Bu metin 23 – 24 Eylül 2014 tarihlerinde Kocaeli Üniversitesinde düzenlenen
“Uluslararası Enerji ve Güvenlik Kongresi” başlıklı konferansta sunulan tebliğdir.
This paper was presented in International Energy and Security Congress that
took place at Kocaeli University, Turkey on September 23‐24, 2014.
840
“ENERJĐ KÖPRÜSÜ ÜLKE” OLMA YOLUNDA YUNANĐSTAN’IN
POLĐTĐKASI
Utku KIRLIDÖKME (Outkou KIRLI NTOKME)
Özet
Son yıllarda ekonomik kriz ile mücadele eden Yunanistan, krizden çıkma çabaları
çerçevesinde yeni enerji politikaları üretme ve bu konuda daha aktif olma yönünde hareket
etmeye başlamıştır. Yunanistan 2000’li yılların başından itibaren özellikle petrole olan
bağımlılığını azaltma yönünde politikalar izlemektedir. Öte yandan özellikle Yunanlı siyasiler
ülkenin coğrafi konumuna ve Avrupa’nın enerji konularında Yunanistan’ın rolünün önemine
dikkat çekerek, Yunanistan’ın enerji üretimi ve aktarımı konusunda bir “köprü ülke”
olabileceği demeçleri son birkaç yıl oldukça artmış bulunmaktadır.
Türkiye-Đsrail ilişkilerinin giderek kötüleşmesi ve Akdeniz’de Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi ve Đsrail’in enerji alanında işbirliği yönünde adımlar atmaları, Yunanistan’ın da bu
işbirliğinin bir parçası olması, enerji koridorlarının kilit ülkesi olan ve “ezeli” rakibi Türkiye
karşı Yunanistan için bir fırsat olmuştur. Bu bağlamda Yunanlı akademisyenler ve siyasilere
göre Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı ve Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP) Yunanistan’ın
“enerji köprüsü ülke” politikası için önemli araçlar olarak değerlendirilmektedir.
Bu çalışmada Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı, Trans-Adriyatik Boru Hattı ve
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi-Đsrail-Yunanistan enerji işbirliğinin Yunanistan’ın iddia ettiği
gibi bir enerji köprü ülke hedefine uygun olup olmadığı, Yunan dış politikasının bu konudaki
adımları ele alınmaya çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Yunanistan, Enerji, TAP, GKRY, Đsrail.
Giriş
Yunanistan’ın enerji politikası Yunanlı akademisyenlere göre Yunan devletinin
yıllarca en çok ihmal ettiği alanlardan bir tanesi konumunda olmuştur. Öyle ki Yunanistan
enerjide ithal eden, dışa bağımlı ve hatta enerji alanında “geri kalmış” bir ülke halini almıştır.
1980’ler ve 1990’lar boyunca ciddi bir şekilde petrole bağımlı olan Yunanistan’da doğal gaz
Öğretim Görevlisi, Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitüsü ve Trakya Üniversitesi Uluslararası Đlişkiler Doktora Öğrencisi.
841
kullanımı 1995 yılı sonrası başlamış ve ağırlıklı olarak Rusya’dan ithal edilmiştir.1 Öte
yandan verilere göre sadece 2001-2011 yılları arasında Yunanistan’ın petrol, doğal gaz ve
kömür ithali ortalama %70 düzeyinde artmıştır.2 Öte yandan son dönemde ülkenin içinde
bulunduğu ekonomik kriz nedeniyle Yunanistan'ın geleneksel politikalarının sorgulanmasına
ve birçok alanda yeni politikaların benimsenmesine neden olmuştur. Enerji alanı da yeni
politikaların benimsendiği alanlardan bir tanesidir.
Günümüzde enerji konusu, Yunanistan’ın güncel güvenlik kaygıları arasında
değerlendirilmektedir. Ayrıca son yıllarda Yunanlı siyasiler ve akademisyenler tarafından
Yunanistan’ın enerji koridorlarındaki rolünün önemine atıf yapılmakta, enerji üretimi ve
enerji aktarımı konusunda bir “köprü ülke” olabileceği şeklinde açıklamalar yer almaktadır.
Örneğin Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras 25-26 Şubat 2013 tarihleri arasında Atina’da
düzenlenen Uluslararası Atina Enerji Forumu’nun açılış oturumunda “Yunanistan’ın doğalgaz
ve petrol transferi konusunda oynayabileceği muhtemel önemli rolü gerçeğe dönüştürmemiz
gerekiyor” şeklinde konuşmuştur.3 Aynı yıl 30 Temmuz tarihinde Yunan Meclisi Dış Đlişkiler
ve Savunma Komisyonu toplantısında konuşan Yunanistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri
Bakanı Evaggelos Venizelos da “enerji diplomasisi Yunanistan’ın ilk önceliğidir” demiştir.4
2000’li yıllardan itibaren yeni eylem planları oluşturmaya çalışan Yunanistan için
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı5 ve Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP),6 “enerji köprüsü
ülke” politikası açısından iki önemli araç olarak görülmektedir. Öte yandan son yıllarda
Türkiye-Đsrail ilişkilerinin giderek kötüleşmesi ve Akdeniz’de Güney Kıbrıs Rum Yönetimi
(GKRY) ve Đsrail’in enerji alanında işbirliği yönünde adımlar atmaları, Yunanistan’ın da bu
işbirliğinin bir parçası olma potansiyeli, enerji koridorlarının kilit ülkesi olan ve “ezeli” rakibi
Türkiye karşı Yunanistan için bir fırsat olarak değerlendirilmektedir.7 Böylelikle, bir Yunanlı
akademisyenin yorumundan hareketle, enerji köprüsü olan bir ülke diğer ülkelerin enerji
1 Θεόδωρος Γ. Ρ. Τσακίρης, “Η Ενεργειακή ∆ιάσταση της Ελληνικής Εξωτερικής Πολιτικής: Από τη ∆ιπλωµατία των Αγωγών στην Παραγωγή Υδρογονανθράκων”, Κείµενο Πολιτικής Νο. 21, ΕΛΙΑΜΕΠ, Αθήνα, Νοέµβριος 2012. 2 Κ. Ν. Σταµπολής, Ι. Χατζιβασιλειάδης, Ι. Μάζης, Κ. Θεοφύλακτος, Ν. Σοφιανός, Α. Ροϊνιώτης, “Για Μία Εθνική Ενεργειακή Πολιτική”, Κείµενο Εργασίας Νο.18, : ΙΕΝΕ, Αθήνα, 2013. 3 “Samaras: Yunanistan’ın enerji alanındaki rolü önem kazanıyor”, Azınlıkça online, 26.02.2013, http://www.azinlikca.net/bati-trakya-haber/samaras-yunanistanin-enerji-alanindaki-rolu-onem-kazaniyor-02262013.html, (Erişim: 28.08.2014). 4 “Βενιζέλος: Η ενεργειακή διπλωµατία αποτελεί πρώτη προτεραιότητα της Ελλάδας”, Το Έθνος, 30.07.2013, http://www.ethnos.gr/article.asp?catid=22767&subid=2&pubid=63865962, (Erişim: 05.08.2014). 5 Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı projesi için bkz., http://www.tbpipeline.com/project/overview, (Erişim: 05.08.2014). 6 Trans-Adriyatik Boru Hattı için bkz., http://www.tap-ag.com/, (Erişim: 05.08.2014). 7 G. G. Stavris, “The New Energy Triangle of Cyprus-Greece-Israel: Casting a Net for Turkey?”, Turkish Policy Quarterly, 11 (2), 2012, pp. 95-96.
842
güvenliği açısından kilit ülke olarak algılanmakta ve jeopolitik önemi artmaktadır,8
Yunanistan da aslında bunu hedeflemektedir. Ancak Yunanistan'ın özellikle bu son noktada
Türkiye faktörü üzerinden enerji politikaları benimsemesi ya da benimsemeye çalışması ve
Türkiye ile bu alanda rekabete girişmesi geliştirilen enerji politikalarının geleceği açısından
şüpheler doğurmaktadır. Bu bağlamda bu çalışmada yukarıda değinilen boru hatları ve
GKRY-Đsrail-Yunanistan ilişkilerinin enerji boyutu ele alınarak Yunanistan'ın “enerji köprüsü
ülke” olma hedefi tartışılacaktır.
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı projesi (Trans-Balkan Boru Hattı ya da TBP), ilk
olarak 1993 yılında Bulgaristan, Rusya ve Yunanistan arasında Hazar havzasındaki Rus
petrolünün Avrupa'ya ulaşması için ve Rusya'nın bir nevi “Türk Boğazları tekeline” mahkûm
olmaktan kurtarmak için geliştirilmiştir.9 Anılan petrol boru hattı projesi çerçevesinde 1995
yılında imzalanan 700 milyon $ değerindeki bir protokol ile Hazar havzasındaki Rus
petrolünün, Rusya’nın Novorosisk limanından tankerlerle Burgaz Limanı’na gelmesi, buradan
279 kilometrelik bir boru hattıyla Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesindeki Dedeağaç
Limanı’na ulaşması ve buradan yine tankerlerle Avrupa pazarlarına ulaştırılması
hedeflenmiştir.10 Bulgaristan’ın Burgaz limanında 600.000 ton kapasiteli, Dedeağaç’ta ise
1.200.000 ton kapasiteli iki terminalden oluşacak olan hattan yılda yaklaşık 35 milyon ton
petrol taşınması öngörülmüştür.
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı’nın inşasına ilişkin Bulgaristan, Rusya ve
Yunanistan arasındaki görüşmeler 2007 yılında tamamlanabilmiş ve 15 Mart 2007 anılan üç
ülke arasında Atina’da imzalanan anlaşma ile yaklaşık 1 milyar $ mal olması öngörülen hattın
yapımı için ilk resmi adım atılmıştır. Yunanistan açısından Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru
Hattı enerji aktarım merkezi olma çabasının ilk adımı olarak değerlendirilmiştir.
Yunanistan’da ekonomik krizin başlangıcına tekabül eden bir tarihte gerçekleşen söz konusu
anlaşma Yunanistan için önem taşımış ve taşımaktadır. Yunanistan ilk olarak söz konusu
petrol boru hattının tamamlanması sonucunda uluslararası piyasalara ülkesinde başarılı bir
yabancı yatırımın gerçekleştiği mesajını vererek ülkeye yabancı sermaye çekmeyi
hedeflemekteydi. Đkinci olarak boru hattının gerçekleştirilmesinde önemli bir rol üstlenecek
olan Yunanlı şirketlerin ülkeye 2,5 milyar € civarı para akışı sağlamaları hesaplanmaktaydı.
8 Φ. Προέδρου, “Η ελληνική πολιτική ενεργειακής ασφάλειας: οι ελληνικές θέσεις στο πλαίσιο της ΕΕ και η δράση για την εξασφάλιση προµηθειών”, Κείµενα Εργασίας Νο. 4, ΕΛΙΑΜΕΠ, Αθήνα, 2009. 9 John Papaspanos, “Caspian energy Geopolitics: The Rise and Fall of Burgas-Alexandroupoli”, Research Paper No. 148, Research Institute for European and American Studies, December 2010. 10 “Αγωγός Πετρελαίου «Μπουργκάς-Αλεξανδρούπολη»”, Η Σηµασία του Έργου, Υπουργείο Ανάπτυξης, 15.03.2007, http://www.minpress.gr/minpress/en/enhmerwtiko_entypo_mpoyrgas.pdf, (Erişim: 05.08.2014).
843
Son olarak Yunanistan’ın aktarım tarifelerden ilk aşamada yıllık 35 milyon €, ikinci aşamada
ise 50 milyar € kazanç sağlaması beklenmekteydi.11
Harita 1: Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı12
Boru hattı projesinin hayata geçirilmesine yönelik Atina’da imza törenine katılan
Rusya Başkanı Vladimir Putin, “Projenin, dünya enerji alanında önemli bir proje olduğunu,
petrol geçiş yollarında çeşitlilik sağladığını, bunun ise her üç ülkenin, halklarının ve
ekonomilerinin çıkarına olduğunu” ve “Projenin, Yunanistan ile Bulgaristan’ın jeopolitik
konumlarını güçlendirdiğini”13 söylemiş olsa da anılan Boru Hattı hala tamamlanamamıştır.
Đnşası 2010 sonunda tamamlanması öngörülen ve boğazları “devre dışı” bırakması hedeflenen
boru hattı Bulgaristan’ın siyasi ve çevresel endişeleri nedeniyle rafa kaldırılmış gibi
görünmektedir. Bulgaristan Meclisi 2011 yılında ekonomik ve çevreyle ilgili kaygıları
gerekçe göstererek Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı Projesi’ne ilişkin anlaşmadan
çekileceğini açıklamış ve 7 Mart 2013 tarihinde Bulgaristan’ın anılan projeden çekilmesini
onaylamıştır.14
Ancak Yunanistan yine de anılan boru hattı projesinin gerçekleşmesinden ümidini
kesmemiştir. Ekonomik krizden çıkış yolları arayan Yunanistan’ın hattın yapımı için siyasi
11 Papaspanos, Op cit. 12 http://www.novinite.com/articles/137911/Russia+Determined+to+Build+Trans-Balkan+Pipe,+Cut+Costs, (Erişim: 31.08.2014). 13 Yorgo Kırbaki, “Putin: Burgaz-Dedeağaç petrol boru hattıyla çeşitlilik sağlandı”, Radikal, 16.03.2007, http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=215695, (Erişim: 31.08.2014). 14 “Bulgaristan Meclisi'nden Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Projesine Ret”, Azınlıkça online, 08.03.2013, http://www.azinlikca.net/bati-trakya-haber/bulgaristan-meclisi-burgaz-dedeagac-petrol-boru-hatti-ret-03082013.html, (Erişim: 31.08.2014).
844
baskı araçlarını kullandığını ve temel amacının da Rus petrolünün Akdeniz’e taşınması için
ana hat olması planlanan Samsun-Ceyhan boru hattına bir alternatif oluşturmak olduğunu
söylemekte sakınca görülmemektedir. Yunanistan’ın iyimserliğini onaylayan adım aslında
2013 yılın sonunda Rusya tarafından verilen demeçlerle onaylanmıştır. Rusya Dışişleri
Bakanı Sergey Lavrof’un Kasım 2013’te Atina’ya gerçekleştirdiği resmi ziyaret çerçevesinde
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı Projesi’nin yeniden canlanması taraftarı olduklarını ve
Bulgaristan’a bu konuda telkinlerde bulunacaklarını ifade etmesi15 Yunan tarafında iyimser
bir tablo yaratmaktadır. Ancak son gelişmeler dikkate alındığında Yunanistan’ın bu
iyimserliğinin gerçekleşmesinin oldukça zor olduğu da genel olarak kabul edilmektedir. Son
bir yıldır Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan kriz ve gelişmelerin uluslararası boyut
kazanması ve AB-Rusya ilişkilerinin gerginleşmesi ve karşılıklı ekonomik yaptırımlara
gidilmesi ile birlikte Yunanistan’ın geleneksel dostluk ilişkileri içerisinde olduğu Rusya ile
ilişkileri de bir nevi sıkışmış durumdadır. Dolayısıyla anılan projenin hayata geçmesi bu
bağlamda da oldukça zor görülmektedir.
Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP)
Azerbaycan’ın Şahdeniz sahasından çıkartılacak yaklaşık 1,2 trilyon m3 doğalgaz
rezervinin Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınmasını öngören Güney Gaz Koridoru (GGK),
Avrupa’nın enerji alanında Rusya’ya olan bağımlılığını azaltacak en önemli projelerden biri
olarak görülmektedir.16 Avrupa Birliği, 2006 yılında yayınlanan “A European Strategy for
Sustainable, Competitive and Secure Energy” alt başlıklı yeşil kitapta Avrupa Enerji Arz
Güvenliğinin yeniden tesisi için yeni arz kaynakları ile birlikte doğal gaz ve petrolün
taşınabilmesi için yeni boru hatlarının gerekliliğine vurgu yapmıştır.17
15 Νεφέλη Τζανετάκου, “Ξανά στο προσκήνιο ο αγωγός Μπουργκάς – Αλεξανδρούπολη”, Κυριακάτικη Ελευθεροτυπία, Κυριακή 3 Νοεµβρίου 2013, http://www.enet.gr/?i=news.el.article&id=396019, (Erişim: 13.09.2014). 16 “AB’nin Güney Gaz Koridoru, öncelikli olarak Hazar Bölgesi’nden olmak üzere, dünyanın en büyük piyasası olan Avrupa piyasası için alternatif kaynak ve güzergâhlardan gaz teminini amaçlamaktadır. AB’nin Güney Koridor’u desteklemesi, özellikle Batı ülkeleri üzerindeki Rus enerji yükünün bertaraf edilmesini ve başta Kazakistan ile Türkmenistan olmak üzere kapalı havza olan Hazar devletlerinin Avrupa gaz piyasalarına doğrudan erişiminin sağlanmasını amaçlamaktadır. 2011 yılında AB ile Azerbaycan arasında Güney Gaz Koridoru Deklarasyonu’nun imzalanmasının ardından, bu aşamada Güney Koridor’un yegâne gaz tedarikçisi ve buranın açılması adına bağlantı noktası olması sebebiyle Azerbaycan’ın rolü oldukça önemli bir hale gelmiştir”. Gulmira Rzayeva, “Azerbaycan ve Avrupa Enerji Güvenliği: Ulusal Öncelikler Ve Uluslararası Sorumluluklar”, Hazar Strateji Enstitüsü Hazar Raporu, Sayı 3, Bahar 2013, s. 29. 17 Avrupa Birliği’nin enerji politikasını belirleyen belge niteliği taşıyan Avrupa Birliği Komisyonu raporu için bkz., “Green Paper: A European Strategy for Sustainable, Competitive and Secure Energy”, Commission of the European Communities, 2006, s. 15, http://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/PDF/?uri=CELEX:52006DC0105&from=EN, (Erişim: 13.09.2014).
845
Harita 2: Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP)18
Güney Gaz Koridoru çerçevesinde geliştirilen Trans-Adriyatik Boru Hattı projesi ilk
kez 2003 yılında şimdiki adı Axpo olan Đsviçreli bir enerji şirketi olan EGL Grubu tarafından
geliştirilmiştir. Statoil isimli Norveç enerji şirketinin 2008 yılında TAP projesine katılacağını
ilan etmesinin ardından anılan iki şirket boru hattının yapımının finansmanı ve işletimi
konusunda hükümetleri ikna etmeyi başarmışlardır.19 Son olarak 13 Şubat 2013 tarihinde
Arnavutluk, Đtalya ve Yunanistan hükümetleri arasında imzalanan anlaşma ile Trans-
Adriyatik Boru Hattı projesi resmen hayata geçirilmiştir.20
Daha önce de ifade edildiği üzere AB açısından GGK büyük önem arz etmektedir.
Çünkü söz konusu koridor ekonomik öneminin yanı sıra gaz arzının çeşitlenmesi, siyasal
manevra alanının da genişlemesi anlamına gelmektedir. Bilindiği üzere son yıllarda özellikle
Rusya kendisini ilgilendiren ya da kendi çıkarları ile ilgili neredeyse her bölgesel ya da
uluslararası krizde, Ukrayna örneğinde olduğu gibi, enerji kozunu AB üyesi ülkelere karşı
kullanmaktadır. Bu durum doğal olarak Rusya ile ilgili alınacak siyasi kararlar önünde engel
teşkil etmektedir.21 Bu nedenledir ki AB GGK’nu ve onun altında gelişen projeleri ki TAP
bunlardan biri, desteklemektedir. Söz konusu boru hattının inşası Avrupa’da Rus şirketi
Gazprom’un varlığını ve etkinliğini azaltma anlamını taşımaktadır. Hatta birçok Avrupa
18 http://www.axpo.com/axpo/de/en/group/axpo-in-europa/erdgas/trans-adriatic-pipeline--tap-.html, (Erişim: 13.09.2014). 19 http://www.protothema.gr/economy/article/289657/poios-einai-o-agogos-tar/, 26.06.2013, (Erişim: 13.09.2014). 20 Αλ. Άγγελος Αθανασόπουλος, “Αγωγός TAP: Υπογράφεται την Τετάρτη στην Αθήνα η τριµερής συµφωνία”, Το Βήµα, 03.02/2013, http://www.tovima.gr/politics/article/?aid=496397, (Erişim: 15.08.2014). 21 Merve Erdil, “Avrupa, Rus gazına bağımlı olduğu için Kırım'a tepki vermiyor Gaz sessizliği”, Radikal, 07.03.2014, http://www.radikal.com.tr/ekonomi/avrupa_rus_gazina_bagimli_oldugu_icin_kirima_tepki_vermiyorgaz_sessizligi-1179952, (Erişim: 18.08.2014).
846
ülkesi, Yunanistan da dahil olmak üzere, Rusya’nın Avrupa’da yaratmış olduğu doğal gaz
tekelinden kurtulmak için enerji arz kaynaklarını çeşitlendirme politikaları takip etmeye
başlamışlardır. TAP, Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ile birlikte
Türkiye üzerinden Gürcistan ile Yunanistan arasında bir hat oluşturacak ve Hazar denizindeki
Azeri doğal gazının Avrupa pazarını çıkısı sağlayacaktır. Yani Avrupa Rus tekeline karşı
Azeri kartını kullanarak bölgede doğal gaz rekabetini artırmayı ve çeşitlendirmeyi
hedeflemektedir.22
Güney Gaz Koridoru açısından 13 Ocak 2011 tarihi önemli bir tarih olarak
değerlendirilebilir. Çünkü bu tarihte AB ile Azerbaycan arasında Güney Gaz Koridoru
Beyanatı imzalanmış, Avrupa’nın enerji arzında çeşitliliğin sağlanması için Hazar Bölgesi’nin
önemine vurgu yapılmış ve Avrupa’ya akacak enerjinin nihai sağlayıcının Hazar Bölgesi
olduğu üzerinde durulmuştur.23 Bu bağlamda Şah Deniz I ve Şah Deniz II’den Avrupa’ya
ulaşacak enerjinin aktarımının Güney Gaz Koridoru ile yapılması kesinlik kazanmıştır. Güney
Gaz Koridoru AB’de aynı zamanda iki boru hattının rekabetine de sahne olmuştur. Şah Deniz
Konsorsiyumu’nun 28 Haziran 2013 tarihinde Avrupa’ya taşınacak olan gaz için TAP
projesini tercih etmesi bir dönüm noktası olmuştur.24
Şah Deniz Konsorsiyumu’nun TAP’ı tercih etmesinin ardından Yunan basını ve
Yunanlı siyasiler Yunanistan’ın jeopolitik açıdan konumunun arttığı yönünde açıklamaların
yanı sıra ekonomik kriz nedeniyle derin bir nefes alma şansının yakalandığı konusu üzerinde
durmaya başlamışlardır. Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras Şah Deniz
Konsorsiyumu’nun ilanından sonra basına verdiği demeçte “son on yılda Yunanistan
ekonomisi açısından en önemli ve en olumlu gelişme” olarak değerlendirmiş ve “böyle ciddi
bir projenin hayata geçirilmesi Yunanistan’ı küresel boru hatları haritasına yerleştirmekte ve
tüm Avrupa’ya enerji aktarım merkezi olması adına bir güvenoyu niteliği
taşımaktadır”25şeklinde ifadelerde bulunmuştur.
22 “TAP and TANAP: Two steps towards a more independent Europe”, 13.01.2014, http://www.abo.net/oilportal/topic/view.do?contentId=2186490, (Erişim: 11.09.20149. 23 Vahap Taştan, “Güney Gaz Koridoru: Yeni Enerji Düzeninde Avrupa Enerji Güvenliği, Rusya, Türkiye ve Güney Kafkasya Üzerine Oyun Teorik Uygulama”, EY International Congress on Economics I “Europe and Global Economic Rebalancing”, October 24-25, 2013, Ankara/Turkey, s. 6, http://politikaakademisi.org/guney-gaz-koridoru-yeni-enerji-duzeninde-avrupa-enerji-guvenligi-rusya-turkiye-ve-guney-kafkasya-uzerine-oyun-teorik-uygulama/, (Erişim: 01.09.2014). 24 “Ανακοινώθηκε επίσηµα η επιλογή των Αζέρων”, 28.06.2013, http://www.protothema.gr/economy/article/290154/to-azerbaitzan-anakoinose-episima-tin-epilogi-tou-tap/, ,(Erişim: 13.09.2014); Nuran H. Belet, “The Basic Parameters of European Security of Energy Supply:The Trans Adriatic Pipeline Project-TAP”, European Journal of Research on Education, 2, Special Issue, 2014, p. 92. 25 “Στον Παγκόσµιο ενεργειακό χάρτη η Ελλάδα µε τον αγωγό ΤΑΡ”, Ο Φιλελεύθερος, 29.06/2013, http://www.philenews.com/el-gr/top-stories/885/151347/ston-pagkosmio-energeiako-charti-i-ellada-me-ton-tar, (Erişim: 11.09.2014).
847
Toplam uzunluğu 867 km. olacağı planlanan ve 545 km.’si Yunanistan topraklarından
geçecek olan hat ile yıllık yaklaşık 20 milyar metreküp gaz taşınması planlanmaktadır. Anılan
hattın en uzun Yunanistan topraklarında bulunacağından TAP’ın Yunanistan için ciddi bir
gelir kaynağı, aynı zamanda ciddi bir ucuz enerji temin imkânı anlamına geldiği ifade
edilmektedir.26 Çünkü Yunanistan açısından TAP 2 milyar $ doğrudan yabancı yatırım ve
özellikle ekonomik krizin çok yoğun hissedildiği Makedonya ve Trakya bölgelerinde 2000 ile
3000 kişiye iş imkânı anlamına gelmektedir. Bu boyutta bir yabancı yatırımın ülkede
gerçekleşmesi ise Yunanistan’ın uluslararası piyasalara güçlü bir şekilde yeniden gireceğinin
temel göstergesi olmaktadır.27 Bir başka çalışmada ise önümüzdeki 50 yıl içerisinde söz
konusu boru hattının Yunan ekonomisine getirisinin 17-18 milyar € olması
hesaplanmaktadır.28
Yunanistan Başbakanı ayrıca 2014 yılının Nisan ayında Atina’da düzenlenen
Uluslararası Enerji Konferansı’nda yine TAP ve Yunanistan’ın bu projedeki yeri ve önemine
dikkat çekerek oldukça iddialı cümleler sarf etmiştir. Özetle Yunanistan Başbakanı Samaras,
enerji konularındaki gelişmeler Yunanistan’ın enerji üretim ve aktarımında bir köprü ülke
olacağını gösterdiğini ve Yunanistan’ın TAP sayesinde ilk defa küresel enerji haritasında
yerini aldığını vurgulamıştır.29 Aslında sadece Yunanistan Başbakanının konuşması değil
TAP ile ilgili Yunanca çalışmalarda Yunanlı akademisyen ve gazetecilerin ağırlığı
Yunanistan üzerine vermeleri ve anılan projenin aslında TANAP ile bağlantısının önemine,
doğal olarak Türkiye’nin bu konudaki önemine vurgu yapmaktan kaçındıkları
gözlenmektedir. Çizilen pembe tabloda Yunanistan’ın çok ciddi bir rol üstlendiği hatta AB
açısından kilit ülke konumuna geldiği yansıtılırken Yunanistan’ın enerji konusunda da
Türkiye ile rekabet edebilir bir pozisyonda olduğu işlenmeye çalışılmaktadır. Kuşkusuz
TAP’ın hayata geçecek olması hem Yunanistan açısından hem de Avrupa açısından önem arz
etmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki Şah Deniz Konsorsiyumu’nun TAP’ı tercih etmesinin
nedeni maliyetinin düşük olması ve zaten TANAP ile Türkiye’den geçecek olan doğal gaz
boru hattının Yunanistan sınıra kadar ulaşacak olmasıdır. Dolayısıyla TAP’ın Yunanistan’ın
26 TAP ilişkin resmi internet sitesinden edinilen bilgilere göre anılan boru hattı Yunanistan’ın Türkiye sınırı Koipoi’den başlayacak ve Arnavutluk sınırında Đeropigoi bölgesinde son bulacaktır, detay için bkz. http://www.tap-ag.com/the-pipeline/building-the-pipeline/in-greece, (Erişim: 05.08.2014). 27 “TAP & Ελλάδα: Εσωτερικές Πράµετροι και Περιφερειακά Γεωπολιτικά Παίγνια”, 27.05.2014, http://www.reporter.gr/Eidhseis/Epicheirhseis/energy/item/24982-TAR-Ellada-Eswterikew-Parametroi-Perifereiaka-Gewpolitika-Paignia, (Erişim: 11.09.2014). 28 “The Southern Gas Corridor”, Energy, Holman Fenwick Willan, July 2013, http://www.hfw.com/Southern-Gas-Corridor-Briefing-July-2013, (Erişim: 11.09.2014). 29 “Σαµαράς: «Εξαιρετικά ευοίωνες» οι ενδείξεις για τον ενεργειακό πλούτο της χώρας”, 29.04.2014, http://news.in.gr/economy/article/?aid=1231314905, (Erişim: 05.09.2014).
848
Türkiye sınırından başlaması da bir tesadüf değil, Güney Gaz Koridoru’nun birçok alternatif
projelerinden bir tanesi olması gerçeğidir.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)-Đsrail-Yunanistan Enerji Đşbirliği30
Enerji alanında Đsrail’in kendi kıta sahanlığı içerisinde geniş bir alanda doğal gaz
rezervi bulmuş olması ve bunu bir şekilde Avrupa’ya taşımak istemesi önemli bir gelişme
olarak değerlendirilmektedir. Đsrail, kıta sahanlığı içerisinde bulunan doğal gazı Avrupa’ya
satmayı arzulamaktadır. Dolayısıyla Türkiye’yi kaybettikten sonra bu satışı Yunanistan ve
GKRY üzerinden gerçekleştirmeyi amaçlamaktadır.
Özellikle 1990’lı yılların başından itibaren sürekli gelişme eğilimi arzeden Türkiye-
Đsrail ilişkileri çerçevesinde Đsrail, Türkiye’nin tepkisine neden olmamak düşüncesiyle GKRY
tarafından önerilen; Yunanistan, Đsrail ve GKRY’nin Orta ve Doğu Akdeniz bölgesi içinde
Adriyatik’ten başlayıp Doğu Akdeniz’in sonu olan Đsrail sahillerine kadar uzanan Münhasır
Ekonomik Bölge kurulmasına ilişkin anlaşmayı sonuçlandırmaya yönelik herhangi bir adım
atmamıştır. Ancak Türkiye ile ilişkilerin “Dökme Kurşun Operasyonu”, “Davos Krizi” ve son
olarak “Mavi Marmara” saldırısından sonra kopma noktasına gelmesinin hemen ardından
Đsrail ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasında 17 Aralık 2010 tarihinde Münhasır Ekonomik
Bölge Anlaşmasını imzalanmıştır. Türkiye, böyle bir anlaşmanın Kıbrıs Türklerinin hak ve
çıkarlarını yok saymak anlamına geleceği ve Kıbrıs müzakerelerini olumsuz etkileyeceği ve
Doğu Akdeniz’de barış ve istikrara katkı sağlamayacağını vurgulamış, ancak, yapılan sert
açıklama herhangi bir sonuç doğurmamıştır.31
Đddialara göre Đsrail Başbakanı Netanyahu Ağustos 2013’te Yunanistan’a
gerçekleştirdiği ziyaret esnasında Atina’ya Đsrail’in doğal gazının Avrupa’ya satışında transit
ülke olması teklifinde bulunmuştu. Đsrail Dışişleri Bakanı da yine aynı çerçevede Đsrail doğal
gazının Güney Kıbrıs üzerinden Yunanistan’a ulaştırılması ve hatta potansiyel olarak görülen
Bulgaristan ve Romanya pazarlarına da Yunanistan üzerinden satış yapılmasını teklif
etmiştir.32 Doğu Akdeniz’deki doğal gaz rezervlerinin değerlendirilmesinin Đsrail
ekonomisine büyük katkı sağlayacağı sık sık dile getirilmektedir. Aynı zamanda Đsrail’in
30 Çalışmanın bu bölümü ile ilgili detaylar için bkz., Utku Kırlıdökme (Outkou Kırlı Ntokme), “Yunanistan-Đsrail Yakınlaşmasının Türkiye ve Balkanlara Etkisi”, Uluslararası Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı 8-9 Ekim 2013, Hasret Çomak ve Ayşegül Göklap Kutlu (ed.), Cilt I, Kocaeli Üniversitesi Yayınları, Kocaeli, Üniversitesi, Nisan 2014, s. 170-172. 31 Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, “Đsrail ile GKRY Arasında Đmzalanan MEB Anlaşması Hk.”, No. 288, 21 Aralık 2010, http://www.mfa.gov.tr/no_-288_-21aralik-2010_-israil-ile-gkry-arasinda-imzalanan-meb-anlasmasi-hk_.tr.mfa, (Erişim: 19 Ağustos 2013). Ayrıca konuya ilişkin bkz., Semih Đdiz, “Doğu Akdeniz’de Sular Isınıyor”, Milliyet, 27 Aralık 2010, http://www.milliyet.com.tr/dogu-akdeniz-de-sular-isiniyor/semih-idiz/siyaset/yazardetay/27.12.2010/1331318/default.htm, (Erişim: 19 Ağustos 2013). 32 Sigurd Neubauer, “How the Emerging Balkan-Israeli Strategic Alliance could Alter Energy Security in the Eastern Mediterranean Basin, Journal of Regional Security, Cilt 7, Sayı 1, 2012, s. 36.
849
uluslararası piyasalarda daha etkin bir şekilde yer almasını sağlaması açısından söz konusu
anlaşma ve yakınlaşmaya bu nedenle önem verildiğinin de altı çizilmektedir.33
GKRY ve Yunanistan açısından bir değerlendirme yapılacak olursa Đsrail ile
gerçekleştirilmeye çalışan enerji işbirliğinin temel nedenini ekonomik çıkarların
oluşturduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Güney Kıbrıs AB’ye üye olmayı başarmış
ancak adanın bölünmüşlüğü gerçeğini ortadan kaldıramamıştır. Yunanistan gibi GKRY yanlış
ekonomi politikaları nedeniyle ekonomik kriz yaşamaktadır. Dolayısıyla böyle bir işbirliği
ekonomisine katkı sağlayacaktır. Öte yandan Đsrail ile yakın ilişki içinde olması adaya
Türkiye tarafından olası yeni bir müdahaleyi engelleme anlamını taşımaktadır. Ayrıca son
yıllarda enerji koridorları güvenliğinin uluslararası ortamda giderek önem arz etmeye
başladığı da dikkate alındığında Güney Kıbrıs böylelikle kendi çapında stratejik önemini
garanti altına almayı çalıştığı düşünülmektedir.34
Tüm gelişmelere rağmen birçok Yunanlı, Yahudi ve yabancı araştırmacı, gazeteci ve
akademisyen de dile getirdiği gibi iki ülke yakınlaşmasının olumlu bir adım olduğunu
düşünse de Yunanistan’ın Đsrail açısından Türkiye’nin yerini ikame edemeyeceği
düşünülmektedir. Aynı zamanda Yunanistan ve Đsrail yakınlaşmasının 1990’larda Türkiye’nin
Đsrail ile yakınlaşmasına tam olarak benzediğini söylemek de doğru doğru olmayacaktır.
Çünkü Yunanistan ve Đsrail ilişkilerinin değişen şartlar ve çıkarlar doğrultusunda geliştiğini
açıkça görmekteyiz. Dolayısıyla dış politikada, en azından Yunanistan ve Đsrail için realist
görüşün halen hâkim olduğu görüşünün belirtilmesinde sakınca olmadığı da
düşünülmektedir.35 Son yıllarda ekonomik kriz nedeniyle iç politikasına odaklanan ve dış
politikasında daha “uzlaşıcı” bir tavır sergileyen Yunanistan için GKRY-Đsrail-Yunanistan
enerji alanında işbirliğinin siyasi çıkarlardan ziyade ekonomik çıkarlar çerçevesinde
geliştiğini söylemekte sakınca görülmemektedir.
Sonuç
Enerji ile bağlantılı enerji talebi, arzı, aktarımı, çeşitliliği gibi konular günümüzde
giderek önem kazanmaya başlamıştır. Hatta Yunanistan örneğinde olduğu gibi birçok devlet
için güvenlik kaygısı altında değerlendirilmektedir. Çünkü enerji devletler arasında sadece
ekonomik ilişkilere değil aynı zamanda siyasi ilişkilerin bütününe hitap etmektedir. Bu
nedenledir ki petrol, doğal gaz gibi kaynakların üretimi ve akabinde uluslararası piyasalara
33 Neubauer, Ibid., s. 35. 34 Kırlıdökme, Op cit, s. 172. 35 Ibid.
850
aktarımı hem üreten hem de aktarım hattında olan ülkelerin konumunun önemini
arttırmaktadır.
Yaklaşık 7 yıldır ciddi bir ekonomik kriz içinde bulunan Yunanistan açısından
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı, Trans-Adriyatik Boru Hattı, GKRY-Đsrail-Yunanistan
enerji işbirliği gibi konular söz konusu krizden çıkış aynı zamanda uluslararası camiada
sarsılan imaj ve önemin yeniden kazanılması anlamını taşımaktadır. Yunanlı siyasilere göre
ayrıca birçok ülkenin dışa bağımlı olduğu enerji alanında “köprü ülke” olmak ya da temel
aktarım ülkesi olmak hayati önem arz etmekte ve dolayısıyla Yunanistan’ı enerji oyununun
temel oyuncuları arasına yerleştirmektedir.
Yunanlı akademisyen ve siyasilerin ülkelerinin bu alanda sahip olmaya başladığı
pozisyon için abartılı yorum ve talepleri bir kenara bırakıldığında bu çalışmada ele alınan en
önemli projenin aslında TAP olduğu görülmektedir. Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı
maalesef Bulgaristan tarafından kaynaklanan kaygı ya da siyasi değerlendirmeler neticesinde
hayata geçirilememiştir. TAP ise AB’nin Güney Gaz Koridoru politikasının temel taşlarından
birisi halini almayı başarmıştır. Anılan proje kapsamında en uzun hattın Yunanistan toprakları
üzerinden geçecek olması doğal olarak Yunanistan’a bu konuda önem kazandırmaktadır.
Ancak Yunanlı siyasilerin ve akademisyenlerin çoğunlukla TAP’ın hayata geçirilecek
olmasının temel nedeninin ilk olarak TANAP projesinin bir devamı niteliği taşıyor olmasının
ve ikincisi TAP’ın AB’nin enerji arzında çeşitlilik yaratmak, yani Rus tekelinden kurtulmak
çabasına uygun olmasının göz ardı edilmesi ya da yeterince vurgulanmaması da dikkat
çekmektedir. Hatta enerji alanında Türkiye ile rekabet eden bir ülke niteliği taşıdığı
açıklamaları da aslında Yunanistan’ın enerji politikasının çerçevesini çizmektedir.
Öte yandan Đsrail ile gerçekleştirilmeye çalışan enerji işbirliğinin temel nedeninin
aslında ekonomik çıkarlar olduğu çok açıktır. AB üyesi olan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi de
Yunanistan gibi yanlış ekonomi politikaları nedeniyle ekonomik kriz yaşamaktadır.
Dolayısıyla böyle bir işbirliği ekonomisine katkı sağlayacaktır. Yunan görüşüne göre, hem
ekonomik kriz hem de son dönemde Türkiye-Đsrail ilişkilerinde yaşanan olumsuz gelişmeler,
GKRY ve Yunanistan için Đsrail ile yakın ilişki içinde olmak, enerji alanında işbirliği adımları
atmak, her iki tarafın jeopolitik önemini artırmakta aynı zamanda Kıbrıs özelinde adaya
Türkiye tarafından olası yeni bir müdahaleyi engelleme anlamını taşımaktadır.
Son olarak enerji alanındaki son gelişmeler dikkate alındığında Yunanistan’ın büyük
enerji projelerinin bir parçası olmaya çalışmasının doğal bir sonuç olduğu düşünülmektedir.
Ancak Yunanlı akademisyen ve siyasilerin kendi kamuoylarına yansıttıkları gibi bu alanda
Yunanistan’ın artık vazgeçilmez bir oyuncu olduğu hatta Türkiye ile enerji konusunda da
851
rekabet edecek bir pozisyonda olduğunu kabul etmenin gerçekçi olmayacağı aşikârdır. Ayrıca
Yunanistan’ın ülke olarak enerji politikalarını Türkiye ile rekabet üzerine inşa etmesinin de
uzun vadede ülke açısından sorunlu olacağını söylemekte sakınca görülmemektedir.
KAYNAKÇA
“Bulgaristan Meclisi'nden Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Projesine Ret”, Azınlıkça
online, 08.03.2013, http://www.azinlikca.net/bati-trakya-haber/bulgaristan-meclisi-burgaz-
dedeagac-petrol-boru-hatti-ret-03082013.html, (Erişim: 31.08.2014).
“Samaras: Yunanistan’ın enerji alanındaki rolü önem kazanıyor”, Azınlıkça online,
26.02.2013, http://www.azinlikca.net/bati-trakya-haber/samaras-yunanistanin-enerji-
alanindaki-rolu-onem-kazaniyor-02262013.html, (Erişim: 28.08.2014).
“TAP & Ελλάδα: Εσωτερικές Πράµετροι και Περιφερειακά Γεωπολιτικά Παίγνια”,
27.05.2014, http://www.reporter.gr/Eidhseis/Epicheirhseis/energy/item/24982-TAR-Ellada-
Eswterikew-Parametroi-Perifereiaka-Gewpolitika-Paignia, (Erişim: 11.09.2014).
“TAP and TANAP: Two steps towards a more independent Europe”, 13.01.2014,
http://www.abo.net/oilportal/topic/view.do?contentId=2186490, (Erişim: 11.09.20149.
“The Southern Gas Corridor”, Energy, Holman Fenwick Willan, July 2013,
http://www.hfw.com/Southern-Gas-Corridor-Briefing-July-2013, (Erişim: 11.09.2014).
“Αγωγός Πετρελαίου «Μπουργκάς-Αλεξανδρούπολη»”, Η Σηµασία του Έργου,
Υπουργείο Ανάπτυξης, 15.03.2007,
http://www.minpress.gr/minpress/en/enhmerwtiko_entypo_mpoyrgas.pdf, (Erişim:
05.08.2014).
“Ανακοινώθηκε επίσηµα η επιλογή των Αζέρων”, 28.06.2013,
http://www.protothema.gr/economy/article/290154/to-azerbaitzan-anakoinose-episima-tin-
epilogi-tou-tap/, ,(Erişim: 13.09.2014).
“Βενιζέλος: Η ενεργειακή διπλωµατία αποτελεί πρώτη προτεραιότητα της Ελλάδας”,
Το Έθνος, 30.07.2013,
http://www.ethnos.gr/article.asp?catid=22767&subid=2&pubid=63865962, (Erişim:
05.08.2014).
“Σαµαράς: «Εξαιρετικά ευοίωνες» οι ενδείξεις για τον ενεργειακό πλούτο της χώρας”,
29.04.2014, http://news.in.gr/economy/article/?aid=1231314905, (Erişim: 05.09.2014).
852
“Στον Παγκόσµιο ενεργειακό χάρτη η Ελλάδα µε τον αγωγό ΤΑΡ”, Ο Φιλελεύθερος,
29.06/2013, http://www.philenews.com/el-gr/top-stories/885/151347/ston-pagkosmio-
energeiako-charti-i-ellada-me-ton-tar, (Erişim: 11.09.2014).
Avrupa Birliği Komisyonu Raporu, “Green Paper: A European Strategy for
Sustainable, Competitive and Secure Energy”, Commission of the European Communities,
2006, http://eur-lex.europa.eu/legal-
content/EN/TXT/PDF/?uri=CELEX:52006DC0105&from=EN, (Erişim: 13.09.2014).
Burgaz-Dedeağaç Petrol Boru Hattı projesi için bkz.,
http://www.tbpipeline.com/project/overview, (Erişim: 05.08.2014).
G. G. Stavris, “The New Energy Triangle of Cyprus-Greece-Israel: Casting a Net for
Turkey?”, Turkish Policy Quarterly, 11 (2), 2012, s. 87-102.
Gulmira Rzayeva, “Azerbaycan ve Avrupa Enerji Güvenliği:Ulusal Öncelikler Ve
Uluslararası Sorumluluklar”, Hazar Strateji Enstitüsü Hazar Raporu, Sayı 3, Bahar 2013, s.
29-45.
http://www.axpo.com/axpo/de/en/group/axpo-in-europa/erdgas/trans-adriatic-pipeline-
-tap-.html, (Erişim: 13.09.2014).
http://www.novinite.com/articles/137911/Russia+Determined+to+Build+Trans-
Balkan+Pipe,+Cut+Costs, (Erişim: 31.08.2014).
http://www.protothema.gr/economy/article/289657/poios-einai-o-agogos-tar/,
26.06.2013, (Erişim: 13.09.2014).
http://www.tap-ag.com/the-pipeline/building-the-pipeline/in-greece, (Erişim:
05.08.2014).
John Papaspanos, “Caspian energy Geopolitics: The Rise and Fall of Burgas-
Alexandroupoli”, Research Paper No. 148, Research Institute for European and American
Studies, December 2010.
Merve Erdil, “Avrupa, Rus gazına bağımlı olduğu için Kırım'a tepki vermiyor Gaz
sessizliği”, Radikal, 07.03.2014,
http://www.radikal.com.tr/ekonomi/avrupa_rus_gazina_bagimli_oldugu_icin_kirima_tepki_v
ermiyorgaz_sessizligi-1179952, (Erişim: 18.08.2014).
Nuran H. Belet, “The Basic Parameters of European Security of Energy Supply:The
Trans Adriatic Pipeline Project-TAP”, European Journal of Research on Education, 2,
Special Issue, 2014, p. 87-98.
853
Semih Đdiz, “Doğu Akdeniz’de Sular Isınıyor”, Milliyet, 27 Aralık 2010,
http://www.milliyet.com.tr/dogu-akdeniz-de-sular-isiniyor/semih-
idiz/siyaset/yazardetay/27.12.2010/1331318/default.htm, (Erişim: 19 Ağustos 2013).
Sigurd Neubauer, “How the Emerging Balkan-Israeli Strategic Alliance could Alter
Energy Security in the Eastern Mediterranean Basin, Journal of Regional Security, Cilt 7,
Sayı 1, 2012, s. 33-44.
Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP), http://www.tap-ag.com/, (Erişim: 05.08.2014).
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, “Đsrail ile GKRY Arasında Đmzalanan MEB
Anlaşması Hk.”, No. 288, 21 Aralık 2010, http://www.mfa.gov.tr/no_-288_-21aralik-2010_-
israil-ile-gkry-arasinda-imzalanan-meb-anlasmasi-hk_.tr.mfa, (Erişim: 19 Ağustos 2013).
Utku Kırlıdökme (Outkou Kırlı Ntokme), “Yunanistan-Đsrail Yakınlaşmasının Türkiye
ve Balkanlara Etkisi”, Uluslararası Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı 8-9 Ekim 2013,
Hasret Çomak ve Ayşegül Göklap Kutlu (ed.), Cilt I, Kocaeli Üniversitesi Yayınları, Kocaeli,
Üniversitesi, Nisan 2014, s. 155-182.
Vahap Taştan, “Güney Gaz Koridoru: Yeni Enerji Düzeninde Avrupa Enerji
Güvenliği, Rusya, Türkiye ve Güney Kafkasya Üzerine Oyun Teorik Uygulama”, EY
International Congress on Economics I “Europe and Global Economic Rebalancing”,
October 24-25, 2013, Ankara/Turkey, s. 1-28, http://politikaakademisi.org/guney-gaz-
koridoru-yeni-enerji-duzeninde-avrupa-enerji-guvenligi-rusya-turkiye-ve-guney-kafkasya-
uzerine-oyun-teorik-uygulama/, (Erişim: 01.09.2014).
Yorgo Kırbaki, “Putin: Burgaz-Dedeağaç petrol boru hattıyla çeşitlilik sağlandı”,
Radikal, 16.03.2007, http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=215695, (Erişim:
31.08.2014).
Αλ. Άγγελος Αθανασόπουλος, “Αγωγός TAP: Υπογράφεται την Τετάρτη στην Αθήνα
η τριµερής συµφωνία”, Το Βήµα, 03.02/2013,
http://www.tovima.gr/politics/article/?aid=496397, (Erişim: 15.08.2014).
Θεόδωρος Γ. Ρ. Τσακίρης, “Η Ενεργειακή ∆ιάσταση της Ελληνικής Εξωτερικής
Πολιτικής: Από τη ∆ιπλωµατία των Αγωγών στην Παραγωγή Υδρογονανθράκων”, Κείµενο
Πολιτικής Νο. 21, ΕΛΙΑΜΕΠ, Αθήνα, Νοέµβριος 2012.
Κ. Ν. Σταµπολής, Ι. Χατζιβασιλειάδης, Ι. Μάζης, Κ. Θεοφύλακτος, Ν. Σοφιανός, Α.
Ροϊνιώτης, “Για Μία Εθνική Ενεργειακή Πολιτική”, Κείµενο Εργασίας Νο.18, : ΙΕΝΕ, Αθήνα,
2013.
854
Νεφέλη Τζανετάκου, “Ξανά στο προσκήνιο ο αγωγός Μπουργκάς –
Αλεξανδρούπολη”, Κυριακάτικη Ελευθεροτυπία, Κυριακή 3 Νοεµβρίου 2013,
http://www.enet.gr/?i=news.el.article&id=396019, (Erişim: 13.09.2014).
Φ. Προέδρου, “Η ελληνική πολιτική ενεργειακής ασφάλειας: οι ελληνικές θέσεις στο
πλαίσιο της ΕΕ και η δράση για την εξασφάλιση προµηθειών”, Κείµενα Εργασίας Νο. 4,
ΕΛΙΑΜΕΠ, Αθήνα, 2009.
Top Related