarda yer alan girişdeliklerinden olduğunu düşünürsek, yetersiz ışıktandolayı taş yongalamaya elverişli bir alan olmadığıaçıktır. Dolayısıyla obsidiyenlerin, yapıların düzolduğu düşünülen damlarında (Balkan-Atlı 1994:217) ya da çöp/işlik alanı olarak düşündüğümüz açıkalanlarda yongalanmış olduğunu söyleyebiliriz.

KARŞILAŞTIRMALAR VE GENEL DEĞERLENDİRME

Aşıklı 4 G-H açmaları obsidiyenlerinin büyükçoğunluğu Kayırlı-Bitlikeler, küçük bir kısmı daNenezi ve Kömürcü-Kaletepe yataklarından, blok-lar ve büyük yongalar şeklinde getirilmiştir. N. Bal-kan-Atlı’nın Aşıklı obsidiyen buluntuları üzerin-deki ilk gözlemlerinde değindiği gibi (Balkan-Atlı1994: 217), yerleşmedeki obsidiyen miktarının faz-lalığına karşın düzeltisiz parçaların çokluğu (%81,25), obsidiyeni elde etme ve yataklardan yerleş-meye taşımada bir sorunun olmadığını, kolay eldeettikleri bu hammaddeyi de müsrif bir şekilde kul-landıklarını göstermektedir.

Yerleşme içinde yapıldığı anlaşılan yongalamadayumuşak taş vurgaçla doğrudan vurma yöntemikullanılmıştır. İki yönlü çıkarımlı sistem ağırlıklıolmakla birlikle, iki ve tek yönlü çıkarımlı sistem-le dilgi çıkarımına (düz yada çarpık profilli, mer-kezdışı ayırtlı) yönelik bir teknoloji tanımlanmıştır.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

2�

İki yönlü sistemde dilgiler, birbirini takip eden seri-ler şeklinde çıkarılmıştır. Teknik açıdan her iki sis-temin de, uzmanlık gerektirmediği söylenebilir.Buluntuların çok sayıda olması ve elde edilen par-çalarda belli bir standartın olmamasından dolayı,yerleşmede taş işleyenlerin sayısının çok olduğudüşünülmektedir.

Yongalama sistemlerinde kullanılan obsidiyenlerebakıldığında, hammadde çeşitlerine göre bir seçi-ciliğin olmadığı gözlenmiştir. Obsidiyen teknoloji-sinde 2. tabaka evreleri boyunca görülen süreklilik6,aynı şekilde mimari (Duru 2002: 171), kemik alet(Kaya 2002) ve sürtmetaş aletlerde de (Güldoğan2002) izlenmektedir.

4 G-H açmaları obsidiyen buluntularının%12,76’sını düzeltili parçalar oluşturmaktadır.Buradaki alet çeşitleri tüm tabakalar ve alt evre-lerde benzer olarak devam etmekle birlikte, sade-ce yoğunluklarında bir değişiklik olduğu dikkatiçekmektedir. 2G evresinde ağırlıklı olarak düzelti-li dilgi/dilgicikler görülürken, 2B evresinde yoğun-luk yonga üstü kazıyıcılardadır. Ayrıca 2G evresindeEpi-Paleolitik geleneğin izlerini taşıyan geometrikmikrolitler bulunmaktadır. Her ne kadar buluntutürlerinde bir değişim söz konusu ise de, yukarıdada söz edildiği gibi, yaşam ve beslenmede farklı-laşmayı gösteren herhangi bir veri olmadığı için,buluntulardaki değişimin nedenleri hakkındayorum yapmak zordur. Bu çalışma kapsamında elealmadığımız ok uçları, her ne kadar Aşıklı’nın çağ-daşı olan yerleşimlerde belirgin alet türlerindenise de, Aşıklı’da bunlar sayıca oldukça sınırlıdır.

Alet-taşımalık ilişkisine baktığımızda, yapılan ilkincelemelerde de gözlendiği gibi, kazıyıcılarınçoğunlukla bloğu soyma parçaları olan kalın yon-galar üzerine yapılmış olduğu (Abbés vd. 1999:125) ve dilgi üstü aletlerde ise daha çok merkezi dil-gilerin kullanıldığı görülmektedir.

Orta Anadolu’da Aşıklı Höyük’ün alt katmanlarıylakarşılaştırma yapabileceğimiz, Epi-Paleolitik Çağ’atarihlenen Pınarbaşı B kaya sığınağı yontmataşbuluntu topluluğu, %90 oranında obsidiyen, %10oranında ise çakmaktaşı ve diğer hammaddelerdenoluşmaktadır. Buradaki obsidiyenin Kapadok-ya’daki obsidiyen yataklarından getirildiği düşü-nülmektedir. A. Pirie’nin Pınarbaşı B obsidiyenle-

ri üzerindeki ilk gözlemleri, çekirdeklerin ve çekir-dek hazırlama yongalarının ve yapım artıklarının azolması nedeniyle, yongalamanın yerleşme dışındayapıldığını ve aletlerin hazırlanmış olarak getiril-diğini göstermektedir. Obsidiyen buluntuların %27’sini aletler oluşturmaktadır. Aşıklı’da 2G evre-sinde % 2,19 gibi düşük bir oranda bulunan geo-metrik mikrolitler, Pınarbaşı B’de % 20 oranıyla,çoğu aycık olmak üzere, en fazla bulunan alet grubuoluşturmaktadır (Baird 2007: 290-291).

MÖ 8500-8000’lere tarihlenen Pınarbaşı A alanı-nın yontmataş buluntuları ise A. Pirie ve C.Edwards tarafından çalışılmaktadır. B alanınaparalel olarak yontmataş buluntuların hammad-desi % 80 oranında obsidiyen, %20 oranında çak-maktaşı ve çörttür. İki yönlü çıkarımlı dilgi çekir-dekleri çoğunlukla tükenmiş durumda bulun-muştur. Obsidiyen çekirdeğin hazırlanmış, kıs-men parça çıkarılmış olarak yerleşmeye getirildi-ği ve yongalamaya yerleşmede devam edildiğidüşünülmektedir. Alet çeşitleri içinde mikrolitlerB alanına oranla daha az (% 10) bulunmuştur.Geometrik mikrolitler, Aşıklı’da olduğu gibimikro-kalem tekniği ile çıkarılmış parçaların üze-rine yapılmıştır (Baird 2007: 297-298). PınarbaşıB’de en eskisi tanımlanan Epi-Paleolitik gelene-ğin izlerini Aşıklı Höyük’te gerek mikro-kalemtekniği, gerekse de mikrolitlerin varlığından izle-mekteyiz. Mikro-kalem tekniği aynı dönemde,Anadolu’nun güneyindeki Öküzini Mağarası’ndada geometrik aletlerin yapımında kullanılmışsada (Léotard ve Bayón 2002: 135-136), Öküzi-ni’ndeki geometrikler Pınarbaşı A’daki örneklereoranla daha küçük boyuttadır.

Aşıklı’dan daha geç döneme tarihlenen Can HasanIII ve Suberde yerleşmeleri de, Kapadokya Bölge-si’nden getirilen obsidiyeni, obsidiyen yataklarınauzak konumlarına karşın yoğun olarak kullanmış-lardır. Batı Kapadokya bölgesinde olduğu gibiKonya Ovası’nda da (Can Hasan III) ağırlıklı ola-rak iki yönlü çıkarımlı yongalama sisteminin yanısıra tek yönlü çıkarımlı yongalama sisteminin devamettiği gözlemlenmekte ve yongalamanın yerleşme-de yapıldığı anlaşılmaktadır (Ataman 1988). Aletçeşitliliğine baktığımızda Can Hasan III’de Aşık-lı’dan farklı olarak çok sayıda ok ucununun (%30) varlığı dikkati çekmektedir (Ataman 1988).

Semra YILDIRIMI-BALCI

2�

Göller Bölgesi yerleşmelerinden Suberde’de isetek yönlü çıkarımlı konik çekirdekler ve bu çekir-deklerden çıkan küçük boyutlu dilgiler bulun-muştur. Yerleşmedeki çekirdek ve sırtlı dilgilerinvarlığından yola çıkarak, olasılıkla yongalamanınyerleşme içinde yapılmış olabileceği söylenebilir.Suberde’nin geometrik mikrolitleri Aşıklı’dakiörnekleri hatırlatmaktadır. Suberde’de en fazlagörülen alet, Can Hasan’da olduğu gibi, ok uçla-rıdır (yaklaşık 560 adet) (Bordaz 1969: 52-55).Aşıklı’da çok sayıda olan ön kazıyıcılar ise Suber-de’de azdır.

Aşıklı Höyük’den daha eski dönemlere (SonPPNA, İlk PPNB) tarihlenen ve Kuzey Suriye’deyer alan Cheikh Hassan yerleşmesinde de, Aşık-lı’da olduğu gibi birbirini takip eden seriler şek-lindeki dilgi çıkarımı görülmekle beraber, bunla-rın Aşıklı’dakilerden farklı olduğu yapılan tekno-lojik incelemeler sonucunda anlaşılmıştır. Aşıklı’dabir merkezi dilgiye alt tabakalarda 2G evresindeiki, 2B evresinde bir yan dilgi karşılık gelirken,Cheikh Hassan’da bir merkezi dilgiye 9 yan dilgidüşmektedir (Abbés 2003: 63, 74).

Sonuç olarak Aşıklı Höyük 4 G-H açmaları obsi-diyen buluntularının teknolojik gelişiminde Epi-Paleolitik geleneğin izlerini (geometrik mikrolitler,mikro-kalem tekniği) takip edebilmek mümkünolsa da, kendi içerisinde bir süreklilik gösteren veyerel özelliklerin hakim olduğu bir yapım gelene-ğinin bulunduğu söylenebilir.

KATKI BELİRTME

Aşıklı Höyük obsidiyen buluntularını incelememeizin veren ve bilimsel desteği ile her zaman yanım-da olan Nur Balkan-Atlı’ya teşekkürlerim son-suzdur. Yontmataş teknoloji konusunda bilgi vedeneyimlerini paylaşan Didier Binder’e teşekkürborçluyum. Ayrıca bilimsel önerilerine sık sık baş-vurduğum Çiler Algül, Nurcan Kayacan, MihribanÖzbaşaran, Laurence Astruc’e çok teşekkür ede-rim. Obsidiyen çizimlerin bir kısmı Nur Balkan-Atlı’nın çizim arşivindedir; kullanmama izin verenhocama teşekkür ederim. Diğer çizimler ve mürek-keplenmesi İlknur Arı, Nurcan Kayacan tarafın-dan yapılmıştır; kendilerine katkılarından dolayıteşekkür ederim.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

2�

1 Aşıklı Höyük yerleşmesinin güneyinde yer alan özelyapılar alanında üçüncü bir işlem zinciri söz konusudur(Yıldırım-Balcı 2007).

2 Taşlar sertlik derecelerine göre yumuşak ve sert diyeayrılmaktadır. Örneğin kumtaşı ve riyolit yumuşak taş,bazalt sert taş grubuna girmektedir.

3 Bu tip taşlar, Kapadokya Bölgesi obsidiyenleri üzerindeyapılan deneysel yongalama çalışmaları sırasında J.Pelegrin tarafından kullanılmış ve vurgaç olarakkullanılmaya çok uygun oldukları belirtilmiştir (J.Pelegrin ile kişisel görüşme, Ağustos 2009).

4 Sert taş vurgaç, obsidiyenin yongalanmasında çok uygunolmamakla birlikte, bazen ilk soyma yongalarınınçıkarılmasında kullanıldığı düşünülmektedir.

5 Yerleşmede bulunan bitki kalıntılarının analizinden

tarım (Tahıllar, bezelyegiller) ve toplayıcılık (meyvelerve yanı sıra ot türleri) (van Zeist ve de Roller 1995: 181-184), hayvan kalıntısı analizlerinden de seçici avcılık (enfazla koyun, keçi, sığır yanı sıra kızıl geyik, alageyik,domuz, at, eşek, tavşan ve bazı kemirgenler, tilki köpekkuş ve kaplumbağa) (Buitenhuis 1997) yapıldığıbilinmektedir.

6 Sınırlı bir alanda çalışılan 3. ve 4. tabakalara aityontmataş buluntular tarafımdan doktora tezikapsamında incelenmiştir. 2. tabakada izlenensürekliliğin bu tabakalarda da devam ettiği, fakat baskınsistemin tek vurma düzlemli çekirdekten dilgi/dilgicik(düz ya da çarpık profilli) çıkarımına yönelik olduğubelirlenmiştir (Yıldırım-Balcı 2007).

NOTLAR

Abbés, F., 2003.Les outillages néolithiques en Syrie du Nord. Méthode dedébitage et gestion laminairedurant le PPNB. BAR International Series 1150.

Abbés, F., N. Balkan-Atlı, D. Binder ve M.-C. Cauvin,1999.“Étude Téchnologique Préliminaire de l’Industrie Lithi-que d’Aşıklı Höyük”, Türkiye Bilimler Akademisi Arkeo-loji Dergisi 2: 117-139.

Anderson, P. C., 1996a.Interim Repot on Microwear Traces of Use on ObsidianTools from Aşıklı Höyük (1995Excavation). Yayımlanmamış Rapor.

Anderson, P. C., 1996b.“Functional Interpretation of Obsidian Tools from Aşık-lı Höyük (Pre-Pottery Neolithic, Central Anatolia): Mic-roscopic and Experimental Data”, Kazı Sonuçları Top-lantısı XVII: poster.

Ataman, K., 1988.The Chipped Stone Assemblage from Can Hasan III: AStudy in Typology, Technology and Function. Yayımlan-mamış Doktora Tezi, Institute of Archeology, London.

Baird, D., 2007.“Pınarbaşı Orta Anadolu’da Epi-Paleolitik Konak Yerin-den Yerleşik Köy Yaşamına”, M. Özdoğan ve N. Başge-len (yay.) Anadolu’da Uygarlığın Doğuşu ve Avrupa’yaYayılımı. Türkiye’de Neolitik Dönem. Yeni Kazılar, Yeni Bul-gular: 285-311. Arkeoloji ve Sanat Yayınları.

Balkan-Atlı, N., 1993.“Aşıklı Höyük (Aksaray) Yontmataş Endüstrisinin Tek-nolojik ve Tipolojik Açıdan İncelenmesi”, ArkeometriSonuçları Toplantısı VIII: 213-225.

Balkan-Atlı, N., 1994.“The Typological Characteristics of Aşıklı Höyük Chip-ped Stone Industry”, H. G. Gebel ve S. K. Kozlowski(yay.) Neolithic Chipped Stone Industries of the FertileCresent: 209-221. Studies in Early Near Easter Producti-on Subsistence and Environment I, ex oriente.

Bordaz, J., 1969.“The Suberde Excavations Soutwestern Turkey, an Inte-rim Report”, Türk Arkeoloji Dergisi 17/2: 43-71.

Buitenhuis, H., 1997.“Aşıklı Höyük: A ‘Protodomestication’ Site”, Anthropo-zoolica 25-26: 655-662.

Duru, G., 2002.“Some Architectural Indication for the Origins of Cen-tral Anatolia”, F. Gérard ve L. Thissen (yay.) The Neolithicof Central Anatolia (Proceeding of the International

CANeW Table Ronde, 23-24 November 2001): 171-180.Ege Yayınları.

Esin, U. ve S. Harmankaya, 1999.“Aşıklı”, M. Özdoğan ve N. Başgelen (yay.) Neolithic inTurkey. The Cradle of Civilization, New Discoveries: 115-132. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Yayınları.

Esin, U. ve S. Harmankaya, 2007.“Aşıklı Höyük”, M. Özdoğan ve N. Başgelen (yay.) Ana-dolu’da Uygarlığın Doğuşu ve Avrupa’ya Yayılımı. Türki-ye’de Neolitik Dönem. Yeni Kazılar, Yeni Bulgular: 255-272(metin), 259-272 (levhalar). Arkeoloji ve Sanat Yayın-ları.

Gratuze, B. ve S. Boucetta, 2006.Détermination de l’origine de lamelles en obsidienne trou-vé sur les sites de Musular,Çayönü, Aşıklı, Çakılbaşı et Mersin Yumuktepe (Turquie).Yayımlanmamış Rapor.

Gratuze B., J. N. Barandon, K. Alisa ve M.-C. Cauvin,1994.“Nondestructive analysis of Obsidian Artefact UsingNuclear Techniques: Investigation of Provenance of NearEastern Artefact”, Archaeometry 35/1: 11-21.

Güldoğan, E., 2002.Aşıklı Höyük Sürtmetaş Endüstrisi ve Sorunlar. Yayımlan-mamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, SosyalBilimler Enstitüsü, Prehistorya Anabilim Dalı.

Kaya, M., 2002.Aşıklı Höyük 4 G-H Derin Sondaj Açması Kemik Bulun-tuları. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üni-versitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Prehistorya AnabilimDalı.

Léotard, J. ve I. L. Bayón, 2002.“La Grotte d’Öküzini: Etude du Matériel Lithique”, I.Yalçınkaya vd. (yay.) La Grotte d’Öküzini Évolution duPaléolithique Final du Sud-Ouest de l’Anatolie: 109-234.Études et Recherches Archéologiques de l’Universitéde Liège.

van Zeist, W. G. ve J. de Roller, 1995.“Plant Remains from Aşıklı Höyük, a Pre-Pottery Neo-lithic Site in Central Anatolia”, Vegatation History and Arc-haeobotany 4: 179-185.

Yıldırım, S., 1999.Çanak Çömleksiz Neolitik Dönemde Ok ve Mızrak Uçları-nın Gelişimi Aşıklı Höyük Örneği. Yayınlanmamış YüksekLisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Ensti-tüsü, Prehistorya Anabilim Dalı.

Yıldırım-Balcı, S., 2007.Orta Anadolu Obsidiyen teknolojisi: Aşıklı Höyük Modeli,

Semra YILDIRIMI-BALCI

2�

KAYNAKÇA

Tekno-Kültürel Kökeni ve Evrimi. Yayımlanmamış Dok-tora Tezi, İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitü-sü, Prehistorya Bilim Dalı.

Yıldırım-Balcı, S., baskıda.“The Typological of Aşıklı Arrowheads and Problems”,4 th Workshop on Chipped Lithic Industries (4-8 Juin 2001Niğde).

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

2�

Çizelge 1 - Aşıklı Höyük 4 G-H derinlik açması obsidiyençeşitleri: Kayırlı- Bitlikeler, Nenezi, Kömürcü-Kaletepe.

Çizelge 2 - Aşıklı Höyük 4 G-H derinlik açmasıobsidiyen çeşitlerinin 2B ve 2G evrelerine göre dağılımı.

Çizelge 3 -Aşıklı Höyükobsidiyenlerinintabakalara/evrelere göredağılımı.

Semra YILDIRIMI-BALCI

�0

Çizelge 5 - Aşıklı Höyük 4 G-H derinlik açması 2B evresi taşımalık-alet ilişkisi.

Çizelge 4 - Aşıklı Höyük 4 G-H derinlik açması düzeltili alet çeşitlerinin tabakalara göre dağılımı.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

�1

Çizelge 6 - Aşıklı Höyük 4 G-H derinlik açması 2G evresi taşımalık-alet ilişkisi.

Çizelge 7 - Açık alan ve yapılarda bulunan obsidiyen buluntuların evrelere göre dağılımı.

�2

Res. 1 - Yerleşmeler, volkanlar ve obsidiyen yataklarını gösteren bölge haritası(Hazırlayan Y. G. Çakan).

Res. 2 -4 G-H derinlik açması, 2B evresi yapı ve açıkalanlar (Esin ve Harmankaya 1999: lev. 94, şkl. 10).

Res. 3 - 4 G-H derinlik açması, 2G evresi yapı ve açıkalanlar (Esin ve Harmankaya 1999: lev. 95, şkl. 11).

Semra YILDIRIMI-BALCI

��

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

Res. 4 - 2G evresi NG açık alanı: 1) iki vurma düzlemli dilgi çekirdeği; 2-3) Aşıklı tipi iki vurma düzlemli dilgiçekirdekleri; 4) yonga üstü yarı çeper kazıyıcı; 5) yonga üstü ön kazıyıcı; 6) düzeltili merkezi dilgi; 7-8) kullanılmışmerkezi dilgiler; 9) budanmış merkezi dilgi; 10) yan dilgi üstü delici.

Semra YILDIRIMI-BALCI

�4

Res. 5 - 2G evresi NG açık alanı: 1-4) geometrik mikrolitler; 5) düzeltili merkezi dilgi; 6-13) mikro-kalemler.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

��

Res. 6 - 2G evresi MN açık alanı: 1) tek vurma düzlemli dilgi çekirdeği; 2) omurgalı dilgi; 3, 5-7) yandilgiler; 4) yonga üstü (doğal yüzü olmayan) yarı çeper kazıyıcı; 8-9) merkezi dilgi üstü kalemler.

Semra YILDIRIM-BALCI

��

Res. 7 - 2G evresi MN açık alanı: 1-6) merkezi dilgiler; 8) düzeltili merkezi dilgi; 9) merkezi dilgi üstü önkazıyıcı; 10-11) budanmış merkez dilgiler; 12) delici ve budanmış

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

��

Res. 8 - 2B evresi S açık alanı: 1) yongalama yüzü yenileme yongası; 2) vurma düzlemi yenileme yongası (tablet); 3)merkezi dilgi; 4, 6) kullanılmış merkezi dilgiler; 5, 7-8) düzeltili merkezi dilgiler.

Semra YILDIRIM-BALCI

��

Res. 9 - 2B evresi S açık alanı: 1-2, 4) merkezi dilgi üstü ön kazıyıcılar; O yapısı: 3) yonga üstü saplı ön kazıyıcı; 8)merkez dilgi üstü uçlu dilgi; C yapısı: 5) düzeltili merkezi dilgi; 6) düzeltili yan dilgi; 7) yan dilgi üstü kalem.

AŞIKLI HÖYÜK OBSİDİYEN TEKNOLOJİSİ

��

Res. 10 - Tablasal blok.Res. 11 - Ham bloktan dilgi çıkarımına kadar tüm aşamalarıgösteren Aşıklı tipi iki vurma düzlemli dilgi çıkarımı.

Res. 12 - 2B evresi merkezi dilgiler.