Post on 26-Feb-2023
Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının Muhasebe Eğitimine Yansıması:
Ankara’daki İşletme Yüksek Lisans Öğrencilerinin Görüşleri
Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali AKTAŞ
Öğr. Gör. Dr. Ayşe Nilgün ERTUĞRUL
ÖZ
İşletme Anabilim dalının önemli bilim dallarından olan muhasebe çağa uygun olarak gelişme ve değişme
göstermektedir. Muhasebenin finansal belgelerin kaydedilmesinden daha fazla anlam taşıdığı son dönem çalışmalarda
çokça dile getirilmektedir. Bu anlamda, yönetime ve diğer paydaşlara son bilgi olarak ulaştırılan raporlama,
muhasebenin son çıktısı olarak önem arz etmektedir. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları, muhasebenin tüm
aşamaları için kavramsal bir çerçeve ve uygulama yönergeleri oluşturmuştur. Bu gelişmenin, işletme uzmanlık
eğitimine de yansıması artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu sebeple çalışmamızda, muhasebe eğitimi alan işletme yüksek
lisans öğrencilerinin finansal raporlama standartlarına bakışı ele alınmıştır. Bunun yanı sıra katılımcıların, yüksek lisans
derslerinde muhasebe alanındaki gelişmelerin derslerine ne kadar yansıdığı konusundaki görüşleri değerlendirilmiştir.
Çalışmamızda, veri toplama yöntemi olarak anket ve analiz yöntemi olarak frekans ve korelasyon analizleri
kullanılmıştır. Anketler, Ankara’daki dört büyük devlet üniversitesinin muhasebe dersi alan işletme yüksek lisans
öğrencilerine uygulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Muhasebe, Finansal Raporlama Standartları, Eğitim
ABSTRACT
The Reflect Of International Financial Reporting Standards on Accounting Education:
The Viewpoint of Master’s Degree Students
Accounting, one of the most important fields of Business Administration, is changing and developing in accordance
with time. In recent studies it has been expressed that accounting means more than a recording of the financial
document. That why reporting, sent to the management and stakeholder as a last information, matters as being the last
output of Accounting. International Financial Reporting Standards have formed a framework and implementation
instructions for all stages of Accounting. It is inevitable to see an impact of this growth on the education of maste`s
degree in Business Administration. So, the main topic of our study is the viewpoint of students studying for their
master`s degree in Business Administration and took accounting education during this time to the financial reporting
standarts. Also, the opinions of participants about the degree of contribution of developments in Accounting to their
Accounting lessons were evaluated. In this study, we used questionnaire as a data collection method and frequency and
correlation to analyze the data. Questionnaires were applied to students studying for their master`s degree in Business
Administration department of four big state universities in Ankara and took an Accounting course during this program.
Key Words: Accounting, Financial Reporting Standards, Education
GİRİŞ
Muhasebenin, sosyal ve beşeri diğer alanlarla ilişkisi sebebiyle çok disiplinli bir bilim dalı
olmasının yanı sıra, işletmeleri ve hatta tüm toplumu ilgilendiren yönünü dikkate almak gereklidir.
Zira muhasebeyi iyi binle bir toplum, finansal açıdan hata yapmaktan ve kasti ya da kasti olmayan
şekillerde yanıltılmaktan uzaklaşmış olacaktır.
Lisansüstü eğitimin temel amacı, bir bilim dalında uzmanlık kazanmaktır. Bu anlamda, işletme
yüksek lisansı da işletmenin tüm alanlarında uzmanlaşmayı gerektirecektir. Diğer taraftan,
muhasebenin, bir işletmenin parasal nitelikteki işlemlerinin takibinden raporlanmasına tüm
aşamaları kapsaması sebebi ile bel kemiği olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Nitekim, kâr amacı
gütsün ya da gütmesin, tüm kurum ve kuruluşlar hayatlarını sürdürebilmek adına paraya ve bununla
ilgili nitelikli bilgiye ihtiyaç duyarlar. Finansal açıdan bilgi, , muhasebenin bir ürünü olan finansal
tablo ve raporlardan elde edilir. Bu sebeple, bir kurumun tüm bilgi paydaşları, bu raporların ihtiyaca
uygun, yeterli, ilgili, zamanlı, karşılaştırılabilir olmasını beklerler. Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları (UFRS), bu beklentilerin karşılanması amacıyla ortaya çıkmıştır. Öncelikle muhasebe
eğitimi ile ilgili ve çalışmamızı destekler nitelikteki literatür sunulacaktır. Daha sonra da
Ankara’daki dört eski devlet üniversitesinde (Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Ankara Üniversitesi,
Gazi Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi), muhasebe alan dersi almakta olan işletme yüksek lisans
öğrencilerine uygulanmış anket çalışmamız ve sonuçları verilecektir. Anket çalışması, muhasebe
eğitiminin gelişimi ve bu gelişim içerisinde UFRS’nin yüksek lisans eğitimine yansıyışı
çerçevesinde düzenlemiştir.
1. Muhasebe Eğitimi İle İlgili Literatür
Muhasebe eğitimi, finansal nitelikli bilgilerin, kaydedilmesi, sınıflanması, özetlenip, raporlanması
ve bunların analiz edilerek işletme kararlarında kullanılması ile bu süreçlerin denetimi konularında,
öğrenci bilgisinin geliştirilmesidir. (Daştan, 2009, s.144) Başarılı muhasebe, nitelikli finansal bilgi
üretiminin önemli bir şartıdır. Bunun için gerek muhasebe elemanlarının gerekse meslek
mensuplarının buna yönelik iyi bir muhasebe eğitimi almış olmaları gereklidir.
Lisans ve yüksek lisans eğitimlerinin amacı, ara eleman yetiştirmek olmadığından, verilen bilgilerin
kavramsal bir çerçeve dahilinde ve uygulamadan ziyade teorik olmasına dikkat edilmesi kaçınılmaz
olmaktadır. Ancak, işletme alanından mezun olanların meslek grubu olarak muhasebecilik
mesleğini de tercih etmesi sebebiyle kimi zaman daha derinlemesine bir bilgiye ihtiyaç
duyulabilmektedir. Muhasebe eğitimine önem verilmesi ve alınan bu eğitimde yeniliklerin takip
edilmesi, gelişen ve değişen dünya koşullarına uygun olarak ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanması
için zorunludur. (Fırat, 2009,s. 115).
Muhasebe Meslek mensuplarıyla ilgili ilk resmi karar, TBMM’de kabul edilen ve 13.6.1989 tarihli
resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest
Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu olmuştur. (Karcıoğlu, Bilgili ve
Yazarkan, 2010, s.2) Bununla birlikte, ülkemizde muhasebeci eğitimi ile ilgili başlangıcı, Türkiye
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB)’un
1993’te Temel Eğitim Staj Merkezi (TESMER)’in faaliyete geçmesi oluşturmaktadır. (Özbirecikli,
2009, s.83) Muhasebe mesleğinin akademik bir meslek dalı haline gelmesi, ilgili meslek grubunun
mensuplarının en az lisans eğitimi görmüş olmalarını gerekli hale getirmiştir.
Muhasebe yalnızca meslek mensuplarının değil, kurumların parasal konularla uğraşan tüm
personelinin ve elbette son bilgiyi değerlendirecek olan yöneticilerin bilmesi gereken bir alandır. Bu
sebeple, işletme alanında çalışan ya da çalışmayan fakat işletmecilik bilgisine sahip olmak isteyen
kişilerin muhasebe eğitimi almamaları yetersiz kalmalarına sebep olacaktır.
Bugüne kadar muhasebe eğitimi ile ilgili pek çok çalışma yapılmıştır. Muhasebe öğretiminde
gelişmelerin anlatıldığı ülkemizde yapılan tezler, Muhasebe öğretim programının öğretim elemanı
ve öğrenci görüşlerine göre değerlendirilmesi: Meslek yüksekokullarında bir uygulama (Tazegül,
2011), Türkiye’de muhasebe meslek mensuplarının mesleki yetkinlik sorunları ve bu sorunların
çözümünde sürekli eğitimin rolü (İskender, 2011), Meslek yüksekokullarında muhasebe eğitimi ve
iş dünyasının beklentilerine göre yapılandırılması (Başer, 2010), Üniversitelerde verilen muhasebe
eğitiminin Kırklareli Yöresi'nde faaliyet gösteren küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin
beklentilerini karşılama düzeyinin incelenmesi (Durak, 2009), Muhasebe eğitiminin işletme
beklentilerini karşılama düzeyinin ölçülmesi ve değerlendirilmesi (Altın, 2009), Muhasebe
eğitiminin işletme beklentilerini karşılama derecesinin ölçülmesi ve uluslararası muhasebe eğitimi
standartlarına uygunluğunun değerlendirilmesi (Aydın, 2007), Türkiye'de hazırlanan finansal
tabloların anlaşılırlığı sorunlar ve çözüm önerileri (Sarıoğlu, 2004), Meslek öncesi ve meslek içi
muhasebe eğitiminin yeniden yapılandırılması ve geliştirilmesi (Karausta, 2004), Muhasebe
eğitiminde karşılaşılan güçlükler ve muhasebecilik mesleğinin sorunları (Özdemir, 2003), Finansal
muhasebe eğitiminin yüksek öğretimde programlanması ve ders içeriklerinin oluşturulması (Güney,
2003).
Özellikle çalışmamızla bağlantılı olarak, finansal raporlama standartları hakkında algının ölçüldüğü
“Yükseköğretimde öğrenim gören öğrencilerin muhasebe ve finansal raporlama standartları
hakkındaki algıları: ampirik çalışma” (Yıldız ve Yanık, 2013) adlı çalışmada, lisans düzeyinde
öğrenim gören öğrencilerin, muhasebe mesleğine ilgi düzeyi, muhasebe mesleğini icra etme
durumu, staj/iş durumu, ticaret lisesi mezunu olma durumu, bölümü tercih sırası, son sınıfta okuma
durumları ile öğrencilerin standartlar hakkındaki algıları arasındaki ilişki analiz edilmiş ve
muhasebe mesleğine ilgi düzeyi yüksek olup olmamasıyla bağlantılı olarak öğrencilerin algıları
arasında anlamlı bir fark ortaya çıkmıştır. Konumuza ilişkin bir başka çalışma olan, (Banar ve
Aslan, 2009) İktisat Politikalarının, Yasal Düzenlemelerin ve Teknolojik Gelişmelerin Yüksek
Öğretimde Muhasebe Eğitimine Olan Etkisi: EİTİA ve Anadolu Üniversitesi İİBF Örneği – I de
özellikle ülkemizdeki iktisadi gelişme ve değişmeler ile yasal düzenlemelerdeki değişmelerin
dönemsel olarak muhasebe eğitimine yansımalarını ele almış ve Anadolu Üniversitesi’nde bu
gelişmelerin ders programlarına yansıması da çalışmanın II. Kısmında yer almıştır. Bu çalışmada,
yaşanan sözkonusu gelişmelerin muhasebe eğitimini etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
Gençtürk (2006, s.78), “Alınan Eğitimin Meslek Yaşamındaki Yeterlilik Düzeyinin İşletmelerin
Muhasebe - Finans Bölümünde Çalışanlar Üzerinde Tespitine Yönelik Bir Alan Çalışması: Isparta,
Burdur, Denizli ve Antalya Organize Sanayi Bölgeleri Örneği” çalışmasında, 159 firma ile anket
çalışması düzenlemiştir. Buradan elde ettiği sonuçlardan biri de katılımcıların çalışma yaşamlarında
kendilerine en faydalı olan muhasebe derslerinin genel ve maliyet muhasebesi (%36,3) olduğu
tespit edilmiştir. Ayrıca, %16,8 ile finansal yönetim dersi, %16,02 ile mali tablolar ve analiz
dersinin faydaları tespit edilmiştir.
Avrupa Birliği’ne giriş sürecinin Türkiye’deki muhasebe eğitimine etkilerini araştırılan bir
çalışmada, 73 öğretim elemanından alınan anket yanıtlarına göre, yanıtlayıcıların %95.6’sının
Avrupa Birliği’ne giriş sürecinin muhasebe eğitimi üzerinde etkisi olacağını düşünmekte olduğunu
tespit edilmiştir. (Demir,2006, s.34) Yine aynı çalışmada, katılımcıların, %90.3’ü bu çerçevede
muhasebe derslerinde değişiklik yapılması gerektiğine dair yanıtlar vermişlerdir. (Demir,2006, s.36)
Ayrıca konumuzla alâkalı olarak, Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumlarında, Acar, Bayri,
Dalgar ve Özdemir’in (2009), "Meslek Mensuplarının TMS/TFRS Uygulamalarına Bakış Açıları ve
Farkındalık Düzeyleri: Bir Alan Araştırması", Karapınar’ın (2001) “Avrupa Topluluğu Ülkelerinde
Muhasebe Eğitimi ve Ülkemiz Muhasebe Eğitimi ile Karşılaştırılması” XX. Türkiye Muhasebe
Eğitimi Sempozyumu, Muhasebe Eğitiminde Yeni Ufuklar”, Kalmış ve Yılmaz (2004) “Lisans
Seviyesindeki Muhasebe Eğitiminin Mevcut Durumu ve Geliştirilmesi İçin Yapılması Gereken
Gelişmeler” , Beyazıtlı ve Çelik (2004), “Muhasebe Eğitiminin Kalitesinin Arttırılmasında İlk
Adım: Yükseköğretim Kurumlarında Muhasebe Etkinliğinin Analizi”, Çaldağ, Bayırlı ve Altay
(2004), “Muhasebe Doktora Programlarının Etkinliğinin Artırılması”, çalışmaları dikkat
çekmektedir.
2. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Eğitiminin Önemi
Bilindiği gibi finansal işlemlerle ilgili nitelikli bilgiye ulaşma yönünde son dönemde yapılan en
önemli çalışma Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına uyum sürecinin başlatılması
olmuştur. Bununla ilgili olarak, uyum sürecinde etki eden iki önemli kurum, IASB ve Avrupa
Birliği olmuştur. Ülkemizde Uluslararası Finansal Raporlama Standartları, Türkiye Muhasebe
Standartları olarak çevrilmiş ve son dönemde uygulama zorunluluğu getirilmiştir. Ülkemiz de dahil
olmak üzere pek çok ülkede, standartları anlama ve uygulamada çeşitli sıkıntıların ortaya çıktığı
görülmektedir. Özellikle kanunlar ve geleneksel muhasebe ile karşılaştırıldığında büyük
farklılıklarla karşılaşılmıştır. Nitekim, ilgili standartlar konusunda bilgili ve tecrübeli kişilere
özellikle uygulama zorunluluğu getirilen kurumlarca ihtiyaç artmıştır. Ancak, bu türden bir eğitimin
mesleki eğitim veren lise ve ön lisans kurumlarınca üstlenilmesi doğru olmayacaktır. Zira,
muhasebe mesleğinin en güncel konularından biri olan Uluslararası Muhasebe Standartları ile
birlikte, muhasebe mesleği, defter tutma faaliyetinden müşavirlik yani işletme yönetimine geleceğe
yönelik de ek bilgiler verme faaliyetine taşınmıştır. (Özbirecikli ve Pastacıgil, 2009, 96) Diğer
taraftan, lisans eğitimi de her ne kadar kısmen de olsa ilgili standartlara yönelik eğitimi geliştirse
de, uzmanlık eğitimi olarak yüksek lisansta daha derinlemesine bir bakış açısı geliştirilmesi
mümkün olabilecektir.
3. Uygulama: Finansal Raporlama Standartlarının İşletme Yüksek Lisans Eğitimine
Yansıması
Bu uygulama yukarıdaki açıklamalara dayanılarak, işletme uzmanlık eğitimi alan öğrencilerin
finansala raporlama standartlarına bakışlarının irdelenmesine yönelik olarak hazırlanmıştır.
3.1. Araştırmanın Konusu
Çalışmamızda, muhasebe eğitimi alan işletme yüksek lisans öğrencilerinin finansal raporlama
standartlarına bakışı ile yüksek lisans derslerinde muhasebe alanındaki gelişmelerin derslerine ne
kadar yansıdığı konusundaki görüşleri değerlendirilmiştir.
3.2. Araştırma Yöntemi
Araştırma yöntemi olarak anket yöntemi seçilmiştir. Anket soru formları, yüzyüze olarak
Ankara’daki Devlet üniversitelerinde öğrenim gören, muhasebe dersi alan 60 işletme yüksek lisans
öğrencisine dağıtılmış, 50 öğrenciden geri dönüş sağlanmıştır. Anket soruları şu bölümlerden
oluşmaktadır: Amaca yönelik olarak beşli likert ölçeğinde muhasebe eğitiminde finansal raporlama
standartlarının yerine ilişkin sorular ve demografik (yaş, eğitim durumu, mesleki durum ve
pozisyon) sorulardır.
3.3. Araştırmanın Analizi
Bu araştırmanın analizi SPSS 15 ile yapılmıştır. Analizde öncelikle güvenilirlik testi yapılmıştır.
Croncbach Alfa ile ölçülen güvenilirlik düzeyi; =0,819 olarak bulunmuştur. Diğer bir ifadeyle
yapılan anket çalışmasının analiz edilmesi güvenilirdir. İkinci olarak, katılımcıların görüşlerini
ortaya koymak adına frekans (yüzde) analizi yapılmıştır.
3.3.1. Frekans Analizi
Bunun için verilerin normal dağılım gösterip göstermediklerine bakılmıştır. Skewness ve Kurtosis
değerlerinin gerekli aralıklarda kalması verilerin normal dağıldığını göstermektedir. Tablo 1.’de
katılımcıların sorulara verdikleri cevap sayıları ve yüzdeleri verilmektedir.
Tablo 1. Frekans dağılımları
Anket soruları Frekans Yüzde (%)
1 2 3 4 5 1 2 3 4 5
1. Muhasebe eğitimi çağa uygun olarak gelişmekte ve
değişmektedir. 1 1 12 25 11 2 2 24 50 22
2. Muhasebe eğitiminin değişmiş olması benim
eğitimimi olumlu olarak etkiler. 0 7 14 19 10 0 14 28 38 20
3. Yeni gelişmeler zamanında muhasebe ve finans
derslerimize yansımaktadır. 2 5 14 25 4 4 10 28 50 8
4. Finansal raporlama standartlarının ders olarak
okutulmasını istiyorum. 0 6 11 10 23 0 12 22 20 46
5. İşletme bölümünde/bilim dalında Ticaret Hukuku
ders olarak okutulmalıdır. 0 6 13 13 18 0 12 26 26 36
6. TMS/TFRS 1 konusunda teorik bilgi düzeyim yeterlidir.
4 22 13 9 2 8 44 26 18 4
7. Mezun olduğumda uluslararası bir firmanın
muhasebe departmanında ek eğitim almadan çalışabilirim.
11 16 9 9 5 22 32 18 18 10
8. Mezun olduğumda uluslararası bir firmanın finans
departmanında ek eğitim almadan çalışabilirim. 10 12 11 11 6 20 24 22 22 12
9. Yeterli veri olduğunda bir işletmenin finansal
tablolarını finansal raporlama standartlarına göre
hazırlayabilirim.
11 9 10 16 4 22 18 20 32 8
10. TMS/TFRS’lerin uygulanmasıyla; ülkemizde
muhasebe mesleğine verilen önem artacaktır. 5 2 8 26 9 10 4 16 52 18
11. İki ayrı finansal tablodan hangisinin standartlara
göre hazırlandığını ayırt edebilirim. 5 6 8 15 16 10 12 16 30 32
12. Bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz sonuçlarını
değiştirir.
2 5 13 18 12 4 10 26 36 24
13. Bir finansal tablonun finansal raporlama
standartlarına göre hazırlanması analiz sonuçlarına güvenimi artırır.
0 4 8 19 19 0 8 16 38 38
14. Finansal raporlama standartları bağımsız
denetçilerin işini zorlaştırır. 8 14 9 17 2 16 28 18 34 4
1 TMS: Türkiye Muhasebe Standartları, TFRS: Türkiye Finansal Raporlama Standartları
15. Finansal raporlama standartlarına dayalı bir muhasebe/finans eğitimi öğrenme güçlüğü
meydana getirir.
5 12 17 14 2 10 24 34 28 4
16. Muhasebe derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma
yeterliliği vardır.
3 4 19 19 5 6 8 38 38 10
17. Finans derslerine gelen akademisyenlerin finansal
raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterliliği vardır.
0 5 21 18 6 0 10 42 36 12
18. Bir işletmenin finansal tablolarının standartlara
göre hazırlanması o işletmeye güvenimi artırır. 0 5 9 20 16 0 10 18 40 32
19. Finansal Raporlama Standartlarının ilke ve
uygulamalarını zor, karmaşık ve uygulanması güç olarak tanımlarım.
1 14 15 16 4 2 28 30 32 8
20. Finansal raporlama standartlarının uluslararası
çalışan işletmelere uygulanması yeterlidir. 7 12 12 13 6 14 24 24 26 12
21. Finansal raporlama standartlarının KOBİ’lere
uygulanması gerekli değildir. 8 16 11 8 7 16 32 22 16 14
Frekans sonuçlarına göre,
Tablo 1’in ilk satırında görüldüğü gibi %50 katılıyorum ve %22 kesinlikle katılıyorum yanıtlarıyla
çoğunluğun muhasebe eğitiminin çağa uygun olarak gelişmekte ve değişmekte olduğu görüşünde
olduğu görülmektedir.
Katılımcıların çoğunluğu, %38 katılıyorum ve %20 kesinlikle katılıyorum yanıtlarıyla muhasebe
eğitiminin değişmiş olmasının eğitimlerini olumlu olarak etkileyeceği görüşündedirler. Katılımcılar
arasında bu görüşe kesinlikle katılmayanın olmadığı görülmektedir.
Katılımcıların çoğunluğu, %50 katılıyorum ve %8 kesinlikle katılıyorum yanıtlarıyla yeni
gelişmelerin zamanında muhasebe ve finans derslerine yansıdığını düşündüklerini göstermişlerdir.
Katılımcıların büyük çoğunluğu, %20 katılıyorum ve %46 kesinlikle katılıyorum yanıtlarıyla
finansal raporlama standartlarının ders olarak okutulmasını istediklerine dair görüş belirtmişlerdir.
Katılımcıların büyük çoğunluğu, %26 katılıyorum ve %36 kesinlikle katılıyorum yanıtlarıyla,
işletme bölümünde/bilim dalında Ticaret Hukuku ders olarak okutulmalıdır, görüşündedirler.
Katılımcılar, TMS/TFRS konusunda teorik bilgi düzeylerinin yeterli olup olmadığına dair soruda,
%8 kesinlikle katılmıyorum, %44 katılmıyorum; %26 kararsızım; %18 katılıyorum ve %4’ü de
kesinlikle katılıyorum ifadelerini işaretlemişlerdir. Diğer bir deyişle çoğunluk, TMS/TFRS
konusunda teorik bilgi düzeylerinin yeterli olmadığını ya da yeterli olduğuna kanaat getirmediğini
düşünmektedir.
Katılımcılar, mezun olduklarında uluslararası bir firmanın muhasebe departmanında ek eğitim
almadan çalışıp çalışmayacaklarına dair soruya, %22 kesinlikle katılmıyorum, %32 katılmıyorum;
%18 kararsızım, %18 katılıyorum ve %10 kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermişlerdir. Böylece
kümülatif çoğunluk, mezun olduklarında uluslararası bir firmanın muhasebe departmanında ek
eğitim almadan çalışabileceklerini düşünmemektedir.
Mezun olduğumda uluslararası bir firmanın finans departmanında ek eğitim almadan çalışabilirim
ifadesine %20 kesinlikle katılmıyorum, %24 katılmıyorum, %22 kararsızım, %22 katılıyorum ve
%12 kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermiştir.
Yeterli veri olduğunda bir işletmenin finansal tablolarını finansal raporlama standartlarına göre
hazırlayabilirim ifadesine, %22 kesinlikle katılmıyorum, %18 katılmıyorum, %20 kararsızım, %32
katılıyorum ve %8 kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermişlerdir. Katılımcıların çoğunluğu yeterli
veri olduğunda bir işletmenin finansal tablolarını finansal raporlama standartlarına göre
hazırlayabileceklerini düşünmektedirler.
Katılımcılar, TMS/TFRS’lerin uygulanmasıyla; ülkemizde muhasebe mesleğine verilen önem
artacaktır ifadesine yönelik olarak %16 kararsızım, %52 katılıyorum ve %18 kesinlikle katılıyorum
yanıtlarını vermişlerdir. TMS/TFRS’lerin uygulanmasıyla; ülkemizde muhasebe mesleğine verilen
önemin artacağı yönünde görüş belirtilmiştir.
Katılımcılar, iki ayrı finansal tablodan hangisinin standartlara göre hazırlandığını ayırt edebilirim
ifadesine %12 katılmıyorum, %16 kararsızım, %30 katılıyorum ve %32 kesinlikle katılıyorum
yanıtlarını vermişlerdir.
Katılımcılar, bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz
sonuçlarını değiştirir düşüncesine ilişkin olarak; %10 katılmıyorum, %26 kararsızım, %36
katılıyorum, %24 kesinlikle katılıyorum ifadelerini işaretlemişlerdir.
Katılımcıların, bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz
sonuçlarına güvenlerini artıracağı düşüncesine yönelik olarak; %8 katılmıyorum, %16 kararsızım,
%38 katılıyorum, %38 kesinlikle katılıyorum şeklinde yanıtlar verdikleri görülmektedir. Bu,
finansal raporlama standartlarının gösterdiği yol ile elde edilecek analiz sonuçlarına katılımcıların
çoğunluğunu güven duyduğunu göstermektedir.
Finansal raporlama standartlarının bağımsız denetçilerin işini zorlaştıracağına ilişkin olarak %16
kesinlikle katılmıyorum, %28 katılmıyorum, %18 kararsızım, %34katılıyorum, %4 kesinlikle
katılıyorum demiştir. Büyük bir çoğunluğun standartların, bağımsız denetçilerin işini
zorlaştırmayacağı yönünde görüş bildirdiği görülmektedir.
Finansal raporlama standartlarına dayalı bir muhasebe/finans eğitimi öğrenme güçlüğü meydana
getirir düşüncesine ilişkin olarak, %10 kesinlikle katılmıyorum, %24 katılmıyorum, %34
kararsızım, %28 katılıyorum ve %4 kesinlikle katılıyorum ifadelerini kullanmıştır. Finansal
raporlama standartlarına dayalı bir eğitimin öğrenme güçlüğü meydana getirip getirmeyeceği ile
ilgili net bir sonuç çıkmamıştır.
Muhasebe derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma
yeterliliği vardır. %6 kesinlikle katılmıyorum, %8 katılmıyorum, %38 kararsızım, %38 katılıyorum
ve %10 kesinlikle katılıyorum ifadelerini işaretlemiş, böylece çoğunluk akademisyenlerin finansal
raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterliliklerinin olduğuna dair görüş belirtmiştir. Ancak
kararsızların yadsınamaz bir çoğunluğu olduğuna da dikkat etmek gerekir.
Finans derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma
yeterliliği olup olmadığına ilişkin olarak katılımcıların %10’u katılmıyorum , %42’si kararsızım,
%36’sı katılıyorum, %12’si kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermişlerdir. Yüksek oranda bir
kararsızlığın söz konusu olduğu ancak çoğunluğun olumlu yönde yanıt verdiği görülmektedir.
Bir işletmenin finansal tablolarının standartlara göre hazırlanmasının o işletmeye güvenlerini artırıp
artırmayacağına ilişkin olarak, katılımcılar, %10 katılmıyorum, %18 kararsızım, %40 katılıyorum,
%32 kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermişlerdir. Böylece çoğunluğun finansal tabloları
standartlara göre hazırlanmış işletmeye olan güveninin arttığı sonucu elde edilmiştir.
Finansal Raporlama Standartlarının ilke ve uygulamalarını zor, karmaşık ve uygulanmasını güç
olarak tanımlayıp tanımlamadıkları ile ilgili olarak, katılımcılar, %2 kesinlikle katılmıyorum, %28
katılmıyorum, %30 kararsızım, %32 katılıyorum, %8 kesinlikle katılıyorum yanıtlarını vermişlerdir.
Böylece çoğunluğun finansal raporlama standartlarını zor ve karmaşık bulduğu görülmüştür.
Finansal Raporlama Standartlarının uluslararası çalışan işletmelerde uygulanmasının yeterli olup
olmadığına dair sorudan elde edilen yanıtlar, %14 kesinlikle katılmıyorum, %24 katılmıyorum, %24
kararsızım, %26 katılıyorum, %12 kesinlikle katılıyorum olmuştur. Buna göre çoğunluk, Finansal
Raporlama Standartlarının sadece uluslararası işletmelerde kullanılmasını yetersiz bulmaktadır.
Finansal raporlama standartlarının KOBİ’lere uygulanması gerekli olup olmadığına ilişkin olarak,
katılımcıların, %16’sı kesinlikle katılmıyorum, %32’si katılmıyorum, %22’si kararsızım, %16’sı
katılıyorum, %14’ü kesinlikle katılıyorum demiştir. Çoğunluk, UFRS’ nin uygulanmasının
KOBİ’lere uygulanmasının gerekli olduğunu düşünmektedir.
3.3.2. Korelasyon Analiz Sonuçları
Aşağıdaki tabloda, katılımcılara yöneltilen 21 sorudan birbiri ile çift yönlü ilişkisi bulunanlar 0,01
anlamlılık düzeyinde gösterilmektedir.
Tablo 2. 0,01 anlamlılık düzeyinde aralarında korelasyon olan sonuçlar
İlişkili bulunan sorular 0,01 Anlamlılıkta
1-3 0,436
1-17 0,430
3-16 0,397
4-5 0,518
6-7 0,623
6-8 0,554
8-9 0,729
12-13 0,505
13-18 0,643
14-15 0,513
20-21 0,501
Bu sonuçlara göre,
Soru: Muhasebe eğitiminin çağa uygun olarak gelişip değişmesi ile yeni gelişmelerin muhasebe-
finans derslerine yansıması arasında anlamlı bir ilişki var mıdır?
Katılımcıların, muhasebe eğitimin çağa uygun olarak gelişmekte ve değişmekte olduğu düşüncesi
ile yeni gelişmelerin zamanında muhasebe/finans derlerine yansıdığı düşüncesi arasında 0,01
anlamlılık düzeyinde 0,436 oranında ilişki vardır.
Aynı zamanda frekans analizinde de görüldüğü gibi hem muhasebe eğitimi çağa uygun olarak
değişip gelişmekte hem de yeni gelişmelerin muhasebe-finans derslerine yansımaktadır.
Soru: Katılımcıların TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri ile yeni gelişmelerin zamanında
muhasebe-finans derslerine yansıması arasında anlamlı bir ilişki var mıdır?
Katılımcıların TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri ile yeni gelişmelerin zamanında muhasebe-
finans derslerine yansıması arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır.
Soru: Katılımcıların TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri ile muhasebe-finans derslerine gelen
akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterlilikleriyle bir ilişkisi var
mıdır?
Katılımcıların TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri ile muhasebe-finans derslerine gelen
akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterlilikleriyle bir ilişki
bulunamamıştır. Diğer bir deyişle katılımcıların TMS/TFRS bilgisi halihazırda gördükleri yüksek
lisans muhasebe/ finans dersleri ile ilişkili değildir.
Soru: Muhasebe eğitiminin çağa uygun olarak gelişip değişmesi ile finans derslerine gelen
akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterlilikleriyle bir ilişkisi var
mıdır?
Katılımcıların, muhasebe eğitimin çağa uygun olarak gelişmekte ve değişmekte olduğu düşüncesi
ile finans derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma
yeterliliği olduğuna dair düşüncesi 0,01 anlamlılık düzeyinde, 0,430 ilişkilidir.
Soru: Yeni gelişmelerin zamanında muhasebe finans-derslerine yansıdığı düşüncesi ile muhasebe
derslerindeki akademisyenlerin Finansal Raporlama Standartlarına göre ders anlatma yeterliliği
arasında anlamlı bir ilişki var mıdır?
Yeni gelişmelerin zamanında muhasebe finans-derslerine yansıdığı düşüncesi ile muhasebe
derslerindeki akademisyenlerin Finansal Raporlama Standartlarına göre ders anlatma yeterliliği
olduğuna dair düşünce arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde, 0,397 oranında ilişki vardır. Frekans
analizinden aldığımız destekle birlikte, katılımcıların hem derslerine yeni gelişmeler yansımaktadır
hem de muhasebe akademisyenleri finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterliliğine
sahiptirler.
Soru: Finansal raporlama standartlarının ders olarak okutulmasının istenmesi ile Ticaret Hukukunun
ders olarak okutulmasının istenmesi arasında bir ilişki var mıdır?
Finansal raporlama standartlarının ders olarak okutulmasının istenmesi ile Ticaret Hukuku’nun ders
olarak okutulmasının istenmesi arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,518 oranında ilişki vardır.
Frekans analizinden de görüldüğü gibi katılımcılar, hem Finansal Raporlama Standartlarını hem de
Ticaret Hukuku’nu ders olarak alanlarında görmek istemektedirler.
Soru: Katılımcının uluslararası bir firmanın muhasebe departmanında ek eğitim almadan
çalışabileceği düşüncesi ile TMS/TFRS konusunda teorik bilgi düzeyinin yeterli olduğu düşüncesi
ilişkili midir?
TMS/TFRS konusunda teorik bilgi düzeyinin yeterli olup olmadığı düşüncesi ile mezun olduğunda
uluslar arası bir firmanın muhasebe departmanın ek eğitim almadan çalışıp çalışamayacağı
düşüncesi arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,623 oranında ilişki vardır.
Frekans analizinden de edinilen sonuca göre, katılımcılar TMS/TFRS konusunda teorik bilgi
düzeyinin yeterli olmadığını ve ek eğitim almadan bir firmanın muhasebe departmanında
çalışamayacaklarını belirtmektedirler.
Soru: Katılımcının uluslararası bir firmanın finans departmanın ek eğitim almadan çalışabileceği
düşüncesi ile TMS/TFRS konusunda teorik bilgi düzeyinin yeterli olup olmadığı düşüncesi ilişkili
midir?
TMS/TFRS konusunda teorik bilgi düzeyinin yeterli olup olmadığı düşüncesi ile mezun olduğunda
uluslar arası bir firmanın muhasebe departmanın ek eğitim almadan çalışabileceği düşüncesi
arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,554 oranında ilişki olduğu çıkmıştır.
Soru: Katılımcıların mezun olduklarında uluslararası bir firmanın finans departmanında ek eğitim
almadan çalışabilecekleri düşüncesi ile yeterli veri olduğunda bir işletmenin finansal tablolarını
finansal raporlama standartlarına göre hazırlayabileceklerine dair düşüncesi bir ilişki var mıdır?
Katılımcıların, mezun olduklarında uluslararası bir firmanın finans departmanında ek eğitim
almadan çalışabilirim düşüncesi ile yeterli veri olduğunda bir işletmenin finansal tablolarını finansal
raporlama standartlarına göre hazırlayabileceğine dair düşüncesi 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,729
oranında ilişkili çıkmıştır. Frekans analizlerinin de incelenmesiyle ortaya çıkan sonucun
katılımcıların uluslararası bir firmanın finans departmanında ek eğitim almadan çalışabileceğine ve
aynı zamanda yeterli veri olduğunda bir işletmenin finansal tablolarını finansal raporlama
standartlarına göre hazırlayabileceğine inandıkları görülmektedir.
Soru: Bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz sonuçlarını
değiştirir düşüncesi ile bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması
analiz sonuçlarına güvenimi artırır düşüncesi arasında ilişki var mıdır?
Bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz sonuçlarını
değiştirir düşüncesi ile bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması
analiz sonuçlarına güvenimi artırır düşüncesi arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,505 oranında
ilişki vardır. Diğer bir deyişle katılımcılar, finansal raporlama standartlarının kullanılmasıyla analiz
sonuçlarının değişeceğini ve bu sayede de işletmenin raporlarının analizlerine olan güvenlerinin
artacağını belirtmişlerdir.
Soru: Bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanmasının analiz
sonuçlarına güveni artırması ile bir işletmenin finansal tablolarının standartlara göre hazırlanması o
işletmeye güveni artırması arasında bir ilişki var mıdır?
Bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre hazırlanması analiz sonuçlarına
güvenimi artırır düşüncesi ile bir işletmenin finansal tablolarının standartlara göre hazırlanması o
işletmeye güvenimi artırır düşüncesi arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,643 oranında ilişki
vardır. Diğer bir deyişle, finansal raporlama standartlarının kullanılması işletmelere olan güvenin
yüksek olmasını sağlamaktadır.
Soru: Finansal Raporlama Standartları bağımsız denetçilerin işini zorlaştırıp zorlaştırmadığı
düşüncesi ile finansal raporlama standartlarına dayalı bir muhasebe/finans eğitimi öğrenme güçlüğü
meydana getirip getirmediği düşüncesi arasında bir ilişki var mıdır?
Finansal Raporlama Standartları bağımsız denetçilerin işini zorlaştırıp zorlaştırmadığı düşüncesi ile
finansal raporlama standartlarına dayalı bir muhasebe/finans eğitimi öğrenme güçlüğü meydana
getirip getirmediği düşüncesi arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,513 oranında ilişki vardır.
Frekans analizden de aldığımız sonuçlarla ilintili olarak katılımcıların çoğu, Finansal Raporlama
Standartlarının bağımsız denetçilerin işini zorlaştırmadığını ve aynı zamanda finansal raporlama
standartlarına dayalı bir muhasebe/finans eğitimi öğrenme güçlüğü meydana getirmediğini
düşünmektedirler.
Soru: Finansal raporlama standartlarının uluslararası çalışan işletmelere uygulanması yeterli olup
olmaması ile Finansal Raporlama Standartlarının KOBİ’lere uygulanması gerekli olup olmaması
arasında ilişki var mıdır?
Finansal Raporlama Standartlarının uluslararası çalışan işletmelere uygulanması yeterli olup
olmaması ile Finansal Raporlama Standartlarının KOBİ’lere uygulanması gerekli olup olmaması
arasında 0,01 anlamlılık düzeyinde 0,501 oranında ilişki vardır. Frekans sonuçlarıyla birlikte
değerlendirildiğinde ilgili standartların yalnızca uluslararası işletmelerde uygulanmasının yeterli
olmadığı, aynı zamanda KOBİ’lerde de uygulanmasının gerekli olduğu kanısına varılabilir.
SONUÇ
Kaliteli bir muhasebe eğitiminin çağa uygun olarak gelişip değişmesi gerektiği kaçınılmaz bir
gerçektir. Bu nedenle, var olan muhasebe programlarının kaliteli muhasebe eğitimine yönelik olup
olmadığı ile ilgili pek çok çalışmanın yapıldığına değindik. Diğer taraftan, eğitim ile ilgili
çalışmaların pek çoğunun meslek yüksek okulu ve lisans eğitimine yönelik yapıldığı görülmektedir.
Ancak, muhasebe meslek mensupluğunun kapsamının genişlemesi ile birlikte, mezun olduklarında
işletme uzmanı adı ile anılacak olan işletme yüksek lisans öğrencilerinin görüşlerinin de büyük
önem taşıdığı düşüncesi ile, biz araştırmamızı bu gruba yöneltmeyi tercih ettik.
Muhasebe eğitimine ve eğitim sonrası iş hayatına UFRS’lerin yansımasına ilişkin olarak aşağıdaki
sonuçlara ulaşılmıştır:
Daha önceki açıklamalarımızda yer aldığı gibi, frekans ve korelasyon analizlerine göre,
katılımcıların, muhasebe eğitiminin çağa uygun olarak geliştiği ve değiştiği görüşünde oldukları,
aynı zamanda bununla ilişkili olarak yeni gelişmelerin katılımcıların muhasebe ve finans derslerine
zamanında yansıdığı görülmektedir. Yine aynı ifadeleri destekler şekilde, katılımcılar, muhasebe
eğitiminin değişmesinin eğitimlerini olumlu etkilediği düşüncesindedirler. Muhasebe eğitiminin
çağa uygun olarak geliştiği ve değiştiği görüşüne bağlantılı olarak bir diğer ilişki ise finans
derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma
yeterlilikleriyle kurulmuştur. Muhasebe/finans derslerine gelen akademisyenlerin UFRS’ye göre
ders anlatma yeterlilikleri vardır ve bu muhasebe eğitimindeki değişme ve gelişme ile ilişkilidir.
Yine, katılımcıların çoğuna göre, hem muhasebe/finans derslerine yeni gelişmeler yansımaktadır
hem de muhasebe akademisyenlerinin finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterliliği
ile bunun ilişkisi vardır. Nitekim, küresel ortamdaki değişim ve gelişime ayak uydurmayan bir
muhasebe eğitimi, öğrencilere, özel ya da kamu, iş dünyasında herhangin bir katkı sağlamamış
olur. Diğer bir anlatımla, muhasebe eğitimi etkisiz eleman olarak kalır. Bu eğitimci ya da eğitilen
hiçbir tarafın isteyebileceği bir durum olamaz.
Katılımcıların finans derslerine gelen akademisyenlerin finansal raporlama standartlarına göre ders
anlatma yeterliliği ile katılımcıların yeterli veri olduğunda finansal raporlama hazırlama
yeterliliklerini ilişkilendirdikleri görülmektedir. Finansal raporlama hazırlama yetkinliği ile finans
derslerini ilişkilendirdikleri sonucuna ulaşabiliriz.
Katılımcıların çoğunluğu, TMS/TFRS bilgi düzeylerinin yeterli olmadığını düşünmektedirler.
Bununla beraber, katılımcıların, TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri ile yeni gelişmelerin
zamanında muhasebe-finans derslerine yansıması arasında anlamlı bir ilişki yoktur. Diğer bir
deyişle, TMS/TFRS konusundaki bilgi düzeyleri yeterli olmasa da, bunun muhasebe/ finans
dersleriyle ilişkisi yoktur. Aynı şekilde, muhasebe-finans derslerine gelen akademisyenlerin
finansal raporlama standartlarına göre ders anlatma yeterlilikleriyle de bir ilişki bulunamamıştır.
Katılımcılar, TMS/TFRS konusunda yetersiz ya da yeterli olmayı hiçbir şekilde derslere
bağlamamaktadırlar. Katılımcıların çoğunluğu, bir firmanın muhasebe departmanında ek eğitim
almadan çalışamayacaklarını belirtmişlerdir. TMS/TFRS konusunda yeterli olmamaları ile bir
firmanın muhasebe departmanında ek eğitim almadan çalışamayacakları ilişkili bulunmuştur.
Ancak, TMS/TFRS konusunda yeterli olmamaları ile bir firmanın finans departmanında ek eğitim
almadan çalışamayacakları arasında yine ilişki olduğu saptanmıştır.
Katılımcıların çoğu, Finansal Raporlama Standartlarının ve Ticaret Hukuku’nun ders olarak
okutulmasını istemektedirler. Aynı zamanda her iki dersin okutulmasını istemeleri arasında ilişki
tespit edilmiştir.
Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının önemine ilişkin olarak aşağıdaki sonuçlar elde
edilmiştir:
Katılımcıların çoğunluğu, bir finansal tablonun finansal raporlama standartlarına göre
hazırlanmasının analiz sonuçlarını değiştireceğini ve aynı zamanda finansal tablonun finansal
raporlama standartlarına göre hazırlanmasının analiz sonuçlarına güvenlerini artıracağını
belirtmişlerdir. Analiz sonuçlarındaki değişimi ile analiz sonuçlarına olan güvenin artması arasında
anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Zira, standartlar, kayıt düzeninin büyük bir kısmını, tablo verilerini
ve rapor sonuçlarının büyük kısmını değiştirmektedir. Bunların finansal analiz sonuçlarını
değiştirmesi kaçınılmaz olacaktır. Ancak, burada önemli olan analizlerdeki değişimin katılımcıların
güvenine olan etkisidir. Standartların amacına yönelik olarak, katılımcıların çoğunluğu için bu
güvenin oluştuğu görülmektedir. Aynı şekilde katılımcıların çoğu için finansal tabloları UFRS’ye
göre hazırlanmış işletme daha güvenilir bulunmaktadır.
Katılımcıların çoğu, uluslararası olsun ya da olmasın tüm işletmelerde finansal raporlama
standartlarının uygulanması ile o şirketlere olan güvenlerinin artacağını belirtmişlerdir. Ayrıca,
KOBİ’lerin de Finansal Raporlama Standartlarını uygulamasının gerektiği ve böylece işletmeye
güvenlerinin artacağı sonucuna ulaşılmıştır. UFRS’lerin yalnızca uluslararası işletmelerde
uygulanmasının yeterli olmaması ile KOBİ’lerde de uygulanmasının gerekli olduğu arasında ilişki
olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar son dönemde KOBİ’ler için standartların uygulanma
zorunluluğu ertelenmiş de olsa, UFRS’ler dolayısıyla Türkiye Muhasebe Standartları tüm işletmeler
için zamanla uygulanabilir hale gelecektir.
Son olarak, katılımcıların çoğu, TMS/TFRS’ nin uygulanmasıyla ülkemizde muhasebe mesleğine
olan ilginin de artacağı görüşündedirler.
Bu çalışma, finansal raporlama standartlarındaki gelişmelerin muhasebe dersi alan işletme yüksek
lisans öğrencilerinin görüşlerine göre, yüksek lisans derslerine yansıma durumunu ortaya koymak
amacıyla yapılmıştır. İkincil amaç da yine aynı katılımcıların UFRS’lerin gerekliliğine ve
uygulanmasına ilişkin görüşlerinin ortaya konması olmuştur. Sonuç olarak, katılımcılar, ilgili
standartların ders olarak var olmasının muhasebe eğitimlerindeki gelişimlerine katkıda bulunacağını
işaret etmişlerdir. Aynı zamanda katılımcılar için UFRS’ler ya da TMS’ler gerekli ve işletmeye
karşı güven artırıcıdırlar.
KAYNAKÇA
Acar, D., O. Bayri, H. Dalgar ve O. Özdemir, (2009), "Meslek Mensuplarının TMS/TFRS
Uygulamalarına Bakış Açıları ve Farkındalık Düzeyleri: Bir Alan Araştırması", VIII. Türkiye
Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, 20-24 Mayıs, s. 3-24, Çeşme.
Beyazıtlı, E. ve Çelik, O. (2004) “Muhasebe Eğitiminin Kalitesinin Arttırılmasında İlk Adım:
Yükseköğretim Kurumlarında Muhasebe Etkinliğinin Analizi” XXIII. Türkiye Muhasebe Eğitimi
Sempozyumu, Üniversitelerimizin Lisans ve Lisansüstü Programlarında Muhasebe Eğitiminin
Kalitesini Artırma Yollarının Araştırılması, 19-23 Mayıs, Antalya.
Çaldağ, Y., R. Bayırlı ve A. Altay (2004), “Muhasebe Doktora Programlarının Etkinliğinin
Artırılması”, XXIII. Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, İ.Ü. İşletme Fakültesi Muhasebe
Enstitüsü, 19-23 Mayıs 2004, Antalya, s.123-150.
Daştan, A., “Karadeniz Teknik Üniversitesi Iİ.İ.B.F. Ölçeğinde Akademik Görünüm ve Muhasebe
Eğitiminin Değerlendirilmesine Yönelik Bir Araştırma”, Muhasebe Finansman Dergisi, 2009,
(42), 144-156
http://uvt.ulakbim.gov.tr/uvt/index.php?cwid=9&vtadi=TSOS&c=ebsco&c=summon&c=ebsco
&ano=99351_5721a99ce230f6c42307e40663958f27
Demir, V. ve Ö. S. Öztek (2006), “Avrupa Birliğine Giriş Sürecinin Türkiye’de ki Muhasebe
Eğitimine Etkileri”, Muhasebe ve Denetime Bakış, (20), s.31-44
http://www.turmob.org.tr/web/ekutuphane/bakis/sayi20/index.htm
Fırat, E. (2009), “Muhasebe Eğitiminde Etik – Ekonomik Kriz Kaynaklı Etik Problemler”, III.
Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, Celal Bayar Üniversitesi, 20-24 Mayıs 2009, Alaçatı-
Çeşme, 111-124
Gençtürk, Mehmet (2006), “Alınan Eğitimin Meslek Yaşamındaki Yeterlilik Düzeyinin İşletmelerin
Muhasebe – Finans Bölümünde Çalışanlar Üzerinde Tespitine Yönelik Bir Alan Çalışması:
Isparta, Burdur, Denizli ve Antalya Organize Sanayi Bölgeleri Örneği”, Kocaeli Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 2 (12), s.55 – 82.
http://kosbed.kocaeli.edu.tr/sayi12/gencturk.pdf
Kalmış, H. ve Yılmaz, B. B. (2004) “Lisans Seviyesindeki Muhasebe Eğitiminin Mevcut Durumu
ve Geliştirilmesi İçin Yapılması Gereken Gelişmeler” XXIII. Türkiye Muhasebe Eğitimi
Sempozyumu, Üniversitelerimizin Lisans ve Lisansüstü Programlarında Muhasebe Eğitiminin
Kalitesini Artırma Yollarının Araştırılması, 19-23 Mayıs, Antalya.
Karapınar, A. (2001) “Avrupa Topluluğu Ülkelerinde Muhasebe Eğitimi ve Ülkemiz Muhasebe
Eğitimi ile Karşılaştırılması” XX. Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, Muhasebe
Eğitiminde Yeni Ufuklar, 23-27 Mayıs, Antalya.
Özbirecikli M. ve A. Pastacıgil (2009), “Türkiye'de Muhasebeci Eğitiminin Gelişim Süreci: IFAC
Standartları ile Mukayeseli Bir İnceleme”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, (41), s.s. 82 – 96
http://uvt.ulakbim.gov.tr/uvt/index.php?cwid=9&vtadi=TSOS&c=ebsco&c=summon&c=ebsco
&ano=99327_f6168e2ffffbb85f77e8337089017600
Yıldız F. ve A. Yanık (2013), Yükseköğretimde Öğrenim Gören Öğrencilerin Muhasebe Ve
Finansal Raporlama Standartları Hakkındaki Algıları: Ampirik Çalışma, Süleyman Demirel
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 1(17), 205-220
http://sbedergi.sdu.edu.tr/assets/uploads/sites/343/files/2013-12-26042013.pdf