TEK DUNYA ~OK iNAN~ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D208215/2013/2013_COSTUY.pdf · 2017. 8....
Transcript of TEK DUNYA ~OK iNAN~ - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D208215/2013/2013_COSTUY.pdf · 2017. 8....
TEK DUNYA ~OK iNAN~ DiYALOGA FARKLI YAKLA~IMLAR
Editorler:
Mahmut Aydin & Siileyman Turan
hitabevi
HiTABEVI YAYINIARI-6 ISBN 978-605-63667·&-5
© Hitabevi, Mayas 2013 Tek Dunya ~k I nan~ I Mahinut Aydm & Siileyman Turan
. Gene I Ya'jln Yiinetmenl Erda!~
Sayfa Duzeni Hitabevi
Kapak Tasanm• UgurPolat
Bas Ia Tarcan Matbaas1 Zubeyde Hamm Mahallesi, Samyeli Sokak No: 15 lskitler-Ankara Tel: 03123843435
Bas1m Tarihi May1s 2013
Hitabevi Bas1m YaYJn Oaglbm /Erda I ~ Baymd1~ Sk. No: 27/28 K1zilay-9mkaya -Ankara Tel: 0312 4355566 [email protected]
Din Degi~tirtmekten Muhavereye (Sohbete): 11 Eyliil Sonras1 D~erara~1 Diyalog•
Liyakatali Takim ~ev. Yakup ~o~tu
20. yiizytl, Miisliimanlann Amerikan kiyilanna go~iindeki dra
matik yiikseli~e tamkllk etmi~ti. Ge~en yiizyilda, islam, Amerikan dini
manzarasmm tamamlayiCl bir par~as1 haline gelirken, Miisliimanlar
da yava~ yava~ Amerikan toplum yaptsmm goriiniir bir par~as1 haline
gelmi~lerdi. 19. yiizyilm sonlarmdan itibaren Amerika'da Miisliiman
topluluk bulunmasma ragmen, 11 Eyliil 2001 olaylan oncesine kadar
Miisliiman olmayanlarla kayna~ma/biitiinle~me smtrhydt. I
Bununla birlikte, ge~en ii~ ytl i~erisinde Miisliimanlar, otekiyle
aktif i~birligini gerektiren ~ogulcu bir ortamda bulunmalarmdan do
layr fildi~i kulelerinde ya~ayamayacaklannm farkina vardtrlar. Eger
herhangi bir delile gerek duyulursa, 11 Eyliil olaylan da Amerikah
Miisliiman topluma, Amerika'daki ~ogulculugun yadsmamayacak
sosyal bir realite oldugunu gostermi~tir. Ashnda, bir kism1 sahip ol
duklan milli kimliklerden daha ~ok kendi Amerikahhklanm vurgu
larken, Miisliimanlarm ~ogu daha fazla ho~goriilii, konu~kan ve d1~a
doniik hale gelmi~lerdir.
Miisliimanlar, terorist eylemlerin, hem kendi islami kimliklerini
hem de Ainerikan vatanda~hk haklanm tehlikeye att1grnm farkina
varmt~lardtr. Miisliiman topluluk, islam'm a~m bir yorumunun cesa
retJendirmesine boyun egmelerinden dolayr sessiz ~ogunluk sendro
munu basit bir ~ekilde sonlandm lmak zorunda oldugunu kabul et
mi~tir. islam adma konu~an radikal ki~ilerin ~iddet eylemleri, Miis
liiman ~ogunlugun sessiz pghklanm bastlrmt~tlr. Bu yiizden, pek ~ok
• Liyakatali Takim, "From Conversion to Conversation: Interfaith Dialogue in Post 9-11 America", MW. v. 99, Quly 2004), ss. 343-355.
11 Eyllil Sonras• Dinleraras1 Diyalog o 313
Miisliiman, sesini duyurmak i~in Amerikan toplumuna entegreolma . '
geregini hissetmi~tir. Yerelle~en bu Amerikan islam'!, 11 Eyliil
2001'den itibaren pek ~ok Miisliiman'm i~inde yeraldtgt sessiz bir
devrimi temsil etmektedir.
Amerikan islam'm yerlile~me siireci a~1k bir bi~imde Amerikan
islami 9ehir kimliginin yapismi i~ermektedir. Bu sure~, kendini farkh
bir bi~imde di§a vurmaktad1r. Miisliimanlar, ~e§itli ban~ ve anti-1rk~1
hareketlerin etkisine kapllmaktadtrlar. Musliiman gruplar, yiyecek
tedarikinde bulunmak ve Amerikah evsizlere yardtm saglamak gibi
~e~itli sosyal programlarla me~gul olmaktadtrlar.t Ornegin, 2003
Ekiminde, Denver' de insan haklan i~in Ramazan faaliyeti olarak isim
lendirilen yeni bir kampanya ba§latJ.ld1. Duluth, Minesota'da Miislti
manlar, yoksullar i~in ev ve saghk hizmetleri saglama te~ebbiislerini
i~eren sosyal hizmetleri destekleyici fonlar olu§turdular. Aynca, 2001
Eyliil'iinden beri, ~e~itli islami merkezler "a~tk cami" uygularnasma
ba~lad1lar ve Miisliiman olmayan kom~ulanm camileri ziyarete te~vik
ederek daha "s1cakkanh" olmaya ~ah~tilar.
Baz1 durumda ise, Miisliimanlar vatanperverlilikerini daha so
rout yollarla dt~a vurmu§lard1r. Amerikan bayraklan, camilerin di$In
da, Miisliimanlarm evlerinde ve arabalarmda goriilebiliyordu. Ameri
kah islami ili~kiler Konseyinin (CAIR) baz1 gazetelerde yer alan
reklamlanyla, Amerikah Miisliiman ~ehir kimliginin farkma vanld1.
Bu durum ba§ortiilii Miisliiman bir klz, tam bir gururla "Ben bir Ame
rikahytm ve Miisliimamm" diyebilecegini gostermekteydi. Burada
ilgin~ olan, Amerikan kimliginin islami kimlikten once gelmesidir.
Pek ~ok Mtisliiman, Amerikan di$ politikasma odaklanmak yerine, §U
anda kendi kimliklerini "Amerikah Miisliimanlar" olarak yeniden
olu~turmaya daha fazla konsantre olmu~ durumdad1r. D1~ meseleler
den ziyade i~i meseleler, Amerikah Mtisliimanlar i~in daha onemli
hale gelmi$tir. Btiyiik olas1hkla, Amerika'daki ikinci ku~ak Miisliiman-
1 Bunun iyi bir tirnegi, 2002'de Denver' de bir grup tarafmdan kurulan Muslim Intent on Learning and Activism (MILA)'nm sosyal programlandtr. Amerikah yoksul ve evsizlere gtda yard1m1 yapmak, onlarm faaliyetleri arasmdadtr.
314 • Liyakatali Takim
larm, Amerikan kiiltiiriiyle ozde~le~mesi ve asimile olmas1, onlarm
daha fazla siyasalla~masma_ ve Amerika~ ulusal bilin~ ruhunun olu~
masma neden olan bir vatanseverlik ruhu geli~mesi yiizundendir.
Aynca, Musliimanlar seslerini ~ok fazla ~1karmad1k~a anavatan edin
dikleri topraklarda yabancdar olarak ya~amaya devam edebilecekle
rinin farlondadirlar.
11 Eyliil terorist saldmlan islam'a kar~I baz1 on yargilan, is
lam'm ~iddeti destekledigi ve Musliimanlann dogu~tan militan ve
irrasyonel insanlar oldugunu yeniden giindeme ta~1d1. Aynca Ameri
ka'nm terore kar~1 kiiresel sava~1 ve Irak'1 istilas1 Muslumanlara ozel
likle de Orta Dogu kokenli olanlara yonelik bu basmakahp anlayi~lan
ve ~upheleri gu~lendirdi. Bundan ba~ka, baz1 H1ristiyan fundamanta
listler tarafmdan islam'a ve Kur'an'a yonelik sert saldmlar ise, Ame
rika'daki giincel ~atl~malan a~1k bir bi~imde ~iddetlendirmi~tir. On
lar, islam'm ozunde ~iddeti barmd1rd1gim ve Batlh degerler ve norm
larla bagda~madtgim varsaytyorlardi. Boyle zararh uydurmalar ge
nellikle ili~kilerin olmadtgi veya muhalif ili~kilerin oldugu ya da ceha
let ortamlarmda dogmakta ve geli~mektedir. Bu yiizden Muslumanla
rm, islam ve kendileriyle ilgili bu ~ekildeki tasvirlere kar~1hk, diyalog
la ilgilenmeleri zorunlu hale gelmi~tir.
Suleyman Nyang, diyalo~, "iki dini toplulugun uyelerinin, kendi
gruplan arasmda, ortakla~a ve ayn ayn olarak Amerikadaki bireysel
ve kollektif hayatln temel sorunlanyla bogu~an ve sadece bireye ve
topluluga yonelik farkl1 tammlamalan a~1smdan degil, aym zamanda
birbirlerinin inan~larma, ritiiellerine, bayramlanna ve davram~ bi
~imlerine yonelik tutumlannda_ iki topluluk arasmda miikemmel bir
anlay1~ meydana getirmeye yonelik kopriller kurmaya ~ah~tlklan bir
sure~ olarak tarif eder."2
iki ytl oncesinde, Amerikal1 Muslumanlar, hem fiziksel hem de
entelektiiel olarak temayiiz edebilmek i~in uygun ve net bir entelek-
z Siileyman Nyang. "Challenges Facing Christian-Muslim dialogue in the United States" Christian-Muslim Encounters i~inde, ed. Y. Haddad, 328.
11 Eyliil Sonras1 Dinleraras1 Diyalog o 315
tiiel soylemle kendilerini ifade etme geregi hissetmi~tirlerdi. Bu bag-. lamda onlar, ge~mi~te H1ristiyanlar ile Miisliimanlar arasmdaki ili~ki-
leri karakterize eden dii~manhk, karikatiirize etme ve gii~ mi.icadelesi
~eklindeki tarihi bir kenara b1rakmaya ~ah~maktadtrlar. Miisli.iman-
. larm Amerika'daki miicadeleleri, sadece otekiyle bir arada olmak
degil, aym zamanda Amerika'da kendilerini anla~1hr kllmak, islam'I
uydurma bir efsane olmaktan annd1rmak ve onun medyadaki olum
suz nitelendirmelerine k~r~I ~tkmak olmu~tur . ..-
Ozellikle 2001 Eyliil'iinden itibaren Amerika'daki hem Miislii
manlar hem de Htristiyanlar, oteki aleyhine konu~maktansa onunla
ili~kiye girmenin daha iyi olacagmm farklna varmt~tir. Miislumanlar
ile Htristiyanlar arasmda artan diyalog ve etkile~im, "din degi~tirmek
ten" ziyade oteki~le "sohbet etmeye" yonelmenin onemli bir para
digmadik ~oziim oldugunu gostermi~tir. Miisliiman toplulugunun
pek ~ok i.iyesi i~in, kar~thklt saygt ve kabul ortammda farkl1 inan~Iara
sahip insanlar arasmdaki diyalogun olduk~a yerii bir fenomen oldugu
hatirlanmahdtr. Kendi i.ilkelerinde Miisliimanlar, genellikle digeriyle
sohbet etme, diyalog kurma ya da konu~ma geregi hissetmezler. Bu
nedenle, Miisliiman olmayanlarla diyalog kurmak, islam't vaaz etme
ye ve digerlerinin inan~Ianm reddetmeye ah~km ~ogu Miisliiman i~in,
olduk~a yeni bir deneyimdir.
Geni~ Amerikan toplumuyla ileti~im kurma ve ilgilenme gerekli
ligi, baz1 islami merkezlerde sunulan dini programlarm iislubunun
gelecekte daha fazla evrensel ve yaygtn olarak yeniden diizenlem'nesi
anlamma gelmi§tir. Ornegin, Michigan, Dearborn'daki "islami Bilgelik
Evi'; (islamic House ofWisdomf.IHW)'nde inan~lar arast diyalog i.ize
rinde biiyi.ik bir vurguyla durulmaktadtr. IHW'in 2001 ilanjreklam
kitab1, merkezin imam! Muhammed Ali Elahi'nin bir mesajmi ta§I
maktadir. Bu kitapta Elahi ~oye soylemektedir:
Arkada~lanm1z ve i~ ortaklanm1z, ~ocuklanmizm s1mf arkada~lan, kom~ulartmlz, patronlanm1z, se~ilmi~ memurlanmlz, bunlann ti.imiine, Miisliiman toplulugun Amerikan ya~amtyla etkin bir bi~imde biiti.inle~ebilmesi i~in islam'm giizelliginin ve ger~ekliginin ogretilmesi gerekmektedir. Bizler de, Amerikan toplumunun seki.i-
316 e Uyakatali Takim
ler etkilerinden izole edilme ile diinyanm geri kalanmdan tecrit edilme arasmda aynm yapabilmemiz it;in kendimizi egitmemiz gerekir. inancJmJZI yaym;1 sorumluluguna sahip oldugumuz i~in izolasyonun imkans1z lold1~ bu ~eyi yapamayJZ. ·
Martin Buber'e gore, "dogru diyalog, ara~mzda bir bag olu§turan
glivenle, bir digerini dinledigimiz ve ona kar§Ihk veJ;"digimiz zaman,
insan ruhunun temel bir yoniinii ifade eder.''3 Diyalog, farkh inane;:
gruplan arasmda daha iyi bir anlayi§l te§vik eden ve bir arada huzur
lu bir §ekilde ya§amayi destekleyEm bir arac;: haline gelmi§tir. Ancak
diyalog, digerlerinin inanc;:lan ve adetlerine yonelik yanh§ kam ve
anlayi§lan c;:iiriitmenin otesinde geli§tirilmeye ihtiyac;: duymaktad1r.
Diyalog, belirli bir dini gelenege inanma anlamma gel en fundamenta
list bir tarzdaki anlayi§ ile diyalogdaki partnerin gonliinii kazanmaya
c;:ah§mayla kan§tlnlmaktadir. Diyalogla ilgilenenler, sadece gelenek
lerini anlatmakla kalmazlar, ayn1 zamanda ondaki anlamh §eyleri ve
geleneklerindeki kutsalla nasll ili§ki kurduklan ve onu nasil tecriibe
ettiklerini de naklederler.
Bir kimsenin, otekilerin geleneklerine nasil bagland1klan, bagh
hgi nas1l diizenledikleri ve otekinin tecriibelerine dayanan kutsalla
nas1l etkile§im kurdugu I§lgi altmda inancm1 yeniden gozden gec;:irme
istekliligi, diyalogdaki temel bir unsurdur. Otekinin inancm1 anlamak,
bireyin gelenegine olan teslimiyetini zayiflatmaktan ziyade glic;:Iendi
rir.
Ornegin, Prof. Cantwell Smith'e kendisinin bir H1ristiyan olup
olmadigi soruldugunda, onun "kom§uma sor" diye cevap verdigini
okumu§tum. Oldukc;:a kisa bu bilge yamt, ozellikle bayram zamammn
yakla§tlgi goz oniinde tutuldugunda, beni sosyal sorumluluklanm
iizerinde dii§iinmeye sevk etti. Biz otekiyle etkile§ime girerek kendi
sahip oldugumuz gelenegimizi zenginle§tirmi§ oluruz. Dinleraras1
diyalog, sadece ili§kinin yogunla§masmi ya da kendi inancimizm art
masma yol ac;:maz, aym zamanda otekinin inancm1 anlamayi ve ona
3 Douglas Johnston, Faith-Based Diplomacy: Trumpin9 Realpolitik, Oxford, Oxford University Press, 2003, 56.
11 EyiOI Sonras1 Dinleraras1 Diyalog. o 317
sayg1 gostermeyi de saglar. Denver Oniversitesi'nde ders verdigim
mukayesell dinler Slmfindaki ogrencilerim, Slk Slk kendi inan~larmm
ve sahip olduklan ~ini gelenege olan baghhklarmm, diger dinler hak
kmda.bir ~eyler ogrendik~e gii~lendigini soylemektedirler.
Bu baglamda, "diyalog" kelimesinin kokeninin Yunanca'da, go
riinen eyleme gonderme yapan "dia" olduguna i§aret etmek onemli
dir:~ Diyalog, digerlerinin inan~lanm net bir bi~imde gormemize ve
otekinin kendisi hakkmdaki tammma dayah zau.lanmiZI yeniden goz
den ge~irmeniize imkan tamr. Her bir grup, bu sure~ i~erisinde, inan
diklan ~eyi daha iyi ifade edebilir ve belirli bir inan~ gelenegine bag
lanmanm ne anlama geldigini daha iyi anlayabilir. Kendini tammlama
siireci de, her bir grubun kendisini kendi kavramlanyla tammlamasl
m ve diyalogdaki partnerin bunu kabul etmesi ve ona sayg1 goster
mesini saglar. Siire~ i~erisinde, oteki hakkmdaki on yargJlanmiz sor
gulamr ve genellikle ~arpici bir bi~imde degi~ir. Bu, ge~mi~in yanh~
anlamalannm ve kli~elerinin otesine ge~menin ilk adimidJr.s Miislii
manlar i~in, H1ristiyanhkla ilgili saptmlm1~ anlaYI~ ve imajlarm, Hiris
tiyanlarm kendilerini nas!l tammladiklanyla ili~kilendirilmesi yanh~
tlr. Farkh dini arkaplanlara sahip insanlar arasmdaki etkile~im, onlar
arasmda daha ban~~1l bir ortama yol a~acaksa, birinin oteki hakkm
daki dii~iincelerini ve anlaYJ~mi degi~tirme giicii, onemli bir unsur
dur. inan~lar aras1 diyalogdaki temel ama~. sadece doktirinel uzla~
maya ula~mak degil, aym zamanda o~ekine yonelik duyarhhwn da
artmas1dir. Diinya Dinleri Parlamentosu 1993'te Chicago'da, "oncelik
le bireysel bilin~ degi~mediks;e, diinyanm daha iyi i~in degi~emeyece
gini" bildirmi~tir.6
4 age, 57. s inan~lar aras1 diyalogu yonlendiren kurallar i~in bkz. M. Darrol Bryant,
"Overcoming History: On the Possibilities of Muslim-Christian Dialogue" Muslim-Christian Dialogue ic;inde, ed. M. Darrol Bryant ve S. A. Ali, 34.
6 David Chappell, "Interreligious Dialogue, Globalization, and Human Rights: Buddhist Reflections on Interdependence and the Declaration," Human Rights and Responsibilities in the World Religions ic;inde, ed. Joseph Runzo, Nancy Martin, and Arvinda Sharma, Oxford: Oneworld, 2003,191.
318 e liyakatali Takim
Diyalog, 'oteldnin kendini nasll tammlad1~m · anlamaya yonelik
bir kapi a~ar ve bizi, otekinin deneyi~le.ri vasitasiyla kendi inanclml
ZI geli§tirmeye zorlar. Bu, bizim onceden di§ladi~miz. ve kotiile§tirdi
gimiz §eyi benimsememizi saglayan paradigmatik bir ~oziimii . gerek
tirir. Biz, ~e§itli yollarla otekini di§lama ve marjinalize etme egilimin
deyiz. Bu, otekini asimile etme, terk etme, ilgisizlik ve ona hiikmetme
§eklinde degi§ebilir /slralanabilir.7 DI§lama, otekinin Slrf bilgisizligin
den daha ~ok ger~egi ~arp1tmakla ili§kilidir. Miroslav Volfun ifade
ettigi iizere "dl§lama, bilginin saf ihmali degil, kasitli bir yanh~ anla
madir."8
DI§lama, ~ogu kez be§er olarak biz birbirimize baglayan ili§kinin
kesilmesine yol a~ar ve nefretten ilgisizlige, hatta otekini Ianetlemeye
ya da oldiirmeye kadar varan geni§ .bir alam i~eren duygusal tepkile
re dahi sebep olabilir. Oteki, ya kendisi gibi yapllmak istenen, ya da
hakimiyeti altma sokulmak istenen insanlar tarafindan asimile edil
mek zorunda olan daha degersiz bir varhk olarak goriiliir.9 .
Diyalog, bir kimsenin kendi i~inde otekini barmd1rmasi ya da
ona bir yer vermesine yonelik ilk ad1md1r. Diyalog, bir araya geldikle
rinde, hem Miisliimanlar hem de H1ristiyanlar i~in bu topluluklardan
birinin dii§mamm yeni bir §ekilde gormesini saglayan yorumlar i~in
firsatlar sunar. Bunun yanmda bizim, kendimizi 'oteki' bir dii§man
olarak tammlamaktan ka~mmam1z da bir diger onemli husustur. Bu,
ban§~Il bir ili§kinin kurulmasmda onemli bir ol~iidiir. Bu manada
bizim otekini anlamamlzm ya da onu ho§ gormemizin otesine ge~e
bilmemizin gerektigine inamyorum.lO Bundan daha da ote olan §ey,
I
7 Miroslav Volf, Exclusion and Embrace, A Theolo9ical Exploration of Identity, Otherness and Reconciliation, Nashville: Abingdon, 1996, 75. Diger dJ$lama ve otekileme bis;imleri hakkmda bkz. Marc Go pin, Holy War, Holy Peace: How ReliBion Can Brin9 Peace to the Middle East, Oxford: Oxford University Press, 2002,67.
s Miroslav Volf, Exclusion, 76. 9 age, 67. to Tolerans kelimensin kokeni, bir bedenin olmeden once ne kadar zehiri tolere
edebildigini ara$tJran ortas;aga ait zehir bilimi (toksikoloji) ve ilas; bilimine (farmakoloji) dayamr,
11 EyiGI Sonras1 Dinleraras1 Diyalog • 319
otekini kucaklamanm gerekliligidir. Bu, diyalogun farkl1 bir fonksiyo
nunu akla getirir ki o da, insanlarm aklllanndan ziyade kalplerinin bir
araya getirilmesidir. Ozellikle 11 Eyliil sonras1 diyalog, bir araya
gelen fark11 g6rii§leri dinlemenin ve [onlan] dogrulamamn etkili bir
aract haline gelmi§tir. Miisliimanlar ve Miisliiman olmayanlar, 2001
· Eyliil'iiniin deneyimlerini payla§maya ve daha insanc1l ve adil bir
diinya kurmak is;in bir digeriyle ilgilenmeye ba§lami§lardtr.n
Dini diyalogunun verimli olmas1 is;in, onun .kapah insan grupla
nyla smirlandtrumamasi gerekir. (Bu tiir kapah) topluluklarm s;ogu
iiyesi, gers;ekle§en diyaloglarm ya da bu diyaloglarm sonus;larmm
farkmda degildir. Onemli olan, sadece bilim adamlarmm degil, dini
topluluklann da birbirleriyle konu§malandlr. Diyalog is;in davet edil
digimde, Miisliiman toplulugun iiyelerini bana kanlmalan noktasmda
yiireklendiririm. Diyalogun meyveleri ortaya pkt1~nda, Miisliimanlar
ve Htristiyanlar yii boyu s;e§itli zamanlarda ~tks;a yenilenen dostluk
baglan olu§tururlar. Diyaloga katllan bu ~§iler, diger toplulugun
iiyelerinin ki§isel yonlerini de tammaya ba§larlar. Ciinkii onlar, sade
ce belirli oteki dini geleneklerin temsilcileri degil, gers;ek ki§ilerdir.
Ban§s:Il bir §ekilde bir arada ya§ama, bir grubu oteki olarak ya da eski
degerler ve normlarla biitiinle§mi§ bir insan toplulugu olarak gorme
digimiz siirece miimkiindiir. Topluluklar birbirlerini etkiledikleri ve
birbirleriyle konu§tuklarmda, inans;Iar aras1 diyalogun meyveleri, ilk
diyalogdan daha uzun sure etkisini koruyabilecektir.
inans;lar arast diyalog hadisesinde §ahit oldugum en etkileyici
deneyimlerden biri, Denver'deki Miisliiman toplulugun bir Episkopal
kiliseslne s;agr1ldi~ zaman gers;ekle§ti. ibadet s1rasmda, katedralde
ezan okundu ve yerel bir imam namaz Joldtrdt. Bizim Htristiyan kar
de§lerimizin s;ogu, hem ezan hem de namazdan gozle goriiliir bir §e
kilde etkilendi ve Miisliimanlarm katedralde namaz Jolmasma §ahit
n Yeni ili$kiler kurrnaya ytinelik tizel giri$imler haklanda bkz. Marc Gopin, Holy War, chapter 10.
320 • liyakatali Takim
olmalannm, kendileri is;in s;ok manevi bir tecriibe oldugunu ifade
ettiler.
Diyalogun boyutlannm s:ok yonlii oldugunu anfamak onemlidir.
Diyalog, sadece konferanslarda degil, aym zamanda okullarda, i~
alanlarmda ve hatta kom~uluk ili~kilerinde artarak yer almaya ba~
lamJ~tir. Yalmz bilim adamlan degil, topluluklarm iiyeleri de kendi
iuans;lan ve din adma yaptlan ~iddet eylemleri hakkmda konu~mak
tadtrlar. Diyalog yapanlarm kendi topluluklanyla me~gul olmast ya da
diyalogun o topluluk is;indeki ses;ilmi~ bir grupla stmrfandmlmasi
onemlidir. Diyalogun verimli olabilmesi is;in, sonus;larmm sadece
diyalogla ilgilenen bilim adamlan tarafindan degil, toplulugun tama
mt tarafindan anla~tlmasJ gereklidir. Eger diyalogla ilgilenenler, kendi
toplumlanyla aktif bir ~ekilde me~gul olmazlarsa, onlan da is;ine alan
dinsel geleneklerini ve dinamiklerini tam olarak anlamak miimkiin
degildir. Burada onemli olan husus, diyalog katthmcllarmm ( diyalog
da ya~adtklan) den~yimlerini ve diyalogdaki partnerlerinin gorii~le
rini kendi toplumlannm iiyelerine aktarmalandtr.
Denver'deki farkl1 dini gruplar arasmdaki diyalog, bazen yerel
televizyonlarda canh yaymlaruyordu. Bu, yerel topluluga, oteki dini
geleneklerin inans:Ianm ve u.ygulamalanm gostermenin etkili ve
onemli bir yolu olmu~tur. Ornegin, izleyiciler panelistlere kendi dii
~iincelerini aktarmak ya da onlara sorular sormak is;in pr~gramlara
s:agnhyordu.
inans:lar aras1 diyalog, ifade edilmesi gereken itirazlar
lafmeydan okumalarla da doludur. Aslmda insanlar tartl~maya ve
ki~isel inans;lanm payla~maya ba~ladtklarmda giiven, onemli bir oge
haline gelir. Diyalogun, uzla~manm ya da inans;lan ifade etmenin bir
yolu oldugu Miisliimanlara hala kabul ettirilemedi. Miisliiman iilke
Ierdeki Htristiyan misyonerlik faaliyetlerinin tarihi bilindigi is;in, s;ogu
Miisliiman, diyalogu evanjelizasyon is;in ustaca haztrlanmi~ bir plan
olarak gormektedir. Ornegin, 2004 Ocak aYI Kanuga Konferanst'nda,
Kuzey Carolina'da bir Htristiyan-Miisliiman uzla~1 toplantJst diizen-
11 Eyliil Sonras1 Dinleraras1 Diyalog • 321
lenmesi planlanmi~tl. Ye~el Miisliiman toplulugunkorkulanm yati~
tlrmaki~in benden, Miisliimanlan toplantinm amacmm otekini degi~
tirmekten ~ok onu ~aha iyi anlamay1 amas;ladigina ikna etmek i~in bir
me~p yazmam istenmi~ti. Diyalog muhataplanm ortadan kaldml
f!laSI gereken bir tehlike olarak gormekten daha ziyade, Miislumanla
rm kendilerini anla~1lmas1 ve kabul edilmesi zorunlu olan bir meydan
okuma olarak gormeleri dikkate degerdir. ~ayet Miisliimanlar d1~
diinyaJI bir tehlike olarak gormeye deyam ederlerse, Amerikan top
lumundan soyutlanmalarma ~oziimler bulmaktcln daha s:ok bahaneler
bulacaklard1r.
Miisliimanlar, yanh~ anla~Ild1klanm ve "dogru ve ger~ek islam1"
yaymanm gerekliligini hissettiklerinde, oncelikle otekinin inans:lanm
ve uygulamalanm anlamaya giri~mek zorundad1rlar. "Musevilik, HI
ristiyanhk ve islam" adh mukayeseli dinler dersini ilk kez verdigim
de, pek s:ok Miisliiman ogrencinin, diger monoteist dinlerden etkile
nebilecekleri korkusundan bu derse kaJit olmadtklanm fark ettim.
Onlan, bu smtfm, diger dinler hakklnda kendilerini bilgilendirecegine
ikna ettigimde, baz1 Miisliiman ogrenciler, kaJit olmaJI kabul ettiler.
ilgin~ olan, H1ristiyan ve Yahudi ogrencilerin bu tiir endi~elerinin
olmamas1ydt. ~iinkii Miisliiman gruplar i~inde, oteki monoteist dinle
rin inan~lan ve pratikleri hakklnda miisliimanlan bilgilendiren s:a
h~ma gruplan yetersizdir.
Otekine ula~maya ve onu anlamaya yonelik ba~hca engellerden
biri, otekinin gers:ekleriyle kendi ideallerimizi mukayese ettigimiz
zaman ortaya s;Il{maktadir. Bu baglamda, bir grubun iiyeleri tarafm
dan i~lenen ~iddetin, s:ogu kez otekinin bar1~ ve sevgi idealleriyle ters
dti~iiri.ildiigu gori.ilmektedir. Mukayesenin daha uygun bir temeli,
ideallerimizin diyalog yaptigimiz ki~ilerin idealleriyle ya da realitele
rimizin onlann realiteleriyle kar~tla~tinlmasidtr. Topluluklar kendi
ger~eklerini kiyasladiklan zaman, sogu kez hem otekine haksizhk
yapnklarmm, hem de din adma i~lenen igrens: eylemlerin farkina
vanrlar. Aslmda, gruplar arasmdaki miinaka~alar, s;ogu kez, bir gru-
322 • liyakatali Takim
bun tek zarar gormii§ ya da magdur. olanm kendileri oldukianna
inand1klarmda ve ~ati§madaki rollerini kabul etmeyi reddettiklerinde
ortaya ~1kar. Diyalog, hem ·Miisliimanlcfra hem de Miisliiman olma.
yanlara, hem ac1 ~ektirdiklerini hem de ac1ya maruz kaldddarim ka
bul etmeleri i~in itiraz ve firsat sunar. Bunun olmas1 i~in, diyalog\In
sadece otekini anlamanm otesine ge~mesi gerekir, ~iinkii diyalog,
aynca otekini anlamak ve aclSml tecriibe etmek i~in insanlara zemin
de hazlrlamahdir. 11 Eyliil'den itibaren Miisliimanlar, Amerika'da bir
Miisliiman olmanm ne anlama geldigini, islam'a yonelik olumsuz
bakl§I, Miisliimanlara yonelik artan gozetimin ve bilhassa Arap Miis
liimanlar i~in son derece iiziicii olan sivil ozgiirliiklerin klsitlanmasi
m, otekilere anlatmaya ~ah§maktadtrlar. Miisliimanlar, ozellikle, yurt
di§mdaki olaylardan dolayt yurt i~indeki artan islamfobisi hakklndaki
kaygtyt ifade etmektedirler. Miisliimanlar, aynca Uiusalct Hareketle
rin sonu~lan ile diger terorizm kar§Itl onlemleri dile getirmeye ~a
h~maktadirlar. Onlar, ge~en iki ydm deneyimlerini anlattiklan i~in,
diyalogdaki muhataplan, (onlarm ya§adigt) aciyt hem hissetmi§ler
hem de oziimsemi§lerdir. Bir arkada§Im bana "otekinin actsmi oziim
semek suretiyle diyalog, otekini bir karde§ olarak gormeye beni muk
tedir lalar" diye ifade etmi§ti.
Diger faktorler, Miisliiman toplulugun aktif bir §ekilde diyalogla
ilgilenmelerini engellemektedir. islam\ gene} olarak degi§ime son
derece diren~li "ithal islam" fenomeni vasttasiyla tecriibe ettikleri
i~in yeni go~menlerin geli§i, Amerikan Miisliiman toplumunu etkile
mi§tir. Yeni gelen go~menler, geleneksel normlan yeniden canlan
dirma ve islam'm muhafazakar ve di$ardan gelen anlat1mm1 empoze
etme egilimindedir. Buna ilaveten go~menler, islam'm daha a§m bir
yorumunu ve islam ile oteki dinler arasmda geleneksel olarak ~izilen
smtrlan tekrar one siiren daha polemik bir soylev geli§tirmi§lerdiJ;".
Ba§ka bir yerde soz ettigim iizere, artan Miisliiman go~ii, Ameri
ka'daki Siinni ve ~ii'ler arasmdaki gerilimlerin artmasma da neden
11 Eylul Sonras1 DinlerarasJ Diyalog • 323
olmu§tur.t2 Amerikah Musliiman toplulugun is;indeki diyalogla ilgi
lenmeye yonelik direni§, nispeten dini merkezlerin yeni olmasma
baglanabilir. Amerika'daki Miisliiman dini merkezlerin yakm donem
de kurulmasmdan dolaYI Miisliimanlar, sm1rh finansal kaynaklanm
toplulugun di§ma kopriiler in§a etmek yerine bu merkezleri kurmaya
ve onlan kurumsalla~tirmaya harcamaktadJrlar.
Diyalogun anlamh olabilmesi is;in, pek s:ok grubun rekabet ettigi
ve her bir dini gelenek is;inde pek s:ok fraksiyonun bulundugu dini
alam as;1ga s;1karmak gereklidir. Bu nedenle, diyalog muhataplan, bu
posizyonlarm hepsinden daha ziyade sadece birini temsil ederler.
Ornegin Miisliiman toplum, s;ogu kez farkh olan ve biribiriyle s:att§ma
is:inde olan degi§ik etmenlerin, menfaatlerin, inans;larm, degerlerin ve
fikirlerin olu§turdugu bir birlikteliktir. islam'm ne kadar s:e§itlilik arz
ettigi, homojen ve statik Miisliiman diinya mitine meydan okuyacak
ve islam'm 'gokku§agma benzeyen tabiatlm' ortaya pkaracaktlr. Ay
nca, birinin kendi gelenegi is;erisinde yer alan s:e§itliligi ve s:ogullu
gunu kabul etmesi, o gelenegin normatif saYJlmayan bakl§ as:tlanm
onaylama ve ho§ gorme yetisini gosterir.
islam diinyas1 is;inde farkl1 yorumlarm ortaya pkl§I, Miisliiman
olmayanlar1 sadece islam hakklnda degil, aym zamanda Miisliiman
topluluk is;indeki farklthklar ve islam is;indeki yorum gelenegi hak
klnda da bilgilendirebilir. Diyalogla ilgilenenlerin, kendi dini grupla
nnda temsil ettikleri §eyi tammlamas1 ve as;tklamasl da s:ok onemli
dir. Kimden soz edildigini, kimden soz edilmedigini bilmek de onem
lidir. Dinleraras1 diyalog, h~r bir diyalog muhatabmm otekinin gele
neginde sunulan farklthklan ve s:ati§malan daha iyi anlamasm1 miim
kiin kllar,13 Boyle bir apklama, tek ve farkllla§maml§ bir fenomen
olarak islam fikrine meydan okuyacaktlr.
t2 Liyakatali Takim, "Foreign Influences on American Shi'ism", MW, 90 (Fall, 2000)
ta Tariq Ramadan, Western Muslims and the Future of Islam, Oxford, NY: Oxford University Press, 2004, 209.
324 • Uyakatali Takim
Bundan ba~ka, Amerika'da sadece islam'm farkh ve ayrmnh yo
rumlarmm oldugunun degil, aym zamanda Muslumanlarm geni~ bir
s:e~itliliginin oldugunun da farlona vanlmas1 da 6nemlidir. ilk Mus
luman gos:menler, s:ogunlukla Arap dunyasmdan geldikleri halde,
sava~ sonrast gos;menler, dil, kiiltiir ve ulusal k6ken olarak olduks:a
farklthklar arz ederler. Dunyamn s:e~itli bolgelerinden gos:un arti~I,
ortak inans: baglarmm yerini ortak k6ken, ortak etnisite ve ortak kiil
tiiriin etkili baglarmm almasma yol as;mt~ ve Amerikan Musliiman
toplumunun daha fazla pars;alanmasma neden olmu~tur.
Muslumanlarm, diyaloga girdiklerinde Htristiyanlarla konu~tuk
lanna ve her bir dint grubun butiin sadakatiyle kendi inancm1 yanstt
tlgtna inanmak hazen insam yamltabilmektedir. Ote yandan bazllan,
diyalogda Htristiyan ya da Musluman diinyanm butiinunun temsil
edildigme inanmaktadtr. Bu, elbette ki, s:ogunluk grubun gers:ek ya
da ortodoks islam'• temsil ettiklerini iddia etmelerinden dolayt s:ok
yamltlctdtr. Ashnda, bu noktada diyalogda bir tehlike yatmaktadtr.
Cunkii diyalog, s:ogu zaman boyle toplannlarda du~uncelerine yer
verilmeyen azmhk gruplan marjinalle~tirmektedir. Amerika'daki
diyalog faaliyetlerin s:ogu, her bir gelenek is;erisindeki azmhk gruplar
haris;, Protestanlar, Htristiyanlar ve Sunni Muslumanlar arasmda
meydana gelmektedir. Bu nedenle, bu gibi gruplann aylon gorii~leri
duyulmamaktadtr. Bir grubun, rahat konu~abilecegi bir muahatapla
diyalogu devam ettirmek istemesi dogaldtr. Bu, dahas1 dominant
gruplar arasmdaki sohbeti destekler, azmhk gruplarm g6rii~lerini ise
dt~lar. "Resmi" ya da ortodoks islam'1 temsil etmeseler bile farkl1
gruplan ara~tirmak ve onlarla ilgilenmek, diyalogun meydan okuma
larmdan biridir.
insanlar diyalogla me~gul olduklarmda, benzer pek s:ok inans: ve
degerlere sahip olduklanmn farlona vanrlar. Ortak degerlerin farlona
varma ve insant merak, bir grubun otekiyle ilgilenmesini saglar. Bu,
tiim vatanda~larmm ahlaki ve sosyal iyiligi is:in ortak bir ilgi ve insan
lar arasmda, e~itlik ve adalete dayah toplumsal bir yap1 uzerine kuru-
11 EyiOI Sonrast Dinlerarast Diyalog • 325
lu ola~ ba~~~~1l ili~kiler nedeniyledir. Otekiyle etkile~ime girdiklerin
de Miisliimanlar, aym ortak temellerin ortaya ~Iktigt biiyiik bir insani
grubun par~as1 olarak Amerikahlarla biitiinle~me geregi hissetmi~
lerdir.14 Kur'an tarafindan bildirilen evrensel etik ve ahlak ilkeleri,
insani ilgileri ortakla~a desteklesinler diye, insanoglunun kendi sivil
rolleri i~erisinde bir araya gelmesini gerektirir. Amerikah Musluman
lann yapmas1 gereken ~ey, Kur'amn evrensel fikirlerini ~agda~ Ame
rikan toplumuna aktarmak ve uygulamaknr.
11 Eyliil 2001 olaylan sonras1 ortaya ~1kan ger~ekler nedeniyle,
artik diyalog, muhataplarm ban~ ve anlama hakkmda konu~tuklan
bir alanla smtrlandmlamaz. Diyalog, toplumdaki nefrete, aymmcthga
ve ~iddete de kar~1 koymahd1r. i~birlik~i faaliyetler, Miisliimanlann,
Miisliiman olmayan arkada~lanyla konu~malannm, her iki toplumu
ilgilendiren be~eri sorunlarda ortak kararlar alabileceklerinin farkma
vardtklan i~in daha onemli hale gelmi~tir. Be~eri sorunlara gonderme
yapan bu ortak karar ve ilgi fikri, diyalogun sadece sozde kalmaJip
fiiliyata da dokiilmesiyle sonu~lanm1~tlr.ts
Genellikle Amerika'daki Miisliimanlar, kendilerini, pek ~ok Miis
liiman iilkedekilerden daha ozgiirce ifade edebilmektedirler. Bu ne
denle Amerikah Miisliimanlar, baz1 Miisliiman yonetimlerin, azmhk
lara, anti-Hiristiyan ayaklanmalara ve Nijerya ve Pakistan gibi iilke
lerdeki ~iddet eylemlerine yonelik i~ledikleri haks1zhklara kar~1 ken
di dinda~lanyla bir araya gelme ve konu~ma geregi hissetmektedir
ler. Ge~en iki Jilda, CAIR ve Amerika'daki diger Miisliiman kurulu~lar,
diinyanm farkl1 bolgelerindeki Miisliimanlarm i~ledikleri terorist
faaliyetleri kmad1lar. CAIR, birka~ Miisliiman devletin haks1z politika
lanm da kmadt. Miisliimanlarm, islam ile sava~m konumuna ili~kin
klasik aynmm otesine ge~mesi de onemlidir. Miisliimanlar, saygmhk,
vicdan ozgiirliigu, azmhklarm haklan, evrensel ahlaki degerlere daya
h cinsiyet e~itligi fikirlerini kapsayacak bir uluslararas1 ili~kiler teori-
14 Bkz. Kur'an, Nisa 4/1. 1s Yukanda tartt~bgimiz ortak sosyal programlara bkz.
326 • Liyakatali Takim
sinden soz etmeye muhta~rlar. Miisliimanlar, H1ristiyan muhatapla
rmm, Filistin i§gali, 2001 Eyiiil'iinden.sonra Amerika'daki Miisliiman~ !arm haklarmm ve sivil ozgiirliiklerinin baskl altmda tutulmas1 gibi
~e§itli Miisliiman gruplann maruz kaldigt haks1zhklara kar§I geldikle
rinin de farklndadtrlar.
Etkili ve belirli bir gayeye matuf diyalogun pek ~ok ornegi var
dtr. 2001 Eyliil'iinden hemen sonra, pek ~ok Htristiyan, tahrip edilen
camileri korumak i~in ya§amlanm tehlikeye attllar. Pek ~ok i.iniversi
te kar:npusi.inde Amerikal1 kadmlar, Mi.isliiman kadmlara destek ol
mak amactyla ba§ortiisi.i taktllar. Toronto'da yerel bir ~ii Camii sina
gog'un yanma in§a edildi. Cami ve tapmagm park yerleri klstth oldu
gundan dolayt, otoparkln payla§t1nlmasma karar verildi. Bu iki parsel
arasm1 aytran ~izgi, "Gazze §eridi" olarak bilinir. 1990' daki ilk korfez
sava§l boyunca, boli.inmi.i§ park plam iki toplulugun birbirleriyle go
rii§melerini saglad1. Hatta, onlan ~e§itli sahalarda ve projelerde i§bir
ligine yoneltti. Topluluklar, evsizlere stgtnak ve yiyecek saglamak gibi
pek ~ok insani projelere kattldilar. Hatta bu iki toplulugun gens;leri
birbirleriyle konu§maya ba§ladllar. Onlar, akran baskllarmm nas1l
i.istesinden gelinebilecegi, ibadet yerlerine gens;leri tekrar nastl s;eke
bilecekleri ve topluluklarmdaki ya§hlarla ilgilenme yollan hakkmdaki
deneyimlerini payla§hlar. Camii duvarlan iizerine baz1 Miisli.iman
kar§lh yazllar yaztldigtnda, Yahudi toplulugun i.iyeleri bu saldtrgan
materyalleri silmeye yard1m ettiler. 1995'de Kanada, bu iki topluluk
arasmda dayam§ma ruhunu ve i§birligi hareketini ifade eden ve "Bir
par~a payla§Im" (A Lot to Share) olarak isimlendirilen bir belgesel
yaytmlandt. Amas;h ve etkili diyalog, akrabahk temelleri i.izerine kuru
lur, ortak i§ler toplumsal dostlugu artmr ve otekiyle ilgili boli.inmi.i§
sorumluluk duygusunu ogretir.
Diyalog kelimesinin bizzat kendisi, uzla§maya goti.irmeyebilir.
Diyalog is;in kurumlar, ki.ilti.irel degi§im programlan ve Mi.isli.iman
Htristiyan tarihini ve teolojilerini ara§hran ortak bir ~ah§ma platfor-
11 EyiOI Sonras1 Dinleraras1 Diyalog o 327
· mu kurmamtz gerekmektedir.16 Ozellikle, ortak s:ah§malar ve diger
uzla§t modelleri yeni dostluklan ve otekiyle empati kurmayt saglaya
bilirP
Medyada, islam ve Miisliimanlar hakkmda genellikle sunulan
.olumsuz tasvir nedeniyle, birs;ok kimsenin kabul ettigi kli§ele§mi§
imajlan ve mitleri yok etmek is:in, Miisliimanlann otekiyle bir arada
ya§adtklan tarihe vurgu yapan diyalog konu§malarmm onemli oldu
guna inamyorum. Tum biiyiik dini geleneklerde a§mhklarm var oldu-·-gunu hattrlamak onemlidir, s:unk:ii Jerry Falwell'in H1ristiyanh~ tem-
sil etmedigi gibi, Usame bin Ladin'de biitiin Miisliimanlar adma ko
nu§madt~ da bir gers:ektir.ls
Tarihe gore, islam, ispanya'da, Hindistan'da, Filistin'de, Tiirki
ye'de, Afrika'da ve Endonezya'da oldugu gibi diger inans: toplulukla
nnm iiyelerine biiyiik bir tolerans gostermi§tir. islam'm Batth deger
lerle bagda§madt~m soylemek, Miisliimanlarm Ban medeniyetine
katklsmt gormemezlik anlamma gelir. islam'm saldtrgan egiliminin
olmas1 onun, otekiyle bir arada ya§ayan ve onu koruyan zengin bir
kiiltiirel miras1 ve ilkelerinin oldugunu s:arpttma anlamma gelmez.
Htristiyan-Miisliiman kar§lla§mast iki amaca hizmet eder: onlar sade
ce oziinde §iddet dini olarak islam mitini ytkmakla kalmazlar aym
zamanda iki inans: grubunun insanlan arasmdaki bir arada ya§ama ve
ortak faaliyetler is:in bir paradigma geli§tirirler.
Diyalogun onemli bir boyutu ise, katlhmctlarmm diiriistliigu ve
samimiyetidir. Tiim dini geleneklerin bir s:e§it oz ele§tiriyle me§gul
olmalan ve diyalogdaki muhataplarma geleneklerindeki dini fikirle
rin siirekli olarak yeniden degerlendirildigini gostermeleri s:ok onem
lidir. Ornegin, Miisliimanlarm, ozellikle 2001 Eyliil olaylan sonrasm
da, bir oz ele§tiri siireciyle ilgilendiklerini gostermeleri ve Kur'an'm
16 AyrmtJ i~in bkz. Jacques Waardenburg, Muslims and Others, 438-41. 17 Uzla$1 bi~imleri l!akkmda bkz. Marc Gop in, Holy War, chapter 7. 18 Farkl1 dini geleneklerdeki $iddet tirnekleri i~in bkz. Mark Juergensmeyer,
Terror in the Mind of God: The Global Rise of Religious Violence (Berkeley: University of California Press, 2000).
328 e Liyakatali Takim
sava§, insan haklan, inan~ ve ifade ozgiirliigu gibi konular iizerindeki
a~tklamalanyla ilgili baglam~al yorumlar~ yonelik itirazlarla yiizle§
meleri gere~r. Miisliiman bilim adamlan ve hukuk~ular, klasik for- ·
mulasyonun mantJklt bir §ekilde yeniden gozden ge~irilmesinin sag
lanmast ve kapsaJlCI ban§ vizyonu ile Kur'an'm evrenselliginin tekrar
savunulmast i~in yorumsal ~ah§rnalarla ilgilenmektedirler.
Miisliimanlarm, kutsal kitap ile kutsal metinlerle ilgili sonraki
yorumlar arasmda daha a~tk bir aynm yapmak zorundadtrlar. Bilim
adamlan Miisliiman topluluga, yorumlarla ilgili literatiiriin ~ogunun
Miisliimanlarm Htristiyanlarla ~ati§mada iken formiile edildigini apk
lamak zorundadtrlar. Bu nedenle, geleneksel yorumlarm yeniden
formiile edilip gozden ge~irilmesi gerekir. Aksi halde Miisliimanlar bu
~atJ§maYI siirdiirmeye devam edeceklerdir. Bu uygulama, Miisliiman
larm eski yarg1 ya da yorumlan stmrlandtrmaYI kabul etmelerine
baghdtr. Bundan dolaYI Miisliimanlarm, insanlarm yorumlarmdan,
Tann'nm ogutlerini aJlrmast ve Kur'anm g6rii$ii ile klasik ve orta~ag
yorumculan tarafmdan soylenen sosyo-politik baglamdaki gorii§ler
arasmda aynm yapmalan gerekir.
islam'm ban§~l ve militan tarzdaki anlatJmlan arasmdaki geri
lim, hiikiimlerin ozel baglamlan ile zamana bagh davram§larm tekrar
sorgulanmasJYla ~oziilebilir. Bu yeniden yorumlama i§i, Miisliimanla
nn, klasik ve orta~aga ozgii resmi kiilliyatlanm, bunu bazJ..lan kendi
topluluklarma kar§l vefastzhk gibi yorumlansa da, yeniden degerlen
dirmeleri gerekir.
Miisliiman olmayanlarla tartl§Ildtgtnda, statik ve katJ bir gele
nekten aynlan g6rii§ii yaymak i9in bu gibi aktiiel konular onemlidir.
~iinkii Miisliiman topluluk i~inde, kendisini islam'm a§m yorumun
dail uzakla§tJrmaya ~alt§an pek ~ok soylem vardtr. Son giinlerde ya
Jlmlanan Progressive Muslims kitab1, islam'm alternatif yorumlanm
ara§tJran, statik ve yekpare bir islam't sunan ki§ilerin gorii§lerini
~iiriiten a~1k bir te§ebbiistiir. Bu gibi oz ele§tiri ve ge~mi§in kusurla
nm itiraf etme yoluyla yaptlan diyalog, otekini anlama ve onunla em-
11 Eyliil Sonras1 Dinleraras1 Oiyalog • 329
pati kurrnayt saglayabilir .. Bu yolla, diyalog otekinin kalbini ve akhm
cezp edebilir.