Elektrik stimülasyonunda kullanılan farklı akımların derinin ...
kesme tekniklerinde kullanılan doğrusal boşluklu patlayıcı ...
-
Upload
khangminh22 -
Category
Documents
-
view
10 -
download
0
Transcript of kesme tekniklerinde kullanılan doğrusal boşluklu patlayıcı ...
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ
SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
KESME TEKNİKLERİNDE KULLANILAN
DOĞRUSAL BOŞLUKLU PATLAYICI KAPLARINDA
OPTİMUM AYAK MESAFELERİNİN ARAŞTIRILMASI
Ender ÖZCAN
DİSİPLİNLERARASI ADLİ TIP ANA BİLİM DALI FİZİK İNCELEMELER VE KRİMİNALİSTİK
YÜKSEK LİSANS TEZİ
DANIŞMAN
Prof.Dr. Gülin GÜVENDİK
2006-ANKARA
iii
İÇİNDEKİLER
Kabul ve Onay ii
İçindekiler iii
Önsöz x
Çizelgeler Dizini xi
Fotoğraflar Dizini xii
Şekiller Dizini xv
1. GİRİŞ 1
1.1. Patlayıcıların Tarihsel Gelişimi 1
1.2. Yüksek İnfilaklı Patlayıcıların Bulunması 1
1.3. Patlama Nedir? 2
1.3.1. Patlama Çeşitleri 3
1.3.1.1. Sahip Oldukları Enerjinin Kaynağına Göre Patlamalar 3
1.3.1.1.1. Mekanik patlamalar 3
1.3.1.1.2. Nükleer patlamalar 3
1.3.1.1.2.1. Nükleer Fizyon 4
1.3.1.1.2.2. Nükleer Füzyon 5
1.3.1.1.3. Kimyasal patlama 5
1.3.1.2. İnfilak (Yayılma) Hızlarına Göre Patlamalar 6
1.3.1.2.1. Düşük Hızlı (Alçak İnfilaklı) Patlamalar 6
iv
1.3.1.2.2. Yüksek Hızlı (Yüksek İnfilaklı) Patlamalar 7
1.4. Patlayıcı Madde Nedir? 9
1.4.1. Patlayıcı Madde Çeşitleri 9
1.4.1.1. Yüksek Hızlı Patlayıcı Maddeler (High Explosives) 9
1.4.1.2. Düşük Hızlı Patlayıcı Maddeler (Low Explosives) 11
1.5. Patlamanın Etkileri 13
1.5.1. Basınç Etkisi 13
1.5.1.1. Basınç Dalgaları 14
1.5.1.1.1. Pozitif Basınç Dalgası 14
1.5.1.1.2. Negatif Basınç Dalgası 15
1.5.2. Odak Etkisi 15
1.5.3. Isı Etkisi 16
1.5.4. Parça Etkisi 16
1.5.5. Miznay Schardin Etkisi 18
1.5.6. Parça Koparma, Fırlatma Etkisi (Spalling) 18
1.5.7. Krater ve Oyuk (Kamuflet) 19
1.5.8. Patlayıcıların Şekillendirilmiş Boşluklu Dolgu (Munroe/Shaped
Charge) Etkisi 20
1.5.8.1. Munroe/Shaped Charge Etkisinin Tarihi Gelişimi 20
1.5.8.2. Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 23
1.5.8.2.1. Ayak Mesafesi (Stand Off) 24
1.5.8.2.2. Patlayıcı Maddenin Cinsi 24
v
1.5.8.2.3. Şekillenmiş Boşluk Açısı 24
1.5.8.3. Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı Çeşitleri 25
1.5.8.3.1. Fabrikasyon dolgulu boşluklu patlayıcı madde kapları 25
1.5.8.3.1.1. Kesme Maksatlı Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 25
1.5.8.3.1.2. Bükülebilir Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 27
1.5.8.3.1.3. Delme Amaçlı Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 27
1.5.8.3.1.4. Elle Doldurulabilir Tip Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 29
1.5.8.3.2. El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 31
1.5.8.4. Kaplama (Hizalama) Malzemesi 32
1.5.8.5. Jet Nedir? 32
1.5.8.5.1. Jet Nasıl Oluşur? 33
1.5.8.5.2. Jetin Hedefte Gösterdiği Özellikler 38
1.5.8.5.3. Ayak Mesafesinin Jet Oluşumuna Etkisi 40
1.5.8.6. Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Uygulama Alanları 40
1.5.8.6.1. Petrol Endüstrisindeki Uygulaması 41
1.5.8.6.2. Askeri Alandaki Uygulamaları 42
1.5.8.6.3. İmha Faaliyetlerindeki Uygulamaları 44
1.5.8.6.4. Uzay Teknolojisindeki Uygulamaları 46
1.5.8.6.5. Kesme Faaliyetlerindeki Uygulamaları 46
1.5.8.7. Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları Üzerinde Devam Eden
Araştırmalar 48
1.5.8.7.1. PER Modellemesi 49
1.5.8.7.2. Hizalama (Kaplama) Malzemeleri Üzerindeki Araştırmalar 49
vi
1.5.8.7.3. Patlayıcı Madde Dolgu Tipi Üzerindeki Çalışmalar 50
1.5.8.8. Kraterin Özellikleri Tahmin Edilebilir mi? 50
1.5.8.9. Jet Sıcaklığının Ölçümü 54
1.6. Tezin Amacı 52
2. GEREÇ VE YÖNTEM 53
2.1. Gereçler 53
2.1.1. MK 7 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları 54
2.1.2. M5A1, C4 Plastik Patlayıcı Madde Karışımı 56
2.1.3. Elektrikli Fünye 57
2.1.4. Elektrikli Ateşleme ve Test Cihazı 57
2.1.5. Ateşleme kablosu ve makarası 58
2.1.6. Çelik Levha 58
2.2. Yöntem 59
3. BULGULAR 61
3.1. Açıkta Yapılan Mukayese Amaçlı Patlatma Denemesi 61
3.2. MK 7 Mod 1 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 61
3.2.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” 62
3.2.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 4 MM” 62
3.2.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 8 MM” 63
vii
3.2.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 12 MM” 63
3.2.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 16 MM”. 64
3.2.6. Mod 1 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 64
3.3. MK 7 Mod 2 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 65
3.3.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” 65
3.3.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 14 MM 66
3.3.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 22 MM” 66
3.3.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM” 66
3.3.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM” 67
3.3.6. Mod 2 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 67
3.4. MK 7 Mod 3 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 68
3.4.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” 68
3.4.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 3 MM” 69
3.4.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM” 69
3.4.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 7 MM” 70
3.4.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM” 70
3.4.6. Mod 3 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 71
3.5. MK 7 Mod 4 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 72
3.5.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” 72
3.5.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM ” 72
3.5.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” 73
3.5.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 15 MM ” 73
3.5.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM ” 74
3.5.6. Mod 4 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 74
viii
3.6. MK 7 Mod 5 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 75
3.6.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” 75
3.6.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM ” 76
3.6.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” 76
3.6.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 15 MM ” 77
3.6.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM ” 77
3.6.6. Mod 5 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 78
3.7. MK 7 Mod 6 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 79
3.7.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” 79
3.7.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” 79
3.7.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 13 MM ” 80
3.7.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 16 MM ” 80
3.7.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM “ 81
3.7.6. Mod 6 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 82
3.8. MK 7 Mod 7 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 82
3.8.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” 82
3.8.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 19 MM ” 83
3.8.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 24 MM ” 83
3.8.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM ” 84
3.8.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM ” 85
3.8.6. Mod 7 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 85
3.9. MK 7 Mod 8 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler 86
3.9.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” 86
3.9.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 27 MM ” 86
ix
3.9.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM ” 87
3.9.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM ” 88
3.9.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 40 MM ” 88
3.9.6. Mod 8 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi 89
4. TARTIŞMA 90
4.1. Çalışmanın Yorumu 91
4.2. Uygun Doldurma ve Ateşleme Şartlarının Tespit Edilmesi 92
4.3. Optimum Ayak Mesafelerinin Tespit Edilmesi 93
5. SONUÇ VE ÖNERİLER 95
ÖZET 98
SUMMARY 99
KAYNAKLAR 100
ÖZGEÇMİŞ 102
x
ÖNSÖZ
Patlayıcılar, güçlerinin fark edilmesinden itibaren tarih boyunca savaşlarda, terör amaçlı birçok olayda bireylere, toplumlara, devletlere karşı hukuk dışı eylemlerde etkili bir silah olarak kullanılmışlardır. Günümüzde patlayıcı maddelerin gücünden taş ve maden ocakları, inşaat, hafriyat, petrol kuyularının açılması, jeolojik çalışmalar, yol yapımı gibi birçok çalışma alanında ekonomik bir yöntem olarak faydalanılmaktadır.
Boşluklu patlayıcı madde kapları, patlayıcı maddelerin doğasında bulunan kimyasal enerjinin belli bir yüzeyde yoğunlaştırılması suretiyle jet etkisi oluşturularak etkinliğinin ve performansının arttırılması sayesinde sert cisimlerin delinmesi ve kesilmesi işlemlerinde kullanılmak amacıyla özel tasarlanmış taşıyıcı kaplarıdır. Bu taşıyıcılar 1888 yılında Charles Edward Munreo tarafından bulunan ve Munreo Etkisi adı verilen prensiple çalışırlar. Petrol kuyularının veriminin arttırılması, büyük kaya kütlelerinin parçalanması, kutuplardaki çalışmalarda büyük buz kütlelerinin kırılması, ağaçların kesilmesi gibi işler olmak üzere sivil endüstrilerde, zırh, beton, kaya gibi sert hedeflere nüfuz etmek amacıyla askeri alanda patlayıcıların Munreo Etkisi faydalanılmaktadır.
Bu çalışmada MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı kapları ile hedef arasındaki mesafenin (ayak boyu) oluşan jet üzerindeki etkileri araştırılacak olup, doğrusal boşluklu patlayıcı dolguları ile kesme tekniklerinde kullanılması gereken optimum ayak boyu mesafelerinin tespit edilmesi hedeflenmiştir.
Çalışmanın hazırlanmasında yol gösteren, her türlü desteği sağlayan Sayın Prof. Dr. Tülin SÖYLEMEZOĞLU’na ve çok değerli danışmanım Sayın Prof. Dr. Gülin GÜVENDİK’e saygılarımı sunarım.
Bu çalışma süresince yardımlarını esirgemeyen saygıdeğer eşim Hafize ÖZCAN’a teşekkür ederim.
xi
ÇİZELGELER DİZİNİ
Çizelge 2–1, Mk 7 Mod 1–8 Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Kaplarının Ebatları
Çizelge 3–1, Mod 1 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3–2, Mod 2 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3–3, Mod 3 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3–4, Mod 4 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3-5, Mod 5 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3-6, Mod 6 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3-7, Mod 7 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3-8, Mod 8 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Çizelge 3-9, MK 7 Serisi Boşluklu Patlayıcı Kaplarının Optimum Ayak Mesafeleri
Çizelge 4-1, MK 7 Serisi Boşluklu Patlayıcı Kaplarının Optimum Ayak Mesafeleri
xii
FOTOĞRAFLAR DİZİNİ Fotoğraf 1–1, Nükleer Patlamalar
Fotoğraf 1–2, Hiroşima’ya Atılan Little Boy İsimli Nükleer Başlıklı Uçak Bombası
Fotoğraf 1–3, Kimyasal Patlama Örneği
Fotoğraf 1–4, Birinci (Primary) Gruba Ait Patlayıcılara Örnek
Fotoğraf 1–5, Toz ve Kalıp Haldeki TNT Çeşitleri
Fotoğraf 1–6, Kara Av Barutu
Fotoğraf 1–7, Emniyetli Saniyeli Fitiller
Fotoğraf 1–8, Dumansız Barut Çeşitleri
Fotoğraf 1–9, Boru Bomba Çeşitleri
Fotoğraf 1–10, Patlamayla Oluşan Basınç (Şok) Dalgasının Görünümü
Fotoğraf 1–11, Parça Tesiri
Fotoğraf 1–12, Parça Tesirli Bombalar
Fotoğraf 1–13, Doğrusal Boşluklu Fabrikasyon Patlayıcı Madde Kapları
Fotoğraf 1–14, Su Altında Kullanılmak İçin Dizayn Edilmiş Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Fotoğraf 1–15, Kutu (Boxed) Tipi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Fotoğraf 1–16, Bükülebilir Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları (FLSC–Flexible Linear Shaped Charge)
Fotoğraf 1–17, HSC 300, Yarı Küresel (Hemispherical)
Fotoğraf 1–18, CDS 150, Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Çelik Plaka Üzerindeki Uygulaması
Fotoğraf 1–19, M2 A3, Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı,
Fotoğraf 1–20, FC 160,Dik Açılı Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı,
Fotoğraf 1–21, Konik Boşluklu Sonradan Doldurulabilir Patlayıcı Madde Kabı
Fotoğraf 1–22, Huni ve İnfilaklı Fitille Yapılmış El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
Fotoğraf 1–23, Jetin Oluşumunu Simule Eden Röntgen Görüntüsü
Fotoğraf 1–24, Konik açılı bir patlayıcı madde dolgu kabında infilak dalgasının yayılması
Fotoğraf 1-25, Jetin Röntgen Görüntüsü, A) Ateşleme Öncesi B) Ateşleme sonrası kaplama malzemesinin
bozularak Jet formunu alması
Fotoğraf 1–26, Jetin Uçuşunu Gösteren Röntgen Görüntüsü,
Fotoğraf 1–27, Jetin Hedefe Nufuz Etmesini Gösteren Röntgen Görüntüsü,
Fotoğraf 1-28, Petrol Kuyularında Kullanılan Boşluklu Patlayıcı Kapları
xiii
Fotoğraf 1–29, ELC 300 Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Mühimmat İmhasındaki Kullanımı
Fotoğraf 1–30, ESC38, Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Mühimmat Tapasının Kesilmesindeki
Kullanımı
Fotoğraf 1–31, Metal Kesme İşlemlerinde Jetin Kesme Etkisinden Faydalanılması
Fotoğraf 1–32, Metal Kesme İşlemlerinde Jetin Kesme Etkisinden Faydalanılması
Fotoğraf 1–33, Uçak Bombası Gövdesinin Patlayıcı Madde Kabı İle Kesilerek Açılması
Fotoğraf 2–1, Denemelerde Kullanılan Malzemeler
Fotoğraf 2–2, Mod 1’den 8’e Kadar Mk 7 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Fotoğraf 2–3, M5A1, C4 Plastik Patlayıcı Madde Kalıbı
Fotoğraf 2–4, Elektrikli Fünye ve İç Yapısı
Fotoğraf 2–5, Elektrikli Ateşleme ve Test Cihazı
Fotoğraf 2–6, Ateşleme Kablosu
Fotoğraf 2–7, Çelik Plaka
Fotoğraf 2–8, Mk 7 Mod 1–8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları ve Üzerinde Patlatıldıkları Çelik
Plaka
Fotoğraf 2-9, Mk 7 Mod 1-8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Plaka Üzerine Yerleştirilmesi
Fotoğraf 2–10, Mk 7 Mod 1–8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Ayak Mesafelerinin (stand
off) Ayarlanması
Fotoğraf 3–1, “Mukayese Amaçlı Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–2, “0” MM Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–3, “4” MM Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–4, “8” MM Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–5, “12” MM Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–6, “16” MM Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–7, “0” MM Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–8, “14” MM Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–9, “22” MM Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–10, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–11, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-12, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-13, “3” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–14, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
xiv
Fotoğraf 3–15, “7” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3–16, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-17, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-18, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-19, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-20, “15” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-21, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-22, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-23, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-24, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-25, “15” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-26, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-27, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-28, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-29, “13” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-30, “16” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-31, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-32, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-33, “19” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-34, “24” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-35, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-36, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-37, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-38, “27” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-39, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-40, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
Fotoğraf 3-41, “40” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
xv
ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 1–1, Atom çekirdeğinin parçalanması (fizyon)
Şekil 1–2, Atom çekirdeğinin birleştirilmesi (füzyon)
Şekil 1–3, Tipik Bir Ateşleme Zinciri
Şekil 1–4, Pozitif ve Negatif Basınç Dalgalarının Aşamaları
Şekil 1–5, Miznay Schardin Etkisinin Oluşumu
Şekil 1–6, Parça Koparma Etkisi
Şekil 1–7, Krater ve Kamuflet Etkisi
Şekil 1–8, Konik Şekli Verilmiş ve Hizalanmış Patlayıcıların Hedefteki Delme Etkisi
Şekil 1–9, Elle Doldurulan Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
Şekil 1–10, Şarap Şişesi ve Konserve Kutusundan yapılmış El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
Şekil 1–11, Kaplama (Hizalama) Malzemesi
Şekil 1–12, Kaplama Malzemesinin Jet Formuna Dönüşümü
Şekil 1–14, Kaplama Malzemesinin Kama Halini Alması,
Şekil 1–15, Jet ve Hedef Arasındaki Etkileşim
Şekil 1–16, Jetin Hedefte Gösterdiği Özellikler
Şekil 1–17, Petrol Kuyularının Jet Etkisi İle Genişletilmesi,
Şekil 1–18, Anti Tank Mermilerde Konik Boşluklu Harp Başı
Şekil 1–19, Bunkerfaust Anti-tank Tüfek Bombası
Şekil 2–1, ‘ W ‘ Tipi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
1. GİRİŞ
1.1. Patlayıcıların Tarihsel Gelişimi Patlayıcı maddeler başlangıçta insanlığa hizmet etmek için icat edilmişken,
günümüzde daha çok insanları öldürmek için kullanılmaktadır. Patlayıcıların kanun
dışı kullanımları toplum emniyetini sürekli olarak tehdit eden bir unsur olarak
karşımıza çıkmaktadır. Her yıl binlerce insan, kişisel veya terör maksatlı kullanılan
patlayıcılarla, hayatlarını yitirmektedir. Can kayıplarına ek olarak milyonlarca
dolarlık mal ve iş kaybı, insanların yaşam şartlarını olumsuz yönde etkilemektedir.
Ancak tüm bu olumsuzluklarına rağmen patlayıcılar birçok alanda insanlığa hizmet
eden faydalı maddeler olarak kabul edilmektedir
Tarihte bilinen ilk patlayıcı madde olan kara barutun, milattan önceki yıllarda Çin
veya Orta Asya’da bulunduğu ve başlangıçta savaş dışı alanlarda kullanıldığı tahmin
edilmektedir. Kara baruttan bahsedilen ilk yazılı belge İngiliz Papaz Roger
Bacoon'un 1249 yılında yazmış olduğu kitaptır. Bu nedenle, özellikle Avrupa orijinli
kaynaklar kara barutun mucidi olarak Bacoon'u kabul etmektedir (Gök ve Şimşek,
1973).
1.2. Yüksek İnfilaklı Patlayıcıların Bulunması
Patlayıcı maddelerin gelişiminde ikinci büyük adım olarak Nitrogliserin (NG)'in elde
edilerek dinamitin yapılması görülmektedir. Ticari alanda en çok kullanılan patlayıcı
madde olan dinamitin ana maddesi olan nitrogliserin ilk olarak 1830 yılında
gliserinin nitrolanması ile elde edilmiştir. On dokuzuncu yüzyılda, Ascanio Sobrero,
Petruschevskıs, Zinin, Nobel gibi birçok bilim adamı, nitrogliserin üzerinde
çalışmalar yapmış olup, bunların içinde en çok İsveçli Bilim Adamı Alfred
NOBEL’in çalışmaları dikkat çekmiştir. Nobel 1867 yılında nitrogliserini odun
1
talaşına emdirerek dinamiti, 1875 yılında kolodyumu nitrogliserinde çökerterek
jelatin dinamiti elde etmiştir. Bu sayede patlayıcıların taşınması ve kullanılması daha
emniyetli hale gelmiş, büyük oranlarda üretilerek ticari alanda kullanılması mümkün
olmuş ve patlayıcı maddelerin tarihi gelişimine önemli bir katkıda bulunmuştur. Bu
buluş patlayıcılar için yeni bir çağın başlangıcı olarak kabul edilmektedir (Akçay,2000). Bu yeni tip patlayıcılar “yüksek infilaklı patlayıcı ailesi” olarak adlandırılmıştır.
Daha sonraki yıllarda yapılan çalışmalar yüksek infilaklı patlayıcıların yıkıcı
etkilerinin diğer patlayıcılara göre daha fazla olduğunu kanıtlamış ve bu patlayıcılar
hemen her alanda kara barutun yerini almaya başlamışlardır.
Günümüzde askeri maksatlarla olduğu kadar jeolojik çalışmalar, taş ve maden
ocakları, petrol kuyuları, inşaat ve hafriyat çalışmaları da patlayıcı maddelerin sıkça
kullanıldığı alanlar haline gelmiştir. Bugün patlatma yoluyla kaya kütlelerini kırma
faaliyeti, maden ve inşaat sektöründe kabul gören en güçlü ve en ekonomik
yöntemdir (Aldaş, 1999).
1.3. Patlama Nedir?
Patlama olayı; sıkıştırılmış bir hacimden, yüksek ısı, ani şok ve yüksek gürültü
eşliğinde, ani ve hızlı gaz çıkışı olarak tanımlanmaktadır (Hannum, Parmeter, 1998).
Bir kömür ateşi de gaz ve enerji yaymaktadır fakat bu faaliyet çok hızlı
gerçekleşmediği için patlama gerçekleşmemektedir. Bunun yanında sıkıştırılmış bir
gaz tüpünün vanasını açtığınızda çok hızlı şekilde gaz çıkışı görebilirsiniz ama bu
hareket sonrası enerji açığa çıkmadığından patlama meydana gelmemektedir. Yine
yanıcı bir madde olan “Termit” çok hızlı bir şekilde enerji yaymaktadır, fakat gaz
çıkışı olmadığından patlama gerçekleşmemektedir (Hannum, Parmeter, 1998).
2
1.3.1. Patlama Çeşitleri
Patlamalar esas olarak sahip oldukları enerjinin kaynağına göre
sınıflandırılmaktadırlar. Ancak bunun yanında infilak (yayılma) hızlarına göre de
patlamaları sınıflandırmak mümkündür.
1.3.1.1. Sahip Oldukları Enerjinin Kaynağına Göre Patlamalar
1.3.1.1.1. Mekanik patlamalar
Isıtılan veya sıkıştırılan gazların etrafını saran kabın direncini aşarak etrafa
yayılmasını ifade eder. Mekanik patlamaya en iyi örnek düdüklü tencerenin
patlaması, araba lastiklerinin veya bir balonunun fazla şişirilmesi sonucu
patlamasıdır (Hannum, Parmeter, 1998).
1.3.1.1.2. Nükleer patlamalar
Atom çekirdeğinin parçalanması (fizyon) veya birleştirilmesi (füzyon) esnasında çok
büyük enerjilerin ortaya çıkmasını ifade eder. Fotoğraf 1-1’de örnekleri görülen bu
tür patlamalarda ortaya çıkan enerji miktarı ve tahrip gücü çok yüksektir.
Fotoğraf 1–1, Nükleer Patlamalar (Nükleer Patlayıcı Fiziği, 2005)
3
2nci Dünya Savaşında Japonya’ya atılan ve fotoğraf 1–2’de görülen bir kg.
ağırlığındaki atom bombasının yaptığı tahribat, yaklaşık 20.000 ton TNT’nin
yapabileceği tahribata eşittir. Bugünün teknolojisi ile daha küçük miktarlar
kullanılarak çok daha büyük hasarlar oluşturmak mümkündür (Atomun Gücü,2005).
Fotoğraf 1–2, Hiroşima’ya Atılan Little Boy İsimli Nükleer Başlıklı Uçak Bombası
1.3.1.1.2.1. Nükleer Fizyon
Bir nötron yardımıyla genellikle Uranyum veya Plutonyum atomlarının
çekirdeklerinin daha küçük iki atoma (izotop) parçalanarak bir nükleer patlama
oluşturabilen fizyon bombasının elde edilmesidir. Şekil 1-1’de nükleer fizyonunun
oluşumu gösterilmiştir.
Şekil 1–1, Atom çekirdeğinin parçalanması (fizyon)
4
1.3.1.1.2.2. Nükleer Füzyon
İki küçük atomun, genellikle hidrojen ve hidrojenin izotoplarının (Döteryum ve
Trityum) bir araya getirilerek daha büyük bir atom ve/veya izotoplarını oluşturmak
(Helyum ve izotopları) suretiyle enerji açığa çıkarılmasıdır. Güneş bu şekilde enerji
üretmektedir. Şekil 1-2’de Nükleer Füzyonunun oluşumu gösterilmiştir (Nükleer
Patlayıcı Fiziği, 2005).
Şekil 1–2, Atom çekirdeğinin birleştirilmesi (füzyon)
1.3.1.1.3. Kimyasal patlama
Katı, sıvı ya da gaz halinde bulunan bir kimyasal maddenin reaksiyon sonucu gaz
halinde etrafa yayılması ve enerji açığa çıkarmasıdır.
Patlama olayı aslında bir çeşit yanma olayıdır. Yanmanın gerçekleşebilmesi için en
az bir oksitleyici madde ile bir yanıcı maddeye ihtiyaç vardır. Bu maddeler bir araya
geldiğinde, ısı alev alma noktasına yükseldiği takdirde yanma gerçekleşir. Normal
yanma diye adlandırılan ve havada % 21 oranında bulunan oksijen tarafından
desteklenen bu tür yanmalar güncel olarak görülen olaylardır. Yanma olayının sürati
arttığı takdirde normal yanma ani yanmaya, yani patlamaya dönüşür.
5
Bir patlayıcı madde infilak ettiğinde, infilak sonucu oluşan gazlar, patlayıcı
maddenin orijinal hacminden 10.000 ila 15.000 kat daha büyük bir hacime çok
büyük bir hızla genleşirler. Bu olaylar, mikro saniyelerle ifade edilen bir zaman
dilimi içerisinde gerçekleşmekte ve beraberinde şok dalgaları, yüksek ses, ışık ve ısı
açığa çıkarmaktadır. Fotoğraf 1–3’te bir kimyasal patlama görülmektedir (Hannum,
Parmeter, 1998).
Fotoğraf 1–3, Kimyasal Patlama Örneği
1.3.1.2. İnfilak (Yayılma) Hızlarına Göre Patlamalar 1.3.1.2.1. Düşük Hızlı (Alçak İnfilaklı) Patlamalar
Havada asılı bulunan toz, gaz veya buhar gibi hava-yakıt karışımlarının ateşlenmesi
neticesi görülen patlamalardır. Bu gruba giren bir patlama, infilak boyunca nispeten
geniş bir alan üzerinde, yavaş bir hızla yayılmaktadır. Bu tür bir patlamaya yol açan
pek çok patlayıcı madde, kesici ve parçalayıcı bir etkiden ziyade, roket ve araba
motorlarında olduğu gibi itici bir etkiye sahiptir.
Bunun yanında düşük hızlı bir infilak, patlama sürecinin tam olarak tamamlanmadığı
veya patlayıcının en yüksek hızından daha düşük bir hızla infilak ettiği durumlarda
da görülebilmektedir. Böyle bir infilak, yetersiz güçte başlatıcı (fünye), patlayıcı ile
6
başlatıcı arasındaki irtibatın zayıf olması, patlayıcının niteliğini kaybetmesi ve
bozulması, patlayıcının yapısı içerisinde homojen devamlılığın olmaması (hava
boşluğu bulunması) gibi faktörlerden birinin veya birkaçının bir araya gelmesi
neticesi görülebilir.
Düşük hızlı bir patlama sonucu, etrafta bulunan cisimlerin yerleri değişmekte ve bu
cisimler üzerinde kopma ve parçalanmadan daha çok yırtılma ve bükülme izleri
görülmektedir.
Bir bina içerisinde meydana gelen düşük seviyeli bir patlama esnasında duvarlar dışa
doğru itilir ve bu durum çatı kısmının içeriye düşmesine yol açar. Cisimler birbirleri
ile benzersiz şekilde, değişik yönlere doğru dağılırlar. Parçalanmanın diğer
özellikleri görülmez. Patlama merkezinin tespiti, yüzeylerde görülen renk
değişiklikleri ve buna benzer özel emareler sayesinde gerçekleştirilebilir. Bu tip bir
patlama sonucu ortaya çıkan zarar geniş bir alanda yayılmış olarak görülebilir fakat
kural olarak her bölgeye benzer şekilde dağılır (Şen, 2001).
1.3.1.2.2. Yüksek Hızlı (Yüksek İnfilaklı) Patlamalar
Bu tür bir patlama; TNT, Nitrogliserin, PETN, gibi güçlü patlayıcıların ateşlenmesi
ile ortaya çıkmaktadır. Ayrıca bir “Yüksek Hızlı” infilaktan bahsedildiğinde,
patlayıcının muhtemel en yüksek hızla yanarak infilak ettiği anlatılmak
istenmektedir.
Yüksek hızlı patlamalar genellikle, adım adım fakat çok hızlı ilerleyen
reaksiyonlardır. Reaksiyonun istenilen yer ve zamanda, emniyetli bir şekilde
gerçekleşmesini temin etmek amacıyla, patlayıcılar bir zincir dâhilinde ateşlenir. Bu
zincir genellikle ateşleme zinciri olarak ifade edilir. Küçük bir miktar hassas
patlayıcıdan termal, mekanik veya elektrik enerjisi şeklinde bir başlangıç uyarısı
7
alınır ve bu uyarı kuvvetlendirilerek daha geniş hacimli fakat daha az hassas
patlayıcılara iletilerek bir reaksiyon başlatılır. Şekil 1–3’te tipik bir ateşleme zinciri
görülmektedir.
Kontrol Mekanizması
Yemleme
Başlatıcı
Ana İmla Hakkı
Hassasiyet
ÇOK AZ
Şekil 1–3, Tipik Ateşleme Zinciri, (Şen, 2001).
Patlamanın çıkış yeri, açığa çıkan kuvvetin her yöne eşit olarak dağıldığı bir
noktadır. Merkeze yakın yerlerdeki artıklar üzerinde, patlamadan dolayı kesme ve
parçalanma izleri görülür. Hareket edebilen cisimler ile patlama sonrası meydana
gelen yıkım, genellikle merkezden dışa doğru devam eden güzergâhlar üzerindedir.
Patlama sonrası oluşan negatif basınca bağlı emme etkisi veya nesnelerin patlamanın
gücünü geri yansıtması, bu durumu değiştirebilir. Fakat buna rağmen, incelemeler
esnasında merkezden dışa doğru oluşan bu şablonun tespiti mümkündür.
Düşük seviyeli ve yüksek seviyeli patlamalar arasındaki fark, olay yerini inceleyen
uzman için önemli bir konudur. Çünkü birinci tür patlamalar genellikle kaza neticesi
ortaya çıktıkları halde, ikinci türdeki patlamalar daha çok planlanmış patlamalardır.
8
1.4. Patlayıcı Madde Nedir?
Patlayıcı maddeler; kendi olağan şekillerinde sabit (kararlı) olmayan, dışarıdan gelen
darbe, sürtünme, kıvılcım veya şok gibi bir etki sonucu ani reaksiyona (yanma)
girerek gaz haline geçen ve bu esnada büyük miktarda basınç, ısı, ışık ve ses yayan
kimyasal maddelerdir.
1.4.1. Patlayıcı Madde Çeşitleri
Patlayıcı maddeleri çeşitli şekillerde sınıflandırmak mümkündür.
- Güçlerine göre; yüksek hızlı ve düşük hızlı patlayıcı maddeler,
- Kimyasal yapılarına göre; organik ve inorganik patlayıcı maddeler,
- Bulundukları hale göre; katı, sıvı ve gaz halindeki patlayıcı maddeler,
- İmal şekillerine göre; el yapımı ve fabrika imali patlayıcı maddeler,
- Uygulama alanlarına göre; sevk ediciler, tahrip gücü olanlar ve piroteknik
maddeler (eğlence, işaret ve aydınlatma maksatlarıyla kullanılan patlangaçlar,
maytaplar, işaret ve aydınlatma fişekleri, havai fişekler, kestane fişeği, çatapat, vb.).
Bunlar arasında en yaygın olarak kullanılan sınıflandırma güçlerine göre, yüksek
hızlı (infilaklı) ve düşük hızlı (infilaklı) patlayıcılar şeklindedir.
1.4.1.1. Yüksek Hızlı Patlayıcı Maddeler (High Explosives)
Ani yanma olayının hızı birçok patlayıcı madde için ölçülmüş olup, bu yanma hızı
patlayıcı maddenin patlama hızı olarak bilinir. Yüksek hızlı patlayıcıların yanma
(patlama) hızı 1.000 ile 8.500 m/sn. arasında değişir (Hannum, Parmeter, 1998).
9
Yüksek hızlı patlayıcılar hassasiyetleri göz önünde bulundurularak genel olarak;
başlatıcılar (Primary/Initiating Explosives) ve başlatıcı olmayanlar
(Secondary/Noninitiating Explosives) şeklinde iki grupta toplanır (Miller,2003).
Isı, sürtünme ve darbeye karşı aşırı derecede hassas olan birinci (primary) gruba
örnek olarak fotoğraf 1-4’te görülen tahrip kapsülü (soldaki) ve elektrikli fünye gibi
başlatıcılarda kullanılan; kurşun azidür (lead azide), kurşun stefanat (lead styphnate),
cıva fulminat (mercury fulminate) verilebilir.
Fotoğraf 1–4, Birinci (Primary) Gruba Ait Patlayıcılara Örnek
Isı, sürtünme ve darbeye birinci gruba göre daha az hassas olan ikinci (secondary)
gruba örnek olarak; TNT (Trinitro Toluen), PETN (Penta Erythrite Tetranitrate),
RDX (Cyclotrimetrylene Trinitramine), ANFO (Amonyum Nitrat Fuel Oil),
emülsiyon patlayıcılar ve ticari dinamit verilebilir. Fotoğraf 1-5’te TNT’nin çeşitli
formları görülmektedir.
Fotoğraf 1–5, Toz ve Kalıp Haldeki TNT Çeşitleri
10
1.4.1.2. Düşük Hızlı Patlayıcı Maddeler (Low Explosives)
Düşük hızlı patlayıcılar ses hızından düşük hızlarda yanarlar, yüksek hızlı
patlayıcılara kıyasla daha yavaş enerji yaratırlar ve meydana getirdikleri basınç
dalgası da ses hızının altındadır. Patlama hızları saniyede 1.000 metrenin altındadır
(Hannum, Parmeter, 1998).
Bu tür patlayıcılar başlatıcı (propellant) türü patlayıcılardır. Yani genellikle patlama
zincirini kolaylıkla başlatabilirler ve mermi veya mühimmatları ileri sevk ederler. Bu
tür patlayıcılara yanan patlayıcılar (burning explosives) ismi de verilmektedir
(Saferstein, 1998).
En çok bilinen düşük hızlı patlayıcılar kara barut ve dumansız baruttur. Dumanlı
Barut olarak da bilinen fotoğraf 1–6 görülen kara barut Potasyum veya Sodyum
Nitrat (%75), Kükürt (%10), Kömür tozundan (%15) oluşur.
Fotoğraf 1–6, Kara Av Barutu
Kara barut açıkta yakıldığında süratle yanarken, kapalı bir kap içerisinde
sıkıştırıldığında infilak eder. Kara baruttan imal edilmiş olan ve etrafı özel bir bez
veya plastik (PVC) kaplamayla izole edilmiş olan fotoğraf 1-7’deki emniyetli
saniyeli fitiller tahrip kapsülüne kıvılcım taşıyarak ana patlayıcı maddenin
patlatılmasında, patlama mahallinden emniyetli bir zaman içerisinde ayrılmayı
sağlamak maksadıyla kullanılırlar.
11
Fotoğraf 1–7, Emniyetli Saniyeli Fitiller
Dumansız barut, boru bomba düzenekleri içerisinde en çok karşılaşılan patlayıcı
türleri arasındadır. Dumansız barut; Nitrik Asitin, Selüloz ile birleşmesinden
meydana gelmiştir. Suda erimez, yaprak, yıldız, pul, tane, çubuk şeklinde imal
edilebilir. Genellikle sevk edici (propellant) olarak kullanılır. Fotoğraf 1-8’de çeşitli
şekillerde imal edilmiş dumansız barutlar görülmektedir.
Fotoğraf 1–8, Dumansız Barut Çeşitleri
Kara barut gibi düşük hızlı patlayıcılar fotoğraf 1–9’daki gibi bir boru şeklindeki
kapalı kaplar içerisine koyulur, sıkıştırılır ve bir başlatıcı (saniyeli fitil) ile ateşlenirse
yüksek güçlü (infilaklı) patlama oluşabilir.
Fotoğraf 1–9, Boru Bomba Çeşitleri
12
1.5. Patlamanın Etkileri
Patlayıcı maddelerin infilak neticesinde aniden bulundukları halden gaz haline
geçtiklerinden bahsetmiştik. Bu sırada açığa çıkan büyük miktardaki enerji patlama
merkezinin çevresindeki alana büyük zararlar verir. Her patlama olayı sonrası birinci
dereceli etkiler (asıl etkiler) ve bu etkilere bağlı olarak ortaya çıkan çok miktarda tali
etki görülmektedir. Asıl ve tali etkilerin gücü, kullanılan patlayıcının cins ve
miktarına bağlı olarak değişmektedir.
1.5.1. Basınç Etkisi
Patlayıcı maddelerin infilakı neticesi çok sıcak ve hızla yayılan gazlar ortaya
çıkmaktadır. Bu gazlar, patlama noktasını çevreleyen hava tabakasının her bir
santimetre karesinde patlayıcının cins ve mikterına bağlı olarak 100 tona kadar
ulaşabilen basınç üretebilmekte ve etrafındaki hava tabakasını saatte yaklaşık 11.200
kilometre hızla sıkıştırarak, patlama noktasından uzaklaştırabilmektedir. Patlama
noktasından hareket eden basınç dalgası patlama merkezinden uzaklaştıkça gücünü
kaybederek sönmektedir (Rhykerd ve ark. 1999).
Fotoğraf 1–10, Patlamayla Oluşan Basınç (Şok) Dalgasının Görünümü
13
1.5.1.1. Basınç Dalgaları
Yeryüzü şekilleri patlamayla oluşan basınç dalgasının etkisini büyük ölçüde
değiştirebilir. Yavaşça yükselen eğim basınç dalgalarını yansıtır ve patlama
dalgasının güçlenmesine yol açar. Bununla birlikte alçalan eğim patlama dalgasının
genişleyerek sonunda zayıflamasına neden olur. Patlama dalgasına tesir eden diğer
faktörler arasında olay yerindeki ısı ve basınç, ısı değişiklikleri, mevsim, yükseklik,
nem, pus ve yağmur sayılabilir.
Basınç dalgasının iki belirgin aşaması vardır. Her iki aşamada da farklı oranlarda ve
sürelerde farklı basınçlar oluşur. Bu iki aşama pozitif ve negatif basınç dalgası olarak
adlandırılır.
Şekil 1–4, Pozitif ve Negatif Basınç Dalgalarının Aşamaları
1.5.1.1.1. Pozitif Basınç Dalgası
Patlama merkezinden itibaren yayılan ve bir müddet sonra gücünü kaybeden basınç
dalgası pozitif basınç dalgasıdır (Rhykerd ve ark. 1999). Pozitif basınç dalgası
patlama anında meydana gelir ve etrafındaki havayı iter.
14
Güçlü patlayıcılar ses dalgasından daha süratli yayılırlar. Bu süpersonik hız, “şok
cephesi” meydana getirir. Şok cephesi, pozitif basınç dalgasının en önde ilerleyen
bölümüdür. Pozitif basınç dalgası, yüksek güçlü patlayıcıların infilakında ortaya
çıkan etkilerden en güçlüsü ve tahrip edici etkisi en yüksek olanıdır.
1.5.1.1.2. Negatif Basınç Dalgası Negatif basınç dalgası pozitıf basınç dalgasının sona ermesini müteakip oluşur.
Pozitif basınç dalgası ile sıkıştırılan ve yerinden itilen havanın oluşan boşluğa geri
dönmesi sonucunda meydana gelerek kısmi bir vakum etkisi yaratır.
Pozitif basınç dalgasının yarattığı boşluğun hava akımı ile tekrar dolarak yer
değiştirmesi olayı olarak da ifade edebileceğimiz negatif basınç dalgasının gücü daha
azdır. Fakat pozitif basınç dalgasından daha uzun sürer.
Ayrıca, negatif basınç dalgası pozitif basınç dalgasının etrafa fırlattığı cisimleri
patlama merkezine doğru emme kabiliyetine sahiptir. Yerinden itilen havanın içe
yani, patlama merkezine doğru gitmesi nedeniyle de yolu üzerindeki nesneler tahrip
olacaktır.
1.5.2. Odak Etkisi
Basınç dalgalarının biçimleri, doğal veya suni engeller, atmosferdeki ısı tabakaları
gibi yansıdıkları yüzeyler nedeniyle, bozulabilir, eğilebilir, istikametlerinden
ayrılarak patlama basıncının güçlenmesine sebep olabilirler. Bu tip olaylar patlama
basıncının anormal mesafelere kadar ulaşmalarına yol açar.
15
Alçak seviyedeki (yüzeye yakın) sıcak ve soğuk hava tabakaları önemli miktarda
odaklaşmaya yol açabilir ve şiddetli basıncın aşağıya doğru yönelmesine neden
olabilir.
1.5.3. Isı Etkisi
Isı etkisi patlamanın neden olduğu ısıyla ilgilidir ve büyük ölçüde, patlatılan
maddeye bağlıdır. Patlama merkezindeki sıcaklığın 3000–4000 C º dereceye kadar
çıkması şaşırtıcı değildir ve burada oluşan sıcak metal parçaları etrafta yangın
çıkarabilir.
Genellikle düşük hızlı patlayıcıların yakıcı etkisi yüksek hızlı patlayıcıdan daha uzun
sürelidir. Bununla birlikte yüksek hızlı patlayıcı çok daha yüksek fakat çok kısa
süreli bir ısı yaratacaktır. Isı etkileri genellikle patlama etkileri içinde en az zarara
neden olanıdır. Patlama bölgesinde çabuk tutuşan yanıcı maddeler bulunmuyorsa ısı
etkisi normal koşullarda büyük önem taşımaz. Buna yakıt-hava karışımlarının
kullanıldığı durumlar istisna teşkil eder.
1.5.4. Parça Etkisi
Patlayıcı madde infilak ettiğinde meydana gelen basınç tesiri ile dış kap parçalanarak
veya yırtılarak fotoğraf 1–11’de görüldüğü gibi patlama noktasından 360 dereceyle
ve büyük bir hızla çevreye yayılacaktır. Patlama sonrasında meydana çıkan enerjinin
yarısına yakın bir bölümü dış kabın parçalanması ve bu parçaların çevreye
fırlatılmasında kullanılmaktadır. Parça etkisi genellikle insanlar ile hafif zırhlı
araçları etkisiz hale getirmek için mühimmatlarda kullanılmaktadır.
16
Fotoğraf 1–11, Parça Tesiri
Basit bir parça tesirli bomba, patlayıcı maddenin metal boru gibi parçalayabileceği
bir kabın içine konulmasıyla elde edilebilmektedir. Patlatılan madde içine koyulduğu
kabı parçalar ve kullanılan patlayıcı maddenin cinsine göre, yüksek hızla fırlayan
parçalar kendi istikametlerinde ilerler ve çok uzak mesafelerde bile yaralanma ve
ölümlere sebep olabilirler.
Fotoğraf 1–12, Parça Tesirli Bombalar
Bombalarda parça etkisini arttırmak amacıyla fotoğraf 1-12’deki gibi bilye, çivi
benzeri “şarapnel” olarak adlandırılan metal cisimlerde kullanılabilmektedir.
17
1.5.5. Miznay Schardin Etkisi
Miznay Schardin Etkisi; Kinetik enerji ve basınç etkisinin birleşimidir. Şekil 1–5’te
görüldüğü gibi yüksek hızlı patlayıcının üzerine bir iç bükey veya düz metal plaka
yerleştirimek suretiyle infilak ettirilmesi halinde, çelik plaka patlama basıncının
etkisiyle şekil değiştirirek mermi hızında harekete geçer. Bu levha umumiyetle esnek
ve yumuşak çelikten yapılmıştır. Patlayıcıların bu etkisinden çoğunlukla anti-tank
mayınlarında tankların zırhını delmek amacıyla faydalanılmaktadır.
Metal çelik levha (konkav)
Plastik patlayıcı Çelik plakanın yüksek
basınçta oluşan son durumu
Ateşleme noktası Patlama sonrası ilk durum
Şekil 1–5, Miznay Schardin Etkisinin Oluşumu (Seyhan, 2003).
1.5.6. Parça Koparma, Fırlatma Etkisi (Spalling)
Delmeden çok, şok dalgası vasıtası ile zırha zarar verilmesidir. Plastik patlayıcı
dolgu maddesi taşıyan ve kalın cidarlı mühimmatlarda olduğu gibi, mühimmatın
hedefe çarparak infilak etmesiyle oluşan şok dalgalarının zırhı etkileyerek, zırhın
diğer tarafından parça koparması bu prensibe dayanır. Şekil 1-6’da parça koparma
etkisi gösterilmektedir.
18
Fırlayan metal
Çelik zırh
Patlayıcı
madde Şekil 1–6, Parça Koparma Etkisi (Seyhan, 2003).
1.5.7. Krater ve Oyuk (Kamuflet) Etkisi
Yüzeydeki bir patlamada enerjinin bir kısmı, yerde çukur açılması ve toprak şoku
yaratılması suretiyle harcanır. Toprakta şok dalgası oluşurken enerjinin bir kısmı da
atmosfere yansır. Yüzeye harcanacak enerji miktarı ise yüzeyin özelliklerine bağlı
olarak değişir.
Şekil 1–7, Krater (a) ve Kamuflet (b)
Bir patlayıcı madde toprağa gömülüp patlar ise topraktaki en az dirençli olan
kısımdan itibaren bir toprak hareketi meydana getirir. Şekil 1-6’da görüldüğü gibi
toprakta meydana gelen bu açılmaya krater adı verilir. Ancak üzerindeki toprağı
atamayacağı kadar derinde patlatıldığında patlamanın etkisi yüzeye ulaşamayıp
19
toprak altında kalır ve içi karbondioksit dolu kraterler oluşturur. Bu dışarı açılmayan
kraterlere ise oyuk (kamuflet) ismi verilir.
1.5.8. Patlayıcıların Şekillendirilmiş Boşluklu Dolgu (Munroe/Shaped Charge)
Etkisi
Patlayıcı maddelerin infilakı neticesinde oluşan basınç ve açığa çıkan enerjiyi belli
bir yöne veya yüzeye yönlendirmek amacıyla patlayıcılar belli kural ve tekniklerle
şekillendirilebilirler.
Eğer bir açı yapacak şekilde iki patlayıcı yüzey bir araya getirilir ve bu iki patlayıcı
aynı anda infilak ettirilirse her iki patlayıcı yüzeyde meydana gelen basınç ve yüksek
ısı patlayıcı yüzeylerin birbirleriyle yaptıkları açının açıortayı doğrultusunda bir etki
meydana getirir.
Burada maksat patlayıcı maddeden elde edilen gücün büyük bölümünün belli bir
noktada toplanmasıdır. Bunun sonucunda, patlayıcı madde uygun olarak kesilerek
biçimlendirilmesi durumunda yönlenmiş bir enerji odağı yaratılabilir. Bu şekilde
hazırlanmış bir patlayıcı madde şekillendirilmemiş aynı kütledeki patlayıcıdan daha
büyük bir etki yaratabilir. Bu etki “Patlayıcıların Şekillendirilmiş Boşluklu Dolgu
Etkisi (Munroe/Shaped Charge)” olarak adlandırılır (Walters, 1998).
1.5.8.1. Munroe/Shaped Charge Etkisinin Tarihi Gelişimi Dr. Charles Munroe 1880’li yılların başında Rhode adasındaki Newport Deniz
Kuvvetleri Torpido Araştırma İstasyonunda üzerinde üretici firmanın seri numarası
kazınmış olan ve torpido harp başlığında kullanılması planlanan patlayıcı madde
kalıbını çelik bir plaka üzerine bitişik şekilde, harflerin yazılı olduğu yüzeyin ters
20
tarafından ateşleyerek patlatmış ve harflerin çelik plaka üzerine geçtiğini görmüştür
(Hagan, 2002).
Ayrıca yine ilk boşluklu patlayıcı madde kabı Munroe tarafından icad edilmiştir. Bu
kap ince cidarlı bir teneke konserve kutusu ile kutunun etrafına ve üzerine bağlanmış
dinamit kalıplarından oluşmaktaydı. Teneke kap, açık ucu çelik plakayı gösterecek
şekilde yerleştirilerek plakada delik açmak amacıyla kullanılmıştı.
Patlayıcı maddelerin bu özelliği Amerika ve İngiltere’de Munroe etkisi olarak
bilinirken Avrupa’da modern boşluklu patlayıcı madde kaplarının gerçek mucidi
olarak kabul edilen von Foester veya Neumann etkisi olarak adlandırılmaktadır
(Walters, 2003).
Bazı kaynaklarda ilk olarak Munroe tarafından keşfedilen patlayıcıların bu etkisinin
aslında ilk defa maden mühendisleri tarafından 1792 yılında farkedildiğine ilişkin
bilgiler mevcuttur.
Boşluklu patlayıcı maddelerin sağladığı üstün kesme ve delme özelliği çok uzun bir
süredir bilinmesine rağmen bu buluş, hem askeri hem de sivil çevreler tarafından
uzun süre ihmal edilmiştir. Boşluklu patlayıcı madde kaplarının gelişiminin 1935–
1939 yıllarında; daha etkili anti tank silahlarına olan ihtiyaçtan dolayı gerçekleştiği
söylenebilir (Roman, 2004).
İsviçre ordusunda makineli tüfek nişancısı olarak görev yapmış olan kimya
mühendisi Henry Mohaupt, 2.Dünya Savaşı için hazırlanmakta olan ordudaki anti-
tank silahlarının yetersizliğini farketmiş ve Zürih’te kurduğu laboratuarında anti-tank
silahlarını daha etkin hale getirmek için çalışmaya başlamıştır.
21
Mohaupt çalışmalarında konik şeklinde boşluklu patlayıcılarla çalışmış ve ilk defa
konik boşluğu çelik metalle hizalayarak (kaplayarak) ve şekil 1–8’ de görüldüğü gibi
hedeften belli bir uzaklıkta patlatarak hedefte patlayıcı madde kabındaki koniğin
çapından daha derin bir krater oluştuğunu fark etmiştir (Douglas, 1990).
Hedef Çelik Plaka
Krater
Hizalama (Kaplama) Malzemesi
Konik Boşluk
Plastik Patlayıcı Madde
Şekil 1–8, Konik Şekli Verilmiş ve Hizalanmış Patlayıcıların Hedefteki Delme Etkisi (Miller, 2003).
İsviçre ve Fransa’da konuya karşı yaratılan ilgiden sonra, İngiliz ve Fransızlar
Mohaupt’un yardımıyla kendi araştırma programlarını başlatmıştır. Fransızlar bu
gizli çalışmalarını belli şartlarla Amerika Birleşik Devletleriyle paylaşmıştır.
Gerçek savaşın 10 Mayıs 1940’ta başlamasından sonra Mohaupt Birleşik Devletlere
çağrılmış, Ekim 1940’ta Amerika’ya gelerek Bazuka projesinin yönetimine
geçmiştir. Bu program, başlangıçta oldukça şüpheci davranan Amerikan
Ordudonatım bölümünün, Mohaupt’un araştırmalarının önemini anlamasından sonra
ancak 4 Mayıs 1941’de birinci öncelikli proje konumuna gelmiştir.
22
Mohaupt yabancı uyruklu olması nedeniyle daha sonra programın dışına çıkarılarak,
proje hakkında tavsiyelerde bulunduğu danışman konumunda çalışmaya başlamıştır.
Mohaupt’un çalışmaları sayesinde bazuka piyade askerlerine tankları durdurma
kabiliyeti sağlamış ve savaşta ilk olarak Kuzey Afrika bölgesinde kullanılmıştır
(Douglas, 1990).
1.5.8.2. Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Boşluklu patlayıcı madde kapları, patlayıcı maddelerin doğasında bulunan kimyasal
enerjinin belli bir yüzeyde yoğunlaştırılması suretiyle jet etkisi yaratılarak
etkinliğinin ve performansının arttırılması, bu sayede sert cisimlerin delinmesi ve
kesilmesi işlemlerinde kullanılmak amacıyla özel tasarlanmış kaplardır. Bu kaplar
patlayıcı madde kalıbının bir ucuna simetrik ve geometrik şekil verilerek boşluk elde
edilmesiyle ve kalıbın diğer ucuna bir fünye takılmasıyla oluşturulan düzeneklerdir.
Bu simetrik şekiller sayesinde yoğunlaşarak belli bir bölgede odaklanan patlama
enerjisi bu bölgede büyük bir yönlendirilmiş kuvvet oluşturur. Bu yoğun haldeki
enerji metal bir plakaya doğrultulduğunda, şekillendirilmemiş aynı büyüklükteki ve
hatta daha büyük bir patlayıcı madde kalıbının aynı metal plaka üzerinde
oluşturacağı delme veya kesme etkisinden daha büyük ve derin bir etki oluşturur
(Walters, 2003).
Patlayıcı madde kaplarında şekilli boşluk olarak dairesel, konik, elips, lale,
ikizkenarlı koni, piramit ve buna benzer simetrik şekiller kullanılabilir.
Boşluklu patlayıcı madde kaplarının performansı üzerinde önemli rol oynayan
özellikler arasında ayak mesafesi, kullanılan patlayıcı maddenin cinsi ve şekillenmiş
boşluk açısını en önde gelen özellikler olarak sayabiliriz.
23
1.5.8.2.1. Ayak Mesafesi (Stand Off)
Boşluklu patlayıcı madde kabının tabanı ile hedef arasındaki serbest hava
boşluğudur. Kap hedef yüzey üzerine yerleştirildiğinde kaba doldurulan patlayıcının
kaplandığı (hizalama) malzeme ile kesilmesi veya delinmesi istenen hedef yüzey
arasındaki mesafe ayak mesafesi olarak adlandırılmaktadır.
Bu alan jetin oluşmasına izin vermek için gereklidir ve bu alanda bulunacak en ufak
engel teşkil edici madde jetin hedefe nüfuz etmesini önemli ölçüde etkileyecektir
(Walters, 2003).
1.5.8.2.2. Patlayıcı Maddenin Cinsi
Boşluklu patlayıcı madde kaplarında kullanılan patlayıcı madde; yüksek infilak
süratine sahip, girdiği kabın şeklini alacak, döküme uygun ve hava boşluğu
bırakmayacak yapıda olmalıdır. Bu amaçla genellikle C3, C4, RDX, Comp B,
Pentolit ve HBX-1 gibi yüksek infilaklı plastik patlayıcı maddelerin kullanılması
tercih edilir (Walters, 2003).
1.5.8.2.3. Şekillenmiş Boşluk Açısı
Boşluklu patlayıcı madde kabının patlatılması sonucu oluşan şok dalgalarını bir tek
noktaya odaklanarak jet formuna dönüşmesini sağlayan simetrik geometrik boşluğun
tepe açısıdır. Patlayıcı madde dolgusunun kabın simetrik merkezi ile bir eksen teşkil
etmesi jetin performansı için son derece önemlidir.
24
1.5.8.3. Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı Çeşitleri
Boşluklu patlayıcı madde kaplarını imal ediliş tekniğine göre fabrikasyon ve el
yapımı olmak üzere ikiye ayırabiliriz.
1.5.8.3.1. Fabrikasyon dolgulu boşluklu patlayıcı madde kapları
Ayak mesafeleri fabrikasyon olarak ayarlanmış, malzeme özellikleri ve ölçüleri
standart olarak imal edilmiş boşluklu patlayıcı madde kaplarıdır. Patlayıcı madde,
kaplara fabrikasyon olarak doldurulmuş veya sonradan elle doldurulacak şekilde
ayarlanmış olabilir. Şekillenmiş boşluğun geometrik şekline ve kullanım maksadına
göre çeşitli tipleri mevcuttur.
1.5.8.3.1.1. Kesme Maksatlı Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları Delme etkisinden daha çok kesici etkisi olan, uzun ve hat şeklinde kesilmesi istenen
metal cisimlerin emniyetli şekilde uzaktan müdahaleyle hızlı ve güvenli biçimde
kesilmesinde kullanılan doğrusal boşluklu patlayıcı madde kaplarıdır. Fotoğraf 1-13’
de görüldüğü gibi çeşitli tipleri mevcuttur (AET Ürün Katoloğu,2005).
Fotoğraf 1–13, Doğrusal Boşluklu Fabrikasyon Patlayıcı Madde Kapları
Foto 1–14’te görülen patlayıcı madde kapları 200 m derinliğe kadar su altında
yapılan kesme işlemlerinde kullanılmak amacıyla tasarlanmıştır. Tek tarafı ile 75 mm
25
kalınlığa kadar çelik plakaların, çift taraflı olarak 150 mm kalınlığa kadar çelik
halatların kesilmesinde kullanılabilirler (AET Ürün Katoloğu,2005).
Fotoğraf 1–14, Su Altında Kullanılmak İçin Dizayn Edilmiş Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Fotoğraf 1–15’te görülen ve ‘Hayrick’ olarak da bilinen bu kaplar uç uca eklenerek
geniş çelik boruların etrafına yerleştirilebimekte ve kesme işlemlerinde
kullanılabilmektedir (Miller, 2003).
Stand Off Ayakları Açık
Stand Off Ayakları Kapalı
Fotoğraf 1–15, Kutu (Boxed) Tipi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
26
1.5.8.3.1.2. Bükülebilir Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları Fotoğraf 1–16’da örneği görülen taşıyıcıların kesme maksatlı doğrusal boşluklu
patlayıcı madde kaplarından tek farkları elastik yapıda bükülebilir özellikte
olmalarıdır. Ağaç makara etrafına sarılmış olarak taşınabilirler. İçleri ‘V’ şeklinde
yüksek infilaklı plastik patlayıcı kristalleri ile doludur (Miller, 2003).
Fotoğraf 1–16, Bükülebilir Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları (FLSC–Flexible Linear Shaped Charge)
Plastik Patlayıcı
1.5.8.3.1.3. Delme Amaçlı Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları Şekillenmiş boşluğu konik, yarıküresel, piramit gibi simetrik şekillerde yapılmış olan
bu kaplar sert yüzeyleri delme amacıyla kullanılmak için tasarlanmışlardır.
Fotoğraf 1–17’deki HSC 300 model yarı küresel kap kuyu açma ve köprü yapım
çalışmalarında normal tahrip metotlarının yetersiz kaldığı durumlar için
tasarlanmıştır. 300mm çapında, 23 kg ağırlığında, 14.2kg RDX/TNT karışımı içeren,
küresel boşluğu ince çelikle kaplanmış (hizalama), optimum ayak mesafesi 1.2 to 1.8
m arasında olan, hedefteki krater derinliği hedef malzemenin cinsine göre 600mm-
2400mm arasında değişen yarı küresel boşluklu bir patlayıcı madde kabıdır (AET
Ürün Katoloğu, 2005).
27
Fotoğraf 1–17, HSC 300, Yarı Küresel (Hemispherical)
Fotoğraf 1–18’deki CDS 150 model kabın konik boşluğu ince çelik malzemeyle
hizalanmıştır. 150 mm çapında, 3 adet portatif ayak sayesinde 145 mm ayak mesafesi
olan, 3.1 kg yüksek infilaklı patlayıcı madde ile doldurulmuş toplam ağırlığı 4.9 kg
olan, delme amaçlı tasarlanmış konik boşluklu bir patlayıcı madde kabıdır. Yaklaşık
olarak yumuşak çelikte 250 mm, sert kayalarda (granit) 380 mm, betonda 760 mm,
yumuşak kayada 910mm delme etkisi vardır (AET Ürün Katoloğu, 2005).
Fotoğraf 1–18, CDS 150, Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Çelik Plaka Üzerindeki Uygulaması
Fotoğraf 1–19’daki M2A3 konik boşluklu patlayıcı madde kabı ve fotoğraf 1–
20’deki Dik Açılı Konik Boşluklu kap güçlendirilmiş beton veya zırhlı yüzeylerde
delik açmada kullanılır. Ayak mesafeleri fabrikasyon olarak ayarlanmıştır. Yığın
patlayıcıların imhasında da kullanılırlar. Fabrikasyon olarak doldurulan kaplarda
konik boşluğu kapayan cam, çelik kaplama malzemesine göre daha ince olmasına
rağmen daha yüksek oranda delik açılmasını sağlar (AET Ürün Katoloğu, 2005).
28
Fotoğraf 1–19, M2 A3, Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
Fotoğraf 1–20, FC 160,Dik Açılı Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı 1.5.8.3.1.4. Elle Doldurulabilir Tip Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Bu tip boşluklu patlayıcı madde kaplarının şekilleri ve ölçüleri standart olarak
ayarlanmış ve fabrikasyon olarak yapılmış olup, patlayıcı madde sonradan el ile
doldurulur. Genellikle fotoğraf 1-21’deki gibi konik veya şekil 1-9’daki gibi doğrusal
açılı tipleri kullanılmakta olup dolgu maddesi olarak C3 ve C4 gibi plastik
patlayıcılar kullanılır.
29
Kabın içine plastik patlayıcı doldurulunca kendi şeklini alacak şekilde yapılmıştır.
Plastik patlayıcı, elle veya tahta kürekle, dikkatlice sıkıştırılarak kaba doldurulur ve
düzgün bir infilak için kap içinde boşluk bırakılmamasına dikkat edilir.
Fotoğraf 1–21, Konik Boşluklu Sonradan Doldurulabilir Patlayıcı Madde Kabı
Fotoğraf 1–21’deki konik boşluklu kaplar patlamamış roketlerin ve mermilerin
imhasında, mayınlara karşı, zırhlı yüzeylerde veya sert betonlarda, toprağa gömülü
mühimmatları alçak infilak ile imha ettirmek amacıyla kullanılırlar. Hedef yüzeyde
yaklaşık kendi eksenleri kadar delik açarlar. Doldurulan kap, elektrikli veya mekanik
olarak ateşlenir. Fünye kaba doldurulan patlayıcının üst kısmına, tam ortaya gelecek
şekilde yerleştirilmelidir. Üç adet tel ayak sayesinde hedef yüzeyle arasındaki ayak
mesafesi ayarlanabiir.
Şekil 1–9, Elle Doldurulan Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
30
1.5.8.3.2. El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Şekil 1-10’da görüldüğü gibi simetrik bir boşluğa sahip şişe ve bardak gibi cisimler
veya simetrik bir boşluk oluşturulabilecek konserve kutusu benzeri malzemelerin
içerisine plastik patlayıcı doldurarak ve bir ucuna fünye takılarak el yapımı boşluklu
patlayıcı madde kapları yapılabilmektedir.
Şekil 1–10, Şarap Şişesi ve Konserve Kutusundan yapılmış El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
Plastik Patlayıcı
Plastik Patlayıcı
İki Tarafı Açık Konserve Kutusu
Metal Hizalayıcı ve Konik Boşluk
Şerit Patlayı
Plastik Patlayıcı
Ayak Mesafesi (Stand off)
Konik Stand off Mesafesi
Tahtadan Stand off Ayakları
Fünye
Çelik Veya Aluminyum Hizalayıcı
Perçin
Şarap Şişesi
Fünye
Saniyeli Fitil
Fotoğraf 1-22’de görüldüğü gibi plastik bir huninin dış kısmına infilaklı fitil (kortex)
sarılarak izole bantla sabitlenir ve içi PETN tipi patlayıcı dolu infilaklı fitilin uç
kısmı üç boğum yapılarak elektrikli kapsülle irtibatlandırılmak suretiyle el yapımı bir
konik boşluklu patlayıcı madde kabı elde edilebilir.
Fotoğraf 1–22, Huni ve İnfilaklı Fitille Yapılmış El Yapımı Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
31
1.5.8.4. Kaplama (Hizalama) Malzemesi
Boşluklu patlayıcı madde kabının şekillendirilmiş tarafındaki patlayıcı maddenin
üzeri şekil 1-11’deki gibi birkaç milimetrelik metal veya cam gibi ince bir
malzemeyle kaplanarak hizalanır. Kabın ateşlenmesi neticesi bu kaplama malzemesi
yüksek basınç etkisiyle bozunuma uğrayarak jet formuna dönüşür.
PATLAYICI
Hizalama Malzemesi
Şekil 1–11, Kaplama (Hizalama) Malzemesi, (Roman, 2004).
1.5.8.5. Jet Nedir?
Boşluklu patlayıcı maddelerin üzerinde hizalama (kaplama) maddesi olarak
kullanılan malzemeler, kapta kullanılan patlayıcı maddenin tipine bağlı olarak, hızı 8
km/sn civarındaki patlama basıncının etkisiyle yüksek bir gerilime maruz kalır ve
şekil 1-12’de görüldüğü gibi ileri doğru hareketlenerek uzun, ince, esnek ve akışkan
bir forma dönüşür (Walters,W., 2003).
Şekil 1–12, Kaplama Malzemesinin Jet Formuna Dönüşümü, (Roman, 2004).
32
Oluşan bu enerji hüzmesine JET ismi verilir ve jet önüne çıkan sert engelleri kolayca
delebilir. Bu sayede, jet etkisinden faydalanılarak kullanılan patlayıcı madde
miktarından tasarruf edilmiş olur. Jetin uç kısmındaki parçaların hızı 12 km/sn
üzerine çıkabilir (C.J.Poole, 2004).
Jetin taşıdığı yüksek basınç sayesinde hedef metal üzerinde oldukça derin kesme ve
delme etkisi elde edilir. Jetin oluşumu teorik olarak çok iyi anlaşılmış olmakla
birlikte, taşıdığı yüksek enerji ve hız nedeniyle yapılan deneylerin gözlenmesi ve
modelleme çalışmaları son derece güçtür. Fotoğraf 1-23’de konik boşluklu bir
patlayıcı madde kabının oluşturduğu jetin röntgen görüntüsü görülmektedir.
Fotoğraf 1–23, Jetin Oluşumunu Simule Eden Röntgen Görüntüsü, (Walter, 1998). 1.5.8.5.1. Jet Nasıl Oluşur? Patlayıcı madde kabının simetrik ekseni istikametinde bir ucundan ve tek bir
noktadan yapılan ateşlemeyle birlikte oluşan patlama şoku dalgaları patlamanın
başlatıldığı noktadan 360º dairesel olarak her yöne doğru yayılarak ilerler. Fotoğraf
1-24’de “V” şeklindeki boşluklu patlayıcı madde kabının ateşlenmesi sonucu oluşan
patlama dalgasının ilerlemesi ve kaplama malzemesinin jet formuna dönüşümünün
başlangıcı görülmektedir (Miller, 2003).
33
Fotoğraf 1–24, Konik açılı bir patlayıcı madde dolgu kabında infilak dalgasının yayılması
Patlama şokunun oluşturduğu bu yüksek basınç dalgası şekillendirilmiş boşluk
üzerindeki kaplama (hizalama) malzemesine çarparak onu sıkıştırır ve şekil 1-
13’deki gibi kaplama malzemesi yüksek basıncın etkisiyle parçalanarak harekete
geçer.
34
Taşıyıcı Kap
Ana Dolgu
Başlatıcı
(c) Şok dalgası hizalama malzemesini yıkarak ilerler ve jeti oluşturmaya başlar
(f) Jet hedefi deler ve kesit oluşumu tamamlanır
(b) Şok dalgası hizalama malzemesine yaklaşır
(d) Jet hedef yüzeyine yaklaşır
(e) Jet etkisi hedefe ulaşarak kesmeye başlar
Hizalama Malzemesi Konik Boşluk
Şekil 1–13, Konik Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarında Jetin Oluşum Safhaları
Bu parçalanma esnasında, boşluklu patlayıcı madde kabında kullanılan hizalama
(kaplama) malzemesi çok ani ve şiddetli bir şekilde 104 – 108 gibi gerilim
seviyelerinde, mikro saniyelerle ifade edilen çok kısa zamanlarda bozunuma uğrar
(Walters, 2003).
Bu anlık sürelerde erişilen maksimum gerilim seviyelerinde oluşan bozunum
esnasında çok büyük miktarlarda hidrostatik basınçlar ortaya çıkar.
Fotoğraf 1-25 konik boşluklu patlayıcı madde kabının patlama öncesindeki halini ve
patlama sonrası kaplama malzemesinin bozularak jet formuna dönüşmesini gösteren
röntgen görüntüsüdür.
35
Fotoğraf 1-25, Jetin Röntgen Görüntüsü, A) Ateşleme Öncesi B) Ateşleme sonrası kaplama malzemesinin
bozularak Jet formunu alması,(Lambert, 2001).
Simetrik eksendeki kaplama malzemesinin çökerek bozulması bu kaplama
malzemesinin bir kısmının 10 km/saniye üzerine çıkabilen yüksek hızla hareket eden
jet formuna dönüşmesine neden olur. Fotoğraf 1-26’daki röntgen fotoğrafında jetin
havadaki uçuşu görülmektedir (Walters, 2003).
Fotoğraf 1–26, Jetin Uçuşunu Gösteren Röntgen Görüntüsü, (Miller, 2003).
Kaplama malzemesi, patlayıcı madde kabının ateşlenme istikametinde öncelikle
simetrik boşluk açısının tepe noktasından bozularak aşamalı olarak yıkılmaya başlar.
Jet formuna dönüşen kaplama malzemesi, arka tarafı daha yoğun ve büyük olan,
havuç adı da verilen yoğun bir kama şeklini alarak öne doğru fışkırarak akmaya
başlar (Şekil 1-14).
36
Uç
Bakır Jet Parçaları
Kama
Bakır Hizalama
Patlayıcı Madde
Şekil 1–14, Kaplama Malzemesinin Kama Halini Alması, (HAGAN, 2002).
Kamanın geri kısmındaki parçalar uç tarafındakilere oranla daha düşük yaklaşık 1
km/saniye civarındaki hızlarla hareket eder. Kama oluşan jet kütlesinin %80-85’lik
bir bölümünü oluşturur. Hizalama malzemesinin bozulması esnasında oluşan basınç
kaplama malzemesinin metal mukavemetinin çok üzerine çıkar ve bu sebeple
kaplama malzemesi akışkan ve sıkıştırılamaz bir sıvı gibi davranış gösterir (Walters,
2003).
Jet, hızındaki ivme nedeniyle, sütunlara parçalanana kadar uzamaya devam eder.
Jetin kırılması veya parçalanması hedefe nüfuz etmesi sırasında meydana gelir.
Fotoğraf 1-27’deki röntgen fotoğrafı jetin hedefe nüfuzunu göstermektedir.
Fotoğraf 1–27, Jetin Hedefe Nufuz Etmesini Gösteren Röntgen Görüntüsü, (Miller,S.,2003)
37
Jetin uzamasıyla ortaya çıkan parçalar daha fazla düzenli olarak hareket edemedikleri
ve genellikle oluşan kraterin duvarlarına çarparak kayboldukları için jetin hedefte
oluşturduğu krater derinliğini arttırıcı herhangi bir katkı sağlayamazlar.
Bu sebeple jetin komple uzunluğunun hedefte oluşturduğu krater derinliğini arttırıcı
herhangi bir katkısı yoktur, çünkü jetin kama tarafındaki parçalar kraterin dibine hiç
ulaşamazlar.
Jet uçuşu esnasında gerilerek uzadığı için boşluklu patlayıcı madde kabı ile hedef
arasında ayak mesafesinin olması jetin performansını arttırır. Ayak mesafesinin
gereğinden fazla arttırılması jetin daha fazla parçalanmasına neden olacağından jetin
delme veya kesme performansı üzerinde olumsuz etki yaratır (Walters, 2003).
1.5.8.5.2. Jetin Hedefte Gösterdiği Özellikler
Üzeri metal plakayla kaplı boşluklu patlayıcı madde kabının oluşturduğu yüksek
enerjili jet, üzeri metal ile kaplı olmayan boşluklu patlayıcı madde kabının
oluşturduğu jetin hedef üzerinde açacağı kraterden daha derin bir krater oluşturur.
Bakır kaplama malzemesinin oluşturduğu jetin yüzey ısısı 500-600 C° civarındadır.
Jetin uç tarafındaki bölgesel sıcaklık ve gerilim değerleri daha yüksek olabilir.
Hedefe nüfuz aşaması 106_-107 gibi gerilim değerlerinde meydana gelir (Walters,
2003).
Şekil 1-15’de jetin hedefe nüfuzu esnasında ve yüksek basınç altında oluşan krater
içerisinde izlediği yol görülmektedir.
38
Esnek Bölge
Jet Statik Akışkan Bölge
Akışkan Bölge
Boşluk Krater
Hedef
Şekil 1–15, Jet ve Hedef Arasındaki Etkileşim (Roman, 2004)
Metal plaka üzerinde jet ve hedef arasındaki etkileşim sonucu oluşan krater, jetin
ısısından ziyade oluşan muazzam basınç sayesinde gerçekleşir.
Esasında, hedef metal plaka bir kütle değişimine uğramadan ve metal plakanın ön
yüzeyinde darbe veya buharlaşma ya da arka yüzeyinde herhangi bir parçalanma
olmaksızın, hedefteki metal plaka malzemesi kenarlara itilerek ve sıkıştırılarak krater
oluşturulur. Bu yüzden jet etkisine maruz bırakılmış bir metal plaka, ilk haline oranla
herhangi bir ağırlık değişimine uğramaz.
Hedefte 50-250 Gpa arasında oluşan hidrostatik tepe basınç değerleri müteakiben
ortalama 10 ile 20 Gpa’a kadar düşer (Roman, 2004). Şekil 1-16’da jetin hedef
üzerinde oluşturduğu yüksek gerilim bölgeleri görülmektedir.
39
Geriye Akış Yüksek Gerilim Bölgesi (50-250 Gpa) -Metaller için Yumuşama -Seramik ve Beton için Ufalanma
Delme HızıHedef (metal, seramik,beton) Şekil 1–16, Jetin Hedefte Gösterdiği Özellikler, (Roman, 2004).
1.5.8.5.3. Ayak Mesafesinin Jet Oluşumuna Etkisi
Boşluklu patlayıcı madde kabı hedefe bitişik patlatılmak yerine hedeften bir miktar
uzağa yerleştirildiğinde, hedef plakadaki krater derinliği artar. Boşluklu patlayıcı
madde kaplarının, kullanılan kaplama malzemesi ve kabın geometrik tasarımına
bağlı olarak değişen optimum bir ayak mesafeleri mevcuttur.
Bu sebeple oluşan jetin hedef yüzeye olan uçuşu esnasında mümkün olduğu kadar
bütün ve toplu şekilde kalmasını sağlayacak en uygun ayak mesafesinin bulunarak
kullanılması, boşluklu patlayıcı madde kaplarının kesme ve delme performansını
arttırması açısından son derece önemlidir (Walters, 2003).
1.5.8.6. Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Uygulama Alanları
Yüksek yoğunlukta ve yönlendirilmiş bir kuvvete ihtiyaç duyulan engellerin
delinmesi gibi durumlarda boşluklu patlayıcı madde kapları son derece kullanışlıdır.
40
Günümüzde petrol kuyularının açılması ve kuyu veriminin arttırılması, maden
ocaklarında büyük kaya kütlelerinin parçalanması, kutuplardaki çalışmalarda büyük
buz kütlelerinin kırılması, ağaçların kesilmesi gibi işler olmak üzere sivil
endüstrilerin yanı sıra; roket, füze ve torpido benzeri anti-tank mühimmatların
imalatı gibi askeri alanlarda zırh, beton, kaya gibi sert hedeflerin içerisine nüfuz
etmek amacıyla patlayıcıların Munreo etkisinden faydalanılmaktadır (Walters, 2003).
1.5.8.6.1. Petrol Endüstrisindeki Uygulaması
Boşluklu patlayıcı madde kapları petrol endüstrisinde çok çeşitli amaçlarla
kullanılmaktadır. Günümüzde patlayıcı maddelerin Munroe etkisinin en önemli
uygulama alanı petrol çıkarma faaliyetlerinde petrol kuyularının verimini arttırmak
amacıyla, sondaj kuyularının genişletilmesidir. Fotoğraf 1-28’de petrol kuyularında
kullanılan boşluklu patlayıcı madde kapları görülmaktedir.
Fotoğraf 1-28, Petrol Kuyularında Kullanılan Boşluklu Patlayıcı Kapları, (Core Laboratories, 2002).
Aslına bakılırsa petrol kuyuları günümüzde boşluklu patlayıcı madde kaplarının ana
kullanım alanı haline gelmiştir. Petrol üreticisi birçok firma tarafından her yıl
milyonlarca adet boşluklu patlayıcı madde kabı ateşlenmektedir. Petrol kuyularında
büyük çaplı patlayıcı madde kapları çeşitli jeolojik yeraltı şekillerini delerek petrolün
akış hızını arttırmak amacıyla kullanılmaktadır. Petrol, doğal gaz ve türevlerinin akış
hızının arttırılması, her bir km’sinin açılması için harcanacak milyonlarca dolarlık
41
maliyeti azaltacağı için oldukça gerekli ve önemli bir işlemdir. Şekil 1-17’de petrol
kuyusu içerisinde patlatılmış boşluklu patlayıcı madde kaplarının çalışma şekli
görülmektedir.
Şekil 1–17, Petrol Kuyularının Jet Etkisi İle Genişletilmesi, (Core Laboratories, 2002).
Petrol kuyularındaki görevlerde kullanılan boşluklu patlayıcı madde kaplarının
tasarımı, kuyulardaki kısıtlı alan, kısa ayak mesafesi, birden fazla kabın birlikte
kullanılması esnasında birbirlerini etkilememeleri zorunluluğu, ortaya çıkan
artıkların kontrolü ve kuyulardaki diğer çevresel kısıtlamalar nedeniyle son derece
karışık ve zor bir işlemdir (Walters, 2003).
1.5.8.6.2. Askeri Alandaki Uygulamaları
Boşluklu patlayıcı madde kaplarında kullanılan Munroe prensibi torpidolar, füzeler,
HEAT tipi anti tank mermiler ve değişik silahlardan atılan çok sayıda mühimmat
tipinde uygulanmaktadır. Şekil 1-18’de anti-tank mühimmatının harp başındaki
boşluklu patlayıcı madde ve mühimmatın hedefe çarpmasından sonra zırhı nasıl
deldiği görülmektedir.
42
Patlayıcı
Şekillendirilmiş Patlayıcı Dolgu
Harpbaşı Konisi
Çelik Levha Gaz ve Metal
Parçalarından oluşan Jet
Bileşke İnfilak Kuvveti
İnfilak Kuvvetleri
Başlık
Şekillendirilmiş Harpbaşı
Patlayıcı
Şekil 1–18, Anti Tank Mermilerde Konik Boşluklu Harp Başı, (Hofbauer, 1998).
Anti-tank mermiler, patlayıcının tesiri ile oluşan enerjiyi ve sıcak gazları
yönlendirerek JET etkisi yaratmak amacı ile tasarlanmış boşluklu patlayıcı madde
dolgulu özel gövdeye sahiptir. Bu tip mermiler boşluklu patlayıcı madde prensibi ile
zırh delme amacıyla tasarlanmışlardır.(Şekil 1-19)
Şekil 1–19, Bunkerfaust Anti-tank Tüfek Bombası, (Steinmann, 2004).
Askeri hedefler; zırhlar, yeraltı sığınakları, beton ve doğal mevziiler ve araçlardır.
Uçak ve diğer hava araçlarına, deniz altındaki hedeflere karşı da bu kapları
kullanmak mümkündür. Denizaltıların kullandığı torpidolar aslında su altında
çalışmak üzere tasarlanmış boşluklu patlayıcı madde taşıyıcılarıdır.
Bilinen en büyük boşluklu patlayıcı madde kabı almanların Mistel adını verdiği ve
büyük savaş uçaklarına monte ederek kullandıkları uçak bombasıdır. Bu bombanın
43
çapı 2 metre, komple ağırlığı 3.500 kg, içinde kullanılan patlayıcının net ağırlığı
1.720 kg olup harp başı geniş açılı konik şeklinde, boşluklu patlayıcı madde dolgusu
şeklinde tasarlanmıştır. Almanlar bu bombayı 2.Dünya Savaşının sonlarına doğru
geliştirebildiğinden bombaların pek çoğu kullanılmadan ele geçirilmiştir. Japonlar da
Mistel’in daha küçük bir modelini savaş gemilerine karşı kamikaze uçaklarında
Sakura adıyla kullanmışlardır (Walters, 2003).
Ayrıca özellikle dönerek ilerleyen mermi harp başlarındaki boşluklu patlayıcı
maddede dönü özellikli kaplama malzemesi kullanılmaktadır. Namludan ateşlenen
mermiler havadaki uçuşları esnasında aerodinamik dengelerini sağlayabilmek için
dönerek ilerlerler. Oluşacak jetin doğru yönde yeterli hızda dönmesi boşluklu
patlayıcı maddenin imali esnasında yivli kaplama malzemesi kullanılarak veya
meteorolojik etkenlerden yararlanılarak sağlanabilir.
Boşluklu patlayıcı madde kaplarının bazen HEAT mermi olarak adlandırılması bazı
karışıklıklara sebep olabilmektedir. HEAT ısı ile ilgili bir kelime olmayıp (High
Explosive Anti Tank) “Yüksek İnfilaklı Anti Tank” kelimesinin kısaltmasıdır (Dante,
1985).
1.5.8.6.3. İmha Faaliyetlerindeki Uygulamaları
Boşluklu patlayıcı maddelerin başka bir uygulanma alanı da imha işlemleridir. İmha
hem askeri hem de endüstriyel alanda kullanılmakta olup, binalar, köprüler,
demiryolu, hava alanları ve diğer yapılar imha işlemlerinin uygulama alanları
arasındadır. Boşluklu patlayıcı prensibi tünel ve kuyu inşa işlerinde kayaların
kırılması, parçalanması ve çatlatılması amacıyla da kullanılmaktadır.
Boşluklu patlayıcı maddelerin bir diğer kullanım alanı imhalarda kullanılan tahrip
kapsülleri olmuş ve 1886 yılında Gustov Bloem iç tarafındaki patlayıcı madde
44
dolgusuna konik şekil vererek etkisini eksen boyunca arttırdığı bir tahrip kapsülüne
patent almıştır (Walters, 2003).
Mühimmat imhasında kullanılan doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları,
mühimmatın dış kabını keserek ikinci bir müdahaleye gerek olmaksızın içerisindeki
ana dolgu patlayıcı maddesini tutuşturarak alçak infilak oluşturmak veya yakmak
amacıyla kullanılırlar (Fotoğraf 1–29). Bu kaplar mühimmatın emniyetli ve çevreye
mimnimum zarar verecek şekilde zararsız hale getirilerek imhası amacıyla
tasarlanmıştır.
Fotoğraf 1–29, ELC 300 Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Mühimmat İmhasındaki Kullanımı
Boşluklu patlayıcı madde kapları atılmış patlamamış, bubi tuzağı olduğundan
şüphelenilen ve yerinden hareket ettirilmeden zararsız hale getirilmesi gereken
mühimmatın tapasını, dokunmadan keserek mühimmat gövdesinden ayırmak
amacıyla da kullanılmaktadır (Fotoğraf 1-30). Bu amaçla değişik metotlar da
kullanılmaktadır fakat boşluklu patlayıcı madde kaplarının en büyük avantajı bu
işlem için mühimmatın etrafında alınacak emniyetli bölge sınırlarını minimuma
indirmesidir.
Fotoğraf 1–30, ESC38, Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabının Mühimmat Tapasının Kesilmesindeki
Kullanımı
45
1.5.8.6.4. Uzay Teknolojisindeki Uygulamaları
İnsanların çalışmalarının imkânsız olduğu yerlerde, roket ve uzay teknolojisi gibi
kesin ve doğru zamanlama gerektiren işlemlerde, füze ve uzay mekiklerindeki
ayırma ve emniyetli tahrip işlemlerinde patlayıcıların kesme etkisinden
faydalanılır.
1947 yılında Zwicky isimli bir bilim adamı boşluklu patlayıcı madde kaplarınının
yapay meteorlar oluşturulması amacıyla kullanılmasını önermiştir. Zwicky yüksek
hızlı boşluklu patlayıcı taşıyıcılarının V-2 roketine yüklenerek atmosfer dışına
fırlatılmasını ve bu şekilde yapay bir meteor elde edilerek, bakır, nikel veya başka
metallerden imal edilen boşluklu patlayıcı madde kabı kaplama malzemesinin
dünya atmosferine girişini ve hiper hızdaki jetin gözlenerek hipersonik ve
aerodinamik etkilerinin incelenebileceğini düşünmüştür (Walters, 2003).
1.5.8.6.5. Kesme Faaliyetlerindeki Uygulamaları
Patlama enerjisinden istifade ile patlayıcı madde kullanılarak yapılan kesme
işlemlerinde jetin kesme etkisinden ve patlama şokunun yüzeylerde oluşturduğu
çatlatma etkisinden yararlanılır. Fotoğraf 1-31 ve 1-32’de boşluklu patlayıcı
madde kapları ile üzerinde kesilmiş metal örnekleri görülmektedir.
Fotoğraf 1–31, Metal Kesme İşlemlerinde Jetin Kesme Etkisinden Faydalanılması
46
Fotoğraf 1–32, Metal Kesme İşlemlerinde Jetin Kesme Etkisinden Faydalanılması, (RFNC-VNIIEF, 2003).
Yüksek hızdaki jetin şoku hedef üzerinde hidrodinamik bir yüksek basınç bölgesi
oluşturur ve hedef malzeme suyun hortumla çamura tutulduğunda oluşturduğuna
benzer şekilde davranış gösterir. Kesme performansı oluşan jetin boyuna ve hedef
malzemenin yoğunluğuna bağlı olarak değişir. Patlama şoku neticesinde hedef
malzemede çok ani gerilmeler oluşur ve malzemenin gerilme sınırının aşılması
sonucu çatlamalar meydana gelir. Bu şok dalgaları doğru şekilde yoğunlaştırılarak
yönlendirilebilirse istenen hatta bir kesit elde edilebilir.
V, W veya üçgen şeklinde doğrusal olarak tasarlanan boşluklu patlayıcı madde
kapları kesme tekniklerinde kullanılmaktadır. Bu tip kaplar şerit şeklinde jet
oluşturarak metalleri ve diğer maddeleri kesme işleminde kullanılırlar ve ticari
amaçlarla pek çok kaynaktan temin edilebilirler. Fotoğraf 1-33’de uçak bombası
üzerinde doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı kullanılarak elde edilen kesit
görülmektedir.
Fotoğraf 1–33, Uçak Bombası Gövdesinin Patlayıcı Madde Kabı İle Kesilerek Açılması
47
Kesme amaçlı tasarlanmış boşluklu patlayıcı madde kapları patlayıcı ile yapılan
ayırma işlemlerinde cıvata ve vidaların kesilmesi gibi müdahalelerde
kullanılmaktadır.
Patlayıcıların Munroe etkisi, jetin oluşumunun ve karakteristiğinin anlaşılmasına
bağlı olarak daha pek çok kesme, delme, parçalama ve diğer tahrip işlemlerinde
kullanılmaktadır.
1.5.8.7. Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları Üzerinde Devam Eden
Araştırmalar
Birçok ülkenin savunma birimleri tarafından özel boşluklu patlayıcı madde
kaplarıyla ilgili uygulamalara yönelik pek çok çalışma yürütülmektedir. Bu
çalışmalarda kullanılan patlayıcının; cinsi, içine koyulacağı kabın geometrik şekli,
doldurulma ve ateşleme metodu, birden fazla tipteki patlayıcının birlikte kullanımı,
değişik ayak mesafeleri üzerinde çalışılmakta ve oluşan patlama basıncının daha
yüksek performansla ilerlemesi ve daha etkili jet elde edilmesine yönelik araştırmalar
yapılmaktadır.
Ayrıca patlayıcı madde kabında kullanılan kaplama (hizalama) malzemesinin cinsi
(metal cinsleri dışında cam ve tahta gibi malzemeler de kullanılabilmektedir),
kalınlığı, çapı, açısı veya geometrisi değiştirilerek oluşacak jetin karakteristiğini
etkilemek mümkündür. Kaplama malzemesinin geometrisinde küresel, konik,
dairesel, tabak şekli, lale, trampet, ikiz açılı koni veya bezeri şekiller ya da bu
şekillerin kombinasyonu, kısacası herhangi bir simetrik şekil kullanılabilir
(Walters,W.P, 2003).
48
1.5.8.7.1. PER Modellemesi
Yıllar boyunca jetin oluşum sürecinin anlaşılması için çalışmalar yapılmış, konik,
yarı küresel, doğrusal gibi çeşitli jet oluşumları incelenmiştir.
Orta değerlerdeki tepe açısına sahip konik açılı boşluklu patlayıcı madde kaplarının
oluşturduğu jetin hedefe çarpmasına yakın bir bölgede, kaplama malzemesinin kama
şeklini alarak akışı esnasındaki özellikleri Pugh-Eichelberger-Rostocker (PER)
teorisi sayesinde analiz edilebilmektedir (Walters,W.P, 1998).
PER denklemi klasik konik şekilli malzemeyle kaplanmış boşluklu patlayıcı
kaplarının oluşturduğu jetle ilgili parametreleri oldukça iyi bir şekilde tahmin
edebilmektedir. PER modeli geliştirilerek trampet benzeri konik şekle yakın
geometrik kaplama malzemelerinin kullanıldığı boşluklu patlayıcı madde kaplarının
oluşturduğu jetin özellikleri tahmin edilebilir.
Fakat küresel, elips, tabak, piramit, silindirik gibi standart dışı geometrik şekillerdeki
jet oluşum aşamaları, özellikle jet-kama ayrılma biçimleri daha farklı olduğu için
PER modeli ile tahminde yeterli sonuç alınamamaktadır (Walters, 1998).
1.5.8.7.2. Hizalama (Kaplama) Malzemeleri Üzerindeki Araştırmalar
Çok pahalı, az bulunan ve toksik metaller dışındaki metallerin çoğu boşluklu
patlayıcı kaplarında kaplama malzemesi olarak denenmiştir. Pek çok alaşım da bu
amaçla denemeye tabi tutulmuş olup, çok az istisnaları hariç saf metallerin
oluşturduğu jet kalitesinin ve delme performansının alaşımlara göre daha yüksek
olduğu gözlenmiştir (Walters, 1998).
Jetin kaliteli olması, kolayca şekil alması, düz kenarlı, çıkıntısız ve düzenli parçalar
halinde ayrılana kadar bir arada hareket etmesi anlamına gelir. Esneklik veya
49
alüminyumda olduğu gibi çevresel şartlar altındaki düzgün dağılma, dinamik jet
koşulları altındaki esneklik anlamına gelmez. Molibden oda sıcaklığında kırılgandır
fakat yüksek basınç altındaki dağılma şartlarında oldukça esnek hale gelir.
İnce taneli yapıdaki kaplama malzemelerinin kalın taneli yapıdaki kaplama
malzemelerine oranla daha iyi performans gösterdikleri bilinmektedir. En uygun tane
boyutu nedir, metal saflığı nasıl olmalıdır gibi soruların cevaplarının alınması, en
uygun yapı ve mekanik özelliklerdeki kaplama malzemesinin seçimi ve tercih edilen
imal metoduna karar verilmesi için büyük önem taşımakta olup bu konulardaki
çalışmalar halen devam etmektedir (Walters, 1998).
1.5.8.7.3. Patlayıcı Madde Dolgu Tipi Üzerindeki Çalışmalar
Askeri amaçlarla kullanılan boşluklu patlayıcı madde kaplarında patlayıcı olarak
TNT, COMPB, OCTOL gibi eritilerek şekillendirilebilen ve preslenebilen tipteki
patlayıcılar kullanılmaktadır.
Boşluklu patlayıcı madde kabına doldurulan patlayıcının yapısındaki tanecikler jetin
etkisini arttırmak için kaplama malzemesinin yapısındaki taneciklerle uyumlu olarak
ince taneli mi yoksa kalın taneli mi olmalıdır? Jetin etkisini arttırmak için patlayıcı
ile kaplama malzemesinde kullanılan metal arasındaki etkileşim üzerindeki
çalışmalar devam etmektedir (Walters, 1998).
1.5.8.8. Kraterin Özellikleri Tahmin Edilebilir mi?
Çalışmaların sürdüğü diğer bir alan da jetin parçalanma ve kırılması hakkındadır.
Hiper hızla hareket ederek uzayan jetin kırılma ve ayrılma aşamaları tahmin
edilebilir mi? Bu kırılma ve ayrılma aşamaları modellenebilirse kontrol altına alıması
mümkün olabilir mi?
50
Jetin oluşturduğu kraterin derinliğinin doğrulukla tahmin edilebilmesi amacıyla jetin
oluşum ve sonraki süreçlerindeki zamanları tespit etmek için nispeten basit analitik
formüller bulunabimesi üzerindeki çalışmalar devam etmektedir. Aynı çalışmalar
hedef üzerinde oluşan kraterlerin büyüklük ve ebatlarının tahmin edilebilmesi için de
sürmektedir.
1.5.8.9. Jet Sıcaklığının Ölçümü
Boşluklu patlayıcı madde kaplarının kullanılmasıyla ilgili bu konsept anti-tank silah
harp başlıklarını üreten silah üreticileri dışında çok iyi anlaşılamamıştır. Bilinenin ve
birçok gazete, televizyon ve dergilerde yayınlanan makalelerde anlatılanın aksine jet
kesici sıcak bir plazma, sıvılaştırılmış veya erimiş metal kütlesi değildir. Jet ısısı
hiçbir zaman 20.000 C°‘ye ulaşmaz. Jetin yoğunluğu ise sanılanın aksine çeliğin
yoğunluğundan katlarca büyük de değildir. Jet zırhı delerken yolundaki maddeleri
yakarak ilerlemez ve boşluklu patlayıcı madde kabının hizalama (kaplama)
malzemesi hedefe hiçbir etkide bulunmaz.
Genel bir muamma olan jetin sıcaklığının tahmin edilmesi de büyük bilgisayar
kodlarıyla dahi oldukça güçtür ve hesaplamalarında temel denklemler kullanılır.
Holle ve Trimble isimli bilim adamları bakır kaplama malzemesinin uç kısmına
yakın yüzeyinden ölçüm yapmışlar ve jetin yüzey sıcaklığının 500 C° civarında
olduğu sonucuna varmışlardır.
Holle ve Trimble sıcaklık ölçme tekniklerini şoklanmış materyaller için geliştirmişler
ve bu tekniği iki renkli infrared radyometri üzerine oturtmuşlardır. İki renkle yapılan
ölçüm sonuçları daha fazla renkle yapılan ölçümler kadar kesin doğrulukta değildir
ve bu konudaki denemelere daha iyi cihazlarla devam edilmesi gerekmektedir.
Boşluklu patlayıcı madde kaplarının oluşturduğu jetin ucundan kuyruğuna kadar olan
sıcaklık grafiği nedir, Jetin içindeki sıcaklık nedir ve bu ısı değerleri nasıl ölçülebilir
gibi soruların cevabına henüz ulaşılamamıştır (Walters, 1998).
51
1.6. Tezin Amacı Denemelerde yurt dışındaki patlayıcı madde kurslarında çalışılarak, yurt içindeki
patlayıcı madde faaliyetlerinde kullanılmasının uygun olacağı değerlendirilen ve
orijinal kapların ebatlarına ve malzeme özelliklerine sadık kalınarak imal edilmiş
olan MK 7 Serisi 8 farklı model doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı
kullanılmıştır.
Çalışmanın amacı bu kapların her bir modelinin üzerlerinde mevcut fabrikasyon
ayaklarla sağlanan ayak mesafelerinin jet oluşumu üzerindeki etkilerini görmek ve
bu kapların kesme performanslarının yükseltilmesi yönünde yeni ayak mesafeleri
araştırarak en uygun olanları tespit etmektir.
Çalışma sonucunda MK 7 Mod 1-8 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kaplarının
farklı ayak mesafelerindeki performanslarının görülerek kullanım etkinliklerinin
arttırılması hedeflenmektedir.
Bu sayede patlayıcı madde uzmanları tarafından kullanılan bu kapların etkin
kullanımına katkıda bulunulacağı düşünülmekte ve aynı zamanda boşluklu patlayıcı
madde (shaped charge ) teorisi hakkında ayrıntılı olarak verilen bilgilerin, patlayıcı
maddelerin insan vücudu üzerindeki etkileriyle ilgili çalışmalarda adli tıp
uzmanlarına katkıda bulunacağı değerlendirilmektedir.
52
2. GEREÇ VE YÖNTEM
2.1. Gereçler
Bu çalışma, patlayıcı madde uzmanlarının kullandığı malzemelerle
gerçekleştirilmiştir. Şekil 2-1’de, denemelerde kullanılan malzemeler toplu halde
görülmektedir.
Fotoğraf 2–1, Denemelerde Kullanılan Malzemeler
53
2.1.1. MK 7 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
Bu çalışmadaki denemelerde MK 7 Mod 1-8 Serisi, ebatları çizelge 2-1’de verilmiş
olan toplam 8 sekiz adet doğrusal boşluklu patlayıcı madde Kabı kullanılmıştır. Şekil
2-1’de örnek bir doğrusal boşluklu patlayıcı kabının üzerindeki mesafeler ve
anlamları gösterilmiştir.
Şekil 2–1, ‘ W ‘ Tipi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı
BOYUTLAR (mm)
MODEL Açı (A)
En (E)
Cidar (C)
Yükseklik (Y)
Boy (B)
Ayak Boyu (S)
MK 7 MOD 1 120º 6 0.25 11 152 8 MK 7 MOD 2 120º 6 0.50 10 152 22 MK 7 MOD 3 80º 5 0.25 19 152 5 MK 7 MOD 4 80º 10 0.50 21 76 10 MK 7 MOD 5 80º 10 0.50 21 152 10 MK 7 MOD 6 80º 13 0.76 24 152 13 MK 7 MOD 7 80º 19 1 27 152 19
MK 7 MOD 8 80º 25 1 28 152 27
Çizelge 2–1, MK 7 Mod 1–8 Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Kaplarının Ebatları
54
Çizelge 2-1’deki ebatlar MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde kaplarının
fabrikasyon ölçüleridir. Ayak mesafeleri bu kapların üzerinde fabrika imali olarak
sabitlenmiştir.
MK 7 MOD 1–8
DOĞRUSAL
BOŞLUKLU
PATLAYICI MADDE
KAPLARI
MOD 1 MOD 2
MOD 3 MOD 4 MOD 5
MOD 6 MOD 7 MOD 8
Fotoğraf 2–2, Mod 1’den 8’e Kadar MK 7 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları
55
2.1.2. M5A1, C4 Plastik Patlayıcı Madde Karışımı
C4 plastik patlayıcıya şekil verilebilir özellik sağlamak maksadıyla, harrisite olarak
da adlandırılan RDX belli oranlarda yumuşatıcı(wax), çeşitli yağ, parafin gibi
malzemelerle karıştırılır. C4 plastik patlayıcının rengi siyah veya beyazdır. Kokusuz
ve macuna benzer bir yapıda, esnek ve şekil verilebilir özelliktedir. Askeri amaçlarla
üretilir İnfilak hızı 8040 m/sn.dir.
Askeri amaçlarla üretilen değişik tahrip kalıbı çeşitleri mevcuttur. Fotoğraf 2-3’deki
C4 plastik patlayıcı kalıbı, 5x28x5 cm. ebatlarında 1134 gr. ağırlığındadır. Askeri
maksatlarla üretilir. Isı, sürtünme, darbe gibi genel patlayıcı madde emniyet
tedbirlerine dikkat edilmelidir.
Fotoğraf 2–3, M5A1, C4 Plastik Patlayıcı Madde Kalıbı
Boşluklu dolgu kabında kullanılan patlayıcının yüksek infilak süratine sahip olması,
aranan özelliklerden birisidir. Hava boşluğu bırakmayacak ve girdiği kabın şeklini
alacak yapıda olmalıdır.
56
2.1.3. Elektrikli Fünye
Fotoğraf 2-4’de görülen elektrikli fünye; elektrikli ateşleme cihazı, akü ve batarya
gibi elektrik kaynakları ile infilak eder. Elektrikli ateşlemede patlayıcıları infilak
ettirmek maksadı ile kullanılır. Üzerindeki kablolar vasıtasıyla bir elektrik
kaynağından alınan akım fünyenin içindeki rezistansı ısıtarak hassas patlayıcının
patlamasına sebep olur.
Fotoğraf 2–4, Elektrikli Fünye ve İç Yapısı
DIŞ KAP
KABLOLAR
KİBRİT BAŞI ECZASI ECZASI + REZİSTANS
KURŞUN AZADÜRVeya
CIVA FÜLMİNAT
PLASTİK TIPA
2.1.4. Elektrikli Ateşleme ve Test Cihazı
Fotoğraf 2-5’te görülen cihaz elektirikli ateşleme sistemlerini faaliyete geçirmek
amacı ile elektrikli kapsülün patlaması için gerekli elektrik akımını üreten,
devrenin sağlamlığını ölçmek amacıyla da kullanılan, gücünü kendi
bataryasından sağlayan bir ateşleme makinesidir
Fotoğraf 2–5, Elektrikli Ateşleme ve Test Cihazı
PETN veya
TETRİL
DIŞ KAP DIŞ KAP
KABLOLARKABLOLAR
KİBRİT BAŞI ECZASI ECZASI + REZİSTANS
KURŞUN AZADÜRVeya
CIVA FÜLMİNAT
PLASTİK TIPA
KİBRİT BAŞI ECZASI ECZASI + REZİSTANSKİBRİT BAŞI ECZASI
ECZASI + REZİSTANSKİBRİT BAŞI ECZASI
ECZASI + REZİSTANS
KURŞUN AZADÜRVeya
CIVA FÜLMİNAT
KURŞUN AZADÜRVeya
CIVA FÜLMİNAT
PLASTİK TIPAPLASTİK TIPA
PETN veya
TETRİL
PETN veya
TETRİL
57
2.1.5. Ateşleme kablosu ve makarası
Fotoğraf 2-6’daki makaralı kablo elektrikli ateşlemede kullanılan ateşleme kablosu
plastik veya PVC izoleli, çift nakilli ve 250 m boyundadır.
Fotoğraf 2–6, Ateşleme Kablosu
Kablo ayaklı metal makara üzerine sarılmakta olup, makara göbeğinde kısa devre
kablosunun takılması için bir adet jak mevcuttur.
2.1.6. Çelik Levha
Fotoğraf 2-7’deki çelik levha, denemelerde kullanılan, üzerinde boşluklu patlayıcı
madde kaplarının patlatıldığı 25 cm uzunluğunda 15 cm eninde 2.5 cm kalınlığında
TSE ST 37-2 standardında olup, ağırlığı 20 kg’dır.
Fotoğraf 2–7, Çelik Plaka
58
2.2. Yöntem
Bu çalışmada; Fotoğraf 2-8(a)’da görülen MK 7 Mod 1–8 adı verilen doğrusal
boşluklu patlayıcı kapları üzerinde denemeler yapılmış ve fotoğraf 2-8(b)’deki çelik
plakalar üzerinde kesme testleri uygulanmıştır.
Fotoğraf 2–8, MK 7 Mod 1–8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları ve Patlatıldıkları Çelik Plaka
Bu testlerde aynı malzemeden yapılmış fakat farklı boy ve kalınlığa sahip, farklı
miktarlarda patlayıcı ile doldurulan 8 adet boşluklu patlayıcı kabı kullanılmıştır.
Denemeler aynı metal özelliğine sahip 2,5 cm kalınlığındaki standart çelik levhalar
üzerinde, aynı cins plastik patlayıcı (C4) kullanılarak gerçekleştirilmiştir.
Çalışmalarda MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı dolguları fotoğraf 2-9’da
görüldüğü şekilde yerleştirilerek ateşlenmiş ve ayak boylarının oluşan jet üzerindeki
etkileri araştırılmış olup, doğrusal boşluklu patlayıcı kapları ile kesme tekniklerinde
kullanılması gereken optimum ayak boyu mesafeleri tespit edilmiştir.
Fotoğraf 2-9, MK 7 Mod 1-8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Plaka Üzerine Yerleştirilmesi
59
Jetin oluşumunda; boşluklu dolgunun geometrik şekli, kabın et kalınlığı ve imal
edildiği malzemenin cinsi, dolgu içerisinde kullanılan patlayıcının cinsi ve miktarı,
boşluklu patlayıcı dolgusu ve hedef arasındaki mesafe (ayak boyu) ve hedef
malzemenin cinsi gibi pek çok faktör rol oynamakta olup, bu faktörlere göre oluşan
jetin hızı, basıncı, yoğunluğu ve kuvveti değişmektedir.
Sekiz adet doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabının her bir modeli ile 5 farklı ayak
boyundan denemeler yapılmıştır. Her ayak boyunda 2 defa olmak üzere, 8 adet kap
ile toplam 80 deneme gerçekleştirilmiştir. Denemelerde kapların her iki yanına arzu
edilen yükseklikte fotoğraf 2-10’da görüldüğü şekilde karton yapıştırılarak istenen
ayak mesafelerinin alınması sağlanmıştır.
Fotoğraf 2–10, MK 7 Mod 1–8 Serisi Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kaplarının Ayak Mesafelerinin
Ayarlanması
60
3. BULGULAR
3.1. Açıkta Yapılan Mukayese Amaçlı Patlatma Denemesi
Patlayıcıların boşluklu patlayıcı madde kaplarına koyulmadan metaller üzerinde
yapacağı etkinin görülmesi amacıyla 150 gram C4 tipi plastik patlayıcı Şekil 3-1’de
görüldüğü gibi plaka üzerine yerleştirilerek patlatılmıştır. MK 7 mod 8 boşluklu
patlayıcı kapları içerisinde en büyüğü ve en fazla patlayıcı ile doldurulabileni Mod 8
olup, bu kap 120 g plastik patlayıcı alabilmektedir.
Fotoğraf 3–1, Boşluklu Patlayıcı madde Kaplarıyla Mukayese Amaçlı Yapılan Deneme Yapılan deneme sonucunda 25 mm kalınlığındaki çelik plaka üzerinde herhangi bir
kesme etkisi gözlenmemiştir. Açıktaki bu patlamanın plaka üzerinde kesici etkiden
çok ezici ve kırıcı bir güç oluşturduğu fakat oluşan basınç etkisinin plakayı ikiye
bölmek için yeterli güçte olmadığı, sadece yerleştirilen patlayıcının ekseni boyunca
hafif şekilde eğecek güçte olduğu görülmüştür.
3.2. MK 7 Mod 1 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 1 Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı ile 0, 4, 8, 12 ve 16 mm ayak
mesafelerinin (stand off) her birinden 2’şer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 1 kabın boş ağırlığı 12.3 gram olup, kap denemelerde 17
gram yüksek infilaklı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
61
3.2.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” : Fotoğraf 3-2’deki Mod 1 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette ( 0 mm ) yapılan patlatmalar neticesinde çelik plaka üzerinde ortalama 1
mm genişliğinde ve 156 mm uzunluğunda bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin
krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 0.41
mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–2, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
3.2.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 4 MM” : Fotoğraf 3-3’deki Mod 1 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 4 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 2 mm genişliğinde ve 157 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.33 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–3, “4” mm Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
62
3.2.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 8 MM” : Fotoğraf 3-4’deki Mod 1 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 8 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 2 mm genişliğinde ve 157 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.14 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–4, “8” mm Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
3.2.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 12 MM” : Fotoğraf 3-5’deki Mod 1 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 12 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 2 mm genişliğinde ve 157 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.86 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–5, “12” mm Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
63
3.2.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 16 MM” : Fotoğraf 3-6’daki Mod 1 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 16 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 3 mm genişliğinde ve 158 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 2.92 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–6, “16” mm Ayak Mesafesinden Mod 1 İle Yapılan Deneme
3.2.6. Mod 1 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-1’de MK 7 Mod 1
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan toplam 10 adet
denemede elde edilen kesitlerin ortalama genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri
görülmektedir. Çizelge 3–1, Mod 1 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 0.41 1 156
2 4 3.33 2 157
3 8 4.14 2 157
4 12 3.86 2 157
5 16 2.92 3 158
ORTALAMA DEĞER
2 157
64
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 1
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 8 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmüştür.
3.3. MK 7 Mod 2 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 2 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 14, 22, 30 ve 35 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 2 kabın boş ağırlığı 19 gram olup, kap denemelerde 13
gram yüksek infilaklı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.3.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” : Fotoğraf 3-7’deki Mod 2 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette (0 mm) yapılan patlatmalar neticesinde plaka üzerinde ortalama 6 mm
genişliğinde ve 157 mm uzunluğunda bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater
derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 0.97 mm
olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–7, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
65
3.3.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 14 MM”: Fotoğraf 3-8’deki Mod 2 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 14 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 4 mm genişliğinde ve 158 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.44 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–8, “14” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
3.3.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 22 MM” : Fotoğraf 3-9’daki Mod 2 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 22 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 4 mm genişliğinde ve 158 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.70 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–9, “22” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
3.3.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM”: Fotoğraf 3-10’daki Mod 2 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 30 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
66
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 5 mm genişliğinde ve 161 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.65 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–10, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
3.3.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM” : Fotoğraf 3-11’deki Mod 2 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 35 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde ortalama 5 mm genişliğinde ve 160 mm uzunluğunda bir
kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan
ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.05 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3–11, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 2 İle Yapılan Deneme
3.3.6. Mod 2 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-2’de MK 7 mod 2
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan toplam 10 adet
denemede elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri
görülmektedir.
67
Çizelge 3–2, Mod 2 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 0.97 6 157 2 14 3.44 4 158 3 22 3.70 4 158 4 30 3.50 5 161 5 35 3.05 5 160
ORTALAMA DEĞER
4.75 158.8
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 2
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 22 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
3.4. MK 7 Mod 3 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 3 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 3, 5, 7 ve 10 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 3 kabın boş ağırlığı 18 gram olup, kap denemelerin
tamamında 26 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.4.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM” : Fotoğraf 3-12’deki Mod 3 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette ( 0 mm ) yapılan patlatmalar neticesinde çelik plaka üzerinde yaklaşık 164
mm uzunluğunda ve ortalama 2 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir.
Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak
1.41 mm olarak tespit edilmiştir.
68
Fotoğraf 3-12, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme 3.4.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 3 MM” : Fotoğraf 3-13’deki Mod 3 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 2 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan
patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 161 mm uzunluğunda ve ortalama 2
mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 2.12 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-13, “3” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme
3.4.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM” : Fotoğraf 3-14’deki Mod 3 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 5 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan
patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 157 mm uzunluğunda ve ortalama 2
mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
69
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 2.83 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3–14, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme 3.4.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 7 MM” : Fotoğraf 3-15’deki Mod 3 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 7 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan
patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 156 mm uzunluğunda ve ortalama 2
mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 1.42 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3–15, “7” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme 3.4.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM” : Fotoğraf 3-16’daki Mod 3 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 10 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
70
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 160 mm uzunluğunda ve
ortalama 2 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 1.24 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3–16, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 3 İle Yapılan Deneme 3.4.6. Mod 3 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-3’de MK 7 Mod 3
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemelerde
elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri görülmektedir.
Çizelge 3–3, Mod 3 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 1.41 2 164
2 3 2.12 2 161
3 5 2.83 2 157
4 7 1.42 2 156
5 10 1.24 2 160
ORTALAMA DEĞER
2 159.6
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 3
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 5 mm olduğu ve bu
71
mesafeden yapılan deneme sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
3.5. MK 7 Mod 4 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 4 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 5, 10, 15 ve 20 mm ayak
ayak mesafelerinin her birinden 2’şer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 4 kabın boş ağırlığı 19 gram olup, kap denemelerin
tamamında 21 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.5.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” : Fotoğraf 3-17’deki Mod 4 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette ( 0 mm ) yapılan patlatmalar neticesinde çelik plaka üzerinde yaklaşık 87
mm uzunluğunda ve ortalama 3 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir.
Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak
3.39 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-17, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme 3.5.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM ” : Fotoğraf 3-18’deki Mod 4 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 5 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan
patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 89 mm uzunluğunda ve ortalama 4
72
mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.12 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-18, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme 3.5.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” : Fotoğraf 3-19’daki Mod 4 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 10 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 91 mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 5.32 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-19, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme 3.5.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 15 MM ” : Fotoğraf 3-20’deki Mod 4 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 15 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
73
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 89 mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.31 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-20, “15” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme 3.5.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM ” : Fotoğraf 3-21’deki Mod 4 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 20 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 88 mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.16 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-21, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 4 İle Yapılan Deneme 3.5.6. Mod 4 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-4’de MK 7 Mod 4
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemelerde
74
elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve oluşan kesitlerin krater derinlikleri
görülmektedir.
Çizelge 3–4, Mod 4 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 3.39 3 87 2 5 4.12 4 89 3 10 5.32 5 91 4 15 4.31 5 89 5 20 4.16 5 88
ORTALAMA DEĞER
4.4 88.8
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 4
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 10 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
3.6. Mk 7 Mod 5 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 5 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 5, 10, 15 ve 20 mm ayak
mesafelerinin her birinden ikişer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 5 kabın boş ağırlığı 36 gram olup, kap denemelerin
tamamında 43 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.6.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” : Fotoğraf 3-22’deki Mod 5 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette (0 mm) yapılan patlatmalar neticesinde plaka üzerinde yaklaşık 163 mm
uzunluğunda ve ortalama 3 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin
75
krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.28
mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-22, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme 3.6.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 5 MM ” : Fotoğraf 3-23’deki Mod 5 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 10 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 164 mm uzunluğunda ve
ortalama 4 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 5.14 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-23, “5” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme
3.6.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” : Fotoğraf 3-24’deki Mod 5 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 10 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 163 mm uzunluğunda ve
76
ortalama 4 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 6.70 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-24, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme 3.6.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 15 MM ” : Fotoğraf 3-25’deki Mod 5 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 15 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 165 mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.86 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-25, “15” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme 3.6.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM ” : Fotoğraf 3-26’daki Mod 5 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
77
mesafesi 20 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 174 mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 3.54 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-26, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 5 İle Yapılan Deneme 3.6.6. Mod 5 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi : Tablo 3-5’de MK 7 Mod 5
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemede elde
edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri görülmektedir.
Çizelge 3-5, Mod 5 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 3.28 3 163 2 5 5.14 4 164 3 10 6.70 4 163
4 15 4.86 5 165 5 20 3.54 6 174
ORTALAMA DEĞER
4.4 165.8
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 5
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 10mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
78
3.7. MK 7 Mod 6 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 6 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 10, 13, 16 ve 20 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer defa olmak üzere toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 6 kabın boş ağırlığı 63 gram olup, kap denemelerin
tamamında 60 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.7.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” : Fotoğraf 3-27’deki Mod 6 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette (0 mm) yapılan patlatmalar neticesinde plaka üzerinde yaklaşık 160 mm
uzunluğunda ve ortalama 4 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin
krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 4.05
mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-27, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
3.7.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 10 MM ” : Fotoğraf 3-28’deki Mod 6 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 10 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 164mm uzunluğunda ve
ortalama 5 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 5.62 mm olarak tespit
edilmiştir.
79
Fotoğraf 3-28, “10” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme 3.7.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 13 MM ”: Fotoğraf 3-29’daki Mod 6 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 13 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 162 mm uzunluğunda ve
ortalama 8 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 6.58 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-29, “13” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme 3.7.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 16 MM ” : Fotoğraf 3-30’daki Mod 6 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 16 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 172 mm uzunluğunda ve
ortalama 6 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
80
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 6.29 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-30, “16” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme 3.7.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 20 MM ” : Fotoğraf 3-31’deki Mod 6 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 20 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 165 mm uzunluğunda ve
ortalama 7 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 5.24 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-31, “20” mm Ayak Mesafesinden Mod 6 İle Yapılan Deneme
81
3.7.6. Mod 6 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-6’da MK 7 Mod 6
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemelerde
elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri görülmektedir.
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 6
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 13 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
Çizelge 3-6, Mod 6 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 4.05 4 160 2 10 5.62 5 164 3 13 6.58 8 162 4 16 6.29 6 172 5 20 5.24 7 165
ORTALAMA DEĞER
6 164.6
3.8. MK 7 Mod 7 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 7 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 19, 24, 30 ve 35 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer defa olacak şekilde toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 7 kabın boş ağırlığı 93 gram olup, kap denemelerin
tamamında 89 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.8.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” : Fotoğraf 3-32’deki Mod 7 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette (0 mm) yapılan patlatmalar neticesinde plaka üzerinde yaklaşık 170 mm
82
uzunluğunda ve ortalama 6 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin
krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 6.74
mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-32, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme 3.8.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 19 MM ” : Fotoğraf 3-33’deki Mod 7 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 19 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 175 mm uzunluğunda ve
ortalama 8 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 9.43 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-33, “19” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme 3.8.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 24 MM ” : Fotoğraf 3-34’deki Mod 7 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
83
mesafesi 24 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 185 mm uzunluğunda ve
ortalama 10 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 10.15 mm olarak
tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-34, “24” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme 3.8.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM ” : Fotoğraf 3-35’deki Mod 7 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 30 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 180 mm uzunluğunda ve
ortalama 9 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 7.72 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-35, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
84
3.8.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM ” : Fotoğraf 3-36’daki Mod 7 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 35 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 179 mm uzunluğunda ve
ortalama 8 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 7.10 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-36, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 7 İle Yapılan Deneme
3.8.6. Mod 7 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-7’de MK 7 Mod 7
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemelerde
elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve krater derinlikleri görülmektedir.
Çizelge 3-7, Mod 7 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 6.74 6 170 2 19 9.43 8 175 3 24 10.55 10 185 4 30 7.72 9 180 5 35 7.10 8 179
ORTALAMA DEĞER
8.2 177.8
85
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 7
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 24 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
3.9. MK 7 Mod 8 Patlayıcı Madde Kabı ile Yapılan Denemeler
MK 7 Mod 8 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 27, 30, 35 ve 40 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer adet olacak şekilde toplam 10 adet deneme
gerçekleştirilmiştir. Mod 8 kabın boş ağırlığı 107 gram olup, kap denemelerin
tamamında 120 gram yüksek hızlı C4 plastik patlayıcı ile doldurulmuştur.
3.9.1. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 0 MM ” : Fotoğraf 3-37’deki Mod 8 kap
üzerinde fabrikasyon olarak mevcut olan ayakları kesilerek çelik plaka üzerine bitişik
vaziyette ( 0 mm ) yapılan patlatmalar neticesinde çelik plaka üzerinde yaklaşık 175
mm uzunluğunda ve ortalama 6 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir.
Kesitin krater derinliği 10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak
8.23 mm olarak tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-37, “0” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
3.9.2. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 27 MM ” : Fotoğraf 3-36’deki Mod 8 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 27 mm
86
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 180 mm uzunluğunda ve ortalama 10 mm
genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 14.2 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-38, “27” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme 3.9.3. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 30 MM ” : Fotoğraf 3-39’daki Mod 8 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 30 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 190 mm uzunluğunda ve ortalama 12 mm
genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 21.50 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-39, “30” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
87
3.9.4. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 35 MM ” : Fotoğraf 3-40’daki Mod 8 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına karton yapıştırılarak ayak mesafesi 35 mm
yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde yapılan patlatmalar
neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 192 mm uzunluğunda ve ortalama 13 mm
genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği 10 farklı
bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 12.27 mm olarak tespit
edilmiştir.
Fotoğraf 3-40, “35” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme 3.9.5. Ayak (Stand Off) Mesafesi “ 40 MM ” : Fotoğraf 3-41’deki Mod 8 boşluklu
patlayıcı madde kabının her iki yanına uygun ebatlarda karton yapıştırılarak ayak
mesafesi 40 mm yüksekliğe ayarlanmıştır. Bu mesafeden çelik plaka üzerinde
yapılan patlatmalar neticesinde, plaka üzerinde yaklaşık 192 mm uzunluğunda ve
ortalama 13 mm genişliğinde bir kesit oluştuğu gözlenmiştir. Kesitin krater derinliği
10 farklı bölgeden alınan ölçümler sonucunda ortalama olarak 12.27 mm olarak
tespit edilmiştir.
Fotoğraf 3-41, “40” mm Ayak Mesafesinden Mod 8 İle Yapılan Deneme
88
3.9.6. Mod 8 ile Yapılan Atışların Değerlendirilmesi: Tablo 3-8’de MK 7 Mod 8
boşluklu patlayıcı madde kabı ile 5 farklı ayak mesafesinden yapılan denemelerde
elde edilen kesitlerin genişlik, uzunluk ve oluşan kesitlerin krater derinlikleri
görülmektedir.
Çizelge 3-8, Mod 8 ile Yapılan Patlatma Sonuçları
Atış No Stand Off (Ayak) Mesafesi (MM)
Kesit Krater Derinliği (MM)
Kesit Genişliği
(MM)
Kesit Uzunluğu
(MM) 1 0 8.23 6 175 2 27 14.2 10 180 3 30 21.50 12 190 4 36 12.27 13 192 5 40 11.20 12 189
ORTALAMA DEĞER
10.6 185.2
3 numaralı deneme sonucunda en derin kratere sahip kesit elde edilmiş olup, Mod 8
boşluklu patlayıcı madde kabının optimum ayak mesafesinin 30 mm olduğu ve bu
mesafeden yapılan patlatma sonucu maksimum derinlikte kraterin oluştuğu
görülmektedir.
89
4. TARTIŞMA Doğrusal boşluklu kaplar, petrol kuyularındaki verimin arttırılması, maden
ocaklarında büyük kaya kütlelerinin parçalanması, büyük buz kütlelerinin kırılması,
ağaçların ve kalın metallerin kesilmesi gibi sivil endüstrilerin yanında patlayıcı
madde uzmanları tarafından patlayıcıların zararsız hale getirilmesinde ve imhasında
kullanılmaktadır. Bu kaplar askeri maksatla; çoğunlukla, atılmış patlamamış, bubi
tuzağı olduğundan şüphe edilen veya yerinden hareket ettirilmeden zararsız hale
getirilmesi gereken mühimmatların tapalarını dokunmadan keserek mühimmatın
gövdesinden ayırmak için kullanılırlar.
Askeri alandaki diğer bir uygulama alanı da mühimmatın dış kabını keserek ikinci
bir müdahaleye gerek olmaksızın içerisindeki ana dolgu patlayıcı maddesini
tutuşturarak alçak infilak oluşturmak veya yakmak içindir. Mühimmatın emniyetli ve
çevreye minimum zarar verecek şekilde zararsız hale getirilerek imhası amacıyla
tasarlanmışlardır.
MK 7 serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları 8 ayrı modelden oluşmakta
olup, her bir modelin ebatları, ayak mesafeleri ve her kaba doldurulabilen patlayıcı
miktarları farklıdır. Bu nedenle her bir modelin oluşturduğu kesme (jet) etkisine
bağlı metal kesme performansı birbirinden farklılık göstermektedir.
Boşluklu patlayıcı madde kaplarındaki maksimum (optimum) yeterlilik patlama
sonucu oluşan jetin hedefe olan nüfuzu (krater derinliği) ile ölçülür. Nüfuz, makineli
bir tüfekten çıkan mermi demetinin aynı delikten geçmesinin yaratacağı etkiye
benzer bir şekilde, yüksek hızda fırlayan jet hedefe vurduğu zaman meydana gelir.
Oluşan jet etkisi; kullanılan patlayıcının cinsi, kabın boşluk açısı, boşluğun
hizalandığı malzemenin tipi de dâhil birçok etkenin birbiriyle olan karmaşık
ilişkilerine bağlı olmakla birlikte, oluşan jetin performansını etkileyen en kritik
90
faktör bu kapların hedef malzemeden ne kadar uzağa yerleştirilerek patlatılacağıdır.
Ayak mesafesi olarak bilinen bu optimum mesafe her bir model için farklıdır.
Boşluklu patlayıcı madde kaplarının hedef mühimmatın dış kabına veya tapasına
karşı kullanılması esnasında hangi mesafeye yerleştirileceği hayati öneme haizdir.
Bu mesafelerin rasgele seçilmesi veya hangi et kalınlığındaki mühimmata veya
tapasına karşı hangi model kabın kullanılacağının kesin olarak bilinmemesi zararsız
hale getirme ve imha çalışmalarının uzamasına ve yapılan her bir denemeden sonra
söz konusu mühimmatın daha hassas hale gelmesine neden olacaktır.
Mühimmatın zararsız hale getirilmesi ve imhası işlemlerinin yanı sıra askeri maksatlı
tahrip faaliyetlerinde de kullanılan MK 7 serisi doğrusal boşluklu patlayıcı kaplarının
optimum ayak mesafelerinin bilinmesi hem emniyetli çalışma hem de maliyet
açısından çok önemlidir. Örneğin; çelik ayaklı bir köprü, boşluklu patlayıcı madde
kabı kullanmaksızın yalnızca ayakların etrafına tahrip kalıpları sarılarak da tahrip
edilebileceği gibi, boşluklu patlayıcı madde kapları kullanılarak çok daha az bir
maliyetle ve daha emniyetli şekilde de tahrip edilebilir. Tabiî ki bu işlemin bir defada
ve kesin olarak yapılabilmesi için köprünün çelik ayaklarının et kalınlığına bağlı
olarak hangi model doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabının hangi mesafeden
kullanılacağının bilinmesi gerekir.
4.1. Çalışmanın Yorumu
Bu kaplarla ilk olarak yurt dışındaki patlayıcı madde kurslarında çalışılmış olup, yurt
içindeki patlayıcı madde faaliyetlerinde kullanılmasının uygun olacağı
değerlendirilmiş ve orijinal kapların ebatlarıyla malzeme özelliklerine sadık
kalınarak imal edilmesi sağlanmıştır.
Kapların deneneceği ayak mesafeleri seçilirken üzerlerindeki mevcut fabrikasyon
ayaklar esas alınmış ve bu ayak boyunun altında ve üzerinde denemeler yapılarak
91
uygun ayak boyu araştırılmıştır. Boşluklu patlayıcı madde kapları ile yapılan toplam
80 deneme sonucunda bu kapların performansları daha yakından görülmüştür.
Diğer yandan deneme sayısının arttırılarak doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları
ile daha fazla ayak boyu mesafesinden patlatma gerçekleştirilmesi gerektiği
düşünülebilir. Aynı Model patlayıcı madde kabı ile aynı ayak mesafesinden yapılan
iki patlatma sonucunda oluşan krater özelliklerinin % 100 aynı olamayacağı gerçeği
göz önüne alındığında, deneme sayılarının arttırılmasının elde edilen sonuçların
kesinliğine katkı sağlayabileceği fakat, kritik bir etkisinin olmayacağı
değerlendirilmektedir.
Her bir model kapla yapılan denemelerin sonundaki çizelgelere bakıldığında, oluşan
krater derinliklerinin giderek arttığı ve bir noktadan sonra tekrar inişe geçtiği 5 farklı
mesafeden yapılan denemelerde açıkça görülmektedir. Bu sonuçları elde etmek için
fabrikasyon ayak boyunun aşağısında ve yukarısında yapılan 2’şer adet denemenin
yeterli olduğu düşünülmektedir.
4.2. Uygun Doldurma ve Ateşleme Şartlarının Tespit Edilmesi Plastik patlayıcı, MK 7 serisi boşluklu patlayıcı madde kaplarına elle yerleştirilir.
Plastik patlayıcı kaplara doldurulmadan önce hamur kıvamına gelene kadar elle
yoğrularak yumuşatılır. Kaba doldurulacak patlayıcının tamamının aynı kıvamda
olması, kabın içerisinde homojen yapıda bir dağılım olması açısından önemlidir.
Çünkü bu homojen dağılım patlama neticesindeki jet etkisinin kabın uzunluğu
boyunca benzer şekilde oluşması ve hedef üzerinde düzgün bir kesit elde etmek için
son derece önemlidir.
Doldurma esnasında kabın içerisinde boşluk kalmaması için patlayıcı tamamen
kabın şeklini alacak şekilde yassı bir tahta çubuk yardımıyla hafifçe sıkıştırılarak
kaba koyulur. Bu işlemleri gerçekleştiren personelin ellerinin eldivenli olması,
92
eldivenin mümkün olmadığı durumlarda ellerinde kesik veya yara bulunmaması
gerekir.
Plastik patlayıcının kaba doldurulmasını müteakip kap mekanik veya elektrikli olarak
ateşlenebilir. Her iki ateşleme türünde de mekanik kapsül ya da elektrikli fünyenin
kaba 90 derece açıyla dik olarak ve kabın tam orta noktasına gelecek şekilde
yerleştirilmesi infilak dalgasının kap boyunca simetrik olarak yayılması bakımından
son derece önemlidir.
4.3. Optimum Ayak Mesafelerinin Tespit Edilmesi
MK 7 serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları fabrikasyon olarak imal
edilmiş, patlayıcı dolgusu elle kullanım öncesi doldurulan tip boşluklu patlayıcı
madde kapları olup, kapların üzerindeki ayak mesafeleri de fabrikasyon olarak
tasarlanmıştır.
Bu çalışmada kap üzerindeki mevcut fabrikasyon ayaklar da dâhil olmak üzere bu
ayak boyunun altında ve üzerinde ikişer adet daha yeni ayak mesafesi denenmiştir.
Bu durumda denemeler, her bir model kap için 5 farklı ayak mesafesinden
gerçekleştirilmiştir. Denemeler esnasında personelden kaynaklanabilecek hata payını
asgariye indirmek maksadıyla her bir ayak mesafesinden 2’şer defa patlatma
yapılmıştır. Bu durumda bir model kap için 5 farklı ayak mesafesinin her birinden
2’şer defa olacak şekilde 10 patlatma, dolayısıyla 8 farklı model kap için toplam 80
adet deneme gerçekleştirilmiştir.
Bu denemeler neticesinde MK 7 serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde
kaplarından Mod 1 ile Mod 6 arasındaki toplam 6 adedinin üzerindeki fabrikasyon
ayaklarının uygun olduğu ve bu mesafenin jet oluşumu için optimum mesafe olduğu
tespit edilmiştir.
93
Çizelge 4-1, MK 7 Serisi Boşluklu Patlayıcı Kaplarının Optimum Ayak Mesafeleri
MK 7 SERİSİ DOĞRUSAL BOŞLUKLU
PATLAYICI MADDE KAPLARI
FABRİKASYON AYAK
MESAFESİ (STAND OFF)
(MM)
KRATER DERİNLİĞİ
(MM)
OPTİMUM AYAK
MESAFESİ (STAND OFF)
(MM)
MOD 1 8 4.18 8
MOD 2 22 3.72 22
MOD 3 5 2.83 5
MOD 4 10 5.32 10
MOD 5 10 6.70 10
MOD 6 13 6.58 13
MOD 7 19 10.15 24
MOD 8 27 21.50 30
Denemeler sonunda Mod 7 ve Mod 8 kapları üzerindeki fabrikasyon ayaklarının
optimum kesme mesafesini sağlamadığı görülmüştür. Fabrikasyon ayak boyu 19 mm
olan Mod 7 kabı 24 mm mesafeden, fabrikasyon ayak boyu 27 mm olan Mod 8 kabı
ise 30 mm mesafeden optimum krater derinliğini sağlamışlardır.
94
5. SONUÇ VE ÖNERİLER
Sekiz ayrı Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kabı ile 2.5 cm kalınlığında aynı
metal özelliğindeki çelik plakalar üzerinde MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı
dolguları ile yapılan patlatmalar sonucunda;
1. MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı dolguları ile hedef arasındaki ayak boyu
mesafesinin oluşan jet üzerindeki etkileri gözlenmiş olup;
a. Mod 1 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 4, 8, 12 ve 16 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet patlatma
sonucunda en uygun (optimum) ayak mesafesi 8 mm olarak tespit edilmiştir.
b. Mod 2 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 14, 22, 30 ve 35 mm
ayak mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet
patlatma sonucunda en uygun (optimum) ayak mesafesi 22 mm olarak tespit
edilmiştir.
c. Mod 3 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 3, 5, 7 ve 10 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet patlatma
sonucunda en uygun (optimum) ayak mesafesi 5 mm olarak tespit edilmiştir.
d. Mod 4 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 5, 10, 15 ve 20 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet patlatma
sonucunda en uygun (optimum) ayak mesafesi 10 mm olarak tespit edilmiştir.
95
e. Mod 5 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 5,10, 15 ve 20 mm ayak
mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet patlatma
arasında en uygun (optimum) ayak mesafesi 10 mm olarak tespit edilmiştir.
f. Mod 6 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 10, 13, 16 ve 20 mm
ayak mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet
patlatma arasında en uygun (optimum) ayak mesafesi 13 mm olarak tespit edilmiştir.
g. Mod 7 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 19, 24, 30 ve 35 mm
ayak mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet
patlatma arasında en uygun (optimum) ayak mesafesi 24 mm olarak tespit edilmiştir.
h. Mod 8 doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı ile 0, 27, 30, 35 ve 40 mm
ayak mesafelerinin her birinden 2’şer kez olmak üzere yapılan toplam 10 adet
patlatma arasında en uygun (optimum) ayak mesafesi 30 mm olarak tespit edilmiştir.
2. Patlayıcıların boşluklu patlayıcı madde kaplarına koyulmadan metaller üzerinde
yapacağı etkinin görülmesi amacıyla MK 7 Mod 8 boşluklu patlayıcı kapları
içerisinde en büyüğü olan ve 120 gram plastik patlayıcı ile doldurulabilen Mod 8’den
daha fazla miktarda C4 tipi plastik patlayıcı (150 g ) plaka üzerine yerleştirilerek
patlatılmıştır.
Yapılan deneme sonucunda 25 mm kalınlığındaki çelik plaka üzerinde herhangi bir
kesme etkisi gözlenmemiştir. Açıktaki bu patlamanın plaka üzerinde kesici etkiden
çok ezici ve kırıcı bir güç oluşturduğu fakat oluşan basınç (blast) etkisinin plakayı
ikiye bölmek için yeterli güçte olmadığı, sadece yerleştirilen patlayıcının ekseni
boyunca çelik plakayı hafif şekilde eğecek güçte olduğu görülmüştür.
3. MK 7 serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları ile 8 farklı model kap için
toplam 80 adet deneme neticesinde;
96
a. Mod 1 ile Mod 6 arasındaki toplam 6 adet kap üzerindeki fabrikasyon
ayaklarının uygun olduğu ve bu mesafelerin jet oluşumu için optimum mesafe
olduğu tespit edilmiştir.
b. Mod 7 ve Mod 8 kapları üzerindeki fabrikasyon ayaklarının optimum
kesme mesafesini sağlamadığı görülmüştür. Fabrikasyon ayak boyu 19 mm olan
Mod 7 kabı 24 mm mesafeden, fabrikasyon ayak boyu 27 mm olan Mod 8 kabı ise
30 mm mesafeden optimum krater derinliğini sağlamışlardır.
97
ÖZET
Kesme Tekniklerinde Kullanılan Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Kaplarında Optimum Ayak Mesafelerinin Araştırılması Bu araştırmada patlayıcı madde imha uzmanları tarafından imha ve zararsız hale getirme işlemlerinde kullanılan doğrusal boşluklu patlayıcı madde kapları üzerinde çalışılmıştır. Yapılan çalışmada aynı malzemeden yapılmış fakat farklı boy ve kalınlığa sahip, farklı miktarlarda patlayıcı ile doldurulan MK 7 Serisi 8 adet doğrusal boşluklu patlayıcı madde kabı kullanılmıştır. Denemelerde boşluklu patlayıcı madde kapları ile hedef arasındaki mesafenin (ayak boyu) oluşan patlama jeti üzerindeki etkileri ve kesme tekniklerinde kullanılması gereken optimum ayak boyu mesafeleri araştırılmıştır. Denemeler aynı metal özelliğine sahip eşit kalınlıktaki standart çelik levhalar üzerinde, aynı cins plastik patlayıcı (C4) kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada kap üzerindeki mevcut fabrikasyon ayaklar da dâhil olmak üzere bu ayak boyunun altında ve üzerinde farklı ayak mesafeleri denenmiştir. Sonuç olarak MK 7 Serisi doğrusal boşluklu patlayıcı madde kaplarının uygun doldurulma ve ateşlenme teknikleri, kap ile hedef arasında kullanılması gereken optimum ayak mesafeleri tespit edilmiştir Anahtar Sözcükler: Ayak Mesafesi, Doğrusal Boşluklu Patlayıcı Madde Kapları, İmha, Jet, Plastik Patlayıcılar, Yüksek İnfilaklı Patlayıcılar.
98
SUMMARY
The Search About The Optimum Stand off Distances of Linear Cavity Explosive Shaped Charges Used in Cutting Technics. At this work, it’s been studied over the linear cavity shaped charges which are used by explosive experts during disposal and rendering safe procedures.
İn this study, 8 different sized MK 7 series linear cavity shaped charge containers, which are the same in material but different in thickness and capacitiy of plastic explosive, have been used. Stand off means, the distance between cavity shaped charge containers and the surface of the target, its effects over the jet of explosions have been searched and it has been focused on the subject how to find out the ideal stand off distances for more effective cutting technics. All explosion trials have been done on the steel plates, which have the same thickness and material specifications and the same plastic explosive (C4) has been used for each time. Different stand off distances, included the originally manufactured, has been tried in the study. The most appropriate charging and firing technics of MK 7 Series Linear Cavity Shaped Charge Containers and the ideal stand off distances are obtained as a result of the study. Key Words: Disposal, High Explosives, Jet, Linear Cavity Shaped Charges, Plastic Explosives, Stand off Distance.
99
KAYNAKLAR
AKÇAY, N., (2000). Patlayıcı Maddelerin (Bombaların) Zararsız Hale Getirilmesinde Kullanılan
Yöntemlerin Karşılaştırılması. A.Ü.Sağlık Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi. Ankara.(Tez Danışman,Vural,N.) Anonim.
ALDAŞ U. G., (1999/2). Patlamalar Sonucu Çevreye Verilen Sarsıntılar Üzerine Bir Yorum, Barutsan Dergisi, s.: 20-22
Applied Explosives Technology Erişim: [http://www.appliedexplosives.com.au Product Catalogue] Erişim
Tarihi: 14.11.2005
Atomun Gücü; Erişim; [http://www. atom bombası.html/ Atomun Gücü.htm] Erişim Tarihi: 03.03.05
C.J.POOLE, Prof S J CHAPMAN and Dr J.P.CURTİS, Asymptotics of Shaped Charge Jet Penetration,
Erişim: [http://www.ICIAM.HTM] Erişim Tarihi: 01.03.04 Core Laboratories, Owen Oil Tools, a Core Laboratories Production Enhancement Division, Inc.,
Erişim:[http://www.corelab.com] Erişim Tarihi: 15.08.2002 DANTE,J.G. ve Golaski,S.K.,”Micrograin and Amorphous Shaped Charge Liners”,Proceedings of ADPA
Bomb and Warhead Section,White Oak, MD,1985. DOUGLAS W. HİLCHİE, 1990, A History of the Well Logging and Perforating Business in the Oil Fields
Inc., Boulder, Colorado, (API) American Petroleum Institute, Erişim:[http://www.logwell.com/perforator_history.htm] Erişim Tarihi: 14.03.2004
Explosive Cutting of Metal Structures, Russian Federal Nuclear Center-VNIIEF, Erişim:[http://www.
Http://www.vconvers.sar.ru] Erişim Tarihi: 14.11.2003 GÖK O., ŞIMŞEK G., (1973). Patlayıcı Madde Teknolojisinde Gelişmeler, Ankara, MKEK Matbaası, s.:14-
43.
HAGAN,T.,Reactive Armor, 18 Mart 2002 Explosives Engineering MNGN 498 Erişim:[http://www.thor.prohosting.com/~normkay/noframes/no_reactive.html], Erişim Tarihi: 03.01.2004
HANNUM, D., W., PARMETER, J., E. (1998). Sandia National Laboratories, Survey of Commercially Available Explosives Detection Technologies and Equipment. Erişim: [http://www.ojp.usdoj.gov/nij]. Erişim Tarihi: 10.03.05
LAMBERT, D., 2001, Radiograph courtesy of D. Lambert, Eglin AFB, Florida, approved for public release,
Erişim:[http://www. Http://www.vconvers.sar.ru] Erişim Tarihi: 14.11.2003
Law Enforcement Applications. Erişim: [http://www.ojp.usdoj.gov/nij]. Erişim Tarihi: 15.02.2002
MİLLER,S., M.I.Exp.E.,High Explosive Technology and Applications Erişim: [http://www.OES.ORG.UK/Explosives.pdf] Erişim Tarihi: 24.05.2005
100
Nükleer Patlayıcı Fiziği; [http://www. atom bombası.html/ Nükleer Patlayıcı Fiziği.htm] Erişim Tarihi: 03.03.05
RHYKERD, C., L., HANNUM, D., W., MURRAY D., W., PARMETER, J., E. (1999). Guide For the Selection of Commercial Explosives Detection Systems For
ROMAN NOVOKSHANOV, Shaped Charge Mechanics, Postdoctoral Faraday Associate, University of
Oxford,OCIAM – since 03.11.2003, Erişim: [http://www. Roman Novokshanov2004.pdf] Erişim Tarihi: 17.03.04
SAFERSTEIN, R. (1998). Criminalistics: An Introduction to Forensic Science Prentice Hall Inc. New Jersey
SEYHAN,E.(2003) Patlayıcı Maddelerin Etkisiz Hale Getirilmesinde X-Ray Cihazlarının Kullanımı ve Etkinliği, A.Ü.Sağlık Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi. Ankara, (Tez Danışmanı, KÖKTEN,H.), Anonim.
ŞEN,S. Patlama Sonrası Olay Yeri İnceleme Esasları, A.Ü.Sağlık Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Ankara (Tez Danışmanı, KÖKTEN,H.), Anonim.
STEİNMANN FRİTZ and CHRİSTA LÖSCH, Multimode Warhead Technology Studies Erişim:
[http://www. Paper164.pdf] Erişim Tarihi: 17.03.04
Theory of the Shaped-Charge Warhead created by M.Hofbauer August 29th 1998; Erişim: [http://www. Shaped Charge Hollow Charge Hohlladung.htm] Erişim Tarihi: 01.03.04
VANESSA S. BERG & DALE S. PREECE, 2004, Sandia National Laboratories, International Society of
Explosives Engineers, Volume 2 - Shaped Charge Induced Concrete Damage Predictions Using RHT Constitutive Modeling, Erişim Tarihi: 27.11.2004
WALTERS,W.P.,“An Overwiew of the Shaped Charge Concept”,Department of Mathematical Sciences,US Military Academy,West Point,NY,Erişim: [http://www. Walters.PDF]. Erişim Tarihi: 03.11.2003
WALTERS,W.P.ve ZUKAS,J.A.,Fundeamentals of Shaped Charges.Wiley,New York,NY,1989 ve son
basımı CMC press,Baltimore,MD,1998 WALTER KATİE, Science&Technology Rewiew,1998, University of California, Lawrence Livermore
National Laboratory, U.S.Department of Energy’s Erişim: [http://www. Baum.htm] Erişim Tarihi: 01.03.04
Wikipedia, Shape Charge, US Department of Defense Dictionary of Military and Associated Words, 2003 Erişim: [http://www.shaped charge Information From Answers_com.htm] Erişim Tarihi: 10.03.05
101
ÖZGEÇMİŞ Jandarma Yüzbaşı Ender ÖZCAN 29.07.1973 tarihinde Eskişehir’de doğdu. 1987 yılında Eskişehir Mehmetçik İlkokulunu, 1991 yılında Bursa Işıklar Askeri Lisesini, 1995 yılında Kara Harp Okulunu bitirerek Jandarma Teğmeni olarak kıta vazifesine başladı. 2000 yılında Jandarma Lisan Okulunda İngilizce temel dil eğitimi aldı. 2001 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde Patlayıcı Maddelerin Zararsız Hale Getirilmesi (EOD) kursunu bitirerek Patlayıcı Madde Uzmanlık sertifikasını aldı.
2002 yılında Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı Patlayıcı Maddeler İnceleme Şube Müdürlüğüne atandı. 2003 yılında İngiltere’de El Yapımı Patlayıcı Maddelerin Zararsız Hale Getirilmesi (IEDD) kursuna katıldı. Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı Patlayıcı Maddeler İnceleme Şube Müdürlüğünde iki sene süresince Patlayıcı Madde Asistanı olarak görev yapmasını müteakip 2004 yılındaki Uzmanlık sınavını vererek Patlayıcı Madde Uzmanı oldu.
2005 yılında Aydın Jandarma Bölge Kriminal Laboratuar Amirliği Patlayıcı Maddeler İnceleme Şube Müdürlüğü görevine atanan Ender ÖZCAN’ın Adli Bilimler Dergisinde “El Bombaları” isimli bir makalesi yayınlanmıştır.
ADRESİ: Jandarma Bölge Kriminal Laboratuar Amirliği/SÖKE/AYDIN Tel: (0256)511 14 94; Cep:0505 765 30 39
102