Anafilaksi
-
Upload
gopacil -
Category
Health & Medicine
-
view
89 -
download
0
Transcript of Anafilaksi
ANAFİLAKSİ, AKUT ALLERJİKREAKSİYONLAR VE ANJİOÖDEM
DR. GÜLTEN YILMAZ
TERMİNOLOJİ
– Anafilaktik terimi…..IgE aracılı reaksiyonlar
– Anafilaktoid terimi…..IgE aracılı olmayan reaksiyonlar Daha onceden bir alerjene maruz kalmak gerekmez)
– Hipersensitivite….. antijenlere karşı gelişen uygunsuz bir immun yanıtAnafilaksi, ani hipersensitivite reaksiyonunun en dramatik ve en şiddetli formudur.
Epidemiyoloji Anafilaksi olgularının büyük bir bölümünde herhangi bir neden
bulunamaz (idiyopatik anafilaksi).
B-Laktam antibiyotiklerin, her 10.000 maruziyette 1 sistemik alerjik reaksiyon oluşmaktadır. ABD’de her yıl 400-800 ex
Arı (Hymenoptera) sokmaları, sonraki en yaygın anafilaksi nedenidir. ABD’de her yıl 100 ex
Çocuklarda en sık karşılaşılan anafilaksi nedeni:Besin allerjileri
PATOFİZYOLOJİ
Histamin, Prostaglandin-D2, Lökotrienler, Trombosit Aktive Edici Faktor , TNF-a anafilaksi patofizyolojisinden sorumludur.
Semptomlar
• Rinit• Farinks ödemi• Larinks ödemi• Öksürük• Bronkospazm• Dispne• Disritmiler• Kardiak kollaps• Kardiyak arrest
• Kaşıntı• Ürtiker• Anjiyoödem• Kızarıklık• Bulantı, kusma• Gastroinestinal kramplar• Diare• Gözde kaşıntı• Gözde sulanma, kızarıklık• Acil idrar yapma isteği• Genitoüriner kramplar
• Klasik anafilaksi tablosu genelde;– Ürtiker – Boğazda yumru hissi- ses kısıklığı(larengeal ödem!)– Dispne– Anksiyete– Göğüste sıkışma hissi– Sersemlik hissi ile gelir.– Bilinç düzeyinde azalma, solunum güçlüğü,
dolaşım yetmezliği– En ağır formunda; biliniç kaybı ve
kardiyorespiratuvar arrest gelişebilir.
Vazovagal Reaksiyon
• Hipotansiyon• Solukluk• Bradikardi• Terleme• Güçsüzlük• Senkop
REKÜRRENS
• İlk reaksiyon…. 0-60 dk• Rekürrens....– Bifazik Fenomen– %3-20– 4-8. saatte pik yapar– İlk klinik belirtiler ortadan kalktıktan 3-4 saat sonra
klinik olarak kendini gosterir. – Sorumlu ajan: SİSTEİNİL LÖKOTRİENLER
LABORATUVAR
• Triptaz;– Sadece mast hücre granüllerinde– Nötral bir proteaz– Serum düzeyleri birkaç saat süreyle yüksek kalır.
TEDAVİ
1. BASAMAK TEDAVİ– ABC – Havayolu– Oksijenizasyon– ANTA-SS– Kardiak monitorizasyon– Dekontaminasyon– EPİNEFRİN– Kristaloid
2. BASAMAK TEDAVİ– Steroid– Antihistaminik– Bronkodilatörler– Glukagon
EPİNEPHRİN
POZOLOJİ• Epinefrin dozu, 0.3-0.5 mg (1:1000 dilüsyondan 0.3-0.5 mL) IM
olarak her 5-10 dakikada bir olmak üzere yanıt ya da nüks durumuna göre tekrarlanır.
• Epinefrin:– EpiPen
Yerişkinler için 0.3 mg epinefrin– EpiPen Junior
<30kg çocuklar için 0.15 mg epinefrin
• Beta bloker kullanan hastalarda dikkatli olmak gerekir, çünkü epinefrin kullanılması beta adrenerjik stimulasyona karşı koyulamamasına sekonder ciddi hipertansiyonla sonuçlanabilir.
POZOLOJİ-2• Tedaviye dirençli veya kardiyovasküler risk ya da kollaps bulguları
varsa;
– IV epinefrin başlangıç bolus infuzyonu: 0.1 mg IV, 1:100,000 dilüsyonla verilmelidir. Bunun için, 10 mL SF içinde 0.1 mg epinefrin (1:1000 dilüsyondan 0.1 mL) 5-10 dakikalık infüzyon (1-2 mL/dak) şeklinde verilebilir.
• Başlangıç bolus uygulamasına da dirençli ise;
– İV Epinefrin infüzyonu: 1 mg epinefrin (1:1000 dilüsyondan 1.0 mL) 500 ml SF içinde 0,001-0,004 mg/dak (0.5-2mL/dak) olacak şekilde etkisi gözlenerek verilir.
2. BASAMAK TEDAVİ
• Birinci basamak tedaviye dirençli veya komplikasyon gelişen olgularda ve ayrıca tekrarlamaların önlenmesinde kullanılırlar.
– Metilprednizolon; 80-125 mg IV (çocuklarda 2 mg/kg max:125 mg)veya
– Hidrokortizon; 250-500 mg IV (çocuklarda 5-10mg/kg max: 500 mg)
Metilprednizolon, hidrokortizona kıyasla daha az sıvı retansiyonuna
neden olur ve yaşlılarda veya sıvı retansiyonu sorun yaratabilecek hastalarda (orn.renal ve kardiyak yetmezlikte) tercih edilir.
2. BASAMAK TEDAVİANTİHİSTAMİNİK• Difenhidramin benzeri H-1
blokeri;– 25-50 mg IV dozunda
almalıdır.
• Dirençli anafilakside; ranitidin veya simetidin benzeri H-2 blokerleri verilebilir.
BRONKODİLATÖR• Antikolinerjik ajanlar
nebulize;– ipratropium bromid; 250-500
mg/doz).
• Magnezyum sulfat;– Erişkinlerde 2 gr IV 20-30
dakika içinde– Çocuklarda 25-50 mg/kg
olarak tek doz
2. BASAMAK TEDAVİ
• Glukagon;– Sıvı tedavisi ve epinefrine dirençli hipotansiyon– Beta bloker alan hastalarda– Hipotansiyon düzelene kadar – Her beş dakikada 1 mg İV– Ardından 0,005-0,015 mg/dk infüzyon – Bulantı,kusma, hipokalemi, baş dönmesi, ve
hiperglisemi başlıca yan etkileridir.
• Olguların %4’ü yatış
• Tedaviye dirençli unstabil hastalar YBÜ
• En az 4 saatlik gözlem
• Geçmişte şiddetli reaksiyon öyküsü olanlarda ve beta-bloker kullananlarda gözlem süresi uzatılmalıdır. (REKÜRRENS DAHA SIK)
• Beta bloker almakta olan herhangi bir anafilaksi hastasına başka bir antihipertansif
• İdiyopatik anafilaksili hastalarda agresif daha uzun sureli steroid yaklaşımı nükslerin sıklığını azaltır.
ÜRTİKER- ANJİOÖDEM
• Ürtiker;– Geçici– Farklı büyüklükte– Kaşıntılı– Eritematoz
• Eritema multiforme;– Ürtikerin daha belirgin bir
varyasyonu– Tipik hedef tahtası şeklinde– Dermiste ödem– Daha derin bir reaksiyon– Sıklıkla yüz, boyun ve
distal ekstremiteler
TEDAVİ
• Antihistaminikler• Steroid• Epinefrin• Ranitidin• Soğuk kompres
ANJİOÖDEM• Ace inhibitörleri!! (%0,1-0,7)
Antihistaminikler ve kortikosteroidler gibi tipik allerjik reaksiyon ilaçları faydasız, çünkü ACE-inhibitor anjiyoödemi IgE artışıyla ilişkili değildir.
• Orta veya ağır düzeyde şişme, disfaji veya solunumsal distres gorulen hastaların yakın gözlem için yatırılması en iyisidir.
Herediter Anjioödem
• Kompleman yolunda defekt• Otozomal dominant • C1 esteraz inhibitörü duzeyleri düşük veya
disfonksiyonel C1 esteraz inhibitörü düzeyleri yuksek
• Akut ataklar arası dönemde C4 duzeyleri düşük • Sıklıkla üst solunum sistemi ve GİS i tutar.• Birkaç saat ile 1-2 gün
Herediter Anjioödem-2• Çoğunlukla minor travma reaksiyonu hızlandırabilir. • Epinefrin, steroidler ve antihistaminikler gibi tipik alerjik
reaksiyonların tedavisinde kullanılan ajanların çoğu etkisizdir.
• Akut atakların profilaksileri;– stanozolol 2mg/gun veya – Danazol 200 mg/gun olacak şekilde zayıf androjenler ile mumkun olabilir.
• Akut atakların süresi, C1 esteraz inhibitoru konsantresi replasmanı ile kısaltılabilir.
• Taze donmuş plazma
SIK RASTLANAN DİĞER ALLERJİK PROBLEMLER
• Besin allerjisi reaksiyonları• Böcek sokmaları allerjik reaksiyonları• Allerjik ilaç reaksiyonları
Besin Allerjisi Reaksiyonları• Besin proteinlerine karşı IgE aracılı reaksiyonlar
• GİS lümende dizilmiş olan IgE-kaplı mast hucreleri• Günlük ürünler, yumurta, fındık ve kabuklu deniz ürünleri
• Alerjik belirtilerin ortaya çıkmasından önceki 24 saat içindeki ayrıntılı diyet öyküsü
• Dudaklarda, ağız ve farinkste kaşıntı ve şişme, bulantı, karında kramplar, kusma, ishal
• Anjiyoodem ve urtiker gibi deri lezyonları, yanı sıra anafilaksi gelişebilir.
Böcek Sokmaları Allerjik Reaksiyonları
• Hymenoptera (arı) üç aileyi içerir: – Apidae (bal arıları), – Formicidae (ateş karıncaları)– Vespidae (yabanarıları, sarı ceketler, ve eşek arıları)
• Toksin-aracılı reaksiyonlar içinde lokalize ağrı, kaşıntı, şişme ve kızarıklık(sellülit ile karışır)
• Buz uygulama ve oral antihistaminikler
• Daha yaygın reaksiyonlar veya baş ve boyun bolgesindeki lokal reaksiyonlar kısa sureli kortikosteroid tedavisinden fayda gorebilir.
• Ciddi reaksiyonlarda ek olarak epinefrin reçete edilebilir.
Allerjik İlaç Reaksiyonları• Penisilinler (% 90 sorumlu)
• Fatal anaflaktik ilac reaksiyonu geciren hastaların yaklaşık %75’i penisilin nedenlidir.
• Parenteral penisilin uygulaması, oral tedaviye kıyasla iki kat daha yüksek fatal alerjik reaksiyon riski taşır.
• Penisilin allerjisinin sefalosporinler ile capraz reaksiyon oranı yaklaşık %7’dir.• Penisilinle daha önce yaşamı tehdit eden veya anafilaktik reaksiyonlu
hastalara sefalosporinler verilmemelidir. (en allerjik sefaclor)
• Sulfonamid antibiyotiklerine karşı alerjisi olan hastalara sulfa-içeren bileşikler verilmemelidir.
Serum Hastalığı
– Genellikle ilac verilmesinden sonraki birinci veya ikinci haftada başlar ve hastalığın hafiflemesi ilac kesildikten sonra birkac haftayı bulabilir.
– Genel keyifsizlik, artralji, artrit, kaşınma, urtikeryal dokuntuler, ateş, adenopati ve hepatosplenomegali sık gorulen bulgu ve belirtilerdir.
– İlac ateşi, diğer ilişkili klinik bulgular ve immunolojik bir temel olmaksızın ortaya cıkabilir.
– Dolaşımdaki immun kompleksler muhtemelen bazı ilaclar nedeniyle oluşan lupus-benzeri reaksiyonların sorumlusudur.
– Hemolitik anemi gibi sitotoksik reaksiyonlar ortaya cıkabilir. – Eritem, kaşıntı, urtiker, anjiyoodem, eritema multiforme, ve
fotosensitivite gibi deri dokuntuleri olabilir. – Bronkospazm ve havayolu tıkanması gibi pulmoner komplikasyonlar
gelişebilir.
• Topikal uygulanan ilaclara bağlı olarak, gecikmiş tip hipersensitivite reaksiyonları kontakt dermatit şeklinde ortaya cıkabilir.
• Oral ya da parenteral antihistaminikler ve kortikosteroidler kullanılır.
• İlacların hemen kesilmesi onemlidir, fakat ilac kullanılmayan donemde de reaksiyonlar devam edebilir ya da tekrarlayabilir.
Dinlediğiniz içinTeşekkürler…