harita - hkmo.org.tr · yemedi. Ne hikmetse 24 yıllık PKK terörü bir tür-lü son bulamadı,...

24
harita BURSA BÜLTENú TMMOB HARúTA VE KADASTRO MÜHENDúSLERú ODASI TEMMUZ-AøUSTOS 2008 YIL: 8 SAYI:25 úki ayda bir yay×nlan×r ORADA K Ē MSE VAR MI? Bursa āubesi Yay×n×d×r

Transcript of harita - hkmo.org.tr · yemedi. Ne hikmetse 24 yıllık PKK terörü bir tür-lü son bulamadı,...

haritaBURSA

BÜLTEN

TMMOB HAR TA VE KADASTRO MÜHEND SLER ODASI

TEMMUZ-A USTOS 2008YIL: 8 SAYI:25ki ayda bir yay nlan r

ORADAK MSEVAR MI?

Bursa ubesi Yay n d r

[email protected]

Merkez : Birlik Mah. 82. Sk. No:1/3 Çankaya/ANKARATel : 0 312 495 25 41 Fax : 0 312 496 53 84

ube : Hacettepe Teknokent Ön Kuluçka Mrk. D:10 Beytepe/ANKARA Tel : 0 312 299 25 79

22/a maddesine göre yap lacak yenileme çal malar nda kullan lmak üzere haz rla-nan KADYEN (Kadastro Yenileme Program ) ile h zl ve etkin çözümler sunmaya devam ediyoruz.

YAZILIM HAR TA B LG S STEMLER MÜHEND SL K MÜ AV RL K

Bültene Yaz Göndermek steyenlerin Dikkatine:Yay n Kurulu’na göndermek istedi iniz

yaz lar n [email protected] adresine

gönderebilirsiniz. Gönderilen yaz lar n hukuki sorumlulu u yazarlara aittir. Gönderilen

resimler net olmal , bask tekni ine uygun olarak gönderilmelidir. Yay nlanan yaz lar kaynak

gösterilmek ko uluyla ba ka yay n organlar nda yay nlanabilir. Uzun, teknik bilgi, pratik ve

ekil içeren yaz lar Of ce programlar nda sayfa boyutlar dü ünülerek düzenlenmeli ve say sal

ortamda gönderilmelidir.Yaz lar yay nlans n ya da yay nlanmas n

yazar na iade edilmez.

BALIKESİR İL TEMSİLCİLİĞİ

AYHAN BALTACI ......................................................................0266 244 14 66

BANDIRMA İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

ENVER ÇANGAL ......................................................................0266 718 79 64

BİLECİK İL TEMSİLCİLİĞİ

MUZAFFER TAŞKAZAN ..........................................................0228 2122587

BURSA ŞUBE TEMSİLCİLİĞİ

ŞERİF ÖZKAN ............................................................................0224 2254212

ÇANAKKALE İL TEMSİLCİLİĞİ

AHMET ÖZGÜR .......................................................................0286 212 99 27

ÇAN İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

DURSUN TÜRKER ...................................................................0286 316 15 42

İNEGÖL İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

EMRAH ERİM ............................................................................0224 711 16 03

KARACABEY İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

LEVENT GÖRGÜN ...................................................................0224 613 14 75

KÖRFEZ İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

KAĞAN VİDİNLİ .......................................................................0266 422 17 85

KÜTAHYA İL TEMSİLCİLİĞİ

AHMET CAN .............................................................................0266 422 17 85

TAVŞANLI İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

MUSTAFA ÖZDEN ..................................................................0274 614 15 10

SİMAV İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

SAADETTİN AYDIN ................................................................0274 513 71 06

AC L TELEFONLARPolis imdat ........................................................................155 Yang n ihbar .....................................................................110 H z r acil servis .................................................................112 Telefon ar za .....................................................................121Alo Büyük ehir .................................................................153 Jandarma imdat ...............................................................156 Orman yang n .................................................................177 i ve i çi bulma .................................................................180 Sa l k dan ma ................................................................184 BUSKi ar za ......................................................................185 Elektrik ar za ....................................................................186 Do algaz ar za .................................................................187 Cenaze hizmetleri ............................................................188

HASTANELERT p Fakültesi ...........................................................295 00 00Askeri Hastane .......................................................239 38 40Yüksek ihtisas .......................................................360 50 50 Muradiye Devlet ....................................................220 00 20 Çekirge Devlet .......................................................239 36 36

evket Y lmaz .......................................................366 43 43 Ali Osman Sönmez Onkoloji .................................223 82 00 Gö üs Hastal klar ..................................................368 34 50 Zübeydehan m Do umevi ......................................233 38 39 Çekirge Çocuk .......................................................234 48 48 Bursa Çocuk ..........................................................220 70 39 A z ve Di Sa l Merkezi ...................................366 85 60 817 10 33 GÜVENLiKPolis imdat ........................................................................155Jandarma imdat ...............................................................156l Emniyet Müdürlü ü .............................................270 50 00Acemler Emn. Müd ................................................233 96 30

YANGIN HBARYang n .............................................................................110Orman yang n ................................................................177 221 10 11ULA IM

ehirleraras Otobüs Terminali...............................261 54 00Yeni ehir Havaalan ...............................................781 80 15THY Sat Müdürlü ü .............................................254 27 28Teleferik i letmesi ...................................................327 74 00iDO Mü teri Hizmetleri ...........................................444 4 436iDO Dan ma ................................................ 0212 517 96 96iDO Zafer Plaza ......................................................225 39 08iDO imam Aslan Tesisleri .......................................513 23 94Mudanya Feribot iskelesi .......................................544 30 60Eskihisar Feribot iskelesi ............................. 0262 655 60 31Topçular Feribot iskelesi .............................. 0226 353 43 19

BURSA VALİLİĞİ Heykel : 0224 - 225 19 00 - 222 60 00 - 222 77 70 Çarşamba : 0224 - 273 50 00BURSA BAYINDIRLIK VE İSKAN MÜDÜRLÜĞÜ 0224 - 271 51 10BURSA İL ÖZEL İDARESİ 0224 - 271 - 47 - 47BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ 0224 - 444 16 00BURSA OSMANGAZİ BELEDİYESİ 0224 - 444 16 01BURSA YILDIRIM BELEDİYESİ 0224 - 363 55 00BURSA NİLÜFER BELEDİYESİ 0224 - 444 16 03TAPU KADASTRO BURSA IV. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 0224 - 221 03 05YILDIRIM KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ 0224 - 225 30 71 - 72OSMANGAZİ KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ 0224 - 221 87 13 - 221 36 12 NİLÜFER KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ 0224 - 234 10 18

BURSA ŞUBEYE BAĞLI TEMSİLCİLİKLER

KENT REHBERİ

ÖNEMLİ TELEFONLAR

HKMO BURSA ŞUBESİHaşim İşçan Caddesi Tuğtaş 1 İşhanı Kat: 2 No: 203

Osmangazi/BURSA

Tel: 0.224. 225 42 12 13 Faks: 0. 224. 225 42 13

e-mail: [email protected]

TMMOBHAR TA VE KADASTRO MÜHEND SLER ODASI

BURSA UBESYAYIN ORGANIDIR.

2 AYDA B R YAYINLANIR

YIL: 8 SAYI: 25

TEMMUZ-A USTOS 2008

TMMOBHAR TA VE KADASTRO MÜHEND SLER ODASI

BURSA UBES ADINA SAH BCEL L ÇOLAK

GENEL YAYIN YÖNETMEN VE SORUMLU YAZI LER MÜDÜRÜ

AL FARUK ÇOLAK

YAYIN KURULUH. SERKAN BULUTNESR N TUNCER

DEN Z KAÇAKPER HAN ÜREYEN

YAYINA HAZIRLIK

LET M

Haşim İşçan Caddesi Tuğtaş 1 İşhanı

Kat: 2 No: 203

Osmangazi/BURSA

Tel: 0.224. 225 42 12-13

Faks: 0. 224. 225 42-13

e-mail: [email protected]

BASKI

6 DOSYA

NECATİ ŞAHİN

DEPREM GERÇEĞİ

8 RÖPORTAJ

MEHMET İLKER

GENÇ MÜHENDİSLER İŞLERİNİ

ÇEKİNMEDEN YAPSIN

10 HABERLER

BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI

HİKMET ŞAHİN ODAMIZI ZİYARET ETTİ

11 MAKALE

DEVE HİKAYESİ

12 TEKNİK

MURAT SANCAK - SİBEL AKKAR

TÜRKİYE ULUSAL ADRES VERİTABANI VE

BUSKİ COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ

14 EDEBİYAT

HİLMİ HAŞAL

DİLBER KETHY’nin BURSA ve İSTABUL HATIRATI

16 HABERLER

17 HABERLER

ESTETİK KURUL HANLAR BÖLGESİ İÇİN

ÇALIŞMALARA BAŞLADI

18 KÜLTÜR – SANAT

ASİYE KURTULUŞU AVP’DE ARIYOR

VİCDAN

ORHAN ÖLMEZ YENİ ALBÜMÜYLE

SEVENLERİNE TEKRAR ‘MERHABA’ DEDİ

19 SAĞLIK

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNİN

ÇOCUĞUN GELİŞİMİNDEKİ ÖNEMİ

21 BASINDA HKMO

20 ŞUBEMİZDEN

DUYURULAR - İŞ ARAYANLAR

HARİTA MÜHENDİSLERİ FOÇA’DA BULUŞTU

içindekiler

ÜCRETSİZDİR

www.yeniyuz.com.tr e-mail: [email protected]

Matbaa Bask Hizmetleri

EditörYavuz TEMEL

DüzenlemeBurcu NAL

Haber-Foto rafBar GÜLKAYA

Fevzi Çakmak Cd. Gökta Mrk. No: 62 Kat:1/2 Osmangazi/BURSA

Tel: 0.224 222 10 36 Faks: 0 224 222 10 37

Celil ÇOLAKHarita ve Kadastro Mühendisleri Odas Bursa ube Ba kan

Son günlerde üst üste yaşanan acı olaylar bun-

dan öncekiler gibi bizleri derin üzüntü, keder ve acı-

lar içerisinde bırakmış ve tam 24 senedir süren an-

layamadığımız (Ya da bazılarının gayet iyi anladığı)

anlamsız terör belası hala sonuçlandırılamamıştır.

Bu aralar kendime sıkça şu soruyu soruyorum?

12 Eylül öncesi yaşanan sağ-sol çatışmaları son

buldu ve karşılıklı tartışabilir olduk. Birliğimizi, dir-

liğimizi bozmaya yönelik haince planlar tüm acı

kayıplarımıza rağmen vatandaşımızın sağduyusu

atlatıldı. Yine zaman zaman ısıtılan ve önümüze

konan Alevi-Sünni çatışması dolmasını bu millet

yemedi. Ne hikmetse 24 yıllık PKK terörü bir tür-

lü son bulamadı, Neden? Bütün bunlara rağmen

ortada tutmayan bir maya var: Türk –Kürt kavgası.

40’lı yaşları sürdürdüğüm şu günlerde hala anlam

veremediğim bu sorunun cevabını şöyle vermek

mümkün mü: Rant.

Bence bu iş birilerinin oldukça işine geliyor. Hani

camcı ile camı kıran çocuk ilişkisi misali.

—ABD Afganistan ‘a yerleşiyor ve bir türlü çık-

mıyor.

—Pakistan da liderler suikasta kurban gidiyor,

yönetimler el değiştiriyor.

—Irak’a demokrasi geliyor safsatasıyla ABD bu-

raya yerleşiyor.

—Irak’ın kuzeyinde sözde özerk Kürt devleti ku-

ruluyor. Hem de altlarına kırmızı halılar serip karşı-

ladığımız, yine adam yerine koyup kırmızı pasaport

verdiğimiz Kürt liderlerden biri Irak devletinin başı-

na diğeri de sözüm ona özerk Kürt cumhuriyetinin

başına getiriliyor. Bazen ABD menşeili kahraman-

lıklarla dolu! Bilgisayar oyunlarının tabiri ile koridor

Open( açık).

Bunu formülize edecek olursak; Afganistan +

Pakistan + Irak + Türkiye + Avrupa = Uyuşturucu

koridoru =Rant. Ve zehirden kazanılan; üzerinde acı,

gözyaşı, binlerce masum insan kanı bulaşmış çil çil

milyarlarca Amerikan doları. Koridor closed (kapalı)

olmadan bu iş galiba 24 yıl da sürer 44 yıl da.

Matematiği çok kullanan bir mühendis kafasıyla

yukarıdaki formülü geliştirdim. Problemin farklı

yönlerden çözümünü bilen varsa bizlere yardımcı

olsun, bizleri aydınlatsın Lütfen!. (BOP problemi

gibi)

Şehitlerimize Allah tan rahmet, başta kederli

ailelerine ve yüce Türk Milletimize başsağlığı diliyor,

bir daha acı haberler duymamak dileklerimle huzur

ve barış dolu günler temenni ediyorum.

Terör Belası

6 DOSYA

NECAT AH N MO BURSA UBES BA KANI

17 Ağustos Marmara Depremi, orta-

ya çıkan can ve mal kayıplarının kötü bir

“İmar ve Yapı Kültürünün” sonucu oldu-

ğu gerçeğini de ortaya çıkarmıştır.

Güvenli ve depreme dayanıklı “Proje

ve Yapı üretimi” tanımlamasında İnşaat

Mühendisliği büyük önem arz etmekte-

dir. İMO olarak yenilenen yönetmelikle-

rimiz ve sürekli meslek içi eğitimler ile

üyelerimizi bu konuda eğitmeye büyük

önem vermekte ve ihtisaslaşmayı ana

ilke olarak kabul etmekteyiz. Artık Yetkin

olmayan mühendislerin proje üretmele-

ri mümkün olmamaktadır.

17 Ağustos 1999 günü yaşadığımız

Marmara Depreminin yol açtığı yıkım-

ların, hasarların, can kayıplarının, kader-

leri ile baş başa bırakılan ve çaresizlik

içinde yaşamlarını sürdürmeğe çalışan

binlerce insanın neredeyse unutulduğu

Türkiye’de yaşanan felaketin üstünden

9 yıl geçti.

Geçen süre içerisinde beklenilen ve

yapılması olanaklı mühendislik tedbir-

leri hayata geçirilmemiş, Deprem Şurası

Sonuç Bildirgesinde yapılması gerektiği

ifade edilen yasa ve yönetmelik deği-

şiklikleri yapılmamış, deprem önlemleri

için bütçeden pay ayrılmamıştır.

Bizler inşaat mühendisleri olarak 9

yıllık süreçte yapılmayanlar ve yapılması

gerekenleri anımsatmak ve kamuoyu

ile bir kez daha paylaşmak için Yalova,

Gölcük, Kocaeli, Düzce güzergâhlarında

“Depreme Duyarlılık Yürüyüşü” düzen-

ledik. Yetkililere “ORADA KİMSE VARMI”

demek için çeşitli etkinliklere katıldık ve

Türkiye’deki tüm meslektaşlarımızla bir

araya gelerek deprem gerçeğini unut-

turmamaya çalıştık.

Amacımız depremde ağır bedel

ödeyen halkımıza karşı tüm toplum

katmanlarında Deprem Duyarlılığının

geliştirilmesi ve duyarlılığın sürekliliği-

nin sağlanmasıdır.

Acil olarak depreme dönük kapsamlı

çalışma yapacak “DEPREM KONSEYİ” ku-

rulmalıdır.2004 yılında toplanan “DEP-

REM ŞURA” sında alınan kararlar yenilen-

meli ve alınacak kararlar derhal hayata

geçirilmelidir.1 Temmuz 2006 tarihinde

yayımlanan “9. Kalkınma Planı”nda afete

karşı hazırlık ve afet zararları ile müca-

dele konusuna yer verilmemiş olması

büyük eksikliktir.

“BUNUN ANLAMI DEPREM TEHLİKE-

SİNİ YOK SAYMAKTIR”

Türkiye, deprem şurası zemininde

deprem gerçeği ile yüzleşmiş, ancak

şura kararlarında olmasına karşın, afet

yönetimi çalışmaları başlatılmamış,

‘Deprem ile İmar ilişkisi’ çözülememiş,

tanımlayıcı plana geçilememiş, göç ve

kaçak yapılaşma önlenememiş, kent-

sel arsa üretimi gerçekleştirilememiş,

Deprem Gerçe i 17 Ağustos depreminin ardından 9 yıl geçti. 17

Ağustos 1999 MARMARA depremi, önemli ölçüde

can ve mal kaybına neden olan bir “deprem” olarak

tarihteki yerini aldı ve ülkemiz topraklarının

deprem tehlikesi altında bulunduğunu da bir kez

daha tüm kurum, kuruluş ve kişilere hatırlattı.

XXXXXXXXX 7

yapı denetim uygulaması tüm ülkeye

yayılamamış, imar, belediyeler, TMMOB,

mühendislik ve afet hakkındaki yasalar-

da değişiklik yapılmamış, coğrafi bilgi

sistemi oluşturulmamış, uydu teknoloji-

leri devreye alınmamış, genel bütçeden

pay ayrılması yerine dış kaynaklı fonlara

iş bırakılmış ve Doğal Afet Sigortası’nın

aksayan yönleri giderilememiştir.

Biz İnşaat Mühendisleri olarak diyo-

ruz ki;

Deprem öncesi acil eylem planı ha-

zırlanmalıdır.

Can kayıplarının nedeni doğanın öf-

kesi değil, devletin acizliğidir.

Depreme karşı önlem almamak ci-

nayettir.

Afetlere karşı can ve mal güvenliğini

sağlamak devletin anayasal görevidir.

Deprem önlemleri için bütçeden pay

ayrılması gerekmektedir.

Yapı Denetim Yasası tüm ülkede uy-

gulanmalıdır.

Önce insan, önce yaşam hakkı ön pla-

na çıkarılmalıdır.

Depreme suskun kalmak, yıkıma or-

tak olmaktır.

Depreme inat, ‘Yaşasın Hayat’

Hayatları deprem değil, ihmal öldü-

rür.

Depreme suskun kalma, hayatları

karartma.

Her deprem öldürmesin, her önlem

hayat olsun.

Yaşamak halkımızın hakkıdır.

Deprem doğal afettir. Doğal olmayan

tedbir almamaktır.

Güvenli bir yapı için, çözüm; mühen-

dislik hizmetleridir.

Biz ilgililere bir kere daha sesleniyor

ve diyoruz ki;

SESİMİZİ DUYAN VAR MI?

ORADA KİMSE VAR MI?

8 RÖPORTAJ

lker : “Genç mühendisler i lerini çekinmeden yaps n”

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Bursa’nın Yıldırım İlçesi Hacıseyfettin

Mahallesi’nde 1933 yılında dünyaya gel-

mişim. İlkokulu Bursa merkez Kozluören

Köyü’nde, orta tahsilimi Demirtaşpaşa

Endüstri Meslek Lisesi’nde tamamladım.

1953 yılında Zonguldak Maden Teknik

Üniversitesi’nde okurken İstanbul Yıldız

Teknik Üniversitesi’ne yatay geçiş yapa-

rak 1958 yılında da buradan mezun ol-

dum. 1958 yılında İller Bankası 3. Bölge

Müdürlüğü’nde mühendis yardımcısı

olarak göreve başladım. Ardından 1963

yılında askere gittim. Askerden geldikten

sonra 1965-67 yılları arasında İstanbul

Belediyesi Harita Müdürlüğü’nde ça-

lıştım. Bu tarihten sonra Bursa 2. Bölge

Müdürlüğü’ne tayinim çıkarıldı. 1968

yılının Ekim ayına kadar da burada ça-

lıştıktan sonra, Bursa Köy Hizmetleri

Etüd Proje Şube Müdürlüğü’ne geçerek

emeklilik yılım olan 1990 yılına kadar da

burada çalıştım.

Mesleğinde 50 yılı geride bırakmış

bir mühendis olarak, meslekte nelerin

değiştiğini söyleyebilir misiniz?

Mesleğimizde çok şeyler değişti. Me-

sela biz İller Bankası’nda Harita Mühen-

disi olarak çalışırken, halihazır haritalar

yapılırken nirengi ağlarının bir kenarında

da baz ölçerler vardı. Bu baz ölçüsünün

çok hassas ölçülmesi lazım. Çünkü bütün

ölçüler ona dayanıyor. Sıhhatli olması

bakımından imar şeritleriyle ayarlanır ve

belli bir kuvvetle kazıklar çakılmak sure-

tiyle orada ölçülürdü. Milimetre hassasi-

yetinde baz ölçümü yapılır. Ondan sonra

da bu ölçümlere dayanarak diğer nirengi

kenarları, koordinatlar ve diğer ölçümler

yapılırdı. Şimdi buna hiç gerek kalmadı.

Çok gelişti mesleğimiz. Kullanılan aletler

de çok gelişti. Milimetrenin çok daha kü-

çük birimlerine kadar ölçümler rahatlıkla

yapılabiliyor. Tabi başlangıçta mesleki

bakımdan birçok zorluğumuz vardı. An-

cak zaman içerisinde gelişen imkanlar

ile mesleğimiz de çalışma şartlarımız da

kolaylaştı. Mesleğimizin kolaylaşması da

yapılan işlerin kalitesini arttırdı.

HKMO’nun faaliyetlerini takip

edebiliyor musunuz?

Odamızın faaliyetlerini dergilerden

ya da çıkan haberlerden takip edebiliyo-

rum. Ara sıra odaya gelerek ziyaretlerde

bulunuyorum. Yaşım itibariyle sık sık ol-

masa bile oda ile bağımı koparmamaya

çalışıyorum. Hiç olmazsa iki üç ayda bir

kere gelmeye çalışıyorum.

HKMO’nun faaliyetlerini başarılı

buluyor musunuz?

Kesinlikle arkadaşlarımızın yaptığı

çalışmaları başarılı buluyorum. Yapılan

işler hem güzel hem de çok faydalı. An-

cak az önce de dediğim gibi yakından

takip edemiyorum. Ara sıra geliyorum.

Diğer durumlarda da gazeteden ya da

dergilerden yapılan çalışmaları izleme

şansı yakalıyorum. Oda için çalışan bü-

tün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.

Hepsi kalbi temiz ve çalışkan insanlar.

Ömrünün 50 yılını Harita Kadastro

Mühendisliği’ne vermiş biri

Mehmet İlker. Mesleğinin büyük

bir kısmını doğup büyüdüğü

Bursa’da yapmış. Bursalı olan ve

Harita Kadastro Mühendisliği’ni

tam 50 yıl yapan Mehmet İlker,

meslekte deneyimin zaman

içerisinde oluşan bir olgu olduğunu

söylüyor. Hata yapmadan deneyim

kazanılmayacağı görüşünde olan

İlker, ilerlemiş yaşına rağmen, her

insan gibi hata yapmaya devam

ettiğini, ömür bitmeden hataların

bitmeyeceğini ifade ediyor.

Odamızın faaliyetlerini dergilerden

k h b l d t ki d bili

Mehmetlker

XXXXXXXXX 9

Peki, Harita Mühendisi gözüyle

bize Bursa’yı değerlendirebilir misi-

niz? Bursa’nın iyi ya da kötü olan ta-

rafları size göre nelerdir?

Bursa’ya planlama çok sonraları gel-

diği için gelişmeler pek sıhhatli olmamış.

Ben Bursa’da doğup büyüdüğüm için

gördüğüm kadarıyla yapılaşma da iç açıcı

değil. Kaçak yapılaşmanın yasak olmasına

rağmen insanlar bir yolunu bularak evle-

rini, istedikleri yerlere yapmaya devam

ettiler. Kaçak binalar Bursa’nın gerileme-

sinde büyük rol oynadı. Hem planlama

açısından hem de modernleşme açısın-

dan büyük atılımlar yapamaz hale getiril-

di Bursa. İmar planlama müdürlüğünde

hazırlanan planlar uygulanabilseydi eğer

hepimiz için çok faydalı olacaktı. Ancak

uygulanamayınca o planlar, tabi zamanla

birçok değişiklik yapılarak Bursa’nın yapı-

laşması bu hale getirildi. Tabi imar planla-

rının değişmesinde bazı politik etkiler de

neden oldu. Halkın istediği güzergahlar

çıkartılarak, önerilen imar planlarında

belli değişiklikler yapıldı.

Size göre Bursa’nın en önemli so-

runları nelerdir?

Bence Bursa’nın en önemli sorunları

arasında ulaşım sorunu ilk sırada yer alı-

yor. Bursa büyümesini tamamlamadan

bu sorunun halledilmesi gerekiyor. Ula-

şım master planları bir an önce çıkartıla-

rak Bursa’nın bir ucundan diğer ucuna

gidecek insanın çile çekmesini engelle-

meliler. Bunun yanı sıra yapılaşma sorunu

da Bursa’nın önemli sıkıntıları arasında

yer alıyor. Ancak şimdilerde kent yöne-

ticileri önemli işler yapıyorlar. Kentsel

dönüşüm adıyla yapılan çalışmaları çok

beğeniyorum. Göze kötü gelen yapılar

ve eskimiz halde duran konutların en

azından yerlerini değerlendirerek yeni

ve sağlam yapılar ortaya çıkarılıyor. Kent-

leşmeye doğru gidilmesi hoşuma gidiyor.

Şehrimizin planlanması bu sayede hem

sağlıklı hale geliyor hem de uygulanması

daha mümkün oluyor.

Ulaşım için bilhassa kavşaklarda dört

yapraklı yonca denilen yolların yapılması

gerekiyor. Buna dikkat edilirse ulaşımda

rahatlama yaşanır. Ayrıca yeteri ka-

dar yola sahip olduğumuzu düşün-

müyorum. Yeni yollar ekleyerek bu

dört yapraklı yoncaların kavşaklarda

inşa edilmesi ile ulaşım sorununu da

bir nebze olsun rahatlatabilirler diye

düşünüyorum.

Bursa’nın gelişiminde ve sağ-

lıklı yapılaşmasında size göre

odanın görevleri nelerdir?

Odada bulunan kardeşlerimizin

bu konuda üstüne düşen görev-

leri yaptıklarını düşünüyorum. Biz

eski topraklardan olduğumuz için

bu konulara artık çok fazla hakim

değiliz. Genç kardeşlerimiz bu ça-

lışmaların nasıl ve ne şekilde yapıl-

ması gerektiğini bizden çok daha iyi

biliyorlar. Ben bu konuda çok fazla

bişey söylemek istemiyorum. Ancak

bu kavşaklara dört yapraklı yonca-

ların yapılması meselesi bana göre

önemli. Yapılırsa ulaşım rahatlar diye

düşünüyorum. Oda’da çalışan arkadaş-

larımızın eminim ki bu konuda önemli

çalışmaları vardır.

HKMO’nun mevcut yönetim kuru-

lunu tanıyor musunuz?

Hepsini olmasa da tanıdığım arkadaş-

larım var. Çok fazla gelip gidememekten

kaynaklanan bir eksiklik bu tabi ki. Ba-

zılarını iyi tanıyorum bazılarını ise pek

bilmiyorum. Ancak hepsinin düzgün,

istekli ve başarılı mühendisler olduğunu

biliyorum. Bence en önemli özellikler de

bunlardır. Odanın başarısı, bütün Harita

Mühendisleri’nin başarısı demektir. Kolay

bir iş değil oda yönetimi. Bunun herkes

farkındadır. Arkadaşlarıma çalışmaların-

da başarılar diliyorum.

Meslekte 50. Yılınızı doldurmuş bir

mühendis olarak genç mühendislere

ya da mühendis adaylarına neler söy-

lemek istersiniz?

Genç mühendis kardeşlerimize en

büyük nasihatim mesleklerini çekinme-

den yapsınlar. Çünkü Harita Mühendisliği

demek hata demektir. Bizim mesleğimiz-

de hata çok olur. Ancak bu hataları en

aza düşürmek için de mesleğin içinde

olmak gerekir. Çekinmek ya da hata yap-

mamak için kenarda durmak mühendise

kaybettirir.

Bir de genç arkadaşlarımdan kıble

tayini konusunda daha hassas davran-

malarını rica ediyorum. Mühendislerin

tecvizi hatası (Toleransı) bu kadar çok

olan bir işte hiç çekinmeden seve seve

çalışma yapmalarını rica ediyorum.

10 HABERLER

LİHKAB, Tapu Planları Tüzüğü, Mesleki

Konular Bilgilendirme Toplantısı, Harita ve

Kadastro Mühendisleri Odası Genel Baş-

kanı Ali Fahri Özten, Harita ve Kadastro

Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı

Celil Çolak ve yönetim kurulu üyesi Nec-

mettin Kırtaş’ın katılımı ile Çanakkale’de

yapıldı.

Genel Başkanın ile birlikte Çanakkale

ve çevre illerden mühendislerin bulundu-

ğu toplantıya, ilçelerde bulunan üyelerde

katıldı. Toplantıda yer alan tüm üyeler

Tapu planları Tüzüğü, LİHKAB ve yerel

mesleki problemler konusunda bilgilen-

dirildi.

Tapu planları tüzüğünün Danış-

tay’dan onaylandığını belirten Genel

Başkan Ali Fahri Özten, “Tapu planları tü-

züğünün Danıştay’dan onaylanarak baş-

kanlığa gönderildi. Tüzüğün yürürlüğe

girmesiyle meslektaşlarımız birçok konu-

da daha etkin duruma gelecektir. Ayrıca

bu sayede iş olanakları da artacaktır” dedi.

LİHKAB ile ilgili olarak toplantıların de-

vam ettiğini söyleyen Özten, “LİHKAB ile

ilgili olarak Tapu Kadastro Genel Müdür-

lüğü ile toplantılar sürüyor. Büro sayısının

artması için gösterilen çabalar ve tekel-

leşmeyi ortadan kaldırma çalışmaları da

devam etmektedir. Bu konuda ve diğer

yöresel mesleki konularda, Yapı Denetim

Yönetmeliği hakkında üyelerin görüşleri

de alınmıştır” diye konuştu.

L HKAB, ‘Tapu Planlar Tüzü ü, Mesleki Konular Bilgilendirme Toplant s ’ yap ld

Ziyareti sırasında Bursa’nın yapılaş-

ması ile ilgili konulara değinen Başkan

Şahin, amaçlarının kent dinamikleri ile

birlikte Bursa’yı hak ettiği güzelliğe ka-

vuşturmak olduğunu ve bu konuda mes-

lek odaları ile yaptıkları ve yapacakları

işbirliklerinin öneminin altını çizdi. Baş-

kan Şahin, “Bursa’yı bugüne kadar hor

kullandık. Yine de her şeyin bitmediğini

4 buçuk yılda gerçekleştirdiğimiz yatı-

rımlarla gösterdik. Yaptığımız yatırımlar

dünyanın dikkatini Bursa’ya çekti” dedi.

Bursalıların yıllardır konuşulan sorunların

çözümlenmesinin mutluluğunu yaşadık-

larını ifade eden Başkan Hikmet Şahin,

“Büyükşehir Belediyesi olarak meslek

odalarının gücüne, fikrine her zaman

ihtiyacımız var. Bundan dolayı da sizlerle

bir araya gelerek, kentin sorunlarını tar-

tışıyoruz. Ama bizim amacımız yıllardır

olduğu gibi sorunları konuşmak yerine

halkın talepleri doğrultusunda hayata

geçirmek” diye konuştu.

HKMO Bursa Şube Başkanı Celil Ço-

lak, Başkan Hikmet Şahin’in ziyaretinden

duydukları memnuniyeti dile getirerek,

Nilüfer’de yapımı devam eden Akademik

Odalar Sarayı’nda kendilerine yer tahsisi

sağlamasından dolayı da Başkan Şahin’e

teşekkür etti. Başkan Şahin, ziyarette

ayrıca odaların temsilcilerine kapıları-

nın sonuna kadar açık olduğunu ifade

ederek, işbirliğinin daha da artırılmasını

istedi.

Ba kan ahin Harita Mühendislerini ziyaret ettiHarita Kadastro Mühendisleri

Odası (HKMO) Bursa Şubesi’ni

ziyaret eden Büyükşehir Belediye

Başkanı Hikmet Şahin, Bursa’nın

yıllardır çarpık yapılaşmanın

kurbanı olduğunu, birçok

sorununun konuşulmasından

öteye geçilememesinden dolayı

zaman kaybettiğini söyledi.

11MAKALE

Deve hikayesiFECR ERHarita Mühendisi

İnternet günlük yaşamımıza öylesi-

ne girdi ki, mektup yazıp göndermek

tarih oldu. Birçok bilgiye internetten

ulaşıp, birbirimizi bilgilendirmek, elek-

tronik posta ile haberleşmek neredeyse

vazgeçilmez oldu.

Bir arkadaşım iki ay önce e-posta ile

çok güzel bir fıkra göndermişti. “Deve

Hikayesi” adlı fıkra Powerpoint olarak

düzenlenmiş, yavru deve ile anne deve

arasında geçen çok güzel bir diyalog an-

latıyor. Fıkra yavru devenin anne deveye

soru sorması ile başlar:

— Anne sana bir soru sorabilir mi-

yim?

— Tabi yavrum. Neden sormayasın

ki. Söyle bana, canını sıkan, seni üzen

bir şey mi var?

— Niye develerin hörgücü var?

— Yavrum biz develer çöl hayvanı

olarak biliniriz. Hörgüce uzun çöl seya-

hatlerinde ihtiyaç duyarız. Hayatta kal-

mamızı hörgüçlerimize depoladığımız

suya borçluyuz.

— Peki, neden bacaklarımız uzun ve

ayaklarımız yuvarlak?

— Evlat, onlar çölde

herkesten daha rahat

ve daha hızlı yürüyebil-

memizi sağlar.

— Niye bizim göz kapakla-

rımız bu kadar uzun ve büyük?

Bazen görüşümü engelliyor.

— Evladım. O göz kapaklarımız

gözlerimizi kızgın çöldeki güneşten ve

kum fırtınalarından, kum ve sert rüz-

garlardan korumaya yarar.

— Anladım. Hörgüç su depolama-

mıza, uzun bacaklar ve yuvarlak ayaklar

çölde iyi ve hızlı yürümemize, büyük

göz kapaklarımız ise kızgın çöl güne-

şinden ve kum fırtınalarından korun-

mamıza yararlar.

Son bir sorum daha olacak an-

neciğim…

— Dinliyorum canım.

— Peki o zaman biz ne halt yemeye

hayvanat bahçesindeyiiiizzz???

Fıkranın devamına bir de yorum ek-

lenmiş:

“Zeka, bilgi, yetenek ve deneyimle-

rinizi ancak siz doğru yerde kullanabi-

lirsiniz! Şu an neredesiniz???”

Büyük fedakarlıklarla çocuklarını

okutmaya, iyi bir eğitim aldırmaya ça-

lışan, anne, baba, velilerin ve tabiî ki

öğrencilerin kendilerine sorması gere-

ken çok önemli ve güzel bir soru. Ancak

ne yazık ki eğitim sistemimiz bu konu-

da bizlere pek fazla şans veremiyor. 50

yaşına gelmiş, bir çocuğu üniversiteyi

bitirmeye, bir çocuğu da üniversiteye

girmeye çalışan bir baba, veli olarak dü-

şünüyorum da; 1976 yılında üniversite-

ye başladığımda aynı şeyleri konuşuyor

ve tartışıyorduk – ki bu günlere göre

daha şanslıydık- , 2008 yılında da aynı

şeyleri.

Birçoğumuz mesleğine ve işine tesa-

düfen sahip oldu. Bunda ezberci sınava

dayalı eğitim sisteminin büyük etkisi

olduğu yadsınamaz. Mesleğimi belirle-

yen 32 yıl önceki üniversite sınavında

biraz daha yüksek puan alsaydım, İnşaat

Mühendisi ; biraz daha düşük puan al-

saydım, Gazeteci olmam kaçınılmazdı.

Oysa Harita Mühendisi olarak, çeşitli

kurumlarda geçen çalışma yaşamımda

24 yılı geride bırakmış bulunmaktayım.

Bu kurumların bazılarında doğru yerde

olduğumu düşünüyorum . Çünkü bu

dönemlerde ; bilgi, yetenek ve dene-

yimlerimi yüksek verimlilikte aktarma ve

paylaşmamım yanı sıra , hem kendimin

, hem de çevremdekilerin bir çoğunun

daha mutlu olduklarını hatırlıyorum.

Ancak bazı kurumlarda ise bu kadar

şanslı değildim.

Daha önce orta düzey yönetici ola-

rak çalıştığım bir kurumun mühendis

kökenli emekli Genel Müdürü , tarihi

nitelikli ve arşiv olabilecek bir kitap

yazmaya başlamıştı. Şubemizdeki bir

teknik personelimiz de kitabın bazı dü-

zenlemelerine yardımcı oluyordu. Bu

arada bazen emekli Genel Müdürümüz-

le sohbet etme fırsatımız olurdu. Soh-

betlerimizin birinde bana söyledikleri

beni çok etkilemişti:

— 30 yıl mühendislik ve yöneticilik

yaptım, yalnızca geçimimi sağladım,

yaşamımı sürdürdüm. Ancak bu kita-

bı yazarken yaşadığım mutluluğu

daha önce yaşadığımı hiç hatırla-

mıyorum.

Sevgili Dostum Makine Mü-

hendisi Hasan Taşkut’un işyerindeki

duvara asılı bir metnin son cüm-

lesi de bu konuda beni

doğrular gibi.

“Tüm hayatınız bo-

yunca mutlu olmak istiyor-

sanız ; işinizi sevin”

Benim de dileğim,

herkesin mutlu olabileceği

bir işe sahip olması…

XXXXXXXXX12 TEKN K

MURAT SANCAKHAR TA MÜHEND S

S BEL AKKARHAR TA MÜHEND S

Adres bir kişinin yerini belirleyen

en temel bilgidir. Her vatandaş yaşa-

mı boyunca bu bilgiyi defalarca ve

çok önemli işler için kullanmaktadır.

Vatandaşlar gibi devlet kurumları da

adres bilgisine ihtiyaç duymakta ve

yoğun bir şekilde kullanmaktadırlar.

Fakat ülkemizde yakın zamana kadar

bir adres standardı olmamasından

dolayı o adreste oturanlar dahil ol-

mak üzere kurumlar da (elektrik, su,

telefon, posta v.b.) farklı adres bilgisi

kullanmış, adres bilgisi ilgili kurum-

larca sık sık değiştirilmiş (ilçe sınırı,

mahalle sınırı, sokak ismi) bunların

sonucunda da bir adres karmaşası

ortaya çıkmıştır. Bu durum gelişmiş

bir Türkiye ile bağdaşmayacak bir

durumdur.

Geçmişte binaların adres bilgisi il-

gili belediyelerin numarataj şeflikleri

tarafından oluşturulmuş, adres bilgisi

oluşturulurken de 1927 yılında çıkar-

tılan Binaların Numaralandırılması

ve Sokaklara İsim Verilmesi Hakkın-

da Kanun ve bu kanuna dayanılarak

hazırlanan numaralama yönetme-

liği kullanılmıştır. Fakat numarataj

şefliklerinin gözde yerler olmaması

nedeniyle bu yönetmelik gerektiği

gibi uygulanamamıştır. Bu nedenle

Yüksek Planlama Kurulu 24.03.2005

tarih ve 5 nolu kararında e-Dönüşüm

Türkiye Projesi 2005 Eylem Planı için-

de 29 nolu eylem olarak “Adres Kayıt

Sisteminin Oluşturulmasını” açıkla-

mıştır. Bu iş için sorumlu kurum ola-

rak Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel

Müdürlüğü, ilgili kurumlar da Yüksek

Seçim Kurumu, Türkiye İstatistik Ku-

rumu, PTT, Yerel Yönetimler ve adrese

dayalı hizmet veren kurumlar olarak

(elektrik, su, telefon, gaz v.b) belir-

lenmiştir.

Sonuçta Türkiye İstatistik Kuru-

mu yapılan çalışmalar tamamlanarak

oluşturulan “Ulusal Adres Veritaba-

nı” Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel

Müdürlüğü’ne 17.08.2007 tarihinde

devredilmiş ve Özel İdare ve Beledi-

yeler yapı ruhsatlarını bu sistemden

üretmeye başlayarak sistemin güncel

kalmasının sağlamışlardır. Ayrıca Ülke

çapında bütün adresler kişilerle ve TC

Kimlik Numaralarıyla ilişkilendirile-

Ulusal Adres Veritaban ve BUSK Abone Co rafi Bilgi Sistemi

13XXXXXXXXX13

rek adres ve kişi ilişkisi kurulmuştur.

Bu sistem sayesinde adres standardı

oluşturulmuş, aynı isme sahip mahal-

le, cadde ve sokaklar düzeltilmiş ve

bütün bilgiler sabit tanıtım numarası

ile birbirinden farklı hale getirilmiştir.

Bu şekilde her kurumun tek bir ad-

res standardı kullanması sağlanmış,

farklı olan adres karmaşasına bir son

verilmiş, aynı zamanda kurumlar için

zaman ve emek kaybı sona erdiril-

miştir.

Günümüzde hızla gelişen tekno-

lojiyle beraber bilgi sistemi projeleri

gittikçe önem kazanmakta, bu pro-

jelere büyük emek ve para harcan-

maktadır. Numarataj verileri bilgi sis-

temleri projelerinde en önemli altlığı

oluşturmaktadır. Numarataj haritala-

rınız doğru ve güncel değilse emek

ve para harcadığınız bilgi sistemleri

projelerinizde amacına hizmet ede-

mez hale gelmektedir. Aslında birçok

bilgi sisteminin başarısız olmasının

temel sebebi de budur.

Her yeni kurulan sistem gibi bu

sisteminde bir takım eksiklikleri ve

hataları bulunmaktadır. Bunlardan

en önemlisi Ulusal Adres Veritaba-

nında sadece metinsel bilgilerin

yer alması herhangi bir coğrafi bil-

gi içermemesi ve numaralandırma

tanımlamalarında birtakım eksikler

ve hatalar olmasıdır. Ayrıca projenin

çok kısa bir sürede tamamlanması

için alelacele bir çalışma yapılması,

kurumlarda yeterli sayıda ve bilgili

personel olmaması ve ilgili kurum-

lara numarataj haritalarını tamamla-

maları ve kontrolü için yeterince süre

verilmemesi de sorunları beraberin-

de getirmiş ve bu nedenlerle de çok

sağlıklı bir çalışma yapılamamıştır.

Bu nedenle son zamanlarda ilçe be-

lediyeleri Ulusal Adres Veritabanı ile

numarataj haritaları arasında ilişki

kurarak Coğrafi Bilgi Sistemi kurma

çalışmalarına başlamış ve bunun için

çeşitli ihaleler yapmıştır.

BUSKİ Genel Müdürlüğü Emlak

ve İstimlak Daire Başkanlığı Harita

ve Kamulaştırma Şube Müdürlüğü-

ne bağlı Coğrafi Bilgi Sistemleri Ser-

visinde Abone Coğrafi Bilgi Sistemi

çalışmaları yapılmaktadır. Bu çalış-

malar kapsamında abonelerin bina-

ları, ilçe sınırları, mahalle sınırları ve

yol orta çizgileri Oracle veritabanına

konumsal bilgi olarak girilmiş, abone

bilgileri ile bina bilgileri eşleştirilmiş

sonrasında da bina bilgileri ile yol bil-

gileri ilişkilendirilme çalışmasına baş-

lanmıştır. Dolayısı ile bina konumları

değişmeyeceği için ilçe sınırları, ma-

halle sınırları ya da sokak isimlerinin

değişmesi durumunda abonelerimi-

zin adres bilgilerinin güncellenmesi

kısa ve basit bir işlem olmaktadır. Bu

çalışmalar sırasında Ulusal Adres Ve-

ritabanı çalışması yapılması sebebi

ile abonelerimizin, dolayısı ile bina-

ların adres bilgileri değişmiştir. Bu

nedenle Ulusal Adres Veritabanında-

ki metinsel adres bilgileri ile Abone

Coğrafi Bilgi Sistemimizde yer alan

coğrafi nesnelerin adres bilgilerinin

eşleştirilmesi çalışması başlatılmıştır.

Bu çalışmanın tamamlanmasından

sonra abonelerin adres bilgileri oto-

matik olarak oluşacağından artıca

bir çalışma yapmaya gerek kalma-

yacaktır.

Zamanla e-Türkiye projesi kapsa-

mında bu sistemin de yerine oturma-

sını eksikliklerinin giderilmesini, coğ-

rafi bilgi sistemi projelerine önemli

bir kaynak teşkil etmesini ve bütün

kurumların Ulusal Adres Veritabanı

verilerini kullanır duruma gelmele-

rini ummaktayız.

XXXXXXXXX 1414 EDEB YAT

B u r s a

üzerine ya-

z ı l m ı ş h e r

şey gizemli

ayrıntı larla

bezeli san-

ki... Önceleri,

ilk başkentle

ilgili metin-

lere önyargı

ve sevgiyle

yaklaşmak-

tan kaynak-

lanabilir mi

b u , y a d a

okuyan kişinin hastalıklı Bursa tut-

kusuna bağlanabilir mi acaba(?) diye

düşünmedim değil. Düşündüm. Zira

yeni yeni kitaplarla karşılaştıkça, in-

sanın merakı ve bilgilenme zevki

kamçılanıyor. Yüzlerce yıllık zaman

panoramasını izleme, keşfetme fır-

satı buldukça, okuyanı büyüleyebilir

eski Bursa. Her yeni bilgi, her yeni ya-

şanmışlık kırıntısı, olağanüstü güzel

derslerle ve deneyimlerle kendine

çekebilir. Örneğin bugünkü Çekirge

mahallesini, 1329 (1911) tarihindeki

“Çekirge Kasabası” diye anlatan satır-

lar insanı hem şaşırtır hem de zaman

gazabına uğraya giden ömrünü ve

vicdanını toparlamaya davet eder.

Uyarır. Söz konusu anlatının diğer

sayfalarına mıhlayıverir dikkatini. Di-

lin eskiliğinden, Osmanlıca yoğun-

luğundan dolayı zor okunurluğuna

rağmen heyecana sürüklenir kişi.

Hele bir kadın, “tatlı lakırdı” söyleyen

bir kadın; “Ben buraya Osmanlıları

öğrenmek, tanımak için geldim. On-

ların hayatına samimiyet kesb ettikçe

onlara karşı hürmetim artmaktadır.”

(s. 38) ifadeleriyle yaklaşıyorsa çev-

resine ve Türk insanına.

Bursa’nın 97 yıl önceki mekânla-

rını Amerikalı bir genç kadının hikâ-

yesi içinde anlatmış, A. de Rochebru-

ne, Dilber Kethy’nin Bursa Ve İstabul

Hatıratı, adlı kitabında. Osmanlının

zor yıllarını, zor yıllar süresince in-

sanlarının metanet ve şefkatini yi-

tirmemesini, bireysel konumlarını,

onurlarını koruma gayretini işlemiş

Fransız yazar. Türk okuruna da yıllar

sonra, nerdeyse yüz yıl sonra, bunu

okuyup öğrenmek kısmet olmuş! İyi

ki 1913’te, Paris’te, yayınlandıktan üç

yıl sonra İstanbul’da Mahmud Sa-

dık tarafından Türkçeye çevrilmiş.

O çağdaki Bursa’yı, İstanbul’u ve

Edirne’yi anlatan, savaş koşullarına

tanıklıkla geleceğe aktaran bir yazar,

kültürümüz için şans değilse nedir?

Kitabı bir de o düşünceyle okumalı.

Eski yerlerde farklı yüzler ve yaşantı

sahneleriyle tanışmak zenginlik ka-

tacaktır okurun bellek havzasına.

Anlatılan elbette sadece madam

Kethy Brown ve onun

Çekirge izlenimleri de-

ğil. Bursa’nın değişik

semtlerini ziyaret eder

madam Brown. Toplum

içine karışıp gelenek ve

göreneklerini, kadının

ve ailenin hallerini ince-

ler. Zamanla, Kethy için,

güzel, albenili ve neşe

saçan kadın anlamına

“Dilber” adı uygun bu-

lunmuştur.

Yaşam aşksız düşü-

nülemeyeceğine göre,

serüvenin en ateşli kıs-

mında aşk yer almakta,

tahmin edilebileceği

gibi. Kahramanın yaşam yolunu

belirleyen Yüzbaşı Midhat. Onun;

“Müsaade eder misiniz ayaklarınızın

altında oturayım mı?” (s. 62) deme-

sinden sonra zamanın akış hızı da

değişir. Anlatının tansiyonu da…

Ama ayrıntıları kitabın sayfalarından

okuyacaklara terk etmekte yarar var.

Tarihi dönemeç içerisindeki ilk baş-

kent Bursa, atmosferiyle, doğal ve ar-

keolojik dokusuyla, sanat ve ticaret

merkezidir. Onu tanımanın yanı sıra;

aile, mahalle, esnaf, eğitim, yönetim

yapısını gözlemlemiş bir yabancının

ruh halini öğrenmek de olanaklı, Dil-

ber Kethy’nin Bursa Ve İstabul Hatıratı

kitabından.

Uludağ (o zamanki “Keşiş Dağı”)

ile karşı karşıya durup bakışan “Katır

Dağı”, “Nilüfer” çayı, ova, tren yolu,

istasyonlar, “Hisar”, “Yeşil Türbe”, “Mu-

radiye” ve başka pek çok Bursa özel-

liği dile getirilmiş Amerikalı Dilber

Kethy sayesinde. Bir aşk yüzünden

ancak terk edilebilecek şehirlerden-

dir Bursa. İki yabancının buluştuğu

ve aşkı da, toplum içindeki kadın er-

kek ilişkilerini de sorguladığı pasajlar,

insan duygusunun, arzu ve endişe-

sinin düşünceden önce evrenselleş-

tiğini vurgular nitelikte. Midhat’ın

kaleminden; “Akıl ve

muhakememin telak-

kiyatını dinleyemiyo-

rum. Ben, bana işkence

veren bir aşk ile bahti-

yarım” (s. 80) sözleri

dökülmektedir. Aşkın

umarsızlığını ancak

aşkı yaşayarak anlata-

bilir bir insan. Ne var

bunda dememeli zira

insan ve zaman halleri

her çağda, her coğraf-

yada aynı yansıma-

ları sunar dünyaya.

Yaşantıya… Adeta

çelişkinin kaçınıl-

mazlığını ve insan

ruhu üzerindeki etkisini resmetmiş

Bursa, Çekirge’deki Fransız yazar.

Arka kapakta kitabın tarihi özel-

liğine vurgu yapılmış: “Bu eser doğu

ve batı kültürünü çok iyi bilen Fransız

yazar Madam Azize de Rochebru-

ne tarafından Le Calvaire de I’Islam

adıyla 1913 yılında Paris’te Fransızca

olarak neşredildi. Aynı eser Türk Ga-

zetecilik tarihinin emektarlarından

gazeteci yazar Mahmud Sadık ta-

rafından Türkçe’ye tercüme edilerek

Dilber Kethy’nin Bursa ve stanbul Hat rat

Hilmi HA AL

A. de Rochebrune, Dilber Kethy’nin

Bursa Ve İstanbul Hatıratı, (174 say-

fa), Mütercim: Mahmut Sadık, Ha-

zırlayan: İlhami Yurdakul, Kitabevi

Yayınları, İSBN: 978–975–9173–

42–5, İstanbul 2007.

15

MASA ÜSTÜNDEK LER Üç Deneme Kitab …YALNIZLIK ÜŞÜR ARZU ALIR :

1973 Ağrı, Patnos

doğumlu. İlk ve orta

öğrenimimi Patnos’ta

tamamlayan Arzu Alır

Atatürk Ünv. Ağrı Eğt.

Fakültesi mezunu.

Ankara’da öğretmen-

lik yapıyor.

Evli ve iki çocuk

annesi… Yalnızlık

Üşür, şairin ilk kitabı…

TADIMLIK:

YALNIZLIK ÜŞÜR

ölesiye

korkuyorum

kaybolmaktan

kim verir

“şehre, kamyon arkasında gelen”

küçük kızın rengini?

yabanlığın ellerinden tutarak

öldürmeseydim kendimi

dağ kokardı dilim

korkmazdım aynalara bakarken

az önce boyadım duvarlarımı

soyundum siyahlarımdan

tek tanıdık

boynumda iğne oyası

sümbül moru

kuzu kulağı

ille de gül pembesi

“Yalnızlık Üşür” (s. 7)

KÜNYE:

Arzu Alır, YALNIZLIK ÜŞÜR, Şiir, (80 sayfa)Kül Sanat Yayınları, ISBN: 978–975–8996–77–3, Ankara, Aralık 2007.

GÖĞE DÖNÜŞChon Sang-Be -

ong: Koreli şair. Yaşar-

ken sıra dışı davranış

ve fıkralarıyla ilgi odağı

olmuş. Dünyevi değer-

lere bağlı kalmadan

yazmış, yoksulluğu ka-

bullenerek, ölümüne

kadar mutlu yaşamış

bir kişi olarak bilinmek-

te. “Göğe Dönüş” (1996)

onun son şiir kitabıdır. Şiirlerine saf bir atmosfer

egemendir. Söylemi yaşamın küçük ayrıntıları ve

yoksulluk üzerine kuruludur. Yalnızlık ve dışlan-

mışlık duygusunu yoğun biçimde içselleştirmiş,

çocuksu ruhunu da lirizminin içine katarak temel

izlek kılmıştır. Şairin Göğe Dönüş kitabı, Özgür

Edebiyat dergisinin Eylül-Ekim 2008 sayısının

ekinde, şiir severlere armağan olarak verilmiştir.

Yaşamın içinden süzülmüş, evrensel öğeler taşı-

yan bir çeviri-şiir olması nedeniyle sıcağı sıcağı-

na önerileceklerden… İlgiyle okunacaktır.

TADIMLIK:

GÖĞE DÖNÜŞ

Göğe döneceğim.

Seher ışığı değdiğinde eriyen

Çiğ ile el ele tutuşup,

Göğe döneceğim.

Gurupla ben sadece ikimiz

Bayırda oynarken bulut gel diye el ederse

Göğe döneceğim.

Bu güzel dünyada gezintim bittiğinde,

Gidip güzeldi diyeceğim…

(“Göğe Dönüş” s. 32)

KÜNYE:

Chon Sang-Beong, Gö e Dönü , iir, (120 sayfa)Çeviren: Nana Lee / Fahrettin Arslan,Özgür Yay nlar , ISBN No: 978-975-447-248-6, stanbul, A ustos 2008.

YARIN İÇİN BİR DALYarın İçin Bir

Dal, İ ranlı kadın

şairler’in şiirlerini bir

araya getiriyor. Tür-

kiye okuru için hiç

de yabancı olmayan

Furuğ Fehruzad’ın

yanında, Benefşe

Hecazi, Ferişte Sari,

Gerişte Yemini Şerif

(Salisa) , Gazel Tach-

baş, Hatıra Hecazi, Giti Hoşdel’i ilk kez okurla

buluşturuluyor. Kadın ve şiir, kadın ve şair ko-

nusunda daha içeriden öğrenilecek çok şey var

diyenler için ilginç bir derleme.

TADIMLIK:

YOKLUK

Tat yok,

evde, kahve fincanıyla,

mezarlıkta, komşunun huzuruyla,

dalında iki sarı badem,

yatakta iki siyah battaniye,

aynada beyaz bir cüppe,

lügat krizi su ve mezar kadehinde,

kadın varlığım yalnız,

yanında Kur’an’la,

sandukamda iki yakut yüzükle

ve çileli samurlar

benim uykumu görüyorlar.

MERSEDE LESANİ

“Yarın İçin Bir Dal” (s.80)

KÜNYE:

Yar n çin Bir Dal - ranl Kad n airler, (138sayfa) Derleyen Çeviren: Kenan Karabulut Papirüs Yay nevi, ISBN No: 975-8747-35-5, stanbul, 2004

1916 (1332) yılında İstanbul’da Dilber Keti-Mesaib-i İslam adıyla yayınlandı.

Biz de,hiç şüphesiz Türk kültür tarihine

önemli bir katkı olan bu eserin tercüme-

sini yeni harflere aktararak bir kez daha

yayınlıyoruz. Kethy Brown’nun kahramanı

olduğu bu hatıratın birinci kısmı Bursa’da

ikinci kısmı ise İstanbul’da geçer. Bununla

beraber Balkan Savaşları’nda işgal edilen

Edirne ikinci kısımda söz konusu edilen

önemli mekânlardan biri olarak karşımıza

çıkar. Dolayısıyla Osmanlı Devleti’nin üç

başkentinin hatıratın geçtiği esas mekân-

lar olması dikkate değer bir durumdur.”

İnsanoğlunun başına, savaşlardan,

vebadan ve kölelikten daha büyük bela

gelmiş midir(?) sorusunu diri tutan satır-

lar var Azize de Rochebrune tarafından

yazılmış sayfalarda. Bir şehir, “Çekirge

Kasabası” ve bir aşkın savaş koşullarında

sınanmış gücü… Osmanlı toplumun-

daki ahlak ve gelenek bağının inançla

düğümlenmiş sağlamlığı… İnsan ira-

desinin düşünerek ve konuşarak kat

ettiği yol, modern yaşamın değişimle

öğrettiği savaş dumanları altındaki

dünya durumu. Bilginin deneyle, dene-

yin bilgiyle harmanlandığı dönemlerin

meyvesi ilerleme sancıları… Koşulların

her çağda ürettiği zalim - mazlum ayrımı

ve insanlığın bozgun sahneleri seziliyor

söylemin havasından. Şu bilinmeli ki

Dilber Kethy’nin Bursa Ve İstanbul Hatı-

ratı, Bursa tarihine mim koymuş anlatı

kitaplarından birisidir. Meraklısına arz

olunur.

XXXXXXXXX16 HABERLER

Harita ve Kadastro Mühendisleri

Odası, Makine Mühendisleri Odası, Elek-

trik Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühen-

disleri Odası, Jeofizik Mühendisleri Odası

ve İnşaat Mühendisleri Odası ile Mimarlar

ve Şehir Plancıları odalarının başkan ve

yöneticileri Osmangazi Belediye Başkanı

Recep Altepe’nin daveti ile bir araya gel-

di. Sukaypark’ta

kenti yakından ilgilendiren konuları

Başkan Altepe ile tartışan meslek odaları,

kentle ilgili önemli yapılan çalışmalarda

kendilerinin görüşlerinin alınmadığı ve

bunu için de önemli yanlışların yapıldığı

fikrinde buluştu.

Özellikle Hanlar Bölgesi ile ilgili karar-

ları eleştiren oda başkanları, yerel yöne-

timlerin, gündemdeki proje ve sorunlarla

doğrudan ilgili meslek odalarının sürece

dahil edilmesini istedi. Osmangazi Be-

lediye Başkanı Recep Altepe, ilgili tüm

meslek odalarının görüşlerini bildirme-

leri gerektiğini ifade ederken, Bursa’nın

birkaç kişi ve kurumun yönettiği bir kent

durumuna düşmemesi gerektiğini ifade

etti. Kentin en büyük sorunlarının yıl-

larca konuşulamadığını belirten Başkan

Altepe, “Artık konuşalım, ne yapıldıysa

yapıldı ama hiç değilse bundan sonra

yapılacaklar için bir araya gelelim. İlgili

meslek odaları görüşlerini açıklasınlar,

çözümlerini sunsunlar. Bursa birkaç ki-

şinin veya kurumun yönettiği bir kent

durumuna düşmesin. Kentin en büyük

sorunlarını biz yıllarca konuşamadık.

Örneğin bir İntam meselesi. Bu kentin

kimler ve nasıl yönetildiğinin göstergesi

olan bir konudur ama hiçbir televizyon-

da, hiçbir gazetede konunun tarafları bir

araya getirilerek masaya yatırılamadı.

Çünkü bunlar konuşulursa geçmişe dair

başka şeyler ortaya çıkacaktı. Ama artık

her şeyi konuşmamız, kentin dinamikleri-

nin bu kentte olup bitenlere karşı tavrını

koyması lazım” dedi.

ÇOLAK, BURSA EN HIZLI BÜYÜYEN

100 ŞEHİR ARASINDA

Harita Mühendisleri Odası Başkanı

Celil Çolak yatırımcıların ilgi odağı olan

Bursa’nın dünyada en hızlı büyüyen 100

şehir arasında yer aldığına ve dolayısıyla

bunu dikkate alarak Bursa’nın lokal değil

bütüncül bir yaklaşımla planlanması ge-

rektiğini belirtti. Başkan Çolak, “Yapılacak

yeni otobanlar, tren yolu, havaalanlarının

daha işlevselleştirilmesi Bursa’nın gele-

ceğini bütünüyle değiştirecektir. Bunu

bugünden görüp kentin geleceğini buna

göre planlamak lazım” diye konuştu.

Celil Çolak,. Örneğin Hanlar Bölge-

si konusu gazete köşelerinden meslek

odalarının öğreneceği bir konu değildir,

kent konseyi gibi yerlerde konunun tar-

tışılması gerekiyor” dedi.

Bursa kimsenin oyunca de ildirTMMOB’a bağlı meslek odaları Osmangazi Belediye Başkanı Recep Altepe’nin

davetiyle Sukaypark’ta bir araya gelerek kent ile ilgili sorunları konuştu.

XXXXXXXXX 17GÜNCEL

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Hik-

met Şahin, Şehir Plancıları Odası Bursa Şu-

besi, Mimarlar Odası Bursa Şubesi, İnşaat

Mühendisleri Odası Bursa Şubesi ve Harita

ve Kadastro Mühendisleri Odası’nı ziyaret

ederek, Hanlar Bölgesi Projesi ve Estetik Kurul

çalışmaları hakkında bilgi verdi. Hikmet Şa-

hin, Bursa’nın tarihi kimliğini ön plana çıkar-

tacak Hanlar Bölgesi ile kent kimliğine uygun

mimari güzelliğe kavuşması amacıyla oluştu-

rulacak Estetik Kurul çalışmaları kapsamında

ilgili meslek odalarını odaya üye Büyükşehir

Belediyesi meclis üyeleriyle birlikte ziyaret

etti. Şahin, ziyaretlerde yaptığı konuşmalar-

da, Bursa’nın yıllardır çarpık yapılaşmanın

kurbanı olduğunu, birçok sorununun konu-

şulmasından öteye geçmemesinden dolayı

zaman kaybettiğinin altını çizdi. Amaçlarının

kent dinamikleri ile birlikte Bursa’yı hak ettiği

güzelliğe kavuşturmak olduğunu ifade eden

Şahin, bu konuda meslek odaları ile yaptıkları

ve yapacakları işbirliklerinin öneminin altını

çizdi.

Büyükşehir Belediye Başkanı

Hikmet Şahin, “Bursa’yı bugüne kadar

hor kullandık. Yine de her şeyin bitme-

diğini 4 buçuk yılda gerçekleştirdiği-

miz yatırımlarla gösterdik. Yaptığımız

yatırımlar dünyanın dikkatini Bursa’ya

çekti. Hemşehrilerimiz bugün yıllardır

konuşulan sorunların çözümlenme-

sinin mutluluğunu yaşıyorlar. Büyükşehir

Belediyesi olarak meslek odalarının gücüne,

fikrine her zaman ihtiyacımız var. Bundan

dolayı da sizlerle bir araya gelerek, kentin

sorunlarını tartışıyoruz. Zaman zaman fikir

ayrılıkları yaşanıyor. Ama bizim amacımız

yıllardır olduğu gibi sorunları konuşmak ye-

rine halkın talepleri doğrultusunda hayata

geçirmek” dedi. Şahin, Büyükşehir Belediyesi

Meclisi’nde geçen Hanlar Bölgesi Projesi’nin

Bursa’nın tarihi kimliğini ön plana çıkarta-

cağını dile getirerek, bugüne kadar birçok

çalışmada olduğu gibi bu konuda da ilgili

meslek odalarıyla çalışma öncesinde fikir

alışverişinde bulunacaklarını söyledi. Ziya-

retlerde, Bursa’nın kendi kimliğine uygun

güzelleşmesini sağlamak amacıyla Estetik

Kurul oluşturulmasına yönelik çalışmalarına

da değinen Şahin, bu konuda meslek odala-

rını bu çalışmaya davet etti. Şahin, bu konuda

ÇEKÜL Vakfı Başkanı ve Tarih Kentler Birliği

Danışmanı Metin Sözen’le görüştüğünü, ilgili

meslek odalarının temsilcilerinin de katılma-

sıyla oluşturacakları Estetik Kurul’la kentteki

kötü görüntüyü ortadan kaldırmayı planla-

dıklarını belirtti.

Mimarlar Odası Başkanı Şenol Şimşek,

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Necati

Şahin, Şehir Plancıları Odası Başkanı Füsun

Uyanık ile Harita ve Kadastro Mühendisleri

Odası Başkanı Celil Çolak, Başkan Şahin’in

ziyaretinden duydukları memnuniyeti dile

getirdi. Oda başkanları ayrıca Nilüfer’de yapı-

mı devam eden Akademik Odalar Sarayı’nda

kendilerine yer tahsisi sağlamasından dolayı

da Başkan Şahin’e teşekkür etti. Başkan Şahin,

ziyarette ayrıca odaların temsilcilerine kapıla-

rının sonuna kadar açık olduğunu ifade ede-

rek, işbirliğinin daha da artırılmasını istedi.

Estetik Kurul, Hanlar Bölgesi için çal malara ba lad

Bursa’da Tarihi Hanlar

Bölgesi’nin açığa çıkarılmasına

yönelik kurulan Estetik Kurul

çalışmalarına başladı.

XXXXXXXXX18 KÜLTÜR SANAT

Bursa Devlet Tiyatrosu’nun 2008-

2009 sezonu için programına aldığı

“Asiye Nasıl Kurtulur?” adlı oyun, Cuma

akşamı prömiyer yaparak seyirci ile bu-

luştu. Vasıf Öngören imzası taşıyan eser

Abdullah Ceran yönetiminde Ahmet Ve-

fik Paşa Sahnesinde perdelerini açıyor.

Eserde Arzu Tan Bayraktutan, Ayşegül

Günay Demir, Kamil Korunan, Elif Nutku,

Taner Turan, Ömer Naci Topçu, Bülenç

Çiftçi, Harun Türköz, Levent Uzunbilek,

Berrin Kulya Balkanlar ve Süheyla Elbaş

rol alıyor. Oyunun dekor tasarımı Suar

Şeylan, kostüm tasarımı Mihriban Oran,

ışık tasarımı Yakup Çartık, müzik tasarımı

Hüseyin Çebi, dans düzeni Deniz Çığ

ve korropetitörlüğü (sahne müzikleri-

nin hazırlanması) Göknur Kara imzasını

taşıyor.

Müzikal olarak sahnelenen oyunda

Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi

Müzik Bölümü ile çalıştıklarını belirten

yönetmen Ceran, Türk Sanat Müziği şar-

kılarına da oyunda yer vererek bir ilki

gerçekleştirdiklerini söyledi. Prömiyer

gecesi sanatçıları yalnız bırakmayan mü-

zik tasarımcısı Hüseyin Çebi, “Kadınları-

mıza sahip çıkalım” çağrısında bulundu

ve şunları söyledi: “Ben bu müzikleri 10

yıl önce yazmıştım, halen güncelliğini

koruyor. Kadınlarımızı sokaklara atma-

yalım, onlara sahip çıkalım.”

Yapım : 2008, Türkiye

Tür : Dram

Yönetmen : Erden Kı-

ral

Senaryo : Raşit Çelike-

zer

Oyuncular : Nazan Ke-

sal, Rıza Sönmez, Nurgül

Yeşilçay, Murat Han, Tülin

Özen, Mustafa Üstündağ,

Nihan Koruyucu

Yapımcı : Cem Özer

Küçük bir kasabada ya-

şayıp, emeğiyle var olmaya

çalışan üç kişinin arasında

geçen tutkulu ve karmaşa

içeren acımasız bir aşk hikâyesi. Aydanur (Nurgül Yeşilçay)

hayatın ona sunduklarıyla da pek yetinmiyor, ‘yırtmak’ istiyor.

Mahmut ise (Murat Han) Aydanur ile karısı Songül (Tülin Özen)

arasında kalıyor. Ama belli ki Aydanur ağır basıyor yüreğinde.

İkisinin yolu böylece bir pavyonda kesişiyor. “Başımıza gelenler

yaptığımız seçimlerden mi, yoksa kaderimiz yüzünden mi?”

Üçlü bir aşk üzerinden bir vicdanî hesaplaşmayı anlatıyor

“Vicdan”…

Asiye kurtulu u AVP’de ar yorVasıf Öngören’in

kaleme aldığı ‘Asiye

Nasıl Kurtulur?’

adlı oyun Abdullah

Ceran’ın yönetiminde

AVP sahnesinde seyirci

ile buluştu.

Romantik şarkıların başarılı yorumcusu Orhan

Ölmez, geçtiğimiz haftalarda ‘Damla Damla’ isimli

üçüncü albümüyle sevenleriyle buluştu. Albümü ile

ilgili şimdiden olumlu tepkiler aldığını söyleyen genç

sanatçı, çok kısa zamanda oluşan 3 albümün sürecini

verimli olarak değerlendirdiğini belirtiyor. Kliplerin

dönmeye başlamasının ardından olumlu anlamda

bir çok değerlendirmenin kendisine iletildiğini söy-

leyen Ölmez, hit parçalarının bir arada bulunduğu

bir albüm talebini de sıkça aldığını ifade etti.

VİCDAN

‘Damla Damla’ ile geri döndü

Orh

an

Ölm

ez

XXXXXXXXX 19

Erken Çocukluk Döneminin Çocu un Geli imindeki Önemi

SA LIK

Bu devre büyüme ve gelişimin (zihin-

sel, sosyal, duygusal ve fiziksel) en hızlı

olduğu yaşlardır. Erken yaşlarda oluş-

turulacak temel, kişinin tüm hayatı bo-

yunca etkili olacaktır. 7 yaşına gelen bir

çocuğun zihinsel yetenekleri, davranış

alışkanlıkları, dil kabiliyeti, duygusal de-

netimi, kavrayışı ve bazı fiziksel özellikleri

şekillenmiş durumdadır. Beyin gelişimi

için de erken yaşlar önemli bir devredir.

Beyin gelişiminin büyük bir bölümü 0- 4

yaş arasında tamamlanır. Beyin ‘nöron’

adı verilen milyarlarca sinir hücresinden

oluşur. Tüm duygular, düşünceler ve ey-

lemler, bir nörondan diğerine aktarılan

elektriksel ve kimyasal sinyaller ile oraya

çıkar. Nöronlar arasındaki bu bağlantı

noktasına ‘sinaps’ adı verilir ve beyin sü-

rekli yeni sinapsların oluşması ile gelişir.

Erken yaşlarda sinaps oluşumu çok hızlı-

dır. İki yaşındaki bir çocuğun beynindeki

sinaps sayısı neredeyse bir yetişkininkine

eşittir. Çocuğa sunulan tecrübelerdeki

çeşitlilik onun beyin gelişiminde farklılık

yaratmaktadır.

Çocuğun Gelişiminin Temel Özellikleri İnsan gelişimi 5 temel özellik taşır. Ço-

cuğun gelişimini desteklerken bu özellik-

ler göz önüne alınmalı. Bu çocuğun ya-

pabilecekleri konusundaki beklentilerin

onun yaşına, yeteneğine ve ihtiyaçlarına

uygun olarak belirlenmesini sağlayacaktır.

Gelişim süreklidir: Gelişim ana rahminde

başlayıp hayat boyu sürer. Bir insan sade-

ce çocukluk yıllarında değil, ömür boyu

gelişim gösterir. İnsanlar yaşam boyu yeni

beceriler Kazandıkça gelişmeye devam

ederler. Çocuklar devamlı yeni şeyler öğ-

renmekte. Buna rağmen belirli dönem-

lerdeki gelişmelerin, diğer dönemlerdeki

gelişmeleri daha fazla etkilediği de bir

gerçek. Özellikle de hamilelik ve erken

çocukluk döneminde. Anne hamileliği sü-

resince sağlığına ve beslenmesine dikkat

ettiğinde ve erken çocukluk döneminde

çocuğunun gelişimini desteklediğinde,

çocuğu okul çağında, ergenlik dönemin-

de ve hatta yetişkin olduğunda sağlıklı

gelişim gösterecektir.

Erken Çocukluk Döneminde Ailenin Önemi

Gelişim sürecinde çocuğun yakın çev-

resi çok önemlidir. Anne ve baba da bu

yakın çevredeki anahtar kişilerdir. Çocuk

çoğunlukla anneyle beraberdir. Ancak ba-

banın da çocuğun gelişiminde en az anne

kadar önemi vardır. Bu konudaki çalışma-

lar babanın çocuğun zihinsel, duygusal,

kişilik ve cinsel kimlik gelişiminde önemli

rol oynadığını göstermektedir. Çalışan

baba çocuk ilişkisinde sürenin uzun ol-

ması değil, kısıtlı zamanda çocukla pay-

laşılanlar önem taşımaktadır. Bu durum

çalışan anneler için de geçerlidir.

Çocuğun gelişiminde bazı dönemler

çok önem taşımaktadır. Bu

dönemlerden biri “Erken Çocukluk

Dönemi”dir (EÇD). Erken çocukluk

dönemi 0-6 yaşlar arasını kapsar.

XXXXXXXXX20 BASINDA HKMO

XXXXXXXXX 21

XXXXXXXXX22 DUYURULAR

TEKNİKER

SAMET ÇELEBİOĞLU HACETTEPE ÜNV. 0537 254 67 06

VOLKAN TUNA GEMLİK MYO 0539 774 14 32 – 0544 436 60 73

HAKAN ORUÇ KONYA SELÇUK ÜNV. 0506 204 93 85

SEBAHATTİN BAYDEMİR KONYA SELÇUK ÜNV. 0535 243 38 26

DİNÇAY YILMAZ GEMLİK MYO 0224 240 07 53

ÖZKAN ÇELİK KONYA SELÇUK ÜNV. 0554 258 67 09

DİLEK GENÇER KONYA SELÇUK ÜNV. 0505 490 37 93

ÖZGÜR ALCAN AFYON KOCATEPE ÜNV. 0505 686 82 90

ZÜMRÜTCANDEMİR KONYA SELÇUK ÜNV. 0535 737 29 49

DEMET KARADENİZ SÜLEYMAN DEMİREL ÜNV. 0505 864 85 73

ELİF GÜRLE KONYA SELÇUK ÜNV. 0554 339 38 25

TUĞBA ÖZ GEMLİK MYO 0542 549 03 84 – 0506 744 61 65

HAKAN ERTÜRK CELAL BAYER ÜNV. KÖPRÜBAŞI MYO 0537 466 39 68

NURKANGÜNEŞ İSKENDERUN MYO 0534 649 48 25

AHMET KALAYCI TAVŞANLI MYO 0555 203 47 66

GİZEMASLANOBA DUMLUPINAR ÜNV. 0536 418 28 89

HANİFEKÖROĞLU AFYON KOCATEPE ÜNV. 0537 262 01 58

ERDAL ULUDAĞ GAZİ ÜNV. 0505 447 58 05

RUKİYEÇAKMAK SELÇUK ÜNV. 0505 933 74 66 - 0546 201 86 79

TMMOB Harita ve Kadastro Mühen-

disleri Odası İzmir Şubesi tarafından bu

yıl 7.si düzenlenen Yaz Eğitim Kampı’na

Bursa Şubesi’ni temsilen Şube Başkanımız

Celil Çolak katıldı.

İzmir‘in Yenifoça beldesinde buluşan

Harita Mühendisleri bu tür yaz kampla-

rının oldukça verimli geçtiğini belirterek,

meslektaşların birbirlerini tanımaları anla-

mında da kolaylık olduğunu söyledi.

5696 sicil numaralı üyemiz

SALİH İŞİTMEZOĞLU’nun

22.07.2008 tarihinde bir

çocuğu olmuştur. BERRA

adını verdikleri bebeğe

“aramıza hoşgeldin” di-

yerek, meslektaşımıza

ve ailesine mutluluklar

dileriz.

Harita ve Kadastro Mühen-

disleri Odası

DOĞANLAR

Harita MühendisleriFoça’da Bulu tu

İŞ BAŞVURU LİSTESİ