DOĞAL PEYZAJ DÖNÜŞÜMÜNDE KAMU YAKLAŞIMLARINA BİR ÖRNEK: ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDA...

19
DOĞAL PEYZAJ DÖNÜŞÜMÜNDE KAMU YAKLAŞIMLARINA BİR ÖRNEK: ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDA ÇEVRE TAHRİBATI Mehmet Tunçer Prof. Dr. Ankara Üniversitesi, Sosyal Çevre ABD Öğretim Görevlisi Gazi üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Böl. Öğ. Görevlisi Ömer Seyfettin Sokak, No. 7/1, Gençlik Caddesi, MALTEPE, ANKARA Tel : + 90 533 441 01 04 e-posta: [email protected] BİLDİRİ ÖZETİ Bu Bildiri ile Bolu İli, Abant Gölü Tabiat Parkı’nda son yıllarda doğal ve kültürel peyzajın ve kamusal alanların hızlı dönüşümünün mekânsal ve çevresel dinamiklerinin birlikte değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Bolu Valiliği'nin 2009 – 2010 yıllarında “Abant Uzun Devreli Gelişme Planı” kapsamında yürüttüğü ifade edilen çalışmalar neticesinde; Abant Gölü’nün kıyısına hafriyat dökülerek dolgu yapılmış ve kıyı ekolojisi büyük ölçüde tahrip olmuştur. Bu çalışmalar kapsamında yol açmak ve genişletmek için yüzlerce ağaç kesilmiş, gölün dere ile olan bağlantısındaki menfezlerin değiştirilmiş ve bu çalışma sonucu Abant Gölü sularının yükselmiş, çevresinde yer alan mera göle dönüşmüş, ağaçlar, endemik bitkilerin sular altında kalmıştır. Bu uygulamalar Bolu il Özel İdaresince “Çevre Düzenleme” olarak ifade edilmekte ise de yapılan uygulamalar “Abant Gölü Tabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı” na tamamen aykırı olarak gerçekleşmiş ve doğal çevre üzerinde, flora ve faunanın tahribatı ile sonuçlanmıştır. Şehir Plancıları Odası tarafından Sakarya 1. İdare Mahkemesi’ne açılan davada 15.03.2011 tarihli karar ile “Hukuka açıkça aykırılık taşıyan dava konusu işlemin durdurulmasına” karar verilmiştir. Bu tarihten itibaren yol açma amacıyla ağaç kesimi durdurulmuş, Gölün eski seviyesine inmesi için yapılan sedde yıkılmış, ancak göl ekolojisi tahribatı Abant için bir yıkım niteliğinde olmuştur. Anahtar Kelimeler: Abant, Tabiat Parkı, Koruma, Uzun Devreli Gelişme Planı, Doğa Tahribatı. İNGİLİZCE ÖZET In this paper, rapid transformation projects were implemented by the Goventmental bodies on the natural and cultural landscape, especially in Abant lake environs will be mentioned and also to evaluate the spatial and environmental dynamics.of Bolu province in recent years,

Transcript of DOĞAL PEYZAJ DÖNÜŞÜMÜNDE KAMU YAKLAŞIMLARINA BİR ÖRNEK: ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDA...

DOĞAL PEYZAJ DÖNÜŞÜMÜNDE KAMU YAKLAŞIMLARINA BİRÖRNEK: ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDA ÇEVRE TAHRİBATI

Mehmet Tunçer

Prof. Dr. Ankara Üniversitesi, Sosyal Çevre ABD Öğretim Görevlisi

Gazi üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Şehir ve Bölge Planlama Böl. Öğ. Görevlisi Ömer Seyfettin Sokak, No. 7/1, Gençlik Caddesi, MALTEPE, ANKARA

Tel       : + 90 533 441 01 04 e-posta:  [email protected]

BİLDİRİ ÖZETİ

Bu Bildiri ile Bolu İli, Abant Gölü Tabiat Parkı’nda sonyıllarda doğal ve kültürel peyzajın ve kamusal alanlarınhızlı dönüşümünün mekânsal ve çevresel dinamiklerininbirlikte değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.

Bolu Valiliği'nin 2009 – 2010 yıllarında “Abant Uzun DevreliGelişme Planı” kapsamında yürüttüğü ifade edilen çalışmalarneticesinde; Abant Gölü’nün kıyısına hafriyat dökülerek dolguyapılmış ve kıyı ekolojisi büyük ölçüde tahrip olmuştur. Buçalışmalar kapsamında yol açmak ve genişletmek için yüzlerceağaç kesilmiş, gölün dere ile olan bağlantısındakimenfezlerin değiştirilmiş ve bu çalışma sonucu Abant Gölüsularının yükselmiş, çevresinde yer alan mera göle dönüşmüş,ağaçlar, endemik bitkilerin sular altında kalmıştır.

Bu uygulamalar Bolu il Özel İdaresince “Çevre Düzenleme”olarak ifade edilmekte ise de yapılan uygulamalar “Abant GölüTabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı” na tamamen aykırıolarak gerçekleşmiş ve doğal çevre üzerinde, flora vefaunanın tahribatı ile sonuçlanmıştır.

Şehir Plancıları Odası tarafından Sakarya 1. İdareMahkemesi’ne açılan davada 15.03.2011 tarihli karar ile“Hukuka açıkça aykırılık taşıyan dava konusu işlemin durdurulmasına” kararverilmiştir. Bu tarihten itibaren yol açma amacıyla ağaçkesimi durdurulmuş, Gölün eski seviyesine inmesi için yapılansedde yıkılmış, ancak göl ekolojisi tahribatı Abant için biryıkım niteliğinde olmuştur.

Anahtar Kelimeler: Abant, Tabiat Parkı, Koruma, Uzun DevreliGelişme Planı, Doğa Tahribatı.

İNGİLİZCE ÖZET

In this paper, rapid transformation projects were implementedby the Goventmental bodies on the natural and culturallandscape, especially in Abant lake environs will bementioned and also to evaluate the spatial and environmentaldynamics.of Bolu province in recent years,

Bolu Governor as a result of work carried out is at the shoreof Lake Abant expressed according to "Abant Lake Nature ParkLong Term Development Plan" in years between 2009 – 2010; bypouring excavations sealant and coastal ecology has beenlargely destroyed.

And to expand the scope of these studies lead to hundredsof cut trees, the stream culverts connection with the watersof Lake Abant was changed and increased. As a result of thisstudy, in the vicinity of the lake turned into pasture;trees, endemic plants was flooded.

Due to the Bolu Governorate’s Special Administration, thoseapplications were a kind of "Environmental Arrangement" madereferred to as "Lake Abant Nature Park Long Term DevelopmentPlan" but they were completely contrary to the naturalenvironment and the overall, resulted in the destruction offlora and fauna.

The Chamber of City Planners was opened a judgment at 2011;at The Sakarya Administrative Court "clearly contrary to thelaw to stop the transaction with the case" was decided. Fromthis date, in order to lead to tree cutting stopped and theold embankment collapsed for making come down to the levelof the lake, but the destruction of the ecology of the lakehas been the nature of destruction for Abant.

Keywords: Abant, Nature Park, Protection, Long TermDevelopment Plan, Natural Destruction.

GİRİŞ

Bu bildiri ile Bolu İl’inde bulunan Abant Gölü TabiatParkı’nda, son birkaç yıl içinde doğal ve kültürel peyzajınve kamusal alanların hızlı dönüşümünün mekânsal ve çevreseldinamiklerinin birlikte değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.

Bolu Valiliği'nin 2009 – 2010 yıllarında “Abant Uzun DevreliGelişme Planı” kapsamında yürüttüğü ifade edilen çalışmalarneticesinde; Abant Gölü’nün kıyısına hafriyat dökülerek dolguyapılmış ve kıyı ekolojisi büyük ölçüde tahrip olmuştur. Buçalışmalar kapsamında yol açmak ve genişletmek için yüzlerceağaç kesilmiş, Abant’ın dere ile olan bağlantısındakimenfezler değiştirilmiş ve bu çalışma sonucu Abant Gölüsuları yükselmiş, çevresinde yer alan mera göle dönüşmüş,ağaçlar, endemik bitkilerin sular altında kalmıştır. Bildirikapsamında yapılan uygulamalar özetle verilecek, yasal veyönetsel çerçeve doğrultusunda görüş ve önerilergeliştirilecektir.

MATERYAL VE YÖNTEM

Bu bildiride Kongre’nin “Dönüşen Peyzaj” ana temasına uygunolarak;

1. Abant Gölü Tabiat Parkı özelinde doğal peyzajın hızlıdönüşümünün, hatta tahribatının değerlendirilmesi,

2. Bu dönüşümün hem ulusal hem de uluslararası ölçeklerdesorgulanması ve geleceğe doğru atılacak adımların ortayakonulması,

3. Doğal ve kültürel peyzajdaki “Dönüşüm”, ve “YokOluşun” farklı aktörlerini ortaya koyarak, buna karşı çıkanfarklı meslek alanlarından katılımcıları, açılan davaları vesonuçlarının özetlenmesi,

4. Merkezi Yönetimin aktörlerinin bu dönüşüm ve/veya yokoluş karşısındaki tutum ve davranışlarının ortaya konularakanaliz edilmesi, sonuçların ortaya konularak bu geri dönülmezgidişin engellenebilmesi için yapılması gerekli plan, proje,eylem, yasa vd. önerilerin geliştirilmesi,

Bolu, Abant örneğinde temel konular olarak ele alınacaktır.Bildiri kapsamında doğal peyzajı ve ekolojik yapıyı tahripeden bu uygulamalar ele alınarak sonuçlar geliştirilecektir.

BULGULAR

1. Çevre Hakkı ve Abant Gölü Tabiat Parkı’ndaki uygulamalar

Abant Gölü Tabiat Parkı ve yakın çevresinde 2009-2010yıllarında yapılan uygulamaların boyutu ulusal veuluslararası hukuka aykırı olmakla kalmayıp, “Kentli TüketiciHakkı” olarak nitelendirebileceğimiz hakkın çiğnenmesi veAnayasa’nın 56. Maddesi’nde yer alan;

“Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyigeliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin vevatandaşların ödevidir...” hükümüne aykırılığa kadar gitmektedir.

Bu kapsamda Merkezi Yönetim birimlerinin (Valilik, İl Özelİdaresi) doğal çevreler üzerinde, özellikle Abant Gölü TabiatParkı için yaptıkları ve ekolojik tahribat olduğu mahkemekararları ile saptanan uygulamalar ele alınacaktır.

Resim 1: ABANT GÖLÜ ÇEVRESİ İÇİN BOLU VALİLİĞİ, İL ÖZEL İDARESİ TARAFINDAN HAZIRLANAN “ABANT GÖLÜ ÇEVRE DÜZENLEMESİ”, (GÜNEYDE YENİ AÇILACAK OLAN MUDURNU YOLU GÖRÜLÜYOR)

Bilimsel hiçbir veriye dayanmayan Projenin uygulanması,tamamen Bolu İli Özel İdaresinin ve yöneticilerinyönlendirmelerine bağlı olarak gelişmiştir. Başta Abant Gölülkıyı kenar çizgilerinin değiştirilmesi, göl kıyısına dozer vekamyonlarla "dolgu malzemelerinin” dökülerek genişliği 10metrenin üzerinde yol açılması, Gölü besleyen akarsularınönüne bentler çekilerek yeni gölcükler elde edilmesi,fiziksel ve biyolojik hiçbir veri araştırması yapmadanAbant’ın tahrip edilmesi, bölgedeki sivil toplum örgütleri veçevreciler tarafından tepki ile karşılanmıştır. Köroğlu ÇevrePlatformu tarafından bir internet sitesi kurulmuş ve kısazamanda 10 000‘den fazla imza toplanmış ve suç duyurusundabulunulmuştur. (http://www.abantyokoluyor.com/)

Basının az da olsa ilgi gösterdiği çevre tahribatı, çeşitligazete ve televizyonlarda yer almıştır. 'Abant'taki Tahribat 100 YılGeçse Bile Onarılamayacak', (Radikal Gazetesi, 01.07. 2010). "Valilik,Abant ta meydana gelen tahribatı düzeltmek için bir dizi karar aldı amauzmanlara göre yeni kararlar da hasarı düzeltmeye yetmeyecek." TabiatParkı’nın nasıl korunacağını belirten Abant Uzun DevreliGelişme Planı yöneticisi Abant İzzet Baysal Üniversitesi,Mimarlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tunçer, “yapılantahribatın 100 yıl geçse dahi geri döndürülemeyeceğini” söyledi. Tunçer‘vahşice’ bulduğu çalışmalar için, “Kazma bile sokulmaması gerekenyere dozerler girdi. Faytonla dolaşılması gerekiyordu, 12 metre genişlikte arabayolu yaptılar” dedi. Prof. Dr. Okan Külköylüoğlu, “UDGP’de en az 15maddeye aykırı çalışma yapıldı. Yol genişliği, gölün önüne set çekilmesi, kıyının

doldurulması, yeni gölet gibi... Bundan sonraki çalışmalar Abant’ı kurtaramaz,tahribat geri döndürülemez.” demiştir.

Abant’ta suyun yükselmesine, doğal dengenin ve görünümünbozulmasına neden olan yol çalışmalarının altından "otel planlarıçıktığı" iddia edilmiştir. Ağaçların kesildiği, bölgede otelyapılabilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İl ÇevreOrman Müdürlüğü yazıştığı gazetelerde yer almıştır. BoluValiliği, Abant Tabiat Parkı’nda tepki çeken yol açmaçalışmaları ile bölgede yapılması planlanan oteller arasındabağlantı bulunmadığını açıklarken, belgeler bu iddianın doğruolmadığını ortaya koymuştur. 16 Nisan 2010 tarihli HürriyetGazetesi’nde yer alan “Gezi Değil Otel Yolu” başlıklı yazı ile"Abant’taki çalışmalar yeni otel için yapılıyor” denilmiş ancak, Bolu İliÖzel İdaresi’nce "Abant’taki Çalışmaların Yapılması Düşünülen Otelle İlgisiYoktur" başlığı ile açıklama yapılmıştır.

Göl etrafındaki çalışmalar başlamadan, 26 Ocak 2010tarihinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan Bolu Valiliği İlÖzel İdare Genel Sekreterliği’ne bir yazı gelmiştir. Bakanadına Genel Müdür Yardımcısı imzalı yazıda, Abant Gölü veYakın Çevresi Çevre Düzenleme Planı’nda talep edilendeğişikliğe ilişkin sürecin Valilikçe sonuçlandırılmasınıtakiben Kültür ve Turizm Bakanlığı’na (Bakanlık) iletilmesihalinde anılan yerin turizm amaçlı değerlendirilmesineyönelik çalışmalarının başlatılabileceği belirtiliyor.

Bolu İli Özel İdaresi 2009 yılı sonlarında bir yazı ile AbantTabiat Parkı Sınırları dışında Bolu Valiliği'nce "Turizm TesisAlanı" ile "Turizm Merkezi" ilan edilmesi düşünülen sahalarlailgili olarak Bakanlık’tan yapılması gerekli işlemlerhakkında bilgi istemiştir. (23.12.2009 Tarih veM.14.0.İÖİ.0.13.00.00/6243 Sayılı Yazı) Bakanlık, Abant GölüTabiat Parkı yakın çevresinde turizm tesisi yapılması ve"Turizm Merkezi" ilan edilmesi düşünülen alanların, Bakanlıkteknik personelince yerinde incelendiği belirtmiştir.Bakanlık, Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü'nün yazısıile söz konusu alanların bir kısmının Tabiat Parkı içindekalması ve alana ulaşımın Tabiat Parkı içerisindensağlanmasından dolayı, Abant Gölü Tabiat Parkı'na ilişkinhazırlanan 1/10 000 ölçekli Uzun Devreli Gelişme Planı'nda(UDGP) konunun değerlendirilerek, taleple ilgilidüzenlemelerin yapılmasının gerektiği vurgulanmıştır.(26.01.2010 Tarih ve B 06 0 YİG.0.80.05.00/ 1401100002/17189Sayılı Yazı)

UDGP'ndaki düzenlemeyi takiben "Abant Gölü ve Yakın ÇevresiÇevre Düzeni Planı"nda da talep edilen değişikliğe ilişkinsürecin Bolu Valiliği tarafından sonuçlandırılması

sonrasında, Bakanlığa iletilmesi halinde anılan taşınmazların"Turizm Amaçlı" değerlendirilmesine yönelik çalışmalarabaşlanabileceği belirtilmiştir. Bolu İli Özel İdaresi,Bakanlığa gönderdiği yazıda "Turizm Tesis Alanı" ile "TurizmMerkezi" ilan edilmesi planlanan alanların UDGP'na göredeğerlendirilerek gerekli düzenlemelerin yapılması veizinlerin verilmesini talep etmiştir.

Daha sonra yapılan çalışmaların kamuoyunda duyulmasısonucunda; Abant’a özgü bitki türlerinin, endemik türlerin veAbant nilüferlerinin yok edilmesi, doğal hayatı tahripederek, bölgede yaşayan özel tür hayvanların yuvalarınıntahribatı, onlarca ağacın kesilerek, bölgedeki dağda taşocağı açılıp tonlarca malzemenin göl kıyısına dolgu yapılmasıüzerine TMMOB, Orman Mühendisleri Odası, Şehir PlancılarıOdası, Peyzaj Mimarları Odası ve Mimarlar Odası uygulamalarındurdurulması için davalar açmışlardır.

Şehir Plancıları Odası tarafından Sakarya 1. İdareMahkemesi’ne açılan davada mahkemenin aldığı 15.03.2011tarihli karar ile “Hukuka açıkça aykırılık taşıyan dava konusu işlemindurdurulmasına” karar vermiştir. Bu tarihten itibaren yol açmaamacıyla ağaç kesimi durdurulmuş, Gölün eski seviyesineinmesi için yapılan sedde yıkılmış, ancak göl ekolojisitahribatı Abant için bir yıkım niteliğinde olmuştur (Resim 2-3).

Resim 2-3. ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDA YAPILAN UYGULAMALARANAYASA’YA, ÇEVRE KANUNA, MİLLİ PARKLAR KANUNA VE ULUSLARARASISÖZLEŞMELERE AYKIRIDIR (Fotoğraflar Mehmet Tokcan)

Görüldüğü gibi, Abant Gölü Tabiat Parkı’nda 2009-2010yıllarında yapılan uygulamalar, ulusal ve uluslararası kanunve yönetmeliklere aykırı olduğu gibi, Çevre ve OrmanBakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğütarafından yapılmış 1/10 000 ölçekli Uzun Devreli GelişmePlanı’na da aykırılığı belirlenmiştir.

Plan 1: ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI UZUN DEVRELİ GELİŞME PLANI (Kaynak:Mehmet Tunçer Arşivi)

2. MAHKEME KARARLARI

Bolu İl Özel İdaresi ile Bolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğüarasında imzalanan 21.08.2009 Tarihli Sözleşmenin; hukukaaykırı olduğu, yapılan uygulamaların endemik bitki alanını vekıyı eko sistemini yok ettiği, yaban hayatını tahrip ettiği,Uzun Devreli Gelişme Planı’na aykırılıklar olduğu, yeniyollar açıldığı, göl su seviyesinin yükseltildiğiiddialarıyla iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyleTMMOB Şehir Plancıları Odası tarafından Sakarya 1 Nolu İdareMahkemesi’ne dava açılmıştır. (Dava konusu ; Bolu İli Abant Gölü TabiatParkı Sınırları İçinde Yer Alan Çadırlı Kamp Alanı, Kapı Girişi, Köy Ürünleri SatışÜniteleri İşletmeciliği İle Genel Saha Temizlik Ve Güvenlik Hizmetlerininİşletmeciliğine Ait İhale)

Mahkeme; Çevre ve Orman Bakanlığı ve Bolu Valiliği’ninsavunmalarını almış, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesiyapılmasına karar vermiş (26.10.2010 Tarihli Karar) ve resenseçilen bilirkişi raporlarını dikkate almıştır.

2.1. Çevre ve Orman Bakanlığı Savunması Özeti

Çevre ve Orman Bakanlığı savunmasında; usul yönünden davanınsüre ve ehliyet yönünden reddi gerektiği belirtilmiştir. Esasyönünden ise; Abant Gölü’ne müdahale edildiği, Gölün suseviyesinin yükseltildiği iddia edilmiş ise de, bu iddianıngerçeği yansıtmadığı açıklanmıştır.

Abant Tabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’na aykırılıkbulunmadığı gibi, doğal yapının değişmesine ve endemiktürlerin yok olmasına neden olacak faaliyetlerdebulunulmadığı, Abant Gölü Tabiat Parkı’nın tamamınınişletilmesinin devredilmesinin söz konusu olmadığıbelirtilmiştir. Abant Gölü’nün korunması ve sportif oltabalıkçılığı işletmesinin Bolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’nceyapıldığı, Abant Tabiat Parkı’nın kaynak değeri olanyaylaların kontrolü ve denetiminin de İl Müdürlüğü’nceyapıldığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve davanınreddi gerektiği belirtilmiştir.

2.2. Bolu Valiliği Savunması Özeti

Abant Gölü Tabiat Parkı’ndaki çalışmaların Milli ParklarKanunu ve Yönetmeliği ile Uzun Devreli Gelişme Planı’na uygunolduğu, bu nedenle davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

2.3. Bilirkişi Raporu ve Karar

Sakarya İdare Mahkemesi Kararında; “2873 Sayılı Milli ParklarKanunu’nun 23. Maddesinin 2. Fıkrası ile 21 Ekim 1988’deTabiat Parkı olarak ilan edilen Abant Gölü ve çevresinde, 4adet günübirlik kullanım alanı, bir adet çadırlı kamp alanı,iki adet beş yıldızlı otel ve Bolu Özel İdaresi’ne ait Gazinove Konuk Evinin bulunduğu, Göl çevresini dolaşan yaklaşık 6km uzunluğunda çok amaçlı bir yolun olduğunu, ayrıca alanaiki adet giriş ve bir adet otopark bulunduğu,

Abant Gölü Tabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’nın26.03.2003 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girdiği, bu Plankapsamında Abant Tabiat Parkı’nda2005-2006-2007 yıllarındaBolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’nce çevre düzenleme, altyapıçalışmaları yapılmaya başlandığı,

Bu amaçla Abant Tabiat Parkı’nın hâlihazır haritaları veçevre düzenleme planlarının İl Müdürlüğü tarafındanyaptırılarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nceonaylandığı,

Bunu takiben Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün(13.07.2009 tarih ve 6049 sayılı) yazısı ile Bakanlığın(09.07.2009 tarih ve 512 sayılı) oluru doğrultusundaişletmecilik talebinde bulunan Bolu İl Özel İdaresi’ninpazarlığa davet edildiği,

22.07.2009 günü yapılan ihale ile Abant Gölü Tabiat ParkıKapı Girişi, çadırlı kamp alanı, köy ürünleri satış üniteleriişletmeciliği ile genel saha temizlik ve güvenlikhizmetlerinin 2866 Sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 51/gMaddesi uyarınca ihale edilerek (261,000,00.- TL bedel ve 5+5yıllığına) işletmeciliği Bolu İl Özel İdaresine verildiği,söz konusu ihalenin onaylanmasını takiben ihale sözleşmesinin

21.08.2009 tarihinde imzalandığı ve 27.08.2009 tarihinde deyer teslimi yapıldığı,

Bundan sonra sözleşme uyarınca işletmeci tarafından yapılmayabaşlanan faaliyetlerin davacı tarafından öğrenilmesi üzerinebakılmakta olan Davanın açıldığı anlaşılmaktadır”denilmektedir.

Uyuşmazlıkta, Abant Gölü Tabiat Parkı alanına ilişkinimzalanan sözleşme uyarınca yapılan ve yapılacak yapılar ileyol, kaldırım, yürüyüş yolu gibi tüm imalatların TabiatParkı’na bir zararının bulunup bulunmadığı, ekolojik denge veekolojik sistem açısından zararının bulunup bulunmadığı,yaban hayatının tahrip edilip edilmediği, su toprak, hava veormana ilişkin konularda çevre kirliliğine neden olupolmadığı hususlarına yönelik olarak mahallinde keşif vebilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesi üzerineresen seçilen Bilirkişiler tarafından bir Raporhazırlanmıştır.

2.4. Bilirkişi Raporu

Bilirkişi Raporu’nda; Abant Gölü Tabiat Parkı’nın 2003yılında onaylanmış olan Uzun Devreli Gelişim Planı’nınbulunduğu, 21.08.2009 ile 31.12.2013 tarihleri arasında AbantTabiat Parkı’ndaki çadırlı kamp alanı, kapı girişi, köyürünleri satış üniteleri işletmeciliği ile genel sahatemizlik ve güvenlik hizmetlerinin Bolu Valiliği İl Özelİdaresine ihale edildiği, İşletmecinin sözleşmenin 91.Maddesi’nde belirtilen yükümlülüklere uygun olarak “YatırımUygulama Planı” yaptığı, 26.06.2009 tarihinde alandaki 4 adetgünübirlik kullanım alanı, 1 adet çadırlı kamp alanı, 8 adettuvalet, kapı girişi, bisiklet, at ve faytonlagerçekleştirilen tur işletmeciliklerine ilave olarak katıatık toplanması ve atık su bertarafına ilişkin kolektöryapımı, alt yapı, kanalizasyon, cep, otopark, yolların bakımve onarımı ile çevre düzenlemesi işleri ve yayla evlerininrestorasyonu ve işletmeciliği ile Ziyaretçi ve TanıtımMerkezi’nin yapımı hizmetlerinin de İşletmeci tarafındangerçekleştirilmesini öngörecek şekilde ihale edilmesine kararverildiği, işletmecinin Sözleşme gereğince alanınkanalizasyon sistemini, açıktan geçen elektrik hatlarınınyeraltına alınma işlerini tamamladığı, çevre yolu ve yürüyüşyolu imalat işinin kazı dolgusunu tamamlandığı, ancakkaplamasının ise yaklaşık 2 km’lik kısmını tamamladığı,ayrıca yol kenarındaki durak vb. tesislerin yapımınabaşlanmadığı, alanda yapılan gözlemler sonucunda; (Karagül,R. vd. Bilirkişi Raporu)

Kanalizasyon ve elektrik hatlarında yapılan işlerin UzunDevreli Gelişim Planı’na uygun olduğu, ancak alanın keşfisırasındaki yol kazı ve dolgu yüksekliklerinin gereğinden

fazla olduğu, bu fazla yapılan dolgulara Çevre Yolu’nun heryerinde rastlandığı,

Çevre Yolu ile ilgili olarak; UDGP’nında en fazla yolgenişliğinin 11 metre 60 cm. olacağının belirlendiği, ancakyol yapımı sırasında onaylı Uygulama Projesi’nin ekindekidetaylarda belirtilen yol genişliklerine uymayan alanlararastlandığı,

Kıbrısçık Tepesi Mevkii’ndeki yolun genişliğinin 15 metreolduğu, bu alanların yol güzergâhı üzerindeki günübirlikkullanım alanlarının bulunduğu yerlerde en fazlagözlemlendiği,

Yine yol yapımı esnasında alanın güney-doğusundaki Samatyaylası girişinin sağ tarafındaki piknik alanının yanındangeçen yola ek olarak projesinde bulunmayan ve Uzun DevreliGelişim Planı’nın 3.25 Maddesi’nin (a) Bendi’nde “Yerleşimalanlarını birbirine bağlayan ana ulaşım güzergâhlarına ilave olarak yeni yolaçılamaz, mevcut yollar genişletilemez” ve (b) Bendi’nde yer alan“Yayaları ana ulaşım güzergâhlarına bağlayan yeni yollar açılamaz ve mevcutyollar genişletilemez” hükümlerine aykırı olarak “Yeni yollaraçıldığı” nın tespit edildiği,

Göl çevresindeki yolun genişliğinin bazı yerlerde 15-16metreye kadar genişletildiği, bu genişliği sağlamak için iseGöl tarafı doldurulurken orman tarafında şev kazılarıyapıldığı, bu alanlardaki mevcut toprak yapısının ve bitkiörtüsünün değiştirildiği,

Doldurulan Göl tarafında Göl kıyı – kenar çizgisinindeğişimine yol açıldığı ve dolgu yapılan kısımlarda flora vefaunanın yaşanılan ve yaşam alanları olan kesimlerindikkatsiz ve özensiz bir şekilde “TAHRİP EDİLDİĞİ”, (Resim 4-5)

Resim 4-5. GÖL SEVİYESİNİN YÜKSELTİLMESİ İÇİN YAPILAN SEDDE(Solda) GÖL SEVİYESİNİN YÜKSELTİLMESİ İLE ABANT GÖLÜ ETRAFINDAARTAN SU SEVİYESİ İLE BİRLİKTE GÖL ÇEVRESİNDEKİ PİKNİK ALANLARI,AĞAÇLAR VE YOLLAR SULAR ALTINDA KALMIŞTIR (Sağda)

Ayrıca dik yamaçlarda toprak örtüsünün erozyonla Göl içinetaşınabileceği kazılar yapıldığı, bu kazı şevleri bitkiselveya mekanik olarak tahkim edilmemiş olup erozyona maruzolduğu,

Bu durumun genel peyzaj karakterine uymayan görüntüleroluşturduğu, alanın bazı bölgelerinde yaşlı ağaçların kökboğazlarının yol dolgusu tarafından örtüldüğü, yapılan yolungenişliğinin ve şevlerin yer yer oldukça dik olması susamuru, kaplumbağa, küçük memeli (Rodentia ve Insevtivora)gibi hayvanların geçişine engel teşkil ettiği, bu durumun2003 yılı onaylı UDGP’deki “yeni yol açılamaz ve mevcutlargenişletilemez” hükmüne aykırı olduğu, (Resim 6-7)

Resim 6-7. GÖLDE ARTAN SU SEVİYESİ İLE BİRLİKTE GÖL KENARINDAKİ AĞAÇLAR SU İÇİNDE KALMIŞTIR.

Ayrıca, Nisan 2010’da Abant Gölü’nün çıkışına bir savak(set) yapıldığı (Resim 4), Göl seviyesinin 2 metreyükseltildiği, kıyı-kenar alanları, buradaki flora (endemikAbant Çiğdemi de dahil) ve fauna, tesis iskeleleri, kıyıdakiağaçların su altında kaldığı,

Daha sonra savakların kaldırıldığı, alanda yapılan keşifsırasında bu nedenle Göl seviyesinde değişiklik olmadığınıngörüldüğü,

Bilirkişiler tarafından belirlenmiştir.

Sonuç olarak; Bilirkişi heyeti keşif ve dosya incelemesinde;“söz konusu alanın işletmecisinin Göl çevresi yolunun yapımı sırasında gereğindenfazla yol dolgusu yaptığı, yol genişliklerinin uygulama planına uymadığı, UDGP’naaykırı olarak alanda yeni yollar açıldığı ve alanın korunan alan olması nedeni ilefaunanın korunmasında gerekli hassasiyetin gösterilmediğinin tespit edildiği, yasalolarak korunan alan statüsünde olan Abant Gölü Tabiat Parkı’nın 2010 yılındakiçalışmalarda “şantiye ve hafriyat alanına döndüğü”, çok özenli ve dikkatli

çalışılması gereken bir alanda çalışmaların yeterli hassasiyet gösterilmedenyapıldığı” görüşlerine yer verilmiştir.

2.5. Mahkeme Kararı

Sakarya 1. İdare Mahkemesi’nin 2010/708 Esas No’lu,22.02.2011 Tarihli Kararında; “Dava dosyası ile Bilirkişi Raporununbirlikte değerlendirilmesiyle; Abant Gölü Tabiat Parkı için Bolu İl Özel İdaresi ileBolu İl Çevre ve Orman Müdürlüğü arasında imzalanan 21.08.2009 TarihliSözleşme uyarınca yapılan ve yapılacak faaliyetlerin, ekolojik denge ile ekolojiksisteme zararlarının bulunduğu dikkate alındığında ve yaban hayatının tahripedilerek, Uzun Devreli Gelişme Planı’na aykırı olarak yeni yollar açıldığının ortayakonulması karşısında Tabiat Parkı’na verilen zararlar nedeniyle imzalanansözleşmenin hukuka aykırı olduğu” sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusuişlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlardoğabileceğinden 2577 Sayılı Kanunun 27. Maddesi uyarıncateminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, kararıntebliğinden itibaren 7 gün içerisinde Bölge İdareMahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere, 22.02.2011tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararı üzerine Bolu Valisi, İl Özelİdaresi yetkilileri hakkında Bolu Savcılığı’na yapılan suçduyurusu nedeni ile Bolu Savcılığı soruşturma yapabilmek içinBakanlıktan izin istemiştir. Ancak İçişleri Bakanlığı’nın13.10.2010 Tarih ve 16248 Sayılı Kararı ile bu talepreddedilmiştir. Bu karar Danıştay’da itiraz edilerek ve davaaçılarak bozulmuştur.

Danıştay 1. Dairesi’nin 2011/189 Esas ve 2011/353 Kararı ilede; “Dosyada yer alan şikâyet dilekçesinde şikâyetçinin belli, şikâyet konusueylemin SOMUT olduğu, kişi ve olayların belirtildiği, iddiaların da ciddi bulgu vebelgelere dayandığı anlaşıldığından, 4483 Sayılı Kanunun belirtilen hükümleriuyarınca yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, bu emre dayalı olarakön inceleme raporu düzenlenmesi, ....... İtirazın kabulü ile İçişleri Bakanı tarafındanihbar ve şikâyetin işleme konulmamasına ilişkin olarak verilen 13.10.2010 tarih ve16248 sayılı kararın kaldırılmasına..” karar verilerek, dosya, ilgilibakanlığa işlem yapması için geri gönderilmiştir. Dava veişlemler halen sürmektedir.

3. BOLU VALiLiĞi TARAFINDAN YAPILAN TOPLANTI ve SONUÇLARI

Yerel ve ulusal basında çıkan tepkiler, Bolu BelediyeBaşkanının tepkileri nedeni ile Bolu Valisi Halil İbrahimAkpınar Haziran 2010 tarihinde Bilecik Valisi olarakatanmıştır. Yeni atanan Bolu Valisi İbrahim Özçimentarafından, Abant Gölü Tabiat Parkı ile ilgili çalışmalarındeğerlendirilmesi ve bundan sonra yapılacak çalışmalardakiyol haritasının belirlenmesi amacıyla 11.06.2010 tarihindebir toplantı yapılmıştır (11.06.2010 Tarihli ToplantıTutanağı).

Toplantıda; öncelikle İl Çevre ve Orman Müdürü Sezgin Akaytarafından Abant Gölü Tabiat Parkı UDGP hakkında bilgiverilmiş, Planın yapılış tarihi, içeriği, kontrollü vesınırlı kullanım alanlarında yapılabilecek faaliyet vetesisler açıklanmıştır. Planda otopark öngörülen alanlarişaret edilmiştir. Gölün su kodundan bahsedilerek, mevcut sukodu ile ağaçların su altında kaldığı söylenmiş, su kodununbir an önce indirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Bolu Valisi tarafından katılımcılara aşağıdaki sorularyöneltilmiştir:

1. Abant-Mudurnu yolunun önemini anlatarak, kaç köyünbundan fayda sağladığından bahisle, Mudurnu yolunu dışarıatmak olanağı olup olmadığını katılımcılara sormuştur.

2. Mevcut yolların genişliği ve kaplamasının ne olmasıgerektiği (Asfalt/Arnavut kaldırımı), görüntünün mü içeriğinmi önemli olduğu?

3. Su seviyesinin durumu, yapılan set doğal yapıya uygunmudur?

Sorularını sormuştur.

Toplantıda tarafımdan Abant Gölü Tabiat Parkı Uzun DevreliGelişme Planı kararları açıklanmış, bu Planın hazırlanmasındabiyologların, çevre mühendislerinin, peyzaj mimarlarının,şehir plancılarının, mimarların ekip halinde çalıştığıbelirtilerek, mevcut bir plan varken plana aykırı çalışma veuygulamaların yapıldığı vurgulanmıştır. Bu çalışmalarsonucunda Göl ve kıyı ekosisteminin tahrip edildiğini, acilenteknik bir heyetin kurularak, nerede ne yapılabileceğininincelenmesi gerektiği söylenmiştir. Göl seviyesinin eskihaline getirilmesi gerektiği, ancak bunun yavaş yavaşyapılmasının uygun olacağı belirtilmiştir.

Abant Gölü Tabiat Parkı UDGP hazırlanırken ekiptekibiyologlardan bazılarının “Turbalık” ların temizlenerekkaldırılması yönünde görüş bildirmesine karşılık, yapılançalışmalar ve araştırmalar neticesinde turbalık alanlarınGölün korunma mekanizması olduğu ve kesinlikle olduğu yerdekorunması yönünde görüş birliğine varıldığını belirtmiştir.

Mudurnu yolu için plan yapım safhasında başka alternatif biryol kullanılması istendiği, ancak yeni yol açılmasıdüşünülmediği anlatılmıştır. Havza ekosisteminin bütünlüğü vekorunması açısından yeni yol yapımından vazgeçilmesigerektiği, yeni bir otel kurulmasının da yanlış olduğubelirtilmiştir. Abant yayla evlerinin ve Mudurnu İlçesindekiyüzlerce konak/evlerin restore edilerek, yapılacak otellerleMudurnu’nun da korunup geliştirilebileceği belirtilmiştir.Göl çevresindeki yolların doğal taş kaplama yapılmasının

asfalt yola göre daha doğaya uygun olduğu gerektiğiaçıklanmıştır.

AİBÜ, Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı, Doç. Dr. DuranKarakaş; Bölümü’nün Abant Gölü Tabiat Parkı’nda bilimseldestekli araştırma projeleri olduğu, bu çalışmaların devamettiği, ancak yapılan uygulamalar esnasında Üniversite’ningörüşünün alınmadığı belirtilmiştir. Gölün su seviyesininyükseltilmesi ile Gölün dip sediment yapısının değiştiğini,ek bir uygulama yapmanın göle daha fazla zarar vereceğiaçıklanmıştır. Yeni büyük bir otel yerine Abantyaylalarındaki evlerin restore edilebileceği ve pansiyonşeklinde kullanılabileceği, eğer mutlaka otel isteniyorsabutik otel yapılması gerektiğini söylemiştir.

Abant’a köy yolu yapılır gibi girildiği belirtilerek, yolunyapıldığını ve geri dönüşün olmadığını, yolu doğaya uygunhale getirilmesi gerektiğini, yamaçların doğal türlerlekapatılmasının uygun olacağı Orman Bölge Müdürü SırrıKösterli tarafından açıklanmıştır. Bir iki ay içindeağaçlardaki kurumanın belirgin hale geleceğini belirterek, suseviyesinin indirilmesi gerektiğini açıklamıştır. Bazıyerlerde su altında kalan ağaçların çevresine toprakdoldurulduğunu ve bu ağaçların da kuruyacağını belirtmiştir.Bundan sonra yapılacak her uygulamanın uzman kişilerleyapılmasında fayda olduğunu, ayrıca Abant dışına yapılacakyola karşı olduğunu, bu yolun yapımında çok fazla ağaçkesileceğini ve görüntünün kötüleşeceğini belirtmiştir.

Özel İdare Genel Sekreteri Tahsin Akduman, Abant’ın Özelİdare’ye verildikten sonra toplantılar yapıldığını, butoplantılara Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü ile İlÇevre ve Orman Müdürü’nün de katıldığını, günübirlikalanların “mimari planlarını” yapıp gönderdiklerini, henüzonaylanıp gelmediğini belirtmiştir. Göl su seviyesininyükseltilmesi ile ilgili talimatı, sazlık alanların sualtında kalması için önceki Vali H. İbrahim Akpınar’ınverdiğini söylemiştir. Yol yapılırken altyapının sağlamolması gerektiğini, yolun altından geçirilecek altyapı içinyol çalışmasının belli standartta yapılmasının zorunluolduğunu belirterek, bunun la ilgili talimatların da Valilikmakamı tarafından verildiğini söylemiştir. Bu genişliğinaltyapı çalışması olduğu için öngörüldüğünü, yapılınca bugenişliğin bile dar geleceğini (!) belirtmiştir.

Özel İdare Gn. Sek. Yrd. sı Oktay Güneş, Abant’ın öncekihalinde menfezin çok kötü durumda olduğunu, paslı elektrikdireklerinin bulunduğunu, kanalizasyon hattının olmadığınıbeyan ederek Abant’ın topoğrafik yapısına bakıldığında, bugölün ağzı kapatılarak oluşan bir göl olduğunun görüleceğinisöylemiştir. Abant’ın hemen dışında bir malzeme ocağınınolduğunu, bu ocağın 30 senedir İl Özel İdaresi tarafından

kullanıldığını, bu ocakta Abant Çiğdemi olduğununsöylendiğini belirterek, su samurlarının da kendilerine yeniyuva yapmış olabileceğini söylemiştir.

Akduman, 2009 yılı eylül ayında Abant Gölü’nde yapılacakçalışmalarla ilgili toplantı yapıldığını, toplantıya geneDoğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü’nün de katıldığını,yeni yol tespitinin yapıldığını, arazi gezilerekçalışıldığını, karayollarının bu yolu tasdiklediğini,Bakanlığın da bu hususta revizyon planı hazırladığınıbelirtmiştir.

İl Çevre ve Orman Müdürü Sezgin Akay ise, bu alternatif yoluGenel Müdürlüğün kabul ettiğini, planın revizyon aşamasındaolduğunu, ancak çevre yolunun (Göl çevresindeki yol) çokgeniş yapıldığını, UDG Planı’nda Göl çevresinin araçtrafiğine kapalı olmasını belirttiği halde, araç trafiğineaçılmasının gündemde olduğunu söylemiştir. Bu açıklama ilekapsamlı bir çalışma olan ve en az 2 yıl tartışılarak kararaltına alınan Abant UDGP hükümlerinin değiştirilmesi ve Gölükirletecek araç trafiğine açılmasının düşünüldüğü ortayaçıkmıştır. Sezgin Akay, otoparklardan bahsederek, yılın enyoğun gününde sahaya 900 aracın giriş yaptığını, otellerintoplam 300 araçlık otoparkı olduğunu, Bolu girişindekiotopark kapasitesinin de 250 araç olduğunu söyleyerek, 350araçlık bir otoparka ihtiyaç duyulduğunu söylemiştir. Bununda Taşkesti girişine yapılarak çek-çeklerle ziyaretçilerinGöl çevresine taşınabileceğini, bu taşıma için 2 adet, Gölçevresinde ring için 3 olmak üzere, toplam 5 adet çek-çek(vagonlu taşıma) ile sorunun çözülebileceğini belirtmiştir.

Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü yetkilileriise; konu ile ilgili olarak Şubat 2010 tarihinde bir Raporhazırladıklarını belirterek, Abant Gölü Tabiat Parkı’nındoğal bir Göl olduğunu, çevresindeki ormanlarla birlikte birkaynak değer taşıdığını belirtmişlerdir. Yeni yol yapımınıuygun bulmadıklarını, mevcut yolu akülü sistem taşımalı,bisiklet ve yaya yolu şeklinde düzenlenmesi gerektiğinibelirtmiştir.

Suyun çıkışına yapılan seddenin doğal yapıya zarar verdiğini,ancak birden kaldırılmaması, su seviyesinin kademeliindirilmesi gerektiğini söylemiştir. Kök boğazınınhavalanmasının iğne yapraklı ağaçlarda önemli olduğu,ağaçlarda kurumalar başladığının görüldüğünü bu nedenle Gölseviyesinin en kısa sürede düşürülmesi gerektiğinibelirtmiştir. (Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdür V.Zehra Özpay Palazoğlu ve Mehmet Tokcan’ın açıklamaları,Toplantı Tutanakları)

Su seviyesinin yükseltilmesinin birçok hayvan ve bitki türüile birlikte Abant Ala’sına ve Su Samuru türüne zarar

verdiğini belirterek, Gölün kaynak değerinin korunabilmesiiçin “Doğal yapısı” nın korunmasının önem taşıdığı ve bukonuda “ Ekolojik Restorasyon” amaçlı çalışmalar yapılmasıgerektiğini belirtmiştir.

Mehmet Tokcan, kıyı kenar çizgisinin canlıların yaşamı içinönemli olduğunu, “niş” adı verilen girinti ve çıkıntılardacanlıların yumurtalarını bıraktığını anlatarak, yeni açılanyamaçlarda erozyon meydana gelerek bu yumurtaların üzerinetoprak geleceğini, bu nedenle yamaçlarda düzenleme yapılmasıgerektiğini söylemiştir.

Tabiat Parkı’nda “Taşıma Kapasitesi” nin belirlenmesininzorunlu olduğunu, otlatma ve piknik baskısının ortaya konmasıgerektiği, otoparkın görünüşünün doğa ile uyumlu olmasınındaha iyi olacağı belirtilmiştir. Tabiat Parkı’nda yapılan tümçalışmaların uzman ekipler tarafından projelendirilmesigerektiği, otel yapılması yerine yayla evlerinin restoreedilerek turizme açılmasının uygun olacağını söylemiştir.

Düzce Üniversitesi, Orman Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. BekirKayacan; 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu’na göre “TabiatParkları” nın dokunulmaz olmadığını, bu sahalarda rekreasyonvb. yapılabileceğini, Milli Park ve Tabiatı KorumaAlanları’nın daha katı kuralları olduğunu, bu nedenle “TabiatParkları” nı “hiç ellememeliyiz diyemeyiz” diye belirtmiştir. Ancak,idari mekanizmadaki kişiler iyi niyetli olsa da, yapılan tümişlerin bir plan dahilinde olması gerektiğini, şu ana kadaryapılan işlerde doğruların, yanlışlıkların olabileceğini amaplana uygun olmasının zorunlu olduğunu, Planda revizyonunşart olduğunu belirtmiştir. Burasının Davos olamayacağınıbelirterek Abant’ın idaresinin Özel İdareye verilmesini uygunbulmadığını belirtmiştir.

Gene aynı Fakülteden Yrd. Doç. Dr. Akif Keten, “ortada bir hastaolduğunu, kazanın suçlusundan ziyade hastayı kurtarmanın önemli olduğunu,buna yoğunlaşılması gerektiğini” söyleyerek, su yükseltilmesininolumsuz etkilerinin olduğunu, haziran ayında canlılarınvejetasyon (üreme) zamanı olduğunu, şu anda su seviyesinintamamen indirilmesinin zarar vereceğini, bazı bitkilerinmevcut duruma adapte olduğunu belirtmiştir. İlk etapta suseviyesinin ağaçları kurtarmak için gerekli olan seviyeyedüşürülmesinin uygun olacağını söylemiştir. Buna rağmen gölseviyesinin yükseltilmesi ile kökleri su altında kalan, dahasonra da toprakla doldurulan kıyıdaki ağaçların yüzlercesikurumuştur.

Düzce Üniversitesi, Orman Fakültesi, Peyzaj MimarlığıBölümü’nden Doç. Dr. Haldun Müderisoğlu, Abant Gölü TabiatParkı çevresinde yapılan yolun 8 metrelik yol düzenlemesindensonra teraslar halinde Göl seviyesine indirilmesi gerektiğinibelirterek, orman tarafında ahşaplarla teraslamalar yapılması

gerektiğini ve bu teraslamaların yaban hayatına zararvermeyecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini söylemiştir.Tabiat Parkı ilanının temel nedeninin rekreasyon değerlereolanak sağlamak olduğunu, rekreasyonel faaliyetlere olanaksağlayacak şekilde korunması gerektiğini, aksi halde hiçbirmüdahale yapılması istenmiyorsa “Tabiatı Koruma Alanı”statüsüne çevrilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Abant’ın alternatif alanlara ihtiyaç duyduğunu belirtenHaldun Müderrisoğlu bu hususta çalışmaların yapılmasıgerektiğini söylemiştir. Hangi konaklama biriminin doğayanasıl etki ettiği hususlarında da çalışmalar yapılmasınıngerekli olduğunu, yaylaların otellerden daha fazla etkiettiği yönünde kendisinin tespitleri olduğunu, bunun daparametrelere göre değiştiğini söylemiştir.

Mudurnu Kaymakamı Alp Arslan, Abant’tan Mudurnu’ya ulaşımverilmesinin gerekli olduğunu belirterek, aksi takdirdeMudurnu İlçesi’nin turizm potansiyelinin bitebileceğinibelirtmiştir. Göl çevresine doğal taş alımı ile ilgilikendilerine Özel İdare’den gönderilen keşif bulunduğunubelirterek, onaylı proje ve protokolün kendilerindebulunmadığını söylemiştir. İl Özel İdaresi Genel SekreteriTahsin Akduman ise, gönderilen keşifte, birim fiyatın nealınacağı, nasıl alınacağının bulunduğunu, ihale sonrasındakontrol, hak ediş ve kabulün Özel İdare tarafındanyapılacağını belirtmiştir.

4. SONUÇ VE ÖNERİLER

Abant Gölü Tabiat Parkı’nda yapılan uygulamaların ulusal veuluslararası hukuka aykırı olarak yapıldığı ve doğal çevretahribatına neden olduğu açıktır. Yapılan eylemler baştaOrman, Çevre ve Milli Parklar Kanunu olmak üzere temel çevreyasalarına ve uluslararası sözleşmelere aykırı olup suçteşkil etmektedir.

Gölün kıyı ekolojisi geri dönülmesi olanaksız şekilde yokedilmiştir. Buradaki flora ve fauna varlığı yer yer tamamenyok edilmiştir. Peyzaj değerleri bazı yerlerde tamamen yokolmuş, bazı yerlerde ise onarılması güç yaralar almıştır. Butahribatın kısmen de olsa giderilebilmesi için çeşitlidisiplinler ve uzmanlardan oluşan bir ekip nezaretinde sahadaekolojik restorasyon çalışmalarına derhal başlanmalıdır. 

Göl seviyesinin düşürülmesi önem taşımaktadır, bu seviyekademeli olarak düşürülmüş, ancak sular altında kalan ağaçlarkurumuştur. Gölün su seviyesi ile bundan böyle oynanmalıdır,kıyıdaki sazlıklar doğal haliyle bırakılmalı, sazlıklar veburadaki yaşamın Gölün ekolojik döngüsünün bir parçası olduğuunutulmamalıdır. Sazlık ve bataklıklar, turbalık alanlar

Göllerin nefes alma, kokuşmasını önleme ve daha fazlakurumasını önlemeye yönelik ekolojik mekanizmalardır.

Göl çevresi yol genişliğinin 8 metre olarak düzenlenmesi vekalan yol kenarlarının peyzaj düzenlemesi yapılarak restoreedilmesi Uzun Devreli Gelişme Planı kararlarına uygun olarakGöl çevresinin yaya ve akülü sisteme uygun olarakdüzenlenmesi gerekmektedir. Yeni yapılması planlanan Abant-Mudurnu Yolu ile ilgili olarak olumsuz düşünce olduğundan,yol güzergâhının yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.

Yeni otel yapımı yerine yayla evlerinin restore edilerek bualanların turizme kazandırılması, Mudurnu İlçesi’ninkonaklama yönünden potansiyelinin arttırılması konularındaVilayet makamında yapılan toplantılarda görüş birliğinevarılmıştır.

Yapılacak tüm uygulamalarda, Abant Gölü Tabiat Parkı UzunDevreli Gelişme Planı, Plan karar ve hükümlerine uyulmalıdır.Tabiat Parkı sınırları Bolu-İstanbul D-100 aksına kadarbüyütülmeli, benzer ekolojik ve peyzaj değerlerine sahipalanlar Tabiat Parkı sınırları içine alınmalıdır.

KAYNAKLAR

1. Abant Gölü Tabiat Parkı “Uzun Devreli Gelişme Planı”, PlanAraştırma Raporu, Plan Kararları, 2002.

2. Sakarya 1. İdare Mahkemesi’nin 2010/708 Esas No’lu, 22.02.2011 Tarihli Kararı.

3. Düzce Üniversitesi, Orman Mühendisliği Bölümü’nden OrmanYüksek Mühendisi Prof. Dr. Refik Karagül, SakaryaÜniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Çevre MühendisliğiBölümü’nden Çevre Mühendisi Prof. Dr. Bülent Şengörür veDüzce Üniversitesi, Orman Fakültesi Peyzaj MimarlığıBölümü’nden Peyzaj Mimarı Doç. Dr. Haldun Müderrisoğlutarafından hazırlanan Bilirkişi Raporu.

4. TMMOB Orman Mühendisleri Odası, “ABANT GÖLÜ TABİAT PARKI’NDABOLU İL ÖZEL İDARESİ TARAFINDAN YAPILAN UYGULAMALAR HAKKINDARAPOR”, 2010.

5. Bolu Valiliği tarafından düzenlenen 11.06.2010 tarihli“Abant Gölü Tabiat Parkında Yapılan ÇalışmalarıDeğerlendirme Toplantı Tutanağı”. Bu toplantıya ilk defaAbant İzzet Baysal Üniversitesi ile Düzce Üniversitesi’ndenakademisyenler davet edilmiştir. Ayrıca; İl Özel İdaresi,İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, Batı Karadeniz OrmancılıkAraştırma Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü’nden yetkilipersonel toplantıya katılmışlardır.

6. Bolu ili 1/100 000 Ölçekli çevre Düzeni Planı, PlanAraştırma Raporu.

7. Bolu WEB Haberi, 03.09.2010,http://www.bolununsesi.com/icerik/haber.asp?id=17679

8. Doğa Koruma ve Milli Parklar Gn. Md. 11.03.2010 tarih ve 84sayılı oluru ile hazırlanan Rapor.

9. Külköylüoğlu, O., 18 Mart 2010, “Abant'ın taşıma kapasitesibelirlenmeli”, Bolu Gündem.

10. Külköylüoğlu, O., “Abant Tehdit Altında”, Cumhuriyet,“Çevre”, 17 Ağustos 2011.

11. TUNÇER, M., “ABANT TABİAT PARKI'NDA ÇEVRE KATLİAMI”,http://www.cevrehukuku.net/index.php/makale/504-abant-tuncer,http://mehmet-urbanplanning.blogspot.com/2009/10/abant-golu-tabiat-parki-uzun-devreli.html