BAĞDATLI RÛHÎ’NİN TERKÎB-BENDİ’NE YAZILMIŞ BİR NAZİRE: XVIII. YÜZYIL ŞAİRİ...

16
Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013, p. 439-454, ANKARA-TURKEY BAĞDATLI RÛHÎ’NİN TERKÎB-BENDİ’NE YAZILMIŞ BİR NAZİRE: XVIII. YÜZYIL ŞAİRİ BERBERZÂDE MEHMED ZİHNÎ’NİN TERKÎB-BEND’İ * Leyla ALPTEKİN ** ÖZET XVII. yüzyıl sonu ve XVIII. yüzyıl başında yaşamış, Berberzâde Zihnî’nin asıl adı Mehmed’dir. İstanbul’da doğmuştur. Berberler kethüdalığı, divan kâtipliği ve tersane rûznâmeciliği gibi çeşitli görevlerde bulunan Zihnî, Edirne Vakası’nda Sadrazam Râmî Paşa’ya yardım etmesi sebebiyle görevinden azledilmiştir. Berberzâde Mehmed Zihnî, “Mukâbele-i suvâri” görevinde bulunduğu sırada vefat etmiştir (H. 1127/ M. 1715). Berberzâde Mehmed Zihnî’nin tarafımızca incelenen Divanı’nda yer alan, terkîb-bendi, XVI. yüzyıl şairi Bağdatlı Rûhî’nin sosyal eleştirileriyle meşhur olmuş terkîb-bendine yazılmış bir naziredir. Bağdatlı Rûhî’nin terkîb-bendine, Cevrî, Sâmî, Vâsıf, Haşmet, Kâzım Paşa, Şeyh Gâlib, Ziya Paşa, Fehim, Kabûlî-i Edirnevî, Abdî, Naci, Leylâ Hanım, Kandiyeli Ali Râşid Efendi, Ayetullâh, Vahyî, Trabzonlu İbrahim Cûdî, Levhî, Sünbülzâde Vehbî, Abdî, Muallim Nâcî gibi şairler nazire yazmışlardır. Bu güne değin zikredilen isimler arasında anılmayan Berberzâde Mehmed Zihnî de, 11’er beyitlik 10 bentten oluşan terkîb-bendi ile bu şairler arasına katılır. Bağdatlı Rûhî’nin terkîb-bendi gibi, Berberzâde Mehmed Zihnî’nin terkîb-bendi de şairin, devrine ve talihine yönelik şikâyetlerinin; dinî, tasavvufî ve felsefî fikirlerinin yer aldığı bir manzumedir. Şair, terkîb- bendinde, sosyal meselelere ağırlık vermiş, devre yönelik eleştirilerini, keskin ve açık bir dille ifade etmiştir. Berberzâde Mehmed Zihnî’nin terkîb-bendinde dönemin karışıklığı ve düzensizliğinin yanında görevinden azlinin de yansımaları vardır. Bu çalışmanın amacı, XVII. yüzyılın ve XVIII. yüzyılın ilk çeyreğinin, sosyal ve siyasî açıdan karışık olan atmosferini yansıtan ve Bağdatlı Rûhî’nin meşhur şiirine nazire olarak yazılan bir manzum metin sunmaktır. Anahtar Kelimeler: Berberzâde Mehmed Zihnî, Bağdatlı Rûhî, terkîb-bend, nazire. * Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmıĢ ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiĢtir. ** Arş. Gör. Dr. MSGSÜ Fen-Edebiyat Fakültesi, El-mek: [email protected]

Transcript of BAĞDATLI RÛHÎ’NİN TERKÎB-BENDİ’NE YAZILMIŞ BİR NAZİRE: XVIII. YÜZYIL ŞAİRİ...

Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013, p. 439-454, ANKARA-TURKEY

BAĞDATLI RÛHÎ’NİN TERKÎB-BENDİ’NE YAZILMIŞ BİR NAZİRE: XVIII. YÜZYIL ŞAİRİ BERBERZÂDE MEHMED

ZİHNÎ’NİN TERKÎB-BEND’İ*

Leyla ALPTEKİN**

ÖZET

XVII. yüzyıl sonu ve XVIII. yüzyıl başında yaşamış, Berberzâde

Zihnî’nin asıl adı Mehmed’dir. İstanbul’da doğmuştur. Berberler

kethüdalığı, divan kâtipliği ve tersane rûznâmeciliği gibi çeşitli

görevlerde bulunan Zihnî, Edirne Vakası’nda Sadrazam Râmî Paşa’ya

yardım etmesi sebebiyle görevinden azledilmiştir. Berberzâde Mehmed Zihnî, “Mukâbele-i suvâri” görevinde bulunduğu sırada vefat etmiştir

(H. 1127/ M. 1715). Berberzâde Mehmed Zihnî’nin tarafımızca

incelenen Divanı’nda yer alan, terkîb-bendi, XVI. yüzyıl şairi Bağdatlı

Rûhî’nin sosyal eleştirileriyle meşhur olmuş terkîb-bendine yazılmış bir

naziredir.

Bağdatlı Rûhî’nin terkîb-bendine, Cevrî, Sâmî, Vâsıf, Haşmet, Kâzım Paşa, Şeyh Gâlib, Ziya Paşa, Fehim, Kabûlî-i Edirnevî, Abdî,

Naci, Leylâ Hanım, Kandiyeli Ali Râşid Efendi, Ayetullâh, Vahyî,

Trabzonlu İbrahim Cûdî, Levhî, Sünbülzâde Vehbî, Abdî, Muallim Nâcî

gibi şairler nazire yazmışlardır. Bu güne değin zikredilen isimler

arasında anılmayan Berberzâde Mehmed Zihnî de, 11’er beyitlik 10 bentten oluşan terkîb-bendi ile bu şairler arasına katılır.

Bağdatlı Rûhî’nin terkîb-bendi gibi, Berberzâde Mehmed Zihnî’nin

terkîb-bendi de şairin, devrine ve talihine yönelik şikâyetlerinin; dinî,

tasavvufî ve felsefî fikirlerinin yer aldığı bir manzumedir. Şair, terkîb-

bendinde, sosyal meselelere ağırlık vermiş, devre yönelik eleştirilerini,

keskin ve açık bir dille ifade etmiştir. Berberzâde Mehmed Zihnî’nin terkîb-bendinde dönemin karışıklığı ve düzensizliğinin yanında

görevinden azlinin de yansımaları vardır.

Bu çalışmanın amacı, XVII. yüzyılın ve XVIII. yüzyılın ilk

çeyreğinin, sosyal ve siyasî açıdan karışık olan atmosferini yansıtan ve

Bağdatlı Rûhî’nin meşhur şiirine nazire olarak yazılan bir manzum metin sunmaktır.

Anahtar Kelimeler: Berberzâde Mehmed Zihnî, Bağdatlı Rûhî,

terkîb-bend, nazire.

*Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmıĢ ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu

tespit edilmiĢtir. ** Arş. Gör. Dr. MSGSÜ Fen-Edebiyat Fakültesi, El-mek: [email protected]

440 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

A NAZIRE TO BAĞDATLI RÛHÎ’S TERKÎB-BEND TERKÎB-BEND OF 18TH CENTURY POET BERBERZÂDE MEHMED

ZİHNÎ

ABSTRACT

The genuine name of Berberzâde Zihnî, who lived at the end of XVII. Century and at the beginning of XVIII. Century, is Mehmed. He

was born in Istanbul. Berberzâde Mehmed Zihnî served in different

positions as Barbers chief servent, council clerkship and shipyard

servent; he was dismissed from his position because of his help to

Sadrazam Rami Paşa in Edirne events. He died while he was serving as

“Mukâbele-i suvâri” (H. 1127/ G. 1715). We have examined Berberzâde Mehmed Zihnî’s terkîb-bend which is in his Divan. It is a nazire to the

famous terkîb-bend of 16th century poet Bağdatlı Rûhî. This terkib-bend

was famous because of the social criticisms to his era.

Many nazires written by different poets like Cevrî, Sâmî, Vâsıf,

Haşmet, Kâzım Paşa, Şeyh Gâlib, Ziya Paşa, Fehim, Kabûlî-i Edirnevî, Abdî, Naci, Leylâ Hanım, Kandiyeli Ali Râşid Efendi, Ayetullâh, Vahyî,

Trabzonlu İbrahim Cûdî, Levhî, Sünbülzâde Vehbî, Abdî, Muallim Nâcî

to the terkib-bend of Bağdatlı Rûhî.

Berberzâde Mehmed Zihnî who is not named as a one in the poets

whom we have written is also a poet who wrote a terkib-bend composed

by 10 bent, each composed of 11 beyit.

As Bağdatlı Rûhî does in his terkîb-bend, Berberzâde Mehmed

Zihnî complains about his era and fortune, and expresses his religious,

sufistic and philosophical views in his terkîb-bend. In his terkîb-bend

he puts emphasis on social problems and frankly criticizes his era. In

his terkib-bend we can also see signs about his dismission from his duty, the social disorder and complexity of his era.

The aim of this work is to present a poetic text that was written

as a nazire to Bağdatlı Rûhî’s famous poem in order to reflect the

politically and socially complicated atmosphere of the 17th century and

the first quarter of 18th century.

Key Words: Berberzâde Mehmed Zihnî, Bağdatlı Rûhî, terkîb-bend, nazire.

I. GĠRĠġ

XVII. yüzyıl sonu ve XVIII. yüzyıl başında yaşamış, Berberzâde Zihnî‟nin asıl adı

Mehmed‟dir. İstanbul‟da doğmuş, berberler kethüdalığı, divan kâtipliği ve tersane rûznâmeciliği

görevlerinde bulunmuş ve Edirne Vakası‟nda Sadrazam Râmî Paşa‟ya yardım etmesi sebebiyle

görevinden azledilmiştir. “Mukâbele-i suvâri” görevinde bulunduğu sırada vefat ettiği (H. 1127/ M.

1715) bazı kaynaklarda verilen bilgiler arasındadır.1

1 Haluk İpekten ve diğerleri, Tezkirelere Göre Dîvân Edebiyatı İsimler Sözlüğü, Kaynak Eserleri Dizisi 12,

Ankara 1988, s. 552.

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 441

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

Kaynaklarda şahsiyeti ve edebî kişiliği övülen şairin, tarafımızca incelenen Divan’ında2 yer

alan terkîb-bendi, XVI. yüzyıl şairi Bağdatlı Rûhî‟nin meşhur terkîb-bendine yazılmış bir naziredir.

Şairin terkîb-bendinde dönemin karışıklığı ve düzensizliğinin yanında görevinden azlinin de

yansımaları vardır.

II. BAĞDATLI RÛHÎ’NĠN TERKÎB-BEND’ĠNE BERBERZÂDE MEHMED

ZĠHNÎ’NĠN NAZĠRESĠ

Bağdatlı Rûhî‟nin sosyal eleştirileriyle meşhur olmuş terkîb-bendine, “Cevrî, Sâmî, Vâsıf,

Haşmet, Kâzım Paşa, Şeyh Gâlib”3, “... Fehim..., Kabûlî-i Edirnevî, Abdî, Naci, Leylâ Hanım,

Kandiyeli Ali Râşid Efendi, Ayetullâh, Vahyî,4 Trabzonlu İbrahim Cûdî

5 Levhî

6, Sünbülzâde

Vehbî, Abdî, Muallim Nâcî, Ziyâ Paşa7 gibi şairler nazire yazmışlardır. Zikredilen isimler arasında

anılmayan Zihnî de, aşağıda metni verilen terkîb-bendi ile bu şairler arasına katılır.

M. Fatih Köksal‟ın, Sana Benzer Güzel Olmaz -Divan Şiirinde Nazire- adlı eserinde de

belirttiği gibi8 nazireler, örnek alınan şiirle, genellikle aynı nazım şekliyle tanzir edilmişlerdir.

Zihnî de, Bağdatlı Rûhî‟nin terkîb-bendini tanzir ederken naziresini yine terkîb-bend nazım şekliyle

oluşturmuştur. Rûhî‟nin terkîb-bendi, 2. bendi 14, diğerleri 16‟şar beyitlik 17 bentten oluşur.

Berberzâde Mehmed Zihnî‟nin terkîb-bendi ise 11‟er beyitlik 10 bentten oluşmaktadır. Her iki

terkîb-bendin vezni, Mef„ûlü / mefâ„îlü / mefâ„îlü / fe„ûlün‟dür. Her iki şiirin de 1. bentlerinin

kafiyeleri ortaktır. Rûhî‟nin terkîb-bendinin 5. bendi, Zihnî‟nin şiirinin 9. bendi ile; Rûhî‟nin

terkîb-bendinin 6. bendi, Zihnî‟nin şiirinin 5. bendi ile aynı kafiyededir.

Şiirlerin düşünce ve hayal ortaklığı dikkat çekicidir. Bağdatlı Rûhî, meşhur terkîb-

bendinde, sosyal, idarî ve dinî eleştirileriyle dikkat çekmiş, problemleri hiç çekinmeden, bir tenkitçi

dikkatiyle saptamış ve şiirine işlemiştir. Zihnî‟nin terkîb-bendi de şairin, devrine ve talihine yönelik

şikâyetlerinin; dinî, tasavvufî ve felsefî fikirlerin yer aldığı bir şiirdir. Şair, terkîb-bendinde,

Bağdatlı Rûhî‟de olduğu gibi sosyal meselelere ağırlık vermiş, devre yönelik eleştirilerini keskin ve

açık bir dille ifade etmiştir.

Zihnî, terkîb-bendine, Rûhî de olduğu gibi, kendisinden ve onun gibi düşünenlerden,

kendisinin de içinde bulunduğu bir zümreden bahsederek başlar. Bu zümre, boş sözler söylemeyen,

Ferhad‟a bile sevgi dağında örnek olan zamanın erkekleridir. Dosta ve düşmana gerektiği gibi

davranan Zihnî ve onun kastettiği zümre, hünerli ve irfan sahibi kimselerden oluşur. Bunlar, kusur

sahiplerinin eksikliğini tamamlarlar ve huzur erbabının padişahıdırlar:

Terkîb-bend9 I/11

2 Leylâ Alptekin, Berberzâde Mehmed Zihnî Dîvânı’nın Bilimsel Yayını ile Eserin Şekil ve Muhtevâ Bakımından

İncelenmesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans

tezi, İstanbul 2007. 3 M. Fatih Köksal, Sana Benzer Güzel Olmaz, Divan Şiirinde Nazire, Akçağ Yay., Ankara, 2006, s. 27. 4 Nihat Öztoprak, Rûhî, Timaş Yay., İstanbul 2001, s. 18. 5 Mustafa Aslan, Bağdatlı Rûhî'nin Terkîb-i Bendine Bir Nazire Daha: Trabzonlu İbrahim Cûdî'nin Terkîb-i

Bendi, Tarih Dil-Edebiyat Sempozyumu Dil-Edebiyat Sempozyumu Dil Kitabı,http://www.trabzonturkocagi.com. 6 Abdülkerim Gülhan, Levhî ve Bağdatlı Rûhî’nin Terkib-bend’ine Naziresi, Dil ve Edebiyat Araştırmaları

Dergisi, C. I, sy. 2, İstanbul Yaz 2010, s. 61-78. 7 Coşkun Ak, Bağdatlı Rûhî Dîvânı, Karşılaştırmalı Metin, I-II C., Uludağ Üniversitesi Basımevi, Bursa 2001, s.

50-51. 8 M. Fatih Köksal, a.g.e.,s. 21. 9 Terkîb-bend bundan böyle t.b.

442 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

Her iki terkîb-bendde de toplumdaki bazı gruplar tarif edilmiştir. Zihnî, şiirinin ikinci

bendinde, zenginlerin sermayesinin haram oluşunu ve zahidin ikiyüzlülüğünü eleştirilmiştir.

Ârifler, hikmet mücevherleri ile tavusu kıskandıran, dünya içerisinde aranan kimselerdir. Onlar,

zahitlerle kıyaslanmamalıdır:

t.b. II/9

Zihnî, devrinin insanlarını da eleştirmiştir. Buna göre, halkın çoğu alçaktır, vefasızdır.

Zahitler ve ibadet edenler ikiyüzlüdür. Cahil ile arifin yeri karışmıştır. Âlim geçinenler baş

olmuştur. Yalancılar menzilleri kesmişlerdir. Esnafın sermayesi yalan ve faizdir. Rintlerin adı

çıkmış, sufiler sorgu ve sual yapmaktadır. Sözü ile tavrı uymayan kimseler münafıktır:

t.b. III/1

Şair, ayrıca âyet ve hadislere bağlılığından, iman ile zannın bir yerde bulunamayacağından,

bu nedenle fetvalara uyduğundan bahseder. Cahil ve gafillere seslenerek dostları, reziller oldukça

cehaletten kurtulamayacaklarını, kibir ve gururlarının onları katlettiğini, nefislerini

kurtaramayacakların söyler:

t.b. IV/10

Bilgiye, akla ve çalışmaya çok önem veren Zihnî, şiirinde bu konulardan da bahsederek

bilgi nakdinin ihmal ile ortaya çıkamayacağından, âriflerin, tembel ve uyuşuk kimselerle sohbet

edemeyeceğinden bahseder:

t.b. V/ 11

Zihnî, zahidi, eşeğe benzetirken hüner ehli ile zahidin kıyaslanamayacağı belirtilir. Ona

göre, zahit, kendini insan yutan ejder sanır ancak yapabileceği tek şey, akrep gibi kuyruğunu

sivriltmektir. Zahit, kendisini doğruluk hâlleri ile süsleyerek cennetle müjdelenmiş zanneder. Onun

cevher sandığı bilgi, hüner çarşısında ancak eşek tokmağıdır. Onun sözleri ve hayalleri işe

yaramaz. O, âşıkların hâlinden anlamaz. Onun işi gücü aşağılık kimseleri övmektir. Sevincinin

taşkınlığı kadınlar kadar abartılıdır. Acaba o kendini erkek mi sanmaktadır?

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 443

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

z-i

t.b. VI/11

Tıpkı Rûhî gibi Zihnî de “yuh” dediklerini “lanet” okuduklarını korkusuzca söyler. Zihnî,

kötülük erbabına ve ikiyüzlülere, cahillerin şanına ve unvanına, cimrilerin ikramına ve iyiliğine,

zamanın güzeller zümresine, irfan aynasını aydınlatmayan içkiye ve o içkinin sarhoşuna, kötülük

ehlinin ağlayan gözüne, tacirin kârına ve zararına, gerçeği aramayan kimselerin zihinlerindeki

ışığa, kibirli ve kaba mülk sahiplerinin evine ve kapıcısına, dünyaya ve ahirete yararı olmayan

tembellere lanet okur:

t.b. VI/8

Zihnî, şiirinin bir bendinde de halktan bahseder. Ona göre, halkın her işinin sonu yanlış ve

düzensizdir. Her anları bin hile ile bozulmuştur. Onlar, ibadetlerini gönülden değil âdetten

yapmaktadırlar. Niyetleri kâfirlere kıyasla daha kötüdür. İmanı ve İslam‟ı kendilerine siper

edinmişlerdir. Şair, o fırkanın ahlakını terk ettiğini, “arkam ve sığınağım” dediği aşka bağlandığını

ifade eder:

t.b. VIII/ 9

Zihnî, şiirinin sonlarına gelirken sevgiliye seslenmeyi ihmal etmez. Şair, utangaç kölesine

hâlâ inatçılık eden bir güzele düşkün olduğunu söyler. Şair, ağlayıp inleme ve yalvarma ile

sevgilinin itibarını kazanamadığından yakınırken hâlinin ne olacağını merak eder. Bülbül gibi

perişan ve çılgın bir âşık olmamak için sevgiliden merhamet ister. Ancak âşık, sevgili ne yaparsa

yapsın, onun aşkını terk etmeyecek, her fırsatta sevgiliden vuslat talep edecektir. Âşık, sevgiliden

kanlı gözyaşlarının hesabını sorarak insanlık bunun neresinde, sevgi yemini bu mudur, der:

t.b. IX/10

Zihnî, son bentte aşağılık kimselerin durumunun başa bela olduğundan, her birinin dilini

kendince uzattığından, gönül ehlinin insanlığa zararı olmadığından bahseder. Zihnî‟nin devrindeki

insanların bir kısmı, kalleşlik ile cihanı tutmuştur ve bunlar fesatlık ve yoldan çıkmakla

meşguldürler:

444 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

t.b. X/ 3

Görüldüğü üzere şair, terkîb-bendinde, tıpkı Bağdatlı Ruhî gibi dünya görüşünü ifade

etmektedir. Yine Rûhî gibi, Zihnî‟nin de kendinden emin, korkusuz ve eleştirel bir tavrı vardır.

Her iki manzume ortak konuları işlemektedir: İbadetleri gösteriş için yapan sözde

dindarlardan, şöhret heveslisi kimselerin sözlerinin kıymetsizliğinden, dünyaya tamah edip

zenginlik ve şöhret peşine düşenlerden, cimri zenginlerden, kötü niyetli insanlardan uzak durmak

gerektiğinden, cahillerin dünya nimetlerine boğulup ariflerin ayaklar altında kalmasından, ilmin

yüceliğinden, aşkın ve âşıklığın ne demek olduğundan kendisine gereken kıymetin

verilmemesinden vb. her iki manzumede de bahsedilir.

III. SONUÇ VE METĠN

Yukarıda bahsedilen benzerliklerin dışında, model şiirde kullanılan belirli söz kalıpları

nazirenin önemli bir kısmında aynen yer aldığını da söylemek gerekmektedir. Zihnî‟nin terkîb-

bendinin ilk beyiti, şairin, Bağdatlı Rûhî‟den etkilendiğini göstermesi açısından önemlidir. Bu

beyitte, ifade ve kafiye birliği vardır. Bahsi geçen beyitler, her iki terkîb-bendin ilk beyitleridirler.

Bağdatlı Rûhî

Zihnî

İki şiirdeki ifade benzerlikleri de dikkat çekicidir. Aşağıya verilen örnekler dışında iki

şiirde daha pek çok benzerliğin mevcut olduğunu söylemek gerekir. Aşağıda verilen örnekler bu

benzerliklerden yapılmış bir seçki niteliğindedir:

Bağdatlı Rûhî t.b. XI/1

Zihnî t.b. XVIII/ 3

Bağdatlı Rûhî t.b. IX/1

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 445

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

Zihnî t.b. III/ 1

Zihnî t.b. X/ 5

Bağdatlı Rûhî t.b. XI/ 2

Zihnî t.b. VII/5

Bağdatlı Rûhî t.b. XIV/1

Zihnî t.b. IX/11

Netice olarak Berberzâde Mehmed Zihnî‟nin terkîb-bendinin, nazım şekli, vezin, kafiye,

düşünce ve hayal ortaklığı, ifade ve konu benzerliği bakımından Bağdatlı Rûhî‟nin terkîb-bendi ile

paralellikler gösterdiği ortaya konulmuştur. Bu bilgilerin ışığında Berberzâde Mehmed Zihnî‟nin

terkîb-bendinin, Bağdatlı Rûhî‟nin sosyal eleştirileriyle meşhur olmuş terkîb-bendine yazılmış bir

nazire olduğunu söylemek ve Berberzâde Mehmed Zihnî‟yi de bu terkîb-bende nazire yazmış

isimler arasında zikretmek gerekmektedir. Bağdatlı Rûhî‟nin şiirine nazire olması ile dikkat çeken

bu metni, aynı zamanda, devrinin sosyal ve siyasî atmosferini yansıtan başarılı bir eser olarak

nitelendirmek yerinde olacaktır.

446 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

METĠN10

e

ı

-i

10 Bentlerin ve beyitlerin başında yer alan numaralar, esas metinde olmayıp tarafımızca eklenmiştir. 11 Bilindiği üzere tercî-bend ve terkîb-bend arasındaki fark terkîb-bendde her hanenin sonunda vasıta beyitlerinin

değişmesi, terci-bendde ise tekrarlanmasıdır. Dolayısıyla metindeki bu yanlışlık düzeltilmiş, başlık Terkib olarak

kaydedilmiştir. Terk b-: Terc M. 12 Berberzâde Mehmed Zihnî, Dîvân, Süleymaniye Kütüphanesi, Es‟ad Efendi Bölümü, nr. 2638, 82a-86a.

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 447

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

i

13

448 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

e’

i

i

14

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 449

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

15

450 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

i

z-i

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 451

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

3

T

i

T

VIII

452 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

[ü]

X

z r-ı

Bağdatlı Rûhî’nin Terkîb-Bendi’ne Yazılmış Bir Nazire: XVIII. Yüzyıl Şairi Berberzâde… 453

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

X

[de]

17 18

454 Leyla ALPTEKİN

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic

Volume 8/13 Fall 2013

KAYNAKÇA

ALPTEKİN, Leylâ, Berberzâde Mehmed Zihnî Dîvânı’nın Bilimsel Yayını ile Eserin Şekil ve

Muhtevâ Bakımından İncelenmesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal

Bilimler Enstitüsü, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2007.

ASLAN, Mustafa, Bağdatlı Rûhî'nin Terkîb-i Bendine Bir Nazire Daha: Trabzonlu İbrahim

Cûdî'nin Terkîb-i Bendi, Tarih Dil-Edebiyat Sempozyumu Dil-Edebiyat

Sempozyumu Dil Kitabı, http://www.trabzonturkocagi.com.

Berberzâde Mehmed Zihnî, Dîvân, Süleymaniye Kütüphanesi, Es‟ad Efendi Bölümü, nr.

2638.

GÜLHAN, Abdülkerim, Levhî ve Bağdatlı Rûhî’nin Terkib-bend’ine Naziresi, Dil ve

Edebiyat Araştırmaları Dergisi, C. 1, S. 2, İstanbul Yaz 2010, s. 61-78.

İPEKTEN, Haluk İpekten ve diğerleri, Tezkirelere Göre Dîvân Edebiyatı İsimler Sözlüğü,

Kaynak Eserleri Dizisi 12, Ankara 1988.

KÖKSAL, M. Fatih, Sana Benzer Güzel Olmaz, Divan Şiirinde Nazire, Akçağ Yay., Ankara,

2006.

ÖZTOPRAK, Nihat, Rûhî, Timaş Yay., İstanbul, 2001.