presentation for the society for promotion of human values

19
YÜCE AMA DEĞERSİZLEŞTİRİLEN KADIN Berrin ÜNLÜ Doğu Akdeniz’de Kadınlar Buluşuyor

Transcript of presentation for the society for promotion of human values

YÜCEAMA

DEĞERSİZLEŞTİRİLEN KADIN

Berrin ÜNLÜ

Doğu Akdeniz’de Kadınlar Buluşuyor

Kadınların hayırlısı, erkeklerin yaramazlıklarına, kötü huylarına sabredendir, bu sabır onların cennete girmesine sebeptir.

Kadınlara Dini Bilgiler sayfa: 88

Örnek mezheplerin, hadislerin kadın üzerindeki bakış açısı Eğer bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emretseydim, erkeklerin kadınlar üzerinde olan haklarından dolayı kadınların erkeklere secde etmelerini emrederdim.

Tirmizi, Rada, 10/1159; Ebu Davud, Nikah 40/2140 Ahmed b. Hanbel, Müsned VI, 76; İbn Mace, Nikah 4/1852

Mücadele, peygamberle tartışan kadın anlamına da gelir. Olay şöyle gelişti:“Hz. Havle” iman eden bir kadındı. Evs (RA) isimli, sert tabiatlı bir adamla evliydi. Bir gün Evs (RA), karısını boşadı.

Kuran-ı Kerim'deki en manidar surelerden biri de 58. sırada yer alan “Mücadele” Suresi'dir.

Bu boşanmayı gerçekleştirirken de eskiden Araplar arasında yaygın olarak yapılan ve “zihar” olarak adlandırılan bir yöntemi kullandı.Araplar, eşlerinin bazı hassas noktalarını, anneleri-bacıları gibi evlenmeleri yasak olan akrabalarına benzetirlerse bu boşanma sebebi sayılırdı.

“"Evs (RA) de eşine, “Sen bana anamın sırtı gibisin” diyerek aralarındaki akdini sona erdirmek istedi.Hz. Havle, soluğu Hz. Peygamber'in (SAV) yanında aldı. Hz. Havle tepkiliydi. Hz. Havle yorgundu. Hz. Havle bezgindi. Hz. Havle mağdurdu. İsyan edercesine kocasını, Peygamberimize şikáyet etmeye başladı. Şöyle diyordu: “Ey Allah'ın elçisi! Evs, benim malımı-mülkümü yedi. Gençliğimi tüketti. Onun için çocuklar doğurdum. Şimdi ise yaşlandım. Çocuk doğuramaz hale geldim. O da zihar yaparak beni boşadı. Beni ortada bıraktı. Ya Rabbi, halimi sana arz ediyorum. Bu halimi sana şikáyet ediyorum.

Kuran-ı Kerim'deki en manidar surelerden biri de 58. sırada yer alan “Mücadele” Suresi'dir.

“O (SAV), Yüce Allah’tan vahiy gelmedikçe kendi heva ve arzusuna göre konuşmazdı. Yüce Allah’ın kendisine müsaade ettiği konular hariç, mutlaka vahiy beklerdi. Yüce Allah, karısını bu şekilde boşamak isteyen erkeğe bu işin çirkin olduğunu ilettikten sonra, ya köle azadı, ya iki ay üst üste oruç veya 60 fakiri doyurma cezası verecektir.Eşine dönmenin bedeli olarak. Tekrar eşine yaklaşmak istersen bunu ödeyeceksin. Kadın değil, erkek bunu ödeyecek. Çünkü kadın mağdur oluyordu. Rabbimiz, mağdurun yanında, mazlumun yanında.

Kuran-ı Kerim'deki en manidar surelerden biri de 58. sırada yer alan “Mücadele” Suresi'dir.

“Sembol olmuştur.Önemsenmediklerini zanneden kadınlara, “Hayır, Rabbiniz sizi önemsiyor. Rabbiniz sizin adınıza zulmeden erkeğe dünyada cezalar getirdiği gibi ahirette de hesap soracak”. Üzülmeyin, sesinizi Rabbiniz duyuyor, halinizi görüyor cevabıdır Mücadele Suresi

Kuran-ı Kerim'deki en manidar surelerden biri de 58. sırada yer alan “Mücadele” Suresi'dir.

Toplumlar; erkekler, kadınlar ve özgür cinsiyetlerden oluşmaktadır.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Erkekler gibi kadınlarda toplumun temel yapı taşlarından bir tanesidir ve erkeklerden herhangi bir farkları yoktur.  Fakat fark yoktur dediğimizde  maalesef  sadece yazarken kullanıyoruz fark kelimesini.

Ülkemizde kadına yönelik şiddet hiç durmadan hızlı bir şekilde artıyor. Sabah uyandığımızda gazeteleri açtığımızda hemen hemen belir sıklıklarla kadınlara yönelik şiddet haberlerini hepimiz görüyoruzdur, artık belirli bir zamandan sonra benimsiyoruz bu haberleri ve artık sıradan bir habermiş gibi geliyor çoğu kişilere.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Raporlara göre 2011'in ilk 8 ayı için de;•143 kadın cinayete kurban giit.•Son 7 yılda 4.190 kadın öldürüldü.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Görüldüğü gibi her şey ortada, kadınlara ne kadar değer verildiği, ne kadar ezildiği. Bu rakam dışında çoğu kadın psikolojik travma geçirdi. Kadına uygulanan sadece fiziksel şiddet ile sınırlı kalmıyor gerek tecavüz gerek taciz gibi olaylar her geçen gün katlanarak devasa bir bina gibi büyüyor.

21.yüzyılda kadınların yaşadıkları bu olaylar gerçekten acı veriyor. Ülkemizde kadın- erkek eşit olduğu görülüyor fakat bu eşitlik sadece yasalarda gözüküyor.

Her kadına yönelik yaşanılan şiddet olaylarından sonra; ''bu son olsun '' diyoruz fakat bunun son olması için elimizden geleni yapıyor muyuz?

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Kadına yönelik şiddeti, tacizi ve diğer kadına uygulanan güçleri yok etmek için erkek ne kadar güçlü ve ayrıcalıklı ise kadının da erkek kadar güçlü ve ayrıcalıklı olması gerekiyor.

Ataerkil düşünce yapısını toplumumuzda silmemiz gerekiyor anca bazı şeyleri bu gibi çözümler aracılığı ile yapabiliriz.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer-Çözümler

Cinsiyet ayrımı yapmaksızın herkese eşit bir şekilde davranan toplum yapısı oluşturmak gerekiyor.

Eğer eşit bir toplum ve herkese aynı değer verilen bir ülke istiyorsak herkesin elini taşın altına koyması gerekmektedir, bu sorunlar senin veya benim sorunum değil hepimizin ortak sorunu.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer-Çözümler

Bildiğim bir şey daha vardır; o da biz kadınların, bu hakları almaya henüz hazır olmadığımız, çoğumuzun kaderci olduğumuz, kendimizi bildiğimiz andan itibaren erkeklerin gerisinde kalmaya razı olduğumuz gerçeğidir. Biz kadınlar bu hakları almak için çaba sarf etmezsek veya verilmiş olan haklarımızı kullanmayı bilmezsek, başkaları bizim için hiçbir şey yapamaz.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Zaten kimsenin de bir şey yaptığı yok. Biz kadınların da aslında hak falan istediğimiz yok. Çoğumuz ezildiğimizin farkında bile değiliz. Törelerimizi, geleneklerimizi sürdürmek adına, hele hele “ Elalem ne der! ” korkusuyla geri planda kalmayı sürdürüp gidiyoruz. Nereden mi bu sonucuna vardım?

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Eskiden, evlenen kızlarına ana-babalar ne söylerlermiş gelinlikle evden çıkarken? Şunu:“Gelin gittiğin eve gelinlikle gidiyorsun, kefenle çıkacaksın”

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Bunun anlamı şudur: Öyle kocana, kayınvalidene kızıp darılıp gelmek, hele hele boşanmak yani geri dönmek yok. Mutlu bile olmasan kaderine küsüp, çekeceksin çileni. Ölene kadar katlanacaksın. “ Kol kırılır, yen içinde kalır.”, “ Kan kussan bile, kızılcık şerbeti içtim diyeceksin.”

Oysa ki, yolunda gitmeyen bir evliliği yürütmenin anlamı yok.Evlenmek kadar boşanmak da doğal olmasaydı, Medeni Kanuna hiç gerek kalır mıydı? Sırf başkaları ayıplamasın diye, sırf alışılanların dışına çıkılmasın diye; kızlarımız ve kadınlarımız çile çekmeye razı ediliyor. Ve bunun adına “ kader ” deniliyor.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Yurdumuzun birçok yöresinde; düğün gecesi gelinin yatağında erkek çocuğu yuvarlarlar. Gelinin ilk çocuğu oğlan olsun diye. Yine bazı yörelerde gelin eve girerken tavuk kesilir. Gelin tavuğun kanına basar, eve öyle girer.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

Eğer horoz kesilirse, gelinin evdekilere horoz gibi dikleneceğine inanılır. Yani gelin, daha eşinin evine ilk gelişte, kuzu gibi olmaya, her şeye boyun eğmeye yönlendirilir.

....İşte toplumumuzun kızlarımıza ve kadınlarımıza verdiği değer. Bir de kadınları ve kızları aşağılayıcı sözler vardır.

Türkiye’de Kadına Verilen Değer

“Kızı kendi bildiğine bırakırsan, ya davulcuya gider”“Elinin hamuruyla, erkeğin işine karışma” “Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etme” “Oğlan doğuran öğünsün, kız doğuran dövünsün” “Kadının şamdanı altın olsa, mumu diken erkektir” 

İlginiz İçin

Teşekkürler

Berrin ÜNLÜ