DÜNYA CENNETİ ANTALYA’YI KORUMAK - I

62
DÜNYA CENNETİ ANTALYA’YI KORUMAK 1 Doç.Dr. Mehmet TUNÇER Antalya Kentsel Bölgesi’nde ülkemizin gelişme sürecine koşut olarak ve ülke gelişme hızından daha hızlı bir gelişme yaşanmakta oluşu, teknolojik gelişmelerin sosyal ve ekonomik yapıyı değiştirmesi, fiziksel yapıyı da önemli ölçüde etkilemektedir. Bu olgunun özellikle göç ile kendini göstermesi, kentsel alan gereksinimini büyük oranda arttırmaktadır. Bu durum kentte denetimsiz gelişmeleri giderek arttırmaktadır. Aşırı yoğunluk, sosyal ve teknik altyapı yetersizliğini daha da arttırmakta; örgütsüzlük, parasal olanakların sınırlılığı, vb. olgular her türlü iyileştirme, koruma- kullanma-geliştirme, yenileme ve kentsel canlandırma stratejilerini güçleştirmektedir. Antalya kent kimliğinin en önemli ögelerinden biri olan ve turizmin pazarlama motifi olarak belirginleşen plajlar ve falezlerin korunması da sürekli gündemde kalmış, son onbeş yıl içinde Konyaaltı Plajı’ndan obaların kaldırılması gibi iyileştirme çabalarının yanısıra, Lara kesiminde planlı bir süreç ile, Falez üzerinde kabul edilemez yoğun ve çok katlı gelişmeler olmuştur 1980'lerin başından itibaren "Turizmi Teşvik Yasası"nın da desteği ile, tüm Antalya'da olduğu gibi, Lara Falez Kesiminde de turizm yatırımları hızlanmış, turistik işletme belgeli yatak sayısı 5500'e ulaşmıştır. Ancak, turizm sektöründe oluşan istikrarsızlık ve artan rant nedeni ile hızlı yapılaşma, bu kesimin turizm bölgesi olma özelliğini yitirme sürecine girmesine neden olmuş ve turizme ayrılan kesimler tekrar konuta dönüştürülmüştür. Turistik tesis ruhsatı ile inşaata başlamış bazı yapılar, turistik tesislere verilen kat ilavesini almış, sonradan tekrar konut alanına dönüşmüşlerdir. Böylece hassas bir ekolojik dengeye ve görsel güzelliğe sahip falezler üzerinde aşırı bir yoğunluk oluşturulmuştur. Günümüzde 1 Antalya Kenti için, 1995-1998 Yılları Arasında UTTA Ltd. Tarafından Hazırlanan Çeşitli Plan ve Proje Raporlarından derlenmiştir. Yazar bu çalışmalarda ağırlıklı olarak Proje Yöneticisi ve/veya Kentsel Tasarımcı/Koruma Plancısı olarak yer almıştır.

Transcript of DÜNYA CENNETİ ANTALYA’YI KORUMAK - I

DÜNYA CENNETİ ANTALYA’YI KORUMAK 1

Doç.Dr. Mehmet TUNÇER

Antalya Kentsel Bölgesi’nde ülkemizin gelişme sürecinekoşut olarak ve ülke gelişme hızından daha hızlı birgelişme yaşanmakta oluşu, teknolojik gelişmelerin sosyalve ekonomik yapıyı değiştirmesi, fiziksel yapıyı daönemli ölçüde etkilemektedir. Bu olgunun özellikle göç ile kendini göstermesi, kentselalan gereksinimini büyük oranda arttırmaktadır. Bu durumkentte denetimsiz gelişmeleri giderek arttırmaktadır.Aşırı yoğunluk, sosyal ve teknik altyapı yetersizliğinidaha da arttırmakta; örgütsüzlük, parasal olanaklarınsınırlılığı, vb. olgular her türlü iyileştirme, koruma-kullanma-geliştirme, yenileme ve kentsel canlandırmastratejilerini güçleştirmektedir.Antalya kent kimliğinin en önemli ögelerinden biri olanve turizmin pazarlama motifi olarak belirginleşen plajlarve falezlerin korunması da sürekli gündemde kalmış, sononbeş yıl içinde Konyaaltı Plajı’ndan obalarınkaldırılması gibi iyileştirme çabalarının yanısıra, Larakesiminde planlı bir süreç ile, Falez üzerinde kabuledilemez yoğun ve çok katlı gelişmeler olmuştur

1980'lerin başından itibaren "Turizmi Teşvik Yasası"nın dadesteği ile, tüm Antalya'da olduğu gibi, Lara FalezKesiminde de turizm yatırımları hızlanmış, turistikişletme belgeli yatak sayısı 5500'e ulaşmıştır. Ancak,turizm sektöründe oluşan istikrarsızlık ve artan rantnedeni ile hızlı yapılaşma, bu kesimin turizm bölgesiolma özelliğini yitirme sürecine girmesine neden olmuş veturizme ayrılan kesimler tekrar konuta dönüştürülmüştür.Turistik tesis ruhsatı ile inşaata başlamış bazı yapılar,turistik tesislere verilen kat ilavesini almış, sonradantekrar konut alanına dönüşmüşlerdir. Böylece hassas birekolojik dengeye ve görsel güzelliğe sahip falezlerüzerinde aşırı bir yoğunluk oluşturulmuştur. Günümüzde

1 Antalya Kenti için, 1995-1998 Yılları Arasında UTTA Ltd. TarafındanHazırlanan Çeşitli Plan ve Proje Raporlarından derlenmiştir. Yazar buçalışmalarda ağırlıklı olarak Proje Yöneticisi ve/veya Kentsel Tasarımcı/Koruma Plancısı olarak yer almıştır.

uygulanmakta olan imar planı ve imar değişiklikleri,ayrıca sit alan tanım ve yasaklarına aykırı birçokkararla birlikte, yapı yoğunluğunun arttırılması, katsınırlamasının kaldırılması, sit sınırlarının yer yer 35metreye indirilmesi, yine yasada açıkça tanımlananfalezlerin siluetini olumsuz yönde etkilemiştir. Ancak bugelişmeleri benimsemeyen (özellikle meslek kamuoyu)kesimler, kendi sorumluluklarını gözden kaçırmayıbecermişlerdir.Gelinen noktada, geçmişi yargılamak yerine “geleceğikurtarmak için bugünden ne yapılabilir?” sorusuna yanıtaramak, toplumun, sivil toplum örgütlerinin yerelyönetimlerin ortak kaygısı olmuştur. Bu kaygı ile,08.11.1996 tarihinde Antalya Büyük Şehir Belediyesitarafından onaylanmış bulunan Nazım Plan ilkeleridoğrultusunda “Lara Kıyı Bandı” nın Uygulama Planlarıhazırlanmıştır.

I. BÖLÜM : GENELLİKLER

Antalya Kenti’nde doğal çevrenin korunmasına ilişkinproje ve uygulamalar aşağıda özetlenmiştir.

I.1. ANTALYA’DA DOĞAL ÇEVRE KORUMASINA YÖNELİK PROJE VE UYGULAMALAR

“Çevreye İlişkin Projeler” ile “Fiziksel Projeler” ikigrup halinde ve özetle sunulacaktır.

I.1.1. ANTALYA ÇEVRE PROJESİ

Pamphlia’nın önemli antik dönem kentlerinden biri olanAntalya’da kültürel çevre koruması önem taşımaktadır.“Doğal Çevre” kültürel çevre ile birlikte korunduğu zamandaha olumlu sonuçlar alınabilmektedir.

Doğal çevre kültürel çevre bütünlüğü : Kaleiçi

Doğal Çevre’nin korunmasına yönelik önemli bir proje olanAntalya Çevre Projesi (Environment Project) 1993-1994yıllarında hazırlanmış, 1995 yılı içerisinde de DünyaBankası kredisi sağlanarak uygulanmaya başlanmıştır. Bu proje kapsamında, 2020 yılı nüfus ve kentsel gelişmehedefleri, çevre boyutu gözetilerek saptanmış veiçmesuyu, atık su sistem projeleri ile katı atık vearıtma tesis projeleri hazırlanarak uygulanmasınabaşlanmıştır.1992 yılındaki arazi kullanımı ile kentleşme ve gelişmeeğilimleri dikkate alınmış ve bu olgu mevcut planlamakestirimleri doğrultusunda değerlendirilmiştir.Yürürlükteki planlar ve nüfus projeksiyonlarınınöngördüğü kentleşmenin "çevre"ye yapacağı etki dikkatealınarak incelenmiş ve 1998, 2005 ve 2020 hedef yıllarıiçin nüfus projeksiyonları yapılmıştır.Antalya Belediyesi'nin Nazım (1/25 000 ve 1/5000) veuygulama imar planları (1/1000) ile Turizm Bakanlığı GAÇ-ATAK Projesi, İller Bankası Antalya kanalizasyon projesi,DSİ içme ve kullanma suyu projelerinden yararlanılarakyapılan çalışmalar sentez edilmiştir (TÜRKOĞLU, K., TUNÇER,M., UZEL, A., Antalya Environment Project, 1992).Çevre Projesi uygulamalarının kıyılar üzerinde, özellikleLara ve Konyaaltı sahil şeridinde evsel atıklardankaynaklanan aşırı kirlenme baskısını azaltmasıbeklenmelidir.

1.1.2. Antalya Kıyı Yönetimi Projesi

"Kıyı Bölgesi Yönetim Projesi" 'nın (Coastal ZoneManagement) amacı; kaynak envanteri, bölgenin çevretaşıma kapasitesi, aynı zamanda çevresel değerler vealtyapı konularında; planlama, bölgeleme, değişkenleri vebina ruhsat kararlarını uygulama hizmetleri hakkındayöneticileri daha iyi bilgilendirmek için geniş kapsamlıbir veri tabanı oluşturmaktır.

Çevre Projesi kapsamında hazırlanan "Kıyı Yönetimi Projesi"çalışmaları ile kıyının korunması ve geliştirilmesineyönelik yasal ve yönetsel yetki ve uygulama çatışmasıortaya konmuştur. Kıyı Yönetimi'nin rolü başlıca:

İnşaat ve işletme ruhsatları için yapılan başvurulardaarazi kullanma yönetiminin izlenmesi,

Arazi kullanımının ve kentsel gelişmenin planlanması,ekolojik taşıma kapasitesinin belirlenmesi, nüfusunkontrolü,

Kamu servislerinin yönetimlerine yardımcı olunması,kamu hizmetleri ve işlerinin planlanması, halk sağlığıve idaresi, kontrol ve septik tankların bakımı,

gibi çevre sağlığı konuları üzerinde olacaktır.

Antalya'da halihazır haritaların, kadastro ve imar planverilerinin sayısallaştırılmasına başlanmıştır. Böylecebu verileri bilgisayar ortamında çeşitli kuruluşlarınaynı anda kullanımı mümkün olabilecektir. ÖzellikleBelediye'nin imar, harita, elektrik, su, kanalizasyon vb.birimleri ile, Kültür, Turizm ve Bayındırlık vb.bakanlıkların aynı anda kullanabilecekleri ortak bir veritabanı oluşturulabilecektir. Bu yöntemle, doğal değerler(kıyı, orman, yeraltı ve yer üstü su kaynakları vehavzaları, değerli tarım toprakları, narenciye bahçelerivb.) ile kültürel değerlerin (tescilli ve/veya tescilsizarkeolojik, kentsel ve tarihsel sit alanları) korunması,bakım ve kontrolü etkin bir şekilde anındayapılabilecektir (Final Report of the Coastal Zone Management ofAntalya, HASE, T.M., TUNÇER, M., KANTAŞI, E.).

Bu Proje kapsamında "Konyaaltı Kıyı Kesimi" öncelikliuygulama alanı olarak seçilmiştir. Ancak bu güne kadarher hangi bir çalışma yapılmamıştır. Lara kıyı bandı'nında bu kapsamda uygulama içine alınması gereklidir.Özellikle, kıyı kullanımlarının hızla artacağıdüşünülürse, Kıyı Yönetimi Projesi’nin bu kesimde deuygulanmasının önemi açıkça ortaya çıkmaktadır.

1.2. FİZİKSEL PLANLAR

1.2.1. Nazım Planlar

1.2.1.1. 1980 Nazım Plan Kararları

Karpuzkaldıran Kampı ile Aksu Çayı arasında yer alanyaklaşık 10 km. uzunluktaki bu kıyı bölgesi, 12 Eylül1980'den önce Güzelyalı Belediyesi sınırları içindeydi.Antalya Belediyesi'nin denetimine bu tarihten sonrageçmiştir. 1980 yılında onanan 1/5000 ölçekli Nazım İmarPlanı'nda bu alanın haritası olan bölümünde getirilenplanlama kararları o dönemde İmar ve İskan Bakanlığıtarafından re'sen onanmıştır. Bu planda kıyıdaki kumsal,halkın yararlanabileceği plaj tesisleri, kumsalgerisindeki ormanlar ise çadırlı kamp alanları olarakönerilmiştir.

1980 Planı'nda, Doğu Lara Bölgesi turizm ve konut gelişmealanı olarak planlanmıştır. Lara Kumul Ormanları,Yamansaz Gölü, traverten oluşumları için doğal vearkeolojik sit alanı kararları henüz verilmemişolduğundan yeteri kadar çevreye hassas olmayan plankararları alınmıştır. Kumul ormanlarının güneyi, kumulların geniş olarakyayıldığı ve kumul tepelerinin bulunduğu alan "TurizmMerkezi" olarak planlanmıştır. Planda TRT Merkezi olarakgösterilen alan, günümüzde kumul ormanı ve kum tepeleriile kaplıdır. Bu doğal karakter Kopak Çayı'na kadaruzanır. Kopak, Kundu (Acısu), Aksu Çayları ve özelliklebu çayların ağızları birçok balık çeşidinin yaşadığı,içinde ekolojik yaşamın sürdüğü bir bölgedir. Fakatplanda bu çayları koruyucu kararlar alınmamıştır. Bunlarbu bölgeye günümüzde olan talep ve baskıların oluşumundaönemli bir etmendir (AKBAŞ, S., "Lara Örneği").

1.2.1.2. 1987 Nazım Plan Kararları ve Lara Turizm MerkeziLara Falez Bandı kuzeyinde ve Sazgın Gölü güneyindeMartılı Mevkiinde başlayan özel hisseli parselasyonlar vekaçak yapılaşmalar bu kesimde hızla plansız, düzensiz vesağlıksız bir gelişmeye neden olmuştur. "Lara TurizmMerkezi" ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı 21 Kasım1984 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğegirmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1985yılında bu bölgede planlama çalışmalarına başlanmış, 1986yılında bu alan "Antalya Belediyesi" 'ne devir edilmiş ve

Bakanlığın saptadığı ilkeler doğrultusunda 1/5000 Ölçekli"Belediye Lara Turizm Merkezi" planlanmasıhazırlanmıştır. Planla bu bölgede, 27 500'ü turistiktesislerde, 5000'I çadırlı kamp turizm alanlarında, 12000'I oba turizm alanlarında, 20 500'ü kamu turizmalanlarında olmak üzere, toplam 65 000 yataklık birkapasite yaratılmıştır. Lara'da, geniş bir kumsal band arkasında orman alanlarıyer almaktadır. Lara Turizm Merkezi'nde günübirlikkullanımların yanısıra, günlük kullanım aktivitelerininde yer alması öngörülmektedir. Lara kesiminin kitleturizmine yönelik kullanılması, kullanımın sadece lüksolmayan gereksinimleri sağlayabilen, kendine yeterli,düşük maliyetli, hafif yapıların yer almasıönerilmektedir. Lara Plajına yakın alanlarda "Çadırlı KampTurizm Alanları", doğuda ise, "Belediye Sosyal Turizm Alanları", "BelediyeTuristik Otel Alanları", ve daha geride "Turistik Tesis Alanları" ile 500yat kapasiteli bir "Yat Limanı" önerilmiştir (CAN, Z., "LaraTurizm Merkezi Nazım İmar Planı Açıklama Raporu", 1986).Daha sonraki çalışmalarda gerçekleşme olasılığı çokyüksek olduğu için bir yat limanı daha önerilmiştir. Buyat limanlarının çevreye ve özellikle bu kıyıyayumurtalarını bırakmakta olan Caretta Caretta türükaplumbağalara olası etkileri ise irdelenmemiştir. Larakıyı kesiminde mülkiyetlerin çoğunluğunun kamuya aitolması, planlarda fazla değişikliğe gidilmesiniönlemiştir. Ancak, özel mülkiyette bulunan alanlar kısasürede konut kooperatiflerinin eline geçmiş, 0.60 emsallituristik alanlar, 0.80 emsalli konut alanlarınaçevrilmiş, imar uygulaması sırasında ise sahilde bulunanve kamuya ait alanlarla bu alanlar yer değiştirmiştir(Antalya Kıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma, Kullanma veSorunları, Mimarlar Odası, Antalya Şubesi, S.99,1996).Antalya'nın 1987 yılı öncesi Nazım İmar Planı, korumacıhedeflerden yola çıkarak, kenti derinlemesinegeliştirmeyi amaçlamış, kıyı boyunca sadece turizm verekreasyon kullanımlarına yer vermiştir. Lara yönünde 150m.'lik doğal sit sınırı'nın gerisinde sadece turistiktesisler yer almaktaydı. Kent ise, 2000 yılında 650 000Nüfus olarak planlanmıştı. Ancak daha sonra, 1987tarihinde hazırlanan Nazım Plan ile 2000 yılı nüfushedefi 1 000 000'a çıkarılmış, sadece Lara bölgesi için

değil, tüm Antalya Kent Makroformu'nu etkileyen önemlideğişiklikler yapılmıştır.Lara için getirilen yeni plan kararları ile eski plankararları karşılaştırıldığında, iki önemli husus dikkatiçekmektedir:

i. Eski planda “tarımsal karakteri korunacakyerleşim alanları” yerleşime açılarak, plan hedeflerive kentin makroformu verilen kararla büyükdeğişikliğe uğramıştır;

Antalya Kenti Nazım İmar Planı sentez raporunda verileniki önemli karar bu plan değişikliği ile çelişkilidir.Nazım Plan kararlarından biri "arazi başına kentleşme maliyetiniminimize, sosyal faydasını maksimize eden optimal bir kent makroformununelde edilmesi", diğeri ise "kenti doğrudan çevreleyen tarım alanlarınınniteliğinin korunması" dır. Oysa 1987 Planı ile tarımsalkarakteri korunacak yerleşim alanları, % 80 gibi yüksekbir emsalle ve geniş bir band halinde iskana açılmış vekentin bu yönde gelişmesine neden olmuştur. (Antalya KıyıYerleşmeleri, Planlama, Yapılanma, Kullanma ve Sorunları, S.99). Öncelikle, kentin gelişme aksının zengin tarımpotansiyeli olan bölgelere kaydırılması temelde hatalıbir yaklaşım olarak görülmektedir ki, bu durum PlanSentez Raporu'nda açıkça ifade edilmektedir. Planlamasonrası, geçen dönemde iskana açılan alanlarıngerisindeki zengin tarım alanlarının da yerleşime açmabaskısını doğurmuş ve giderek arttırmıştır.

Kentin makroformunda ve iskan alanlarının büyüklüğü veyoğunluğunda önemli değişikliklerin gerekçeleriaçıklanarak haklı karşılanabilir. Kentin ticari veidari merkezinin batıya kaydırılması öngörülürken,yerleşim alanlarının doğuya kaydırılması AntalyaMimarlar Odası tarafından bir çelişki olarakgörülmektedir.

ii. Lara'da kıyı kullanım anlayışında değişiklik meydanagelmiştir;Turistik tesisler eski planda, kıyıdaki yeşil bandınarkasında yer almaktaydı. Değişen kararla bu anlayış,tesislerin denizle birebir ilişkisi olması, yeşilalanların ise bu tesislerin arasında yer almasınıgerektirmiştir. Turistik tesislerin, denizle birebirilişkisi olması kararı kendi içinde tutarlıgörülmektedir. Ancak, yeşil alanların planlanmasındaki

değişmeye karşın, miktarında önemli bir değişme olmasa dagöreli bir azalma izlenmiş, turistik tesislerinkenarlarının da konut lehine değiştiği görülmüştür (AntalyaKıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma, Kullanma ve Sorunları,S.101).Kıyıdaki yeşil alanların azalması kaygı uyandırmalıdır.Zira daha önce, turistik tesislerin önünde yer alan yeşilalanların, genelde tesislerle birlikte kent halkınınkullanımına hizmet vermesi de amaçlanmıştır. Halbukigünümüzde özellikle falezler üzerrindeki doğal sit alanı30 metreye kadar düşürülmüş, yer yer de otellertarafından (Talya, Dedeman, Adonis vb) kapatılmıştır.

1.2.1.3. 1995 Nazım Plan Kararları ve Bazı UygulamalarLara Kıyı Bandı'nda önemli bir bölge olan Acısu kesimi,Şubat 1993'de Belediye Meclis Kararı ile turizm alanındankonut alanına çevrilmiştir. Kat serbestisi bulunan bualandaki yapı yoğunluğu da E=0.80 olarak bırakılmıştır.Bu bölge imar planında, yat limanı ve bu limanı besleyenticari ve turistik üniteler şeklinde tasarlanmıştır.Ancak, daha sonra ikinci konut amaçlı yapılaşmalaryoğunlaşmıştır. 1995 Nazım Plan (Yapısal Plan) açıklamaraporunda; "Lara Kesiminde Karpuzkaldıran-Aksu arasındaki kıyıkesiminde kumul ve ormanların oluşturduğu şeritte kamu kampları, yatlimanı tahsisleri vd. bulunmaktadır. Henüz bakir ve değerli bir kıyı kesimi,sağlıklı bir işlevlendirmeyi ve denetimli bir yapılaşmayı beklemektedir. Çokönemli ve özgün bir potansiyel alandır. Kent yaşamına katılması KonyaaltıPlajları'ndan farklı olarak ele alınması gerekmektedir" denilmektedir(Antalya BŞB, Nazım Plan Araştırma-Açıklama Raporu, UTTA Planlama &Danışmanlık Ltd., 1995).1995 Planı, 1980 Plan kararlarını genel olarak alarak,kıyının kamu yararına kullanımına ilişkin yeni kararlargeliştirmiştir. Doğal Sit Alanı'nın (Orman Alanları)bütünlüğü korunmuş ve kıyıda özel proje alanlarıoluşturulmuştur. Lara Bölgesinde, Ermenek'in batısında yaklaşık 90hektarlık "Obruk Devlet Ormanı", 19.01.1995 tarihinde Orman Bakanlığı tarafından"Turizm Amaçlı Botanik Bahçesi" yapılması koşulu ile MuratpaşaBelediyesi'ne tahsis edilmiştir. Bu alanda "ANTALYA AKDENİZBOTANİK BAHÇESİ" oluşturulması amacıyla detaylı bir kentsel

tasarım ve peyzaj projesi geliştirilmiştir (Bkz Şema 5 /Adalya Akdeniz Botanik Bahçesi Ön Projesi).

1.2.2. Koruma Amaçlı Uygulama PlanlarıKent bütünü içinde doğal değerleri koruma ağırlıklıprojelere değinmek, hem planlama çalışmalarının farklıölçeklerle kazandığı nitelikleri ortaya çıkartmak, hem deilkesel bir bütünlük ile bilgilenmeyi sağlamak açısındanuygun olacaktır. Bu yüzden bu bölümde “Koruma Ağırlıklı”uygulama planları özetle ele alınacaktır.1.2.2.1. Düden Çayı Çevre Düzenleme Projesi Bu projeye ilişkin açıklama, projenin açıklama raporundanözetlenmiştir. “Düden Çayı”; Antalya’nın sahip olduğu enönemli doğal güzelliklerden biridir. Ancak, DüdenÇayı’nın çevresinde kamuya ait alanların fazla olmasınedeniyle, son yıllarda yoğun bir gecekondu baskısıoluşmuştur. Bu nedenle, yavaş yavaş doğal karakterini veçekiciliğini yitirmeye başlayan bu bölgede bir düzenlemeçalışmasının ivedi olarak yapılması gerekliliğidoğmuştur (Engiz Mimarlık, “Düden Çayı ve Çevresi Nazım İmar PlanıAçıklama Raporu”, s.1., 1995 ).Bu nedenle Kepez Belediyesince, “Düden Çayı” ve yakınçevresinde, koruma amaçlı bir plan ve kentsel tasarımölçeğinde çevre düzenleme proje çalışması hazırlanmıştır.Projelendirilen alan, Düden Şelalesi’ndeki ArkeolojikAlan’dan başlıyarak Alanya Çevre Yolu’na kadar yaklaşık8,5 km. uzunluğundaki 1. Derece Doğal Sit Alanı ve yakınçevresini kapsamaktadır. Planlama Alanında doğal değerlerin; hızla değişen yaşamkoşulları, kentleşme, nüfus artışı ve teknik gelişmelerleyok olmadan korunması, günümüz yaşamıylabütünleştirilerek kullanılabilmesi amacı ile rekreatifamaçlı açık alan düzenlemesi öngörülmüş ve bu amacıngerçekleşmesine olanak sağlayabilecek bir planlamayapılmıştır. Hazırlanan Nazım Planda; Antalya’nın tarihi ve doğalgüzellikleri, iklim yapısı, iç ve dış turizme hizmetedecek potansiyele sahip olması nedeniyle, dünyaölçeğinde bir turizm merkezi olma özelliği gözönündetutulmuştur. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulutarafından 16.12.1992 Tarih ve 1670 Sayılı Karar ile ilanedilen 1. Derece Doğal Sit, 24.02.1993 Tarih ve 1770

Sayılı Karar ile de Arkeolojik ve Doğal Sit Alanı olan bubölgenin sınırları, planlamanın en önemli belirleyicileriolmuştur. 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı ilan edilen alanın, Kültürve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu ilkekararlarınca değerlendirileceği için sit sınırı, 1/5000Nazım İmar Planı’nda çevredeki planlarla uyum sağlayacakbir dış yolla tanımlanmıştır.1. Derece Doğal Sit Alanı içinde ise, Koruma Kurulumevzuatı gereğince çok düşük yoğunlukta ve günübirliktesislerin yer alacağı kullanımlar düşünülmüştür. DoğalSit alanının yakın çevresinde ise, daha önce müktesep hakkazanmış konut alanları dışında, yeni konut alanlarıönerilmemiştir. Bu bölgelerde, daha çok sit alanına olanbaskıyı azaltıcı tampon alanların yer almasıdüşünülmüştür.Mevcut eğilimler, Düden Çayı’nın doğusunda tarımsalnitelikli yerleşme alanlarının devam ettiğini, batısındaise özellikle kamu mülkiyetleri üzerinde gecekonduyerleşmesinin yoğun şekilde olduğunu göstermektedir. Bunedenle çayın doğu tarafındaki tampon bölgelerin,belediyeye uygulama aşamasında fazla parasal yükgetirmemesi de düşünülerek, mevcut tarımsal yerleşmekarakterini devam ettirmesi uygun bulunmuştur. Çayın batısında, kamu mülkiyetinin yoğun olduğu tamponbölgelerde, kültürel, sportif, sosyal, idarikullanımların yer aldığı bir düzenlemeye gidilmesidüşünülmüştür. Özel mülkiyetlerin yoğun olduğu bölgelerdeise, ticari amaçlı çiçek seraları ve bunların tanıtımınınve satışının yapılacağı bir ticari merkezin de yer almasıdüşünülmüştür. Çayın kuzeyinde, orman tahdit krokisi içinde kalan, fakatüzerinde birkaç maki kümesi dışında ağaç bulunmayan,büyük kamu mülkiyetlerinin bulunduğu tampon bölgede,uygulama kolaylığı da düşünülerek, buraya canlılıkkazandıran bir çekim odağının, bir turistik eğlencemerkezinin yer alması uygun bulunmuştur.

1.2.2.2. Boğaçay Doğal Kaynak Kullanımı ve ÇevreDüzenleme Projesi

i. Alanın Tanımı

“Boğaçay Doğal Kaynak Kullanımı ve Çevre DüzenlemeProjesi” alanı, Antalya’nın batısında, Olimpos veTermessos Milli Park alanlarının drenajını sağlayanKaraman, Doyran, Çandır Çaylarının birleşmesindenoluşmaktadır. Boğaçay Havzası yaklaşık 800 km2’lik bir alanı dreneetmektedir ve bugün olduğu kadar gelecekte de Antalyaiçin önemli bir doğal kaynak olacaktır. Günümüzde havzadüzensiz, yağış rejimine bağlı olarak zaman zamantaşkınlara neden olan, çevresi düzenlenmemiş birdurumdadır. Havza içinde işletilmekte olan çakıl ve kumocakları, doğal dengeyi alt üst etmekte, nakliyekamyonları ulaşım ve çevresel sorunlar doğurmaktadır.

ii. Yasal Dayanak

Havza Planlamasının başlıca hedefi, Karaman Çayı veBoğaçayı’nın debisini düzenli hale getirmek, sellerekarşı üst kotlarda regülatörler oluşturmak ve çayçevresinde kente yönelik dinlenme, eğlence, spor verekreasyon ağırlıklı düzenlemeler yapmaktır. “BoğaçayDoğal Kaynak Kullanımı”nın planlanması veprojelendirilmesindeki en önemli girdi kuşkusuzakarsuların akış rejimleridir. Bu rejimlerin bu günekadar oluşturduğu ortamın iiyi yorumlanması, bugün içintaşıdığı anlamın ve gelecekteki beklentilerin buna göretanımlanması gerekmektedir.Ön araştırma raporunda, su debisi, hidrojeolojik durum vbkonularda var olan bulgular yansıtılmış, DSİ tarafındanhavzadaki araştırma ve çalışmaların sürmesi nedeniyleplanlama konusunda seçenekli öneriler geliştirilmiştir.

DSİ Antalya 13. Bölge Müdürlüğü, özellikle taşkınailişkin istatistiksel değerleri 500 yıllık bir periyodadayalı olarak tekrar değerlendirilmiştir. Budeğerlendirmelere bağlı olarak Bölge Müdürlüğü’nünhazırladığı “Nehir ve Çay Yatakları Islahı ve TaşkınÖnleme” seçenek proje önerileri DSİ Genel Müdürlüğü’nesunulmuştur (Konyaaltı Belediyesi, “Boğaçayı Doğal KaynakKullanımı ve Çevre Düzenleme Projesi”, I ve II. Etap AraştırmaRaporları, 1996, M.TUNÇER UTTA Planlama Ltd.)

Bölge Müdürlüğü’nün bu seçenekleri oluşturduğu aşamada,Havza’nın kent ve çevre planlamasında taşkınlarla ilgiliönlemlerin alınmasının yanısıra; Havza’nın doğaldeğerlerinin korunması ilkesine dayalı olarak“Rekreasyonel Amaçlı” kullanılmasının benimsenmesidir.Yapılan ortak toplantılarda, kentsel, özelliklerekreasyonel amaçlı kullanım istemlerinin bir ŞEMA PLANve Raporu ile DSİ’ye yansıtılması öngörülmüştür. Ocak 1996 ayı içinde böyle bir çalışma, Havza içinyapılan I. Etap Araştırma Raporu ilgili kuruluşasunulmuş, DSİ’den yeni sayısal verilere bağlı olarakgeliştirilen “Şema Plan” ın irdelenmesi istenmiştir. Buöncelikli irdelemenin amacı, Havza’nın rekreasyonelamaçlı kullanımını da öngören taşkın önleme projeönerilerinin geliştirilmesidir. DSİ Antalya BölgeMüdürlüğü’ndeki değerlendirmeler sonucunda “B”Seçeneği’nin çevrenin rekreasyonel kullanımına daha fazlaolanak vereceği saptanmıştır. Havza üst kotlarında, suyuntutulmasına ilişkin önlemlerin alınamaması durumundagerekecek olan büyük kesitleri içeren ikinci seçeneklebirlikte bu öngörü DSİ Genel Müdürlüğü’ne aktarılmıştır.

Nisan 1996 tarihine kadar süren incelemelerden sonraGenel Müdürlük; Özellikle Havza Üst kesimlerinde alınacak önlemlerkapsamında yapılacak baraj, sel kapanı vb. tesislerinkamulaştırma, yapım ve işletmelerine yönelik ekonomileroluşturmayı,

Yaklaşık 2,2 trilyon TL’sini aşacağı tahmin edilen butesislerin yapımı için bulunması gereken ek parasalkaynakları bulmayı,

Havza’daki taşkınların temel özelliği olan “Rüsubat”sorununu çözebilmeyi,

Havza’nın özellikle alt kotlarını rekreasyonel amaçlıkullanımını desteklemekle birlikte; alt ve üst kotlardadaha akılcı ekonomik ve gerçekleştirilebilirönlemleri/tesisleri saptamayı,

öngören değerlendirmelere girmiştir. DSİ Genel Müdürlüğü’nün, bu yeni yönelişinin özünde,taşkınlarla ilgili önlemlerin alt veya üst kotlardaalınması ile ilgili önerilerin karşılaştırılması amacıbulunmaktadır. Bu karşılaştırma havzanın rekreasyonel

amaçlı kullanılması fikrini gözardı etmek anlamınagelmemektedir. Genel Müdürlük ilgililerininaçıklamalarına göre, bu karşılaştırmaların amacı; üstkotlarda önlemler kapsamında barajlarda tutulan suyun,taşkınlarla ilgili boş kapasitelerin tutulmasınınyanısıra; bu barajların içme, kullanma ve sulama suyuiçin de kullanılabilirliğini ortaya koymaya yöneliktir.Yapılacak yeni araştırma ve çalışmalar en uygun seçeneğiortaya çıkaracaktır.

Havza’nın rekreasyonel amaçlı en uygun kullanımı ise,aşağıdaki temel ölçütlere dayandırılacaktır:

Nehir ve Çayların alt kotları diye tanımlanan kentbütünü Nazım İmar Planı Sınırlarının içindekikesiminin, özellikle rekreasyonel amaçlı kullanılacakbölgeleri, “Devletin hüküm ve tasarrufunda bulunantescilsiz kamu arazileri” nden oluşmalıdır. Bir başkaanlatımla, bu bölgeler çayların bugüne dek oluşturduğudar-geniş yataklar tanımlanmalıdır. Bu yataklar dışındabugün taşkına maruz kalan; oysa alınacak önlemlerle,önümüzdeki dönemlerde korunabilecek alanlar da bu özelplanlama alanı kapsamına alınabilir. Taşkın dışınarenciye bahçeleri, orman arazileri ve planlı/plansızkentsel alan bütünü, rekreasyonel amaçlı planlama alanıdışında olmalıdır.

Sınır ve alan belirleyen bu temel kararlara dayalıolarak; nehir ve çay yataklarından oluşan bölgebütününde, taşkınla ilgili kanal kesiti, eğer bağımsızve boş tutulacak ise, minimum kesitli;

Rekreasyonel, sportif ve görsel kullanışa açılacak, gölvb su yüzeyleri aynı zamanda taşkın için de boşpotansiyel taşıyacak ise, maksimum kesitli, olmalıdır.

Her iki çözüm de, su kıyılarının hazine toprağı olmakkoşulu ile rekreasyonel, konut vb amaçlarlakullanılmasına olanak sağlamalıdır.

Hazılanan 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı genelinde veBoğaçay/Karaman Çayı Doğal Kaynak Kullanımı ve RekreasyonPlanlaması özelinde bu iki seçenek birliktetanımlanmıştır. DSİ veri ve kararlarına göre

seçeneklerden biri kesinleştirilmiştir. Birinci seçenekağırlık kazanmış ve DSİ taşkın kanalı sistemden bağımsızgeliştirilmiştir. Bu kanaldan zaman zaman alınan sularladenizle bağı kurularak oluşturulacak su yüzeyleri veonların çevresindeki kamu mülkü alanlarda kentselrekreasyonel kullanışlar geliştirilecektir.

Boğaçayı Projesi’nin yasal dayanaklarından bir DSİverileri, diğeri ise onanmış bulunan 1/5000 Ölçekli NazımPlan olacaktır. Boğaçayı Projesi Nazım Planda 2 NumaralıÖzel Sratejik Proje olarak belirlenmiştir.

iii. Planlama İlkeleri

Boğaçayı Havzasında, mevcut durum, doğal ve çevreselözellikleri bilimsel yöntemlerle incelenerek, alandaekolojik değerlerin saptanması ve yasal çerçeveoluşturulmasını içeren bir rapor hazırlanmıştır. BoğaçayıDoğal Kaynak Kullanımı ve değerlendirilmesine ilişkin,alanda yer alan değerleri, koruma ve kullanma dengesiiçinde kent yaşamına katmak, çağdaş planlama, kentseltasarım ve peyzaj ilkelerine bağlı kalarak, BoğaçayıHavzasını Antalya Anakenti için bir “Kentsel Park veRekreasyonel Alan” olarak düzenlemek ve kent bütünündekidiğer kentsel kullanımlarla işlevsel ilişki kurmakamaçlanmıştır.

Bu amaca yönelik olarak hazırlanacak uygulamaprojelerinde;

Ekolojik dengenin korunması, iyileştirilmesi yönündeönlemler alınmalı, geliştirme, uygulama ve bu alanlaretrafındaki arazi kullanım kararları buna görebelirlenmelidir.

Bölge sınırları içerisinde yer alan hazine arazileriöncelikle kamuya açık alan kullanımlarına ayrılmalıdır.

Önerilecek ulaşım ve yerleşim kararları, kentselkullanımlar ve eylemler, bölgenin yakın çevresi ileilişkileri göz önüne alınarak saptanmalıdır.

Bölgede yer alabilecek turizm aktiviteleri, ağırlıklıolarak günübirlik olarak düşünülmeli, buna yönelikolarak nokta ve günübirlik alanlar belirlenmelidir.

Kullanıma çeşitlilik getirilmesi amacıyla ve olabilirsebir su sporları merkezi oluşturulmalıdır.

Havza bazında doğal dengenin korunması için gerekliönlemler alınırken, Antalya Anakent Bütünü ve KonyaaltıBölgesi ile yaya ve taşıt bağlantısı kurulmalı, gerekliservis ve otopark olanakları sağlanmalıdır. Doğalçevrenin korunması amacıyla yaya ulaşımının ağırılıklıolması düşünülmelidir.

Planlama alanı bütününde su havzası drenajınındüzenlenmesi, suyun taşkın ve sel oluşturmasınınönlenmesi, sulama sisteminin kurulması ve düzenli sudebisi sağlanması gereklidir.

Aşağı havzada (güney kesimlerde) yapılacakdüzenlemelerin bekası ve korunması, alüvyontaşınmasının ve erozyonun önlenmesi, zaman içinde zeminıslah ve tarama işleminegereksinim duyulmaması için üsthavzada (kuzey, kuzey-batı kesimlerde) ıslahdüzenlemelerinin yapılması gereklidir. Havza kuzeykesimlerinde mühendislik yapıları ile sel ve taşkınönlemleri ve drenaj düzenleme önlemleri alınmalıdır.

Vadi yamaçları ile vadi tabanlarının ıslahı, gerekliağaçlandırma ve setleme çalışmaları ile erozyon önlemeçalışmaları yapılmalıdır. Oluşturulacak setler ilesuyun tutulması ve belirli bir düzen içinde yaz kışeşit bir debi ile bırakılması düzenleme çalışmalarındabüyük önem taşımaktadır.

Kum ve çakıl işletmelerinin oluşturduğu çukur alanlar,zemin ıslahı ile açık alan, gölet alanları olarakkullanılabilir. Zemin sondaj çalışmaları yapılarak,belirli aralıklarla (500x500 m. gibi) zemin niteliğisaptanmalı ve zemin ıslah yöntemleri belirlenmelidir.Yer yer dolgu, geçirimsiz tabaka oluşturma (kil vb),beton zemin oluşturma gibi yöntemler uygulanabilir.

Boğaçay Projesi Antalya Anakenti’ne yönelik önemli birproje olarak üzerinde durulan ve çalışmaları sürdürülenbir projedir.

1.2.2.3. Sarısu Doğal Kaynak Kullanımı ve Çevre DüzenlemeProjesi

i. Alanın Tanımı

Antalya'nın Konyaaltı kesiminin batısında, Antalya limanıile dağlar arasında adeta sıkışıp kalan "SARISU Doğal SitAlanı” nın, batı ve kuzey-batısında "Olimpos Milli Parkı"yer almaktadır. Batıda hemen deniz seviyesinden yükselen"Tünek Tepe", üzerinde yer alan lokanta ve sosyaltesisleri ile tüm Antalya'nın ayaklar altına serildiğiönemli bir panaromik bakı noktasıdır. Doğal Sit Alanı'nınBatı kesiminde askeri alanlar, kuzey batısında ise konutalanları, sosyal donatıları ile konut dışı kentselçalışma alanları yer almaktadır. Sarısu'nun kuzey-doğusunda akaryakıt depolama alanları, belediye depolamaalanları yer almakta ve liman tesislerinden 20 metrelikbir yol ile ayırmaktadır. Sarısu kaynağının bir bölümü bukesimdedir.Doğuda yer alan Antalya Limanı ve Serbest Bölge'nin,kuzeyinde TMO depolama alanı (siloları), güneyinde iseSe-Tur Marina ve liman tesisleri yer almaktadır. Limanınbatı ucuna ise yeni bir yat limanı yapılması içinhazırlıklar sürmektedir.

ii. Yasal Dayanak

Kültür Bakanlığı, Gayrimenkul Eski Eserler ve AnıtlarYüksek Kurulu'nun 09.06.1979 Gün ve A-1722 Sayılı Kararıile; "Sarısu Deresi ve yeni liman arasında kalan ve OrmanBakanlığının mülkiyetindeki orman alanı 'Doğal Sit' alanıolarak ilan edilmiş ve bu alanların korunması ve halkyararına kullanılmalarıyla ilgili önerileringeliştirilmesi" kararlaştırılmıştır Antalya Büyük Şehir Bütünü için UTTA tarafındanhazırlanan 1/ 25 000 Ölçekli Nazım Planda "Sarısu DoğalSit Alanı 12 No'lu Özel Stratejik Proje Alanı" olarakbelirlenmiştir.

1/5000 Ölçekli Nazım Planda ise orman sınırları içi DoğalSit (DS) olarak belirlenmiş ancak herhangi bir kullanımkararı getirilmemiştir.

Konyaaltı Belediye Başkanlığı ile UTTA Ltd. arasında03.09.1996 tarihinde imzalanan "Sarısu Doğal Sit Alanının RekreasyonAmacı İle Planlanmasına İlişkin Protokol" gereği, sınırları doğal sitalanı ile sınırlanan yaklaşık 50 Ha. yüzölçümlü alanınözellikle rekreasyonel amaçla 1/1000 Ölçekli KorumaAmaçlı İmar Planı, bazı kesimlerinin 1/500 ölçeklikentsel tasarımları hazırlanmıştır.

ii. Planlama İlkeleri

Konyaaltı Belediyesi Sınırları içinde yer alan "SarısuDoğal Sit Alanı" onanlı 1/25 000 Ölçekli Nazım Planda ve 1/5000 Ölçekli Planlardakorunması ve geliştirilmesi gerekli bir Özel PlanlamaAlanı'dır.

Bölge içindeki flora (bitki örtüsü, ağaç/orman vb) vefauna (kuş türleri, balık cinsleri vb hayvan varlıkları)doğal varlıkların korunması, Antalya Kent Bütünü içinkullanılabilmesi amacıyla yasal/hukuksal çerçevesınırları içerisinde planlanmıştır.

Hem koruma hem de geliştirme politikaları içinkaynakların en iyi kullanımı, bunların değişikliklerekarşı duyarlılıklarının değerlendirilmesine bağlıdır. Butip bir değerlendirme çevrenin kaynaklar üzerindekietkisi ve zedelenebilirliğinin değerlendirilmesi içinparametrelerin ve ağırlıklı bir sistemin tanımlanmasınıkapsamalıdır.

Antalya Kenti son 10-15 yıl içerinde kentleşme hızı enyüksek ülke kentlerinden biridir. Önlem alınmazsa,ekonomik ve demografik yığılmalar, ekolojik ve ekonomikaçıdan bozulmalara ve verim düşüklüklerine yolaçabilecektir.

Bu nedenle Sarısu Koruma Amaçlı Planı sürdürülebilir birgelişmeyi hedeflemiş, planlama / projelendirme amaçlarıve buna bağlı planlama programı şöyle oluşturulmuştur:

Sarısu Doğal Sit Alanının olabildiğince kamuya açılarakdoğal karakteri ile aykırı düşmeyecek, alandaki flora

ve faunanın korunmasını hedefliyecek kullanımlar bualanda yer seçecektir.

Antalya Anakenti ve Konyaaltı kesiminin günümüzdeki vegelecekteki yeşil alan gereksinimini karşılamak, denizve doğadan azami yararlanmayı sağlamak için açık alanve rekreasyonel kullanımlar tanımlanacaktır.

Liman ve Beydağları arasında sıkışıp kalarak, doğu vekuzeyindeki kullanımların Sarısu kaynağının giderekazalmasına ve ilerde yokolmasına neden olmasını önlemekamacıyla kesin koruma alanlarının belirlenecektir.

Alanın ağırlıklı olarak halkın yararına (kamukullanımına) açılabilmesi amacıyla gereklidüzenlemelerin yapılabilmesine olanak sağlayacak hukukidüzenlemeler yapılacaktır.

Bu program uyarınca hazırlanmış olan “Sarısu Koruma İmarPlanı”, Antalya K.T.V. Koruma Kurulu’na sunulmuş veAntalya KTVK’nun 4.4.1997 gün ve 3304 Sayılı Kararı ileuygun bulunmuştur.

1.2.2.4. Adalya Akdeniz Botanik Bahçesi Projesi

i. Alanın Tanımı

Lara Bölgesinde, Ermenek’in batısında yaklaşık 87 Ha’lıkObruk Devlet Ormanı planlanmış ve kısmen yapılaşmayaaçılmış kentsel alanların içinde kalmış bulunmaktadır. Bualan mevcut ve yürürlükte olan 1/25 000 Ölçekli plandaorman alanı olarak görülmektedir. Bu alanın doğusunayakın bir bölümünde kuzey-güney doğrultusunda Lara kıyıkesiminden Havaalanı’na doğru uzanan ve 45.00m. profiliolan bir yol, ormanın içinden geçmektedir. Ayrıcakuzeydoğu-güneybatı yönünde orman içinde mevcut olan biryol izi de plana işaretlenmiş bulunmaktadır.Orman alanı içinde bulunan ve özel mülkiyete konu olanalanlar da ağaçlandırılacak alanlar olarak işaretlenmişbulunmaktadır. Mevcut plan bu özellikleri ile hem kentyaşamına aktif olarak katılamamış, hem de önemli ölçüdeparçalanmaktadır. Kentsel alanların içinde kalmış bu ve benzeri alanlarınişgalcilerden korunmasının güçlükleri bilinmektedir.Kentlerimizin ve Antalya’nın açık alan gereksinimlerinin

yasalarda öngörülen standardın altında olduğu herplatformda yakınma konusu olmaktadır ve betonlaşmadansözedilmektedir. Açık alanları arttırmak, bu tartışmanınolumsuz etkisini azaltmak için Obruk Devlet Ormanı’nın buproje ile kent yaşamına katılması önemli bir olanaktır.

ii. Yasal Dayanak

Obruk Devlet Ormanı’nı kent yaşamına katmak amacı ile,Muratpaşa Belediyesi’nin Orman Bakanlığı’na yaptığıbaşvuru olumlu karşılanmış ve 19.01.1995 tarihli BakanOluru ile, anılan alan, “Turizm Amaçlı Botanik Bahçesi”yapılması koşulu ile Muratpaşa Belediyesi’ne tahsisedilmiştir.

Onanmış bulunan 1/25 000 ve 1/5000 Ölçekli NazımPlanlar’da bu alan, “ADALYA BOTANİK BAHÇESİ” olarak yeralmaktadır. Alanın ayrıntılı projeleri hazırlanmaktadır.

iii. Planlama İlkeleri

Bu alan kentsel alan içinde bulunması nedeniyledenetlenmesi zor bir alandır. Özellikle alanın ormanstatüsü ile kalması oldukça zordur. Bu nedenle kentselkullanıma açılarak ve orman özellikleri korunarakişlevlendirilmesi uygun olacaktır. Bu ilkelerden çıkarakyapılan başvurular sonucunda bu alanın “Botanik Bahçesi”olarak kullanıma açılması kararına yasallıkkazandırılmıştır. Bu büyüklükte bir alanın BotanikBahçesi olarak kullanılmasının yanısıra, rekreatif ögelerile de donatılması gerekmektedir. Aşağıda önce yapısalögelere ilişkin açıklamalar yapılacak, ardından “BotanikBahçesi” amaçlı kullanımlar üzerinde durulacaktır.

Yapısal Kullanımlar: Yaklaşık 90 hektarlık bu alanınkullanım türü ne olursa olsun denetim altına alınabilmesiiçin kapısının belli olması gerekmektedir. Bu nedenle,bir “Giriş Kapısı” ünitesinin konumlandırılması, tasarımiçin başlangıç noktasının da bulunması anlamına gelir. Bunokta Orman Alanını kuzeydoğu-güneybatı yönündesınırlayan 45 m.lik yola dayandırılmış olan yerleşik alaniçindeki oyun alanının karşısı olarak düşünülmüştür.

Çünkü bu alandan güney-doğu’ya doğru Belediye TuristikKültür Merkezi’ne ulaşılmakta, giderek bir başka ormanalanından Lara Kıyı Bandı’na geçilebilmektedir.Böylelikle bir yeşil sistemin kurulması sağlanmakta, busistem giriş tesisleri ile güçlendirilmektedir. Giriş Tesisleri içinde “Merkez Binası” en önemli ögedir.Bu binanın içinde Botanik Bahçesi’nin yönetim birimleriile birlikte çeşitli müzeler, kitaplık, arşiv, çok amaçlısalon vb kullanımlara olanak sağlayacak mekanlarbulunacaktır. Ayrıca, alanın çeşitli yerlerinde seralarkonumlandırılacak, bu seralarda farklı türlersergilenecek ve üretilecektir. Bu yapısal ögeler içindealanın olanaklarına ve gereksinimlerine göre 1000 - 5000kişilik bir anfi-tiyatro, üç ayrı konumda açık yüzmehavuzları, restoran, kamping, satış büfeleri, tuvaletlerbulunacaktır. Bu ögelerin büyüklükleri ve uygulamaöncelikleri uygulama programı ile belirlenecektir.

Dış Mekana İlişkin Alan Kullanımları: Adalya AkdenizBotanik Bahçesi Projesi alanı, genellikle iğne yapraklıtürlerin hakim olduğu bir yeşil dokuya sahiptir. Bunedenle, açık alan kullanımları için bu durumun önemliderecede yönlendirici bir veri olarak benimsenmesigerekli ve zorunlu olmuştur.

Bu anlayış içinde Botanik Bahçesi Projesi için, planlamaçalışmalarının alanda var olan kapalı ve açık alanlar iletopografya koşullarına bağımlı olarak yürütülmesi temelilke olarak kabul edilmiştir. Kuşkusuz, Antalya yöresininsubtropik iklim koşullarına sahip oluşunun yaratmışolduğu avantajlar (bir çok ilginç bitki türlerine dışmekanda yer verme olanağı; alanın yıl boyu kullanılmadurumu) ile Antalya’nın evrenselliği, planlama alanı içinçok yönlü bir yaklaşım olanağı ve sorumluluğunu gündemegetirmiştir.Planlama için, öngörülen kullanımların bilimselliğikadar, park anlayışı içinde tasarlanmış bir ortamdatoplum için odağı yaratılmasına da özellikle özengösterilmiştir. Ayrıca, alan içinde rekreasyonel amaçlaryönünden de bir çok olanaklara yer verilmiştir. Turizmamaçlı “Adalya Akdeniz Botanik Bahçesi” için öngörülenişlevleri özetlemek gerekirse;

Alanda yer verilen bitkiler üzerindeki denemelerle“Modern Taksonomi ve Deneysel Botanik Bilimi” dallarıüzerinde araştırmalar yapılması,

Dünyanın belirli ekolojik bölgelerinde bulunan ekonomikdeğeri olan bitkiler için adaptasyon istasyonlarıgörevinin yerine getirilmesi,

Hortikültür bitkileri (süs bitkileri, sebze ve meyvatürleri) için “seleksiyon ve melezleme” gibi bilimselaraştırmalara olanak sağlanması,

Kentin “Açık veYeşil Alanlar Sistemine” işlevsel veestetik yönden katkıda bulunulması,

Kent halkı için bir eğitim ve kültür alanı yaratılması, Antalya için ülkesel, evrensel ve simgesel bir prestijalanının yaratılması gibi hususlar gözönündebulundurulmuştur.

II. BÖLÜM

LARA KIYI BANDI

1. Alanın Tanımı

Antalya kıyıları, batıdan doğuya doğru, KonyaaltıPlajları, Falez ve Lara Plajları olarak üç farklıkesimden oluşmaktadır. Talya otelinden başlıyarak,Aksu’ya kadar olan ve genellikle Lara Kıyı kesimi olarakadlandırılan kıyı kesiminin, Karpuzkaldıran’a kadar olanbölümü, deniz yüzeyinden 40-60 metre yükseklikte eşsizgüzellikte “FALEZ” ’lerden oluşmaktadır. Karpuzkaldıranile Aksu arası ise; plaj niteliğinde geniş kumyüzeylerini ve bu yüzeylere bitişik orman alanlarınıiçermektedir.

Bu raporda; tanımlanan Lara Kıyı Bandı, Falez kesimi vePlaj Kesimi olarak ele alınacaktır.

1980'lerin başından itibaren, özellikle çıkarılan "TurizmiTeşvik Yasası"nın da desteği ile, tüm Antalya'da olduğu gibi,Lara Falez Kesiminde de turizm yatırımları hızlanmıştır.Turistik işletme belgeli yatak sayısı 5500'e ulaşmıştır.Ancak bu sürede, hem turizm sektöründe oluşanistikrarsızlık, hem de yükselen rant nedeni ile hızlıyapılaşma, bölgenin turizm bölgesi olma özelliğiniyitirmesine neden olmuş, turizme ayrılan kesimler tekrarkonuta dönüştürülmüştür. Ancak, turistik tesis ruhsatıile inşaata başlamış bazı yapılar, turistik tesislereverilen kat ilavesini almış, sonradan tekrar konutalanına dönüşmüşlerdir. Böylece hassas bir ekolojikdengeye ve görsel güzelliğe sahip falezler üzerinde biryoğunluk oluşturulmuştur. Bugün uygulanmakta olan imar planı ve imardeğişiklikleri, ayrıca sit alan tanım ve yasaklarınaaykırı birçok kararla birlikte, yapı yoğunluğununarttırılması, kat serbestisinin getirilmesi, sitsınırlarının 35 metreye indirilmesi, yine yasada açıkça

tanımlanan falezlerin siluetini olumsuz yöndeetkilemiştir.Plaj kesiminde de özellikle “Kamu Eğitim ve DinlenmeTesisleri”, geçici ya da kalıcı olarak plaj üzerindedüzensiz, ilkesiz bir biçimde konumlanmışlar, köksalmışlardır.

2. Yasal Dayanaklar

Genel bir tanımlama ile "Kıyı" su ile karanın birleştiğiyerde uzanan ve kendine özgü nitelikleri olan karaparçasıdır. 1982 Anayasası ile, kıyılarımızın gelecekkuşaklara, bugünkü güzellik ve değerleri ile bozulmadanaktarılması ve kamu yararlı kullanım yaklaşımı tesciledilmiştir. Şöyle ki;

Anayasa’nın 43. Maddesi'nde; "Kıyılar, devletin hüküm ve tasarrufualtındadır. Deniz, göl, akarsu kıyıları ile deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahilşeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyılarda sahil şeritlerininkullanım amaçlarına göre derinliği ve kişilerin bu yerlerden yararlanma imkan veşartları kanunla düzenlenir." hükmü yeralmaktadır.

11.07.1992 tarihinde yayımlanan 3830 Sayılı KıyıKanunu'na göre ise "kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alan"şeklinde tanımlanmaktadır. Kıyı Kanunu kıyılardanherkesin eşit ve serbest olarak yararlanması ilkesinigetirmiştir.

2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu;"Tabiat Varlıkları" nı şu şekilde tanımlamaktadır (Mad.3-2):

"Tabiat Varlıkları"; Jeolojik devirlerle, tarihi devirlereait olup, ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleribakımından korunması gerekli, yer üstünde, yer altında veyasu altında bulunan değerlerdir.

Kültür Bakanlığı, Kültür ve Tabiat Varlıklarını KorumaYüksek Kurulu'nun "TABİİ (DOĞAL) SİT ALANLARI, KORUMA VE KULLANMAKOŞULLARI"na yönelik aldığı 19.04.1996 gün ve 417 sayılı"İlke Kararı" aşağıdadır:

DOĞAL SİT :

İlginç özellik ve güzelliklere sahip olan ve enderbulunan korunması gerekli alanlardır.

I. Derece Doğal Sit :

Doğal özelliklerinden dolayı ender bulunmaları nedeniylemutlak korunması gerekli alanlardır.

Bu alanlarda;

Bitki örtüsü, topografya, siluet etkisini bozabilecektahribata yönelik hiçbir eylemde bulunulmayacağına,

Plan bütünlüğü içinde, halka açık rekreasyon amaçlı(lokanta, büfe, kafeterya, soyunma kabinleri, wc, geziyolu) tesisleri ile iskele, balıkçı barınağı, bekçikulübesi, otopark ile zorunlu olan alanlarda alt yapıhizmetleri (kanalizasyon, içmesuyu, enerji nakil hattı,telefon vb) donatımları ilgili kurumların görüşleridoğrultusunda hazırlanacak projesine göre ilgili korumakurulundan izin alınmak koşulu ile yapılabileceğine,ancak bu alanlarda alanın özelliğine göre 1/25 000ölçekli Çevre Düzeni Planı, 1/ 5000 Ölçekli Nazım İmarPlanı veya 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planıyapılmadan söz konusu projelere izin verilemeyeceğine,

Orman alanlarında yangın için gerekli korumaönlemlerinin ilgili kuruluşlarca alınmasına,

Orman Yasası hükümleri dışında ağaç kesimininkesinlikle yasaklanmasına,

Tarımsal faaliyetlerin sürdürülebileceğine,

karar verilmiştir.

Lara Falez Kesimi I. Derece Doğal Sit Alanı' olarakbelirlenmiştir. Doğal Sit Sınırı ilk olarak kıyıdaniçeriye doğru 150 m. olarak Kültür ve Tabiat VarlıklarıYüksek Kurulu tarafından saptanmıştır. Lara Falez Kıyı Kesimi Doğal Sit Alanı, Antalya BelediyeMeclisi'nin 03.08.1990 Gün ve 259 Sayılı Kararı ile 150m.den 35 m.'ye düşürülmüştür. Antalya Kültür ve TabiatVarlıklarını Koruma Kurulu'nun 13.10.1991 Gün ve 1207Sayılı Kararı ile koruma bandı 60 metreye çıkarılmıştır.

Mevcut Lara Yolu; 60 m.’lik band içinde kaldıpından,doğal sit alanının üstünde kalan ilk yapı adaları da I.Derece Doğal Sit Etkileme ve Geçiş Alanı olarakbelirlenmiştir.

Bu kesim için hazırlanan 1/ 5000 Ölçekli Nazım İmar PlanıKTV Yüksek Kurulu tarafından incelenmiş ve 04.09.1985 günve 1379 Sayılı Karar ile uygun bulunarak bugünkü 1/1000Ölçekli uygulama imar planı hazırlanmıştır.

Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun14.10.1992 Gün ve 1607 Sayılı Kararı ile Lara Kumul veOrmanları da "II. Derece Doğal Sit Alanı" olarakbelirlenmiştir.

Lara kuzeyinde yer alan "Yamansaz Gölü" ise, Antalya KTVKKurulu'nun 10.02.1994 gün ve 2120 Sayılı Kararı ile,"ekolojik ve doğal dengenin bozulmaması ve devamlılığı"amaçlanarak I. Derece Doğal Sit Alanı olarakbelirlenmiştir. Gölün güneyinde yoğunluğun artması vegölün kirlenmesinin önlenmesi için "Etkileme ve GeçişAlanı" olarak belirlenmiştir.

Antalya Büyük Şehir Bütünü için UTTA tarafındanhazırlanan 1/ 25 000 Ölçekli Yapısal Planda ve 1/5000Ölçekli Nazım Planda "Lara Falez Kıyı Bandı Düzenlemesi;4 No'lu Özel Stratejik Proje Alanı", "Lara Kıyı BandıDüzenlemesi de; 13 No'lu Özel Stratejik ProjeAlanı"olarak belirlenmiştir.

Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun01.02.1996 Gün ve 2849 Sayılı Kararında; “Lara KıyıBandı’nda Antalya Kenti’nin en önemli doğaloluşumlarından biri olan ve kentin doğusunun denizlebağlantısını sağlayan I. Derece Lara Doğal Sit Alanı’nınrekreatif amaçlı düzenlenmesinin prensipte uygun olduğunave Kurula sunulan projelerin 1/1000 Ölçekli İmarPlanı’ndan başlayarak bir planlama bütünü içerisinde,bölgenin topoğrafya, bitki örtüsü ve mevcut yapılanmadurumunu tanıtan belgeler, bu alan için önerilen kullanımkararları ile bu kararların mekana yansıyan düzenlemelere

ilişkin temel yaklaşımların belirlenmesi” talepedilmiştir.

Mevcut uygulama planlarının, 2863/3386 Sayılı Yasa’laruyarınca, ve 08/11/1996 tarihinde onanmış bulunan“Antalya Kenti Nazım İmar Plan Koşulları” uyarınca revizeedilmesi olarak tanımlanabilecek planlama çalışmalarınıngenel yasal dayanakları bunlardır.

3. LARA KIYI BANDI PLANLAMA ÇALIŞMALARI

3.1. LARA TURİZM MERKEZİ ve 1987 NAZIM PLAN KARARLARI

Varsak Yolu doğusunda, Lara Falez Bandı kuzeyinde veSazgın Gölü güneyinde Martılı Mevkiinde başlayan özelhisseli parselasyonlar ve gecekondular bu bölgede hızlaplansız, düzensiz ve sağlıksız bir şehirleşmeye nedenolmuştur. Lara'da; "Lara Turizm Merkezi"nin ilanınailişkin Bakanlar Kurulu kararı 21 Kasım 1984 tarihliResmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştirn (AntalyaKıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma, Kullanma ve Sorunları,Mimarlar Odası, Antalya Şubesi, S.99,1996).

Antalya'nın 1987 yılı öncesi Nazım İmar Planı, korumacıhedeflerden yola çıkarak, kenti derinlemesinegeliştirmeyi amaçlamış, kıyı boyunca sadece turizm verekreasyon kullanımlarına yer vermiştir.Lara yönünde 150 m.'lik Doğal Sit Sınırı'nın gerisindesadece turistik tesisler yer almaktaydı. Kent ise, 2000yılında 650 000 Nüfus olarak planlanmıştı. Ancak daha sonra, 1987 tarihinde hazırlanan Nazım Planile 2000 yılı nüfus hedefi 1 000 000'a çıkarılmış, sadeceLara bölgesi için değil, tüm Antalya Kent Makroformu'nuetkileyen önemli değişiklikler yapılmıştır.

Lara'da getirilen yeni plan kararları ile eski plankararları karşılaştırıldığında, iki önemli husus dikkatiçekmektedir:

1. Eski plandaki tarımsal karakteri korunacak yerleşimalanları iskana açılarak, plan hedefleri ve kentinmakroformu verilen kararla büyük değişikliğeuğramıştır;

Antalya Kenti Nazım İmar Planı sentez raporunda verileniki önemli karar bu plan değişikliği ile çelişkilidir.Nazım Plan kararlarından bir "arazi başına kentleşmemaliyetini minimize, sosyal faydasını maksimize edenoptimal bir kent makroformunun elde edilmesi", diğeriise "kenti doğrudan çevreleyen tarım alanlarınınniteliğinin korunması" dır. Oysa 1987 Planı iletarımsal karakteri korunacak yerleşim alanları, % 80gibi yüksek bir emsalle ve geniş bir band halindeiskana açılmış ve kentin bu yönde gelişmesine nedenolmuştur. (Antalya Kıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma,Kullanma ve Sorunları,

S.99). Öncelikle, kentin gelişme aksının zengin tarımpotansiyeli olan bölgelere kaydırılması temelde hatalıbir yaklaşım olarak görülmektedir ki, bu durum PlanSentez Raporu'nda açıkça ifade edilmektedir. Planlamasonrası, geçen dönemde iskana açılan alanlarıngerisindeki zengin tarım alanlarının da yerleşime açmabaskısını doğurmuş ve giderek arttırmıştır.

Kentin makroformunda ve iskan alanlarının büyüklüğü veyoğunluğunda önemli değişikliklerin gerekçeleriaçıklanarak haklı karşılanabilir. Kentin ticari veidari merkezinin batıya kaydırılması öngörülürken,yerleşim alanlarının doğuya kaydırılması AntalyaMimarlar Odası tarafından bir çelişki olarakgörülmektedir.

2. Lara'da kıyı kullanım anlayışında değişiklik meydanagelmiştir;

Turistik tesisler eski planda, kıyıdaki yeşil bandınarkasında yer almaktaydı. Değişen kararla bu anlayış,tesislerin denizle birebir ilişkisi olması, yeşilalanların ise bu tesislerin arasında yer almasınıgerektirmiştir. Turistik tesislerin, denizle birebirilişkisi olması kararı kendi içinde tutarlıgörülmektedir. Ancak, yeşil alanların planlanmasındaki

değişmeye karşın, miktarında önemli bir değişme olmasada göreli bir azalma izlenmiş, turistik tesislerinkenarlarının da konut lehine değiştiği görülmüştür(Antalya Kıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma, Kullanma veSorunları, S.101).

Kıyıdaki yeşil alanların azalması kaygı uyandırmalıdır.Zira daha önce, turistik tesislerin önünde yer alan yeşilalanların, genelde tesislerle birlikte kent halkınınkullanımına hizmet vermesi de amaçlanmıştır.

A. LARA KIYI BANDI FALEZ KESİMİ

Bu proje çerçevesinde Talya Otelinden başlıyarak KonserveKoyu’na kadar olan kesimde var olan projelendirmeçalışmaları ile günümüze kadar yapılmış olanuygulamaların bütünleştirilmesi hedeflenmiştir. Bu alanAntalya Kent Merkezi’ne yakınlığı ve gerisindeki yoğunyapılaşmalar, üzerindeki bazı uygulamalar bakımından önemve öncelik taşımaktadır. Falez Kıyı Bandı üzerinde birbaşka önemli ve öncelikli uygulama alanı “Düden Şelalesive Gençlik Parkı Alanı” detaylı olarak ele alınmıştır.Falez Kıyı Bandı’nın Karpuz Kaldıran ve Örnek Köy’e kadarolan kesimi bir başka düzenleme alanı olarakbelirlenmiştir.

1. FİZİKSEL ÖZELLİKLER VE ÇEVRESEL DEĞERLER

1.1. Çevresel Değerler

Falez Kıyı Bandının çevresel değerleri Analiz 1paftasında gösterilmiştir.Bu pafta üzerinde Sit Alan Sınırları, korunması gereklibazı yapılar (Eski Elektrik Fabrikası, Eski Değirmenbinaları vb), falez üzerinde ve yakınında bulunankorunması gerekli ağaç, maki ve diğer bitki toplulukları,var olan kanal ve kanaletler, suyun denize akışınınoluşturduğu görsel niteliği yüksek alanlar ile korunacakmağaralar işaretlenmiştir.

1.2. Arazi Kullanımı

Konut alanları yoğunluklarına göre (yüksek, orta/yüksekve orta) gruplandırılmıştır. Konut alanlarınınyoğunluklarının falezin görselliğini etkilediği ve aşırıyük getirdiği açık olarak görülmektedir. Analiz paftasında turistik tesisler, günübirlik kullanımalanları, ticaret alanları, park ve açık/yeşil alanlar,trafolar gösterilmiştir.

1.3. Mülkiyet Deseni

Falezler üzerindeki açık ve yeşil alanlarda mülkiyetMuratpaşa Belediyesine geçmiştir. Ancak yer yer özelmülkiyette alanlar (Eski Değirmen, Falez Kafe, AntalyaRestoran, Bambus Motel, Dedeman, Adonis ve AntalyaOtelleri vb) yer almaktadır. Hazine ve Belediye ortaklaşamülkiyetindeki yerler de bulunmaktadır.

1.4. Değerlendirme : Sorunlar ve Olanaklar

Falezler üzerindeki yoğun yapılaşmalar en önemli sorunolarak karşımıza çıkmaktadır. Yapı yoğunluğununarttırılması, kat serbestisinin getirilmesi ve sit alansınırlarının 35 m.’ye indirilmesi ile falez siluetiolumsuz yönde etkilemiştir. Arkadaki yerleşimleri rüzgarve manzara bakımından etkileyen, falezin doğal görünümünüve siluetini etkileyen bu çok katlı ve yoğunyapılaşmalara bu proje çerçevesinde çözümgetirilememektedir. Ancak uygulama peyzaj projelerindedenizden bakıldığında bu yoğun betonlaşmayı kısmen deolsa kapatabilecek peyzaj ögeleri kullanılmalıdır. Kıyıgerisinin denize açıldığı, görsel önem taşıyan ve havaalma noktası niteliğinde olan kesimler belirlenmiştir.

Falez üzerinde halka kapalı olan otel ve diğer kullanımalanları da bir başka önemli sorundur. Dedeman, Aquapark,Adonis vb otel ve ek kullanım alanları kıyıda kesintioluşturmaktadır. Doğal sit sınırının 150 m. den yer yer35 m.ye indirilmesi ile (Yüksek Kurul’un 10.09.1983tarihli kararı) bu sorun oluşmuştur. Bu değişiklik kararı Lara Kıyı Bandı’nda belirleyici birniteliği bulunmaktadır. Çünkü, yine bu bölge içinhazırlanan 1/5000 İmar Planı Yüksek Kurul tarafından

incelenmiş ve 04.09.1985 gün ve 1379 Sayılı Karar ileuygun bulunarak bugünkü uygulama planları yapılmıştır.Daha önce turizm tesis alanı olan alanların tercihlikullanım kararları ile konut alanı olarak dönüştürülmesive 0.60 olan emsalin de 0.80’e çıkarılması ileyoğunluklar artmıştır. Turizm tesis alanlarında her 16 m2merdiven alanının ve bodrumda yapılacak servisalanlarının inşaat alanına dahil edilmemesi, 1988 yılındaturistik tesislere yapılanma emsali dışında birer katilave edilmesi, tabii zemin altına üç kat bodrum izniverilmesi ve 2.50 m. olan su basman kotunun emsale dahiledilmemesi ile yapı yoğunluğu aşırı artmıştır.

Eğimli arazilerde (Konserve Koyu örneği), subasmankotunun deniz yönünden değil de karayolundan verilmesi,planda verilen katlara ilave katların doğmasına nedenolmuştur. Planda otel, motel vb ile kesintili kesimlerin halkaaçılması için çözümler aranmış, Kıyı Yasası uyarınca ilk50 m.’nin kamuya açılabilecek hale getirilmesiöngörülmüştür. Denize iniş noktalarında da, beton yığınışeklinde inişler, asansör kitleleri, denizde kayalıklarındoldurulması ile oluşturulan yapay beton iskeleler vegüneşlenme noktaları da, görsel açıdan ve doğalkarakteristiğin yok olması bakımından sorun noktalarıoluşturmaktadır.

2. UYGULAMA İMAR PLANI

2.1. PLANLAMA AMAÇ VE İLKELERİ

Bu çalışmanın amacı; 1/25 000 ve 1/5000 Ölçekli NazımPlan ilkeleri doğrultusunda Antalya'nın en önemli doğalverilerinden biri olan Lara Kıyı Bandı'nın kamu yararlıkullanımına ilişkin çevre düzenleme projesininhazırlanmasıdır.

Talya Otelinden başlıyarak Konserve Koyuna kadar olankesiminm düzenlemesi yapılan Lara Falez Bandı Planlama

amaçları ve başlıca ilkesel planlama kararları aşağıdakişekilde oluşturulmuştur:

Yoğun yapılaşmalar ile özellikle denizden bakıldığındagörsel açıdan olağanüstü güzelliği bozulmuş olan LaraFalez Bandı Doğal Sit Alanı tamamen kamuya açılacaktır.Falezlerin doğal karakteri ile aykırı düşmeyecek ve bugörünümünü koruyarak geliştirilmesini hedefleyecekkullanımlar bu alanda yer alacaktır. Odak noktalarıdenilen bu kesimler (0) de yer alabilecek günübirlikkullanımlar plan notlarında verilmektedir.

Antalya Anakenti’nin ulusal ve uluslararası önemigözönünde bulundurularak, kentin günümüzdeki vegelecekteki yeşil alan gereksiniminin karşılanmasında,deniz ve doğadan azami yararlanmayı sağlayabilecek açıkalan ve rekreasyonel kullanımlar bu kesimde yeralacaktır. Kentin sadece bu kesimine değil tümüneyönelik düzenlemeler önem taşımaktadır. Ancak budüzenlemeler yapılırken, var olan yeşil dokununkorunması yanısıra, doğa onarımının yapılacağı vegörsel zenginliklerin korunarak geliştirileceği birdüzenleme amaçlanmaktadır.

Falezlerin yaklaşık 20 yıl önceki hali Resim 82’degörülmektedir. Bu fotoğraftan da görüldüğü gibi odönemde falez üzerinden akan küçük şelaleler ile zenginbitki örtüsü zaman içinde kısmen de olsa ortadankalkmıştır.

Lara Falez Bandı gerisinde yer alan ve genel olarakKırcami Bölgesi olarak nitelendirilen verimli tarımtoprakları ile sera alanlarını içeren kesimin sulanmasıamacıyla oluşturulan kanal ve kanalet sistemininfalezler üstünden akışı zaman içinde yoğun yapılaşmalarnedeniyle yer yer engellenmiş ve bazen de yokedilmiştir. Düden Çayı’nın suyunun da zaman içindeazaldığı gözlenmektedir (Resim 83).

Bu proje, aynı zamanda alanın yağmur drenajını dasağlayan bu sistemin yeniden kısmen de olsacanlandırılmasını amaçlamaktadır. Suyun Falezlerüstünden yeniden akıtılmasıyla -eskiden olduğu gibi-oluşacak küçük şelaleciklerin faleze yeniden hayatiyetkazandıracağı düşünülmektedir.

Denize iniş noktalarının (asansör, merdiven vb)denetim altına alınması, görsel ve estetik açıdandenetlenmesi önem taşımaktadır. Falezin doğal karakteriile uyum sağlamayan, beton yığını olarak görülenolumsuz örnekler zaman içinde tasfiye edilmeli vefalezler doğal karakterine kavuşturulmalıdır. Falezüzerinden denize iniş noktaları belirli aralıklarlasağlanabilir, ancak bu inişlerin tamamen içeridenasansörler şeklinde olması, var olan inişlerin de doğalkaplama malzemesi ve peyzaj ögeleriyle çevreye uyumluhale getirilmesi gereklidir (Bkz. Resim 59, 63, 69, 71,81)

Falez altında yeralan mağaraların ve boşluklarınkorunması gereklidir. Falez üzerinde yoğun yapılaşmalarjeolojik bakımdan sakınca yaratmaktadır. Yapılar iskanedilmeden jeolojik bakımdan irdelenmeli, herhangi birdepreme karşı önlemler alınmalıdır. Falez gerisindekiyerleşim alanlarındaki kanalizasyon sistemi biran öncetamamlanmalıdır. Kanalizasyon inşaatlarında önceliksırası kaynak koruma alanlarına verilmelidir. Travertenalanında kirletici herhangi bir sanayi vb kuruluşa izinverilmemelidir.

2.4. PLANLAMA KARARLARI

2.4.1. Eski Değirmen

Eski Değirmen’den günümüzde bazı beden duvarları ayaktakalmıştır. Antalya KTVK Kurulu’nun 16.12.1992 gün ve 1712Sayılı Kararı’nda, “.... bugün harabe şeklindeki yapıgrubunun yıkılarak plandaki gibi (park, büfe-çayocağı)düzenleme yapmanın, doğayı daha çok tahrip edeceğinden,bu yapı grubunun onarılarak kafeterya-çay bahçesi olarakkullanılmasının uygun olduğu ve buna göre hazırlananmimari projenin onaylanması ve uygulamada ana kitleninkesinlikle korunmasına, sıva yapılmamasına ve doğayıtahrip edici hiç bir müdahalede bulunulmaması...” kararıverilmiştir. Koruma Kurul onaylı bu proje planayansıtılmıştır.

2.4.1. Falez Kafe ve Antalya Restoran

İzmir TKTV Kurulu’nun 24.10.1985 gün ve 952 Sayılı Kararıile Tevfik Işık Caddesi, tapunun 64 Ada, 3 Parselinde çaybahçesi yapılması uygun bulunmuştur. Falez Kafe yanındayer alan Antalya Restaurant’ın (64 Ada, 4 Parsel) KurulKararlarına aykırı olan yapıların yıkımına ilişkinçeşitli kararlar bulunmaktadır (Antalya KTVKK’nun, 10.03.1995gün ve 2481 ve 11.07.1995 gün ve 2600 Sayılı Kararları). Günümüzdebu kesim Falez Kafe olarak işletilmektedir ve uygulanmışolan bu kesim projeleri aynen planlama alanına dahiledilmiştir.Birer odak noktası niteliğinde olup aynı kriterlere göreyeniden ele alınmalıdır. Kaçak yapı ve eklentiler tasfiyeedilmeli, kıyının topluma açılması ilkesi uygulanmalıdır.Falez üzerindeki özgün bitki örtüsü korunmalıdır.

2.4.3. Eski Hidro-Elektrik Santralı

Antalya’ya yıllarca ışık ve enerji vermiş olan bu tarihiyapı, kitlesi ve içinde kalan tesisatı ile korunarak,restore edilip dekore edilerek çok amaçlı yeme, içme veeğlence tesisi olarak gene Antalya halkına hizmete devamedecektir. Bu yapının cephelerindeki sıvanın sökülerekçevreye uyumlu ve özgün haline dönüştürülmesi, otantikyapı özelliklerine kavuşturulması önerilmektedir. Yapıdeniz kullanımı ile ilgili tesislerle desteklenebilir.Eski hidro-elektrik santraline inen dik merdivenler,sahanlıklı ve yeşillikler arasında rahat bir kullanımakavuşturulmalıdır. Bu kesimde de varolan ve borulariçine alınan suyun açığa çıkarılarak eskiden olduğu gibifalezler üzerinden küçük şelaleler şeklinde akıtılmasıönerilmektedir. Bu sayede, çeşitli su gösterileri vehavuzlar oluşturulması mümkün olabilecektir.TEK’den devir alınan lojman ve idari yapıların diğeryapılarla uslüp ve malzeme bütünlüğünün kurularakonarılması ve Belediye Konukevi, Belediye ŞarkKahvehanesi, Sanatevi vb kullanımlara tahsis edilmesiönerilmektedir Herhangi bir ek yapı yapılmaması ve varolan yapıların değerlendirilmesi greklidir. Falezkenarındaki trafonun da olumsuz görünümü nedeniylekaldırılması önerilmektedir. Bu kesimde de bakı ve manzara seyir teraslarıoluşturulmuştur. Eski mezbaha döneminde yapılmış olan

teraslar da, manzara ve bakı terasları olarak korunacak,iyileştirilecek ve peyzaj ögeleri ilezenginleştirilecektir. Buradaki mağara girişlerininaraştırılması ve değerlendirilerek korunması gereklidir.Denize dik bir inişin bulunduğu bu kesimde yüzme veamatör balıkçılık için gerekli düzenlemeler yapılacaktır.Eski hidro-elektrik santrali kesimi 1/500 Ölçeklidüzenlenmesi gerekli bir özel proje alanıdır.

2.4.4. Eski Elektrik Santrali ile Bambus Arası

Bu kesim için Muratpaşa Belediyesi tarafından hazırlanan1/500 Ölçekli düzenleme projesi, kuzeydeki yapılaşmalaraservis sağlanmasına yönelik olarak ve Falezin bu kesiminözellikleri dikkate alınarak yeniden ele alınmıştır.Ulaşımın sürekli olmasından çok ringler şeklinde elealınması hızlı ve sürekli bir taşıt ulaşımını engellemekbakımdan önem taşımaktadır.Var olan bakı/manzara terasları ve dinlenme üniteleriolabildiğince korunmuş ve değerlendirilmiştir. Eski LaraYolu’nun Kentin bu kesiminden Dedeman Kavşağı’na kadarolan kesimi gezinti yolu (promenad), bisiklet ve joggingyolu olarak düzenlenecektir. Kuzeyde tarım alanlarındavar olan kanallar bu alanda da değerlendirilmiş vekuzeyin yağmur suyu drenajını sağlamak amacı ile falezlerüzerinden akıtılmıştır. Bu kesimdeki “Yalım Restoran”tam Falez kıyısında yer aldığından zemin güçlendirici vesağlamlaştırıcı önlemler alınması gereklidir. Falezlerinüstünde kıyıya paralel ilk ilk 50 m. içerisinde yapıyapılması kesin olarak yasaklanmalıdır. Bu hem falezlerinkorunması hem de yapıların ve kullanıcıların güvenliğiaçısından önem taşımaktadır.

2.4.5. Bambus Kesimi

Planlama alanının önemli bir noktası da Bambus diyeadlandırılan kesimdir. Antalya KTVK Kurulu’nun 01.02.1996 gün ve 2851 Sayılıkararında; Bambus Motel’in “....Belediyesinden herhangibir ruhsat almadan izinsiz olarak yapıldığından ......”yıkılan bölümlerinin yeniden yapılması istemideğerlendirlmemiş, konunun “Lara Kıyı Bandı Rekreatif

Amaçlı Düzenleme Planı” kapsamında değerlendirilmesininuygun olduğuna karar vermiştir.Bu kesimde mülkiyet kısmen Belediye (% 50’den fazla)kısmen de özel mülkiyettedir. Korunması gerekli seralarve yoğun konut dokusu ile önemli çevresel ögeleribarındırmaktadır. Bu kesimden geçen kanallar daplanlamada değerlendirilmiş ve planın bir ögesi olarakkullanılmıştır. Bambus küçük bir motel alanı olarak kıyıkenar çizgisi içinde yer almaktadır. Bu alanınBelediye’ye hizmet verecek hale getirilmesi ve bir“Belediye Misafirhanesi (Residence)” ne dönüştürülmesiplanlanmaktadır. Bu kesimde falezin altına doğru oyuklar oluşturularakfalezde tahribat yaratılmış ve üst kottaki yolda selnedeniyle yer yer kaymalar ve çatlaklar oluşmuştur. Bukesimin altında da “Urumkuş Pınarı” adıyla anılan birmağara olduğu bilinmektedir. Planda bu kesimin onarımınayönelik önlemler alınması için plan notu üretilmiştir.

2.4.6. Dedeman ile Adonis Arası Düzenlemesi

Dedeman Oteli ve Aquapark kesiminde kıyının toplumsalkullanımında kesintiler olmaktadır. Bu kullanımlarfalezin üzerini tamamen kapatmışlardır. Dedeman ileAquapark arasındaki yolun taşıt ulaşımına kapatılarakyayalaştırılması önerilmektedir. Aquapark’ın falez kenarıda kamuya açılacak şekilde yaya olarak planlanmıştır.Adonis Otel ve Antalya Otel ile çevresindeki konutalanları da Falez üzerini tamamen kendi kullanımları içindüzenlemişler ve kıyıyı kapatmışlardır. Adonis Otel’indeniz inişi ise çevreye tamamen uyumsuz bir beton yığınıgörünümündedir. Bu tür beton ağırlıklı inişlerin taşkaplama ve peyzaj ögeleri ile falez tekstürüne uyumluhale getirilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bu konudabir plan notu geliştirilmiştir. Bu kesimde bazı lokanta,çay bahçesi ve turistik konaklama tesisleri tasfiyeedilmiş ve bu projenin uygulanması için alan hazır halegetirilmeye başlanmıştır. Burada bazı servis mekanlarının(gözlemeci, lokanta, çay bahçesi, pansiyon vb) halenişlevlerini sürdürdüğü gözlenmiştir

Bu kesim için Muratpaşa Belediyesi tarafından hazırlanandüzenleme projesi Antalya KTVK Kurulu’nun 14.04.1996 günve 2933 Sayılı Kararı ile uygun bulunmuştur. Bu karardaistenilen; mimari projeler, yol kaplamaları, kentselmobilyalar, özürlüler için otopark ve düzenlemeler ilemanzara asansörünün ayrıntılı çevre etüdleri iseMuratpaşa Belediyesi tarafından hazırlanarak KorumaKurulu’na sunulmuş ve Koruma Kurulu’nun 14.08.1996 gün ve3069 Sayılı Kararı ile uygun bulunmuştur.

Bu kesim için Muratpaşa Belediyesi tarafından hazırlanmışolan bu proje temel alınmıştır. Konut alanlarına servisveren yollar düzenlenerek, yaya yollarının sürekliliğisağlanmıştır. Alana dışarıdan gelenler için de otoparklarplanlanmıştır. Büyük Şehir Belediyesi tarafındandüzenlenen yaya yolu ve bisiklet yolu güzergahı da aynenkorunmuştur.

2.4.7. Eski Mobil Depoları Alanı (Muratpaşa BelediyesiAlanı) ve

Adalya Vakfı Alanı

Eski Mobil iskele, boşaltma ve depolama alanı günümüzde,Muratpaşa Belediyesi tarafından halen Belediye’nin bazıbirimleri için geçici olarak kullanılmaktadır. Bu alanınbir kısmını da Adalya Vakfı yer seçmiştir.Bu alanın mülkiyetinin büyük bir kısmı Belediye’nin olup,buranın bir spor tesisi (tenis kortları, basket sahalarıvb) düzenlenerek kullanılması öngörülmüştür. Mobiliskelesi korunmuş ve bir denize iniş noktası olarakdüzenlenmiştir. Adalya Vakfının güneyinde kamuya açılacakbir sosyal-kültürel tesis alanı planlanmıştır.

2.4.8. Adalya Vakfı Konserve Koyu Arası

B. LARA KIYI BANDI PLAJ KESİMİ

II. Bölümün alanın tanımı başlıklı alt bölümündesınırları belirlenen ve genellikle geniş bir kum bandıile bu bandın gerisindeki orman alanları ile kimliğibelirginleşen alanının planlanlama çalışmalarına girdi

oluşturmak üzere alan çeşitli açılardan ele alınacak veplan kararları üretilecektir.

“Lara Kıyı Bandı Plaj Kesimi”; Antalya kent merkezine 14km uzaklıkta, önemli bir doğal oluşumdur. Kumsal 6.km'de Kopak Çayı ile kesilir. 3 km. doğu'da Kundu (Acısu)Çayı denize dökülür. Lara Plajı, doğuya doğru gözalabildiğine uzanan kumsalların başlangıcıdır. Lara'danbaşlayarak Kundu'dan doğuda Kumköy, Belek, Boğazak,Niğid, Side, Sorgun, Boğaz ve Kızılot Kıyıları 1980sonrasında yoğun bir yapılaşmaya sahne olmuş ve kumsallarotel, motel, tatil köyleri ile dolmuştur (Bkz Şema 1/ LaraBölgesi Mevcut Durum).

Lara kumulları yer yer 10 m.'ye ulaşan kum tepecikleri vebunların üzerinde denizden gelen rüzgarların etkisiyleşekillenen kızılçam ve fıstık çamı ağaçları ile kaplıdır.Kumul üzerinde soğansı ve otsu bitkiler de yetişmektedir.Bu bitkilerin en önemlilerinden biri "Kum Zambağı" dır.Lara Plajı, flora ve faunası ile özel bir önemtaşımaktadır. Lara kumulları termoterapi amacıylaözellikle romatizmal hastalıkların tedavisindekullanılmaya son derece uygun özelliklere sahiptir.İlkçağ Kentlerinden Magydos, Lara'da falezin başladığıve batıya doğru uzandığı başladığı yerde kurulmuştur. Bukentin kıyıda yer yer görülebilen kalıntıları son 15-20yıl içerisinde bütünü ile yok edilmiştir.

1. Fiziksel Özellikler, Flora ve Fauna

Lara Kıyı Bandı’nın Plaj Kesiminin fiziksel özelliklerineilişkin genel bilgiler aşağıda özetle açıklanmıştır.

1.1. Kumul (Eksibe)

Lara Kıyıları'nda ince kumular yer yer denizden karayadoğru 1.5 - 2.0 kilometre içerilere yayılmıştır. Bu özelkıyı oluşum biçimine eksibe (Arapça) ya da kumul denir.

1.1.1. Kıyı Kumullarının Oluşumu

Boğaçayı, Aksu, Kundu, Köprüçay ve Manavgat Irmakları,Toroslardan kopardıkları taşı toprağı aşağılarasürüklemişler ve ufaladıkları bu materyali dağeteklerinden başlayarak denize doğru sermişlerdir.

Bu olayın en canlı kanıtı günümüzde kıyıdan 15-20kilometre içeride kalmış olan Perge ve Aspendos antikkentlerinin durumudur. İlkçağlarda Akdeniz'den gelengemilerin Kestros (Aksu) ve Eurymedon (Köprüçay)ırmaklarından içeri girerek bu kentlere ulaşabildikleri;Aspendos'un dörtyüz gemiyi barındıran bir limanı olduğubilinmektedir. O çağdan bu yana 1500-2000 yıl gibi çokkısa sayılabilecek jeolojik süreç içerisinde bu ırmaklarmateryali getirip denize yığarken, deniz de bu materyalialır, dalgaları ile öğütür sonra rüzgarın da yardımı ilekaralara doğru atar. İnce kumlar kıyılardan içerileregeldikleri yöne doğru akmaya başlar. Rüzgar bazen,karadan eser, alır kumları denize doğru atar. Yağmuryağışlı kış mevsimlerinde rüzgar ıslak kumlarısürükleyemez. Kurak yaz mevsimlerinde ise egemen rüzgardenizden eser. Böylece kum hareketinin bileşkesi denizdenkaraya doğru yönelir ve denizin kumu dalgalar,tepecikler halinde ilerleyerek kıyı kumullarınıoluşturur. Rüzgar küçük kum tanelerini ve zerrecikleridaha kolay sürükleyebilir. Bu nedenle kumulların içkesimleri çok küçük daneli, denize yakın kesimleri isedaha iri daneli kumlardan oluşmuştur (BÜYÜKYILDIRIM, G., "LaraPlaj, Kumul ve Ormanları).

Kıyılarda kumul oluşması için gerekli coğrafi ve jeolojikkoşullar:

Kıyıda akarsuların taşıdığı materyal ile dolmuş genişbir ova,

Sığ bir deniz, Egemen yaz rüzgarlarının denizden karaya doğru esmesi,

biçiminde özetlenebilir.

Deniz, kıyıdaki kayaları, yalı-yarları (falezleri) deparçalar; ancak derin ve birdenbire yükselen kıyılardabunları öğütüp karalara atamaz. Bu nedenle örneğin

Konyaaltı Plajlarında, dağlık Kemer kıyılarında kumullaroluşmamıştır.

Denize 300 metre kadar uzaklıktan başlayıp 2 kilometreiçerilere değin paralel bir şerit biçiminde uzananormanlar, kumullar karşısında doğal bir duvaroluştururlar.Rüzgarla savrulan kum tanecikleri ağaçların gövdelerine,dallarına, yapraklarına çarpınca hızları kesilir ve ağaçeteklerinde birikmeye başlarlar. Nerede bir ağaç ya daağaç topluluğu varsa orada bir kum tepeciği yükselmiştir.

Bu durum Lara Kumulları'nda çok belirgin olarakgörülebilir. Kum tepeciği yükseldikçe ağacı da yutmakister. Yeterince sağlıklı büyüyemeyen ya da ölen ağaçbütünü ile kumların altında kalır. Kalan sağlar isegövdelerini kumlara siper etmeyi sürdürürler. Kumlarınsaldırısı ilk saflarda olmasa bile içerilere doğru bütünüile durdurulur. Kumullar orman cephesini aşamaz.(BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul ve Ormanları).

1.1.2. Kumul Hareketleri

Denizlerle karalar arasında dünya tarihi boyunca sürendoğa savaşı genelde karaların lehine gelişmiş, karalardenizlere doğru ilerlemişlerdir. Denizler çoğu yerde busaldırıya kumları ile yanıt vermişler; oluşturduklarıkumullar ile karaları üstten fethetmişlerdir.

“.....Lara'da oba kuranlar bilirler. Denize 50 metre uzaklıkta kumlar her yıl 10-15santim yükselir; obaların taban betonları kıyıdaki yollar kumlar altında kalır. Bukumlar kimi zaman yuvalanarak, kimi zaman havada savrularak, önlerine çıkanherşeyi örterek içerilere doğru ilerler. Tarlalar, evler, kumlar altında kalır.....”

Bunun en çarpıcı örneği Ova-Gelemiş Kumulu'nda görülür.Buradaki antik Patara kıyı kenti binlerce yıl içerisindeilerleyen kumullar altında kalmıştır. Kumullar buradadenizden 4-5 kilometre içerilere kadar yürümüş ve 20-30metre yüksekliğinde tepeler oluşturmuştur. Antik PataraKenti'nin görkemli yapılarından ancak pek azı bugünkendilerini örten kumullar içerisinden başlarınıçıkarabilmektedirler.

Andriake (Demre Kumulu) ve Side Kentleri'nin de antikyapılarından bir bölümü benzer biçimde kumullar altındakalmışlardır.

Kumulların bu ilerleyişi yalnızca binlerce yıl ile ifadeedilen bir tarih süreci içerisinde değil; bir insan ömrüiçerisinde bile gözlenebilir. Kumul yakınlarında yaşayaninsanlar tarlalarının, bahçelerinin, evlerinin yıldanyıla ilerleyen kumullar altında kaldığına tanıkolmaktadırlar. Bu durum doğal olarak ülke tarım veekonomisi açısından kayıplara yol açmaktadır.

Kumulların bu önlenemeyen ilerleyeşini durduracak tekdoğal güç kıyıdaki bitki örtüsü, özellikle ormanlardır(BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul ve Ormanları).

1.1.3. İncekum

Yukarıda anlatılan doğal zenginliklerin yanısıra LaraKumulları'nı oluşturan çok ince daneli kumun kendisi deekonomik açıdan önemli bir hammaddedir.

İnce kuma en çok gereksinme duyulan alan yapı sektörüdür.Binaların sıva ve şap işlerinde asıl yapı gereci olarak"sıfır numara" adı verilen ve 1 milimetre olan küçükdaneciklerden oluşan ince kum kullanılmaktadır. Bu kumayrıca bütün kireç ve çimento harçlarında ve çok küçükbir oranda betonlarda kullanılır.

İnce kumun kullanıldığı bir başka alan da tarımsektörüdür. Çiçek ve sebze bahçelerinin özellikleseraların toprağına bol miktarda ince kum karıştırılır.Antalya'da yoğun yapılaşma ve seracılığın hızla gelişmesisonucu ince kum talebi çok büyük boyutlara ulaşmışbulunmaktadır.

Yer yer tarlaları ve yerleşim bölgelerini tehdit edençıplak kum tepeleri belirli teknik, yasal ve çevreselkoşullar içerisinde ekonominin kum gereksinmesininkarşılanmasında önemli bir doğal kaynak olarakdeğerlendirilebilir.

1.2. Sağlık Açısından Kumullar

Çok eski yıllardan beri Lara'nın sıcak ince kumlarınınkimi romatizmal hastalıklar ve ağrılar üzerindeiyileştirici etkisi olduğuna inanılmaktadır.

".........Lara'da "kuma gömülmek" geleneksel ve yaygın bir sağaltım (tedavi)yöntemidir. Bunun için sabahleyin kum üzerine bir insanın yatabileceği büyüklüktebir çukur açılır. Öğleye doğru kumlar iyice ısınınca hasta çukura yatar ve üzerikumlarla örtülür. Hasta burada sıcağa dayanabildiği sürece örneğin yarım saat, birsaat kalır. Bu işlem bir ya da iki hafta boyunca uygulanır. Pek çok hasta bu yöntemle iyileştiğine inanmakta; gerek Antalya'dan gerekse başkauzak kentlerden binlerce insan ağrılarına şifa bulmak umuduyla Lara'ya kumagömülmeye gelmektedir. Çoğunluğunu da dar gelirlilerin oluşturduğu bu hastalaraileleri ile birlikte kumul ormanı içerisine kurdukları çadırlarda ya da ağaçlarıngölgesine geldikleri otomobillerde gecelemekte, gündüzleri yaşlılar kumagömülürken gençler de denizden yararlanmaya çalışmaktadır. Ancak ormaniçerisinde elektrik, su, tuvalet gibi en doğal geneksinimleri sağlayacak bir altyapıbulunmadığı ve hiçbir denetim ve hizmet sağlanmadığı için buralarda çok ilkel birgörüntü ortaya çıkmakta, insan sağlığı ve doğal çevre tehdit altındabulunmaktadır........" (BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul ve Ormanları).

Konu bilimsel yöntemlerle ele alınıp uygun bir altyapı veuzmanlar denetiminde tedavi olanakları sağlanabilirse vegerekli tanıtım yapılabilirse Lara Kumulları sağlıkturizmi açısından da önemli gelişmeler gösterebilir.

1.3. Lara’nın Tatlı Suları

Lara kumulları ve arkasındaki ova çok zengin bir yeraltıve yerüstü su potansiyeline sahiptir. Kopak ve Kundu(Acısu) Çayları, Lara'nın zengin su potansiyelinioluştururlar. Bu çaylar üzerinde oluşmuş küçük göller,sazlıklar, nilüferler ve türlü su bitkileri ile korunmasıgereklidir. Bu çayların suları son yıllarda ovadabaşlıyan yapılaşma ve tarımda aşırı ilaç kullanımınedeniyle kirlenmeye ve balıklar azalmaya başlamıştır.

Lara Kumulları ve arkasındaki ova çok zengin bir yeraltıve yerüstü suyu potansiyeline sahiptir. Yazın en sıcakgünlerde bile zeminin hemen 1-2 metre altında su bulunur.Kıyıdaki kamplar içme ve kullanma suyu gereksinimlerinibulundukları yerden kolaylıkla sağlarlar.

Lara'nın yeraltı suyu Antalya'nın en az kireçli suyudur.Burada sabunlar Antalya'ya oranla çok daha kolay köpürür,çamaşırlar daha az deterjanla ve daha temiz yıkanır. Bunedenle Lara'ya yazlığa giden Antalya'lı ev hanımlarıperdelerini, çarşaflarını, kilimlerini de götürüp Larasuyu ile yıkarlar.

Yağışlı kış mevsimlerinde yeraltı suyu yükselerek yüzeyeyayılır. Yazın çöle benzeyen kumullar üzerinde kışınortaya çıkan göller şaşırtıcı bir görünüm oluşturur.

Kopak ve Kundu (Acısu) Çayları; Lara'nın zengin supotansiyelinin yaz-kış yüzeyden denize boşalan drenajnoktalarıdır . Alt traverten platosunun güneydoğu ucunda, birkaç gözdenboşalmaktadır. Bu çaylar, üzerlerinde oluşmuş gölleri,sazlıkları, nilüferleri ve türlü su bitkileri ileLara'nın bir başka doğal güzelliğidir. Sularında lezzetliyılan balıkları, kefaller, levrekler ürer ve buralardanAkdeniz'e çıkarlar. Çayların denize kavuştuğu yerlerdeAntalya'nın yerlileri; Kemerağzı ve Kundu köylülerigeleneksel oba ya da çardaklarını kurup yaz sıcağındaçayların ve denizin serinliğinden yararlanırlar.

Kopak ve Kundu Çayları'nın suları son yıllarda arka ovadabaşlayan yapılaşma ve tarımda aşırı ilaç kullanımınedeniyle kirlenmeye, balıklar azalmaya başlamıştır(BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul ve Ormanları).

Kopak Çayı'nda, 1977 ve 1992 yılları arasında alınan akımölçüm değerlerine göre, ortalama akım 1.401 m3/sn, endüşük akım 1.036 m3/sn ile Ağustos ayında, en yüksek akımda 1.816 m3/sn ile Şubat ayındadır. Alt platoda,travertenlerden boşalan bu kaynakların yanısıra, kıyıboyunca boşalan pek çok kaynak olduğu bilinmektedir. Bukaynakların bir kısmı, 0-1 m. kotları arasındançıkmaktadır. İskele Kaynağı, Karpuzkaldıran kaynağı butip kaynaklardandır. Bunlara ek olarak altmış kadardenizaltı kaynağının kıyı boyunca boşaldığı saptanmıştır.DSİ, Antalya Kırkgöz Kaynakları ve Traverten PlatosuKarst Hidrojeolojik Etüd Raporu'nda kıyı kaynaklarının

ortalama boşalımı 5000 m3/sn mertebelerinde olduğu kabuledilmiştir.

1.4. Deniz Kaplumbağaları

Lara kıyıları, dev deniz kaplumbağalarının (CarettaCaretta) yumurtlama alanlarından birisidir. Bukaplumbağaların soyunu tehdit eden tehlike, denizkıyısındaki kumsalın insan eliyle alt üst edilmesidir.Lara'da turistik tesis bulunmayan boş kumsallardakiyumurtaları yok etme işini kum hırsızları yapmaktadır (BkzŞema 2/ Lara Bölgesi Sorunları).

".........Ağustos sonlarında bir gece yarısı yumurtaların kirli beyaz ve yumuşakkabuklarını yırtan yavru Carretta'lar üzerlerini örten kumu eşeleyerekyeryüzüne başlarını uzatırlar ve analarının gittiği yerin; denizin parıltısınıararlar. Bir ceviz büyüklüğündeki yavruların büyük çoğunluğu yaşamlarınınilk ve en büyük yanılgısına burada düşüp en parlak ışığa, kampı aydınlatanyüzlerce wattlık projektörlere doğru yürürler. Ertesi gün kamp sakinleri geceyolunu şaşırıp, gündüz Ağustos sıcağında kavruların yavruların ölüleriniarkalardaki kumlar üzerinden toplarlar......Böyle bir olay, 1992 yılı Ağustos ayında Lara DSİ kampında yaşanmıştır.Durumun farkına varan kamp sakinleri, özellikle çocuklar daha sonrakigecelerde kumsalda nöbet tutarak, yolunu şaşıran yavru Carettaları toplayıpdenize bırakmışlardır. ...." (BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul veOrmanları).

Lara kıyıları, dev deniz kaplumbağalarının yumurtlamaalanlarından birisidir. "Caretta Caretta" adıyla bilinenve Akdeniz'de soyu tükenmekte olan bu hayvanlar sonyıllarda Avrupa kamuoyunun büyük ilgisini çekmekte,korunmaları için çabalar harcanmaktadır. Birkaç yıl önceFethiye'de Carretta'ların yumurtlama alanı olan İztuzuKumsalı'nda bir Alman firmasına ait tatil köyünün yapımıyine Alman kamuoyunun baskısı ve parasal desteği ileengellenmiş, bu olay Türk basın ve yayın organlarında dageniş ölçüde yer almıştı.

“......Boyları 1 metreye yaklaşan ana kaplumbağalar Lara Kıyıları'na çıkar vedenizden 20-30 metre içeriye kadar yürüyerek, kumlar üzerinde 40-50 santimetreçapında çukurlar açıp, her bir çukura 15-20 yumurta bırakırlar. Çukurların üzeriniyine kumla örttükten sonra geldikleri gibi denize dalar, giderler. Ana kaplumbağalaryumurtlamak için doğal olarak ıssız kumsalları ararlar. Ancak Lara Kıyıları'nda böyleyer pek kalmadığı için son yıllarda kampların, otellerin önündeyumurtlamaktadırlar.

Bu kaplumbağaların soyunu tehdit eden asıl büyük tehlike, deniz kıyısındakikumsalın insanlar eliyle alt üst edilmesidir. Daha önce de belirtildiği gibi denizöğüttüğü kumları her yıl kış mevsiminin azgın dalgaları ile kıyıya yığar;kaplumbağalar da kumlar üzerine yumurtlar.

Kışın gelen bu yeni kumlar; deniz ile oteller, kamplar arasındaki plajın yazlıkdüzenini bozmuş, bazı yapıların üst bölümlerini örtmüştür. Yeni mevsimbaşlamadan önce bir temizlik harekatına girişilir. Dozerler, kepçeler çelik bıçaklarınıdaldırıp kumlarını denize doğru küremeye, düzelemeye başlarlar. Böylece alt üstolan kumsalda ne kaplumbağa yumurtası kalır ne de zambak soğanı......”

“.......Lara'da turistik tesis bulunmayan boş kumsallardaki yumurtaları yok etmekgörevini de kum hırsızları yerine getirmektedir. Kaçak olarak kıyıdan kamyonlarayüklenip Antalya'ya getirilen kumların arasındaki kaplumbağa yumurtalarıduvarlarımızdaki sıvaya karışmıştır belki de.....” (BÜYÜKYILDIRIM, G., "LaraPlaj, Kumul ve Ormanları).

1.5. Kumul Ormanları

Lara Kumulları'nın ilk 5-6 kilometresi üzerinde kızılçamve fıstık çamı ormanları yer alır. Bu da kumul ve ormanarasındaki bir doğal savaştır. Kumulun deniz tarafında,ilk saflardaki ağaçlar bu savaşın tarihsel izlerinikarakterinde yansıtır.Çamlar kısa, bodur görünüşlüdür, çünkü alt dalları 10-15metre yüksekliğindeki kum tepeleri altında kalmıştır(Bkz. Resim 85).

Gövdeler egemen rüzgar yönünde eğilmiş ve dallaryapraklar kuzeye doğru uzamıştır. Ormanın içlerine doğrugörüntü bütünü ile değişir. Tabanda toprak oluşmayabaşlar daha düzgün görünüşlü çamları, otları, çiçekleri,

kaplumbağaları, kuşları ve her türlü hayvanları ile ayrıbir dünya ortaya çıkar. Buralar yaz kış dinlenmek ve eğlenmek amacıyla gelen,çadır kuran insanlarla dolup taşan doğal parkalanlarıdır.

Lara Kumulları üzerinde çam ormanlarının yanısıra,Akdeniz bitki örtüsünün tipik örnekleri olan zakkum,hayıt, meşe, çitlembik, mersin gibi pek çok ağaç ya damaki topluluklarına da rastlanır. Bunlar çamlara oranladaha bodur ve çelimsiz kalmışlardır ama kumullarınilerlemesi karşısında direnirler (BÜYÜKYILDIRIM, G., "LaraPlaj, Kumul ve Ormanları).

1.6. Kum Zambağı

"........Bu güzel çiçek Lara'nın simgesi, buralarda kurulan kampların,motellerin hatta Antalya kenti park ve bahçelerinin vazgeçilmez süsüolabilirdi. Oysa bizim parkçılarımızın, peyzajcılarımızın çoğu yerli bitkilerimizibeğenmez ya da görmezlikten gelirler. Hollanda'dan getirilen yüzlerce çiçektürü ya da Arabistan'ın hurması, palmiyesi, Amazon Ormanları'nın kauçuğu,Avusturalya'nın okaliptüs ağaçları baş köşeye dikilir, el üstünde tutulurken,bizim hayıtlar, meşeler, dağ çilekleri, çitlenbikler, pınarlar, mis kokulunergisler, zambaklar parklara, bahçelere caddelere sokulmaz. Onlar girmekisteseler de kökleri kazınır..........". (BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul veOrmanları).

Lara kum zambağı yeşil yapraklı, glayöle benzer, beyazçiçekli, soğanlı bir bitkidir. Lara kumulları üzerindedenizden 50-200 metre uzaklıktaki bir şerit üzerindedoğal olarak yetişir. Ağustos-Eylül aylarında çiçek açar.Çiçeğinin olağanüstü güzellikteki kokusu çok uzaklardanduyulur. Sulandığı taktirde Haziran ayında çiçek açmakta,Eylül sonuna doğru güzelliğini sergileyebilmektedir.

Lara'daki kum zambakları park ve bahçelerde çoğaltılmakşöyle dursun, kıyıdan kum çalan ya da temel çukuru açankepçelerin, dozerlerin bıçaklarıyla soğanları yokedilmiş, büyük bir kıyı kesiminde zambak soyu kıyımauğratılmıştır. Bugün bu türün son örnekleri yalnızca LaraDSİ kampı'nda kamp sakinlerince korunup çoğaltıldığı içinve bu kampın batısındaki boş kumsalda görülebilir.

2. UYGULAMA İMAR PLANI

Onanlı bulunan Nazım Plan kararlarına dayalı olaraküretilecek uygulama imar planının var olan bir uygulamaimar planının revizyonu ve bazı dış verilerin bu planauyarlanması biçiminde tanımlanacak olan bu basamakçalışmalarına ilişkin bilgi, bulgu ve belgeleri ayrı ayrıdeğerlendirilerek planlama kararları üretilecektir.

2.1. Temel İlkeler

Nazım Plan çalışmalarında Antalya Kentsel Bölgesi ve AnaKenti'nin, planlama dönemini oluşturan 1995-2015 yıllarıarasında önemli bir nüfus ve gelişme basıncı ilekarşılaşacağı saptanmış ve bu husus, planlamaçalışmalarının tüm aşamalarında önemle vurgulanmıştı.

Gerçekten, Antalya Kenti son 10-15 yıl içerinde kentleşmehızı en yüksek ülke kentlerinden biri olmuştur. Önlemalınmazsa, ekonomik ve demografik yığılmalar, ekolojik veekonomik açıdan bozulmalara ve verim düşüklüklerine yolaçabilecektir. Bu nedenle Lara Kıyı Bandı DüzenlemeProjesi sürdürülebilir bir gelişmeyi hedeflemelidir. Muratpaşa Belediye Sınırları içinde yer alan "Lara DoğalSit Alanı" ve Kıyı Bandı, onanlı 1/25 000 Ölçekli NazımPlan'da (Yapısal Plan) ve 1/5000 Ölçekli Planlardakorunması ve geliştirilmesi gerekli 13 Numaralı ÖzelPlanlama Alanı'dır. Bu alan içindeki flora (bitki örtüsü, ağaç/orman vb) vefauna’nın (kuş türleri, balık cinsleri vb hayvanvarlıkları) korunması, bu alanın Antalya Kent Bütünü içinkullanılabilmesi amaçlarıyla yasal/hukuksal çerçevesınırları içerisinde planlanmalıdır.Hem koruma hem de geliştirme politikaları içinkaynakların en iyi kullanımı, bunların değişikliklerekarşı duyarlılıklarının değerlendirilmesine bağlıdır. Butip bir değerlendirme çevrenin kaynaklar üzerindekietkisi ve zedelenebilirliğinin değerlendirilmesi içinparametrelerin ve ağırlıklı bir sistemin tanımlanmasınıkapsamalıdır.

Bu bağlamda “Çevre Yönetimi” nin önemi ortayaçıkmaktadır. "Çevre Yönetimi" insan, bitki ve hayvanvarlığının dengeli ve sağlıklı yaşaması için gereklidoğal kaynakların değerlendirilmesi, üretilmesi, ulaşımıve tüketimi sırasında ortaya çıkabilecek olumsuzluklarısaptamak, olumsuzluklara çözüm yolu aramak ve çözümleriuygulamaya koymak için yapılan planlama, eşgüdüm,haberleşme, denetim ve yürütme işlevinin bütünüdür.Fiziksel planlamanın konusu olmamakla birlikte bu konuyakın gelecekte tüm ülkeler için başlıca uğraşı konusuolacaktır. Bu nedenle, Antalya Anakenti genelinde, LaraKıyı Kesimi özelinde önemi nedeniyle vurgulanmasındayarar görülmüştür.

2.1.1. Operasyonel Hedefler:

Lara Kıyı Bandı, Plaj Kesiminde:

Lara Doğal Sit Alanının olabildiğince kamuya açılarakdoğal karakteri ile aykırı düşmeyecek, alandaki florave faunanın korunmasını hedefleyecek kullanımların bualanda yer seçmesine olanak sağlanmalı,

Lara Kıyı kesimi ve Antalya Anakenti’nin günümüzdeki vegelecekteki yeşil alan gereksiniminin karşılanmasıbağlamında, deniz ve doğadan en çok yararlanmayısağlayabilecek açık alan ve rekreasyonel kullanımlarınbu alanda konumlanması hedeflenmeli,

Alanın ağırlıklı olarak halkın yararına (kamukullanımına) açılabilmesi amacıyla gereklidüzenlemelerin yapılabilmesine olanak sağlayacakhukuksal düzenlemeler yapılmalı,

Lara kumul ormanları güneyinde yer alan, kamukuruluşları eğitim ve dinlenme tesislerinin yarattığıgörsel kirliliğin ve kıyı yasasına göre yasal olmayanyapılaşmanın; nitelik, yasallık, işlevsellik vbaçılardan irdelenerek, plan kararları revize edilmeli,ayrıca kentsel gelişmeyi bu kesime çekmemek amacıyla bukesimde kamu kullanımı yaygınlaştırılmalı,

Kıyıda yapılaşma minimize edilerek "SürdürülebilirGelişme" sağlanmalı, Doğal sit sınırı içindeki kaçak

yapılar yıkılmalı, sit sınırına yakın olan kesimlerdekiyapılaşmalar dondurulmalı,

Lara plaj kesimi ile ekolojik bir bütünlük içindebulunan ve Antalya'nın bu kesiminin su dengesinikontrol altında tutan ve ekolojik bir dengenin hakimolduğu Yamansaz Gölü kesiminde, sazlık ve bataklık alankorunmalı,

Kıyı’nın yasal tanımına uygun hale getirilmesi için tümteknik ve yasal olanaklar harekete geçirilmeli,

Sit Alanı içindeki günübirlik kullanımların yoğunluğudüşük tutulmalı, hassas bölgeler saptanarak bukesimlerde piknik ve kamp yapılması engellenmeli,

Duyarlı alanlar ve kumullar topografik ve jeolojikyapılarına uygun olarak projelendirilmeli, bozuk olankesimleri, kumul ormanları ağaç türleri (kızılçam, kum-irisleri vb) ile uyumlu olarak ağaçlandırılmalı,

Güzelyalı Ormanları ve Kumul Ormanları dışında kalanbölge, yapılaşmanın önlenebilmesi amacıylaağaçlandırılarak koruma altına alınmalı, bu yeşil kuşakAksu Çayı ve Belek ormanlarına kadar devam ettirilmeli,özelllikle kamu mülkiyetindeki alanlar bu şekildedenetim altına alınmalı,

Turizm ve günübirlik amaçlı yapılaşmalarda düşükyoğunluklu ve çevreye uyumlu bir yapılaşma öngörülmeli,Turizm tesisleri yanısıra Antalya’ya yönelik spormerkezleri, dinlenme, eğlence ve rekreasyon alanlarıplanlanmalı,

Planlanan “Yat Limanı” nın kapasitesi çevre duyarlıolarak saptanmalı, bu saptamada kapsamlı bir “ÇevreselEtki Değerlendirilmesi” yapılmalı,

Aksu Çayı çevresinde oluşmuş günübirlik kullanımlardesteklenmeli ve geliştirilmeli, 1/25 000 Ölçekli NazımPlanda "Özel Proje Alanı" olarak belirlenmiş olan AksuÇayı Antalya Anakenti’nin geleceğine yönelik, dinlenmeve rekreasyon alanı olarak planlanmalıdır.

2.2. Dış Veriler

Lara Kıyı Bandı’nın, Plaj Kesimine ilşkin Nazım Plançalışmalarını yönlendiren önemli veriler bulunmaktadır. Bunlar: Kopak Çayı Yat Limanı Projesi,

Turizm Amaçlı Kullanım İçin Kundu Ormanları’nın ÖnTahsisi,

başlıkları ile gruplandırılabilir.

2.2.1. Kopak Çayı Yat Limanı

Kopak Çayı ağzında yapılması öngörülen yat limanınailişkin planlama süreci 1992 yılında başlamış ve08.12.1992 Gün ve 534 Sayılı Belediye Meclis Kararı ilebu noktada bir yat limanının yapılması 1/25 000 ölçekliplan kararı olarak tescil edilmiştir. Alanın 1/5000Ölçekli Planı da 08.12.1993 Gün ve 460 Sayılı Karar ileonanmış, 1/1000 Ölçekli Planlar da 07.12.1995 Gün ve 26Sayılı Belediye Meclis Kararı ile yasallaşmıştır. Bu PlanDLH’nın, turizm Bakanlığı’nın “olumlu” görüşleriBayındırlık ve İskan Bakanlığı’na gönderilmiştir. Proje Alanındaki yat motel’de 34 adet konaklama ünitesi,otel alanında 600 yatak öngörülmüştür.Bu mevzii planın, Lara Kıyı Bandı planına uyarlanmasıaşamasında mevzii planın özüne dokunmadan, geliştiricibazı düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemeler, özellikleyat limanı gerisine ilişkindir.

Bu nedenle, bir dış veri olarak bu rapor kapsamınaalınmış olan “Kopak Çayı Yat Limanı” programı aşağıdasunulmuştur:

KOPAK ÇAYI YAT LİMANI KAPASİTESİ

I. KIYI KENAR ÇİZGİSİ ÖNÜ

Korunmuş Liman Alanı : 95 420 m2 Yat Yanaşma Yerleri : İskeleler : 4x200 m +1x175 m = 975 m. Rıhtım : 180 m. Yat Yanaşma Kapasitesi: İskeleler : 490 Yat Rıhtım : 45 Yat ------------------------ Toplam : 535 Yat Kullanımlar :

1. 2 adet fener (mendireklerde)

2. Akaryakıt İstasyonu (170 m2)3. Gözetleme Kulesi ve İdare Binası (180 m2)4. Resmi Hizmete Ayrılan Kapalı Alan (180 m2) a. Liman Başkanlığı Temsilcisi

b. Gümrükler Temsilcileric. Sahil Sıhhiye Temsilcisi

5. Tuvaletler (100 m2)6. Kafeterya (150 m2)7. Aydınlatma, Elektrik, Su, Telefon,8. Babalar, Halkalar.

II. YAT MOTEL ALANI YANAŞMA YERİ

Yanaşma Rıhtımı : 20x2x16 = 640 m. Yat Yanaşma Kapasitesi : 16x2 = 32 Yat Aydınlatma, Elektrik, Su, Telefon, Babalar, Halkalar.

III. TEKNE PARK ALANLARI

2 Adet Çekek, 2 Adet Tekne Park Alanı, ALAN I : 9640 M2 ALAN II : 16100 M2 Tekne Bakım Üniteleri (400 m2x2),

Elektrik Atölyesi, Motor Atölyesi, Boya Atölyesi, Ahşabiye Atölyesi,

Tekne Parçaları Satış Mağazası (150 m2), Tekne Donatım Rıhtımları (200 m), Kafeterya (150 m2), Tuvaletler (100 m2).

2.2.2. Turizm Amaçlı Kullanım İçin Kundu Ormanları’nın ÖnTahsisi

Lara kıyı Bandı’nın Aksu Çayı’na dayandığı kesimde bulunaKundu Orman Alanı’nın denize bakan yüzü, 06.12.1995 tarihve 22485 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan OrmanBakanlığı’nın bir ilanı ile, “Tatil Köyü” yapılmak üzere,girişimlerin ilgisine sunulmuştur. Bu ilanda yer alan 4no’lu parsel 61 465 m2; 5 no’lu parsel 60120 m2; 6 no’lu

parsel 62 780 m2ve 7 no’lu parsel ise 85 055 m2’dir.Ayrıca aynı alanda yer alan ve bu dört parsellebütünleşen 1,2 ve 3 no’lu parseller de Türki Devletleretahsis edilmişlerdir (bu husus ilanda yer almamıştır).İlana esas olan koordinatlı kroki, Acısu ile Aksuarasını tamamen doldurmakta, bir başka anlatımla KunduOrmanları ve Ormanın arkasındaki köylerin denizleilişkisini tamamen kesmektedir. Bu durum var olandeniz-kum-orman ve geri bölge (köy-tarım alanları) ilşkilerinitümden koparmaktadır. Bu yüzden ön tahsis, AntalyaBüyükşehir Belediyesi’nin, Muratpaşa Belediyesi’nin,Sivil Toplum Örgütlerinin ve Köylülerin karşı çıktığı biryönetsel karar olmuştur. Nazım Plan hazırlanmasısırasında ortaya çıkan bu olgunun ya tümden karşıçıkılması, ya da bir ara çözümün bulunması seçenekleritartışılarak geri bölgenin kum ve deniz ile ilişkisinisağlayacak ve kundu ormanlarının topluma açık bir alanolarak kullanılmasını sağlayacak bir çözümgeliştirilmiştir. Bu çözüm planlama kararları bölümündeayrıntıları ile tartışılacaktır.

2.3. Temel Yönlendiriciler

Lara Kıyı Bandı Plaj Kesimi Uygulama Planları’nınhazırlanmasında önemli yönlendiriciler bulunmaktadır. Buyönlendiricilerin bir kümesi, yasal çerçevenin getirdiğikullanılması zorunlu ögelerdir. Bir başka kümesi ise,Doğal ve Kültürel Değerler olarak adlandırılabilirler.

Aşağıda bu iki küme alt başlıklara ayrılarak özetleaçıklanacaklardır:

2.3.1. Yasal Açıdan Kullanılması Zorunlu Ögeler

2.3.1.1. Önceki Uygulama Planı, İmar Uygulamaları veMevcut Yapılaşma

Planlama alanının kuzey sınırını oluşturan ve öncekiplanın bu kesime ilşkin önemli kararlarından biri olan 45metrelik yol, bölgede yaklaşık 12 km. boyunca yüksekgeometrik standardı ile bir omurga oluşturmaktadır. Buomurganın imar uygulaması ile terkini yapılmıştır.

Bölgenin doğu kesiminde Kundu Ormanları çevresinde yeryer denize yaklaşmakta vr Kundu Ormanlarının denizleilşkisini kesmekte, Belek Turizm Alanı’na bağlanmaktadır.Bu özelliği ile Aksu’nun doğusunda yer alan çok sayıdakiturizm tesisini Antalya Kent Merkezi’ne bağlantısınısağlayacak hızlı bir ulaşım yoludur. Bu yolun kuzeyi planlanmış, hemen tamamının imaruygulaması yapılmış ve yer yer kullanışa açılmıştır. Bubakımdan bu kesim, Lara Kıyı Bandı Plaj Kesimi’ninPlanlanması hizmetinin dışında bırakılmıştır. Bir başkadeyişle 45 metrelik yol planlama alanının Acısu’ya kadarkuzey sınırını oluşturmuştur.Yolun güneyinde batı uçta, Örnek Köy’ün imar uygulamasıyapılmıştır. Örnekköy, yapılaşmasını tamamlamış üst gelirgruplarına yönelik, ikinci konut kullanımına açılmış birprestij bölgesidir. Bölge giderek yıl boyu oturulan birkonut bölgesine dönüşmektedir. Kopak Çayı’nın doğusunda sınırlı bir kesimde imaruygulaması vardır. Bu uygulama planlamayı etkileyecekönemli bir alan büyüklüğünde değildir.

2.3.1.2. Kıyı Kenar Çizgisi

Yasal açıdan kullanılması zorunlu ögeler başlığı altındaüzerinde durulması gerekli, önemli konulardan birisi de“Kıyı Kenar Çizgisi” dir. Kıyı kenar çizgisi,Örnekköy’den doğuya doğru + - 0,0 kotlu çizgisineyaklaşık 60 metreden paralel olarak uzanırken, Toprak-suKampı’na gelmeden kuzey-doğuya yönelerek + - 0,0 kotundan yaklaşık 550 m. içerilere girmektedir.Bu mesafede kıyıya paralel olarak yaklaşık 1.6 km. kadardoğuya gittikten sonra tekrar kıyıya 100 m. kadaryaklaşmakta ve Aksu’ya ulaşmaktadır. Kara yönüne belirginbir kaçış demek olan bu durumda yaklaşık 0,55x1.6 km.ölçülerinde 90 hektar kadar bir kum yüzeyi (kıyı) ortayaçıkmıştır ve mevcut uygulama planlarındaki “Turizm TesisAlanları” kıyı üzerinde kalmışlardır. Bu durum orman alanları ile kıyının doğrudanilişkilenmesine neden olmuştur. Kıyı Kenar Çizgisi ileilgili olarak değinilmesi gerekli bir başka konu şudur; Lara Plaj Kesimi üzerinde varlığını sürdürmekte olan LaraBirlik, Bayındırlık, Adalet, Toprak-Su vb. tüm Kamu

“Eğitim ve Dinlenme Tesisleri” nin alan ve yapılarınıntümü, ya da büyük bir bölümü 100 metrelik kıyı şeridi ilekıyı üzerinde kalmaktadırlar.

2.3.1.3. Sit Alanları

i. Magydus Antik Kenti

Pamphlia Bölgesinde yer alan Magydus Antik Şehri’nin M.S.325 tarihlerinde kurulduğu tahmin edilmektedir. Antikyerleşim kalıntıları, Gayrimenkul Eski Eserler ve AnıtlarYüksek Kurulu’nun 10.09.1977 Tarih ve 758 Sayılı Kararıile tescil edilmiş olmakla birlikte büyük ölçüde yokolmuşlardır. Karpuzkaldıran Askeri Kampı ile Örnekköyarasındaki kalıntıların (liman ve hamam) onarılarakkorunması söz konusudur. Ancak ne bilimsel çalışmalarda,ne de güncel koruma söyleminin gündemindebulunmamaktadır.

ii. Lara Ormanları

Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun14.10.1992 Gün ve 1607 Sayılı Kararı ile Lara Kumul veOrmanları "II. Derece Doğal Sit Alanı" olarakbelirlenmiştir. Ancak bu kararlar doğrultusunda herhangibir koruma planı yapılmadığı gibi, mevcut kullanışlarınada koruma anlamında herhangi bir müdahale yapılmamıştır.Bu bakımdan sit kararı edilgen bir karar olarak varlığınısürdürmektedir.

2.3.2. Doğal ve Kültürel Değerler

2.3.2.1. Orman Alanları

Örnekköy’den başlıyarak doğuya doğru yaklaşık 300 hektarorman alanı, planlama alanının en önemli büyüklüğe sahiparazi kullanım türüdür. Bu alandaki bitki varlığının sıkbir dokuya sahip olmaması, rüzgar erozyonuna açıkbulunması, alanın farklı kullanışlara tahsisinidüşündürmüştür. Örneğin, bir önceki Plan’da TRT’ye FilmPlatosu olarak kullanılmak üzere önemli büüyüklükte bir

alan ayrılmış; ayrıca turizm tesislerine de yerverilmiştir. Ancak yukarıdaki bölümde açıklandığı gibi (2.3.1.2), kıyı kenar çizgisinin karayönünde çok geniş bir girinti yapmış olması, bir öncekiplanda orman olarak işaretlenmiş ve Turizm Tesisikulanışına açılması öngörülmüş olan alanların “KIYI” ‘yadönüştürülmesine neden olmuştur. TRT ise tahsistem buyana uzun zaman geçmiş olmasına karşın, alanı tahsisamacı doğrultusunda kullanmamış, bu yüzden tahsiskaldırılmıştır.

Bu yörede yaklaşık 30 hektarlık bir alanın “Antalya DoğuArıtma Tesisi” olarak kullanılması doğrultusunda istemlervardır. Planlama alanının doğusundaki bir başka önemliorman alanı “Kundu Ormanı” dır (Bkz. Resim 86). Bu alanınön kesimi geçmişte Turizm Tesis Alanları’na tahsisedilmek üzere “Turizm Merkezi” olarak ilan edilmiş, bukonu Belediye tarafından dava konusu yapılmış ve davaBelediye’ce kazanıldığından, bu düşünce gerçekleşmemişti.Bu kez aynı alanda, her biri 6-7 hektar büyüklüğünde 7parsel oluşturularak, bu parsellerden üçü TürkDevletlerine, dördü ise özel girişimcilere ön tahsisiyapılmıştır (Bkz. 2.2.2 Bölümü). Ön tahsis, bu haliyleKundu Ormanı’nın önemli bir bölümünü kıyıdankoparmaktadır.

2.3.2.2. Plaj - Kum

Fiziksel Özellikler, bölümünde ayrıntıları ile tanıtılankumulların önündeki plajların çok önemli bir doğal değerolduğu açıktır. Bu değer, Kıyı Yasası kuralları içindekullanışa açılacaktır. Ancak yer yer, 500 m. derinliğeulaşan bu plajın yasada kıyı üzerinde yapılması öngörülentesislerin içinde özellikle “ilk yardım” biriminin yeralması zorunlu görülmektedir.Güneşten korunmak için yapılması söz konusu gölgeliklerinbile yetersiz kalabileceği, sağlık sorunları olduğunubilmeden, ya da bu sorunları gözardı ederek plajagelenlerin zaman zaman aşırı sıcaktan etkilenmelerikaçınılmaz görünmektedir. Bu olgunun olumsuz sonuçları,ilk yardım ile bir ölçüde giderilebilir. Konunun bu

ayrıntıda tartışılması; Kıyı Yönetmeliği’nde kıyıüzerinde yapılabilecek tesislerin arasında “İlk Yardım”sözcüğünün bulunmayışı, ancak bu kavramın kaçınılmazolarak burada yer alması ve yasaya aykırılığınınbulunmadığını belirtme gereğine dayanmaktadır.

2.3.2.3. Akarsular

Plaj kesiminin doğusunu Aksu oluşturmaktadır (Resim 87,88, 89). Alan içinde Aksu’dan sonra batıya doğrusırasıyla Acısu ve Kopak Çayı bulunmaktadır. Bu çaylarınyakın çevresinin korunması, yapılaşmaya açılmamasıesastır. Aksu dışında, bu akarsular genellikle ÇalkayaBelediyesi Sınırları içinde kalan verimli tarım arazileriile Yamansaz arasındaki arazilerin sularını denizeulaştıran önemli boşaltım kanallarıdır.Yer yer önemli peyzaj ögelerini ve ekolojik dengesağlayan ögeleri de barındıran önemli sular olarakplanlamada gözardı edilmemesi zorunlu görülmektedirler.

2.4. Planlama Kararları

“Planlama Temel İlkeleri” ile Uygulama Planları’nınhazırlanması için önem taşıyan verilerin birliktedeğerlendirilmesi ile, uygulama planlarına ilşkinplanlama kararları üretilmiştir.

Bu kararlar kapsamında: Koruma-Kullanma dengesinin kurulmasına vesürdürülmesine,

Yaya ve araçlı ulaşım sisteminin sağlıklı olarakoluşturulmasına ve yeterli geometrik ve teknikstandartlarla hizmet sunabilmesine,

45 m.lik yolun üst kesimindeki yerleşme alanlarınınözellikle, yeşil ve açık alan standardınınarttırılmasına,

Geri bölgelerin kıyıya kolay ulaşmalarına ve kıyıyıözgürce ve optimal kullanım standartları ile (gölgelikvb) kullanmalarının sağlanmasına,

Doğal değerlerin, yakın çevre ile birlikte, AntalyaAnakenti’ne ve Kentsel Bölgesi’ne hizmet verebilmesi,

öngörülmektedir.

Planlama Alanı içerisinde yer alması öngörülen farklıkentsel kullanım türleri; konumlarına, büyüklüklerine,niteliklerine, taşıdıkları değerlere göre elealınmışlardır. Aşağıda bu farklı kullanım türleribölgecikler halinde ve batıdan doğuya doğru sıralanarak,üretilen kararlar açıklanmışlardır. 2.4.1. Örnekköy

Bu alanın bir prestij konut alanı olduğuna ve giderek yılboyu oturulan bir bölgeye dönüştürüldüğüne değinilmişti.Tamamen yapılaşmış olan bu kesime ilşkin olarak yeni birkarar getirilmemiştir. Ancak, kıyı üzerine, KıyıYasası’nın öngördüğü ve kıyı kullanımını kolaylaştırıcı,sökülebilir tesislerin yapılabileceğine ilişkin işaretlerkonmuştur. Bu alanın hemen batısında yer alan SeraOteli’nin yakın çevresi de mevcut oluşum ve Kıyı Yasasıkoşulları gözönüne alınarak revize edilmiştir. YineÖrnekköy’ün kuzey-batısında yer alan Ofo Oteli’ninmülkiyet sorunlarından kaynaklanan ve yakın çevreninulaşım sistemini etkileyen durumu, Belediye’nin, OfoOteli’nin ve Karpuzkaldıran Askeri Yönetiminin uzlaştığıbir çözüme kavuşturulmuştur. Böylelikle, ulaşım vemülkiyet sorunları çözülerek otelin doğusundan geçerekLara Plaj Kesimine yönelen yolun işlerliği sağlanmış vebir önceki planın öngördüğü ancak gerçekleştirilemeyenulaşım ilşkileri, bir seçenek oluşturularak çözülmüştür. Örnekköy’de hiçbir yapı yoğunluğu, yapı düzenideğişikliği yapılmamıştır.

2.4.2. Lara Birlik Alanı

Örnekköy’den doğuya doğru kıyı boyunca uzanan ve AntalyaBüyükşehir Belediyesi ile Antalya Vilayeti Özelİdaresi’nin kurduğu “Lara Birlik” kullanımında bulunanalan üzerinde çeşitli Kamu Kurumlarının dinlenmetesisleri ile obalar bulunmaktadır. Bu tesislerinfiziksel nitelikleri düşüktür. Ancak bunların tahsis vekullanımları, gelenekselleşmiş, sosyal bir yaşambiçiminin mekansal yansıması biçimine dönüşmüştür. Ancak

bu tesislerin önemli bir bölümü ya kıyı üzerinde, ya da100 m.lik sahil şeridi içinde kalmaktadırlar. Bu nedenlehukuksal açıdan yok sayılabilirler. Yıkılmaları, ortadankaldırılmaları gereklidir. Öte yandan, Lara Birlikaçısından bu alanın bu tür kullanımının hiçbirrantabilitesi yoktur. Bu nedenle alanın Belediye veVilayet arasında hakça bölünebilir ve turistik tesislereverilebilir hale getirilmesi bu kesim için önemli birkarar olmuştur.

Bu bölünmede oluşturulan Turizm Tesis Alanları’ nın;

Optimal büyüklükte olması, Var olan tesislerin bütünlüklerinin bozulmaması, Birbirine biitişik konumlandırılmayarak, aralarınayeşil alanlar önerilerek kıyı ile geri bölge arasınınilşkisinin sürdürülmesi,

Bu yeşil alanlardan denize ulaşmak isteyecek olanlarınootopark, yiyecek-içecek, tuvalet vb gereksinimlerinikarşılayacak birimlerin yer alması,

Tesislerin yapı yoğunluklarının alanda optimalbüyüklükte bir tesisin yapılmasına olanak verecekdeğerler olarak belirlenmesi,

kararlaştırılmıştır.Böylelikle, Lara Birlik Alanı toplumun yararlanmasınaaçık alanlar ve açık/yeşil alanlardan oluşan bir dizihaline getirilmiştir. Bir başka anlatımla alan kapalı bir“Birlik” alanı olmaktan çıkarılarak kente katılmıştır. Bubütünün kuzey kenarını oluşturan yol, Lara Ormanı’nınkıyı kenar çizgisi ile tanımlandığı kesimde Ormanİdaresi’nin kullanımına tahsis edilmiş olan ve bu idarecekullanılması ya da kiralanması mümkün olan bir tesisalanında sonuçlandırılmıştır. Yol bu noktadan sonra ormaniçi gezinti yoluna dönüşmekte, böylelikle ormanı boydanboya kateden sürekli bir araç yolu olması önlenmişolmaktadır.

2.4.3. Lara Ormanı

Daha önceki bölümlerde tanımlanan ve kullanım öyküsüözetle sunulan Lara Ormanı’nın bir “Kent Parkı” olarak

önerilmesi, Antalya Nazım İmar Planı’nın bu alanı kentselbir kullanım alanına dönüştürme anlamında önemlikararlarından birisidir. Bu alanın aynı zamanda “DoğalSit Alanı” olması kullanım kararlarının verilmesindeönemli sınırlayıcılar olmuştur.Bu nedele, orman içi yaya yolları, 45 m.lik yolunüzerindeki yeşil alanlar ile ormanı bütünleştirici birbiçimde şematik/sembolik olarak işaretlenmiş, yayaaksları oluşturulmuştur.Bu akslar üzerinde kamping alanları önerilmiştir.Kuşkusuz bu önerinin gerçekleşmesi Orman Yasası uyarıncaön tahsis yapılması ve ön tahsis koşullarınıngerçekleşmesi ile olasıdır. Bu alanın doğu ucunda bitki dokusunun belirgin birbiçimde seyreldiği alanda yaklaşık 20 hektar büyüklüğündebir spor kompleksi önerilmiştir. Bu büyüklük, Ankara 19Mayıs Stadyumu ve çevresindeki yan kuruluşları içinealabilecek bir büyüklük olması açısından kentkazandırıldığında önemli bir gereksinimi karşılayacaktır.

2.4.4. Sağlık Kurumu

Kentin çeşitli yerlerine serpiştirilmiş bulunan özel vekamu sağlık kurumlarının belirgin özelliği (ÜniversiteHastahanesi dışında) çok dar alanlarda ve kentselilişkiler açısından olumsuzluklar sergileyen yerlerdekonumlanmış olmalarıdır. Bu olumsuzluğun giderilebileceği bir ya da birden fazlasağlık kurumunun bu kesimde gerçekleştirilmesi halindehem kentin desantralizasyonu için önemli bir ögeyaratılmış olacak, hem de sağlıklı bir ortamda, sağlıkkurumları konumlanmış olacaktır. Sağlık kurumunun güneyucunda, Lara Kumulları’nın sağlığa yararlı özelliklerinikullanmak üzere kısmen orman içinde, kısmen sahilşeridinin 2.Bölümü üzerinde bir “TALESTOLOJİ Kum TedaviMerkezi” önerilmiştir.

Çadırlı Kamping türü bir kullanım gerektiren bu merkezinsağlık kurumuna yakın ve birbirini destekler konumda yeralması işlevsel bir bütünlük göstermesi bakımından arzuedilmiş ve bu doğrultuda karar üretilmiştir.

Sağlık Kurumu için verilmiş bulunan 0,5 oranı çok genişbahçeli bir yapılaşmaya olanak sağlamak amacınayöneliktir.

2.4.5. Kopak Çayı Çevresi

Kopak Çayı’nı eksen kabul ederek sağa ve sola yaklaşıkbirer km. uzanan bir bölüm “Kopak Çayı ve ÇevreDüzenlemesi” ni oluşturmaktadır. Sağlık Kurumu alanındanKopak Çayı’na kadar olan kesimde geometrik bir düzenlemeile turistik tesisler önerilmiş, bu tesisler arasındadenize yaklaşmayı kolaylaştıran açık alanlartasarlanmıştır. Kopak Çayı üzerinde bir mevzii planolarak onanmış bulunan “Yat Motel Alanı” aynen korunmuş,ancak Yat Motel Alanı’nın yakın çevresi ve 45 m.lik yolungüney tarafı onanlı mevzi plan değiştirilerek yenidendüzenlenmiş, yat limanı ile birlikte bir alt merkezoluşturulmuştur. Yat Limanı’nın doğusunda da Turizm TesisAlanları düzenlenmiştir. Bu kesimde de Turizm TesisAlanları arasında açık ve yeşil alanlar önerilerek birbetonlaşma/duvarlaşma önlenmiştir.Bu kesimde “Yat Limanı” bir dış veri olarak planlamayıyönlendiren önemli bir ögedir ve “Dış Veriler” bölümündeyeterince ayrıntılandırılmıştır.Planlama kararları açısından vurgulanması gerekli husus,Yat Limanı gerisinin gereksinimlere uygun biçimdeplanlanmış olduğudur.

2.4.6. Turizm Tesis Alanları

Sulama Kanalı’nın 45 m.lik yolun altına geçtiği noktadanbaşlıyarak Acısu’ya kadar oloan kesimde bir dizi TurizmTesis Alanı konumlandırılmıştır. Bu tesisler Kanalı içinealan geniş bir park alanı ile 45 m.lik yoldan ayrılmış,böylelikle kıyıda yer alan kullanım alanları bu noktadanbaşlıyarak bir iç yoldan servis alır olmuşlardır. Bubölge 45 m.lik yolun güney doğuya dönerek bir terminüseulaştığı noktada son bulmaktadır. Bu terminüs; özelaraçlar, oootobüs ve minibüsler ile geleceği raylısistemi için olanaklar sunmaktadır.

Yakın Çevresinin bir merkez olarak yoğun kullanılmasınaolanak verecek düzenlemeler ve kullanım kararlarıgetirilmiştir.Bu kesimi sınırlayan Acısu, farklı kullanma kararlarınınfarklı biçim, yoğunluk ve kullanım kararları iletasarlandığı bir kesimdir.

2.4.7. Kundu Kesimi

Acısu ile Aksu arasındaki kesimi “Kundu Kesimi” olaraktanımlamak gerekir. Çünkü bu kesim, geniş kum bandınınhemen arkasında başlayan Kundu Ormanlarını içermektedir.Gerilerde de Kundu Köyü ve bu köyün geniş ve verimlitarım arazileri bulunmaktadır. Planlama alanı içerisindeKundu Ormanları’nın ön yüzü ile bu ormanlarınkenarlaştığı kıyı (kum bandı) girmektedir. Bu alanınTurizm Tesisleri yapımı için “Tahsis” edildiğine dahaönceki bölümlerde değinilmişti. Tahsis krokisinin birplan değil, bir karşılıklı “Ön Tahattüt” belgesi olduğuaçıktır. Bu bakımdan bu planlama çalışması içindeplanlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamuyararına uygun olarak ele alınması ve bu doğrultuda plankararları üretilmesi söz konusudur. Tahsis krokisinde üçüTürk Devletleri’ne, dördü özel girişimcilere ait olmaküzere 7 tesis alanı yan yana dizilmişler, ayrıca butesisler batıdan Acısu’ya, doğudan da Aksu’yadayandırılarak karaya ve denize, akarsular boyuncayaklaşma olanağı ortadan kaldırılmıştır. Bu durum KunduOrmanı’nın hapsedilmesi, denizle ilşkisinin kesilmesianlamına da gelmektedir. Bu olmsuzluğu ortadan kaldırmaküzere tesis alanları su kenarlarından uzaklaştırılmış veiki yönlü koridorlar oluşturulmuştur. Ayrıca TürkDevletlerine ayrılan üç parsel ile diğer dört parselarasında geniş bir koridor bırakılarak orman-kıyı ilebirlikte su kenarlarından başka bu kesimden de köylülerinve ormandan yararlananların kıyıya ulaşmalarına olanaksağlanmıştır. Bu kararın tahsis krokisi ile farklılıklarıolduğu görülmektedir. Ancak bu karar, bir kamu tasarrufuolan tahsis ile, fiili durumu dengeleyen ve kamukullanışına açık olması gereken ormanların ve kıyılarınbirlikte kullnılmasını sağlayan gerçekçi ve uzlaştırıcıbir karar olarak değerlendirilmelidir. Yapılaşma

koşulları açısından da bu tesislere, Belek’teki tesislerile eşdeğer koşullar önerilerek, tahsisli alanlaraeşdeğer yapı hakkı verilmesi ilkesi getirilmiştir.

KAYNAKLAR

. TÜRKOĞLU, K., TUNÇER, M., UZEL, A., Antalya EnvironmentProject, "A Review of Existing Urban Plans and PopulationProjections of Metropolitan City of Antalya", Volume I,Nov.1992,. Final Report of the Coastal Zone Management of Antalya,HASE, T.M., TUNÇER, M., KANTAŞI, E., TBS Association, Su-Yapı Ltd.Şti., Ocak 1994.. İzmir Büyük Şehir Belediyesi, Kıyı Alanları İdaresiRaporu, Mayıs 1992.. YAŞAMIŞ, F.D., Çevresel Yönetim ve PlanlamaKapasitesinin Güçlendirilmesi Araştırması, 1991.. Antalya Çevre Projesi, Ara Rapor, Su-Yapı Ltd. Şti.,1993.. Antalya Çevre Projesi, Sonuç Raporları, Su-Yapı Ltd.Şti., 1993.. Antalya Kentsel Bölgesi Gelişme Deseni, AçıklamaRaporu, UTTA Planlama, Projelendirme ve Danışmanlık Ltd. Şti., Şubat1995.. Antalya Anakenti Yapısal Planı, 1/25 000 AçıklamaRaporu, UTTA Ltd., Haziran 1995.. Antalya Nazım İmar Planı, 1/5 000 Açıklama Raporu,UTTA Ltd., Nisan 1996.. "Boğaçay ve Karaman Çayı Doğal Kaynak Kullanımı veÇevre Düzenleme Projesi", Ön Araştırma Raporu, UTTA Ltd. Ocak1996.. "Boğaçayı Doğal Kaynak Kullanımı ve Çevre Düzenleme Projesi", II. Etap Araştırma Raporu, UTTA Ltd. Mayıs1996.

. Antalya Akdeniz Botanik Bahçesi, İmar Planı AçıklamaRaporu, Muratpaşa Belediyesi, UTTA Ltd., Kasım 1995.. AKBAŞ, S., "Sürdürülebilir Kalkınma Anlayışıİçerisinde, Antalya Kıyıları ve "Lara Örneği", G.Ü., Ş.B.P. Böl., 1996.. ERDAL, S., DEMİR, U.Y., "Antalya Kenti Kültür ve TabiatVarlıkları, BÜYÜKYILDIRIM, G., "Lara Plaj, Kumul ve Ormanlar, Ant.,1994.. Antalya Kıyı Yerleşmeleri, Planlama, Yapılanma,Kullanma ve Sorunları, TMMOB, Mimarlar Odası, Antalya Şubesi, 1996.